Pi sayısı matematikte oldukça geniş bir alanda kullanılan ve
bilinen insanlık tarihinin en eski dönemlerinden bu yana merak uyandıran gizemlerle dolu bir sabittir pi sayısının matematik biliminde bir sayınında ötesinde temel bir sabit kabul edilmesi daire ile olan ve hiçbir zaman değişmeyen ilişkisinden kaynaklanır. Pi bir dairenin çevresinin çapına bölünmesi ile bulunur.
Simgesi eski yunanca çevre manasına gelen sözcüğün baş
harfinden gelmektedir şaşırtıcı biçimde uzun süre bu oran için hiçbir sembol kullanılmamıştır. İlk olarak Pi sayısı 1652’de William OUGHTRED tarafından kullanılmıştır. Ancak bu sembolün yaygınlaşması 1737’de Leonard EULER’in bu sembolü kullanması ile başlar.
Bu sayı kimi kaynaklarda ludolph sayısı ve Arşimet Sabiti olarak
da bilinmektedir.
Pi sayısının sonsuza dek devirli bir şekilde devam ediyor olması
matematikçilerin bu sayıya olan merakının giderek katlanarak artmasına sebep olmaktadır
Ahmes(Mısırlı bir matematikçi)Mısır gezisinde 1858 yılında Antik
Mısır’a ait bir matematik papirüsü satın aldı. Bu papirüste d çaplı bir dairenin alanı(d-d/9)2 olduğu tahmini kullanılmıştır. Bugünkü bilgilerimize göre d çaplı bir dairenin alanı Pi(d/2)^2 şeklinde hesaplanıyor Ahmes’in bulduğu sonuçla karşılaştırıldığında (d-d/9)^2= 64d^2/81=Pid^2/4=256/81=3,1605 olarak bulunur bu değer 3700 yıl önce düşünüldüğünde oldukça iyi bir yaklaşımdır. Bu değer doğru Pi’nin değerinden 0.01’den daha küçük bir hata ile bulunmuştu.