Professional Documents
Culture Documents
Duvarin Arkasi
Duvarin Arkasi
Duvarin Arkasi
SAHNE 1
1.OYUNCU:Neden
1.OYUNCU:Burada mutluyum
2.OYUNCU:Burada mutlu musun.Anlamıyorum nasıl mutlu ola biliyorsun kim bilir duvarın
arkasında nasıl bir yaşam vardır.Duydun mu hiç orada ki yaşamın nasıl olduğunu
2.OYUNCU:(sessizce)Ben gördüm
2.OYUNCU:Her şey bir kere orada son teknoloji lüks burada ki gibi değil.Herkesin bir evi
var
1.OYUNCU:Burada da var
1.OYUNCU:Özür dilerim
1.OYUNCU:Hadi ya
2.OYUNCU:Ben öyle sürekli çalışamam hem çalışsam neye yarıyor ki bir şey yapamıyorum
ki
1.OYUNCU:Ne gibi
1.OYUNCU:Bu kadar önemlimi senin için zengin olmak önemli olan mutlu düzgün yaşaya
bilmek değil mi
2.OYUNCU:Sen burada otur yerinde kal ben biraz daha orayı izleyeceğim
2.OYUNCU:Bak kendin söylüyorsun her şey yasak duvardan bakmamız bile yasak ondan
sonra burada özgürlük var diyorlar
1.OYUNCU:Şu karşı tarafa duyduğun merak seni rezil ediyor farkında değilsin
2.OYUNCU:Görüyorum tabi sende orada otur.Bak ne güzel ışıl ışıl sokaklar arabalar vızır
vızır geçiyor
2.OYUNCU:Tabi ki
1.OYUNCUN:Bence sen yinede dikkat et(yanına gider)Hadi in artık yeter baktığın bir gören
olacak şimdi
2.OYUNCU:Ne oldu
2.OYUNCU:Ne sesi
2.OYUNCU:Biri mi geliyor
3.OYUNCU:Yasak diyorsak yasak.Hem daha demin bir şey gördün biriniz duvara mı çıkmıştı
1.OYUNCU:Yoo
1.OYUNCU:Kimden
3.OYUNCU:Şurada oturan şişko adam var ya ondan işte oda sizi başka birine
yönlendirecektir çünkü onunda izin vermeye yetkisi yok
1.OYUNCU:Alt tarafı şurada biraz daha oturup kalkacağız şimdi o başka birine o da öbürüne
sürekli yönlendirip dururla alt tarafı biraz oturmak için onlarca kişiyle görüşmek zorunda
kalacağız bira görmezden gelsen hem sende oturdinlen biraz
2.OYUNCU:Havadan sudan
3.OYUNCU:Öyle mi
3.OYUNCU(Sinirli):Ne
3.OYUNCU:Ya nasıl
(2.Oyuncu susar)
1.OYUNCU:Sen ne düşünüyorsun duvarın arkasıyla ilgili
3.OYUNCU:Nasıl ne düşünüyorum.
1.OYUNCU:Buradan nasıl duysun .Hem alt tarafı konuşuyoruz sende fikrini söyle
3.OYUNCU:Komutanımızın dediğine göre yozlaşmış çürümüş bir yer yarın bir gün bize
katılacak bir yer
2.OYUNCU:Nasıl orası mı bize katılacak sanmam görmedin mi hiç orada ki ışıklı caddeleri
3.OYUNCU:Kendiliğinden
3.OYUNCU:Senin dediğin eskidendi şimdi dünya değişti eğer barış içinde bir arada
yaşayamazsak savaşlar çıkar bu gün herkeste nükleer silahlar var insanların olmadığı bir
yaşamda mı istediğimiz dünyayı kuracağız.Hem orada yaşayanlarda bizim haklılığımızı
anlayacak sonunda böylece geçecekler komutanda böyle söylüyor
1.OYUNCU:Öyle söylüyorsun ama bu gün savaşın sebebi de karşı taraf değil mi?
2.OYUNCU:Hangi iş
1.OYUNCU:Geçen hafta bahsettiğin
2.OYUNCU:Hıı şu iş.Ne olacak hep oradan oraya yollayıp duruyorlar hep bürokrasi hep
bürokrasi insanı bıktırıyorlar bende vazgeçtim.Oysa duvarın öbür tarafında öyle mi hep özele
ait iş yapmadın mı kovulursun
3.OYUNCU:Neye
3.OYUNCU:Yalan bizde bürokrasi olmaz elbette düzenin aksamaması için bir hiyerarşik bir
yapı olacaktı ama bu bürokrasi değil.
1OYUNCU:Ya arkadaş sende hep komutan böyle diyor komutan şöyle diyor diyorsun senin
bir düşüncen yok mu komutan mı seni yönlendiriyor
3.OYUNCU:Bizde o olmaz
1.OYUNCU:Umarım
1.OYUNCU:Ne sesi
2.OYUNCU:Nasıl duymuyorsunuz
1.OYUNCU:Ben sanki duyar gibiyim
1.OYUNCU:Neyse biz sohbetimize geri dönelim ama kulağımızda bu seslerde olsun ne olur
ne olmaz dost var düşman var uyanık olmakta fayda var
3.OYUNCU:Ne bileyim niye sabahtan beri yok karşı taraf şöyle yok karşı taraf böyle,yoksa
sen karşı tarafın ajanı mısın
2.OYUNCU(Korkar):Yok sen yanlış anladın ben sadece merak ediyordum o tarafı o kadar
1.OYUNCU:Yahu bu senin her şeyi akışına bırakmanı da anlayamıyorum.Şu adama bir bak
bu adam nedir beyninin bir yarısı burada bir yarısı orada gerçi artık burada bir beyni
kalmamış ama neyse sen bu adamın bu adamın buradaki beynini geliştirmesen bu adam bu
adam öbür tarafını geliştirecek çünkü sen gelmeden önce bu adam hep o tarafıyla
düşünüyordu bana hep o tarafıyla ilgili hikayeler anlatıyordu
1.OYUNCU:Hala zamanla diyor ya baksana artık adamın burayla ilgili hiçbir şeyi kalmamış
bu saatten sonra zamanımı kalmış senin her gün suladığın o duvara ilk tekmeyi vuracak olan
bu olacak
3.OYUNCU: Cezalandırırız
1.OYUNCU:Yahu daha vakit varken gel yapalım şunu yoksa iş işten çoktan geçmiş olacak
3.OYUNCU.Ne sesi
SES:Oranında özgür demokratik bir yer olası gerek ve biz elimizden gelen her şeyi yapacağız
yönetim halkın sesine kulak vermeli biran önce çekip gitmelidir orada duran o duvar bir utanç
duvarıdır.Halkları bölen ayıran bir duvardır duvarı her iki tarafında yaşayanların acılarını
paylaşıyoruz duvarın diğer tarafı da bizimle birleşerek özgür olacaklarına inanıyoruz.Biran
önce bileşilmesi dileğiyle
3.OYUNCU:Buda ne böyle
3.OYUNCU:Evet
(Işıklar söner)
1.OYUNCU:Işıklar mı kesildi
3.OYUNCU:Karanlıkta kaldık
1.OYUNCU:O nerde
(ışıklar söner)
SAHNE2
3.OYUNCU:Şimdi ne olacak
1.OYUNCU:Nasıl ne olacak
3.OYUNCU:Çürükmüş işte
1.OYUNCU:Hey ne yapıyorsun
1.OYUNCU:Öldü mü?Nasıl
SAHNE1
ABBAS:Bugünde hava kapalı mı nedir,ah neyse bu gün eğer yağmur yağarsa şu portakal
ağaçlarını sulamaktan kurtulurum
ABBAS:Aleykümselam bende tam size gelecektim.Nedir bu duvar böyle sizin bir haberiniz
var mı
FAYEL:Vallahi Abbas kardeş bizde tam bunun için geldik senin bir haberin vardır
ABBAS:Vallahi benimde yok bir uyandım bahçenin tam ortasından bir duvar geçmiş
FAWAZ:Yahu nedir bu duvar böyle kim bile bilir kime sormalı,Ben bir ton iş yapıyordum
öbür tarafla onlarca müşterim vardı benim ne yapacağız ne edeceğiz
ABBAS:Benimde ağaçlarımın yarısı öbür tarafta kaldı onları ben nasıl alacağım geri
FAWAZ:Hangi duvar
FAYEL:İşte o canım günlerdir bahsettikleri
FAWAZ:Hem biz istemiyoruz ki o duvarı bu topraklar bizim onlar nasıl koya bilir
FAYEL:Ne bileyim acaba diğer komşulara da mı sorsak hal çaresi elbet vardır.
ABBAS:Haklısın ben gideyim bir sorayım belki onlar bir çare bulurlar
ABBAS:Yok işte ses veren yok.Allah’ım portakal ağaçları ne olacak su vermezsem kururlar
ne yapacağız arkadaşlar komşularda ses vermiyor
FAWAZ:Nasıl benim işim var orada hepsi ölür hiçbir müşterim gelmez açlıktan ölürüz
ABBAS:Yahu benimde aynı keza.Bu ağaçlar benim babamın ona da babasında beş nesildir
biz bu topraklardan ekmek yiyoruz şimdi bir duvar gelmiş bütün her şeyi ikiye bölmüş olacak
iş mi bu
ABBAS:Ne kaderi yahu gelmiş koymuş adam buraya duvarı şimdi kader deyip bırakacak
mıyız?
ABBAS:Bak ne diyeceğim
(Sahneye iki çocuk girer Abbas’ın sözü
Yarım kalır çocukların ellerinde top vardır
Yere vura vura gelirler onlarda duvarın
Varlığında şaşırmışlardır.)
ABBAS:Hayrola çocuklar
1.ÇOCUK:Top oynamak için çıktık sokağa amca fakat top oynadığımız sokakta bu duvar
vardı arkadaşım ile bende duvarın bittiği yere gidip top oynayacağız nerede bitiyor duvar sen
biliyor musun amca
ABBAS:Yok yavrum ama duvar çok uzakta bitiyor hadi siz evinize gidin yoksa
kaybolursunuz
1.ÇOCUK:Ama onu kalesi duvarın öbür tarafında ben gol atamazsam yenilirim hep o bana
gol atar
FAWAZ.Eee söylesene
ABBAS:Ne kesiyorlar mı allahsızlar kesmeyin lan (duvarın etrafında dolanmaya başlar) nasıl
keserler ağaçlarımı kaç kuşaktır oradalar.Bu toprak benim iznimi almadan kesemezler
FAYEL:Yahu adam kesiyorlar işte
FAYEL:Ama bir destek bulmadan nasıl çıkarız karşılarına senin o ağaçların gibi bizi de
dümdüz ederler
CEMAL:Sizin haberiniz yok mu şehri ikiye böldü duvar benimde evimin yanından geçti her
sabah uyanıp penceremi açar nehrin kokusunu içime çekerdim.Şimdi o pencerenin önü
duvarla kapandı.
ABBAS:Nasıl yani
CEMAL:Terör olaylarından dolayı ise benim semtimden niye geçti orada hiçbir olay olmaz
hem
CEMAL:Yok tam öyle değil.Nasıl desem manzaranın kapanması değil mesele pencereye
tamamen duvar örüldü yani pencereyi açsam da açmasam da fark etmiyor çünkü duvar var.
1.ASKER:E ne olmuş
1.ASKER:Siz çok biliyorsunuz hem hükümet böyle bir zorunluluğu görmesi yapar mıydı,
nankörler sizinde güvenliğinizi düşünüyoruz biz
CEMAL:Hem duyduğuma göre karşı tarafa geçmek için güvenlik noktalarından geçilecekmiş
1.ASKER:Evet
CEMAL:Bu çocuklara yazık değil mi karşı tarafa geçmek için her gün bu noktalarda
bekleyecekler
1.ASKER:Daha çok konuşursan seni tutuklarız.Şimdi biz gidiyoruz sizde duvarın etrafında
çok dolaşmayın(2.Askere dönerek)Hadi gidelim
(Askerler sahneden çıkarlar)
ABBAS:Adamlara bak yahu hem benim toprağımı işgal etmiş hem beni benden koruyacağını
söylüyor birde utanmadan tutuklarız diyorlar
FAYEL:Yani
FAWAZ:E ne yapacağız
ABBAS:Belli değil mi arkadaşlar açıkça ortada işte kendilerinin de bir çıkarı var bu işten o
yüzden sabahtan beri çağırıp ta kapılarını açmıyorlar.O yüzden sabahtan beri üç maymunu
oynuyorlar
FAWAZ:Ne yapacağız ya
CEMAL:Mücadele edelim
2ÇOCUK:Evet
CEMAL:Bence de
CEMAL:Yıkarız kardeş sen yeter ki iste.İnandıktan sonra yıkılmayacak hiçbir duvar yoktur.
ABBAS:Derdi ki babam bir insanın inancı zayıfsa o ada her şeyden korkar o ada her şeyi
satar ama yok bir adamın inancı güçlüyse işte o adamın önünde dağ olsa erir.
CEMAL:Önce sultan vardı sonra İngilizler sonra bunlar nereye kadar devam edecek
bahçelerimizden sokaklarımızdan duvar geçirilmeye
FAWAZ:Bence siz hayal içerisinde yaşıyorsunuz.Bende çok memnun değilim ama sonuçta
kaderimizde bu varmış bir şekilde bir şeyler bulunur
ABBAS:Ne bulunur bulunacak ne kalmış bu saatten sonra görmüyor musun her tarafımızı
duvarla örmüşler.
CEMAL:Sana çok güçlü gibi görünen o duvar bana hiçte güçlü gibi gelmiyor bu duvarın içi
boş altı çürük heybetli görünümünün altında bir fiskeyle yıkılacak gibi geliyor
ABBAS:Bu toprak bizim toprağımız bu bahçeler bu sokaklar şimdi gelip önümüze duvar
çekmişler.Ve diyorlar ki bundan sonra ne bu toprak ne bu bahçe ne bu sokak sizin.Kısaca
diyorlar ki bu vatan sizin değil.Bende diyorum ki yahu bu toprakları ben yüzlerce yıl
sürmüşüm önce padişah gelip haracını almış sonra İngilizler sonrada bunlar e yeter artık
koyun olsak bu kadar güdülmezdik.Diyorum ki eğer birlik olursak yıkarız o duvarı.Ne
komşularımızdan bir medet bekleyelim nede böyle her şeyi sineye çekelim.Bizi bu duvardan
kurtaran yine kendimiz olacağız.
FAWAZ:Yok duymadık.Neyse sen ne söylersen söyle bu düzen böyle gelmiş böyle gider
CEMAL:Şii sesiz ol
FAYEL:Ne mesela
FAWAZ:Yahu ne sesi ben hiçbir şey duymuyorum.Ben şu komşulara gidip bu duvarla ilgili
ne yapa biliriz onu öğreneceğim
FAYEL:Bence olur
1.ÇOCUK:Efendim amca
1.ÇOCUK:Evet amca
1.ÇOCUK:Olur amca
FAWAZ:Boş ver
ABBAS:Söyle bilelim
CEMAL:Açmadılar mı kapılarını
(Fawaz susar)
ABBAS:Anlaşıldı kardeş anlaşıldı.Açmadılar kapılarını sana gördülerse de perdelerini örtüler
duydularsa da kafalarına yastık bastılar.Ama sana dedik oradan buradan medet bekleme biz
bizi kurtarırız demedik mi
FAWAZ:Dedin
CEMAL:Haklısın.Daha düne kadar yıkılan bir duvarı utanç duvarı sayıp insanları böyle
ayırmanın ayıp olduğunu söyleyenler bu karşımıza geçmişler bu duvarın önemini bize
anlatıyorlar işlerine gelmeyen duvarı yıkmak için çanla başla uğraşıyorlar işlerine genliyse
elbirliğiyle örüyorlar
1.ÇOCUK:Amca aşağıdaki mahalledekiler duvarı yıkmak için elbirliği ile sallıyorlar onun
aşağısında kilerde öyleymiş
ABBAS:O zaman biz niye duruyoruz kardeşler hadi duvarı bizde sallayalım
CEMAL:Haklısın
ABBAS:Haydi
SAHNE1
2.MÜLTECİ:Dikkatli olun
(Projektör döner)
2.MÜLTECİ:Ne oldu
2.MÜLTECİ:Neye takıldın
4.MÜLTECİ:Bence de
3.MÜLTECİ:Canım nasıl sigara istedi.Ama yakamazsın ele verir senin küçücük bir kıvılcım
Duvardan atlayıp karşı tarafa geçtiğimde yapacağım ilk iş doya doya sigara içmek olacak
2.MÜLTECİ:Hele bir gecelimde kardeş o zaman sigaramı içersin başka bir şey mi yaparsın
senin bileceğin iş yeter ki geçelim
3.MÜLTECİ:Baksan sanki ellerinle dokunacaksın duvara hissediyorsun seriliğini alt tarafı beş
metre iki koca adımla geçiverirsin ama yok işte o beş metre sana beş kilometre oluyor.Şimdi
bana o duvar kadar yakın ve o duvar kadar uzak yeni yaşam.
4.MÜLTECİ:Leş kokusu mu
4.MÜLTECİ:Ne mi ne yapmayacağım ki.Önce bir sahil kentine kaçacağım deniz olmazsa ben
yaşayamam orada bir iş bulup güzel bir İspanyol kızıyla evleneceğim.Ama hemen evlenmem
önce bir hayatımı yaşarım
4.MÜLTECİ:Yoo
2.MÜLTECİ:Nasıl.
1.MÜLTECİ:Tabi ki böyle ne sandınız.Aslında 1992 de bir anlaşma yapıldı İspanya ile Fas
arasında sığınmacıların iadesine yönelik.
2.MÜLTECİ:Eee
1.MÜLTECİ:Hatta Birleşmiş Milletler ve İspanya Fasa 40 milyon dolar önermiş fakat Fas bu
parayı yeterli bulmamış.Resmen para sızdırmak için kullanmışlar sığınmacıları.
2.MÜLTECİ:Uzun hikaye
1.MÜLTECİ:Ne vakti arkadaşlar biran önce gitmemiz lazım hava aydınlanacak birazdan ve
bizi görürlerse şu kokularını aldığımız cesetler gibi oluruz
3.MÜLTECİ:Adam mı vurdun
2.MÜLTECİ:Evet
3.MÜLTECİ:Neden
2.MÜLTECİ:Ben işportacıyım bu pezevenkte her gün gelip haraç alıyordu bizden.Bir gün
yeter dedim şikayet ettim kimse oralı olmadı.Sonra yine geldi vermeyeceğimi söyledim
çocuklarımın yanında beni dövdü ağrıma gitti aramanın çekmecesindeki bıçağı çekip
sapladım böğrüne.Şimdi peşimdeler yani anlayacağın orada ölüyüm burada da belki orada
yaşama şansım var
3.MÜLTECİ:Biraz daha
3.MÜLTECİ:Her halde bunun gibi(4.yü göstererek) güzel bir İspanyol kızla evlenmek için
değil
4.MÜLTECİ:Boş verin
4.MÜLTECİ:Kesinlikle anlatmayacağım
2.MÜLTECİ:Geri dönmek mi.Bence bunu şu saatten sonra düşünmek çok tehlikeli bir şey.
İnsan kararsız kaldığı an ölür.Ben geriyi hiç düşünmüyorum yanlışta olsa bir karar verdim bir
kere bu saatten sonra geriyi düşünmek yalnızca vicdan azabı duymaktan başka bir işi yaramaz
o yüzden düşünmek anlamsız.
1.MÜLTECİ:Eğer düşünürsen şu saatten sonra yani geriyi sevdiklerini ülkeni.Şu hani bize 5
kilometre gibi gelen 5 metre sana olur 50 kilometre istem dışı bir şekilde adımların ağırlaşır.
Hem geriye dönsen ne yapacaksın ki neyin kalmış artık orada ne bir bekleyenin vardır ned
sana orada yaşam bende mutlu değilim oraya gitmekten bende istemiyorum oraya gitmeyi
şimdi bize cehennem gibi gelen bu ülke orada hasretimize bastırdığımız tuz olacak.Ve bize
diyecekler ki siz vatansızsınız ne ağır bir şey ne korkunç bir şey bunu bile göze almışız
düşünsenize.Düşünsenize bundan sonra uyruğunuz mülteci.Evet doğru değil yaptığımız
kahretsin ki doğru değil ama artık çok geç o yüzden şimdi düşünme bence
(durur düşünür)
(yere yatarlar)
4.MÜLTECİ:Bence de
4.MÜLTECİ:Bana da geliyor
2.MÜLTECİ:Sen
3.MÜLTECİ:Bende almıyorum.Hadi gidelim
2.MÜLTECİ:Ne oldu
1.MÜLTECİ:Onadan mı geliyor
(Bakarlar)
4.MÜLTECİ:Çok derin
3.MÜLTECİ:Önemli bir şey değil siz gidin ben kendimi iyi hissettiğimde sizi takip ederim
3.MÜLTECİ:Sizi yavaşlatırım
3.MÜLTECİ:Sizi yavaşlatacağım
1.MÜLTECİ:Zaten yeterince yavaşladık.Birazda böyle olsun bir şey olmaz .İşte kardeş
görüyorsun yeni bir hayata başlamak bu kadar zor ne geldiğimiz yer ne gideceğimiz yer bize
reva görülen aslında burası bu iki duvarın arası
3.MÜLTECİ:İnan biz burada bir yaşam kursak bu sefer duvarları üzerimize yıkarlar.Şimdi
düşündüm de ne tuhaf şey kaçmak istediğimiz yer bizi aslında bu hale getiren yer bizi böyle
çaresiz yoksul bırakan yer.Kaçtığımızda bize daha bir yaşamı neden sunsunlar ki.
2.MÜLTECİ:Ne oldu
2.MÜLTECİ:Anlamadım
2.MÜLTECİ:Bilincini kaybediyor
3.MÜLTECİ:Kuşları görüyorum ne kadar çoklar ama bunlar bizim evin damındaki kuşlar hiç
benzemiyor bunlar akbaba karım çocuklarım onlar nerdeler onlar
2.MÜLTECİ:Öldü.Nasıl iğrenç bir şey bu ölsen mezarın bile yok gömecek kimse yok
seni.Halbuki bu topraklar senin ama senin bu topraklara gömülmen yasak her halde bu iki
duvardır bizim tabutumuz mezarımız ise gökyüzü.Oda arık şu yerde yatanlardan biri birazdan
yayılacak kokusu.Hadi gidelim artık
2.MÜLTECİ:Dikkatli olun
1MÜLTECİ:Ne oldu
2.MÜLTECİ:Dayanamaz mısın
1.MÜLTECİ:Gözünü seveyim dayan tam ortadayız şu anda biraz hızlı olunda geçelim. Işık
geliyor
(Demeye kalmadan ışık hepsini yakalar
Köpek havlamaları düdükler siren sesleri
Bir silah sesi 4.MÜLTECİ yere yığılır.
Gaz atılır göz gözü görmemektedir)
1.MÜLTECİ:Kaç
1.MÜLTECİ:Kaç
SAHNE1
JOSE:Kimse yok mu
JOSE:Nasıl bulacaksın
PABLO:Onlardan değil çocuklar top oynamaya çıkarlar belki onlara sesleniriz her zaman bu
saatlerde top oynuyorlar orada
PABLO:Ne yapacaklar senin ucuz topunu onlarda daha güzelleri var verirler bizimkini merak
etme sen
JOSE:Şu duvar olmasa ne güzel olurdu hem bizde top oynardık orada.Sen hiç geçtin mi oraya
JOSE:Neyi
JOSE:Nasıl
PABLO:Bas baya yokmuş işte babam arkadaşlarıyla çocukken hep top oynarmış burada
PABLO:Babam devlet ormanları korumak için çekti diyor.Annemse işin aslı başka diyor.
JOSE:Hadi ya şimdi devlet düşmanı olan herkesin bahçesine böyle duvar mı dikiyor.Eğer
öğleyse babamın da düşmanları var bizim bahçeye de mi duvar dikecekler.Sen bir daha bizim
bahçeye giremeyecek misin ?
JOSE:Keşke bizde zengin olsaydık belki orada oynardık.Ben hiç görmedim biliyor musun
oradaki ormanı çok güzel diyorlar.
PABLO:Ben gördüm.
JOSE:Gerçekten mi
PABLO:Evet
JOSE:Nasıldı
PABLO:Çok güzel bir orman.Ağaçların yanına yaklaşıyorsun gövdeleri o kadar geniş ki sanki
seni kucaklayacak yaprakları o kadar büyük ve sık ki güneşi göremiyorsun.Baktıkça güneşe
yükselen bir dev içinde her türlü çiçek böcek var ben kocaman bir sincap gördüm orada
biliyor musun? Şu bizim sokakta yatan uyuz it bady var ya ondan daha büyüktü.
JOSE:Sahiden mi?
JOSE:Hadi devam et
PABLO:Daha ne anlatayım ki.Güzel işte hani şu kartpostallarda ki ışıklı evler var ya onlara
benziyor
JOSE:Vay be.Neyse tekrar duvara çıksana belki seslene bileceğimiz birileri vardır
JOSE:Neden var ki şu lanet olası duvar burada.Şimdi babam topumun o tarafa gittiğini
öğrenirse kızar bana bir topa sahip çıkamıyorsun der.
PABLO:Hallederiz
JOSE:Evet yeni bir iş buldu az diyor babam parası ama idare edermiş.
PABLO:Benimki hala işsiz ve kış geliyor daha iki gün önce yağan yağmurdan dolayı evimizi
su bastı
PABLO:Evet gönderecekler sanırım ama duvarın ömür tarafında okul o yüzden zor oluyor
söylemiyorlar ama ben biliyorum parada yok beni okutacak
PABLO:Neden
JOSE:Annem dedi ki Maria artık onun hem annesi hem ablası olacak.Bu durumda sende
babası olursun.Pablo baba der artık sana(güler)
JOSE:Peki ne iş yapacaksın
PABLO:Seni aptal elbette görürsün; çünkü Maria orada çalışıyor.Her hafta temizleye gidiyor
JOSE:Ama şimdi sen fakir ve küçüksün Pablo.Ya senden önce davranır evlenirse adam
onunla
JOSE:Yine mi yok
PABLO:Neden etmesin
JOSE:Ya beklemezse
PABLO:Ah Jose yeter bana olumsuz şeyler söylüyorsun.Çok zorlarsa gider banka soyarım
bende
JOSE:Sahiden mi
PABLO:Şu duvarı niye koydular ki şuraya bu duvar olmasaydı top hemen alır giderdik.Bende
biran önce Maria’ya olan aşkımı dile getirirdim.Bu duvarın ne işi var burada bu duvar
olamasaydı belki bizde orada otura bilirdik o zaman Maria gitmezdi temizliğe tanımazdı o
adamı bizde onlar gibi olurdu o zaman beni severdi.
JOSE:Ama baban demiyor muydu önceden orada top oyna dallarına çıkardık diyor. Sonradan
duvarı koymuşlar hatta oralarda evler bile varmış hepsini yıkmışlar.O yıkılan evlerde
oturanları da çağırırız bu duvarı yıkmak için olmaz mı
PABLO:Sen bana çıldırmış diyorsun ama asıl deli sensin.Benim Mariaya olan aşkımdan daha
imkansız bir şey söylüyorsun
JOSE:Hayır hayır.Ben gördüm birkaç işçinin elbirliğiyle bir duvarı yıktığını.Hem Maria’nın
seni sevebilmesi için o duvar yıkılmalı bence.Hem papaz okuluna gitmektende kurtulursun
normal okula da gidersin hem ayrılmayız.
JOSE:Bırak şimdi topu.Ben babama durumu anlatırım.Bir top arkadaşımdan daha mı değerli?
Zaten o duvarı yıkarsak babam bana daha çok top alır.Hem senin babanda bu duvar yüzünden
işten çıkarılmadı mı?(Pablo susar)Gördün mü?
PABLO:Neyi
JOSE:Duvar sendeledi
PABLO:Nasıl
JOSE:Bırak şimdi futbolu sen beni dinle bak diyorum ki.Bu duvarın geçtiği bütün malledeki
çocukları toplarız o işçileri de çağırırız bizden daha güçlüler elbirliğiyle yıkarız.Hı ne dersin
JOSE:Katır gibi inatçısın Pablo.Senin inadını kırmak şu duvarı yıkmaktan daha zor
PABLO:Sonra ağlayarak yanıma gelme Pablo babam beni dövdü Pablo topu alalı o zaman
ben gitmem
PABLO:Biran önce topu alıp Maria’yı görmem lazım.Ben topu almaya gidiyorum(Duvara
doğru yürür)
JOSE:Gitme
PABLO:Bakayım biri varsa alayım topu yoksa da artık ben inip alacağım
(Duvar çıkar)
PABLO:Burada kimse yok.Ben inip topu alacağım ama çıkarken zor olur sen elini uzat bana
tamam mı?
JOSE:Yapma
PABLO:Tamam mı dedim
JOSE:Gitme ormana karanlık orası.Pablo Pablo.İyi topu buldun.Çabuk ol Pablo. Pablo koş
arkanda birileri var Pablo çabuk ol koş hadi
PABLO:Sana anlattığım hikaye varya yalandı gördüm ama ağaçlarını karanlıktı o ışıklı
binalarının üstündeki gökyüzünde yıldız yoktu.Bizi karanlık sokaklarımızda daha fazla ışık
var Jose.Yık duvarı Jose yık