Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 14

Bölüm

11 TEMEL
SIFATLAR
Kazanımlar
Bu bölüm bittikten sonra, Türkçedeki
temel sıfatları kullanabileceksiniz.

Anahtar Kelimeler
Sıfat Kirli

Yaşlı Temiz

Genç Uzun

İnce Kısa

Kalın Zayıf

Şişman

Ozan Ö., (2017). Bölüm 11:Temel Sıfatlar. Türkçenin Temel Düzey A1 Seviyesinde Yabancı Dil Olarak Farklılaştırılmış Uzaktan
Öğretimi (s. 112-126) içinde. İzmir: Yaşar Üniversitesi Yayınları eISBN:978-975-6339-63-3 Erişim adresi: https://turkish.yasar.edu.tr
112
Bu bölümde Türkçede en çok kullandığımız sıfatları öğreneceğiz.

Bir ismin özelliğini belirten kelimeye “sıfat” diyoruz.


Türkçede sıfatlar isimden önce gelir. Örneğin;

11
Temel
Sıfatlar Eski bisiklet
(sıfat) (isim)
Konu Anlatımı

Yaşlı kadın Genç Kadın

113
Kalın kitap İnce kitap 11
Temel
Sıfatlar

Konu Anlatımı

Kirli tabak Temiz tabak

114
11 Uzun ağaç Kısa ağaç

Temel
Sıfatlar

Konu Anlatımı

Zayıf adam Şişman adam

115
Büyük ev Küçük ev 11
Temel
Renk adlarını da sıfat olarak kullanıyoruz. Örneğin; Sıfatlar

Konu Anlatımı

Kırmızı Siyah Turuncu


elbise elbise elbise

116
Yeşil Mavi Kahverengi
göz göz göz

11
Temel
Sıfatlar

Konu Anlatımı

Sarı Beyaz Gri


araba araba araba

Bu bölümde, Türkçede en çok kullandığımız sıfatları öğrendik.


Sonraki bölümde görüşmek üzere.

117
YEŞİL KİTAP

ELİF: Şu masa nasıl?


11
Temel
CAN: Hangi masa?
Sıfatlar
ELİF: Şu, uzun masa.
Drama
MERT: O masa iyi değil. Hava çok sıcak, pencere kapalı.

CAN: O masa güzel, klima açık, kitaplık yakın.

ELİF: Tamam.

MERT: Ooo, kalın bir kitap.

ELİF: Bak! Bu, ince bir kitap.

CAN: Harika!

. . .

CAN: Yazılar çok küçük. Okumak çok zor.

ELİF: Evet, doğru.

MERT: Şu yeşil kitap nasıl? Bu yazılar büyük.

CAN: Harika!

MERT: Çok güzel.

118
acı: Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı
Meksika biberi çok acı.

açık: Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı


Cumartesi günü bütün dükkanlar açık.

adam: Erkek kişi


Bir kadın ve bir adam bize doğru geliyor.

ağır: Tartıda çok çeken, hafif karşıtı


TIR, ağır yük taşıyor.

aslan: Afrika’da ve Asya’da yaşayan, erkekleri yeleli, yırtıcı, uzunluğu


160, kuyruğu 70 santimetre güçlü bir hayvan.
Aslan, ormanda en güçlü hayvandır.

11 ayı: Et yiyen, iri gövdeli, uzun kış uykusuna yatan bir hayvan.
Ormanda büyük bir ayı gördüm.

Temel az: Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik, çok karşıtı
Sıfatlar Buğra az yemek yer.

başarılı: Başarı gösteren, muvaffak


Türkiye, başarılı öğrenciye burs verdi.
Sözlük
bekâr: Evli olmayan, evlenmemiş kimse
Ayşe evli, Serkan ise hâlâ bekar.

beyaz: Renk ismi


Yeliz, düğünde beyaz gömlek giydi.

büyük: Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne),


makro, küçük karşıtı
Babam, abime büyük bir araba hediye etti.

cimri: cömert olmayan, para konusunda aşırı tutumlu olan kimse


Bülent Bey çok cimri, kimseye para vermedi.

çalışkan: Gayretli, çalışmayı seven, faal


Müdür Bey, çalışkan personeli çok sevdi.

çirkin: Göze veya kulağa hoş gelmeyen, güzel karşıtı


Masaya çirkin bir kız oturdu.

çok: Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı
olan, az karşıtı
İstanbul›da çok insan var.

119
dar: İçine alacağı şeye oranla ölçüleri yetersiz olan, geniş ve bol karşıtı
Buca’da sokaklar çok dar.

değil: İsimlerden sonra kullanılan olumsuzluk bildiren kelime


Teyzemin gözleri mavi değil, yeşil.

doğru: Gerçek, yalan olmayan.


Bu gazete doğru haber yazdı.

ekşi: Sirke veya limon tadında olan


Limon, ekşi bir meyve.

erkek: Yetişkin adam, bay, er kişi


Erkek öğrenci, çay içti.

eski: Çoktan beri var olan, üzerinden çok zaman geçmiş bulunan, yeni
karşıtı
Sinemada eski bir film izledik. 11
esmer: Siyaha yakın buğday rengi Temel
Kuzey Avrupa’da esmer tenli insan yok.
Sıfatlar
evli: Evlenmiş olan (kadın veya erkek), bekâr olmayan
İbrahim, Ayça ile evli.
Sözlük
fakir: Geçimini güçlükle sağlayan, yoksul, fukara, zengin karşıtı
Annem, sokaktaki fakir çocuğa para verdi.

farklı: Farkı olan, aralarında fark bulunan, değişik, ayrımlı


15 farklı ülke Türkiye’de toplantı yapacak.

genç: Genellikle 16-35 yaş aralarında insanlar, ihtiyar karşıtı


Karadeniz gezisine genç ve yaşlı 50 insan katıldı.

geniş: Eni çok olan, enli, vâsi


Kayseri’de geniş cadde ve sokaklar var.

görevli: Vazifeli, bir işi yapmaktan sorumlu olan kimse


Projede görevli beş arkadaş tartıştı.

gözlüklü: gözlük kullanan kişi


Gözlüklü öğrenci ön sırada oturuyor.

gri: Kül rengi, boz renk, demir rengi, demirî


Gri renkli kıyafetin çok güzel.

güzel: Göze ve kulağa hoş gelen, hayranlık uyandıran, çirkin zıttı.


Trabzon’da çok güzel manzaralar var.

120
hafif: Tartıda ağırlığı az gelen, yeğni, ağır karşıtı
Fabrikadaki kutular çok hafif.

hangi: İki veya daha çok şeyden bir tanesini belirtecek bir cevap
istemek için kullanılan soru sıfatı
Gökhan, hangi okula gidiyor?

harika: Çok büyük bir hayranlık uyandıran, eksiksiz, kusursuz, tam,


mükemmel
İzmir, tatil için harika bir şehir.

hasta: Hastalık, kaza veya yaralanma dolayısıyla fizik veya ruh sağlığı
bozulmuş ve tedavi edilmesi gereken kimse, rahatsız
Hasta, hastaneye ambulans ile gitti.

hava: Hava yuvarını oluşturan, bütün canlıların solunumuna yarayan,

11 renksiz, kokusuz, akışkan gaz karışımı


İstanbul›da bugün hava yağmurlu olacak.

Temel hızlı: Çabuk, seri, süratli


Sıfatlar Tekin, çok hızlı araba sürüyor.

ince: Kendi cinsinden olanlara göre dar ve kalınlığı az olan, kalın


karşıtı
Sözlük Yaz mevsiminde ince elbiseler giy.

inek: Dişi sığır


Babamın 14 ineği var.

iyi: İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan,


kötü karşıtı
Tatilde, iyi bir tiyatro izledim.

kadın: Erişkin dişi insan, hatun, hatun kişi, zen


Kadın, her ülkede çok değerlidir.

kahverengi: Renk ismi


Toplantıda kahverengi ayakkabı giydi.

kalın: Cisimlerde uzunluk ve genişlik dışında üçüncü boyutu çok olan


(cisim), ince karşıtı
Kış mevsiminde kalın elbise giy.

kapalı: Kapanmış olan, açılmamış, açık karşıtı


Türkiye’de pazar günü eczaneler kapalı.

kırık: İki veya daha fazla parça halinde


Kırık bardak elimi kesti.

121
kırmızı: Renk ismi.
Türkan, kırmızı Ferrari ile eve gidiyor.

kısa: Boyu, uzunluğu az olan, uzun karşıtı


Selda’nın boyu çok kısa.

kirli: Leke, toz vb. ile kaplı, pis, murdar, mülevves


Kirli çamaşırları makinede yıkadım.

koyun: Eti, sütü ve derisi için yetiştirilen evcil hayvan


Selim, köyde koyun besliyor.

kuru: Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı (sıfat)


Kuru çamaşırları askıdan aldım.

küçük: Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük


karşıtı
Küçük bebek, hastanede yatıyor. 11
lacivert: Renk adı Temel
Mehmet Bey, lacivert renkli kravat takıyor.
Sıfatlar
lezzetli: Tadı güzel
Gaziantep’te lezzetli pide yedik.
Sözlük
mavi: Renk adı
Türkiye’nin üç tarafında mavi deniz var.

mor: Renk adı


Kız kardeşim, Ramazan Bayramı’nda mor renkli bir elbise giydi.

mutlu: Mesut, saadetli, bahtiyar, berhudar, mesrur (sıfat)


Mutlu çocuk, derslerinde de başarılı oluyor.

neşeli: Sevinçli, keyifli, şen, pürneşe, mesrur.


Aylin, yazın 5 gün neşeli tatil yaptı.

pahalı: Fiyatı yüksek olan, ucuz karşıtı


İstanbul, öğrenci için çok pahalı bir şehir.

pembe: Renk adı


Kızlar pembe rengi çok seviyor.

pencere: Yapıları veya ulaşım araçlarını aydınlatmak, havalandırmak


amacıyla yapılan cam açıklık
Pencere açık, kuş kaçacak.

122
pis: Leke, toz veya kirle kaplı olan, kirli, iğrendirici, murdar, mülevves
Araba tamircisi pis elbisesini yıkayacak.

renk: Cisimler tarafından yansılanan ışığın gözde oluşturduğu duyum


Bursa’da en çok yeşil renk var.

sakin: Durgun, dingin


Bugün rüzgâr yok ve deniz çok sakin.

sandalye: Arkalıklı, kol koyacak yerleri olmayan, bir kişilik oturma


eşyası
Osman misafirler geldi, 5 sandalye getir.

sarı: Renk ismi


Mert’in sarı saçları çok güzel.

11
sert: Çizmek, kırmak, kesmek veya çiğnemek zor, pek, katı, yumuşak
karşıtı
Demir, çok sert bir maddedir.
Temel sıcak: Isı veren, soğuk karşıtı
Sıfatlar Ertan, her sabah sıcak çay içiyor.

sıfat: Bir kimsenin görev, ödev, toplumsal veya hukuki bakımdan yeri
Sözlük ve özelliği
Bu şiirde 6 tane sıfat buldum.

sinirli: Negatif durumlar karşısında agresif reaksiyon verir, asabi


Müdür Bey, bugün çok sinirli.

siyah: Renk ismi


Gece, gökyüzü siyah oluyor.

soğuk: Isısı düşük olan, sıcak karşıtı


Penguen, soğuk yerlerde yaşıyor.

şekil: Bir konuyu açıklamaya yarayan resim veya çizim


Bugün okulda geometrik şekil çizdik.

şişman: Vücudu çok yağlı, mülahham


Şişman adam, bir ayda 25 kilo verdi.

tatlı: Şekerli yiyecek


Baklava, çok tatlı bir yiyecek.

tavşan: Eti yenen, hızlı koşan, kemirgen, uzun kulaklı bir hayvan
Sevimli tavşan, ormanda çok üşüdü.

123
tavuk: Eti ve yumurtası için üretilen kümes hayvanı
Tavuk, beyaz etli bir hayvandır.

taze: Dinç, yıpranmamış, yorulmamış


Ablam bahçeden taze meyve topladı.

tembel: İş görmeyi, çalışmayı sevmez, zor işlerden kaçar (kimse),


üşengeç
Tembel öğrenci, sınavda kötü puan aldı.

temel: Bir yapının toprak altında bölümü (isim); en önemli, belli başlı,
ana, taban, esas, asıl, baz (sıfat)
Su, insan için gerekli en temel maddedir.

temiz: Kirli değil, lekeli değil, pis değil, münezzeh, hijyen, hijyenik
Bayramda bütün insanlar temiz kıyafet giyiyor.

turuncu: Renk ismi


Portakal, turuncu renklidir. 11
ucuz: Fiyatı yüksek değil, pahası az, düşük fiyatlı, pahalı zıttı
Temel
Türkiye’de araba fiyatları çok ucuz. Sıfatlar
uzak: Gitmek çok vakit ister, ırak, yakın zıttı.
Avustralya Türkiye’den çok uzak. Sözlük
uzun: İki ucu arasında fazla uzaklık olan, kısa karşıtı
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, çok uzun.

ünlü: 1. Ağızdan bir engele takılmadan çıkan harf. Sesli harf. 2.


Toplum tarafından tanınan, herkesçe bilinen kişi, meşhur.
1. Türkçede 8 tane ünlü harf var. 2. Tarkan, ünlü bir şarkıcıdır.

üzgün: Üzülmüş, üzüntü duymuş, mahzun, melül, mükedder


Cenazede herkes çok üzgün.

yakın: Az bir ara ile ayrılmış olan (zaman veya yer), uzak karşıtı
Suriye, Türkiye’ye çok yakın bir ülke.

yakışıklı: Güzel, gösterişli (erkek)


Filmdeki erkek oyuncu çok yakışıklı.

yaramaz: Söz dinlemez, uslu durmaz, yasak şeyleri yapar, haşarı


(çocuk), uslu zıttı
Yaramaz çocuk 3 masayı kırdı.

yaşlı: Yaşı ilerlemiş, kocamış, ihtiyar (kimse)


Oğuz, yaşlı adamı sokağın karşısına geçirdi.

124
yavaş: Hızlı olmayan, ağır, çabuk karşıtı
Kaplumbağa, çok yavaş yürüyor.

yazı: Düşüncenin belli işaretlerle tespit edilmesi, yazma işi


Şair, düzgün bir yazı yazdı.

yeşil: Renk ismi


Karadeniz’de herkes yeşil çay içiyor.

yorucu: Bedensel olarak yıpranma, yorulma,


Sporcular, yorucu bir antrenman yaptı.

yumuşak: Dokunulduğunda veya üzerine basıldığında çukurlaşan,


eski biçimini kaybeden, katı karşıtı
Oteldeki yastıklar çok yumuşak.

11 zayıf: Eti, yağı az olan, sıska, cılız, arık


Zayıf çocuk, lokantada çok yemek yedi.

Temel zengin: Parası, malı çok olan, varlıklı; fakir, yoksul karşıtı
Sıfatlar Zengin işadamı, okulumuza yardım etti.

zıt: Nitelik ve durumları birbirine aykırı olan.


Siyah ve beyaz zıt iki renktir.
Sözlük
zor: Sıkıntı veya güçlükle yapılan, kolay karşıtı
Sınav soruları çok zor.

125

You might also like