Professional Documents
Culture Documents
Batı Anadolunun Tüklüğü
Batı Anadolunun Tüklüğü
Batı Anadolunun Tüklüğü
Ur-tur ilişkisi
Türkler'in en eski adlarından biri şimdiki adının kökü olan tur'dur.
Tur adı daha sonra zerdüşt dininin kutsal kitabı avesta'da geçer. (m.ö.700'ler)
Fransız j. Blochet, avesta'da geçen tur ve tura adlarının türkler'e ait olduğunu ispatlamıştır.
(33)
Marquart adlı türkoloğa göre, ilk defa kendilerine tura diyenler, iskit (saka) türkleri'nden
messagetler'dir. Hammer, "hâkim iskit unsurlardan torlar'a (taur-tur) nisbetle, iskitler'in
vatanı kırım'a torik (tauriquie) denilmişti," diye yazar. Yani şimdiki türkiye!...
İtalya'da açılan bazı etrüsk mezarlarında truva anlamına gelen truia (okunuşu tru-ya) adına
rastlanmaktadır. Etrüskler'in troya veya truva'ya verdikleri adın tura ile benzerliği dikkat
çekicidir.
Yunanlılar etrüskler'e tyrrhen der... Latinler ise yunanlılardan alıp tirhen şeklinde
kullandılar... Tyrrhen kelimesinin ingilizce truvalı demek olan troyan'a ne kadar benzediği bir
yana, tür-hen diye telaffuz edilmesinden aslının tur-han olduğu anlaşılmaktadır. Yani türk
hakanı!..
O takdirde anadolu'dan italya'ya göç eden prensin adının tur-han olması, roma
medeniyetinin kökeni açısından büyük anlam kazanır.
"türhen (turhan) italya şehirlerine yanaştı. Aynı bölge içinde 12 şehir kurdu. Bu bölgeye
türhenia dendi. Bu 12 şehrin yönetimi bir tek şefe verdi. Bu şefin adı tarkhon (tarkan) idi!.."
(34)
Ünlü italyan tarihçi luiği pareti ise turhan ve tarkan kelimelerinin üzerinde uzun uzun durup,
fikirlerini desteklemek için virgil, bizanslı stefan, likofronos, tzelze, katon, servius gibi
yazarları kaynak gösterir. (35)
Bilindiği gibi hunlar, khun khon, khuin diye bilinen türkler'dir... Türkçe'de aynı zamanda han,
hakan, kagan, kağan, kaan diye geçen, yabancılar tarafından da khan, khon diye de ifade
edilen ünvan vardır... Han efendi manasına geldiği için saka türkleri'nin hakimiyetlerine
aldıkları uluslar tarafından hun diye adlandırılmış olmaları çok muhtemeldir... Çünkü han
kelimesinin en eski hali khun idi... Bugün dahi çuvaş türkleri tarafından o haliyle kullanır.
M.ö. ikinci binin ikinci yarısında mısır'a saldırmış olan kavimin adı turscha olarak mısır
belgelerinde geçer... İranlılar'ın etrüskler'e verdiği ad ise turuşka'dır... Her ikisi de tur-scha ve
tur-u-şka diye bölünebilir... Bu ise onların tur-saka kelimesinden bozma olduğunu gösterir!..
Bugün dahi böyle birleşik boy adları kullanılmaktadır: türk-moğol, çeçen-inguş, abaza-çerkez
gibi...
Avesta'da tur diye geçen kelime sanskritçe'ye çevrilirken turuşka olmuştur... Bu da hintlilerin
sakalara tursaka dediklerini gösterir.
Tusc kelimesi ise latinlerin etrüskler'e verdikleri addır... Tusca-tusci-tuscus şekilleri de vardır.
Ancak bulunan tabletlerde görülüyor ki, etrüskler umbriya'ya geldiklerinde onlara tur-sci
diyorlardı... Sonradan bir e harfi gelip kelimenin başına oturmuştur.
Halbuki ilk dönemlerde etrüskler'in oturdukları bölgeye tuscıa deniyordu!.. Sonradan etrusia
ve daha sonra da etruria olmuştur.
Bugünlerde (1998) türk kanı dökmeye meraklı sırpların bize hâlâ turski dediklerini biliyor
muydunuz?..
Sümerler'in ilk şehirlerinin adları ur, uruk, lagaş idi... Ur şehri bir tepe üzerine yapıldığından
bu adı almıştı... Halen de ur kelimesi halk arasında şişkinlik, kabarcık olarak kullanılmaktadır.
Ur er, erkek, kişi anlamına geldiği gibi etice ve sümerce köpek anlamı da vardı... Urartu bizce
ur taifesi ülkesi anlamındadır.
Sümerce'de uru yapı, duvar, tesis, şehir ve kanal anlamlarında kullanılmıştır... Uri ise, yukarı
memleket demektir.
Uran : başkırdistan'da volga'ya dökülen samara ırmağının bir kolu... Sümer şehirleri uruk ve
lagaş yakınlarında yine samara adında bir ırmak olması herhalde tesadüf sayılamaz.
Urman: türk-men gibi bir tamlama olan ur-man, ural nehrine akan sakmara'nın bir koludur.
Aynı nehre bağlanan bir de uran deresi vardır... Aynı çevrede ural-uran-urman isimlerinin
bulunması üzerinde durmak gerekir.
Hititler'in bir kolu hurriler'in urlar ile bağlantısı olduğu muhakkaktır. Prof. Dr. H. Th. Bossert
kelimenin kökünü hur diye verir. A.m. mansel, huriler ile urarlar'ın akraba olduğunu belirtir.
Ayrıca "urar dilinin bitişken bir dil olduğunu, hurrice'nin de çoğul, son ekler ve kelimeler
açısından urarca'ya çok benzediğini, bu açıdan da asyatik diller grubuna girdiğini, her iki dilin
de mitanice ile akraba olduğunu" söyler!... (36)
Böylece mitaniler'in yanısıra, hem urarlar, hem hurriler, hem de onların bağlı olduğu
hititler'in bizimle aynı soydan olduğu ortaya çıkar. Hitit dilinin ve halkının aryan olduğu
iddiası zayıflar.
______________________________
(33)- j.blochet, le nom des turcs dans l'avesta, revue de l'orient chretien, 1927,
sayı xxvı, sf. 188-200