Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 16

T.C.

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ
Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (AKUZEM)
ORTAK DERSLER

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ I


DERS NOTU

Konu Erzurum Kongresi,Sivas Kongresi,Amasya Görüşmeleri,Son Osmanlı Mebusan Meclisi,Misak-ı Milli Kararları

Hafta 10 Dönem GÜZ Öğretim Elemanı Öğr. Gör. Murat ÖNAL

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ / ORTAK DERSLER / AİİT I / DERS NOTU / AKUZEM


DERSİN KAPSAMI

1. Erzurum Kongresi
2. Sivas Kongresi
3. Amasya Görüşmeleri
4. Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nin toplanması
4.1.Misak-ı Milli Kararları

2
AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ / ORTAK DERSLER / AİİT I / DERS NOTU / AKUZEM
1. Erzurum Kongresi(23 Temmuz-7 Ağustos 1919)

Vilayet-i Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti Erzurum şubesinin doğu vilayetlerimizi kapsayan bir kongre toplanmasına ilişkin önerisi cemiyetin İstanbul’daki
genel merkezi tarafından onaylandı. Cemiyetin İstanbul’daki merkez başkanı Ahmet Nedim Bey kongrede genel merkezi Erzurum şube başkanı Raif Efendi’nin temsil
etmesi gerektiğini ifade etti. Şimdi Erzurum’da bu kongrenin yapılması için hummalı bir çalışma başlamıştı. Kongre öncesinde şüphesiz en önemli gelişme 8 Temmuz
1919 akşamı Mustafa Kemal Paşa’nın askerlik görevinden istifa edip sineyi millete dönmesi idi. Kazım Karabekir Paşa Mustafa Kemal Paşa’yı ve Rauf Orbay’ı Erzurum
kongresine davet etmişti. Mustafa Kemal Paşa’nın görevinden istifa etmesinden sonraki süreçte en büyük destek 15. kolordu komutanı olan Kazım Karabekir
Paşa’dan geldi. Böylece Mustafa Kemal Paşa’nın teşkilatlanma çalışması hiçbir zaafiyete uğramadan devam etti . Erzurum Şubesi tarafından Mustafa Kemal
Paşa’ya çalışma grubu başkanlığı , Rauf Orbay’a ise ikinci Başkanlık önerildi . Her ikisi bu görevi kabul etti. Mustafa Kemal Paşa görevinden istifa etmesi münasebeti
ile askeri yetkisi kalmamıştı. Teşkilatlanma faaliyetlerini sürdürebilmesi için şimdi sivil bir yetkiye ihtiyacı vardı. Mustafa Kemal Paşa ve Rauf Orbay’ın kongreye
katılabilmeleri için bir yerden delege seçilmeleri gerekiyordu. Buna imkan sağlamak üzere C.Dursunoğlu ve Binbaşı Kazım Bey delegelikten çekilerek yerlerini Mustafa
Kemal Paşa ve Rauf Orbay’a bıraktılar. Erzurum kongresi 23 Temmuz 1919 ‘da çalışmalarına başladı. Kongreye toplam 56 delege katılmıştır. Mustafa Kemal Paşa 38
oyla başkan seçildi. 7 Ağustos 1919 tarihinde temsil heyeti seçimleri yapıldı. 9 kişiden oluşacak heyet için tüzük gereğince Erzurum, Trabzon, Sivas ve Bitlis illerinden 4
‘er Erzincan’dan 2 aday gösterilmişti. Mustafa Kemal Paşa Erzurum’dan, Rauf Orbay ise Sivas’dan önerildi. Seçim neticesinde temsilciler kuruluna seçilen 9 üye şu
şahsiyetlerden oluşmaktaydı. Mustafa Kemal Paşa , Hoca Raif, Servet Bey, İzzet Bey , Rauf Orbay, Bekir Sami Kunduh, Sadullah Bey, Hacı Musa Efendi, Hacı Fevzi
Efendi. Erzurum kongresinde amacı vurgulayan savunulacak ilkeleri belirten kararlar 10 madde halinde kabul edildi . (Turan 2004:229-238)

3
AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ / ORTAK DERSLER / AİİT I / DERS NOTU / AKUZEM
1. Trabzon ve doğu vilayetleri adını taşıyan, Erzurum, Sivas, Diyarbakır, Elazığ, Van, Bitlis vilayetleri içerisindeki saha bölünmez ve birbirinden ayrılmaz bir
bütündür.
2. Osmanlı Devleti`nin bütünlüğü ve milli bağımsızlığımızın sağlanması ve saltanat- Hilafet makamının korunması için Kuvayı Milliye`yi hakim kılmak ve Milli
iradeyi
egemen kılmak esastır.
3. Her türlü işgal ve müdahale Rum ve Ermeni devleti kurulmasına yönelik bir amaç olarak kabul edileceğinden savunmaya geçilmesi ve karşı konulması esası
kabul edilmiştir. Siyasi egemenliğimizi bozacak şekilde azınlıklara yeni birtakım haklar verilmesi kabul edilmeyecektir.
4. Merkezi hükümetin, öteki devletlerin baskısı karşısında buraları terk etmek mecburiyetinde kalırsa milli varlığımızı ve milli haklarımızı koruyacak önlem ve
kararlar alınmıştır.
5. Memleketimizde öteden beri birlikte yaşadığımız gayri müslim vatandaşlarımızın Osmanlı Devleti yasaları ile güvence altına alınmış olan haklarına tam
olarak uymaktayız . Bu esas kongremiz genel kanaati ile bir kez daha doğrulanmıştır.
6. İtilaf Devletlerince mütarekenin imza olduğu 30 Ekim 1918 tarihindeki sınırlarımız içinde kalan ve her bölgede olduğu gibi doğu Anadolu Vilayetlerimizde de
çoğunluğunun Türklerin oluşturduğu ülkemizin paylaşılması görüşünden vazgeçilerek hak ve adalete dayalı bir karar çıkarması beklenir.
7. Vatanımızın bağımsızlığı ve bütünlüğü korunmak şartı ile , memleketimize karşı istila amacı beslemeyen herhangi bir devletin teknik ve ekonomik yardımını
kabul edebiliriz.
8. Merkezi hükümetimizin milli meclisi hiç vakit kaybetmeden toplaması ve bu suretle milletimizin ve devletimizin kaderi hakkında alacağı bütün kararları milli
meclisimizin denetimine sunulması zorunludur.
9. Milli vicdandan doğan Cemiyetlerin anlaşarak birleşmesinden meydana gelen kitle bu kez doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ünvanı ile
isimlendirilmiştir. Bu cemiyet her türlü particilik akımından uzaktır.
10. Kongre tarafından bir temsil heyeti seçilerek köylerden başlayarak il merkezine kadar var olan milli cemiyetler birleştirilmiş ve sağlamlaştırılmıştır. (Milli
Egemenlik Belgeleri,2015:23-25)
Erzurum Kongresi (23 Temmuz-7 Ağustos 1919)

Erzurum Kongresinde kabul edilen kararlar dışında tüzüğünde yer alan iki madde önem arz etmektedir. Tüzüğün 4. maddesine göre Osmanlı Hükümeti Doğu
Anadolu’yu bırakmak mecburiyetinde kalırsa derhal geçici bir yönetim oluşturulacaktı. Bu geçici yönetim bölgeyi Osmanlı yasalarına göre yönetecek ve temsilciler
kurulu kongreyi toplantıya çağıracaktı. Tüzüğün 5. maddesine göre temsilciler kurulunun kararı olmadan bölge dışına göç etmek yasaklanıyordu. Bunun nedeni
bölgede demografik yapının aleyhimize şekillenmesini önlemekti. Erzurum kongresinin gerçekleşmesi ile beraber doğu vilayetleri müdafaa-i Hukuk Milliye cemiyetinin
çok önem verdiği sivil asker işbirliği sağlanmıştı. Bunda Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir Paşa’nın etkisi büyüktü. Kongre daha bağımsız bir
teşkilatlanma istemekteydi. Zira cemiyetin merkezi İstanbul’da idi. Doğu vilayetleri Trabzon’u da içine alacak şekilde Müdafaa-i Hukuk adı verilen bu teşkilatla
birleştikten sonra Sivas’da memleket düzeyinde bütünleşmeye gidilecekti ( Turan,2004:240-243) sonuç itibarıyla Erzurum Kongresi teşkilatlanma açısından bölgesel
getirdiği siyasi esaslar itibarı ile Milli karakterlidir. Bu süreçte Mustafa Kemal Paşa’nın kongreye başkan seçilmesi etkili olmuştur. Aynı zamanda Mustafa Kemal Paşa’nın
başkan seçilmesiyle beraber teşkilatlanma açısından istediği sivil yetkileri alması önemliydi. Netice itibarıyla Erzurum kongresinin önemini Mustafa Kemal Paşa yapmış
olduğu kapanış konuşmasında şu cümlelerle ifade etti. ‘’Tarih şüphesiz bu kongremizi ender ve büyük bir eser olarak kaydedecektir. ‘’ (Bostancı,2015:201-202)

5
AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ / ORTAK DERSLER / AİİT I / DERS NOTU / AKUZEM
Kazım Karabekir

6
2. Sivas Kongresi (4-11 Eylül 1919)
Erzurum Kongresinin sona ermesinden sonra Sivas kongresinin açılış hazırlıklarına başlanıldı. Sivas’da bulunan Fransız binbaşı Bruneau vali Reşit Beyi ziyaret ederek
kongrenin toplanmasının devlete zarar vereceği yönünde bir tehditde bulundu. Vali durumu Mustafa Kemal Paşa’ya bildirdi hatta kongreden vazgeçilmesi veya
Sivas’tan başka bir şehirde yapılmasının önerdi. Mustafa Kemal Paşa kesin bir dille reddetti. Kongre için Sultani (lise) binası seçilmişti. Delegeler İsmail Şekeroğlu’nun
konağında ağırlanacaktı. Doğu vilayetleri kapsamına giren 6 vilayet ve Trabzon’un kongrede nasıl temsil edilecekleri konusu tartışıldı. Mustafa Kemal Paşa’nın önerisi
kabul edilerek Erzurum Kongresinde seçilen temsilciler kurulunun Sivas’ta doğu vilayetlerini temsil etmesi kararına varıldı. 29 Ağustos 1919 tarihinde temsil heyeti
Erzurum’dan hareket etti. 2 Eylül’de Sivas’a varıldı. Sivas halkı Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarını coşku ile karşıladı. Temsilciler kurulu 3 Eylül 1919 tarihinde kongre
gündemini saptadı, esas amaç Erzurum kongresi kararlarını memleket düzeyine yaymak ve bütünleşmeyi sağlamak olarak belirlendi. Kongreye 41 delege katıldı.
Kongre 4 Eylül 1919 günü temsil heyeti başkanı olan Mustafa Kemal Paşa’nın açılış konuşmasıyla başladı. Kongre başkanlığı için yapılan seçimde Mustafa Kemal
Paşa seçildi. Başkan yardımcılıklarına ise Bekir Sami Bey ve Rauf Orbay seçildi. Ancak Bekir Sami Bey istifa edince yerine İsmail Fazıl Paşa seçildi. İsmail Fazıl Paşa bir
öneri sunarak milli mücadele hareketinde faaliyet gösterenlerin particilikle suçlandıklarını bu propagandanın olumsuz etkisi olduğunu öne sürmüş bu nedenle
delegelerin hiçbir partiye mensup olmadıklarını yemin ederek görevlerine başlamasının uygun olacağını öne sürmüştü. Bu öneri kabul edildi delegeler yemin ederek
kongre çalışmalarına katıldı. Kongrenin 7 eylül 1919 tarihinde 3. oturumunda İsmail Fazıl Paşa’nın bir önergesi okundu. Önergesi şöyleydi ; bu günkü hükümetin
düşürülüp yerine milli iradeyi davranışlarının temeli sayılacak yeni bir hükümetin kurulması., Mebusan meclisinin en kısa zamanda çağırılıp toparlanması ; yabancı bir
devletin özellikle ABD’nin yardımının sağlanması kısacası ABD mandasının önerilmesi idi. Böylece manda sorunu Sivas kongresi gündemine resmi olarak girmişti.
(Turan,2004:244-)
8 Eylül 1919 tarihinde Sivas kongresinde manda hususu görüşülmeye başlandı. Görüşmelere 13 delege katıldı Görüşmeler neticesinde bir inceleme heyetinin ABD
kongresine başvurulması hususu kabul edildi. Bu kesinlikle bir mandacılık değildi Manda hususu reddedilmişti bir inceleme heyetinin çağrılması hususu ise
memleketimizin içinde bulunduğu durumun gösterilmesi dolayısıyla daha adil bir barış antlaşmasının istenmesiydi.

7
Sivas kongresindeki çalışmaların önemli bir kısmı Erzurum kongresinde kabul edilmiş olan tüzük ve bildiri üzerinde yapılan değişikliklerdi. Doğu vilayetleri müdafaa-
i hukuk cemiyeti için hazırlanan tüzüğün şimdi ülkemizi kapsayacak bir şekle getirilmesi gerekiyordu. Doğu vilayetleri Müdafaa-i Hukuk cemiyetinin adı Anadolu
ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti olarak değiştirildi. Erzurum kongresinde 9 kişilik bir temsilciler kurulu seçilmişti. Sivas Kongresinde ise Batı Anadolu adına 6
delege daha seçilerek üye sayısı 15 e çıkarıldı. Temsilciler kuruluna seçilen 6 üye şu isimlerden meydana geldi ; Kara Vasıf Bey, Hüsrev Sami Bey, Hakkı Behiç Bey
, Ömer Mümtaz Bey, Ratip Zade Mustafa Efendi . Böylece Sivas Kongresinde temsilciler kurulu sayısı 15 üyeye çıkartılarak memleketimizi kapsayacak bir düzeye
getirildi. (Turan,2004:270-271)
Sivas Kongresi (4-11 Eylül 1919)

Sivas Kongresi Kararları:


1.Osmanlı Devleti ile itilaf devletleri arasında yapılan mütarekenin imzalandığı 30 Ekim 1918 tarihindeki sınırlarımız içinde kalan ve her noktasnda
Müslüman
çoğunluğun bulunduğu Osmanlı Devletinin bölgeleri birbirinden ve Osmanlı toplumundan ayrılması imkansız olan bölünmez bir bütün oluşturur.
2.Kuvayi Milliyeyi hakim ve milli iradeyi egemen kılmak esastır.
3. Osmanlı devletinin herhangi bir parçasına yönelecek işgale özellikle memleketimizde bağımsız bir Rum ve Ermeni devleti kurulması davranışlarına karşı hep
birlikte savunma ilkesi kabul edilmiştir.
4. Öteden beri birlikte yaşadığımız Müslüman olmayan azınlıkların her türlü hak ve eşitlikleri korunmuş olduğundan siyasi egemenlik ve toplum dengemizi
bozacak ayrıcalıklar verilmesi kabul edilmeyecektir.
5.Osmanlı hükümeti memleketimizin herhangi bir kesimini bırakmak mecburiyetinde kalırsa, hilafet ve saltanat makamı ile vatan ve milletin dokunulmazlığı
ve bütünlüğünü garanti eden her türlü tedbir ve kararlar alınmıştır.
6. İtilaf Devletlerince mütarekenin imzalandığı 30 Ekim 1918 tarihindeki sınırlarımız içerisinde kalan büyük çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu ülke
bütünlüğümüzün bölünmesi düşüncesinden vazgeçilerek hak ve adalete dayalı karar alınmasını bekleriz.
7. Ülkemize karşı yayılma amacı beslemeyen herhangi bir devletin teknik ve ekonomik yardımlarını kabul ederiz.
8. Merkezi hükümetimizin milli meclisi hiç vakit kaybetmeden toplaması böylece memleketin kaderi hakkında alacağı bütün kararları milli meclisin denetimine
sunması zorunludur.
9. Milli cemiyetlerin birleşmesinden meydana gelen kitleye bu kez Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adı verilmiştir. Bu cemiyet her türlü
particilik akımından uzaktır.
10. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin 4 Eylül 1919 tarihinde Sivas şehrinde toplanan genel kongresi tarafından temsil heyeti seçilmiş ve köylerden
vilayet merkezlerine kadar bütün milli cemiyetler birleştirilmiştir. ( Milli Egemenlik Belgeleri,2015:30-31)

9
Sivas Kongresinde Damat Ferit paşa hükümetinin düşürülmesi hususu değerlendirildi. Mustafa Kemal Paşa şunu ifade etti , Merkezi hükümeti düşürmek için geçici
bir hükümet kurulmasının bazı sakıncaları var. Her işimizi meşru ve yasalara uygun biçimde yapmamız gerekli . Bunun için en kısa zamanda seçimler yapılmalı ve
mebusan meclisini toplamalıyız. Ardından bu meclise dayanan bir hükümet kurmak zorundayız. Demişti. Kongre esnasında Mustafa Kemal Paşa’nın önerisiyle Ali
Fuat Cebesoy Batı Anadolu genel Kuvayi Milliye komutanlığına atanması önerisi kabul edildi. Böylece şu sonuçlar ortaya çıktı. Batı Anadolu ile ilişkiler arttırılarak milli
bütünlük sağlanması düzenli orduya geçişin ilk temelinin atılması. Kongre aynı zamanda yürütme yetkisine sahip bir hükümet gibi hareket ettiğini ve milletin
temsilcisi olarak kendini yetkili göstermek istemişti. Kongre esnasında alınan kararların süratle duyurulması için irade-i Milliye adı verilen bir gazete yayınlanmasına
karar verildi. Haftada 2 gün yayınlanacak bu gazetenin sorumlu müdürlüğünü Demircioğlu Selahattin adında bir genç üstlendi. (Turan,2004:270-274)
Damat Ferit Paşa hükümeti Sivas kongresini engelleyebilmek maksadıyla şu girişimlerde
bulunmuştu.
1.Elazığ valisi olan Ali Galip’in Sivas üzerine gönderilmek istenmesi
2.Ankara Valisi Muhittin Paşa’nın Sivas üzerine gönderilmesi
3.İngilizlerin stratejik mevkileri işgal etmeleri (Turan,2004:275)
Sivas Kongresindeki teşkilatlanma yeni Türk devletinin kuruluşunda önemli rol oynadı. Sivas kongresi aynı zamanda İstanbul hükümetine Milli teşkilatın varlığını kabul
ettirdi ve Damat Ferit Paşa hükümeti istifa etmek zorunda kaldı. Bu milli kongre neticesinde Mustafa Kemal Paşa Milli Mücadele hareketinin lideri olarak kendini
kabul ettirdi. ( Tosun, 1996:83-84)
3. Amasya Görüşmeleri (20 Ekim 1919)

Amasya Görüşmeleri (20 Ekim 1919)


Sivas kongresinden sonraki süreçte damat Ferit Paşa hükümeti istifa etmiş, Sadrazamlığa Ali Rıza paşa getirilmişti. Ali Rıza Paşa hükümeti döneminde Anadolu’daki
temsil heyeti ile İstanbul hükümeti arasındaki ilişkiler daha olumlu bir sürece girdi. Temsilciler kurulu ile görüşme önerisi Ali Rıza Paşa hükümetinden geldi. Harbiye
bakanı Cemal Paşa 9 Ekim 1919 tarihinde görüşme için bahriye nazırı Salih Paşa’nın görevlendirildiğini ifade etmişti. Ancak görüşmelerin yakın bir kent olmasını
istemişti. Temsilciler kurulu ise Amasya’yı önerdi. (Turan,1992:30)
Amasya görüşmelerine temsil heyeti adına Mustafa Kemal Paşa , Bekir Sami Bey ve Rauf Bey temsil edecekti. İstanbul hükümetini ise Bahriye Nazırı Salih Paşa ve
Padişahın yaveri Albay Naci Bey temsil etmişti. Görüşmelerde şu kararlar alındı.
1. Türk vatanının bağımsızlık ve bütünlüğünün sağlanması
2. Müslüman olmayan azınlıklara siyasi ve sosyal dengemizi bozacak ayrıcalıklar verilmemesi
3. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk cemiyetinin hukuki bir teşkilat olarak İstanbul Hükümetince tanınması
4. Toplanacak Mebusan Meclisi için seçimlerin serbestçe yapılması
5. İstanbul hükümetinin temsil heyetinin bilgisi dışında herhangi bir sözleşme ve barış anlaşması imzalamaması
6. Temsil heyetinin memleketimizin bütünlüğüne zarar verilmemesi koşuluyla İstanbul hükümetinin işlerine karışmaması
7. Mebusan meclisinin İstanbul’da toplanmasının güvenlik bakımından uygun olmadığı ( Aybars,2000:170-171)

11
Amasya görüşmeleri neticesinde İstanbul hükümeti Milli Mücadele hareketini temsil eden temsilciler kurulunu meşru bir unsur olarak muhatap almıştı. Bu durum
temsilciler kurulunun İstanbul Hükümetini denetleyebilecek bir konuma geldiğini gösteriyordu. Salih Paşa Amasya’daki görüşmelerde Mebusan meclisinin
Anadolu’da toplanması için çalışacağını ifade etmişti. Ancak İstanbul hükümeti ve padişah bu kararı kabul etmedi. Harbiye bakanı Cemal Paşa 27 Ekim 1919
tarihinde çektiği telgrafta meclisin İstanbul dışında bir yerde toplanmasını sakıncalı bulmuş ve gerekçelerini şöyle ifade etmişti.
1 .İstanbul’da anlaşma devletlerinin askeri birliklerinin bulunması meclis çalışmalarını engellemez. Çünkü bu devletler parlamenter sistem ile yönetildiklerinden
Mebusan meclisine saldırmaları mümkün değildir.
2.Bu sıkıntılı dönemde devlet ile milletvekillerinin sürekli birbirleri ile ilişkide bulunmaları gerekir. Bundan hareketle bakanların İstanbul’da , milletvekillerin ise
Anadolu’da bulunmaları uygun değildir.
3.Meclisin Anadolu’da toplanması başkent İstanbul dışında ikinci bir merkezin oluşturulması anlaşma devletleri tarafından İstanbul’un geleceğinin saptanmasında
aleyhte kullanılacaktır.
4.Meclis Anadolu da açılacak olursa bazı siyasi partilerle gayri müslim topluluklar seçimi boykot edeceklerdir . Böylece mecliste gerekli çoğunluğun sağlanması
mümkün olmayacaktır. (Turan,1992:38)
Mustafa Kemal Paşa’nın meclisin Anadolu da toplanması isteği ise güvenlik sorunuydu. Ancak yapacak bir şey yoktu. Mebusan meclisi İstanbul’da açılacaktı.
Son Osmanlı Mebusan Meclisi (12 Ocak 1920)

Mebusan meclisi 12 Ocak 1920 tarihinde İstanbul’da toplandı. Bu meclisin üye tam sayısı 170 idi. Fakat işgal olan yerlerde seçim yapılamadığından 140 milletvekili
seçilebilmişti. Açıldığı gün ise bunlardan ancak 72 milletvekili gelebilmişti. Meclisin açılışı için Padişah Vahdettin rahatsızlığını öne sürerek katılmamış bunun yerine
açılış töreni Sadrazam Ali Rıza Paşa’nın huzurunda gerçekleşmişti. Padişahın hazırlamış olduğu açış konuşmasının onun adına içişleri bakanı Damat Şerif Paşa
okumuştu. Ardından yemin törenine geçildi. İç tüzük hükümlerine göre Bursa mebusu Hacı İlyas Bey en yaşlı milletvekili olması münasebetiyle geçici başkanlığa
getirildi. Meclisin ikinci oturumu 10 gün sonra yapıldı. Bu oturumda yeni gelen 25 milletvekili daha hazır bulunmuştu. Meclis başkanlığı için yapılan seçimde İstanbul
milletvekili Reşat Hikmet Bey başkan seçildi. Meclisin açılmasından önce milletvekilleri ile temsilciler kurulunun Ankara’da yapmış olduğu görüşmelerde Mustafa
Kemal Paşa’nın dışarıdan meclis başkanı seçilmesi konusu gerçekleşmemişti. Milletvekillerinin Mustafa Kemal Paşa’yı mebusan meclisinde başkan seçilmemesini iki
nedene dayandırmışlardı.
1.Meclis toplantısına katılmayan bir milletvekilinin başkan seçilmesi, meclis içerisinde bu yetenekte bir kişinin bulunmadığı anlamına gelir.
2.Kuvayi milliyenin önderi olan bir milletvekilini başkan yapmak meclisin dışarıdan yönlendirildiği izlenimini yaratır. Bu durum anlaşma devletlerinin kuşkulanmasına
neden olurdu. (Turan,1992:74)

Meclis Başkanı seçilen Reşat Hikmet Bey’in 28 şubat 1920 tarihinde vefat etmesi üzerine yeniden bir meclis
başkanlığı seçimi yapıldı. 4 Mart 1920 tarihinde Celalettin Arif Bey meclis başkanı seçildi.
Mebusan Meclisinde milli istekleri savunmak ve Sivas kongresinde kararlaştırılan ilkeler doğrultusunda bir barış
anlaşması gerçekleştirebilmek için bir müdafaa-i Hukuk isminde bir grup oluşturmak mümkün olmamıştı. Zira
meclisde farklı gelişmeler vardı. Bu durum karşısında Padişahın hazırlayıp içişleri bakanının okuduğu açılış
konuşmasında kullanılan bir deyim tercih edildi. Felah-ı Vatan ( Vatanın kurtuluşu) adında bir grup kurulması
başarıldı. Bu gruba katılan milletvekili sayısı 96 ya kadar çıkmıştı. (Turan,1992:79)

13
Misak-ı Milli Kararları

Osmanlı Mebusan meclisinin şüphesiz en önemli çalışması Erzurum ve Sivas kongrelerinde kabul edilen Misak-ı Milli karalarını olağan üstü şartlara rağmen kabul ve
ilan etmesidir. Başta Mustafa Kemal Paşa olmak üzere temsilciler kurulu üyeleri tarafından hazırlanan metin esas alınarak mebusan meclisinin 28 Ocak 1920 tarihli gizli
oturumunda bütün milletvekillere imzalatıldı ve 17 Şubat 1920 tarihli meclisin açık oturumunda da memleket içerisine ve dışarısına bildirilmesine karar verildi. Bu
önemli kararlar şunlardır;
1. 30 Ekim 1918 tarihli Mondros Ateşkes Anlaşması imza edildiği vakit düşman ordularının işgali altında bulunan ve çoğunluğu Arap olan yerlerin kaderi oradaki halkın
serbestçe vereceği karara göre düzenlenecektir. Bunun dışında kalan ve o gün işgal edilmeyen Türk ve İslam çoğunluğunun bulunduğu bölge bölünmez ve
birbirinden ayrılmaz bir bütün sayılacaktır.
2. Halkın oyları ile anavatana katılmış olan 3 sancak(Kars, Ardahan, Artvin) gerektiğinde yeniden serbestçe halk oylamasına başvurulmasını kabul ederiz.

3. Türkiye ile yapılacak barışa bırakılacak olan Batı Trakya’nın hukuki durumunun saptanması da
halkın tam bir serbestlik içinde açıklayacakları oylara uygun olarak yapılmalıdır.
4. İslam, Hilafet, Saltanat ve Hükümet merkezi olan İstanbul şehri ile Marmara denizinin güvenliği her
türlü tehlikeden uzak olmalıdır. Bu ilke saklı kalmak şartıyla Akdeniz ve Karadeniz boğazlarının dünya
ticaret ulaşımına açılması hakkında bizimle diğer bütün ilgili devletlerin birlikte verecekleri karar
geçerlidir.
5. İtilaf Devletleri ile düşmanları ve bazı ortakları arasında kararlaştırılan anlaşma esasları
çerçevesinde azınlıklar hukuku komşu ülkelerdeki müslüman ahalininde aynı hukuktan yararlanmaları
güvencesiyle tarafımızdan desteklenecek ve sağlanacaktır.
6. Milli ve ekonomik gelişmemizi engelleyecek siyasi mali ve adli sınırlamalar kabul edilemez.(Milli
Egemenlik Belgeleri,2015:37-38)
Osmanlı Mebusan Meclisinin kabul ettiği Misak-ı Milli Kararları Türk vatanının sınırlarını belirlemiş ve bu
belge toprak bütünlüğü ve tam bağımsızlık fikri üzerine inşa edilmiştir. (Ertan,2017:99)

14
Kaynakça
AYBARS, Ergün (2000). Türkiye Cumhuriyeti Tarihi I, Ercan Yayınevi, İzmir.
BOSTANCI, M.(2015).Milli Mücadele de Erzurum Kongresi ve Kararları Nevşehir Hacı Bektaş Üniversitesi Üniversitesi :184-201,Nevşehir Hacı Bektaş Üniversitesi
Sosyal Bilimller Enstitüsü Dergisi
ERTAN, Temuçin Faik (2016). Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Siyasal Kitabevi, Ankara.
Milli Egemenlik Belgeleri (2015). Türkiye Büyük Millet Meclisi Yayınları, Ankara.
TEVETOĞLU,Fethi(1971) Atatürk’le Samsun’a Çıkanlar,Atatürk ve Çevresi yayınları,Ankara
TOSUN, R.(1996).Milli Mücadele de Sivas’ın yeri ve önemi.Atatürk Araştırma Merkezi:67-86.Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi
TURAN, Şerafettin (1991). Türk Devrim Tarihi, Bilgi Yayınevi, Ankara.
TURAN, Şerafettin (2004). Mustafa Kemal Atatürk, Bilgi Yayınları, Ankara.
Konuyla İlgili Başvurulacak Diğer Kaynak Eserler
ACUN, Fatma (2015). Atatürk ve Türk İnkılap Tarihi, Siyasal Kitabevi, Ankara.
KOCATÜRK, Utkan (1988). Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Kronolojisi, TTK, Ankara.
Nutuk, (2007). haz. Kemal Gurulkan, Truva, İstanbul.
Türk Parlamento Tarihi (1994).T.B.M.M.Yayınları,Ankara

15
HAFTALIK KONU DEĞERLENDİRME SORULARI

Erzurum Kongresi’ni, almış olduğu 10 maddelik karar çerçevesinde değerlendiriniz?


1

Sivas Kongresi’nde gündem olan mandacılık hususunun nasıl sonuçladığını değerlendiriniz?


2

Sivas Kongresi ‘nde Ali Fuat Cebesoy’un Batı Anadolu Umum Kuvayimilliye Kumandanlığına atanmasının sonuçları nelerdir?
3

Amasya görüşmelerinin sonuçlarını değerlendiriniz?

Misak-ı Milli Kararlarının önemli sonuçlarını değerlendiriniz?


5
12
AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ORTAK DERSLER / AİİT I DERS NOTU / AKUZEM

You might also like