Professional Documents
Culture Documents
Mal Reji̇mi̇
Mal Reji̇mi̇
Mal Reji̇mi̇
23
Kişi, evlenme ile eşine karşı bir sadakat yükümlülüğü altına girer.
Bununla beraber mali yükümlülükler de vardır. (Evin geçiminin
sağlanması, ihtiyaçlarının karşılanması)
TMK 185- Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur.
Eşler, bu birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamak ve çocukların bakımına,
eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler.
Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar.
Mal Ayrılığı
Eski Medeni Kanunumuzda yasal mal rejimiydi.
Eşler arasında malları bakımından en gevşek, yumuşak ilişkinin söz
konusu olduğu rejimdir.
Eşler arasında hiçbir ortak payda yok.
Mal Ortaklığı
Eşler arasında malları bakımından en sıkı ilişkinin söz konusu olduğu
rejimdir.
Her mal üzerinde ortak tasarruf yetkisi
Ortak mallar üzerinde elbirliği ile hareket etme zorunluluğu
Yararlanma, yönetim ve tasarruf bakımından çok sıkı bir ilişki ve birlikle
hareket zorunluluğu
Tasfiye hususunda ayni bir paylaşma görülür. Yani malın aynen taraflara
verilmesi gerekir. (Ayni paylaşım zorunluluğu)
Sözleşme Ehliyeti
Ayırt etme gücüne sahip olmayanlar, yasal temsilcilerinin rızasıyla dahi olsa, mal
rejimi sözleşmesi yapamazlar. Çünkü bu hak, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir haktır.
TMK Madde 204- Mal rejimi sözleşmesi, ancak ayırt etme gücüne sahip olanlar
tarafından yapılabilir. Küçükler ile kısıtlılar, yasal temsilcilerinin rızasını almak
zorundadırlar.
Küçükler için velinin yani yasal temsilcinin rızası, kısıtlılar için ise vasinin
rızası aranır ancak böyle bir işlem için vasinin onayı yeterli değildir ve
Vesayet Kurumunun da onayı gerekir.
Sınırlı ehliyetliler (danışman atananlar) açısından bir sorun yoktur. Mal
rejimi sözleşmesi yapmak danışman onayı gerektiren bir konu değildir.
Sözleşmenin Şekli
Madde 205- Mal rejimi sözleşmesi, noterde düzenleme veya onaylama şeklinde
yapılır. Ancak, taraflar evlenme başvurusu sırasında hangi mal rejimini
seçtiklerini yazılı olarak da bildirebilirler.
Mal rejimi sözleşmesinin taraflarca ve gerektiğinde yasal temsilcilerince
imzalanması zorunludur.
Mal rejimi sözleşmesinin şekle bağlı olmasının nedeni; taraflar ve kamu
açısından hukuk güvenliğini sağlamak, sözleşmenin ciddiyeti hakkında
bir uyarı teşkil etmek ve 3. kişilerin menfaatini korumaktır.
Kanunda öngörülen üç yöntem: noterde düzenleme, noterde onaylama,
evlendirme memuruna yapılacak başvuru yoluyla.
Karar:
Madde 206- Haklı bir sebep varsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine,
mevcut mal rejiminin mal ayrılığına dönüşmesine karar verebilir.
Özellikle aşağıdaki hâllerde haklı bir sebebin varlığı kabul edilir:
1. Diğer eşe ait malvarlığının borca batık veya ortaklıktaki payının haczedilmiş
olması,
2. Diğer eşin, istemde bulunanın veya ortaklığın menfaatlerini tehlikeye
düşürmüş olması,
3. Diğer eşin, ortaklığın malları üzerinde bir tasarruf işleminin yapılması için
gereken rızasını haklı bir sebep olmadan esirgemesi,
4. Diğer eşin, istemde bulunan eşe malvarlığı, geliri, borçları veya ortaklık
malları hakkında bilgi vermekten kaçınması,
5. Diğer eşin sürekli olarak ayırt etme gücünden yoksun olması.
Eşlerden biri ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun ise, onun yasal
temsilcisi de bu sebebe dayanarak mal ayrılığına karar verilmesini isteyebilir.
Bu madde sınırlayıcı olmayıp sayılan durumlar birer örnek niteliğindedir.
Bir kusur şartı değil, haklı sebep aranır.
Kişi hem kusurlu davranış sergileyip hem de olağanüstü mal rejimine
geçiş talebinde bulunamaz. Bu durum çelişkili davranış yasağına ve
dürüstlük kuralına aykırılık teşkil eder.
Yetki:
Madde 207- Yetkili mahkeme eşlerden herhangi birinin yerleşim yeri
mahkemesidir.
İflâsta:
Madde 209- Mal ortaklığını kabul etmiş olan eşlerden birinin iflâsına karar
verildiği takdirde, ortaklık kendiliğinden mal ayrılığına dönüşür.
Hacizde:
Madde 210- Mal ortaklığını kabul etmiş eşlerden birine karşı icra takibinde
bulunan alacaklı, haczin uygulanmasında zarara uğrarsa, hâkimden mal
ayrılığına karar verilmesini isteyebilir.
Alacaklının istemi her iki eşe yöneltilir.
Yetkili mahkeme, borçlunun yerleşim yeri mahkemesidir.
Alacaklıların korunması
Madde 213- Mal rejiminin kurulması, değiştirilmesi veya önceki rejimin
tasfiyesi, eşlerden birinin veya ortaklığın alacaklılarının, üzerinden haklarını
alabilecekleri malları sorumluluk dışında bırakamaz.
Kendisine böyle mallar geçmiş olan eş, borçlardan kişisel olarak sorumludur;
ancak, söz konusu malların borcu ödemeye yetmediğini ispat ettiği takdirde, bu
ölçüde kendisini sorumluluktan kurtarabilir.
Mal rejiminin tasfiyesi davalarında yetki
Madde 214- Eşler veya mirasçılar arasında bir mal rejiminin tasfiyesine ilişkin
davalarda, aşağıdaki mahkemeler yetkilidir:
1. Mal rejiminin ölümle sona ermesi durumunda ölenin son yerleşim yeri
mahkemesi,
2. Boşanmaya, evliliğin iptaline veya hâkim tarafından mal ayrılığına karar
verilmesi durumunda, bu davalarda yetkili olan mahkeme,
3. Diğer durumlarda davalı eşin yerleşim yeri mahkemesi.
Envanter
Madde 216- Eşlerden her biri, diğerinden her zaman mallarının envanterinin
resmî senetle yapılmasını isteyebilir.
Bu envanter, malların getirilmesinden başlayarak bir yıl içinde yapılmışsa, aksi
ispatlanmış olmadıkça bu envanterin doğru olduğu kabul edilir.
Eğer bir belgenin resmi senet ile düzenlenmesi gerekiyorsa ve buna
ilişkin özel bir düzenleme yok ise, bu resmiyeti noter verir. Dolayısıyla
envanterin noterde yapılması gerekir.
Noterde hem malın kime ait olduğu hem de mal grubu tespit edilir.
Bu belge, resmi senede bağlı kılınmış olsa bile bunun aksinin
ispatlanması her türlü delil ile mümkündür.
Eşler arasındaki borçlar
Madde 217- Mal rejimi, eşler arasındaki borçların muaccel olmasını önlemez.
Bununla beraber bir borcun yerine getirilmesi, borçlu eşi evlilik birliğini
tehlikeye düşürecek derecede önemli güçlüklere sokacaksa, bu eş ödeme için
süre isteyebilir. Durum ve koşullar gerektiriyorsa, hâkim istemde bulunan eşi
güvence göstermekle yükümlü tutar.
Eskiden mevcut olan eşler arasındaki cebri icra yasağı 217. madde ile
kaldırılmıştır. Dolayısıyla eşler diğer eşten, evlilik devam ediyor olsa bile,
alacağını talep edebilir. Ancak, aile birliği zor duruma düşecek ise
erteleme de istenebilir.
Bu bakımdan, borcu talep etmenin zamanaşımına uğraması durumuna
eşler açısından TBK 153/3 ile bir istisna getirilmiştir.
TBK 153/3- Aşağıdaki durumlarda zamanaşımı işlemeye başlamaz, başlamışsa
durur:
3. Evlilik devam ettiği sürece, eşlerin diğerinden olan alacakları için.
02.11.2023
Madde 218- Edinilmiş mallara katılma rejimi, edinilmiş mallar ile eşlerden her
birinin kişisel mallarını kapsar.
Edinilmiş Mallar:
Madde 219- Edinilmiş mal, her eşin bu mal rejiminin devamı süresince karşılığını
vererek elde ettiği malvarlığı değerleridir.
Bir eşin edinilmiş malları özellikle şunlardır:
1. Çalışmasının karşılığı olan edinimler,
2. Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele
yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler,
3. Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar,
4. Kişisel mallarının gelirleri,
5. Edinilmiş malların yerine geçen değerler.
09.11.23
Kişisel Mallar:
Madde 220- Aşağıda sayılanlar, kanun gereğince kişisel maldır:
1. Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya,
2. Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin
sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla
elde ettiği malvarlığı değerleri,
3. Manevî tazminat alacakları,
4. Kişisel mallar yerine geçen değerler.
İspat Karinesi:
Madde 222- Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse,
iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.
Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı
mülkiyetinde sayılır.
Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir.
Eşlerin ayrı yaşıyor olması, edinilmiş mallara katılma rejimini sona
erdirmez. Bu süre içinde de mal rejimi devam eder. Ancak bu durum
olağanüstü mal rejimine geçiş sonucunu doğurabilir.
16.11.2023
Bu hükmün gerekçesi; bir eşin, diğer eşin bir mal edinmesine, bunu
korumasına ve iyileştirmesine bir katkıda bulunmuş olması ve eşin de
daha sonra bu katkıdan faydalanmasıdır.
Değer artış payı alacağında orantının yapılacağı değer tasfiye anındaki
değerdir. (Edinilmiş mallara katılma rejimi)
Katkı payı alacağında ise dava tarihindeki değer göz önüne alınır. (Mal
ayrılığı rejimi, 2002 öncesi)
Zamanaşımı süresi 10 yıldır.
Bir karşılıksız kazandırmanın, açık ve net olarak bağışlama olarak
nitelendirilemiyorsa, değer artış payı olarak nitelendirileceği kabul
edilmiştir.
Değer artış payını almaktan vazgeçmenin yazılı bir anlaşmaya
bağlanmasının amacı hukuk güvenliğini sağlamaktır.
Değer kaybı söz konusu olduğunda başlangıçtaki değerin esas
alınmasının amacı, katkı sağlayan eşi korumaktır.
Bir mala iyileştirme yapıldıysa, malın değeri = iyileştirme maliyeti +
malın iyileştirmeden önceki değeri