Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 10

Yazar: Ramazan YILMAZ

GÜNÜMÜZÜN RAFÝZÝ VE BELAMLARI

Ýslâm tarihi boyunca, Tevhidi esaslara ve ümmetin


vahdetine karþý birçok fitne odaklarý ortaya çýkmýþ,
Tevhidi esaslarý bozmaya ve ümmet arasýndaki vahdeti
parçalamaya çalýþmýþlardýr. Bu fitne odaklarýnýn en
þerlileri ise hiç kuþkusuzdur ki, Rafiziler ve belamlardýr. Rafiziler,
ümmet arasýndaki birlikteliði bozmaya çalýþýrlarken,
belamlar, Tevhidi esaslarý bozarak ve ilahi mesajý karýþtýrarak
insanlarýn, ilahi mesajý ve Tevhidi ilkeleri net olarak anlamalarýný ve
Tevhidi esaslara yönelmelerini engellemeye
çalýþmaktadýrlar. Sonuç olarak her iki fitne odaðý da
Kur2an noktai nazarýnda Ýslâm düþmaný ve sapýktýrlar.
Rafizilik Rafizi,“Terkeden, ayrýlan, býrakan” anlamlarýna
gelmektedir. Rafizilik; ilk ortaya çýkýþlarý, ilk defa Ýmam Zeyd
(r.aleyh) zamanýnda olmuþtur. Hz. Hüseyin'in torunu olan Ýmam
Zeyd b. Ali (r.aleyh), Emevi Devletinin yaptýðý zulme karþý, devrin
hükümdarý Hiþam b. Abdilmelik'i, önce sözel
açýkça uyarmýþ ancak bu uyarýlarýnýn dinlenmemesi ve
netice vermemesi üzerine, Kufe'de kendisine biat eden onbeþ bin
kiþiden bir ordu oluþturarak zamanýn Kufe-Basra valisi Yusuf b.
Ömer es-Sakafi’ye karþý Hicri, 122/M. 740 yýlýnda isyan
bayraðýný açmýþtýr. Ýmam zeyd (r.aleyh) savaþta
üstün olduðu bir zamanda, köþeye sýkýþan Hiþam,
fitne odaklarýný harekete geçirir ve bu yolla savaþý kendi lehine
çevirir. Hiþam’ýn fitne odaklarý, Ýmam Zeyd b. Ali
(r.aleyh)’ýn, Hz. Ömer (r.anh) ve Hz. Ebu Bekr
(r.anh)’a olan sevgisini bildikleri için bu konuda fitne
çýkarýrlar. Hz. Ömer (r.anh) ve Hz. Ebu Bekr
(r.anh)’ý sevmeyen bazý kimseleri kandýran fitne odaklarý,
onlardan Ýmam Zeyd (r.aleyh)’e, Hz. Ebû Bekir ile Hz.
Ömer hakkýnda görüþünü sormasýný
isterler. Bunun üzerine, onlardan bir grup, Ýmam Zeyd
(r.aleyh)’e gelerek, "Gerçek þu ki biz,
düþmanlarýna karþý sana, atan Ali b. Ebî Talib'e haksýzlýk
eden Ebû Bekir ve Ömer hakkýnda
görüþünü söyledikten sonra yardým
edeceðiz" derler. Ýmam, "Bu ikisi hakkýnda iyilikten baþka
bir þey söyleyemem ve babamdan da onlar hakkýnda iyilikten
baþka bir þey söylediðini iþitmedim. Ben, atam Hüseyin'i

Sayfa 1.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .
öldüren ve el-Harra gününde Medine'ye
saldýran, sonra da Allah'ýn evini (Kabe) mancýnýkla taþa tutup ateþe
veren Ümeyye oðullarýna karþý ayaklandým" der. Onlar,
"Ebu Kuhafe oðlu Ebu Bekir'e ve Hattab oðlu Ömer'e
düþman ol!" derler. Ýmam Zeyd onlara;
"Büyük dedem Resulullah'ýn sevdiði kimselere
düþmanlýk edemem." diye cevap verir. Bu üzerine
onlar, Ýmamý terk ederler. Ýmam, onlara,
"Râfaztumunî=Beni býrakýp kaçtýnýz,
terkettiniz" der. Ýþte bu nedenle o ayrýlanlara o günden beri
"Rafýzî" denmiþtir.  Rafiziler, þianýn 21 kolundan
birisidir. Þia, temel itibarý ile sahabenin bir kýsmýna düþmandýr.
Þia’nýn, bütün kollarý kendi içerisinde,
sapýklýk yönünden farklýlýk gösterse de, yukarýda
verilen örnekten de anlaþýlacaðý üzere, sahabeye
düþman olan bütün kollar Ýslâm noktai
nazarýnda Rafizi, fitneci ve sapýktýrlar.  Kýsaca özetlemeye
çalýþtýðýmýz üzere Rafizilik, ümmet arasýnda ihtilafý
körüklediði gibi, Þia içerisinde de fitne unsuru sapýk
bir görüþtür. Aslýnda Ýslâm ümmeti
içerisinde, bölünmeye, fitne çýkarmaya,
Rasulullah (as) ve Sahabe-i Kiram hakkýnda olur olmaz fikirler ileri
süren, onlara dil uzatan her kiþi ve grup sapýk olduðu gibi ayný
zamanda da, Hakký ve doðrularý terkettikleri için rafizidirler.
Günümüzde, Tevhidi esaslardan, Kur’ani
gerçeklerden uzak olan ve insanlarý da küçük
çýkarlarý için uzak tutmaya çalýþan, Hakký batýla
karýþtýrýp gerçekleri gizleyerek, insanlarý farklý farklý gruplara
ayýran bütün kiþiler, mezhepler, tarikatler, vakýflar, dernek
ve partiler, Hakký terkettikleri, ümmet arasýnda fitneye sebebiyet
verdikleri, insanlarý fýrkalara ayýrdýklarý için rafizi
sapýklardandýrlar. Bel’amlar Bel’am, Tevhidi esaslarý,
Kur’ani gerçekleri bilmelerine raðmen kimi çýkar,
endiþe ve korkularý nedeniyle bunlarý gizleyen, açýklamayan ve
bildiklerinin aksine hareket edip beþeri taðuti sistemlere itaat eden
kiþilere verilen bir isimdir. Bel’am sýfatý, Hz. Musa (as)’ýn
döneminde yaþayan, kendisine ilim verilen, ilahi mesajý,
Allah’ýn ayetlerini çok iyi bilen ancak sonradan bildiði
ayetlere aykýrý davranýþlar sergileyerek irtidat eden Bel’am Ýbn
Bahura isimli kiþiden gelmektedir. “Onlara þu adamýn haberini
de oku; kendisine ayetlerimizi verdik de onlardan sýyrýldý çýktý;
þeytan onu peþine taktý, böylece azgýnlardan oldu. Dileseydik
elbette onu o ayetlerle yükseltirdik, fakat o, yere saplandý ve
hevesinin peþine düþtü. Onun durumu, týpký þu
köpeðin durumuna benzer; üstüne varsan da dilini
sarkýtýp solur, onu býraksan da dilini sarkýtýp solur. Ýþte ayetlerimizi
yalanlayanlarýn durumu budur. Bu kýssayý anlat, belki öðüt

Sayfa 2.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .
alýrlar. Ayetlerimizi yalanlayan ve kendilerine zulmeden topluluðun
durumu ne kötüdür!” (A’raf, 175-177)
Bel’am Ýbn Bahura hakkýnda tefsir kitaplarýnda ve Ýsrailiyatta
çok deðiþik ve uydurulmuþ hikâyeler bulunmaktadýr.
Kur’an’da, Hakký batýla karýþtýrarak bel’amlýk
yapan ikinci bir kiþiden sözedilir. Bu kiþi, Hz. Musa (as)’ýn
kavminden olan ve insanlarý buzaðýya taptýran Samiri’dir.
Samiri, ilah kavramýný çarpýtmýþ, hakký batýla bulayarak
insanlarý kandýrarak saptýrmýþ ve onlarýn Rab’leri yüce
Allah’a isyan ettirmiþtir. Samiri’ye, kendisine insanlarý
neden saptýrdýðý sorulduðunda verdiði cevap, adeta
günümüz takipçilerinin kimliðini orta koyuyordu.
“(Sâmiri): ‘Ben, onlarýn görmediklerini
gördüm. Elçinin izinden bir avuç aldým da
attým; nefsim bana böyle (yapmayý) hoþ gösterdi.’
dedi.” (Taha, 96) Samiri’nin söyledikleri aslýnda
çok açýk; cahil olan basiretsiz halkýn cehaletinden
yararlanarak, kurnazlýðýný kullanýp insanlarý kandýrmýþ, onlarýn
manevi duygularý yanýnda maddi deðerlerini almýþ ve insanlarý buzaðý
þeklindeki puta taptýrmýþtýr. Samiri, bunu yapma nedeni olarak da
nefsinin bu yaptýklarýný kendisine hoþ göstermesiymiþ. Bu
yazýdan amacýmýz, Bel’am Ýbn Bahura’yý ya da Samiri
’yi tanýtmak ya da onun hakkýnda bir makale yazmak deðildir.
Burada üzerinde durulacak asýl konu, bel’amlýðýn ne,
Samiri’nin kim olduðu, günümüzdeki 
bel’am ve Samirilerin kimler olduðudur. Kur’an
penceresinden bel’amlýk ve Samirilik nedir?
Günümüzde kimler, hangi nedenlerle bu sýfatlarý
taþýdýklarý konularý üzerinde duracak, Hakký batýla karýþtýrýp
gerçekleri gizleyen kiþilere bir sýfat olarak verilen
bel’amlýðý ve Samiriliði anlaþýlýr bir þekilde açýklamaya
çalýþacaðýz inþaAllah. Bel’am ve Samirinin
özellikleri Bel’am Ýbn Bahura hakkýnda indiði rivayet
edilen A’raf suresi, 175-177. ayetlerinde sözü edilen
kiþinin durumundan hareketle bel’amýn ve Samiri’nin,
Taha 96. ayetinde sayýlan özellikleri: Bel’am;
Kur’ani hükümleri iyi bilen, ancak kimi nedenlerle
Hakkký batýla karýþtýrýp bildiði gerçekleri gizleyen, kendi
arzularýný önceleyen, þeytana ve þeytani düþünce ve
sistemlere tabi olan bu nedenlerle Allah’ýn ayetlerini
yalanlayarak azgýnlaþýp alçalan kiþidir. Kur’an,
bel’amlarýn durumunu, köpeklerin durumuna
benzetmektedir. Bu benzetme neden yapýlmaktadýr?
Çünkü köpeklere kim bir kemik ya da bir
yiyecek verse köpek ona kuyruk sallar ve kötü bir þey
görmesine raðmen, aldýðý kemik ya da yiyecek için
havlamaz, dilini sarkýtarak solumaya baþlar. Samiri, nefsinin hoþuna

Sayfa 3.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .
giden þeyleri yapmak için Hakký batýla karýþtýrýp insanlarý Allah
yolundan saptýrýp þirke ve küfre sokan, azgýn ve müþrik
olan kimsedir. Bel’am Ýbn Bahura ile Samiri, hevalarýný
ölçü edinip ilahi mesajdan yüz çevirerek
azgýnlýðý seçmiþlerdir. Sonraki dönemlerde ve
günümüzde, Bel’am Ýbn Bahura ve Samiri
’nin takipçileri hep varolagelmiþ, Tevhidi mücadeleyi
onurlu bir þekilde ortaya koymaya cesaret edemeyen kimseler,
hevalarýna uyarak Ýslâmi gerçekleri çarpýtmýþlar,
Hakký batýla bulayarak gerçekleri gizlemiþlerdir. Bel’am
ve Samiri sýfatý, Tevhidi ilkelerin ifade açýk bir þekilde
edilmemesine, insanlara duyurulmamasýna, insanlarýn Hak yoldan
saptýrýlmasýna, Kur’ani gerçeklerin gizlenmesine,
Hakkýn batýla karýþtýrýlmasýna, Kur’ani esaslara karþý
söz söylenmesine ve Tevhidi ilkelere karþý kimi hareketlerin
yapýlmasýna atfen kiþilere verilir. Bel'am ve Samiri, bazý dünyevi
çýkar ve hesaplar için ve arzularýn uðruna, Tevhidi
esaslarý açýklamayan, Allah'ýn dinini tahrif eden, Kur’ani
hükümleri gizleyen, Hakký batýla karýþtýran kimselerin,
taðuti küfür sistemlerine ve yöneticilerine yaranmak
maksadýyla ya da onlarýn korkusuyla, inandýðý esaslara aykýrý bir
tutum ve davranýþ içerisinde bulunan kimseleri temsil etmektedir.
Biz bu iki ayrý sýfatý, tek bir sýfat olarak, Samiri soylu belamlar þeklinde
birleþtirecek ve günümüzdeki saptýrýcýlar için
kullanýyoruz. Samirinin mazereti, günümüz
belamlarýnýn yaptýklarý ile adeta özdeþlik arzediyor.
Günümüz bel’amlarý da, Allah’ýn
ayetlerini nefislerinin iseði doðrultusunda istismar etmekte ve kendi
azgýnlýklarý için kullanmaktadýrlar. Günümüz
belamlarý da, ayetleri gizledikleri için onlardan sýyrýlmýþlar ve
hevalarýný ilah edinerek yere saplanmýþlardýr.
Günümüz bel’amlarýnýn durumu, ayette
anlatýlan kiþinin durumuna benzer; idaresi altýnda yaþadýklarý taðuti
sistemin kendilerine verdiði ünvanlar, makam ve mevkiler,
sistemden korku ve çekingeleri nedeniyle onlara ne anlatýlýrsa
anlatýlsýn iman etmezler. Bu nedenle onlarýn durumu, dilini sarkýtýp
soluyan köpeðe benzemektedir. Günümüz
Samiri soylu belamlarý Günümüz Samiri soylu
belamlara bakýldýðýnda, Bel’am Ýbn Bahura ve Samiri
’nin bütün özelliklerine sahip olduklarý
çok açýk bir þekilde görülür. Ýlim sahibi
olan Bel’am Ýbn Bahura, sahip olduðu ilmi ile halkýný yüce
Allah’a ve Tevhidi esaslara davet edecek yerde tam aksine
hareket ederek Hz. Musa (as)’ýn bildirdiði Tevhidi esaslara karþý
kullanmaya kalkýþmýþ ve böylece A’raf, 175-176.
ayetlerde bildirildiði üzere ilmini kötüye kullanarak
sapmýþ, þeytana tabi olmuþ ve azgýnlardan olmuþtur. Bu nedenle

Sayfa 4.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .
Bel’am Ýbn Bahura aþaðýlýk biri olarak nefsinin peþine
takýlmýþtýr. Samiri’ye bakýldýðýnda, onun da vahyi esaslarý
kullanarak ve bazý ayetleri aklarak hevasýnýn hoþuna giden sapýklýðý
tercih etmiþtir. Ýnsanlarýn inançlarýný ve maddi 
deðerlerini kullanarak insanlarý Allah yolundan saptýrýp buzaðýya
taptýran Samiri, Tevhid inancýndan sýyrýlmýþ ve sapýklardan olmuþtur.
Günümüz Samiri soylu belamlarýnýn bir çoðu
da, Bel’am Ýbn Bahura gibi belli bir ilme, Kur’ani bilgiye
sahip olduklarý halde bunu insanlarýn Tevhidi esaslara
yönelmeleri için kullanmadýklarý, tam  aksine
hareket ederek týpký Samiri gibi insanlarýn dini inançlarýný ve
maddi deðerlerini kullanarak insanlarý taðuti sisteme itaat ettirmeye
çalýþmaktadýrlar. Günümüzdeki Samiri soylu
belamlar, taðuti küfür sisteminin, ünvan ve makam
verdiði ilahiyatçý Prof.lar, dekanlar, rektörler,
küfür sisteminin izni ile açýlan parti, dernek ve
vakýflarda Ýslâm adýna hareket ettiklerini iddia eden
bütün vakýfçýlar, diyanet iþlerinde görevli
kiþiler, taðuti sistemin desteklenmesini isteyen ilim sahibi kimseler,
Kur’an’da özellikleri verilen Samiri soylu
bel’amlardýr. Samiri soylu bel’amlar, taðuti sistemin
varlýðýný sürdürmesi için çalýþýrlar,
yandaþlarýndan ve müritlerinden de sistemi desteklemelerini ve
oy kullanma zamanlarýnda sisteme oy vermelerini isterler,
konuþmalarýnda taðuttan yana bir tavýr sergilerler. Yüce Allah
(cc), Tevhidi esaslarýn ikame edilmesi için, tarihi
süreçte her millete rasul göndererek onlarýn taðutu
reddetmelerini istemiþtir. Çünkü Tevhidi esaslara
iman etmenin temel þartý taðutun reddedilmesidir. “Andolsun
biz, her millet içinde: ‘Allah'a kulluk edin taðuttan
kaçýnýn’ diye bir rasul gönderdik. Onlardan kimine
Allah hidayet etti, onlardan kimine de sapýklýk hak oldu. Ýþte
yeryüzünde gezin de görün, yalanlayanlarýn
sonu nasýl olmuþ!” (Nahl, 36) Günümüz Samiri
soylu belamlarý da Kur’ani bilgiye sahip kimselerdir. Bunlar,
öðrendikleri ayetlerle Tevhidi esaslarý insanlara duyurup
yücelecekleri yerde, hevalarýný ilahlaþtýrarak sapmýþlar,
alçalarak taðuti sisteme tabi olmuþlardýr. Taðuti sisteme iman
eden Samiri soylu belamlarý, týpký atalarý Samiri gibi, elçiden
aldýklarý bilgileri, Bel’am Ýbn Bahura gibi tam tersine kullanarak
insanlarý saptýrýyor, taðuta itaat etmeleri için, Kur’ani
gerçeklerin anlamlarýný deðiþtirerek, Hakký batýla bulayýp
gerçekleri saklayarak taðuti sistemin istediði doðrultuda
nefislerinin hoþuna giden þeyleri yapýyorlar. Samiri’nin
günümüz takipçileri de, Tevhidi
mücadeleyi omuzlayacak iman, bilgi ve cesaretten yoksun
olduklarý için, týpký atalarý Samiri gibi, etraflarýna toplanan

Sayfa 5.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .
insanlarýn manevi duygularýný ve maddi deðerlerini
sömürerek insanlarý aldatarak onlarý, taðut putuna
taptýrmaya çalýþýyorlar. Günümüzde Tevhidi
mücadelenin önünde en büyük engel,
hiç kuþkusuzdur ki Samiri soylu belamlardýr. Bunlar, kendileri
Tevhidi esaslara iman etmekten, bu yolda mücadele etme cesaret,
iman ve bilgiden mahrum olduklarý gibi, Kur’an’a
yönelen insanlarý da Tevhidi mücadeleye katýlmaktan
alýkoymaya çalýþmaktadýrlar. Tevhidi mücadelede yer
almayan, insanlarý yüce Allah’ýn indirdiði ilahi
hükümlere teslim olmaya davet etmeyen Samiri soylu
belamlar, heva ve heveslerini ölçü edinip
sapmýþlardýr. Bu kimseler, zaman içerisinde ya
münafýkça bir tavýr sergileyerek Müslüman
görünüp þirk ve küfürlerini
sürdürmüþler ya da imani deðerlerinden tamamen
soyutlanarak sapýp gitmiþlerdir. Taðuti sistem, deðiþik ünvanlar
vererek kendisine baðladýðý Samiri soylu belamlarý, sürekli bir
þekilde televizyon kanallarýna çýkartarak, Ýslâmi konularý
tartýþtýrýr, tartýþma ve konuþmalarýn sonunda kendisini tastik ettirerek
insanlara kendisini kabul ettirmeye çalýþýr. Taðuti sisteme iman
eden Samiri soylu belamlar, televizyon programlarýnda özellikle
Türkiye’nin, demokrasiyi en iyi uygulayan Ýslâm
ülkesi ve Ortadoðu ülkeleri için örnek bir
ülke olduðunu vurgularlar. Böylece þirki ve küfrü
Ýslâm’la yoðurarak insanlara sunarlar. Oysa Ýslâm,
halkýn çoðunluðuna dayanan demokrasinin sapýklýk ve
saçmalýk olduðunu bildirir ve Müslümanlarýn,
demokratik sistemlere uymamalarýný ister.
“Yeryüzünde bulunan(insan)larýn çoðuna
uysan, seni Allah yolundan saptýrýrlar. Onlar sadece zannediyorlar ve
onlar sadece saçmalýyorlar.”  (En’am, 116)
“Eðer sana cevap veremezlerse bil ki onlar, keyiflerine uyuyorlar.
Allah'tan bir yol gösterici olmadan, yalnýz kendi keyfine uyandan
daha sapýk kim olabilir? Muhakkak ki Allah, zalim kavmi doðru yola
iletmez.” (Kasas, 50) Uluhiyet, rububiyet ve meliklik sýfatlarý,
insanlarýn idaresine talip olup onlar üzerinde hüküm
koymayý gerektirir. Bu nedenle hiçbir þeye sahip olmayan
beþerin, bu sýfatlarý gasbetmesi yüce Allah’a açýk
bir isyan, küfür ve þirktir. Bu nedenle yüce Allah (cc),
uluhiyet, rububiyet ve meliklik konularýnda hassasiyet gösterir ve
bu sýfatlarýn beþere verilmesini kesinlikle istemez. Yüce Allah
(cc), bu nedenle taðutun reddedilmesini ister ve bunu iman etmenin
temel ve ilk þartý olarak bildirir. Yüce Allah’ýn uluhiyet,
rububiyet ve meliklik konusundaki kesin emirlerine raðmen, Samiri soylu
belamlar, kimi çýkarlarý, korku ya da endiþeleri nedeniyle bu
sýfatlarý beþeri taðuti sistemlere verirler ve insanlarýnda taðutu

Sayfa 6.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .
onaylamasýný isterler. Yüce Allah (cc), beþeri sistemlerin
reddedilmesi konusunda Müslümanlarý uyarýr ve kendisine
iman etmenin ilk ve temel þartý olarak taðutun reddedilmesini emreder
ve taðut reddedilmedikçe Zatýna iman edilmeyeceðini bildirir.
“Dinde zorlama yoktur, Doðruluk, sapýklýktan seçilip belli
olmuþtur. Kim tâðût reddedip Allah'a inanýrsa, muhakkak ki
o, kopmayan, saðlam bir kulpa yapýþmýþtýr. Allâh iþitendir,
bilendir.” (Bakara, 256) Kur’an’ýn bu
apaçýk hükmüne raðmen Samiri soylu belamlar, bu
ayete aykýrý hareket ederek insanklarý taðutu desteklemeye teþvik
ederler. Bu belamlardan Taðuti sisteme oy vermemenin
Kur’an’a aykýrý olduðunu söyleyecek kadar
alçalan Samiri soylu belamlar, küfür sistemini
neredeyse Ýslâm devletidir diyecek bir seviyesizliðe
düþtüler. Kur’an, iman eden istisna bazý kiþilerden
sözettiði gibi, yaptýklarý küfür ve þirkin durumuna
göre de bazý kiþilerden sözeder. Bu nedenle bu yazýmýzda,
küfür ve þirklerinde sýnýr tanýmayan, Hakký batýla
karýþtýrýp gerçekleri gizleyen Samiri soylu belamlardan
bazýlarýný isimlerini belirtmeden geçmeyeceðiz. Samiri soylu
belamlardan bir çoðu, yandaþlarýný ve halkýn cahil kesimini
açýk açýk taðutu onaylamaya davet ettiler ve taðutun
onaylamamasýný Kur’ana aykýrý olduðunu söyleyecek ve
adeta Kur’an hükümlerini tersine çevirecek
kadar küfürlerinde ileri gittiler. Samiri soylu belamlardan biri
Mustafa Ýslamoðlu adýndaki kiþi, þirk ve küfür yuvasý olan
Akabe vakfýndaki bir konuþmasýnda yandaþlarýna þöyle diyordu.
“(Taðuta) oy vermemek Kur’an’a
aykýrýdýr.” Yine bu belam, bir kitabýnda, oy vermeyen
Müslümanlarý, aklý sýra kötülemek maksadýyla,
“Bunlar hariciler gibidir” diyordu. Kimi hatalarýna raðmen,
Kur’an’la hareket eden Hariciler, en azýndan bu Samiri
soylu belamlar gibi þirke ve küfre girmemiþlerdi. Baþka bir Samiri
soylu belam olan Abdulaziz Bayýndýr, Süleymaniye Vakfý
adýndaki þirk ve küfür yuvasýnda, taðut konusunda soru
soranlarý azarladýktan sonra, puta tapan, putlar önünde
ibadet merasimleri yapan Kemalist sistemin putperest
yöneticilerinin Müslüman olduklarýný
takipçilerine söyleyerek küfür ve þirkinde sýnýr
tanýmadýðýný açýkça ortaya koymuþtur. Taðutu
onaylayan Samiri soylu belamlar, elbette yalnýzca Mustafa Ýslamoðlu
ve Abdulaziz Bayýndýrdan ibaret deðildir; taðutun meclisinde bir
zamanlar milletvekilliði de yapan Yaþar Nuri Ötürk, Zekeriya
Beyaz, Þeyho Duman gibi açýkça taðutu destekleyen
kimseler yanýnda, taðuta karþý gibi bir görüntü
içerisine girip taðutun izni ile kurduðu þirk ve küfür
yuvasýndaki vakýfta faaliyet gösteren Mehmet Pamak adlý þahýs

Sayfa 7.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .
gibi bilinen belli baþlý Samiri soylu belamlar da vardýr. Samiri soylu
belamlar, yuvalandýklarý küfür ve þirk yuvalarý vakýf ve
derneklerde, daha radikal olan ve görünüþte taðuti
sisteme karþý olan kiþilere Kur’an dersleri adý altýnda ders
verirler, sohbetler yaparlar. Ancak bu ders ve sohbetlerinde Tevhidi
esaslarý, Kur’an’ýn uluhiyet ve rububiyet
hükümlerini, taðutla ilgili ayetleri arkalarýna atarlar ve bu
konular üzerinde hiç durmazlar, putperstliði, beþeri hukuk
sisteminin küfür ve þirk olduðunu açýk açýk
anlatmazlar. Samiri soylu belamlardan bazýlarý, taðut konusunda soru
soranlarý ya azarlarlar ya da konularý çarpýtarak verirler. Bu
Samiri soylu belamlardan olan Mehmet pamak gibiler, kýsmen taðutu
reddetmiþ görünseler de içerisinde yuvalandýklarý
küfür ve þirk yuvasýnda bulunduklarý için bu
yaptýklarý, taðut tarafýndan, demokratik hak olarak deðerlendirilerek
üzerlerine gidilmez. Vakýf ve derneklerde yuvalanan Samiri soylu
belamlar, Hakký batýla bulayarak verdikleri Kur’an dersleri
sonucunda ve içerisinde bulunduklarý þirk ve küfür
yuvalarý nedeniyle kendilerine tabi olan ve kendi aðýzlarýndan
çýkaný Hak zanneden zavallýlarý taðuta itaat ettirirler. Samiri
soylu belamlar, Risalet tarihinde görüldüðü
üzere, Kur’ani bu gerçekleri hiçbir zaman
açýkça insanlara duyurmazlar. Onlar, yaptýklarýný
demokratik haklarý olduðu düþüncesi ile yaparlar. Samiri
soylu belamlar, yalnýz taðutla ilgili konularý deðil,
Kur’an’ýn diðer ayetleri konusunda da Hakký batýla
bulayarak gerçekleri gizlerler. Bu belamlar, hiçbir zaman
Ýslâm’ýn bir devlet yapýsýnýn olduðunu
söyleyemezler ve o konuda faaliyet göstermezler. Hatta
bunlardan bazýlarý, aðýzlarýný eðip bükerek,
Ýslâm’da bir devlet ve yönetim þekli olmadýðýný,
hiçbir utanma emaresi göstermeden söylerler. Samiri
soylu belamlarýn, Ýslâm’ýn bir devlet ve idare yapýsýnýn
olduðunu söylemeleri elbette mümkün deðildir, zira
onlarý o þirk ve küfür yuvalarýna yerleþtiren ve kendisine
iman ettikleri taðut bu konuda onlara izin vermemiþtir. O belamlarýn
görevi, Kur’an’ý, Kur’ani kavramlarý
karýþtýrmak, Hakký batýla bulayarak gerçekleri gizlemek ve
etraflarýna topladýklarý zavallý kiþileri, dolaylý ya da direkt olarak taðuta
itaat ettirmektir. Samiri soylu belamlardan bazýlarý da, tasavvuf adlý
þirk ve küfür yuvasýndaki þeyhlerdir. Tarikat þeyhleri,
müritlerini tamamen Kur’an’dan uzaklaþtýrmak
için, Kur’an’ýn herkes tarafýndan
anlaþýlmayacaðýný, onu öðrenmek için birçok ilme
sahip olunmasý gerektiðini söylerler. Zaten hiçbir ilme ve
Ýslâmi bilgiye sahip olmayan, birçoðu okuma yazma bile
bilmeyen müritler de þeyhlerinin sözüne uyarak

Sayfa 8.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .
Kur’an’ý gündemlerine bile almazlar ve
Kur’an’la aralarýna demirden duvarlar örürler.
Samiri soylu belamlarýn durumunu Kur’an, taþýdýðý
yükten kendisi yararlanmayan eþeklerin durumuna benzetir.
 “Kendilerine Tevrat yükletilen, sonra onu,
taþýmayanlarýn (Kitab'ýn hükümleriyle amel etmeyenlerin)
durumu, koca koca kitaplar taþýyan eþeðin durumu gibidir.
Allah’ýn ayetlerini yalanlamýþ olan kavmin durumu ne
kötüdür! Allah, zâlimler topluluðunu doðru yola
iletmez.” Kendilerine Tevrat yükletilen ancak onu
taþýmayan(hükümlerine uymayan)larýn durumu, Kitaplar
taþýyan eþeðin durumu gibidir. Allah'ýn ayetlerini yalanlayanlarýn
durumu ne kötüdür. Allah zalimler topluluðunu
hidayete iletmez. (Cum’a, 5) Samiri soylu belamlarýn
Ýslâm’a verdikleri zararý, en azýlý Ýslâm
düþmanlarý bile veremezler. Belamlar,
Müslümanlardan görünerek, Ýslâmi
hükümleri çýkarlarý için kullanarak insanlarý
aldatýrlar. Ýnsanlar, bu belamlarý Müslüman zannederek
bunlarýn dediklerine inanmakta ve imanlarýna þirk bulaþtýrarak
hayatlarýný sürdürmektedirler. Ýslâm ümmeti
arasýndaki tefrikanýn, insanlarýn Tevhid akidesinden
uzaklaþmalarýnýn, içerisinde yaþadýklarý taðuti sistemleri
reddedip ona baþkaldýrmamalarýnýn, imanlarýna þirk karýþtýrýp
karýþtýrýp zillet içerisnde bir hayatý yeðlemelerinin tek nedeni ve
sorumlusu hiç kuþkusuzdur ki, çaðýmýzýn Samiri soylu
belamlarýdýr. Belamlar, kendi nefislerini, heva ve heveslerini tatmin
etmek ve basit kimi çýkarlar elde etmek için Hakký batýla
karýþtýrmakta, Tevhid akidesini gizlemekte ve Kur’ani
gerçekleri insanlara anlatmamaktadýrlar. Yüce Allah (cc),
bu belamlara lanet etmekte ve bunlar için acý bir azap
müjdelemektedir. “Ýndirdiðimiz açýk delilleri ve
hidayeti biz Kitapta insanlara açýkça belirttikten sonra
gizleyenler, iþte onlara hem Allah lanet eder, hem bütün
lanet edebilenler lanet eder.” (Bakara, 159) “Allah'ýn
indirdiði Kitaptan bir þey gizleyip, onu birkaç paraya satanlar var
ya, iþte onlar, karýnlarýna ateþten baþka bir þey koymuyorlar. Kýyamet
günü Allah ne onlarla konuþacak ve ne de onlarý
temizleyecektir. Onlar için acý bir azap vardýr.” (Bakara,
159) Kur’ani gerçeklerden habersiz ya da
Kur’an’ý, yalnýzca Samiri soylu belamlarýn
anlattýklarýndan ibaret sanan insanlar, belamlarýn namaz kýlmalarýna,
Kur’an’dan sözetmelerine aldanarak yüce
Allah’ýn lanet edip acý bir azapla müjdelediði bu Samiri
soylu belamlarý, alim ve Müslüman zannetmekte ve bu
nedenle onlara aldanmakradýrlar. Oysa belamlar, A’raf, suresi,
175-176. ayetlerinde belirttiði üzere, ayetlerden çýkmýþ,

Sayfa 9.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .
þeytanýn peþine takýlmýþ, azgýnlardan olmuþlar ve hevalarýnýn peþine
takýldýklarý için yere saplanmýþlardýr. Belamlarýn “
durumu, týpký þu köpeðin durumuna benzer; üstüne
varsan da dilini sarkýtýp solur, onu býraksan da dilini sarkýtýp solur.
Ýþte ayetlerimizi yalanlayanlarýn durumu budur.” (Bakara, 176)
Samiri soylu belamlar, Allah (c.c.)'ýn indirdiði hükümlere
isyan eden ve Ýslâm'a ve Müslümanlara düþman
olan tâðuti sistemle Ýslâm’ý kaynaþtýrmaya, kendi
akýllarýnca orta bir yol tutturmaya çalýþýyorlar. Bu nedenle ne
tam Müslümandýrlar, ne de taðuti sisteme tam iman eden
demokratlardandýrlar; meþhur bir ifade ile iki derede bir arada
kalmýþlardýr. Ýþte Kur’an bu nedenle Samiri soylu belamlarý,
“týpký þu köpeðin durumuna benzer; üstüne
varsan da dilini sarkýtýp solur, onu býraksan da dilini sarkýtýp
solur.” Þeklinde tanýmlamaktadýr. “Allah'ýn, meleklerin ve
bütün lanet edebilenlerin laneti” hevalarýný ve taðuti
sistemi ilahlaþtýrýp Ýslâmi esaslarý karýþtýran Samiri soylu
belamlarýn üzerine olsun.  

Bu köþe yazýsýnýn geldigi yer: Kurani Mücahede:

http://www.mucahede.com

Bu köþe yazýsý için adres:

http://www.mucahede.com/modules.php?name=Kose_Yazilari&op=view
article&artid=115

Sayfa 10.Toplam 10 sayfa. Tüm Haklari Saklidir. Tarih: 04.06.2019 Saat: 16.28 .

You might also like