28/09/2018 – Silver Street Yesaya 53
2010 yılında çok yakın bir arkadaşım, Gocho adında bir
görevli olarak Deniz’e bir çocuk kampa gitti.
Sağa kalan, denizin ölümcül dalgalarından kurtulan çocuk
aylarca ağıladı. Her sabah aynaya baktığı zaman, aslında
kendisinin ölmesi gerekiyordu ama onun yerine başkası
öldü. Onun yerine başka biri canını feda etti.
Bu çocuk onu kurtaran kişiyi hiçbir zaman unutmayacak.
Çünkü onun nefes alıp vermesi onun kurtaran kişiye
dayanır. Büyük ihtimalle bu hikâyeyi çocuklarına,
torunlarına tekrar ve tekrar anlatacak.
Hatta onu ölümden kurtaran kişinin adına çocuklarından
birine isim olarak takabilir, ta ki kendisi için hayatını veren
kişiyi hatırlasın.
Aranızdan bazılarınız bu hikâyeyi niye anlattım diye merak
edebilir. Size bu hikâyeyi anlattım, çünkü seni için, senin
için acı çeken ve hayatını feda eden biri var. Belki bu
1
kişinin kim olduğunu bilmiyorsunuz ama bugün sizi onunla
tanıştırmak istiyorum.
Bu kişinin adı İsa Mesih’tir. O senin için, benim için canını
kendiliğinden feda etti ta ki sen ve ben sonsuz yaşama
sahip olalım.
İsa Mesih’in ölümü ve çektiği acılar olayın
gerçekleşmesinden 700 yıl önce okuyacağımız ayetlerde
kaydedildi ya da kaleme alındı.
Bu ayetler gelecek olan Mesih hakkında peygamberlik
sözleridir birlikte okuyalım ve Mesihin senin uğruna
çektiği acıları görelim.
Yeşaya 53 oku.
İsa Mesih yanlış bir şey yapmadı. Onun hayatında hiçbir
kötülük yoktu ayet 9’da yazıyor ki ağızından hileli bir söz
bile çıkmadı. İsa Mesih hiç kimseyi aldatmadı, hiç kimseyi
kandırmadı ama buna rağmen acı çekip en ağır cezaya
çarptırıldı. Peki neden?
28/09/2018 – Silver Street Yesaya 53
Madam İsa Mesih hiçbir kötülük yapmadı niye bu kadar
acı çeksin ki, niye çarmıhta çivilenip bu kadar acı bir ölüm
tatsın ki?
Ayet 4 ne diyor hastalıklarımızı o üstlendi acılarımızı o
yüklendi. Diyebilirsin ya bu nasıl olur? Nasıl benim
acılarım, hastalıklarım onu bu duruma getirebilir?
Bunun cevabını bulmak için ayet 6’yı okuyalım.
Hepimiz koyun gibi yoldan sapmıştık,
Her birimiz kendi yoluna döndü.
Yine de RAB hepimizin cezasını ona yükledi.
Burada peygamber bize koyunlarla bir örnek veriyor.
Onlar tabi ki çok saf hayvanlardır ve kolayca
aldattırabiliyorlar. Hepimiz bu koyunlar gibi kolayca
yoldan sapmışız. Bizler Tanrı yolundan ayrılıp kendi
yolumuza saptık. Yaşayan Tanrının değil kendi istediğimizi
yapıyoruz. Kutsal Kitap, Tanrının Sözü buna günah diyor.
2
Yaşayan Tanrıyı reddetmek, ondan uzaklaşmak. Tanrı
bizim hayatımızda egemen Kral olacağına biz kendimiz
hayatımızın egemeni kralı olmak istiyoruz.
Hepimiz bu konuda suçluyuz. Hepimiz Tanrıyı reddedip
ondan uzaklaştık ve kendi istediklerimizi yaptık.
Biz bunu yalan söylerek, çalarak, küfür ederek, kötü
düşünürek hepimiz Tanrı yolundan saptık.
Günahları biz işledik, kötülüğü biz işledik ama ceza
Mesih’e üklendi. Bizim yerimize o dövüldü, tükürüldü,
çarmıhta çivilendi. Bütün bunlar senin için benim için
oldu.
Mesihin çektiği acılar ne gösteriyor? Tanrının günaha ne
kadar ciddi baktığını gösteriyor. Onu reddetmenin cezası
ölümdür.
28/09/2018 – Silver Street Yesaya 53
Acaba neden günah bu kadar ciddidir neden günahın
cezası ölümdür. Tanrı bağışlayamaz mı? Böyle hiç acı
çekmeden günahın cezası bağışlansın.
Bu tabi ki olamaz Tanrı günahı cezasız bırakamaz. Çünkü
Kutsal Kitap bize Tanrının Kutsal olduğunu söyler. Tanrı o
kadar Kutsaldır ki hiçbir günaha bile bakamaz.
Kutsalık – ışık, günah – karanlık
Tanrının standardına göre biz hepimiz ölümü hak
ediyoruz.
Ayet 5 Oysa, bizim isyanlarımız yüzünden onun bedeni
deşildi. Bizim suçlarımız yüzünden o eziyet çekti.
Tüm günahlarınızın büyük bir kitaba yazıldığını
varsayalım. Bu kitap çok ağırdır, çünkü söylediği her
çürük şey orada yazılıdır. Yaptığın her kötülük, yalan,
kıskançlık, düzenbazlık, şehvetli düşünceler her şey
doğuşunuzdan ölümünüze kadar bu kitapta yazılıdır.
3
Bu çok ağır ve büyük kitabı elinizde tutunu düşünün.
Aynı zaman yanınızda İsa Mesih’in durduğunu düşünün.
Kutsal, mükemmel, saf ve iyi. Elinde hiç kitap yok. Çünkü
kendisi hiç günah işlemedi. Elinizdeki kitap ağırlaşmaya
devam ediyor, onu bir yere bırakmak istiyorsun ama
bırakacak yer yok.
İsa Mesihin çarmıhta olduğunu düşünün. Yaralı
bedenine milyonlarca kitap üstlenmiş. Bu ağır yükü
taşımaya devam ediyor sonra o çarmıhta son nefesini
veriyor. Eğer biraz daha yakına gelip bakarsan senin
kitabın da orada duruyor. Mesih çarmıhta ölürken senin
yaptığın bütün kötülükleri üstlendi.
Acılarımızı, üzüntümüz, günahlarımızı acılar adamı
olan Mesihe getirirsek orada, çarmıhta bizler için
bağışlanma olacak, yaralı yüreğimiz için şifa olacak.
Mesihin ölümü son değildir. Ayet 10 bakalım
28/09/2018 – Silver Street Yesaya 53

Canını suç sunusu olarak sunarsa Sonsuz yaşam Tanrının hediyesidir. Yaptığımız iyi
Soyundan gelenleri görecek ve günleri uzayacak. işlere dayanmıyor. İsa Mesih çarmıhta her şeyi ödedi.
İsa Mesih ölümde kalmayacak ama büyük bir zaferle
ölümden dirilecek. Soyundan gelenleri görecek. Evlatlarını
görecek. Bunlar Ruhsal çocuklardır. Çünkü İncil bize der ki.
İsa Mesihi kabul edip adına iman edenlerin hepsine
Tanrı’nın çocukları olma hakkını verdi. Ne kadar büyük bir
onur Tanrının çocuğu olmak ve bu onuru sadece Tanrı
verebilir.
Mesihin günleri uzayacak başka bir sözle İsa Mesih
sonsuza kadar yaşayacak.
İsa diyor: Başlangıç ve son benim, diriliş ve yaşam
benim. İşte Mesih imanlının umudu. Mesih ölümden nasıl
dirildiyse onun adına iman edenlerde aynı onu gibi
ölümden dirilip Tanrıyla birlikte onun huzurunda sonsuz
bir yaşam sürecek.