Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 2

Reach: Erişmek,uzanmak,ermek

Please :Memnun etmek,gönlünü hoş etmek,keyif vermek


Mine (zm) :Benimki \maden aramak
Just : (İ) doğruluk,dürüstlük,adalet (S):Tam,yalnız,sadece
Blanket :Battaniye
Pull off :Koparmak,soymak,çekmek
Entrance :Giriş
Exhale: Soluk vermek
Sort of: çeşit,bir nevi what sort of….. : Ne çeşit….?
Pay a visit :PAY a call : Ziyaret etmek, ziyarette bulunmak
Pull :çekmek push :İtmek
Lead :Yol göstermek,rehberlik yapmak,Kurşun
Steal :Hırsızlık yapmak
Robbery :soygun,hırsızlık
Meanwhile : Bu arada, bu sırada -iken

 It’s going to take several days for my car to be repaired – meanwhile I’m renting one.
Arabamın onarılması birkaç gün sürecek; bu arada ben de bir araba kiralıyorum.
 It’s going to take several days for my car to be repaired – meanwhile I’m renting one.
Arabamın onarılması birkaç gün sürecek; bu arada ben de bir araba kiralıyorum.
Narrow :dar
Thick :Kalın
Check into a hotel :Otele yerleştirmek
Avenue: Mahalle,bulvar cadde
Get dark :Kararmak(Havanın vs.)
Time after time :Sık sık, defalarca, birçok kere
Envelope:Zarf
Proverb :Atasözü
Keen on :Meraklı ,düşkün
(s)İmminent :Eli kulağında,yakında olmasından korkulan,Olması yakın
At least : (Zf) En azından
Step in :İleri atılmak, müdahale etmek
Kick back :bir şeyler yapmayı bırakmak ve tamamen rahatlamak
İndustrious : (S) Çalışkan,Gayretli, Sıkı çalışan
necessity is the mother of invention :Zorunluluk, icatların anasıdır.
Switch off :endişelenmeyi veya bir şey hakkında düşünmeyi bırakın ve rahatlayın, devreyi kapamak

Phew! : Zor ya da tehlikeli bir şeyin bittiği ya da gerçekleşmeyeceği için mutlu olduğunuzda kullanılır.
Reputation :Ün,Şöhret
At any given time : Herhangi bir zamanda
Recap :Özetlemek,Tekrarlamak
Somehow : (Zf) bir şekide,Bir yolunu bulup
 It won't be easy, but we'll get across the river somehow.
Kolay olmayacak ama bir şekilde nehri geçeceğiz.
The house is beautiful. Furthermore, it's in a great location.
Ev çok güzel. Üstelik harika bir konumda

A couple of hours :Birkaç saat,


Or else : Yoksa,Aksi takdirde (Bir talebin sonunda konuşulduğunda hafif bir tehdit de olabilir)
 We must be there by six, or else we'll miss the beginning.
Altıda orada olmalıyız, yoksa başlangıcı kaçıracağız.
Belong to the firm :Firmaya ait (Belong to :Aitlik)
Catchy (S):Kolay anımsanan, Hatırlaması kolay [Genellikle şarkılarda vs. kullanılabilir]
Lessen: mitigate: alleviate
Gambling :Kumar
Paradise :Yeryüzü cenneti
Tricky guestion :Aldatmacalı soru
get back on your feet : hayatta sorunlar ya da zorluklar yaşadıktan sonra tekrar iyi olmak
Go for it! :Hadi,Göreyim seni,Yallah
Validate :Doğrulamak,onaylamak (Belge vs.)yasallaştırmak
Worthwhile: (S)Sıkıntı çekmeye değer,faydalı,dişe dokunur,değerli
 She considers teaching a worthwhile career.
Öğretmenliği değerli bir kariyer olarak görüyor.
 The time and expense involved in keeping up to date with all the changes has been worthwhile.
Tüm değişikliklere ayak uydurmak için harcanan zaman ve masraf değerlidir.
Delicate :Hassas narin
Set out :Belirli bir amaç için bir şeye koyulmak, başlamak, Yola çıkmak
Mainstream : bir toplumdaki çoğu insan tarafından 'normal' görülen gelenekler ve kültürel davranışlar
Stepping stone :Atlama taşı, ilerlemenize veya başka bir şeyi başarmanıza yardımcı olan olay veya deneyim

You might also like