Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 7

KASAS

KASAS 1
TA SİN MİM
Bu Ta, Taha sisteminin akışı ve hakikatidir o Taha Ali Muhammeddir burada
belirtilen Ta Alidir.
Bu Sin dehirde bir seferi yolculuğu bildirir O Alinin yolculuğudur hem de
Sina dağını bildirir Ali oraya gider.
Bu Mim Bağlantıya geçmeyi bildirir Ali sinada Bağlantıya geçer ve O mim
musayı bildirir
Ve Böylece Ta Sin Mim Ali ve Musanın Sinada buluşmasına işaret olur.
Kasas bunu aktarır.
KASAS 2
İste Bu Beyan olunan Kitabın bir ayetidir.
KASAS 3
İman eden kavim için bir hakikat olarak firavun ve Musanın haberinden
Sana Aliyi izlettirecegiz (anlatacağız).
KASAS 4
Şüphesiz Firavun Arzda Yüceldi (makam olarak kuvvetlendi) ve Onlardan
Taifesi zayıf olan (aşağılık olan) bir Tarikat ehli meydana getirdi. Bu
tarikat çocuklarını öldürüyor ve Bu şekilde Kadınlarına canlılık
veriyorlardı. (Cenin enerjisi ile genç kalma ve ölümsüz olma fikri).
Şüphesiz O bozgunculardan olmuştu.
KASAS 5
Arzda (O topraklarda) aşşağılananları bu işten men edelim diye Aliyi arzu
ettik (ona emir verdik) ve onlara (Aliyi) İmam kılmayı ve Onlardan da
mirasçılar kılmayı arzu ettik.
KASAS 6
Onları o topraklarda kuvvetlendirelim Firavun Haman ve onların
askerlerine gösterelim diye ki onlar böyle bir şeyi düşünmüyordu (hiç
ihtimal vermiyordu).
KASAS 7
Musanın Annesine Vahyettik (kalbine bir his getirdik)، onu besleyip büyüt
Ali hususunda bir korkun endişen olduğu vakit onu denize fırlat korkma ve
üzülme onu sana geri bulduracagız ve o gönderdiklerimizden olacak.
KASAS 8
O vakit Onu firavun ailesi aldı. Onlara karşı savaşması ve galip gelmesi
için. Şüphesiz, firavun, haman ve Onun askerleri kaderlerine (bir sona)
yürüyorlardı.
KASAS 9
Firavunun Emrindeki şöyle dedi, Ben bir karar ortaya koyayım ki senin
için onu öldürmeyelim umulur ki bize bir faydası olur yahut onu evlat
ediniriz. Onlar olayın farkında değildi.
KASAS 10
Musanın Annesi yüreği paramparça duygular içinde sabahladı. Neredeyse
onun ortaya çıkmasına sebep olacaktı. Biz onun kalbini iman edenlerden
olması için Aliye bağlamamış olsa idik.
KASAS 11
Onun ablasına onu takip et dedi. O vakit Onu bir kenardan gözledi. Onlar
farkında değildi.
KASAS 12
Evvelinde onu Ali hususunda Haram kıldık (dokunulmaz kıldık koruduk). O
zaman (ablası) şöyle dedi ona kefil olacak Alinin ehlibeytini size
göstereyim mi. (Bunun üzerine) Onlar onu uyardılar (kendilerince nasihat
verdiler).
KASAS 13
Onu annesine tekrarlattık (gelip olan biteni anlattı). Öyleki bir karara
varsın ve üzülmesin ve bilgisi olsun. Şüphesiz Allahın sözü hakikattir.
Lakin onların çoğu bilmezler.
KASAS 14
Kuvvete ulaşınca ve olgunlaşınca ona hikmet (muhakeme kuvveti) ve ilim
verdik. İyi olanlara işte böyle karşılık veririz.
KASAS 15
Ali Sakinleri uykuda olduğu vakitte şehre girdi. Orada kavga eden 2 adama
(recall 2 bilgi aktarıcı yani fikirleri ile tartışanlar) rast geldi.
Onlardan birisi o tarikattan (Firavun tarikatından) ve Onlardan birisi
ona karşı olanlardan O vakit onu o tarikat mensubundan kurtarmak istedi.
Ali o tarikate karşı olanı çekti (dürttü) Musada o vakit işi kaza etti
(onu öldürmüş oldu). Şöyle dedi bu şeytan işidir. Şüphesiz onun Aldatıcı
bir düşman oldugu açıktır.
Cüziyat, Ali şehre girdi herkes uyuyordu onu kimse görmüyordu tarikat
mensubu ile o tarikatın karşısında olan 2 kişiyi fikirleri üzerinde
tartışma yaparken gördü yanaştı onlar Aliyi görmediler Ali o tarikate
karşı olan kişiyi bu tartişmadan uzak tutmak diledi o tarikat firavunun
biz Allahız diyen ve İnsan Allahtan bir cuzdur hepimiz birleşince ilah
okuyoruz diyen tarikattı yani deusiler. Ali adamı çekti Adam öldü o vakit
Musa onların yanına gelince kaza gerçekleşti Adamı öldüren Musa göründü.
Musa dedi ki bu nasıl iş muhakkak bu iş Şeytan işi o Aldatıcı ve hileci.
Allah böyle olsun diledi böylece bir fitne (sınav) getirdi. Kader vuku
olsun diye.
KASAS 16
Şöyle dedi, rabbim ben kendime zulmettim, o vakit beni bağışla o vakit o
bagışlandı, şüphesiz o rahmeti ile affedendir.
KASAS 17
Şöyle dedi, rabbim beni Ali ile nimetlendirmenden dolayı artık asla
suçlulara destek olmayacağım
KASAS 18
Gizlenip etrafı kolaçan ederek şehirde sabahladı. O vakit dün kendisine
yardım edilen kişi bağırıp çağırıyor (yaygara çıkarıyor). Musa ona şöyle
dedi, Şüphesiz senin azgın olduğun bellidir.
KASAS 19
Böyle olunca ona karşı gaddarlaşmak (güç kullanmak) istedi, o da ona
karşı durarak şöyle dedi, Ey Musa dün birini öldürdüğün gibi beni de
öldürmek mi istiyorsun. Şüphesiz sen bu topraklarda ancak bir zorba olmak
istiyorsun. Bir barışçı (arabulucu) olmak istemiyorsun.
KASAS 20
Şehrin dışından bir recall (bilgi aktarıcı – bilgi sahibi) hızlıca geldi,
şöyle dedi Ey Musa şüphesiz (O tarikatın) ileri gelenleri senin hakkında
bir karar aldı, seni öldürecekler, o vakit burdan çık git şüphesiz, ben
senin için bir nasihatçiyim.
KASAS 21
O vakit oradan gizlenerek ve etrafı kolaçan ederek çıkıp gitti. Şöyle
dedi, rabbim beni bu zalim kavimden gizle.
KASAS 22
Yönünü medyene dönüp kendini o tarafa atınca şöyle dedi umarım rabbim
beni düzeltilmiş (doğru) bir yola (sevay-ı sebil) hadi kılar .
KASAS 23
Medyen (karşılık – ödeşme) suyuna varınca orada su taşıyan insanlara bir
İmam olarak Aliye rast geldi. Ve onların emri altında biraz uzakta duran
iki kişiye rast geldi. Şöyle seslendi, sizin mevzunuz nedir. Biz onların
gönlü arzu edene (onlar bunu dileyene) kadar su alamayız ve bizim babamız
büyük bir şeyh (lider) dir.
KASAS 24
O vakit onlara su taşıdı sonra bir gölgeye sığındı (gölgeyi dost edindi).
O zaman şöyle seslendi, rabbim bana Hayırdan benim için göndereceğin ne
ise ben ona muhtacım.
KASAS 25
O vakit onlardan birisi tevazu ile Aliden selam ederek yürüyüp geldi.
Şöyle dedi, babam seni çağırıyor. Bize su taşıtmaman sebebiyle yaptığının
karşılığında bir ücret vermek için. Böylece O geldi ve Ali ile olan
Kıssasını Tekrar edip anlattı, (şeyh) dedi ki artık o zalim kavimden
gizlenme ve üzülme.
KASAS 26
Onlardan birisi şöyle dedi Ey Baba, onu ücretlendir (bir karşılık ver)
şüphesiz Kuvvetine güvendiğin birisini ücretlendirmek (ona bir karşılık
vermek) hayırdır.
KASAS 27
Şöyle dedi, Ben kızlarımdan birini sana nikahlamak istiyorum amma şartım
şu ki, Ali husunda bana sekiz delili (hücceti) karşılık verirsen. O vakit
10’a tamamlarsan oda sendendir. Seni Aliden bölüp ayırmak istemem,
Allahın izniyle Beni barışcı (arabulucu) olarak bulacaksın.
KASAS 28
Şöyle dedi, Bu seninle benim aramda iki sonucun hangisi ile kaza edersem
(8 yada 10 delil) o vakit Ali hususunda bana karşı çıkmayacaksın, Allah
Ali hususunda ne söylersem vekildir.
KASAS 29
Musa Eceli tamam ettiği zaman (delilleri getirip sayınca) ehli ile
beraber yürüdü. Turun yanında bir ateş farketti, Ehline oturun dedi ben
Aliden bir ateş hissettim ondan size bir haber (bilgi) getiririm yahut
ondan bir parça (ilim) alırım belki onunla sal olursunuz.
KASAS 30
Oraya geldiğinde, ağaçların bereketli bol olduğu bir yer içinden vadinin
sağ yamacından şöyle seslenildi, Ey Musa Ben Hayatların Rabbi (sahibi)
Allahım.
KASAS 31
Asanı at. O zaman onun bir canlı gibi kıpırdadığını gördü arkasını döndü
ve sonuna kadar dayanamadı. Ey Musa kabul et dayan ve saklanma, şüphesiz
sen güvendesin.
KASAS 32
Elini koynundan çıkar pislikten (kusurdan) arınmış halde beyaz olarak
çıksın. Korkudan meydana gelecek kusurlardan kendini muhafaza et. Firavun
ve Adamlarına karşı bu deliller rabbinden sana verildi. Şüphesiz onlar
fasık (ahlaksız) bir kavim oldu.
KASAS 33
Şöyle dedi, rabbim ben onlardan birini öldürdüm o zaman beni öldürürler
diye korkuyorum.
KASAS 34
Kardeşim Harun, Onun lisanı benden daha anlaşılırdır Onu benimle beni
doğrulayan bir sözcü olarak gönder, ben beni yalanlayıp reddiye
yapmalarından çekiniyorum.
KASAS 35
Şöyle dedi, kardeşinle senin gücüne güç katacağız ve size bir sultan
vereceğiz. Ayetimizle onlar sizin üzerinize gelecek bir yol
bulamayacaklar (Sal olmayacaklar) Siz ve size uyanlar galip gelecek.
KASAS 36
Musa Onlara gelip ayetimizi açıkladığı zaman şöyle dediler bu zayıf bir
sihirden başka bir şey değildir bunu evvelki büyüklerimizden işitmedik.
KASAS 37
Musa şöyle dedi, onun tarafından kim hadiliğe ulaşacak ve Bu yurt sonunda
kimin olacak rabbim bilir şüphesiz zalimler kurtulamaz.
KASAS 38
Firavun şöyle dedi Ey tam bir bilgiye sahip olmayan adamlarım
(tarikatımın ileri gelenleri) ben sizin için kendi özümüzden (benlikten)
başka bir ilah bilmiyorum. O vakit Ey haman bana Alinin Özünden bir ışık
yak bana Ali için bir beyan (okuma) hazırla musanın ilahına doğru
yükseleyim (dalga geçiyor) zannediyorum ki o yalancıdır.
KASAS 39
O ve Askerleri hakları olmadığı halde o topraklarda büyüklendiler ve bize
geri gelmeyeceklerini zannettiler (reenkarnasyon inancı bu inançta Ahiret
hesabı ve Allaha hesap verme yoktur kişi başka bedende doğar)
KASAS 40
O zaman onu ve askerlerini yakaladık ve o vakit onları denize attık bak
nasıl oldu zalimlerin sonu.
KASAS 41
Onları Ateşe çağıran imamlar kıldık Kıyamet günü yardımcıları yoktur.
KASAS 42
Bu dünyada bir laneti onların peşine taktık ve Kıyamet gününde onlar
çirkin bir halde olacaklar.
KASAS 43
Biz ardından musaya kitabi verdik, insanlar için dost olan, hadi olan ve
Bir rahmet olan yardımcıları (nesilleri) helak etmedik belki onlar
zikrederler (bilgi alırlar).
KASAS 44
Biz musaya emri kaza ederken sen batı tarafında değildin ve şahitlerden
de olmadın.
KASAS 45
Fakat, nesiller (yardımcılar) inşa ettik o zaman onlara yaşamda Aliyi
Uzattık (Aliye tabi kıldık). Sen Medyen (uzatılmış) Halkı içinde
oturmadın. Biz ayetimizde onları Aliye tabi kıldık ve lakin
gönderilenlerden oldu.
KASAS 46
Seslendiğimizde sen Tur tarafında değildin velakin bu senden önce
haberleri olmayan kavme rabbinin rahmetini haber vermen içindir. Belki
onlar zikrederler (veri bilgi alırlar).
KASAS 47
Kendi elleri ile sunduklarından dolayı onlara bir musibet isabet etmiş
olmasın ki, rabbimiz bize gönderdiğini (Bu musibeti) göndermiş olmasan o
zaman senin ayetine tabi olurduk ve müminlerden olurduk.
KASAS 48
Bizden onlara hakikat gelince, şöyle dediler, Musa hakkında verilen bu
misal ya verilmiş değilse. Böylece musa hakkında önceden verileni inkar
etmediler mi. Şöyle dediler sihirbazlar ortaya çıktı (kim sihirbaz belli
oldu), şöyle dediler biz hepsini (Bu anlatılanın) inkar ediyoruz.
KASAS 49
Şöyle de, O vakit bana Allah katından bir yazıt (kitabe) verin o
bunlardan daha hadi kılıcıdır. Eğer siz, doğru sözlü iseniz ben ona tabi
olayım.
KASAS 50
Sana cevap vermezlerse, o vakit Arzularına (kendi uydurduklarına) tabi
olduklarında kesinlikle bir bilgi yoktur. Allahtan bir hadi olmadan
hevasına (kendi uydurduğuna) tabi olan kişi Zelil bir kimsedir. Şüphesiz
Allah zalimler topluluğunu hadi kılmaz.
KASAS 51
Onları biz söze (kelama) bağlamış (Sal etmiş) olduk. Belki zikrederler
(bilgi alırlar)
KASAS 52
Ondan önce kendilerine kitap verdiklerimiz ona iman ederler.
KASAS 53
Onlara Ali Okununca (takip ettirilince), şöyle derler, ona inandık,
şüphesiz o rabbimizden hakikattir, biz zaten onun öncesinde teslim olduk.
KASAS 54
Onlara sabretmeleri ve kötülüğe karşı iyiliği bir zırh olarak
giymelerinden dolayı karşılık olarak 2 derece verilir. Onlar verdiğimiz
bu rızıktan dağıtan kimselerdir (yani o ilmi yayan)
KASAS 55
Boş sözleri duyunca onun üzerine binerler (giderler) ve şöyle derler
Bizim bu amelimiz bize sizin ameliniz size, Ali size selam olsun, biz
cahillerin peşinden gitmeyiz.
KASAS 56
Şüphesiz sen sevdiğin kimseyi hadi kılamazsın velakin Allah dilediğini
hadi kılar ve O hadi olacakları bilir.
KASAS 57
Şöyle dediler, sizinle beraber bizde hadiye uyursak (hadilik yoluna tabi
olursak) bizi yerimizden yurdumuzda kovarlar (bize saldırırlar). Onlar
için Emniyetli korunmuş, her şeyin ledünden bir rızık olarak meyvelenip
toplandığı bir mekan var etmedik mi? Lakin onların çoğu bilmezler.
KASAS 58
O Ahlaksızca (şımarmış şekilde) hayat süren yerleşim yerlerinin nasıl
helak ettik. O zaman onların bu sakin oldukları yerde bir kaç kişi
dışında sakın olan (yaşayan) olmamıştır. (Oralara) Biz varisler (mirasçı)
olduk.
KASAS 59
Rabbin onlara bizim ayetimizden Aliyi bildiren (okuyan) bir İmam
gönderene kadar şehirleri helak edici olmamıştır ve Halkı zalim olmayan
şehirleri helak edici olmamıştır.
KASAS 60
Size verilmiş bir şey yoktur ki o vakit o dünya hayatının zevki ve Onun
süsü olmasın. (Onların) Allahın katında bir hayrı ve kalıcılığı yoktur.
Akletmez misiniz.
KASAS 61
Kendisine güzel bir söz ile söz verdiğimiz ve vakti gelince ona kavuşan
kimse dünya hayatının zevki ile zevklenen kimse gibi midir. O Kıyamet
günü hazırlardan (onla karşılaşmaya hazırlanmışlardan) olur.
KASAS 62
O gün onlara nida edilir o vakit şöyle denilir, Hani iddia etmiş
olduğunuz ortaklarım nerede.
KASAS 63
Alinin (azap) sözü kendilerine hak olanlar şöyle der, Rabbimiz işte
bunlar bizim arzumuza uyanlar (azdırdıklarımız) kendimiz arzularımıza
uyduğumuz gibi (azdığımız gibi) onları da arzumuz uydurduk (azdırdık).
Onlar bize asla Kulluk etmiyorlardı, biz onları sana yaklaştırıyorduk.
KASAS 64
Onlara seslenin ortaklarınıza denilir onlarda seslenirler o vakit onlara
icabet etmezler ve onlar azabı düşünmeye başlar, ne olurdu keşke
hadilerden olsaydık diye.
KASAS 65
O gün onlara nida edilir şöyle denilir, size gönderilmiş bir cevap yok
mu? (Size cevap vermediler mi ortaklarınız)
KASAS 66
Onlar kördür işte onlara Alinin haber verdiği azap günü, onlar bir sual
edemezler.
KASAS 67
Ama kim tövbe ettiyse iman ettiyse ve ameli salihse o vakit umulur ki
onlar kurtulanlardan olurlar.
KASAS 68
Rabbin ne dilerse yaratır ve seçer onların bir hayratı yoktur (seçim
hakkı ve bu işe katkısı). Subhan Allah (Allahın emri her yerdedir her
şeydedir). Ama Onlar Aliyi (Allaha) ortak koştular.
KASAS 69
Rabbin gögüslerinde bulunmayanı (kalplerinde iman olmadığını) ve
gizlediklerini (inkarlarını gizlediklerini) bilir.
KASAS 70
O Allah yoktur ondan başka ilah başta da sonda da hamd onadır. Hüküm
onundur ona geleceksiniz (recall olacaksınız - gerçeği göreceksiniz) .
KASAS 71
Deki, hiç düşündünüz mü Allah size Aliyi kıyamet gunune kadar sürekli
karanlık kılsa (size ondan bir ilim vermese sizi ondan habersiz etse)
Allahtan başka kim size bir ziya (yol gösterici ışık) getirebilir. Bunu
İşitiyor musunuz?
KASAS 72
Deki, Hiç düşündünüz mü Allah size Aliyi kıyamet gününe kadar sürekli
aydınlık kılsa (Ondan size sürekli ilim verse) Allahtan başka hangi ilah
size içinde duracağınız bir karanlık getirebilir. Bunu Görüyor musunuz?
KASAS 73
Allah rahmetiyle size gece ve gündüzü verdi. Onun içinde durmanız için
ve fazlını aramanız için. Umulur ki şükredersiniz.
KASAS 74
O gün onlara nida edilir o vakit şöyle denilir, Hani iddia etmiş
olduğunuz ortaklarım nerede.
KASAS 75
Onlara bütün imanları bir şahit olarak çıkarıp getiririz. Şöyle deriz,
getirin hadi delillerinizi o vakit bilirler ki şüphesiz Allah haklıdır ve
onlar ve uydurmuş oldukları zelildir. (Sapıtmışlıktır).
KASAS 76
Şüphesiz Musa kavminden bir Karun vardı (Simyacı Tılsımcı). O zaman onlar
Ali husunda azmıştı. Onlara kesinlikle açamayacakları bir hazine verdik.
Kuvvet dostları (eşkiyalar) onun etrafına yüklendi (kümelendi). Kavmi
onlara şöyle demişti, sevinmeyin (taşkınlık yapmayın) çünkü Allah
taşkınlık yapanları sevmez.
KASAS 77
Sen Allah Sana Ahiret yurdunda ne verdi ise onu arzu et. Dünyada Nasibini
de unutma. İhsan Allahın sana ihsanı kadardır (fazla veya eksik değil).
Topraklarında (yaşadığın yerde) azgınlık - bozgunculuk arzu etme.
Şüphesiz Allah azgınları-bozguncuları sevmez.
KASAS 78
Şöyle dedi, Şüphe yokki o bana bendeki Ali ilmi ile verildi. Bilmez mi
Allah kendisinden önceki Karunları (simyacı tılsım ustasını) helak etti.
Onlar Ondan daha kuvvetli (bilgili) ve cemaati daha çok olan kimselerdi.
Suçlulara günahları husunda sual edilmez.
KASAS 79
Ziynetleri içinden (Yaptığı tılsımlı nesnelerden) o kavme Aliyi (üzerinde
Ali olan bir nesneyi) çıkardı. Dünya hayatında bir arayışı olanlar şöyle
dedi, Ah keşke bize de şu Karuna (tılsım ustasına simyacıya) verilenin
bir benzeri verilse, O büyük bir şansa sahip.
KASAS 80
Kendilerine ilim verilenler şöyle dedi, size yazıklar olsun, iman eden ve
Salih ameli olan kimseler için Allahın sevabı (mükafatı) hayırlıdır. Ona
da sabredenlerden başkası kavuşamaz.
KASAS 81
O Vakit Onu ve yaşadığı yerdeki meskenini (evini) tuttuk (yakaladık).
Onun için Allahın dunundan yardım edecek herhangi bir cemaati de olmadı.
Desteklenenlerden de olmadı.
KASAS 82
Dün onun yerinde olmayı temenni edenler sabah olunca, şöyle söz ettiler,
vah olsun, Allah kullarından diledigi kimseye rızkı arttırıyor ve takdir
ediyor. Allah bize Ali husunda engel olmasa idi bizde böyle yakalanırdık
ve sonumuz böyle olurdu. Kafirler kurtulamaz.
KASAS 83
İşte Ahiret yurdu onu yaşadığı yerde ululanmayı (büyüklenmeyi) arzu
etmeyenlere ve sapıtmayanlara veririz. Sakınanların (takilerin) sonucu
(akibeti) budur.
KASAS 84
İyilikle gelene ondan hayır vardır. Kötülükle gelene ise o zaman ceza
edilmez. Kötü işler yapanlar ancak ne amel yaptılarsa (onla karşılanır).
KASAS 85
Şüphesiz Kuranda Sana Aliyi farz eden (emreden) Senin için onu
tekrarlamak ister. Deki, rabbim kim hadilikle gelir bilir. Ve kim açıkça
o zeliliğin içindedir bilir.
KASAS 86
Sen kitapta rabbinin rahmetinden başka bir şey bulmayı beklemiyordun. O
halde kafirlere destek verenlerden olma.
KASAS 87
Sana gönderildikten sonra Allahın ayetinden seni engellemesinler. Rabbine
seslen ve ona ortak koşanlardan olma.
KASAS 88
Allahla beraber başka bir ilaha seslenme, ondan başka ilah yoktur. Onun
vechinden (yolundan yönünden) başka her şey yok olucudur. Hüküm onundur
ve ona döneceksiniz. (Recall - Hakikatini bileceksiniz)

You might also like