Download as doc, pdf, or txt
Download as doc, pdf, or txt
You are on page 1of 3

Türkiye Denizlerini Tanıyor muyuz?

Türkiye’nin 3 tarafı denizlerle çevrilidir Türkiye'nin adalar dahil sahip olduğu 8333 km'lik kıyı şeridinin, %20
34'ü Karadeniz, %11 20'si Marmara, %33 66'sı Ege Denizi ve %20 07'si Akdeniz'de bulunmaktadır
Türkiye’nin kuzeyinde Karadeniz uzanır Bu denizin Türkiye kıyılarının uzunluğu 1650 km kadardır

Marmara Denizi Karadeniz'i Ege ve Akdeniz'e bağlayan bir iç denizdir Karadeniz'e İstanbul Boğazı , Ege
Denizi'ne Çanakkale Boğazı ile bağlanır Türkiye'nin Asya ve Avrupa kısımlarını da birbirinden ayırır
Yüzölçümü 11,350 km²'dir Adalarında bol miktarda mermer bulunması yüzünden denize Yunanca mermer
anlamına gelen Marmaros denmiştir

Akdeniz: Doğuda Asya, kuzeyde Avrupa ve güneyde Afrika kıtaları tarafından çevrelenmiş bir denizdir Batıda
Cebelitarık Boğazı ile Atlas Okyanusu’na bağlanır Güneydoğudan ise Mısır'daki Süveyş Kanalı (Suez) ile
Kızıldeniz'e bağlanmıştır Akdeniz yaklaşık 2 5 milyon km²'lik bir alanı kapsamaktadır Mısır, Fenike, Aka ve
Roma gibi büyük antik uygarlıklar Akdeniz havzasında ortaya çıkmıştır

Ege Denizi’nin yüzölçümü 214 000 km²’dir Ege denizi Anadolu yarımadası ile Yunanistan yarımadası arasında
bulunan irili ufaklı 3000 kadar ada ve ada görünümündeki kara parçalarına da içine alan yarı kapalı bir
denizdir Ege denizinin, başka yerlerde çok az görülen, girintili çıkıntılı kıyılara; bu kıyılarda bulunan çok
sayıdaki koy, körfez, boğaz ve yarımadaya sahip olma gibi bir başka özelliği daha vardır

Tuzluluk oranı Karadeniz’de binde 18, Ege’de binde 25, Akdeniz'de binde 36’dır .

İstanbul Boğazı'nın temel fiziki karakteristiği, dünyanın en dar su yollarından biri olmasıdır Orta hattından
ölçüldüğünde ortalama uzunluğu 17 deniz milidir Kıyılardaki uzunluk, Anadolu tarafında 19 deniz mili, Trakya
tarafında ise daha kıvrımlı yapısından dolayı 30 deniz mili kadardır İstanbul Boğazı'nın en geniş yerleri
kuzeyde, Anadolu Feneri ile Türkeli Feneri arasında 3600 metre, güneyde Ahırkapı Feneri ile İnciburnu Feneri
arasında 3220 metredir Boğazın en dar yeri ise Anadolu Hisarı ile Rumeli Hisarı arasında olup, 698 metredir

Buna göre genişlik, boğazın her iki girişinde orta kısımlardan daha fazladır İstanbul Boğazı'nın derinliği ana
kanal boyunca 30 metre ile 110 metre arasında değişmektedir En derin yer olan 110 metrelik derinlik, Kandilli
açığındadır Boğazda derinlikler genellikle 30-60 metre arasında değişmektedir Bunun yanında, 30 metrenin
altında olan bazı mevkiler de vardır İstanbul Boğazı’nda Kandilli önlerinde 45 derece, Yeniköy’de ise 80
dereceye varan toplam 12 adet keskin dönüş vardır Dip akıntısının sürati Marmara Denizi’nden İstanbul
Boğazına girişte yaklaşık 1 knot, Karadeniz çıkışında ise 2 knots’dır
İstanbul halici, bir boynuz gibi kıvrıldığı için yabancılar tarafından “altın boynuz” (golden horn) olarak ifade
edilmektedir

Dolmabahçe sarayının yapıldığı yer 1614 yılına kadar bir koydu İstanbul’un fethiyle zamanla bataklığa
dönüşmüş ve Sultan I Ahmed’in dikkatini çekmiştir 1614’te Sultan’ın talimatıyla imparatorluğun en uzak
yerlerinden bulunup getirilen ağaç kazıklar denize çakılır, kazıkların arasına yine ağaçtan hasırlar örülür ve
koy doldurulmaya başlanır Bu işlem 1672’de tahta çıkan II Osman dönemine kadar devam etmiştir Sonunda
dolma adında bir hasbahçe yaratılır, adına da Dolmabahçe denir

İstanbul Boğaziçi Köprüsü, Cumhuriyetin 50 yıldönümü olan 29 Ekim 1973'te hizmete açıldığında 1074 metre
uzunluğu ile dünyanın dördüncü, Avrupanın ise birinci uzun asma köprüsüydü
Çanakkale Boğazı'nın uzunluğu orta hattan ölçüldüğünde 30 mil kadardır Çanakkale Boğazı kuzey, güney ve
orta kesim olmak üzere üç kısımdan oluşur Kuzey ve güney bölgesi, kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda
uzanır, genişliği 3 5 mili bulur En fazla genişlik kuzey sınırında 3200 metre, güney sınırında ise 3600 metredir

Boğazın en dar yeri Çanakkale ile Kilitbahir arasındadır ve 1200 metredir Çanakkale Boğazının batı kıyıları
baştan başa, sahilden en fazla 2 gominoya kadar uzanan kayalık ve sığlıklarla bezenmiştir Sığlıkların bittiği
yerde derinlik aniden 50-60 metreye çıkar Tüm seyir kanalında derinlikler 50-80 metre arasında değişir Her
iki kıyıdan yaklaşık 200 metre uzunluk boyunca 50 metre eş derinlik hattı devam eder Kuzeyden girildiğinde
70 metrelik ortalama derinlik Nara'ya kadar 85 metreye çıkar Boğazın en derin noktası aynı zamanda en dar
yeri olan Nara'nın önündeki orta hattın üzerindeki 104 metrelik derinliktir

Çanakkale Boğazı'nın Ege Denizi'ne çıkışından Cebelitarık Boğazı'na mesafe 1717 nm (3180 km ), Süveyş
Kanalı'na mesafe 664 nm (1230 km ) olup gemiler tarafından seyir emniyeti ve ekonomik bakımdan avantajlı
olduğu değerlendirildiğinden Cebelitarık'a intikalde sahile yakın kuzeyli rotalardan, geri intikalde sahile yakın
güneyli rotalardan seyir yapılmaktadır

Karadeniz’den, Marmara’ya, Ege’den Akdeniz’e kadar uzanan kıyı şeridiyle Türkiye biyolojik çeşitlilik
açısından çok değerli doğal yaşam ortamlarını barındıran bir ülkedir Ülke nüfusunun yaklaşık %65’i kıyılara
yerleşmiş durumdadır Bu yerleşim, yoğun yapılaşmanın olduğu kentlerden, balıkçı köylerine kadar çeşitlilik
göstermekte olup, tüm yerleşimlerin doğrudan ya da dolaylı olarak deniz ve kıyılar üzerinde etkileri
olmaktadır
Türkiye dünyadaki konumu nedeniyle zengin su ürünleri potansiyeline sahiptir Ayrıca balıkçılık alanının büyük
kısmını oluşturan farklı ekolojik özellikteki denizlere ve 8 333 km lik bir kıyı şeridine, su ürünleri üretim alanı
olarak kullanılabilecek 178 bin km2 doğal ve 3 442 km2 baraj göllerine sahip bulunmaktadır

Su ürünleri üretiminin 120 milyon ton civarında olduğu dünyamızda, Türkiye, yaklaşık olarak 500 bin ton
üretimiyle 30-35 nci sıralarda yer almaktadır Avrupa Birliği ülkeleri arasında 7 nci, Akdeniz havzasında ise 3
ncü sırada bulunmaktadır Türkiye dünya su ürünleri üretimi içerisinde %0 04'lük paya sahiptir
Su ürünleri üretimimiz büyük ölçüde denizlerden yapılan avlanmaya dayanmaktadır 500 bin ton civarında
seyreden toplam üretimimizin %80'i denizlerden elde edilmektedir Üretim miktarı olarak en büyük paya sahip
balıklar, Karadeniz'de hamsi, istavrit, kefal; Akdeniz'de sardalya, kefal, Ege Denizi'nde sardalya, Marmara'da
hamsi, istavrit ve kefal gibi türlerdir Türkiye’de deniz balıkçılığı açısından toplam üretimin % 63’ü Karadeniz,
% 15’i Marmara, % 17’si Ege ve % 5’i Akdeniz’den karşılanmaktadır

Su kirliliği ülkemiz için önemli bir sorundur Kanalizasyon sularının %89 85'i arıtılmadan ırmaklara, göllere ve
denizlere bırakılmaktadır Endüstrinin ürettiği zehirli ve ağır metaller ihtiva eden atık suların yıllık üretimi 930
milyon metreküptür Bunun sadece %22'si arıtılmakla % 78'i ise arıtılmaksızın doğrudan doğruya göl, dere ve
ırmaklara bırakılmaktadır Türkiye’de Sanayi tesislerinin %98’inde, belediyelerin %95’inde, turizm tesislerinin
% 81’inde atık arıtma tesisi bulunmamaktadır

You might also like