ترجمة نصوص البكلوريا

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 47

‫الصفحة ‪1‬‬

‫نصوص الوحدة األولى‬


Hayırlı İşler
BİRİNCİ METİN:
Sami Usta'nın Akşam Yemeği Menüsü
Ayşa: Sami Usta, kolay gelsin.Ne yapıyorsun?
Sami Usta: Alışveriş listesi hazırlıyorum. Pazara gideceğim.
Ayşa: Pazarı çok merak ediyoruz. Biz de seninle gelelim mi?
Sami Usta: Tabii, olur. Zeynep Hanım da bizimle gelecek.
Zeynep Hanım: Sami Usta, önce pazara mi gidelim, kasaba mı?
Sami Usta: Ben, Murat, Rina ve Ayşa ile pazara gidelim. Biz sebze ve
meyve alalım.
Zeynep Hanım: Biz de Emily, Almir ile kasaba gidelim. Tavuk ve et alalım.
Sami Usta: Baklavayı kim alacak?
Zeynep Hanım: Baklavayı da biz alalım.
‫ ما الذي تفعله؟‬.‫ يعطيك العافيه‬،‫ سامي أستاذ‬:‫أيشا‬
.‫ سأذهب إلى السوق‬.‫ أقوم بإعداد قائمة التسوق‬:‫سامي أستاذ‬
‫ هل يمكننا أن نذهب معك؟‬.‫ نحن متحمسون للغاية للذهاب إلى السوق‬:‫أيشا‬
.‫ يمكن‬،‫ بالطبع‬:‫سامي أستاذ‬
‫ هل نذهب أوالً إلى السوق أم إلى الجزار؟‬،‫ سامي أستاذ‬:‫زينب‬
.‫ سنشتري الخضروات والفواكه‬.‫ أنا ومراد ورينا وأيشا سنذهب إلى السوق‬:‫سامي أستاذ‬
.‫ سنشتري الدجاج واللحم‬.‫ نحن وإيميلي وألمير سنذهب إلى الجزار‬:‫زينب‬
‫ من سيشتري البقالوة؟‬:‫سامي أستاذ‬
.‫ سنقوم بشرائها نحن أيضًا‬:‫زينب‬
Gençler Alışverişte
Zeynep Hanım: Hayırlı işler. Kolay gelsin.
Kasap: Hoş geldiniz. Nasıl yardımcı olabilirim?
Zeynep Hanım: Hoş bulduk. Tavuğun ve etin kilosu kaç lira?
Kasap: Tavuğun kilosu 20 lira, etin kilosu 60 lira.
Zeynep Hanım: İki tane tavuk, iki kilo da et almak istiyorum.
Kasap: Tabii efendim, hemen hazırlıyorum. Başka bir isteğiniz var mı?
Zeynep Hanım: Üç tane de sucuk alayım.

2 ‫الصفحة‬
‫‪Kasap: Buyurun efendim. Toplam borcunuz 340 lira.‬‬
‫‪Zeynep Hanım: Buyurun paranız. Teşekkür ederim, hayırlı işler.‬‬
‫‪Kasap: Teşekkür ederim. Bereket versin.‬‬
‫زينب هانم‪ :‬عمال موفقا‪ .‬يعطيك العافية‪.‬‬
‫الجزار‪ :‬أهالً بكم‪ .‬كيف يمكنني مساعدتكم؟‬
‫زينب هانم‪ :‬نحن نرحب بكم‪ .‬كم سعر الكيلوغرام من الدجاج واللحم؟‬
‫الجزار‪ :‬سعر كيلوغرام الدجاج ‪ 20‬ليرة‪ ،‬وسعر كيلوغرام اللحم ‪ 60‬ليرة‪.‬‬
‫زينب هانم‪ :‬أريد شراء كيلوغرامين من الدجاج وكيلوغرامين من اللحم‪.‬‬
‫الجزار‪ :‬بالطبع‪ ،‬سيدتي‪ ،‬سأعد الطلب على الفور‪ .‬هل لديكم طلب آخر؟‬
‫زينب هانم‪ :‬أعطني ثالثة قطع من السجق أيضًا‪.‬‬
‫الجزار‪ :‬تفضلي سيدتي‪ .‬مجموع فاتورتكم هو ‪ 340‬ليرة‪.‬‬
‫ً‬
‫عمال مباركًا‪.‬‬ ‫زينب هانم‪ :‬تفضلوا بمالكم‪ .‬شك ًرا لكم‪ ،‬وأتمنى لكم‬
‫الجزار‪ :‬شك ًرا لكم‪ .‬بارك هللا لكم‪.‬‬

‫‪Tatlıcıda‬‬
‫‪Zeynep Hanım: Merhaba, kolay gelsin.‬‬
‫‪Satıcı: Hoş geldiniz, buyurun efendim.‬‬
‫?‪Zeynep Hanım: Baklavanın kilosu kaç lira‬‬
‫‪Satıcı: Cevizli baklava 60 lira, fıstıklı baklava 80 lira.‬‬
‫‪Zeynep Hanım: İki kilo fıstıklı baklava almak istiyorum.‬‬
‫?‪Satıcı: Tabii efendim. Buyurun. Başka bir isteğiniz var mı‬‬
‫?‪Zeynep Hanım: Hayır, teşekkür ederim. Borcumuz ne kadar‬‬
‫‪Satıcı: 160 lira.‬‬
‫‪Zeynep Hanım: Buyurun. Teşekkür ederim.‬‬
‫‪Satıcı: Ben teşekkür ederim. Afiyet olsun. Yine bekleriz.‬‬
‫زينب هانم‪ :‬مرحبًا‪ ،‬كل الخير‪.‬‬
‫البائع‪ :‬أهالً بك‪ ،‬تفضلوا يا سيدتي‪.‬‬
‫زينب هانم‪ :‬كم سعر كيلوغرام البقالوة؟‬
‫البائع‪ :‬البقالوة بالجوز بسعر ‪ 60‬ليرة‪ ،‬والبقالوة بالفستق بسعر ‪ 80‬ليرة‪.‬‬
‫زينب هانم‪ :‬أريد شراء كيلوغرامين من البقالوة بالفستق‪.‬‬

‫الصفحة ‪3‬‬
‫ هل لديكم طلب آخر؟‬.‫ تفضلوا‬.‫ بالطبع يا سيدتي‬:‫البائع‬
‫ كم المبلغ المستحق؟‬.‫ شك ًرا لك‬،‫ ال‬:‫زينب هانم‬
.‫ ليرة‬160 :‫البائع‬
.‫ شك ًرا لك‬.‫ تفضل‬:‫زينب هانم‬
.‫ نحن دائ ًما في الخدمة‬.‫ بالهناء والشفاء‬.‫ أنا أشكركم‬:‫البائع‬
Sebze Tezgâhında
Sami Usta: Selamünaleyküm. Hayırlı işler.
Pazarcı: Aleykümselam. Buyurun hoş geldiniz.
Sami Usta: Biz üç kilo domates, dört kilo salatalık almak istiyoruz.
Pazarcı: Tabii, buyurun. Başka bir isteğiniz var mı?
Sami Usta: Evet, iki kilo yeşilbiber, iki kilo da patlıcan alalım.
Pazarcı: Buyurun efendim. Toplam borcunuz 47 lira 50 kuruş.
Sami Usta: Teşekkür ederim. Kolay gelsin.
Pazarcı: Sağ olun. Hayırlı günler.
.ً ‫ أتمنى لك يوما ً موفقا‬.‫ السالم عليكم‬:‫سامي أوستا‬
.‫ مرحبًا بكم‬.‫ وعليكم السالم‬:‫بائع الخضار‬
.‫ نود شراء ثالثة كيلو من الطماطم وأربعة كيلو من الخيار‬:‫سامي أوستا‬
‫ هل لديكم طلب آخر؟‬.‫ تفضلوا‬،‫ بالطبع‬:‫بائع الخضار‬
.‫ دعونا نأخذ كيلوين من الفلفل األخضر وكيلوين من الباذنجان‬،‫ نعم‬:‫سامي أوستا‬
.‫ قرشًا‬50‫ ليرة و‬47 ‫ إجمالي ديونكم‬.‫ تفضل يا سيدي‬:‫بائع الخضار‬
.‫ يو ًما موفقًا‬.‫ شك ًرا لك‬:‫سامي أوستا‬
.‫ أتمنى لكم يو ًما سعيدًا‬.‫ شك ًرا لكم‬:‫بائع الخضار‬
Meyve Tezgâhında
Pazarcı: Oo, Sami Usta, hoş geldin.
Sami Usta: Hoş bulduk Osman. Biz bir tane karpuz, bir tane de kavun
almak istiyoruz.
Pazarcı: Şimdi tartıyorum. Kiraz da vereyim mi?
Sami Usta: Kirazın kilosu kaç lira?
Pazarcı: 15 lira.
Sami Usta: Bence çok pahalı!
Pazarcı: Evet, pahalı ama çok taze.

4 ‫الصفحة‬
Sami Usta: Kiraz almak istemiyorum. Borcumuz ne kadar?
Pazarcı: Borcunuz toplam 40 lira.
Sami Usta: Buyurun. Haydi, hayırlı işler!
Pazarcı: Sağ ol Sami Usta. Yine bekleriz.
.‫ مرحبًا بك يا سامي أوستا‬،‫ أوه‬:‫البائع‬
.‫ نود شراء بطيخة واحدة وكوسة واحدة أيضًا‬.‫ شك ًرا لك أسمان‬:‫سامي أوستا‬
‫ هل أعطيك كمية من الكرز أيضًا؟‬.‫ سأزنهم اآلن‬:‫البائع‬
‫ كم سعر كيلو الكرز؟‬:‫سامي أوستا‬
.‫ ليرة‬15 :‫البائع‬
!‫ أعتقد أنها غالية جدًا‬:‫سامي أوستا‬
.‫ غالية لكنها طازجة جدًا‬،‫ نعم‬:‫البائع‬
‫ كم ديننا؟‬.‫ ال أريد شراء الكرز‬:‫سامي أوستا‬
.‫ ليرة‬40 ‫ إجمالي دينكم‬:‫البائع‬
!‫ أتمنى لك يو ًما سعيدًا‬.‫ تفضل‬:‫سامي أوستا‬
.‫ نحن في االنتظار دائ ًما‬.‫ شك ًرا لك يا سامي أوستا‬:‫البائع‬

Omar ile Temel Manavda


İKİNCİ METİN:
Omar: Selamünaleyküm Temel. Nereye gidiyorsun?
Temel: Aleykümselam Omar. Manava gidiyorum. Akşam yemeğine misafir
gelecek.
Omar: Misafir kim?
Temel: Misafirim Cemal. Omar sen de gelir misin?
Omar: Olur, gelirim. Yemekte ne var?
Temel: Patlıcan kebabı ve sebze çorbası var.
Omar: Haydi, o zaman, birlikte manava gidelim.
Temel: Hayırlı işler, kolay gelsin.
Manav: Hoş geldiniz, buyurun.
Temel: Hoş bulduk. Bir kilo patlıcan, bir kilo havuç, iki kilo patates almak
istiyorum.
Manav: Hemen tartıyorum. Meyve almak ister misin?

5 ‫الصفحة‬
‫?‪Temel: Hayır, meyve almak istemiyorum. Hepsi ne kadar‬‬
‫‪Manav: Bir kilo patlıcan 3 lira, bir kilo havuç 5 lira, iki kilo patates 10 lira.‬‬
‫‪Toplam 18 lira.‬‬
‫?‪Omar: Manav amca, elmanın kilosu kaç lira‬‬
‫‪Manav: Elmanın kilosu 10 lira.‬‬
‫?‪Omar: Muz kaç lira‬‬
‫‪Manav: Muzun kilosu 15 lira.‬‬
‫‪Omar: Üç kilo elma ve iki kilo muz almak istiyorum.‬‬
‫?‪Temel: Oo, Omar! Bu kadar meyveyi sen mi yiyeceksin‬‬
‫‪Omar: Tabii ki hayır, akşam birlikte yiyeceğiz.‬‬
‫عمر‪ :‬السالم عليكم يا تيمل‪ .‬إىل أين تتوجه؟‬
‫ستأت زائرة للعشاء‪.‬‬
‫ي‬ ‫تيمل‪ :‬وعليكم السالم عمر‪ .‬أذهب إىل البقالة‪.‬‬

‫عمر‪ :‬من هو الزائر؟‬


‫ً‬
‫تيمل‪ :‬زائري هو جمال‪ .‬عمر‪ ،‬هل ترغب يف االنضمام أيضا؟‬
‫عمر‪ :‬بالتأكيد‪ ،‬سأنضم‪ .‬ما الذي سيكون يف العشاء؟‬
‫تيمل‪ :‬هناك كباب الباذنجان وشوربة الخضار‪.‬‬
‫عمر‪ :‬هيا‪ ،‬إذن‪ ،‬دعونا نذهب ً‬
‫معا إىل البقالة‪.‬‬
‫ً‬ ‫ً‬ ‫ً‬
‫سهال‪.‬‬ ‫تيمل‪ :‬أعماال مباركة‪ ،‬وعمًل‬
‫ً‬
‫مرحبا بكم‪ ،‬تفضلوا‪.‬‬ ‫البقال‪:‬‬
‫ً‬
‫شكرا لك‪ .‬أريد رشاء كيلو باذنجان‪ ،‬كيلو جزر‪ ،‬وكيلوين بطاطا‪.‬‬ ‫تيمل‪:‬‬

‫البقال‪ :‬أزنها عىل الفور‪ .‬هل ترغب يف رشاء الفواكه؟‬

‫تيمل‪ :‬ال‪ ،‬ال أرغب يف رشاء الفواكه‪ .‬كم الثمن؟‬


‫اإلجماىل ‪ 18‬رلية‪.‬‬
‫ي‬ ‫البقال‪ :‬كيلو الباذنجان ‪ 3‬رلية‪ ،‬كيلو الجزر ‪ 5‬رلية‪ ،‬وكيلوين من البطاطا ‪ 10‬رلية‪.‬‬

‫عمر‪ :‬عمو البقال‪ ،‬كم ثمن كيلو التفاح؟‬


‫البقال‪ :‬كيلو التفاح ‪ 10‬رلية‪.‬‬

‫عمر‪ :‬وكم ثمن كيلو الموز؟‬


‫البقال‪ :‬كيلو الموز ‪ 15‬رلية‪.‬‬
‫عمر‪ :‬أريد رشاء ثالثة كيلو من التفاح وكيلوين من الموز‪.‬‬

‫تيمل‪ :‬أوه‪ ،‬عمر! هل ستأكل كل هذه الفواكه لوحدك؟‬


‫عمر‪ :‬بالطبع ال‪ ،‬سنأكلها ً‬
‫معا يف العشاء‪.‬‬

‫الصفحة ‪6‬‬
Hangi Kahvaltıyı Seçelim?
ÜÇÜNCÜ METİN:
Garson: Hoş geldiniz.
Zeynep Hanım: Hoş bulduk. Kahvaltı menülerini alabilir miyiz?
Garson: İki çeşit kahvaltı menümüz var. Van kahvaltısı ve Trabzon kahvaltısı.
Hangisini tercih edersiniz?
Zeynep Hanım: Biz iki menüye de bakalım. Arkadaşlarla beraber seçelim.
Garson: Tabii, buyurun efendim.
Akira: İki kahvaltı da çok güzel görünüyor. Acaba hangisini seçelim?
Osman: Garson Bey, iki kahvaltı arasında ne fark var.
Garson: İki kahvaltı da çok lezzetli. Van kahvaltısında kırk çeşit kahvaltılık var.
Özellikle kavurmalı yumurta ve murtuğa harikadır.
Osman: Murtuğa nedir?
Garson: Murtuğa bir kahvaltılık çeşididir. İçinde un, tereyağı ve yumurta var.
Akira: Bence Van kahvaltısı çok güzel.
Osman: Trabzon kahvaltısında neler var?
Garson: Trabzon kahvaltısında bal, kaymak, tereyağı, tel peyniri, zeytin, reçel,
kuymak, kıymalı pide,
patates kızartması ve gözleme var.
Osman: Kuymak mı? O da ne?
Garson: Kuymak bir kahvaltılık çeşididir. İçinde tereyağı, mısır unu, süt ve tel
peyniri var.
Ayşa: Kahvaltıda çay yok mu?
Garson: Elbette var. Çayımız sınırsız. Semaver çayı ikram ediyoruz.
Ayşa: "Sınırsız çay" ne demek?
Garson: Yani istediğiniz kadar çay içebilirsiniz.
Ayşa: Teşekkür ederim. Ben çay içmeyi çok severim.

7 ‫الصفحة‬
‫‪Garson: Hangisini tercih ediyorsunuz? Van kahvaltısı mı, Trabzon kahvaltısı‬‬
‫?‪mı‬‬
‫‪Zeynep Hanım: Evet, gençler, hangisini seçelim? Van kahvaltısı mı, Trabzon‬‬
‫?‪kahvaltısı mı‬‬
‫‪Akira: Ben Almir'le Van kahvaltısını seçiyorum. Çünkü Van kahvaltısında çok‬‬
‫‪çeşit var.‬‬
‫‪Ayşa: Biz, Rina ile Trabzon kahvaltısını seçiyoruz. Çünkü kuymağın tadını çok‬‬
‫‪merak ediyoruz.‬‬
‫‪Osman: Biz de Emily ile Trabzon kahvaltısı istiyoruz. Çünkü Trabzon‬‬
‫‪kahvaltısında gözleme var. Gözleme yemek istiyoruz.‬‬
‫‪Murat: O hâlde biz de Van kahvaltısını seçiyoruz. Çünkü Van kahvaltısında kırk‬‬
‫‪çeşit kahvaltılık var.‬‬
‫‪Hakan Amca: Ben de Trabzon kahvaltısı istiyorum.‬‬
‫‪Zeynep Hanim: Ben Van kahvaltısı istiyorum.‬‬
‫‪Hakan Bey: Garson Bey, biz beş kişilik Van kahvaltısı, beş kişilik Trabzon‬‬
‫‪kahvaltısı istiyoruz.‬‬
‫‪Garson: Tabii efendim. Siparişleriniz 20 dakika sonra hazır.‬‬
‫ً‬
‫مرحبا بكم‪.‬‬ ‫جارسون‪:‬‬

‫زينب‪ :‬نحن وجدنا‪ .‬هل يمكننا الحصول عىل قائمة إفطار؟‬


‫ن‬
‫اثني من خيارات قائمة اإلفطار‪ .‬إفطار فان وإفطار طرابزون‪ .‬أيهما تفضلون؟‬ ‫جارسون‪ :‬لدينا‬
‫ن‬
‫االثني‪ .‬دعونا نختار مع األصدقاء‪.‬‬ ‫زينب‪ :‬دعونا ي‬
‫نلق نظرة عىل‬
‫جارسون‪ :‬بالطبع‪ ،‬تفضلوا يا سيدي‪.‬‬

‫قائمت اإلفطار تبدو جميلة للغاية‪ .‬أي واحد نختار؟‬


‫ي‬ ‫أكيا‪ :‬كال‬
‫ن‬
‫االثني؟‬ ‫عثمان‪ :‬يا سيدي جارسون‪ ،‬ما الفرق ن‬
‫بي‬
‫جارسون‪ :‬كال اإلفطارين لذيذين للغاية‪ .‬نف إفطار فان يوجد أربعون ً‬
‫نوعا من المقبالت‪ .‬خاصة بيض‬ ‫ي‬
‫المقىل ومورتوغا مذهلة‪.‬‬
‫ي‬ ‫السمك‬

‫عثمان‪ :‬مورتوغا؟ ما هذا؟‬


‫جارسون‪ :‬مورتوغا هو نوع من المقبالت‪ .‬يحتوي عىل دقيق وزبدة وبيض‪.‬‬

‫أكيا‪ :‬بالنسبة يل‪ ،‬أنا وألمي سنختار إفطار فان‪ .‬ألنه يوجد العديد من األصناف ن يف إفطار فان‪.‬‬
‫ً‬
‫آيشة‪ :‬نحن‪ ،‬مع رينا‪ ،‬سنختار إفطار طرابزون‪ .‬ألننا مهتمات جدا بمذاق المورتوغا‪.‬‬
‫ً‬
‫ن‬
‫العجي‪ .‬نريد‬ ‫إميىل‪ ،‬سنطلب إفطار طرابزون‪ .‬ألن ن يف إفطار طرابزون يوجد قرص‬
‫ي‬ ‫عثمان‪ :‬نحن أيضا‪ ،‬مع‬
‫ن‬
‫العجي‪.‬‬ ‫أكل قرص‬
‫نوعا من المقبالت ن يف إفطار فان‪.‬‬
‫مراد‪ :‬نف هذه الحالة‪ ،‬سنطلب إفطار فان‪ .‬ألنه يوجد أربعون ً‬
‫ي‬

‫الصفحة ‪8‬‬
‫ً‬
‫هاكان‪ :‬أنا أيضا أريد إفطار طرابزون‪.‬‬
‫ً‬
‫زينب‪ :‬أنا أيضا أريد إفطار فان‪.‬‬
‫هاكان‪ :‬جارسون‪ ،‬نحن نريد خمسة من إفطار فان وخمسة من إفطار طرابزون‪.‬‬

‫جارسون‪ :‬بالطبع يا سيدي‪ .‬سيتم إعداد طلبكم ن يف غضون ‪ 20‬دقيقة‪.‬‬

‫الصفحة ‪9‬‬
DÖRDÜNCÜ METİN
Temel, Cemal ve Omar Lokantada
Garson: Hoş geldiniz efendim. Ne arzu edersiniz?
Temel: Hoş bulduk. Ben bir porsiyon şiş kebap istiyorum.
Garson: Acılı mı, acısız mi olsun?
Temel: Acılı olsun lütfen.
Garson: Siz, ne istersiniz efendim?
Cemal: Biz Karadenizliyiz. Balık yeriz. Ben bir porsiyon hamsi tava istiyorum.
Omar: Ben de bir porsiyon acılı hamsi tava istiyorum.
Cemal: Omar, hamsi acılı, acısız olmaz! Hamsi lezzetli olur.
Temel: O Konyalı, hamsiyi bilmez.
Omar: Konyalı değilim, Kenyalıyim, Kenyalıyım, Kenyalıyım.
‫ ماذا ترغبون ن يف طلبه؟‬.‫مرحبا بكم يا سيدي‬
ً :‫جارسون‬

.‫ أود طلب وجبة كباب عىل األسياخ‬.‫ نحن وجدنا‬:‫تمل‬

‫ هل تفضلونها حارة أم غي حارة؟‬:‫جارسون‬


.‫ أريد أن تكون حارة من فضلك‬:‫تمل‬

‫ ماذا تودون يا سيدي؟‬،‫ وأنتم‬:‫جارسون‬


.‫هامس مقلية من فضلك‬
‫ي‬ ‫ أريد وجبة‬.‫ نأكل السمك‬.‫ نحن من منطقة البحر األسود‬:‫جمال‬
ً
.‫هامس مقلية حارة‬
‫ي‬ ‫ أريد وجبة‬،‫ وأنا أيضا‬:‫عمر‬
ً ً ‫ الهامور ال يأت‬،‫ عمر‬:‫جمال‬
.‫حارا أو غي حار! يكون لذيذا‬ ‫ي‬
ً
.‫الهامس‬
‫ي‬ ‫ ال يعرف شيئا عن‬،‫ هو من قونيا‬:‫تمل‬
.‫ كينيا‬،‫ كينيا‬،‫ أنا من كينيا‬،‫ لست من قونيا‬:‫عمر‬

10 ‫الصفحة‬
BEŞİNCİ METİN:
Etli Ekmek mi?
Nasrettin Hoca: Affedersiniz, bakabilir misiniz?
Garson: Oo Hoca'm, hoş geldiniz!Nasıl yardımcı olabilirim?
Nasrettin Hoca: Hoş bulduk. Menü alabilir miyim?
Garson: Tabii Hoca'm. Buyurun.
Nasrettin Hoca: Oo, menü çok karışık! Söyle bakalım. Yemekte neler var?
Garson: Lahmacun, döner kebap, manti Ne istersen var Hocam. Ne arzu
edersiniz?
Nasrettin Hoca: Etli ekmek yok mu?
Garson: Hmm.
Nasrettin Hoca: Garson Bey, lütfen cevap verin! Var mi, yok mu?
Garson: Var Hocam.
Nasrettin Hoca: Ben etli ekmek istiyorum.
Garson: İçecek ister misiniz Hoca'm?
Nasrettin Hoca: Evet, olur. Acısız şalgam suyu lütfen.
Garson: Buyurun Hoca'm, siparişiniz.
Nasrettin Hoca: Bu ne? Ben etli ekmek istedim.
Garson: Etli ekmek işte Hoca'm.
Nasrettin Hoca: Allah Allah! Kırk yıllık etli ekmek ne zamandan beri ekmekli et
oldu?
ً :‫نرص الدين خوجة‬
‫ هل يمكنك التحقق؟‬،‫عذرا‬
‫ن‬ ً ً
‫يمكنت مساعدتك؟‬
‫ي‬ ‫مرحبا بك! كيف‬ ،‫ أهال خوجا‬:‫الجارسون‬
‫ن‬
‫يمكنت الحصول عىل قائمة الطعام؟‬ ‫ هل‬.‫ نحن وجدنا‬:‫نرص الدين خوجة‬
‫ي‬
.‫ تفضل‬.‫ بالطبع خوجا‬:‫الجارسون‬

‫ ما الذي يوجد ن يف الطعام؟‬،‫ القائمة معقدة للغاية! قل يل‬،‫ أوه‬:‫نرص الدين خوجة‬

‫ ماذا ترغب؟‬.‫ كل ما تريده يا خوجا‬،‫مانت‬


‫ي‬ ،‫ كباب‬،‫ لحم مفروم‬:‫الجارسون‬
‫ن‬
‫الخي باللحم؟‬ ‫ أين‬:‫نرص الدين خوجة‬
.‫ همم‬:‫الجارسون‬

‫ من فضلك ارد عىل! هل هو متوفر أم ال؟‬،‫ الجارسون يا سيد‬:‫نرص الدين خوجة‬


.‫ متوفر يا خوجا‬:‫الجارسون‬

11 ‫الصفحة‬
‫نرص الدين خوجة‪ :‬أريد ن‬
‫خي باللحم‪.‬‬

‫الجارسون‪ :‬هل ترغب ن يف رشاب يا خوجا؟‬


‫نرص الدين خوجة‪ :‬نعم‪ ،‬من فضلك‪ .‬عصي الشمندر غي الحار‪.‬‬

‫الجارسون‪ :‬تفضل يا خوجا‪ ،‬طلبك‪.‬‬


‫نرص الدين خوجة‪ :‬ما هذا؟ أنا طلبت ن‬
‫خي باللحم‪.‬‬
‫الجارسون‪ :‬هذا هو ن‬
‫خي باللحم يا خوجا‪.‬‬
‫نً‬ ‫ن‬
‫خيا مع لحم؟‬ ‫الخي باللحم‬ ‫نرص الدين خوجة‪ :‬هللا هللا! منذ مت أصبح‬

‫الصفحة ‪12‬‬
‫الوحدة الثانية‬
ALTINCI METİN
Bir ilkbahar şehri: Tokyo
Pembe bir sehir görmek ister misiniz?O hâlde ilkbaharda Tokyo'ya gidin.
Tokyo'da dört mevsim yaşanır. Ama en güzel Ikbahar mevsimidir. ikbahar, mart
ayında başlar ve mayıs sonuna kadar devam eder. Bu mevsimde hava iliktır ve
sicaklik 15-20 derecedir. Japonlar, ilkbahar mevsimini pek çok şenliklerle
kutlarlar. Bu şenliklerden en önemlisi Sakura'dır. Bu şenliğinin diğer adı kiraz
çiçeği festivalidir. Bu dõnemde kiraz çiçeklei açar ve tüm şehir pembe olur.
Insanlar kiraz çiçeklerinin altinda oturur ve piknik yaparlar. Ben Tokyo'ya dokuz
ay õnce, mart ayinda gittim. Şehir pembe ve beyaz çiçeklerle sūslūydū. Ben en çok
Tokyo'dan Fuji Dağı'nı izlemeyi sevdim. Bu şehre gelmenizi tavsiye ederim ama
fotoğraf makinenizi yaniniza mutlaka alin. Çünkū bu şehirde harika manzara
fotoğraflar çekebilirsiniz.
‫ ولكن أجملها‬.‫ ن يف طوكيو يوجد أرب ع فصول‬.‫هل ترغب ن يف رؤية مدينة وردية؟ إذن اذهب إل طوكيو ن يف الربيع‬
‫ الجو ن ئ‬،‫ ن يف هذا الموسم‬.‫ يبدأ الربيع ن يف شهر مارس ويستمر حت نهاية شهر مايو‬.‫الربيع‬
‫داف ودرجة الحرارة‬
‫ وأهمها‬،‫ يحتفل اليابانيون بموسم الربيع من خالل العديد من االحتفاالت‬.‫ درجة مئوية‬20 -15 ‫بي‬ ‫تياوح ن‬
‫ن‬
‫ يجلس الناس تحت أشجار‬.‫ يفتح يف هذا الوقت زهور الكرز وتصبح المدينة كلها وردية‬.‫مهرجان الساكورا‬
‫ كانت‬.‫ ذهبت إل طوكيو قبل تسعة أشهر ن يف شهر مارس‬.‫واليهات البيكنيك‬ ‫باليهات ن ن‬
‫الكرز ويقومون ن ن‬
‫ أنصحك بزيارة هذه‬.‫فوج من طوكيو‬ ‫ي‬ ‫ أحببت مشاهدة جبل‬.‫المدينة مزينة بالزهور الوردية والبيضاء‬
.‫ ألنك يمكنك التقاط صور رائعة ن يف هذه المدينة‬.‫المدينة ولكن ال تنس أن تأخذ كاميا الصور معك‬

YEDİNCİ METİN
Bir kış şehri: Yakutsk
Dünyanın en soğuk şehrini hiç merak ettiniz mi? Cevabınız evet mi? O zaman
kişlik kıyafetlerinizi yanınıza alın. Yakutsk şehrine gidiyoruz. Bu şehirde kış
mevsimi eylül ayinda başlar ve nisan ayina kadar devam eder. Kişın hava çok
soğuktur ve sıcaklık -60 derecedir. Dışanda 15 dakikadan fazla kalamazsınız.
Çünkü hava çok soğuktur, donarsınız. Bu mevsimde güneş sadece üç saat
gökyüzünde kalır. Ben iki sene önce aralik ayında Yakutsk'a gittim ve bu
fotoğraflan çektim. Bu şehirde tarım ürünleri yetişmez çünkū toprak tamamen
buzla kaplıdır. Ben de bu şehirde sadece et yedim. Burada buzdan mūzeleri ve
heykelleri mutlaka görūn. Çok beğeneceksiniz.
‫ نحن‬.‫ فخذ معك مالبسك الشتوية‬،‫هل كنت تتساءل عن أبرد مدينة ن يف العالم؟ إذا كانت إجابتك نعم‬
‫ الطقس‬.‫ تبدأ فصل الشتاء ن يف هذه المدينة ن يف سبتمي وتستمر حت شهر أبريل‬.‫ذاهبون إل مدينة ياكوتسك‬
‫ ال يمكنك البقاء خارج ن ن‬.‫ درجة مئوية‬60- ‫نف الشتاء شديد اليودة ودرجة الحرارة تصل إل‬
‫الميل ر‬
‫ألكي من‬
ً ‫ي‬
‫ تظل الشمس ن يف السماء لمدة ثالث‬،‫ ن يف هذا الوقت من السنة‬.‫ دقيقة ألن الجو بارد جدا وسوف تتجمد‬15
‫ ال ينمو‬،‫ ن يف هذه المدينة‬.‫سنتي ن يف ديسمي وأخذت هذه الصور‬
‫ن‬ ‫ ذهبت إل ياكوتسك قبل‬.‫ساعات فقط‬
‫ن‬
‫ يجب‬.‫ لقد تناولت اللحم فقط يف هذه المدينة‬.‫المحاصيل الزراعية ألن األرض مغطاة بالكامل بالجليد‬
ً
.‫ ستعجبك بالتأكيد‬.‫عليك أيضا رؤية المتاحف والتماثيل المصنوعة من الجليد هناك‬
SEKİZİNCİ METİN

13 ‫الصفحة‬
Bir sonbahar şehri: Budapeşte
Sonbahar mevsimini sever misiniz? Cevabınız evet ise gelin hep birlikte
Budapeşte'yi tanıyalım. Bu şehirde dört mevsim yaşanır. Ama en güzeli sonbahar
mevsimidir. Sonbahar, eylül ayında başlar ve kasım ayı sonuna kadar devam eder.
Bu mevsimde ağaçlar yapraklarını döker ve her yer sapsarı olur. Sonbaharda
şehrin her yerinde şenlikler yapılır. Ben bu şehre geçen sene eylül ayında gittim.
Budapeşte Sonbahar Festivali'ne katıldım ve çok eğlendim. Bu şehirde
sonbaharda hava serindir. Sicaklık ortalama 13-15 derece olur. Ama akşamları
hava biraz soğuk olur. Yanınıza hrka ve ceketlerinizi mutlaka alın. Aa, söylemeyi
unuttum! Budapeşte'de Tuna Nehri'ni gezin.
‫ تعيش األرب ع‬،‫ ن يف هذه المدينة‬.‫معا‬
ً ‫ فلنقم بزيارة بودابست‬،‫هل تحب فصل الخريف؟ إذا كانت إجابتك نعم‬
‫ ن يف‬.‫ يبدأ الخريف ن يف شهر سبتمي ويستمر حت نهاية شهر نوفمي‬.‫ لكن األجمل هو فصل الخريف‬،‫فصول‬
ُ ً
‫ تقام االحتفاالت ن يف كل مكان ن يف المدينة خالل‬.‫شء أصفرا‬ ‫ر‬
‫ تتساقط أوراق األشجار وتصبح كل ي‬،‫هذا الفصل‬
‫ن‬ ‫ن‬
‫الماض وشاركت يف مهرجان الخريف يف بودابست‬ ‫ي‬
‫ن‬ ‫ زرت هذه المدينة ن يف سبتمي من العام‬.‫فصل الخريف‬
ً
‫ درجة‬15-13 ‫حوال‬‫ي‬ ‫ تياوح درجة الحرارة‬.‫ يكون الجو باردا ن يف المدينة‬،‫ ن يف فصل الخريف‬.‫كثيا‬
ً ‫واستمتعت‬
ً ً
!‫ نسيت أن أقول‬،‫ أوه‬.‫ تأكد من أخذ جاكيتك أو سيتك معك‬.‫ ولكن ن يف المساء يكون الجو باردا قليال‬،‫مئوية‬
.‫ال تنس القيام بجولة عىل نهر الدانوب ن يف بودابست‬
DOKUZUNCU METİN
Bir yaz şehri: El Aziziye
Sıcağa ne kadar dayanabilirsiniz? Hiç düşündünüz mü? O zaman dünyanın en
sicak şehrine gidelim. Burası Libya'nın El-Aziziye şehri. Burada dört mevsim
yaşanmaz. Genellikle yılın büyük bir bölümünde yaz mevsimi yaşanır ve sicaklık
50 derecedir. Ben El Aziziye şehrine beş ay önce temmuz ayında gittim. Hava
gerçekten çok sicaktı. Ama şehir yine de çok kalabaliktı. Çünkü bu şehir önemli
bir ticaret merkezi. Ben bu şehrin muhteşem çöllerini ve kalelerini gezdim. Çölde
çok fazla kale var çünkü bu kaleler yiyecekleri serin tutuyor. Şimdi size
soruyorum, bu şehre gitmek ister misiniz? Cevabıniz evet ise yanınıza açık renk
kıyafetler alın. Gözlük ve şapka takın. Çünkü dünyada, bu şehirden daha sicak
bir şehir yok.
ً ً
‫أكي المدن حرارة ن يف‬
‫ دعونا نذهب إل أحد ر‬،‫إذا‬ ‫يوما ن يف ذلك؟‬
ً ‫كم من الحرارة يمكنك تحملها؟ هل فكرت‬
‫ يسود فيها ن يف الغالب فصل الصيف‬.‫ ال يوجد ن يف هذه المدينة أربعة فصول‬.‫ إنها مدينة العزيزية ن يف ليبيا‬.‫العالم‬
‫ زرت مدينة العزيزية قبل خمسة أشهر ن يف شهر‬.‫ درجة مئوية‬50 ‫ وتصل درجة الحرارة إل‬،‫عىل مدار السنة‬
ً ً ‫ كان الطقس‬.‫يوليو‬
‫ ألن هذه المدينة مركز‬.‫ كانت المدينة مزدحمة بالسكان‬،‫ ومع ذلك‬.‫حارا للغاية حقا‬
‫ن‬ ‫ن‬
‫ يوجد الكثي من القالع يف الصحراء ألن‬.‫ قمت بزيارة القالع الرائعة والصحاري يف هذه المدينة‬.‫تجاري هام‬
‫ هل ترغب ن يف الذهاب إل هذه المدينة؟ إذا كان جوابك‬،‫ أسألك‬،‫ اآلن‬.‫هذه القالع تحتفظ بالطعام وتيده‬
‫أكي‬‫ ألنه ال يوجد مدينة نف العالم ر‬.‫ وارتداء نظارات وقبعة‬،‫ فاحرص عىل ارتداء مالبس فاتحة اللون‬،‫نعم‬
‫ي‬ ً
.‫حرارة من هذه المدينة‬

ONUNCU METİN
Üç Kafadar Dünyayı Geziyor

14 ‫الصفحة‬
Omar: Biz nereye geldik? Burası neresi? Çok soğuk, ben dondum.
Temel: Tabelaya bakın. Burası Yakutsk.
Cemal: Burası çok soğuk.
Temel: Evet. Çünkü burası dünyanın en soğuk şehri.
Omar: Burası neresi? Çok serin.
Temel: Tabelaya bakın. Burası Budapeşte. Burayı daha çok sevdim. Manzarası da
harika.
Temel: Cünkü bu şehrin ilkbahar mevsimi çok güzeldir.
Cemal: Ben burayı çok beğendim. Manzara muhteşem.
Temel: Evet, çünkü bu şehir sonbahar mevsiminde çok güzel olur.
Cemal: Şimdi neredeyiz? Burası neresi? Çok sıcak.
Temel: Burası El Aziziye.
Omar: Burası çok sıcak. Kenya'dan daha sicak.
Temel: Evet. Çünkü burası dünyanın en sIcak şehri.
Omar: Peki, burası neresi? Hava çok ılık.
Temel: Burası Tokyo.
Gemal: Tokyo, Budapeşte' den daha sıcak.
Cemal: Omar, en çok hangi şehri sevdin?
Omar: Hepsi de çok güzel.
ً
.‫ أنا متجمد‬،‫ أين وصلنا؟ وما هذا المكان؟ إنه بارد جدا‬:‫عمر‬
.‫ هذا مدينة ياكوتسك‬.‫ انظروا إل اللوحة‬:‫تميل‬

.‫ هنا جد بارد‬:‫جمال‬
.‫ه أبرد مدينة ن يف العالم‬‫ ألن هذه ي‬،‫ نعم‬:‫تميل‬
ً
.‫ أين نحن اآلن؟ إنه بارد جدا‬:‫عمر‬
ً ‫ أنا أحب هذا المكان ر‬.‫ هذه بودابست‬.‫ انظروا إل اللوحة‬:‫تميل‬
.‫ المنظر رائع أيضا‬.‫أكي‬
ً
.‫ ألن فصل الربيع ن يف هذه المدينة جميل جدا‬:‫تميل‬
ً ‫ أنا أحبت هذا المكان‬:‫جمال‬
.‫ المنظر رائع‬.‫كثيا‬
ً
.‫ ألن هذه المدينة تكون جميلة جدا ن يف فصل الخريطة‬،‫ نعم‬:‫تميل‬
ً
.‫ اآلن أين نحن؟ وما هذا المكان؟ إنه حار جدا‬:‫جمال‬

.‫ هذا مكان العزيزية‬:‫تميل‬

15 ‫الصفحة‬
‫ً‬
‫جدا‪ .‬ر‬
‫أكي حرارة من كينيا‪.‬‬ ‫عمر‪ :‬هذا مكان حار‬
‫ه أسخن مدينة ن يف العالم‪.‬‬‫تميل‪ :‬نعم‪ ،‬ألن هذه ي‬
‫ً‬
‫عمر‪ :‬أين نحن اآلن؟ الجو لطيف جدا‪.‬‬

‫تميل‪ :‬هذا مكان طوكيو‪.‬‬


‫جمال‪ :‬طوكيو ر‬
‫أكي حرارة من بودابست‪.‬‬
‫جمال‪ :‬عمر‪ ،‬أي مدينة أعجبتك ر‬
‫أكي؟‬
‫عمر‪ :‬كلها جميلة للغاية‪.‬‬

‫‪ON BİRİNCİ METİN‬‬


‫?‪Hava Nasıl‬‬
‫?‪Temel: Cemal, hava nasıl‬‬
‫‪Cemal: Hava yağmurlu ve soğuk.‬‬
‫‪Temel: Nasıl olur? Hava dün güneşli ve sıcaktı.‬‬
‫‪Gemal: Çok yağmur yağıyor Temel. Çok ıslandım.‬‬
‫‪Temel: Tamam şemsiyemi alyorum. Beş dakika sonra aşağıdayım.‬‬
‫!‪Temel: Cemal, hava çok sıcak ve güneşli. Hani yağmurlu ve soğuktu‬‬
‫‪Cemal: Görmüyor musun Temel Yağmur yağıyor. Islandım.‬‬
‫‪Temel: Cemal, iki adım yürü bakalım.‬‬
‫‪Cemal: Aa! Şimdi de hava güneşli ve sıcak. Az önce yağmurluydu.‬‬
‫!‪Temel: Ah Cemal ah‬‬
‫‪Cemal: Tamam, tamam kızma Temel. Şaka yaptım.‬‬
‫تميل‪ :‬جمال‪ ،‬كيف الطقس؟‬
‫جمال‪ :‬الطقس ممطر وبارد‪.‬‬
‫ً‬
‫وحارا أمس‪.‬‬ ‫ً‬
‫مشمسا‬ ‫تميل‪ :‬كيف يمكن أن يكون؟ كان الطقس‬
‫جمال‪ :‬تمطر األمطار بغزارة يا تميل‪ .‬لقد بللت ً‬
‫كثيا‪.‬‬
‫ً‬
‫مظلت‪ .‬سأكون أسفل خالل خمس دقائق‪.‬‬ ‫ي‬ ‫تميل‪ :‬حسنا‪ ،‬سأأخذ‬
‫ً‬ ‫ً‬ ‫ً‬
‫ممطرا وباردا؟‬ ‫تميل‪ :‬جمال‪ ،‬الطقس حار ومشمس جدا‪ .‬كيف يمكن أن يكون‬
‫جمال‪ :‬أال ترى‪ ،‬تميل؟ األمطار تهطل‪ .‬لقد بللت‪.‬‬

‫الصفحة ‪16‬‬
.‫مشيا نليى‬
ً ‫ تعال‬،‫ جمال‬:‫تميل‬
ً
.‫ممطرا للتو‬ ‫ كان‬.‫ أوه! اآلن الجو مشمس وحار‬:‫جمال‬
!‫ أه يا جمال‬:‫تميل‬
ً ً
.‫ كنت أمزح‬.‫ ال تغضب تميل‬،‫ حسنا‬،‫ حسنا‬:‫جمال‬
ON İKİNCİ METİN
Merhaba, Sayın Seyirciler. Hava durumu haberleri ile yayınımıza devam
ediyoruz. Dünyadan bazı şehirlerin bugünkü hava durumlarını size aktaracağım.
ilk önce kuzeyden Moskova ile başlıyoruz. Moskova'da hava bugün karlı ve
sıcaklık -3 derece. Doğuda Tokyo'da hava bugün bulutlu ve sıcaklık 20 derece.
Batıda Los Angeles'ta hava yağmurlu ve sıcaklık 12 derece. Son olarak güneyden
Darüsselam'da ise bugün hava güneşli ve sıcaklık 35 derece. Hepinize iyi günler,
dilerim.
‫ سأقدم لكم حالة الطقس لبعض المدن‬.‫ نواصل بثنا مع أخبار حالة الطقس‬.‫ عزيزي المشاهدين‬،‫مرحبا‬ ً
ً
‫ درجة‬3- ‫ الطقس اليوم مثلج ودرجة الحرارة‬،‫ ن يف موسكو‬.‫ نبدأ أوال من الشمال مع موسكو‬.‫حول العالم اليوم‬
‫ ن يف لوس‬،‫ ن يف الغرب‬.‫ درجة مئوية‬20 ‫ الطقس اليوم غائم ودرجة الحرارة‬،‫ ن يف طوكيو‬،‫الشق‬ ‫ نف ر‬.‫مئوية‬
‫ي‬
‫ الطقس‬،‫وأخيا من الجنوب ن يف دار السالم‬
ً .‫ درجة مئوية‬12 ‫ الطقس اليوم ممطر ودرجة الحرارة‬،‫أنجلوس‬
ً ‫جميعا‬
.‫أياما سعيدة‬ ً ‫ ن‬.‫ درجة مئوية‬35 ‫اليوم مشمس ودرجة الحرارة‬
‫أتمت لكم‬
ON ÜÇÜNCÜ METİN
Mevsimlerim, Kıyafetlerim ve Duygularım
Bugün 10 Ocak 2019. Çok heyecanlıyım çünkü bugün İstanbul'a kar yağdı.
Dışında her yer bembeyaz. Biz İstanbul'da kış aylarında kışlık kıyafetlerimizi
giyeriz. Çünkü bu mevsimde hava soğuk olur. Ben bugün kahverengi montumu ve
kahverengi botumu giydim. Çünkü bu rengi gerçekten de çok seviyorum. Aa,
söylemeyi unuttum! Kazağımın rengi de beyaz. Kahverengi ile beyaz birlikte çok
yakışmış. Aman Allahım, hava çok soğuk!
Bugün 21 Mart 2019. Çok mutluyum çünkü bugün Nevruz, yani baharın
ilik günü. Biliyor musunuz? En sevdiğim mevsim ilkbahardır. Çünkü her yer
yemyeşil olur ve ağaçlar çiçek açar. istanbul'da ilkbahar mevsiminde hava
genellikle ilik ve yağmurludur. Ben bugün en sevdiğim elbisemi giydim. Elbisemde
turuncu, yeşil, kırmızı renklerde desenler var. Bu elbisemle kırmızı ayakkabım
çok yakışmış. inşallah bu mevsim hiç bitmez.
Bugün 10 Temmuz 2019. Çok mutsuzum çünkü bugün istanbul'da hava
çok sıcak. Ben sıcak havaları hiç sevmem. Şu anda terliyorum. Ben istanbul'da
yazın en ince kıyafetlerimi giyerim. Çünkü hava bu mevsimde çok sıcak olur. Ben
bugün san tişörtümü ve mavi eteğimi giydim. Terliklerimin rengi ise kahverengi.
Güneş gözlüğümü ve şapkamı görüyor musunuz? Onlar her gün takarım. Aman
Allahım, hava çok sıcak!
Bugün 10 Ekim 2019. Çok sinirliyim ve şaşkınım. Neden mi? Sinirlyim
çünkü ıslanmayı sevmiyorum. Şaşkınım çünkü hava durumunda hava bugün

17 ‫الصفحة‬
‫‪güneşiliydi. Yağmur sürpriz oldu. istanbul' da sonbahar mevsiminde hava serin ve‬‬
‫‪yağmurludur. Ağaçlar yapraklarnı döker ve her yer sapsarıdır. Bu mevsimde‬‬
‫‪genellikle üst üste kıyafetler giyeriz. Bana bakın! Pembe yağmurluk, gri gömlek‬‬
‫‪ve beyaz pantolon giydim. Çizmelerimi beğendiniz mi? ıslandım ama bu‬‬
‫‪kıyafetlerimi çok seviyorum.‬‬
‫ً‬ ‫ر‬ ‫ن‬ ‫ً‬
‫خارجا أصبح‬ ‫شء‬ ‫اليوم هو ‪ 10‬يناير ‪ .2019‬أنا متحمس جدا ألن اليوم هطلت الثلوج يف اسطنبول‪ً .‬كل ي‬ ‫ً‬
‫أبيضا‪ .‬ن يف اسطنبول‪ ،‬نرتدي مالبس الشتاء خالل شهور الشتاء‪ .‬ألن الطقس يكون باردا ن يف هذا الفصل‪ .‬اليوم‬
‫ً‬ ‫حقا أحب هذا اللون‪ .‬أوه‪ ،‬نسيت! لون ن ن‬ ‫ً‬ ‫ً‬
‫أيضا‪ .‬ن‬ ‫ن‬ ‫ئ‬ ‫ن‬
‫معطق ن‬
‫كي يت أبيض أيضا‪.‬‬ ‫ألنت‬
‫ي‬ ‫البت‬
‫وحذات ً ي‬
‫ي‬ ‫البت‬
‫ي‬ ‫ي‬ ‫ارتديت‬
‫ً‬ ‫ً‬ ‫ن‬
‫إله‪ ،‬الطقس بارد جدا!‬
‫البت واألبيض يتناسبان جيدا معا‪ .‬يا ي‬
‫اللون ي‬

‫ً‬
‫اليوم هو ‪ 21‬مارس ‪ .2019‬أنا سعيد جدا ألن اليوم عيد النيوز‪ ،‬أو بداية الربيع‪ .‬هل تعلم؟ فصل الربيع هو‬
‫أخرصا واألشجار تتفتح ن يف هذا الوقت‪ .‬ن يف اسطنبول‪ ،‬يكون الطقس ن يف‬
‫فصىل المفضل‪ .‬ألن كل رش ء يصبح ن ً‬
‫ً ي‬ ‫ي‬
‫ً‬ ‫ً‬
‫ثوت المفضل‪ .‬الثوب يحتوي عىل أنماط باأللوان اليتقالية‬ ‫ً ي‬ ‫ارتديت‬ ‫اليوم‬ ‫ا‪.‬‬
‫وممطر‬ ‫ا‬ ‫دافئ‬ ‫عادة‬ ‫الربيع‬ ‫فصل‬
‫ً‬ ‫جيدا مع هذا الثوب‪ .‬ن‬ ‫ئ‬ ‫ن‬
‫ينته هذا الموسم أبدا‪.‬‬
‫ي‬ ‫أتمت أن ال‬ ‫حذات األحمر‬
‫ي‬ ‫والخرصاء والحمراء‪ .‬يتناسب‬

‫ً‬
‫اليوم هو ‪ 10‬يوليو ‪ .2019‬أنا غي سعيد ألن الطقس ن يف اسطنبول حار جدا اليوم‪ .‬ال أحب الطقس الحار‬
‫عىل اإلطالق‪ .‬أنا اآلن متعرق‪ .‬ن يف اسطنبول‪ ،‬نرتدي المالبس الخفيفة خالل فصل الصيف‪ .‬ألن الطقس‬
‫جدا نف هذا الفصل‪ .‬اليوم ارتديت تيشيت وتنورت الزرقاء‪ .‬لون حذ ئات ن‬ ‫ً ً‬
‫نظارت‬
‫ي‬ ‫البت‪ .‬هل ترى‬
‫ي‬ ‫ي‬ ‫ً ي‬ ‫ي‬ ‫ي‬ ‫يكون حارا‬
‫إله‪ ،‬الطقس حار جدا!‬
‫يا ي‬ ‫يوم‪.‬‬ ‫وقبعت؟ أرتديهما كل‬
‫ي‬ ‫الشمسية‬

‫اليوم هو ‪ 10‬أكتوبر ‪ .2019‬أنا غاضب ومرتبك‪ .‬لماذا؟ أنا غاضب ن‬


‫ألنت ال أحب أن أبلل‪ .‬أنا مرتبك ألن‬
‫ي‬ ‫ً‬
‫توقعات الطقس كانت مشمسة اليوم‪ .‬المطر كان مفاجئا‪ .‬ن يف اسطنبول‪ ،‬يكون الطقس ن يف فصل الخريف‬
‫ً‬
‫شء أصفر‪ .‬ن يف هذا الموسم‪ ،‬نرتدي عادة طبقات متعددة‬‫ر‬ ‫ً‬
‫باردا وممطرا‪ .‬األشجار تتساقط أوراقها وتصبح كل ي‬
‫ئ‬ ‫من المالبس‪ .‬انظر ّ‬
‫حذات؟ بالطبع‪ ،‬أنا‬
‫ي‬ ‫إل! أرتدي معطف مطر وقميص رمادي وبنطال أبيض‪ .‬هل أعجبكم‬ ‫ي‬
‫ابتلت ولكن أحب هذه المالبس‪.‬‬

‫‪ON DÖRDÜNCÜ METİN‬‬


‫‪Omar Mont Alıyor‬‬
‫?‪Temel: Omar, nasılsın‬‬
‫‪Omer: iyi değilim. Çok üşüyorum.‬‬
‫?‪Temel: Neden üşüyorsun‬‬
‫‪Omar: Çünkü hava çok soğuk. Kıyafetlerim çok ince.‬‬
‫‪Temel: Üşürsün tabi. Burası Kenya değil. Burada kış mevsimi soğuktur.‬‬
‫‪Cemal: Haydi, gel sana mont satın alalım.‬‬
‫‪Temel: Çok iyi olur, haydi, gidelim.‬‬
‫?‪Temel: Omar, bu kahverengi montu beğendin mi‬‬
‫الصفحة ‪18‬‬
‫‪Omar: Hayır, beğenmedim.‬‬
‫?‪Cemal: Neden beğenmedin‬‬
‫‪Omar: Çünkü bu montun kolları çok uzun.‬‬
‫?‪Temel: Omar, bu mavi montu beğendin mi‬‬
‫‪Omar: Hayır, beğenmedim.‬‬
‫?‪Temel: Neden beğenmedin‬‬
‫‪Omar: Çünkü montun kolları çok kısa.‬‬
‫?‪Cemal: Omar, bu siyah montu beğendin mi‬‬
‫?‪Temel: Neden beğendin‬‬
‫‪Omar: Evet, beğendim.‬‬
‫‪Omar: Çünkü bu mont tam bana göre.‬‬
‫تيمل‪ :‬عمر‪ ،‬كيف حالك؟‬
‫ً‬
‫عمر‪ :‬ليس بخي‪ .‬أنا بارد جدا‪.‬‬

‫تيمل‪ :‬لماذا أنت بارد؟‬


‫ً‬ ‫ً‬
‫مالبس رقيقة جدا‪.‬‬
‫ي‬ ‫عمر‪ :‬ألن الطقس بارد جدا‪.‬‬

‫تيمل‪ :‬بالطبع ستشعر باليد‪ .‬هذه ليست كينيا‪ .‬الشتاء هنا بارد‪.‬‬
‫ً‬
‫جمال‪ :‬هيا‪ ،‬لنذهب ونشيي لك معطفا‪.‬‬
‫تيمل‪ :‬سيكون ذلك ر ً‬
‫ائعا‪ ،‬هيا بنا‪.‬‬
‫ن‬
‫تيمل‪ :‬عمر‪ ،‬هل أعجبتك هذا المعطف ي‬
‫البت؟‬
‫ن‬
‫عجبت‪.‬‬ ‫عمر‪ :‬ال‪ ،‬لم ي‬
‫ي‬
‫جمال‪ :‬لماذا لم تعجبك؟‬
‫ً‬
‫عمر‪ :‬ألن أكمام هذا المعطف طويلة جد ا‪.‬‬

‫تيمل‪ :‬عمر‪ ،‬هل أعجبتك هذا المعطف األزرق؟‬


‫ن‬
‫عجبت‪.‬‬ ‫عمر‪ :‬ال‪ ،‬لم ي‬
‫ي‬
‫تيمل‪ :‬لماذا لم تعجبك؟‬
‫ً‬
‫عمر‪ :‬ألن أكمام المعطف قصية جدا‪.‬‬

‫جمال‪ :‬عمر‪ ،‬هل أعجبتك هذا المعطف األسود؟‬


‫تيمل‪ :‬لماذا أعجبتك؟‬
‫ن‬
‫أعجبت‪.‬‬ ‫عمر‪ :‬نعم‪،‬‬
‫ي‬
‫عمر‪ :‬ألن هذا المعطف مناسب ً‬
‫تماما يل‪.‬‬

‫الصفحة ‪19‬‬
ON BEŞİNCİ METİN
Temel'in Sürprizi
Temel: Aykız sana bir sürprizim var.
Aykız: Sürpriz mi? Ne? Nasıl? Nerede?
Temel: Sana bir hediye aldım. Şimdi bahçede, haydi, gidelim.
Aykız: Gözlerimi açayım mı?
Temel: Hayır, açma. Tahmin et. Sence hediye ne?
Aykız: Nasıl bir hediye? Büyük mü, küçük mü?
Temel: Büyük.
Aykız: Peki, hediyenin rengi ne?
Temol: Hediyenin rengi kırmızı.
Aykız: Ne işe yarıyor?
Temel: Oo! Her işe yarar.
Temel: işte sürpriz!
Aykız: Bu ne?
Termel: Bu arabanın anahtan. Bu da arabanın tekerleği.
Aykız: Araba nerede?
Temel: Arabanın fiyatı çok pahalıydı.
Ben de parça parça alıyorum.
Aykız: Of, Temel!
.‫أيكي‬
‫ ر‬،‫ لدي لك مفاجأة‬:‫تيمل‬

‫ مفاجأة؟ ما ي‬:‫أيكي‬
‫ه؟ وكيف؟ وأين؟‬ ‫ر‬
.‫ لنذهب‬،‫ هيا‬،‫ اآلن يف الحديقة‬.‫ اشييت لك هدية‬:‫تيمل‬

‫عين؟‬
‫يمكنن فتح ي‬
‫ي‬ ‫ هل‬:‫أيكي‬
‫ر‬

‫ ما ي‬.‫التخمي‬
‫ه الهدية برأيك؟‬ ‫ر‬ ‫حاوىل‬
‫ي‬ .‫ ال تفتحيهم‬،‫ ال‬:‫تيمل‬

‫صغية؟‬
‫ر‬ ‫كبية أم‬ ‫ كيف ي‬:‫أيكي‬
‫ه الهدية؟ ر‬ ‫ر‬
.‫كبية‬
‫ ر‬:‫تيمل‬
ً
‫ ما لون الهدية؟‬،‫ حسنا‬:‫أيكي‬
‫ر‬
.‫ لون الهدية أحمر‬:‫تيمل‬

‫ ماذا تفعل؟‬:‫أيكي‬
‫ر‬

20 ‫الصفحة‬
.‫شء‬‫ر‬
‫ أوه! تستخدم لكل ي‬:‫تيمل‬
!‫ه المفاجأة‬
‫ ها ي‬:‫تيمل‬
‫ ما هذا؟‬:‫أيكي‬
‫ر‬
.‫ وهذا عجلة السيارة‬.‫ إنه مفتاح السيارة‬:‫تيمل‬

‫ أين السيارة؟‬:‫أيكي‬
‫ر‬
ً ً
.‫جدا‬ ‫ كان سعر السيارة مرتفعا‬:‫تيمل‬
ً ‫بشائها‬
.‫قطعا‬ ‫لذلك قمت ر‬

!‫ تيمل‬،‫ أوه‬:‫أيكي‬
‫ر‬

ON ALTINCI METİN
Böreği Kim Yedi?
Aykız: Bu böreği kim yedi?
Temel: Hangi böreği?
Aykız: Şu tepsideki lazböreğini misafirlerime yaptım.
Ama şimdi tepside yok. Böreği kim yedi? Söyleyin.
Kerem: Anne ben gördüm.
Aykız: Kim yedi? Söyle oğlum.
Kerem: Uzun boylu ve zayıf bir adamdı.
Aykız: Bunlarnn üçü de zayıf ve uzun boylu. Başka?
Kerem: Kahverengi saçlıydı.
Aykız: 0 zaman böreği Omar yemedi.
Omar in saçları siyah.
Omar: Oh!
Kerem: Kahverengi saçlı ve mavi göziü biriydiAyrica
yakışıklilydi. Siyah pantolonu vardı.
Aykız: O zaman Temel ve Cemal böreği birlikte yedi.
Temel: Hayır, ben yemedim.Ben yakışıklı değilim.
Gemal: Ben de yemedim yenge.
Aykız: Hmm. O zaman böreği kim yedi?
Kerem, hrsizı gördün mü? Emin misin?

21 ‫الصفحة‬
‫‪Kerem: ..‬‬
‫?‪Aykız: Kerem nereye gidiyorsun‬‬
‫‪Temel: Anlamadın mı Aykız? Böreği Kerem yedi.‬‬
‫‪ :Aykız‬من أكل هذا البوريك؟‬

‫تيمل‪ :‬أي بوريك؟‬


‫ن‬
‫لضيوف بوريك لحم البقر‪ .‬لكنه اآلن ليس عىل الصينية‪ .‬من أكل البوريك؟ قولوا يل‪.‬‬
‫ي‬ ‫‪ : Aykız‬أنا عملت‬
‫أم‪ ،‬شاهدت‪.‬‬
‫كريم‪ :‬ي‬
‫ن‬
‫‪ :Aykız‬من أكل؟ قول يل يا ي‬
‫بت‪.‬‬
‫ً‬
‫كريم‪ :‬كان رجل طويل القامة ونحيفا‪.‬‬

‫‪ :Aykız‬هؤالء الثالثة نحيفون وطوال‪ .‬هل هناك غيهم؟‬


‫ن‬
‫بت‪.‬‬
‫كريم‪ :‬كان لديه شعر ي‬
‫‪ :Aykız‬إذن‪ ،‬عمر لم يأكل البوريك‪ .‬شعر عمر أسود‪.‬‬

‫عمر‪ :‬أوه!‬
‫ً‬
‫وسيما‪ .‬كان يرتدي بنطلون أسود‪.‬‬ ‫ن‬
‫بت وعينان زرقاوان‪ .‬كان‬
‫كريم‪ :‬كان لديه شعر ي‬
‫‪ :Aykız‬إذن تيمل وجمال أكال البوريك ً‬
‫معا‪.‬‬
‫ً‬
‫وسيما‪.‬‬ ‫تيمل‪ :‬ال‪ ،‬أنا لم آكل‪ .‬أنا لست‬
‫ً‬
‫جمال‪ :‬أنا أيضا لم آكل يا عمة‪.‬‬

‫‪ : Aykız‬همم‪ .‬إذن من أكل البوريك؟ هل رأيت السارق يا كريم؟ هل أنت واثق؟‬


‫كريم‪.. :‬‬
‫‪ :Aykız‬كريم‪ ،‬إل أين تذهب؟‬
‫ن‬
‫أيكي؟ كريم هو الذي أكل البوريك‬ ‫ن‬
‫تفهمي يا‬ ‫تيمل‪ :‬أال‬

‫الصفحة ‪22‬‬
‫الوحدة الثالثة‬
BİRİNCİ METİN
Hakan Bey: Geçmiş olsun Akira. Neyin var?
Akira: Sağ ol Hakan Amca. Kolum ağrıyor.
Hakan Bey: Sedyeye otur, muayene edeyim. Burası ağryor mu?
Akira: Ah! Evet, ağrıyor.
Hakan Bey: Lütfen, kolunu yukarı kaldır.
Akira: Ah! Kolum çok acıyor.
Akira: Kolum kırık mı?
Hakan Bey: Hayır, kırık değil. Yaralı. Kolunusargı beziyle saralım.
Akira: Peki, kolum ne zaman iyileşir?
Hakan Bey: Birkaç gün içinde iyileşir. Kolun iki gün sargida kalsın. Sen de bu
arada bol bol dinlen.
Akira: Teşekkür ederim, Hakan Amca.
Hakan Bey: Geçmiş olsun, Akira.
Doktor Pınar: Şikâyetiniz nedir?
Osman: Arkadaşımın kolu burnuma çarptı. Burnum acıyor, Doktor Hanım.
Doktor Pınar: Ne zamandır acıyor?
Osman: İki saatten beri.
Doktor Pınar: Başınızi yukarı kaldırın. Burası acıyor mu?
Osman: Aah! Evet, çok acıyor!
Doktor Pınar: Hemşire Hanım, hastaya yardım edelim ve Kulak, Burun, Boğaz
bölümüne götürelim.
Hemşire: Tabi, Doktor Bey.
Osman: Kulak mı? Burun mu? Boğaz mi? Hangisi? Anlamadım.
Zeynep Hanım: Almir, neyin var? İyi misin?
Aimir: Of! Benim karnım çok ağrıyor!
Emily: Pasta, çikolata, cips... Oh! Hepsini afiyetle yedin. Tabii ki karnın ağrır.
Zarina: Hapşuu!
Zeynep Hanim: Zarina, senin neyin var?
Zarina: Benim alerjim var öğretmenim. Hapşuu!

23 ‫الصفحة‬
‫!‪Zeynep Hanım: Çok yaşa‬‬
‫‪ :Hakan Bey‬ماذا بك يا أكيا؟‬
‫اع‪.‬‬ ‫ن‬ ‫عم‪.‬‬ ‫ً‬
‫يؤلمت ذر ي‬
‫ي‬ ‫أكيا‪ :‬شكرا عىل سؤالك هاكان ي‬
‫دعت أفحصك‪ .‬هل يؤلم هنا؟‬ ‫‪ : Hakan Bey‬اجلس عىل الشير‪ ،‬ن‬
‫ي‬
‫أكيا‪ :‬آه! نعم‪ ،‬يؤلم‪.‬‬
‫‪ :Hakan Bey‬من فضلك‪ ،‬ارفع ذراعك‪.‬‬
‫تؤلمت ً‬
‫كثيا‪.‬‬ ‫ن‬
‫ي‬ ‫أكيا‪ :‬آه! ذر ي‬
‫اع‬

‫أكيا‪ :‬هل ذر ي‬
‫اع مكسورة؟‬
‫‪ : Hakan Bey‬ال‪ ،‬ليست مكسورة‪ .‬إنها مجروحة‪ .‬دعنا نضمد ذراعك بضمادة‪.‬‬
‫ن‬ ‫ً‬
‫أكيا‪ :‬حسنا‪ ،‬مت ستتعاف ذر ي‬
‫اع؟‬
‫ن ن‬ ‫ن‬ ‫ن ن‬
‫‪ : Hakan Bey‬ستتعاف يف غضون بضعة أيام‪ .‬دع ذراعك يف الضماد لمدة يومي‪ .‬ي‬
‫وف هذه األثناء‪ ،‬كن‬
‫مسي ً‬
‫خيا قدر اإلمكان‪.‬‬

‫عم‪.‬‬ ‫ً‬
‫أكيا‪ :‬شكرا لك‪ ،‬هاكان ي‬
‫‪ :Hakan Bey‬ن‬
‫أتمت لك الشفاء العاجل‪ ،‬أكيا‪.‬‬

‫دكتورة بنار‪ :‬ما ي‬


‫ه شكواك؟‬
‫ن ن‬
‫أنق‪ ،‬دكتورة‪.‬‬ ‫ن‬
‫بأنق‪.‬‬ ‫عثمان‪ :‬ذراع‬
‫ألمتت ي‬
‫ي‬ ‫صديق اصطدمت ي‬
‫ي‬
‫دكتورة بنار‪ :‬منذ مت تشعر باأللم؟‬
‫ن‬
‫ساعتي‪.‬‬ ‫عثمان‪ :‬منذ‬
‫دكتورة بنار‪ :‬ارفع رأسك‪ .‬هل يؤلم هنا؟‬
‫عثمان‪ :‬آه! نعم‪ ،‬يؤلم ً‬
‫كثيا!‬
‫دكتورة بنار‪ :‬ساعدوا الممرضة ولننقل المريض إل قسم أمراض األذن واألنف والحنجرة‪.‬‬

‫الممرضة‪ :‬بالطبع‪ ،‬دكتورة‪.‬‬

‫عثمان‪ :‬أذن؟ أنف؟ حنجرة؟ أين؟ لم أفهم‪.‬‬

‫زينب هانم‪ :‬ألمي‪ ،‬ماذا بك؟ هل أنت بخي؟‬


‫يؤلمت ً‬
‫كثيا!‬ ‫ن‬ ‫ألمي‪ :‬أوه! ن‬
‫بطت‬
‫ي‬ ‫ي‬
‫شء بشهية‪ .‬بالطبع سيؤلم بطنك‪.‬‬‫ر‬
‫إميىل‪ :‬كنت تأكل الكعك والشوكوالتة والرقائق‪ ...‬أوه! لقد أكلت كل ي‬
‫ي‬
‫زارينا‪ :‬هتشو!‬

‫زينب هانم‪ :‬زارينا‪ ،‬ما الذي بك؟‬


‫أستاذت‪ .‬هتشو!‬
‫ي‬ ‫زارينا‪ :‬لدي حساسية‬
‫زينب هانم‪ :‬بارك هللا فيك!‬

‫الصفحة ‪24‬‬
İKİNCİ METİN
Geçmiş Olsun
Doktor: Şikâyetiniz nedir?
Omar: Karnım çok ağrıyor, Doktor Bey.
Doktor: Karnınız ne zamandan beri ağıyor?
Omar: Dünden beri ağrıyor.
Doktor: Sedyeye oturun, sizi muayene edeyim.
Omar: Hapşu!
Doktor: Çok yaşayın. Ne zamandir burnunuz akıyor?
Omar: iki gündür burnum akıyor.
Doktor: Sırtınızı açın lütfen. Nefes alın, nefes verin.
Doktor: Basınız ağrıyor mu?
Omar: Evet, Doktor Bey. Başım da ağrıyor.
Doktor: Buyurun, bu reçeteniz. Sabah, öğle, akşam bu ilaçları için lütfen. Bol bol
dinlenin. Geçmiş olsun.
Omar: Teşekkür ederim, Doktor Bey.
Doktor: Rica ederim.

‫ ما ي‬:Doktor
‫ه شكواك؟‬
ً ‫بطت‬
.‫ دكتور بيه‬،‫كثيا‬ ‫يؤلمت ن‬
‫ن‬ :Omar
‫ي‬ ‫ي‬
‫ منذ مت تشعر بألم ن يف بطنك؟‬:Doktor
.‫ منذ األمس‬:Omar
‫ ن‬،‫ اجلس عىل الشير‬:Doktor
.‫دعت أفحصك‬
‫ي‬
!‫ هتشو‬:Omar
‫ منذ مت ن ن‬.‫ بارك هللا فيك‬:Doktor
‫ييل من أنفك؟‬
‫ن‬
.‫يومي‬ ‫ منذ‬:Omar
.‫ اتنفس‬،‫ اتنفس‬.‫ افتح ظهرك‬،‫ من فضلك‬:Doktor

‫ هل يؤلم رأسك؟‬:Doktor
ً ‫ن‬
.‫يؤلمت أيض ا‬
‫ي‬ ‫ ر ي‬.‫ دكتور بيه‬،‫ نعم‬:Omar
‫أش‬
ً ً
ً ،‫صباحا‬
.‫ كما يرج الراحة الكافية‬.‫مساء‬ ،‫ظهرا‬ ‫ يرج تناول هذه األدوية‬.‫ هذه وصفتك‬،‫ تفضل‬: Doktor
‫ن‬
.‫أتمت لك الشفاء العاجل‬
ً
.‫ دكتور بيه‬،‫شكرا لك‬ :Omar
25 ‫الصفحة‬
.‫ عىل الرحب والسعة‬:Doktor

ÜÇÜNCÜ METİN
Eczacı: Hoş geldiniz.
Hasta: Hoş bulduk. Ben ilaç almak istiyorum.
Eczacı: Reçetenizi alabilir miyim?
Hasta: Tabi.
Eczacı: Buyurun, ilaçlarınız hazır. Antibiyotiği on iki saatte bir tok karnına, ağrı
kesiciyi sabah, öğle ve akşam için.
Hasta: Vitamini ne zaman içeyim?
Eczacı: Vitamini de günde bir kere için.
Hasta: Teşekkür ederim. Borcum ne kadar?
Eczacı: 50 lira.
Hasta: Buyurun.
Eczacı: Geçmiş olsun.
Hasta: Teşekkür ederim. Kolay gelsin.
ً
.‫مرحبا بكم‬ :‫الصيدال ن يت‬
‫نن‬
.‫ أريد رشاء دواء‬.‫بالميل‬ ‫ وجدت‬:‫المريض‬
‫ن‬
‫يمكنت أخذ الوصفة الطبية؟‬
‫ي‬ ‫ هل‬:‫الصيدال ن يت‬
.‫ بالطبع‬:‫المريض‬
‫ تناول األنت بيوتيك كل اثنت ر‬.‫ إليك دواؤك‬،‫ تفضل‬: ‫الصيدال نت‬
‫ والمسكن‬،‫عشة ساعة عىل معدة فارغة‬ ‫ي‬ ‫ي‬ ‫ي‬
.‫الصباح والظهر والمساء‬
‫ن‬
‫الفيتامي؟‬ ‫ مت يجب ي‬:‫المريض‬
‫عىل تناول‬
ً
.‫يوميا‬ ‫ن‬
‫الفيتامي مرة واحدة‬ ‫ تناول‬:‫الصيدال ن يت‬
ً
‫ كم المبلغ المستحق؟‬.‫شكرا لك‬ :‫المريض‬
.‫ لية‬50 :‫الصيدال ن يت‬

.‫ تفضل‬:‫المريض‬
‫ ن‬:‫الصيدال نت‬
.‫أتمت لك الشفاء العاجل‬ ‫ي‬
ً
.‫ وبالمثل لك‬.‫شكرا لك‬ :‫المريض‬

DÖRDÜNCÜ METİN
Sağlıklı Ol, Mutlu Yaşa.
Sağlıklı olmak için temizliğe dikkat et!
26 ‫الصفحة‬
Okulda Sağlıklı OI!
oturmadan önce sıranı sil.
Tuvaletleri temiz tut.
Tuvalet musluğundan su içme.
Sınıf, laboratuvar, spor salonu, bahçe alanlarını temiz tut.
ً ً
.‫صحيا وعيش سعيدا‬ ‫كن‬
ً
!‫صحيا‬ ‫ن‬
‫توج النظافة لتبق‬
!‫البقاء بصحة جيدة ن يف المدرسة‬

.‫امسح مقعدك قبل الجلوس‬


.‫حافظ عىل نظافة الحمامات‬
‫ال ر‬
.‫تشب الماء من حنفية المرحاض‬

.‫حافظ عىل نظافة الفصول الدراسية والمختيات وصالة األلعاب الرياضية والحدائق‬
BEŞİNCİ METİN
Evde Sağlıklı Ol!
Odan ve masanı temiz tut.
Meyve ve sebzeleri yemeden önce yıka.
Eve geldikten sonra ellerini yıka.
Odanı sık sık havalandır.
Sağlıklı olmak için günde 6-8 saat arasında uyu!
Sağlıklı olmak için günde en az altı saat uyu. Sekiz saatten fazla uyuma.
Unutma! Ideal uyku, gece uykusudur.
Az uyku hastalıklara sebep olur. Cok uyku vücutta enerjiyi tüketir.
DUZENLI UYKU İÇİN
Uyumadan önce hafif yiyecekler ye!
Önce ışığı kapat sonar yat!
Akşam erken yat, sabah erken kalk!
Yatak odanı havalandır!
‫صحيا نف ن ن‬
!‫الميل‬ ً ‫كن‬
‫ي‬
.‫احتفظ بغرفتك وطاولتك نظيفة‬
‫ن‬
.‫والخرصوات قبل تناولها‬ ‫اغسل الفواكه‬

27 ‫الصفحة‬
‫اغسل يديك عند دخولك ن ن‬
‫الميل‪.‬‬

‫افتح نوافذ غرفتك بانتظام‪.‬‬


‫ً‬
‫يوميا للحفاظ عىل الصحة!‬ ‫نم لمدة ‪ 8 -6‬ساعات‬

‫المثال هو النوم‬ ‫يوميا للحفاظ عىل الصحة‪ .‬ال تنم ر‬


‫ألكي من ذلك‪ .‬تذكر! النوم‬ ‫ً‬ ‫نم لمدة ‪ 8 -6‬ساعات‬
‫ي‬
‫الليىل‪.‬‬
‫ي‬
‫نن‬
‫يستيف الطاقة من الجسم‪.‬‬ ‫القليل من النوم يؤدي إل اإلصابة باألمراض‪ .‬الكثي من النوم‬
‫النظام‪:‬‬
‫ي‬ ‫للنوم‬
‫تناول وجبات خفيفة قبل النوم!‬
‫ً‬ ‫ن ئ‬
‫أوال ثم اضطجع!‬ ‫أطق األنوار‬
‫ً‬ ‫ً‬
‫نم باكرا ن يف المساء واستيقظ باكرا ن يف الصباح!‬
‫افتح نوافذ غرفة النوم!‬

‫‪ALTINCI MET'N‬‬
‫!‪Alişveriş yapmadan önce yiyecek ve içeceklerin son kullanma tarihine bak‬‬
‫!‪Sağlıklı olmak için bu yiyecekleri yiyelim içecekleri içelim‬‬
‫‪Et, Yumurta ve Kuru Baklagiller Grubu‬‬
‫‪et, tavuk, balık, yumurta, fındık, fıstık, ceviz vb.‬‬
‫‪Ekmek ve Tahıl Grubu‬‬
‫‪bulgur, ekmek, makarna vb.‬‬
‫‪Sebze ve Meyve Grubu‬‬
‫‪elma, muz, kavun, domates, salatalık, Vb.‬‬
‫‪Süt ve Süt Ürünleri Grubu‬‬
‫‪Süt, peynir, yoğurt vb.‬‬
‫!‪Günde en az iki öğün ye‬‬
‫!‪Sağlıklı yiyecekler ye, içecekler iç‬‬
‫‪Yiyecekleri yemeden önce tazeliğine dikkat et.‬‬
‫ر‬
‫والمشوبات!‬ ‫قبل التسوق‪ ،‬تحقق من تاري خ انتهاء صالحية الطعام‬
‫صحيي ونأكل ر‬
‫ونشب هذه األطعمة!‬ ‫ن‬ ‫لنكن‬

‫مجموعة اللحوم والبيض والبقوليات‬


‫ن‬
‫سودات‪ ،‬جوز الهند‪ ،‬جوز البقان‪ ،‬وما إل ذلك‪.‬‬
‫ي‬ ‫لحم‪ ،‬دجاج‪ ،‬سمك‪ ،‬بيض‪ ،‬جوز‪ ،‬فول‬
‫ن‬
‫الخي والحبوب‬ ‫مجموعة‬

‫الصفحة ‪28‬‬
‫ن‬
‫الخي‪ ،‬المكرونة‪ ،‬وما إل ذلك‪.‬‬ ‫اليغل‪،‬‬
‫ن‬
‫الخرصوات والفواكه‬ ‫مجموعة‬
‫تفاح‪ ،‬موز‪ ،‬بطيخ‪ ،‬طماطم‪ ،‬خيار‪ ،‬وما إل ذلك‪.‬‬

‫مجموعة الحليب ومنتجات األلبان‬


‫ن‬
‫الجي‪ ،‬الزبادي‪ ،‬وما إل ذلك‪.‬‬ ‫الحليب‪،‬‬
‫ً‬
‫يوميا!‬ ‫ن‬
‫وجبتي عىل األقل‬ ‫تناول‬
‫تناول األطعمة و ر‬
‫المشوبات الصحية!‬
‫تحقق م أن تكون المأكوالت طازجة قبل تناولها‪.‬‬

‫‪YEDİNCİ METİN‬‬
‫!‪Sağlığını korumak için kişisel temizliğe dikkat et‬‬
‫‪KİŞİSEL TEMİZLİĞE DİKKAT ETMEK İÇİN‬‬
‫!‪Sık sık banyo yap‬‬
‫!‪Sık sık elini, yüzünü yıka‬‬
‫!‪Günde en az iki kere dişlerini firçala‬‬
‫!‪Saçını temiz tut ve tara‬‬
‫!‪Tırnaklarını kes ve temiz tut‬‬
‫!‪Vücudunu temiz tut‬‬
‫‪Diş fırçası, tarak, tırnak makası, lif, havlu vb. kişisel esyalarını kimseyle‬‬
‫!‪paylaşma‬‬
‫!العناية بالنظافة الشخصية للحفاظ عىل صحتك‬

‫لالنتباه إل النظافة الشخصية‬


‫استحم بانتظام!‬
‫اغسل يديك ووجهك بانتظام!‬

‫مرتي عىل األقل ن يف اليوم!‬


‫ن‬ ‫استخدم فرشاة األسنان‬
‫احرص عىل نظافة شعرك وانتظم ن يف تمشيطه!‬

‫قص ونظف أظافرك!‬

‫احرص عىل نظافة جسدك!‬

‫ال تشارك أي من مستلزماتك الشخصية مع اآلخرين‪ ،‬مثل فرشاة األسنان‪ ،‬والمشط‪ ،‬وقصاصات األظافر‪،‬‬
‫والليفة‪ ،‬والمناشف!‬

‫الصفحة ‪29‬‬
SEKİZİNCİ METİN
SPOR YAP AMA DÜZENLİ SPOR YAP!
Hareket et!
Sağlıklı, mutlu ve neşeli olmak için spor yap.
Yemek yedikten Sonar hareket et.
DÜZENLİ SPOR
Hastalıklara karşı korur. Enerji verir.
Vücudunu forma sokar. İnsanı mutlu eder.
!‫منتظما ن يف ممارستها‬
ً ‫تمارس الرياضة لكن كن‬-
!‫حرك جسمك‬-
ً ً ً
.‫ومرحا‬ ‫ سعيدا‬،‫صحيا‬ ‫مارس الرياضة لتكون‬-
.‫تحرك بعد تناول الطعام‬-

‫الرياضة المنتظمة‬
.‫تحم من األمراض‬
‫ي‬ -
.‫ تمنح الطاقة‬-

.‫ تجعل الجسم ن يف حالة جيدة‬-


.‫ تجلب السعادة‬-

DOKUZUNCU METİN
Sağlıklı Olmak için Ne Yapıyorsun?
Kerem: Anne, sen sağlıklı olmak için ne yaparsın?
Aykız: Ben sağlıklı olmak için düzenli beslenirim ve her sabah spor yaparım.
Kerem: Baba, sen sağlıklı olmak için ne yaparsın?
Temel: Ben sağlıklı olmak için her sabah kahvaltı ederim.
Kerem: Kahvaltı et tikten sonra ne yaparsın?
Temel: Kahvaltı ettikten sonra dişlerimi firçalarım.
Kerem: Ben dişlerimi fircalamıyorum çünkü dişlerim çok temiz.
Temel: Sence dişlerin temiz mi? Günde en az iki kere dişlerini fırçala.
Temel: Kerem! Nereye gidiyorsun oğlum?
Kerem: Odama gidiyorum. Uykum geldi.
Temel: Uyu madan önce dişlerini firçaladın mı?

30 ‫الصفحة‬
Kerem: Evet, fırçaladım baba. Bak!
‫لتبق بصحة جيدة؟‬
‫ي‬ ‫ ي‬:Kerem
‫ ما الذي تفعلينه‬،‫أم‬
.‫ أنا أتغذى بانتظام وأمارس الرياضة كل صباح للبقاء بصحة جيدة‬: Aykız

‫لتبق بصحة جيدة؟‬


‫ي‬ ‫ ي‬:Kerem
‫ ما الذي تفعله‬،‫أت‬
.‫ أنا أتناول وجبة اإلفطار كل صباح للبقاء بصحة جيدة‬:Temel

‫ ماذا تفعل؟‬،‫ بعد تناول وجبة اإلفطار‬:Kerem


‫ن‬
.‫أسنات‬
‫ي‬ ‫ أفرش‬،‫ بعد تناول وجبة اإلفطار‬:Temel
ً ‫ن‬ ‫ن‬
.‫أسنات نظيفة جدا‬
‫ي‬ ‫أسنات ألن‬
‫ي‬ ‫ أنا ال أفرش‬:Kerem
ً
.‫يوميا‬ ‫ن‬
‫مرتي عىل األقل‬ ‫ هل تعتقد أن أسنانك نظيفة؟ افرش أسنانك‬: Temel
‫ن‬
‫ كرم! إل أين تذهب يا ي‬:Temel
‫بت؟‬
.‫ شعرت بالنعاس‬.‫غرفت‬
‫ي‬ ‫ أنا ذاهب إل‬:Kerem

‫ هل فرشت أسنانك قبل النوم؟‬:Temel

‫ يا ي‬،‫ نعم‬:Kerem
!‫ انظر‬.‫أت‬
ONUNCU METİN
Dün midem bulandı. Hastalandım. Annemle hastaneye gittik. Doktor beni önce
muayene etti sonra ilaç yazdı. Annemle eczaneye gittik ve ilaçlarn aldık. Önce
yemek yedim sonra ilaç içtim. Çünkü doktor "ilaçları tok karnına iç." dedi. Önce
meyve yedim sonra uyudum. Sabah önce kahvaltı ettim sonra ilaçlarımı içtim.
Bugün kendimi daha iyi hissediyorum. Doktor beni muayene ettikten sonra ilaç
yazdı.
ً
‫بفحص أوال‬
‫ي‬
‫ن‬
‫ قام الطبيب‬.‫المستشق‬ ‫والدت إل‬
‫ي‬ ‫ ذهبت مع‬.‫ أصبت بالمرض‬.‫أمس شعرت بغثيان ن يف المعدة‬
ً
.‫أوال ثم رشبت الدواء‬ ‫ تناولت الطعام‬.‫والدت واشيينا الدواء‬
‫ي‬ ‫ ثم ذهبت إل الصيدلية مع‬.‫ثم كتب يل الدواء‬
‫ن‬ ً
‫ تناولت اإلفطار‬،‫ يف الصباح‬.‫ تناولت الفاكهة أوال ثم نمت‬."‫ألن الطبيب قال "تناول الدواء بعد تناول الطعام‬
ً
.‫فحص‬
‫ي‬ ‫ كتب الطبيب الدواء بعد‬.‫ اليوم أشعر بتحسن أكي‬.‫أوال ثم رشبت الدواء‬
‫الوحدة الرابعة‬
BİRİNCİ METİN
Zehra'nın Yeni Yil Planları
Merhaba, benim adım Zehra. 16 yaşındayım. istanbul'da yaşıyorum. 2021 yılı
benim için çok önemli. Neden? Bloğumda yazdım. Haydi, beraber okuyalım.
27 Ocak: Doğum Günüm
Benim doğum günüm 27 Ocak. Ben her sene doğum günümü ailemle evde
kutlarım. Bu sene çok heyecanlıyım. Çünkü bir hafta sonra Pakistan'dan amcam
gelecek. Doğum günümü hep birlikte kutlayacağız.
5-6 Mayis: Hidirellez
31 ‫الصفحة‬
Biz, her sene 5-6 Mayıs'ta Hidırellez'i kutlarız. Kutlamalar sabah erken saatlerde
başlar. Biz bu sene Hidırellez'de komşularımızla kırlara gideceğiz. Orada yemek
yiyeceğiz ve eğleneceğiz.
13-15 Mayis: Ramazan Bayramı
Ramazan Bayramı bizim kültürümüzde çok önemlidir. Ramazan Bayrami'nda
akrabalarımızı ziyaret ederiz. Aile büyüklerinin elini öperiz. Onlar da bize çeşitli
hediyeler verir. Daha sonra bütün aile hep beraber yemek yeriz. Ben en çok
baklavayı severim. Bu sene Ramazan Bayramı'nda köye gideceğiz. Dedem ve
babaannem köyde yaşıyor. Onları ziyaret edeceğiz ve akrabalarla bayramı
kutlayacağız.
16 Haziran: Ablamın Mezuniyeti
Ablam üniversite son sınıfta okuyor. Bu sene 16 Haziran'da mezun olacak. Bu
nedenle o, çok heyecanlı. Mezuniyet tôreni, ablamın okulunda olacak. Bu özel
günde bütün aile ablamın yanında olacağız. Onun mutluluğunu paylaşacağız.
10-15 Ağustos: Kapadokya Gezisi
Ailemle bu sene Kapadokya'ya gideceğiz. Bugün biletlerimizi aldık. Orada beş
gün kalacağız. Peribacalarını göreceğiz. Balona bineceğiz ve şehri gezeceğiz.
Annemin doğum günü 11 Ağustos. Annemin doğum gününü Kapadokya'da
kutlayacağız. Çok heyecanlıyım.
26 Eylul: Abimin Diuğünü
Abim çok mutlu ve heyecanlı. Çünkü bu yıl, 26 Eylül'de evlenecek. Bütün aile hep
birlikte bu düğünū planlıyoruz. Düğün İstanbul'da olacak. Ben de düğüne kendi
arkadaşlarımı davet edeceğim. Eminim, düğünde çok eğleneceğiz.
ً
.‫ مهم جدا بالنسبة يل‬2021 ‫ عام‬.‫عشة من عمري وأعيش ن يف اسطنبول‬ ‫ أنا نف السادسة ر‬.‫ اسم زهرة‬،‫مرحبا‬
‫ي‬ ‫ي‬
ً
ً ‫ دعنا نقرأ‬.‫لماذا؟ لقد كتبت عن ذلك نف مدونت‬
.‫معا‬ ‫ي‬ ‫ي‬

‫ عيد ميالدي‬:‫ يناير‬27


ً
‫عادة ما أحتفل بعيد ميالدي مع عائلت نف ن ن‬
‫ هذا العام‬.‫الميل كل عام‬ ‫ي ي‬ .‫ يناير‬27 ‫يوافق عيد ميالدي يوم‬
ً
.‫ سنحتفل بعيد ميالدي مع ا‬.‫سيأت بعد أسبوع‬
‫ي‬ ‫ ألن ي‬.‫متحمسة للغاية‬
‫عم من باكستان‬

‫الخرص ن‬
‫لي‬ ‫ن‬ ‫ عيد‬:‫ مايو‬6-5

‫ تبدأ االحتفاالت ن يف ساعات الصباح‬.‫لي ن يف الخامس والسادس من مايو كل عام‬


‫الخرص ن‬
‫ن‬ ‫نحن نحتفل بعيد‬
‫ن‬ ‫ن‬ ‫ن‬
.‫ سنتناول الطعام هناك ونستمتع‬.‫ هذا العام سنذهب إل الريف مع جياننا يف عيد الخرصلي‬.‫الباكر‬

‫ عيد الفطر‬:‫ مايو‬15-13

32 ‫الصفحة‬
‫ً‬
‫مهما جدا ن يف ثقافتنا‪ .‬نزور أقاربنا ن يف عيد الفطر‪ .‬نقبل أيدي أفراد العائلة الكبار ويقدمون لنا‬
‫يعد عيد الفطر ً‬
‫كثيا‪ .‬هذا العام سنذهب إل القرية ن يف عيد‬‫جميعا‪ .‬أحب البقالوة ً‬ ‫ً‬ ‫الهدايا المختلفة‪ .‬ثم نتناول الطعام ً‬
‫معا‬
‫سيورهما ونحتفل بالعيد مع األقارب‪.‬‬ ‫الفطر‪ .‬جدي وجدت يعيشان نف القرية‪ .‬ن ن‬
‫ي‬ ‫ي‬

‫‪ 16‬يونيو‪ :‬تخرج ي‬
‫أخت‬
‫ن‬ ‫ن‬ ‫ن‬
‫فه متحمسة للغاية‪ .‬حفل التخرج‬ ‫أخت يف السنة األخية يف الجامعة‪ .‬هذا العام ستتخرج يف ‪ 16‬يونيو‪ .‬لذا ي‬ ‫ي‬
‫أخت لنشاركها السعادة‪.‬‬ ‫سيكون نف جامعتها‪ .‬ن‬
‫ي‬ ‫بجانب‬ ‫العائلة‬ ‫كل‬ ‫ستكون‬ ‫الخاص‪،‬‬ ‫اليوم‬ ‫هذا‬ ‫ف‬
‫ي‬ ‫ي‬

‫‪ 15-10‬أغسطس‪ :‬رحلة كابادوكيا‬


‫سنقص خمسة أيام هناك‪ .‬ن‬
‫سيى‬ ‫ن‬ ‫هذا العام سنذهب إل كابادوكيا مع العائلة‪ .‬قمنا ر‬
‫بشاء تذاكرنا اليوم‪.‬‬
‫ي‬
‫ن‬
‫أم يوم ‪ 11‬أغسطس‪ .‬سنحتفل‬ ‫ونتجول يف المدينة‪ .‬يوافق عيد ميالد ي‬ ‫األعمدة الصخرية وسنطي بالبالون‬
‫ً‬
‫أم ن يف كابادوكيا‪ .‬أنا متحمسة جدا‪.‬‬
‫بعيد ميالد ي‬

‫ن‬
‫‪ 26‬سبتمي‪ :‬زواج ي‬
‫أج‬
‫سييوج نف هذا العام نف ‪ 26‬سبتمي‪ .‬نحن كل العائلة نخطط لحفل زواجه ً‬
‫معا‪.‬‬ ‫ن‬ ‫أج سعيد ومتحمس ألنه‬ ‫ن‬
‫ي‬ ‫ي‬ ‫ي‬
‫ن‬ ‫ئ‬ ‫ن‬
‫سيكون الزفاف ف اسطنبول‪ .‬سأدعو أصدقات لحضور الزفاف‪ .‬أنا متأكدة أننا سنستمتع ً‬
‫كثيا يف الحفل‪.‬‬ ‫ي‬ ‫ي‬
‫‪İKİNCİ METİN‬‬
‫‪Kerem'in Doğum Günü‬‬
‫‪Temel: Arkadaşlar, Kerem'e sürpriz doğum günü kutlaması yapacağız. Bir‬‬
‫‪planım var. Şimdi planı anlatıyorum.‬‬
‫‪Cemal: Haydi, Temel, lafı uzatma. Planı anlat.‬‬
‫‪Temel: Anlatıyorum. Kutlamaya herkesi davet edeceğiz. Ama hiç kimseye planı‬‬
‫‪anlatmayacağız.‬‬
‫?‪Cemal: Neden planı kimseye anlatmayacağız‬‬
‫‪Temel: Çünkü bazılan planı Kerem'e anlatabilir.‬‬
‫?‪Cemal: Ee, sonra ne yapacağız‬‬
‫‪Temel: önce doğum günü davetiyesi hazırlayacağız. Evi süsleyeceğiz. Pasta, kek,‬‬
‫‪börek hazırlayacağız.‬‬
‫?‪Cemal: Bunların hepsini biz mi hazırlayacağız‬‬
‫‪Temel: Evet, biz hazırlayacağız.‬‬
‫?‪Temel: Herkes planı anladi mi‬‬

‫الصفحة ‪33‬‬
Cemal: Evet, ben anladım.
Temel: Omar, sen anladın mi?
Omar: Hayır, ben anlamadım.
Temel: Neden anlamadın Omar?
Omar: Herkes kim? Hiç kimnse nerede? Hepsi ne? Hiçbiri kim? Hiçbir şey
anlamadım.
‫ ر‬.‫ لدي خطة‬.‫مفاج بعيد ميالد كرم‬
.‫سأشح الخطة اآلن‬ ‫ئ‬ ‫ سنقوم بتنظيم احتفال‬،‫ يا أصدقاء‬: Temel
‫ ر‬.‫ ال تطيل الكالم‬،‫ تيمل‬،‫ هيا‬:Cemal
.‫اشح الخطة‬
ً ‫ ر‬: Temel
.‫ ولكن لن نخي أحدا عن الخطة‬،‫ سندعو الجميع لالحتفال‬.‫سأشح‬
ً
‫ لماذا ال نخي أحدا عن الخطة؟‬:Cemal
.‫ ألن بعضهم قد يخي كرم عن الخطة‬:Temel
ً
‫ ماذا سنفعل بعد ذلك؟‬،‫ حسنا‬:Cemal
‫ن‬ ‫سيين ن ن‬ ً :
‫ ن ن‬.‫أوال سنعد بطاقات دعوة لعيد الميالد‬
.‫سنحرص كعكة وكيك وفطائر‬ .‫الميل‬ Temel
‫ن‬
‫نحرصكل هذه؟‬ ‫ ألنا علينا أن‬:Cemal
.‫ سنقوم بالتحضي‬،‫ نعم‬:Temel

‫ هل فهم الجميع الخطة؟‬:Temel


.‫ فهمت‬،‫ نعم‬:Cemal

‫ هل فهمت؟‬،‫ عمر‬:Temel
.‫ لم أفهم‬،‫ ال‬:Omar

‫ عمر؟‬،‫ لماذا لم تفهم‬:Temel


ً
.‫ من هم الجميع؟ أين هم؟ ما هوكل هذا؟ لم أفهم شيئا‬: Omar

ÜÇÜNCÜ METİN
Kerem'in Doğum Günü Ne Zaman?
Kerem: Anne, benim doğum günüm ne zaman?
Aykız: 30 Mayıs, oğlum.
Kerem: 30 Mayıs mi? Ama ben bugün kutlamak istiyorum. Anne, doğum
günümü bugün kutlayalım m?
Aykız: Olmaz oğlum. Doğum gününe daha iki ay va.
Kerem: Off!

34 ‫الصفحة‬
Kerem: Cemal Amca, benim doğum günümü neden kutlamadın?
Cemal: Senin doğum günün ne zaman?
Kerem: Bugün.
Cemal: Oo! Doğum günün kutlu olsun.
Kerem: Teşekkür ederim Cemal Amca. Peki, hediyem nerede?
Cemal: Hediye mi? Ha, evet! Sana para vereyim, sen bu para ile dondurma al.
Ama dondurmadan sonra su içmeyi unutma.
Kerem: Sağ ol Cemal Amca.
Kerem: Omar Abi, bugün benim doğum günüm. Doğum günümü neden
kutlamadın?
Omar: Oo! Doğum günün kutlu olsun Kerem.
Kerem: Teşekkürler. Peki, hediyem nerede?
Omar: Ben sana hediye almadım. Ama sana para vereyim. Sen bu para ile
kendine bir şey al.
Kerem: Sağ ol Omar Abi.
Omar ve Cemal: Sürpriz! Doğum günün kutlu olsun.
Aykız Doğum günü mü? Kimin doğum günü?
Omar ve Cemal: Kerem'in doğum günü.
Aykız: Kerem! Senin doğum günün bugün mü? Bugün 30 Mart.
Kerem: Evet, bugün 30 Mart. Ama ben doğum günümü bugün kutlamak
istedim.

‫ ي‬:Kerem
‫ مت يوم ميالدي؟‬،‫أم‬
‫ن‬ ‫ن ن‬
‫ يا ي‬،‫ مايو‬30 ‫ يف‬:‫أيكي‬
.‫بت‬
‫ن‬
‫ ي‬.‫ولكنت أريد االحتفال اليوم‬
‫ هل يمكننا االحتفال بعيد ميالدي اليوم؟‬،‫أم‬ ‫ي‬ ‫ مايو؟‬30 ‫ ن يف‬:‫كريم‬
‫ن‬
.‫ ال يزال هناك شهران‬.‫بت‬ ‫ن‬
‫ ال يمكن يا ي‬:‫أيكي‬
!‫ أوف‬:‫كريم‬

‫ ي‬:‫كريم‬
‫ لماذا لم تحتفل بعيد ميالدي؟‬،‫عم جمال‬
‫ مت يوم ميالدك؟‬:‫جمال‬
.‫ اليوم‬:‫كريم‬
.‫ أوه! عيد ميالد سعيد‬:‫جمال‬

‫ أين‬.‫عم‬ ً
‫هديت؟‬
‫ي‬ ‫ شكرا جمال ي‬:‫كريم‬

35 ‫الصفحة‬
‫جمال‪ :‬هدية؟ أوه‪ ،‬نعم! سأعطيك المال‪ ،‬ويمكنك استخدام هذا المال ر‬
‫لشاء اآليس كريم‪ .‬ولكن ال تنس‬
‫رشب الماء بعد اآليس كريم‪.‬‬
‫عم‪.‬‬ ‫ً‬
‫كريم‪ :‬شكرا جمال ي‬
‫أج عمر‪ ،‬اليوم هو عيد ميالدي‪ .‬لماذا لم تحتفل بعيد ميالدي؟‬‫ن‬
‫كريم‪ :‬ي‬
‫عمر‪ :‬أوه! عيد ميالد سعيد كريم‪.‬‬
‫ً‬
‫هديت؟‬
‫ي‬ ‫كريم‪ :‬شكرا‪ .‬أين‬
‫شء لنفسك‪.‬‬‫ر‬ ‫ر‬
‫عمر‪ :‬لم أشي لك هدية‪ .‬ولكن سأعطيك المال‪ .‬يمكنك استخدام هذا المال لشاء ي‬
‫ن‬
‫أج‪.‬‬ ‫ً‬
‫كريم‪ :‬شكرا عمر ي‬
‫عمر وجمال‪ :‬مفاجأة! عيد ميالد سعيد‪.‬‬
‫ن‬
‫أيكي‪ :‬عيد ميالد؟ من عيد ميالد؟‬
‫عمر وجمال‪ :‬عيد ميالد كريم‪.‬‬
‫ن‬
‫أيكي‪ :‬كريم! هل يوم ميالدك اليوم؟ اليوم هو ‪ 30‬مارس‪.‬‬
‫كريم‪ :‬نعم‪ ،‬اليوم هو ‪ 30‬مارس‪ .‬لكن أردت االحتفال بعيد ميالدي اليوم‪.‬‬

‫‪DÖRDÜNCÜ METİN‬‬
‫‪Doğum Günü Gelenekleri‬‬
‫‪Özbekistan‬‬
‫‪Merhaba. Benim adım Dilroza. Özbekistanlıyım. Size ülkemdeki doğum günü‬‬
‫‪geleneklerini anlatmak istiyorum. Özbekistan'da doğum günleri çok önemlidir.‬‬
‫‪Doğum günlerinde özel kutlamalar yaparız. Akrabalar ve komşularla bir araya‬‬
‫‪geliriz. Yemek yeriz ve eğleniriz. Özellikle 63. yaş günü çok önemlidir. Bu yaşa‬‬
‫‪"Peygamber Toyu" deriz. 63. yaş gününde büyük bir kutlama yaparız. Yemekler‬‬
‫‪yer, hediyeler veririz. Yaşlılar da bu hediyeleri çocuklarına ve torunlarına hediye‬‬
‫‪eder. Altmiş üç yaşından sonra doğum günlerini her 10 yılda bir kutlarız. Peki,‬‬
‫?‪sizin ülkelerinizde doğum günleri nasil kutlanır‬‬
‫أشح لك تقاليد االحتفال بأعياد الميالد ن يف بلدي‪ .‬ن يف‬
‫مرحبا‪ ،‬اسم ديلروزا‪ .‬أنا من أوزبكستان‪ .‬أود أن ر‬
‫ي‬
‫ً‬
‫أوزبكستان‪ ،‬تعتي أعياد الميالد مهمة للغاية‪ .‬نقوم بتنظيم احتفاالت خاصة بمناسبة أعياد الميالد‪ .‬نجتمع‬
‫ً‬ ‫مع األقارب والجيان‪ .‬نتناول الطعام ونتسىل ً‬
‫معا‪ .‬وال سيما عيد الميالد ال ‪ 63‬مهم جدا‪ .‬نطلق عليه‬
‫ً‬
‫كبيا‪ .‬نتناول الطعام ونقدم الهدايا‪ .‬ويقدم المسنون‬ ‫احتفاًل ً‬ ‫"بيغرمي توي"‪ .‬ن يف عيد ميالد ال ‪ ، 63‬نقيم‬
‫عش سنوات‪ .‬كيف يتم‬ ‫هذه الهدايا ألطفالهم وأحفادهم‪ .‬بعد سن ال ‪ ، 63‬نحتفل بأعياد الميالد كل ر‬
‫االحتفال بأعياد الميالد ن يف بلدانكم؟‬
‫‪Japonya‬‬
‫‪Merhaba, ben Japonya' dan Yoko Tanaka. Doğum günleri bizim ülkemizde‬‬
‫‪önemlidir. Fakat bazı yaşlar daha önemlidir. Kız çocukları için 4. veya 7. yaşında‬‬
‫‪doğum günū kutlaması yaparız. Erkek çocukları için ise 5. Yaşında doğum günü‬‬
‫‪kutlaması yaparız. Yarın kiz kardeşimin 7. yaş günü. Sabah ailemle arabayla‬‬

‫الصفحة ‪36‬‬
tapınağa gideceğiz. Sağıklı bir hayat için dua edeceğiz. tesekkür edeceğiz.
Şükredeceğiz.
‫ ولكن بعض األعمار ر‬،‫ تعتي أعياد الميالد مهمة‬،‫ نف بلدنا‬.‫ أنا يوكو تاناكا من اليابان‬،‫مرحبا‬
.‫أكي أهمية‬ ً
‫ي‬
‫ فيتم االحتفال بعيد ميالدهم‬،‫ أما بالنسبة لألوالد‬.‫ سنوات‬7 ‫ أو‬4 ‫نحتفل بعيد ميالد الفتيات عندما يبلغن‬
ً
‫ سنذهب إل المعبد ن يف‬.‫ سنوات‬7 ‫أخت البالغة من العمر‬‫ غدا هو عيد ميالد ي‬.‫ سنوات‬5 ‫عندما يبلغون‬
.‫ وسنعي عن شكرنا وامتناننا‬،‫سنصىل من أجل حياة صحية‬
‫ي‬ .‫عائلت بالسيارة‬
‫ي‬ ‫الصباح مع‬
Türkiye
Merhaba, ben Türkiye'den Rabia. Türkiye'de bebek doğduktan sonra 40 gün
evden dışarı çıkarılmaz. 40. gün kırk çıkarma töreni yaparız. Yarın kardeşim
Meryem'in kırk çikarma gününü kutlayacağız. Hepimiz sabah erken kalkacağız.
Annem ve Meryem banyo yapacaklar. En güzel elbiselerini giyecekler. Daha
sonra yedi ev gezecekler. Ev sahipleri Meryem'e çeşitli hediyeler verecek. Onun
için dua edecekler, uzun ve hayırlı bir ömür dileyecekler. Ben de onlarla
gezeceğim. Çok heyecanlıyım.
‫ ن يف اليوم‬.‫يوما‬ ‫ ال يتم إخراجه من ن ن‬،‫ بعد والدة الطفل‬،‫ نف تركيا‬.‫ أنا رابيا من تركيا‬،‫مرحبا‬
ً 40 ‫الميل لمدة‬
‫ي‬
ً
ً ً ‫ن‬
‫جميعا‬ ‫ سنستيقظ‬.‫أخت مريم من الدورة‬‫ غدا سنحتفل بيوم خروج ي‬.‫ نقوم بإقامة حفلة الخروج‬،‫األربعي‬
‫ن‬
‫ ثم سيقومون‬.‫ سيارتهما ستكون مليئة بأجمل المالبس‬.‫أم ومريم بأخذ حمام‬ ‫ ستقوم ي‬.‫يف الصباح الباكر‬
‫ سيدعون لها ويتمنون لها حياة‬.‫ سيقدم أصحاب المنازل العديد من الهدايا لمريم‬.‫بزيارة سبعة منازل‬
ً
.‫ أنا متحمسة جدا‬.‫ وسأكون معهم ن يف جولتهم‬.‫طويلة وسعيدة‬
Mısır
Merhaba, ben Misir'dan Cemil Hassan. Misır'da bebek doğduktan yedi gün
sonra doğum günü kutlaması yaparız. Benim erkek kardeşim Omar, beş gün
önce doğdu. iki gün sonra ona doğum günü kutlaması yapacağız. Kutlamadan
önce zeena" isimli kâğrtlarla evi süsleyeceğiz. alkışlayacağız. Bu kutlamada iki
doğum günü pastası olacak. Bir pastaya mum koyacağız. Ama diğer pastaya
mum koymayacağız. Misafirlere kurabiye, susam çubuklar, küçük sandviçler
ikram edeceğiz.
‫ نقوم بإقامة حفالت عيد الميالد لألطفال بعد سبعة أيام من‬،‫ ن يف مرص‬.‫ أنا جميل حسن من مرص‬،‫مرحبا‬
ً
‫ن‬
‫ قبل‬.‫يومي‬ ‫ سنقيم له حفلة عيد ميالد ن يف غضون‬.‫أج الصغي عمر ُولد قبل خمسة أيام‬ ‫ن‬
‫ ي‬.‫والدتهم‬
‫سيين ن ن‬
‫ سيكون هناك كعكتان‬.‫ سنقوم بالتصفيق‬."‫الميل بأوراق الزينة المعروفة باسم "زينا‬ ‫ ن ن‬،‫االحتفال‬
‫ن‬ ‫ سنضع شمعة يف إحدى‬.‫لعيد الميالد ن يف هذا االحتفال‬
‫ن‬
.‫ لكننا لن نضع شمعة يف الكعكة األخرى‬،‫الكعكتي‬ ‫ن‬
.‫ وسندويشات صغية كهدايا‬،‫وعص السمسم‬ ‫ي‬ ،‫سنقدم للضيوف بسكويت‬

Nijerya
Merhaba, ben Nijerya'dan Ayodele. Benim ülkemde 1, 5, 10 ve 15. Doğum
günleri çok özeldir. Bu doğum günlerine 100'den daha fazla kişi davet ederiz. İki
ay sonra abimin 15. yaş günü. Ailemle bu özel gün için hazırlıklara başladık. Çok
büyük bir kutlama yapacağız. 120 kişi davet edeceğiz. Sizleri de davet ediyorum.

37 ‫الصفحة‬
‫عشة من أعياد‬ ‫ر‬
‫والعاشة والخامسة ر‬ ‫ تعتي األعياد الخامسة‬،‫ ن يف بالدي‬.‫أيوديىل من نيجييا‬
‫ي‬
ً
‫ أنا‬،‫مرحبا‬
‫ن‬
‫أج‬ ‫ سيكون عيد‬،‫ بعد شهرين‬.‫ شخص لهذه المناسبات‬100 ‫أكي من‬ ‫ ندعو ر‬.‫ممية للغاية‬
‫ن‬
‫ميالد ي‬
ً ً ً
‫الميالد‬
،‫كبيا جدا‬ ‫الخامس ر‬
‫ سنقيم احتفاًل‬.‫ لقد بدأنا االستعدادات مع العائلة لهذه المناسبة الخاصة‬.‫عش‬
ً ً
.‫ أدعوكم أيضا للحضور‬.‫شخصا‬ 120 ‫وسندعو‬
BEŞİNCİ METİN
Maria'nın Planları
Haziran: 20 Haziran'da üniversiteden mezun olacağım. Büyük bir kutlama
yapmak istiyorum. Kutlamaya arkadaşlarımı ve akrabalarımı davet edeceğim.
Temmuz: Ailemle tatile gideceğim. Çünkü mezuniyetten sonra biraz dinlenmek
istiyorum.
Eylül: Tatilden sonra iş başvurusu yapacağım. Çünkü hemen iş hayatına
başlamak istiyorum.
Ekim: Ekim ayında keman kursuna gideceğim. Çok heyecanlıyım. Çünkü bir
müzik aleti çalmayı çok istiyorum.
Kasım: Kasım ayında dil kursuna kayıt olacağım. Çünkü Farsçaöğrenmek
istiyorum.
Aralık: Aralik ayında düğün hazırlıklarına başlamak istiyorum.Çünkü ocak
ayında evleneceğim.
‫خطط ماريا‬
‫ئ‬ ً
.‫وأقارت للحضور‬
‫ي‬ ‫أصدقات‬
‫ي‬
ً ‫احتفاًل‬
‫ سأدعو‬.‫كبيا‬ ‫ أريد أن أقيم‬.‫ سأتخرج من الجامعة‬،‫ يونيو‬20 ‫ ن يف‬:‫يونيو‬
.‫ألنت أرغب ن يف االسيخاء قليال بعد التخرج‬ ‫ن‬
‫ ي‬.‫عائلت‬
‫ي‬
‫ن‬
‫سأقص العطلة مع‬
‫ي‬ :‫يوليو‬
.‫ألنت أرغب ن يف البدء ن يف حياة مهنية بعد التخرج‬
‫ن‬
‫ ي‬.‫ سأقدم طلبات للعمل‬،‫ بعد العطلة‬:‫سبتمي‬
ً
‫ألنت أرغب ن يف تعلم لعبة آلة‬
‫ن‬ ‫ن‬
‫ ي‬،‫ أنا متحمسة جدا‬.‫ سأذهب لدورة عزف عىل الكمان‬،‫ يف شهر أكتوبر‬:‫أكتوبر‬
.‫موسيقية‬
.‫ أنا أرغب ن يف تعلم الفارسية‬.‫ سأسجل ن يف دورة لتعلم اللغة الفارسية‬،‫ ن يف شهر نوفمي‬:‫نوفمي‬
.‫ألنت سأتزوج ن يف شهر يناير‬
‫ن‬ ‫ن‬ ‫ن‬ ‫ن‬
‫ ي‬.‫ أرغب يف البدء يف تحضيات الزفاف‬،‫ يف شهر ديسمي‬:‫ديسمي‬

‫الوحدة الخامسة‬
BİRİNCİ METİN
Almir: Murat, bugün çok sessizsin. Üzgün müsün?
Murat: Evet, üzgünüm. Çünkü gelecek hafta yaz okulu bitecek. Sizler
ülkelerinize döneceksiniz. Sizleri çok özleyeceğim.
Zarina: Biz de seni çok özleyeceğiz. Ben iki duyguyu birlikte yaşyorum.
Mutluyum çünkü aileme kavuşacağım. Üzgünüm çünkü sizden ayrılacağım.

38 ‫الصفحة‬
Murat: Söyleyin bakalım. Ükelerinize döndükten sonra neler yapacaksınız?
Osman: Ben ailemle safariye gideceğim. Çünkü bu yaz birlikte safari yapmayı
planladık.
Murat: Oo Osman, çok şanslısın!
Ayşa: Ben ailemi çok özledim. Evden dışarı çıkmayacağım.
Akira: Ben de odamı çok özledim.
Hep birlikte: Sadece odanı mı özledin?
Akira: Tabii ki hayır! Ailemi ve arkadaşlarımı da özledim.
Zarina: Arkadaşlar, Zeynep öğretmen geliyor.
Zeynep Hanım: Merhaba, arkadaşlar, size çok güzel bir haberim var. Bu hafta
sonu geziye gideceğiz.
Akira: Yaşasın! Peki, nereye gideceğiz öğretmenim?
Zeynep Hanım: Tahmin edin bakalım.
Zarina: Bence Antalya'ya gideceğiz.
Almir: inşallah Karadeniz'e gideriz. Çūnkū denizi ve doğası çok güzel.
Akira: Bence İstanbul' daki mūzeleri gezeceğiz.
Murat: Akira, biz istanbul'u gezmedik mi? Tekrar aynı yerleri mi göreceğiz?
Akira: Şaka yaptım şaka. Bence Bursa'ya gideceğiz.
Zeynep Hanım: Çocuklar, biraz sakin olun. Pekala, burada iki tane gezi afişi var.
Afişleri inceleyin, karan siz verin. Yarına kadar vaktiniz var. Şimdilik hoşça
kalın.
Almir: Ben Karadeniz'e gitmek istiyorum. Çünkü Karadeniz'in doğasını çok
merak ediyorum.
Emily: Ben de Karadeniz'e gitmek istiyorum. Uzungöl'de tereyağlı alabalık
yeriz.
Murat: Uzungöl'de doğa yürüyüşü de yaparız.
Akira: Ben Balıklı Göl'ü görmek istiyorum. Bence Güneydoğu Anadolu'ya
gidelim.
Osman: Ben karar veremedim. İki gezi de çok güzel.
Emily: Biz de karar veremedik. İki geziye de gidebiliriz.
Murat Ben daha önce Karadeniz'e gittim. Huser Yaylası'nda bulutların üstünde
salıncağa bindim. Çok heyecanlıydı. Fırtına Vadisi'nde iki kez rafting yaptım.
Bence Karadeniz'e gidelim.

39 ‫الصفحة‬
‫‪Akira: Oo! Bulutların üstünde salıncağa mı bineceğiz? O zaman kesinlikle‬‬
‫‪Karadeniz'e gidelim.‬‬
‫?‪Osman: Murat, Gaziantep'te Mozaik Müzesi var, değil mi‬‬
‫‪Murat: Evet, Osman. Şanlıurfa'da da Baliklı Göl var.‬‬
‫‪Rina: Ee, şimdi ne olacak? Karadeniz'e mi, Güneydoğu Anadolu'ya mı‬‬
‫?‪gideceğiz‬‬
‫ً‬
‫ألمي‪ :‬مراد‪ ،‬اليوم أنت هادئ جدا‪ .‬هل أنت حزين؟‬
‫ً‬
‫جميعا إل بلدانكم‪.‬‬ ‫ستنته المدرسة الصيفية‪ .‬وسوف تعودون‬ ‫مراد‪ :‬نعم‪ ،‬أنا حزين‪ .‬ألن األسبوع القادم‬
‫ي‬
‫سوف أشتاق إليكم ً‬
‫كثيا‪.‬‬
‫ن‬ ‫ً‬ ‫ً‬
‫عائلت‪ .‬وأنا حزينة‬
‫ي‬ ‫سألتق‬
‫ي‬ ‫زارينا‪ :‬نحن أيضا سنشتاق إليك كثيا‪ .‬أشعر بمشاعر مختلطة‪ .‬أنا سعيدة ي‬
‫ألنت‬
‫ألنت سأفيق عنكم‪.‬‬‫ن‬
‫ي‬
‫مراد‪ :‬قولوا يل‪ ،‬ماذا ستفعلون بعد عودتكم إل بلدانكم؟‬
‫معا ن يف رحلة سفاري‪.‬‬
‫عثمان ‪ :‬سأذهب مع عائلت نف رحلة سفاري‪ .‬ألننا خططنا لقضاء الصيف ً‬
‫ي ي‬
‫ً‬
‫مراد‪ :‬يا أوسمان‪ ،‬أنت محظوظ جدا!‬
‫كثيا لعائلت‪ .‬لن أخرج من ن ن‬
‫الميل‪.‬‬ ‫آيشة‪ :‬أشتاق ً‬
‫ي‬
‫ً‬
‫أيضا أشتاق ً‬
‫غرفت‪.‬‬
‫ي‬ ‫كثيا إل‬ ‫أكيا‪ :‬أنا‬

‫جميعا‪ :‬هل أنت تشتاق فقط لغرفتك؟‬


‫ئ‬ ‫ً‬
‫وأصدقات‪.‬‬
‫ي‬ ‫لعائلت‬
‫ي‬ ‫أكيا‪ :‬بالطبع ال! أنا أشتاق أيضا‬
‫زارينا‪ :‬أصدقاء‪ ،‬زينب المعلمة قادمة‪.‬‬
‫ً‬
‫مرحبا‪ ،‬أصدقاء‪ ،‬لدي خي جيد لكم‪ .‬سنقوم برحلة نهاية األسبوع‪.‬‬ ‫زينب‪:‬‬
‫ً‬
‫حسنا‪ ،‬إل أين سنذهب‪ ،‬يا ّ‬ ‫أكيا‪ :‬يا ّ‬
‫مدرستنا؟‬ ‫هيا!‬
‫ن‬
‫تخمي ذلك‪.‬‬ ‫زينب‪ :‬حاولوا‬
‫زارينا‪ :‬أعتقد أننا سنذهب إل أنطاليا‪.‬‬
‫ً‬ ‫ألمي‪ :‬ن‬
‫أتمت أن نذهب إل البحر األسود‪ .‬ألن مناظره الطبيعية رائعة جدا‪.‬‬

‫أكيا‪ :‬أعتقد أننا سنذهب لزيارة المتاحف ن يف اسطنبول‪.‬‬


‫مراد‪ :‬أكيا‪ ،‬ألم نزر اسطنبول بالفعل؟ هل ن‬
‫سيى نفس األماكن مرة أخرى؟‬
‫أكيا‪ :‬كنت أمزح! كنت أفكر أننا سنذهب إل بورصة‪.‬‬
‫ن‬ ‫ً‬ ‫ً‬
‫لرحلتي‪ .‬افحصوهما وقرروا‪ .‬لديكم وقت حت‬ ‫زينب‪ :‬يا أطفال‪ ،‬اهدئوا قليال‪ .‬حسنا‪ ،‬هنا لدينا ملصقان‬
‫ً‬
‫وداعا‪.‬‬ ‫غد‪ .‬واآلن‪،‬‬
‫ألنت أرغب ن يف استكشاف طبيعته‪.‬‬
‫ن‬
‫ألمي‪ :‬أود الذهاب إل البحر األسود‪ .‬ي‬
‫ً‬
‫المحىل ن يف أوزنغول‪.‬‬
‫ي‬ ‫إيميىل ‪ :‬أنا أيضا أرغب ن يف الذهاب إل البحر األسود‪ .‬سنأكل سمك القرش‬
‫ي‬

‫الصفحة ‪40‬‬
‫ً‬
‫مس ن يف الطبيعة ن يف أوزنغول‪.‬‬
‫ي‬
‫أيضا برحلة ر‬ ‫مراد‪ :‬سنقوم‬
‫أكيا‪ :‬أود زيارة بحية األسماك‪ .‬أعتقد أننا يجب أن نذهب إل جنوب رشق األناضول‪.‬‬
‫ً‬ ‫ن‬
‫الرحلتي رائعتان جدا‪.‬‬ ‫عثمان‪ :‬ال أستطيع أن أقرر‪ .‬كال‬
‫ن‬ ‫ً‬
‫الرحلتي‪.‬‬ ‫إيميىل ‪ :‬نحن أيضا ال نستطيع أن نقرر‪ .‬يمكننا الذهاب إل كلتا‬
‫ي‬
‫يايالش‪ .‬كانت‬
‫ي‬ ‫مراد‪ :‬زرت البحر األسود من قبل‪ .‬وقمت بركوب النطاطة فوق السحب ن يف منطقة هوسي‬
‫ً‬
‫مرتي ن يف وادي فرتينا‪ .‬أعتقد أنه يجب أن نذهب إل البحر‬
‫ن‬ ‫تجربة مثية جدا‪ .‬وقد قمت بركوب التجديف‬
‫األسود‪.‬‬

‫أكيا‪ :‬يا له من رائع! هل سنقوم بركوب النطاطة فوق السحب؟ إذا كان األمر كذلك‪ ،‬يجب علينا بالتأكيد‬
‫الذهاب إل البحر األسود‪.‬‬

‫عثمان ‪ :‬مرات‪ ،‬ن يف غازي عنتاب يوجد متحف الفسيفساء‪ ،‬أليس كذلك؟‬
‫شانىل أورفا يوجد بحية األسماك‪.‬‬ ‫ن‬
‫ي‬ ‫مراد‪ :‬نعم‪ ،‬أوسمان‪ .‬ي‬
‫وف‬
‫ً‬
‫رينا‪ :‬حسنا‪ ،‬ماذا اآلن؟ هل سنذهب إل البحر األسود أم إل جنوب رشق األناضول؟‬
‫‪İKİNCİ METİN‬‬
‫?‪Geziye Gidelim mi‬‬
‫‪Sude: Buse, 25-29 Ocak tarihlerinde geziye gitmek istiyorum. Benimle gelir‬‬
‫?‪misin‬‬
‫?‪Buse: Çok iyi fikir! Nereye gideceğiz‬‬
‫!‪Sude: Bursa'ya‬‬
‫?‪Buse: Oo, harika! Gezi planı ne‬‬
‫‪Sude: Önce Bursa'ya gideceğiz, şehri gezeceğiz. İki gün‬‬
‫‪Bursa'da kalacağız. Daha sonra Uludağ'a gideceğiz. İki gün de Uludağ' da‬‬
‫‪kalacağız.‬‬
‫?‪Buse: Peki, geziye ne ile gideceğiz‬‬
‫‪Sude: Geziye otobüsle gideceğiz.‬‬
‫‪Buse: Hımm, peki.‬‬
‫?‪Sude: Ee, gezi teklifimi kabul edecek misin‬‬
‫‪Buse: Tabii ki kabul ediyorum. Çok güzel bir gezi olacak.‬‬
‫!‪Sude: O hâlde anlaştik, görüşmek üzere, hoşça kal‬‬
‫ترغبي نف االنضمام ّ‬
‫إل؟‬ ‫ن‬ ‫‪ :Sude‬بوسة‪ ،‬أرغب ن يف الذهاب ن يف رحلة من ‪ 25‬إل ‪ 29‬يناير‪ .‬هل‬
‫ي‬ ‫ي‬
‫ً‬
‫‪ :Buse‬فكرة رائعة جد ا! إل أين سنذهب؟‬
‫‪ :Sude‬إل بورصة!‬

‫الصفحة ‪41‬‬
‫‪ :Buse‬أوه‪ ،‬رائع! ما هو خطة الرحلة؟‬
‫ً‬
‫يومي ن يف بورصة‪ .‬ثم سنذهب إل جبل‬
‫ن‬ ‫ن‬
‫سنقص‬
‫ي‬ ‫أوال إل بورصة ونتجول ن يف المدينة‪.‬‬ ‫‪ : Sude‬سنذهب‬
‫ن‬ ‫ن ً‬ ‫ن‬
‫سنقص يومي أيضا يف أولوداغ‪.‬‬
‫ي‬ ‫أولوداغ‪.‬‬
‫ً‬
‫‪ :Buse‬حسنا‪ ،‬ماذا عن وسيلة النقل ن يف الرحلة؟‬
‫‪ :Sude‬سنسافر بالحافلة‪.‬‬
‫ً‬
‫‪ :Buse‬همم‪ ،‬حسنا‪.‬‬
‫ن‬ ‫ً‬
‫ستوافقي عىل االنضمام إل الرحلة؟‬ ‫‪ :Sude‬إذا‪ ،‬هل‬
‫ً‬
‫‪ :Buse‬بالطبع أوافق‪ .‬ستكون رحلة جميلة جدا‪.‬‬
‫ً‬ ‫ً‬
‫وداعا!‬ ‫‪ :Sude‬حسنا‪ ،‬تم االتفاق‪ .‬إل اللقاء‪،‬‬
‫‪ÜÇÜNCÜ METİN‬‬
‫‪Şeyma‬‬
‫‪Merhaba, Buse, Ben geçen yıl kış ayıinda tatile Bursa'ya gittim. Bursa'da otelde‬‬
‫‪kaldım. Otelin gecelik fiyatı 300 lira. Şehir merkezini ve birçok yeri gezdim.‬‬
‫‪Uludağ'da da teleferiğe bindim ve kayak yaptım. Çok heyecanlı ve güzel bir tatil‬‬
‫‪oldu. Ayrica otelin yemekleri de çok lezzetliydi. Yemek fiyatları da diğer tatil‬‬
‫‪yerlerinden daha ucuzdu. Burayı listene ekle. Ben önümüzdeki kiş tatilinde‬‬
‫‪kayak yapmak için tekrar Uludağ'a gitmek istiyorum. Ama sen yaz ayıinda‬‬
‫‪Bursa'yı ziyaret edebilirsin. Eminim Bursa yaz ayinda da harika bir yerdir.‬‬
‫الماض ن يف شهر الشتاء‪ ،‬سافرت ن يف عطلة إل بورصة‪ .‬بقيت ن يف فندق هناك‪ .‬سعر‬‫ي‬
‫ن‬ ‫ً‬
‫مرحبا‪ ،‬بوسة‪ ،‬العام‬
‫الليلة ن يف الفندق كان ‪ 300‬لية‪ .‬زرت وسط المدينة وزيت العديد من األماكن‪ .‬ركبت التلفريك ن يف أولوداغ‬
‫ً‬
‫وتزلجت أيضا‪ .‬كانت إجازة مثية وجميلة للغاية‪ .‬كما أن وجبات الطعام ن يف الفندق كانت لذيذة للغاية‪.‬‬
‫ً‬
‫كانت أسعار الطعام أيضا أرخص من األماكن السياحية األخرى‪ .‬أضف هذا المكان إل قائمتك‪ .‬أود العودة‬
‫اليلج‪ .‬ولكن يمكنك زيارة بورصة ن يف فصل الصيف‪ .‬أنا‬ ‫إل أولوداغ مرة أخرى نف العطلة القادمة لممارسة ن‬
‫ي‬
‫ً ً‬ ‫ً‬
‫ائعا أيضا ن يف الصيف‪.‬‬
‫متأكدة من أن بورصة ستكون مكانا ر‬
‫‪Sami‬‬
‫‪Tunus'tan Selamlar Buse, Mesajını okudum. Hemen yorum yapmak istedim. Ben‬‬
‫‪şu anda tatilimi Tunus'ta yapıyorum. Burada bir otelde kalıyorum. Otelin‬‬
‫‪gecelik fiyatı 400 lira. Bugün başkent Tunus'ta mavi pencereli beyaz evleri‬‬
‫‪gezdim. Tunus'ta en sevdiğim yer burasi. Evlerin duvarlarıinda çiçekler vardı.‬‬
‫‪Dün de Afrika'nin en eski camisi Al-Zaytuna Camisi'ne gittik. Burada bol bol‬‬
‫‪fotoğraf çokiyorum. Tatilim hariką geçiyor. Sana da Tunus'a geimeyi mutlaka‬‬
‫‪öneriyorum. Önümūzdeki yaz tatilinde ben de Antalya'da tatil yapmak‬‬
‫‪istiyorum.‬‬
‫عطلت ن يف تونس‪ .‬أقيم ن يف‬‫ي‬ ‫حاليا ن يف‬
‫ً‬ ‫مرحبا‪ ،‬بوسة‪ ،‬لقد قرأت رسالتك‪ .‬أردت أن أعلق عليها عىل الفور‪ .‬أنا‬ ‫ً‬
‫ن‬ ‫ن‬
‫فندق هناك‪ .‬سعر الليلة يف الفندق ‪ 400‬لية‪ .‬اليوم زرت منازل بنافذات زرقاء يف العاصمة تونس‪ .‬هذا هو‬
‫ً‬
‫المكان المفضل لدي ن يف تونس‪ .‬كانت جدران المنازل مغطاة بالزهور‪ .‬أمس ذهبنا أيضا إل أقدم مسجد ن يف‬
‫ً‬
‫أفريقيا‪ ،‬جامع الزيتونة‪ .‬ألتقطت الكثي من الصور هناك‪ .‬إن العطلة تسي بشكل رائع‪ .‬أوصيك أيضا بزيارة‬
‫ً‬
‫عطلت ن يف أنطاليا‪.‬‬
‫ي‬ ‫عطلت الصيفية المقبلة‪ ،‬أنا أيضا أرغب ن يف قضاء‬
‫ي‬ ‫تونس بالتأكيد‪ .‬ن يف‬

‫الصفحة ‪42‬‬
Elisa
Merhaba, Buse, Bence Kosova'ya git. Orası küçük ve sevimli bir yer. Tarihî
yerleri görmeyi severim. Kosova'nın tarihi şehri Prizren iyi birtercih! Geçen yıl
oraya gittim. Müzeleri gezdim. Meşhur Taş Köprü'den geçtim. Şadırvan
Meydanı'nda sokak sanatçılarını dinledim. Hediyelik eşyalar aldım. Prizren
Kalesi'ne çıktım. Kaleden Prizren manzarası çok güzel görünüyor. Mutlaka
sicak ve çıtır bir Boşnak böreğinin tadına bak! Tabelalarda Türkçe ifadeler de
yazıyor. Burada çok rahat gezersin.
ً ً
‫ أحب رؤية‬.‫ إنها مكان صغي ولطيف جدا‬.‫ أعتقد أنه يجب عليك الذهاب إل كوسوفا‬،‫ بوسة‬،‫مرحبا‬
‫ن‬
.‫ زرت المتاحف‬.‫الماض‬
‫ي‬ ‫ مدينة بريزرين التاريخية ن يف كوسوفا خيار جيد! زرتها العام‬.‫المواقع التاريخية‬
.‫ اشييت هدايا تذكارية‬.‫فنات الشارع ن يف ساحة الشالالت‬
‫ي‬
‫ استمعت إل ن‬.‫عيت عند الجش الحجري الشهي‬
ً ً
‫ تأكد من تجربة بوريك البوسنية‬.‫ يبدو منظر بريزرين جميًل جدا‬،‫ من القلعة‬.‫صعدت إل قلعة بريزرين‬
ً
.‫ يمكنك التجول بسهولة هناك‬.‫الساخنة والمقرمشة! هناك عبارات باللغة اليكية عىل الالفتات أيضا‬
Metin
Bu yaz tatilinde ailemle Van'a gittim. Van'da otelde kaldik. Otelin gecelik fiyatı
200 lira. Van; doğası, gölü ve tarihi ile muhteşem bir şehir. Biliyor musun? Van
Gölü deniz kadar büyük! Çok şaşırdım. Kesinlikle orayı gör! Van Gölü'nün
ortasında Akdamar Adası var. Burası ilkbahar ve kiş mevsiminde beyaz bir
gelinlik gibi. Van Kalesi'ni gezdim. Meşhur Van kahvaltisını tattıim. Bu arada
kedilerden hoşlanıyor musun? Van kedisini görmeden sakın şehirden aynlma. Bu
kedilerin bir gözü yeşil diğer gözü mavi. Çok güzeller. Kesinlikle Van'a git,
pişman olmazsın.
‫ فان مدينة‬.‫ رلية‬200 ‫ سعر الليلة يف الفندق كان‬.‫ أقمنا يف فندق يف فان‬.‫عائلن‬
‫ي‬ ‫ ذهبت إىل فان مع‬،‫هذا الصيف‬
.‫ا‬
‫كثي يجب أن ترى‬ ً ‫لقد فوجئت ر‬ !‫البحر‬ ‫كبية مثل‬
‫بحية فان ر‬‫هل تعلم؟ ر‬ .‫وتاريخها‬ ‫وبحيتها‬
‫ر‬ ‫رائعة بطبيعتها‬
‫ تبدو الجزيرة وكأنها ترتدي‬،‫يف الربيع والخريف‬ .‫أكدمار‬ ‫ذلك بالتأكيد! يف منتصف ر‬
‫بحية فان يوجد جزيرة‬
‫ هل تحب القطط؟ ال‬،‫ بالمناسبة‬.‫الشهية‬‫ر‬ ‫ تذوقت وجبة فطور فان‬.‫ قمت بزيارة قلعة فان‬.‫فستان زفاف أبيض‬
ً
‫ اذهب إىل‬.‫ إنهم جميلون جدا‬.‫ عيون هذه القطط خضاء وأخرى زرقاء‬.‫تغادر المدينة قبل أن ترى قطط فان‬
.‫ لن تندم‬،‫فان بالتأكيد‬

DÖRDÜNCÜ METİN
Türkiye, Avrupa ve Asya kitasındadır. Uç tarafi denizlerle çevrilidir. Kuzeyinde
Karadeniz, Batısında Ege Denizi ve güneyinde Akdeniz vardır. Türkiye'nin nüfusu
yaklaşık 84 milyondur. Başkenti Ankara'dır. Kurucusu Mustafa Kemal
Atatürk'tür. Türkiye'nin en kalabalık şehri İstanbul'dur. istanbul'un nüfusu
yaklaşık 16 milyondur. Istanbul'dan sonra en çok insan Ankara'da yaşar.
Ankara'nın nüfusu beş buçuk milyondur. Türkiye'nin para birimi Türk lirasidır.
Tükiye'nin iklimi bölgelere göre değişir. Ülkenin genelinde iliman bir hava
hâkimdir. Akdeniz iklimi, yazın kurak ve sicaktır. Kışın ilik ve yağışlıdır.
Karadeniz iklimi her mevsim yağışlıdır. iç Anadolu Bölgesinin iklimi kışın soğuk
ve kar yağışlı, yazın sicak ve kuraktır. Ülkenin güneydoğu kısımlarında ise karasal
iklim görülür. İklim özelliğinden dolayı Türkiye'de dört mevsim tatil yapılır.

43 ‫الصفحة‬
‫ ومن‬،‫ ومن الغرب ببحر إيجة‬،‫ يحاط بها من الشمال ببحر البحر األسود‬.‫تقع تركيا ن يف قارة أوروبا وآسيا‬
‫ المؤسس‬.‫ عاصمتها أنقرة‬.‫ مليون نسمة‬84 ‫حوال‬‫ي‬ ‫ يبلغ عدد سكان تركيا‬.‫الجنوب بالبحر األبيض المتوسط‬
‫ن‬ ‫ن‬
‫حوال‬
‫ي‬ ‫ يبلغ عدد سكان اسطنبول‬.‫ه اسطنبول‬ ‫ أكي مدينة يف تركيا ي‬.‫الرئيس ليكيا هو مصطق كمال أتاتورك‬ ‫ي‬
‫ن‬ ‫ بعد اسطنبول يأت أنقرة ن‬.‫ مليون نسمة‬16
‫ماليي‬ ‫حوال خمسة‬
‫ي‬ ‫سكانها‬ ‫عدد‬ ‫يبلغ‬ ‫حيث‬ ،‫السكان‬ ‫عدد‬ ‫ف‬ ‫ي‬ ‫ي‬
‫ يسود ن يف‬.‫ يتغي مناخ تركيا بحسب المناطق‬.‫ه اللية اليكية‬ ‫الرسمية ن‬
‫ي‬ ‫كيا‬ ‫تر‬ ‫ف‬
‫ي‬ ‫ العملة‬.‫ونصف مليون نسمة‬
‫ن‬
‫ المناطق الساحلية للبحر األبيض المتوسط تكون جافة وحارة يف الصيف‬.‫البالد بشكل عام مناخ معتدل‬
ً
‫ يكون مناخ وسط تركيا باردا‬.‫ مناطق البحر األسود تكون ممطرة طوال العام‬.‫وباردة وممطرة ن يف الشتاء‬
ً ‫ أما نف جنوب رشق البالد فيكون المناخ‬.‫وجافا نف الصيف‬ ً
‫ومثلجا ن يف الشتاء‬
ً ً
،‫ بفضل تنوع مناخها‬.‫قاريا‬ ‫ي‬ ‫ي‬ ‫وحارا‬
.‫يمكن قضاء العطالت ن يف تركيا عىل مدار السنة‬

BEŞİNCİ METİN
Temel ile Omar'ıin Tatil Planı
Temel: Omar, tatile nereye gideceksin?
Omar: Antalya'ya gideceğim.
Temel: Ne ile gideceksin?
Omar: Gemi ile gideceğim.
Temel: Niçin otobüsle gitmiyorsun?
Omar: Çünkü otobüsle seyahat etmekten hoşlanmam.
Temel: Antalya'da ne kadar kalacaksın?
Omar: Bir hafta kalacağım.
Temel: Tatilde ne yapacaksın?
Omar: Denizde yüzeceğim, güneşleneceğim.
Temel: Başka ne yapacaksın?
Omar: Bol bol yemek yiyeceğim ve kahve içeceğim. Çünkü ben yemek
yemeyi ve kahve içmeyi çok severim.
Omar: Temel, sen tatile gidecek misin?
Temel: Evet. Ailemle Trabzon'a tatile gideceğiz.
Omar: Trabzon'da ne yapacaksınız?
Temel: Yaylaya gideceğiz ve akrabalarımızı ziyaret edeceğiz.
Bol bol çay içeceğiz.
Omar: Bol bol çay mı içeceksiniz?
Temel: Evet. Çünkü ben çay içmeyi çok severim.
Omar; Peki, Trabzon'a ne ile gideceksiniz?
Temei: Otobüsle gideceğiz. Çünkü biz otobüsle seyahat etmekten hoşlanırz.

44 ‫الصفحة‬
‫‪ :Temel‬عمر‪ ،‬إل أين ستذهب ن يف العطلة؟‬
‫عمر‪ :‬سأذهب إل أنطاليا‪.‬‬

‫‪ :Temel‬بماذا ستسافر؟‬
‫عمر‪ :‬سأسافر بالسفينة‪.‬‬

‫‪ :Temel‬لماذا ال تسافر بالحافلة؟‬


‫ن‬
‫ألنت ال أحب السفر بالحافلة‪.‬‬
‫عمر‪ :‬ي‬
‫‪ :Temel‬كم ستبق ن يف أنطاليا؟‬
‫عمر‪ :‬سأبق لمدة أسبوع‪.‬‬

‫‪ :Temel‬ما الذي ستفعله ن يف العطلة؟‬


‫عمر‪ :‬سأسبح ن يف البحر وأتشمس‪.‬‬

‫‪ :Temel‬ماذا ستفعل غي ذلك؟‬


‫ً‬
‫جدا تناول الطعام ر‬ ‫ن‬ ‫ً ر‬
‫وشب القهوة‪.‬‬ ‫ألنت أحب‬‫عمر‪ :‬سأأكل كثيا وأشب القهوة‪ .‬ي‬
‫عمر‪ :‬تيمل‪ ،‬هل ستذهب ن يف العطلة؟‬
‫عائلت‪.‬‬
‫ي‬ ‫‪ :Temel‬نعم‪ .‬سنذهب إل طرابزون ن يف العطلة مع‬

‫عمر‪ :‬ماذا ستفعلون ن يف طرابزون؟‬


‫وسنشب الشاي ً‬
‫كثيا‪.‬‬ ‫ر‬ ‫‪ : Temel‬سنذهب إل الجبال ونزور األقارب‪.‬‬
‫ستشبون الشاي ً‬
‫كثيا؟‬ ‫ر‬ ‫عمر‪ :‬هل‬
‫ألنت أحب رشب الشاي ً‬ ‫ن‬
‫كثيا‪.‬‬ ‫‪ :Temel‬نعم‪ .‬ي‬
‫ً‬
‫عمر‪ :‬حسنا‪ ،‬كيف ستذهبون إل طرابزون؟‬
‫‪ :Temel‬سنسافر بالحافلة‪ .‬ألننا نحب السفر بالحافلة‪.‬‬

‫‪ALTINCI METİN‬‬
‫‪Görevli: Tatil köyümüze hoş geldiniz Hocam.‬‬
‫?‪Nasrettin Hoca: Hoş bulduk! Tek kişilik odanız var mı‬‬
‫?‪Görevii: Evet, tek kişilik odamiz var Hocam. Kaç gün kalacaksınız‬‬
‫‪Nasrettin Hoca: Üç ay kalacağım.‬‬
‫‪Görevli: Üç ay mı! Hocam, size en güzel odayı vereceğim.‬‬

‫الصفحة ‪45‬‬
Nasrettin Hoca: Teşekkür ederim. Tatil köyünde neler yapmamı tavsiye
edersiniz?
Görevli: Hocam, denizimiz harikadır. Bol bol yüzün, güneşlenin.
Nasrettin Hoca: Oo, çok iyi! Başka neler var?
Görevli: Otelimizin arkasında muhteşem bir orman var. Sabahları orada
yürüyüş yapın. Tatil köyümüzün yanındaki müze hafta içi her gün açık. Müzeyi
muhakkak ziyaret edin.
Nasrettin Hoca: Oo, bu harika! Müzeyi muhakkak ziyaret edeceğim.
Görevli: Hocam, tatil köyümüzde çok eğleneceksiniz. Şimdiden size iyi
dinlenmeler.
Nasrettin Hoca: Haydi, inşallah, teşekkür ederim.
Komsu: Hocam, hayırdır; burada ne yapıyorsun?
Nasrettin Hoca: Güneşleniyorum.
Komşu: Hocam, sen köye gitmedin mi?
Nasrettin Hoca: Evet, köye geldim. Bak burası da köy.
Komsu: Ama burası tatil köyü.
Nasrettin Hoca: Evet, ben de biliyorum. Burası tatil köyü. Ben de
tatil köyüne geldim!
.‫ استاذي‬،‫مرحبا بك ن يف منتجعنا‬
ً :Görevli
ً
‫مرحبا بكم! هل لديكم غرفة فردية؟‬ :‫نرص الدين‬
ً ‫ كم‬.‫ استاذي‬،‫ لدينا غرف فردية‬،‫ نعم‬:Görevli
‫يوما ستقيم؟‬
.‫ سأقيم لمدة ثالثة أشهر‬:‫نرص الدين‬

.‫ استاذي‬،‫ ثالثة أشهر؟ يا لها من مدة! سأعطيك أفضل غرفتنا‬: Görevli

‫تنصحت بها ن يف منتجع العطالت؟‬


‫ي‬
‫ن‬ ً
‫ ما األنشطة ي‬.‫ شكرا لك‬:‫نرص الدين‬
‫الت‬
.‫بكية‬‫ اسبح وتشمس ر‬.‫ بحرنا رائع‬،‫ استاذي‬:Görevli
ً
‫ رائع جدا! هل هناك مزيد من األشياء؟‬،‫ أوه‬:‫نرص الدين‬
ً .‫ خلف فندقنا يوجد غابة رائعة‬: Görevli
‫ المتحف المجاور لمنتجعنا مفتوح أيام‬.‫صباحا هناك‬ ‫امش‬
ِ
.‫ ال بد من زيارة المتحف‬.‫األسبوع‬
ً
.‫ رائع جدا! ال بد من زيارة المتحف‬،‫ أوه‬:‫نرص الدين‬
‫ ن‬.‫كثيا نف منتجع العطالت لدينا‬
.‫نتمت لك إقامة ممتعة‬ ً ‫ ستستمتع بإقامتك‬: Görevli
‫ي‬
ً ً
.‫شكرا جزيال‬ ،‫ إن شاء هللا‬:‫نرص الدين‬

‫ ما الذي تفعله هنا؟‬،‫ استاذي‬:‫الجار‬

46 ‫الصفحة‬
‫نرص الدين‪ :‬أتشمس‪.‬‬

‫الجار‪ :‬استاذي‪ ،‬ألم تذهب إل القرية؟‬


‫نرص الدين‪ :‬نعم‪ ،‬وصلت إل القرية‪ .‬ها هو القرية‪.‬‬

‫الجار‪ :‬ولكن هذا منتجع عطالت‪.‬‬


‫ً‬
‫نرص الدين‪ :‬نعم‪ ،‬أنا أعلم‪ .‬هذا منتجع عطالت‪ .‬لقد جئت أنا أيضا إل منتجع العطالت!‬

‫‪YEDİNCİ METİN‬‬
‫‪Merhaba, Sude,‬‬
‫‪Biliyorsun, Şu an ailemle Muğla'da tatildeyim. Buraya uçakla geldik. Yolculuk‬‬
‫‪biraz uzun sürdü. Çünkü uçağımız bir saat gecikti. Öğleden sonra otelimize‬‬
‫‪yerleştik. Sana oteli anlatacağım. Oda küçük fakat güzel bir deniz manzarası var.‬‬
‫‪Sabahları manzarayı seyretmek için balkona çıkıyorum. Balkonda çayımı‬‬
‫‪içiyorum. Yataklar çok rahat. Maalesef internet ücretli. Odada buz dolabi var ama‬‬
‫!‪çok küçük. Kalabalik aileler için bu durum iyi değil. Otelin restoranı harika‬‬
‫‪Yemekler çok lezzeti. Biliyorsun, ben yemek yemeyi çok severim. Ama yemek‬‬
‫‪fiyatlan biraz pahalı. Otelin etrafı biraz gürültülü. Çünkü bu otel şehrin içinde.‬‬
‫‪Otel denize çok yakın. Her gün ailemle birlikte denizde yüzüyoruz. Muğla harika‬‬
‫‪bir yer, sen de buraya mutlaka gel.‬‬
‫ً‬ ‫ً‬
‫عائلت ن يف موغال‪ .‬وصلنا هنا بالطائرة‪ .‬استغرقت الرحلة وقتا طويال‪ ،‬ألن‬
‫ي‬ ‫حاليا ن يف عطلة مع‬
‫ً‬ ‫مثلما تعلم‪ ،‬أنا‬
‫ن‬ ‫ن‬
‫طائرتنا تأخرت ساعة واحدة‪ .‬يف فية ما بعد الظهر‪ ،‬استقررنا يف فندقنا‪ .‬سأخيك عن الفندق‪ .‬الغرفة صغية‬
‫أشب الشاي هناك‪ .‬األشة‬ ‫الشفة لمشاهدة المنظر‪ .‬ر‬ ‫ولكن لديها منظر جميل للبحر‪ .‬نف الصباح‪ ،‬أتوجه إل ر‬
‫ً‬ ‫ي‬
‫مريحة للغاية‪ .‬لألسف‪ ،‬اإلنينت مدفوع‪ .‬يوجد ثالجة ن يف الغرفة ولكنها صغية جدا‪ .‬هذا غي مناسب‬
‫للعائالت الكبية‪ .‬مطعم الفندق رائع! الطعام لذيذ للغاية‪ .‬كما تعلم‪ ،‬أنا أحب الطعام ً‬
‫كثيا‪ .‬ولكن أسعار‬
‫ً‬ ‫ً‬ ‫ً‬
‫الطعام مرتفعة قليال‪ .‬الفندق يقع ن يف منطقة ضجيجة قليال‪ ،‬ألنه ن يف وسط المدينة‪ .‬الفندق قريب جدا من‬
‫ً‬
‫عائلت‪ .‬موغال مكان رائع‪ ،‬يجب أن تزوره أيضا‪.‬‬
‫ي‬ ‫البحر‪ .‬كل يوم‪ ،‬نسبح ن يف البحر مع‬

‫الصفحة ‪47‬‬

You might also like