Professional Documents
Culture Documents
Mehmet Inbasi 1576 Tarihli Tahrir Defter
Mehmet Inbasi 1576 Tarihli Tahrir Defter
BAFRA
Editör
Prof. Dr. Osman KÖSE
Cilt-1
Ankara, 2023
Bu kitabın tüm hakları yazarına ve yayıncısına aittir.
Editör
Prof. Dr. Osman KÖSE
BERİKAN YAYINEVİ
Kültür Mah. Kızılırmak Cad. Gonca Apt. No: 61/6
Çankaya-Kızılay/ANKARA
Tel: (0312) 232 62 18 - Fax: (0312) 232 14 99
Copyright 2023,
BERİKAN YAYINEVİ SERTİFİKA NO: 47109
Bu baskının bütün hakları yazarına aittir. Yazarın yazılı izni olmaksızın, kitabının tümünün veya
bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve dağıtımı ya-
pılamaz.
vii
İÇİNDEKİLER
xv
OSMAN KÖSE
xvi
TARİHİ, SOSYAL VE KÜLTÜREL YÖNLERİYLE BAFRA
xvii
B-OSMANLI DEVLETİ DÖNEMİNDE BAFRA
131
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE
BAFRA’NIN MAHALLELERİ
Bafra’nın Tarihçesi
Bafra’nın da içinde bulunduğu Canik bölgesi, Roma İmparatorluğu ve en
son olarak da Bizans’ın idaresi altında kalmıştır2. Bölge Bizans’ın hâkimiyetinde
iken 1054’te Tuğrul Bey’in Anadolu’ya gönderdiği ordu, Karadeniz taraflarına
gelerek batıdaki Canik ormanlarına kadar ilerlemiş ve böylece bölgede ilk Türk
akınları görülmüştü3.
Malazgirt Zaferi’nden sonra Sivas, Niksar, Elbistan ve Malatya civarını
ikta olarak idare eden Emir Danişmend’in kurduğu beylik, 1070-1175 tarihleri
arasında Niksar merkezli olarak Orta Karadeniz’in güneyine hâkim oldu. Emir
Danişmend, Canik bölgesine akınlar yaparak bazı başarılar elde etti. Daniş-
mendli hükümdarı Emir Yağıbasan 1151’de sefere çıkarak Bafra ve Ünye’yi ele
geçirerek Amisos /Samsun bölgesini doğudan ve batıdan abluka altına aldı4.
Bölgedeki asıl büyük fetihler, 1174’te Danişmendlilerin Anadolu Selçuklularına
tabi olmasından sonra başladı. Tokat Meliki Rükneddin Süleymanşah, 1194’te
Samsun’u elde etmiş ve şehre iskân yapılarak Müslüman Samsun kurulmuştur.
Selçukluların 1243 Kösedağ Savaşı’nda mağlubiyetleri üzerine, Canik bölgesi
sun”, DİA.36, İstanbul 2009, s. 83-84; İ. Tellioğlu, Bafra’nın ele geçirilişini 1158 olarak göstermek-
tedir. Tellioğlu, “Osmanlı Hâkimiyetine Kadar Canik”, s. 48. Ancak Ayşe Öztürk, Bafra’nın 1151’de
Emir Yağıbasan tarafından elde edildiğini 1158’de ise Bizans’a iade etmek zorunda kaldığını be-
lirtmektedir. Ayşe Öztürk, Bafra’nın Kültür Tarihi ve Türkler, Yüksek Lisans Tezi, Samsun 2019, s.
99
157
MEHMET İNBAŞI
ihmal edilince 1258’den sonra bölgeye Çepniler yoğun olarak gelip Türk hâki-
miyetini yeniden kurdular. 1261’de İstanbul’a hâkim olan Kommenoslarla iyi
ilişkiler kuran Cenevizliler, Samsun’da bir ticaret kolonisi kurma imtiyazı elde
ettiler. Böylece Kâfir Samsun kısmında Ceneviz kolonileri ticarete başladılar.
Selçuklu Devleti’nin 1308’de sona ermesiyle Müslüman Samsun başta olmak
üzere pek çok yerin idaresi önce Eratna beyliğine, bir süre sonra da Canik bey-
lerinden Kubadoğlulları’nın eline geçti5.
Yıldırım Bayezid, 1398’de Müslüman Samsun ve Canik bölgesinin önemli
bir kısmına hâkim oldu. Müslüman Samsun’u elde eden Osmanlılar, Cenevizli-
lerin idaresindeki Simisso’ya / Kâfir Samsun’a dokunmadılar6. Ancak 1402 An-
kara Savaşı’ndan sonra Kubadoğulları, bölgeyi yeniden elde ettiler. 1411’den
itibaren bölge, Candaroğlu İsfendiyar Bey’in idaresine geçti, o da Bafra ve Sam-
sun’un idaresini oğlu Hızır Bey’e verdi. Çelebi Mehmed’in 1418 tarihli seferinde
Canik bölgesinin güneyi, 1420’den itibaren de Samsun ve Bafra civarı Osmanlı
idaresi altın girdi7.
Bafra’nın İdari Yapısı
Samsun ve Bafra bölgesinin idari yapısı hakkında önemli çalışmalar ya-
pan Mehmet Öz’ün tespitlerine göre Osmanlı devrinde Canik, Vezirköprü, Lâdik
ve Havza dışında bugünkü Samsun ile Ordu havalisinden ibaretti. 1455 ve 1485
tarihli tahrirlere göre Canik, merkezi Amasya olan Şehzade Sancağı’na bağlı
kaza statüsünde olup bu dönemde Samsun, Bafra ve Kavak nahiye olarak adlan-
dırılmıştı. Bilindiği üzere nahiye tabiri, XVI. yüzyılda bile kaza olarak coğrafî-
idarî birim olarak bir bölgeyi tarif ederken aynı zamanda daha küçük yerleşim
birimleri için de kullanılmıştır. Nitekim 1485 tarihli defterde Bafra, Gedegra ve
Kocakayası’nda kadıların olduğu bilinmektedir8. Bu durumda Bafra, her ne ka-
dar defterde nahiye olarak geçmekte ise idari olarak kaza statüsünde Canik San-
cağı’na bağlı olup Rum Eyaleti sınırları içindeydi.
Rum Eyaleti ise, XV. yüzyılın sonunda Amasya, Tokat, Sivas, Karahisarı-
şarkî, Canik ve Çorum yöresinden oluşmaktaydı. Yeni fetihler dolayısıyla XVI.
yüzyılın başlarında yeni sancaklar katıldığından Rum Eyaleti, Vilâyet-i Rûm-ı
Hadîs ve Vilâyet-i Rûm-ı Kadîm olarak iki bölümde zikredilmiştir. Buna göre
lılara Geçişi”, İlkçağdan Cumhuriyete Canik, Ed. Cevdet Yılmaz, Samsun 2013, s. 81.
8 M. Öz, Canik Sancağı, s. 31; Rıza Karagöz, “Canik’in İdarî Yapısı ve İdarecileri”, İlkçağdan Cum-
158
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
Rum Eyaleti, Amasya, Çorumlu (Çorum), Tokat ve Sivas, Sonisa (Erbaa) ve Nik-
sar, Karahisâr-ı Hasandıraz (Şebinkarahisar), Canik (Samsun), Trabzon, Ke-
mah, Bayburt, Malatya, Gerger ve Divriği olmak üzere toplam on iki sancaktan
oluşmaktaydı9.
Canik Sancağı’na ise Kavak, Yakakent, Alaçam, Bafra, Samsun merkez,
Tekkeköy, Asarcık, Ayvacık, Çarşamba, Salıpazarı, Terme gibi Samsun’un ilçele-
riyle birlikte Ünye, Korgan, Kumru, Fatsa, Tekkiraz, Akkuş gibi Ordu’ya tabi yer-
ler bağlandı. XV-XVI. yüzyıllarda Samsun, Bafra, Kavak, Arım (Çarşamba yöresi),
Terme, Ünye ve Satılmış (Fatsa, Korgan ve çevresi) tımar nahiyeleri, aynı za-
manda birer kadılık yani kaza bölgesiydi10.
Bafra, belgelerdeki adıyla Göründür Pazarı kazası, Canik Sancağı’nın en
batıdaki idari birimi idi. XV. yüzyılda Bafra Kazası, Bafra, Üskübi, Martakala, Em-
lak, Haris tabi-i Bafra, Pazarlu tabi-i Bafra, Değirmenözü ve Alaçam nahiyeleri
olmak üzere sekiz nahiyeden ve yüz on köyden oluşmaktaydı11. 1520 tarihli def-
terde Kaza-i Bafra, Nefs-i Göründür şeklinde Bafra’dan kaza olarak bahsedil-
mektedir. Canik Sancağı 1485 tarihinden 1830 yılındaki idari taksimata kadar
Rum Eyaleti’nin sancakları arasında yer almıştır. Dolayısıyla burada inceleme
konusu olan Bafra kazası da aynı statüsünü XIX. yüzyıl sonlarına kadar sürdür-
müştür.
Bafra ile İlgili Arşiv Kaynakları
Osmanlılar zamanında bir yerin nüfus ve yerleşmesi hakkında detaylı bil-
giler veren ilk kayıtlar tahrir defterleridir. Fethedilen toprakları kaydetme, top-
rağın mülkiyet ve tasarruf sistemi ile alınacak vergi nispetini tayin ve tespit et-
mek için düzenli olarak yoklamalar yapmaktaydı ki bu defterlere tahrir defter-
leri denilmekteydi12. Bu defterlerde, bir bölgede yaşayan yetişkin erkek nüfu-
sunun elindeki toprak miktarını çift, nim çift ve bennak olarak gösteren işaret-
ler olup raiyyet tabir olunan halkın isim ve baba adlarını da öğrenmek müm-
kündü13.
Tahrir defterleri şehir, kasaba, köy, mezra, yaylak-kışlak ile burada yaşa-
yanların isimlerinin kaydedilmesi sebebiyle Osmanlı Devleti’nin idari taksimatı,
159
MEHMET İNBAŞI
14 Feridun M. Emecen, “Sosyal Tarih Kaynağı Olarak Osmanlı Tahrir Defterleri”, Tarih ve Sosyoloji
Semineri (28-29 Mayıs 1990), İstanbul 1991, s.145-146.
15 Halil İnalcık, Hicri 835 Tarihli Suret-i Defter-i Sancak-ı Arvanid, Ankara 1988, s. XIX; H. İnalcık,
mektedir.
22 TKGM.TADB. TT.d. 46, Vr. 213a-287b.
23 TKGM.TADB. TT.d. 388. Bu defterin eski numarası 311/583 olarak kayıtlıdır
160
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
Tahrir defterlerinden başka Canik Sancağı ve Bafra Kazası ile ilgili Mühimme
Defterleri’nde pek çok hüküm bulunmaktadır24.
Bafra / Göründür Pazarı’nda Müslüman Mahalleleri
Karadeniz’e 20 km uzaklıkta, Kızılırmak nehrinin kıyısında bulunan
Bafra’nın merkez nüfusunun XV-XVII. asırlar arasında düzenli olarak arttığı gö-
rülmektedir. Bafra’nın bu durumunu verimli bir ovanın merkezinde olması ve
etrafındaki kırsal yerleşim birimleri için bir pazar rolü üstlenmesine bağlamak
gerekir25. 1485 tarihli defterde Nahiye-i Bafra, Nefs-i Bazâr-ı Göründür26, 1576
tarihli defterde ise Kaza-i Bafra, Nefs-i Göründür Bazârı şeklinde kaydedilmiş-
tir27. Bafra Kazası’nın merkezinin Göründür Pazarı olarak isimlendirilmesi, bu-
rada özellikle kırsal kesimin mahsullerinin pazarlandığı büyük bir pazar yerinin
olduğunu göstermektedir. Hatta pazar için 1576 tarihli defterde Bazar Yeri
nâm-ı diğer Panayır Yeri tabirinin kullanılması28, burada önemli bir pazar ve pa-
nayır yerinin olduğunu ve aktif olarak kullanıldığını göstermektedir.
1485 tarihli defterde “Nahiye-i Bafra, Nefs-i Bazâr-ı Göründür, malikâne
Melik Mahmud Çelebi Veled-i İsfendiyar Beğ ve Şehzade Hatun ve sergü hakkı dahi
mezkurlârındır, be-hükm-i şâhî” şeklinde önemli bir bilgi bulunmaktadır29. Bu
isimler üzerinde durmak gerekir. Candar-oğullarının önemli beylerinden birisi
olan İsfendiyar Bey’in30, Osmanlı taraftarı olan Kasım ve kendisinden sonra
beyliğin başına geçen İbrahim adlı oğulları vardı. Fakat 1485 tarihli kayıtta Me-
lik Mahmud Çelebi Veled-i İsfendiyar Beğ şeklinde bir ibarenin bulunması, Mah-
mud Çelebi’nin İsfendiyar Bey’in oğlu olduğu gibi bir düşünceyi akla getirmek-
tedir. Ancak Mahmud Çelebi’nin İbrahim Bey’in oğlu ve İsfendiyar Bey’in torunu
olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla 1485 tarihli defterde Göründür Pazarı’nın
24 Divan-ı Hümayun Mühimme Defteri (A. DVN.MHM.d.) 7 (1366, 2001), 10 (310), 12 (13, 374), 14
(1090, 1167, 1388), 15 (309), 16 (501), 21 (634), 22 (153, 156, 322), 23 (60, 384, 545, 577), 26
(7, 163, 254, 313, 314, 736), 27 (736, 834, 955), 28 (82), 29 (52)
25 M. Öz, Canik Sancağı, s. 59.
26 TT.d. 37, s. 673.
27 TKGM.TADB. TT.d. 46, vr. 213a, 217b.
28 TKGM.TADB. TT.d. 46, vr. 220a.
29 TT.d. 37, s. 673.
30 İsfendiyar Bey, 1392-1439 tarihleri arasında beylik yapmıştır. Osmanlılara tabi iken Ankara
Savaşı’ndan sonra Timur’a tabi olarak beyliğini elde eden İsfendiyar Bey, Fetret döneminde Çe-
lebi Mehmed’e karşı, önce İsa sonra da Musa Çelebileri desteklemişti Çelebi Mehmed zamanında
Osmanlı idaresini yeniden tanıyan İsfendiyar Bey, II. Murad döneminde de Kastamonu ve Sinop
bölgesinde hâkimiyetini sürdürmek için mücadeleye devam etmiştir. 1439’da vefat eden İsfendi-
yar Bey’in Osmanlı taraftarı olan Kasım ve kendisinden sonra beyliğin başına geçen İbrahim adlı
oğulları vardı. Yaşar Yücel, Anadolu Beylikleri Hakkında Araştırmalar I; Çoban-oğulları Beyliği, Ca-
nadar-oğulları Beyliği, Mesâlik’ül-Ebsâr’a Göre Anadolu Beylikleri, Ankara 1991, s. 83-99.
161
MEHMET İNBAŞI
31 986/1578 tarihli Kangırı / Çankırı Sancağı Kanunnâmesi’ne göre sergi resmi; “…Ve dükkânlar-
dan taşra oturub me’kulât kısmından ehl-i sûk her ne satarsa sergi resmi deyu kadîmden iki pul
almak mu‘tad iken hâliyâ yarımşar akçe alınur...” şeklinde belirtilmektedir. Yine yün ve tiftik yü-
künden zaman zaman fazla vergi talep edildiği belirtilerek Kangırı kadısı Mevlâna Muslihiddin’in
verdiği baclara uygun olarak vergi alınması, fazladan alınan vergilerin kaldırılması emredilmiştir.
“… Sergi resmi kadimden alınugeldiği üzere iki pul alına kirpas ve yün ve tiftik yükünden iki akça
alına. Yün yükünden satandan kırk akçede bir akçe alınur… Sayir hususlarda alınan bâc nefs-i
Kangırı bazarında alınan bâc gibidir. Ber mûceb-i hücec-i guzât arz olunub kayd olundı. Eğer
kuzât hüccetlerinden zikr olunmaduk bâc alınur husus sehven yazılmayub kalmak vaki‘ olmuş ise
kadîmden âdet ve mu‘tad olub alınugelen bâc kemakân alına kanunnâmede mezkûr değildir de-
nilmeye hemân sonradan hâdis hilaf-ı mu‘tad bid‘at alınmaya.” Ömer Lütfi Barkan, XV. ve XVI.
Asırlarda Osmanlı İmparatorluğunda Ziraî Ekonominin Hukukî ve Malî Esasları I, Kanunlar, İstan-
bul 1943, s. 38-39. Kanunnamede belirtilen bu hususa göre; Göründür Bazarı’ndan sergi resmi,
kadimden beri alınmakta olup yine be-hükm-i şâhî diye belirtildiği üzere vergi gelirinin Melik
Mahmud Çelebi’ye tahsis edildiği ve bu şekilde devam ettiği anlaşılmaktadır.
32 BOA. TT.d. 37, s. 673-675.
33 Emirze / Emirza Bey türbesi Bafra’nın 10 km kuzeyinde Türbe köyündedir. Türbe kare planlı
olup dışardan çadır biçimindedir. Türbede 16 adet lahit vardır. Lahitler, Selçuklu ve beylikler
devri mimari tarzına uygun olarak yapılmıştır. Giriş kapısındaki kitabede türbenin 1381 tari-
hinde yapıldığı ve burada medfun olanların Taun / Veba hastalığından vefat ettikleri kaydedil-
miştir. H. Günhan Danışman, “Emirza Bey Türbesi, Bafra”, Anadolu Araştırmaları, sayı 10, 1984, s.
544-545; Türbedeki kitabede “Emirze ibn Hüseyin Beğ ve hâhrân merhum merkûr merhûmât-ı
ma‘fûrât.” şeklinde yer alan bilgiden Emirze Bey’in Hüseyin Bey’in oğlu olduğu belirtilmektedir.
Kitabede vebadan ölen Hüseyin Bey oğlu Emirze Bey ile çocukları Hacı Lütfullah, Paşa, İlalmış,
Hant / Hunt Hatun ve Sultan isimleri ile bazı dua cümleleri yer almaktadır. M. Zeki Oral, “Durağan
ve Bafra’da İki Türbe”, Belleten, c. 20, sayı 79, 1956, s. 390-392.
34 M. Öz, Canik Sancağı, s. 59.
162
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
yin der dest-i imam bera-yı Mescid-i Mevlânâ Muhyeddin”, TT.d. 37, s. 675.
38 TT.d. 37, s. 676-677.
39 TT.d. 387, s. 667.
40 TT.d. 387, s. 667.
163
MEHMET İNBAŞI
164
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
hane (müzevvec / evli) ve 102 mücerret (bekâr) olmak üzere toplamda 208 ne-
fer meskûndu. Abdülkerim, Albdülkadir, Abdülcebbar, Abdürrezzak, Muslihed-
din, Muhyeddin gibi dini isimlerin çok yaygın olduğu mahallede en fazla kulla-
nılan isim, 42 adet ile Mehmed ve Mehemmed idi. Bunun yanında Sad, Şemhal,
Gökçe, Tursun, Muhterem, Sefer, Memi, Aykud gibi isimlere de rastlanmaktadır.
1485 tarihli kayıtlara göre Emirze Beğ Camii’nin vakıfları arasında Ça-
nakçı mezrasının malikâne geliri de vardı45. Çanakçı mezrası, 1576 tarihli def-
terde yine Emirze Beğ Camii’nin vakıfları arasında kaydedilmiştir46.
Mescid-i Debbağ Hüseyin Mahallesi; 1485’te 120 nefer nüfusa sahip
olan ve tamamen Müslümanların ikamet ettiği47 mahallede, 1520’de 31 nefer48
vardı. Bu tarihte mahalledeki nüfusun azalmasının sebebinin, Bafra’nın merkezi
olan Göründür Pazarı’nda yeni mahallelerin kurulmasından kaynaklandığı dü-
şünülmektedir. 1576’da ise bir hatip, 32 hane ve 30 mücerret olmak üzere top-
lamda 63 nefer49 ikamet etmekteydi. Hatiplik görevini yapan Hüseyin veled-i
Ali’nin görevine berat ile tayin edildiği kaydedilmiştir. Mahallede yine en yaygın
kullanılan isimlerin başında Mehemmed gelmekte olup 31 neferden 11 tanesi
bu ismi taşımaktaydı. İslami isimlerin dışında nadir olarak Şahdede, Kara, Mey-
ser, Sufiçelen, Nebi, Muhterem, Güvendik gibi isimlere de rastlanmaktadır. Bu-
rada en dikkat çekici olanı Sufiçelen ismidir ve defterde Sufiçelen v. Hüseyin
şeklinde kaydedilmiştir.
Çilehane Mahallesi; Günümüzde Çilhane Mahallesi adıyla halen mevcut-
tur. 1520 tarihli icmal defterinde rastlanılan Çilehane Mahallesi’nde bu tarihte
18 nefer Müslim nüfus ikamet etmekteydi50. 1576 tarihli deftere göre mahal-
lede 25 hane, 28 mücerret, bir avârız emini ile Mahmud v. Şadi isimli Bafra Ka-
dısı olmak üzere 55 nefer51 yaşamaktaydı. Kadı efendinin ikamet ettiği Çilehane
Mahallesi’nde aynı zamanda Hüseyin v. Süleyman isimli kişinin eminü’l-avârız
olarak kaydedildiği tespit edilmiştir. Bu mahallede dikkati çeken önemli bir hu-
sus, yaşanan nüfus artışına paralel olarak mücerret sayısının hane sayısından
fazla olmasıdır.
45 “Mezraa-i Çanakçı malikâne vakf-ı camii Emirze Beğ”, TT.d. 37, s. 676.
46 “Mezraa-i Çanakçı malikâne vakf-ı Camii Emirze Beğ. Zikr olunan kâfirler eker imiş. Divanisi
tabi nefs-i Göründür”, TKGM.TADB. TT.d. 46, vr. 220b.
47 TT.d. 37, s. 674-675.
48 TT.d. 387, s. 667
49 TKGM.TADB. TT.d. 46, vr. 218a-218b.
50 TT.d. 387, s. 667.
51 TKGM.TADB. TT.d. 46, vr. 218a.
165
MEHMET İNBAŞI
Hacı Çırak Mahallesi; İlk olarak 1520 tarihli defterde kaydedilen muh-
temelen Mescid-i Hüseyin Debbağ Mahallesi’nden ayrılarak yeni kurulan bu
mahallede 21 nefer meskûndu. 1576 tarihli tahrir defterine göre mahalledeki
nefer sayısında bir artış meydana gelmiş, 15 hane ve 19 mücerret olmak üzere
34 nefere yükselmişti. Bunlar içerisinde bir müezzin ile Mustafa v. Kubad adlı
müderris-zâde ve zâviyedâr olarak da kardeşi Mehemmed vardır. Bu kayıtlar-
dan babaları Mustafa’nın müderris olduğu anlaşılmakla birlikte hangi medre-
sede görev yaptığı belirtilmemiştir. Keza oğlu Mehemmed’in berat ile zaviyedâr
tayin edildiği kaydedilirken hangi zaviyede görevli olduğu hakkında bilgi yok-
tur.
Hacı Ahmed Mahallesi; XVI. yüzyılın başlarında kurulan mahallede
1520’de 13 nefer52, 1576’da ise 22 hane ve 19 mücerret ile bir muaf olmak üzere
toplam 42 nefer53 ikamet etmekteydi. Muaf olan Kalender v. Abdullah isimli ki-
şinin muafiyet sebebi belirtilmeden sadece el-muaf ibaresi kullanılmıştır. İslami
isimlerin yaygın olduğu mahallede Turmuş, Bali, Tanrıverdi, Kalender gibi isim-
lere de rastlanmaktadır.
Debbağhane Mahallesi; Bugünkü ismi Tabakhane Mahallesi’dir. Deb-
bağhane bilindiği üzere deri işletmesi yapılan yerdir. Bu dönemin bütün Os-
manlı şehir ve büyük kasabalarında debbağhanelere rastlamak mümkündür.
Ahi Evran’ın da mesleği olan debbağlık, Osmanlı toplumunda çok önemli bir iş
sahası olup bir mahalle oluşturacak kadar çalışanlara sahipti. 1520 tarihli def-
tere göre Debbağhane Mahallesi’nde 37 nefer54 meskûn iken 1576 tarihinde
mahalledeki nefer sayısında yaklaşık üç kat bir artış meydana gelmişti. Buna
göre 48 hane ve 36 mücerret olmak üzere toplam nefer sayısı 84’e yükselmiş-
tir55. Bu tarihte Hasan adlı kişi birunî (dışardan gelen) olarak belirtilmiş ancak
nereden geldiği kaydedilmemişti. Bafra’da yaygın olarak kullanılan 12 tane Me-
hemmed ve Mehmed isminin yanında Haydar, Gökçe, Nazar, Muhterem, Bahşa-
yiş, Kaya, Bali, Uğurlu, Barak, Şad ve Hızır gibi isimlere de rastlanmaktadır.
İshaklu Mahallesi; Günümüzde Bafra’da İshaklı Mahallesi halen varlığını
devam ettirmektedir. XVI. yüzyılın başlarında kurulduğu anlaşılan İshaklu Ma-
hallesi’nde 1520’de 37 nefer56, 1576’da ise 37 hane, 50 mücerret ve muaf olarak
166
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
gösterilen iki kişi57 olmak üzere toplamda 89 nefer vardı58. Mahalledeki mücer-
ret sayısı diğer şehirlerde de yaygın olarak görüldüğü gibi hane sayısından faz-
ladır. Mahallede hanelerin çocuk sayılarının fazla olduğu tespit edilmiştir. Nite-
kim İshaklu Mahallesi’nde kardeş sayıları; iki kardeş 15, üç kardeş 9, dört kar-
deş 3 ve beş kardeş 2 hane tespit edilmiştir. Özellikle kardeşler belirtilirken ve-
led-i o, birader-i o, birader-i diğer şeklinde, şayet beşinci kardeş varsa bir kez
daha birader-i diğer olarak kardeşler kaydedilmiştir59. İshaklu Mahallesi bün-
yesinde dört adet bahçe60 ve iki adet de çiftlik zemini61 vardı. Bahçelerden üç
tanesi Göründür Pazarı merkezinde ikamet eden Müslüman haneler tarafından
tasarruf edilirken bir bahçe ise gayr-i Müslimlerin tasarrufunda idi. Keza zemin
yerlerinden birisi Müslüman diğeri ise bir gayrimüslim tarafından tasarruf edil-
mekteydi.
Hoca Sinan Mahallesi; İlk defa 1520 tarihli tahrir defterinde kaydedilen
mahallede, 20 nefer62 ikamet etmekteydi. 1576 tarihli defterde de aynı isimle
kaydedilen mahallede 7 hane 12 mücerret ve kadı-zâde olarak kaydedilen Ra-
mazan v Nazar olmak üzere toplamda 20 nefer Müslüman nüfus meskûndu63.
Mahallede bir ailede beş kardeş ile iki ailede üçer kardeş olduğu tespit edilmiş-
tir.
Bafra / Göründür Pazarı’nda Gayr-i Müslimler; Bafra merkezde Müs-
lüman nüfus ile birlikte yaşayan gayrimüslimler defterlerde, Cemaat-i Gebrân-ı
Nefs-i Göründür başlığı altında verilmektedir. 1485 tarihli deftere göre Görün-
dür Pazarı’nda 79 nefer64 ikamet etmekteydi. Bu gayrimüslim nüfus içerisinde
18 nim çift, 7 ekinli, 41 caba ve 10 mücerret vardı. Hıristiyan tebaanın Bafra /
Göründür Pazarı’nda ikamet etmesine rağmen daha çok çiftçi reaya olarak be-
lirtilmesi ve hububat üretimi yanında bağcılıkla da uğraşması dikkat çekicidir.
79 nefer gayrimüslim nüfus, 25’er akçe olmak üzere toplam 1.975 akçe cizye
57 “Şaban v Abdullah mücerred el-muaf, Süleyman v Abdullah el-muaf”. TKGM.TADB. TT.d. 46, vr.
219b
58 TKGM.TADB. TT.d. 46, vr. 219a-219b.
59 Beş kardeşlere bir örnek. “Süleyman v. Ramazan, Musa v. O, Maden birader-i O, Mustafa bira-
der-i diğer, Mehemmed birader-i diğer”. TKGM.TADB. TT.d. 46, vr. 219a.
60 “Bağçe-i Ali v Ferruh ve Hasan v Mehmed der nefs-i Göründür; Bağçe-i Serne v Kurt ve Kavak v
Kirakos; Bağçe-i Mevlâna Mahmud tabi nefs-i Göründür; Bağçe-i İskender v Abdullah nefs-i Gö-
ründür”. TT.d. 46, vr. 219b.
61 “Zemin-i Arnekil v Yorgi; Zemin-i Köhne Bayırı der tasarruf-ı Veli v Halil ve Hacı Mustafa v Seci
167
MEHMET İNBAŞI
vergisi ödemekteydi65. Bu tarihte defterde yer alan önemli bir kayıt da isim be-
lirtilmeden cizye gelirinin şehzadenin hassı olduğunun belirtilmesidir66. Gayri-
müslimlerden alınan malikâne geliri 1.380 akçe olup 13 müd67 (6.669 kg) buğ-
daydan 650, 7 müd (3.591 kg) arpadan 280 ve bağ gelirlerinden de 450 akça
olmak üzere toplamda 2.240 akçe vergi tahsil edilmekteydi68. 1520 tarihli def-
terde Göründür Pazarı’nda meskûn olan Hıristiyan nüfusun nefer sayısında
%20 artışla, 68 hane ve 28 mücerret olmak üzere toplam 97 nefer tespit edil-
miştir69.
Göründür Pazarı’nda 1576 tarihli deftere göre 75 hane ve 64 mücerret
olmak üzere toplamda 139 nefer70 meskûndu. Bu dönemde Müslüman mahal-
lelerinde de görüldüğü üzere mücerret sayısı neredeyse hane sayısına eşittir.
Gayrimüslim nüfusun üzerinde yapılan incelemede bir adet 5, altı adet 4, yedi
adet de 3 kardeş olduğu, iki kardeş olanların sayısının da yüksek olduğu tespit
edilmiştir. En yaygın kullanılan isimler ise, Haçinik, Vasil, Todoris, Kostadin, To-
dor, Lefter, Dimitri ve Yani olup, bunlar arasında az da olsa ortak kullanılan
Emirze, Karaca, Kiçi, Arslan, Saru, Sarıca, Alagöz ve Bali gibi isimlere de rastlan-
mıştır.
Hıristiyan nüfus arasında çanakçı, çarıkçı, kürekçi ve börekçi gibi çeşitli
meslek mensupları da vardır. Gayrimüslim nüfusun büyük ölçüde tarımla uğ-
raştığı anlaşılmaktadır. Nitekim ödedikleri vergilere bakıldığı zaman çift, nim
çift ve bennak gibi raiyyet yükümlülükleri olduğu, buğday, arpa gibi hububat
ürünleri yanında keten ve kenevir üretimi ile bağcılık yaptıkları görülür. Def-
terde gayrimüslim nefer sayısı 139 iken ispençe71 hesaplamalarında 141 nefer
olarak gösterilmiştir. 1485 tarihli defterde cizye-i gebran diye kaydedilmişken,
1576 tarihli defterde ispençe adıyla kaydedilmiş, nefer başına miktar yine 25
akçe olarak hesaplanmıştır. Defterlerden elde edilen verilere göre Bafra merke-
zinin mahallelerini ve nefer sayılarını şu şekilde göstermek mümkündür.
168
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
169
MEHMET İNBAŞI
72 Rakamlar ortalama olarak alınmıştır. M. Öz’e göre bu tarihte Bafra merkezde 1.180 Müslüman
170
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
XVI. yüzyılın sonlarına doğru Bafra merkezindeki nüfus nefer sayısı bakı-
mından nerdeyse iki katına çıkmıştır. 289 hane, 294 mücerret ve 12 muaf nüfu-
sun ikamet ettiği dikkate alındığında 1576 tarihinde Bafra merkezde 1.501 ki-
şinin yaşadığını söylemek mümkündür. Bunlara 440 nefer civarında gayrimüs-
limler de dâhil edilirse merkez kazanın nüfusu 1.941 civarında idi. Buna göre
Bafra merkezde yaşayan Müslüman nüfusun oranı %66 olup zimmilerin oranı
ise %34 idi. Sonraki avarız tahrirlerinde Müslüman nüfus oranı daha da yüksel-
miştir.
Bafra / Göründür Pazarı’nın Vergi Gelirleri
Göründür Pazarı’nda 1576 tarihli defterdeki kayıtlara göre, Müslim ve
gayrimüslimlerin tasarrufunda olan zeminler vardır. Aynı zamanda bir kısmı
mukataa olarak bir kısmı da vakıflara akar olarak kaydedilmiş çeşitli gelirler
bulunmaktaydı74.
74 Bahsedilen vergi gelirlerinin kaydedilmesi hususunda tahrir kâtibinin aynı vergiyi aynı sayfada
farklı olarak kaydettiği tespit edilmiştir. Örneğin tamga mukataası ilkinde 8.000, ikincisinde
6.000 akçe, boyahane, bâc- pazar mukataası ilkinde 12.000, ikincisinde 9.700 akçe, Taceddin Beğ
vakfının hamam mukataası ilk kayıtta 2.500 sonrakinde 2.000 akçe vb mükerrer ve bazı hatalı
kayıtlar vardır. Bu sebeple burada belirtilen vergi gelirlerinden sadece ilk kaydedilenler verilmiş,
ikinci kayıtlar dikkate alınmamıştır. TKGM.TADB. TT.d. 46, vr. 220b-221a.
171
MEHMET İNBAŞI
İhtisab ve ihzariye mukataası Ber muceb-i sicill-i kadı-i Bafra, hâsıl 3.200
fi sene
İspençe 114x25 3.525
Çift 2x57 114
Nim 9x27 247
Bennak 2x18 36
Keten ve kenevir resmi 500
Bağ gelirleri 1.000
Bâd-ı heva, arusiyye ve tapu 1.500
Buğday /Hınta 500 kile x60 3.000
Şair / Arpa 300 kile x 50 1.500
TOPLAM 42.918
75 M. Öz, bu vergiyi gümrük-i derya olarak nitelendirmektedir. M. Öz, Canik Sancağı, s. 107, 109.
172
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
KAYNAKÇA
Arşiv Vesikaları
Başbakanlık Osmanlı Arşivi (BOA.)
Divan-ı Hümayun Mühimme Defteri (A. DVN.MHM.d.)
7 (1366, 2001), 10 (310), 12 (13, 374), 14 (1090, 1167, 1388), 15 (309), 16 (501), 21
(634), 22 (153, 156, 322), 23 (60, 384, 545, 577), 26 (7, 163, 254, 313, 314, 736),
27 (736, 834, 955), 28 (82), 29 (52) vb.
Tapu-Tahrir Defterleri (TT.d.) 37, 41, 387.
Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Arşivi Daire Başkanlığı Tapu-Tahrir Defteri
(TKGM. TADB. TT.d.); 46, 388.
387 Numaralı Muhâsebe-i Vilâyet-i Karaman ve Rûm Defteri I-II, Ankara 1996.
Araştırma ve İnceleme Eserler
Açıkel, Ali, “Rum Eyaleti”, DİA. 35, İstanbul 2008, s. 225-226.
Barkan, Ömer L., Hüdavendigar Livası Tahrir Defterleri, C. I, Ankara 1988.
Barkan, Ömer Lütfi, XV. ve XVI. Asırlarda Osmanlı İmparatorluğunda Ziraî Ekonominin
Hukukî ve Malî Esasları I, Kanunlar, İstanbul 1943.
Danışman, H. Günhan, “Emirza Bey Türbesi, Bafra”, Anadolu Araştırmaları, sayı 10,
1984.
Emecen, Feridun M., “Sosyal Tarih Kaynağı Olarak Osmanlı Tahrir Defterleri”, Tarih ve
Sosyoloji Semineri (28-29 Mayıs 1990), İstanbul 1991.
Faroqhi, Suraiya, “Taxation and Urban Activities in Sixteenth Century Anatolia”, IJTS, I
(1979).
Günday, Dündar, “Tahrir Defterleri ile Mukataa Defterleri Arasında Bir Mukayese”, POF,
C. 27, Sarajevo 1979, s.277.
İnalcık, Halil, Hicri 835 Tarihli Suret-i Defter-i Sancak-ı Arvanid, Ankara 1988.
İnalcık Halil, “Ottoman Methods of Conquest”, Studia Islamica, II (1952).
Kallek, Cengiz, “Müd”, DİA. 31, Ankara 2020.
Karagöz, Rıza, “Canik’in İdarî Yapısı ve İdarecileri”, İlkçağdan Cumhuriyete Canik, Ed.
Cevdet Yılmaz, Samsun 2013.
Köse, Osman, “Canik Bölgesinin Osmanlılara Geçişi”, İlkçağdan Cumhuriyete Canik, Ed.
Cevdet Yılmaz, Samsun 2013.
Oral, M. Zeki, “Durağan ve Bafra’da İki Türbe”, Belleten, c. 20, sayı 79, 1956.
Öz, Mehmet, XV-XVI. Yüzyıllarda Canik Sancağı, Ankara 1999.
Öz, Mehmet, “Samsun”, DİA.36, İstanbul 2009.
Öztürk, Ayşe, Bafra’nın Kültür Tarihi ve Türkler, Yüksek Lisans Tezi, Samsun 2019.
Tellioğlu, İbrahim, “Osmanlı Hâkimiyetine Kadar Canik”, İlkçağdan Cumhuriyete Canik,
Ed. Cevdet Yılmaz, Samsun 2013.
Yücel, Yaşar, Anadolu Beylikleri Hakkında Araştırmalar I; Çoban-oğulları Beyliği, Candar-
oğulları Beyliği, Mesâlik’ül-Ebsâr’a Göre Anadolu Beylikleri, Ankara 1991.
173
MEHMET İNBAŞI
EKLER
Ek 1:
174
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
Ek 2:
BOA. TT.d. 37
175
MEHMET İNBAŞI
Ek 3.
176
1576 TARİHLİ TAHRİR DEFTERİNE GÖRE BAFRA’NIN MAHALLELERİ
Ek 4:
177
MEHMET İNBAŞI
Ek 5:
TKGM.TADB. TT.d. 46
178