Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 96

TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

101) Onun görüşüne göre, özel sektör gelişmek için daha çok
rekabete ihtiyaç duymanın yanında vergi muafiyetine de
duymaktadır.

101
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

102) Tam Avrupa’nın siyasi birliğe doğru gittiği sırada, ekonomik


politika ile ilgili çeşitli şüpheler ortaya çıktı.

102
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

103) Başlangıçta işi üstlenmede tereddüt ettiyse de şimdi kabul ettiği


için memnun.

103
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

104) Faiz oranlarındaki artışa rağmen kardeşim bankadaki hesabını


kapattı; ben de öyle yaptım.

104
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

105) Başarı olasılığı bu kadar düşük bir projeye yatırım yapmak için
onun çok iyi bir nedeni olmuş olmalı.

105
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

106) Şirketin iflas nedenleri ile ilgili olarak gazeteler ne derse desin,
ben hâlâ bunun kaçınılmaz olduğu görüşündeyim.

106
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

107) Eğer satışlarda bir iyileşme olmazsa, işgücünü daha da azaltmak


zorunda kalabiliriz.

107
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

108) Zaman geçtikçe çoğu insan, robotları yalnızca işyerinde


kullanmayacak, evlerinde de birer tane bulunduracak.

108
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

109) Doğu Avrupa’nın gelişmekte olan şirketleri ekonomik büyümeyi


gerçekleştirmek için haberleşme sistemlerini iyileştirmeye çalışıyor.

109
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

110) Hayatta kalabilmek için zaten dış dünyaya bağımlı olan fakir bir
Afrika ülkesine bunun son darbe olduğu ortaya çıktı.

110
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

111) Ekonomik büyümeyi bir biçimde sınırlayabileceğimiz ya da


sınırlamamız gerektiği düşüncesi ne gerekli ne de uygulanabilir
görünüyor.

111
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

112) Kitle iletişim araçlarının gelişmesinden önce bilginin ne denli


yavaş ve hatalı aktarıldığını anlamak zor değildir.

112
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

113) Çevreyi kirleten kuruluşlarca ödenmesi gereken ceza miktarını


azaltma kararı çevrecileri öfkelendirdi.

113
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

114) Hava kirlenmesi yanında tuz ve diğer kimyasal maddelerin


birikimi yüzünden, dünyanın bazı bölgelerinde dönüm başına ürün
verimi düşüyor.

114
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

115) Ev kadınlarının haklarının tanınması yolunda çalışan bir


örgütün olması demek, doğru yönde ilerliyoruz demektir.

115
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

116) Seyirci onlara sunacağınız şeyin ilginç olacağına inanmalı.

116
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

117) Hem, son söz neden eleştirmenin olsun ki?

117
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

118) Gelecek yüzyıl Avrupa’da bugün olduğundan 20 milyon daha


az insan olacağı için avrupalı devletler evliliği teşvik ediyor.

118
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

119) Bu kadar çok yolculuk gerektiren bir işe sahip olmanın nasıl bir
şey olduğunu bir tasavvur edin!

119
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

120) Binlerce insan öldürüldü ve on binlerce sığınmacı köylerinden


başkente kaçtı.

120
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

121) Bu yüzyıl ilk kez savaş veya ekonomi dışında bir konuyu
tartışmak üzere bir zirve konferansı toplanacak.

121
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

122) Gelişmekte olan ülkeler adeta Batı’nın onları sanayileşmenin


sonuçlarından kurtarmasını bekliyor.

122
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

123) Bazı bilim adamları, okyanus akıntısındaki değişikliklerin ani


iklim değişmelerine yol açmış olabileceğinden şüpheleniyorlar.

123
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

124) Yeni şirketin amansız bir rekabetin hüküm sürdüğü dünya


pazarındaki başarısı, maliyetleri düşük tutabilmesine bağlı olacak.

124
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

125) Genişleyen ticari bağlantıların diplomatik ilişkilerde bir iyileşme


sağlayıp sağlamayacağı zamanla görülecek.

125
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

126) Atıklarını yeniden kullanamayan şirketler bile, onların çevre


üzerindeki etkisini en aza indirmeyi öğreniyor.

126
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

127) Her ne kadar uydular yalnızca üç ile beş yıllık bir ömre
sahipseler de NASA bunlardan daha uzun bir süre için yararlanmayı
amaçlıyor.

127
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

128) Sürekli barış umudu, ara düzenlemelerin ne kadar iyi


işletilebileceğine bağlıdır.

128
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

129) Kimsenin göz ardı edemeyeceği bir gerçek te şudur ki


çocuklarımıza doğru eğitim vermeden iyi bir gelecek bekleyemeyiz.

129
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

130) Kanımızca, kuralların işlemesini sağlamanın tek yolu onları


zorunlu kılmaktır.

130
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

131) Müşterinin ne istediğini öğrenmek her şeyden önemlidir.

131
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

132) Gelecek, elleri yerine kafalarını kullanan insanlarındır.

132
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

133) Oraya kim önce ulaşırsa onun büyük bir avantaj


sağlayacağından söz ettiğinizi hatırlıyorum.

133
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

134) Ozon tabakası ne kadar incelirse o kadar çok miktarda kanser


yapıcı mor ötesi ışın dünyaya ulaşır.

134
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

135) Avrupalıların özellikle yaz dönemlerinde Türkiye'yi tercih etmesi


elbette sahip olduğumuz muhteşem doğal güzelliklerden
kaynaklanmaktadır.

135
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

136) Diyelim ki bu şairler bir yayıncı buldular; bugün bir okur kitlesi
bulabilirler miydi?

136
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

137) İşçileri korumayı amaçlayan bir sistem, bunun yerine,


milyonlarcasının çalışmasını engelledi.

137
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

138) Tarihsel romanın ne olduğu ya da ne olması gerektiği üzerinde


bir görüş birliği bile yok.

138
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

139) İyi yazarların iyi kitap, kötü yazarların kötü kitap yazdığını
söylemek yeterli değil.

139
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

140) Eninde sonunda bir zaman gelir ki bir ülkenin nüfusundaki hızlı
artış normal gıda arzını geçer.

140
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

141) Gündemdeki maddelerin sırasında bir değişiklik yapılmış


olduğunu katılanlardan çok azı fark etti.

141
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

142) Konuyu iyice anlayıp izlenecek politikayı saptayıncaya kadar


mektuba cevap vermeyi erteledi.

142
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

143) Çoğu eleştirmen, Freud’un edebiyat üzerindeki etkisinin,


edebiyatın Freud üzerindeki etkisinden daha büyük olmadığı
görüşündedir.

143
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

144) Başlangıçta, hümanizm eski Yunan ve Latin klasiklerine dayalı


eğitimi tanımlamak için kullanılan bir kavramdı.

144
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

145) Mozart mesleğine, çağının tüm diğer bestecilerinin canını dişine


takarak ulaşmaya çalıştığı bir noktadan başlamıştır.

145
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

146) Az gelişmiş tropikal ülkelerde etkili sağlık önlemlerinin


yokluğuna bağlı pek çok hastalık vardır.

146
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

147) Dergi reklam ücretleri, çok büyük ölçüde, derginin tiraj


güvencesine dayanır; güvence ne kadar büyükse reklam başına ücret
de o kadar yüksektir.

147
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

148) Osmanlı İmparatorluğu’nda kişi, ırk veya doğum yeri ne olursa


olsun, imparatorluğun ilkelerine mutlak olarak uyması koşuluyla
devlet hizmetine her zaman uygun görülürdü.

148
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

149) Bir uzay mekiğinin tasarımında, üzerine ışınların düşeceği


yüzeyi oluşturan maddenin ısı kapasitesinin hayati önem taşıdığı
açıktır.

149
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

150) Bu roman, aslında son derece ilginç olan ana tema yeterince
geliştirilmemiş olduğu için başarısızdır.

150
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

151) Bazı üyeler sorunlarını başkana düşmanca bir tavır içinde


yönelttiler ve bu da doğal olarak onu telaşa düşürdü.

151
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

152) Eski belediye başkanının parti politikasında oynadığı rol ile ilgili
olarak son yıllarda basın-yayında pek çok saçmalık yer aldı.

152
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

153) Tüm dünyada sağ ve sol partilerin politikaları arasında önemli


bir yakınlaşma olduğu raporda açıkça görülmektedir.

153
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

154) Mülakatta sorulara verdiği cevaplardan delikanlının gerçek


ilgisinin rakamlara değil kelimelere olduğu anlaşıldı.

154
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

155) Hiç kimse hissedarların büyük bir çoğunluğu tarafından seçilmiş


olan yeni başkanın şirket yapısında bu denli köklü değişiklikler
yapacağını beklemiyordu.

155
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

156) Deneyimlerine dayanarak konuşan babası, ona, hep geriye


bakmakla ve geçmişten pişman olmakla hiçbir şeyin
kazanılamayacağını söyledi.

156
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

157) Zayıf gazeteler güçlülerle birleştiği için, bugün Amerika’da


yüzyıl önce olduğundan daha az gazete yayınlanmaktadır.

157
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

158) Yakın zamanlara kadar araştırmacılar sigara içmek için tek bir
nedenin olması gerektiğini varsayıyorlardı ve bundan dolayı önce
sigara içenlerle içmeyenler arasındaki farklılıkları aradılar.

158
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

159) İkili görüşmelerin temel amacı iki ülke arasında yeni imzalanmış
olan bir barış antlaşmasının uygulanmasına ilişkin usulleri tartışmak
ve belirlemekti.

159
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

160) Dünya tarihindeki tüm büyük değişimlerden hiçbiri,


sömürgeciliğin sona ermesinden daha çarpıcı ve daha hızlı
olmamıştır.

160
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

161) Afrika'daki ticaret ağımızı kurarken, burasının sadece geniş bir


kıta olmadığını fakat aynı zamanda muazzam bir kabileler ve
kültürler karışımı olduğunu daima hatırlamamız gerekir.

161
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

162) İnsanların senin hakkında düşündüğü şeyden ziyade senin


gerçekte ne olduğun önemlidir.

162
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

163) Kendinden önceki başkan Carter gibi, Reagan bütçe açığını


ortadan kaldırmanın, hatta önemli ölçüde azaltmanın bile çok zor
olduğunu başkanlığının ilk yılının sonunda anladı.

163
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

164) Halkın büyük refahına rağmen, İngilizce ve Fransızca konuşan


topluluklarının arasındaki ilişkinin, Kanada'nın başlıca siyasal sorunu
olarak durduğu hatırlanmalıdır.

164
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

165) Yerel yönetimlerin kendi harcama düzeylerini belirleme


özgürlüğü, Thatcher’ın 1979 da iktidara gelmesiyle son buldu.

165
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

166) Raporun giriş bölümünde belirtildiği gibi, 1853'te Fransa


tarafından ilhak edilen Yeni Kaledonya, Yeni Kaledonya'nın
kendisinden ve Güney Pasifik 'teki çeşitli diğer adalardan oluşur.

166
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

167) Nobel Vakfı, Alfred Nobel tarafından vasiyetnamesinde ifade


edilen dilekleri hayata geçirmek için yüzyılın başında kuruldu.

167
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

168) Bugün binlerce hava gözlem istasyonu tüm dünya üzerinde


faaliyet göstermekte ve bize çeşitli atmosfer durumları ile ilgili
tahminleri sağlamaktır.

168
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

169) Güneş'e en yakın dördüncü gezegen Mars'ın yüzeyinde, yüz


milyonlarca yıl aşırı yağmura maruz kalmış geniş ovalar
görülmektedir.

169
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

170) 1970'ten bu yana ülkenin hava ve su kirlenmesini azaltmakta


kaydettiği ilerleme tartışılmaz.

170
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

171) Her iki taraftaki sertlik yanlıları, güç paylaşımı yönündeki tüm
girişimleri engelledi.

171
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

172) Nükleer bilim ve teknolojinin gelişmesinde nötron çok önemli bir


rol oynamıştır.

172
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

173) Fiyatları karşılaştırırken, nitelik gibi niceliğin de farklılık


gösterebileceğini hatırlamada yarar var.

173
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

174) 1712'de getirilen gazete vergisine rağmen, 18. yüzyılın


sonlarına doğru Londra'da yayınlanan gazete sayısı 53'e çıkmıştı.

174
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

175) Bir çok çağdaşı gibi, Charles Dickens, sanayileşmenin sonucu


ortaya çıkan toplumsal sorunları ele almıştır.

175
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

176) Şimdiki yerine I588'de taşınmış olan Roma Vatikan


Kütüphanesi'nin bugün, Avrupa'nın en büyük kütüphanelerinden biri
olduğu kabul edilir.

176
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

177) Viktorya çağının önde gelen bir romancısı olan Thackeray,


kişilerin erdem ve kusurlarının anlatımında mümkün olduğu kadar
gerçekçi olmayı amaçladı.

177
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

178) 1925 yılında imzalanan Locarno Antlaşmasıyla, Almanya, Fransa


ve Belçika, mevcut sınırlarını korumayı ve birbirlerine karşı güç
kullanmaktan kaçınmayı taahüt etmişlerdi.

178
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

179) Kanıtlar, son iki yıldır sanayiinin büyümesini sağlayan ev


bilgisayarlarındaki patlamanın durulmakta olabileceğini gösteriyor.

179
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

180) Bugünlerde o kadar çok ağır kural var ki herhangi bir şeye izin
verilmişse herhalde güvenilir olmalı diye düşünüyoruz.

180
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

181) Ancak Intelsat’ın olumsuz yanı, iri ve hantal olması ve


gelişmekte olan ülkelere sadece sınırlı hizmet seçenekleri sunmasıdır.

181
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

182) Kendi sermayesinin olmaması, tutumlu ve üretken bir toplumu


gerek duyduğu tüm sermayeyi yaratmaktan ve çekmekten
alıkoyamaz.

182
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

183) Sanayiinin araştırma ve geliştirmeye yeteri kadar kaynak


ayırmadığı; bunun yerine garantili ve kolay olduğuna inanılan “sanayi
transferi”ni tercih ettiği vurgulandı.

183
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

184) Avrupa ülkelerini birbirine bağlamış, ülkelerin ayrı ayrı kendi


özelliklerini korumalarına olanak sağlarken bunlar arasında savaşı
düşünülmez hale getirmiştir.

184
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

185) İleri taşçılık bilgileri onlara bu doğal siperlerden güvenli kaleler


ve karakollar inşa etme imkanı verdi.

185
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

186) Landes, bu ülkelerin geleceğini değiştirmek için, ekonomistlerin


ölçülemez faktörleri de hesaba katmalarının zorunlu olduğunu
vurguluyor.

186
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

187) Tüm iyi niyetlerine karşılık gazeteciler, yalnızca becerilerini


aşmakla kalmayan aynı zamanda özünde yıkıcı olan bir rol
üstlenmiştir.

187
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

188) Benim üniversitede aldığım eğitim bu konuyu pratikte


çözümlememe yetmez.

188
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

189) Seçilen strateji ne olursa olsun, amaçları önyargılı siyasal


uygulama ve düşünceyi değiştirme olduğunda, feministlerin
müttefiklere ihtiyacı olacaktır.

189
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

190) Kuşatma bir yılı aşkın bir süredir devam etmesine rağmen,
teslim olmamaya kararlılar.

190
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

191) Benim tamamen suçsuz olduğumu ve sizin beni haksız yere


suçladığınızı zaman gösterecek.

191
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

192) Dünya ekonomisindeki dalgalanmalar gelişmiş ülkelerden ziyade


fakir Afrika ülkelerini daha çok etkilemektedir.

192
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

193) Personel geliştirme projesi ile ilgili olarak şirket patronları ne


karar alırsa alsın, projenin nihai başarısını işine sadık personel
sağlayacaktır.

193
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

194) Ekonomiye “kasvetli bilim” denmesi boşuna değil.

194
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

195) Yeni ekonomi bakanı küçük ve orta ölçekli şirketlerin gümrük


birliğinden özellikle yararlanacaklarını belirtti.

195
TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ TEKNİKLERİ

196) Fazla kilo kalbi yorar ve sizi çeşitli hastalıklara yakalanmaya çok
daha yatkın hale getirir.

196

You might also like