Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 15

OĞUL

Prof. Dr. Halil YENİNAR


K.S.Ü., Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü
• Oğul, bal arılarının üreme döngüsünün bir parçası olan doğal bir fenomendir.
• Tüm canlı organizmalar gibi bal arıları da, sahip oldukları genetik materyallerini bir sonraki
generasyonda temsil etme iç güdüsüne sahiptirler.
• Oğul, doğası gereği olumsuz bir olgu değildir. Kolonilerin sağlıklı gelişmesinin bir işaretidir.
• Bal arısı kolonilerinde dikey ve yatay olmak üzere iki çoğalma şekli gözlenir.
• Dikey çoğalma; kolonideki işçi ve erkek arı birey sayılarının mevsimler değişikliklere bağlı olarak
artışı (popülasyon artışı)
• Yatay çoğalma bir koloninin ekosistemde sayısal olarak kendinden kaynaklı koloni sayısının
artışı (Oğul – Bölme)
• Oğul genellikle bir bahar olgusudur, bölgeye bağlı olarak iki veya üç haftalık bir süre içinde
gözlenir. Ancak üretim mevsimi boyunca nadir de olsa ara sıra oğul verme gözlenebilir.
• Oğul sürecinde, tek bir koloni iki veya daha fazla sayıda koloniye bölünür.
• İlk oğul baş oğul olarak adlandırılır. Bazı kolonilerde ikincil ve daha fazla oğul verme davranışı
gözlenebilir.
• Baş oğuldan sonra oluşan oğullar görece olarak oğul sayısına göre daha az işçi arı ile
çiftleşmemiş birden fazla ana arıya sahip olabilir.
• OĞUL, bal arısının biyolojisinde özellikle çok sayıda işçi arının yeni bir koloni kurmak için kraliçeyle
birlikte kovanı terk ettiği belirli bir faaliyeti veya olayı tanımlar.
• Oğul, merkezinde ana arının olduğu geçici dinlenme yerinde, koruma ve sıcaklık için bir araya
toplanmış bir arı demetidir.
• Bal arıları, insan evciltmesi ve yönetimi olmaksızın milyonlarca yıl boyunca doğal oğul davranışı ile çok
farklı eko coğrafik bölgelerde üreyerek günümüze kadar ulaşan başarılı canlılardır.
• OĞUL fenomenini açıklamanın en basit yolu, bu fenomeni doğuştan gelen doğal “çoğalma içgüdüsü”ne
atfetmektir …
• İçgüdüler ancak ortamdaki belirli biyotik -abiyotik koşullar tarafından harekete geçirilir.
• Arıları oğul vermeye yönlendiren -tetikleyen tek bir neden yoktur, aksine bir dizi koşul vardır.
• Besin bolluğu, genetik-epigenetik özellikler, çevresel koşullar, yetersiz havalandırma, aşırı sıkışıklık ve
ana arının yaşı gibi oğul vermeyi etkileyen yaygın bazı genel koşullar vardır.
• Oğul oluşumunu tetikleyen etmenler yalnız başlarına etkili olabildikleri gibi çoğunluğu birbiri ile kısmi
etkileşim içerisinde kollektif sonuç ortaya koyarlar.
• Oğul donor-ebevyn koloninin populasyon büyüklüğüne bağlı olarak görece küçük veya büyük olabilir.
Genetik ve Epigenetik Nedenler
• Arı Irkı
• Arı Ekotipi
• Ticari Melez (Buckfast vd.)
Koloni Yönetimi
• Yetersiz yumurtlama alanı
• Yetersiz besin depolama alanı
• Havalandırma yetersizliği
• Peteklerin bozuk olması
Çevresel Nedenler
• Artan gıda maddeleri transferi (nektar ve polen)
• Gün ışığı uzama (mevsim-fotoperiyod, ışık dalga boyu ve şidddeti)
• Sıcaklık artışı (hava şartları)
İçsel Nedenler
• Koloni popülasyonundaki ani artış
• Yavru feromon miktarında azalma
• Ana arı feromonlarının miktarının oransal değişim
• Kraliçe feromonlarının azaltılmış iletimi
• Ana arı yaşı (feromon üretiminde azalma)
• İşçi arıların oransal yaş dağılımı
• Süper aile yapısındaki sayısal değişiklikler ve işçi arı demoğrafisi
• Sosyal iletişim kaosu
• Bireysel temas sıklığı ve etkileşim?
Bal arısı kolonilerinde yeni ana arı üretimi doğal olarak 3 farklı şartta gözlenir.
1. Acil durum
2. Yaşlanma (süpersedure)
3. Oğul dönemi

➢ Oğul mevsiminde yapılan koloni kontrollerinde petek gözler üzerinde bulunan ana arı gözlerinin hangi amaçla
üretildiğinden emin olmak gerekir.
➢ Yapılan yanlış değerlendirmeler, ana arısız bir koloni veya oğul ile sonuçlanabilir.
➢ Acil durum ve yaşlılık (süpersedure) şartlarında üretilen ana arı gözleri genellikle az sayıda (3-5 vs.) ve petek ortasına
yapılır.
➢ Oğul verecek kolonilerde üretilen ana arı gözleri çerçevelerin alt kısmı boyunca ve muhtemelen çerçevenin yan
taraflarında ve genellikle oldukça fazla sayıda üretilir.
➢ Oğul verecek kolonilerde üretilen ana arı gözleri tipik olarak yeni salgılanan açık renkli bal mumundan üretilir. Acil
durum ve yaşlanma (süpersedure) ana arı gözleri ise işçi arı gözlerinden modifiye edilmiş koyu renkli eski
balmumunun kullanıldığı koyu renkli ana arı gözleridir.
Oğul öncesi değerlendirilecek üç önemli anahtar:
• Konum: Çerçevenin ortası veya altı, yani çoğu durumda, sürü hücreleri ile acil durum veya süper prosedür
hücreleri arasındaki fark.
• Ana arı gözü sayısı: Tipik olarak çok sayıda sürü hücresi ve yalnızca birkaç acil durum veya süper prosedür hücresi
olacaktır.
• Balmumu rengi: Sürü hücreleri genellikle daha açık renkliyken, acil durum veya süper prosedür için kullanılan eski
balmumu tipik olarak daha koyu bir hücreye neden olur.
• Oğul vermeye hazırlanan kolonilerdeki işçi arılar ana arıyı proteinden yoksun bir diyetle
besleyerek zayıflatırlar - fit yaparlar.
• Yumurtlamayı durduran ana arılarda çeşitli anatomik, fizyolojik ve davranışsal değişiklikler
meydana gelerek oğul uçuşuna hazırlanır.
• Bir yumurtlayan kraliçe, uzun mesafeler uçmak için çok ağırdır. Bu nedenle, işçiler beklenen
sürü tarihinden önce onu beslemeyi bırakacak ve kraliçe yumurtlamayı bırakacaktır.
• Oğul, orijinal koloninin kuluçka döngüsünde bir kesinti yaratır.

Oğul öncesi ana arıda gözlenen anatomik, fizyolojik ve davranışsal değişiklikler.


1. Yumurtlamanın azalması ve durması
2. Vücut büyüklüğünün azalması (en, boy ve yükseklik)
3. Vücut ağırlığının azalması
4. Kanat yüzey alanı / Ana arı ağırlık oranının değişimi
• Oğul gerek yeni gerekse, donor ebeveyn koloni için bir çok belirsizliği beraberinde yetirerek
hayati tehlike oluşturan potansiyel olgular ve riskler içermektedir.
• Oğul, bal arılarının yaşamında savunmasız bir zaman yaratır.
• Oğula katılan işçi arılar vücut yağ dokularında biriktirdikleri besin maddeleri ve ballı
midelerinde donor ebeveyn koloniden getirdikleri nektar veya bal ile beslenir.
• Oğul kısa sürede kalacak uygun bir barınak ve besin bulamazsa açlıktan ölecektir.
• oğul, kovandan ayrılmadan önce karnını doyurduğu bal ile sadece yaklaşık üç gün hayatta
kalabilir
• Oğul ile çıkan eski ana arı işçi arılar tarafından yumurtlama baskısı altındadır.
• En az bir yaşında olan ana arı kısa sürede performans düşüklüğü nedeni ile değiştirilecektir
(süpersedure).
• Çıkan oğulların normal şartlarda en fazla % 25’ hayatta kalır.
• Çıkan oğulun kaybolma şansı her zaman yüksektir.
Oğul veren donor ebeveyn kolonide oluşabilecek yaşamsal riskler;
• Genç işçi arıların büyük bölümü (%70) eski ana ile koloniyi terk eder.
• Koloniden ayrılırlarken ballı midelerini sigorta olarak koloni depolarından bal ile doldururlar.
• Geride kalan arılara bakabileceklerinden çok fazla (yumurta, larva ve pupa) yavru ile gelişmekte olan
müstakbel ana arı yüzük ve memeleri bırakırlar.
• Oğul ortaya çıkmadan önce, donor ebeveyn koloni, yeni ana arı üretimi için ana arı yüzükleri hazır
hale getirilmelidir.
1. Ana arı adayı rakip ana arılarla savaşmalı,
2. Başarılı bir çiftleşme gerçekleştirmeli,
3. Koloniye geri dönmelidir (kovan şaşırma, kuş ve avcı böcek saldırıları).
Her üç adım da tehlikelerle doludur.
Kolonide yeni ana arının yumurtlamasına kadar gecen süre ve işçi arıların fizyolojik olgunluğa erişimleri
40-45 gün gibi bir süre alacağından üretim o yıl olmayabilir.
• Kovandaki yavruların petekler arasındaki dağılımı ve ısı sabitlemesi erken ilkbaharda
gerçekleştirilemeyebilir.
• Yavruların bir kısmı açlık, bakımsızlık ve üşüme nedeni ile ölebilir.
• Ölen yavrular kolonide temizlik, hijyen ve hastalık sorunlarına yol açar.
• Arılar, kimyasal (feromon), dokunma, dans ve titreşim ile koloni içerisindeki bireyler arasında
iletişim kurarlar.
• Kolonide ana, işçi ve yavru arılar tarafından üretilen ve hedef bireyler üzerinde çok çeşitli fizyolojik
ve davranışsal etkiler oluşturan çok sayıda feromon üretilir.
• Oğul ile ilgili olarak ana arıların ürettiği ana arı mandibular feromon (QMP- ana arı memesi
inhibitörü) ve ayak izi feromonu ile yavru arıların ürettikleri yavru arı feromonu (BEP - Brood Ester
Feromon) önem taşımaktadır.
• Bakıcı - refakatci işçi arılar, ana arının bakım ve beslenmesi esnasında ürettiği QMP'nin
dağıtıcısıdırlar.
• QMP kolonide işçi-işçi (troflaksi - yalama, dokunma, temizleme ve besin paylaşımı) davranışı ile
bireyler arasında yayılır.
• QMP etkisi işçi arılarla doğrudan temasa bağlıdır ve görme, koku veya sesle bulaşmaz.
• Kesintisiz tekrar eden süreç sayesinde kolonideki işçi arılar ana arının varlığından ana arı ile temas
etmeden haberdar olurlar.
• Kolonilerde ana arıların üretmiş oldukları feromon sinyallerini tatmin edici bir seviyede olması
kolonideki düzenin sorunsuz devam etmesine neden olur.
• Feromon seviyelerinde meydana gelecek azalma, dalgalanma ve yokluğu koloniyi oluşturan
bireyler arasında çeşitli fizyolojik ve davranışsal tepkileri tetikleyecektir.
• Feromon seviyeleri ana arının yaşlanması, sakatlanması, ölmesi, yetersiz yumurtlaması, koloni
biyokütlesi ve hacmindeki hızlı artış gibi nedenlerle azalabilir.
• Kolonide ana arı feromonunun yokluğu veya belli seviyenin altına düşmesi durumunda ilk tepki olarak
mevcut genç larvalardan acil veya süpersedüre ana arı gözleri yapılır.
• QMP feromonu, işçi arıların yumurtalık aktivasyonunu inhibe etmede primer etkilere sahiptir.
• QMP, kimyasal olarak, beş ana bileşenin yanında küçük bileşiklerle birlikte toplam 17 bileşenden oluşan
bir karışımdır.
• Bu bileşiklerden miktarlarına göre en fazla 9-okso-2-dekenoik asit (9ODA), cis- ve trans-9-hidroksidek-2-
enoik asit (9HDA), metil p-hidroksibenzoat (HOB) ve 4-hidroksi-3-metoksifeniletanol (HVA)
bulunmaktadır..
• Oğul sürecini etkileyen QMP feromonuna ek olarak, ana arının ayak uçlarındaki tarsal salgı bezlerinde
üretilen ayak izi feromonunun konsantrasyonu ve dağılımı da önem taşımaktadır.
• Genç ana arılar, yaşlı ana arılara göre daha yüksek miktar ve konsantrasyonda feromon ürettikleri gibi
koloni içerisindeki hareket aktiviteleri de yaşa bağlı olarak (hiper aktif) fazladır.
• Ana arıların ayak bastığı yerler ana arınındır. Ayak basmadığı yerler ise serbest bölge olarak
tanımlanabilir.
• Aşırı kalabalık kolonilerde ana arılar peteklerin alt kenarlarını nadiren ziyaret etmektedirler.
• Genç ana arıların ürettikleri yoğun QMP ve ayak izi feromonlar nedeni ile ilk üretim yılında genel olarak
oğul davranışı gözlenmemektedir.
• Oğul iki ve daha fazlı yaşa sahip ana arılı koloniler de sık görülmektedir.
• Populasyon yoğunluğu nedeni ile sıkışan kalabalık kolonilerde ana arıların petekler arasındaki
hareketliliği sınırlıdır ve buna bağlı olarak koloninin farklı bölgelerinde konsantrasyon düşüklükleri
oluşur.
Kovan içinde işçi arı sayısı ve yoğunluğun artması iletişim kaosuna neden olur.
İletişim kaosu kolonide ana arı yetiştirme davranışını tetikler.
İlkbahar aylarında kapalı yavru alanlarında olgunlaşan pupaların ergin bireyler olarak koloni
populasyonuna katılmaları, koloni içerisinde ciddi anlamda biyokütle artışına neden olur. Bu durum birim
biyokütle başına düşen ana arı feromonlarının miktarını azaltır.
Aşırı kalabalık kolonilerde diğer feromonların dağılımı da azalır.
İşçi arıların boşaltmış olduğu petek gözlere tarlacı arılar tarafından getirilen nektarın doldurulması
sonucu kolonilerde yeni yavru üretimi azalır.
Kolonide gelişimi devam eden larvaların ürettiği yavru feromonu işçi arılarda çok sayıda davranış ve
fizyolojik değişikliklere neden olan en önemli faktörlerin başında gelmektedir.
Bal arısı yavruları tarafından üretilen feromonlar, bal arısı larvalarının kütikülünde bulunan yaklaşık 10
farklı yağ asidi esteri kompleksi olarak tanımlanmıştır.
• Azalan yavru üretimi ile koloni popülasyonundaki artış ve popülasyon fizyolojik yaşındaki
değişim, kolonide yavru feromon (BEP - Brood Ester Feromon) seviyesinin de azalmasına neden
olur.
• Kolonide, ana arı ve yavruların beslenmesi için gerekenden çok fazla miktarda (az sayıda yavru
üretimi), vücut yağ dokuları Vitellogenin ile dolmuş (yaklaşık 12 günlük yaş) ama fizyolojik yaşın
gerektirdiği işleri yapamayan genç besleyici-bakıcı işçi arılar işsiz kalırlar.
• Boş kalan şeytan kuyruğu ile oynarmış öz deyişi gereği boş kalan genç besleyici-bakıcı işçi arılar
oğul fenomenine destek olurlar.
• Kolonide artık vücut yağ dokuları Vitellogenin ile dolmuş çok sayıda genç besleyici-bakıcı işçi arı,
düşük ana arı feromonu, düşük yavru feromonu, ana arının iklim ve koloni fizyolojisi ile uyumlu
sayıda yumurtlaması için yer olmaması ve kovan işçi arı sayısı fazlalığı, oğul oluşumunu provoke
eden uygun ortamı oluşturmaktadır.
Oğul teknik arıcılıkta istenmeyen bir durumdur.
Oğul için üretilen ana arı gözlerini yok ederek oğul içgüdüsünü yönetebileceğinizi düşünmeyin. Herhangi
birini gözden kaçırmak kolaydır ve oğul için tek gereken bir tanesidir!
Oğul ana arı gözlerinin oluşumundan sonra, koloninin tüm ihtiyacı olan şey sıcak bir gündür.
Oğul, gün içerisinde genellikle saat 10:00 - 14:00 saatleri arasında gerçekleşir.
Oğul veren işçi arılar genellikle saldırgan-agresif değildirler.
Oğul oluşumunu engellemek için bu güne kadar çok çeşitli teknikler
kullanılmış olsa da, hiçbirisi kesin ve güvenilir değildir.

• Ana arı memelerinin imhası


• Ana arının kanadını kesme
• Temel petek verme
• Yavrulu çıta alma
• Kata alma
• Ana arı ızgarası
• Kovan bölme
• Havalandırma ve gölgelik altında tutma
Arılar, kovanda yeterli yer olmadığı için sıcaklıktan bağımsız olarak sürekli
kovan dışında salkım oluştururlar.
Kovan girişine ana ızgarası ile kapatarak oğulu engelleme, teorik olarak mümkün görünse de
pratikte uygulaması zor bir yöntemdir.
Izgaradan erkek arılar geçemediği için kovan çıkışında ciddi bir tıkanıklık yaşanır.
Oğulların kontrol edilemediği dönemde arılığın farklı bölgelerine dağıtılmış her zaman boş
petekli birkaç adet ağzı açık tuzak kovan konulması çıkan oğulların arılıktan uzaklaşarak
kaybolma risklerini azaltır.

Erken ilkbaharda ana arılar yeni kabartılmış açık renkli peteklere tercih etme eğilimindedirler.

Kovan duvarının yanına temel petek konulmamalıdır. Temel petekler aralara verilmelidir.
Kovan sayısı artırılmak istendiğinde oğuldan faydalanma yerine “bölme” yapılması daha doğru bir işlemdir.

Saldırganlık-Hırcınlık davranışı ile oğul verme arasında 0.62 güçlü, pozitif genetik korelasyon bulunmaktadır(Uzunov ve Ark., 2014,
Andonov ve Ark., 2019).

You might also like