Professional Documents
Culture Documents
Ders 7.. Pragmatizm Ve Eg Itim - John Dewey
Ders 7.. Pragmatizm Ve Eg Itim - John Dewey
JOHN DEWEY
PRAGMATİZM
• Pragmatizm, Yunanca ‘eylem’ anlamına gelen Pragma
sözcüğünden türetilmiştir. İlk kez 1878 yılında Charles
Peirce tarafından felsefi anlamı ile kullanılmıştır.
• Önde gelen savunucuları Charles Sanders, C. S. Pierce,
William James ve John Dewey’ dir.
• Pragmatizm felsefesi tecrübenin yer aldığı yapı üzerinde
önemle durmaktadır. Bu felsefede, insan doğası tecrübenin
bir ürünü olarak algılanmakta ve insan zekası, insanın çeşitli
sorunlarını çözmesiyle kendi değerlerine ulaşması için en iyi
bir araç olarak kabul edilmektedir.
• Pragmatistler gerçeği insanın çevresiyle etkileşimi, hayatın bütün
deneyimlerinin sonucu olarak görmektedirler.
• Mutlak doğru olmadığını iddia edilen Pragmatik görüşün bilgi
anlayışı, hakikati göreli hale getirmiştir.
• Bu görüşe göre bilginin doğruluğu onun sağladığı faydayla
ölçülmektedir.
• Bilgi, deney ve araştırmaların kullanılması ve problem çözme
yöntemine dayalı olarak elde edilebilir.
• Bilginin elde edilmesinde deneyim önemlidir. Buna göre varlığa
ilişkin bilgiler ancak deney ve araştırmalarla kanıtlandığında
kabul edilebilir.
• Pragmatik felsefede mutlak ve sonlanmış olan bir durumdan söz
etmek imkânsızdır. Çünkü onlara göre her şey bir oluşum
içindedir.
• Eğitimde bireyi merkeze alarak okulla insan yaşamının içi içe olması
gerektiğini belirten bu felsefeye göre; demokratik, araştıran ve
sorgulayan bireylerin topluma kazandırılması gerektiği savunulur.
• Pragmatik eğitim surecinde temele gündelik yaşamın içinden
deneyimlere yer verilmeli, bu eylemlerin sonucunun gündelik
yaşamda pratik bir fayda sağlanmalıdır. Diğer bir ifadeyle,
pramatist eğitimde okulda sağlanacak deneyimler, bireyin
yaşamını kolaylaştırdığı ölçüde anlamlı ve değerlidir.
• Pragmatik eğitim, odağına yerleştirdiği çocuğun tüm yaşamını
bir bütün olarak kabul etmekte ve eğitimi yaşama hazırlık olarak
değil yaşamın kendisi olarak görmektedir.
• Pragmatistler, eğitimi sosyal bir süreç olarak algılamakta,
öğrenciler yaşadıklarını (deneyimlerini) öğrenmektedirler.
• Öğrenci merkezli bir eğitimi temsil eden pragmatizm, toplum ve
eğitim arasındaki ilişkiyi düzenlerken eğitimin sosyal boyutunu da
göz önünde bulundurmaktadır.