Professional Documents
Culture Documents
Erol Gungor Baglaminda Islam in Gunumuz
Erol Gungor Baglaminda Islam in Gunumuz
DOS YA
Ahmet DAĞ
si olması buna bağlı olarak ik- ortaya koymakla mümkün- İslâmcılığın bölgede 20. yüz-
tisatla meydana gelen değişim dür. O, İslâm’ın huzur ve yılda yaygınlaşmasına yol aç-
vardır ama bu değişim nitelik- eşitlik olduğunu anlatma- mıştır. İktisadi yani petrol ge-
li değildir. Nitekim günümüz nın İslâm ülkelerinin için- liri zenginliğine rağmen sınıf-
gör, bu iki hareketin cemiyetleriyle ilişkili olduğu- gözettiğini, insanı modernlik-mistiklik çıkmazı-
na ve İttihad-ı İslâm amacının da programların- na sokmadığını aksine bir denge felsefesi ortaya
da yer aldığına değinir. Nitekim bu iki yapı gü- koyduğunu ifade eder. Tüm modernist ve seküler
nümüzde küresel güçler tarafından tehdit olarak yaklaşımlara rağmen İslâm’ı tüm benliğiyle kav-
görülmüş ve tasiyeyle karşı karşıya kalmaktadır. rayan sanatçılar ve İslâm’ı ilim bakımından ince-
Ona göre, bu teşkilatlardan önce İttihad-ı İslâm leyebilecek kadroların yetiştiğine şahit olunduğu-
İSLÂM DÜNYASININ SORUNLARI
anlayışı Osmanlı Devleti’nin sona ermesi dolay- nu iddia eden yazar, Türk hayatında İslâm’ın bir
sıyla hilafetin sonlanmasıyla İslâm coğrafyasın- kor halinde yattığını ve bu korun ortaya çıkarıla-
da hep tartışıla gelmiştir. 1926 yılındaki Suudi rak bir medeniyet kurma tecrübesinin yaşanacağı-
Arabistan’da yapılan İslâm ülkeleri toplantıları ih- nı söyler. Ona göre bütün mesele sanatçı aydınla-
tilaf içerisinde olan Batı ülkelerini ürkütmüştür. rın İslâm’a yönelmekle kendilerine açılacak zen-
İslâm dünyasında olan ikri ve ilmi durgun- ginlikleri fark etmeleridir. Türkiye’de bu zengin-
luğun İslâm toplumlarının en büyük sorunu ol- lik vardır, ancak elini atacak insanları beklemekte-
duğunu yazan Güngör’e göre İslâm dünyasının dir. Ne yazık aydın elitler bu dönüşü gerçekleştir-
önünde büyük engeller vardır. Bu engellerden en memiş ancak sonradan tabandan gelen düşünür-
önemlisi İslâm dünyasında huzur ve eşitliğin ol- ler tarafından bu medeniyet tecrübesi hayata ge-
mayışıdır. Bu engelin ortadan kaldırılması aksiyle çebilir.
mümkündür. Yani İslâm’ın dünya çapında bir hu-
zur ve eşitlik davası demek olduğunu ortaya koy- İslâm Birliğinin Önündeki Engeller
makla mümkündür. O, İslâm’ın huzur ve eşitlik
Hilafet, milliyetçilik ve İslâm birliği meselele-
olduğunu anlatmanın İslâm ülkelerinin içinde bu-
rini tarihsel bağlamda ele alan yazara göre hem
lunduğu durumdan ötürü hiç de kolay olmadığı-
Arap Birliği hem de İslâm Birliği ikrinin karşısın-
nı söyler. Henüz “İslâmofobia” kavramının ve pa-
daki en büyük engel hâkim zümreler yani idare-
ranoyasının yaygınlaşmadığı yıllarda İslâm top-
ci azınlıklardır. Nitekim bugün Arap-İslâm coğraf-
luluklarını bu durumla yani bir suçlamayla kar-
yasının karşılaştığı sorunlarda Arap Birliği ve yeni
66 şı karşıya kalacakları konusunda adeta uyarılarda
adıyla İslâm İşbirliği Teşkilatı’nın ne kadar etki-
bulunur.
siz olduğunu yaşamaktayız. Ona göre İslâm Bir-
liği ikrinin gerisindeki en büyük motiv, İslâm ül-
İçtihad ve Hayat kelerinin batı ve komünist dünya karşısında zayıf
Bir din âlimi ya da teolog olmadığının farkın- ve dağınık durumda bulunmasıdır. Dünya Müs-
da olan düşünüre göre, dinin değişmeyip insanla- lümanlarının büyük kısmı esir halinde yaşamak-
rın onunla ilgili anlayışları değişiyorsa değişmenin tadır. Geri kalan büyük çoğunluk ise kendi başı-
sebeplerini dinde veya insanlarda değil onların dı- na ayakta durarak sağlam bir iktisadi ve siyasi ol-
şında birtakım kaynaklarda aramak gerekir. Med- gunluğa erişmekten çok uzak bulunmaktadır. İk-
rese eğitimi ve yansımaları üzerinden geri kalma- tisadi, siyasi, sosyal ve kültürel olarak olgunlaş-
nın sebeplerini arayan Güngör’e göre hem dine mamış ve zaiyet içinde bulunan İslâm devletle-
karşı ilgisizliğin meydana gelmesinin hem de di- ri arasında dayanışmanın olmaması ve İslâm top-
nin, sorunlara cevap verememesinin nedeni içti- luluklarının esaret hayatı yaşaması insan hakları
hat kapısının kapalı olmasından dolayıdır. Haki- adına utanç vericidir.
katinde İslâm’ın dinamik bir hüviyete sahip olma- “İslâmî uyanış” olgusunun ve ifadesinin ger-
sına rağmen atıl bir konumda kalmasının en bü- çekliğini sorgulayan Erol Güngör’e göre bu “uya-
yük nedenini içtihat kapısının kapalı olması ve o nışı” görenler batılı ilim adamlarından aldıkları il-
kapıyı tutan ulema sınıfın mevcudiyeti olarak gö- hamla bunları söyleyen kişilerdir. İslâmî uyanışın
rür. Ulemanın bıraktığı içtihat boşluğunu doldur- nedeni, izailikten kaynaklanan arızi bir durum-
maya kalkanlar hiçbir tesir yaratamamışlar netice- dur. İslâm ülkelerinin siyasi ve iktisadi dirilişi de-
de meydana gelen boşluğu ise hayat ve onun pra- ğil İslâm’a alternatif olarak görülen ideolojilerin
tiği doldurmuştur. Fakat kapının nasıl açılacağı ve başarısız olmasından dolayıdır. Alternatif sistem-
bu ulemanın hangi habitat içerisinde yetişeceğine ler çökmektedir fakat yerine gelecek olan da ise
dair bir öneride bulunmaz. belirsizlik vardır.
İslâm’ın hem maddi hem de manevi bütünlü- İran, Afganistan ve Pakistan’da dini ağırlık ka-
ğü koruduğunu yani dünyevi ve uhrevi dengeyi zanması durumuna mesafeli yaklaşan Güngör’e