Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 5

Hafta 1

Bilim: Atom altı parçacıklardan galaksiye kadar dünyanın yapısını, davranışlarını gözlem ve
deney yoluyla, sistematik olarak inceleyen entelektüel ve pratik faaliyetlerdir.
Bilim genel anlamda gerçek ile bağ kurmak için yürütülür. Gerçeğe ilişkin kanıtlanmış,
doğrulanmış bilgi üretme etkinliği ve sürecidir. Gerçek ise somut ve nesnel olarak var olandır.
TDK’ye göre bilim: Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan
yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilim.
İlim: Bilmek bir şeyin doğrusunu bilmek, bilim.
İlim: Tarama, tasnif, analiz. Bilim: Eleştiri, çözüm.
Bilim Dalları
Felsefe Grubu: Psikoloji, Sosyoloji, Mantık, Din ve İnanç, Varlık Bilimi, Bilgi Bilimi.
Sosyal Bilimler: Antropoloji, Tarih, Sosyoloji, Coğrafya, Siyaset Bilimi, Hukuk, İktisat, İdari
Bilimler.
Edebiyat ve Sanat: Linguistik, gösterge bilim, anlam bilim, tüm sanat dalları, estetik,
mimari.
Fen Bilimleri: Matematik, fizik, kimya, biyoloji, tıp, mekanik, elektronik, bilgisayar
bilimleri.
Mezopotamya ve Mısır’da Bilim
İlk uygarlıkların kuruluş bölgesi olan Dicle ve Fırat Nehri arasındaki kıyılarda ilk bilimin
ortaya çıktığı bilinmektedir. M.Ö. 3.000’de Mezopotamya’da kurulan Sümerliler matematik
biliminde ileri düzeyde hesaplama yapmışlardır. Ayrıca Mısır’da da Matematik, geometri,
astronomi ve tıp alanında bilimsel çalışmalar yapılmıştır.
Eski Yunan’da Bilim
Yunan uygarlığı mitolojinin etkisinden çıkıp aklın (felsefenin) etkisine girmiştir. Bu dönemde
filozoflar ve bilim adamları aynı kişilerdi. Thales öncülüğünde diğer düşünürler doğa
felsefesi ile bilimsel çalışmalara katkıda bulunmuşlardır. Aristotales biyolojik varlık alanı ile
canlıları sınıflandırmış, Arşimet mekanik, Gallen ise fizyoloji ile uğraşmıştır. Bu çalışmalar
daha sonradan deneysel bilim olan doğa bilimlerinin ilk adımlarını oluşturmuştur.
Orta Çağ: Batı Avrupa’da düşünce sisteminin merkezi olarak Hıristiyanlık kabul edildiği
dönemdir. Bu dönemde düşüncenin ya da buluşun önerilmeden evvel Hıristiyanlık ile
bağdaşması gerekmektedir. Orta Çağ’da Hıristiyanlığın etkisiyle bilimsel çalışmalar terk
edilerek dinsel dogmaların akılla açıklanması yapıldı. Bilim İncil’in izin verdiği çerçevede
yapıldı. Kilisenin bilim üzerindeki etkisi azalmaya başlayınca akıl ile dünyanın bilgisine
ulaşılabileceği anlaşıldı. (Akılcılık) Descartes başlattı bunu ve Spinoza, Leibniz gibi isimler
takip etti.
Rönesans’ta bilim
15. ve 16. Yüzyıllarda yeniden doğuş anlamına gelen rönesans hareketi ile birlikte batı
düşünürleri evreni din ile değil akıl ile açıklamaya çalıştılar. Bacon ve Roger’in etkisiyle
rönesans döneminde deneyi temel alan doğa bilimlerine yönelme olmuştur. Felsefe ile bilimin
sınırları çizilmiştir. Bilim felsefeden ayrılmaya başlamıştır.
Bu dönemde Aristo’nun Evren Kuramı (Geosantrik) Kopernik tarafından çürütülüş yerine
güneş merkezli (Helyosantrik) kuramı getirilmiştir. Bu çalışmayı Bruno, Galileo ve Kepler
desteklemiştir. Bacon’un bilim üzerine yaptığı bilim felsefesi ve Descartes’in yöntem arayışı
bilimsel çalışmaların önemini iyice arttırmıştır. Newton klasik fiziğin temel yasalarını ortaya
koymuştur. Huygens, Boyle ve Gassandi’nin çalışmalarıyla bilim artık modern dönemin tek
bilgi kaynağıdır.
Rönesans sonrası bilim
Claude Bernard modern biyolojiyi, Auguste Comte sosyolojiyi kurdu.
Wilhelm Wundt ve Fechner'in çalışmalarıyla da deneysel psikoloji kuruldu.
20. yy,'ın ortalarına gelindiğinde ise fizikte devrim niteliğinde gelişmeler oldu ve modern
fiziğin temelleri atıldı; Max Planck'ın kuantum kuramı, Albert Einstein'in görelilik kuramı,
Werner Heishenberg'in olasılık kuramı fizikte yerini aldı.
Bilgi: 1. İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü. 2. Öğrenme, araştırma
veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek. 3. İnsan zekâsının çalışması sonucu ortaya çıkan
düşünce ürünü.
Bilgi Türleri:
1.Gündelik (Ampirik) Bilgi: Amaçsız, sistemsiz ve yöntemsiz olarak elde edilir. Yaşamı
kolaylaştırmasının yanı sıra yanıltıcı da olabilir.
2.Teknik Bilgi: İnsanların pratik yaşamlarını kolaylaştırır, doğaya egemen olmalarını ve
doğayı insan yararına değiştirmelerini sağlar.
3.Sanat Bilgisi: Sezgilere ve yaratıcı hayal gücüne dayanır. Ürünleriyle somuttur. Bireyseldir
ve duygulara yöneliktir.
4.Felsefe Bilgisi: İnsanın anlama isteğinden kaynaklanır. Akla dayalı, evrensel, sistemli,
eleştirel ve özneldir (subjektiftir).
5.Bilimsel Bilgi: Objektif, sistemli, tutarlı ve eleştiriye açık olan bilgidir.
Bilimsel bilginin genel özellikleri
Bilimsel bilgi olgusaldır yani algılanabilir, deney ve gözlem yapılabilir. Bilimsel çalışmalar
planlı yöntemleri içerir. (hafta 1 slayt 24 şekil) Bilimsel bilgi sistematik olmalıdır. Bilim
objektif olmalıdır. Bilimsel çalışmalardan elde edilen veriler test edilebilir ve yanlışlanabilir
olmalıdır. Bilim sürekli ilerleme özelliğine sahiptir. Bilim kendini daima yenileyen bir
süreçtir. Bilim evrenseldir ve bilimin dini, ırkı, milleti yoktur. Günümüze kadar kazanılan
tüm bilgi birikimi; çeşitli dine, dile, tarihe ve kültüre sahip toplumların ortak ürünüdür. Bilim
açık ve net olmalıdır.
İlke: Bilim felsefesinde bir teori eğer iki koşula uyuyorsa, yanlışlanabilirdir. Bir hipotez
yanlışlanamadığı sürece doğrudur. (Kuğu beyazdır örneği hafta 1 slayt 26)
Bilimsel Zihniyet: Hakikat ve doğru için tek ölçü, sistemli gözlem ve deneylere veya bilimsel
yönteme göre veri ve kanıtlara dayandırılması, denetlenebilir olması, başkaları tarafından da
tekrarlanabilir olmasıdır. Bilimsel zihniyet baskıcı değildir.
Bilimin olmadığı yerde;
Bilim: Bilgi kırıntıları, kanaatler, peşin hükümler, batıl inançlar, kuruntular
Bilim insanı: Sözde bilim insanı
Uzman: Diplomalı memur
Bilimsel bilgi: Kudret, güç ve maharet halini alır.
Bilgi yoksulluğu
İbn-i Sina, en önemli mantık çalışmalarından biri olan el ‐Burhan’da, cehaleti köklerini Platon
ve Aristoteles’e dayandırarak ikiye ayırmıştır;
1. Basit cehalet: Bilmez ama bilmediğini bilir ve bu nedenle öğrenme imkânı vardır.
2. Mürekkep cehalet: Bilmez, bilmediğini de bilmez. Bu nedenle, bilmediğinin bilincine
ulaşmadıkça öğrenme imkanı yoktur. (Bacon’a göre mürekkep cehaletin yansımaları •
İdeolojik yaklaşımlar, • Partizanlık, • Grupçuluk, • Çıkarcılık, • Bencillik, • Para hırsı, •
Makam-mevki tutkunluğu, • Şöhret tutkusu, • Kibir)
Felsefi düşünce
• Felsefi düşünce merak ve sorular sormayla başlar.
• Sorular kadar sorulara sistemli bir açıklama getirmek de önemlidir.
• Felsefi düşünüşün sıradan düşünüşten farkı kavramsal ve/veya soyut olma çabasıdır.
• Felsefi düşünce yöntemleri her konuda akıl yürütülebilmesi için gerekli temelleri sağlar.
• Felsefe eleştirel bir düşünüş biçimidir.
Felsefe ile bireysel açıdan; • Fikirlerin tarihini tanırız • Kendimizi tanırız • Neyin bizim
elimizde olup neyin olmadığını kavrarız • Tutku ve mantık çatışması dengesini sağlarız •
İlkeli bir hayat sürebiliriz • Karşılaşılan sorunların üstesinden gelmemizi sağlar • Kafa
karışıklığı ve kavram kargaşaları yaşamayız • Bilgi olmadan fikir, fikir olmadan zikir
olmayacağını anlamamızı sağlar.
Felsefe ile toplumsal açıdan; • Toplumsal ve politik olarak dünyaya bakış açımız ortaya
çıkar • Farklılıklara saygı gösteririz • Etik ilkeleri algılamamız kolaylaşır.
Felsefi düşüncenin özellikleri
1. Sorgulama Felsefede bir problemi çözmenin ilk adımı soru sormaktır. Sorgulama; bir
amaca yönelik, soruları sistemli bir şekilde sorarak anlamaya çalışma ve gerçeğe ulaşma
çabasıdır. Sokrates’e göre hayatın anlamı ve değeri onun sorgulanmasıyla başlar.
2. Merak etme Merak, insanı yeni arayışlara sürükleyen zihin durumudur. Felsefede merak,
yaşamı tanımayı istemek ve onu anlamaya çalışmak olarak da anlaşılabilir.
3. Şüphe duyma Felsefi şüphe, yeni sorulara kapı açar ve dünyaya farklı bir bakış
geliştirmeye olanak sağlar. Bir düşünceyi körü körüne kabul etme felsefeye uygun olmayan
bir tavırdır. Felsefi tavır, bilginin akılsal denetlemeye tabi tutulup mantıklı hâle gelmedikçe
doğru kabul edilmemesidir. Bu nedenle ilk adım şüphe etmektir. Felsefi şüphenin belli bir
amacı ve sistemi vardır, gelişigüzel değildir.
4. Hayret etme Felsefede hayret etme, şaşırma anlamından çok daha fazlasını ifade eder.
Filozof, dünyayı alışılageldik hâliyle kabul etmez. Filozof, her şeyi ilk defa görüyormuş gibi
ona şaşırabilen insandır. Felsefe, bu sayede sıradan düşüncelerden ayrılır.
5. Yığılımlı ilerleme Yığılımlı olma, felsefi düşüncenin birbirini etkileyen ve bu etkileşimle
ilerleyen bir niteliğe sahip olmasını ifade eder. Bu ilerleme, bilimdeki gibi niceliksel bir
birikim değildir. Felsefi düşünce; bilim, sanat ve daha birçok alandaki bilgilerin oluşum ve
artışını sağlamıştır. Birbirini etkileyen filozoflar, ortak bilgi birikimine katkıda bulunmuştur.
6. Eleştirel olma Eleştirel olma, herhangi bir düşünceyi ya da görüşü ele alırken onu olduğu
gibi kabul etmek yerine akıl süzgecinden geçirmektir. Eleştirel düşünce; akıl yürütme, analiz
ve değerlendirme süreçleriyle inşa edilen düşünce biçimidir.
7. Refleksif olma Refleksif olmak, düşünülen üzerine tekraren düşünmek anlamına
gelmektedir. Örneğin, ağacın kendisi refleksif değildir, ağaca dair algı ve ağaç fikrinin ne
olduğu konusunda düşünme refleksif olmaktır.
8. Rasyonel olma Rasyonel olma, akılcı olma anlamına gelir. Felsefe, konu ve yöntem
açısından akılsal bir uğraşıdır.
9. Sistemli olma Felsefi düşünce, düzenli olan tutarlı bir yapıya sahiptir. Bu yapı içinde
düşüncelerini açıklayan filozof, kendine ait bir sistem inşa eder ve düşünceleri için bir
açıklama modeli oluşturur. Bu model içerisindeki düşünceler birbiri ile aşamalı ve
bağlantılıdır.
10. Tutarlı olma Her felsefi düşüncenin olgusal anlamda ispatlanması mümkün değildir
ancak Felsefi düşüncede düşünce basamaklarının birbirine zıt düşünceler içererek birbiriyle
çelişmemesi yani uygun olması gerekir.
11. Evrensel olma Felsefi sorunların bulunduğu çağı aşması ve herkes için geçerli olması
durumudur. Felsefenin bütün insanlığı ilgilendiren sorunlarla uğraşması ve felsefi birikimin
birçok uygarlığın ortak katkılarıyla oluşması onun evrensel bir değer taşımasını sağlar.
Felsefenin genel disiplinleri
• Epistemoloji (Bilgi felsefesi) • Estetik (Güzellik felsefesi) • Etik (Ahlak felsefesi) • Hukuk
felsefesi • Eğitim felsefesi (Pedagoji) • Bilim felsefesi • Metafizik (Fizik ötesi) • Ontoloji
(Varlık felsefesi) • Siyaset felsefesi • Teoloji (Din felsefesi) • Zihin felsefesi
Felsefe ve din: Felsefe ile din insanı ve evreni açıklamaya çalışır. Felsefe eleştireldir ve
kuşkuya yer verir, din ise eleştiriye ve kuşkuya yer vermez.
Felsefe ve sanat: Felsefe ile sanat özneldir. Her iki dal da eleştiriye, zekaya, insanı ve evreni
açıklamaya dayanır. Felsefe hakikati, sanat ise güzeli arar. Felsefe akla, sanat ise duygulara
dayanır.

Epistemoloji (Bilim Felsefesi): Bilim felsefesi, bilim kavramının veya bilim dallarının
içeriklerini, temellerini, sonuçlarını, uygulamalarını ve bunlarla ilgili yaklaşımları ve
yöntemleri felsefî anlamda irdeleyen felsefe dalına verilen isimdir.
Felsefi açıdan bilim
• Olgusaldır. Bilim, olgulara yönlenerek doğrulanabilir olan ifadeleri inceler.
• Mantıksaldır. Bilimsel ifadeler, mantıksal açıdan doğru çıkarımlar ile ulaşılmış, çelişkisiz
ifadeler olmalıdır.
• Objektiftir. Bilim, öznel ifadeler ile değil nesnel ifadeler ile ilgilenir.
• Eleştireldir. Eleştirel bakış ile sürekli güncellemeler yapar.
• Genelleyicidir. Bilim genel kurallar ve bağıntılar bulmaya çalışır.
• Seçicidir. Bilim yalnızca ilgi alanına giren ve önemli olgular ile ilgilenir.
• Tarihsel olarak bilimin felsefenin içinden doğup geliştiği kabul edilir.
• Bilim felsefesi, felsefenin bilim üzerine düşünmesinin bir sonucu olarak disipliner bir
duruma gelmiştir.
• Bilimin felsefeden ayrılışı matematikle başlamıştır. Devamında doğa bilimleri ve sosyal
bilimler felsefeden ayrılmıştır.
BİLİM VE FELSEFENİN FARKLARI VE BENZERLİKLERİ (HAFTA 1 SLAYT 49-50
BAK!!!)

You might also like