Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 2

KAHVE KİRAZININ ÖYKÜSÜ

Kahve aslında kiraza çok benzeyen bir meyvedir. Üzüm ve benzer diğer meyveler
gibi, olgunlaşma sürecinde toprak ve havadaki aromatikleri içine çeker.

çiçekleri beyaz ve hoş kokulu, kirazı andıran kırmızı meyvesinin içinde sıklıkla iki
çekirdek bulunan, dikildikten yaklaşık 3 yıl sonra meyve vermeye başlayan ve 30-40
yıl boyunca ama yılda 2-3 kez meyve veren bir ağaç türüdür. Kahvenin defne
yaprağına benzer, kışın dökülmeyen koyu, parlak ve sivri uçlu yaprakları vardır. Bol
yağış alan, ortalama sıcaklığın 18-24°c arasında bulunduğu ve don olayının
görülmediği kuşakta yetişir.
Bol yağışların ardından kahve ağacı, yılda iki ya da üç kez bembeyaz muhteşem
çiçekler açar. Güçlü ve keskin kokuları kimi zaman yasemini, kimi zaman portakal
ağacının çiçeğini andırır. Yeni çiçek vermeye başlamış bir ağaç, dallarında bir yılda
toplam 20-30 bin çiçek taşır.

Kahve çiçekleri açtıktan birkaç saat sonra solmaya başlar ve yavaşça meyve olmak
için hazırlanırlar. Her ağaç ortalama bir kilo kahve çekirdeği verir.
Kahve çiçeği beyaz renktedir ve yasemin gibi kokar. Kahve meyvesi; büyüklüğü, şekli
ve rengindeki benzerlikler nedeniyle "kahve kirazı" olarak da adlandırılmaktadır.
İçinde genellikle iki çekirdek bulunur.
Kahvenin yaklaşık yetmiş türü olmasına rağmen, çoğunlukla cife arabika ve coffea
canephora (robusta) adlı türlerin tarımı yapılmaktadır. Arabika çekirdeklerinden
üretilen kahve, robusta’ya göre daha az kafein içerir. Arabika türü dünya kahve
üretiminde %70 oranında bir hacme sahiptir. Ancak hastalıklara ve iklim koşullarına
çok dirençli olmadığından dolayı yetiştirilmesi zordur ve çok pahalıdır. Genellikle 900
– 2.000 m yüksekte yetişir.
robusta türünün kokusu ve lezzeti arabika kadar iyi değildir ama daha bol ürün
vermektedir. Bu nedenle ikinci dalga ve endüstriyel tüketimde ikisi de harmanlanıp
satılır. Robusta ise daha alçak rakımlı 200- 800 m yerlerde yetişir.

You might also like