Professional Documents
Culture Documents
Srecko Horvat - Aşkın Radikalliği
Srecko Horvat - Aşkın Radikalliği
2020 00:39
Edebi Şeyler 085 & Siyasi Şeyler 10
Aşkın Radikalliği - Srećko Horvat Yayın Yönetmeni: Ali Özgür Özkarcı Birinci
Baskı: Şubat 2020 Çeviri: Zafer Zorlu Kapak Tasarımı: Umut Durmuşoğlu
Sayfa Tasarımı: Selin Hamzaoğlu ISBN: 978-605-2325-60-5 Baskı: Deren Matbaacılık
Bakırcılar Sanayi Sitesi Orkide Cad. No: 9/Z Beylikdüzü/İstanbul Matbaa Sertifika No:
34011 Dağıtım: Punto Kitap ©Srećko Horvat Kitabın Orijinal İsmi: The Radicality of Love
©Edebi Şeyler 2020 Sertifika No: 45761 Edebi Şeyler Ajans ve Yayıncılık: Arap Cami
Mah. Yemeniciler Sok. No: 50 Ömer Han K: 4 D: 4-5 Karaköy / İstanbul Tel: (0212) 238 62 02
E-posta: edebiseyler@gmail.com / siyasiseyler@gmail.com Web: edebiseyler.com
AŞKIN
RADİKALLİĞİ
İngilizceden çeviren
Zafer Zorlu
1
Søren Kierkegaard, Works of Love, Harper Perennial, New York, 2009, s. 51–2.
10
11
12
13
14
2
Burada Süleyman Derin’in Love in Sufism, From Rabia to Ibn al-Farid [İnsan
Publications, İstanbul, 2008] adlı harika çalışmasından yararlandım.
15
3
Süleyman Derin, Love in Sufism, s. 199.
16
4
C. L. R. James, The Black Jacobins: Toussaint L’Ouverture and the San Domingo Re-
volution, Vintage, New York, 1989.
17
18
19
5
Aynı anekdot Amerikalı senarist ve yönetmen Ben Hecht’in kendi anılarında da
mevcuttur: Ben Hecht, A Child of the Century, Primus, New York, 1985, s. 222.
20
21
22
23
24
25
3
www.grindr.com
4
Jamie Woo, Meet Grindr, Kindle Edition, 2013.
26
5
https://www.youtube.com/watch?v=qLblwVUEHyw
6
“Avec Tinder, du sexe et beaucoup de bla-bla”, Le Monde, 9 Ağustos 2014.
27
28
7
Bkz. Franco ‘Bifo’ Berardi, Heroes: Mass Murder and Suicide, Verso, Londra, 2015.
8
http://www.fastcodesign.com/3028019/anti-social-networkhelps-you-avoid-peo-
ple-you-dont-want-to-see
9
http://ilovechrisbaker.com/cloak/
29
30
Tahran’da Arzu:
İranlılar Neyin Hayalini Kuruyor?
31
32
33
4
Şah’ın kentsel dönüşüm projelerine dair daha fazla bilgi için bkz. Talinn Grigor, “The
king’s White walls. Modernism and bourgeois architecture”, Culture and Cultural Poli-
tics Under Reza Shah: The Pahlavi State, New Bourgeoisie and the Creation of a Modern
Society in Iran içinde, ed. B. Devos & C. Werner, Routledge, Londra, 2014.
5
Bkz. Hundertwasser, “Die Fensterdiktatur und das Fensterrecht”, 22 Ocak 1990.
6
Bkz. Peter Chelkowski & Hamid Dabashi, Staging a Revolution: The Art of Persuasi-
on in the Islamic Republic of Iran, New York University Press, New York, 1999.
34
7
Humeyni, age., s. 118.
35
36
8
Humeyni, age., s. 125.
9
Simurg Aryan, Homa Aryan & J. Alex Halderman, “Internet Censorship in Iran: A
First Look”, Proceedings of the 3rd USENIX Workshop on Free and Open Communica-
tion on the Internet içinde, Ağustos 2013.
37
Şekil-1: “Seks ve cinsellik” başlığı altında, konularına göre, engele en çok maruz kalmış maddeler.
10
Collin Anderson & Nima Nazeri, “Citation Fitered: Iran’s Cencorship of Wikipe-
dia”, Kasım 2013.
38
39
Parti, öyle görünüyor ki, kendi ihtiyaçları için cinsel enerjiye el koyar.
Arzu ya da dürtü gibi, cinsel birleşmeden sonra sönümlenen Parti,
zevki daimî olarak bekleten bir durumu kendi üyelerinde ayakta tut-
maya çalışır ve sonra o enerjiyi kendi amaçları için yönlendirir.12
Arzu, İran’da her köşe başında fark edilebilir; açıkça hiçbir yerde
görülmese de seks her yerdedir. O, tabi ki, rejimin istikrarına ço-
mak sokabilecek olan kadındır. Orwell’ın Julia’yı tasviri, Wins-
ton’ın aksine, İran kadınının bir tasviri olabilirdi pekâlâ:
11
George Orwell, 1984, çev. Celâl Üster, Can Yayınları, 2019 (68. Baskı), s. 79.
12
Blu Tirohl’un “We are the dead ... you are the dead: An Examination of Sexuality as
a Weapon of Revolt in Nineteen Eighty-Four”, Journal of Gender Studies, Cilt: 9, Sayı:
1, 2000, s. 55-56.
13
George Orwell, age., s. 147-8.
40
14
Age., s. 148.
Brian McNair’in icat ettiği ve aynı adı taşıyan kitabında geçen kavram: Striptease
15
41
18
“WikiLeaks Cables Detail Qaddafi Family’s Exploits,” The New York Times, 22 Şu-
bat 2011.
19
“Muammar Gaddafi’s tent finds home on Donald Trump’s estate”, The Guardian,
23 Eylül 2009.
42
43
44
22
Pardis Mahdavi, Passionate Uprisings: Iran’s Sexual Revolution, Stanford Univer-
sity Press, Stanford, 2008, s. 57.
23
Bu fikri Tonči Valentić’e (Hırvatistan) borçluyum.
45
46
24
Kimi yorumlar, Hâfız’ın “şarap” derken aslında “aşk”ı kastettiğini ortaya koymaya
çalışsa da, şarabın şarap olarak okunmasının bile yıkıcılığını görebiliyoruz.
47
25
“Dutch King Willem-Alexander declares the end of the welfare state”, The Inde-
pendent, 17 Eylül 2013.
48
26
Bazari’lerin İran toplumundaki rolüne dair bir inceleme için bkz. Arang Kesha-
varzian, Bazaar and State in Iran: The Politics of the Tehran Marketplace, Cambridge
University Press, Cambridge, 2009.
27
“Woman dies of acid attack in Esfahan, former top Iranian tourist attraction,” Iran
News, 20 Ekim 2014; “Iran Investigates Acid Attacks on Women,” Radio Free Europe/
Radio Farda, 19 Ekim 2014; “‘Bad hijab’ link to acid attacks on Iranian women,” al-
Arabiyya News, 21 Ekim 2014; “Iran: Acid attack in Isfahan by organized gangs linked
to the mullahs’ regime,” Iran News, 20 Ekim 2014.
49
50
51
Humeyni’ninki gibi gerici değil de gerçek bir patlama söz konusu ol-
duğunda, yirminci yüzyılın devrimci tarihine doğru yola çıkıp Ekim
Devrimi’nin başlangıcına varmamız gerekir. Bu başlangıç, bir arzu
fışkırmasıydı; mevzubahis Thanatos ise, İran Devrimi’ne karşı isti-
kamette vuku bulan bir patlamaydı. En azından en başlarda. Ekim
Devrimi’nin trajedisi ise, neredeyse İran Devrimi gibi son bulması-
dır – duygulanımın baskılandığı totaliter bir toplum olarak.
En başlarda, Ekim Devrimi mülkiyet hakkı, din vs. gibi alan-
larda muazzam değişimler getirmekle kalmadı, aynı zamanda bir
cinsel devrimi de beraberinde getirdi. Engels “[d]ikkate değer bir
olgudur ki her büyük devrimci hareketten sonra ‘özgür aşk’ sorunu
ön plana çıkar”1 derken bundan daha fazla haklı olamazdı. (Bu bel-
ki de “büyük devrimci hareketin” ölçüsü ve “özgür aşk” sorusunun
bugün neden kayıp olduğuna dönük olası bir cevaptır: çünkü büyük
bir devrimci hareket yoktur?) Sovyetler döneminde cinselliğe dair
köklü değişimlere tanıklık etmiş olan Wilhelm Reich, “Rus Devrimi
1
Marx-Engels-Lenin, Marksizm Kadın ve Aile, çev. Öner Ünalan, Bilim ve Sosyalizm
Yayınları, Ekim 2000, s. 156.
52
2
Wilhelm Reich, The Sexual Revolution: Toward a Self-Governing Character Struc-
ture, Farrar, Straus and Giroux, New York, 1963, s. 185. [Türkçede: (İnsanın Kişilik
Özerkliği İçin) Cinsel Devrim, çev. Bertan Onaran, Payel Yayınevi, 1977].
53
3
Wilhelm Reich, (İnsanın Kişilik Özerkliği İçin) Cinsel Devrim, çev. Bertan Onaran,
Payel Yayınevi, 1989 (4. Baskı), s. 30.
54
55
(1) Asla alkol içme. (2) Sert bir yatakta uyu. Uyanır uyanmaz ayağa
kalk. (3) Çok fazla et yeme. Uykudan üç saat önce yemek ye. Yatağa
girmeden önce çişini yap. (4) Erotik edebiyatı okuma. (5) Hareketsiz
bir yaşam sürme.5
4
Dr. E. B. Demidovich, Sud nad polovoi raspuschchennost’iu (Doloi negramotnost,
Moskova-Leningrad, 1927), aktaran Eric Naiman, Sex in Public: The Incarnation of
Early Soviet Ideology, Princeton University Press, Princeton, 1997, s. 132-3.
5
Naiman, age., s. 135-6.
56
(1) Cinsel yaşam çok erken yaşta başlamamalı. (2) Evliliğe değin cin-
sel riyazet esastır ve evlilik, sosyal ve biyolojik olgunluğa ulaşıldığın-
da gerçekleşmelidir (yirmi ila yirmi dört yaş). (3) Cinsel ilişki, sadece
ve sadece müşterek ve engin bir muhabbetin, cinsel nesneye alakanın
doruk noktası olmalıdır. (4) Cinsel eylem, sevgilileri birleştiren engin
ve karmaşık deneyimler zincirinin son halkası olmalıdır. (5) Cinsel
eylem, sık sık tekrarlanmamalıdır. (6) Zırt pırt cinsel partner değiş-
tirilmemelidir. (7) Aşk, tek eşli olmalıdır. (8) Her cinsel eylemde, bu
eylemin meyve verme olasılığı akılda tutulmalıdır. (9) Cinsel seçim,
sınıf ve devrimci proleter seçime uygun olacak şekilde yapılmalıdır.
Flört, kur, aşna fişne ve diğer özel temayüllere dayanan cinsel fütuha-
ta girişilmemelidir. (10) İlişkide, kıskançlığa yer yoktur. (11) İlişkide,
cinsel sapıklığa yer yoktur. (12) Devrimci menfaatler adına, bir sınıf,
üyelerinin cinsel yaşamına müdahale etme hakkına sahiptir. Cinsel-
lik, sınıf çıkarlarına tabi tutulmalıdır; bu çıkarlara asla köstek olma-
malı, her bakımdan hizmet etmelidir.6
6
Naiman, age., s. 135-6.
57
7
Roland Barthes, The Grain of the Voice. Interviews 1962-1980, Nortwestern Univer-
sity Press, Evanston, 2009, s. 302. [Türkçede: Sesin Rengi, çev. Ahmet Nüvit Bingöl,
Metis Yayınları, 2017].
58
8
C. J. Chivers, “A Retrospective Diagnosis Says Lenin Had Syphilis”, New York
Times, 22 Haziran 2004.
59
9
Bkz. Lynn Mally, Revolutionary Acts: Amateur Theater and the Soviet State, 1917-
1938, Cornell University Press, Ithaca, 2000.
60
10
Vladimir Mayakovski, The Bedbug and Selected Poetry, Indiana University Press,
Bloomington, s. 286.
61
62
11
Aktaran Clara Zetkin, Reminiscences of Lenin, 1924.
63
12
Marx-Engels-Lenin, Marksizm Kadın ve Aile, çev. Öner Önalan, Bilim ve Sosyalizm
Yayınları, Ekim 2000, s. 215-216.
13
Marx-Engels-Lenin, age., s. 219.
64
14
Age., s. 152.
15
Age., s. 152.
16
Age., s. 154-155.
65
66
17
Aktaran Roland Barthes, How To Live Together, Columbia University Press, New
York, 2013, s. 87-88. [Türkçede: Nasıl Birlikte Yaşanır, çev. Necmettin Sevil, Sel Ya-
yıncılık, 2009].
67
Lenin’in sırrını ifşa eden, tam da, bu pasaj olabilir mi – onun aşk
korkusunu? Ya da Appassionata, bir dolaylama olarak, bir müziğin
“korkunç güzelliğine” değil de Inéssa’ya olan aşkın kendisine denk
düşüyor olabilir mi? Olası kanıt: Bu hassas konuya dair uzun süre
sessizliğini koruyan Angelica Balabanoff’a göre, “Lenin, müziğe
derin bir muhabbet duyardı ve Krupskaya ona bu hissi veremiyor-
du. Inéssa, onun sevgili Beethoven’ını ve öbür parçaları çok güzel
çalardı.”19 Lenin’in Gorki’yi ziyaret ettiği yılın Inéssa’nın öldüğü
yıl (1920) olduğunu nazarı itibara alırsak, sevgili metresinin artık
çalmadığı ve bir daha asla çalmayacağı sevgili Appasionata’sını
umutsuzca dinleyen yıkık ve kederli bir adamı hayal etmek zor ol-
masa gerek.
Balabanoff’un hatırladığı kadarıyla, Inéssa öldüğünde, Lenin Ba-
labanoff’a cenazede bir konuşma yapması için yalvarır; çünkü
Inéssa’nın ölümü karşısında yıkılmıştır. Son anda yetişip etkili
bir konuşma yapan ise Aleksandra Kollontay’dan başkası değil-
dir: “Lenin umutsuzluğa gömülmüş, şapkası gözlerini kapamıştı;
olabildiğince küçüktü ve küçüklüğü git gide büyüyordu. Acınası
18
Lenin i Gorkii: Pisma, Moskova, 1958, s. 251-252.
19
R. C. Elwood, Inessa Armand: Revolutionary and Feminist, Cambridge University
Press, Cambridge, 2002, s. 177.
68
20
Aktaran Bertram D. Wolfe (1953), Ozleft – bkz. http://members.optushome.com.au/
spainter/Wolfe.html.
21
Aktaran Bob Gould, “Lenin, Krupskaya and Inessa Armand”, marxists.org.
69
(…) mücadelenin bir unsuru olarak nefret, düşmanın nefreti, bizi, in-
sanın doğal sınırlarını aşan ve onun ötesine geçen, insanı etkin, şid-
detli, seçici ve soğuk bir ölüm makinasına dönüştürmeye zorlayacak-
tır. Bizim askerlerimiz böyle olmak zorundadır; düşmandan nefret
etmeyen bir halk vahşi bir düşmanı yenemez.1
1
Ernesto Che Guevara, “Tricontinental’e Mesaj–İki, Üç Daha Fazla Vietnam”, sendi-
ka.org, 5 Nisan 2005.
70
2
Ernesto Che Guevara, Sosyalizm ve İnsan, çev. Nadiye R. Çobanoğlu, Yar Yayınları,
1990, s. 94.
71
3
Libby Brooks, “Che Guevara’s Daughter Recalls her Revolutionary Father”, The Gu-
ardian, 22 Temmuz 2009.
4
Ernesto Che Guevara, age., s. 95.
5
Richard L. Harris, Che Guevara: A Biography, Greenwood, Santa Barbara, 2010, s. 164.
72
Sevgili Canlar,
(...)Çokları bana maceracı diyecek, evet öyleyim –ama farklı bir tür-
den– inançlarını doğrulamak için postunu tehlikeye atan türden...
Belki de bu benim son mektubum olacak. Ölmeye niyetim yok ama,
mantıklı ihtimaller arasında bu da var. Öyle olursa, son kez kucakla-
rım sizleri. Sizleri çok sevdim, yalnız bu sevgiyi nasıl ifade edeceği-
mi bilemedim; aşırı bir katılıkla kendi yöntemlerime bağlı kaldım, ve
bazı kereler beni anlayamadığınızı sanıyorum. Beni anlamak kolay
değildi, ama salt bugünlük olsun bana inanın. (...)
Ve isyankâr, başıboş oğlunuz sizleri kucaklar.
Ernesto6
6
“Che Guevara’nın veda mektupları”, muhalefet.org, 9 Ekim 2016.
7
Ernesto Che Guevara, The African Dream: The Diaries of the Revolutionary War in
the Congo, Grove Press, New York, 2001, s. 24.
73
8
Aleida March, Remembering Che: My Life with Che Guevara, Ocean Press, Melbour-
ne, 2012, s. 168.
74
9
Aleida March, age., s. 41.
10
Age., s. 50.
75
11
Age., s. 120.
12
Alain Badiou, Novi Sad’daki konferansından, Sırbistan, 14 Ocak 2015.
76
13
Aleida March, age., s. 124.
14
Age., s. 129.
77
15
Ben Kenigsberg, “Guerillas in the Mist”, Time Out Chicago, 13-19 Kasım 2008.
78
Friedrich Nietzsche, “On Reading and Writing”, Thus Spoke Zarathustra içinde,
16
79
80
81
1
Dieter Kunzelmann, “Notizen zur Gründung revolutionärer Kommunen in den
Metropolen”, Richtlinien und Anschläge, Materialen zur Kritik der repressiven Gesel-
lschaft içinde, ed. Albrecht Goeschel, Carl Hanser Verlag, Münih, 1968, s. 100.
82
2
Dieter Kunzelmann, “Notizen zur Gründung revolutionärer Kommunen in den
Metropolen”.
83
3
“Wir fordern die Enteignung Axel Springers – Gespräch mit dem Berliner FU-Stu-
denten Rudi Dutschke (SDS)”, Der Spiegel, 10 Temmuz 1967, s. 32.
4
Uschi Obermeier, Das wilde Leben, Hoffman und Campe Verlag, Hamburg, 2000, s. 95.
5
Reinhard Mohr, “Obermaier-Film ‘Das Wilde Leben’: Boxenluder der Revolution”,
Der Spiegel, 25 Ocak 2007.
84
6
Julia Müller, “Miss Kommune und ihr Leben zu acht,” Twen içinde, Cilt: 11, No: 6,
1969, s. 6.
85
Bir başka kült fotoğrafın, Stern dergisinin 1969 tarihli bir sayısın-
da, Obermaier’in çıplak bir şekilde ön plana çıkarıldığı fotoğrafın
öznelerinden birinin kısa zaman sonra RAF’ın önder kadrosunda
yer alacağını, o zamanlar kim söyleyebilirdi – Dutschke bu kahince
sözleri 1967’de ediyordu? Bu kişi, Haziran 1972’de Andreas Baader
ve Jan-Carl Raspe ile birlikte yakalanan, “Alman Sonbaharı”nın
kült figürü Holger Meins’ti. Meins ve öbür RAF mahkûmları, kor-
kunç koşulları olan bir tutukluluğa maruz kalmaları karşısında
birkaç kez açlık grevleri başlattılar. Meins, Kasım 1974’te, açlık
grevinden öldü. Ölümü, Avrupa’da birçok protestonun ve dahası
terörist eylemin kıvılcımını yaktı – sözgelimi, kendilerine “Hol-
ger Meins Kommando” diyen terörist bir grubun 1975’te Stock-
holm’deki Büyükelçilik kuşatması. Stammheim’da başladığı açlık
grevi sonucu ölümünden sonra Meins, devrimin bir tür “şehidi”
haline geldi. Bilinen son fotoğrafında, bir Auschwitz kurbanını
andırıyordu – 33 yaşında, 39 kiloya kadar düşmüş bir adam. Duts-
chke, onun mezarı başında, şu yalvaç sözleri dile getirecekti: Der
Kampf geht weiter!
Komün’ün öbür üyelerinin aksine, Meins, insan bedeninin
sadece cinsel özgürlüğün, çeşitli “özgür seks” deneyiminin ger-
çekleştiği bir alan olmadığını, bundan çok daha fazlası olduğunu
gayet iyi biliyordu. Ölümünden altı ay önce kaleme aldığı “Die
Waffe Mensch” (“Silah Olarak İnsan”) başlıklı mektupta, “tutuk-
luyuz, ama silahsız değiliz (...) iki güçlü silaha sahibiz: beynimiz
ve hayatımız, bilincimiz ve varlığımız”8 diyordu. Bu mektup, RAF
üyesi mahkûmların kolektif açlık grevleri içinde en uzun sürecek,
en zorlu geçecek olan grevin ilanıydı. Meins’ın buradaki niyeti, 5
7
“Wir fordern die Enteignung Axel Springers”, s. 32.
8
Holger Meins, “Die Waffe Mensch”, Das Info. Briefe von Gefangene aus der RAF aus der
Diskussion 1973–1977 içinde, ed. Pieter Bakker Schut, Neuer Malik Verlag, Kiel, 1987, s. 65.
86
9
“Die Waffe Mensch”, s. 67.
87
10
Ulrike Meinhof, “Ulrike Meinhof on the Dead Wing”, Red Army Faction, Volume 1:
Projectiles for the People içinde, ed. J. Smith & A. Moncourt PM Press, Oakland, 2011,
s. 271–2.
88
89
90
Benim için bu, herhangi bir kolektifte, herhangi bir kadına yaklaşma
özgürlüğü demekti. Ve çok nadiren reddedildim, liderdim ve konumu-
mun havası ve gücü vardı. Hayatımda ikinci kez, fantezilerim yerine
getiriliyordu: Arzu ettiğim bu güzel, güçlü ve devrimci kadınlardan
herhangi birine sahip olabilirdim.13
Mark Rudd, Underground: My Life with SDS and the Weathermen, William Morrow,
11
91
New York’ta bıraktığım bir kız arkadaşım olmasına rağmen, yolda her
karşılaştığımla yatarken herhangi bir pişmanlık hissetmedim. Kadın
manyağı olmuştum. Birçok kadınla birlikte olup cinsel fantezilerimi
yerine getiriyordum. Rakamlar bana çekici ve babayiğit olduğumu ka-
nıtlıyordu. Kimi kez yatmadan önce, liseden beri kaç kadınla birlikte
olduğumu sayardım.14
14
Age., s. 31.
92
Aşkın Radikalliği
93
94
1
Jean Baudrillard, Çaresiz Stratejiler, çev. Oğuz Adanır, Boğaziçi Üniversitesi Yayı-
nevi, 2011 (2. Baskı), s. 133-134.
95
2
Daniel Bensaïd, An Impatient Life: A Memoir, Verso, Londra, 2014, s. 98.
96
3
Simone de Beauvoir’dan Sartre’a Mektuplar–I, çev. Zeynep Bayramoğlu, Düşün Ya-
yıncılık, 1996, s. 185-186.
4
Aleksandra Kollontay, “Theses on Communist Morality in the Sphere of Marital Re-
lations”, marxist.org.
97
98
5
Aleksandra Kollontay, Selected Writings of Alexandra Kollontai, Allison & Busby,
Londra, 1977.
99
100
101
8
Bu bilgiyi, Rahibe Teresa Forcades’e (Katalonya) borçluyum.
102