İsrail Ajanları Türkiye'de Neler Yaptı

You might also like

Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 6

Siz operasyonun tümünü göremezsiniz. Size verilen küçük bir görevi görebilirsiniz.

Buna göre çalışırsınız, paranızı alırsınız, yüksek miktarlarda para alırsınız.

Belki neye hizmet ettiklerini biliyorlardı, belki de bilmiyorlardı.

Ama işin bir parçasını biliyorlardı ve daha üst bir taraftan, Mossad tarafından da
yönetildiklerini anlayabiliyoruz biz. Aslında bir istihbarat zafiyeti vardı 7 Ekim'de.

Bu, iki örgütün zafiyetiydi; biri iç istihbarat, diğeri de askeri istihbarat servisinin sorunları
vardı. Bunlar eşgüdümlü davranamadılar.

Hamas'ın ne yapacağını tam olarak çözemediler.

Hocam hoş geldiniz.

Merhabalar, hoş bulduk.

Nasılsınız?

Çok teşekkür ederim, siz nasılsınız?

Teşekkür ederim, biz de iyiyiz. Sizi gördük daha iyi olduk.

Hocam bugün sizinle Mossad ve Mossad'ın Türkiye üzerinde ve farklı ülkelerde yaptıkları
örtülü operasyonları konuşmak üzere bir araya geldik.

Ben hemen soruma başlayayım. Hocam, 4 aralık 2023'te Şin Bet direktörü, İsrail İç İstihbarat
Kurumu direktörü Ronen Bar bir açıklama yapmıştı.

''Türkiye, Katar ve Lübnan'daki Hamas yöneticilerini avlayacağız. Bundan kaçışları yok.''


demişlerdi.
Bunun üstüne de Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan basına karşı bir açıklama yaptı. ''Bedeli
ağır olur, bunu denemesinler'' minvalinde bir açıklaması olmuştu. Bunun üstüne, yakın
geçmişte geçmişte bir Mossad'ın Türkiye'deki operasyonlarına yönelik bir kontrespiyonaj
operasyonunu biz öğrendik.

Birtakım gözaltılar yapıldı. Operasyon detaylarını sizden alabilir miyiz?

Şöyle söyleyeyim; 34 kişinin gözaltına alındığını biliyoruz. Tabii ben bir akademisyen
olarak, neler olduğunu sadece açık kaynaklardan, sizin gibi takip edebiliyorum.

Bu yakalanan ve gözaltına alınan kişilerin çoğunun aslında yabancı uyruklu olduğunu


öğrendik.

İşte Türkiye'de yaşayan Filistinlilere yönelik bilgileri Mossad'a aktardıklarını öğrendik bu


operasyon kapsamında.

İşin açıkçası bu operasyonlar yeni değil. Milli İstihbarat Teşkilatı da ülke içerisinde bu tür
istihbarî faaliyetler yapanları denetleyip bulma görevini kendine edinmiş durumda ve bunu
gerçekleştiriyor.

2021'de de bununla ilgili büyük operasyonları biz biliyoruz.

Yine 2024 yılının daha ilk günlerinde de biz yeni bir operasyona uyandık.

Şimdi dediğiniz gibi, birincisi konjonktür nedir, ne yaşıyoruz biz?

Çok ciddi bir savaşı yaşıyoruz. Gazze'de bir insanlık dramı yaşanıyor. Bu çok ciddi bir sorun.
Bildiğiniz gibi, işgal edilmiş topraklarda zaten Filistinlilerin durumu çok ağırdı.

Batı Şeria'da ve Gazze Şeridi'nde yaşananlar da ağır durumlar.

Ancak biz son dönemde 7 Ekim sonrası bambaşka bir dönemi yaşıyoruz.
Çok ciddi insan kayıplarının olduğu, her televizyonu açtığımızda insan kaybının daha da
arttığı bir dönemden geçiyoruz. 7 Ekim'de Hamas'ın saldırıları, ardından gelen çok ciddi bir
İsrail'in karşı saldırısını yaşadık. Bu süreçte istihbarat örgütlerinin başarıları, başarısızlıkları
da çok fazla gündemimizde oldu.

Ve tabii ki bir karşılık verilecekti. Nedir?

Çünkü başlangıçta İsrailli 1200 kişinin ölümünden bahsediyoruz Hamas saldırıları


sonucunda.

Bu, aslında çok ciddi bir yenilgi ve başarısızlık olarak İsrail Devleti'nin adına yazıldı. Ve bir
karşılık verilmesi gerekiyor.

Dediğiniz gibi gibi Ronen Bar'ın açıklamaları önemli. Lübnan, Katar ve Türkiye'de
operasyonlar yapılacağını söylediler.

Kime karşı? Hamas üyelerine karşı. Bu çok ciddi bir açıklama.

Çünkü bir devletin içerisine siz operasyon yapacağınızı açıklıyorsunuz.

Bu nedir? Birincisi İsrail devleti kendi prestijini kurtarmaya çalışıyor ama karşı tarafta da üç
ülkeden bahsediyoruz. Bunlardan Lübnan biraz daha farklı, zayıf bir ülke. Kendi içerisinde
çalkantılar yaşıyor.

Ancak Türkiye böyle bir ülke değil. Tabii ki hemen, en üst kanaldan bunun bir cevabı olacağı
ve buna kalkışılmaması gerektiğini belirtti.

Türkiye'nin Gazze'de yaşanan bu insanlık dramında yeri çok belli; Hamas'ın tarafında yer
alıyor, Filistin devletinin tarafında yer alıyor.

Filistinlilerin haklarının savunulması, sivil ölümlerin durdurulması noktasında çok net


adımları var.

Tabii ki Türkiye boş durmayacaktı ve bir şeyler yapacaktı.


Bunu zaten bekliyorduk. En üst ağızdan da söylenmişti bu.

2024'ün ilk günlerinde de biz bir operasyonun olduğunu en üst kanaldan duyduk.

Aslında ciddi olarak da neler yapıldığını, Filistinlilerin nasıl takip edildiğini, hangi
yöntemlerin kullanıldığını açık açık dile getiren haberleri biz de okuduk hep beraber. Bu
nedir? Birincisi, bence tabii ki bir cevaptır.

Nasıl bir cevap? Çünkü bir iç istihbarat servisinin, Şabak'ın, diğer adıyla Şin Bet'in burada bir
operasyon yapılacağını açık açık duyurması var.

Hatta o haberde şu da geçiyor: ''Biz bir süre erteledik bunu'' gibi bir ibâre de geçiyor.

Ama bu ciddi bir şey. Türkiye Cumhuriyeti Devleti zaten güçlü bir istihbarat servisine her
zaman sahipti, şimdi de sahip. Dediğim gibi, bu operasyonlar yeni değil. Her zaman içeride
çalışan bu tür istihbarat servisleri elemanları ile ilgili operasyonlar yapılıyor. Bu 2 Ocak'taki
operasyon bir cevap niteliği taşır mı? Evet. Bir devletin içerisinde siz operasyon yapacağınızı
söylüyorsanız, evet bu önemlidir; önemli bir adımdır.

Bizim buradan alacağımız dersler nedir? Birincisi evet, istihbarat servisimiz çalışmaktadır.

Cevap en üst düzeyde verilmiştir. İkincisi bu nasıl bir operasyondu?

Yani bu yakalananlar kimdi? Bunlarla ilgili bilgiler gün ışığına yavaş yavaş çıkacak.

Ama neyi öğrendik? Burada yaşayan Filistinlilerle ilgili takibat yapıldığını öğrendik.
Birtakım elemanların devşirildiğini, çalıştırıldığını öğrendik. Peki, şöyle bir soru aklımıza
gelebilir: Bunlar kim?

Yakalananlar Mossad'ın kendi casusları, elemanları mıydı? Yani oraya mı bağlıydı?

Devşirilen elemanlar olduğunu biliyoruz. Farklı uyruklardan geldiklerini biliyoruz.


Bu, pek çok zaman yapılıyor. Yani Mossad aslında ana eleman, ana personel bazında
baktığımızda, küçük çaplı bir organizasyon. Bazı kitaplara göre eskiden 1500, şimdi 3000,
7.000 sayıları geçiyor. Ancak kendi gönüllüleri ya da devşirdiği elemanlarıyla daha büyük bir
örgüt haline gelen istihbarat örgütüdür.

Bir dış istihbarat örgütü olduğunu söyleyebilirim. Bu elemanlar da aslında verilen görevin bir
kısmını biliyorlar. İşte birine deniyor ki şunu takip et.

İşte şu araç gereci kullan. Mossad dediğimiz gibi bu işin içerisinde, örgütlenmesinde ama
mesela yurt dışına çağırarak neler yapılabileceğini söylüyor.

Üçüncü ülke buluşmaları deniyor değil mi buna?

Tabii ki, yakaladığımız kişiler Mossad'ın ana elemanları değil ama devşirdiği elemanlar,
kullandığı kişiler olarak söylenebiliyor.

Bu da nasıl yapılıyor? Yani bazen yaptığınız işin mahiyetini bilemeyebilirsiniz çalıştırılan


kişiler olarak. Ya da bir kısmını bilirsiniz.

Sadece takip ettiğinizi bilirsiniz. Yani büyük resmi görmeyebilirsiniz.

Nasıl bu elemanlar devşirilir? Para kullanılan bir kavramdır. Orada geçen bir ibare var.

Biliyorsunuz, (devşirilen elemanların) yurt dışında en iyi otellerde ağırlandıkları söyleniyor.

Para, lüks, yani insan nefsini uyandıracak her türlü yöntem Mossad tarafından kullanılıyor.

Bu yeni değil, eskiden de yapılıyordu; bugün de yapılıyor.

MİG-21'in kaçırılması hadisesi var, Mossad'ın önemli başarılarından biridir.

6 Gün Savaşları öncesi...

Evet. Din kavramı kullanılmıştı. Para kavramı kullanılmıştı.


1966 yılında Iraklı bir pilot Mossad'a angaje oldu. Para motivasyonuyla hareket eden Iraklı
yüklü bir meblağ karşılığında kullandığı Sovyet jeti ile İsrail'e bir hayalet uçuşu yaparak
uçağını İsrail'e teslim etti.

İşte o insanın etnik özellikleri, dini özellikleri kullanılarak, kandırılma demeyeyim ama bu
yöntemlerle kendi çıkarları için çalıştırılmışlardı bu insanlar.

Yani Mossad'ın bu tür operasyonları yeni değil.

Ama dediğim gibi, bilmemiz gereken konu, bu operasyonlar zaten Milli İstihbarat
Teşkilatının rutin olarak yaptığı operasyonlarda konjonktürün etkisiyle de önümüze konuldu.
Yani devletlerin prestijleri, imajları son derece önemlidir.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti de buna bir cevap verdiğini ve verebilecek durumda olduğunu
da açık açık belirtmiş oldu.

Yani bundan çıkarılabilecek birinci bizim öğreneceğimiz ders bu şekilde.

Herkese ispat etmiş oldular bu operasyon sayesinde. Şöyle ki, ''topraklarımızda kimse örtülü
veya açık bir faaliyet yapamaz; yaparsalar da karşılığı da budur'' şeklinde bir mesaj olarak
ben, bunu okudum açıkçası.

Evet.

You might also like