Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 11

24.02.

2014

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ


Temel Kavramlar:
Örgütsel Davranış,
Yönetim Teorileri

Doç. Dr. Kürşad YILMAZ


Dumlupınar Üniversitesi Eğitim Fakültesi

 Örgütsel davranış, bir örgüt içinde çalışan Örgütsel davranış kapsamında;


insanların davranışlarını anlamaya, geleceğe 1-BİREY: Bireysel boyutta, bireyin sahip olduğu
dönük tahminler yapmaya ve insanların yetenekler, bilgi ve beceriler, kültürel
davranışlarını kontrol etmeye ilişkin bir değerler ve inançlar incelenmektedir.
disiplindir. 2-GRUP: Grup boyutunda haberleşme ve
 Örgütsel davranış, birey, grup, örgüt ve iletişim biçemleri, çatışmalar, işbirliği ve
dayanışma, rekabet ve grup normları
çevre değişkenlerini kapsayan bir ilgi alanı incelenirken, örgüt boyutunda yönetim
içinde çalışır. İnsan davranışlarını, yönetim strateji ve politikaları, örgüt yapısı ve
benimsenen yönetim yaklaşımları çalışma
sürecini, örgütü, çalışma düzenini, birey- alanını oluşturmaktadır.
birey etkileşimini, çevre-örgüt etkileşimini
vb. inceleyen geniş bir alandır.

Örgütsel davranış kapsamında;  Örgütsel Davranış, çalışan insanların


3-ÖRGÜT: Birey ve grup resmi bir örgüt davranışlarını anlamak, geleceğe,
yönelik tahminler yapmak, örgütsel
yapısı içinde varlıklarını sürdürürler.
verimliliği ve etkinliği artırıcı önlemler
4-ÇEVRE: Her örgüt onu saran dışsal bir alabilmek için amaç, yapı, strateji,

çevrenin fonksiyonudur. davranış ve süreç, girdi, çıktı, çevre vb.


unsurları inceleyen örgütsel davranış
çok boyutlu bir disiplindir.

1
24.02.2014

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ DİSİPLİNİ VE İLGİ ALANI

 Örgütsel davranış, örgüt içindeki ve


çevresindeki bireylerin duygu, düşünce,
davranış ve ne yaptıklarının bilimsel ve
sistematik olarak incelenmesidir.

 Bundan dolayı örgütsel davranış bireylerin ve


grupların etkileşiminden ve hareketlerinden
doğar.

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN İNCELEDİĞİ ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN İNCELEDİĞİ


KONULAR KONULAR
1- İnsanların davranışları 2- Yönetim süreci

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN İNCELEDİĞİ ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN İNCELEDİĞİ


KONULAR KONULAR
3- Yönetim sürecinin içinde yer aldığı 4- Örgüt süreci içinde işleyen çalışma
örgüt ve örgütün kapsamı düzeni veya işin yapısı

2
24.02.2014

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN İNCELEDİĞİ


KONULAR
5- Örgüt dışında yer alan çevre ile
örgütün etkileşimleri

 İşeuygun nitelikte personel tedariki


 İşyeri koşullarındaki düzensizlikler ve insanın
bedensel ve zihinsel yapısına uygunsuzluklar
 Ast-üst ilişkilerinin iyileştirilmesi.
 Güdüleme
 Personelin işe, işletmeye ve yöneticiye karşı
tutumlarını ölçme

Örgütsel Davranış ile ilgili bilim dalları:


 Sosyal ve kültürel ortamdaki birey davranışının
- Sosyal Psikoloji özelliklerinin ve nedenlerinin bilimsel incelemesidir.
- Sosyoloji  Kişinin başka kişilere ilişkin davranışını inceler.
 Toplum içindeki bireyin davranış bilimidir.
- Psikoloji
 Sosyal çevre tarafından kontrol edilen, etkilenen ve
- Antropoloji sınırlandırılan insan davranışını açıklar.
 İnsanı içinde yaşadığı toplumun bir bireyi olarak ele
alır ve toplum ile iletişim ve etkileşim çerçevesinde
inceler.
 Sosyal psikoloji, bireyin sosyal gruplar içindeki
davranışlarını inceleyen bilim dalıdır.

3
24.02.2014

 Bireysel davranışların «algılama, yargılama,


 Psikoloji, insan davranışlarını ve
düşünme, güdüleme, tutum oluşumu» gibi
davranışların atında yatan temel nedenleri
süreçlerini ve nedenlerini saptamaya çalışan
bulmaya çalışan bilimsel çabaya verilen
ve sonunda bireylerarası farklılıkları ortaya
addır.
koyan bilim dalıdır.
 Psikoloji tek kişi ya da davranışla ilgilenmez.
 Bireysel davranışları, bireyin doğa ve
İnsan davranışlarının değişik yönlerini ele
yapısına dayanarak açıklayan bilim dalıdır.
alır, karmaşık yapısını çözümlemeye çalışır.

 Psikoloji biliminin inceleme konusunu


 İnsanların amaçlı olarak oluşturdukları
oluşturan davranışlar, nesnel olarak insan topluluklarını (aileden devlete
kadar resmi ve gayri resmi, yasal ve
gözlenip ölçülebilenlerdir.
yasal olmayan örgüt ve gruplar), diğer
bir deyimle sosyal grupları ve bu
gruplarla ilgili sosyal davranış
süreçlerini inceler. Bunları yaparken de
sosyal örgütler ya da gruplar arasındaki
farklılıkları ortaya koyan bilim dalıdır.

 İnsanların yaşayış biçimlerini ve onların


1.Klasik Yönetim Anlayışı
oluşturdukları eserleri ilkel toplumdan
a. Bilimsel Yönetim Yaklaşımı
günümüze kadar inceleyen bilim dalıdır. b. Yönetim Süreçleri Yaklaşımı
Böylece, geçmiş kültürler, uygarlık c. Bürokrasi
kalıntıları, insanların biyolojik evrimi, 2. Neoklasik Yönetim Anlayışı
kullanılan teknoloji biçimleri ile bütün 3. Çağdaş Yaklaşımlar
bunların bireyler ve sosyal gruplar
a. Sistem Yaklaşımı
b. Durumsallık Yaklaşımı
üzerindeki etkisini inceler.

4
24.02.2014

 Evreni bir makinenin parçaları olarak  İnsan davranışlarının daha çok mekanik yönü
değerlendiren araştırmacılar matematiksel üzerinde durulur.
düzen ilkeleri ile evrenin açıklanabileceğini
düşünmektedir.  Çalışan bu yaklaşımda üretim aracı olarak
 Klasik yönetim anlayışında örgütlerde insan
görülmüştür.
unsuru daima ikinci planda ele alınmıştır.
Maddi faktörler düzenlendikten sonra  Bilimsel yönetim ilkelerini iyi özümseyen bir
insanların öngörülen doğrultu ve şekilde
yöneticinin, çalışanları bir araç gibi ve bir
davranacağı-davranması gerektiği-
varsayılmıştır. Bu yönü ile klasik yaklaşımlar, araç kadar kolay yönlendirebileceği
mekanik örgütlerin oluşmasına katkı
varsayılmaktadır.
sağlamışlardır.

Bu yaklaşımda insana bakışı şu 4. Karar verme ve otorite en üst


şekilde özetlemek mümkün
gözükmektedir: kademedeki yöneticilerde toplanmalıdır.
1. İnsanlar her zaman akılları ile karar 5. İnsan birer makine gibidir; çalışır,
verir ve ekonomik menfaatlerini ön
üretir ve sonucunda yalnızca yüksek gelir
planda tutarlar.
2. Yöneticiler, çalışanların yalnızca işe beklerler.
ait sorunları ile ilgilenmelidir. 6. Doğal örgütlenmelerin göz ardı
3. Örgüt, çevreden ve insandan bağımsız
edildiği, biçimsel yapının önem
olarak bilimsel ilkeler doğrultusunda
yönetilmelidir. kazandığı yönetim söz konusudur.

 Fayol verdiği yönetim süreçlerinin yanında yönetim sürecini


destekleyici 14 ilkeden söz etmektedir. Bunlar:
 Bilimsel yönetim yaklaşımının bir  İş bölümü,
 Komuta birliği,
tamamlayıcısı niteliğindedir.
 Otoritenin merkezileşmesi,
Yetki-sorumluluk dengesi,
 Sadece üretim ve verimlilik üzerinde değil 
 Kesin çizgilerle oluşturulmuş hiyerarşi,
bütün yönetim süreçleri ile ilgilenmiştir.  Hakkaniyet,
 Disiplin,
 Yönetim faaliyetlerinin belirli aşamalar  Uygun ödeme,
 Amaç birliği,
izlediğini düşünen Fayol bunları şu şekilde  Örgüt amaçlarının üstünlüğü,
sıralamıştır: PLANLAMA, ÖRGÜTLEME, EMİR  Düzen,
 Kararlılık,
VERME, EŞGÜDÜMLEME ve KONTROL  Girişim hakkı,
 Birlik duygusu

5
24.02.2014

 Bu yaklaşım “Eğer bu ilkelere uyarsan başarılı


olursun” düşüncesini savunmaktadır.  Max Weber (1864-1920) tarafından en etkili bir
 Bu yaklaşımın insana bakış açısı bilimsel
yönetimsel örgüt şekli olarak belirlenen
yaklaşımda olduğu gibidir.
 İnsan ilişkileri ve davranışları incelenmemiş, bürokrasinin oluşmasının temelinde karışıklıktan
insan unsuru ile makine arasında bir fark ve kararsızlıktan kurtulma isteği yatar.
gözetilmemiştir.
 Bireylerin işten ve sorumluluktan kaçtığı ileri  Belli bir yapı, düzen ve kararlılık isteği sonucu
sürülmüş, çoğu kez tembelliği yeğlediği oluşan bürokrasi, insanlık tarihi açısından büyük
düşünülmüştür.
 Bireylerin maddi ihtiyaçları karşılandığı sürece
bir başarı olarak nitelendirilir.
mutlu olacağı öne sürülmüş, sosyal ihtiyaçları
göz önüne alınmamıştır.

 Bürokratik örgütün en belirgin özellikleri olarak


aşağıdaki noktalar gösterilmektedir:

1. Örgütün görevleri, konumlar arasında resmi


görevler olarak paylaştırılmıştır ve konumlar
arasında, açık ve net bir işbölümü bulunmaktadır.
Bu iş bölümü ileri ölçüde bir uzmanlaşmayı
olanaklı kılmaktadır.

2. Konumlar ya da bürolar, hiyerarşik bir otorite


yapısı içinde; piramit şeklinde oluşturulmaktadır.

3. Formal olarak saptanmış kurallar ve 4. Görevlilerin, örgütteki diğer iş görenlerle

yönetmelikler sistemi, resmi karar ve ve örgütün hizmet sunduğu diğer insanlarla


ilişkilerinde, nesnel bir tutum içinde
eylemleri yönlendirmektedir. Bu tür bir
olmaları beklenmektedir. Tarafsız bir
yönetimsel örgütte işleyiş, kural olarak,
tutum, görevin yürütülmesinde ussal bir
söz konusu genel yasa ve yönetmeliklerin yargının sağlanması için gerekli
özel durumlara uygulanmasını gerektirir. görülmektedir. Amaç, duygusallıktan ve ön
yargılardan arınmış bir görevsel davranış
sağlamaktır.

6
24.02.2014

 Bürokrasi kuramının insana bakış açısı:


5. Örgütte görev alma, bireyler için
1. “Birey işine kişisel duygu ve düşüncelerini
sürekli bir iş sağlamaktadır. Tam zamanlı karıştırmamalı, kızgınlık, öfke, her hangi bir
bağ geliştirmeden işini yapmalıdır” görüşü
bir görevli, örgütte yaşam boyu bir egemendir.
çalışma garantisi bulur. İşe personel 2. Bürokrasideki iş bölümü ve aynı işi yapma
uzmanlaşmayı getirse de can sıkıntısına yol
almada temel ölçüt, teknik yeterliliktir. açabileceği göz ardı edilmiştir.
3. Otorite hiyerarşisinin iletişimi olumsuz
Siyasal, ailesel ve benzeri özel ilişkiler
etkileyebileceği ve insanlar arası etkileşimi
ve özellikler, ölçüt olarak kullanılamaz. azaltacağı göz önüne alınmamıştır.
4. Kurallara aşırı bağlılığın getirebileceği
bireyler arası yabancılaşma önemsenmemiştir.

 Işıklandırma deneyleri. Bu deneylerde ışık


şiddetindeki artış ve azalmaların verimlilik
etkilerini incelemek, ana amacı
 Bu yaklaşımın temelinde 1920‟lerde ve oluşturmuştur.
1930‟larda Elton Mayo ve arkadaşları  Role montaj odası deneyi. Bu deneyde
tarafından Western Electric fiziksel yorgunluğun iş verimi üzerine etkileri
araştırılmış, çalışma saatlerinde kısıtlamalar
Company‟nin Hawthorne tesisinde ve dinlenme molalarının arttırılmasının, araç
yaptıkları bir çalışma bulunmaktadır. ve malzemelerdeki değişikliklerin etkileri
Hawthorne‟da hedeflenen çalışmada, saptanmaya çalışılmıştır.
örgütün teknik ve fiziksel şartlarının  İkinci role montaj deneyi. Bu deneyde, ilk

değişmesiyle örgütsel verimliliğin role montaj deneyinde üzerinde fazla


durulmayan teşvikli ücret sistemlerinin
etkilerinin ortaya konması beklenirken üretimde sağladığı artışlar araştırılmıştır.
“insan ilişkileri kuramı” ortaya
çıkmıştır.

 Mika yarma test odası deneyi. Bu


Seri bağlama gözlem odası deneyi.
deneyde ücret artışının üretim
üzerindeki etkisi ortadan kaldırılarak, Bu deney, sosyal grupların oluşması,
sadece molalardaki artışların, haftalık
çalışma süresinin arttırılmasının grup üyelerinin davranışlarının
verimlilik üzerindeki etkileri
analizi için yapılmıştır. Bu deney
incelenmiştir.
 Mülakat programı. Bu aşamaya kadar sonucunda bir de özel mülakat
yapılan deneylerin şaşırtıcı sonuçlarını
ve bunun kaynaklarını araştırmak programına yer verilmiştir.
amacıyla işçiler üzerinde uygulanan bir
programdır.

7
24.02.2014

 İşçilerle yapılan mülakat


 Neoklasik teorinin doğuşunu hazırlayan
programlarında ortay çıkan en önemli denenceler ve sonuçları şu şekilde özetlenebilir:
1. Bu fabrikada ışığın miktar ve kalitesinin verime
sonuç; örgütsel etkinliği ve verimliliği olan etkisi ölçülmüştür. Sonuç olarak bu iki
değişken arasında doğru bir orantı
etkileyen temel faktörlerin; ücret,
bulunamamıştır.
aydınlanma, sıcaklık, gürültü ve benzeri 2. Fiziki faktör olarak dinlenme süresinin sayısı ve
uzunluğunun üretim üzerindeki etkisi
maddesel ve fiziksel çalışma koşulları araştırıldığında üretim artışı ile yorgunluğun
değil, işyerindeki moral ortamı, azalması arasında bir ilişki bulunamamıştır.
3. İş görenlerin ücretleri üzerinde bu değişiklik
kişilerarası iyi ilişkiler ve duygusal yapılmıştır ve sonucunda üretim düzeyinde bir
değişiklik gözlenememiştir.
anlaşmalar olduğudur.

4. Verim artışı ile çalışanların toplumsal  Hawthorne çalışmaları sonucunda neoklasik


durumları üzerinde bir çalışma yapılmıştır. kuramın temelinde yatan ve klasik teoride hiç
Mülakat yoluyla çalışanlarla görüşülmüştür. İyi değinilmemiş olan iki temel unsur olan insanın
bir işin çalışma şartları, çalışanların neleri sevip biricik olduğu ve çalışma gruplarının yani
sevmedikleri öğrenilmeye çalışılmıştır. Çalışma sosyal grupların önemli olduğu ortaya
sonucunda iş görenlerle gerçekleştirilen konmuştur.
görüşmelerin verim düzeyinde artışa neden  Bir bireyin biricik olması, onun üretim düzeyinin

olduğu gözlenmiştir. artışında, bireyleri teknik, fiziki ve ekonomik


faktörlerden daha çok sosyal ve psikolojik
5. Grup normların şekillenmesinde ve
faktörlerin motive ettiği ortaya konmuştur.
uygulanmasında liderliğin rolü ele “İnsan ilişkileri yaklaşımı, yönetimin bireyi soyut
araştırılmıştır. Araştırma sonucu, informal varlıklar olarak değil, bir grubun üyeleri olarak
grupların, informal liderlerin daha etkili görmesi gereğini vurgulamıştır”
olduğunu göstermiştir

 Bireysel farklılıklar. İnsan ilişkileri


 İnsan İlişkileri Yaklaşımına ait temel yaklaşımında, bireyler arasında
kavramlar aynı zamanda insan ilişkileri farklılıklar olduğu, çalışanlardan
yaklaşımının, klasik yönetim yetenek ve kapasitelerine göre
düşüncesinden farkını ortaya yararlanılabileceği düşüncesi hakimdir.
koymaktadır. Söz konusu temel Oysa klasik yönetim düşüncesi bireyler
kavramları, klasik yönetim arasındaki farklılıklara önem
düşüncesiyle karşılaştırmalı olarak vermemekte ve standart bir insan
aşağıdaki gibi açıklamak mümkündür: yaratmaya çalışmaktadır.

8
24.02.2014

 Bir bütün olarak insan. İnsan ilişkileri  Davranışlar bir nedene dayanır. İnsan
yaklaşımına göre; insan, biyolojik, ilişkileri yaklaşımı; psikolojide uzun
fizyolojik, psikolojik ve sosyal özelliklere zamandan beri kabul edilmiş olan, insan
davranışlarının bir amacı bulunduğunu
sahip olmakla birlikte bu özellikleri bir
ve davranışların güdülenmiş olduğunu,
bütün oluşturur. Klasik yönetim bu yolla insan davranışlarının örgütü
düşüncesinde insan, sadece biyolojik ve etkileyebileceğini kabul eder. Oysa
fizyolojik bir varlık olarak ele alınır ve klasik yönetim düşüncesi, insan
onun sadece bu özelliklerinden davranışlarının örgütün yapı ve işleyişini
etkileyemeyeceği varsayımına
yararlanılma amacı güdülür.
dayandırılmıştır.

 İnsan diğer üretim faktörlerinden


 Örgüt sosyal bir sistemdir. İnsan
farklıdır. İnsan ilişkileri yaklaşımına göre;
insan bir üretim faktörüdür; ancak diğer ilişkileri yaklaşımına göre, insanın psiko-
üretim faktörlerinden farklı bir konumda sosyal bir varlık olarak kabul edilmeli,
yer alır. İnsan diğer üretim faktörlerinden örgüt, sosyal sistem olarak görülmelidir.
farklı olarak, yaratıcıdır ve girdilerin
 İnsan ve örgütün karşılıklı bağımlılığı.
toplamından daha büyük çıktılar sağlar.
Oysa klasik yönetim düşüncesinde insan İnsan ilişkileri yaklaşımı, insanın örgüte
üretim faktörlerinden biri ve makinenin ihtiyacı olduğu kadar, örgütün de insana
bir parçasıdır.
ihtiyacı olduğunu kabul eder.

 Bir seri araştırmadan oluşan „Liderlik ve


Grup Yaşamı‟ araştırmaları, K. Lewin‟in
Birincisi astlarına OTORİTER davranan liderdir. Bu lider ne şekilde
gözetiminde, 1938 yılında başlamış, R. maske yapılacağını, nasıl çalışılacağını gösteren bir yöneticidir.
Birinci grupta verimlilik çok yüksek, ancak yapılan maskelerin
Lippitt ve R. K. White tarafından kalitesi düşük olmuştur.
yürütülmüştür. 1975 yılına kadar süren
bu araştırmalarda, liderliğin grup İkinci tip lider astlarına tam bir SERBESTİ tanımıştır. Sonuçta
hem yapılan iş miktarı hem de kalitesi çok kötü olmuştur.
davranışları üzerindeki etkileri ve lider
tipleri incelenmiştir. Üçüncü tip lider ise, DEMOKRATİK VE KATILIMCI bir
yönetim biçimi sergilemiştir. Son grupta verimlilik iyi
olmakla birlikte, otoriter liderinkinden biraz daha azdır,
ancak yapılan maskelerin kalitesi çok daha üstün olmuştur.

9
24.02.2014

 Her iki boyutu da önemli görmüşler ve


 Neoklasik örgüt kuramının da bunlara yönelik çok yönlü önlemler
tıkanmaya başlamasıyla yeni bir model almaya başlamışlardır. Örgüt yapısı
arayışı içine girilmiş ve 1960 ve 1970‟li itibari ile ne yetki ve sorumluluğun
yıllardan itibaren çağdaş yönetim tepede toplandığı bir yapı ne de çok
yaklaşımı uygulamaya geçmiştir. Bu gevşek bir hiyerarşik yapılanma söz
yaklaşım ne klasik yönetim anlayışı gibi konusudur. Yapı örgütün ürettiği mal ve
sadece üretim ve yapıya önem hizmetlerin türüne göre karma bir
vermiştir ne de sadece insana değer örgütlenme modeli şeklinde
vermekle sınırlı kalmıştır. oluşturulmaktadır.

 Çağdaş yaklaşımlarda doğal örgütler bir  Çağdaş yönetim anlayışında bireyin


tehdit gibi görülmemekte, bu grupların
dinamizminden faydalanılmaktadır. Bu davranışlarının pek çok değişken
yaklaşımı benimsemiş olan yöneticiler tarafından etkilendiği görüşü hakimdir.
katılımcı, üretim ve verimliliği birlikte
düşünen bireylerdir. Etkileşimci bir Bu nedenle de ilgili diğer alanlardan da
süreç ön plana çıktığı için hem dikey, faydalandığı için çok disiplinli bir
hem yatay hem de çapraz iletişim aynı
değerde önemli görülmektedir. yapıya sahiptir.

 Bu yaklaşımın genel olarak şu şekilde


özetlenebilir:
1. Her bir sistem kendini oluşturan alt
sistemlerden oluşur. Bu öğeler arasında sürekli,
düzenli ve bilinçli ilişkiler vardır. Her bir parça,
bütün için önemlidir ve değerlidir.
2. Gerek alt sistemlerin gerekse tüm sistemin
çevre ile ilişkisi vardır.
3. Sistemler seçici özelliğe sahiptir. Kendine
yarayan ve işleyebileceği girdiyi seçerek sistem
içine alır.

10
24.02.2014

4. Sistemlerde girdi, süreç, çıktı, dönüt ve çevre


öğeleri bulunur.  Durumsallık yaklaşımı, eğer yönetimde başarı
5. Sistemler gücünü artırmak için sürekli bir bekleniyorsa, değişik durum ve koşullarda değişik
büyüme ve gelişme girişimi içindedir. Bu büyüme
ve gelişme çabaları içinde zaman zaman güç yöntem ve teknik kullanılmasının gerekliliğini
yitimine (entropi) de uğrarlar. Ancak akıllı savunmaktadır.
sistemler karşılaştığı güç yitiminin niteliğine göre
tekrar dengeye ulaşmayı başarır ve hatta entropiyi  Bir sistem olarak örgüt yapısı duruma, amaca,
bir gelişim aracı olarak görür. çalışanlarına, bulunulan yerin değerlerin göre
6. Sistem yaklaşımı disiplinler arası bir görüşü farklılık göstermektedir. Bu yaklaşıma göre “her
barındırır. Örgüt işleyişi içinde psikoloji, sosyoloji,
ekonomi, politika, felsefe gibi disiplinler birlikte zaman her yerde geçerli” bir örgüt yapısından söz
çalışır. edilememekte ve örgütlerle ilgili her şey koşullara
bağlı olarak değişmektedir

 Durumsallık yaklaşımı dendiğinde,


yönetim ve organizasyonda, her yerde
geçerli evrensel ilkelerin olmadığını
anlaşılmaktadır. Her yönetim ve
organizasyon;
• İşletmenin kendi koşullarını,
• İşletmenin çevresel koşullar ve
unsurlarla ilişkisini,
• Kullandığı teknolojinin özelliklerini,
• Kullanıldığı personelin sosyo-kültürel
özelliklerini dikkate almalıdır.

11

You might also like