Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 8

FERYAL KORKMAZ - ESKİ TÜRKÇE (GÖKTÜRKÇE) DERS NOTLARI

ESKİ TÜRKÇE ( GÖKTÜRKÇE):

I. GİRİŞ
I.1. TÜRK DİLİNİN TARİHİ GELİŞİMİ
Türk Dilinin ilk yazılı metinleri Eski Türkçe Devrinde ortaya çıkmış olsa da dil tarihinin

başlangıcı daha eskilere götürülmektedir. Son dönemde yapılan çalışmalarda Türk Dili yedi

döneme ayrılmakta ve bu dönemler aşağıdaki gibi sıralanmaktadır:

1. Altay Devri

2. En Eski Ana Türkçe devri ( Proto Türkçe)

3. İlk Türkçe Devri

4. Eski Türkçe Devri

5. Orta Türkçe Devri

6. Yeni Türkçe Devri

7. Modern Türkçe Devri

Bu tasnifte yer alan ilk üç devir, Türk Dili’nin menşei ile ilgili yapılan araştırmalarda

Altayistler tarafından ortaya konan Türk Dilinin, Moğolca, Mançu- Tunguzca, Korece ve

Japonca ile aynı kaynaktan çıktığı tezlerini içermektedir. Altay Devri’nin tam olarak hangi

tarihleri kapsadığı bilinmemekte olup Moğolca ve Türkçenin bir arada olduğu düşünülen

devirdir. Bu dönemlerden kalan herhangi bir yazılı kaynak bulunmamaktadır. Proto-Türkçe

devri de Altay devri gibi karanlık bir dönemdir. Bu dönemden de elimize ulaşmış bir metin

yoktur; Altay dilleri teorisini destekleyenlerin Türkçenin Ana Altaycadan ayrıldığını

düşündükleri dönemdir. Bazı araştırmacılar bu devrenin Milattan Önce 4000 yıllarında

olduğunu dillendirmişlerdir. Ancak bu kanıtlanmış bir bilgi değildir. Altayistler bu devre

hakkında bazı ses denklikleri ortaya koysalar da bazı bilim adamları bunların bir hipotezden

1
FERYAL KORKMAZ - ESKİ TÜRKÇE (GÖKTÜRKÇE) DERS NOTLARI

ileri gidemediğini belirtmişlerdir. İlk Türkçe devri içinde Milattan önceki ve sonraki Hun ve

Bulgar Türklerinin dilleri bu dönem içerisinde düşünülmektedir1.

Eski Türkçe, Türk Dili’nin yazı dili örneklerinin ortaya çıktığı dönemdir. Bu devre VI.-

X. yüzyıllar arasını kapsamakta olup Göktürk Türkçesi ve Uygur Türkçesi bu dönemin iki

tarihî şivesidir. Karahanlı, Harezm, Kıpçak, Çağatay gibi “Müşterek Orta Asya Türkçesi”

adıyla anılan dönem ve Eski Anadolu Türkçesi, Orta Türkçe devri içinde yer almaktadır. Bu

devrenin kapsadığı zaman dilimi ile ilgili olarak araştırmacılar arasında bir birlik

bulunmamaktadır; A. Caferoğlu gibi bazı bilim adamları bu devrenin tarihini X-XVI. asır

olarak verirken, Nuri Yüce gibi bazı bilim adamları bu devreyi daha da uzatarak XIX. yüzyıla

getirmekte ve Osmanlı Türkçesini de Orta Türkçeye dâhil etmektedirler.

Tarihi şivelerin yerini yavaş yavaş Çağdaş Türk Lehçelerine bırakmaya başlaması ile

Yeni Türkçe ve Türk Dilinin son dönemlerdeki gelişme ve değişmeleri ile Modern Türkçe devri

sınıflandırılmaları yapılmaktadır.

I.2. GÖKTÜRKLER VE TÜRK DİLİ

1-GÖKTÜRK HARFLİ METİNLER


Göktürk alfabesi kullanılarak yazılmış metinler çok geniş bir coğrafyaya yayılmışlardır.

Doğuda Baykal Gölü ile Lena nehri kıyılarından başlayarak batıda Romanya ve Macaristan’a

kadar uzanan bu geniş coğrafyada yüzyıllarca kullanılan Göktürk harfleriyle yazılan metinler

sadece taşa kazılı metinler değildir. Bunun yanında günlük hayatta kullanılan eşyalar ve kağıtlar

üzerine yazılmış çok sayıda Göktürk harfli metin bulunmaktadır.

Osman Fikri Sertkaya, Göktürk harfli metinler üzerine yaptığı araştırmada bu metinlerin

sayısının 568’i geçtiğini, bu sayının yeni bulunan veya bulunacak metinlerle yükselmekte

olduğunu belirtir ve Dimitri D. Vasilyev tarafından yapılan tasnifi zikreder.2 Buna göre

Göktürk harfli metinler 7 gruba ayrılır:

1
Ahmet Caferoğlu, Türk Dili Tarihi, Enderun Yayınları, İstanbul 1993, s. 52
2
Osman Fikri Sertkaya, Göktürk (Runik) Harfli Yazıtların Envanter, Alfabe ve Bibliyografya Problemleri Üzerine,
“Dil Araştırmaları Dergisi”, sayı:2, Bahar 2008, 7-34s

2
FERYAL KORKMAZ - ESKİ TÜRKÇE (GÖKTÜRKÇE) DERS NOTLARI

1- Lena-Baykal Bölgesi Yazıtları: Bölgede 26 yazıt tespit edilmiştir.

2- Yenisey Bölgesi Yazıtları: Bölgedeki yazıt sayısı 184’tür.

3- Moğolistan Yazıtları: Bu gruptaki yazıt sayısı 88’dir.

4- Altay Bölgesi Yazıtları: Bölgede tespit edilen yazıt sayısı 90’dır.

5- Kırgızistan, Kazakistan ve Özbekistan Yazıtları: Bölgedeki yazıt sayısı 94’tür.

6- Avrasya Yazıtları: Don ve Kuban bölgelerindeki yazıt sayısı 36’dır.

7- Kağıda yazılı Runik metinler: Kağıda yazılı Göktürk harfli metinlerin sayısı 51’dir.

Bunlar içerisinde Irk Bitig adlı eser, bir kitap hacmindedir.

Görüldüğü gibi Göktürk harfleri sadece Göktürkler tarafından kullanılmamış, Göktürk

devletinin yıkılışından sonra aynı coğrafyada hüküm süren Uygurlar ile Bulgarlar, Avarlar,

Kırgızlar, Türgişler, Oğuzlar ve Peçenekler tarafından da kullanılmıştır. Ancak gerek

metinlerin uzunluğu gerekse içerikleri söz konusu olduğunda bu metinler içerisinde en

önemlilerin Moğolistan bölgesinde bulunan 2. Göktürk kağanlığı, Uygur kağanlığı dönemlerine

ait yazıtlar olduğu görülür.

Göktürk ve Uygur kağanlıklarından bize kadar ulaşan yazıtlardan en önemlilerinin adları ve

satır sayıları şöyledir:

A- II. Göktürk Kağanlığından kalan yazıtlar:

1- Çoyr (6)

2- Ongin (19)

3- Kül iç Çor (İhe-Huşotu) (29)

4- İhe Aşete (Altun Tamgan Tarkan) (10)

5- Tunyukuk (62)

6- Kül Tigin (66)

7- Bilge Kagan (71)

8- İhe-Nur (6)

9- Hangiday (4)

3
FERYAL KORKMAZ - ESKİ TÜRKÇE (GÖKTÜRKÇE) DERS NOTLARI

B- Uygur Kağanlığından kalan yazıtlar:

1- Taryat (Terhin) (29+1)

2- Tes (22)

3- Şine-Usu (51)

4- Soman-Sevrey (7)

5- Karabalgasun (3 parça yazıtta 26 satır)

6- Ar Hanin (3)

7- Gurbelcin (3)

8- Hoytu Tamir (34 parça yazıt, yayımlanan 21 parçada 4 satır)

9- Suci (11)

2- GÖKTÜRK ALFABESİ
Türkçenin yazımı için kullanılmış, bilinen ilk alfabe Türk Run yazısı veya Göktürk yazısı

olarak adlandırılan yazıdır. Özellikle batılı bilim insanlarının kullandığı Run yazısı, Runik

alfabe gibi terimlerde geçen Run sözcüğü Gotça “esrarlı, sırlı” anlamlarına gelir. Eski

İskandinav yazıtlarında kullanılan bu harflere Runik alfabe denmesi ve Göktürk yazısında

kullanılan harflerin de bunlara benzemesi dolayısıyla Göktürk yazısına batılı bilim insanları

eski Türk Run yazısı demiştir.

Bu alfabenin Türkler tarafından ilk olarak ne zaman kullanılmaya başlandığı tam olarak

bilinmemekle beraber bu tarihin 6. yüzyılın başları olduğu düşünülmektedir. Zira Bizans

kaynakları Batı Göktürklerden gelen (568-576) bir heyetin Bizans İmparatoruna İskit

harfleriyle yazılmış bir belge getirdiklerini zikretmektedir.

Danimarkalı bilgin Vilhelm Thomsen tarafından çözülüp okunan Bilge Kağan ve Kül Tigin

yazıtlarında 38 işaret bulunmaktadır.

Bu işaretlerin dört tanesi ünlü işaretleridir. Dört işaret sekiz ünlüyü göstermek için kullanılır.

Yani a/e, ı/i, o/u, ö/ü ünlüleri birer işaretle gösterilir. Türkçedeki ünlü uyumu bu işaretlerin

yanlış okunmasını önler. Ancak o ve u ünlüleri ile ö ve ü ünlülerini bu yazıda ayırt etmek

imkansızdır.

4
FERYAL KORKMAZ - ESKİ TÜRKÇE (GÖKTÜRKÇE) DERS NOTLARI

Geriye kalan 34 işaretten 20’si çifte ünsüz işaretidir. Bu işaretler Türkçedeki 10 ünsüzün

kalın ve ince şekilleri için kullanılır. Yani 10 ünsüzün kalın ve ince sıradan kelimelerde

yazılışında kullanılan işaretler farklıdır. Kalın ve ince ünlülü kelimelerle kullanılırken iki ayrı

işaretle temsil edilen 10 ünsüz şunlardır: b, d, g, k, l, n, r, s, t, y. Bu durum ünlü uyumuyla

beraber kelimelerdeki ünlülerin kalın veya ince okunmasında kolaylık sağlar.

Göktürk yazısında 7 ünsüzde kalınlık-incelik ayrımı yapılmamıştır. Bu ünsüzler için

yalnızca birer işaret vardır. Hem kalın hem de ince ünlülü kelimelerle kullanılırken aynı işaretle

temsil edilen ünsüzler şunlardır: ç, m, ng, ny, p, ş, z.

Bu yazıda yuvarlak ünlülü heceleri belirten iki işaret ile düz-dar ünlülü heceleri gösteren iki

işaret daha bulunur. Bunlardan ikisi ok, uk, ko, ku ve ök, ük, kö, kü seslerini temsil ederken

diğer ikisi ık, kı, ve iç, çi seslerini temsil eder.

Göktürk yazısında üç tane de birleşik ünsüz işareti bulunmaktadır. Bunlar lt, nç, nt ses

değerlerini veren işaretlerdir.

Yukarıda belirtildiği gibi bu 38 işaret Bilge Kagan ve Kül Tigin yazıtlarında kullanılan

harflerdir. Tunyukuk yazıtında iki hece işareti daha kullanılır ve alfabedeki harf sayısı 40 olur.

Bütün Göktürk harfli metinler söz konusu olduğunda ise işaret sayısının 50’ye yaklaştığı

görülmektedir.

5
FERYAL KORKMAZ - ESKİ TÜRKÇE (GÖKTÜRKÇE) DERS NOTLARI

(GÖKTÜRK ALFABESİ TABLOLARI)

Ünlü harfler
a a,e
i ı,i
u o,u
U ö,ü

Kalın Ünsüzler İnce Ünsüzler

ab-ba b eb-be B

ad-da d ed-de D

ag-ga g eg-ge G

ak-ka k ek-ke K

al-la l el-le L

an-na n en-ne N

ar-ra r er-re R

as-sa s es-se S

at-ta t et-te T

ay-ya j ey-ye J

Nötr ve Birleşik Sesler


C Ç c iç-çi
m M q ok-uk,ko-ku
h ng Q ök-ük, kö-kü
p P x ık-kı
w Ş y ny
z Z v nç
f nt ; lt

6
FERYAL KORKMAZ - ESKİ TÜRKÇE (GÖKTÜRKÇE) DERS NOTLARI

3- GÖKTÜRK ALFABESİNİN KÖKENİ


Göktürk alfabesinin kökeni, bu alfabeyle yazılı metinlerin bulunuşundan itibaren çok sık

araştırılan bir konudur. Köken konusunda çok sayıda fikir ileri sürülse de bilim insanları

tarafından üzerinde birleşilen bir görüş yoktur. Bu konuda çalışan ilk araştırıcılardan D. Doner,

bu alfabenin Karya ve Likya gibi Anadolu yazılarından çıkmış olabileceğini düşünmüştür. A.

Heikel Göktürk alfabesini İskandinav runlarına dayandırırken, alfabenin çözümünü yapan V.

Thomsen ile H. Pedersen, K. Menges ve A. Rona-Tas bu alfabenin İran yazıları aracılığı ile

veya doğrudan Aramî kökenli olduğunu ileri sürmüşlerdir.

Bu görüşlerin yanında Göktürk harflerinin, Türk damgalarından çıktığını (A. Aristov),

Aramî asıllı olduğunu ama Türk damgaları şekline sokularak millileştirildiğini (N. D. Sokolov),

Soğdak ve Grek kökenli olduğunu (G. Clauson), Türk dini ayinlerine ait şekil ve sembollerden

türetildiğini (Savenkov), Soğdak yazısından türetildiğini (Fr. Altheim, S. G. Klyaştorniy, V. A.

Livşiç), Part-Pehlevi kökenli olduğunu (J. G. Fevrier), Türk damgalarından çıktığını, fakat

Arami Soğdak ve Pehlevi yazılarından etkilendiğini (E. D. Polivanov) Türkler tarafından icat

edildiğini ve ideogramlardan çıktığını (Hüseyin Namık Orkun, Ahmet Caferoğlu, Ahmet Cevat

Emre) ve Sami kökenli olduğunu (O. Pritsak, İ. L. Kızlasov) ileri süren görüşler

bulunmaktadır.3

Bütün bu görüşler arasında en yaygın olanı bu yazıyı Aramî alfabesine bağlayan görüştür.

Ancak Göktürk alfabesiyle ilgili en son ve en önemli açıklamalar 1993’te Victor G. Guzev ile

Sergey G. Klyaştorniy tarafından ortaya konmuştur. Victor G. Guzev 2000 yılında sunduğu bir

bildirisiyle bütün alfabe teorilerini değerlendirmiş ve Göktürk yazısının kendiliğinden doğma

yani otokton yazı sistemlerine mensup olduğunu ve dolayısıyle Türkler tarafından icat edilmiş

olduğunu ispata çalışmıştır.

3
Ahmet Bican Ercilasun, TDT. s. 164-165

7
FERYAL KORKMAZ - ESKİ TÜRKÇE (GÖKTÜRKÇE) DERS NOTLARI

Kaynakça:

ALYILMAZ, Cengiz : İpek Yolu Kavşağının Ölümsüzlük Eserleri, Atatürk Üniversitesi


Yayınları Nu:1063, Ankara 2015.
AYDIN, Erhan : Orhon Yazıtları ( Köl Tegin, Bilge Kağan, Tonyukuk, Öngi, Küli
Çor), Kömen Yayınları, Konya2012.
BERTA, Árpád : Sözlerimi İyi Dinleyin…Türk ve Uygur Runik Yazıtlarının
Karşılaştırmalı Yayını(Çeviren:Emine Yılmaz),Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara 2010.

CAFEROĞLU, Ahmet : Türk Dili Tarihi, Enderun Yayınları, İstanbul 1993.


ERCİLASUN, Ahmet Bican : Başlangıçtan Yirminci Yüzyıla Türk Dili Tarihi, Akçağ Yayınları,

Ankara 2003.

ERCILASUN, Ahmet Bican : “Bir Kişi Yan͡ gılsar Oguşı Bodunı Bişükin͡ ge Tegi Kıdmaz Ermiş (KT

G, 6= BK, K, 4) İbaresi Üzerine”, TDAY-B 1993, s.83-89.

…………….., : Türk Kağanlığı ve Türk Bengü Taşlar, Dergâh Yayınları, İstanbul

2016.

ERGİN, Muharrem : Orhun Abideleri, 19. Baskı, İstanbul, Boğaziçi Yayınları, 1995.

GÖMEÇ, Saadettin : Kök Türk Tarihi, Berikan Yayınevi, Ankara 2009.

ORKUN, Hüseyin Namık : Eski Türk Yazıtları, TDK yayınları: 529, Ankara 1987.

ÖLMEZ, Mehmet : Orhun-Uygur Hanlığı Dönemi Moğolistan’daki Eski Türk

Yazıtları Metin-Çeviri-Sözlük, Bilgesu Yayınları, Ankara 2012.

SERTKAYA, Osman Fikri :Göktürk (Runik) Harfli Yazıtların Envanter, Alfabe ve Bibliyografya

Problemleri Üzerine, “Dil Araştırmaları Dergisi”, sayı:2, Bahar 2008, 7-34s

TAŞAĞIL, Ahmet : Kök Tengri’nin Çocukları (Avrasya Bozkırlarında İslam Öncesi

Türk Tarihi), Bilge Kültür Sanat, İstanbul 2013.

TEKİN, Talat : Orhon Yazıtları, (Kül Tigin, Bilge Kağan), TTK basımevi,
Ankara, 1988.

You might also like