Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 4

Michel Foucault'nun Hayatı Özeti

Doğum ve Eğitim:

• 15 Ekim 1926'da Poitiers, Fransa'da doğdu.


• Babası cerrahtı ve Foucault'nun kendi izinden gitmesini istedi.
• Paris'teki prestijli École Normale Supérieure'de felsefe ve psikoloji eğitimi gördü.

Kariyeri:

• Felsefe profesörü, tarihçi, sosyolog ve psikolog olarak çalıştı.


• Çalışmaları delilik, suç, cinsellik, bilgi ve iktidar gibi kavramlara odaklandı.
• Struktüralizm ve post-yapısalcılık akımlarının önemli isimlerinden biri oldu.

20. yüzyılın en etkili filozoflarından biri olarak kabul edilir.

En Önemli Eserleri:

• Deliliğin Tarihi (1961)


• Gözetim ve Ceza (1975)
• Cinselliğin Tarihi (1976-1984)
• Özne ve İktidar (1982)

Ölümü:

• 25 Haziran 1984'te AIDS'ten dolayı öldü.

Foucault'nun Düşünceleri:

• İktidarın her yerde olduğunu ve her şeyi etkilediğini savundu.


• Bilginin iktidarla ilişkili olduğunu ve iktidarı meşrulaştırmak için kullanıldığını öne
sürdü.
• Öznelerin iktidar tarafından inşa edildiğini ve sabit olmadığını savundu.

Foucault'nun Etkisi:

• Felsefe, sosyoloji, tarih, edebiyat ve psikoloji gibi birçok alanda önemli bir etkiye
sahip oldu.
• Eleştirel düşüncenin gelişmesine katkıda bulundu.
• Günümüzde hala birçok akademisyen ve entelektüel tarafından okunmakta ve
tartışılmaktadır.
Foucault geçmişten günümüze dek uzanan Foucault toplumsal nüfusun denetlenmesi
zaman dilimi içerisinde, olmuş bitmiş her ve gözetlenmesinde giderek artan bir rol
şeyle ilgili bilgiyi oluştururken araştırma oynamış olan hapishaneler, hastaneler ve
yöntemi olarak arkeolojiye başvurur. okullar gibi modern kurumların ortaya
çıkışını inceledi.
Kendisinden düşünce tarihçisi olarak
bahsedilen Foucault’da hem tarih hem de Foucault, modern örgütsel sistemlerle
arkeoloji bilinen geleneksel anlamlarından alakalı olarak güç, ideoloji ve söylem
daha farklı anlamlarıyla karşımızı arasındaki ilişkiler hakkında önemli fikirler
çıkmaktadır. geliştirdi.
Deliliğin tarihi adlı eserinden cinselliğin İKTİDAR
tarihi adlı eserine kadar geçen yirmi küsür
Foucault’ya göre benlik bilinçli, kendini
yıllık süreçte, çağdaş kültürdeki bazı
kontrol edebilen, iç bütünlüklü, tutarlı,
uygulamaları tarihsel bir perspektif içine
rasyonel değildir. İnsanların benlikleri
oturtarak bunların kavramlar temellerini
iktidarın söylemleri üzerinden şekillenir.
bulmak niyetiyle hareket eden Foucault,
esas amacının “şimdinin tarihi”ni yazmak Herhangi bir alanın bilgisine sahip olan
olduğunu öne sürer. kişiler o alanla ilgili söylem üretebilen
kişilerdir dolayısıyla bir iktidara sahip
Bilginin Arkeolojisi’yle bir düşünce
olabilirler.
tarihçisi olarak bilginin içinde her biri ayrı
ifadeler bütünü olan söylemsel oluşumları, Foucault'ya göre, söylem aracılığıyla
pozitiflikleri, ifadeleri, bunların oluşum çalışarak güç, halkın suç, delilik ve
koşullarını, özel bir alanı ortaya çıkarmaya cinsellik gibi olgulara yönelik tutumlarını
çalışır, yani bir arşiv araştırması yapar. şekillendirir.
▪ Deliliğin Tarihi – «psikiyatrinin ▪ “İktidar her zaman her
arkeolojisi» yerdedir.”
▪ Kliniğin Doğuşu – «tıbbi bakışın ▪ Bilgi iktidarla ilişkilidir ve iktidarı
arkeolojisi» meşrulaştırmak için kullanılır.
▪ Kelimeler ve Şeyler – «insan ▪ Özneler iktidar tarafından inşa
bilimlerinin arkeolojisi» edilir ve sabit değildir. Foucault’ya
göre insanların benlikleri iktidarın
Önceki adı “yapısalcılığın arkeolojisi”
söylemleri üzerinden şekillenir.
Arkeoloji foucault’da temel bir inceleme
SÖYLEM
yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Onun, toplumda güç ve denetleme
hakkındaki düşüncelerinde söylemin rolü
Her ne kadar kendisine postmodernist merkezi bir yer işgal eder. O, söylem
demese de Michel Foucault (1926-1984) kavramını, belli bir nesne hakkında ortak
çok büyük oranda postmodernist sayıltılar tarafından bir araya getirilmiş
düşünceden yararlandı. Çalışmalarında konuşma ve düşünme yollarına
bizim modern dünyamızdaki anlayışı, göndermede bulunmak için
önceki dönemlerdeki anlayıştan ayıran kullanmaktadır. Foucault, orta çağlardan
değişmeleri göstermeye çalıştı. Suç, beden, günümüze gelinceye kadar, örneğin, delilik
delilik ve cinsellik üzerine yazılarında
söyleminin tarihsel süreç içerisinde nasıl ✓ Oluşumu
değişmiş olduğunu gösterdi.
✓ Kullanımı
Örneğin, orta çağlarda deliler genel olarak
✓ Dolaşımı
zararsız olarak düşünülmekteydiler; hatta
bazıları onların Tanrı vergisi bazı özel rejim tarafından yönetilmektedir.
algılama 'yetenekleri' olabileceğini
düşünmekteydi. Modern toplumlarda ise ▪ Saf/Nesnel bilgi mümkün değildir.
'delilik' hastalık ve tedaviyi vurgulayan HAKİKAT REJİMİ NEDİR?
tıbbileştirilmiş bir söylem tarafından
şekillendirilmiştir. Bu tıbbileştirilmiş ▪ Hakikat rejimi, bir toplumda hangi
söylem oldukça gelişmiş ve nüfuzlu bir söylemlerin ve bilgilerin hakikat
doktorlar, tıp uzmanları, hastaneler, meslek olarak kabul edileceğini belirleyen
elemanları dernekleri ve tıp dergileri ağı ve bu kabullerin işleyişini
tarafından desteklenmekte ve düzenleyen bir güç ve bilgi ağıdır.
sürdürülmektedir. ▪ Bu rejim, toplumsal kurumlar,
Tıbbileştirme: bir şeyin sağlıklı ya da siyasi ideolojiler, bilimsel
sağlıksız olarak tanımlanması. Sosyal söylemler ve medya gibi çeşitli
inşacılık, gündelik hayatın tıbbileştirilmesi. unsurların etkileşimiyle oluşur.
Tıp tıbbileştirme aracılığıyla sosyal kontrol HAKİKAT REJİMİNİN TEMEL
sağlıyor. ÖZELLİKLERİ
Tıbbi Söylem, insan bedenini tanımlar, ▪ Güçle bağlantılıdır: Hakikat
organize eder ve denetler. rejimleri, siyasi veya ideolojik güç
• Tıbbi söylem önceki yüzyıllarda tarafından desteklenir ve bu güç
hâkim olan dini söylemin yerine tarafından korunur.
geçmiştir. Sekülerleşme vardır. ▪ Bilgiyi kontrol eder: Hakikat
rejimleri, hangi bilgilerin kabul
• «Belli bir nesne hakkında ortak
edilebilir ve hangilerinin
sayıltılar tarafından bir araya
reddedileceğini belirler.
getirilmiş konuşma ve düşünme
yolları» ▪ Söylemleri düzenler: Hakikat
rejimleri, hangi söylemlerin hakikat
• Foucault’ya göre; dil, masum ve
olarak kabul edileceğini ve nasıl
tarafsız bir ifade aracı değildir.
ifade edileceğini belirler.
• Söylem-iktidar-kontrol
▪ Toplumsal normları
• Söylemler, neyin bilinebileceğini, etkiler: Hakikat rejimleri,
nasıl konuşulabileceğini ve kimin toplumda neyin doğru neyin yanlış
konuşabileceğini belirler. olduğuna dair algıyı şekillendirir.

HAKİKAT REJİMİ
▪ Bilgi rejimi
▪ İktidar ve güç ilişkileri, bilgiye yön
verir.
▪ Bilginin;
HAKİKAT REJİMLERİ ÖNEMLİDİR
ÇÜNKÜ:
• Nasıl düşündüğümüzü ve
davrandığımızı etkiler.
• Toplumsal değişimi ve gelişimi
etkiler.
• Güç ve eşitsizlik ilişkilerini etkiler.

You might also like