Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 2

ANNAZILER

ku bulan savaşta Ebü'I-Feth mağlüp ol- maladılar. Sa' di önce Deyalf'ye, daha son- (XII.) yüzyılın ikinci yarısında Afşarlar'a
du ve esir düştü. Bu gelişmeler üzeri- ra Dübeys b. Mezyed'in yanına gitti ve tabi olarak HOzistan'da hüküm süren
ne Ebü'ş-Şevk kardeşine karşı harekete orada kaldı. İbrahim Yına! Annaziler' in Şümle ile LOristan'da hüküm süren Sür-
geçti. Mühelhil, Hemedan hakimi Alaüd- önemli kalesi Sirvan ' ı bir süre kuşattık­ hab b. Annaz'ın bu hanedana mensup
devle b. Kakeveyh'ten yardım istedi. Ala- tan sonra zaptetti. Mühelhil Sultan Tuğ­ oldukları kabul edilmektedir.
üddevle de Dinever, Karmisin ve diğer rul Bey' e itaat arzedince (ı 050) Tuğrul BİBLİYOGRAFYA :
bazı yerleri kuşattı. Ebü'ş-Şevk kardeşi Bey Annaziler'i yeniden yerleştirdi. Bu- İbnü'I-Esfr. el-Kam il (tre . Abdülkerim Özay-
Sürhab'ın da Daküka'yı muhasara etti- na göre Mühelhil Sirvan, Daküka, Şehri­ dın). İstanbul 1987, IX, 159, 173, 174, 182,
ğini öğrenince Büveyhi Celalüddevle'den zor ve Samgan'da. Sürhab Diz-i Mah- 196, 197, 198, 206-207, 291, 306-307, 355,
yardım istedi. Ancak bu yardım gerçek- kf'de, Sa'di ise Havendan'da hüküm sü- 359, 375-377, 394, 398, 401 ·406, 408-410,
415, 418, 446 , 450; X, 283, 351; Müneccimba-
leşmedi. Ebü'ş-Şevk ile Mühelhil arasın­ recekti. şı, Sahai{ü'l-ahbar, İstanbul 1285, ll , 503; C. E.
daki mücadele Celalüddevle'nin müda- Sa'di 440 ( 1048 -49) yılında İbrahim Bosworth. The Medieval History of Iran A{gha-
halesiyle bir müddet durakladı. Fakat Yınal'dan eman* alınca Dübeys b. Mez- nistan and Central Asia, London 1977, V, 80,
Mühelhil Ebü'I-Feth'i serbest bırakınayı yed'den ayrılıp onun yanına hareket et- 82; a.mlf., "The Political and Dynastic His-
tory of the Iranian World, AD. 1000-1217",
reddedince düşmanlık yeniden alevien- ti. Bu arada Deskere'yi ele geçirdi, Bağ­
CHIr., V, 24, 42, 112; Erdoğan Merçil. Fars
di ve Ebü'ş-Şevk 1040 ve 1042'de tek- dat'tan gönderilen kuwetleri mağlüp et- Atabegleri Salgurlular, Ankara 1975, s. 32;
rar kardeşinin üzerine yürüdüyse de hiç- tikten sonra Ba'küba yakınlarındaki ka- "Faris", iA, IV, 469; V. Minorsky, "'Annazids",
bir sonuç elde edemedi. saba ve köylere kadar ilerledi ve hutbe- E/ 2 (İng .). 1, 512-513; K. M. Ahmad, "'Anna-
yi İbrahim Yına! adına okuttu. 1053'te zids", Elr., ll, 97-98.
Büveyhi Celalüddevle 1043'te ölünce
Annaziler Selçuklular'ın tehdidiyle kar- amcası Mühelhil'i mağ!Op etti ve oğluyla ~ ABDÜLKERİM ÖzA YDIN
şılaştılar. Tuğrul Bey, İbrahim Yına! ku- beraber esir aldı. Bunun üzerine Büveyhi
mandasındaki Selçuklu ordusunu Annazi- hükümdan ei-Melikü'r-Rahim, Sa'df'ye ı ı
ler üzerine sevketti. Hemedan valisi şeh­ karşı asker sevkettiyse de hiçbir sonuç ANNE
ri terketmek zorunda ka ldığı gibi Ebü'ş­ elde edemedi. (bk. ANA BABA).
Şevk de Dfnever'den Karmisin'e kaçtı ve Mühelhil'in esir düşmesi üzerine Bedr L _j

daha sonra Sirvan Kalesi'ne sığındı. Mü- Sultan Tuğrul Bey'in yanına giderek ba- .
ı ı
helhil Selçuklular'a karşı kard eşiyle an- basının serbest bırakılması için yardım ANS (Beni Ans)
laşmasına rağmen İbrahim Yınarın ilerle- istedi. Tuğrul Bey de Sa'df'den yanında
c.~-:~- i-! ı
mesini durduramadı. İbrahim Yına! Hul- rehin tuttuğu oğluna karşılık Mühelhil'i
van ve Mahideşt'i ele geçirip Hulencan'a salıvermesini teklif etti. Ancak Sa'di bu Yemen 'in Necid bölgesinde yaşayan
bir Arap kabilesi.
saldırdı. Ebü'ş-Şevk bundan kısa bir sü- teklifi reddederek ei-Melikü'r-Rahim ' e L _j
re sonra Sirvan'da öldü (Ramazan 4371 tabi oldu. Bunun üzerine Tuğrul Bey, İb­
Nisan 1046). rahim b. İshak ve Saht- Keman kuman- Mezhic'in bir kolu olan ve Kahtanl-
Annaziler bu defa Mühelhil'in etrafın­ dasında gönderdiği orduyla Sa'df'ye ağır ler'e mensup bulunan Ans kabilesinin
da toplandılar. Fakat Sa' di b. Ebü'ş-Şevk bir darbe indirdi. Sa'di perişan bir hal- kurucusu Ans b. Malik'in (Mezhic) ne-
amcasına danldığı için İbrahim Yınal'a de ROşen-Kubad Kalesi'ne çekildi (445 / sebi Kehlan b. Sebe'e dayanır. Yemen
katılmaya karar verdi ve ona mektup 1053-54). Mühelhil muhtemelen bu sıra­ Necd· inde BeynOn ve çevresinde yaşa­
yazıp bu isteğini bildirdi. O da bunu ka- da ölmüştür. Oğuzlar 1054'te kaleyi ku- yan bu kabilenin müslüman oluşuna da-
bul etti ve babasına ait şehirlere hakim şattılarsa da bir sonuç alamadılar. ir kaynaklarda bilgi yoktur. Yalnız Ans
olmasın ı sağlayacağına söz verdi. Sa'di Tuğrul Bey'in 18 Aralık 1055'te Bağ­ kabilesinden Rebla b. Reva'nın Medi-
Şazencan aşiretine mensup bir topluluk- dat'a girmesi ve Büveyhi hakimiyetine ne'ye gelip Hz. Peygamber ile görüştük­
la İbrahim Yınal'a katıldı ve Hulvan'da son vermesinden sonra kaynaklar An- ten sonra müslüman olduğu ve yurdu-
onun adına hutbe okuttu (Ağustos ı 046). nazfler hakkında bilgi vermezler. Ancak na dönmek üzere Medine'den ayrıldık­
Sa' di burada birkaç gün kaldıktan sonra İbnü'I-Esir 495 (1101 -1102) senesi olay- tan birkaç gün sonra yolda vefat ettiği
Mahideşt'e döndü. Bunun üzerine Mü- larından bahse,Çierken Mühelhil'in taru- bilinmektedir. Bu kabilenin mensup ol-
helhil Hulvan'ı işgal ederek İbrahim Yı­ nu Sürhab b. Bedr'in bu yıl Huftizgan duğu Mezhicoğulları'nın da İslamiyet'i
nal adına okunmakta olan hutbeye son Kalesi'ni ele geçirdiğini ve Salgurlu Türk- kabul edişine dair bilgi verilmemekte-
verdi. Sa'di daha sonra Oğuzlar'ın yardı­ menleri'nden Karabuli ile yaptığı savaş­ dir. Mezhic'in kollarından olan Murad
mıyla Hulvan'a hakim oldu ve amcasının ta mağlüp olup yirmi adamıyla bir dağa ve Zübeyd kabilelerinin İslam'a girişleri
kaçtığını ve Türkmenler' in, Daküka ile anlatılırken Ferve b. Müseyk el-Mura-
üzerine yürüdü, fakat esir düştü. Ancak
Sürhab'ın asi oğlu Sa'df'yi bir müddet Şehrizor hariç, bütün ülkesini ele geçir- df'nin Mezhic'in koliarına vali. Halid b.
sonra serbest bıraktı. İbrahim Yına! gön- diklerini kaydeder. Sürhab b. Bedr da- Said b. As'ın da zekat arnili olarak ta-
derdiği kuwetlerle Aralık 1047'de Sür- ha sonra tekrar Huftfzgan ·a hakim ol- yinlerinden söz edilmesi, Ans kabilesi-
hab'ın topraklarını da ele geçirdi. Oğuz­ du. Onun Şewal SOO'de (Haziran 1107) nin onlarla birlikte İ slam iyet'i kabul et-
lar daha sonra Bacisra ·dan iki fersah ölümü üzerine yerine oğlu Ebu MansOr tiklerini hatıra getirmektedir.

uzakta karargah kurmuş olan Sa'df'ye geçti. Ans kabilesi ilk devir İslam tarihinde
baskın düzenlediler. Sa'di ve adamları İbnü'I-Esir Annaziler'in 130 yıl hüküm bazı mensupları dolayısıyla meşhur ol-
perişan bir halde dağıldılar. Oğuzlar Des- sürdüklerini kaydeder ki buna göre Ebu du. Mekke devrinde müslüman olan Ya-
kere. Bacisra. Haruniye, Kasr-ı Sabür ve Mansür. 511 (1117) yılında yıkılan bu ha- sir ile oğlu Arnmar bu kabilenin Yam
o yöredeki diğer kasaba ve köyleri yağ- nedanın belki de son emiridir. Ancak VI. koluna, San'a'da peygamberlik iddiasın -

2%
ANSiKLOPEDi

da bulunan Esved el-Ansı ise Malik ko- 1531'de Thomas Eliot tarafından in- 79) tarafından otuz yedi kitap ve 2500
luna mensup idiler. Yine bu kabileden gilizce'de, Fransız yazar François Rabe- bölüm halinde yazılan Historia natura-
olan Yezid b. Hür el-Ansi, Dımaşk'ta Mu- lais vasıtasıyla da encyclopedie şeklinde lis'tir. Eskiçağ'ın Doğu'da yazılan ilk an-
aviye ve oğlu Yezid'in sahibü'ş-şurtası Fransızca 'da kullanılan (1532) ve daha siklopedik eseri, 220 yıllarında Çin impa-
idi. Ans'ın oğlu Aziz'in soyundan gelen- sonra da diğer Avrupa dillerine geçen ratorunun emriyle kaleme alınan Huang
ler Şam'a yerleştiler ve zaman zaman kelime, ilk defa yine XVI. yüzyılda Paul Ian'dır; ancak bu eser günümüze ka -
siyasette aktif rol oynadılar. Mervan b. Scalich'in bir eserine isim olarak veril- dar ulaşmamıştır.
Hakem'i iktidara geçmeye davet eden- miştir. Bununla birlikte kelimenin bir 2. Batı'da Ansiklopedik Eserler. 476 yı­
ler Ansiler'dir. Kabileden bazı grupların yayın türünün ortak adı olarak kullanıl­ lında Batı Roma imparatorluğu'nun çö-
Endülüs'e giderek Yahsub Kalesi çevre- ması ve eseriere isim olarak verilmesi, küşünden sonra eski Yunan - Roma ilim
sine yerleştikleri de bilinmektedir. XVIII. yüzyılda Diderot ve arkadaşları­ ve felsefesinin ansiklopediler alanındaki
BİBLİYOGRAFYA: nın Encyclopedie'yi yayımlamalarından etkileri, Romalı devlet adamı Cassiodo-
İbn Sa'd. et· Taba~a t, ı , 342·343; İbn Habib. sonraki tarihlere rastlar. Ansiklopedi ke- rus'un Institutiones divinarum et sea-
el-Muhabber (nşr. lise Lichtenstadter), Hay- limesinin günümüzdeki manasma ka- cularium litterum'u ve Aziz Isidaro'nun
ctarabad 1361/1942- Beyrut, ts. (Darü'I-Afa- vuşması XVIII. yüzyılı bulmakla birlikte
kı ' l-cedide), s. 373; İbn Düreyd. el -iş tikak, s.
(ö 636) Etymologiae'sı gibi eserlerle bir
415; İbn Hazm. Cemhere, s. 405-406; Bekri,
ansiklopedik mahiyetteki eserlerin or- süre daha devam etti. Bu süre zarfında
Mu'cem, I, 298; Sem'ani, el-Ensab, IX (nşr. taya çıkışı çok daha eski deviriere uzan- Batı, diğer sahalarda olduğu gibi ansik-
Muhammed Avvame - Riyazi Murad), Dımaşk maktadır. lopediler alanında da karanlık bir çağa
1979- Beyrut 1401 / 1981 , s. 79-81; İbn Ha-
1. İlkçağ ve İlk Ansiklopedik Eserler. in- girdi ve XIII. yüzyıla kadar bu alanda
cer, el· isabe, ı, 508 ; Kehhale. Mu' ce mü ka-
ba'ili'l-'ivab, Beyrut 1968, ll, 847-848; M. As.ım sanın ve içinde yaşadığı kainatın niçin kayda değer bir gelişme gösteremedi.
Köksal. islam Tarihi, istanbul 1981, X, 169- ve nasıl yaratıldığı, insanın mahiyet ve Bununla birlikte X. yüzyılda Bizans im-
171; Mustafa Fayda. islamiyetin Güney Ara· manasının ne olduğu, gayesinin ne ol- paratoru VII. Constantine'in (ö. 959) ta-
bistan 'a Yayı/ışı, Ankara 1982, s. 58·59, 108- ması gerektiği gibi konular ilkçağ'lar­ limatıyla meydana getirilen ve Excerpta
110, 116·118. r:;:ı
~ MusTAFA FAYDA da felsefenin temel hareket noktalarını Peiresciana, Excerpta Historica ... ve Le
oluşturuyordu. Bu sorulardan yola çıkan Livre des ceremonies gibi bazı parça-
filozoflar, aynı zamanda kendi dönem- ları 1900'1ü yıllarda yayımlanan ansiklo-
ANSİKLüPEDi
lerindeki bütün ilimleri bir araya getir- pedi bir imparatorun emriyle yazılması.
Çeşitli alanlarda mek ve bu sayede tefekkür ile ilim ara- Xl. yüzyılda Mikhail Psellos'un (ö 1096)
bilgi edinme ihtiyacına sında bir bağlantı kurmak amacınday­ yazdığı De Omnifaria doctrina soru ce-
özlü şekilde cevap veren dılar. Filozofla rın bu amacı ile insanın vap şeklinde hazırlanması. yine aynı asır­
bir müracaat eseri türü.
L _j neyi bildiğini veya bilebileceğini görmek da kaleme alınan Suidas adlı ansiklo-
arzusu birleştiğinde, o devrin bütün ilim- pedik sözlük Batı'da ilk defa alfabetik
Ansiklopediler hazırlandıkları devirler- lerini içine alan ansiklopedi sayılabile­ sisteme göre düzenlenmiş eser olması
deki ilim, kültür. sanat ve teknik gibi çe- cek kıymetli eserler meydana gelmek- ve başrahibe Herrad'ın (ö 11 95) derle-
şitli dalların tamamı veya belli bir bölü- teydi. Bu türden eserlerin ilk örnekleri- diği Hortus deliciarum ise bir kadın
müyle ilgili şahıs, eser, coğrafi bölge ve nin Yunan öncesi devirlerde Mısır, Me- yazarın eseri olması açılarından ansiklo-
müesseselerin tanıtımı veya kelime, kav- zopotamya. Hint ve Çin medeniyetlerin- pedi tarihi içinde önemli bir yere sahip-
ram, olay ve konuların izahı gibi her tür- de mevcut olduğu ileri sürülebilirse de tirler. Yine XII. yüzyılda St. Omerli Lam-
den bilgiye belli bir sistem içinde yer bilinen ilk örnek, milattan önce yaklaşık ber'in 1120'de derlediği Liber floridus,
verirler. Alfabetik veya sistematik dü- 370 yılında Eflatun' un yeğeni Speusip- ilmi konulardan çok metafizik ve büyü-
zenlemeleriyle farklı konulara ait bilgi- pos tarafından kaleme alınmış olan Si- cülük konularını ihtiva etmekteydi. Bu
leri kısa zamanda bulmaya yarayan ve militudes'tir. Tabiat tarihi, matematik, asrın en başarılı eseri ise Honorius Ine-
konular arasındaki bağıntıları da belir- felsefe gibi konuları ihtiva eden bu eser- lusus'un yazdığı Imago mundi oldu. Üç
ten ansiklopediler özellikle günümüzde, den sonra kayda değer bir başka çalış­ bölümden meydana gelen eserin birinci
çok defa birden fazla ilim adamının sis- ma, milattan önce 149'da ölen Romalı bölümünde coğrafya, astroloji ve astro-
temli ve uzun süren çalışmaları sonu- devlet adamı ve hatip Cato'nun oğluna nomi, ikinci bölümünde kronolojik me-
cunda ortaya çıkan hacimli ve kuşatıcı yazdığı mektuplardan oluşan Praecep- tot, üçüncü bölümünde ise tarih konu-
mahiyetteki büyük eserlerdir. ta ad filium'dur; bugün kayıp olan bu ları yer almaktaydı.

Latince encyclopaedia kelimesi Yunan- eser Romalılar'ın ansiklopedik eser sa- islam aleminin, eski Yunan ilim ve fel-
ca enkyklios paideiadan gelmekte olup hasındaki ilk ürünüdür. Yine Romalılar'ın sefesini daha da geliştiren yorumtarla
~bilgi dairesi, bilgi çemberi, genel eğitim önemli teşebbüslerinden biri olan ve ilk ortaya koyduğu o zamanın astronomi,
ve öğretim" gibi bir anlam taşımaktadır resimli ansiklopedi kabul edilen Discip- coğrafya, botanik. zooloji ve tıp gibi müs-
(en- "-de" kyklios "daire", paideia "bilgi"). linarum libri IX ise milattan önce SO' li bet ilimleriyle felsefe alanındaki bilgile-
Bu kelime, eski Yunan ve Roma'da her- yıllarda Marcus Terentius Varro tarafın­ ri XIII. yüzyılda tekrar Batı'ya dönmeye
kesin hayata atılmadan önce öğrenme­ dan. muhtevası gramer, lojik, retorik, başladı. Skolastik felsefe ile aklın ve il-
si gereken genel bilgileri ifade ediyor geometri, tıp, mimari, aritmetik, astro- mi düşüncenin çatışması şeklinde ge-
ve bu bilgi dairesinin içine de septem nomi ve müzik olmak üzere dokuz konu çen bu asırda meydana getirilen ansik-
artes liberales (yedi serbest sanat) denilen üzerine yazılmıştır. ilkçağ'ların en önem- lopedik eserler arasında en başarılı ola-
gramer, retorik, diyalektik. aritmetik, ge- li ansiklopedik eseri ise yine Romalı bir nı Beauvaisli Vincent'in Speculum ma-
ometri, astronomi ve mOsiki giriyordu. bilgin ve devlet adamı olan Plinius (ö . jus adlı kitabıdır (ı 244) Seksen ana bö-

2~7

You might also like