Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 7

Güncel Gastroenteroloji

Gastrik MALT Lenfoma


Hilmi ATASEVEN1, H. Mehmet TÜRK2, ‹lhami YÜKSEL1
Türkiye Yüksek ‹htisas Hastanesi, Gastroenteroloji Klini¤i1, Ankara
Gaziantep Üniversitesi T›p Fakültesi, ‹ç Hastal›klar› Anabilim Dal› ve Onkoloji Bilim Dal›2, Gaziantep

mi ve lenfoid dokusu vardır. Bu lenfoid doku ‘‘mu-

P
rimer gastrik lenfomalar (PGL) nadir görülen
bir hastalık olup mide malignitelerinin yakla- cosa-associated lymphoid tissue - mukoza iliükili
üık %5’ini oluüturur. Gastrointestinal sistem lenfoid doku’’(MALT) olarak adlandırılır. Primer GúS
(GúS) lenfomaları nadir görülmesine raùmen ekst- lenfomalarının büyük bir çoùunluùu, ya normal
ranodal lenfomaların en sık yerleüim yeri gastroin- fizyolojik üartlar altında (GúS’in peyer plaklarından
testinal sistemdir. PGL’nin çoùunluùu B hücreli len- olduùu gibi) ya da enfeksiyon veya otoimmun
fomalar olup ya low-grade mukoza iliükili lenfoid proceslere cevap olarak inflamasyon bölgesinde
doku (MALT lenfoma, MALToma) ya da high-gra- oluüan MALT’dan ortaya çıkar (5, 6).
de diffüz large cell lenfoma olarak karüımıza çıkar. MALT lenfomaları, barsakların Peyer plakları gibi
Midenin diùer tip lenfomaları ise daha nadirdir. MALT’ın doùal olarak bulunduùu bölgelerde sık
Malign lenfoma primer olarak mideyi etkileyebilir görülmez. úlginç bir üekilde, midede H. pilori kolo-
veya yaygın hastalıùın bir parçası olarak mideyi nizasyonu, akciùerlerde foliküler bronüiektazi, oto-
tutabilir. Sekonder lenfomada da yine en yaygın immün hastalıklar, Sjögren hastalıùı, Hashimoto ti-
tutulan yer midedir. MALT lenfomalar genel ola- roiditi ve orbitanın reaktif veya inflamatuvar has-
rak yavaü seyirli, lokalize hastalıklardır. Baüvuru ve talıkları gibi MALT’ın bir hastalık nedeniyle kaza-
tanı sırasında hastalar sıklıkla klinik olarak evre I nıldıùı yerlerde daha sıktır (4, 5, 7).
veya evre II aüamasındadırlar. Nadir olarak daha
Gastrik MALT lenfomalı vakaların, histolojik incele-
ileri evrede olabilirler. Sistemik semptomlar seyrek-
mede yaklaüık %90, serolojik çalıümada ise %98 H.
tir (, 2).
pilori ile enfekte olduùu görülür. Vaka kontrol ça-
lıümaları önce H. pilori enfeksiyonu ve takiben
EP‹DEM‹YOLOJ‹
gastrik lenfoma geliümesi arasındaki iliükiyi göster-
Gastrik MALTomalar PGL’nin yaklaüık yarısını oluü- miütir (4). H. pilori dünyada en sık rastlanan enfek-
turur. únsidans, H. pilori enfeksiyonunun insidansı- siyonlardan biridir. Kronik gastrit ve peptik ülser
na uygun olacak üekilde deùiüir. H. pilori enfeksi- yanında MALT lenfoma gibi malign hastalıklara
yonu insidansının çok yüksek olduùu Kuzeydoùu da yol açabilir. Bu nedenle Dünya Saùlık Örgütü
útalya’da, insidans úngiltere’den 3 kez fazladır. Or- tarafından grup  kanserojen olarak tanımlanmıü-
talama görülme yaüı 60-65 olup daha erken yaü- tır (8, 9).
larda da görülebilir. Erkeklerde kadınlara göre 2-3
Saùlıklı kiüilerde normalde midede MALT yoktur
kat fazla olduùu söylense de eüit olduùunu ifade
(4). Gastrik MALT lenfomasının oluüabilmesi için,
edenler de vardır (3, 4).
önce midede MALT oluüması gerekir (5, 0). Mide-
de MALT oluüması H. pilori’nin antijenik uyarısıyla
ETYOPATOGENEZ
oluüur. Kazanılmıü gastrik MALT’lı hastaların küçük
Organizma GúS mukoza yoluyla dıü çevre ile iliüki- bir yüzdesinde malign transformasyon oluüur ve
de olduùu ve mukoza deriye göre daha zayıf bir genellikle yavaü seyirli bir lenfoma ile sonuçlanır.
bariyer teükil ettiùi için GúS’in özel bir immun siste- H. pilori non-neoplastik T lenfositlerini uyararak si-

12 Güncel Gastroenteroloji 10/1


tokinlerin salınımına, bu da B lenfositlerinin prolife- domains) içeren proteinlerin kodlamasını yapar.
rasyonuna yol açar. Daha sonra devreye girecek BCL0 proapopitotik ve NF-kB aktive edici bir gen-
diùer etkenlerle benign MALT’da lenfomaya dö- dir. Mutasyona uùrayan BCL0 pro-apoptotik iüle-
nüüüm olur. Ancak tüm H. pilori enfeksiyonlarında vini kaybeder ve MALT B hücrelerine çoùalma
MALT lenfoması geliümediùinden MALT’ın lenfo- avantajı saùlarken NF-B aktivasyonu spesifik he-
maya dönmesi için henüz bilinmeyen genetik ve- deflerin transkripsiyonunu artırarak anti-apoptotik
ya çevresel diùer faktörlerin rolü olmalıdır. Vaka- ve proliferatif uyaranları saùlar (4, 5, ).
ların çoùunda eradikasyon tedavisi ile regresyon Nodal veya primer dalak lenfomasında üimdiye
görülmesi kronik H. pilori enfeksiyonu ile malign kadar t(;8) veya t(;4) bildirilmemiütir. Bu du-
proçesin ilerlediùini düüündürmektedir (4, 5). H. rum bu tümörlerin MALT lenfomasından biyolojik
pilori enfeksiyonu MALT lenfomanın grade ve in- farklılıùına iüaret eder. t(;8) gastrik MALTomalı
vazyon derinliùi ile korele olmasına raùmen lenfo- hastaların %24’ünde görülür.
manın progresyonu ile iliükili deùil gibi görünmek-
tedir. Ancak mukoza ve submukozaya sınırlı MAL- MALT lenfomalarında görülen en sık sayısal sito-
Tomada H. pilori enfeksiyonu sıklıùı, daha ilerlemiü genetik anomali trizomi 3’tür. Olguların %60’ında
vakalardan daha yüksek bulunmuütur (). saptanabilir. Nodal ve primer splenik lenfoma gibi
baüka lenfoma tiplerinde de görüldüùünden
Hepatit C virüsü (HCV) ile MALToma arasındaki MALT’omaya spesifik deùildir. Gastrik MALT lenfo-
iliükiden de bahsedilmektedir. Öyle ki, HCV MALT maların %6’sında c-myc somatik mutasyonu tes-
lenfoma oluüumunun ilk adımı olan edinsel gastrik pit edilmiütir. Bir tümör supressör molekülü olan
MALT oluüumuna yol açabilmektedir (2). Bu ve p53, low-grade MALT lenfomaların düüük bir yüz-
baüka bir çalıümada HCV’nin MALT lenfomagene- desinde görülürken high-grade lenfomaların bü-
zisinde rol alabileceùi ifade edilmektedir (3). yük bir çoùunluùunda bulunmaktadır (4-6).
Yardımcı T hücreler, sitokinler ve hücre hücre etki-
leüimi yolu ile deùiüik B hücrelerin proliferasyonu- PATOLOJ‹
nu destekler. Bu B hücreler, T cell veya diùer anti- Genellikle H. pilori’nin neden olduùu kronik infla-
jenlerle reaktive olabilen aynı antijenler için spesi- masyondan sonra geliüen PGL mukoza ve submu-
fik olabilir. Gastrik MALToma dokusunda CD4+ T kozadan kaynaklanmaktadır. Histolojik ve immun-
hücreler, H. pilori antijenleri ile reaktiftirler. Malin B histokimyasal olarak deùerlendirme yapıldıùında
hücreler non H. pilori antijenleri ile veya kendi MALT lenfomaların B hücreli NHL olduùu görül-
kendine reaktive olabilir (4). mektedir. Mukozanın sentrosit benzeri hücrelerle
infiltrasyonu ve lenfoepitelyal lezyonların varlıùı
GENET‹K MALT lenfomalarının ayırt edici özelliùidir. Bunlar
 ve 8 numaralı kromozomlar arasındaki translo- tümör hücrelerinin mukozadaki bezlere ve kriptle-
kasyon, [t(;8) (q2;q2)], MALT lenfomalarında re invazyonu ve onları zedelemesiyle oluüan lez-
en sık görülen yapısal kromozom bozukluùudur. yonlardır (4).
Olguların yaklaüık /3’ünde bulunur. Bu translokas- MALT lenfomalarının en sık görüldüùü organ mi-
yon sonucunda . kromozomdaki API2 geni ile dedir (2). Hastaların çoùunda Sjögren sendromu,
8. kromozomdaki MLT geni füzyona girer. Oluüan Hashimoto tiroiditi, H. pilori gastriti, Borreliosis gibi
füzyon proteini (API2-MLT) q2’de yer alır ve otoimmün, enflamatuvar veya enfeksiyöz hasta-
MALT lenfomalarının oluüumunda rolü olabilir. cI- lıklar vardır. Tükrük bezleri, tiroid, timus, konjunkti-
AP2 olarak da adlandırılan API2, "inhibitors of va, gözyaüı bezleri, orbita, akciùer, meme, böbrek,
apoptosis" (IAPs) ailesine mensuptur. Bunlar aktive cilt, karaciùer ve prostatta da rastlanır (5, 7, 5-7).
olmuü "karpazları" inhibe ederler. Bu yolla da apo- AúDS, immunsupresyon, radyoterapi, çölyak has-
pitoz inhibisyonu yaparlar (, 4, 5). talıùı gibi bazı immun yetersizlik durumlarında in-
MALT lenfomalarında ikinci sıklıkta saptanan ag- sidansında artma görülmektedir (8).
resif biyolojik davranıü ile birlikte olan sitogenetik Histolojik olarak düüük grade, orta grade ve yük-
yapısal anomali . ve 4. kromozomlar arasındaki sek grade üeklinde sınıflama yapılabilir. Histolojik
translokasyondur: t(;4)(p22;q32). Seyrek görülen sınıflama için çeüitli sistemler kullanılmıütır. Primer
bu translokasyon sonucu apopitoz modülatörü bir veya sekonder olduùunu tespit etmek için sistemik
gen olan BCL0 ile ilgili sonuçlar ortaya çıkar. deùerlendirme gerekir. Primer nodal lenfoma tanı-
Normalde BCL0 CARD (caspase recruitment sı alan hastalarda ekstranodal yerleüim titizlikle

GG 13
aranmalıdır. Zira bu olguların bir kısmı ekstranodal primer tanı yöntemidir. Tanı için tekrarlayan en-
olan bir MALT lenfomasının nodal yayılımı olabilir doskopi ve biyopsiler gerekebilir. Bununla birlikte
(9). endoskopik mukozal rezeksiyon yapılması histolo-
Gastrik lenfomalar makroskopik olarak, ülsere (tek jik sonucu arttırır (4).
veya multiple, yalnız veya diùerleri ile kombine Radyolojik deùerlendirmede, gastrik duvar kalın-
olabilir, en sık görülenidir), polipoid, granülonodü- laüması, atipik ülser deformiteleri, obstrüksiyon ve
ler ve infiltratif lezyonlar üeklinde görülebilir. Lez-
kitle görülebilir. Bunlar nonspesifik bulgular olmak-
yonların görünümü, normal görünümlü mukoza,
la beraber görüldüùünde lenfoma akla gelmelidir.
ince nodüler görünüm veya çok büyük ülsere kit-
lelere kadar deùiüebilir. Abdominal bilgisayarlı tomografide (BT) mide du-
Erken lenfomalar daha büyük tümör oluüturma ve var kalınlaüması ve kitle saptanabilir (%85). Mural
multifokal olma eùiliminde olsalar da endoskopik kalınlaümanın görülmesi mide adenokanserden
olarak lenfoma ve adenokanser ayrımı yapmak ayırabilir. BT’de low-grade lenfomaların %75’i infilt-
zor olabilir. Lenfomalar midede daha çok antrum ratif formda, geri kalanı ise polipoid formdadır. Va-
ve korpusu tutar. úleri hastalık durumlarında SSS, kaların %50’sinde lenfadenopati (LAP) saptanır (2,
kemik, KC, böbrekler, over ve AC gibi ekstraintes- 23).
tinal bölgelere yayılabilir (4, 20).
Ultrasonografide (USG) de mide duvar kalınlaüma-
Kronik gastrit ve peptik ülserde görülebilen gastrik sı görülebilir. Ayrıca evrelemede yardımcı olur. Di-
mukozanın lenfositik infiltrasyonu pseudolenfoma ùer intraabdominal organlar deùerlendirilirken
olarak adlandırılır. Klinik ve endoskopik olarak mi- LAP varlıùı da gösterilebilir (4).
de adenokanser veya lenfomayı taklit edebilir.
Mikroskopik olarak low-grade lenfomadan kolay- Magnetik rezonans görüntüleme (MRI), düzensiz
lıkla ayırt edilemez. úmmunhistokimyasal ve mole- kalınlaümıü mukozal foldları, irregüler submukozal
küler biyolojik yöntemler tanı doùrulamak için kul- infiltrasyonu veya ekzofitik tümörü gösterebilir. Yi-
lanılabilir. Bunların çoùunun gerçekte low-grade ne mezenterik kitle ve LAP’lar tespit edilebilir (24).
lenfoma olduùu gösterilmiütir (2).
Endoskopik ultrasonografi (EUS), lezyonun boyutu-
nu ve invazyonunu deùerlendirmede kıymetlidir.
KL‹N‹K
úleri evrede bulgular benzer olmasına raùmen er-
Asemptomatik olabileceùi gibi tanıdan aylar ve ken evrede lenfoma ve karsinoma ayırımında de-
yıllar öncesinden baülayabilen üst abdominal aù- ùerli olabilir. EUS’de infiltratif mide kanseri mide
rı ve erken doyma hissi olabilir. Bulantı-kusma, iü- duvarında vertikal bir büyüme gösterme eùilimin-
tahsızlık, dispepsi gibi nonspesifik üikayetlere ilave- de iken, lenfomalar horizontal uzanma gösterme
ten halsizlik, yutma güçlüùü, gece terlemesi, kilo
eùilimindedirler. EUS ile de perigastrik LAP gösteri-
kaybı, anemi ve GúS kanama (hematokezya, me-
lebilir. EUS, tümörün histolojik özelliklerini öngör-
lena) görülebilir. Bu nonspesifik bulgular tanının
mek, intramural tümör infiltrasyonunun derinliùini
gecikmesine ve komplikasyonlardan sonra tanı-
nın konmasına neden olabilir (4, 5). belirlemek ve tedavi sonrasında tümör regresyo-
nunu deùerlendirmek için kullanılan önemli bir ta-
Vakaların çoùunda fizik muayenede bir özellik tes- nı ve takip aracıdır. EUS ile yapılan evreleme,
pit edilemeyebilir. Bununla birlikte epigastrik has-
tedaviyi düzenlemede etkili olan bir yöntemdir
sasiyet ve palpabl kitle bulunabilir. Ateü, hepa-
(Tablo ), (, 0, 25-27).
tosplenomegali, sarılık ve lenfadenopati diùer mu-
ayene bulguları olabilir. úleri evrede malnütrisyon
görülebilir. Gastrik obstrüksiyon ve perforasyon da-
Tablo 1. Gastrik MALToma’da EUS evrelemesi
ha az sıklıkla görülür. Klinik, diùer mide tümörleri,
Evre Tutulum yeri Açıklama
peptik ülser, safra kesesi, pankreas hastalıkları gibi
diùer abdominal patolojileri taklit edebilir (4, 20, 2). A Yüzeyel mukoza úlk (hiperekoik) tabaka
T1
B Derin mukoza úkinci (hipoekoik) tabaka
TANI T2 Submukoza Üçüncü (hiperekoik) tabaka

Klinik ve radyolojik bulgular nonspesifik olup özo- T3 >Submukoza Dördüncü (M.Propria) ve beüinci
fagogastroduodenoskopi ve endoskopik biyopsi (Seroza) tabakalara yayılım

14 Mart 2006
EVRELEME TEDAV‹
Tedavi planı ve sekonder tutulumu olan sistemik Gastrik lenfomanın tedavisi tartıümalı olup belirli
lenfomayı ayırt etmek için önemli ve gereklidir. bir standardizasyon yoktur. Yaü, eülik eden hasta-
Özellikle duodenuma mikroinvazyonu dıülamak lık, histoloji ve evreye göre deùiüir. Bazı merkezler
için evreleme süreci endoskopi ve biyopsi ile baü- tek baüına cerrahiyi benimserken bazıları da rad-
lamalıdır. Bu maksatla AC grafisi, toraks, abdo- yoterapi, kemoterapi veya kombine tedaviyi ter-
men ve pelvik CT, indirekt laringoskopi ve kemik cih ederler (Tablo 3).
iliùi biyopsisi diùer yapılacak olan deùerlendirme- Mide MALT lenfoması ile H. pilori arasındaki iliüki
lerdir. Bütün bunlara raùmen evreleme için açık nedeniyle hastalık hangi evrede olursa olsun en-
cerrahi nadiren de olsa gerekebilir (4, 9). Çeüitli feksiyonun etkin tedavisi gerekir. Sadece H. pilori
evreleme sistemleri Tablo -3’de görülmektedir. tedavisi ile hastalık tedavi edilebilir. Antibiyotikle
erken evre olgularda kür saùlanabileceùi bildiril-
PROGNOZ ÖLÇÜTLER‹ mektedir (4, 29). Çocuklarda nadir görülse de, dü-
üük evreli MALT lenfoma olgularının H. pilori en-
Mide duvarına derin infiltrasyon prognozu olum- feksiyonu ile iliükili olduùu ve bakterinin eradikas-
suz etkiler ve lokal lenf bezlerine yayılma ile yakın yonu sonrasında olguların %70-80’inde hastalıùın
iliüki gösterir. Transformasyon olumsuz bir prognoz gerilediùi hatta iyileütiùi saptanmıütır. Bu nedenle,
ölçütüdür. t(;8) (q2;q2) ve BCL0 nükleer bu olgularda cerrahi giriüim veya kemoterapi ve
ekspresyonu olanlarda H. pilori’nin antibiyotikle te- radyoterapi gibi tedavi yöntemlerinden önce era-
davisine yanıt alınamamaktadır. Bununla birlikte dikasyon tedavisi denenmelidir (9). Ancak olgula-
H. pilori negatif t(;8) (q2;q2) olan bir hastanın rın yaklaüık /3’ü bu tedaviye yanıt vermezler.
H. pilori eradikasyon tedavisine cevap verdiùi bil- Moleküler genetik çalıümalar göstermiütir ki
dirilmiütir. Histolojik deùerlendirmede large cellerin t(;8) (q2;q2) ve bcl-0 ekpresyonu apopitoz
büyük oranda bulunması da kötü prognozla iliüki- yoluna olan etkileriyle tedaviye cevabı bozmakta-
lidir. dır. H. pilori eradikasyonuna direncin bir sebebi de
trizomi 3 olabilir. H. pilori negatif hastalarda
Düüük grade, 65 yaü altı, cerrahi sınırın temiz olma-
t(;8) (q2;q2) oranı çok yüksektir. H. pilori ne-
sı ve baülangıçta baüarılı tam remisyon iyi prognoz
gatif erken evre MALTomalı hastalarda bile eradi-
ile iliükilidir. kasyon tedavisi baüarılı sonuçlar verebilir (6).
Tümördeki B lenfositlerde CD9 ve CD20’nin pozitif H. pilori eradikasyonuna hangi evrenin cevap
olması da prognostik bir göstergedir. Eùer CD9 ve vereceùi henüz bilinmemektedir. Hastalıùın invaz-
CD20 % 50 den daha fazla pozitifse daha fazla ag- yonunu belirlemede EUS kullanılması (Tablo )
ressif ve ilerlemiütir ve tek baüına H. pilori eradikas- H. pilori eradikasyonu için tedaviyi öngörebilir;
yon tedavisine cevap vermesi olası deùildir (4, 5, zira EUS çalıümaları göstermiütir ki tümör submuko-
28, 29). zadan ileriye geçmiüse yanıt vermemektedir

Tablo 2. Gastrointestinal lenfomada staging sistemleri


Lugano Stage Sistemi TNM Staging Ann Arbor Tümör Tutulumu
Sistem Staging Sistem
T N0 M0 IE Mukoza, submukoza
Stage I Gú trakta sınırlı T2 N0 M0 IE Muskularis probria
T3 N0 M0 IE Seroza
Stage II II: lokal nodal tutulum T-3 N M0 IIE Perigastrik lenf nodları
Batına
yayılım II2: uzak nodal tutulum T-3 N2 M0 IIE Daha uzak bölgesel lenf nodları
Stage IIE Komüu organ veya dokuları içeren T4 N0 M0 IE Komüu yapıların invazyonu
serozanın penetrasyonu
Stage IV Yaygın ekstranodal tutulum veya T-4 N3 M0 IIIE Diyafragmanın her iki yanında lenf nodu tutulumu
birlikte supradiyafragmatik tutulum T-4 N0-3 M IVE Uzak metastaz

GG 15
Tablo 3. MALT lenfomada stage ve tedavi
Lugano Stage Tedavi
I, Mukoza ve submukozaya sınırlı hastalık Yalnızca antibiyotik
I, Muskularis mukoza ve serozanın etkilendiùi hastalık Uygun tedavi tam bilinmiyor
IIE Cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi
IV Semptomatik hastalar için kemoterapi
Seçilmiü vakalarda radyasyon veya cerrahi ile lokal tedavi

(Tablo 2) (27). Bir araütırmaya göre de tümör muko- Midenin korunması gerektiùi ve miyokard infark-
za ve submukozadaysa tam remisyon oranı %75 tüsü, GúS kanaması, enterokutanöz fistül, malab-
iken, lokal yayılım (muskülaris mukoza, seroza ve- sorbsiyon sendromu gibi postoperatif komplikas-
ya perigastrik lenf bezleri tutulumu) olmuüsa bu yonlardan çekinildiùi zaman kemoterapi (KT) ter-
oran %38’e inmektedir. Antibiyotik tedavisi sonrası cih edilebilir. Klorambusil ve siklofosfamid gibi al-
tümör gerilediùi halde PCR ile yapılan çalıümalar- killeyici ajanlar tek baüına eradikasyon tedavisine
da olguların %50-70 kadarında monoklonal lenfo-
dirençli vakalarda baüarıyla kullanılabilir. Eradi-
sitlerin sürdüùü bilinmektedir. Bu durum tedavi ve-
kasyon tedavisine cevaplı hastalarda adjuvan te-
rilmesi gerektiùi anlamına gelmemekle birlikte bu
davi olarak klorambusil verilmesinin yararı yoktur.
hücrelerin relapsda sorumlu olabileceùi unutulma-
malıdır. Siklofosfamid, doxurubisin, vincristin, prednizolon-
dan oluüan kombine KT (CHOP) bütün evrelerdeki
Eùer kemoterapi uygulanmayan, sadece antibi- tümörler için en etkili tedavi rejimidir (29).
yotik tedavisi verilen Evre IE bir olgu söz konusuy-
sa antibiyotik tedavisi tamamlandıktan 4-6 hafta Histolojik gradeden iliükisiz olarak erken evre KT
sonra hasta ilk endoskopik kontrole çaùrılır ve ar- veya KT ve radyoterapi ile kontrol edilebilir. An-
dından da 6-2 hafta aralıklarla histolojik remisyon cak cerrahiyi ilk tedavi olarak tavsiye edenler de
gözlenene kadar izlenir (4, 5). vardır. Ama lokal ve uzak kontrol için adjuvan KT
Cerrahi; patoloji için yeterli doku alındıùı, batın endikedir (33). High-grade lenfomada tedaviye
eksplorasyonuna izin verdiùi, tümör yükünü azalt- cevap baülangıçta daha iyi gibi görünmesine raù-
tıùı, gastrik hemoraji ve perforasyonu önlediùi için men low-grade lenfomada survival daha yüksek-
agressif cerrahi rezeksiyon ana tedavi olarak kal- tir. Cerrahi ve KT ile uzamıü remisyon saùlanabil-
mıütır. Ancak son zamanlarda radikal gastrektomi mektedir. úleri evrelerde (Evre 3 E, 4 E) tümör dav-
tartıümalıdır ve agressif cerrahi artmıü morbidite ranıüı ve tedavisi diùer nonHodgkin lenfomalar gi-
nedeniyle endike deùildir. Daha küçük cerrahi ile bidir (4, 33).
büyük tümörlerin ve lenf nodlarının çıkarılabilece-
Radyoterapi vakaların çoùunda cerrahi, KT veya
ùi kabul edilmektedir. Erken hastalık evresinde
cerrahi ile daha iyi sonuç alınabilir. H. pilori eradi- her ikisine yardımcı olarak kullanılır. Bununla bir-
kasyonuna cevap vermeyen Evre I low-grade len- likte tek baüına nadiren kullanılır. Ancak sınırlı ça-
foma ve Evre II E olan hastalarda seçilecek tedavi lıümalar primer tedavide olumlu sonuçlar bildir-
cerrahi rezeksiyon olabilir. Survival oranı ve hasta- mektedir. Antibiyotiùe cevapsız erken evre MAL-
lıksız saù kalım oranları tam rezeksiyon, parsiyel Tomada alternatif olarak kullanılabilir. Primer te-
rezeksiyon veya kemoterapi uygulanan hastalar- davi tarzı olarak radyoterapiden yararlanmıü has-
da benzer görünmektedir. Cerrahi tedaviye adju- talarda, total gastrektomi survivali deùiütirmez. Re-
van kemoterapi eklenmesi survival oranını artıra- zeksiyonla veya KT ile kombine edilmiü tedavi mo-
bilir. Postoperatif kemoterapi verildiùi zaman cer- daliteleri arasında survival oranı farklı deùildir
rahi sınırın temiz olup olmamasının saù kalımı de- (34).
ùiütirmediùi belirtilmektedir. Ancak temiz cerrahi
sınır kür üansını artırabilir. úlerlemiü hastalıkta cer- Monoklonal antikorlar, Uluslararası Ekstranodal
rahinin mortalite ve morbiditesi yüksektir. Bu has- Lenfoma Çalıüma Grubunun faz II araütırmasına
talarda cerrahi ya da palyatif yaklaüım arasında göre anti CD20 antikoru (rituximab) relaps yapan
fark yoktur. Cerrahi rezeksiyon ile KT ve bazen de RT veya H. pilori-negatif gastrik MALT lenfomalarda
ile kombine tedaviler kullanılabilmektedir (28, 30-32). etkili olmaktadır (29, 35).

16 Mart 2006
KAYNAKLAR 15. Hacıhanefioğlu A, Aktan M, Turgut M. ve ark. Maltoma:

1. Püspök A, Raderer M, Chott A, et al. Endoscopic ultraso- İki Olgu Sunumu. İst.Tıp Fak. Mecmuası 62: 1, 1999.
und in the follow up and response assessment of patients 16. Pereira FO, Graf H, Nomura LM, et al. Concomitant pre-
with primary gastric lymphoma. Gut 2002; 51: 691-4. sentation of Hashimoto's thyroiditis and maltoma of the
2. Uncu D, Özdemir N, Karakan Ş, et al. Primer Ekstranodal thyroid in a twenty-year-old man with a rapidly growing
Lenfomalar: Klinik Özelliklerinin Nodal Lenfomalarla mass in the neck. Thyroid. 2000 Sep; 10(9): 833-5.
Karşılaştırılması. THOD 2005; 2, 15. 17. Jones JR, Swaroop VS. 58-year-old woman with dry mouth
3. Özkan D, Sop G, Deneçli AG. ve ark. Hipoproteinemi ile and swollen parotid glands. Mayo Clin Proc. 2003 Sep;
Birlikte Olan Primer Mide Lenfoması. SSK İzmir Eğitim 78(9): 1145-8.
Hastanesi Tıp Dergisi 1997; 3 (2): 75-7.
18. Powitz F, Bogner JR, Sandor P, et al. Gastrointestinal
4. Collins R. Gastrointestinal Lymphomas, Including Immu- lymphomas in patients with AIDS. Z Gastroenterol 1997;
noproliferative Small Intestinal Disease. In Sleisenger &
35: 179-185.
Fordtran’s gastrointestinal and liver disease: pathophysi-
ology, diagnosis, management / [edited by] Mark Feld- 19. Harris NL, Jaffe ES, Stein H, et al. A revised European-Ame-

man, Lawrence S. Friedman, Marvin H. Sleisenger. - 7th rican classification of lymphoid neoplasms: a proposal
ed. 2002: 453-9. from the international lymphoma study group. Blood
1994; 84: 1361-92.
5. Y Kadri XXIX. Ulusal Hematoloji Kongresi Mezuniyet Son-
rası E_itim Kursu Malt Lenfomaları (Ekstra-nodal Marjinal 20. Parsonnet J, Hansen S, Rodriguez L, et al. Helicobacter pylo-
Bölge Lenfomaları). ri infection and gastric lymphoma. N Engl J Med 1994;
6. Raderer M, Streubel B, Wöhrer S, et al. Successful antibiotic 330: 1267-71.
treatment of Helicobacter pylori negative gastric MALT 21. Isaacson PG. Recent developments in our understanding
lymphomas Gut published online 18 Nov 2005; doi: of gastric lymphomas. Am J Surg Pathol 1996; 20(Suppl 1):
10.1136/gut. 2005. 083022. S1-S7.
7. Nagasaka T, Lai R, Harada T, et al. Coexisting Thymic and
22. Brown JA, Carson BW, Gascoyne RD, et al. Low grade gast-
Gastric Lymphomas of Mucosa-Associated Lymphoid Tis-
ric MALT lymphoma: radiographic findings. Clin Radiol
sues in a Patient With Sjögren Syndrome. Archives of Pat-
2000; 55: 384-9.
hology and Laboratory Medicine 124: 2000, 770-3.
23. Choi D, Lim HK, Lee SJ, et al. Gastric Mucosa-Associated
8. Mégraud F. Epidemiology of Helicobacter pylori infection.
Lymphoid Tissue Lymphoma: Helical CT Findings and
Gastroenterol Clin North Am 1993; 22: 73-88.
Pathologic Correlation AJR: 178, May 2002.
9. Rodriguez L, Gelb AB, Warnke RA, et al. Helicobacter pylori
infection and gastric lymphoma. N Engl J Med 1994; 330: 24. Panourgias EC, Gouliamos AD, Siakantaris, et al. The Ro-
1267-71. le Of MRI In The Follow-Up Of Patients With Primary Gast-
ric Lymphoma. The Internet Journal of Gastroenterology.
10. Songür Y, Tezel A, Yılmaz U ve ark. Gastrik Lenfomanın
Endosonografik Tanısı. Gastroenteroloji 1996; 7 (1 Ek): 56. 2004. Volume 3 Number 1.

11. Sandmeier D, Benhattar J, Bouzourene H. The natural his- 25. Yucel C, Ozdemir H, Isık S. Role of endosonography in the
tory of a gastric low grade B cell MALT lymphoma follo- evaluation of gastric malignancy. J Ultrasound Med 1999;
wed during 11 years without treatment. J Clin Pathol. 18: 283-8.
2002 Jul; 55(7): 548-50. 26. Toyoda H, Nomoto Y, Li N et al. Endosographic Iages of
12. Tursi A, Brandimante G, Chiarelli F, et al. Detection of Low-grade Lymphoma of Mucosa-associated Lymphoid
HCV RNA in gastric mucosa-associated lymphoid tissue by Tissue After Radiotherapy J Clin Gastroenterol 2001: 33(3):
in situ hybridization: evidence of a new extrahepatic loca- 237-40.
lization of HCV with increased risk of gastric malt lympho-
27. Nakamura S, Matsumoto T, Suekane H, et al. Predictive
ma. Am J Gastroenterol. 2002 Jul; 97(7): 1802-6.
value of endoscopic ultrasonography for regression of
13. Seve P, Renaudier P, Sasco AJ, et al. Hepatitis C virus infec-
gastric low grade and high grade MALT lymphomas after
tion and B-cell non-Hodgkin's lymphoma: a cross-secti-
eradication of Helicobacter pylori. Gut. 2001; 48(4): 454-60.
onal study in Lyon, France. Eur J Gastroenterol Hepatol.
2004 Nov; 16(12): 1361-5. 28. Rackner VL, Thirlby RC, Ryan JA. Role of surgery in ulti-
modality therapy for gastrointestinal lymphoma. Am J
14. Dursun M, Göral V, Canoruç F ve ark. İki Mide Malt Len-
Surg 991; 161: 570-5.
foma Vakasının Helicobacter Pylori Eradikasyonu İle Başa-
rılı Tedavisi Gastroenterohepatoloji Yıl: 2002 / Cilt: 13 / Sa- 29. Ahmad A, Govil Y, Frank BB. Gastric Mucosa-Associated
yı: 2. Lymphoid Tissue Lymphoma AJG 2003; 98, 5; 975-86.

GG 17
30. Kara E, Güler A, Ersin S ve ark. Primer Gastrik Lenfomada 33. Raderer M, Valencak J, Osterreicher C, et al. Chemothe-
Cerrahi Tedavinin Yeri. Gastroenterohepatoloji Yıl: 1998 / rapy for the treatment of patients with primary high gra-
Cilt: 9 / Sayı: 3. de gastric B-cell lymphoma of modified Ann Arbor stages
IE and IIE. Cancer 2000; 88: 1979-85.
31. Fischbach W, Dragosics B, Kolve-Goebler ME, et al. Pri-
34. El-Modir A., Glaholm J. Gastric Irradiation for Low-grade
mary gastric B-cell lymphoma: results of a prospective
MALT Lymphoma of the Stomach: Report of Two Cases
multicenter study. Gastroenterology 2000; 119: 1191-202.
and Review of the Literature. Clinical Oncology 2002; 14:
32. Popescu RA, Wotherspoon AC, Cunningham D, et al. Sur- 464-7.
gery plus chemotherapy or chemotherapy alone for pri- 35. Foxton MR, Knight L, Knisely AS, et al. Liver transplanta-
mary intermediate and high-grade gastric non-Hodgkin’s tion for HCV-related cirrhosis in a patient with gastric mu-
lymphoma: The Royal Marsden Hospital experience. Eur J cosa-associated lymphoma (MALToma) pretreated with ri-
Cancer 1999; 35: 928-34. tuximab. Liver Transpl. 2005 Jul; 11(7): 839-42.

18 Mart 2006

You might also like