Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 19

EKONOMİ VE KÜLTÜR

Ders: Kültür ve Dil


Öğrenci Adı Soyadı: Mert Açıkel
No: 220127006
Sınıf: 2/B Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Öğretmen: Y. Sezer Oğuzhan
EKONOMİ
Ekonominin güncel Türkçe sözlükteki tanımı; insanların yaşayabilmek için üretme,
ürettiklerini bölüşme biçimlerinin ve bu faaliyetlerden doğan ilişkilerin bütünü,
iktisat.
KÜLTÜR
Kültürün güncel Türkçe sözlükteki tanımı; tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde
yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere
iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü
gösteren araçların bütünü.
Ekonomik ve kültürel alışveriş, coğrafyaları birbirine yakınlaştıran, insanları birbirine
bağlayan en önemli iki güçtür. İnsanlar, toplumlar, ülkeler birbiriyle ekonomik ve
kültürel alışverişe girdikçe buradan zenginlik doğmuştur.
Kültürün Ekonomi Üzerindeki Etkileri
Kültürün ekonomi üzerine dolaylı veya doğrudan pek çok etkisi vardır.
• Bireylerin davranış kalıpları, karakterleri de bir kültürün varlığını simgelediği için
ekonomi üzerine etkileri açıktır.
• Toplumun tarihsel süreç içerisindeki konumu, karşılaştıkları zorluklar, yenilgiler
daha sonraki dönemlerde yol gösterici olan başlıca unsurlardır.
• Kültürel farklılıklar ekonomik kalkınma açısından önemlidir.
• Küreselleşmenin yaygınlaşmasına katkı sağlayan ulus-ötesi şirketler kültürün
ekonomik yaşam üzerine etkisinin anlaşılması açısından önemlidir.
• Kültür, kurumlar veya firmalar arası rekabet üstünlüğü sağlayarak ekonomiye katkı
sağlamaktadır.
• Din ekonomiyle ilgili olarak girişimciliği, tüketimi, sosyal organizasyonu etkileyen
önemli bir unsurdur.
• Dil ve iletişim bugün ekonomik ilişkilerin temelinde yer alan önemli bir unsurdur.
• Kültür ile ekonomik bağı açısından üzerinde durulacak bir alan da turizmdir.
• Küreselleşmenin kültürü etkilemesi sonucunda ekonomide geniş çaplı değişimler
meydana gelmiştir.
Kültür, insanın yarattığı bir şey olarak ekonomik yapıyı belirleyen önemli bir
unsurdur. Dolayısıyla ekonomi de insanların yarattığı bir değerler bütününü temsil
eder.
Ekonominin Kültür Üzerindeki Etkileri
Bu etkinin ilkel çağlara dayandığı rahatlıkla söylenebilmektedir. İnsanlığın var
oluşuyla birlikte sosyal yaşam başlamış, kültürel paylaşım çok ilkel koşullarda olsa
bile sağlanmış ve ilkel ekonomik faaliyetler, kültürü değişime uğratmıştır.
• Sanayi devrimi, İngiltere’de başlayan teknolojik-ekonomik devrimle, Fransa’da
gerçekleşen politik devrimin bir sonucudur. Sanayi devrimi yalnızca ekonomik
alanda değil, kültürel alanda da çok büyük değişikliklere yol açmıştır.
• Seri üretim yapan fabrikaların yaygınlık kazanması ekonominin kültür üzerindeki
etkisine örnektir.
• Sanayi devrimi emeğin önemini sermaye ve girişimin önemiyle değiştirmiştir.
• Kar etmek temel motive edici faktör olarak ön plana çıkmıştır.
• İnsanlar ve toplumlar, ülkeler artık doyumsuz hale gelmeye başlamışlardır.
• Temel değerler çok büyük bir değişime uğramıştır. Bu değişimin önemli bir nedeni
daha fazla para ihtiyacı olmuştur.
• Kadının çalışma hayatındaki yerini almasıyla yeni bir boyuta ulaşmıştır.
• Tarım toplumuyla birlikte yerleşik düzene geçilmiştir.
• Geniş aile kavramı yerine çekirdek aile ön plana çıkmıştır.
• İnsan davranışları üzerinde bireycilik ilkesi etkili olaya başlamıştır.
• Çalışmaya ayrılan zaman artıkça, sosyal ilişkilerde yozlaşma ortaya çıkmıştır.
• Para ihtiyacı, kadının daha çok çalışmasını gerekli kılmıştır.
• Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçiş yaşanmıştır.
• Sanayi devrimiyle artan teknolojik gelişmeler bilgi toplumunda önüne geçilemez
şekilde ilerlemeye devam etmekte, bu teknolojiler tüm dünyaya yayılmaya yani
bilgi küreselleşmeye, kolay erişebilir bir olgu haline gelmeye başlamıştır.
• Bilgisayar kullanımı yaygınlaşmıştır.
• Tarım toplumunda insan, yaşamını doğaya göre belirler.
• Sanayi toplumunda insan, doğaya olan bağımlılığından kurtulmuştur.
• Bilgi toplumunda insan, doğaya bağımlılığı tamamen kaybolmuş ve artık insan
doğaya hükmeder hale gelmiştir.
• Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişle birlikte, insan kendi değerinin farkına
varmakta ve yaşam şeklini buna göre şekillendirmektedir.
• Ekonomik açıdan teknolojik ürünlere olan talep artışıyla, aile ilişkilerinin
yozlaşması arasında bir nedensellik vardır.
• İnsanlar bilgi toplumuna geçiş süreciyle birlikte sosyalleşme adına kültürel
faaliyetlere daha fazla önem vermeye başlamakta ve bunun sayesinde sinema
kültürü, tiyatro kültürü, müzik kültürü gibi kültürler büyük gelişim göstermektedir.
• Sinemanın, tiyatronun, arkadaşlıkların en büyük rakibi artık televizyondur.
• Ülkelerin kalkınma motoru olarak görülen teknoloji geliştikçe, kültürler de buna
paralel olarak geriye gitmektedir.
• Günümüzde televizyon ve televizyon benzeri bu tarz elektronik eşyaların üretimi,
satışı, bir ülkenin ekonomisini büyük oranda etkileyen önemli faktörlerdir.
• Bu teknolojik ürünlerin insanların hayatına girmesi ülkenin refahına katkı
sağlarken, aynı zamanda kültürlerinde onarılamaz büyüklükte hasarlara yol
açmaktadır.
• Alışveriş merkezleri küresel yapıların, toplum kültürünü etkileyebilecek en önemli
aracıdır. Alışveriş merkezleri kültür yozlaşmasına neden olan çok büyük bir
faktördür.
• Küresel ticarette karşılıklı anlaşmalarla mal alım satımı yaparak bütünleşme
yolunda ilerleyen ülkelerin kültürleri de benzerlik göstermeye, aynılaşmaya
başlamaktadır. Bu yakınlaşmalarla beraber her ülkenin kendine özgü damak tadı,
moda anlayışı, aile ilişkileri kısacası tüm kültürel değerler, bir başka ülke tarafından
kolaylıkla benimsenebilmektedir.
➢Kültürü; bilim, teknoloji ve ekonomiyle bir araya getiren temel kavram
yaratıcılıktır. Hayal etme, karar verme ve çekicilik, bu türden yaratıcılık faaliyetinin
temelini oluşturmaktadır.
➢Kültür ekonomisi; girdisi yaratıcı ve kültürel emek olan, çıktısı ise fikri mülkiyet
hakları ile korunan ürünler, eserler, etkinlikler ve ürünlerin tüketici ile buluşmasını
sağlayan endüstriler toplamıdır.
➢Kültürün ekonomik bir faaliyet alanı olarak görülmesi onun değerini
düşürmemekte tam tersine kültürün ekonomik değeri onların iletişim değerlerini
ve etki alanlarını artırmaktadır. Kültür ekonomisi öz değerleri ve yerli kazanımların
dünyaya yayılmasını sağlamaktadır.
Kültürel Sektörler

Müzik Endüstrisi Film Endüstrisi Yayıncılık Endüstrisi

Görsel Sanatlar Gösteri Sanatları Tasarım


SİNEMA
Sinema salonu sayısı Sinema seyirci sayısı

Sinema salonlarının sayısı %1,3 azaldı Sinema seyirci sayısı %187,9 arttı

Sinema salonu sayısı 2022 yılında bir önceki yıla göre %1,3 Sinema seyirci sayısı bir önceki yıla göre %187,9 artarak
azalarak 2 bin 366 oldu. Bu dönemde sinema 35 milyon 754 bin 644 kişi oldu. Yerli film seyirci sayısı
salonlarındaki koltuk sayısı %0,3 azalarak 284 bin 204 %476,9 artarak 18 milyon 834 bin 898 kişi olurken,
oldu. yabancı film seyirci sayısı %84,8 artarak 16 milyon 919
bin 746 kişi oldu.
TİYATRO
Tiyatro salonu sayısı Telif ve çeviri tiyatro eseri seyirci sayısı

Tiyatro salonu sayısı %104,3 arttı Tiyatro seyirci sayısı %662,6 arttı

Tiyatro salonu sayısı geçen sezona göre %104,3 Tiyatro seyirci sayısı 2021/22 sezonunda %662,6 artarak 5
artarken tiyatro salonu koltuk sayısı %112,9 arttı. milyon 451 bin 627 oldu. Tiyatro salonlarında oynanan eser
Aynı sezonda tiyatro salonu sayısı 817 olurken tiyatro sayısı geçen sezona göre %402,6 artarak 8 bin 368 oldu.
salonu koltuk sayısı 332 bin 141 oldu. Tiyatroda telif eser seyirci sayısı geçen sezona göre %674,7
artarken çeviri eser seyirci sayısı %624,8 arttı.
KÜTÜPHANE
Kütüphanelerdeki kitap sayısı Kütüphane sayısı %43,4 arttı
2022 yılında kütüphane sayısı 1 Milli Kütüphane,
1257 halk kütüphanesi, 625 üniversite kütüphanesi
ve 47 bin 654 örgün ve yaygın eğitim kurumu
kütüphanesi olmak üzere toplam 49 bin 537 oldu.

Milli Kütüphaneden yararlanan kişi sayısı %125,7


arttı
Milli Kütüphaneden yararlanan kişi sayısı bir önceki
yıla göre %125,7 artarak 405 bin 584 olurken kitap
dışı materyal sayısı bir önceki yıla göre %2,5 artarak
Kitap sayısı %14,5 arttı 200 bin 453 oldu.

Kitap sayıları bir önceki yıla göre Milli Kütüphanede %5,6 Halk kütüphanelerinden yararlanan kişi sayısı
artarak 1 milyon 632 bin 589, üniversite kütüphanelerinde %4,6 %70,8 arttı
artarak 21 milyon 98 bin 691, halk kütüphanelerinde %3,3
artarak 23 milyon 91 bin 168, örgün ve yaygın eğitim kurum
kütüphanelerinde %28,1 artarak 43 milyon 971 bin 809 oldu.
• Bilgi ekonomisi odaklı yerel politikalarla girişimciliği teşvik eden, inovasyon
yeteneğini geliştiren, yaratıcılığın önünü açan ve ekonomik yoğunlaşmaların
mekânsal organizasyonunu doğru planlayan kentler, küresel ekonomide ciddi bir
rekabet avantajı sağlamaktadır.
• Kültür ekonomisi kültürel yayılmacılığı, yöresel ve ulusalın zenginliğini fark etmeyi
sağlamakta, özgünlüğü, belleğin küresel yayılmacılığını da olanaklı hale
getirmektedir.
• Küresel ekonomide insan sermayesine dayalı kültür ekonomisi kavramı, katma
değeri yüksek ve uluslararası piyasalarda rekabet gücü yüksek alanlardan biridir. Bu
gerçeğin önemle üzerinde durulmalı, ülkemizin ekonomik büyüme hedeflerini ileri
taşıyacak alternatif kültür politikaları düzenlenmelidir.

You might also like