Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 2

HİKAYE

Hikaye ya da öykü, gerçek ve gerçeğe yakın bir olayı aktaran kısa, düzyazı şeklindeki anlatıdır.
Kısa oluşu, yalın bir olay örgüsüne sahip olması, genellikle önemli bir olay ya da sahne
aracılığıyla tek ve yoğun bir etki uyandırması ve az sayıda karaktere yer vermesiyle roman ve
diğer anlatı türlerinden ayrılır.

Hikayenin yapı unsurları kişiler, yer (mekan), olay örgüsü ve zamandır.

Anlatıcı, hikayede olayları anlatan kişidir. Anlatıcı yazarın kendisi değil kurmaca bir kişidir.
Hikayede olaylar birinci veya üçüncü kişi ağzından anlatılır.

Bakış açısı; anlatıcının hikayedeki kişi, olay, yer ve zamanı ele alış biçimi ve bunlara karşı
takındığı tutumdur. Üçe ayrılır: Hakim (Tanrısal/İlahi) Bakış açısı, Kahraman (Ben) Bakış açısı,
Gözlemci (Müşahit) Bakış açısı.

Edebiyatımızdaki ilk öykü örneği Ahmet Mithat Efendi tarafından 1870 yılında kaleme alınan Letaif -i Rivayettir.

Batılı anlamdaki ilk hikaye denemesi ise Sami Paşazade Sezai'nin 1892 yılında yazdığı Küçük Şeyler hikayesidir.

Türk hikâyeciliğini Batılı örneklerine tam anlamıyla yaklaştıran Servetifünun Dönemi yazarlarından
Halit Ziya Uşaklıgil'dir

Millî Edebiyat Dönemi'nde Ömer Seyfettin konuşma dilinin egemen olduğu, tarihî, siyasi ve sosyal
konulu hikâyeleriyle yeni bir çığır açmıştır. Bu dönem hikâyecileri, eserlerinde dili sadeleştirmiş,
sosyal hayatı gerçekçi bir üslupla ele almıştır. Ömer Seyfettin'i Cumhuriyet Dönemi'nde Halide
Edip Adıvar, Reşat Nuri Güntekin, Refik Halit Karay izlemiştir

Fahri Celalettin Göktulga, Selahattin Enis, Sadri Ertem, Osman Celal Kaygılı, Sabahattin Ali, Mem-
duh Şevket Esendal, Sait Faik Abasıyanık, Yaşar Kemal, Fakir Baykurt, Necati Cumalı, Haldun Taner,
Kemal Tahir Cumhuriyet Dönemi'nde hikâye türünde eserler veren diğer yazarlardır.

Hikaye, Avrupa’da ayrı bir tür olarak Orta Çağ’ın sonlarında İtalyan yazar Boccacio’nun
Decameron kitabı ile ortaya çıkmıştır. Bu kitap dışındaki kaynaklar arasında, MS II. yüzyılda
Hint edebiyatında ortaya çıkan Pançatantra’nın XIII. yüzyılda Toskanalı Pedro de Alfonso
tarafından yeniden yazılmış hâli olan La Disciplina Clericalis ile o dönemde birçok dilde
çevirisi olan Yedi Bilgenin Kitabı (Livre des SeptSages) ve şövalye hikâyeleri olduğu tahmin
edilmektedir. Decameron ile kullanılan çerçeve hikâye tekniğinin Doğu (Hint) kaynaklı olduğu
açıktır. Boccacio eseriyle, İtalya’da bulunan birçok takipçisinin yanında, bütün Avrupa’yı
etkilemiştir.

XIV. yüzyılda İtalyan edebiyatında Boccaccio'nun (Bokaçyo) yazdığı Decameron (Dekameron)


adlı eser, hikâye türünün ilk örneği kabul edilir.

Türk edebiyatında Tanzimat'tan önce hikâye türünün yerini halk hikâyeleri, destanlar, masallar,
mesneviler ve Dede Korkut Hikâyeleri tutmaktaydı.

Batılı anlamda hikâye, Türk edebiyatına Tanzimat'la girmiştir. Ahmet Mithat Efendi'nin Letaif-i
Ri- vâyât adlı eseri ilk hikâye örneklerindendir. Letaif-i Rivâyâťta yer yer geleneksel hikâyenin
anlatım özelliklerine rastlanır. Teknik açıdan güçlü, Batılı örneklere benzeyen ilk hikâye ise
Samipaşazade Sezai'nin Küçük Şeyler adlı eseridir.

Hikaye, durum hikayesi ve olay hikayesi olmak üzere ikiye ayrılır.


• Guy de Maupassant, olay hikayelerinin en başarılı örneklerini verdiğinden Maupassant
tarzı hikayeler olarak bilinir.
• Durum hikayelerinde olay örgüsünün önemi azaltılmıştır. Olay örgüsü, özenle seçilmiş
olaylardan seçilmez. İnsanın her yerde ve her insanın yaşayabileceği basit ve sıradan
durumlar anlatılır.
• Anton Çehov, durum hikayelerinin en başarılı örneklerini vermesi sebebiyle Çehov tarzı
hikaye olarak bilinir

Hikayede olay örgüsü diğer yazı türlerinde olduğu gibi üç bölümden oluşur. Ancak bütün
hikayelerde bu örgü kullanılmayıp başlangıç ve sonuç bölümleri bulunmamaktadır. Olay
örgüsünün tanımları liste halinde aşağıda verilmiştir.

• Serim: Hikayenin giriş bölümüdür. Bu bölümde olayın geçtiği çevre, kişiler tanıtılarak
ana olaya giriş yapılır.
• Düğüm: Hikayenin tüm yönleriyle anlatıldığı en geniş yönüdür.
• Çözüm: Hikayenin sonuç bölümüdür. Anlatılan hikayenin sona erip merak uyandırarak
sonuca bağlanır.

Tema: Hikâyedeki temel duygu veya düşüncedir, soyut ve geneldir: sevgi, dostluk vb.

Konu: Hikâyedeki duygu veya düşüncenin somut bir duruma bağlı olarak ele alındığı olgudur,
temayı sınırlandırır. Türkiye'de aile bağları vb.

Karşılaşma: Olay çevresinde gelişen edebî metinlerde çatışmaları, olay halkalarını veya yeni
durumları oluşturacak şekilde kahramanların yüz yüze gelmeleridir.

Çatışma: Hikâyede karşıt duygu, düşünce ve isteklerin; kişilik özelliklerinin bir arada
sergilenmesi ile ortaya çıkan durumdur. Olayların dayandığı asıl ögedir, merak duygusunu
canlı tutar: hayal-gerçek çatışması vb.

• İlk öykü A.Mithat Ef endi Letaif -i Rivayet (Anlatılagelen öyküler)


• Batılı anlamda ilk öykü (ilk realist öykü) Samipaşazade Sezai Küçük Şeyler
• Basılan ilk küçük hikaye kitabı Samipaşazade Sezai Küçük Şeyler
• Dünya edebiyatındaki ilk hikayeci ve eseri Boccacio Decameron
• Konuşma diliyle yazılan ilk hikayenin sahibi Ömer Seyf ettin
• Gerçek anlamda ilk kez Anadolu’yu işleyen Ref ik Halit Karay
• İlk öykü denemesi Emin Nihat Tarlan Müsameratname
• Yayınlanmış ilk öykü kitabı Emin Nihat Tarlan Müsameratname
• Dünyadaki ilk özgün çizgi roman hikayesi Chester Gould Dick Tracy

You might also like