Professional Documents
Culture Documents
Milli Ve Modern Mimarlık Ekseninde Clemens Holzmeister Mimarlığı
Milli Ve Modern Mimarlık Ekseninde Clemens Holzmeister Mimarlığı
HOLZMEISTER MİMARLIĞI
Giriş
Mimari Anlayışı
Mimari kariyeri boyunca sağlık yapıları, konutlar, eğitim yapıları, idari binalar,
hizmet binaları, tren istasyonu, dini yapılar gibi çeşitli türlerde yapılar üretmiştir. Mimari
tutumu ise tüm bu yapılarında değişkenlik göstermekte, mimarın benimsediği özelleşmiş bir
mimari akımdan söz edilememektedir. (Erkmen, 1998: 105) Erkmen’in ifade ettiği üzere
Holzmeister kendi mimari görüşünü “sanatsal kabiliyet ve mimarlık ile ilgili tam ve gerçek
bir bilginin iş birliği, yeni hammadde ve konstrüksiyon yöntemlerini zamanın teknik
başarıları şeklinde benimseyerek kullanmak ve zamanımızda ‘artık yeri olmayan
hayalcilikten’ uzak durmak” olarak tanımlamaktadır (Erkmen, 1998: 178). Bu ifadeler
Holzmeister’in dönemindeki mimari tutumlara eleştirel yaklaştığını ve mimari eserlerinde
kendi yorumunu ortaya koymayı hedef belirlediğini göstermektedir.
1920’lerin sonlarına geldiğimizde, art arda gerçekleştirilen ve daha modern bir toplum
yaratma gayesi güden inkılapların etkisinin dönemin mimarisine yansıdığı görülmektedir.
Osmanlı mimarisinin modern bir anlayışla yorumlandığı Birinci Mimari Üslup terk edilerek
daha Batılı bir üslup arayışına girildiğinden bahsedilebilir. Ancak Hasol’un belirttiği gibi,
Genç Cumhuriyet’te Batılı anlamda mimari üretimler yapabilecek yetkinlikte mimar ve
ustaların eksikliği, Cumhuriyet’i Avrupa’dan gelen ve bazıları Türkiye’ye yerleşen mimar ve
şehir planlamacılarına yöneltmiştir (Hasol, 2020: 58). Bu bağlamda o dönem Viyana’da
mimarlık ofisi bulunan Clemens Holzmeister da temas kurulan mimarlardan bir tanesidir.
Ankara’nın İnşası
1930-1932 yılları arasında inşa edilen Çankaya Köşkü, Ankara’da Atatürk’ün isteği
üzerine inşa edilen bir Cumhurbaşkanlığı köşküdür. Şekil.2 ve Şekil.3’te görüldüğü üzere
yapının plan ve cephe kurgusu oldukça yalındır. Bir konut yapısı olarak kurgulanan bu
yapıda, mimarın diğer yapılarında da karşımıza çıkan cephe çıkmaları geleneksel Türk
mimarlığı ile zayıf da olsa bir ilişki kurarken servis mekanlarının yuvarlak pencereleri,
yuvarlak ve narin kesitli taşıyıcıları ile de uluslararası mimarlık anlayışını akla getirmektedir.
Mimara verilen yeni ve modern bir başkent yaratma görevinin yalnızca büyük ölçekli
devlet binaları değil küçük ölçekli bir konut yapısında da uygulandığı gözükmektedir.
Geleneksel Türk konut mimarisinden de etkileri görülen bu tasarımda mimarın, bu özellikleri
modern bir ele alış ile yorumladığı söylenebilir (Suda, 1996: 113). Yapıda yer yer görülen
bölgeye özgü taşların kullanımı da yapıdaki bölgeselci unsurlardan biri olarak sayılabilir.
Yapının geleneksel ve modern arasındaki bu duruşu dönemi düşünüldüğünde önemli bir
örnek teşkil etmektedir.
3- TBMM Binası
1939-1961 yılları arasında inşa edilmiş meclis yapıdır. 1937 yılında yeni meclis binası
için bir mimari tasarım yarışması düzenlenmiştir. Yarışmada dönemin çağdaş mimari
karakterine uygun anıtsal nitelikte bir meclis yapısı yapılması istenmiştir.
Sonuç