Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 19

3.

ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE


İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
HAREZMÎ  10 rakamdan oluşan basamaklı sayı
sistemi üzerine bir eser yazarak bu
 Hârizmî tam adıyla Ebû Ca'fer Muhammed rakamların İslam dünyası ve Batı’da tanınıp
bin Mûsâ el-Hârizmî (d. 780, Harezm - ö. kullanılmasını sağlamıştır.
850, Bağdat)
 Bulduğu pek çok çözüm ve yöntem 15.
 Matematik, gökbilim, coğrafya ve yy’a kadar Batılı matematikçilerin
algoritma alanlarında çalışmış bilim insanı. çalışmalarına temel oluşturmuştur.
Hârizmî 780 yılında Harezm bölgesinin
Hive şehrinde dünyaya gelmiştir. 850  Hârezmî, matematik alanında yaptığı
yılında Bağdat’ta vefat etmiştir. çalışmalarda, kendisinden önce sadece
sözlü olarak bilinen cebiri geliştirip
 İsmi Batı kaynaklarında Alkarismi, sistemleştirerek matematiğin ayrı bir
Algoritmi, Algorismi veya Algorism dalı olarak var olmasını sağlamıştır.
şeklinde geçer.
 El-Kitâbü’l-Muhtasar fî Hisâbü’l-Cebr
 Yaşamıyla ilgili bilgiler hayli az olsa da ve’l-Mukâbele adlı eseri bilim tarihinde
Bağdat’ta yaşadığı ve 9. yy’da Halife cebirin tek başına konu edildiği ilk kitaptır.
Me‘mun’un emriyle inşa edilen, zamanın Bu yönüyle Hârezmî cebiri bulan bilim
en büyük ve ileri bilim merkezi olan insanı olarak bilinir.
Beytü’l-Hikme’nin (Bilgelik Evi) bir
üyesi olduğu ve burada yöneticilik El-Harezmi Bilgelik Evi
yaptığı kesin olarak biliniyor. Bugün
bildiğimiz eserlerini Beytü’l-Hikme’de  Hindistan’da bulunduğu sırada sayıları
yazarak Halife Memun’a sunmuştur. ifade etmek için harfler ya da heceler
yerine basamaklı sayı sisteminin
 Hârezmî önemli bir gök bilimci ve kullanıldığını saptamış, yazdığı eserle önce
büyük bir matematikçidir. Tarihte bir ilk İslam dünyası, ardından da çeviriler
olarak Halife Memûn’un Bağdat’ta ve yoluyla Batı dünyası Hint rakamları ve
Şam’da kurdurduğu gözlemevlerinde ondalık sayı sistemiyle tanışmıştır.
önemli gökbilim çalışmaları yapmış, devrin
diğer önemli âlimleriyle ortak çalışmalar  Hârezmî, matematik tarihinde önemli yere
yürütmüştür. Ancak Hârezmî’nin en sahip dört eser yazmıştır. Gök bilim
önemli çalışmaları matematik alanında ise 20 eseri vardır.
alanındadır.
 Harezmi 70 tane bilim adamıyla çalışarak
 Bunlardan en bilineni cebiri, hisab 830 yılında dünya haritası çizmiştir.
ilminden ayırarak ayrı bir dal olarak ortaya
koymasıdır. Matematik alanındaki  Dünyanın çevresini ve hacmini
çalışmaları kendisinden sonraki tüm hesaplama çalışmalarında da yer
bilim insanlarını etkilemiştir. almıştır. Güneş saatleri, usturlaplar ve
saatler üzerine yazılmış eserleri de vardır.
 Hârezmî, matematiğe “cebir”i
kazandıran bilgindir.  Coğrafyanın yanı sıra astronomi biliminde
de eserler bırakmıştır. Astronomik
 Hârezmî “0” (sıfır) ve bilinmeyen işareti cetvellerle ilgili kitaplar yazmış ve bu
“x”in mucidi olarak bilinir. eserler 12. y.y. da Latince’ ye
çevrilmiştir.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
 Muhtemelen Türk olan Harezmi İslam yazdığı makalelerden böyle bir eserinin
bilim dünyasındaki yerini almıştır. Özellikle olduğu, pratik geometri mevzularından
matematik alanında eserler bırakmış olan bahsettiği anlaşılmaktadır.
Harezmi’nin eserleri Batı bilim dünyasında
hala kullanılmakta ve öğretilmektedir. Bu ASTRONOMİ İLE İLGİLİ ESERLERİ:
büyük İslam alimi 850 yılında Bağdat’ta
vefat etmiştir.  El-Harizmi büyük bir matematikçi
olduğu kadar büyük bir astronomdur
MATEMATİK İLE İLGİLİ ESERLERİ aynı zamanda. Yıllarca rasathanelerde
yaptığı çalışmalar sonunda bir Zic (cetvel)
Kitab-ül Muhtasar fi Hesab ül Cebr vel hazırladı. Bu zic yıllarca "Zic-i El-Harizmi''
Mukabele: Matematik tarihinde El-Harizmi’yi adıyla dünyada tanınındı.
meşhur kılan bilim tarihinde kısaca, "Cebir  Zic'i El-Harizmi adındaki bu astronomik
Kitabı" adı ile anılan yapıtıdır. cetvel ve yıldız katalogları Kopernik
"Kitab-ül Muhtasar Fi Hesab ül-Cebr Ve’l devrine kadar Batı'da tereddütsüz kabul
Mukabele" Yani "Özetlenmiş, benzer terimleri edildi.
yok etme,  Bu eserlerden başka El-Harizmi, Güneş, Ay
Mukabele ve bilinenleri bir tarafta toplama- ve yıldızların yüksekliklerini ve bunlara
Cebir, hesaplamasının el kitabı" dır. dayanarak zamanı ölçmede kullanılan
usturlab hakkında iki eser kaleme almıştır.
 El-Harizmi , El-Cebr Ve’l Mukabele adlı Bunlardan usturlab yapılmasıyla ilgili olan
eserinde Cebir : "Bir niceliğin denklemin "Kitabü'l Ameli'l usturlab" tır. Arapçası da,
bir tarafından diğer tarafına aktarılması’’ tercümeleri de ele geçirilemeyen bu
şeklinde tanımlanmıştır. eserlerin varlığını Fergani (810-895)'nin bir
 Mukabele ise; ‘‘Ortaya çıkan sonuçların eserinden öğrenilmektedir. Berlin
sadeleştirilmesi’’ şeklinde tanımlanmıştır. Kütüphanesi 5790 numarada kayıtlı "Fi
San'at'il Usturlab bi'l-Hendese'' adlı
 Mezopotamya kaynaklı olan Cebir’i, El- eserinden Fergani, usturlab ile ilgili
Harizmi’nin "El Cebr ve’l Mukabele" adlı açıklamalarda El-Harizmi'nin eserinden
eseri ile dünyaya yayılmış kitabı, Batı alıntılarda bulunmaktadır.
dillerine çevrilirken, ilk kelime hiç
değiştirilmeden Fransızca’ya algébra Astronomi ile ilgili diğer eseri de Kitab’ul
(Cebir), İngilizce’ye de algebra (Cebir) Ruhname’dir.
şeklinde geçmiştir. Bu onun ne derece baş
üstünde tutulduğunu gösterir. Coğrafya ile ilgili eserleri
Kitab surat al-arz
Kitâbü'l-Muhtasar fi'l Hisâbü'l Hindî: El-
Harizmi'nin kısaca "Hesap sanatına dair" adıyla Tarih ile ilgili eserleri
da tanınan bu eseri, bilim dünyasında onu Kitab’ul Tarihi
ebedileştiren eserlerinin ikincisidir.
Türkçe okunuşu "Hintçe Hesaba Göre
Matematik Özeti" olan eser, Doğu ve Batı
dünyasında Hint hesabına dair ilk eserdir.

El-Mesûhat (Yer ve yüzölçümleri): Eserin ne


Arapça nüshası ne de tercümeleri mevcuttur.
Doğu bilimci Aristide Marre'nin 1846 ve 1865
yıllarında bazı Avrupa dergilerinde "Mesahate
de Muhammed ben Mûsa" başlığı altında

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
FÂRÂBÎ (M.870-950)  Fârâbî, Batı’da Alpharabius olarak
tanınmaktadır. Onun kurmuş olduğu felsefî
 Türk asıllı Fârâbî’nin tam adı Ebu Nasr doktrin, gerek öğrencileri ve eserleri,
Muhammed bin, Muhammed bin Turhan gerekse onu eleştiren düşünürler kanalıyla
bin Uzluğ el-Fârâbî et-Türkî olan filozof kısa zamanda Maveraünnehir’den
Ebu Nasr el-Fârâbî olarak bilinir. Endülüs’e kadar bütün İslâm coğrafyasına
 Türkistan’da Maveraünnehir’in yayılmıştır.
Ortaçağlar’daki önemli merkezleri arasında
bulunan, bugünkü Kazakistan sınırları  Bağdat’ta din ve siyaset alanlarında
içerisinde, eski adı Otrar olan Fârâb ilinin meydana gelen toplumsal ve siyasal
Vesiç kasabasında asker bir ailenin çocuğu kargaşadan ötürü Halep ve Şam’a gitmiştir.
olarak dünyaya gelmiş ve Şam’da vefat  Yaptığı deneyler sonucunda titreşimlerin
etmiştir. dalga uzunluğuna göre azalıp çoğaldığının
 Fıkıh, hadis, tefsir gibi temel İslâmî tespitini de ortaya koyan Fârâbî, ilimlerin
ilimlerde eğitim almış ve doğduğu sınıflandırılması ve mantık alanına ilişkin
bölgede bir süre kadılık görevinde kendine özgü yöntemler kullanmıştır.
bulunmuştur. İlimleri sırasıyla; dil, mantık, matematik,
fizik ve metafizik, olmak üzere medenî
 Fârâbî; Taşkent, Buhara, Semerkant, Merv, ilimler şeklinde beş ana başlık altında
Belh ve Rey gibi önemli ticaret ve kültür toplamıştır.
merkezlerini dolaştıktan sonra, ilme karşı
duyduğu açlığı doyurmak ve kendini  Fârâbî, felsefe ve mantığın dışında tıp ve
yetiştirip geliştirmek üzere, zamanın en müzik ilmine de ilgi duymuştur. Tıp
büyük ilim ve kültür merkezi olan alanında inanılmazlara imza atmış, daha
Bağdat’a gitmiştir. Bağdat’ta hem dinî, ziyade teorik alanda yaptığı çalışmalarda
kültürel, tefekkür hem de aklî kültür ve sağlıklı bir bedene sahip olmak için neler
felsefî düşünce bakımından kendi ilmini yapılması gerektiğini araştırarak bu
geliştirmiştir. doğrultuda tıp ilmi hususunda yedi esası
saptamıştır.
 Fârâbi Bağdat’ta iken dönemin önemli dil  Özellikle insan bedenindeki tüm organların
bilgini Ebu Bekir İbnü’s Serrac’dan gramer tanınması, hastalık çeşitlerinin bilinmesi ve
dersi ve mantık ilmini öğrenmiştir. Ana ilaçlarla ilgili detaylı bilgilere sahip
dilinin dışında Arapça, Farsça, Yunanca olunması konularına öncelik vermiştir.
ve Süryanice öğrenmiştir.
 Müzik kuramı hakkında sistematik
 Aristocu felsefenin en önemli merkezi olan olarak kitap yazan ilk bilginimizdir. Bu
Bağdat’ta felsefî çevrelerle ilişki içerisine konuda üstün bir yeteneğe sahip
girmiş ve yine dönemin önde gelen mantık olmasının yanı sıra seçkin bir icracı ve çok
üstadı Hristiyan mütercim ve yorumcu Ebu iyi bir udi ustasıdır.
Bişr Metta b. Yunus ve Yuhanna
b.Haylan’dan felsefe ve mantık tahsil  Keman ailesine mensup çalgıların
etmiştir. atalarından sitar’ın yatay bir uyarlaması
olan "kanunu" da geliştirmeyi başarmıştır.
 Fârâbî, mantık ve felsefe ilminde hocaya Müzik hakkında beş eser kaleme almış ve
ihtiyaç duymayacak kadar kendini nihayet müzik teorisi üzerine yazdığı
yetiştirmiş ve Muallim-i Sânî olarak Büyük Musiki Kitabı ile müzik dünyasını
anılmıştır. adeta taçlandırmıştır.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
 Fârâbî’ye göre insanın başarısı için iki temelindeki genel yasaları kavramak
mutlak yöntem vardır. Bunlardan biri, demektir. Bunu kavramak da felsefe
insanın ruhunu, bedenini ve kendine yapmakla mümkündür. İnsan felsefe
özgü varlıklarını sevk ve idare etme yaptıkça aşırılıklardan sakınır ve mutluluğu
sanatı; diğeri ise, kendi dışında kalan arar.
beşeri varlığı sevk ve idare etme
sanatıdır. Bunun yanında, ilahî kanunlar ile  Farabi’ye göre, bilginin amacı insanı
pozitif ilimlerin hemhal edilmesi sonucu tanımak olmalıdır. Daha sonra da evreni
manevi huzurun ışığında erdemli ve bilge tanımak olmalıdır. Düşünmek demek
toplumların teşekkül edeceğine dikkat varlığı anlamak demektir. Bunu da biraz
çekmektedir. derinleştirirsek varlık yani âlem Tanrı'nın
düşünmesinin ifadesidir. Bir bakıma
 Tüm bu yönleriyle Fârâbî, sadece İslâm düşünce ile varlık arasında ayrılık bile
âlimlerini değil, batılı âlimleri de kalmaz.
etkilemiş, yazdığı eserler dünya
coğrafyasında ders kitabı olarak  Farabi, insanın davranışlarını iyi, kötü ve
okutulmuştur. Ondan geriye 100’den bunun ikisi arasında olan davranışlar
fazla eser kalmıştır. olmak üzere üçe ayırıyor. Buna göre iyi
davranışlar, ölçülü davranışlardır. Ölçülü
 Başlıca eserleri "El-Medînetü'l Fâzıla, Es- davranış demek itidalli davranış demektir.
Siyâsetü'l Medeniyye, Kitâbü'l-Mille, Aşırılıktan kaçmak demektir. Sözgelimi
Tahsîlü's-Sa'âde, Uyûnü’l-Mesâil, Felsefetü korkaklıkla atılganlık arasında olan
Arisṭoṭâlîs, Felsefetü Eflâṭûn, Kitâbü’l- davranış ölçülü davranıştır. Savurganlıkla
Ḥurûf, Kitâbü’l-Burhân, El-Maard el-Akl, El- cimrilik arasındaki tutum, övgüye değer
İhsaü'l-Ulûm, Et-Talîḳāt , El-Mûsîḳa’l-Kebîr, davranışa bir örnektir.
Kitâbü’l-Ḫaṭâbe, Fuṣûṣü’l-Hikem'd dır.
 Farabi, sevgi, adalet, doğruluk ve
bilgelik kavramları üzerinde de çok
FARABİ VE AHLÂK FELSEFESİ durmuştur. Yüce Allah’ın hem seven, hem
sevilen varlık olduğunu vurgulayarak
 Farabi insan davranışlarının hayra yani insanların birbirlerini sevmelerini
iyiliğe yönelmesi gerektiğini öğütlemiştir.
vurgulamıştır.
 İnsan ilkin kendini, sonra âlemi  Görüş ve davranışları ortak olan
araştırarak mutluluğu aramalıdır. insanların arasında sevgi doğacağını
Felsefenin amacı da budur. Âlemin amacını açıklamıştır. Çıkara bağlı sevgilerin çabuk
irdelemek demek felsefe yapmak demektir. bozulacağım söylemiş, bir de doğal
İnsan her şeyden önce sağlığını korur. sevgiden söz etmiştir. Doğal sevginin aile
Ondan sonra da yararlı ve zararlı bağlarını kuvvetlendirmekteki önemini
davranışları öğrenmek ister. Kötülükten vurgulamıştır. Toplumda yardımlaşmanın
kaçınıp iyiliği benimsemek insanı erdemli esas olduğu üzerinde durmuştur, insan
kılar. toplumsal bir varlıktır. O halde içinde
 İnsan kendi bilincinin farkında olan yaşadığı toplumun insanları ile elele
varlıktır. Kendisi hakkında düşünen, olmalıdır.
kendisiyle öteki nesneleri ayıran varlıktır.
İnsanı anlamak için âlemin tümünü
anlamak gerekir. Çünkü insan âlemin bir
parçasıdır. İnsanın amacı da bütündür.
Bütüne ulaşmak demek varlığın

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
FARABİ VE EĞİTİM FELSEFESİ  Eğitimde sözle dikkati çekme yolu
önemlidir. Sözle düzelmeyene zor
 Farabi, eğitimde ne sertlikten, ne de yöntemi uygulanabilir. Ancak Farabi’nin
yumuşaklıktan yanadır. Orta yolun kafasındaki yönetici son derece erdemli bir
tutulmasını, istemektedir. Ona göre kişidir.
eğitimde şu hususlara önem verilmelidir:  Çocuklar karar verme yeteneği güçlü
olarak yetiştirilmelidir, özgür tabiatlı
 Öğrencinin öğrenme isteğinin ve insanlar, karar verme yeteneği güçlü
tutkusunun devam ettirilmesine olanlardır, özgür insan bağımsız ve akla
çalışılmalıdır. uygun hareket etme gücüne sahiptir.
 Öğrenci yetiştirme şartlarını iyi hazırlamak Tabiati itibariyle hayvana yakın insan ise
gerekir. Onun “su damlaya damlaya taşta duygularına yenik düşer. Bu tür kişilerde
gedik açar”, sözü tanınmıştır. korku ve üzüntü eksik olmaz, bir de köle
 Bu nedenle öğretimde kolaydan zora ruhlu insanlar vardır. Bunlar başkalarına
doğru bir sıra izlenmesi akla uygundur. Bir kayıtsız şartsız uyarlar.
şey öğretilmeden ötekine geçilmemelidir.
Eğitimde sorunları teker teker ele alıp  Eğitimde şüphelerin giderilmesi
derinleşmek önemlidir. üzerinde durulmalıdır. Şüpheyi
doğuracak bir soru sorana baskı
 Öğretmen, öğrenciyle bilimsel konularda yapılmayarak gerçek öğretilmelidir.
tartışmasını bilmelidir. Nitekim Sokrates Şüphe etrafında soru sorarak ve konu
kendi öğrencisi Eflatun'la, Eflatun da kendi derinleştirilerek gerçek olmayan
öğrencisi Aristo ile tartışmıştır. Tartışırken, görüşlerden çocuk uzaklaştırılmalıdır.
öğretmenin de öğrenciden bazı bilgiler Şüphe bir arayış yöntemi olmalıdır.
öğrenmesi mümkündür. Bilimsel çerçevede
tartışma gerçeklerin ortaya çıkmasını  Eğitimin amacı, mutluluğu bulmak ve
sağlar. insanı içinde yaşadığı topluma yararlı
hale getirmek olmalıdır. Mutlu olmak,
 Eğitimde mantık ve felsefe üzerinde hayra ulaşmak demektir. Hayra ulaşmak
durulmalıdır. Mantık ve felsefe için de felsefeden yararlanmalıdır.
öğrencinin öğrenme yeteneğini
geliştirir. Farabi, akla önem veren bir FARABİ VE YÖNETME SANATI
filozoftur. Bu konuda Aristo’dan
etkilenmiştir. Ancak, devlet yönetiminde ve  Farabi, genel olarak toplumu ikiye ayırır,
günlük işlerde akıl ve düşünceye önem 1- Olgun toplum, 2- Eksik toplum.
verirken, din işlerinde de vahye önem  Olgun toplum da büyük, orta ve küçük
vermiştir. Peygamber gönderilmesinin olmak üzere üçe ayrılır. Eksik toplum ise
gerekliliğini vurgulamıştır. Son peygamber köy, mahalle, sokak ve ev toplumu olmak
Hz. Muhammed’e inanmıştır. üzere dörde ayrılır.

 Farabi, çocuklara sorumluluk duygusunun  Farabi, insanların mutlu olması için bir
aşılanmasından yanadır. İnsan cüz'î iradeye yönetim altında yaşamak zorunda
sahiptir. Bu nedenle davranışlarından olduklarını vurgulamıştır. Çünkü insan
sorumludur. Çocuklar sorumluluk toplumsal bir varlıktır. Yardımlaşmaya,
üstlenecek biçimde yetişmelidir. dayanışmaya muhtaçtır. Toplumun bir
takım ilkeleri, yasaları olmasa karışıklıklar
 Farabi, çocuğu eğitirken beğenilmeyen bir doğar, huzursuzluk gelir. Karışıklığı
durum olursa ikna yolunun seçilmesi önlemek için herkesin uyacağı yasalar
gerekir, der. gereklidir. Toplumun mutluluğu için

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
düşünmek, ilkeler saptamak ve varlığın  Farabi yalnız on birinci yüzyılı değil, İbn-i
hikmetini incelemek gerekir. Rüşd’ü ve Ibn-i Bâcce’yi de etkilemiştir.
 Hatta Bağdat’ta Nizamiye Üniversitesi
 İnsan hayatında dinin önemli yeri vardır. Rektörü olan Gazzalî de İbn-i Sina ile
Din, insanlara erdemli ve hayırlı işleri Farabi’nin eserlerini yıl kadar incelemiş, bir
yapmayı sağlık verir. Bu da yıl kadar da bu eserleri tekrarlayarak
yardımlaşmayla ve başkasının ihtiyacını felsefenin konularında derinleşmiştir.
karşılamakla mümkündür. Ancak Gazzalî, bir orta yol (Ehl-i Sünnet)
düşünürü olarak bu filozofların bir çok
 Bir şehri herkes yönetemez, önderliğe görüşüne katılmak istememiştir.
yaraşır kişinin yaradılıştan yetenekli
olması gerekir. Ayrıca deneyim, görüş ve  Farabi’nin görüşleri, Islâm düşüncesinin
irade itibariyle hazırlıklı olmalıdır. daha sonraki gelişmesinde Anadolu’da da
etkili olmuş, Fâtih devri bilginlerinden
 Farabi, bir önderde bulunması gereken Hocazade Tehafül at-Tehafüt adh eserini
özellikler hakkında dikkati çekici bilgiler yazmıştır. Böylece Gazzalî’nin Tehafüt’ü ile,
verir. Bu özelliklerin bazıları yaradılıştan, İbn-i Rüşd’ün Tehafut at-Tehafüt adh
bazıları sonradan olur, önderin yaradılıştan eserlerini karşılaştırmıştır.
olan özellikleri cismanî, aklî ifadeye ait,
belâgata ait, bilime ve ahlâka ait olmak  Farabi’nin sadece akılla yetinmediği,
üzere beşe ayrılır. gereğinde tasavvufi konulara değindiği
bilinmektedir. Onun her şeyden önce
Cismanî özellikler: Önderin bedeni sağlam ve hayrı aradığı ve insanları mutlu etmeyi
organları tam olmalıdır. düşündüğü anlaşılmaktadır. Sonsuz
Aklî özellikler: Önderin anlayışı çok, hafızası mutluluk kavramını işleyen Farabi, ahlâkın
güçlü ve zekâsı keskin olmalıdır. ilkeleri açısından da kendinden sonraki bir
İfade ve belâgatle ilgili özellikler: Her şeyi çok doğulu düşünüre etki yapmıştır.
açık bir surette ifade etmelidir. Araştırmayı ve
bilimde derinleşmeyi sevmelidir. BİRUNİ
Ahlâkî özellikler: Yeme, içme ve arzularda (973, Beruni, Özbekistan - 1048, Gazne
ölçülü olmak, yalandan sakınmak, ululuğu Afganistan)
benimsemek, utandırıcı şeylerden kaçınmak,
dünyalık para ve çıkara düşkün olmamak,  Dünyada bilim sahasına kazandırdığı ilk
adaleti sevmek, zulümden kaçmak, lüzumsuz keşif ve buluşlarla, bilim dünyasına ışık
konuşmamak, azimli ve iradeli olmak, gerekeni tutan Türk-İslam alimi el-Biruni; fizik, tıp,
yapmada cesur olmak. matematik, astronomi, trigonometri,
coğrafya, jeodezi, farmakoloji, jeoloji,
filoloji, din gibi konuları incelemiş ve
FARABİ’NİN BATIYA ETKİSİ toplamda 113 eser meydana getirmiştir.

 Farabi, “ikinci öğretmen” olarak hem  Ebu Reyhân Muhammed b. Ahmed el-
Islâm âlemini, hem de batı dünyasını Biruni 4 Eylül 973 tarihinde Harezm
etkilemiştir. Aristo’nun “Metafizik”ini belki bölgesinin merkezi olan Kas’ta dünyaya
kırk kez okuyup anlayamayan İbn-i Sina, gelmiştir. el-Biruni’nin vefat tarihi ise tam
Farabi’nin bir şerhini ele geçirince dikkatle olarak bilinmemektedir. Bugün
incelemiş ve konuyu kavramıştır. İbn-i araştırmacılar tarafından 1061 tarihi Ebu
Sina’nın felsefede baş kaynağı Farabi’nin Reyhan Biruni’nin ölüm tarihi olarak kabul
eserleri olmuştur. edilmektedir. Ayrıca Biruni eserlerinde

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
ailesi, soyu, nisbesi veya etnik kökeni dair birçoğu zaman içerisinde kayboldu.
detaylı bir malumat da vermemektedir. Sadece piknometre, mekanik usturlap
ve bazı harita projeksiyonları günümüze
İlk Eğitim Ebu Nasr Mansur’dan kadar ulaşan ölçme araçları oldu. El-Biruni,
aynı zamanda çok iyi bir ansiklopedi
 Parlak zekâsı sebebiyle daha küçük yaşta yazarıydı. El-Asar’il-Bakiye an’il-Kuruni’I
nazar-ı dikkati çeken el-Biruni, dönemin Haliye isimli kitabında Orta ve Yakın
ünlü matematik ve astronomi bilgini Ebû Doğu’da kullanılmakta olan takvim
Nasr Mansûr b. ‘Alî b. Irâk’ın mahiyetinde sistemlerini gösterdi.
büyümüştür. Mansûr, Biruni’nin yetişmesi
ve iyi bir eğitim almasına özen Astronominin temelini attı
göstermiştir. Nitekim el-Biruni, el-Âsârü’l-
bâkıye adlı eserinde İbn Irâk’tan “hocam”  Hindistan’ın erken ortaçağ bilimlerini
diye bahsetmektedir. betimleyerek, matematik, astronomi ve
 Yunan filozoflarından Aristo, Arşimet ve astrolojinin temellerini anlattı.
Demokritus’un çalışmalarından etkilenen  El-Kanunü’l-Mesudi kitabı ile ayrıntılı bir
El-Biruni, bilimsel çalışmalarına 17 matematiksel coğrafya eseri yazdı.
yaşında başladı. İstihrâc el-Evtâr fî Dâire isimli kitabında
 Güneşin yüksekliği ve şehrin boylamını Orta Asya’nın topoğrafyasını belirledi.
hesapladı. Güneşin hareketlerinden,  Kitabü’I Cemahir fi Ma’rifeti Cevahir’de
mevsimlerin ne zaman başladığını 50’nin üzerinde mineral, maden, metal,
belirledi. alaşım, porselen gibi maddeler hakkında
 Dünyanın çapını, bugünkü değere çok detaylı bilgi verdi. Kitabında, her bir
yakın olarak buldu. maddenin, maddeleri birbirinden ayırt
 Jeodezi biliminin kurucusu oldu. etmeye yarayan özgül ağırlıklarını gösterdi.
Hindistan’dayken öğrendiği  Ömrü boyunca incelediği bitkileri Kitâbü’s-
trigonometrinin astronomiden ayrı bir Saydele isimli kitabında listeledi ve doğal
bilim olarak görülmesi gerektiğini ilaçların hangi hastalıklara iyi geldiğini
savundu. Trigonometrik fonksiyonlarda kapsamlı bir şekilde anlattı.
yarıçapın birim olarak kullanılmasını
önerdi. Denizlerin ardından da kara var!

 Gençlik yıllarından itibaren bilimsel  Newton’dan 700 sene önce, Netwon’un


çalışmalara başlayan el-Biruni, Harezm matematiksel olarak ispatladığı yerçekimi
bölgesinde siyasi ve askeri yönden kuramı üzerine ilk fikirleri El-Biruni ileri
birtakım karışıklıkların yaşanması nedeniyle sürdü.
dolayı, 22 yaşına kadar hayatını  Geliştirdiği teleskoplar ile gözlemleri
sürdürdüğü Harezm’i terk etmek zorunda sonucunda, gezegenlerin güneş etrafında
kalmıştır. Bir süreliğine Rey bölgesinde döndüğünü doğrulayan Galileo’dan 600
ikâmet eden el-Biruni daha sonra yeniden sene önce, ‘dünyanın döndüğü’ fikrini
doğduğu topraklara geri dönüp, kendisini El-Biruni savundu.
bilim tarihinin zirvesine ulaştıracak  Dünya dönüyorsa, ağaçlar ve taşların
eserlerini meydana getirmiştir. neden fırlamadığı sorusuna, merkezde bir
çekicilik olduğu ve her şeyin dünyanın
Birçok alet ve takvim sistemi geliştirdi merkezine düştüğü cevabını verdi.
 Kuzey, Güney, Doğu ve Batı’nın farklı
 El-Biruni, astronomi ve coğrafya noktalarda buluştuğunu; denizlerin
ölçümleri için birçok alet geliştirdi. Ne ardında bir karanın bulunduğunu
yazık ki geliştirdiği ölçme aletlerinin (Bugünkü Amerika) öngördü.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
verdiği değişik alanlarda 200 kadar kitap
11. yüzyıla “Biruni Asrı” dendi yazmıştır.
 Batılılarca modern Orta Çağ biliminin
 X. ve XI. asır Ortaçağ Türk-İslam dünyasını kurucusu ve tabiplerin önderi olarak
temsil eden Ebu Reyhan el-Biruni bütün bilinen İbn-i Sina, "Büyük Üstat" ismiyle de
hayatını ve varlığını bilime adamış önemli tanınır.
bir şahsiyettir.  Tıp alanında yedi yüzyıl boyunca temel
 Modern bilimin babası olarak nitelendirilen kaynak eser olarak süregelen "El-Kanun
Georges Sarton, XI. yüzyıla “Biruni Asrı” fi't-Tıb" (Tıbbın Kanunu) adlı kitabı ile
adını vermiştir. Nitekim dünyanın önde ünlenmiş ve bu kitap, değişik Avrupa
gelen İslam Bilim Tarihçisi Prof. Dr. Fuat üniversitelerinde 17. yüzyıl ortalarına kadar
Sezgin, 27 yaşındaki Biruni ile 18 yaşındaki tıp biliminde temel eser olarak
İbn Sina’nın “Işığın sürati ölçüsüz müdür, okutulmuştur.
yani lâ-mütenâhî midir, yoksa ölçülebilir
mi? Yani zamanla ölçülebilir mi?”  İbn Sînâ, Kuşyar isimli bir tabibin yanında
konusu üzerinde tartışmalarını bugünün tıp eğitimi almıştır. Değişik konular
Türkiye’sinde bile olamayacağını dile üzerine, 240'ı günümüze kadar gelen 450
getirir. Bu iki mümtaz bilim insanın sözleri kadar makale yazdı. Elimizdeki yazılarının
esasında Biruni’nin yaşadığı dönem 150 tanesi felsefe, 40 tanesi de tıp
içerisindeki yeri ve önemini açıkça ifade üzerinedir.
etmektedir.
 Eserlerinin en ünlüleri, felsefe ve fen
“Orta Asya’da Yaşamış Evrensel Deha” konularını içeren çok geniş bir çalışma olan
Kitabü'ş-Şifa (İyileşme Kitabı) ile El-
 El-Biruni, 75 yaşında vefat etti. Kendisinden Kanun fi't-Tıb'dır (Tıbbın Kanunu). Bu iki
çok sonra gelen Newton, Toricelli, eser, Orta Çağ üniversitelerinde
Kopernik, Galileo gibi bilim adamlarına okutulmasıyla birlikte, Montpellier ve
ilham kaynağı oldu. Louvain'de 1650 yılına kadar ders kitabı
 Türkçe dâhil 15 dilde yayımlanan The olmuştur.
UNESCO Courier dergisi, 1974 yılında
çıkardığı sayıyı El-Biruni’ye ayırdı. El-  Sâmânî sarayı kâtiplerinden Abdullah bin
Biruni’yi “Binlerce yıl önce, Orta Asya’da Sina'nın oğlu olan İbn Sînâ; babasından,
yaşamış evrensel deha” olarak tanıttı. ardından ünlü bilgin Nâtilî'den ve Hanefi
fakihi İsmâil ez-Zâhid'den dersler aldı.
İBN-İ SİNA Geometri (özellikle Öklid geometrisi),
mantık, fıkıh, sarf, nahiv, tıp ve
 İbn Sînâ, Ebu Ali Sînâ ya da Batılıların doğabilim üstüne çalışmalar yaptı.
söyleyişiyle Avicenna; ( 980 – Haziran
1037),  Farabi'nin el-İbane'si aracılığıyla Aristoteles
 İslam'ın Altın Çağı döneminin en önemli felsefesini ve metafiziğini öğrenip,
doktorlarından, astronomlarından, hastalanan Buhara prensini iyileştirince
düşünürlerinden, yazarlarından ve (997), saray kütüphanesinden yararlanma
bilginlerinden biri olarak kabul edilen olanağına kavuştu. Babası ölünce,
tabiptir. Gürgan'da Şirazlı Ebu Muhammed'den
 Buhara yakınlarındaki Efşene köyünde destek gördü. Tıp Kanunu kitabını da
(Özbekistan) 980 civarında dünyaya gelmiş Gürgan'da yazdı. Çağında tanınan bütün
ve 1037 yılında Hemedan şehrinde (İran) Antik Yunan filozoflarının ve Anadolu
ölmüştür. Tıp ve felsefe alanına ağırlık doğacılarının yapıtlarını incelemiştir.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
 İbn Sina, Bizans, Greko-Romen, Fars ve Fakültesi kütüphanesinde 9 ana kitabın en
Hint metinlerinin çevirilerinin yoğun bir başında yer almaktadır.
şekilde incelendiği ve genellikle İslam Altın
Çağı olarak bilinen dönemde geniş bir eser  Orta Çağ İslam Felsefesinin en yüksek
külliyatı oluşturmuştur. parlayan yıldızı olan İbni-Sina, hem başarılı
bir tıp bilim adamı hem de arkasında
 Çeşitli metinler İbn Sina'nın zamanın en gelecek nesillere deneyimlerini aktaracak
büyük âlimleriyle felsefi konuları kütüphaneler dolusu eser bırakan bir
tartıştığını göstermektedir. filozoftur. Tıp araştırmalarının yanı sıra
tıpta deontolojinin önemini vurgulayan ilk
 İbn Sina'nın Harezm'den ayrılmadan önce bilim adamıdır.
Biruni (ünlü bir bilim adamı ve astronom),
Ebu Nasr Iraki (ünlü bir matematikçi), Ebu  Eserlerinde geçen “Her hastalığı yapan
Sehl Masihi (saygın bir filozof) ve Ebu el- bir kurttur. Yazık ki onu görecek
Hayr Hammar (büyük bir hekim) ile nasıl elimizde âlet yoktur.” (Mikroskop) sözü
tanıştığını anlatır. Kuran ve Hadis bulaşıcı hastalıklara gözle görülmeyen
çalışmaları da gelişti ve İslam felsefesi, fıkıh yaratıkların sebep olduğunu belirtmesi
ve teoloji (kelam) bu dönemde İbn Sina ve mikroskobun olmadığı çağda ilginç bir
muhalifleri tarafından daha da geliştirildi. nottur.

 Bilim Tarihi'nin yazarı George Sarton, İbn-i “Çok gerekli olmadıkça ilaç kullanma!”
Sina'yı "tarihin en büyük düşünürleri ve “ Bütün hastalıklar esasen yenilen ve içilen
tıp alimleri arasında" olarak tanımladı ve şeylerden ileri gelmektedir.”
onu "İslam biliminin en ünlü bilim
insanı ve tüm ırkların, yerlerin ve CEZERİ
zamanların en ünlülerinden biri" olarak
nitelendirdi. Cezerî (1136, Cizre - 1206) ya da tam
künyesiyle İsmâil bin er-Rezzâz el-Cezerî
 İbn-i Sina'nın tıbbi yazıları, özellikle El-  İslam'ın Altın Çağı döneminde çalışmalar
Kanun fi't-Tıb, Avrupa'nın birçok yapan Cizreli Müslüman âlim, mucit ve
üniversitesinde ders kitabı olarak mühendistir.
kullanıldı.
 Sibernetiğin ilk adımlarını attığı ve ilk
 İbni Sina Türk Dünyası için önemli ilk 100 robotu yapıp çalıştırdığı kabul edilen
bilim adamı listesinin başında yer alır. Cezerî'nin, ünlü sanatçı Leonardo da
Vinci'ye ilham kaynağı olduğu
 “Aletlerin en faydalısı kalemdir. Bir şişe düşünülür.
mürekkep bir külçe altından hayırlıdır.”
Sözü kitaplara verdiği önemin bir kanıtıdır.  Sibernetik alanının en büyük dâhisi olarak
Hayatını kitaplar içerisinde geçirmiştir. kabul edilen, fizikçi, robot ve matris
ustası Cezerî, Cizre'de doğup yine orada
 Tıp ve felsefe konularında 200 adet eseri ölmüştür. Cizre ve Diyarbakır bölgesinde
vardır. Batılı ülkeler , Orta çağda modern yaşamış olan ve dünya literatüründe de
bilimin kurucusu, büyük üstat ve çok önemli bir yere sahip olan bu bilim
hekimlerin piri Hükümdarı olarak tanırlar. insanı, yaklaşık 50 mekanik cihazı ve
17 asır’a kadar özellikle “Tıbbın Kanunu” bunların nasıl inşa edileceğine dair
(El-Kanun Fi’t-Tıb) eseri tüm batılı talimatları tanımladı. Bunlar arasında daha
üniversitelerde tıp alanında temel eser çok ''filli su saati'' icadıyla tanınır.
olarak okutulmuştur. Bu eser Paris Tıp

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
 Cezerî’nin hayatına ilişkin detaylı bilgileri  Dünya bilim tarihinde, bugünkü sibernetik
veren Cizreli araştırmacı yazar Abdullah ve robot bilimi konusunda önemli
Yaşın, ondan ''Cizreli büyük Kürt mucit'' çalışmalar yapan ilk bilim insanı olan
olarak söz etmekte ve Cezerî'nin ana dili Cezeri'nin yaptığı otomatik makineler,
olan Kürtçe dışında Arapça, Farsça, günümüz mekanik ve sibernetik
Türkçe ve Latince bildiğini belirtmektedir. bilimlerinin temel taşlarını oluşturmaktadır.
Bilim insanı ve yazar Toygar Akman,
akademisyen ve bilim tarihçisi Zekai Şen ve  "Mekanik Hareketlerden Mühendislikte
yabancı kaynaklardan da sadece Sırp Faydalanmayı İçeren Kitap" (El Câmi-u’l
mühendis Miomir Vukobratović, Beyn’el İlmî ve El-Amelî’en Nâfi fî Sınâ'ati'l
Cezerî'den ''Türk mucit'' diye Hiyel adlı eserinde 50'den fazla cihazın
bahsetmektedir. Bilim insanı Francis kullanım esaslarını, yararlanma
Charles Moon ve kimi araştırmacının olanaklarını çizimlerle gösteren Cezeri,
iddiasına göre ise Arap mucittir. tatbikata çevrilmeyen her teknik ilmin,
doğru ile yanlış arasında kalacağını
 Yabancı kaynaklarda, genellikle bilim söylemektedir.
tarihine ilişkin kaynaklara bakıldığında,
etnik kökene fazla bir vurgu  Bu kitabın özgün kopyası günümüze kadar
yapılmamaktadır. ulaşamadıysa da, bazı kopyaları Kuzey
Amerika ve Avrupa'daki bazı kütüphaneler
 Cezerî, 1136 yılında Cizre'nin Tor ve müzelerde bulunmaktadır. Kendisi
mahallesinde doğdu. Öğrenimini Camia tarafından yazılmış birkaç icadını anlatan
Medresesi'nde tamamlayarak, fizik ve orijinal eserleri ise dünyanın çeşitli
mekanik alanlarında yoğunlaştı ve pek çok yerlerinde bulunmaktadır. Günümüze
ilke ve buluşa imza attı. ulaşmış en eski el yazması, İstanbul'da
bulunan Topkapı Sarayı'ndaki "Olağanüstü
 Cezerî, babası gibi, Doğu ve Güneydoğu Mekanik Araçların Bilgisi Hakkında Kitap"
Anadolu'da hüküm süren Artuklu adlı eseridir. Diğer eserleri ise Bodleian
Beyliği'nin Mardin kolunun ikametgâhı Kütüphanesi, Leiden Üniversitesi
olan Artuklu Sarayı'nda baş mühendislik Kütüphanesi, Chester Beatty Kütüphanesi
yaptı. Ardından Musul Zengi Hanedanı'na ve Avrupa'nın birkaç başka kütüphane ve
ve Eyyubiler Devleti Sultanı Selahaddin müzesinde bulunmaktadır.
Eyyubi'ye hizmet etti.
Çalışmaları ve sistemleri
 Batılı kaynaklarda MÖ 300 yıllarında Yunan
matematikçi Archytas tarafından buharla Cezeri'nin abdest otomatı
çalışan bir güvercin yapılmış olduğu  Cezeri'nin kısaca Kitab-ül Hiyel adıyla
belirtilse de, robotik alanında bilinen en bilinen eseri, altı bölümden oluşur. Birinci
eski yazılı kayıt, Cezeri'ye aittir. bölümde binkam (su saati) ile finkanların
(kandilli su saati) saat-ı müsteviye ve saat-ı
 Bir çalışmaya göre Cezerî, bir zanaatkâr zamaniye olarak nasıl yapılacağı hakkında
geleneğinin parçasıydı ve bu nedenle bir 10 şekil, ikinci bölümde çeşitli kap-
mucitten daha çok, cihazların kacakların yapılışı hakkında 10 şekil,
teknolojisinden ziyade işçiliğine ilgi duyan üçüncü bölümde hacamat ve abdestle ilgili
bir mühendisti. Makineleri genellikle teorik ibrik ve tasların yapılması hakkında 10
hesaplama yerine deneme yanılma yoluyla şekil, dördüncü bölümde havuzlar ve
ortaya çıkardı. fıskiyeler ile müzik otomatları hakkında 10
şekil, beşinci bölümde çok derin olmayan
bir kuyudan veya akan bir nehirden suyu

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
yükselten aletler hakkında 5 şekil, altıncı ve  Bundan dokuz asır önce Cezeri, insanlığın
de son bölümde ise birbirine benzemeyen çeşitliliğine ve o dönemde İspanya'dan
muhtelif şekillerin yapılışı hakkında 5 şekil Orta Asya'ya kadar yayılan İslam'ın
yer almaktadır. evrenselliğine duyduğu hayranlığını
göstermek için oldukça ayrıntılı olan ''Filli
 Teorik çalışmalardan ziyade pratik ve el Su Saati''ni tasarlamıştı.
yordamıyla deneysel çalışmalar yapan
Cezeri'nin kullanmış olduğu bir başka  Cezeri bu düzeneğine Arşimet su prensibi,
yöntem de, yapacağı cihazların önceden Hint saati ve Hint fili, Arap figürleri, Mısır
kâğıttan maketlerini inşa edip geometri Zümrüdüankası, İran halısı ve Çin
kurallarından yararlanmaktı. İlk hesap ejderlerini takviye etmişti ve görsellik
makinesinden asırlar önce aynı sistemle olarak da bayağı ayrıntılı ve muazzam bir
çalışan benzer bir mekanizmayı geliştirdiği eser yaratmıştı. Fil figürü kraliyet ve
saatte kullanan Cezeri, sadece otomatik soyluluğu, Zümrüdüanka yeniden doğuşu,
sistemler kurmakla kalmamış, otomatik Çin ejderinin ise güç ve yenilmezliği
olarak çalışan sistemler arasında denge simgelediği tahmin edilmektedir. Bu icat,
kurmayı da başarmıştı. dönemine göre büyük bir başarıydı.

 Cezeri, otomatik kontrollü makinelerin ilki  Düzenekteki kalenin üzerindeki şahsiyetin


sayılan Fransız mekanikçi Jacquard'ın Eyyûbî Sultanı Selahaddin Eyyubi
otomatik dokuma tezgâhından yaklaşık olduğu ve bunun, Cezerî'nin büyük İslam
600 yıl önce, değişik haznelerdeki suyun ve Kürt liderine duymuş olduğu saygıyı
seviyesine göre ne zaman su ifade etmek için kullandığı
dökeceğine, ne zaman meyve ve içecek düşünülmektedir.
sunacağına karar veren otomatik bir
hizmetçiyi geliştirdi. Bazı makinelerinde  Cezeri'nin bu düzeneği şöyle çalışmaktadır:
ise hidromekanik etkilerle denge kurma ve Filin karnında bir su tankı bulunuyor. Onun
harekette bulunma sistemine yönelen içinde de zamana bağlı olarak batan bir
Cezeri, bazılarında da şamandıra ve kap var. Kazanılan bu hareket sayesinde bir
palangalar arasında dişli çarklar kullanarak top harekete geçip düzeneğin tepesindeki
karşılıklı etkileme sistemini kurmaya çalıştı. şahinin gagasına gidiyor. Oradan da
ağırlığa duyarlı bir ejderin ağzına düşüyor.
 Kendiliğinden çalışan otomatik Ejder topu bırakınca, kabın içinden bir su
sistemlerden sonra su gücü ve basınç sesi geliyor ve bu ses sayesinde de yarım
etkisinden yararlanarak kendi kendine saatin geçtiği anlaşılıyor. Düzenek, yarım
denge kuran ve ayarlama yapan saate göre ayarlanmıştır.
dengeyi oluşturması, Cezeri'nin
otomasyon konusundaki en önemli  Filli su saatinin orijinalinin üç katı
katkılarından birisidir. büyüklüğünde olan modern bir modeli,
dünyanın en büyük alışveriş merkezi olan
 Fizikçi ve mekanikçi Cezerî'nin diğer bir Dubai'deki İbn Battûta Alışveriş
ünlü eseri de, Diyarbakır Ulu Camii'nin Merkezi'nde bulunur. Orijinalinin
ünlü güneş saatidir. neredeyse üç katına yakın olan 7 metre
yüksekliğiyle bu model, 4.5 metre
Filli su saati uzunluğa, 1.7 metre ene ve 7.5 ton ağırlığa
sahiptir.
 Filli su saati, Cezeri'nin en ünlü ve en çok
duyulan icadıdır. Eserleri
En önemli eseri Kitāb’ül Hiyel’dir.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
ULUĞ BEY Çalışmaları
(1394 – 1449)
 Uluğ Bey, Semerkant'ta bir medrese ve bir
 Timur İmparatorluğu'nun 4. sultanı Türk de rasathane yaptırmıştır. Kadızade Rumi
matematikçi ve astronomi bilgini. bu medreseye başkanlık etmiştir.
 Rasathane için yörede bulunan tüm
 15. yüzyılın büyük astronomi âlimi Uluğ mühendis, alim ve ustaları Semerkant'a
Bey, Timur’un torunu, Şahruh Mirza’nın çağırmıştır. Kendisi için de bu rasathanede
oğludur. Asıl ismi Muhammed Taragay‘dır. bir oda yaptırarak tüm duvar ve tavanları
1413’te babasının yerine Türkistan ve gök cisimlerinin manzaralarıyla ve
Maveraünnehir bölgesi emirliğine geldi. resimleriyle süsletmişti.
 Rasathanenin yapım ve rasat aletleri için
 Fakat kendini idarecilikten çok bilime verdi hiçbir harcamadan kaçınmamıştır. Bu
ve bilime hizmet eden âlim gözlemevinde yapılan gözlemler, ancak on
hükümdarlardan oldu. iki yılda bitirilebilmiştir.
 “İlmin hâkim olduğu bir ülkede, ilimle
uğraşan bir kişi olmayı, hükümdarlığa  Gözlemevinin yönetimini Bursalı Kadızade
tercih ederim.” sözüyle bunu veciz bir Rumi ile Cemşid'e vermiştir. Cemşid,
şekilde ifade etti. gözlemlere başlandığı sırada ve Kadızade'
de gözlemler bitmeden ölmüştür.
 Kırk yıla yakın hükümdarlık döneminde,
matematik ve astronomi ilmine büyük  Gözlemevinin tüm işleri o zaman genç
hizmetlerde bulundu. Sarayını bir olan Ali Kuşçu'ya kalmıştır. Bu gözlem
akademiye çevirdi. Devrin, 60-70 üzerine Uluğ Bey, ünlü "Zeycini"
civarındaki meşhur bilginini burada düzenlemiş ve bitirmiştir. Zeyç Kürkani
topladıv ilmî çalışmalar yaptırdı. veya Zeyç Cedit Sultani adı verilen bu eser,
Zamanında Semerkant¸ mühim bir ilim, birkaç yüzyıl doğuda ve batıda
kültür ve sanat merkezi konumuna faydalanılacak bir eser olmuştur.
yükseldi.
 Zeyç Kürkani, bazı kimseler tarafından
 Semerkant Rasathanesi, Uluğ Bey’in en açıklanmış ve Zeyç'in iki makalesi 1650
önemli eseridir. “Gök biliminde yılında Londra'da ilk olarak basılmıştır.
ilerlemeyen milletler, büyük millet Avrupa dillerinin birçoğuna, çevrilmiştir.
olamaz.” tespiti, onun rasathaneyi ve 1839 yılında cetvelleri Fransızca
buradaki çalışmaları ne denli tercümeleriyle birlikte, asıl eser de 1846
önemsediğinin delillerindendir. yılında aynen basılmıştır. Zeyç Kürkani'nin
asıl kopyalarından biri Irak ve İran
 O dönemde Doğu’da ve Batı’da bu savaşlarından sonra Türkiye'ye getirilmiş
mükemmellikte bir rasathane ve hâlen Ayasofya kütüphanesindedir.
bulunmuyordu. Uluğ Bey’in adını insanlığa Uluğ Bey'in yönetimi zamanında
duyuran ve ilim tarihine geçmesini fetihlerden çok babası zamanında olduğu
sağlayan, bu rasathanedeki çalışmalarıdır. gibi yönetim güçlendirilmiş ve önemli
Dünyaca tanınan bilim tarihi bilimsel gelişmeler yaşanmıştır.
otoritelerimizden Prof. Fuat Sezgin de aynı
kanaattedir. Zeyc: Yıldızların yerlerini ve hareketlerini
gösteren cetvel.

 Uluğ Bey’in 1449 yılında vefat etmesinin


ardından devletin hem siyasî hem de ilmî

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
hayatı fetret devrini yaşamaya başlamıştır.
Vefatın ardından devletin başına geçenler, ALİ KUŞÇU
Uluğ Bey’in kurduğu medrese ve (1403, Semerkand, Özbekistan -1474, İstanbul)
rasathanenin gelişimi için hiçbir çaba
göstermemiş, bunun akabinde ise  Asıl adı "Alaeddin Ali" olan Kuşçu'nun,
Semerkant’ta yaşayan âlimler başka yerlere doğum yeri ve tarihi kesin olarak
gitmiştir. bilinmemekle beraber 15. yüzyılın
 Uluğ Bey ve kendisinin en büyük eseri zîcin başlarında Semerkant'ta doğduğu rivayet
Türk dünyasında yaygınlığı Ali Kuşçu ediliyor.
vasıtasıyla olduğu büyük muhtemeldir.
 Dini ve ilmi eğitimini Semerkant'ta alan
 Zîc-i Uluğ Bey, XV. yüzyıldan itibaren Kuşçu'nun babası Muhammed'in, Uluğ
Osmanlı bilim hayatında gerek Bey'in doğancıbaşısı olduğu ve bu nedenle
medreselerde gerekse hususi derslerde lakaplarının "Kuşçu" olduğu düşünülüyor.
kullanılan en önemli kaynak haline gelmiş,
bunun yanı sıra XVI. yüzyıldan itibaren  Timurlular devrinde Semerkant'ta yetişen
Arapçaya, XVII. yüzyıldan itibaren ise Kuşçu, buradaki eğitiminin ardından
Türkçeye tercümeler yapılmıştır. Bursalı Kadızade-i Rumi'den,
Gıyaseddin Cemşid ve Uluğ Bey'den
İlim Tarihindeki Yeri ve Değeri matematik ve astronomi eğitimi aldı.

 Batlamyus , Nasîreddin Tûsî ve Gıyaseddîn  Alimlerden aldığı derslerden sonra gizlice


Cemşid tarafından yapılan hesaplama Kirman'a giden Kuşçu, buradaki ulemaların
hatalarını Uluğ Bey, yeni esaslara ve derslerinde eğitimine devam etti.
astronomik tespitlere dayanarak
düzeltmiştir.  Kirman'da kaldığı dönemde, Şerh-i Tecrid
 Kendisinden önce Doğulu ve Batılı adlı eserini kaleme alan Kuşçu, bunu Ebu
bilginlerin tahminî ve takribî (yaklaşık) Said Han'a sundu.
hesaplamalarını terk etmiş; cebir,  Alimlerden aldığı dersler neticesinde bir
geometri ve trigonometriye dayalı, tez mahiyetinde yazdığı ve ayın şekillerini
kesin sonuçlar veren matematiksel anlatan Hallü'l-Eşkali'l-Kamer adlı bir de
hesaplama esasını uygulamıştır. risale yazan Kuşçu, daha sonra Uluğ Bey'in
 Zic-i Uluğ Bey, asırlar boyunca astronomi yanına döndü. Ayın hallerini yazdığı
alanında başucu kaynaklarından olmuştur. risalesini Uluğ Bey'e sunan Kuşçu,
Aslı Farsça olan eser, çok erken hocasının takdirini kazandı.
dönemlerde bütün Batı dillerine çevrilmiş
ve yüzyıllarca Avrupa üniversitelerinde  Kuşçu, Semerkand Gözlemevi'nin müdürü
okutulmuştur. olan Kadızade-i Rumi'nin ölümü üzerine
gözlemevinin başına geçti ve "Uluğ Bey
 Uluğ Bey, yaptığı ilmî çalışmalarla bugün Zici"nin tamamlanmasında yardımcı oldu.
bile adından söz ettirmektedir. Batılı bilim
çevreleri onu “15. Yüzyılın Astronomu”  Uluğ Bey tarafından Çin'e gönderilen Ali
unvanıyla taltif etmiştir. Uluslararası Kuşçu, bu ziyareti sırasında da bir eser
Astronomi Derneği ayın görünen yüzeyinin kaleme aldı.
önemli bir bölgesine “Uluğ Bey Krateri”
ismini vermiştir. Günümüzde Kandilli Ayasofya'ya müderris olarak atandı
Rasathanesi¸ hicrî ve kamerî aybaşlarının
hesaplanmasında hâlâ Uluğ Bey Zici’nden  Uluğ Bey'in oğlu tarafından
faydalanmaktadır. öldürülmesinden derin üzüntü duyan

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
Kuşçu, Semerkant'tan ayrılarak, hac olarak tespit ettiği bilinmekle birlikte Fatih
bahanesiyle Tebriz'e gitti. Kuşçu, burada Camii'nde güneş saati de bulunuyor.
Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan'dan
hürmet ve değer görürken, kendisine Fatih Eserleri
Sultan Mehmet'le Uzun Hasan'ın arasını
bulması için elçilik teklifinde bulunuldu.  Ali Kuşçu'nun daha çok şerh haşiye
türünden olan eserlerini Astronomi-
 Uzun Hasan'ın teklifini kabul eden Kuşçu, Matematik, Kelam ve Usul-i Fıkıh ve Dil-
beraberindeki heyetle İstanbul'a geldi. İlmi Gramer olmak üzere 3 grupta toplamak
bilgisi Fatih'in de ilgisini çeken Kuşçu, mümkün.
İstanbul'da kalması için sultan tarafından
ikna edildi. Elçilik görevini tamamlamak  Kuşçu'nun Astronomi-Matematik
için Tebriz'e dönen Kuşçu, Uzun Hasan'ın alanında Risale fi'l-heye, Risale fi'l-hisab,
oluruyla 1472'de İstanbul için yola çıktı. Er-Risaletü'l-fethiyye, Er-Risaletü'l-
Muhammediyye, Şerh-i Zic-i Ulug Beg ve
 Kuşçu'nun İstanbul'a geldiğini Şerhu't-Tuhfeti'ş-şahiyye; Kelam ve Usul-i
öğrenildiğinde Fatih'in karşılama için
kadırga donattırdığı ve alimlerden  Fıkıh alanında Eş-Şerhu'l-cedid ale't-
oluşan bir grubu ona gönderdiği rivayet Tecrid ve Haşiye ale't-Telvih;
edilir.
 Dil-Gramer alanında ise Şerhu'r-Risaleti'l-
 Fatih Sultan Mehmet, 1473'te Uzun Hasan vaziyye, Risale fi vazi'l-müfredat,
üzerine yaptığı seferde yanında götürdüğü Unküdü'z-zevahir, Şerhu'ş-Şafiye li'bni'l-
Ali Kuşçu'yu, dönüşte Ayasofya Hacib, Faide li-tahkiki lami't-tarif, Risale
Medresesi'ne müderris tayin etti. Ma ene kultü ve Risale fi'l-hamd adlı
İstanbul'da astronomi ve matematik eserleri bulunuyor.
alanındaki çalışmalara canlılık getiren Ali
Kuşçu'nun derslerini ilim adamlarının dahi  Ayrıca, nüshaları tespit edilemeyen Tarihu
takip ettiği biliniyor. Ayasofya, Tefsirü'z-zehraveyn, Mahbubü'l-
hamail, Risale fi halli eşkali'l-kamer, Risale
İstanbul'un boylam ve enlem derecelerini fi mevzuati'l-ulum ve Meserretü'l-kulub fi
tespit etti defi'l-kürub adlı eserler de kaynaklarda
Kuşçu'ya atfediliyor.
 Kuşçu, medresedeki görevinin yanında
medrese nizamnamelerini de hazırlarken,
sadece astronomi ve matematik alanında MİMAR SİNAN
değil kelam ve felsefe alanlarında eserler (1488 Kayseri –1588 İstanbul)
kaleme aldı.
 Mimar Sinan veya Koca Mi'mâr Sinân Ağa
 Ali Kuşçu'nun Fatih Sultan Mehmet (1488 –1588), Osmanlı İmparatorluğu'nun
zamanında Molla Hüsrev'le birlikte 16. yüzyılda görevli başmimarı ve inşaat
Semaniye Medreseleri'nin programını mühendisidir.
düzenlemek için görevlendirildiği rivayet  Kariyerinde önemli eserler veren ve
ediliyor. Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim ve III.
Murad dönemlerinde başmimar olarak
 Ali Kuşçu'nun, İstanbul'un 60 derece olarak görev yapan Mimar Sinan, yapıtlarıyla
belirlenen boylam değerini düzeltip 59 geçmişte ve günümüzde dünyaca
derece, enlemini de 41 derece 14 dakika tanınmıştır.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
 Başyapıtı, "ustalık eserim" olarak yeniçerilik hayatından sonra 49 yaşında
tanımladığı, Edirne'deki Selimiye Başmimarlık görevine atanır.
Camii'dir.
« Yeniçeri ocağındaki yolumdan ayrılacak olma
 Kayseri'nin Ağırnas köyünde doğduğu düşüncesi elem verse de sonunda yine
düşünülmektedir. 1511'de Yavuz Sultan mimarlığın camiler inşa edip birçok dünya ve
Selim zamanında devşirme olarak ahret muradına vesile olacağını düşünüp kabul
İstanbul'a gelmiş Yeniçeri Ocağına ettim. »
alınmıştır.
Başmimarlık dönemi
Yeniçerilik dönemi
 1538 yılında Hassa başmimarı olan Sinan,
 Abdulmennan oğlu Sinan, Mimar olarak başmimarlık görevini Kanuni Sultan
Yavuz Sultan Selim'in 1514 Çaldıran Savaşı, Süleyman, II. Selim ve III. Murat
1517 Mısır seferine katıldı. 1521 yılında zamanında 49 yıl süre ile yapmıştır.
Kanuni Sultan Süleyman’ın Belgrad  Mimar Sinan’ın İstanbul’daki ilk eseri olan
Seferine Yeniçeri olarak katıldı. 1522’de Haseki Külliyesi, devrindeki bütün mimari
Rodos Seferine Atlı Sekban olarak katılıp, unsurları taşımaktadır. Cami, medrese,
1526 Mohaç Meydan Muharebesi'nden sübyan mektebi, imaret, darüşşifa ve
sonra, gösterdiği yararlıklar sebebiyle çeşmeden oluşan külliyede cami, diğer
takdir edilerek Acemi Oğlanlar kısımlardan tamamen ayrıdır.
Yayabaşılığına (Bölük Komutanı) terfi  Mimar Sinan’ın Mimarbaşı olduktan sonra
ettirildi. Sonraları Zemberekçibaşı ve verdiği üç büyük eser, onun sanatının
Başteknisyen oldu. gelişmesini gösteren basamaklardır.
Bunların ilki İstanbul'daki Şehzade Camii
 1533 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın ve külliyesidir. Dört yarım kubbenin
İran Seferi sırasında Van Gölü'nde karşı ortasında merkezi bir kubbe tarzında inşa
sahile gitmek için Mimar Sinan iki haftada edilen Şehzade Camii, daha sonra yapılan
üç adet kadırga yapıp donatarak büyük bütün camilere örnek teşkil etmiştir.
itibar kazandı. İran Seferinden dönüşte,  Süleymaniye Camii, Mimar Sinan’ın
Yeniçeri Ocağı'nda itibarı yüksek olan İstanbul’daki en muhteşem eseridir. Kendi
Hasekilik rütbesi verildi. Bu rütbeyle, 1537 tabiriyle kalfalık döneminde, 1550-1557
Korfu, Pulya ve 1538 Moldova seferlerine yılları arasında yapılmıştır.
katıldı. 1538 yılındaki Karaboğdan
Seferinde ordunun Prut Nehri'ni geçmesi  Mimar Sinan’ın en büyük eseri ise, 86
için köprü gerekmiş bataklık alanda yaşında yaptığı ve "ustalık eserim" diye
günlerce uğraşılmasına karşın köprü takdim ettiği, Edirne’deki Selimiye
kurulamamış görev Kanuni'nin veziri Camiidir (1575).
Damat Çelebi Lütfi Paşa'nın emriyle
Abdulmennan oğlu Sinan'a verilmiştir.  Mimarbaşı olduğu sürece birbirinden çok
değişik konularla uğraştı. Zaman zaman
« Hemen adı geçen suyun üstüne bir güzel eskileri restore etti. Bu konudaki en büyük
köprünün yapımına başladım. 10 günde yüksek çabalarını Ayasofya için harcadı.
bir köprü yaptım. İslam ordusu ile bütün
canlıların şahı, sevinçle geçtiler. »  1573’te Ayasofya’nın kubbesini
onararak çevresine, takviyeli duvarlar
 Köprünün yapımından sonra yaptı ve eserin bu günlere sağlam
Abdulmennan oğlu Sinan 17 yıllık olarak gelmesini sağladı.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
 İstanbul caddelerinin genişliği, evlerin
yapımı ve lağımların bağlanmasıyla KINALIZÂDE ALİ EFENDİ
uğraştı. Sokakların darlığı sebebiyle ortaya (1510 Isparta, 1572 İstanbul)
çıkan yangın tehlikesine dikkat çekip bu
hususta ferman yayınlattı. Günümüzde bile  Kınalızâde Ali Efendi 1510 yılında
bir problem olan İstanbul’un kaldırımlarıyla Isparta’da doğdu. Babası kadı Emrullah
bizzat ilgilenmesi çok ilgi çekicidir. Efendi, dedesi Abdülkadir Hamîdî’dir.
Büyükçekmece Köprüsü üzerinde kazılı Dedesi Abdülkadir Efendi kına kullandığı
olan mührü, onun aynı zamanda mütevazı için Kınalızâde lakabı ile ün salmıştır.
kişiliğini de yansıtmaktadır. Mühür
şöyledir:  Kınalızâde Ali Efendi iyi bir eğitim görmüş,
devrinin ileri gelen âlimlerinden ders
« "El-fakiru l-Hakir Ser Mimaranı Hassa" almıştır. İlköğrenimini Isparta’da
(Değersiz ve muhtac kul, Saray özel tamamladıktan sonra İstanbul’a
mimarlarının başkanı) » gönderilmiştir. Burada akrabası Kazasker
Kadri Efendi’nin yanında 22 yaşına kadar
 Eserlerinin bir kısmı İstanbul’dadır. 1588'de eğitimine devam etmiştir. Daha sonra
İstanbul'da vefat eden Mimar Sinan, Mahmud Paşa Medresesi müderrisi Mâ’lûl
Süleymaniye Camii'nin yanında kendi Emîr Efendi’den, Dâvud Paşa Medresesi
yaptığı sade türbeye defnedilmiştir. müderrisi Sinan Efendi’den, Atik Ali Paşa
 Mezarı 1935 yılında Türk Tarihini Araştırma Medresesi müderrisi Merhaba Efendi’den
Kurumu üyeleri tarafından kazılmış ve ders almıştır. Daha sonra ilmini
kafatası incelenmek üzere alınmış ancak derinleştirmek isteyen Kınalızâde Sahn-ı
sonraki restorasyon kazısında kafatasının Seman medresesinde Kara Sâlih Efendi’den
yerinde olmadığı görülmüştür. ve devrin meşhur âlimi Çivizâde Muhyiddin
Mehmed Efendi’den istifade etti.
 1976'da Uluslararası Astronomi Birliği'nin
aldığı kararla Merkür'deki bir krater Sinan  İlmi tahsilini tamamlayan Kınalızâde önce
Krateri olarak isimlendirilmiştir. Sahn-ı Seman müderrisi Kara Salih
Efendi’ye, ardından Çivizâde’ye asistan
Eserleri oldu. Hocası Çivizâde şeyhülislamlığa tayin
 Mimar Sinan 81 cami, 51 mescit, 55 edilince onun fetvasıyla icazet almıştır.
medrese, 26 darül-kurra, 17 türbe, 17
imarethane, 3 darüşşifa (hastane), 5 su  Kınalızâde’nin ilmi yönünü takdir eden
yolu, 8 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 8 Ebussu’ûd Efendi, onu Edirne’de bulunan
mahzen ve 48 de hamam olmak üzere 375 Hüsâmiye medresesine tayin etti. Ekim
eser yapmıştır. Ayrıca, Edirne ilindeki 1558’de Süleymaniye Medresesi’ne tayin
Selimiye Camisi Dünya Kültür Mirası edildi. Ardından Şam, Kahire, Halep, Edirne
listesindedir. ve İstanbul kadılıklarında bulundu. Son
olarak Anadolu Kazaskeri oldu.
 1976'da Merkür'de keşfedilen bir kratere
Uluslararası Astronomi Birliği tarafından,  Kınalızâde Ali Efendi meslek yaşamı
Mimar Sinan'a ithafen ''Sinan'' ismi verildi. boyunca Osmanlı bürokratik teamüllerine
uygun bir şekilde yükselerek ilmiye ve
 İstanbul'da bulunan bir devlet adliye sınıfının son halkası Kazaskerlik
üniversitesine 1982 yılında "Mimar Sinan makamına kadar yükselmiştir. 22 Ocak
Üniversitesi" adı verildi. 2003 yılında adı 1572’de 63 yaşında iken vefat etmiştir.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi
olarak değiştirildi.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
İlmi Yönü ve Kişiliği: Ruhun mutluluğu kişinin Allah’a
 Kınalızâde Ali Efendi’nin tefsir, hadîs, yakınlaşması ile mümkündür.
fıkıh, felsefe, riyâziyyât, astronomi,  Ruhun bu ebedî mutluluğu da iki şeyle
matematik ve belâgat başta olmak üzere mümkündür. Marifet ve iman ile birlikte
birçok alanda bilgi sahibi olduğu buna uygun bir yaşam iledir. Bunun için
bilinmektedir. Eserlerinde kullandığı insan önce batıl inançlardan, basit ve
bilgilerden tarih ve coğrafya konusunda da karmaşık cehaletlerden sıyrılmalıdır. Kalbini
engin bir bilgisi olduğunu anlıyoruz. şüpheden uzak tutmalıdır. Ardından yararlı
ilimleri ve doğru inançları öğrenmelidir.
 Kâtib Çelebi Kınalızâde’nin bu
özelliklerinden dolayı “Allâme-i Rûm ve  Ona göre doğru inanç sünnet üzere
dehre bir gelenlerdendir” ifadesini yaşamaktır. Fakat insanın mutluluğu
kullanmıştır. Ayrıca fazilet sahibi, güzel için sadece bilgi de yeterli değildir. Bir
ahlâklı, kâmil bir insan olduğu de bu bilgiyle amel etmeli yani güzel
kaydedilmektedir. davranışlar sergilemeli ve güzel huylar
edinmelidir. Toplumun düzenini siyasi
 Dönemin geçerli üç diline de hâkimdir. Her sistemin düzgün olmasına bağlar.
üç dilde de şiirler kaleme almıştır.
Muamma türü şiir geleneğini Osmanlı  Toplumların mutlu olabilmesi için
şairleri arasında başlatanlardan birsi bireylerin mutlu olması gerektiği üzerinde
olduğu bilinmektedir. Her Osmanlı duran Kınalızâde, bireylerin mutluluğunu
münevveri gibi Türkçe dışında dönemin da toplumun mutluluğuna bağlar.
en geçerli yabancı dili olan Arapça ve Kınalızâde’nin çağdaşı olan Birgivî
Farsçayı çok iyi bilmektedir. Osmanlı Mehmed Efendi de Arapça öğretimi için
münevverleri klasik dönem için Arapça ve yazdığı eserlerde tasavvufî ve ahlâkî mesaj
Farsça, Tanzimat dönemi için başta ihtiva eden cümlelere ve örneklere yer
Fransızca olmak üzere bir yabancı dile vermiştir. Örnekleri öğretici nitelikte
vakıftı. İmparatorluğun genel yapısı gereği örneklerdir.
de tebaa ve seçkin sınıfın çok dil bilmeleri
ve konuşmaları son derece doğal bir  Kınalızâde de devlet adamları başta olmak
durumdur. Ali Efendi Türkçe ve Arapça üzere, aile yaşamı, toplum düzeni
olmak üzere birçok eser kaleme almıştır. konularında ahlaki ilkeler çerçevesinde
eğitici öğütler verir. O eserinin ahlak ilmi
 Bunlar içerisinde en önemli eseri üzerinde kısmında çirkin davranışlı kötülerle
birçok çalışma yapılan Ahlâk-ı Alâî isimli arkadaşlık etmek ve onların boş
eseridir. Bu eserini kadı olarak görev konuşmalarının haram olduğunu ifade
yaptığı Şam’da yazmıştır. Eser üç eder.
bölümden oluşmaktadır. 1. Ahlâk ilmi
bölümü. 2. Aile içinde uyulması gereken  Eserinde bilgisizlik, öfke, kendini beğenme,
kurallar bölümü. 3. Siyaset, felsefe ve övünme, şaka, kibir, istihza (bir kimsenin
devlet yönetimi ile ilgili bölümdür. kalbini kırmak ve gönlünü incitmek),
vefasızlık, haksızlık yapmak, rekabet, korku,
Ahlak Eğitimi ve Kınalızâde: ölüm korkusu, tembellik, üzüntü, haset,
 Kınalızâde Ali Efendi Türk ahlak ilminde ve cimrilik, riya gibi daha birçok ahlaki ve
Türk ahlakçıları arasında önemli bir yere ruhsal hastalıkların sebepleri ve tedavi
sahiptir. Kınalızâde’ye göre insanın amacı yolları hakkında açıklayıcı bilgi verir.
mutluluktur. Ancak insanın mutluluğu
bedenin değil ruhun mutluluğudur.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
 Kınalızâde Ali Efendi’nin Ahlâk-ı Alâî’de gerektiğini ifade eder. Çocuklar namaz
üzerinde durduğu önemli konulardan birsi kılacak yaşa geldiği zaman onlara namaz
de aile yaşamı ve çocuk terbiyesidir. uygun bir şekilde telkin edilmelidir. Bu
Eserinin bir bölümünü aile içi yaşam ve konu da peygamber efendimizin
çocuk terbiyesine ayırmıştır. yaşantısından ve hadislerinden örnekler
verir.
 Bilhassa bu bölümde üzerinde durduğu
bugün modern tıbbın, eğitimin ve  Kınalızâde’nin çocukların eğitimi kısmında
pedagoji ilminin ortaya koyduğu çocuk en dikkat çeken görüşlerinden birisi
terbiyesinin doğmadan önce başladığına modern zamanlarda daha fazla kabul
dair tespitleri dikkate şayandır. Kınalızâde gören çocuğun istidadı yönünden
neslin devamı ve çocuğun iyi bir şekilde yönlendirilmesi gerektiğidir.
eğitilmesini öncelikle iyi bir evliliğe bağlar.
Bunun da dindar, ahlaklı, asaletli ve iyi  Her çocuk yetenek ve kabiliyet
huylu kadınla evlenmekle mümkün açısından farklı yaratılmıştır. Herkesten
olacağını savunur. aynı kabiliyet ve yeteneği göstermesi
beklenemez. O zaman çocukların
 Ahlâk-ı Alâî’de çocuğun ana rahmine meslek seçmelerinde bu yönlerine
düşmesinden bil itibar, annenin dikkat edilmelidir. Çocuk ilgili olduğu
beslenmesinin çocuk terbiyesi alanda en iyi şekilde yetiştirilmelidir.
üzerindeki önemini vurgular. Buradaki
beslenme düzenli bir beslenme olduğu  Çocuğu yetiştiren öğretmen iyi, dindar,
kadar helal ve sıhhatli beslenmedir. akıllı, takvalı ve güzel huylu olmalıdır. Fakat
öfke ve yumuşak huylulukta mutedil
 Anne-baba çocuğuna iyi bir isim olmalıdır. Çok halim, yani yumuşak huylu
koymalıdır. Bu isim beğenilen bir isim olursa eğitim ve terbiyede başarılı olamaz.
olmalıdır. Kişinin ismi çocuğun hayatını Kınalızâde’nin en dikkat çeken
şekillendirir. Annenin hamilelik sırasında önerilerinden birisi çocukların baba ve
beslenmesine dikkat ettiği gibi çocuğun anneden kalacak mirasa güvenerek
doğumdan sonra da beslenmesine dikkat eğitimden, sanat öğrenmekten uzak
edilmelidir. durmaması gerektiğidir. Çünkü o mala
güvenerek eğitim almayan ve bir sanat
 Çocuğun terbiyesinde anne-baba ile öğrenmeyen kimseler daha sonra işsiz
birlikte çevrenin etkisinin önemini kalabilirler. Çocuk kendi başına kazanmaya
vurgular. Çocuğun başıboş başlayınca onun kazandıklarını, malını
bırakılmaması gerektiğinin üzerinde ayırmak en iyi yoldur.
önemle durur. Kınalızâde insanın huy ve
mizacının eğitimle değiştirilebileceği  Kınalızâde bireyin ve ailenin mutluluğa
görüşündedir. Bu konuda “Her çocuk fıtrat erişmesi için aile içi dayanışmanın
üzere doğar; fakat sonra anne ve babası önemini vurgular. Aileyi oluşturan
onu Yahudi, Hıristiyan veya Mecûsî yapar.” bireylerin her birinin aile içerisinde
Hadisi şerifini kendine kaynak olarak alır. birtakım sorumlulukları vardır. Ona göre
Ona göre huyların belli eğitim ve mutlu bir aile için her bireyin
telkinlerle değişebileceğidir. sorumluluklarını yerine getirmesi
gerekmektedir. Ailenin sevk ve
 Kınalızâde, çocuk eğitim çağına geldiği idaresinden, iaşesinin temininden ve
zaman anne ve babası tarafından farz, korunmasından baba sorumludur. Baba
vacip ve sünnetler başta olmak üzere ailenin rızkını temin ederken onun helal
temel dini bilgilerin öğretilmesi olmasına özen göstermelidir.

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net


3. ÜNİTE: AYDINLANMA YOLCULARI: BÜYÜK ZEKÂLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETİMİZE
İZİNDEN YÖN VERENLER I
www.sosyalciniz.net
 Kınalızâde devlet adamlarına da öğütleri asalettir. Asil bir soydan gelmek saltanat
vardır. Kınalızâde’ye göre iktidarın ve ve devlet düzeni için olmazsa olmazdır.
istikrarın devamlılığı adalete bağlıdır.
Adalet kavramı üzerinde çok duran  Kınalızâde devlet adamlarında bulunması
Kınalızâde bilhassa dünyevi açıdan gereken özellikleri sıralarken İslam
adaletin, “elzem-i lazım” olduğunu Tarihinde örnekler verir. Adaleti ve
belirttikten sonra yine adaletin ülkeyi takvası ile ün salmış Emevi Halifesi
mamur hale getireceğine vurgu yapar. Ömer bin Abdülaziz gibi daha önce
yaşamış erdemli kimselerin örnek
 Kınalızâde’ye göre devlet adamlarında yedi alınması gerektiğini vurgular.
haslet bulunmalıdır. Bunlardan birincisi
yüksek gayeli olmalıdır. Bu gayesi ise  Özetle Kınalızâde’nin imparatorluğun zirve
devletini korumak, din ve devlet döneminde yaşamış olması onun görüşleri
düşmanlarını ortadan kaldırmak, en üzerinde etkili olmuştur. İdeal bir aile
önemlisi şeriat zirvesini ve Ehl-i Sünnet yapısı, ideal bir devlet mekanizması ve
kubbesini yükseltip güçlendirmek ideal bir idareci profili çizer. İçinde
olmalıdır. bulunduğu toplumun yaşam biçimi
eserlerine ve düşüncelerine yansımıştır.
 İkincisi ise isabetli düşünceli olmalıdır. Eğer
tecrübe sahibi olmadıysa tarih kitapları
okuyarak geçmişte yaşanan hatalara
düşmemek için yaşanmış tecrübelerden
istifade etmelidir. Çünkü tarih kitapları
okumak yiğitlik kazandıracağı gibi tecrübe NOT: Bu çalışma Genel Ağ’daki makale ve
sahibi de yapar. paylaşımlardan yararlanılarak hazırlanmıştır.

 Hükümdarda bulunması gereken üçüncü


haslet ise azim ve kararlı olmasıdır. Bir
işe karar verdikten sonra o işi mutlaka
bitirmelidir. Bu konuda tarihte yaşamış
kahramanlardan örnekler verir.

 Dördüncü haslet musibetlere karşı sabır


ve tahammül göstermelidir. Devlet
adamı zengin olmalıdır. Tebaanın malına
tamah etmemek için bu gereklidir.
Buradaki zenginlik hem devlet hazinesinin
dolu olması hem de kendi şahsi gelirlerinin
çok olması anlamındadır.

 Altıncısı ise uygun asker ve itaatkâr


tebaa sahibi olmalıdır. Eğer komutanlar,
askerler, valiler ve ileri gelenler devlet
adamına itaat etmezse devlet sisteminin
bozulmasına sebep olur.

 Kınalızâde’ye göre devlet adamlarında


bulunması gereken son özellik soy ve

Zeki DOĞAN – Sosyal Bilgiler Öğretmeni sosyalciniz.net

You might also like