Ders

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 3

Ortodonti nedir?

İki yunanca kelime olan “Orthos= düz,düzgün ve odontos= diş” kelimelerinden


oluşmuştur. İlk uygulandığı zamanlarda sadece dişlerle ilgili anomalileri düzeltmek
amaçlanıyordu. Oysa günümüzde sadece dişlerle ilgili problemler değil dişlerin çenelere göre
olan konumları, çenelerin birbirlerine göre olan konumları ve çenelerin yüze göre olan
konumları da değiştirilmektedir. Bu haliyle ortodontiye diş düzeltme sanatı demek biraz
haksızlık olur. Ortodonti aslında diş hekimliğinin en çok estetikle uğraşan bilim dalıdır.
Çünkü ortodontistler insanların özellikle büyüme ve gelişimlerini yönlendirerek var olan
problemleri giderirler. Aslında ortodontiye tek başına estetikle uğraşır demek haksızlık olur.
Ortodonti aynı zamanda bireylerde var olan fonksiyonel bozuklukları da ( konuşma, yemek
yeme vb.) tedavi etmekte kullanılır. Çağdaş ortodontinin hedefi düzgün yüz estetiğini
fonksiyonel ve kalıcı bir oklüzyonla beraber bireylere kazandırmaktır.

Ortodonti 3’e ayrılır.


1. Koruyucu Ortodonti:(Preventive) Ortaya çıkma olasılığı bulunan bir problemi
ortaya çıkmadan önce önlemektir. Ex: Süt dişine restorasyon yapmak MD boyut kaybı
olmasını engellemek
Ex2: Eerken kaybedilmiş süt dişlerine yer kaybı olmadan önce yer tutucu yapmak
2. Önleyici Ortodonti: (Durdurucu)(Interceptive) Bir problem varlığında
maloklüzyonun ortaya çıkmasının kesin olduğu durumlarda yapılan ortodontik uygulamalara
denir. Ex: Erken kaybedilmiş süt molarların varlığında alt 6’lar öne sürerek yer kaybına
sebep olacaktır eğer daimi 4’ler çekilirse anomali durdurulmuş olunur.
Ex2: Süt dişlenme döneminde parmak emen bir çocukta daimi keserler çıkmadan önce
telkin veya apareyle bu alışkanlığın önlenmesi
3. Tedavi edici ortodonti: Ortodontik anomali ortaya çıktıktan sonra yapılan
tedavilerin tümüne denir. Bunlar hareketli, fonksiyonel, sabit ve ağız dışı apareylerin hepsini
kapsamaktadır.
Çiğneme, konuşma, solunum estetik ve kalıcılığın sağlanması ana amaç olmalıdır.
Ortodontik tedavi aynı zamanda hastaların psikolojik durumlarının da gelişmesine yardımcı
olur.

Sorular
• Diş hekimlerinin yapması gereken ortodontik uygulamalar
Koruyucu ve durdurucu ortodontik tedaviler.
- Ağızdan nefes alma, parmak veya dudak emme, dil itmesi
- Diş kavsinde yer kayıplarının önlenmesi ve yer tutucu
- Erken temasların önlenmesi
Fakat iyi bir sürme sırasının bilinmesi ve mekanik bilgisinin olması gereklidir.

• Ortodontik tedavi zamanlaması


Doğumdan itibaren ömür boyu yapılabilir. Genel olarak 11-13 yaş arası denmesinin
sebebleri: 1. Dişler sürmüştür.
2. Çocuklar bilinçli olacağı için apareyler kullanır.
3. Pubertal atılım döneminde olduğu için iskeletsel tedavilere olanak tanır.

• Tedavinin süresi ne kadardır?


Değişir ama çocukta 1-1.5 erişkinde 2-2.5 yıl

• Nasıl uygulanır?
Hastanın kendi isteği çok önemlidir.
Hijyen, lastik kullanımı ve kola içmemesi

• Erken tedavi nedir ve gerekli midir?


Kesin bir anlaşma yoktur. Süt dişlenmede tedavi yapılmaz. 4 kesici dişin sürmüş olduğu
dönemde başlanabilir.

• 20 yaş dişleri ?! ?! ?!
Yanlış olarak bilinen bu dişlerin çapraşıklığa neden olduğudur. Çekimli tedavilerden sonra da
nüksler gözlenmiş yani diş çekimlerinin alt keser çapraşıklığını engellemeye primer etkisi
yoktur. Zaten meyilli olan alt keser çapraşıklığını arttırıcı etkisi vardır.

Ortodontinin Tarihçesi
Dental anomalilere ve maloklüzyonlara ellibin, altmışbin yıl öncesine ait neondertal
insanların kafataslarında da rastlanılmıştır. 24. yüzyıl öncesine gidip Hypocrat’ın Epidemics
adlı kitabının 6. cildine bakacak olursak şu tanımlamalara rastlayabiliriz. “Bireyler arasında
inceleme yaptığımızda bazılarının başlarının uzun, bazılarının ince, bazılarının ise dişlerinin
düzensiz ve çapraşık olduğunu görürüz:”
Tedaviye ait ilk kayıtları ise Romalı yazar Celsus’a aittir. “Çocukta ikinci dişler
birinciler düşmeden görülürse, ilk dişler hemen çekilmelidir ve yeni dişler yerlerine gelene
kadar her gün parmakla itilmelidirler.” Demektedir
Düzensiz dişlerin tedavilerine yönelik ilk mekanik uygulamalar Gaius Pinus
Secundus tarafından önerilmiştir. Klasik Grek yazarlarında Paul Algina ilk kez
supernumerer dişlere değinmiş ve artı dişlerin düzensizliklere neden olması halinde
çekilmelerini önermiştir.
Çapraşık, düzensiz, ileri itimli dişler çok eski çağlardan bu yana insanlar için sorun
olmuştur. Bunları düzeltme çabaları ise M.Ö 1000 yılına kadar dayanmaktadır.
16. yüzyıla kadar dişhekimliği çok yavaş bir gelişme göstermiştir.
Tıp kitaplarından farklı olarak sadece dişhekimliği konularının yer aldığı yazarı belli
olmayan ilk kitap 1530 yılında Leipzig’de yayınlanmıştır.
İlk bilimsel sayılabilecek ortodontik tedavi uygulamalarını ise Pierre Fauchard
uygulamıştır. 1728 yılında yayınladığı “Le Chirurgien Dentiste” adlı kitabında diğer
dişhekimliği uygulamalarının yanı sıra ortodontik olarak tedavi ettiği 12 hastayı ve
apareylerini de anlatmaktadır.
1702 yılında Cellier başlık ve çenelik aracılığıyla mandibulaya posterior yönlü kuvvet
uygulamıştır.
Angell vidalı apareylerle üst çene genişletmesi yapmıştır.
Kingsley maksillaya posterior yönlü kuvvet uygulamıştır.
Fakat ortodontinin babası olarak anılabilecek birisi varsa O da Edward H. Angle’dır.
(1855-1930) Angle’ın yaptığı sınıflandırma günümüzde bazı kısıtlamalarına rağmen hala
kullanılmaktadır. 1887 yılında ilk kitabını yayınlamış ve 1892 yılında profesör olmuştur.
Profesör olduktan sonra üniversiteden ayrılmış ve kendi ortodonti okulunu kurmuştur. 1900-
1928 yılları arasında okulun direktörlüğünü yapmış ve 150’den fazla ortodontist yetiştirmiştir.
Angle tedavi felsefesinde ortodontik tedavi amacı ile diş çekimi yapılması yasaktır.
Angle’ın öğrencilerinden Tweed ise bir süre sonra çekimsiz tedavi ettiği hastalarda nüksler
gözlemlemiş ve hastaları ikinci defa ücretsiz olarak tedavi ederek kendi tedavi felsefesini
oluşturmuştur. Bu, klasik “Edgewise” felsefesinin temelini oluşturmuştur.
Angle’ı bir başka öğrencisi Begg’de çekimli tedaviden yana saf tutmuş ve kendi tedavi
mekaniklerini ortaya atmıştır. Begg Avustralya’da Adaloide Üniversitesinde çalışırken
Avustralya yerlilerinde hiçbir çapraşıklık olmadığını keşfetmiştir. Onların ölülerinin
kafataslarında alt birinci ve ikinci premolarların mental foramene göre konumun incelemiş ve
diş eksikliği olan olgularda çapraşıklık olmadığını bulmuştur.

Türkiye’de ortodonti
Ülkemizde ortodonti 1928 yılında Orhan OKYAY’ın verdiği serbest konferanslarla
başlamıştır. O tarihlerde ortodonti ayrı bir ders değildi, 1933’de ders olarak okutulmaya
başlandı. Aynı zamanlarda Ord. Prof. Dr. Alfred Kantorowicz İstanbul Üniversitesi
Dişhekimliği okulu müdürlüğüne (dekan) getirilmiş ve Doç. Dr. Orhan OKYAY ile beraber
ortodonti derslerine girmeye başlamışlardır. Kantorowicz protez, tedavi ve cerrahi derslerinin
yanı sıra haftada 1 saat ortodonti anlatmaktaydı.
İlk Türkçe ortodonti kitabı Orhan OKYAY’ın yayınladığı “Ortodonsi Konferaslarım”
1933 yılında basılmıştır. 1964 yılında Filiz PERKÜN “Diş-Çene-Yüz ortopedisi” isimli
kitabını yayınlamıştır.

You might also like