COMMON STATIVE PASSIVES

be absorbed in sth : bir şeye kendini kaptırmak be exposed to sth : maruz kalmak
be accustomed to sth/so : alışkın olmak be filled with : ile dolu olmak
be acquainted with sth/so : aşina olmak be finished with sth : ile işi bitmek
be addicted to sth/so : müptela, bağımlı olmak be furnished with sth : döşenmiş
be amazed at sth : çok şaşırmak be impressed with sth : etkilenmek
be annoyed at / about sth : kızmak be interested in sth : ilgilenmek
be annoyed with so : kızmak be involved in sth : karışmak, bulaşmak
be associated with sth : ilişkili olmak be known for sth : ile tanınmak
be astonished at sth : şaşırmak be limited to sth : -ile sınırlı olmak
be based on sth : e dayalı olmak be made from (if the raw
be blessed with sth : -ile kutsanmak, Allah vergisi material changes chemically as
be bored with sth : canı sıkılmak well as physically) : den oluşmak
be committed to sth/so : kendini adamak be made of (if there is only
be composed of sth : den oluşmak physical change in the raw
be concerned about sth : kaygılanmak material) : den oluşmak
be concerned with sth : ilgilenmek, ilgili olmak be made out of (if you alter an
be confused with sth : kafası karışmak item, and use it with a different
aim) : den oluşmak
be connected to so/sth : akraba, bağlantılı olmak
be married to so : ile evli olmak
be connected with sth : bağlantılı, ilgili olmak
be obliged to so : minnettar olmak
be convinced of sth : ikna olmak
be opposed to sth/so : e karşı olmak
be coordinated with sth : ile uyumlu olmak
be pleased about / with sth : den memnun olmak
be covered with sth : ile kapatmak
be prepared for sth : e hazır olmak
be covered in sth : ile kaplı olmak, kapatmak
be provided with sth : sağlanmak, temin edilmek
be crowded with so : ile dolu olmak
be related to sth / so : bağlantılı, akraba olmak
be dedicated to so/sth : kendini adamak
be remembered for sth : ile hatırlanmak
be delighted at / with : den memnun olmak
be satisfied with sth : den memnun olmak
be derived from sth : den türemek
be scared of so/sth : den korkmak
be devoted to so/sth : kendini adamak
be separated from sth/so : -den ayrı olmak, ayrılmak
be disappointed in/with so : hayal kırıklığına uğramak
be shocked at sth : çok şaşırmak
be disappointed at/about sth : hayal kırıklığına uğramak
be surprised at sth : şaşırmak
be discriminated against so : ayrımcılık yapmak
be synchronized with sth : ile uyum içinde olmak
be disgusted at / with so : tiksinmek
be terrified of sth/so : çok korkmak
be disgusted at sth : tiksinmek
be thrilled at / with sth : çok heyecanlanmak
be divorced from so : boşanmak
be tired of sth : den bıkmak
be done with sth : işi bitmek, tamamlamak
be tired from sth : den yorulmak
be dressed in sth : giyinmek
be troubled with sth/so : ile başı belada olmak
be engaged to so : nişanlı olmak
be upset with so/sth : hayal kırıklığına uğramak
be equipped with sth : donanmış olmak
be used to sth/so : e alışkın olmak
be excited about sth : heyecanlanmak
be worried about sth : kaygılanmak, endişelenmek