Professional Documents
Culture Documents
Document 24
Document 24
Document 24
Hukuk Dili
1 2
Kanun Dili
öğrenme çıktıları
3 4
Hukuk Dilinin Karakteristik Özellikleri Yasama ve Norm Yapım Süreci
3 Hukuk dilinin yapısal özelliklerini 4 Kanun yapım süreci ve taslakların diline
kavrayabilme ilişkin temel esasları anlayabilme
5
5 Yargılama usullerine ait metinlerde
kullanılan dile ait özellikleri ortaya
koyabilme
Anahtar Sözcükler: • Hukuk Dili • Kanunların Dili • Kanunlaştırma • Norm Metinleri • Adli Yazı
2
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
3
Hukuk Dili
nun uygulayıcılarının farklı anlamlar çıkarmadan Son olarak hukukçuların, meslekleri gereği kul-
herkese somut olayın özelliğine uygun ve eşit dav- lanılan terminolojiye hâkim olmaları ve kullanılan
ranılmasını hedefler. terimlerden aynı anlamı çıkarabilmeleri önem arz
Günümüzde pek çok mahkeme kararının artık etmektedir. Farklı hukuk alanlarının farklı termi-
kullanılmayan kelimelerle, karmaşık şekillerde ya nolojiye sahip olduğu göz önünde bulunduruldu-
da belirsizliğe sebep olan ifadelerle yazıldığını gör- ğunda, kanunlarda yer alan kavramların ne anla-
mekteyiz. Mahkeme kararlarının anlaşılamaması ma geldiğini nitelendiren “tanım” maddelerinin
veya yanlış anlaşılması büyük bir problem olmak- bulunması, anlaşılırlığı temin etme bakımından
tadır. Kanunların toplum tarafından bilinebilir başvurulan bir yoldur. Örneğin “temyiz”, usul hu-
olması, demokratik bir toplumun gereği olmakla kukunda bir kanun yolunu ifade ederken medeni
birlikte kanunların geriye dönük değil ileriye dö- hukuk açısından “ayırt etme” gücü için kullanılan
nük, açık ve net biçimde kaleme alınmış olması da bir terimdir. Bazı kavramların anlamları bakımın-
bu gerekliliğin bir parçasıdır. Hukukun makul ve dan karışıklık yaşanmasının engellenmesi adına,
adil uygulanmasının hukuk dili ile bağlantısı var- kanuna ilişkin temel kavramların “tanım” başlıklı
dır. Mevzuatımızda son dönemde yapılan değişik- maddede açıklanması fayda sağlamaktadır. Hukuki
liklerin, kanun metinlerinin günümüz Türkçesine terimlerin kullanımında birlik, adil ve objektif hu-
uyarlanması yönündeki görüş ve akımlar doğrultu- kuk uygulamalarını temin edecektir.
sunda şekillendiği görülmektedir. Zira hukuk dili
çerçevesinde kullanılan cümlelerin güncel Türkçe-
ye uygun olarak biçimlendirilmesi gerekir. Bunun Hukuk dili, kanunların uygulanması için
için hukuki ifade ve terimler sadeleştirilerek, buna her somut olayda, dilekçelerde, adli ma-
uygun kelimeler terim olarak kullanılmaktadır. kamların resmî yazılarında ve mahkeme
Hukuki terimlerin ve kavramların anlamlarının kararlarında kullanılan dil olup günlük
değişmesinin önüne geçmek için de kullanımında hayatta kullanılan dilden farklılık arz eden,
birleşilmesi gerekmektedir. mesleki terimleri içeren özel bir dildir.
Öğrenme Çıktısı
4
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
5
Hukuk Dili
Farsça ya da Batı dillerinden alınmış sözcükle- Sözcük düzeyinde, Arapça ve Farsça sözcüklerin,
rin kullanımında sıklıkla yanlışlık yapılmakta, bu teknik hukuk terimlerinin ve bilinen sözcüklerin de-
kullanımlar hukuk dilinin anlaşılır olmasını en- ğişik anlamlarda kullanımı ile “herkes”, “her kim”,
gellemektedir. Hukuk düzeninin onaylamadığı “kimse” gibi sözcüklerin yaygın kullanımı gibi özel-
bir hukuki işlemin hüküm doğurmayacağını ifade likleri kanun dilini günlük dilden uzaklaştırarak yal-
eden “butlan” kavramı ve borçlunun ifaya zorlan- nızca hukukçuların, uzmanların anlayabileceği özel
dığı “cebri icra” kavramı böyledir. Ayrıca örneğin: bir dil kesiti konumuna getirmektedir.
“sözleşmeden doğan şufa, iştira ve vefa haklarının
bulunduğu hallerde de sözleşme yapma hürriyeti,
önceden yapılan bir hukuk işlemi ile kısıtlanmak- Kanun dili, karmaşık ve anlaşılması zor
tadır”. Bu örneğe göre şufa; ön alım hakkını, iştira; olarak görülen ancak esasen açık, sade, bi-
alım hakkını, vefa ise geri alım hakkını ifade eden limsel olarak tutarlı ve terminolojik birli-
ancak toplumun genelince bilinmeyen, eski ve an- ğe sahip, kesin, belirgin olması amaçlanan
laşılırlıktan uzak kavramlardır. ve kanun normlarında tercih edilen dilin
Kanun maddelerinin geleneksel bir iletişim ama- adıdır. Ancak, hukuk dilinden daha dar
cı olduğu için bu amaç, kullanılan kanun diline de kapsamlıdır.
söz dizimi, söylem ve bilişsel yapıda yansımaktadır.
Öğrenme Çıktısı
6
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
(“gereği düşünüldü” ifadesinde olduğu gibi). Hu- “avukat”, “ekspertiz”, “rapor”, “otopsi” gibi bazı
kuk dilinde zarfların ya da zarf-fiil cümlelerinin de terimler Türkçeye yerleşmiş olduğundan, yaygın
az kullanıldığı görülmektedir. Kanunların yalnızca olarak kullanılmaktadır.
belirli kişilere değil herkese yönelik olması sebebiy- Ödünç sözcüklerin çok fazla kullanılmış olması,
le, kişisiz sözcük kullanımı hukuk ve kanun dilinin Arapça ağırlıklı olmak üzere Arapça ve Farsçadan
bir diğer özelliğidir. Bu nedenle kanun hükümle- hukuk diline yerleşmiş pek çok terimin bulunma-
rinde “herkes”, “hiç kimse”, “bir kimse” gibi söz- sı, bu dilin gündelik dilden kopuk olmasına sebep
cükler sıklıkla kullanılır (1982 Anayasası’nın 19. olmaktadır. Hatta kanun maddelerinin sözcük dü-
maddesinde yer bulan “herkes, mülkiyet ve miras zeyinde çözümlenmesi, bazen yabancı bir metin-
hakkına sahiptir” cümlesinde olduğu gibi). den Türkçeye çeviri yapmaya benzetilmektedir. Bu
Günlük dilde belli bir anlam içeriği ile sıkça sorun özellikle 2000’li yılların başında mevzuatı-
kullanılan bazı sözcükler, hukuk dilinde farklı an- mızda gerçekleştirilen köklü değişim sonrasında bir
lamlar ifade edebilmektedir. Bu durum, hukuk di- ölçüde aşılmıştır. Hukuk dilinin güncelleştirilmesi
linin sözcük düzeyinde diğer bir farkıdır. Örneğin ve sadeleştirilmesi çalışmalarının sonrasında yeni-
“kaza” kelimesi, yaygın anlamı ile istem dışı veya lenen mevzuat, bu soruna büyük ölçüde çözüm
umulmayan bir olay dolayısıyla bir kimsenin, bir getirmiştir.
nesnenin veya bir aracın zarara uğraması (TDK Örneğin 2011 yılında yürürlükten kaldırılan
Sözlük) anlamında kullanılırken, özellikle eski ka- 1927 tarih ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhake-
nun dilinde yaygın olarak kullanıldığı üzere hukuk meleri Kanunu’nun 3. maddesinde yer alan “müd-
dilinde “yargı” anlamını taşır. (Hukuk Usulü Mu- deabih, birden ziyade ise miktar ve kıymetlerinin
hakemeleri Kanunu’nun 44. maddesinde yer alan mecmuu esas ittihaz olunur. Müddeabih bir tarafın
“birlikte hareket edenler herhalde davaya bakan birini ifa veya istifada muhayyer olduğu iki veya
mahkemenin, dairei kazası dâhilinde müşterek bir daha ziyade şeylerden biri ise bunlardan hangisinin
ikametgâh göstermeğe mecburdurlar” cümlesinde kıymeti ziyade ise yalnız o nazarı dikkate alınır” bi-
olduğu gibi). çimindeki düzenlemenin yürürlükteki Hukuk Mu-
Hukuk dilinin en belirgin özelliği ise çok sağ- hakemeleri Kanunu’ndaki karşılığı 2. maddede yer
lam ve oturmuş bir terminolojisinin olmasıdır. almakta olup şu şekildedir: “dava konusunun değer
Türk hukuk terminolojisine bakıldığında, yabancı ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına
kökenli hukuk terimlerine sıklıkla rastlanmaktadır. ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda
“Velayet”, “veli”, “fiil”, “fail”, “ihlal” gibi Arapça ve görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunma-
Farsçadan kopyalanan terimler hâlen kullanılmak- dıkça asliye hukuk mahkemesidir”.
tadır. Günümüzde bu kopyalama faaliyeti yerine Ödünç sözcüklerin yanında, ödünç sözdizimi
artık yeni terimler türetilmekte, böylece eskisine yapılarına da hukuk dilinde sıklıkla rastlanmak-
göre oldukça fazla Türkçe terim ortaya çıkmaktadır tadır. Farsçadan alınan iyelik yapısı, bu durumun
(“davacı”, “davalı”, “savunma”, “yargılama”, “sa- en belirgin örneğidir (Memaliki ecnebiye (yabancı
nık”, “kovuşturma”, “soruşturma” gibi). Batı kö- ülkeler), adabı umumiye (genel ahlak), mukabelei
kenli terimlere karşı ise bir direnç olmakla beraber bilmisil (karşı işlem) terimlerinde olduğu gibi).
dikkat
Hukuk dilinin en önemli unsurunu hukuki terimler oluşturur. Hukuk terminolojisi
açısından en önemli ve olması beklenen özellik, birliktelik özelliğidir.
7
Hukuk Dili
Araştırmalarla
İlişkilendir
Aşağıda bazı hukuk kitaplarında anlaşılmak- set, Konya, s. 41). Bunun gibi halefiyet kavramı,
ta güçlük çekilen dil kullanımlarına ilişkin olarak başkasına ait borcu ödeyen kişinin, bir kanun
özellikle eski dilin etkisini gösteren bazı örnekle- hükmüne dayanarak alacaklının yerine geçmesi-
re yer verilmiştir. Bu örneklere bakıldığında, ki- ni ifade etmek üzere kullanılır (Akıncı, 2006, s.
taplarda kullanılan terimlerin, özel bir açıklama 255). Hiffet (hafiflik) kavramı da, emeğine kıy-
olmaksızın anlaşılmasının güç olduğu görülmek- met vermemek, yaptığı işin sonuçlarını düşün-
tedir. Bu durum, bazen hukukçuların dahi bu memek anlamına gelir. Fakat zarar görenin genel
metinleri anlamasını güçleştirebilmektedir. olarak bu durumda olması şart değildir. Somut
Mesela; def ’i hakları, karşı haklar demektir. olayda öyle davranması yeterlidir (Akıncı, 2006,
“Karşı haklarda denilen def ’i hakları, sahibine 118). Cebri icra ise prensip itibariyle eda ilanları-
kendisine karşı yöneltilen bir hakkı belli oranda nın devletin bu husustaki teşkilatı tarafından zor-
etkisiz kılma ya da sonuçlarını tamamen ya da la yerine getirilmesi anlamına gelip, icra huku-
kısmen engelleme, sınırlandırma veya ortadan kunun konusunu teşkil etmektedir (Oğuzman,
kaldırma yetkisi verir. Def ’i hakkı, borçlu ta- M.K. ve Barlas, N. [2005]. Medeni Hukuk, Beta
rafından ileri sürülür. Borçlu def ’i hakkını ileri Yayınları. İstanbul, s.238).
sürmekle, alacaklının kendisine yönelttiği talebi
tamamen ya da kısmen, geçici veya sürekli olarak Kaynak: Çiftpınar, B. (2008) “Toplumsal Ku-
etkisiz hale getirir” (Akıncı, Ş. [2006]. Borçlar ralların Metni Olarak Hukuk ve Hukuk Dili”,
Hukuku Bilgisi, Genel Hükümler, Damla Of- Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, Sayı
1-5, s. 185 vd.
Dilin gerçekleri, doğal gelişimi ve bilimsel ve- gerçekler, bilimsel gerçeklikler için kullanılan ge-
riler dikkate alınmaksızın gerçekleştirilen yapay niş zaman tercih edilir. Bu kullanım, kanunların
girişimlerle de olsa dilde sadeleşme açısından iyi doğruluğunu, gerçekliğini, değişmezliğini ve tartı-
bir seviyeye ulaşıldığına dair hukuk terimlerinden, şılmaz oluşunu ve ayrıca herkese ve tüm zamanlara
oturmuş örnekler bulunmaktadır. Örneğin Yargı- yönelik olduğunu dil bilimsel olarak göstermekte-
tay, Danıştay, kurultay, tüzük, yargıç, yasama ve dir.
egemenlik kavramları böyledir. Geçerli dil kural- Hukuk dilinin tipik özelliklerinden bir diğeri
larına uyulmak suretiyle türetilen ve yapaylıktan ise uzun cümlelerin kullanımının yaygın olmasıdır.
bir miktar daha uzak kelimeler de mevcuttur. Bu Hukuk metinlerinde sık başvurulan bir yöntem
türden kelimelerin kabul görmeleri, daha kolay olarak isimleştirme ile böyle cümlelerin oluşumu
olmuştur. Örneğin zaman aşımı (müruruzaman), sağlanmaktadır. Yanlış anlaşılmayı engellemek ve
Yüce Divan (Divan-ı Ali), sıkıyönetim (idare-i ayrıntılı şekilde hüküm vazetmek için kaçınılmaz
örfi), bilirkişi (ehlivukuf ) kavramları daha kolay olan cümlelerin, dil bilgisi açısından bu niteliği,
şekilde dilde yerini almış ve kabul görmüştür. Hu- betimleyici eklemelerle zenginleşen temel cümle ve
kuk dilindeki sadeleşmeye ilişkin bu çabalar, zama- buna farklı şekillerde bağlı yan cümleciklerin yer
nında Latinceden etkilenen Alman hukuk dilinin almasından kaynaklanır. (Tapu Kanunu’nun 35/1.
kendi benliğine dönüş çabalarına benzetilmektedir. maddesinde yer alan “kanuni sınırlamalara uyul-
Kanunların dilini incelediğimizde, pek çok mak kaydıyla, uluslararası ikili ilişkiler yönünden
açıdan kuralcı bir dil olan hukuk dilinde devrik ve ülke menfaatlerinin gerektirdiği hallerde, Cum-
cümlelere pek rastlamayız. Özne ve nesne bildirim hurbaşkanı tarafından belirlenen ülkelerin vatan-
perspektifine göre belli durumlarda yer değiştirse daşı olan yabancı uyruklu gerçek kişiler, Türkiye’de
de yüklem yerinde kalır. Örneğin “karar mahke- taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinebilirler” ifadesin-
mece verildi” cümlesi, “mahkemece karar verildi” de olduğu gibi.
şeklinde kurulabilir. Bu şekilde vurgulanmak iste- Ya da Yabancılar ve Uluslararası Koruma
nen kelimeye dikkat çekilerek hüküm netleştirilir. Kanunu’nun 57/2. maddesinde yer alan “hakkın-
Ayrıca kanun dilinde genelleşmiş olaylar, değişmez da sınır dışı etme kararı alınanlardan; kaçma ve
8
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
kaybolma riski bulunan, Türkiye’ye giriş veya çı- Son olarak her meslek dilinde olduğu üzere hukuk
kış kurallarını ihlal eden, sahte ya da asılsız belge dilinde ve dolayısıyla kanun dilinde de sıklıkla tek-
kullanan, kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın nik terimler kullanılır. Örneğin Ticaret Kanunu’nda
Türkiye’den çıkmaları için tanınan sürede çıkma- ancak ticaret adamları ve hukukçuların anlayabileceği
yan, kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağ- özel terim ve sözcükler bulunur. Nitekim Türk Tica-
lığı açısından tehdit oluşturanlar hakkında valilik ret Kanunu’nun 897. maddesi böyledir. Düzenlemeye
tarafından idari gözetim kararı alınır. Hakkında göre “gönderen, verdiği zarar sebebiyle taşıyıcıya karşı
idari gözetim kararı alınan yabancılar, yakalamayı sadece 864. maddenin ikinci fıkrasından farklı olarak,
yapan kolluk birimince geri gönderme merkezle- taşıma sözleşmesinin ifası için gerekli olan yükleme
rine kırk sekiz saat içinde götürülür” biçimindeki hacminin metreküpü başına 1.500 Özel Çekme Hak-
düzenlemede olduğu gibi. kı tutarında tazminatla yükümlüdür.”
Öğrenme Çıktısı
Taslaklar
Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinde taslak hazırlamada uyula-
cak ilkeler hüküm altına alınmıştır. Buna göre taslaklar;
• Üst hukuk normlarına aykırı olamaz.
• Düzenleme amacına uygun olarak hazırlanır.
• Yargı kararları göz önünde bulundurularak hazırlanır.
• Hazırlanırken düzenlenen alanlara ilişkin mevzuatın tamamı gözden geçirildikten sonra, gerekirse
mevcut hükümlerde değişiklik yapılır veya anılan hükümlerden ihtiyaç duyulanlar taslağa alınarak
ihtiyaç görülmeyenler yürürlükten kaldırılır.
• Çerçeve taslaklarda, ilgili mevzuata işlenemeyecek ve onun dışında kalarak tek metin özelliğini
bozacak hükümler bulunmamalıdır.
• Kapsam maddeleri, tereddüde yer vermeyecek açıklıkta düzenlenmelidir. Ancak taslağın kapsamı
konusunda tereddüt yok ise kapsam hükmüne yer verilmez.
• Taslak madde metinleri kısa ve anlaşılır olarak düzenlenecektir. Ayraç içinde açıklayıcı hükümlere
yer verilmez.
9
Hukuk Dili
Taslaklarda taslak adının, maddelerin ve genel Düzenleyici etki analizi; düzenlemenin hazır-
gerekçenin bulunması zorunludur Taslağın yürüt- lanmasını gerekli kılan sebepleri, alternatif çözüm
me maddesinden sonra, varsa taslak eklerine yer ve- önerilerinin değerlendirilmesini, muhtemel fayda
rilecektir. Tebliğ ve genelge taslaklarının maddeler ve içeriğin analizini, bütçeye getirdiği ek mali kül-
hâlinde yazılması ve genelge taslaklarında ad ve ge- feti, sosyal, ekonomik ve ticari hayata, çevreye ve
nel gerekçe bulunması zorunluluğu yoktur. Mad- ilgili kesimlere etkilerini, yıllık muhtemel toplam
deler hâlinde yazılmayan taslaklarda, atıf yapılırken etkisini, kırtasiyeciliğin ve bürokratik formalitele-
tereddüde mahal verilmemesi adına gerekli bölün- rin azaltılmasına katkısını, izlenen danışma ve gö-
meler yapılmalıdır. Kanun taslaklarında birinci fık- rüş alma süreçlerini içerir.
rada belirtilenlere ek olarak madde gerekçeleri ve Daha önce değinildiği üzere Yönetmeliğin 23.
düzenleyici etki analizi bulunur. maddesi, taslaklarda kullanılacak dili düzenlemek-
Taslaklara ad konulmalı, koyu ve büyük harfle tedir. Taslaklarda yaşayan bir Türkçe kullanılması
yazılmalı ve altı çizilmemelidir. Çerçeve taslaklarda ve Türkçe karşılığı bulunan yabancı kelimelere yer
mevzuatın adına taslağın da adında yer verilir. Eğer verilmemesi öngörülmektedir. Cumhurbaşkanı,
birden fazla kanun ve kararnamede değişiklik ön- taslaklarda şekil yönünden re’sen düzenleme yapa-
görülmekte ise “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapıl- bilir. Anayasaya, kanunlara ve diğer ilgili mevzuata
masına Dair Kanun Tasarısı” benzeri adlar yerine, aykırılığı tespit edilen veya bu Yönetmeliğe uygun
yapılan değişikliklerin amacını niteleyecek bir ad olarak hazırlanmayan taslaklar, noksanlıkların gi-
kullanılmalıdır (MHUEHY 11. m.) derilmesi veya uygunluğun sağlanması amacıyla
yeniden değerlendirilmek üzere iade edilir.
Söz konusu Yönetmelik tüm kanun, yönetme-
lik, Cumhurbaşkanı kararnameleri, ek kararlar ve
dikkat
Taslaklar sırasıyla maddeler, fıkralar, bentler ve alt
diğer düzenleyici işlemlerin taslak metinlerinin
bentlerden oluşmaktadır.
hazırlanmasında dikkate alınacaktır. Yönetmelik’te
belirtilen hususlara riayet edilmesi, tüm mevzuatın
şekli açıdan yeknesak olmasını sağlayacaktır.
Taslak metninde yer alan bentler Türk alfabe-
sindeki harfler kullanılarak sıralanır. Madde, ek
madde ve geçici maddelere içeriğine uygun başlık-
Kanun Yapım Süreci
lar konulur. Çerçeve maddelere başlık konulmaz. Hukuk dilinin en temel kaynağını kanunlar oluş-
Madde hükmünün değişmesi durumunda, madde- turmaktadır. Kanun dilinin oluşumunda, TBMM
nin başlık ve içeriği arasındaki uyum bozuluyorsa, dışında, yazar ve teklif yetkisine milletvekilleri gibi
madde başlığı içeriğe uygun olarak değiştirilecektir sahip olan Cumhurbaşkanı da büyük ölçüde etki-
(MHUEHY 13. m, 14.m). lidir. Bu etkinin daha iyi anlaşılabilmesi için kanun
yapım sürecinin incelenmesi gerekmektedir.
Genel gerekçede ise taslağın hazırlanmasını ge-
rektiren nedenler açıkça belirtilerek, maddenin dü-
zenlenme sebepleri açıklanır. Madde gerekçeleri her
madde için ayrı ayrı düzenlenir ve madde metninin Şekli anlamda kanun, TBMM tarafından
tekrarı şeklinde hazırlanamaz. Ayrıca, kanun tas- usulüne uygun olarak kabul edilen yasama
lakları için hazırlanacak düzenleyici etki analizinin, işlemidir. Maddi anlamda kanun ise ge-
yürürlüğe konulması hâlinde yıllık muhtemel top- nel, nesnel, kişilik dışı hukuk kurallarının
lam etkisi otuz milyon Türk Lirasının altında kalan bütünü olarak ifade edilmektedir.
kanun taslakları için kısmi düzenleyici etki analizi,
yıllık muhtemel toplam etkisi otuz milyon Türk Li- Geçici kanun, belirli süre uygulandıktan
rasını aşan kanun taslakları için tam düzenleyici etki sonra yürürlükten kalkan ve etkisi sona
analizi şeklinde düzenlenmesi gerekir. Bu miktar, eren kanundur.
gerekli görülen hallerde Cumhurbaşkanı tarafından
yeniden belirlenebilir (MHUEHY 24. m).
10
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
• Kanun yapım süreci temel olarak şu aşama- bir kod kanun iken bu Kanun’un hükümlerinin bir
lardan oluşur: ya da birkaçını değiştiren kanun çerçeve kanundur.
• Kanun teklifinin TBMM Başkanlığına su- Esas olan kanunların sürekliliği, dolayısıyla sü-
nulması, rekli kanun olmakla birlikte, yeni durum ile eski
• Teklifin komisyonlara havalesi ve komis- durumun uyumunu sağlamak veya af çıkarmak
yonlarda görüşülmesi, (örneğin öğrenci affı) gibi sebeplerle geçici kanun
çıkarılabilir. Belirli süreler geçtikten ya da bazı işler
• Komisyon raporunun Genel Kurulda görü-
yapıldıktan sonra madde uygulaması sona eriyor ve
şülmesi,
sürekli kanunun maddeleri yürürlüğe girebiliyorsa
• Kanunun Cumhurbaşkanınca yayımlan- geçici kanun söz konusudur. Geçici maddeler ge-
ması ve yürürlüğe girmesi nellikle “bu kanunun yayımı tarihine kadar” veya
Kanunları çeşitli açılardan sınıflandırmak müm- “…tarihine kadar” gibi o düzenlemenin geçici ol-
kündür. Kod veya çerçeve kanun, geçici veya sürek- duğunu ifade eden ibareler içerir. Ayrıca, kod ka-
li kanun bu sınıflandırmalardandır. Kod kanunlar, nunlarda değişiklik yapılmak istendiğinde bu deği-
belirli bir alanı yeni baştan düzenleyen kanunlardır. şikliğin mevcut maddelerden birinde yapılmasının
Çerçeve kanun ise kod kanunlarda değişiklik yapan mümkün olmadığı durumlarda “ek madde” uygu-
kanundur. Örneğin Hukuk Muhakemeleri Kanunu laması tercih edilir.
Yaşamla İlişkilendir
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’ndan bir geçici madde örneği vermek gerekir ise düzen-
leme şu şekildedir;
“GEÇİCİ MADDE 1- (1) Bu Kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri, Kanunun yürürlüğe
girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda uygulanmaz”.
Yine Hukuk Muhakemeleri Kanunu’ndan bir örnek verecek olursak;
Parasal sınırların artırılması
EK MADDE 1- (Ek: 24/11/2016-6763/44 m.)
(1) 200 üncü, 201 inci, 341 inci, 362 nci ve 369 uncu maddelerdeki parasal sınırlar her takvim yılı
başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 4/1/1961 tarihli ve
213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca
her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belir-
lenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz.
11
Hukuk Dili
görüş bildiren tali komisyon olarak iki gruba ayrılmaktadır. Kanun tekliflerinin hangi komisyonlarda gö-
rüşüleceği Meclis Başkanlığı tarafından belirlenir. Komisyon toplantısı komisyon üyelerinin yanı sıra tüm
milletvekillerine, Cumhurbaşkanı yardımcılarına, bakanlara ve yürütmenin temsilcilerine açıktır. Komis-
yon gündemine alınan bir kanun teklifinin, önce tümünün görüşülmesinin ardından maddelere geçilmesi
oylanır. Maddelere geçilmesi kabul edilmeyen teklifler ise reddedilmiş olur. Maddelere geçilmesi kabul
edilen işlerin her maddesinin ayrı ayrı görüşülmesine başlanır ve sonra o madde oylanır. Kabul edilmeyen
maddeler, metinden çıkarılır. Bu madde görüşme ve oylamaların sonrasında tüm iş oylanır. Komisyonlar,
teklifleri aynen veya değiştirerek kabul edebilir veya reddedebilir.
Aşağıda yer alan 1.1 sayılı şekilde kanun teklifine ve kanunda değişiklik yapılmasına dair kanun tekli-
fine ilişkin örnek şablon yer almaktadır.
MADDE GEREKÇELERİ
12
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
Öğrenme Çıktısı
13
Hukuk Dili
Öğrenme Çıktısı
14
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
15
Hukuk Dili
16
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
1 Hukuk kuralları ve kanunların diline ilişkin 4 Adli yazı dilinin özellikleri ile ilgili aşağıdaki-
olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? lerden hangisi yanlıştır?
neler öğrendik?
A. Hukuk kurallarının ihlali yaptırım sonucunu A. Adli yazı dili talep edilecek olan isteği tam ola-
doğurur. rak içermek zorunda değildir.
B. Açıklık, sadelik, kesinlik ve belirginlik kanunla- B. Adli yazı doğru ve kesin olmalıdır.
rın dilinin önemli özelliklerindendir. C. Adli yazı uygun bir dille yazılmış olmalıdır.
C. Taslaklarda yaşayan Türkçe kullanılmalı, Türk- D. Adli yazı dili açık olmalıdır.
çede karşılığı bulunan yabancı kelimelere yer
E. Adli yazı dili kısa ve öz olmalıdır.
verilmemelidir.
D. Kanun metinlerinin ağır ve eski kavramlardan
oluşan bir dille yazılmamış olması gerekir. 5 Hukuk dilinin karakteristik özellikleri hak-
E. Bireylerin savunma haklarını kullanabilmeleri kında aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
için teknik kanun dilini öğrenmeleri beklenir. A. Sade ve anlaşılır bir dil olması
B. Hukuk dilinde isimlerin ve isimleştirmelerin
2 Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Hakkın- kullanılmasının, soyut olmasını sağlaması
da Yönetmeliğe göre taslak metinler ile ilgili olarak C. Günlük dilde belli bir anlam içeriği ile sıkça
aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? kullanılan bazı sözcüklerin hukuk dilinde farklı
anlam ifade etmesi
A. Taslaklarda Türkçede karşılığı bulunan yabancı
kelimelere yer verilmez. D. Yerleşmiş bir terminolojiye sahip olması
B. Terim birliğinin sağlanması amacıyla taslakla- E. Eski dilden yerleşmiş veya yabancı sözcükler-
rın başlığında ve madde metninde “yasa” keli- den oluşan terimlere sıklıkla rastlanması
mesi değil “kanun” kelimesi kullanılır.
C. Taslaklar üst hukuk normlarına aykırı olamaz. 6 Kanunlar aşağıdaki makamlardan hangisi ta-
D. Taslaklarda genel gerekçe ve madde gerekçeleri rafından kabul edilir?
bulunmamalıdır.
A. Cumhurbaşkanı
E. Taslaklar yargı kararları göz önünde bulundu-
B. İlgili Bakanlıklar
rularak hazırlanır.
C. TBMM
D. Belediyeler
3 Aşağıdakilerden hangisi kanun yapımı aşa- E. Anayasa Mahkemesi
malarından biri değildir?
A. Kanun teklifinin TBMM Başkanlığına sunul- 7 Kanunlara ve TBMM kanun yapım sürecine
ması ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
B. Kanunun Anayasaya uygunluğunun denetlen-
mesi A. Kanunlar kural olarak süreklidir.
C. Komisyon raporunun Genel Kurulda görüşül- B. Yeni durum ile eski durumun uyumunu sağla-
mesi mak için geçici kanun çıkarılabilir.
D. Kanunun Cumhurbaşkanınca yayımlanması ve C. Cumhurbaşkanı her konu ve alanda kanun tek-
yürürlüğe girmesi lifine yetkilidir.
E. Teklifin komisyonlara havalesi ve komisyonlar- D. Kanun önermeye Cumhurbaşkanı ve milletve-
da görüşülmesi killeri yetkilidir.
E. Kanun teklifleri hazırlanırken gereken ön araş-
tırma ve inceleme, yasama komisyonları tara-
fından yapılır.
17
Hukuk Dili
8 Mahkeme kararlarının yazımı ile ilgili olarak 10 Eski Borçlar Kanunu’nda kullanılan “müru-
aşağıdakilerden hangisi doğrudur? ruzaman” kavramının günümüzdeki karşılığı aşa-
A. Mahkeme kararlarının gerekçeli olması Anaya- ğıdakilerden hangisidir?
sal bir zorunluluktur.
neler öğrendik?
18
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
1. E Yanıtınız yanlış ise “Kanun Dili” konusunu 6. C Yanıtınız yanlış ise “Kanun Yapım Süreci”
yeniden gözden geçiriniz. konusunu yeniden gözden geçiriniz.
3. B Yanıtınız yanlış ise “Kanun Yapım Süreci” 8. A Yanıtınız yanlış ise “Adli Yazı Dili” konusu-
konusunu yeniden gözden geçiriniz. nu yeniden gözden geçiriniz.
4. A Yanıtınız yanlış ise “Adli Yazı Dili” konusu- 9. C Yanıtınız yanlış ise “Hukuk Dili Kavramı
nu yeniden gözden geçiriniz. konusunu yeniden gözden geçiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “Hukuk Dilinin Karakte- Yanıtınız yanlış ise “Hukuk Dilinin Karakte-
5. A 10. C
ristik Özellikleri” konusunu yeniden gözden ristik Özellikleri” konusunu yeniden gözden
geçiriniz. geçiriniz.
19
Hukuk Dili
Araştır Yanıt
1 Anahtarı
Adli yazının eksik olması, örneğin eksik bir dilekçe, tebligat veya ilan, baş-
vurulan makam veya muhatap kişinin dileğinin eksik yerine getirilmesine
sebebiyet verir. Adli yazının taşıması gereken üç temel özellik bulunmakta-
Araştır 5 dır. Bunlar; yazının tam olması, kısa, açık, doğru olması ve uygun bir dille
yazılmış olmasıdır. Dilekçede dava konusunun açık ve öz olması, nihai talebin
anlaşılır ve net olması ile hukuki nedenlerin doğru olarak tespit edilerek ifade
edilmesi dava dilekçesinin arzu edilen sonuca ulaşmasında önem arz eder.
20
Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar
Kaynakça
Akkan, M. (2015). Hukuk Dili ve Adli Yazışmalar, Hákonardóttir, H. (2013). Hukuk Dili: Adaletin
Anadolu Üniversitesi Yayınları, No: 3193. Bir Aracı, Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Dergisi, 3 (1), ss. 87 - 95.
Aydemir, İ.A. (2010). Türk Hukuk Dili Üzerine
Araştırmalar, Belleten, Sayı II, ss. 19 - 36. Özyıldırım, I. İ. (1999). Türk Yasa Dili, Hacettepe
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 16 (1), ss.
Çiftpınar, B. (2008). Toplumsal Kuralların Metni
89 - 114.
Olarak Hukuk ve Hukuk Dili, Uluslararası Sosyal
Araştırmalar Dergisi, Sayı 1-5. Surlu, M.H. (2006). Hukuk Dilinde Türkçe, Yargıtay
Dergisi, 32 (1-2), ss. 197 - 232.
Dural, M., Sarı, S. (2004). Türk Özel Hukuku Cilt I:
Temel Kavramlar ve Medeni Kanunun Başlangıç Yılmaz, E. (1991). Adli Yazı Dili, Ankara Barosu
Hükümleri, Filiz Kitabevi, İstanbul. Dergisi, 1991/5, ss. 709 - 720.
Erdin, S. (2008). Yasaların Dili, Ankara Üniversitesi Yeni Sisteme Göre Yasama El Kitabı (El Kitabı),
Hukuk Fakültesi Öğrencilerinin Fakültelerine Türkiye Büyük Millet Meclisi [TBMM] Kanun
Armağanı, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Kararlar Başkanlığı.
Yayınları, İnternet Baskısı, Ankara, ss. 197 - 232.
21