TB MM 10003015

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 50

DEVRE:X OÎLT : 3 ÎÇTÎMA: 1

T. B. M. M.
ZABIT CERİDESİ
)>•«

On beşinci İnikat
10. XII. 1954 Cuma
)>&<(

Münderecat
Sayfa Sarf*
1. — Sabık zabıt hulasası 60:61 4. — Ankara Mebusu Seyfi Kurtbek'-
2. — Havale edilen evrak 61:62 in, Arzuhal Encümeninin 11 . V . 1953 ta­
3. — Yoklama 62 rihli haftalık karar cetvelindeki 5985
4. — Riyaset Divanının Heyeti Umu- sayılı Kararın Umumi Heyette görüşülme­
miyeye maruzatı 62 sine dair takriri ve Arzuhal Encümeni
1. — Sayın mebuslardan bâzılarına mazbatası (4/5) 64:67
izin verilmesi hakkında Türkiye Büyük 5. — Afyon Karahisar eski Mebusu
Millet Meclisi Riyaseti tezkeresi (3/139) 62 Bekir Oynaganlı 'hm, Arzuhal Encümeni­
5. *— Müzakere edilen maddeler 62 nin 26 . XI . 1951 tarihli haftalık karar
1. —- içel eski Mebusu Şahap Tol'un, cetvelindeki 1042 sayılı Kararın Umumi
Arzuhal Encümeninin 13 . II . 1952 tarihli Heyette görüşülmesine dair takriri ve
haftalık karar cetvelindeki 1466 sayılı Ka­ Arzuhal Encümeni mazbatası (4/2) 67
rarın Umumi Heyette görüşülmesine dair '6. — Ordu Mebusu Refet Aksoy'un,
takriri ve Arzuhal Encümeni mazbatanı Belediye Kanununun ikinci maddesinin
(4/20) 62:63 değiştirilmesi hakkında kanun teklifi ve
2. -r Ağrı'nın Menges'er köyü nüfu­ Dahiliye Encümeni mazbatası (2/27) 67:74
sunda kayıtlı Ibrahimoğlus Babahan Taş- 7. — Kocaeli Mebusu Ekrem Alican'*
demir'in ölüm cezasına çarptırılması hak­ m, Ticaret Kanununun 483 ve 484 ncü
kında Başvekâlet tezkeresi ve Adliye En­ maddelerinin değiştirilmesi hakkında ka­
cümeni mazbatası (3/45) 63:64 nun teklifi ve Adliy© Encümeni mazbatası
3. — Antalya Mebusu Ahmet Tokuş ile (2/22) 74:75
Niğde eski Mebusu Halil Nuri Yurdakul'­ 6. — Sualler ve cevaplar 78
un, Arzuhal Encümeninin 11 . XI . 1953 A — Tahrirî sualler 76
tarihli haftalık karar cetvelindeki 7377 1. — Gazianteb Mebusu Süleyman Ku-
sayılı Kararın Umumi Heyette görüuül- ranel'in, Nafıa Vekâletine bağlı umum mü­
mesine dair takrirleri ve Arzuhal Encü­ dürlük, müdürlük ve reisliklerin merkez
meni mazbatası (4/6,55) 64 ve taşra kadrolarında maaş, ücret ve yev-
Sayfa Sayfa
miye ile çalıştırılan kaç tane Y. mühendis, yeraltı sularından istifade edilmesi, suni
Y. mimar, mühendis, mimar ve fen me­ gübrenin gümrüksüz ithali, sulama tesisle­
muru bulunduğuna ve bu teşekküllerin rinin getirtilmesi, suni yağmur yağdırıl­
1953 yılında yaptığı ve yapmakta olduğu ması, hububatın iyi vasıfta yetiştirilmesi
iş tutarına dair sualine Nafıa Vekili Ke­ ve hayvancılığın inkişaf ettirilmesi husus­
mal Zeytinoğlu'nun tahrirî cevabı (7/24) 76:80 larında ne düşünüldüğüne ve alınan ted­
2. — Amasya Mebusu Hâmit Koray'- birlerin mahiyetine dair sualine Ziraat Ve­
m, Amasya ve havalisini feyezanların tah­ kili Nedim Ökmen'in tahrirî cevabı (7/25) 81:86
ribatından bir an evvel kurtarmak maksa- ' 4. — Amasya Mebusu Hâmit Koray'-
diyle yaptırılacak Almus ve Kazankaya ın, Amasya bölgesini yeraltı sulariyle su­
barajlarının etüdlerinin ikmal edilip edil- j lama ve işletme hususunda mütehassıs ra­
mediğine dair sualine Nafıa Vekili Ke- j porunda tavsiye ve teklif olunan projenin
mal Zeytinoğlu'nun tahrirî cevabı (7/26) 81 1955 senesinde tatbik edilip edilmiyeceği-
3. — Amasya Mebusu Hâmit Koray'- ne dair sualine Nafıa Vekili Kemal Zey­
m, memleket sathının ağaçlandırılması, , j tinoğlu'nun tahrirî cevabı (7/31) ' 86:87

1. — SABIK ZABIT HULÂSASI


işletmeler Vekâletinden istifa eden Fethi bata kabul edildi.
Çelikbaş'm istifasının kabul ve işletmeler Vekil­ Tıp Fakültesi Doçentlerinden Muhittin Ülker
liğine Manisa Mebusu Samet Ağaoğlu'nun tâyin ve Emin Borat haklarında Arzuhal Encümeninin
edildiğine dair Riyaseti Cumhur tezkeresi okundu. 1949 senesinde neşrolunan 2225 ve 2226 sayılı
Giresun Mebusu Doğan Köymen'in, Giresun kararlarına dair mazbata kabul olundu ve axlı
vilâyetine bağlı Alucra kafasındaki Hazine yer­ geçen kararlar kaldırıldı.
leri için Maliyece hususi idareye yılda kaç lira Temyiz Mahkemesi Üçüncü Hukuk Daire Re­
Arazi Vergisi ödendiğine ve bu verginin kaç yıl­ isliğinden mütekait Sait Barlas hakkında Arzu­
dan beri verilmekte olduğuna dair Maliye Ve­ hal Encümeninin 1951/12 sayılı karar cetvelin­
kilinden olan şifahi suali, kendisi bu inikatta da deki 633 numaralı Kararma dair mazbata kabul
hazır bulunmadığından düştü. edildi.
Bâzı silâh, mermi ve malzemenin Libya Dev­ Hatice Giray hakkında Arzuhal Encümeninin
letine hibe edilmesi hakkındaki Kanun kabul 953/79 sayılı haftalık karar cetvelindeki 7582
edildi. numaralı Kararma dair mazbata üzerinde görü­
Avukat Hüsnü Gen giz hakkında Arzuhal En­ şüldü ve Encümen Reisinin talebi üzerine maz­
cümeninin 951/15 sayılı haftalık karar cetvelinde bata Encümene iade edildi.
neşrolunan 986 numaralı Kararma dair mazbata. Aliye Olagay hakkında Arzuhal Encümeninin
kabul edildi. 952/40 numaralı haftalık karar cetvelindeki
Emekliye sevk edilmiş olan Dr. Sükuti Keçeci 3867.sayılı Kararma dair mazbata kabul edildi.
hakkında Arzuhal Encümeninin 953/69 numaralı 10. X I I . 1954 Cuma günü ^aat 15 te topla­
cetvelle neşrolunmuş bulunan 6525 sayılı Kara­ nılmak üzere inikada nihayet verildi.
rma dair mazbata kabul olundu ve karar kaldı­ Reisvekili Kâtip
rıldı. Samsun Mebusu Kayseri Mebusu
Divanı Muhasebat Murakıplarından Abdullah Tetffik thri Ömer Mart
Hüseyin Koryiğit hakkında Arzuhal Encümeni­ Kâtip
nin 953/73 numaralı haftalık karar cetvelinde Antalya Mebusu
neşrojuı^ş 6967 saydı Kararı hakkjndakj ma-z*
Sualler
Şifahi sualler yürütülmesi için ne gibi tedbirler düşünüldüğü­
1. — Tunceli Mebusu Fethi Ülkü'nün, Tun­ ne dair şifahi sual takriri, Maarif ve Nafıa ve­
celi'nden Garba nakledilen ve bilâhara eski yer­ kâletlerine gönderilmiştir. (6/27)
lerine dönmelerine müsaade edilen vatandaşlara 5. — Trabzon Mebusu Mustafa Reşit Tarak-
mesken sahibi olmaları ve müstahsil hale gelebil­ çıoğlu'nun, çiftçiye dağıtılacak evsafta toprağı
meleri için ne kadar yardım yapıldığına dair şi­ olmıyan yerlerde yayla ve meraların muhtaç
fahi sual takriri, Devlet Vekâletine gönderilmiş­ köylere ne şekilde ortamalı olarak tahsis kılınaca­
tir. (6/24) ğına dair bir kanun çıkarılması veya toprak tev­
2. — Niğde Mebusu Hasan Hayati Ülkün'ün, zi komisyonlarından birkaçının bu işe tahsisi su­
kuru üzüm İnhisarlar İdaresi tarafından daha retiyle ihtiyaç ve ihtilâfların önlenmesi şeklinde
yüksek fiyatla satınalmmasına, Nevşehir'­ bir tedbirin düşünülüp düşünülmediğine dair
deki mubayaanın azaltılması sebebine, üzüm ve şifahi sual takriri, Başvekâlete gönderilmiştir.
mamullerinin dâhilde değerlendirilmesi ve hari­ (6/28)
ce satılması imkânlarının araştırılıp araştırılma­
dığına dair şifahi sual takriri, İktisat ve Ticaret, Tahrirî sualtyr
Gümrük ve İnhisarlar vekâletlerine gönderilmiş­ 1. — Amasya Mebusu Hâmit Koray'm, çiftçi­
tir. (6/25) lerimizin at arabaları ile teçhizi hususunda ne gi­
3. — Niğde Mebusu Hasan Hayati Ülkün'ün, bi tedbirler düşünüldüğüne ve Adapazarı fabrika­
Nevşehir - Aksaray üzerinden geçerek Konya'yı sından dört sene içerisinde köylüye ne kadar ara­
Kayseri'ye bağlıyacak demiryolu ile Devlet ka­ ba satıldığına dair tahrirî sual takriri, Ziraat
rayolunun 1955 yılında inşaası hususunda ne dü­ Vekâletine gönderilmiştir. (7/49)
şünüldüğüne dair şifahi sual takriri, Nafıa Ve­ 2. — Muş Mebusu Şemsi Ağaoğlu'nun, Muş
kâletine gönderilmiştir. (6/26) Devlet Hastanesine mütahassıs bir doktor tâyin
4. — Diyarbakır Mebusu Halil Turgut'un, edilmesine ve vilâyet hudutları içinde veremi
Diyarbakır vilâyetinin, merkez, kaza ve köylerin­ önlemek için ne gibi tedbirler düşünüldüğüne da­
deki inşaat işlerine ve diğer imar ve inşa işleri­ ir tahrirî sual takriri, Sıhhat ve İçtimai Muave­
nin kalkınma politikası ile mütenasip bir şekilde net Vekâletine gönderilmiştir. (7/50)

2. — HAVALE EDİLEN KÂĞITLAR


Teklif III . 1954 tarihli haftalık karar cetvelindeki
1. — Erzurum Mebusu Bahadır Dülger'in, 8034 sayılı Kararın Umumi Heyette görüşülme­
Dahilî Nizamnamenin 51, 53, 56 ve 57 nci mad­ sine dair takriri ve Arzuhal Encümeni mazba­
delerinin değiştirilmesi hakkında nizamname tası (4/42) (Ruznameye).
teklifi (2/57) (Teşkilâtı Esasiye Encümenine). 5. —• Manisa Mebusu Muzaffer Kıırbanoğlu '-
Mazbatalar nun, Arzuhal Encümeninin 12 . III . 1954 tarih­
2. — İçel eski Mebusu Şahap Tol'un, Arzu­ li haftalık karar cetvelindeki 8278 sayılı Kara­
hal Encümeninin 13 . II . 1952 tarihli haftalık rın Umumi Heyette görüşülmesine dair takriri
karar cetvelindeki 1436 sayılı Kararın Umumi ve Arzuhal Encümeni mazbatası (4/48) (Ruzna­
Heyette görüşülmesine dair takriri ve Arzuhal meye).
Encümeni mazbatası (4/19) (Ruznameye). 6. — Manisa eski Mebusu Refik Şevket İn­
3. — Kastamonu eski Mebusu Hayri Tosun- ce'nin, Arzuhal Encümeninin 11 . V . 1953 ta­
oğlu'nun, Arzuhal Encümeninin 20 . I . 1954 ta­ rihli haftalık karar cetvelindeki 5984 sayılı Ka­
rihli haftalık karar cetvelindeki 7754 sayılı Ka­ rarın Umumi Heyette görüşülmesine dair takri­
rarın Umumi Heyette görüşülmesine dair takri­ ri ve Arzuhal Encümeni mazbatası (4/51) (Ruz­
ri ve Arzuhal Encümeni mazbatası (4/32) (Ruz­ nameye).
nameye). 7. _ Seyhan Mebusu Sinan Tekelioğlu'nun,
4. — Afyon Karahisar (Konya eski) Mebusu Muvakkat Arzuhal Encümeninin 28 . III . 1952
Mgrpd Ali Ütaen'jn, A?*ibeİ IJoe&metnnin 3 . tarihli haftalık karar cetvelindeki 1440 şayıh
î : 15 10. ] .1954 C :1
Kararın Umumi Heyette görüşülmesine dair tak­ Encümeni mazbatası (4/61) (Ruznameye).
riri ve Arzuhal Encümeni mazbatası (4/60) 9. — Urfa eski Mebusu Necdet Açanal'm,
(Ruznameye). Arzuhal Encümeninin 26 . n . 1952 tarihli haf­
8. — Tokad eski Mebusu Sıtkı Atanç'm, Ar­ talık karar cetvelindeki 1479 sayılı Kararın
zuhal Encümeninin 18 . I . 1954 tarihli haftalık Umumi Heyette görüşülmesine dair takriri ve
karar cetvelindeki 7699 sayılı Kararın Umumi Arzuhal Encümeni mazbatası (4/64) (Ruzname­
Heyette görüşülmesine dair takriri ve Arzuhal ye).

BIRÎNCÎ CELSE
Açılma saati : 15,10
REİS — Reisvekili Tevfik İleri
KÂTİPLER : Attilâ Konuk (Antalya), Ömer Mart (Kayseri)

3. — YOKLAMA
REÎS — Yoklama yapacağız. REÎS — Ekseriyetimiz vardır. Celseyi açıyo­
(Eskişehir mebuslarına kadar yoklama ya­ rum.
pıldı)

4. — RİYASET DİVANININ HEYETİ UMUMİYEYE MARUZATI


1, — Sayın mebuslardan bâzılarına izin ve­ duğu için, 25 . X I . 1954 tarihinden itibaren.
rilmesi hakkında Türkiye Büyük Millet Meclisi Urfa Mebusu Mehmet Hatiboğlu, 1 ay, hasta
Riyaseti tezkeresi (3/139) olduğu için, 6 . X I I . 1954 tarihinden itibaren.
R E Î S — Şimdi ayrı ayrı okutup reylerinize
REÎS — Riy^tet Divanının tezkeresini arz
arz edeceğim.
ediyorum.
Aydın Mebusu Baki ökdem, 1 ay, hasta oldu­
Umumi Heyete ğu için, 2 . XII . 1954 tarihinden itibaren.
Aşağıda adlan yazılı sayın mebusların hiza­ REÎS — Kabul edenler... Etmiyenler... Ka­
larında gösterilen müddetlerle izinleri, Riyaset bul edilmiştir.
Divanının 7 . XII . 1954 tarihli toplantısında ka­ Kırklareli Mebusu Fikret Filiz, 2 ay, hasta ol­
rarlaştırılmıştır. duğu için, 25 . XI . 1954 tarihinden itibaren.
Keyfiyet yüce tasviplerinize arz olunur. REÎS — Kabul edenler... Etmiyenler... Ka­
B. M. Meclisi Reisi bul edilmiştir.
Refik Koraltan Urfa Mebusu Mehmet Hatiboğlu, 1 ay, hasta
Aydın Mebusu Baki ökdem, 1 ay, hasta oldu­ olduğu için, 6 . XII . 1954 tarihinden itibaren.
ğu için, 2 . XII . 1954 tarihinden itibaren. REÎS —- Kabul edenler... Etmiyenler... Ka­
Kırklareli Mebusu Fikret Filiz, 2 ay, hasta ol- bul edilmiştir.

5. — MÜZAKERE EDİLEN MADDELER


1. — îçel eski Mebusu Şahap Töl'un, Arzu­ Encümeni mazbatası, (4/20) (1)
hal Encümeninin 13 . II . 1952 tarihli haftalık REÎS — Mazbatayı okutuyorum :
karar cetvelindeki 1466 sayılı Kararın Umumi
, Heyette görji§ülmesine dair.. takriri ve Arzuhal (1)[27 sayılı matbua, zaptın $onun4adır.%
62 *-
î : 15 10.12 . 1954 C:1
(Arzuhal Encümeninin mazbatası okundu) bulunmakta idi. Bu nihayet yüksek takdirinize
arz edilmiş bulunuyor. Çünkü artık müzakere
REÎS — Söz istiyen var mı?
mevzuunu teşkil edecek bir şikâyet de kalmamış
ADLİYE VEKlLİ OSMAN ŞEVKİ ÇlÇEK- bulunmaktadır. Bu itibarla müzakere mevzuu
DAĞ (Ankara) — Muhterem arkadaşlarım, es­ bir mesele de kalmamıştır, ittihaz olunan Arzu­
ki Soma icra memuru olup halen Sivas icra me­ hal Encümeni kararı üzerine evvelce yapılan mu­
murluğu vazifesini ifa etmekte bulunan Hakkı ameleden rücu edilmiştir.
Şişmanoğlu hakkında Vekâlet înzıbat Komisyo­
RElS — Bir sual var.
nunca tatbik olunan inzibati cezayı mütaakıp
•HALİL İMRE (Balıkesir) — itiraz edilemi-
Hakkı Şişmanoğlu'nun kesinleşen bu inzibati ce­
yeceği kaydiyle bu eski tasarrufu iptal ettik,
zasının kaldırılması hakkında Yüksek Meclise vâ­
buyurdunuz, itiraz edilmiyeceğine nereden ka­
ki müracaatı üzerine evvelki Arzuhal Encüme­ il oldunuz?
nince ittihaz edilen karar üzerine vekâletimiz,
ADLİYE VEKİLİ OSMAN ŞEVKİ ÇlÇEK-
Arzuhal Encümeninin mucip sebeplerini yerinde
DAĞ (Devamla) — O zaman mesuliyet deruh-
görmüş ve ona uyarak bu arkadaş hakkındaki
de etmiş bulunan vekil arkadaş bu mucip se­
muameleyi, karar dâhilinde tamamen yerine ge­ beple kararı tashih etmiş, yani Arzuhal Encü­
tirmiş bulunmaktadır. Bu itibarla müzakere meninin muamelesini kâfi görmüş ve onunla
mevzuu bir meselenin kalmamış bulunduğunu iktifa eylemiş bulunmaktadır. O zamanki mesu­
yüksek takdirinize arz ediyorum. liyet sahibi arkadaşın noktai nazarının neden
REİS — Mazbata hakkında başka söz istiyen ibaret olduğunu ve niçin bu yola gittiğini izah
var mı? edecek durumda değilim. Arkadaşın vicdani ka­
HÂDÎ HÜSMAN (İstanbul) — Efendim, naati bu yolda tecelli etmiş, Arzuhal Encüme­
Adliye mensubu arkadaşımız hakkında evvelâ ninin karar ve mütalâasını varit görmüş, ona
Vekâlet inzibat Komisyonu idari merci olarak uymuş.
bir karar veriyor. Kendisinin itirazı üzerine bu Vaziyet bundan ibarettir.
karar daha yüksek bir kaza mercii tarafından RElS — Arzuhal Encümeni, buyurun. £
tetkik ediliyor, itiraz vâki görülmiyerek redde­ ARZUHAL ENCÜMENİ RElSl YERÎNE *
diliyor, karar tasdik ediliyor. Yani kıdem ten­ NECATI ARAŞ (Bingöl) — Muhtİrem arka- '
zili cezası bu suretle mevcut hükümler deiresin- daşlar; encümenimizce tetkik olunup karara
de alâkalı komisyon ve tetkik mercilerinden geç­ bağlanan ve görüşülmek üzere huzurunuza gel­
mek suretiyle kesbikatiyet ediyor. Alâkalı memur miş bulunan mazbatanın mevzuunu teşkil eden
Yüksek Meclise müracaat edebilir, hakkıdır. Fa­ kıdem tenzili cezasının Adliye Vekâletince or­
kat Yüksek Meclise vâki müracaat üzerine her tadan kaldırıldığını Sayın Adliye Vekili burada
ne kadar Arzuhal Encümeni idari merciin bu bildirdikten sonra kararın mevzuu ortadan
kararının kaldırılmasına karar vermiş ise de bu kalkmış demektir. Binaenaleyh encümen adına
karar kesinleşmemiştir. Bu karar henüz kesinleş­ bu mazbatanın encümenimize iadesine karar ve­
mediği bir sırada ait olduğu vekilin bir idari ka- rilmesini rica ediyorum.
rariyle, kıdem tenzili cezasını nasıl kaldırmış­ REÎS — Efendim komisyon, mazbatanın ge-
tır? Sayın Adliye Vekilinden izahını rica ediyo­ riverilmesini talebediyor. Bu hususu reyinize
rum. arz ediyorum : Mazbatanın encümene gerive-
REÎS — Adliye Vekili. rilmesini kabul edenler... Etmiy enler... Kabul
ADLİYE VEKÎLÎ OSMAN ŞEVKİ ÇİÇEK- edilmiş ve mazbata geriverilmiştir efendim.
DAĞ (Ankara) — Efendim; evvelki Arzuhal
2. — Ağrı'nın Mengeser köyü nüfusunda ka­
Encümeninin kararı üzerine Vekâlet, İçtüzük
yıtlı İbrahimoğlu Babahan Taşdemir'in ölüm
tüzük mucibince bir ay zarfında itiraz etmesi
cezasına çarptırılması hakkında Başvekâlet tez­
keyfiyeti nizamnamenin bir icabı olmakla bera­
keresi ve Adliye Encümeni mazbatası (3/45) (1)
ber itiraz edilmiyecektir denilmek kaydiyle ka­
rarın icabı yerine getirilmiş bulunmaktadır. (Adliye Encümeni mazbatası okundu)
2 . IX . 1952 tarihinde, bendenizin Vekâlete gel­
mediğim bir zamanda böyle bir muamele olmuş (1) 28 sayılı matbua zaptın sonundadır.
63 —
I : 15 10.] \.1954 C :1
REİS — Mazbata hakkında söz istiyen yok­ liteye, kırtasiyeciliğe dayanan bir zihniyetle İs­
tur. Mazbatayı reylerinize arz ediyorum. Kabul tiklâl Harbinin Kuvayi Milliye ruhu denilen o
edenler... Kabul etmiyenler... Kabul edilmiştir. büyük ruhuna ihanet etmiyelim ve memleket
uğrunda vücudunu feda 'eden bu şehit vatanda­
3. — Antalya Mebusu Ahmet Tokuş ile Niğ­
şın çocuklarını, yuvalarını koruyalım.
de eski Mebusu Halil Nuri Yurdakul'un, Arzu­
RElS — Sinan Tekelioğlu.
hal Encümeninin 11 . XI . 1953 tarihli hafta­
SİNAN TEKELlO&LU (Seyhan) — Sayın
lık karar cetvelindeki 7377 sayılı Kararın Umu­
arkadaşlar, sayın doktor hakikaten Kuvayi Milli-
mi Heyette görüşülmesine dair takrirleri ve Ar­
yede fedakârlık gösteren insanları takdiren ko­
zuhal Encümeni mazbatası (4/6, 55) (1)
nuştu, haklıdır. Bugün öyle arkadaşlarımız var
(Arzuhal Encümeni mazbatası okundu.) ki ekmek parasına muhtaçtır, hammallık ediyor.
Bugün öyle arkadaşlarımız var ki yarma ekmeği
RElS — Mazbata hakkında söz istiyen yok-
yok. Kuvayi Milliyede yapmış olduğu fedakâr­
tur. Mazbatayı reylerinize arz ediyorum. Ka­
lık da pek yüksek. Lâkin Fettah arkadaş öyle de­
bul edenler... Kabul etmiy enler... Mazbata ka­ ğildir maalesef. Ben o cephenin kumandanı idim.
bul edilmiş itirazlar reddedilmiştir. Fransızlar Kuvayi Milliye harekâtı başlamadan
4. — Ankara Mebusu S ey fi Kurtbek'in Ar­ evvel Adana'da bâzı tedibat yapmak istediler.
zuhal Encümeninin 11 . V . 1953 tarihli hafta­ Karayusuf isminde beliren bir insanı kendi emir­
lık karar cetvelindeki 5985 sayılı Kararın Umu­ leriyle ortaya sürdüler. Bu insan Adana'nm
mi Heyette görüşülmesine dair takriri ve Arzu­ zengin köylülerini soydu, soğana çevirdi. Fran­
hal Encümeni mazbatası (4/5) (2) sızların emirleriyle hareket eden bu adamın Ku­
vayi Milliye ile hiç alâkası yoktur. Fettah hiç­
(Arzuhal Encümeni mazbatası okundu) bir zaman kuvayi milliyeci değildir. Zaten o za­
REİS — Mazbata hakkında söz istiyen var man Kuvayi Milliye teşkilâtı henüz yapılmamış­
mı?... Burhanettin Onat. tı. Ancak Atatürk'ün emirleriyle ne zaman ora­
v BURHANETTİN ONAT (Antalya) — Ar- ya bir heyet gitti ve hududu aştı, o zaman Ada­
*,kadaşlar; bu meseleye burada yeni muttali olu­ na'da belirmekte olan yangın tutuşturulmuş
yorum. istiklâl Harbi esnasında, maddi, mânevi oldu.
büyük yardımı dokunan, kelleyi koltuğuna alıp, Fettah bundan çok zaman evvel Fransızlar ta­
Millî Kuvvetleri himaye eden ve nihayet düş­ rafından idam edilmişti. Idamm sebebi Karayu­
man eline düşerek, bu uğurda vücudu kalbur suf çetesyle uyuşamamasıdır. Fettah şehttir,
gibi düşman kurşunları ile delik deşik 'edilen hain değildir, fakat Kuvayi Milliyeci de değildir.
bir vatandaşın, bir kahraman T ü r k ü ^ bir ser- Eğer Fettah'a kuvayi milliyecidir dersek ve onun
dengeçtinin ailesine; bizzat muharebeye işti­ yetimlerine maaş bağlarsak bunu bütün Kuvayi :
rak etmedi, bizzat çetede bulunup kurşun atma­ Milliyecilere teşmil etmek lâzımdır. Hakikaten
dı, diye manş bağlanmıyor. Af buyurun arkadaş­ Kuvayi Milliyede çalışmış olan fakat bugün çok
lar, havsalam almadı benim, havsalam almıyor muztarip vaziyette bulunan birçok arkadaşları­
bfenim. mız vardır. Eğer Fettah'm yetimlerine maaş bağ­
Bir orduda bir erkânı harbiye reisi bir ku­ lanmak icabederse bunu ya Hükümet veya mebus-
mandan, bir tek kurşun atmaz, fakat icabında arkadaşlarımızdan birinin teklif etmesi lâznndır.
bütün bir zaferin şerefinin büyük hissesi ken­ Ben, Kuvayi Milliyede çalışmış ve fakat bugün
disine aittir. Bu nasıl bir zihniyettir ki, arka­ ıstırap içinde kıvranan arkadaşlarımızın fotoğ­
daşlar, bizzat harbetmedi, kurşun atmadı diye raflarını size gösterecek olursam kalbiniz sızlar
bu uğurda vücudunu vakfeden bir vatandaşın arkadaşlar. Biliyorsunuz; Kuvayi Milliye teşki­
ailesine kanuna uygun değildir, bilmem nedir lâtı evvelâ Adana'da kurulmuştur. Fransızlarla
diye maaş bağlanmak istenmiyor, ilk önce En­ savaş olmuş ve Devletimizin varlığı orada kendi­
cümen karar vermiş. Arkadaşlar, böyle foraıa- lerine tasdik ettirilmiştir. Kuvayi Milliyede ça­
lışmış birçok insanların göğüslerinde bugün birer
(1) 31 sayılı matbua zaptın sonundadır. İstiklâl madalyası bile yoktur. Birçok müracaat­
(2) 32 sayılı matbua zaptın sonundadır. larıma rağmen bu madalyalar alınamamıştır. Ben

— 64 —
İ : 15 10.12 . 1954 C:İ
bir kanun tefsiri ile bunlara madalya tahsis et­ eümeni kararı, selef kararı bozma bakımından,
tirmek istiyorum. Bu hususta sizlerin de müza­ tamamiyle Anayasaya ve İçtüzük hükümlerine
heretini rica ediyorum. uygundur.
Yine bunlara maaş tahsis ettirmek için de Bundan evvelki Dilekçe Komisyonu, bu kur­
bir kanun teklifi getiriyorum ve bunu söyle­ şuna dizilmiş olan Abdülfettah'm yetimlerine
mekle vazifemi belki bir parçacık ifa etmiş olu­ maaş bağlanması hususuna karar verirken 408
yorum. Çünkü o tehlikeli zamanda her gün sayılı Kanunun 4 neü maddesini mesnet ittihaz
idam edilmek tehlikesi karşısında bulunan kah­ etmiş bulunuyordu. Halbuki mezkûr kanunun
ramanlar, çoluk çocuklarını tehlikede bıraka­ 4 ncü maddesinde: Millî Kuvvetlerde çaLşanla­
rak dağ başlarına çıkmışlar, memleektin mu­ rın şehit muamelesi görmesi ve yetimlerine dev­
kadderatını kurtarmak için uğraşmışlardır. letten maaş tahsisi bakımından, millî müfreze­
Bugün onlara selâm veren yoktur. Ümi^edi- lerde bir zatın emir ve kumandasında fiilen is­
. yorum ki, bizden evvelki idarenin yapmış oldu­ tihdam kılınmış olmaları şarttır. -Ortada böyle \
ğu hataları sizin millet ruhundan kopan asîl bir kanuni kayıt bulunduğuna ve rahmetli Ab-
vicdanınız yapmıyacak, onlara rahmü şefkat dülfettah da hiçbir, suretle bir müfrezede bü su­
gösterecek, hiç olmazsa bir ekmek parası rad­ retle kaydedilmemiş olduğuna göre bundan ev­
desinde onlara birer maaş tahsis ettirecektir. velki Dilekçe Komisyonunun bu kayıt ve şart­
Fettah şehittir ama Kuvayi Milliye ile hiç­ lar dairesindeki ailelere tanımış olduğu bir
bir alâkası yoktur Onun maaş almasını isti­ hakkı Abdülfettah ailesine de tanıması asla
yorsanız şehit Fettah hakkında kanun yapar, mevzuubahis olamaz. Binaenaleyh Seyfi Kurt-
getirirsiniz. Bunu hükümet de bir arkadaşımız bek arkadaşımızın vaktinde itiraz ederek bu
da yapabilir. Kuvayi Milliyede çalışmıştır, di­ kararı Meclisin Heyeti Umumiyesine getirmesi,
ye Fettah'a maaş verilirse, Kuvayi Milliyede kanun hükümlerine tamamiyle uygundur.
hakikaten çalışmış olan arkadaşlarımızın ıstı­ öyle görülüyor ki, bundan evvelki Dilekçe
rabı artar. I Komisyonu kendi salâhiyetlerini aşarak, kanu­
EMRULLAH NUTKU (Trabzon) — Muh­ nun koymuş olduğu şartları ve kayıtları nazarı
terem arkadaşlar, birkaç celsedir üzerinde mü­ itibara almadan, âdeta yepyeni bir kanun mahi­
nakaşa ettiğimiz Arzuhal Encümeninin aktif yetinde bir karar vermiş oluyor. Dilekçe Ko­
karar mevzuu yeniden önümüze çıktı. Bu mü­ misyonu bu şekilde karar veremez. O halde ne
nakaşalar neticesinde Yüksek Meclisinizin te­ olacak? Bizim şimdi, Muhterem Dr. Burhanet­
mayülü belli olmuştur. Buna rağmen muhte- j tin Onat arkadaşımızın düşündüğü gibi hissî
rem arkadaşım Doktor Burhanettin'in söz al­ olarak meseleyi mütalâa etmeye hakkımız da
ması üzerine ben de söz almaya mecbur oldum. yoktur. Sinan arkadaşımızın dediği gibi, bu zat
Mesele, Millî Mücadalede hizmet etmiş vatan­ hakkında mücerret bir kanun da tasdir edebi­
daşlara maaş bağlanması veya bağlanmaması liriz ve buna hidematı vataniye tertibinden ma­
meselesi değildir. Bu işin bir yolu vardır, bu, aş bağlayabiliriz. Fakat 408 numaralı Kanunun
ancak kanun yolu ile mümkündür. Yoksa Ar­ 4 ncü maddesine göre maaş bağlamak demek
zuhal Encümeninin bir kararı ile bir vatanda­ tamamiyle hissî mütalâalara uyarak hareket et­
şın şehit olduğuna karar vermek ve ona müs­ mek demektir. Bu iş ise arz ettiğim gibi tama­
teniden maaş bağlamak Tüzüğümüze de, Teşki­ miyle kanun ve Anayasa hükümlerine göre ya­
lâtı Esasiye Kanunumuza da aykırıdır. Bu iti­ pılmalıdır. Biz de bu yolda hareket etmeye mec­
barla Muhterem Burhanettin Bey arkadaşım­ buruz.
dan rica ederim bu vatandaşı hakikaten tanı­ Binaenaleyh Dilekçe Komisyonu kararının,
yorsa ve bu memlekete hizmet ettiğine şahadet Heyeti Umumiyece de kabul edilmesi iktiza eder
ediyorsa bir kanun teklifi getirirler, bu su­ fikrindeyim. Ben de reyimi bu yolda kullana­
retle bu vatandaşa hidematı vataniye tertibin­ cağım.
den maaş bağlamak mümkün olur. BURHANETTİN ONAT (Antalya) — Muh-
BAHADIR DÜLGER (Erzurum) — Ankara katen kolay bir iş değildir.
Mebusu Seyfi Kurtbek'in itirazı üzerine Meclis rin karşısında konuşmak, hak iddia etmek haki-
Yüksek Heyetine gelmiş bulunan Arzuhal En- | terem arkadaşlar; hukukçuların, formalitecilo-

— 65
V
î : 15 10 J 2.1954 O:1
Arkadaşım buyurdu ki, biz hissiyatla değil, lîz arkadaşlar, (öyle bir inkâr yok, sesleri).
kanuna, teamüllere göre hareket etmeliyiz. Ar­ İstiklâl harbi zamanında bizzat bir çete ma*
kadaşlarım, Büyük Millet Meclisi, hani bir ta­ hiyetinde çalışmadı ise düşmanın, müstevlinin
rafından para atıldığı zaman öbür tarafından kurşunları ile vücudu delik deşik olmuş, şehit
kartpostal çıkartan, yahut servet akıtan otoma­ olmuş bir adamın ailesini ortada sürünür va­
tik bir makine değildir. Bu itibarla filân ka­ ziyette bırakmıyalım. Yapın da nasıl yaparsa»
nuna aykırı mı, değil mi? Yapar mı, yapamaz nız yapın.
mı? Kanuna uymazsa reddedilir... Büyük Mil­ REİS — Sinan Tekelioğlu.
let Meclisinin bunun üstünde bir mevkii, ma­
SİNAN TEKELİOĞLU (Seyhan) — Doktor
hiyeti, bir salâhiyeti vardır, o kadar ki, icabın­
arkadaşım benim mâruzâtımı yanlış anlamışlar,
da kanuni teamüllere, kanun maddelerine ta­
ifadelerinden öyle anlaşılıyor.
mamen uyularak verilmiş olan idam hüküm­
lerini, idama mahkûm olanları affedebiliyor. Arkadaşlar, İstiklâl savaşı evvelâ İzmir'de
(Olmadı sesleri, o, Teşkilâtı Esasiye meselesi başlamıştır. Ben Adana'daki harekâttan bahset­
sesler^). Durun biraz, durun efendim. (Gürül­ tim. Onu biz inkâr etsek, hattâ, Türkiye'de mev­
cut bütün eserler . de inkâr etse dünya tarihi
tüler).
şahittir. O Kuvayı Milliye namına bütün dünya­
Efendim, ben bu Fransızlar tarafından şe­ yı protesto etti. Burada İzmir cephesinden bah­
hit edilmiş olan vatandaşı tanımıyorum. Sözle­ setmek istemiyorum. Ben Adana'dan bahsettim.
rime başlarken de arz ettiğim gibi meseleye ben Adana harekâtı başlamadan evvel herkes vaziye­
burada muttali oldum. Yalnız, öğrendiğim bir ti kavradı. Biliyorsunuz ki, o zaman bolşevik ha­
gey var. Bu şehit, İstiklâl Harbi esnasında elin­ rekâtı yeni başlamıştı, Şarktan, Sivas'tan gelen
de »ilâhiyle çeteleri himaye etmiş... bir kuvvet diye herkes bize zahir olmuştu. Fa­
SİNAN TEKELİOĞLU (Seyhan) — Hayır, kat o muzaheret oluncaya kadar biz bir sene
yalan L. halk arasında kömürcülük, odunculuk yaparak
BURHANETTİN ONAT (Devamla) — halkı hazırladık. O vakit ordu muzmahil olmuş,
Efendim, paşamız o cephenin kumandanı, et­ top tüfek kalmamış her yerde korku hâkim ol­
memiş, diyor. Ama bir taraftan o zamanki Ku­ muştu. O zaman doğan güneşin tesiri ile ısındık
vayı Milliyenin verdiği bir mazbata var . yavaş yavaş ısınmaya başlıyan muhitlerde kal­
SİNAN TEKELİOĞLU (Seyhan) — Yalan kınma başladı, harekâtımız gelişti ve ayağa kalk­
o mazbata. tık. Esasen Fransızlar bu gibi hareketler olur
BURHANETTİN ONAT (Devamla) — diye tertibat almışlar ve bu Kara Yusuf çetesini
Paşa kardeşimiz Adana cephesinde Kuvayı Mil­ ortaya çıkararak kafa tutacak vaziyette kim
liyenin kendi faaliyetleriyle başladığım kabul varsa onları yok etmeye başlamışlardı, bu arada
ediyor. Fettah arkadaşı da Fransızlar kurşuna dizmiş­
SİNAN TEKELİOĞLU (Seyhan) — öyledir. lerdir.
BURHANETTİN ONAT (Devamla) — Evet, o vakit Kuvayı Milliye yoktu, Kara-
İstiklâl harbinde bir de Aydın cephemiz vardı. yusuf çetesi Fransız cephesini tutuyordu, onu
Daha Kuvayı Milliye lâfı ortaya çıkmadan ev­ o zaman yok etmek için böyle bir vesile ittihaz
vel, Yanık Halil İbrahim'ler, Gökçen'ler çık­ ettiler, Karayusuf çetesini beslemiş dediler, ve
mış, düşmana, dur, demişlerdir ve bu büyük kah­ Fettah'ı idam ettiler.
ramanlar şehit olmuşlardır. O zaman Kuvayı Mil­ Şayet içinizden bir arkadaş çıkar da Fettah'-
liye yoktu, diye bunların haklarını inkâr mı m ailesine hidematı vataniyeden bir maaş tah­
edeceğiz arkadaşlar? Bilmiyorum, maaş bağla­ sis etmek isterse bir teklif yapar, Meclise sevk
nır mı, bağlanmaz mı? Bağlanması usule uy­ eder. Bunun için hüküm sarihtir. Ama Arzuhal
gun mudur, değil midir? Bunları bilmem. Bu Encümeninin kanun yapmak hakkı yoktur. Eğer
vatandaşlar için ayrı bir kanun mu çıkarmak Hükümet istiyorsa Hükümet, arkadaşlarımız isti­
lâzım, evvelki mazbatayı kabul mü etmek yerin­ yorsa bir arkadaşımız teklifi yapar. Ben şahsım
de olur, bunlar üzerinde durmuyorum, fakat itibariyle bu şehidin yetimlerine maaş vermek
hiz Kuvayı Milliye ruhunu inkâr edecek deği- isterim ama diğer arkadaşlarım dururken bu
İ : 15 10,1 ,1954 0:1
kanunu teklif edersem beni bir daha Adana'ya yeler Köy Kanunu ile idare edilmektedir. Hal­
sokmazlar. buki âmme hizmetiyle mükellef olan belediylerin
RE I S — Başka söz istiyen yoktur. Mazbata­ teşekkül ettiği yerlerde, orada sakin bulunan va­
yı reylerinize arz ediyorum. Kabul edenler.. Ka­ tandaşlar için ne gibi ümran ve nizam faydaları
bul etmiyenler.. Mazbata kabul edilmiş ve Arzu­ meydana getirdiği cümlenizin malûmudur. Vazi­
hal Encümeninin 11 . V . 1953 tarihli haftalık yet böyle olduğu halde inkişaf etmiş bir nahiye­
karar cetvelindeki 5985 sayılı Kararı kaldırıl­ nin kaderi, nüfusu iki binden noksandır diye,
mıştır. muhtarın eline verilmekte ve vatandaşlar bu yüz­
den üzüntüde bırakılmaktadır. Bu hal aynı za­
5. — Afyon Kardhisar eski Mebusu Bekir
manda birçok suiistimal vesilesi teşkil etmekte­
Oynaganlı'nın, Arzuhal Encümeninin 26 . XI .
dir. Nitekim merkezlerinde pazar kurulan na­
1951 tarihli haftalık karar cetvelindeki 1042 sa­
hiyelerde nahiye pazarına gelen vatandaşlar Köy
yılı Kararın Umumi Heyette görüşülmesine dair
Kanunu mucibince muhtarın tesbit ettiği bir ta­
takriri ve Arzuhal Encümeni mazbatası (4/2)
kım kayıt ve şartlara tâbi olmakta, hayvan, za­
hire alım ve satımında sergi ve yer parası diye
REÎS — Mazbatayı okutuyorum efendim. birçok paralar alınmaktadır. Tahsil edilen bu
paraların birçok miktarı muhtarların cebine gir­
(Arzuhal Encümeni mazbatası okundu.) mekte, bu da şikâyetleri mucip olmaktadır. Bu
REÎS — Söz istiyen yok. vaziyet idare âmirlerimizi işgal ve işkâl etmekte­
Arzuhal Encümeninin mazbatasını reyleri­ dir. Biz Dokuzuncu Devrede bir Trafik Kanunu
nize arz ediyorum. Kabul edenler... Etmiyen­ çıkardık. Bu kanun mucibince motorlu vesaitin
ler... Kabul edilmiş, 26 . X I . 1951 tarihli hafta­ kontrolü ile beldiyeler .alâkadar olacaktır. Malû­
lık karar cetvelindeki 1042 sayılı Karara yapılan mu ihsanınız birçok büyük Devlet yollarımız
karar reddedilmiştir. bâzı nahiyelerimizin içinden geçmektedir. Na­
hiyelerinden geçen motorlu vesait ile ne nahiye
6. — Ordu Mebusu Refet Aksoy'un, Beledi­ müdürü, ne de muhtar alâkalanamıyor. Trafik
ye Kanununun ikinci maddesinin değiştirilme­ Kanununda da buna dair bir hüküm yoktur. An­
si hakkında kanun teklifi ve Dahiliye Encümeni cak belediyeler bu işi nizama koymakla mükellef­
mazbatası (2/27) (2) tir. Mütemadiyen inkişaf halinde bulunan bu
REÎS — Mazbatayı okutuyorum. nahiyeleri belediyesiz bırakmak doğru değildir.
Bunun reaksiyonlarını bugün vatandaşların şi­
(Dahiliye Encümeni mazbatsı okundu.) kâyetlerinden anlıyoruz. Mucip sebepleri bu ka­
REFET AKSOY (Ordu) — Muhterem arka­ dar bariz ve kuvvetli olduğu halde Dahiliye En­
daşlarım, Belediye Kanununun ikinci maddesi­ cümeni maalesef teklifi reddetmiştir. Fakat arz
nin değiştirilmesi hakkındaki kanun teklifinin ettiğim esbab karşısında bunu komisyon redde­
reddi hakkındaki Dahiliye Encümeni mazbatası debilir mi? Komisyon reddedebilir, salâhiyeti dahi­
huzurunuzda okundu. lindedir. Yalnız burada usule uymıyan iki hal
Benim kanun teklifimin esbabı mucibesi şun­ tecelli ediyor. Mazbatalarında bulunan bu hu­
lardır : susları müsaadenizle dikkatinize arz edeyim.
Biliyorsunuz ki Türkiye, dünkü Türkiye ol­ Birinsi, encümende teklifim müzakere edil­
maktan her sene geniş bir merhale katetmek dikten sonra, Muhterem Reis reye koydu. Yedi
suretiyle ayrılmaktadır. Vilâyetlerimiz, kasaba­ ret, beş kabulle neticelendi. Maalesef burada,
larımız, nahiyelerimiz hattâ köylerimiz bile ka­ mazbatanın tahlilinde muhalif rey verenler zikre-
dilmemiştir. İmzadan sonra rücu olamaz. Mustafa
deri, kudreti nispetinde bir inkişaf ve ilerle­
Bey, reyini izhar ettikten sonra rücu ediyorum, de­
meye mazhar olmaktadır. Birçok nahiyelerimiz,
mek kitaba giren bir şey değildir.
nüfusları iki bini bulmadığından dolayı beledi hiz­ ikincisi, dikkat buyurun, encümen mazbata­
metlerinden mahrum bulunmaktadır. Bu gibi nahi­ sında ne diyor: (Teklifin kanuniyet kesbetmesi
fi ) 33 sayılı matbua zaptın sonundadır. halinde nüfus miktarı 2 000 den aşağı olan ve
(2) 34 saydı matbua zaptın sonundadır. gelirleri müsait bulunmıyan birçok köylerde be-

— 67 —
1 : 15 İÖ. lâ . 1954 C :1
lediye teşkilâtı kurmak...) Biz nahiyeden bahset­ iki binden yukarı olan yerlerde belediye teşki­
tik. Nahiye merkezlerinde belediye teşkilâtı bu­ lâtı kurulmasını o yer halkının istemesine bağ­
lunsun dedik. Mazbatada nahiye ismi katiyen lı kılmaktadir. Sizin teklifte ise bu kayıt kal­
zikredilmiyor. Köylerden bahsetmedik, nahiye dırılmıştır. Bununla beraber arkadaşımızın
merkezlerinde belediye teşkilâtı kurulsun, de­ oturduğu yerden yaptığı iddiayı kabul dahi et­
dik. Şu halde bize öyle geliyor ki, encümen, sek, şu halde dayandığı bütün mesele; pazar ku­
bu işin içine iyice nüfuz etmeden mazbatasını rulan yerlerde, belediye teşkilâtının kurulması
yaşmış. halidir.
Encümenin red esbabı mucibesine gelince, Muhterem arkadaşlar; bir yerde belediye
o da şudur; diyorlar ki : Nahiyelerde beledi­ teşkilâtının kurulup kurulmamasının, orada pa­
ye teşkilâtını esas itibariyle kabul ettiğimiz zar yerlerinin bulunup bulunmaması kıstasına
takdirde, Dahiliye Vekâleti Mahallî İdareler dayanması hatalı bir düşüncedir. Çünkü, bele­
Umum Müdürlüğü kadrosunda birtakım yeni­ diye teşkilâtının kurulması tamamiyle ayrı
den kadro ilâveleri yapmak lâzım gelir, insaf maksat ve gayelere dayanır, pazar kurulması
ve takdirinize iltica ediyorum, muazzam bir işi ise tamamiyle ayrı maksat ve gayeleri is­
faydanın yanında devletin ihtiyar edeceği dört tihdaf eder. Bir yerde pazar kurulması de­
kadro mu müraccahtır, yoksa âmmenin hizme­ mek o muhitin tamamiyle iktisadi hareketleri­
ti ve menfaati mi? Elbette âmmenin hizmeti nin icabettirdiği bir zarurettir. Halbuki beledi­
ve menfaati müraccahtır. Milyonları ihtiva eden ye pekâlâ bilirsiniz, o şehir ve kasabadaki be­
Dahiliye Vekâleti bütçesinde, eğer bu iş haki­ lediye hizmetlerinin daha iyi işlemesi için ku­
katen mahallî idareler bütçesine bir kadro kül­
rulmuş bir teşkilâttır. Şimdi arkadaşımızın pa­
fetini tahmil ediyorsa bunun karşılığı olsa ol­
zar kurulması için yaptığı • teklif kabul edilir­
sa 5-10 bin lira içindedir. Bu kadar zayıf bir
se, o yerde bir pazar kurulduğu zaman orada
esbabı mucibe ile bu kanun teklifinin reddi
belediye teşkilâtı kurulacak, yarın her hangi
doğru değildi. Bendenizin Heyeti Aliyenizden
bir sebeple o pazar yerinden sarfı nazar edil­
istirhamım; encümen mazbatası reddedilsin ve-
diği vakit, o mahaldeki belediye teşkilâtını da
jOt encümene geri verilsin, tekrar tetkik edile­
kaldırmak icabedecektir. Sonra bu kanun bu
rek huzurunuza gelsin. Bunun için de bir tak­
şekilde kabul edildiği takdirde, hiç şüphe yok
rir takdim ediyorum. Takdir Yüksek Heyetini­
ki, birçok vilâyet meclisi umumileri pazar ku-
zindir.
rulmıyan yerlerde de belediye teşkilâtı yapıla­
DAHİLÎYE ENCÜMENİ MAZBATA MU­ bilmesi için pazar kurulmasına karar verecek­
HARRİRİ PERTEV ARAT (İzmir) — Muhte­ lerdir. Evvelâ bundan bugün belediye teşkilâtı
rem arkadaşlar; bugün yürürlükte bulunan 1580 olan mahaller, gelir bakımından, zarar görecek­
sayılı Belediyeler Kanununun 2 nci maddesine tir. Biliyorsunuz ki, İller Bankası bugünkü ge­
göre, evvelâ; vilâyet ve kaza merkezi olan yer­ lirlerini mevcut belediyelere. göre dağıtmakta­
lerde belediye teşkilâtı kurulması zaruridir. dır. Hattâ bu dahi birçok yerlerde belediyelerin
İkinci olarak, nüfusu iki binden fazla olan yer­
bu şekilde kâfi hizmet görmelerine imkân ve
ler halkının istemesi üzerine belediye teşkilâtı
fırsat vermemektedir. Halen Türkiye'de 940
kurulabilir. Refet Aksoy arkadaşımız yaptığı
nahiye vardır. Bunun da 142 sinde belediye teş­
teklifle bugünkü vaziyete iki hal daha ilâve et­
kilâtı bulunmaktadır.
mektedir : Birincisi pazar kurulan nahiye mer­
kezleri, diğeri de nüfusu iki binden fazla olan Muhterem arkadaşlar; belediye teşkilâtı ku­
yerlerde belediye teşkilâtı kurulmasıdır. rulmadan evvel belediyelerin varidatını düşün­
REFET AKSOY (Ordu) — Hayır, yalnız mek mecburiyetindeyiz. Belediye teşkilâtının
bir ilâve vardır. O da merkezinde pazar kuru­ kurulması takdirinde o mahalde Belediye Ka­
lan yerlerdir. Diğeri esasen eski kanunda mev­ nununun icabatmdan olarak elbetteki belediye
cuttur. reisi seçilecek, onun bir belediye muhasibi, tah­
DAHİLİYE ENCÜMENİ MAZBATA MU­ sildarı, zabıta memuru ve asgari bir odacısı ola­
HARRİRİ PERTEV ARAT (Devamla) — Ha­ caktır.
yır, ikidir. Çünkü, mevcut kanunda nüfusu Şimdi, Dahiliye Vekili arkadaşımızın verdiği

— 68
I : 15 10.12 .1954 C : İ
izahata göre meselâ nüfusu 1061 olan Şemdinli çaktır. Bu itibarla komisyon olarak mazbata­
kasabasının 8 050 liralık varidatından 4 550 li­ nın kabulünü rica ederiz.
rası bu nevi müstahdemin maaşlarına sarf edil- j REÎS — Doğan Köymen.
mektedir, geri kalan 3 500 lira ile bu belediye- • DOĞAN KÖYMEN (Giresun) — Muhterem
nin iş görüp göremiyeceğini Yüksek Meclisini­ arkadaşlar, Refet Bey arkadaşımızın teklifi
zin takdirine arz ediyoruz. Nitekim yeni hazır­ hakikaten kabul edilirse büyük bir külfeti her
lanmakta olan Belediye Kanununda bugün bakımdan peşinden sürükliyecektir. Çünkü
2 000 nüfus esasını arz ettiğimiz sebeplerle kâfi bugün mevcut 'belediyeler aşağı yukarı bugün­
görmüyor, bunu 3 000 e çıkarmayı derpiş etmiş kü gelirleri ile ve bilhassa devlet yardımlariy-
bulunuyor. le ayakta durabilmektedir.
Bugün belediye teşkilâtı olmıyan yerlerde Bendeniz burada şu noktayı arz edeceğim:
imece usuliyle belde hizmetlerinin görülmesine İçişleri Komisyonunun izahatı beni tatmin et­
sâyü gayret edilmektedir. Nüfusu müsait olmı­ miştir. Burada yalnız bir nokta üzerinde ehem­
yan yerlerde teşkilât kuracağız diye bu imece miyetle durmak lâzımdır. O nokta da şudur:
usulünü de kaldırır, bundan faydalanma imkâ­ Arkadaşlar, belediye teşkilâtı memleket
nını kaybedersek iyi bir şey yapmış olmayız. idaresinin en aşağı kademelerine inmeli, fakat
bu suretle iş görülen yerlerde de hizmetleri büs­ bu, ancak tam teşkilâtlı nahiyelere kadar git­
bütün aksatmaya sebebiyet verilecektir. melidir. Çünkü tam teşkilâtlı nahiyeler, tama-
miyle inkişafı temin eder ve 'etrafında nüfus
Şimdi arkadaşımız bizim mazbatanın iki nok­
kalabalığı teşkil eden merkezlerde kurulmakta­
tasına temas ettiler, dediler ki, encümende bu iş
dır. Bunu hükümet ileride nazarı dikkate al­
reye konulduğu zaman 7 kabul, 5 ret vardı, fa­
sın. Tam teşkilâtlı nahiyelerde belediye teşki­
kat muhalefet şerhi mazbataya geçmemiştir.
lâtı kurulsun. Bunu prensip olarak Heyeti Ali-
Arkadaşlar, biliyorsunuz ki, encümenlerin yenize arz ediyorum. İçişleri Komisyonu tara­
müzakeresi zapta geçmez. Encümenlerde tahas- fından hazırlanan mazbatanın lehinde olduğu­
sül eden reylerin neticesi nihayet şu elimizdeki mu da ilâve ederim.
mazbata ile taayyün eder. Muhalif kalmış olan
REÎS — Refet Aksoy.
arkadaşlarımızın muhalefet şerhlerini yazıp
REFET AKSOY (Ordu) — Efendim, de­
yazmamış olması da bizi ilgilendirmez. Belki
minki mâruzâtıma itirazen beyanda bulunan
muhalif olan arkadaşlar tebdili kanaat ederek
encümen sözcüsü arkadaşımız buyurdular ki;
muhalefet şerhini yazmamış olabilirler. Binaen­
teklif iki esası ihtiva ediyor, birisi, merkezinde
aleyh muhalefet şerhinin mazbataya yazılmamış
pazar kurulan yerler, ikincisi de, nüfusu iki
olması mazbatanın muallel olduğuna atfedile­
binden fazla olan yerler.
mez.
Hayır arkadaşlar, kendilerinin de işaret bu­
İkincisi, biz köylerden bahsetmişiz, mazbata­ yurduğu veçhile, oturduğum yerden buna iti­
da. Elbetteki belediye teşkilâtı kurulmıyan na­ raz ettim. Çünkü benim teklifimin ruhu, mün­
hiye merkezleri köy kanunu ile idare edilmekte hasıran merkezinde hafta pazarı kurulan nahi­
olduğundan bu da bir zühul ve zaıf eseri değil­ yeler hakkındadır. îki bin nüfus kaydı mese­
dir. lesi esasen 1580 numaralı Kanunun ikinci mad­
Bir de mazbatamızda; (Bu teklifin kanuni- desinde mezkûrdur. Orada; kaza ve vilâyet
yet kesbetmesi halinde Dahiliye Vekâleti Ma­ merkezleriyle nüfusu iki binden yukarı olan
hallî İdareler Umum Müdürlüğü teşkilâtının yerlerde belediye teşkilâtı kurulması mecburi­
tevsiine zaruret hâsıl olursa Dahiliye Vekâleti­ dir, hükmü vardır. Madde arz ettiğim gibidir.
nin bütçesi içinde bir de buna imkân aramak Binaenaleyh iki bin nüfus kaydı, benim tekli­
icabedecektir.) Dedik. Arkadaşımız burada bu­ fimde madde arasına yaptığım bir fıkra ilâvesi
na temas etmediler. Biraz evvel burada arz olduğundan dolayı mesele, arkadaşım tarafın­
ettiğim veçhile mahallinde birçok teşkilât kur­ dan lâyıkı veçhile anlaşılamamıştır. Biliyorsu­
mak ve bu teşkilâtların masraflarını karşıla­ nuz ki birçok nahiyelerimiz sulh hâkimine, nü­
mak gibi mahzurları vardır. fus memuruna, tapu memuruna, doktora ka­
Teklifin kabulü halinde mahzurlar galip ola- vuşmuştur. Yani tam teşekküllü bir nahiye ha-

— 69 —
t : 15 10.12 . 1954 O:1
Üne gelmiş bulunmaktadır. Şimdi, sulh hâkimi vuğmaları için teklifimin lütfen kabulünü î**
belediyeden bir şey soracak, tapu memuru bir tirham ederim.
şey soracak; karşısında muhtar ve muhtarın E E Î S — Kemal Eren.
elinde, yaprağı dahi açılmamış, gıbari nisyan
KEMAL E E E N CAmasya) — Muhterem ar-
altında sararmış bir Köy Kanunu var. Bir
kadaşlar, çok sayın arkadaşımız nahiyelerimizde
maddesini okuyup anlamamış bile. Bununla hâ­
belediye teşkilâtı kurulmasını ileri sürerken
kim, nüfus memuru ne yapacak? Biz mütema­
kanaatimce zayıf bir esbabı mucibeye dayanı­
diyen merhale katetmiye alışkın bir milletiz.
yor. Bu esbabı mucibe, bâzı nahiye merkezle­
Nahiyelerin gelirleri belediye memurlarının
rinde pazarlar kurulmasıdır. Yani her hangi bir
masraflarına kâfi değilmiş, Dahiliye Vekâleti­
nahiyede pazar kuruluyorsa orada bir varlık
nin kadrosu müsait değilmiş, diyerek realiteyi
yaratıyorlar, gelir bakımından mühim bir mem-
bırakıp yerimizde mi kalacağız arkadaşlar?
ıbaı varidat sağlanıyor, binaenaleyh buralarda
Ben zannediyorum ki bu ret sebepleri bizim
belediye teşkilâtı kuralım diyorlar.
medeni düşüncelerimizin istihdaf ettiği şiara
uymıyan bir düsturdur. Bu kıstas hakikaten zayıftır ve biraz da po­
litik sebeplerle her tarafa uzatılabilir mahiyette­
Şimdi, ikinci bir noktayı da arz edeyim :
dir.
Muhterem arkadaşım, yarın umumi meclisler
her nahiyede bir pazar kurmaya teşebbüs eder, Bugünkü mevzuatımız bakımından pazar na­
buyuruyorlar. Belki bir şövenistlik neticesi ma­ sıl kurulur?. Eğer bir köyde pazar kurulması
hallî meclisi umumiler böyle bir teşebbüse isteniyorsa o köy veya kasaba meclisi karar ve­
geçmiş olabilirler. Fakat, meclisi umumilerin rir, meclisi umumi tasdik eder, bu suretle pa­
verecekleri böyle bir karara meclisin umumi re­ zar kurulur. Bugün birçok nahiye merkezlerimi­
isi olan vali, vilâyetin umumi muakkibi olma­ zin nüfusu 200 ile 300 arasındadır. Nüfusu bi­
sı itibariyle, tetkikle mükelleftir. Memleketin ni aşan nahiyelerimizin miktarı bugün pek az­
iktisadi şartlarına, sosyal şartlarına uygun gör­ dır. Buralarda belediye teşkilâtı kurulması için
mediği takdirde itiraz eder, o itiraz da Dev­ bir karar alınacak, bu kararı meclisi umumi
let Şûrasında tetkik olunur, reddolunur. Bina­ tasdik edecek ve orada otomatikman belediye
enaleyh ceffel kalem bir yerde pazar kurula­ kurulacaktır. Bu takdirde varidatmdfan o nahi­
maz, bu mahzurludur, denemez. ye istifade edecektir.
Belediyeler Bankası hasılatına gelince; bili­ Arkadaşımın demin ileri sürdüğü pazar yeri
yorsunuz ki, değil nahiyelerde kurulmasını is­ esbabı mucibesini bendeniz zayıf gördüm. Eğer
tirham ettiğim belediyeler, kaza ve vilâyetle­ esbabı mucibelerini nüfusa istinat ettirselerdi
rin pek çokları belediyenin mahallî varidatı ile belki mâkul olurdu.
kendisini yaşatamamaktadır. Hepsi gümrük va­ Sonra, muhtar ile belediye reisini mukayese
ridatı hissesine, Belediyeler Bankasından aldı­ etmek lâzımdır. Bir köyde - küçük olsun, büyük
ğı borç paraya dayanmaktadır. Bu arada na­ olsun - muhtar ne ise o köyde belediye teşkilâ­
hiyelerde teşekkül eden belediyeler de beş on tını kurduğumuz takdirde belediye reisi o ola­
kuruş alırlarsa günah mı olur? Biz, halka hiz­ caktır. Muhtar köyün aşağı yukarı sivrilmiş ıbir
met yolunda her türlü fedakârlığı, suhuleti şahsiyetidir. Böyle bir nahiye merkezine hariç­
tatbik ve takibetmek mecburiyetindeyiz. Bele­ ten birisini getirmek güç olur. Muhtar yerine
diyelerin masrafının nelerden ibaret olabilece­ belediye reisi getirmekle beklenen fayda dahi
ği kanunda gösterilmiştir : Bir belediye reisi elde edilmemiş olur. Nahiyelerimizde nüfus iki
maaşı, bir kâtip, bir muhasip, en nihayet vüs­ binden fazla ise belediye teşkilâtı kurulabilir.
atine göre bir iki zabıta memurundan ibaret Değilse, varidatın kifayetsizliği halinde hizmet
olacaktır ve bunların alacağı maaşın miktarı imece ile yapılabilir. Bugün nahiyelerimizin
oranın rayicine göre tesbit edilecektir. Görü­ yüzde doksan dokuzu hususi hayatlarında, içti­
yorsunuz ki arkadaşlar, her suretle Dahiliye mai faaliyetlerinde tamamiyle köy bünyesi için­
Encümeninin ret esbabı nazarımda zayıftır. de mütalâa edilebilir. Bunları Köy Kanunu için­
Nahiyelerimizin bugünkü medeni düşünceleri­ de düşünmek, kendilerinden beklenen vazifeleri
miz içerisinde bir an evvel tam bir nizama ka- I görmek bakımından daha faydalıdır. Bu itibarla

70 —
î : 15 10.12 .1954 C:l
büyük belediyelerimiz belki varidat bakımından sonra Şûrayı Devlete arz eder. Şûrayı Devletçe
da çok sıkıntı içindedir. Pazar kurulan nahiye esaslı ve etraflı tetkikat yapılır, nüfusu iki bin­
merkezinde belediye teşkilâtı tesis ettiğimiz gün, den yukarı da olsa, gelir bakımından, böyle bir
merkezden verilecek yardımlar bunlara da teşmil belediye teşkilâtının geliri kifayet etmezse ku­
edilmek suretiyle diğer belediyelerimizin varida­ rulmasına taraftar olmaz. Danıştay meseleyi da­
tını azaltacaktır. Bu suretle içinden çıkılmaz bir ima bu şekilde incelemiş ve kararını öteden beri
hal hâsıl olacaktır. Bu bakımdan komisyonumu­ hep bu yolda vermiştir. Mesele, yalnız nüfusun
zun isabetle verdiği ret kararının yerinde oldu­ çokluğu meselesi değildir. Belediye gelirleri me­
ğu kanaatindeyim. selesi de mevzuubahistir. Binaenaleyh evvelâ me­
ÖMER LÛTFÎ ERZURUMLUOĞLlf (Yoz- sele gelir bakımından tetkika tâbidir. Bu da
gad) — Aziz ve muhterem arkadaşlar, halen 1580 sayılı Belediyeler Kanunu, belediyelere
yürürlükte bulunan 1580 sayılı Belediyeler Ka­ 142 tane vazife yüklemiş olması münasebetiyle
nununun ikinci maddesi: «Nüfusu ne miktar bu vazifelerin ifasıdır. Bugün yeni kurulan ka­
olursa olsun kaza ve vilâyet merkezlerinde ve za merkezlerinde dahi, orada bulunan arkadaş­
nüfusu iki binden fazla olan yerlerde belediye larımız pek âlâ ^ l i r l e r ki ve takdir ederler ki»
teşkilâtı mecburidir.», diyor. Bu hükme istinaden mezkûr kaza merkezlerinde dahi halen ve fiilen
Türkiye'de 809 belediye mevcuttur. Bu 809 be­ Köy Kanunu tatbik edilmektedir. Yeni kurulan
lediyenin, 1 Aralık tarihinden bir gün evvelisine! kaza merkezlerinde imece kalkmış durumda de­
kadar 64 ü vilâyetlerde, 495 i kazalarda ve 250 ğildir. Yeni kurulan kaza merkezlerinde Beledi­
si nahiye ve köylerdedir. Bu 250 nin de 142 si ye Kanununun bugün istemiş olduğu belediye
nahiye merkezlerinde kurulmuş belediyelerdir. hizmetlerinin yapılmasına imkânı maddi yoktur.
Bu bakımdan keza 1580 sayılı Belediyeler Ka­ Realite budur. Şunu da arz etmek isterim ki;
nununun 15 nci maddesi belediyelere bolde-. birinci idareciler kongresinde bu mesele mevzuu-
nin ihtiyacını karşılamak zımnında bâzı vazife­ bahis edilerek yeni kurulan kazalarda imece mü­
ler yüklüyor. Bu maddenin sarahatle belediye­ kellefiyetinin kaldırılmaması zımnında bir iki
lere yüklemiş olduğu vazife' adedi 76 dır. teklif vukubuldu ve bu teklifler, ekseriyetle,
Keza yine aynı kanunun diğer meddel'ertme prensip itbariyle kabul edilmişti. • Bugün yeni ku*
atfen belediyelere yüklemiş olduğu vazife, 63 rulmuş kazanın başında gerek belediye reisi ol­
ve diğer hususi kanunlarla belediyelere yüklen­ sun, gerek idare âmiri olsun, belediye hizmetle­
miş olan vazifelerin sayısı - ise 22 ki, ceman 161 rinin görülememesi bakımından, çok buhranlı
vazife oluyor. Ama bunun 19 u muayyen nüfusa anlar geçirmektedirler, Belediye hizmetlerini gö­
malik olan belediyeler için/ mecburi olan vazi­ rememekten mütevellit olarak vicdan azabı için­
felerdir. G^eri kalan 142 si ise, bilâ istisna, ku­ dedirler.
rulmuş her belediye için ifası mecburi olan va­ Bir de komisyonumuz, belediyelerin gelirleri
zifelerdir. bakımından bu kanunu reddetmiştir. Bugün 809
Şimdi *şu mevzuat karşısında, bir de realite­ belediyeden 203 ünün gelirleri, personel masraf­
nin ne durumda olduğunu dikkat nazarlarınıza ları çıktıktan sonra 4 - 12 bin lira arasında de­
arz etmek istiyorum. Bugünkü realite şudur: ğişiyor. Personel masrafları çıktıktan sonra 4-12
Nüfusu iki bin ve daha yukarı da olsa, Danış­ bin lira geliri olan bir belediye, Belediye Kanu­
tay, belediye teşkilâtı kurulabilmesi için, bele­ nunun yüklediği 142 vazifeden hangisini görebi­
diye gelirlerini nazarı itibara almaktadır.^Bele- lir, rica «ederim?
diye kurulması istenilen yer geliri, belediye hiz­ Saniyen birçok belediyeler için, deniliyor ki
metlerini karşılamayacak durumda ise Danıştay gümrük hisseleri, vâzıı kanunun çıkardığı ka­
orduda belediye teşkilâtı kurulmasına taraftar nunlarla Hükümetten alınacak gümrük hisseleri
değildir ve bunu Devlet Şûrası öteden beri bir ile geçinsin deniyor. Bugün gümrük hisselerin­
prensip olarak kabul etmiştir. Bir yerde beledi­ den yılda 51 728 312 lira elde ediliyor, bunu
ye kurulması için o mahallin teşkilâtı icabeden bugün (1951 yılma kadar yapılan istatistiklere
mercilere müracaat eder, tetkikat yapılır, kurul­ göre) mevcut belediyeler yekûnuna taksim etti­
ması kanaatine varıldıktan sonra Dahiliye Ve­ ğimiz takdirde beher belediyeye, vasati olarak,
kâletine arz edilir, o da bu kanaate vardıktan tabiî nüfusa göre çok alacak, olan yerler de yar-

— 71 —
. t : 15 10.3 2.1964 C : 1
dır, onun için vasati olarak 67 179 liııa düşü­ tar bugün olduğu gibi belediye reisi olacaktır.
yor. Muhterem ağabeyimiz Refet Beyin buyur­ Realite tamamen budur. Ve hattâ başımızdan
dukları gibi, kanun kabul edilirse, yani pazar şöyle bir vaka geçmiştir. Bir kaza merkezine
kurulan nahiyeler veyahut da bir arkadaşımı­ sırf kaza merkezi olduğu için belediye teşkilâtı
zın buyurduğu gibi, biraz daha teşmil etmek kurulmuş ve eski muhtar belediye reisi olmuş­
suretiyle tam teşkilâtlı nahiyelere taksim eder­ tur. Bu zat makamımıza kadar gelerek bize
sek 3 234 lira düşüyor!. Biraz evvel arz ettiğim şöyle bir sual tevcih etmiştir, demiştir ki, ben
gibi, bugünkü beleliyelere düşen gümrük his­ bugün filân yerin belediye reisiyim, İstanbul,
sesi yekûnu 67 000 liradır. Refet Beyefendinin Ankara belediye reisleriyle benim ne farkım
ve bir arkadaşımızın buyurdukları gibi, pazar vardır? O günkü belediye başkanının mantali-
kurulan ve tam teşkilâtlı nahiyelere de teşmil tesi bu idi.
edersek, 3 234 lira isabet ediyor. Arkadaşlar, tetkik ettik 809 belediyeden an­
Evvelce 67 bin lira ile bir beldenin ihtiyacı­ cak dördünde Belediye Meclisinde âza olmıyan
nı karşılamak mümkün iken bu kere üç bin lira reis vardır, yani 809 belediye içinde 4 belediye
ile ne gibi bir ihtiyacın karşılanabileceğini yük­ reisi hariçten intihap edilmiştir. Binaenaleyh
sek takdirlerinize arz ederim. Refet Beyefendinin buyurdukları gibi nahiye
940 nahiyeden belediye teşkilâtı bulunan merkezinde kurulacak belediyelere hariçten reis
142 adedinin 53 ünde pazar kurulmaktadır. Bu getirilmesine asla imkân yoktur. Bugünkü, yani
53 nahiyeden on üçünde, aldığımız malûmata eski muhtar yarının belediye reisi olacaktır, hiç­
istinaden arz edeyim ki, buradaki pazarlar se­ bir fark ta hâsıl olmıyacaktır.
nenin muayyen aylarında işler, 3 - 4 ay işler. Arkadaşlar, öyle muhtarlarımız vardır ki
Kış gelip yollar kapandığı, vasıtaların işleme­ belediye reisinden daha üstün vazife görmek­
diği zamanlar - ki bu zamanlar oldukça uzun­ tedir.
dur - bu nahiyelerde kurulan pazarlar doğru­
Bu bakımdan nüfusu iki binden yukarı olan
dan doğruya müstahsilden müstehlike mal sat­
193 köy bugün belediye istememektedir. Birisi
mak, mutavassıtları ortadan kaldırmak sure­
bizim başımızdadır. 4 kilometre yakında olan
tiyle, pazar olarak işlediği zamanlar ancak üç
Gemerek kaza merkezidir. Suyu olan, caddeleri
ay gibi bir zamana inhisar eder.
geniş ve muntazam olan ve nüfusu iki binden
Bu bakımdan pazarların kurulduğu bu nahi­
yukarı olan Yeniçubuk köyü belediye teşkilâtı
yelerde belediyeler de kurarsak hiçte uygun ol­
istememektedir. Belediye teşkilâtı kurduğumuz
maz. Bu bakımdan pazarın bir gelir temin etme­
takdirde imece kuramıyacağız demişlerdir.
mesi zımnında nahiye merkezlerinde belediye
kurulmasında pazar bir kıstas olmuyor. Bugün Sonra arkadaşlarım; biliyorsunuz nahiye
meselâ, birçok kazalarda pazar kurulur. Arka­ merkezleri daha ziyade inzibati tedbir nazarı
daşlar bilirler^ geniş hinterlandı bulunan nahi­ itibara alınarak kurulur. Ben dört yüz nüfuslu
ye merkezlerinde dahi bugün pazar ancak sene­ kaza merkezinde pazarın kurulduğunu gördüm.
nin muayyen aylarında kurulur. Kış aylarında, Ama buna pazar denemez. Vilâyet genel mecli­
belediyeler pazar mevsiminde elde ettiği hasılat sinden geçmiş ve diğer formaliteleri tamamla­
ile idare olunur. Bu sebeple birçok belediyele­ narak pazar kurulmuş, ama nihayet dört yüz
rimiz Şubat, Mart ve Nisan aylarında personel küsur nüfusu olan bir nahiye merkezinde bir pa­
masrafını ödeyemiyecek vaziyete geliyor. Bir­ zarın ancak ve ancak mahallî tâbirle ifade
çok kazalar bu durumdadır. edeymı, çerçilerle idare edilen bir pazardır. Bu­
ralarda bir belediye mi kuralım?
Refet Bey arkadaşımız pazar gelirlerini ma­
halline masruf bir şekilde harcamayan muhtar­ R E F E T AKSOY (Ordu) — Sizin aradığınız
ların vazifelerini yapamamasından ve beledi­ yerde de fuar mı açalım?
yeye ait paraları zimmetine geçirmesinden bah­ ÖMER LÜTPI ERZURUMLUOĞLU (De­
sediyorlar. Belediye olursa daha iyi hizmet gö- vamla) — Ben fuar açılsın demiyorum. Yalnız
.rülür ve hiç olmazsa suiistimallerin önüne geçi­ 400 nüfunlu olan yerlerde bizim anladığımız mâ­
lir diyorlar. Bugün maalesef birçok köylerde nada pazar kuralını. Çerçilerle idare edilen pazar
belediye teşkilâtı kurulduğu takdirde eski muh- olmasın, p®m>r ûmaeky doğrudan doğruya müs-
t : 15 10.12 .1954 C :1
tahsılla müstehliki karşı karşıya getiren ve ara­ sadece memnuniyet duyar. Ancak kanaatimiz
dan mutavassıtları» kaldıran bir yer demek oldu­ şudur ki, Dahiliye Encümeninde de noktai na­
ğuna göre, tam mânasiyle pazar kuralım. Fakat zarımızı, arkadaşımızın teklifi karşısında, arz
Refet Beyefendinin buyurduğu gibi, geniş bir etmiştik. Bu teklif kabul edildiği takdirde, ar­
müstahsil kitlesiyle, geniş bir müstehlik kitlesini kadaşımızın çok büyük bir hassasiyetle üzerinde
birleştiren pazar yerleri vardır; bunları birleş­ durduğu maksat hiçbir • zaman tahassul etmiye-
tirmek suretiyle, hattâ biraz daha açık izah ede­ cektir. Teker teker üzerinde duruldu. 2 000 nü­
yim. Mazur görün, civar köyleri de nahiye içine fus meselesi yeniden tetkik edilmekte bulunan
sokmak suretiyle halletmişiz veburada belediye Köy Kanununda ve Belediye Kanununda bundan
kurmak suretiyle pazar kurmuşuzdur. Şu hale evvel yapılmış kongrelerden mülhem olmak sure­
nazaran inzibati bakımdan kurulan belediyeler, tiyle 3 000 e yükseltilmesi gibi bir zarureti or­
pazar kurma bakımından köyler kadar bile fayda taya .çıkarmıştır. Bu vaziyet karşısında gelirler
sağlamamaktadır. Dahiliye Vekâletinin Mahallî mukayeseli rakamlarla ifade edildi. Köy ve na­
idareler Şubesi üzerine yük olmak tâli derecede hiye merkezlerimize, Belediye Kanununun tahmil
ehemmiyeti olan bir husustur. Biz eğer memleket ettiği külfetleri yerine getirebilmek hususunda
menfaati olduğuna inanıyorsak ve Meclisi Âli karşılaşacakları müşkülât, Köy Kanununun ken­
bunu tasvibederse o yükü düşünmek mevkiinde dilerine verdiği imkân yanında tercih edilmez
değiliz, o vazifesini yapmakla mükelleftir. ' kanaatindeyiz. Biz de Dahiliye Vekâleti olarak
Şu altı madde üzerine sıraladığımız mâruzâ­ Dahiliye Encümeninin mazbatasının kabulünü is­
tımızdan da anlaşılacağı veçhile muhterem Refet tirham etmekteyiz.
Beyin teklifine uyamıyacağımızı arz ederim. Bu RE t S — Servet Sezgin buyurun.
sebeplerle teklifi reddetmiş bulunuyoruz. (Al­ SERVET SEZGİN (Çanakkale) — Muhte­
kışlar) . rem arkadaşlar, belediyeler, bir beldenin bedii-,
REİS — Dahiliye Vekili. sıhhi, sosyal ve iktisadi ihtiyaçlarını daha iyi
DAHİLÎYE VEKÎLÎ NAMIK GEDÎK (Ay­ gidermek maksadiyle kurulmuş müesseselerdir.
dın) — Muhterem arkadaşımız Refet Aksoy'un Bu itibarla köy hayatından belediye hayatına
Heyti Celilenize sunulmuş olan teklifi etrafında geçmek bir idealdir. Bu ideali Büyük Millet
çok salahiyetli arkadaşlarım beyanlarda bulundu­ Meclisimizde arzu etmiyen bir üyenin bulundu­
lar ve Dahiliye Encümeni de mazbatasını burada ğunu tahmin etmem. Bu tesirle olacaktır ki, çok
müdafaa etti. Bu mazbatada, biraz evvel kür­ kıymetli arkadaşım Refet Aksoy bu teklifini
süyü terkeden muhterem arkasın temas ettiği bir getirmiş bulunmaktadırlar, kanaatindeyim. Bi­
noktaya işaret etmeyi bendeniz de zaruri telâkki raz evvel kıymetli arkadaşlarımız bunun birçok
ettim. mahzurlarını tebarüz ettirdiler. Bilhassa bele­
Müzakereler öyle zannediyorum ki, Heyeti diyeler kendi masrafları muvacehesinde ancak
Celileyi bu mevzu etrafında kâfi derecede ten­ mevcut gelirlerinin yüzde 20 veya 30 unu bile
vir etmiştir. O itibarla teker teker üzerinde bedii, sıhhi ve sosyal ihtiyaçlara tahsis edeme­
durulan meselelere bendeniz avdet etmiyeceğim. mektedirler. Bunu teminen belediyeleri yaşat­
Merkezinde pazar kurulan nahiye merkezlerinde mak maksadiyle gümrük gelirlerinden beledi­
1580 sayılı Belediye Kanununun ikinci maddesi­ yelere büyük yardımlar yapılmaktadır. Bugün
ne göre belediye teşkilâtı kurulması mecburiyeti Garp memleketlerinin çoğunda belediyeler ge­
ne dereceye kadar bu günün realiteleriyle müs­ lirlerini kendi gayrimenkul ve diğer kaynakla­
mir olacaktır? Bu hususta da Heyeti Celile, tah­ rından temin etmekte ve hiçbir suretle bu şekil­
min ederim ki, bir kanaate varmıştır. Biz, Da­ de yardımlar görmemektedirler. Ben bunlara
hiliye Vekâleti olarak, bu teklif karşısında, tek­ temas edecek değilim. Bilhassa bizi pek çok üz­
lif kabul edildiği takdirde, müsmir olması halin­ mekte olan belediye gelirleri ile alâkalı bir mev­
de, mahallî idarelere şu külfeti yükliyecektir, zuu hatırlatarak kürsüden ineceğim. Bu d a ; is­
bu hizmeti tahmil edecektir gibi bir endişe taşı­ kele resimleridir. Bu iskele resimleri yüzünden
mamaktayız. Dahiliye Vekâleti bu tarz hizmet­ Denizyolları İdaresi zarar etmekte ve bu yüz­
leri Büyük Millet Meclisinden tevdi edilmiş bir den birçok iskelelere gemilerini uğratmamak-
emir telâkki eder ve \w$&n yarine getirmekten tadır.

İZ —
1
I : 15 10.12 .1954 C :1
REÎS — Servet Bey bunların mevzuyla ilgisi Refet Aksoy arkadaşımızın kanun teklifinin
yoktur. reddine mütedair olan raporu reylerinize arz
SERVET SEZGİN (Devamla) — Alâkası şu ediyorum. Kabul edenler... Etmiy enler... Kabul
noktadandır ki; birçok yerlerde belediyelere edilmiş ve teklifi kanuni reddedilmiştir.
yardım yapmak mecburiyetindeyiz. Halen yapı­
7. — Kocaeli Mebusu Ekrem Alican'ın, Tica­
lan yardımlarla bugünkü belediyeler dahi vazi­
ret Kanununun 483 ve 484 ncü maddelerinin de­
felerini lâyıkiyle ifa edememektedirler. Yeni
ğiştirilmesi hakkında kanun teklifi ve Adliye
yeni belediyeler kurulduğu takdirde bunları na­
Encümeni mazbatası (2/22) (1)
sıl yaşatacağız? Çünkü, Belediye Gelirleri Ka­
nunu ile Denizyollarına birtakım külfetler tah­ REÎS — Heyeti umumiyesi hakkında söz is­
mil ediyoruz. Bugün Çanakkale Belediyesi de­ tiyen var mı?
nizyollarından geçinmektedir ve bu sebeple de Maddelere geçilmesini reylerinize arz ediyo­
denizyolları zarar etmekte ve Çanakkale'ye v a - rum. Kabul edenler... Etmiyenler... Kabul edil­
pur uğratmamaktadır. Hattâ araba vapuru iş­ miştir.
letemiyoruz. Gemi, iskelelerimize yanaşmıyor. Biz
bunu bir kanun teklifi ile huzurunuza getirece­ Ticaret Kanununun 483 ve 484 ncü maddelerin­
ğiz, bu kanunla belediyeler nasıl yaşıyacak, onu de değişiklik yapılmasına dair Kanun
da düşünmüş olacağız. Belediye öyle mühim bir
vaziyetle karşı karşıyadır ki, Çanakkale vilâ­ MADDE 1. — 29 . V. 1926 tarih ve 865 sayılı
yeti, belediye hizmetlerinin çok olması dolayı- «Ticaret Kanunu» nun 483 ve 484 ncü madde­
siyle teşkilât istiyor. Halbuki, belediyelerimizin leri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir :
r
varidatı kâfi gelmediği için böyle bir teşkilâtın Madde 483. — Bir şerikin beş bin liradan
kurulmasına taraftar olmuyorlar. Hakikaten fazla hisse sahibi olması memnudur.
bugün belediyelerin yükü çok fazla artmıştır. REÎS — Madde hakkında söz istiyen yok,
Birtakım yeni yeni belediyelerin ihdasına mem­ reylerinize arz ediyorum. Kabul edenler... Et­
leketin malî kaynakları müsait değildir. Bende­ miyenler... Kabul edilmiştir.
niz bunu bilhassa arz etmek istiyorum. Yani be­
lediyelerimize kaynak bulmak icabeder. Madde 484. — Şirket, hisse senedatı çıkar-
mışsa bunların nama muharrer olması lâzımdır.
REÎS — Başka söz istiyen yok.
Bir hisse, senedinin kıymeti muharreresi elli
Refet Aksoy arkadaşımızın bir takriri var, liradan fazla olamaz ve bedeli tamamen tediye
okutuyorum. edilmedikçe âhara devir ve ferağ edilemez.
B. M. Meclisi Yüksek Reisliğine Hisse senedatı, bedelleri tamamen tesviye
Şifahen arz ettiğim veçhile teklifim aleyhin­ edildikten sonra dahi, şirket mukavelenamesiyle
deki Dahiliye Encümeni mazbatasının reddiyle, mevzu şeraite göre heyeti umumiye veya mec­
teklifimin yeniden tetkik olunmak ve müspet lisi idare tarafından verilecek mezuniyet ile
bir karara bağlanmak üzere teklifimin encüme­ devir ve ferağ edilebilir.
ne tevdiine karar verilmesini arz ve teklif ede­ REÎS — Madde hakkında söz istiyen var mı?
rim. EMRULLAH NUTKU (Trabzon) — Efen­
Ordu dim, hisse senetlerinin âzami haddinin beş bin
Refet Aksoy liraya çıkarılmış olması karşısında halen bir
hisse senedinin kıymeti muharreresinin âzami
REÎS — Encümen tabiî muhalif.
50 lira olması, hâmilinin tomarlarla hisse sene­
DAHİLÎYE ENCÜMENİ M. M. PERTEV
dini taşıması gibi bir külfet meydana getirili­
ARAT (îzmir) — Fikrimizi söyledik.
yor. Bendeniz, birçok kooperatiflerle alâkalı
REÎS — Dahiliye Encümeninin mazbatasının
olduğum için bunun müşkülâtını takdir edi­
reddiyle teklifin bir kere daha encümende gö­
yorum. Bu sebeple ve hiç olmazsa kıymeti mu­
rüşülmesini Refet Aksoy arkadaşımız takrirle-
harreresinin 100 liraya çıkarılması suretiyle beş
rjyle istemektedir. Reye arz ediyorum. Kabul
edenler... Etmiyenler... Takrir reddedilmiştir.
Şimdi, Dahiliye Encümeni raporunu, yani (1) 29 sayılı matbua zaptm sonundadtr.
74
t : 16 10». 1 . 1954 C :1
bin liralık 100 hisse senedi yerine 50 hisse se­ REÎS — Takriri dinlediniz, encümen iştirak
nedi taşımak kolaylığını hissedarlara temin et­ etmiyor ve 50 lira üzerinde ısrar ediyor. Tak­
miş oluruz, riri reye arz ediyorum • Nazarı dikkate alan­
Bu itibarla bendeniz, kıymeti muharrerele- lar işaret etsinler... Almıyanlar... Dikkate alın­
rin 100 liraya çıkarılmasını teklif ediyorum. mamıştır.
Şimdi 484 ncü maddeyi okunduğu şekilde
REÎS — Komisyonun mütalâası nedir bu reylerinize arz ediyorum : Kabul edenler... Et-
teklif hakkında? miyenler... Kabul edilmiştir.
ADLÎYE ENCÜMENİ REÎSÎ HALİL ÖZ- Birinci maddeyi tekrar okutuyorum.
YÖRÜK (Konya) — Muhterem arkadaşlar, esas
itibariyle 483 ncü maddeye mütenazır olmak (Tekrar okundu.)
üzere, oradaki 500 lira beş misli artırılmak su­ REİS — Maddeyi reylerinize arz ediyorum :
retiyle 2 500 liraya iblâğ edilmiş, 484 ncü mad­ Kabul edenler... Etmiyenler... Kabul edilmiştir.
dedeki 5 lira hisse beş misli artırılmak suretiy­
MADDE 2. — Bu kanun neşri tarihinden iti­
le 25 liraya çıkarılmıştır. Her ikisinde de nispe­
tin miktar itibariyle muhafaza edilmesini uy­ baren mer'idir.
gun buluyoruz. Bu itibarla encümen noktai REÎS — Maddeyi reylerinize arz ediyorum. :
nazarında ısrar etmektedir. Kabul edenler... Etmiyenler... Kabul edilmiştir.

REÎS — Emrullah Nutku'nuıı takririni oku­ MADDE 3. — Bu kanunun hükümlerini ic­


tuyorum. raya, îcra Vekilleri Heyeti memurdur.
REÎS — Maddeyi reylerinize arz ediyorum :
Yüksek Reisliğe
Kabul edenler... Etmiyenler... Kabul edilmiştir.
Görüşülmekte olan kanunun birinci madde­ Tasarının birinci müzakeresi bitmiştir.
sine merbut 484 ncü maddede bir hisse sene­
dinin kıymeti muharreresinin elli yerine yüz li­ Ruznamede görüşülecek başka madde ; yok­
radan fazla olamaz diye değiştirilmesini teklif tur, 13 Kânunuevvel 1954 Pazartes günü saat
ederim. on beşte toplanmak üzere Celseye son veriyo­
rum.
Trabzon
Emrullah Nutku Kapanma saati : 16,50

l»ı -N II

\
1:15 10.12.1954 0:1
6. — SUALLER VB OEVAPLAB

A — TAHRİRÎ SUALLER
1. — Gazianteb Mebusu Süleyman Kuranel'- lük ve reisliklerin emanet ve taahhüt yolu ile
in, Nafıa Vekâletine bağh umum müdürlük, mü­ yaptığı ve yapmakta olduğu iş tutarı ne ka­
dürlük ve reisliklerin merkez ve ta§ra kadrola­ dardır,
rında maaş, ücret ve yevmiye ile çalıştırılan kaç
tane Y. mühendis, Y. mimar, mühendis, mimar T. C.
ve fen memuru bulunduğuna ve bu teşekküllerin Nafıa Vekâleti 8 . XII . 1954
1953 yılında yaptığı ve yapmakta olduğu iş tuta­ Zat işleri Müdürlüğü
rına dair sualine Nafıa Veküi Kemal Zeytinoğlu'- Sayı : 5,0 - 74, 15944
nun tahrirî cevabı (7/24)
özeti: Teknik personel
16 . XI . 1954 ve 1953 yılında yapılan
T. B. M. Meclisi Yüksek Riyasetine ister hakkında. ,
Aşağıdaki yazılı sorularımın yazılı olarak Büyük Millet Meclisi Yüksek Makamına
Nafıa Vekâletince cevaplandırılmasını saygıla­ 17 . XI . 1954 tarih ve Umumi Kâtip, Ka­
rımla rica ederim. nunlar Müdürlüğü sözlü 533 - 2465/7-24 sayılı
Gazianteb M. yazıları karşılığıdır.
Sülteyman Kuranel Vekâletimiz1 daireleriyle bağlı umum müdür­
lüklerin merkez ve taş^a teşkilâtlarında, istih­
1. Nafıa Vekâleti bünyesinde bulunan dam edilen maaşlı, ücretli ve yevmiyeli yüksek
umum müdürlük, müdürlük ve reisliklerin mer­ mühendis, yüksek mimar, mühendis, mimar ve
kez ve taşra kadrolarında, fen memuru adedi 1 sayılı» cetvelde ve 1953 yı­
a) Maaşlı, lında emanet ve taahhüt yolu il<e yapılmış ve
b) Ücretli, yapılmakta olan işler de 2 sayılı cetvelde göste­
c) Yevmiyeli kaç tane, rilmiş olup ilişik olarak sunulmuştur.
Y. mühendis, Y. mimar, mühendis, mimar ve Saygılarımla arz ederim.
f<en memuru vardır? Nafıa Vekili
2. 1953 yılında bu umum müdürlük, müdür­ K. Zeytinoğlu

-76
1:15 İÛ. 12,1964 d:l
[1] SAYILI CETVEL
Nafıa Vekâleti merkez ve taşra teşkilâtında çalışan teknik eleman miktarını gösterir listedir.
M E R K E Z T A Ş R A

Maaşlı Ücretli Yevmiyeli Maaşlı Ücreti Yevmiyeli Yekûn

Yüksek mühendis 44 18 36 33 17 60 208


Yüksek mimar 6 11 18 6 8 8 57
Mühendis 8 9 8 70 14 13 122
Mimar — 1 1 — 2 — 4
Fen memuru 4 11 5 86 35 29 170

Yekûn 62 50 68 195 76 110 561

Nafıa Vekâleti Karayolları Umum Müdürlüğü merkez ve taşra teşkilâtında çalışan teknik eleman
listesidir.
M E R K E Z T A Ş R A

Maaşlı Ücretli Yevmiyeli Maaşlı Ücreti Yevmiyeli Yekûn

Yüksek mühendis 25 10 74 16 18 114 257


Yüksek mimar — — 5 — — — 5
Mühendis 15 6 14 47 16 54 152
Mimar — — 1 — _». — 1
Fen memuru 8 5 14 23 15 120 185

Yekûn 48 21 108 86 49 288 600

Nafıa VekâMine bağlı Devlet Su İşleri Umum Müdürlüğü merkez ve taşra teşkilâtında çalışan
teknik eleman listesidir.
MERKEZ TAŞRA

Maaşlı Ücretli Yevmiyeli Maaşlı Ücretli Yevmiyeli Yekûn

Yüksek mühendis 20 7 35 31 10 60 163


Mühendis 2 — ' 10 21 4 9 46
Fen memuru 1 — 4 21 13 40 -79

Yekûn 23 7 49 73 27 109 288

Nafıa Vekâletine bağlı ve 3659 sayılı Müesseseler Baremi Kanununa tâbi Elektrik İşleri Etüt
İdaresi Umum Müdürlüğünde çalışan teknik eleman listesidir. (Taşra teşkilâtı yok).
Merkez

Maaşlı Ü c r e t i Yevmiyeli Yekûn

Y. Müh. 2 10 2 14
Müh. 2 5 2 9

Y«kûn 4 15 4 23

77-
İ : 15 10.12.1954 C :1
[2] SAYILI CETVEL
1953 yılında Nafıa Vekâleti dairelerince ve taahhüt yoliyle yapılan üsler.
Demiryollar ve Limanlar İnşaat Beisliğince
1953 yılında emanet ve taahhüt yolu ile yaptığı ve yapılmakta olan işler tutarı.
Demiryollar inşaatı Limanlar inşaatı
yapılan iş tutarı yapılan i§ tutarı
Lira Lira

1953 21 755 000 39 567 500


1954 30 000 000 42 075 001

Yekûn 51 755 000 81 642 501

Yapı ve îmar İşleri Beisliğince


1953 senesi içinde :
Şehircilik Fen Heyeti Müdürlüğünce 82 kasabaya ait halihazır harita kontrol ve tasdik edilmiş
ve 103 imar plânı keza tasdik ve tanzim edilmiştir.
1953 senesi içinde :
Tahsisatı Vekâletimiz büteçsinde olmıyan diğer vekâlet ve idarelerle ait (89) muhtelif inşaata
ait proje tasdik edilmiştir.
1953 senesi içinde :
Belediye ve mülhak bütçeli idareler ile Özel idare ve inşaat tahsisatı Vekâletimiz bütçesine konin i -
yan muhtelif vekâletlere ait (135) aded yekûnu (45 078 836) lira tutan inşaat keşfi tasdik edilmiştir.
1953 yılında, yeniden yaptırılan ikmal edilen ve onarılan bina adedile bunlara sarf edilen tahsisat
aşağıda gösterilmiştir,

1
İnşa ve Sarf edilen
Yılı ikmal yeni inşa Onarım Para

1953 84 428 ( X ) 558 64 280 010


( X ) Bu rakam içerisinde bir mukavele ile yapılmış 130 ev vardır.
Hava Meydanları İnşaat Müdürlüğünce :
1953 yılında emanet suretiyle Esenboğa Hava Meydanının inşaatına devam edilmiş olup bu yıl
içinde inşaat malzeme ve teçhizatı dâhil 2 605 000 lira sarf edilmiş ve 5076 sayılı Kanuna ek 5843 sa­
yılı Kanunun verdiği salâhiyete istinaden girişilmiş bulunan son taahhütlerle umumi masraflar ola­
rak ceman 7 541 400 lira sarf edilmiştir.
1954 yılında sivil meydanlar için yeni bir taahhüde girişilmemiş ve eski işlerin ikmaline çalışıl­
mıştır,
Esenboğa emanet inşaatının ikmali için bu yıl 2 162 000 lira ve diğer taahhüt işleri ile umumi
masraflar karşılığı 4 408 '000 lira sarf edilecektir.
Nato işlerir: 1953 yılında meriyete giren yukarda münderiç kararnameye müsteniden Eskişehir,
Konya, Diyarbakır, Balıkesir, Bandırma, Merzifon, Malatya ve Batman hava üstlerinin inşaası beynel­
milel şöhreti haiz firmalardan teklif almak suretiyle ihaleye çıkarılmış ve ceman 94 811 430 lira be­
delle mütaahhitlerine ihale edilerek mukaveleleri bağıtlanmıştır.
Ayrıca akar yakıt depolama ve tevzi sistemi işlerinden bugüne kadar 22 196 179 liralık iş
mütaahhitlerine ihale edilmiştir.
Bu işlerin etüdü, projelerinin hazırlanması ve inşaatının kontrolü için 1953 yılında gerek

— 78 —
t : 15 10.12 .1954 Ö :1
bütçemizde ve gerekse Millî Müdafaa Vekâleti bütçesinde 718 619 lira sarfedilmiş ve 1954 malî
yılında da 2 000 000 lira sarf edilecektir.
Mütaahhitlerine ihale edilmiş işler karşılığında bugüne kadar ceman 11 149 690 lira öden­
miştir.
1954 malî yılı sonuna kadar takriben 40 000 000 liralık için proje ve şartnameleri hazırla­
narak ihale edilecektir.

Nafıa Vekâletine bağlı Karayolları Umum Müdürlüğünce 1953 yılında emanet ve taahhüt yoliyle
yapılmış ve yapılmakta olan işler :
1953 1954
Yollar (10 000 000 Bono dâhil) (50 000 000 Bono dâhil)

Emanet işler 50 853 000 . 61 872 000


İhaleli işler 40 306 000 46 393 000
Köprüler
Emanet işler 2 682 000 2 643 000
İhaleli işler 12 000 000 15 115 000
Tesisler
Emanet işler — 598 000
İhaleli işler 1 694 000 2 925 000
İstimlâk 11 577 000 14 492 000
Makine masrafları 25 792 000 25 723 000
Etüd ve proje işleri 4 000 000 6 000 000
Diğer masraflar 7 397 334 14 078 417

Yekûn 156 301 334 189 839 417

Nafıa Vekâletine bağlı Devlet Su İşleri Umum Müdürlüğünce 1953 yılında emanet ve taahhüt
yolu ile yapılmış ve yapılmakta olan işler.
1. a) 1953 yılında ihale edilen işlerin tutarı 60 368 000
b) „ Bu işlere 1953 malî yılında yapılan ödemeler 2 048 000
e) lleriki yıllara sirayet eden 58 320 000
2. a) Evvelce ihale edilmiş işlere 1953 malî yılında yapılan ödemeler 38 813 000
b) Avans bakiyeleri mecmuu 6 889 000
c) İstimlâk genel masraf, emanet işler ve müteferrik masraflar 9 681 000
d) 1953 yılında ihale edilen işlere 1953 malî yılında yapılan ödeme ' 2 048 000

57 431 000

3. Bütçe (1963 malî yılı)


a) Nakden.tediye 52 880 000
b) 1954 vadeli bono 4 551 000

57 431 000

TO —
1 : 15 10 .12 .1954 C :1
Nafıa- 'Vekâletine bağlı Elektrik İşleri Etüd İdaresi Umutn Müdürlüğünce 1953 yılında ema­
net ve taahhüt yolu ile yapılmış ve yapılmakta olan işler.
Yapılacak enerji istihsal santrallariyle ilgili olarak yapılan ve bölgenin veya mahallin bugün­
kü ve ilerdeki takat ve isteklerini tesbit eden enerji etüdleriyle bu mahallerdeki enerji kaynak­
larının etüdü.
Gediz bölgesinde 12 şehir ve kasabanın Gazianteb ve kaza merkezlerinin, Akşehir - Yalvaç -
Şarki Karaağaç - Gelendost ve Sütçüler kaza ve nahiye merkezlerinin, Giresun ve Ordu il mer­
kezlerinin, Yozgad - Yerköy Elmalı, Karaman, Rize ve Trabzon şehirleriyle kaza merkezlerinin,
Taşköprü ve Kendir Fabrikasının Sivrihisar ve civarının enerji etüdleriyle; Elmalı civarındaki
' sular, Aksu, Turnasuyu ve Melet çayı ve Alanya civarında Dim, Ola, Kargı, Alara ve Karpuz su­
ları, İkizdere, Of, Kaptanpaşa ve Fırtına suları, Taşköprü ve civarında kirazlı dere ve Göksu su­
ları, Sivrihisar civarında Düden çayı etüdleri yapılmıştır.
Hidr o grafik etüdleri :
Bu yıl içinde yeniden açılan 74 istasyonla birlikte 214 e yükselen rasat istasyonlarımızda 1953
yılı içinde 662 aded akım ölçüsü yapılmıştır.
Topografik etüdleri :
1953 yılı içinde idarenin ele aldığı nehir havzaları, baraj ve münferit santral projeleri için
çeşitli harita işleri yapılmıştır. (Bent ve santral haritaları, tulânî profiller vesaire.)
Jeolojik Etüdler ve Sondajlar :
Seyhan bent ve santralı için temel sondajlar],
Kızılırmak üzerinde Köprüköy temel sondajları,
Kızılırmak üzerinde Kesikköprü bent ve temel sondajlar'!,
Kızılırmak üzerinde Hirfanlı mevkiinde bent ve temel sondajları,
Kızılırmak üzerinde Kapulukaya mevkiinde bent ve temel sondajları,
Konya ovasında Altmape, Mayderesi temel sondajları,
Eskişehir civarında 8 köyün içme suyu sondajı,
Eskişehir içmesuyu yeraltı sondajları,
Gediz üzerinde temel sondajları,
Yeşilırmak Al.rn.us mevkiinde temel sondajları ile muhtelif yerlerde diğer jeolojik etüdler ya­
pılmıştır.
Proje İşleri :
Yukardaki etüdlere istinaden Trabzon - Değirmendere; Yozgad - Karanlıkdere, Tosya - Derin-
göz; Rize - İkizdere; Gelendost - Yalvaç - Şarkikaraağaç - Kırşehir; Karaman; Sütçüler; Bolu -
Düzce; Van - Bendimahi; hidro-elektrik santral hava hattı ve transformatör merkezleri projeleri
hazırlanmış, Kızılcabölük santral projesinin tanzimine geçilmiştir. Bunlardan başka Hirfanlı baraj
ve bölge santralı ve Almus barajı ve santral projeleri üzerinde Amerikalı müşavirlerle teşriki me­
sai edilerek tesbit edilen esaslar dâhilinde proje üzerinde gerekli çalışmalar yapılmıştır.
Ekonomi ve İstatistik İşleri :
Memlekette mevcut şehir ve endüstri santrallarının faaliyetini ve işletme neticelerini tesbit,
istihsal durumunu ve gidişatını tâyin maksadiyle istatistik bilgiler toplanmış ve bu malûmat tas­
nif ve tahlil edilerek etüdler için kıymetiendirilmiştir.
Köy Elektrifikasyon Etüdleri :
Hükümet programına, alınmış olan köylerimizin elektrifikasyonu dolayısiyle 1953 yılı içinde
hangi köylerin nereden ve ne suretle beslenebilecekleri konusunun etüdüne bu yıl içinde başlan­
mıştır.

— 80 —
I : 15 10.12 . 1954 O:1
2, — Amasya Mebusu Hâmit Koray'm, j etüdlerinin ikmal edilip edilmediğine dair Amas­
Amasya ve havalisini feyezanların tahribatın­ ya Mebusu Hâmit Koray tarafından verilen tah­
dan bir an evvel kurtarmak maksadiyle yaptırı­ rirî sual takririne hazırlanan cevabın ilişik ola­
lacak Almus ve Kazankaya barajlarının etüdleri­ rak sunulduğunu saygılarımla arz ederim.
nin ikmal edilip edilmediğine dair sorusuna Na­ Nafıa Vekili
fıa Vekili Kemal Zeytinoğlu'nun tahrirî cevabı K. Zeytinoğlu
(7/26)
Amasya ve havalisini feyezanların tahriba­
16. XI.1954
tından bir an evvel kurtarmak maksadiyle yap­
T. B. Millet Meclisi Yüksek Reisliğine
tırılacak Alımıs ve Kazankaya barajlarının
Yeşilırmak ve Çekerek ırmaklarının hemen
etüdlerinin ikmal edilip edilmediğine dair Amas­
her sene ilkbaharda yükselmesiyle husule ge­
ya Mebusu Hâmit Koray'm tahrirî sual takriri
len feyezan Amasya bağ ve bahçeleriyle ırmak
aşağıda cevaplandırılmıştır:
güzergâhmdaki köylerin mezruatmı yok et­
1. Almus Barajı:
mekte, bir kısım topraklarını alıp götürmekte,
Bu barajın projelerinin hazırlanmasında lü­
suların istilâ ettiği birçok binalar harabiye uğ­
zumlu ilk etüdler ikmal edilmiş, sondajlar yap­
ramakta ve bu yüzden vatandaşlarımız büyük
tırılmış, baraj yerinin ve göl sahasının harita­
zararlara duçar olmaktadırlar.
ları çıkarılmış *Te bir proje taslağı hazırlanmış­
Bu elîm manzarayı Sayın Cumhur Reisimiz
tır.
de bizzat müşahede buyurmuşlar ve her sene teker­
2. Kazankaya Barajı :
rür eden bu tabiat faciasının önlenmesi için bir an
Bu barajın projelerinin hazırlanmasında lü­
evvel faaliyete geçilmesini emir buyurmuşlardı.
zumlu ilk etüdler yapılmış olup gerekli, diğer
Dört seneden beri inşası ikmal edilemiyen Duruca-
malûmatın toplanmasına ve sondajların yapıl-
su hidro - elektrik santralinin bitirilmesiyle de bu
manına önümüzdeki aylar içinde başlanacaktır.
taşkına mâni olunamıyacağı anlaşıldığından
Esasen Almus ve Kazankaya barajlarının
Almus ve Kazankaya barajlarının yaptırılması­
projeleri, Yeşilırmak ve kollarını ihtiva eden
na fennî zaruret görülmüştü. Amasya ve hava­
Yeşilırmak amenajman plânı içinde etüd edile­
lisinin her sene tehlike arz eden bu taşkınlar­
rek hazırlanacaktır.
dan bir an evvel kurtulmasını mümkün kılacak
faaliyetlerin neticesini halkımız sabırsızlıkla Halen bu amenajman plânı üzerinde çalışıl­
beklemekte olduğundan mevzuubahis iki bara­ makta olup, plânın ikmalinden sonra plâna dâ­
jın etüdlerinin ikmal edilmiş olup olmadığının, hil projelerin ehemmiyet sırası meydana çıka­
edilmemişse ne zaman bitirilip ihaleye çıkarıla­ caktır.
caklarının Nafıa Vekâletince yazılı olarak cevap­ Bütçe ve ödenek durumuna ve am'enajman
landırılmasının teminini saygılarımla rica ede­ planındaki sıraya göre projeler tahakkuk saf­
rim. hasına konulacaktır.
Amenajman plânı hazırlanmadan Almus ve
Amasya Mebusu
Kazankaya barajları ele alınamıyacaktır.
Hâmit Koray
3. — Amasya Mebusu Hâmit Koray'm, mem­
T. C. 8 . XII .'1954 leket sathının ağaçlandırılması, yeraltı suların­
Nafıa Vekâleti dan istifade edilmesi, suni gübrenin gümrüksüz
Hususi Kalem Müdürlüğü ithali, sulama tesislerinin getirtilmesi, suni yağ­
Sayı : 588 mur yağdırılması, hububatın iyi vasıfta yetişti­
rilmesi ve hayvancılığın inkişaf ettirilmesi hu­
T. B. M. M. Reisliğine
suslarında ne düşünüldüğüne ve alman tedbirle­
Ankara
rin mahiyetine dair sualine Ziraat Vekili nedim
19 . X I . 1954 gün ve 7-26/549-2502 sayılı
Ökmen'in tahriri cevabı (7/25)
yazı karşılığıdır:
Amasya ve havalisini feyezanların tahriba­ T. B. M. M. Yüksek Reisliğine
tından bir an evvel kurtarmak maksadiyle yap­ Aşağıdaki suallerimin Ziraat ve Nafıa vekâ-
tırılacak Almus ve Kazankaya barajlarının | letlerince yazılı olarak cevaplandırılmasının te-

— 81 —
î : 15 10.12 .1954 C :1
minine müsaadelerini saygılarımla rica ederim. X I - Köylümüzün yalnız ziraatle geçinmek
Amasya Mebusu mecburiyetinden kurtarılması ve aynı zamanda
H. Koray memlekette hayvancılığın inkişaf ettirilmesi
için düşünülen tedbirler nelerdir?
I - Memleket sathının ağaçlandırılması ve en
kısa zamanda ormanlar yetiştirilmesi için şim­
T. C.
diye kadar ne gibi tedbirler alınmıştır?
Ziraat Vekâleti 8 . X I I . 1954
II - Kurak mmtakalarda yeraltı sularından
Hususi : 2396
faydalanılmak için sondaj tecrübelerine girişil­
miş midir, nerelerde kaç kuyu açılmış ve ne ne­ T. B. M. M. Yüksek Riyasetine
ticeler elde 'edilmiştir? Irmak ve göl sularından C : 19 . X I . 1954 gün ve Kanunlar Müdürlü­
istifade edilmek üzere etüdler yapılmış mıdır? ğü 7 - 25/548 - 2501 sayılı yazıya :
Ele alınmış ve alınması gereken baraj etüdleri Amasya Mebusu Hâmit Koray tarafından ve­
ne safhadadır? rilen tahrirî sual takririne verilen cevabi yazının
III - Yorgun topraklarımızı besliyecek ve leffen takdim kılındığını saygılarımla ar» ede­
hububat mahsulümüzün verimini artıracak sun'i rim.
gübre kullanılması için - memlekette kurulmakta Ziraat Vekili
olan fabrikalar faaliyete geçinceye kadar-güm­ Nedim ökmen
rük resminden muafen hariçten gübre ithali ile
köylüye tevzii mümkün görülmekte midir? Amasya Mebusu Hâmit Koray'm yazılı soruları
IV - Sulama işleri halledilinceye kadar ku­ ve cevaplan
rak mmtakalar çiftçilerinin istifadesine arz edil­ Soru 1. Memleket sathının ağaçlandırılma­
mek üzere hariçten, su püskürten tulumbalarla sı ve en kısa zamanda ormanlar yetiştirilmesi için
rezervuarlar getirilmesi düşünülmekte midir? şimdiye kadar ne gibi tedbirler alınmıştır?.
V - Şimdiye kadar memleketimizde sun 'i yağ­ Cevap 1. Yurdun ağaçlandırılması bakımın­
mur yağdırma tecrübesi yapılmış mıdır? Diğer dan vekâletimizce yapılmakta olan çalışmalar,
memleketlerdeki bu nevi tecrübeler muvaffak orman içi ve orman dışı ağaçlamaları olmak üze­
olmuş mudur? re iki yönden mütalâa edilebilir :
VI - Buğdaylarımızı,, kalitelerini düşüren, Yapılan ağaçlama işleri için lüzumlu fidan­
vasıflarını bozan pelemir ve emsiali yabancı ve ları yetiştirmek üzere şimdiye kadar Orman
muzır maddelerden âri, vezin ve evsafı dünya! Umum Müdürlüğüne bağlı olarak 17 daimî ve 8
buğdayları ayarında yetiştirebilmek için ne gibi muvakkat fidanlık tesis edilmiş bulunmaktadır.
tedbirler alınması düşünülmektedir. ? Ayrıca vekâletimize bağlı diğer umum müdür­
VII - Selektör ve ilaçlama işleri memleketin lükler müesseselerinin bu yoldaki imkânlarından
her tarafında yapılabilmekte midir? da istifade edilmektedir.
VIII - Ziraat alet ve makinalarının yedek­ Orman içi ağaçlamaları; yangın ve sair yol­
lerinin ihtiyaca yetecek kadar memlekette mev­ larla tahribata uğrıyan ormanlık sahaların imarı
cutları var mıdır? Bunları vilâyet merkezlerin­ maksadiyle yapılmaktadır. Bu şekil ağaçlamalara
den tedarik etmek mümkün olabilmekte midir? 1945 yılında tohum ekmek suretiyle başlanılmış-
IX - Çiftçilerimizi çeşitli mahsul yetiştirme­ sa da 1951 yılında o zamana kadar tohumla ya­
ye sevk ve teşvik için çalışmalar ne durumda­ pılan ağaçlamalarda basan elde edilemiyeceği ne­
dır? Mmtakalarm hususiyetlerine göre bir tas­ ticesine varılarak bu usul terk edilmiş ve fidan
nif ve program yapılmış mıdır? dikilmek suretiyle ağaçlama işlerine devam edil­
X - Devlet çiftliklerinin topraksız ve cüzi miştir.
toprak sahibi köylülere taksitle satılması düşü­ Son dört yıl zarfında yapılan orman içi ağaç­
nülmekte midir? lamaları şöyledir :

— 82
î : 15 10.12.1954 C :1
Ağaçlanan saha (Hektar)
Dikilen fidan Ekilen tohum
Sene Tohum ekimi Fidan dikimi sayısı kilo

1951 1 085.5 — — 18.596


1952 — 218.5 81.257 —
1953 — 86.0 534.508 —
1954 (İlkbahar) — 507.8 3.045.870 —

1 085.5 812.3 3.661.630 18.596

Orman dışı ağaçlamaları; yeniden orman ye­ Resmi Köy ve Hususi


tiştirmeye müsait olan sahaların ağaçlandırılma­ Sene teşekküller belediyeler şahıslar
sı, su ve toprak erozyonuna mâni olmak ve ağaç­
sız kasaba ve köylerde koruluklar yetiştirilmek 1951 1 759 337 43 565 599 470
maksadiyle yapılmaktadır. 1952 2 498 542 54 185 1 410 876
1953 3 065 952 344 267 601 896
Son dört yıl zarfında kasaba ve köylerde ya­ 1954 (Îİk­
pılan orman dışı ağaçlama faaliyetleri şöyledir : bahar) 686 592 30 325 1 243 072
Ağaçlanan saha Dikilen fidan
8 010 396 472 342 3 855 314
Sene Hektar Sayısı
Soru 2. Kurak mmtakalarda yeraltı sula­
1951 263,05 " 1 482 267 rından faydalanmak için sondaj tecrübelerine
1952 307,00 953 043 girişilmiş midir? Nerelerde kaç kuyu açılmış ve
1953 399,70 1 131 923 ne neticeler elde edilmiştir! Irmak ve göl sula­
1954 (Îİkbahar) 47,00 101 729 rından istifade edilmek üzere etüdler yapılmış
mıdır? Ele alınmış ve alınması gereken baraj
1 016,75 3 668 962 etüdleri ne safhadadır?
Ayrıca 1952 yılında Orta Anadolu köyleri­ Cevap. Yurdumuzun Konya ve Urfa vilâ­
nin ağaçlandırılması maksadiyle hazırlanan bir yetleri gibi kurak bölgelerinde yeraltı suları
program gereğince köy korulukları tesisine baş­ araştırmaları için Nafıa Vekâletiyle Vekâleti­
lanmıştır. Şimdiye kadar bu maksatla yapılan miz bir proje hazırlamış ve 1953 yılında bu pro­
işler şöyledir : jenin tatbikatına başlanılmıştır. Bu iş bir Al­
man firmasına ihale edilmiş olup bugüne kadar
Ağaçlanan saha Dikilen fidan Konya'da 23 sondaj yapılmıştır. Bunlardan 18
Sene Hektar Sayısı kuyuya ait malûmat gelmiştir. Buna göre 18
kuyudan 11 inde su bulunmuş, diğerlerinde bu­
1952 185,20 430 245 lunamamıştır. Su çıkan kuyuların saniyedeki
1953 576,00 520 579 su verimleri, ikisinde 7 litre ve diğer 9 unda ise
1954 (İlkbahar) 213,83 510 980 20 - 30 litre arasındadır. Alınan neticeler umu­
miyetle müspettir. Diğer 5 sondaj neticelerinin
975,03 1 461 804 de müspet olduğu tahmin edilmektedir. Bu hu­
Ayrıca orman fidanlıklarından resmî teşek­ susta yakında Urfa'da Çalışmalara başlana­
küller ve hususi şahıslara bedelli ve bedelsiz caktır.
olarak fidan verilerek ağaçlama işleri teşvik Bilindiği üzere, memleketimizde ırmak ve
edilmektedir. Son dört yıl zarfında tevzi edilen göl gibi yerüstü sulariyle yeraltı sularının ge­
fidan miktarları şöyledir : liştirilmesi mevzuu Nafıa Vekâleti Devlet Su

— 8S —
î : 15 10.1:2.1954 C :1
İşleri Müdürlüğü vazifeleri eümlesindendir. Ve­ Soru 6. Buğdaylarımızı, kalitelerini düşü­
kâletimiz suyun ziraatte kullanılması işleriyle ren vasıflarını bozan Pelemir ve amsali yabaneı ve
uğraşmakta ve ayrıca yurdumuzun birçok yer­ muzır maddelerden âri, vezin ve evsafı dünya buğ­
lerindeki küçük suların ıslahı ve ziraatte fay­ dayları ayarında yetiştirebilmek için ne gibi
dalanması bakımından çiftçilere teknik ve malî tedbirler alınması düşünülmektedir?
yardımlarda bulunmaktadır. Bundan başka Na­ Cevabı : Buğdaylarımız dünya piyasaların­
fıa Vekâletince sulama tesisleri kurulmuş ve da kolayca ve değeri fiyatına satılabilmelerini
kurulacak olan sahalarda zirai ve toprak etüd- temin için alınması lüzumlu bulunan tedbirle­
lerinin hazırlanmasında Vekâletimizle îş birliği ri tesbit etmek üzere 1952 yılında bütün alâka­
yapılmaktadır. lı teşekküllerin iştirakiyle bir toplantı yapılmış
Soru 3. Yorgun topraklarımızı besliyecek ve bu hususta bir de buğday standardizasyonıı
ve hububat mahsulümüzün verimini artıracak raporu hazırlanmıştır.
suni gübre kullanılması için memlekette kurul­ Bu raporda tavsiye edilen tedbirlerin alın­
makta olan fabrikalar faaliyete geçinceye kadar ması için vekâletimiz iki seneden beri mevcut
gümrük resminden muafen hariçten gübre itha­ imkânlar dairesinde çalışmaktadır. Bu cümleden
li ile köylüye tevzii mümkün görülmekte midir ? olarak :
Cevap : Topraklarımızın verimli ve hektar­ a) Hububat ile alâkalı çalışmaların koordi-
dan alman mahsul miktarının yüksek tutulması ne bir şekilde yürütülmesini sağlamak maksa­
maksadiyle memleketimizde kurulmakta olan diyle vekâletimizde daimî bir komite kurulmuş­
gübre fabrikaları tam faaliyete geçinceye kadar tur.
yeni Gümrük Kanunu tarifesine göre yüzde 10 - b) Bilhassa dünya piyasalarının istediği
15 gümrük resmiyle hariçten gübre ithal edile­ sert buğdayların yetiştirilmesi üzerinde hassasi­
cek ve bedeliyle çiftçilerimize satılacaktır. yetle durulmakta ve çiftçilerimiz teşvik edil­
Soru 4. Sulama işleri halledilinceye kadar mektedir.
kurak mmtakalar çiftçilerinin istifadesine arz c) Verimle birlikte kalitesi yüksek buğday
edilmek üzere hariçten, su püskürten tulumba­ çeşitlerinin yetişrilmesi hususunda zirai araştır­
larla rezervuarlar getirilmesi düşünülmekte mi­ ma müesseselerimiz ehemmiyetle çalışmaktadır.
dir? d) Çiftçilerimize iyi vasıflı ve temiz tohum­
Cevap : Sulama işleri için lüzumlu bulunan luk verilmesi bakımından vekâletimize bağlı mü­
santrfüj ve motopomplar Öteden beri hariçten esseseler plânlı bir şekilde çalışmaktadır.
ithal edilerek çiftçilerimize satılmaktadır. Sp- e) Buğdaylarımızın kalitesine tesir eden
ribkler denilen su püskürtme suretiyle sulama plemirle mücadele mevzuu üzerinde ehemmiyet­
sistemlerinin pahalı olması ve bilhassa bunların le durulmakta ve bu hususta çiftçilerimiz çeşit­
memleketimiz şartlarında rentabl olarak iş gö­ li yollarla irşadedilerek plemirlin kimyevi v#
rüp görmiyecekleri henüz müesseselerimizde mihaniki usullerle imhası öğretilmektedir.
tecrübe ve tetkik safhasında olmasından çiftçi­
f) Ayrıca Toprak Mahsulleri Ofisi yurdun
lere satılmak üzere hariçten getirtilmeleri cihe­
muhtelif yerlerinde ve hassaten ihraç limanla­
tine gidilmemektedir.
rında büyük silolar yapmakta ve bu silolar te­
Sora 5. Şimdiye kadar memleketimizde su­
mizleme makineleriyle teçhiz edilmektedir.
ni yağmur yağdırma tecrübesi yapılmış mıdır?
Diğer memleketlerdeki bu nevi tecrübeler mu­ g) Bu yıl, Toprak Mahsulleri Ofisi muba­
vaffak olmuş mudur? yaalarını standardizasyon esaslarına göre yap­
Cevabı : Şimdiye kadar memleketimizde bulut­ mış ve Vekiller Heyeti hububatta kalite esasına
lardan suni yağmur yağdırma tecrübesi yapıl­ göre bir fiyat baremi kabul etmiştir.
mamıştır. Son defa Amerika 'da yaptığım tet­ Soru 7. Selektör ve ilaçlama işleri memleke­
kikler sırasında bu hususta Amerika'da yapılan tin her tarafında yapılabilmekte midir?.
araştırmalardan henüz amelî kıymeti haiz bir Cevabı: Çiftçi tohumluklarının temizlenmesi
netice almadıkları anlaşılmıştır. Ancak bu hu­ ve ilaçlanması için vekâletimizee şimdiye kadar
sustaki araştırmalara Amerika'da devam edil­ vilâyetlere verilmiş selektör ve tiryörlerin yekûnu
mektedir. 1036 selektör ve 301 tiryore baliğ olmuştur. Bu
84 —
I : 15 10.] İ .1954 6 :1
Miktarlar memleketteki bütün hububat tohum­ küçük »ulama işleri de bu konuda büyük fayda-
luklarının temizlenmesi için hesabedilen mikta­ ; 1ar sağlıyan çalışmalar olarak zikredilebilir.
rın takriben üçte birini teşkil etmektedir. | Sual 10. Devlet Çiftliklerinin topraksız ve
örnek ve öğretici mahiyette çiftçi hizmetine j cüzi toprak sahibi köylülere taksitle satılması
tahsis edilmiş bulunan bu makinalarm faydala­ i düşünülmekte midir?
rını anlamış bulunan bâzı köylerimiz ile bir kı­ I Cevabı : Memleket ziraatinin kalkınması yo­
sım büyük çiftçiler, selektör ve tiryörleri kendi­ lundaki çalışmalarımızda büyük ve faydalı hiz­
leri mubayaa ederek bunlarla hem tohumlukları­ metlerde bulunan Devlet Üretme çiftliklerinin
nı ve hem de pazara sevk edecekleri mahsullerini topraksız ve cüzi toprak sahibi köylere taksitle
temizlemektedir. Bu husustaki temayül gün geç­ satışı düşünülmektedir. Zirai hamlelerimizin ta-
tikçe memnuniyeti mueip bir şekilde artmakta­ I hakkuku yolunda çeşitli vazifeler verilmiş olan
dır. bu müesseselerin varlığına halen ve âtiyen muh­
taç olduğumuzu belirtmek yerinde olur.
Soru 8. Ziraat alet ve makinalarının.yedek­
lerinin ihtiyaca yetecek kadar memlekette mev­ Sual 11. Köylümüzün yalnız ziraatle geçin­
mek mecburiyetinden kurtarılması ve aynı za­
cutları var mıdır?. Bunları vilâyet merkezlerin­
manda memlekette hayvancılığın inkişaf ettiril­
den tedarik etmek mümkün olabilmekte midir?.
mesi için düşünülen tedbirler nelerdir1?
Cevabı : Ziraat alet ve makinaları için lü­
Cevabı : Bugün memleketimizde hayvan ser­
zumlu yedek parçaların Ekim 1954 ayı sonuna
vetimiz 64 milyonluk bir miktar ile hususi bir
kadar ancak yüzde 15 i gibi bir kısmın ithal edi­
kıymet taşımaktadır yapılan ilmî tetkikler neti­
lebilmiş olduğu teşkilâtımızdan alman raporlar­
cesinde hayvanlarımızın benliğinde verimlerini»
dan anlaşılmaktadır. Ziraat alet ve makinaları
artmasına ve cüsselerinin büyümesine müteveccih
için lüzumlu bulunan yedek parçaların bir kısmı
büyük bir enerjinin gizli olduğu ve metotlu,
memleket dâhilinde yapılabilmekle beraber halen
I programlı çalışmalar sayesinde hayvanlarımızın
ziraat alet ve makinaları yedekleri mevzuunda bir
L verim bakımından büyük inkişaflar göstermeye
eksiklik vardır. Bu hususta gerekli ithal imkân­
namzet bulunduğu görülmüştür.
larının sağlanması hususu zamanında İktisat ve
Ticaret Vekâletine bildirilmiştir. Çiftçi gelirleri arasında toprak mahsullerin­
den başka hayvan gelirlerinin de önemli bir yer
Soru 9. Çiftçilerimizi çeşitli mahsul yetiş­
almasını esaslı prensipleri arasına ithal eden ve­
tirmeye sevk ve teşvik için çalışmalar ne durum­
kâletimiz bu sahadaki çalışmalar için lüzumlu
dadır?. Mmtakalarm hususiyetlerine göre bir tas­
j esasları hazırladıktan sonra hayvancılığın kalkın­
nif ve program yapılmış mıdır?.
ması, hayvan ıslahının geniş ölçüde köylere ka­
Cevabı : Çiftçilerimiz çeşitli mahsul yetiştire­ dar girmesi için beş senelik bir program tarizini
rek gelir kaynaklarını artırmak ve onları tek bir edildiği gibi Orta ve Doğu - Anadolu koyunlarının
mahsule bağlı kalmaktan kurtarmak mevzuu üze­ da Merinosa tahvili suretiyle her sene hariee
rinde vekâletimiz programlı bir şekilde çalışmak­ verilmekte olan 100 milyon liralık bir dövizin
tadır. Bu cümleden olarak yurdun arıcılığa mü­ I tedrici surette tasarrufunu sağlamak maksadiyle
sait olan bölgelerinde fennî arıcılığın teşviki, | de 10 senelik bir Merinoslaştırma programı ha­
memleketin hemen her tarafında tavukçuluğun zırlanmıştır.
ıslahı, bilhassa Orta - Anadolu vilâyetlerinde top­
lu köy, bağ ve meyvalıkları kurulması, yine yur­ T. C.
dun hemen her tarafında, toplu köy yonealık ve Nafıa Vekâleti 9.XTI 1354
korunganlıkları tesis edilmek suretiyle hayvan ye­
Hususi Kalem Müdürlüğü
mi ziraatinin teşviki yolundaki çalışmalarımız
Sayı : 589
hazırlanmış bulunan programlar dairesinde yü­
rütülmektedir. Bundan başka yurdumuzun bir­ T. B. M. Meelisi Reisliğine
çok mmtakalarında kurulmuş ve kurulacak olan Ankara
şeker fabrikalarının da ziraatimizin çeşitlenmesi­ 19 . XI . 1954 gün ve 7-25/548-2501 feyılı
ne hizmet edeceği tabiîdir. Ayrıca vekâletimizce yazı karşılığıdır :
iki seneden beri ehemmiyetle ele alınmış bulunan Memleketimizin yeraltı sularından istifade

— 85 —
t : 15 10.12.1954 C :1
edilmesi hususunda ne düşünüldüğüne ve alman Hırfanlı, Demirköprü, Kemer ve Ayrancı ba­
tedbirlerin mahiyetine dair Amasya Mebusu Hâ- rajları mütaahhitlere ihale edilmiş olup şantiye
mit Koray tarafından verilen tahrirî sual takri­ tesislerinin inşası, irtibat yollarının yapılması ve
rine hazırlanan cevabın ilişik olarak sunulduğu­ ihzaratın ikmali gibi işlere başlanılmış bulun­
nu saygılarımla arz ederim. maktadır.
Nafıa. Vekili. Damsa barajının 1 nci kısım ihalesiyle ilgili
K. Zeytinoğlu işler ikmal edilmek üzere olup 2 nci kısmın iha­
lesi yakın bir zamanda yapılacaktır.
Memleketimizin yeraltı sularından istifade Ele alınmak üzere etüd programına alınmış
edilmesi hususunda ne düşünüldüğüne ve alman olan 34 kadar barajdan Mamasın, Altmapa, May,
tedbirlerin mahiyetine dair Amasya Mebusu Hâ­ Onaç, Almus ve Kazankaya barajlarının etüdleri
nı it, Koray tarafından verilen tahrirî sual takri­ ilerlemiş olup bir kısmında sondajları tamamlan­
ri aşağıda cevaplandırılmıştır : mıştır. Diğerlerinde sondajlar yapılmakta veya
Kurak bölgelerde etüd mahiyetinde tecrübele­ hemen başlanmak üzeredir.
re girişilmiş olup açılan kuyulardan alman su,
i. -— Amasya Mebusu Hâmit Koray'm,
miktarına ve durumuna göre içme suyuna veya
Amasya bölgesini yeraltı sulariyle sulama ve iş­
sulamaya tahsis edilecektir. Bugüne kadar Kon­
letme hususunda mütehassıs raporunda tavsiye
ya. Eskişehir, Adana, Antalya, Niğde, Merzifon
ve teklif olunan projenin 1955 senesinde tatbik
ve Gümüşhacıköy'de kuyular açılmıştır.
edilip edilmiyeceğine dair sorusuna Nafıa. Vekili
Konya'da (23), Eskişehir'de (8) kuyu açılmış
Kemal Zeytinoğlu'nun tahrirî cevabı (7/31)
ve (20) kuyu daha ihale edilmiş olup çalışmalara
devam edilmektedir. Konya'da çalışan ekip bu­ T. B. M. M. Yüksek Riyasetine
radaki işleri bitirdiğinden Urfa'ya nakledilmiş . Merzifon'un geniş ovasiyle Gümüşhaneıköy
ve çalışmalara başlamış bulunmaktadır. Bun­ kazasının bir kısmında pancar da dâhil olmak
dan sonra aynı ekip Mardin ve Ceylânpmar'da üzer<e yapılan çeşitli ziraat, bu arazinin büyük
kuyular açacaktır. bir kısmının sudan mahrum bulunması ve mah­
Adana'da (10) kuyu açılmıştır. sulün idrakine takaddüm eden devrelerde ekse­
Antalya'da 23 kuyu açılması işi mütaahhide riya yağmur yağmaması sebebiyle yanmakta,
ihale edilmiştir. verilen bütün emekfer boşa gittiği gibi halkı da
Niğde'de 10 kuyu açılacaktır. Halen mütaah- bu yüzden zararlara uğramakta olduğundan
hit 4 kuyu açmıştır. Diğer kuyuları açmak için yurdumuzun kalabalık, geniş ve şirin bir par­
çalışmaktadır. çasını bu dertten kurtarmak üzere yeraltı sula­
Merzifon'da (21) kuyu açılmış ve bu kuyu­ rından faydalanılması düşünülerek iki seneden
lara göre yeni bir araştırma projesi hazırlan­ fazla bir zamandan beri yapılmakta olan arte-
mıştır. ziyen sondaj denemeleri müspet neticeler vermiş
Aynı zamanda Türkiye'de bütün havralara ve açılan kuyular tahtezzemin büyük su rezer-
şâmil olan 5 senelik ve (3 000) kuyu üzerinden veleri bulunduğunu fiilen göstermiştir.
bir program hazırlanmıştır. Eldte edilen bu netice üzerine Nafıa Vekâleti,
Bugüne kadar açılan kuyularda % 85 nispe­ Vekâlet ecnebi mütehassıs jeologuna mmtakayı
tinde müspet netice elde edilmiştir. bir kere de ilmî tetkikten geçirtmiş ve bu zatın
Irmak, göl ve akar sulardan istifade edilmek arazi üzerinde yaptığı esaslı tetkikfer sonunda
üzere pek çok etüdler yapılmış olup bu etüdlere vermiş olduğu rapor da bu ümitli durumu! teyi-
istinaden taşkın koruma ve sulama tesisleri yapıl­ detmiş olduğundan sondaj faaliyetine devam
mış ve halen yapılmaktadır. .olunmakta iste de müspet netice veren ve vere­
înşa edilmekte olan barajlar : cek olan kuyular boşuna akıtılmıyarak bunlar­
Seyhan barajı inşaatı tespit edilen iş progra­ dan istifadeye geçilmek suretiyle mıntakada su­
mına uygun bir şekilde ilerlemekte olup 1956 se­ lama tesisi vücuda getirilmesi mumaileyh tara­
nesinde ikmal edilerek işletmeye açılacaktır. İs­ fından vekâlete tavsiye olunmuştur.
timlâk bedeli hariç Seyhan barajı keşif bedeli Seçim bölgemizin büyük bir kısmı için ha­
§7 milyon Türk lirasıdır. yati ehemmiyeti haiz bulunan bu sulama işinin
î .15 10.12 .1054 C :1
bir an evvel tahakkuk safhasına isalinin Hükü­ aşağıda cevaplandırılmıştır :
metimizce de terviç buyurulacağı şimdiye kadar Amasya vilâyetinin Merzifon ve Gümüşhacı­
yapılan maddi fedakârlıklarla da sabit bulun­ köy ovalarının yeraltı suyu durumunu tesbit et­
duğundan mütehassıs raporunda sulama ve iş­ mek üzere M. T. A. Umum Müdürü Ord. Prof.
letmeye mütaallik olarak tavsiye ve teklif olu­ Hâmit Nafiz Pamir ve Unesco'dan Prof. Wester-
nan projenin 1955 senesinde tatbikına başlanıp weld tarafından bu bölgede hidrojeolojik etüdler
başlanmayacağının Nafıa Vekâletince yazılı ola­ yapılmış ve tavsiye edilen yerlerde kuyuların
rak cevaplandırılmasına delâlet buyurulmasını açılması işi 1951 senesinde îlbank Temel Artezi-
saygılarımla rica ederim. yen Şirketine ihale edilmiş ve halen bu bölgede
Amasya Mebusu 24 kuyu açılmış bulunmaktadır. Ortalama ola­
H. Koray rak yeraltı su vaziyeti müspet netieeler vermiş
durumdadır.
T. C. Tecrübe kuyusu olarak açılan bu kuyulardan
Nafıa Vekâleti 9 . XII . 1954 müspet olanlarından ileride sulamada istifade*
Hususi Kalem Müdürlüğü edilecektir.
Sayı : 588 Tecrübe mahiyetinde açılan bu kuyulardan
T. B. M. Meclisi Reisliğine edinilen bilgiler muvacehesinde Amerikan teknik
Ankara yardımı ile memleketimize getirilmiş bulunan
23 . X I . 1954 gün ve 7-31/564-2599 sayıl» Hidrojeolog E. Herzog tarafından yeraltı etüd-
yazı karşılığıdır: leri derinleştirilmesi maksadiyle yeniden kuyu
yerleri tesbit edilmiş bulunmaktadır.
Amasya bölgesini yeraltı sulariyle sulama ve
igletme hususunda mütehassıs» raporunda tav­ Yeni bir ihale mevzuu olarak hazırlanan dos­
siye ve teklif olunan projenin 1955 senesinde ya, mahallen ihale edilmek üzere Amasya Valili­
tatbik edilip edilmiyeceğine dair Amasya Mebu- ğine gönderilmiştir.
*u Hâmit Koray tarafından verilen tahrirî sual Tahrirî sual takririnde bildirilen mütahassıs
takririne hazırlanan cevabın ilişik olarak sunul­ raporunda tavsiye ve teklif edildiği bildirilen su­
duğunu saygılarımla arz ederim. lama projesi mevcut değildir. Esasen etüd safha­
sı tamamlanmamış olan her hangi bir işe ait pro­
Nafıa Vekili
jelerin yapılmasına imkân bulunmadığı aşikârdır.
K. Zeytinoğlu
Netice olarak halen bu bölgede yeraltı suyu
Amaeya bölgesini yeraltı sulariyle sulama ve araştırılmasına devam edilmekte ve sulama pro­
işletme hususunda mütahassıs raporunda tavsiye jesi yapılmamış bulunmaktadır. Etüdün ikmali­
ve teklif olunan projenin 1955 senesinde tatbik ni mütaakıp müspet netice alınan kuyulardan da
edilip edilmiyeceğine dair Amasya Mebusu Hâ­ istifade edilmek suretiyle işletme projesi hazırla­
mit Koray tarafından verilen tahrirî sual takriri nacaktır.
<kJ>

t. B. M. M. Matbaan
Devre : X
İçtima : 1 S. S A Y I S I 27
İçel eski Mebusu Şahap Tol'un, Arzuhal Encümeninin 1 3 . 1 1 . 1 9 5 2
tarihli haftalık karar cetvelindeki 1466 sayılı Kararın Umumi He­
yette görüşülmesine dair takriri ve Arzuhal Encümeni mazbatası
(4/20)

27. XI.1952
T. B. M. M. Yüksek Başkanlığına
îcra memuru Hakkı Şişmanoğlu'nun altı kıdem tenzili cezasının kaldırılmasına dair Dilekçe Ko­
misyonunun 13 . X I . 1952 tarihli haftalık karar cetvelinin 9.1.1952 tarihli ve 1466 sayılı Kararmı
kanuna uygun görmemekteyim.
Âmme hizmeti kabul eden bir memurun Memurin Kanunu hükümlerine riayet edeceğini kabul
etmiş, demektir.
icra memuru Hakkı Şişmanoğlu memur olması dolayısiyle resmî bir tabipten rapor alması icabe-
derken almamış ve aldığı raporu resmî mercie tasdik ettirmemiş olması vazifesine verdiği ehemmi­
yet derecesini göstermektedir. Hariçten rapor alması ve ait olduğu mercie vaktinde göndermemiş
olması da vazifesinden sebepsiz ayrıldığını göstermektedir. Memurun bu halini murakabe eden Ada­
let Bakanlığı bu görüşle vaziyeti takdir ederek inzibat meclisine tevdi ederek inzibat meclisi hâ­
diseyi bu yolda takdir etmiş bulunmaktadır. Dilekçe Komisyonunun bu kararı âmme hizmetini ic­
raya memur merciin bu takdir hakkını tahdit ve takyideder mahiyette olduğundan ve hâdisede ka­
nunsuz ve usulsüz bir muamele bulunmadığından işbu kararın Kamutayda tekrar görüşülmesini iti-
razen arz ve teklif ederim.
içel Milletvekili
Şahap Tol

Arzuhal Encümeni mazbatası


T. B. M. M.
Arzuhal Encümeni $ .XII . 1954
Zat ve Evrak No. 9517 • 11209
Arzuhan En, No. 886Q• 10424
Kvmr No. 21
Esas No. 4-İĞ
Yüksek Riyaset Makamına
Erzurum îcra Memuru Hakkı Şişmanoğlu'­ inzibat Komisyonunca; izinsiz ve mazeretsiz ola­
nun; Soma icra memuru iken bu yer Hükümet rak bir yılda 20 günden fazla görevinden ayrıl­
doktorluğundan, 15 gün müddetle tedavi ve isti- mış olduğu ileri sürülerek, Memurin Kanununun
rahate muhtaç bulunduğuna dair almış olduğu 31 ve 26 ncı maddelerine tevfikan 6 ay kıdem
13 . III . 1948 tarihli raporu, Adliye Vekâletine tenzili cezası verilip ve bu kararın inzibat itiraz
gönderilmek üzere o tarihte mezkûr müddeiumu­ kurulunca da reddedilmiş olduğunu halbuki ken­
miliğe tevdi ve devir vermek suretiyle vazifesin­ disi yukarıda zikrettiği gibi raporla müsbet sıhhi
den infihâk etmiş ve sonradan aldığı raporları da mazeretinden dolayı işinden mecburen ayrılmış
vekâlete gönderilmiş olmasına rağmen, Merkez ve devam eden aynı mazeretini müselsel tarihli
mütaakıp raporlarla tevsik etmiş olduğu cihet­ edilen müddetler zarfında izinli sayılmak icap
le mezkûr kurullar kararlarında isabet bulunma­ ve iktiza ederdi.
dığını beyanla, hakkındaki bu cezanın kaldırıl­ Merkez inzibat Kurulunun bu cihetleri na­
ması talebini ihtiva eden vâki müracaatı üzerine; zara almadan ve tetkikatını derinleştirmeden
selef encümence ittihaz olunan ve haftalık karar mücerret bir görüşle kıdem tenzili cezası tatbik
cetvelinin 13 . I I . 1952 gün ve 22 sayılı nüsha­ ettiğine kanaat hâsıl olmuş ve inzibat itiraz
sında yayınlanan 9 . 1 . 1952 gün ve 1466 sayılı Kurulunun da bu baptaki kararı çoğunlukla
ve «müstedinin Soma îcra memuru bulunduğu tasvibetmiş mılunduğu görülmüştür.
sırada bu yer Hükümet doktorundan 15 gün İnzibat itiraz Kurulunun reddi itiraza müte­
müddetle tedavi ve istirahate muhtaç olduğuna dair olarak ekseriyetle verdiği karara muhalif
dair almış olduğu 13 . I I . 1948 tarihli rapora kalan kurul başkanı Yargıtay Birinci Reisi ile,
müsteniden o tarihte görevinden ayrıldığı mahallî ikinci Daire Başkanının sebebi muhalefetleri
Cumhuriyet savcılığının evrak arasına tasdikli bir ise: «alınmış olan raporların aksi tesbit edilme­
sureti konulmuş olan 13 . I I I . 1950 gün ve 628 diğine göre mazeretsiz vazifeden ayrılma bahis
sayılı yazısından ve aynı savcılık tarafından vâki mevzuu olamıyacağı ve pu itibarla itirazın ka­
istizah üzerine mezkûr raporu veren hükü­ bulü ve cezanın kaldırılması! lâzımgeleceği»
met tabibinin bu rapor münderecatmı müey- merkezinde olmakla, komisyonumuzun görüşünü
yit cevabından ve sözü geçen raporun zıyaa teyidetmektedir.
uğramış olmasından dolayı vekâlete gönderile­ Bundan başka; inzibat itiraz Kurulu, bahis
mediği de Bergama Cumhuriyet Savcılığının mevzuu kararma; ibraz 'edilen raporların izin­
yine evrak arasında mevcut 1. V I I . 1948 tarih siz vazifeden ayrılmayı icabettirecek derecede
ve 2743 sayılı yazısı suretinden anlaşılmıştır. olmadığı yolunda bir sebep" dercetmek suretiyle
Müstedinin, zikrolunan 13 . I I I . 1948 tarihli sağlık kurullarına veya Adlî Tıp Müessesesine
raporda yazılı tedavi ve istirahat müddetinin ait bir takdir hakkını da kullanmış bulunmak­
hitamından sonra da sıhhi mazeretinin devam tadır.
etmesi üzerine bir müddet vazifeden uzak kal­ Vekâlet yazısında zikri geçen idari dâvaya
dığı, keza suretleri dosya içinde bulunan mü- gelince; bu dâva Danıştayca Memurin Kanununun
selsel tarihli mütaakıp raporlar münderecatı ile 52 nci maddesine dayanılarak yalnız görevsizlik
teeyyüdetmiş bulunmaktadır. noktasından reddedilmiş olmasına göre bu bap­
Bahis mevzuu raporlar, hükümet doktorla* taki karar, esasa sâri ve şâmil olmadığından,
rı ve devlet hastanelerinde vazife gören mü­ meselenin kaza merciinden geçmiş sayılmasını
tehassıs etibba tarafından usulüne tevfikan ve­ icabettirmez.
rilmiş ve hilafı sabit oluncaya kadar muteber Yukarda gösterilen maddi ve kanuni delil­
bulunmuş olmak hasebiyle, aynı mahiyeti ha­ lere ve mucip sebeplere göre, her iki kurul ka­
izdir. rarlarında isabet bulunmadığından, bu kararla­
788 sayılı Memurin Kanunu ile ek ve tadil­ rın ref 'ine ve dilekçe hakkında uygulanan kı­
lerinde ve mevzu ile ilgili sair kanunlarda, dem tenzili cezasının bütün neticeleriyle birlikte
sıhhi mazeretini raporla tevsik ve bu rapora kaldırılması hakkında vazife bakımından ekse­
merciine tevdi eden bir memurun, vazifesin­ riyetle, esastan ittifakla verilmiş olan karara;
den veya memuriyet mahallinden ayrılabilme­ içel Mebusu Şahap Tol tarafından müstedinin
si için, ayrıca izin istihsal etmesi mecburi ol­ resmî bir tabip raporu almamış ve aldığı ra­
duğuna dair sarih veya zımni bir hükme raslan- porları da resmî tabibe tasdik ettirmemiş olma-
mamıştır. sının vazife icaplarına karşı ehemmiyet verme­
Bilâkis mezkûr kanunun 84 ncü maddesin­ mekte bulunduğunu ifade ettiği, buna göre va­
de, resmî etibbanm raporları üzerine hasta me­ ziyeti takdir eden inzibat meclisinin ve keza
murların izinli sayılmaları lâzımgeleceği yo­ vekâletin takdir hakkını takyit ve tahdideder
lunda kesin hükümler mevcuttur. Bu maddenin mahiyette bulunan kararın Umumi Heyette gö­
ıtlakma göre dilekçi, istihsal ve ibraz etmiş ol­ rüşülmesi talebi ile ve müddeti içerisinde yap­
duğu rakorlarda gösterilmiş olan tıbbi ve fennî tığı itiraz üzerine bu baptaki dosya tekrar tet­
lüzuma binaen, tedavi ve istirahat için tâyin kik ve müzakere olundu.

( S. Sa ısı : 27 )


Adalet Vekâletinin bu husustaki 16 . VII . tatbik edildiğini ifade etmiştir.
1951 tarihli yazısında ezcümle : Vekâletten izin Dosya arasında bulunan Devlet Şûrası 5 nci
istihsal ve sıhhi mazeretini de usulen tevsik et­ Dairesinin 12 . VII . 1951 gün ve 51/2420 sayılı
meden ve talebettiği (1) aylık izni dahi bekle­ kararı ile : Bahis konusu edilen kıdem tenzili
meksizin 13 . III . 1948 tarihinde vazifesini kararı Yargıtay başkanlar kurulunca tetkik ve
terk edip İstanbul'a gittiği ve İstanbul Deniz karara bağlanmak suretiyle kesinleşmiş olmasına
Hastanesi sinir ve ruh hastalıkları mütehassısın­ binaen tetkiki Devlet Şûrasının kaza sahası dı­
dan aldığı 29 . III . 1948 tarihli bir aylık ra­ şında kalan işbu dâvanın reddine karar verilmiş­
porla Çoruh ilinin Fındıklı kazasına giderek tir. Dosya arasında bulunan sair vesaik, metni
hastalığı sebebiyle bura hükümet tabipliğinden yukarıda gösterilen selef encümen kararı muh­
15 günlük bir ve 20 günlük bir olmak üzere iki tevasını teyidetmektedir.
defa ve buradan İstanbul'a gelerek 20 günlük Tavazzuh eden bu duruma göre, mûstedi ta­
bir rapor da gönderdikten sonra 16 . VII . 1948 rafından alman raporların filhakika usulüne tev­
tarihinde Soma'da vazifesine başladığı ve hükü­ fikan tanzim ve vekâlete gönderilmiş bulunduğu
met tabibinden aldığı 15 günlük 23 . VIII . anlaşılmasına binaen, 788 sayılı Memurin Kanu­
1948 tarihli bir raporla da görevinden ayrılıp nunun 84 ncü mddesinin sarih hükmü hilâfına
Ankara'ya geldiği ve Erzurum'a tâyini üzerine tâyin olunan kıdem tenzili cezasının kaldırılma­
1 , XI . 1948 tarihinde buradaki vazifesine baş­ sına dair bulunan eski encümen kararı; azadan
ladığı açıklandıktan sonra; bir sene zarfında Salim Serçe'nin muhalefetine karşılık tamamen
mazeretsiz ve mezuniyetsiz olarak 20 günden musip görülmekle itirazın reddi bu mazbatamız­
fazla görevine devam etmemiş olduğu tesbit la karar altına alınmıştır.
edildiğinden merkez inzibat meclisince Memu­ Keyfiyet Umumi Heyetin yüksek tasvibine
rin Kanununun bahis konusu maddelerine tev­ sunulmak üzere saygı ile arz olunur.
fikan verilen mezkûr 6 aylık kıdem tenzili ce­
zasının itirazen Yargıtay Başkanlar Kurulun­ Bu Mazbata Muharriri
ca incelenerek mazeretsiz ve mezuniyetsiz göre­ Arzuhal En. Reisi Y. Kâtip
vinden ayrılmış ve ibraz ettiği raporlar da izin­ Bingöl Elâzığ
siz görevinden ayrılmasını gerektirir derecede N. Araş S. Toker
bulunmamış olduğundan itirazın reddiyle onan­ Çankırı Mardin Seyhan
mış bulunduğu bildirilmiştir. T. Akman B. Erdem S. Serçe
Dinlenen vekâlet temsilcisi de ezcümle : Gön­ Kastamonu Zonguldak
derildiği iddia olunan 13 . I I I . 1948 tarihli rapo­ M. Âli Mühto N. Diken
run vekâlete gelmediğini, mütaakıp raporların da İmzada bulunamadı
sağlık kurullarınca tasdik edilmemiş bulunmasın­ Erzincan
dan dolayı vazifesinden izinsiz ve mazeretsiz ay­ Vazife yönünden muhalifim
rılmış sayılarak müstedi hakkında inzibati ©eza T. Ş&Hoe&k

mmmgmmM0

( a Sayısı } 27 )
st
Devre : X Hf%
îçtima:l S. S A Y I S I : 2 0
Ağrı'nın Mengeser köyü nüfusunda kayıtlı Ibrahimoğlu Babahan
Taşdemir'in ölüm cezasına çarptırılması hakkında Başvekâlet tez­
keresi ve Adliye Encümeni mazbatası ( 3 / 4 5 )

T. C.
Ba§vekâîet 15 . IX , 1954
Zat ve Yazı işleri Umum Müdürlüğü
H. No. 5/4 -342
Büyük Millet Meclisi Yüksek Reisliğine
Taammüden iki kişiyi ve suç delilini yok etmek maksadiyle de üçüncü bir şahsı öldürmekten
suçlu Ağrı'nın Mengeser köyü nüfusunda kayıtlı Ibrahimoğlu, Tayfe'den doğma, 1326 doğurolu
Babahan Taşdemir'in ölüm cezasına çarptırılması hakkında Ağrı Ağır Ceza Mahkemesin lon veri-
len hükmün tasdikına ve sonraki kanuni muamelenin Büyük Millet Meclisince yapılmasına dair
olup Adliye Vekâletinin 25 . VIII . 1954 tarih ve 26023 sayılı tezkeresiyle gönderilen Temyiz Mah
kemesinin 10 . II . 1954 tarih ve ,1953/3855 - 554/4007 sayılı ilâmı ile bu işe ilişkin dosyanın bağlı
olarak sunulduğunu saygılarımla arz ederim.
Başvekil
A. Menderes

Adliye Encümeni mazbatası

T. B. M. M.
Adliyi Encümeni i.XII.1954
Esas No. 3/45
Karar No. 8
Yüksek Reisliğe
Ağrı'nın Mengeser köyünden Penah Ayhan'ı muamelelerin ikmali zımnında Başvekâletin
ve karısı Hadime Ayhan'ı aynı maksatla ve fiili 15 . IX . 1954 tarih ve 342 numaralı tezkeresiyle
gören oğulları Ali Osman Ayhan'ı da suç delil­ encümenimize tevdi edilmesi üzerine dosyanın
lerini gizlemek maksadiyle 31. V . 1951 gecesi tetkikmda :
Öldürmekten maznun Ağrı'nın Mengeser köyün­ Suçlu Babahan Taşdemir'in, 3 1 . V . 1951 ge­
den 1326 doğumlu Ibrahimoğlu Babahan Taşde­ cesi Penah Ayhan'ın evine, parasını almak mak­
mir'in ölüm cezasiyle mahkûmiyetine, cezanın, sadiyle girerek Penah ile karısını aynı kasıt
idam olunmak suretiyle infazına Ağrı Ağır Ceza altında öldürdüğü, bu fiillerine şahitlik yapma­
Mahkemesinin 10 . VIII. 1953 tarihinde 953/50 masını teminen hâdiseyi görüp evden kaçmaya
esas ve 89 sayı ile verdiği kararın Temyiz Mah­ teşebbüs eden 12 yaşındaki oğulları Ali Osman
kemesi Birinci Ceza Dairesince 10 . I I . 1954 ta­ Ayhan'ı da öldürdüğü, mahkemece failin ikrarı
rihinde 953/3855 esas ve 554 karar numarasiyle şahadet ve maddî delillerle sabit görülerek, ha­
tasdikmdan sonra Teşkilâtı Esasiye Kanununun reketine uyan Türk Ceza Kanununun 450/5 ve
26 ncı maddesi gereğince yapılması iktiza eden 450/9 ncu maddelerine binaen ölüm cezasına
mahkum edildiği anlaşılmıştır. Çoruh Çorum
Encümenimizce yapılan müzakere sonunda Muzaffer önal M. K. Biberağlu
suçlu Babahan Taşdemir'in mahkemece verilen İmzada bulunamadı
ölüm cezasının Teşkilâtı Esasiye Kanununun -Denizli Diyarbakır Erzincan
26 ncı maddesi gereğince infazı hususunun Umu­ /. Hadımoğlu M. H. Ünal 8. Perinçek
mi Heyetin tasvibine arz olunmasına 1 . XII .
Erzurum Kırşehir Konya
1954 tarihinde ittifakla karar verildi.
2. Çavu§oğlu M. ^iahmudoğlu T. F. Baran
Yüksek Reisliğe takdim olunur.
Adiye Encümeni Reisi Bu Mazbata Muharriri Maraş Niğde
Konya Çanakkale Mazhar özsoy H. H. Ülkwn
E. özyörük 8. Sezgin imzada bulunamadı
Ankara Antalya Çankırı Yozgad
Z. Oökger W. Karan C. Boynuk M. Ataman

İ & Şayian 2S)


Devre : X
içtima: 1 S. SAYISI : 29
Kocaeli Mebusu Ekrem Alican'ın, Ticaret Kanununun 483 Te 434
ncü maddelerinin değiştirilmesi hakkında kanun teklifi ve Adliye
Encümeni mazbatası ( 2 / 2 2 )

Adapazarı 19 . VI , 1954
Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisliğine
Ankara
(28 . VI . 1926 tarih ve 865 sayılı Ticaret Kanununun 483 ve 484 ncü maddelerinde değişiklik
yapılmasına dair Kanun) teklifim ve mucip sebepler lâyihası ilişikte sunulmuştur.
Teklifin kanuniyet iktisabı için gerekli muamelelere delâletlerinizi saygılarımla arz ederim.
Kocaeli Mebusu
Ekrem Alicon

MUCİP SEBEPLER
Kooperatif şirketleri sermayelerinin muayyen ellerde toplanarak, bu şirketleri kurmak hususun­
da istihdaf olunan gayelerin bertaraf edilmesini önlemek maksadiyle 28 . VI . 1926 tarih ve 865
numaralı Ticaret Kanununun 483 ncü maddesine; bu şirketler şürekâsından her birinin şirkette 500
liralıktan fazla hisse senedine sahip olamayacağına dair âmir bir hüküm konulmuş bulumnaktadır.
Kooperatif şirketleri fikrinin geniş vatandaş kitlelerine intikalini temin bakımından, bu tahdit hük­
münün lüzumu üzerinde münakaşa yapılması elbet imkânsızdır. Yalnız 1926 yılında 500 lira olarak tes~
bit edilmiş bulunan âzami miktarın, bugünün şartları içerisinde kifayetsiz bir rakam haline geldiğini
ret ve inkâr etmek de aynı derecede imkânsızdır.
Bugün memlekette kurulmakta olan çeşitli sanayi, hususi sermayenin Devlet sermaye ve tekniği
ile birlikte çalışmasını mümkün ve zaruri kılmış bulunmaktadır. Bilhassa şeker sanayiimizdeki kal­
kınmamızda, Devlet sermayesinin yanında, pancar müstahsıllarınm pancar ekicileri istihsal koopera­
tifleri kanaliyle organize edilen hususi sermayeleri mühim bir yardımcı unsur olmuştur. Fakat, Ti­
caret Kanununun 483 ncü maddesinin koyduğu 500 liralık hudut, bu faaliyet sahasında toplana­
bilmesi mümkün olan hususi sermayenin toplanma imkânlarını tahdit etmekte ve binnetice bu sahaya
yatırılmaları kabil bir kısım sermayeler yatırım dışında kalmaktadırlar.
Fikrimizi bir misal ile açmak icabederse :
Bugün Adapazarı'nda kurulmuş bulunan şeker fabrikası takriben 25 milyon liralık bir envestis-
manı icabettirmiştir. Bu fabrikanın imtiyaz sahası dâhilinde bulunan bilûmum pancar müstahsıl-
larının adedi on iki bin rakamı civarındadır. 1953 yılı sonu itibariyle bu müstahsallarm hemen
tamamına tekabül eden 11 265 vatandaş Adapazarı pancar ekicileri istihsal kooperatifine hissedar
olarak iştirak etmişlerdir. Bunların taahhütleri; yekûnu 4 814 900 liradan ibarettir.
Bu vatandaşların tamamı kanunun tâyin ettiği beşer yüz liralık âzami hadde iştirak hissesine
sahip olsa idiler, bu rakam ancak 5 632 500 İkayı bulabilecekti. Böyle bir rakamın da; 25 mil­
yon liralık envestismanı icabettiren bir teşebbüse yatırılan Devlet sermayesini, başka sahalara ya­
tırılmak üzere tedricen serbest bırakmaya kâfi gfclmiyeeeği şüphesizdir. Kaldı ki» bu kooperatif-
~ 2—
ler kendi ana sözleşmelerinde yazılı diğer maksatlarını tahakkuk ettirmek için de genig malî im­
kânlara muhtaçtırlar.
îşte, Ticaret Kanununun iktisadi gelişmemizi köstekliyen bu hükmünü kısmen olsun bugünün
realitelerine intibak ettirebilmek maksadiyle 483 ncü maddedeki âzami had, tadil teklifimizd'e, beş
misli fazlasiyle 2 500 liraya çıkarılmaktadır. 483 ncü maddedeki bu tadile kıyasen 484 ncü mad­
dedeki beş liralık miktar da 25 lira olarak tesbit edilmektedir.

Adliye Encümeni mazbatası

T. B. M. M.
Adliye Encümeni 3 . XII , 1954
Esas No. 2/22
Karar No. 7
Yüksek Reisliğe
Kocaeli Mebusu Ekrem Alican'm, 28 . VI . sahibinin serdettiği musip sebepler encümenimiz-
1926 tarih ve 865 sayılı Ticaret Kanununun 483 ce de yerinde görülerek 483 ncü maddedeki âza­
ve 484 ncü maddelerinde değişiklik yapılmasına mi haddin beş bin ve 484 ncü maddedeki mikta­
dair kanun teklifi, teklif sahibi ile Ticaret Vekâ­ rın elli liraya çıkarılması suretiyle teklif rakam­
leti hukuk müşavirinin iştirakiyle encümenimiz­ lara münhasır tadille kabul edilmiştir.
de görüşüldü : Keyfiyet Umumi Heyetin takdir ve tasvibi­
Kooperatif şirketleri sermayelerinin muayyen ne ar zolunmak üzere Yüksek Reisliğe takdim
ellerde toplanmaması ve geniş vatandaş kitleleri­ kılındı.
nin iştirakinin temini sebepleriyle bir şerikin koo­ Adliye Encümeni Reisi Bu M. Muharriri
peratifteki âzami sahip olacağı hisse miktarının Konya Ankara
500 lira ile tahdidi bugünkü şartlar içerisinde H. özyörük Z. Gökçer
kooperatiflerin kuruluş maksat ve gayeleri itiba­ Antalya Aydın Balıkesir
riyle kifayetsiz bir rakam haline geldiği ve bil­ E. Karan İV. Geveci V, Asena
hassa şeker sanayiimizdeki kalkınmada Devlet Burdur Çankırı Çoruh
sermayesinin yanında pancar müstahsıllarının B. Kayaalp C. Boynuk M. önal
«pancar ekicileri istihsal kooperatifleri» kanaliy- Çorum Denizli Eskişehir
le organize edilen hususi sermayelerinin mevcut M. K. Biber oğlu î. Hadtmhoğlu H. Sezen
tahdit miktarına göre hususi sermayenin toplan­ îzmir Kocaeli
ma imkânlarını da bugünkü şartlara aykırı ola­ A. Güngören S. Dinçer
rak o nispette tahdidetmekte olması iktisadi geliş­ îmzada bulunamadı
memizi köstekliyen bir hüküm haline gelmiş bu­ Konya Konya
lunduğundan bugünün realitelerine intibak ettir­ T. F. Baran M. Obm
mek aynı zamanda kooperatiflerin kuruluş mak­ Maraş Muğla
sat ve gayelerini de tahakkuk ettirmek olacağı M. özsoy N. Özsan
şüphesiz bulunmakla 483 ncü maddedeki âzami Samsun Sivas
haddin yükseltilmesi ve buna kıyasen de 484 ncü R. O. Gümüşoğlu 8. Euvit
maddedeki miktarın artırılması yolunda teklif îmzada bulunamadı

( S. Sayısı : 29)
KOCAELİ MEBUSU EKREM ALÎCANIN ADLIYE ENCÜMENININ TADILI
TEKLİFİ
28 . VI . 1926 tarih ve 865 say ıh «Ticaret Kanu­ Ticaret Kanununun 483 ve 484 ncü maddelerin­
nu» nun 483 ve 484 ncü maddelerinde değişiklik de değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi
yapılmasına dair kanun teklifi
MADDE 1. — 28 . VI . 1926 tarih ve 865 sa­ MADDE 1. — 28 . VI . 1926 tarih ve 865 sa­
yılı «Ticaret Kanunu» nun 483 ve 484 ncü mad­ yılı «Ticaret Kanunu» nun 483 ve 484 neu mad­
deleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir : deleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir :
Madde 483. — Bir şerikin 2 500 liradan fazla Madde 483. — Bir şerikin beş bin liradan
hisse sahibi olması memnudur. fazla hisse sahibi olması memnudur.
Madde 484. — Şirket, hisse senedatı çıkar- Madde 484. — Şirket, hisse senedatı çıkar-
mışsa bunların nama muharrer olması lâzımdır. mışsa bunların nama muharrer olması lâzımdır.
Bir hisse senedinin kıymeti muharreresi yirmi Bir hisse senedinin kıymeti muharreresi elli
beş liradan fazla olamaz ve bedeli tamamen te­ liradan fazla olamaz ve bedeli tamamen tediye
diye edilmedikçe) âhara devir ve ferağ edilemez. edilmedikçe âhara devir ve ferağ edilemez.
Hisse senedatı, bedelleri tamamen tesviye Hisse senedatı, bedelleri tamamen tesviye
edildikten sonra dahi, şirket mukavelenamesiyle edildikten sonra dahi, şirket mukavelenamesiyle
mevzu şeraite göre heyeti umumiye veya mec­ mevzu şeraite göre heyeti umumiye veya mec­
lisi' idare tarafından verilecek mezuniyet ile lisi idare tarafından verilecek mezuniyet ile
devir ve ferağ edilebilir. devir ve ferağ edilebilir.
MADDE 2. — Bu kanun neşri tarihinden iti­ MADDE 2. — Bu Kanun neşri tarihinden
baren mer'idir. itibaren mer'idir.
MADDE 3. — Bu kanun hükümlerini icraya MADDE 3. — Bu kanunun hükümlerini ic­
îera Vekilleri Heyeti memurdur. raya, icra Vekilleri Heyeti memurdur.

( S. Sayısı : 29)
Devre : X f\ i
îçtima:l S. SAYISI : 01

Antalya Mebusu Ahmet Tokuş ile Niğde eski Mebusu Halil Nuri
Yurdakul'un, Arzuhal Encümeninin 11 . X I . 1953 tarihli haftalık ka­
rar cetvelindeki 7377 sayılı Kararın Umumi Heyette görüşülmesi­
ne dair takrirleri ve Arzuhal Encümeni mazbatası ( 4 / 6 , 55)

Antalya Mebusu Ahmet Tokuş'un Arzuhal Encümeninin 11 . XI . 1953 tarihli haftalık karar ceV
velindeki 7377 sayılı Kararın Umumi Heyette görüşülmesine dair takriri (4/6)

Yüksek Riyasete
Dilekçe Komisyonu haftalık karar cetvelinin 11 . XI . 1953 gün ve 77 sayılı nüshasında, Burhan
Çiçekoğlu'nun müracaatı hakkında neşredilen, 24 . VI . 1953 gün ve 7377 sayılı komisyon kararı»
nm, Umumi Heyette görüşülmesini arz ve teklif eylerim. 9 . XII . 1953
Antalya Mebusu
Ahmet Tokuş

Niğde eski Mebusu Halil Nuri Yurdakul'un, Arzuhal Encümeninin 11 . XI . 1953 tarihli haftalık
karar cetvelindeki 7377 sayılı Kararın Umumi Heyette görüşülmesine dair takriri (4/55)

Yüksek Riyasete
Dilekçe Komisyonu haftalık karar cetvelinin 11 . XI . 1953 gün ve 77 sayılı nüshasında, Burhaa
Çiçekoğlu'nun müracaatı hakkında neşredilen 24 . VI . 1953 gün ve 7377 sayılı komisyon kararı­
nın Umumi Heyette görüşülmesini arz ve teklif eylerim. 9 . XTT . 1953
Niğde Mebusu
B. N. Yurdakul

Arzuhal Encümeni mazbatası

T. B. M. M.
Arzuhal Encümeni 4 . XII . 2954
Zat ve Evrak No. 17088-18447
Arzuhal En. No. 15919 -17171
Karar No. 24
Esas No. 4/6, 4/55
Yüksek Riyaset Makamına
İstanbul Teknik Okulu öğretmenlerinden cikmeye sebebiyet verildiğinden şikâyeti muta-
Yüksek Mühendis Burhan Çiçekoğlu'nun; Tekel zammın; 11 Şubat 1953 tarihli vâki müracaatı
İdaresinde çalışmakta iken 550 lira ücrette; üç üzerine müttehaz ve 11.XI.1953 tarih ve 77 sayılı
senelik terfi müddetini doldurduğu ve sicilleri haftalık karar cetvelinde münteşir (Dilekçinin
de müspet bulunduğu halde mücerret bütçe ta­ talebi kaza mercunce incelenerek karara bağ­
sarrufu mülâhazasiyle terfiinde 7 aylık bir ge­ lanması lâzımgelen hususlardan olmasına re
_ 2—
mumaileyhin hulâsası yukarıya alınmış bulunan ileyhin 4598 sayılı Kanunun 3 ncü maddesiyle
dilekçesi münderecatına nazaran aynı konu hak­ terfi hususunda konulan şartları haiz olmaması
kında açmış olduğu dâva Devlet Şûrası 5 nci bakımından terfi ettirilemediği belirtilmiş bulun­
Dairesince süre aşımı noktasından reddedilmiş maktadır. Talep, arz edilen bu durumu ile tama­
bulunmasına ve gene mezkûr dilekçede iddia men idari kazanın tetkikma tâbi bir mesele ola­
edildiği gibi müddetin hesabında maddi bir ha­ rak tezahür etmekte ve dosya arasında bulunan
ta varsa bu hatanın ıslahı için her vakit mer­ Devlet Şûrası 5 nci Dairesinin 28 . X . 1952 gün
ciine müracaat edilebileceği gibi, tashihi karar ve 51/3376, 52/2716 sayılı ilâmı ile de esastan
yoluna da başvurulabileceğine ve binnetice karara bağlandığı anlaşılmaktadır.
Teşkilâtı Esasiye Kanunumuzun 54 ncü mad­ itiraza uğrıyan karar; Teşkilâtı Esasiye Ka­
desi, bu işin tekrar Komisyonumuzca incelenme­ nununun 54 ncü maddesinin sarih ve mutlak
sine imkân vermemekte olmasına binaen vâki hükmü ve gene encümenimizin vazifelerini tâyin
talep hakkında bu bakımlardan muamele ifası­ ve tesbit eden Dahilî Nizamnamenin 53 ncü mad­
na mahal bulunmadığına) dair olan 24.VI.1953 desi ve 311 sayılı Yüksek Meclis Kararı muvace­
gün 7377 sayılı selef encümen kararma; Antal­ hesinde tamamen musip görülmekle varit görül-
ya Mebusu Ahmet Tokuş ve Niğde eski Mebusu miyen itirazların reddi kararlaştırılmıştır.
Halil Nuri Yurdakul taraflarından Heyeti Keyfiyet işbu mazbatamızla Umumi Heyetin
Umumiyede görüşülmesi talebi ile ve müddeti yüksek tasviplerine sunulmak üzere arz olunur.
içerisinde itiraz olunduğundan bu Ivptaki dosya Arzuhal En. Reisi Bu Mazbata Muharriri
tekrar tetkik ve tezekkür olunmuıtuı. Konya Çorum
Müstedi yukarda belirtilen vâki müracaatı A. Fahri Ağaoğlu H. Ortakcıoğlu
ile hulasaten: kaybettiği 7 aylık terfi süresinin Kâtip
halihazır terfi müddetine ilâvesini ve buna ait Elâzığ Bingöl Afyon Karahisar
maaş farklarının itasını ve bu gecikmeye tezkiye 8. Toker N. Araş S. Komitan
durumunun sebep olduğu ileri sürüldüğü tak­ Edirne Erzincan Kastamonu
dirde; mahrem dosyasının celp ve tetkikini ta- C. Köprülü T. Şenocak M. Âli Mühto
lebetmiştir. Zonguldak
Vekâletin şikâyetle ilgili cevabında da muma- N. Dihtn

•• !•<!•I » ( I •

( S. Sayısı : 31)
DöVT6 ' X
İçtima: 1 S. SAYISI : 32
Ankara Mebusu Seyfi Kurtbek'in, Arzuhal Encümeninin U.V.1953
tarihli haftalık karar cetvelindeki 5985 sayılı Kararın Umumi He­
yette görüşülmesine dair takriri ve Arzuhal Encümeni mazbatası
(4/5)

8 . VI . 1953
T. B. M. Meclisi Yüksek Başkanlığına
Abdülfettah yetimlerine 408 sayılı Kanunun 4 ncü maddesi gereğince maaş bağlanmasına dair
Büyük Millet Meclisi Dilekçe 'Komisyonu tarafından ittihaz edilen 1 . I V . 1953 gün ve 5985 sayılı
Kararı aşağıda arz edilen sebepler dolayısiyle mevzuata aykırı gördüğümden süresi içinde itiraz eder
ve Heyeti Umumiyede görüşülerek kaldırılmasına karar verilmesini saygı ile dilerim.
Mezkûr kararda hulasaten; incelenen dosya ve adı geçenin Kuvayi Millîyede mesbuk fiilî hizmet
ve âmâl uğrunda kurşuna dizilmek suretiyle şehidedildiğini belirten vesaika nazaran durumuna te­
vafuk eden 408 sayılı ve Mücadelei Millîyede şehit olan gönüllü ve Kuvayi Millîye zâbitan ve efradı
ailelerine'maaş tahsisi hakkındaki Kanunun 4 ncü maddesine tevfikan müstahiklerine aylık bağ­
lanması lüzumuna karar verildiği belirtilmişse de 408 sayılı Kanunun 4 ncü maddesi millî müfreze­
lerde bir zatın emir ve kumandasında fiilen istihdam kılındıkları alelûsul musaddak bulunanlardan
şehit olanların yetimlerine maaş bağlanacağını âmirdir.
Millî Savunma Vekâletinin cevabi yazılarında; vesikaların incelendiği, bu vesikalarda Karayusuf
Çetesine yataklık etmek, manen ve maddeten yardımda bulunmak suretiyle hizmet ettiği, bu yüzden
Fransızlar tarafından kurşuna dizildiği, fakat millî müfrezelerde fiilen istihdam kılındığına dair bir
sarahat bulunmadığı için yetimlerine maaş bağlanmadığını belirtmektedir.
Millî Savunma Vekâleti yazısında da belirtildiği gibi yataklık etme, manen ve maddeten yardımda
bulunma şekli mezkûr kanunun 4 ncü maddesinde bahsi geçen fiilen istihdam şeklini meydana ge­
tirmez. Fiilen istihdam edildiğinin kabul edilebilmesi için vesikalarda fiilen müfreze kumandanının
emrinde vazife görürken şehit oldu, diye sarahat olması icabeder. Her Türk vatandaşı müşkül durum­
da bulunan bir çetesine .yardım eder. Abdülfettah gibi birçok vatan evlâtları müstakil olarak çalışmış
ve vatan uğrunda şehit olmuştur. Fakat bunlar er olarak silâh altında bulunmadıkları gibi sahibi
nüfuz ve hamiyetli bir zatın emir ve kumandasındaki bir millî müfrezeye kaydedilmediklerinden ye­
timlerine maaş bağlanmamaktadır. Hal böyle iken Abdülfettah'm Karayusuf Çetesine yataklık etme,
manen ve maddeten yardımda bulunma şeklinin Kuvayi Millîyede mesbuk fiilî hizmet olarak kabulü
Me şehit olma durumunun 408 sayılı Kanunun 4 ncü maddesi şümulüne sokulması kanun ruhuna
aykırı bulunduğundan verilmiş olan kararın kaldırılması gerektiği? yüksek takdir ve tasviplerinize
saygı ile arz olunur. >"• T
Ankara Mebusu
*••''"• '' ; / • t : Svyfi Kûrtbek
Areuhal Encümeni maabatası

T. B. M. M.
Arzuhal Encümeni 4 . XII . 1954
Zat ve Evrak No.: 12394-15912-16749
Arzuhal En. No. : 11423-14858-15625
Karar No. : 23
Esas No. : 4/5
Yüksek Reisliğe
Adana mücahitlerinden olup ve 1335 yılında deti içerisinde yaptığı itiraz üzerine bu baptaki
düşman tarafından kurşuna dizilmek suretiyle dosya Dahilî Nizamnamenin 57 nci maddesine
şehidedilen Abdülfettah yetimleri; karısı Fat­ uyularak tekrar tetkik ve tezekkür olunmuştur.
ma Aytaç ve kızları Lâtife Adıgüzel ve Fehime Dosyada bulunan vesaikten; Çukurova Mü­
Sayar'm; kendilerine yetim aylığı bağlanması cahitler Yardımlaşma Derneğinin 17 . V . 1952
talebini muhtevi istidaları üzerine selef Encü­ tarihli musaddak mazbatasında ezcümle :
mence müttehaz ve 11 . V . 1953 gün ve 61 sa­ Adı geçenin; müstevli düşman kuvvetlerine
yılı haftalık karar cetvelinde münderiç ve karşı ayaklanan mücahitlere ilk defa yataklık
«İncelenen dosyaya ve adı geçenin Kuvayi Mil- eden ve yine çiftliğindeki maddi ve mânevi im­
lîyede mesbuk fiilî hizmet ve bu âmâl uğrunda kânları ile ve topladığı kuvvetlerle bilfiil müca-
kurşuna dizilmek suretiyle şehidedildiğini belir­ hedeye katılarak düşman eline geçip kurşuna
ten vesaika nazaran; duruma tevafuk eden 408 dizilmek suretiyle mertebei şehadete erişmiş
sayılı ve Mücadelei Milliyede şehit olan gönüllü ve keza emlâkinin dahi yağma edilmiş bulundu­
ve Kuvayi Millîye zâbitan ve efradı ailelerine ğu belirtilmektedir.
maaş tahsisi hakkındaki Kanunun 4 ncü mad­ Adana'da münteşir aylık Kuvayi Millîye
desine tevfikan müstahiklerine aylık bağlan­ Mecmuasının 2 sayılı nüshasının 12 ve mütaakıp
ması lüzumuna azadan Yusuf Karslıoğlu'nun sahifelerinde ve Kuvayi Millîye Mücahitler
vâki muhalefetine karşılık vazife ve esas bakı­ Cemiyeti Başkanı ile diğer zevatın isimlerini
mından ekseriyetle verilen» 1 . IV . 1953 gün ve muhtevi mazbata ile, Adana Demokrat Parti
5985 sayılı selef encümen kararma Ankara îdare Kurulunun bir yazısında : Adı geçen Ab­
Mebusu Seyfi Kurtbek tarafından; zikroluhan dülfettah 'm bu mücadeledeki hizmet ve şaha­
maddei kanuniye ile; millî müfrezelerde bir za­ deti açık bir ifade ile kaleme alınmıştır.
tın emir ve kumandasında fiilen istihdam kılın­ Millî Müdafaa Vekâletinden bu mevzuda
dıkları alelûsul musaddak bulunanlardan şehit alman yazılarda bu şahsın Kuvayi Millîyeye
olanların yetimlerine maaş bağlanacağının hük­ yardımda bulunduğu, ancak kanunun tarif etti­
me bağlanmış olduğu, vekâlet yazısına göre; ği şekilde bu kuvvetlere her hangi bir mensubi­
halbuki adı geçenin incelenen vesikalara naza­ yeti ve keza sahibi hamiyet bir zatın kumanda­
ran; Karayusuf çetesine yataklık etmek, ma­ sında ifayı hizmet ve istihdam edilmiş bulun­
nen ve maddeten yardımda bulunmak suretiyle madığı için yetimlerine maaş bağlanmasının
hizmet ettiği ve bu yüzden Fransızlar tarafın­ mümkün olamadığı belirtildikten sonra; ancak
dan kurşuna dizildiği, fakat millî müfrezelerde çiftliğinde bulunduğu sırada Karayusuf çete­
fiilen istihdam kılındığına dair bir sarahat bu­ sine yataklık ettiği bu durumu itibarı ile adı
lunmadığı için yetimlerine maaş bağlanamadığı geçen çetede dahi istihdam edilmiş sayılamıya-
ve belirtilen şekilde yardımın kanunun aradığı cağma işaret olunmaktadır.
fiilî istihdam şeklini doğurmayacağına; her Encümene davet olunan mezkûr vekâlet
Türk vatandaşının da müşkül bir duruma düşen temsilcisi verdiği izahatta :
çetesine yardım edebileceğine temas ederek vâki Harb Dairesi Reisliğinden alman yazıda adı
talebin mezkûr 408 sayılı Kanunun 4 ncü mad­ geçen Fettah'm vâki şahadetine ve Kuvayi
desi şümulüne sokulmasının kanuna aykırı bu­ Milliyede istihdam kılındığına dair bir bilgi ol­
lunduğundan bu kararm kaldırılması için müd­ madığı için talebin is'afma imkân görülemediği,

(S. Sayış* : 32)


— 3—
okunan vesaika nazaran; hizmeti sepkettiği an­ ri Ağaoğlu'nun vâki muhalefetine karşılık ek­
laşılmakla beraber talebin yeni bir kanun sevkı­ seriyetle karar altına alınmıştır.
nı icabettirir veyahut bir idari dâva mevzuu Keyfiyet işbu mazbatamızla Umumi Heye­
yapılabilecek bir mahiyet taşıdığını ifade ve tin Yüksek tasviplerine sunulmak üzere saygı
beyan etmiştir. ile arz olunur. -
Yukarda bertafsil açıklanan şikâyet konusu Arzuhal Encümeni Reisi Bu mazbata Muharriri
ve vekâlet işarından da anlaşılacağı üzere; orta­ Konya Çorum
da idari kazanın tetkikına tâbi idari bir tasar­ Muhalifim H. Ortakctoğlu
ruf ve ihtilâf mevcuttur. Bu itibarla müstedile- A. F. Ağaoğlu
rin bu ihtilâf dolayısiyle Devlet Şûrasına mü­ Kâtip
racaat etmeleri zaruri bulunmaktadır. Elâzığ Afyon Karahisar
Tezahür eden bu duruma göre; kaza mercii­ Selâhattin Toker S. Koraltan
nin tetkikına bağlı bir mesele hakkında; Teşki­ Bingöl Erzincan
lâtı Esasiye Kanununun 54 ncü maddesi hilâfı­ N. Araş T. Şenocak
na verildiği anlaşılan selef encümen kararının Edirne Kastamonu
kaldırılması Encümen Reisi Abdürrahman Fah­ Cemal Köprülü M, Â. Mühto

(& Sayısı : 32)


o
Devre : X
İçtima : 1 S. SAYISI 33
Afyon Karahisar eski Mebusu Bekir Oynaganlı'mn, Arzuhal Encü­
meninin 2 6 . X I . 1951 tarihli haftalık karar cetvelindeki 1042 sa­
yılı Kararın Umumi Heyette görüşülmesine dair takriri ve Arzuhal
Encümeni mazbatası ( 4 / 2 )

12. xîı. ımı


Yüksek Başkanlığa
Dilekçe Komisyonunun 26 . XI . 1951 tarihli 17 sayılı haftalık karar cetvelinde nıünderjç 25
VI . 1951 tarih ve 1042 sayılı Kararın Umumi Heyette görüşülmesini arz ve teklif eylerim.
Afyon Milletvekili
B. Oynagmk

Arzuhal Biieüm#ûi mazbatası

T. B. M. M.
Arzuhal Encümeni 4. XII. 1954
Zat ve Evrak. No. : 5423
Arzuhal En. No. : 5118
Karar No. : 22
Esas No. : 4/2
Yüksek Riyaset Makamına
Şuhut kazasından Ali Agâh Timurtaş'm; tevliyetinin tevcihine dair bir kayıt olmaması
istihsal ettiği mahkeme ilâmları ile hakkı tev­ bakımından vaktiyle vazıyed edilen bu vakfın
liyeti kendisine; vakfı ve gailesi imam ve ha­ ibraz ettiği ilâm üzerine müstediye teslim edil­
tibi lehine meşrut bulunan Camiikebir vakfı­ miş iken ahiren yürürlüğe giren Vakıflar Ka­
na, Vakıflar İdaresince vazıyed olunduğundan nununa göre; mülhak vakıflar meyanında gö-
şikâyeti mutazammm bulunan müracaatı üze­ rülmiyerek geri alındığı ve müstedinin bu mev­
rine; selef encümence müttehaz ve 26.XI.1951 zuda açtığı idari dâvanın da Devlet Şûrası 5
gün ve 17 sayılı haftalık karar cetvelinde neş­ nei Dairesinin 43/2467 ve 43/44 ve 44/430 sa­
rolunan 1042 sayılı ve (halli kaza merciine ait yılı ilâmlariyle reddolunduğu ve yine müşte­
olan istek hakkında bir işlem yapılmasına ma­ ki ile idare arasında görülen 2 dâvadan biri­
hal olmadığına) dair ekseriyetle verilen kara­ nin idare lehine neticelendiği ve vakfın aka-
ra; Afyon eski Mebusu Bekir Oynaganlı tara­ ratma idarenin müdahalesinin men'ine dair
fından; Umumi Heyette görüşülmesi talebi olan diğer dâvanın da devam etmekte bulun­
ile ve müddeti içerisinde yapılan itiraz dolayı- duğu bildirilmektedir.
siyle bu baptaki dosya tekrar tetkik ve tezek­ Bu duruma göre; idare ile müşteki arasında
kür olundu. bu mevzuda tahaddüs eden ihtilâflardan bir kıs­
Başvekâletin dosya arasında bulunan mev- mı kaza merciince ineelenerek karara bağlanmış
zuyla ilgili yazısında ezcümle : Vakfiyesi ve ve bir kısmı da gene bu mercilerde incelenmekte-
2—
dir. Teşkilâtı Esasiye Kanununun 54 ncü mad­ tasviplerine sunulmak üzere ve saygı ile arz olu­
desinin; mahkemelerde görülmekte olan işlere nur.
müdahale olunamıyacağı ve verilen kararların da Arzuhal Encümeni Reisi Bu Mazbata Muharriri
keza tebdil, tadil ve icrasına mümanaat ve hü­ Konya Çorum
kümlerinin infazının tehir olunamıyacağı hak­ A. F. Ağaoğlu H. Oriakctoğlu
kındaki mutlak hükmü ve keza bu kabîl mesele­ Kâtip
ler hakkında Arzuhal Encümenince bir karar Elâzığ Afyon K. Bingöl
verilemiyeceğine mütedair bulunan Yüksek Mec­ H. Toher S. Koraltm N. Araş
lisin 311 sayılı Kararı muvacehesinde itiraz olu­ Edirne Erzincal Kastamonu
nan selef encümen kararı musip ve itirazı gayri- (f. Köprülü T. Şenocak M. Â. Mühto
vârit görülmüştür. Zonguldak
Keyfiyet işbu mazbatamızla Umumi Heyetin N. Diken

( S. Sayısı': 33 )
Devre * X
İçtima*: 1 S. SAYISI : 34
Ordu Mebusu Refet Aksoy'un, Belediye Kanununun 2 nci madde­
sinin değiştirilmesi hakkında kanun teklifi ve Dahiliye Encümeni
mazbatası ( 2 / 2 7 )

X . X . 1954
Büyük Millet Meclisi Yüksek Eeisliğiııe
Nüfusu iki binden aşağı olup da merkezlerinde hafta pazarı kurulan nahiye merkezlerinde de be­
lediye teşkilâtı kurulması için 1580 sayılı Belediye Kanununun ikinci maddesinin değiştirilmesi hak­
kında hazırlamış olduğum kanun teklifi ve gerekçesi ilişik olarak sunulmuştur. Gereğinin yapılma­
sına müsaade Duyurulmasını saygılarımla arz ve rica ederim.
Ordu Mebusu
M. Aksoy

GEREKÇE
1580 sayılı Belediye Kanunu 14 . IV . 1930 tarihinde neşrolunmuştur. Bu kanunun tedvini sıra­
sında yurdumuzun idari, iktisadi ve içtimai veçhesiyle bugünkü inkişaf ve ilerleyişi arasında bariz
bir fark mevcuttur. Yirmi beş yıl içinde meydana gelen değişmeler, mezkûr kanunun hükümleri
üzerinde birçok tadillerin icrasına zaruret göstermiştir.
Belediye Kanunu kabul olunduğu zaman ikinci maddesiyle ancak vilâyet, kaza merkezleriyle
nüfusu iki binden yukarı olan mahallerde belediye teşkilâta meeburi tutulmuş, bu arada nahiye
merkezleri bu mecburiyetin hükmü dışında bırakılmıştır.
Halbuki nahiyelerimizin yüzde doksan beşi nüfus bakımından iki binden aşağı iseler de idari,
içtimai ve iktisadi bakımdan birer küçük kasaba halindedirler. Sakinlerinin mahallî mahiyette
müşterek malı olan bu yerlerde halkın medeni ihtiyaçlarını bir hükmi şahsiyet dtuygu ve salâhiye­
ti içinde idare etmeleri medeni bir vecibe olduğuna göre, halkı medeniyet sahasında ileri merha­
lelere eriştirebilmek için de medeni teşkilâtın nizamlarına kavuşturmamız zarureti vardır. Bahu­
sus bugünün ileri ve seri vasıtalarının temin etmiş olduğu sürat ve kolaylık insanları, şehir ve ka­
sabaları yekdiğerine kaynaştırmakla beraber birtakım ihtiyaç ve nizamı da artırmaktadır.
Halen mülki taksimatımız içinde pek çok nahiyelerimiz nüfus bakımından Belediye Kanununun
ikinci maddesinin şart kovmuş olduğu iki bin nüfustan az iseler de, sosyal ve ekonomik cephelerden
ileri bir durumda bulunmakta ve Köy Kanunu hükümleri dâhilinde idare olunmaktadırlar. Bu hal
ise nahiye merkezlerinde yaşıyan vatandaşların devamlı şikâyet ve tenkidlerini mucip olmaktadır.
Halk hizmetinde belediye teşkilâtının nizamlı mesaisi, o mahal sakinlerinin medeni ihtiyaçla­
rının temini yolunda birçok faydaları sağlamakta bulunduğuna göre nahiye merkezlerini beledi­
ye teşkilâtından mahrum bırakmak, bugünün ileri görüş ve düşüncelerine intibak etmiyen bir
keyfiyettir.
Bilhassa merkezlerinde hafta pazarları kurulan ve umumi yollar üzerinde bulunan nahiyeler­
de belediye teşkilâtı bulunmadığından Köy Kanunu hükümleri de kifayet etmediğinden hiç değilse
merkezlerinde hafta pazarı kurulmakta olan nahiyelerde belediye teşkilâtı ihdası suretiyle mahal­
lin iktisadi, içtimai ihtiyaçlarını Belediye Kanunu hükümleriyle idare etmek, halk menfaati ve
sosyal tekâmül bakımından çok favdalı olacaktır.
—t—
Bu mueip sebeplere binaen 1580 sayılı Kanunun ikinci maddesindeki kaza Ye vilâyet merkez­
leri arasında (merkezinde pazar kurulan nahiyeler) fıkrasının ilâvesi gayesiyle bu kanun lâyiha­
c a * teklif etmiş bulunuyorum..
Ordu Mebusu
Befet Aksoy

ORDU MEBUSU REFET AKSOY'UN KANUN


TEKLİFİ
1580 sayılı Belediye Kanununun ikinci madde­
sinin değiştirilmesine dair Kanun
•MADDE 1. — 1580 sayılı Belediye Kanunu­ rinde ve nüfusu iki binden fazla olan yerlerde
nun ikinci maddesi aşağıdaki şekilde değiştiril­ belediye teşkilâtı mecburidir.
miştir : MADDE 2. — Bu kanun neşri tarihinden
İkinci madde — Nüfusu ne miktar olursa itibaren mer'idir.
Olsun kaza ve vilâyet merkezlerinde ve merke­ MADDE 3. — Bu kanunun tatbikına Dahili­
binde hafta pazarı kurulan nahiye merkezle­ ye Vekili memurdur.

Dahiliye Encümeni Mazbatası

.T,.B.M.M.
Dahiliye Encümeni 7 .XII . 1954
Esas No : 2/27
Karar No : T
Yüksek Reisliğe
Ordu Mebusu Refet Aksoy'un, Belediye Ka­ Yüksek Riyasete sunulur.
nununun 2 nci maddesinin değiştirilmesi hak­ Dahiliye En. Reîsvekili Mazbata Muharriri
kındaki kanun teklifi, teklif sahibi ve Dahiliye Ankara izmir
Vekilinin iştirakiyle encümenimizde görüşüldü. A. Bendetiioğlu P. Arat
Kâtip
Teklifin kanuniyet kesbetmesi halinde nüfus
Kocaeli Amasya Çanakkale
miktarı 2 000 den aşağı olan ve gelirleri müsait
8. Yahm M. Zeren 8. Karanakçı
tralunmıyan birçok köylerde belediye teşkilâtı
Çoruh Çorum Gümüsane
fcurulması ve Belediyeler Kanununun icabatın-
Z. Ural B. Koldaş / . E. BaykdL
dan olarak yeni kadrolar ihdası ve buna muva­
Kastamonu Kastamonu Konya
zi olarak Dahiliye Vekâletinde Mahallî İdareler
8. Çağlar M, Kuşakçtoğlu M. Keskin
Umum Müdürlüğü kadrolarının da artırılması
Konya Kütahya Muğla
ve hattâ bugün köy idaresinde halka daha ve­
if. R. Özal N. ff. Pepeyi Y. Baser
rimli hizmetlerde bulunan mahallerde bu hiz­
Samsun Sivas
metlerin aksaması gibi birçok mahzurlu netice­
M. özkefeU E. Damalı
ler tevlidedeceği neticesine varılmış olmakla
İmzada bulunamadı
teklifin reddi uygun görülmüştür.
Uşak Yozgad
Umumi Heyetin tasvibine arz edilmek üzere T. ö. L. Erzurumluoğlu

mmm

( & Stvmi *4>

You might also like