Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 34

KAPSAYICI EGİTİMİN TARİHSEL,

KURAMSAL VE HUKUKSAL
BAĞLAMLARDA İNCELENMESİ
Giriş

 Eğitim sistemlerinin amacı, tüm öğrenenlere nitelikli ve

eşit bir eğitim sağlamaktır. Bilimsel, teknolojik, sosyal,


ekonomik ve düşünsel bağlamlarda günümüzde yaşanan
değişim ve gelişmelere karşın, nitelikli eğitime ulaşma,
eğitim hakkı ve öğrenme olanaklarından tüm bireylerin
eşit bir şekilde yararlanamadığı görülmektedir.
 Yoksulluk, içinde yetiştiği toplumun özellikleri, cinsiyet,

dil, engellilik, inançlar, göç ya da göçe zorlanma gibi


sebeplerin bu eşitsizliği yaratması bazı çocukların okuldan
dışlanması ve eğitime erişememesine neden olmaktadır.
 Bu durumun bireylerin yaşamı boyunca nitelikli eğitime

ulaşmasını güvence altına alan temel bir insan hakkı olan


eğitim hakkına sahip olmasına ilişkin koşulların görece
oluşmadığını göstermektedir.
 Ekonomik olarak gelişmemiş ülkelerde, örgün eğitime

devam edemeyen milyonlarca çocuk bulunmaktadır.

 Ayrıca, gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde pek çok

genç, iş ya da toplumsal yaşamda işlerini kolaylaştıracak


niteliklere ve becerilere sahip olmadan okulu terk
ederken, bazıları derslerin yaşam tarzları ile ilgisi
olmadığı için okulu bırakmayı seçmektedir.
 Özellikle yoksulluk içinde yaşayan engelli çocuklar için

eğitime erişim büyük önem taşımaktadır. Eğitim hem


yoksulluktan kurtulmanın hem de bir kişinin toplumun
katılımcı bir üyesi olarak değerini arttırması
sağlamaktadır.
 Araştırmalar, okula giden çocukların (engeli olan ya da

engeli olmayan) fiziksel, duygusal ve sosyal becerilerde


belirgin bir gelişme sergilediğini göstermiş; kendilerine
bakabilme ve aile hayatına daha iyi katılabilme ve yetişkin
olarak istihdamı daha iyi güvence altına aldığını
kanıtlamıştır.
 Bu bağlamda eğitimin bir kişinin kazancını artırma, bir

toplumun ekonomik büyümesini teşvik etme ve engelli


olan ya da olmayan birçok insan için yoksulluk ve
dışlanma olasılığını azaltmaya yardımcı önemli bir
araçtır. Dolayısıyla bireylerin eğitim hakkından
yararlanmaları ve eğitime erişimlerinin sağlanması
toplumun geleceğinin inşası açısından önemlidir.
Kapsayıcı Eğitim Öncesi Dönem

 Kapsayıcı eğitim, Amerika Birleşik Devletleri ve


Avrupa'da engelli öğrenciler adına özel bir eğitim girişimi
olarak 1980'lerin başlarında başladığı bilinmektedir.
Dolayısıyla ilk çalışmalar engelli bireylerin eğitime nasıl
katılacakları üzerinden yürütülmüştür. Bu sorun, engelli
olma durumuna ilişkin bakış açılarının geçmişten
günümüze nasıl değiştiğini de göstermektedir.
 Engelli çocuklar toplumun yararlı bir üyesi olmalarını ve

yakın çevrelerinin ekonomik büyümesine katkıda


bulunmalarını sağlayan nitelikli eğitime eşit erişimi hak
etmektedir.
 Kapsayıcı eğitim yaklaşımının düşünsel süreçlerine
bakıldığında, engellilerin eğitim hakkı bağlamlarında
tartışıldığı görülmektedir.
Engelliliğe İlişkin Modeller

Tıbbi Model:

 Bireysel eksiklik kuramına odaklanan tıbbi model


öğrencideki eksiklikleri sınıflandırır, konumlandırır ve
ayrı bir sınıfta verilen terapi, ilaç, cerrahi ya da özel tedavi
(öğretim programını uyarlamak gibi) gibi iyileştirici
müdahaleler önermektedir
 Tıbbi model engelliliğe tedavi edilmesi, iyileştirilmesi ya

da düzeltilmesi gereken bir bozukluk görmekte; engelli


bireylerin bireysel sorunları nedeniyle toplumdan
dışlanması gerektiği; bir diğer deyişle dışlanma sebepleri
engel durumlarından kaynaklandığını belirtmektedir.
 Tıbbi model insan hakları bağlamında engelli birevlerin

haklarını göz ardı ederken eğitim hakkı bağlamında da


engellilerin genel eğitim okullarında değil özel eğitim
okullarında eğitim almasını destekleyen bir görüşe sahip
olduğu belirtilebilir.
 Öğrenciyi bir sorun olarak gören tıbbi modelde engelli

öğrencilerin eğitimlerini özel eğitim sınıflarında almaları


görüşü bulunurken eğitimden dışlandıkları da
görülmektedir.
Sosyal Model:

 Engelliliğin sosyal baskı ve önyargılardan


kaynaklandığını savunur. Sosyal model kişinin tıbbi
durumunun bir engel olmadığını; asıl engeli yaratanın
tekerlekli sandalyeye bağımlı olan ve kamu binalarına ya
da toplu taşıma araçlarına erişmek isteyen insanlar için
rampa olmadığında engellere karşı ayrımcılık yapan bir
toplum olduğunu savunmaktadır.
 Engelliliğin doğası gereği sosyal olarak inşa edildiğinden,

toplumun engellerden kurtulmak için değişmesi


gerektiğini de belirtmektedir.
 Sosyal modelde, eğitim sistemi ve toplum bir sorun

olarak görülmektedir. Belirli bireylere ve gruplara karşı


önyargının ve kalıp yargının olması, engelli bireylere
uygun ortamların oluşturulmaması, farklı
gereksinimlere uygun bir öğretim programı ve
yöntemlerinin uygulanmaması gibi çevrenin ve eğitim
sisteminin yarattığı farklı gereksinimlere sahip olan
bireyleri olumsuz etkilemektedir.
 Sosyal model, özellikle eğitim bağlamında farklılıklara

ilişkin tutumlar ve eşit fırsatlar yaratmanın önemini


vurguladığı ve kapsayıcılığın temel felsefesine benzediği
için kapsayıcı eğitimin desteklenmesinde üstün bir
model haline gelmiştir.
İnsan Hakları Modeli:

 Engellilerin Haklarına İlişkin Birleşmiş Milletler


Sözleşmesi'nde kurumsallaştırılan engelliliğe ilişkin insan
hakları modeli, engelliliğin sosyal olarak inşa edildiğini
ve yalnızca kişinin bireysel tıbbi durumuyla ilgili
olmadığını kabul ederek, engelliliğe ilişkin sosyal modeli
içeren bir modeldir.
 Sosyal model ile insan hakları modelinin kapsamını bazı
araştırmacılar aynı kullanılmaktadır. Ancak iki model
arasında bazı farklılıklar şu şekilde sıralanmaktadır:
1. Sosyal model insanların engelliliğe ilişkin anlayışı
şekillendiren temel sosyal etkenleri anlamaya yardımcı
olurken, insan hakları modeli bu açıklamanın ötesine
geçerek bir engellilerin insanlık onurunu vurgulayan
engellilik politikası için teorik çerçeve oluşturduğunu
belirtmektedir.
2. İnsan hakları modeli medeni ve siyasi insan haklarının
yani sıra ekonomik, sosyal ve kültürel hakları da
kapsamaktadır.
3. Sosyal model çoğunlukla engelliliğin önlenmesini
savunan halk sağlığı politikalarını eleştirirken, insan
hakları modeli uygun şekilde planlanmış engelliği
önleme politikasının insan haklarının korunması adına
önemli olduğunu kabul etmektedir.
4. Sosyal model engelli bireylerin neden yoksulluk içinde
yaşadığını açıklayabilirken, insan hakları modeli onların
yaşam koşullarını iyileştirmek için yapıcı öneriler
sunmaktadır.
Kapsayıcı Eğitim, Kaynaştırma Eğitimi ve
Ayrıştırılmış Eğitim Modellerinin Karşılaştırılması

Ayrıştırılmış Eğitim Modeli :

 Bu modelde genellikle engelli öğrencilerin


gereksinimlerine odaklanan çeşitli özel okulların olması
beklenmektedir.
 Engelli öğrencilere, ön koşulları yerine getirmeleri halinde

normal okullarda eğitimlerini sürdürme firsati


verilmektedir. Ancak kapsayıcı olmayan bir eğitim sistemi
genellikle engelli bireylere homojen bir öğretim ortamı
sunmaktadır.
Kaynaştırma Eğitimi Modeli:

 Özel gereksinimli öğrencilere ve sınıf öğretmenlerine

gerekli destek hizmetlerinin sağlanması koşuluyla, bu


öğrencilerin tam ya da yarı zamanlı olarak akranlarıyla
birlikte genel eğitim sınıflarında eğitim almasıdır
Kapsayıcı Eğitim Modeli:

 Engelli Haklarına İlişkin Sözleşme'mde vurgulanan ve

yasal bir insan hakkı olarak ilan edilen kapsayıcı eğitim


bu sözleşmeyi imzalayan ve onaylayan her üye devletin
eğitim sisteminin engelli öğrencileri engelli olmayan
öğrencilerle aynı sınıfta eğitim alması gerektiğini
belirtmektedir.
 Bir eğitim sisteminin kapsayıcı olabilmesi için bazı

bileşenlerin bu doğrultuda çalışması gerekmektedir. Bu


bileşenleri kavramlar, politika, yapı ve sistemler ve
uygulama olarak sınıflandırmaktadır.
 Kavramlara, kapsayıcılığın tüm eğitim politikalarına ve

uygulamalarına rehberlik eden genel bir ilke olarak


tanımlaması gerektiği ile başlamaktadır.

 Öğretim programı ve değerlendirme yöntemlerinin tüm

öğrenenlerin gereksinimleri doğrultusunda hazırlanması


beklenmektedir. Sağlık ve sosyal hizmetler gibi kurumlar
kapsayıcı eğitimi teşvik etmeye yönelik politikayı
desteklemelidir.
Kapsayıcı Eğitimin Yasal Belgeleri

• İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi


1948

• Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar


1966 Uluslararası Sözleşmesi

• Engellilere İlişkin Dünya Eylem Programı


1982
Kapsayıcı Eğitimin Yasal Belgeleri

• Çocuk Hakları Sözleşmesi


1989

• Herkes İçin Eğitim Dünya Konferansı


1990

• Engelliler İçin Fırsat Eşitliği Konusunda


1993 Standart Kurullar Bildirisi
Kapsayıcı Eğitimin Yasal Belgeleri

• Salamanca Bildirisi ve Eylem Çerçevesi


1994

• Dünya Eğitim Forumu


2000

• Engelliler Haklarına İlişkin Birleşmiş


2006 Milletler Sözleşmesi
 Bu kapsayıcı anlayışa sahip normal okullar, ayrımcı

tutumlarla mücadele etme, hoşgörülü topluluklar yaratma,


kapsayıcı bir toplum inşa etme ve başarıya ulaşmanın en
etkili yoludur. Herkes için eğitim, ayrıca, çocukların
çoğuna etkili bir eğitim sağlıyor ve tüm eğitim sisteminin
verimliliğini ve maliyet etkinliğini artırıyor (UNESCO,
1994).

You might also like