Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 20

MĠLLĠYETLERĠN KESĠġME NOKTASI: ĠDĠL-URAL

ÇALIġTAYI BĠLDĠRĠ KĠTABI


12-13 NĠSAN 2014 / Kırklareli

Editör:
Doç. Dr. Bülent BAYRAM

Kırklareli – 2014
Kırklareli Üniversitesi
MĠLLĠYETLERĠN KESĠġME
NOKTASI: ĠDĠL-URAL ÇALIġTAYI
12-13 NĠSAN 2014, KIRKLARELĠ
BĠLDĠRĠ KĠTABI

Kırklareli Üniversitesi Yayınları Yayıncı Sertifika No.


8
22065
Yayın Koordinatörü
Yrd. Doç. Dr. Baki Çakır Yayıncı Adresi
Yayın Editörü Kırklareli Üniversitesi Rektörlüğü
Yrd. Doç. Dr. Yakup Yılmaz Kültür Merkezi A Blok / Kırklareli
Editör Tel :444 40 39
Doç. Dr. Bülent Bayram Faks :0 (288) 212 96 79
Ġngilizce Editörü Web :www.klu.edu.tr
Nihan ĠÇÖZ
Kapak Tasarımı
Eren Görgülü
M. Erol Çopur
Baskı Sayısı
1. Baskı © Kırklareli Üniversitesi
Baskı Adedi Bu kitabın bütün yayın hakları
200
Kırklareli Üniversitesi‘ne aittir.
Hiçbir bölümü, metin kısmı, belgeler
ISBN ve fotoğraflar, yazılı izin olmaksızın
978-605-87598-9-3 mekanik, elektronik veya baĢka
herhangi bir yöntemle hiçbir Ģekil ve
Baskı Tarihi
biçimde iktibas edilemez; satıĢ
Kasım 2014 amacıyla fotokopi de dâhil olmak
Baskı Yeri üzere hiçbir sistemle çoğaltılamaz.
Dergi, gazete veya radyo-
PaĢa Yayın Dağıtım Matbaacılık Ġth. Ġhr. televizyonlar da tanıtım amacıyla
San. Tic. Ltd. ġti. yapılacak alıntılar ile bilimsel
Dr. Sadık Ahmet Cad. Reyhan Sok. No: çalıĢmalarda kullanılması kaynak
5/A gösterilmek Ģartıyla bu hükmün
dıĢındadır.
Avcılar / Ġstanbul
SUNUġ

Kadim bir medeniyete sahip Türk milletinin farklı zaman ve


mekânlardaki kültürü, kimi zaman göçüp yerleĢtikleri yerlerde ve kimi zaman
devlet kurup egemen oldukları coğrafyalarda halkın duygu, düĢünce, dikkat,
itina, sadakat, vefa, azim, sabır, sebat, fedakârlık ve diğerkamlık gibi yüksek
insan hasletlerinden süzülerek günümüze gelmiĢ; varlık, hayat, ölüm, insan,
tabiat, toplum ve tarihin gerçekliği ile ĢekillenmiĢtir.
Tarihi geliĢim süreci içinde, çok farklı zamanlarda ve farklı coğrafî
alanlarda boy gösteren Türk topluluklarının yaĢadığı coğrafyalardan biri olan
Ġdil-Ural bölgesi, IV. yüzyıldan itibaren Sibirya‘dan gelen çeĢitli Türk
boylarının iskânına sahne olmuĢ; sonraki yüzyıllarda Hunlar, Göktürkler,
Hazarlar, Peçenekler, Kıpçaklar (Kumanlar), Ġdil Bulgarları, Altın Orda ve
Kazan Hanlığı gibi Türk kavim ve devletlerinin hüküm sürdüğü bir coğrafya
olarak Türk tarihi, dili, edebiyatı, folkloru ve kültürü için ayrı bir önem arz
etmektedir.
Günümüzde Tatar, BaĢkurt ve ÇuvaĢlar gibi Türk topluluklarıyla Fin-
Ugor halkları ve Rusların bir arada yaĢadığı bu coğrafyada yaĢayan halkların
kimliği, dili, edebiyatı, tarihi, folkloru ve kültürü ülkemizde olduğu gibi
dünyanın farklı ülkelerinde de bilim adamlarının dikkatini çekmiĢ; bu sahayla
ilgili değerli çalıĢmalar yapılmıĢtır. Bu çalıĢmalarda, özellikle Ġdil-Ural Türk
toplulukları olarak adlandırılan Kazan Tatarları, ÇuvaĢ ve BaĢkurt Türkleri gibi
Türk topluluklarının sözlü ve maddi kültür ürünleri, gelenek ve görenekleri,
inançları diğer Türk topluluklarıyla ortaklıkları hakkında karĢılaĢtırmalı olarak
incelenmektir.
Bu bağlamda elinizdeki çalıĢma, üniversitemiz bünyesinde ÇağdaĢ Türk
Lehçeleri ve Edebiyatları bölümü öğretim üyemiz Doç. Dr. Bülent BAYRAM
tarafından yürütülen Rusya‟nın Etnik Kimlikler OluĢturma ve Misyonerlik
Faaliyetlerinde Folklor ve Folklor AraĢtırmaları: ÇuvaĢlar baĢlıklı TÜBĠTAK
projesi kapsamında 12-13 Nisan 2014 tarihlerinde Kırklareli Üniversitesi‘nde
gerçekleĢtirilen çalıĢtayda sunulan 19 bildirinin geniĢletilmiĢ metinlerinden
oluĢmaktadır.
Muhakkak ki çalıĢtay gibi etkinlikleri sonrasında da anlamlı kılan en
önemli unsur sunulan tebliğlerin kitap olarak yayınlanmasıdır. Ele alınan
konular ve tartıĢılan hususlarla birlikte tebliğlerin yayınlanması, yapılan
çalıĢmaları kalıcı hale getirmektedir. Ġdil-Ural çalıĢtayının üniversitemizde
benzeri çalıĢmalara bir baĢlangıç teĢkil etmesi ve sonraki çalıĢmalara ıĢık
tutması bu etkinliğin baĢarısının bir göstergesi olacaktır.

I
Özel bir gayret ve heyecanın ürünü olarak Ġdil-Ural bölgesinde yaĢamıĢ
topluluklarla ilgili kaynak eser niteliğinde bir çalıĢmayı ortaya koymanın
mutluluğunu ve gururunu yaĢamamıza çalıĢmalarıyla katkı sağlayan değerli
akademisyenlere Ģükranlarımı sunarım.

Prof. Dr. Mustafa AYKAÇ


Kırklareli Üniversitesi Rektörü

II
ÖN SÖZ
Ġdil-Ural bölgesi Türk tarihi, dili, edebiyatı, folkloru için oldukça önemli bir
coğrafyadır. Türk (Tatar, BaĢkurt, ÇuvaĢ), Fin-Ugor (Mari, Udmurt, Mordvin-
Erza/MokĢa) ve Rusların günümüzde bir arada yaĢadığı coğrafya etnik ve dini
iliĢkiler bakımından da dikkat çekmektedir. Bölge, dünyanın çok farklı
ülkelerinde bilim adamlarının dikkat çekmiĢ ve konu ilgili birçok çalıĢma
yapılmıĢtır. Ülkemizde de özellikle dil, edebiyat, tarih, folklor, ilahiyat
alanlarında pek çok çalıĢma yapılmıĢ ve halen de yapılmaktadır. Türkiye
Türkolojisinin üzerinde en fazla çalıĢma yaptığı alanlardan biri olarak da dikkat
çekmektedir.
Bu kitapta yayımlamıĢ olduğumuz çalıĢmalar Tübitak tarafından desteklenen
ve 2013 sonbaharında baĢlamıĢ olduğumuz Rusya‟nın Etnik Kimlikler
OluĢturma ve Misyonerlik Faaliyetlerinde Folklor ve Folklor AraĢtırmaları:
ÇuvaĢlar (113K059) adlı proje çalıĢmaları kapsamında düzenlemiĢ olduğumuz
çalıĢtay bildirilerinin geniĢletilmiĢ metinlerinden oluĢmaktadır. 12-13 Nisan
2014 tarihlerinde Kırklareli Üniversitesi‘nde gerçekleĢtirdiğimiz çalıĢtayda
alanın Türkiye‘deki önemli bilim adamları bir araya gelmiĢ ve Ġdil-Ural‘da
milliyetlerin kesiĢtiği bu noktada kimlik meseleleri ile ilgili farklı alanlarda
çalıĢan bilim adamlarının görüĢleri masaya yatırılmıĢ, tartıĢılmıĢ ve neticesinde
elimizdeki bu metinler ortaya çıkmıĢtır.
Yayımlanan bildiri metinlerinden anlaĢılacağı üzere çalıĢmalar ÇuvaĢ ve
Tatarlar üzerine yoğunlaĢmıĢtır. Bunun iki önemli sebebi bulunmaktadır. Ġlki
özellikle proje konumuzun ÇuvaĢlar ile ilgili olması ve ÇuvaĢ kimliğinin
inĢasında Tatar faktörünün bölgede önemli bir rol oynamasından
kaynaklanmaktadır. Ġdil-Ural bölgesinde millî kimliklerin inĢasında
Rus/Hristiyan ve Tatar/Müslüman faktörü öne çıkmaktadır. Bu nedenle bu
konulara tarafımızdan özel ilgi gösterilmiĢtir. Diğer yandan Türkiye‘de yapılan
çalıĢmalarda da araĢtırmacıların özellikle Tatar tarihi, ilahiyatı, dili, folkloru ve
edebiyatı üzerine yoğunlaĢmıĢ olmaları da diğer önemli bir sebep olarak
karĢımıza çıkar. Hem proje konusunu destekleyecek çalıĢmalara ihtiyaç
duymamız hem de ülkemizdeki mevcut potansiyel bu durumun ortaya çıkıĢında
önemli bir rol oynamıĢtır.
ÇalıĢtay sadece ortaya çıkan metinleriyle değil, alanla ilgili araĢtırmalarda
eksikliklerin tespiti açısından da verimli olmuĢtur. Alana özgü bir süreli yayın
eksikliği, düzenli olarak alanla ilgili konulu toplantıların yapılması, özellikle
bölgenin Fin-Ugor ve diğer Türk boyları üzerine yapılan çalıĢmaların
yetersizliği bütün araĢtırmacıların dikkat çektiği konular olmuĢtur. Ġlerleyen
yıllarda bu eksikliklerin giderilmesi hususunda yapılacak çalıĢmalarda çalıĢtayın
önemli bir etkisinin olacağı kanaatindeyiz. ÇalıĢtayın kapanıĢ oturumunda da
dile getirilen bu hususların giderilmesi alana bilimsel anlamda hak ettiği değeri
vermemiz açısından önem taĢımaktadır.

III
Bildiri metinlerinin yayımlanması konusunda birkaç hususu belirtmek
gerekir. Bildiri metinlerinin kaynak gösteriminde, font kullanımında bir ortaklık
sağlanmaya çalıĢılmıĢsa da bazı durumlarda bu mümkün olmamıĢtır. Alanların
farklılığı ve tercihler noktasında birçok konu büyük oranda araĢtırmacıların
kendilerine bırakılmıĢtır. Özellikle coğrafi adların yazılıĢı meselesinde farklı
tercihlerin olduğu dikkat çekmektedir. Yazım kuralları konusunda ise Türk Dil
Kurumunun Yazım Kılavuzu‘na bağlı kalınmaya çalıĢılmıĢtır.
Bildiri metinlerine Türkçe yanında Ġngilizce özetlerin de eklenmesiyle
çalıĢmaların uluslararası alanda da dikkat çekmesi hedeflenmiĢtir.
ÇalıĢtay çalıĢmaları sırasında destek ve katkıları ile önemli katkılarda
bulunan mesai arkadaĢların Yrd. Doç. Dr. Ġlker Tosun, ArĢ. Gör. Mehmet
Tuncer, ArĢ. Gör. Serpil Koyuncu, Öğr. Gör. Eren Görgülü, Öğr. Gör. Erol
Çopur‘a, Okt. Venera Falakhova, Okt. Deva Özder, Okt. Hamidreza
Sohrabiabad, Okt. Nihan ĠÇÖZ ve Rektörlük idari personeline katkılarından
dolayı teĢekkür ederim.
Tübitak desteğiyle yürütülen bu proje konusunda düzenlediğimiz çalıĢtayda
Üniversitemizin desteğini her zamanki gibi yanımızda hissettik. Bu konuda
desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen rektörümüz Prof. Dr. Mustafa AYKAÇ‘a
teĢekkürü bir borç biliriz.
Elbette bir programın düzenlenmesinde birçok kiĢinin katkısı olacaktır.
Ancak bu katkılar içinde birikimleriyle, manevî destekleriyle bizi destekleyen ve
cesaretlendiren, kıymetli bildirileriyle bizleri yalnız bırakmayan hocalarımız
çalıĢtayın gerçek mimarlarıdır. Kendilerine Ģükranlarımızı sunarız.

Doç. Dr. Bülent BAYRAM


Kasım 2014–Kırklareli

IV
ĠÇĠNDEKĠLER
SunuĢ ........................................................................................................................... I
Ön Söz ...................................................................................................................... III
ÇalıĢtay Programı ....................................................................................................... 1

Prof. Dr. Nadir Devlet


1995‘ten Bugüne Ġdil-Ural ........................................................................................ 7

Doç.Dr. Ġbrahim MaraĢ


Ġdil-Ural‘da Kimlik TartıĢmaları: Ceditçi ve Kadimci Gelenekte Millet ve Milliyet
AnlayıĢı ................................................................................................................... 17

Yrd. Doç. Dr. Selçuk Türkyılmaz


Usul-Ġ Cedid Eğitiminin Ġdil-Ural Türklerinde Millî Bilince Katkısı .................... 27

Doç. Dr. Ġsmail Türkoğlu


Ġdil-Ural Tatarlarının Ġstanbul‘daki NeĢriyat Faaliyetleri ....................................... 43

Yrd. Doç. Dr. Alper Alp


20.Yüzyıl BaĢında Ġdil-Ural Bölgesinde Tatarların Kültürel Nüfuzu ..................... 51

Yrd. Doç. Dr. Hasan Demiroğlu


Ülfet Gazetesi‘nin Ġdil-Ural Türklerindeki Kültürel GeliĢmelere Katkısı (1905-1907) . 65

ArĢ.Gör. Dr. Yılmaz Özkaya


Tercüman Gazetesi Çerçevesinde Ġsmail Gaspıralı ve Tatar Aydınları Arasındaki
Milli Kimlik TartıĢmaları ........................................................................................ 81

Prof. Dr. DurmuĢ Arık


Ġdil-Ural‘da Din-Kimlik ĠliĢkisi: ÇuvaĢlar ve Tatarlar Örneği … ........................... 95

Doç. Dr. Ġlyas Topsakal


1910 Misyoner Kongresi Kayıtlarına Göre Kazan Bölgesinde Açılan Okul ve
Tercüme Faaliyetleri: N. V. Nikolskiy‘nin Raporu .............................................. 113

Doç. Dr. S. Selenga Gökgöz


Ġdil-Ural‘da Bir Rus Ortodoks Misyonerin Dinî Tercümeye YaklaĢımı: Tatarskiy
Yazık (Ġ Çastno Arabskiy) Slova, Frazı, Raznıya Zametki Protoiereya Ye. Malova,
1895 G. (BaĢrahip Yevfimiy Malov‘un Tatar Dili (Ve Kısmen Arapça) Sözcükler,
Ġbareler Ve ÇeĢitli Notları, 1895) .......................................................................... 137

Yrd. Doç. Dr. Sinan Güzel


ÇuvaĢ Türklerinin Kimlik ĠnĢasında Ġvan Yakovleviç Yakovlev Etkisi ............... 197

V
Prof. Dr. Mehmet Aça
Çarlık Rusyası ve Sovyetler Birliğinde Yeni Ulusların ĠnĢası Adına Tatar Nüfuzunu
Kırma GiriĢimleri .................................................................................................. 219

Doç. Dr. Ercan Alkaya


Tataristan Türkleri ve Güncel Sorunları Üzerine .................................................. 243

Yrd. Doç.Dr. M. Yasin Kaya


Tatar Milli Kimliğinin OluĢumunda Kazan‘daki Bellek Mekânlarının Önemi .... 273

ArĢ. Gör. KürĢat Yıldırım


Doğudaki Ġlk Tatarlar Ormancı Mıydılar? ............................................................. 283

Doç.Dr. Bülent Bayram


ÇuvaĢ Folklor AraĢtırmalarında ve Halk Edebiyatı Metinlerinde Kimlik OluĢum
Süreci Nasıl Ele Alınmalıdır? ................................................................................ 293

Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan DurmuĢ


ÇuvaĢ Atasözlerine Göre ÇuvaĢlar ve Ġdil-Ural Halkları ..................................... 321

Yrd. Doç. Dr. Dinçer Koç


Türk Tarihinin Sahte Bir Kaynağı: ―Cafer Tarihi‖ ve Orta Ġdil Boyunun Moğol
Ġstilası Öncesi Tarihi Üzerine Bir Değerlendirme ................................................ 363

ArĢ. Gör. Ġbrahim Arıkan


G. T. Timofeyev‘in ―Tăhăr‘yal‖ Adlı Eserine Göre XX. yy. BaĢında ÇuvaĢlar ... 385

VI
ÇALIġTAY PROGRAMI

12 NĠSAN 2014 CUMARTESĠ


09. 30: AçılıĢ KonuĢması
Doç. Dr. Bülent BAYRAM (Proje Yürütücüsü)
Prof. Dr. Mustafa AYKAÇ (Kırklareli Üniversitesi Rektörü)
09. 50-10. 10: AçılıĢ Bildirisi Prof. Dr. Nadir Devlet (1995‘ten Bugüne Ġdil-
Ural)
BĠRĠNCĠ OTURUM
(OTURUM BAġKANI: PROF. DR. DURMUġ ARIK)
10. 30-10. 50: Prof. Dr. Abdullah Gündoğdu (Rusya'da Devrim Sürecinde Ġdil
Ural Türklerinde Kimlik ArayıĢları)
10. 50-11. 10: Doç. Dr. Ġbrahim MaraĢ (Ġdil-Ural‘da Kimlik TartıĢmaları: Ceditçi
ve Kadimci Gelenekte Millet ve Milliyet AnlayıĢı)
11. 10-11. 30: Yrd. Doç. Dr. Selçuk Türkyılmaz (Usul-i Cedid Eğitimin Ġdil-Ural
Türklerinde Millî Bilince Katkısı)
11-30-11-50: TartıĢmalar

ĠKĠNCĠ OTURUM
(OTURUM BAġKANI: PROF. DR. ABDULLAH GÜNDOĞDU)
14. 00-14. 20: Doç. Dr. Ġsmail Türkoğlu (Ġdil-Ural Tatarlarının Ġstanbul‘daki
NeĢriyat Faaliyetleri)
14. 20-14. 40: Yrd. Doç. Dr. Alper Alp (20. Yüzyıl BaĢında Ġdil-Ural Bölgesinde
Tatarların Kültürel Nüfuzu)
14. 40-15. 00: Yrd. Doç. Dr. Hasan Demiroğlu (Ülfet Gazetesi‘nin Ġdil-Ural
Türklerindeki Kültürel GeliĢmelere Katkısı (1905-1907))
15-00-15. 20:Dr. Yılmaz Özkaya (Tercüman Gazetesi Çerçevesinde Ġsmail
Gaspıralı ve Tatar Aydınları Arasındaki Millî Kimlik TartıĢmaları)
15. 20-15. 40: TartıĢmalar

1
ÜÇÜNCÜ OTURUM
(OTURUM BAġKANI: DOÇ. DR. ĠBRAHĠM MARAġ)
16. 00-16. 20: Prof. Dr. DurmuĢ Arık (Ġdil-Ural‘da Din-Kimlik ĠliĢkisi: ÇuvaĢlar
ve Tatarlar Örneği)
16. 20-16. 40: Doç. Dr. Ġlyas Topsakal (1910 Misyoner Kongresi Kayıtlarına
Göre Kazan Bölgesinde Açılan Okul ve Tercüme Faaliyetleri: N. V.
Nikolskiy‘nin Raporu)
16. 40-17. 00: Doç. Dr. Saime Selenga Gökgöz (Ġdil-Ural‘da Bir Rus Ortodoks
Misyonerin Dinî Tercümeye YaklaĢımı: Tatarskiy yazık (i çastnoarabskiy) slova,
frazı, raznıya zametki protoiereya Ye. Malova, 1895 g. (BaĢrahip Yevfimiy Malov‟un
Tatar Dili (ve kısmen Arapça) Sözcükler, Ġbareler ve ÇeĢitli Notları, 1895))
17. 00-17. 20: Dr. Sinan Güzel (ÇuvaĢ Türklerinin Kimlik ĠnĢasında Ġvan
Yakovleviç Yakovlev Etkisi)
17. 20-17. 40: TartıĢma

13 NĠSAN 2014 PAZAR


BĠRĠNCĠ OTURUM
(OTURUM BAġKANI: DOÇ. DR. SAĠME SELENGA GÖKGÖZ)

09. 00-09. 20: Prof. Dr. Mehmet Aça (Çarlık Rusyası ve Sovyetler Birliğinde
Yeni Ulusların ĠnĢası Adına Tatar Nüfuzunu Kırma GiriĢimleri)
09. 20-09. 40: Doç. Dr. Ercan Alkaya (Tataristan Türkleri ve Güncel Sorunları
Üzerine)
09. 40-10. 00: Yrd. Doç. Dr. M. Yasin Kaya (Tatar Millî Kimliğinin
OluĢumunda Kazan‘daki Bellek Mekânlarının Önemi)
10. 00-10. 20: ArĢ. Gör. KürĢat Yıldırım (Doğudaki Ġlk Tatarlar Ormancı
Mıydılar?)
10. 20-10. 40: TartıĢma

2
ĠKĠNCĠ OTURUM
(OTURUM BAġKANI: PROF. DR. MEHMET AÇA)
11. 00-11. 20: Doç. Dr. Bülent Bayram (ÇuvaĢ Folklor AraĢtırmalarında ve Halk
Edebiyatı Metinlerinde Kimlik OluĢum Süreci Nasıl Ele Alınmalıdır?)
11. 20-11. 40: Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan DurmuĢ (ÇuvaĢ Atasözlerine Göre
ÇuvaĢlar ve Ġdil-Ural Halkları)
11. 40-12. 00: Yrd. Doç. Dr. Dinçer Koç (Türk Tarihinin Sahte Bir Kaynağı:
―Cafer Tarihi‖ ve Moğol Ġstilasına Kadar Orta Ġdil)
12. 00-12. 20: ArĢ. Gör. Ġbrahim Arıkan (G. T. Timofeyev‘in Tăhăr Yal Adlı
Eserine Göre XX. yy. BaĢında ÇuvaĢlar)
12. 20-12. 40: TartıĢma

3
DOĞUDAKĠ ĠLK TATARLAR ORMANCI MIYDILAR?
Were the First Eastern Tatars Foresters?
ArĢ. Gör. KürĢat YILDIRIM
ÖZET
―Tatar‖ adının ilk kez VI-VIII. yüzyıllarda Türkistan sahasındaki Türk ve Moğol
boyları arasında görüldüğü Ģeklindeki genel görüĢ bizce doğrudur ancak tarih biraz
daha geri götürülebilir. Tatar etnik kimliği konusundaki görüĢlerden en öne çıkanı
Tatarların çok eski devirlerden beri var olduğu ve birçok etnik safhada rol oynadığı
yönündedir. Bu çerçevede biz Çin kaynaklarında Tatar adının ormancı boylara
atfedilerek daha V. ve VI. yüzyılda ortaya çıktığı yönünde bazı malûmatlara sâhibiz.
Anahtar Kelimeler: Tatar, Ormancı, Türk, Moğol, Tunguz, Çin Kaynakları
ABSTRACT
The general idea that the name ―Tatar‖ was first seen among the sixth and eighth
centuries among Turkish and Mongolian tribes in Turkestan area is true for us, but we
might go a little back in time. The most common opinion about Tatar ethnic identity is
that, Tatars have existed since the ancient times, and played roles in many ethnic
stages. In this context, we suggest that the name Tatar in Chinese sources was referred
to forester tribes yet in the fifth and sixth centuries.
Key Words: Tatar, Forester, Turkish, Mongolian, Tungus, Chinese Sources.

Tarihte Tatarların ortaya çıkıĢı, Tatar etnik kimliğinin Ģekillenmesi, Tatar


adının menĢei ve Tatarların diğer topluluk ve milletlerin etnik safhalarında
oynadıkları rol daima dikkatleri celp etmiĢtir. Bilhassa doğudaki ilk Tatarlığın
teĢekkülünde kültür çevrelerinin yeteri kadar değinilmediği ve yine farklı kültür
çevrelerinin iç içe geçmesi sebebiyle bazı hususları tefrik etmenin pek güç
olduğu kanaatindeyiz. Bu bakımdan bazı konuların Kültür Çevreleri Teorisi
(Kulturkreis) mucibince ele almanın daha faydalı olabileceğini düĢünüyoruz
(Eberhard 1948: 1-15; Kafesoğlu, 2005:36-38). Böylece esas kültür çevresinden
hareket ederek kültürün umûmî hatlarını çizilebilir ve bu noktadan hareketle
bazı meseleler kısmen hal edilebilir.
Bu teori çerçevesinde ―Bozkır Halkı‖ ve ―Orman Halkı‖ arasındaki
temel ayrıma dikkat edilmelidir. Bu konuda Ġbrahim Kafesoğlu‘nun tespitleri
çok mühimdir. Buna göre yayla ikliminin hâkim olduğu bozkırda yaĢayan
Türkler, bozkır iktisadı ve coğrafyasına uyumlu yaĢamadıklarında gerilemiĢler
ve bu yüzden de bilhassa ormanlık sahalardan uzak durmuĢlardır (Kafesoğlu
2005: 59). Böylece bir orman kavmi olan Tunguz ve Moğollar (Kafesoğlu 2005:
58). ile Türklerin farklı kültür çevrelerinin tesirinde kalmıĢlardır. Nitekim
Kafesoğlu, üç kültür çevresini çok net olarak Ģöyle tasvir etmiĢtir: ―Orman
kavimleri ―asalak‖ kültürü (avcılık, devĢiricilik), ziraate elveriĢli yerlerde


Ġstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, kursatyildirimtr@yahoo.com
283
KürĢat Yıldırım

oturanlar ―köylü‖ kültürünü (çiftçilik) ortaya koymuĢlar, bozkırdakiler ―çoban‖


kültürünü (besicilik) meydana getirmiĢlerdir‖ (Kafesoğlu 2005: 202). Bu
ayrımların iyi yapılması ve ilk ―Tatarlık‖ın hangi kültür çevresi içinde
olduğunun tespiti Tatar etnogenezine dâir teorilerin 1 tetkiki bakımından
mühimdir.
―Tatar‖ adının2 ilk kez VI-VIII. yüzyıllarda Türkistan sahasındaki Türk ve
Moğol boyları arasında görüldüğü Ģeklindeki genel görüĢ bizce doğrudur ve
belki de tarih biraz daha geriye götürülebilir. Bu meseleye bağlı olan Tatar etnik
kimliğinin Ģekillenmesi konusundaki görüĢlerden en öne çıkanı Tatarların çok
eski devirlerden beri var oldukları ve birçok etnik safhada rol oynadıklarıdır.
Bu çerçevede biz Tatar adının Ta-t‘an ve T‘an-t‘an Ģeklinde daha V. ve VI.
yüzyılda ortaya çıktığını çeĢitli vesilelerle dile getiren (Taskin 1984: 47;
BuĢakov 1996: 43) görüĢlere katılarak Tatar adının ilk görünüĢlerini ve mânâsını
daha önce neĢrettiğimiz bir makalede incelemiĢtik. Buna göre Tatar adı ile Juan-
juanlara verilen Ta-t‘an ve T‘an-t‘an adları arasındaki ilgiye ilk dikkat çeken ve
bu ilgiyi ret eden bazı araĢtırmacıların itirazlarının bir tarih etüdü yapmak
suretiyle kabûl edilemeyeceğini öne sürmüĢtük.
Birçok araĢtırmacının kabul ettiği gibi T‘an-t‘an adının Tatar adıyla alâkalı
olması çok büyük bir ihtimaldir. Eski Çin‘de tüm bozkırlılara verilen Ta-ta 韃靼
adı XIV. yüzyıldan itibaren Moğollar ile özdeĢleĢtirilmiĢtir3. Eski Çin‘de Juan-
juanlar için kullanılan Ta-t‘an veya T‘an-t‘an adı bu nedenden dolayı verilmiĢ
olmalıdır; KaĢgarlı Mahmud‘un kullandığı ―Tat Tawgaç‖ ifadesindeki ―Tat‖
adının Tabgaçlardan olan Juan-juanlar (Taskin 1984: 47; BuĢakov 1996: 43) için
de kullanılmıĢ olması muhtemeldir.
Tatar adının, T‘an-t‘an ve Ta-t‘an olarak erken devirlerde Çin kaynaklarına
geçtiği ve Juan-juanlar için kullanıldığı görülmektedir. O hâlde T‘an 檀=T‘an-
t‘an 檀檀=Ta-t‘an 大檀=Ta-ta 韃靼=Tatar eĢleĢmesi gayet makûldür. Tatarlar
için yazılan bu iĢaret nedeniyle Tatarların Juan-juanlardan türeyip türemediği ve
eğer böyle ise Mukrilerin Tatarlarla aynı halk olup olmadığı sorusu akla
gelecektir. Nitekim Juan-juanların atası olan bir Mu-ku-lü‘den bahsedilmektedir.
Bununla alakalı olarak Mukrilerin Cengiz Han dönemindeki Merkitler olduğu

1
Tatar etnik oluĢumu (etnogenezi) konusunda üç görüĢ vardır: 1) Bulgar-Tatar Teorisi: Buna
göre Tatar etnik yapısının esasını Bulgarlar teĢkil etmekteydi. Orta Ġdil ve Ön-Yayık
sahasında VIII. yüzyıldan beri süre gelen bir etnik safha vardı; 2) Tatar-Moğol Teorisi:
Tatar halkının Avrupa‘ya yayıldığı zaman Kıpçaklarla karıĢan göçebe Tatarların kültür
temelleri atılmıĢtı; 3) Türk-Tatar Teorisi: Tatar etnik adını Türk-Tatar köke bağlayan bu
görüĢe göre Tatarlar Gök-Türk Devleti, Büyük Bulgariya ve Hazar Devleti içinde, Kıpçak-
Kimak ve Tatar-Moğol etnik topluluklarıyla münâsebetlerde mühim bir rol oynamıĢlardı
(Tatarı, Ed., R. K. Urazmanova-S. V. ÇeĢko, Moskva, 2001, s. 42-43).
2
Bugüne kadarki bazı tahliller için bk. Yıldırım2012: 172.
3
Ming Shih1997: 8463: ―Ta-ta artık Moğol‘dur‖.
284
Doğudaki Ġlk Tatarlar Ormancı mıydılar?
4
iddia edilmiĢtir . Bu dönemde Merkitler, Moğolların Gizli Tarihi‘ne göre
Selenge Irmağı‘nın orta ve aĢağı kısımlarında yaĢıyorlardı. Moğol bir halk
olarak Tatar denilen genel adlandırmaya dâhil olmaktaydılar (Temir 1995: 40-
81). Bu arada eski Çin kaynakları Tatar adını verdikleri Moğol toplulukları
Türklerden kesin olarak ayırmıĢlardır (Kafesoğlu 1953, 115).
Zikrettiğimiz ilk Tatarlar acaba hangi kültür çevresine mensuptular? Bu
konuda bazı temel kültür unsurlarını birbirinden ayırmak pek güçtür. Nitekim
geçen yıl VIII. Milletlerarası Türkoloji Kongresi‘nde Juan-juan Devleti‘nde
kullanılan unvanları tetkik eden bildirimizde bu unvanların tamamına yakınının
aynı zamanda eski Türk devletlerinde kullanıldığını hayretle müĢahede ettik
(Yıldırım 2013). Göz önünde bulundurulması gereken bir diğer ihtimal ise Juan-
juanların devlet kurduktan sonra farklı bir etnik teĢekkül safhasına girerek, engin
devlet tecrübesi olan Türk Kültür Dairesi tesirine girmiĢ olabilecekleridir. Bu
yüzden Juan-juanların bu yeni etnik teĢekkül safhasında kesif Türk tesiri altında
oldukları ihtimali de göz önünde bulundurulmalıdır.
Juan-juanların ilk Tatarlar olup olmadıkları meselesi elbette baĢka bir
bahistir (Yıldırım K 2010: 1-10). Biz etnik teĢekkül meselelerine girmeden Çin
kaynaklarına dayanarak ilk Tatarların yayılmıĢ olabilecekleri sahadaki Kültür
Çevresi‘ni ele alıp bu kültürün ormancılıkla hemhal olup olmadıklarını ortaya
koymaya çalıĢacağız.
1. Öncelikle T‘an 檀 adını incelemek lazımdır. Bu ad en eski Çin
kaynaklarında geçmektedir. T‘an bir ağaç adıdır ve Latince adı Pteroceltis
Tatarinowii‘dir (The Contemporary …1997: 1860). Çinlilerin en eski Ģiir kitabı
olan Shih Ching 诗經‘de Fa T‟an 伐檀 (―T‘an Ağacını Kesmek‖) adlı bir Ģiir
vardır:
―坎坎伐檀兮寘之河之干兮河水清且漣猗不稼不穡胡取禾三百廛兮
不狩不獵胡瞻爾庭有縣貆兮彼君子兮不素餐兮: T‘an ağacı üzerinde
giden uğursuzluğunu kes, o kestiklerini ırmak kıyısına koyar, ırmağın
suyu berrak ve süzülen, ne ekiyorsun ne biçiyorsun, üç yüz hanenin
mahsulünü nasıl alırsın, avlanmak yok mavlanmak yok, bahçende bir
porsuk varmıĢ ha, ne efendi ki, aylaklığın ekmeğini yemez!‖.
Bu Ģiir en eski dönemlerde Çinlilerin kendilerine hâkim olanlarla
münâsebetini Çinliler açısından acıklı bir dille anlatmaktadır. Burada T‘an 檀,
eski Çinlilerin anlayıĢına göre kendi medeniyetlerine yani tarlalarına ve
bostanlarına bir diğer söyleyiĢle yerleĢik hayatlarına hâkimlerin hücum etmesi
için bir köprü vazifesi görmekteydi. Hâkim idâre bu ağaç vasıtasıyla Çinliler
üzerinde hâkimiyet kuruyorlardı. Bu bakımdan T‘an adının remiz bir mahiyet
taĢıdığı anlaĢılmaktadır.

4
Bu konudaki özet bir tartıĢma için bk. Hudud al-Alam 1937: 448; Minorsky 1957: 72-73;
Pelliot da aynı görüĢtedir. bk.Duck-Chan Woo 1995: 93.
285
KürĢat Yıldırım

2. Juan-juanların yaĢadıkları yerde T‘an ağacı yetiĢiyordu ve yaĢadıkları


sahadaki Su-shen halkının ―T‘an ağacından yapılmıĢ yayları‖ (Shih Shu 1997:
2535) vardı.
3. Mançu ve Tunguz dillerinde tan kelimesi Çinceden geçen bir kelime
olarak ―sandal ağacı‖ anlamına gelmektedir (Sravnitel‘nıy Slovar… 1975: 160).
4. Çinlilerin en eski coğrafya kitaplarından biri olan Shan Hai Ching 山海經
(yazılıĢı MÖ III-II. yüzyıl)‘de Su-shen 肅慎 adı geçmektedir. Buna göre beyaz
tenli Pai-min (Ak Halk)‘in kuzeyinde yayılan ve Hsiung-ch‘ang 雄常 adlı bir
ağaç yetiĢtiren Su-shen adlı bir halk vardı (Shan Hai… 1992: 204). Chou
Devleti Hükümdarı Wu (MÖ 1046-1043) ve Ch‘eng (MÖ 1042-1020)
zamanında bir tür ağaç olan hu‘dan yapılmıĢ oklar ve taĢtan tapılmıĢ ok baĢlarını
vergi olarak sundular. Bu tarihten sonra bin yıldan fazla bir zaman, Chin ve Han
dönemleri de dâhil olmak üzere onlardan bir haber alınamadı. San Kuo devrinde,
MS 263-264 yılında Wei Devleti‘ne hu‘dan yapılmıĢ oklar, taĢtan ok baĢları,
yaylar, zırhlar ve zerdeva kürklerini vergi olarak sundular. Bu dönemde onların
ülkesi Pu-hsien Dağı‘nın kuzeyinde ve Fü-yü‘nün 5 1000 li‘den fazla kuzey
doğusundaydı (T‘ung Tien 2002: 5021). Fu-yü‘ye tabi idiler. Vücutları ufak
tefek olmasına rağmen çok güçlü ve cesurdular. Dağların kıvrımlarında
yaĢarlardı. Ok atmada çok ustaydılar. Öyle ki bir insanı ok ile gözünden
vurabilirlerdi. Kara taĢtan ok baĢı yapar ve bunu zehir ile bularlardı ki okla
vurdukları kiĢi oracıkta ölürdü. Ġstila ve yağmalamayı çok severlerdi, bütün
komĢuları onlardan zarar görmüĢtü ve bu halk zapt edilemiyordu (Hou Han Shu
1997: 2812). Onların adetlerinde saçlar örülürdü. AnlaĢmalarını sözlü olarak
yaparlardı. Topraklarından demir ve tuz çıkmazdı. Ağaç yakıp kül haline getirir,
yere serper ve onun üzerinde yemek piĢirirlerdi. Çok vahĢî insanlardı; anneleri-
babaları öldüğünde ağlamazlardı, eğer ağlayan biri olursa ona zayıf derlerdi.
Yağma ve istilâya giriĢtiklerinde küçük büyük demeden herkesi öldürürlerdi.
Chin Devleti imparatoru Yüan‘in saltanat devresinin baĢlarında (317 civarı)
Chin sarayına gelip taĢtan ok baĢları sundular (T‘ung Tien 2002: 5022).
5. Bu halk, Han Sülâlesi döneminde I-lou 挹婁; Chin yıllığında Su-shen 肅
慎 ve I-lou; Tabgaç Sülâlesi‘nin yıllığında Wu-chi 勿吉, T‘ang döneminde ise
Mo-he 靺鞨 olarak geçmektedir. Nitekim T‘ung Tien‘de Ģöyle bir kayıt vardır:
―Ġ-lou, Wu-chi ve Mo-he; bunların tamamı Su-shen‘ın torunlarıdır‖ (T‘ungTien
2002: 5023) 6. Tabgaç Sülâlesi‘nin yıllığı Wei Shu‘da Ģu kayıt yer almaktadır:
―Wu-chi ülkesi, Kao-ku-li‘nin (Kore) kuzeyindedir, önceki Su-shen ülkesidir.
ġehirleri ve kabilelerinin her birinin kendi beyi vardır, tek bir yönetim altında

5
Sungari Irmağı‘nın alt akımlarında yer almaktaydı. 285 yılında burası Tabgaç Mu Jung Wei
tarafından ele geçirildi. Ayrıntılar için bk. Hou Han Shu, Beijing, 1997, s. 2810-2812.
6
Çin kaynaklarına dayanarak Türkler ve diğer bozkır halkları üzerinde çalıĢan ilk batılı
tarihçilerden biri olan Deguignes eserinde benzer tespiti yapmıĢtı (Deguignes 1756: 208).
286
Doğudaki Ġlk Tatarlar Ormancı mıydılar?

toplanmazlar. Onların halkı güçlü ve cesurdur, doğudaki Ġ‘ler arasında en


kudretlileridir‖ (Wei Shu 1997: 2220).
6. Kül Tigin Kitabesi ve Bilge Kağan Kitabesinde Bükli (Bökli) Çöllü adında
bir halk geçmekte 7 ve bu halkın hükümdarına ―Bükli (Bökli) Kağan‖
denilmektedir8. Kitabelerde bu halkın yaĢadığı yer için ―doğuda gün doğusunda‖
tabiri kullanılmaktadır. Kitabelerde Gök-Türklerin askerî harekât yaptıkları
milletler sıralanırken önce doğu yani güneĢin doğduğu yön zikredilmekte ve
buradaki Bökli Çöllü halk ve onların kağanı zikredilmektedir. Kitabelerin diğer
kısımlarında doğuya doğru yapılan askeri harekâtlarda Doğu Dağı (ġantung)
Ovası9, Doğu Dağı (ġantung) ġehri10 ve YaĢil (Gök) Nehir11 adları geçmektedir.
YaĢil Nehir, Çinlilerin Huang-he dedikleri Sarı Nehir‘dir. Kitabelerdeki usûle
göre doğuya yapılan seferlerde bu yerde yaĢayan halkın Bökli halkı olduğu
anlaĢılmaktadır. Tabgaçların hâkimiyet altına almak için sefere çıktıkları
―kuzeydeki topraklar‖ (Wei Shu 1997: 2289; Pei Shih 1997: 3249) ile
anlatılmak istenen bu bölgedir. Orhun Kitabelerinde geçen Bökli Çöllü halk ve
Bökli Kağan‘daki bökli ise Juan-juanların atasının adı olarak Çin kaynaklarında
geçen mu-ku-lü adının dönüĢüme uğramıĢ biçimi olmalıdır. Nitekim bükri ve
bök-ü-l adları birebir örtüĢmektedir. Gök-Türkler döneminde bu halka
Bizanslılar Mukri demekteydiler. Kelimenin Mu-ku-lü‘den gelmiĢ olması
gerekir. Hatta Japon T. Fujita muγul veya monγol yâni Moğol adının mu-ku-
lü‘den geldiğini öne sürmektedir (Olbricht1954: 54). Mu-ku-lü adı Bizans
kaynağı Theophylactus Simocatta‘nın eserinde Taugas yani Tabgaç Devleti‘nin
yakınında bulunan Mucri μουχρι halkı olarak geçmektedir (Shu 1997:3249) O
hâlde Mu-ku-lü=Bükri=Bökül=Bökli=Mukri= Mucri μουχρι= Mo He 靺 鞨
Ģeklindedir.
7. J. Marquart (Marquart 1914: 87) ve E. Chavannes (Chavannes 2007: 293)
Mukri‘yi Wu-chi ve daha sonra Mo-ho denen halkla özdeĢleĢtirmiĢtir. Yine
Marquart, Mukri‘nin Tatar olduğunu belirtmiĢtir (Marquart 1914: 88). K.
Czegledy ise Orhun Kitabelerindeki ―Bökli‖nin Kore ile aynı olduğunu öne
sürmüĢtür (Czeglédy 1999: 116). Mori Masao ise eski Kore‘de ―Koguryo‖
devletini kuran ―Mek‖ kavmine atfen ―Mek‖ ve ―el‖ ya da ―il‖in birleĢmesiyle
―Mek Devleti‖ anlamında Mekli veya ―Bekli/Bökli‖ ifadesinin ortaya çıktığı
tezini ortaya atmıĢtır (Duck-Chan: 92-94). L. P. Potapov (Potapov 1963: 282-
291), Masao Mori (Mori 1976: 40-41) ve Osman Fikri Sertkaya (Sertkaya 1979:
292) Bükli veya Bökli kelimesini bük (e) li ―orman halkı‖ olarak anlaĢılması
gerektiğini öne sürmüĢlerdir.

7
Kül Tigin Kitabesi, doğu/4; Bilge Kağan Kitabesi, doğu/5.
8
Kül Tigin Kitabesi, doğu/8; Bilge Kağan Kitabesi, doğu/8.
9
Kül Tigin Kitabesi, doğu/3; Bilge Kağan Kitabesi, kuzey/2.
10
Tonyukuk Kitabesi, birinci taĢ, doğu/2.
11
Kül Tigin Kitabesi, doğu/17; Bilge Kağan Kitabesi, doğu/15.
287
KürĢat Yıldırım

8. Potapov, Mori ve Sertkaya‘nın görüĢleri oldukça isabetlidir. Mo-he 靺鞨,


Mukri veya Bökli halkının ataları I-lou 挹婁, Su-shen 肅慎, Wu-chi 勿吉 ve
Juan-juan 蠕蠕‘lardır. Yukarıda bildirdiğimiz Çin kayıtlarından anlaĢılabileceği
gibi bölge halkı ormancıdır, türlü ağaçlar yetiĢtirir ve bu ağaçlardan oklar imal
ederlerdi. T‘an kelimesinin de ―sandal ağacı‖ demek olduğu göz önünde
bulundurulursa Ta-t‘an ve T‘an-t‘an adlarının ―ormancı‖ veya ―ağaç eri‖ demek
olması pek muhtemeldir. Nitekim Türkmen âlim SoltanĢa Atanıyazov,
Türkmenler içerisinde yer alan Ağaç Eri 12 (―Orman Ġnsanı‖) boyunu Mukrı
boyları bünyesine yerleĢtirmektedir (Atanıyazov 2005: 63-64).
9. KâĢgarlı Mahmud‘un Türkler tarafından mukaddes addedilen Ötüken için
―Tataristan çöllerinde bir yerin adı‖ demesi (Divanü Lügatit Türk 138) Ötüken
YiĢ (Vladimirtsov 207-209) yâni ―Ötüken Ormanı‖ mefhumunun ve ―Tatar‖ adı
ile ―orman‖ arasındaki ilginin XI. yüzyılda zihinlerde yer edindiğini göstermesi
bakımından önemlidir.
SONUÇ
Kanâatimize göre Doğudaki ilk Tatarlar ormancı bir kültür çevresinde
yaĢıyorlardı. Bununla beraber daha geç dönemlerinde bozkır kültür çevresi ile
de tanıĢmıĢlardı. Tatarlığın etnik teĢekkül meseleleri ele alınırken bu hususun
göz önünde bulundurulmasının yanısıra Tatar etnogenezine dâir teorilerin,
bilhassa Bulgar-Tatar teorilerinin muhakkak doğudaki ilk Tatarların kültür
çevresine temas etmeleri gerekmektedir.

KAYNAKÇA

Ana Kaynaklar
Han Shu, Beijing, 1997.
Hou Han Shu, Beijing, 1997.
Chin Shu, Beijing, 1997.
Sung Shu, Beijing, 1997.
Nan Ch‟i Shu, Beijing, 1997.
Liang Shu, Beijing, 1997.
Wei Shu, Beijing, 1997.
Chou Shu, Beijing, 1997.
Sui Shu, Beijing, 1997.
Pei Shih, Beijing, 1997.
Ming Shih, Beijing, 1997.
Tzu-chih T‟ung-chien, Beijing, 1997.
T‟ung Tien, Beijing, 2002.
T‟ung Chih, Beijing, 1982.
Shan Hai Jing Quan-yi, Modern Çinceye Çev., Yuan Ke, Guizhou, 19922.

12
Ağaç Eri adı ReĢidüddin‘in eserinde geçse de müellif adın kökenine değinmemiĢtir.
288
Doğudaki Ġlk Tatarlar Ormancı mıydılar?

Ebü‘l Gazi Bahadır Han, ġecere-i Terakime, Haz., M. Ergin, tarihsiz.


Ergin, M., Orhun Abideleri, Ġstanbul, 200942.
Histoire des campagnes de Gengis Khan=Cheng-wou ts'in-tcheng lou, traduit et
annote par Paul Pelliot et Louis Hambis, Leiden, 1951.
Hudūd al-Ālam The Regions of the World, Trans. and Expl. by V. Minorsky,
London, 1937.
Moğolların Gizli Tarihi, çev. A. Temir, Ankara, 1995.
Oğuz Kağan Destanı, NaĢr. W. Bang ve G. R. Rahmeti, Ġstanbul, 1936
Tekin, T., Orhon Yazıtları, Ankara, 20104.
Theophylactus Simocatta, Historiarum, Recognivit Immanuel Bekkerus, Bonnae,
1834.
Yüan Ch‟ao Pi Shih, Haz. Shiratori Kurakichi, Tokyo, 1942.

AraĢtırma Eserleri
AHĠNCANOV, S. M. (2009). Kıpçaklar (Çev., KürĢat Yıldırım), Ġstanbul.
ARSLANOVA, A. (1997). ―K Voprosu ob Etnonime Tatarı‖, Tatarica, I,
1997/1998, Kazan
ATANIYAZOV, S. (2005). ġecere Ansiklopedik Türkmen Etnik Adları Sözlüğü,
Haz., Y. Karasoy-U. D. AĢçı, Konya: Tablet Yay.
AVĠRMET, E. (2011). ―Kök Türk ve Uygur Çağındaki Moğol Asıllı Halkların
Siyasi ve Kültürel Durumları‖, AÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü YayınlanmamıĢ
Doktora Tezi, Ankara.
BARTOLD, V. V., Soçineniya, V, Moskva, 1968.
BECKWĠTH, C. I., Ġpek Yolu Ġmparatorlukları, Çev., KürĢat Yıldırım, Ankara,
2011.
BĠÇURĠN, N. Ya., Sobraniye Svedeniy o Narodah ObitavĢih v Sredney Aziy v
DrevneyĢiye Vremena, I-II, Almatı, 1998.
BLOCHET, E., Introduction A L‟histoire Des Mongols de Fadlallah Rashid Ed-din,
Leyden-London, 1910
BUġAKOV, V. A., ―Etnonim ―Tatar‖ vo Vremeni i Prostransve‖, Skvoz Veka
Narodı Krıma, 2, Simferopol, 1996.
CAFEROĞLU, A. (1988). Türk Kavimleri, Ġstanbul.
Ch‘i T‘ang. (1970). Moğol Sülalesi Devrinde Türk ve Ġslâm Dünyası ile Temasta
Bulunan ġahsiyetler, Ġstanbul.
CHAVANNES, E. (2007). Batı Türkleri, çev. Mustafa Koç, Ġstanbul.
CHĠEN Chiehhsien (1971). ―On The Romanization of Manchu Names in English
Works‖, Bulletin of The Institute of China Border Area Studies, 2, Taipei.
CLAUSON, G. (1972). An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth-Century
Turkish, Oxford.
CZEGLÉDY, K. (1999). Turan Kavimlerinin Göçü, Çev. Günay Karaağaç, Ġstanbul.
DEGUĠGNES, M., Histoire Générale Des Huns, Des Turcs, Des Mogols et Des
Autres Tartares Occidentaux, I, Paris, 1756.
EBERHARD, W., ―Bugünkü Avrupa‘da Etnolojinin Esas Cereyanları‖, DTCF
Dergisi, VI, 1-2, 1948, s. 1-15.
EBERHARD, W. (1942). Çin‟in ġimal KomĢuları, Ankara.
GOLDEN, P. B., ―Tatar‖, EI, X, Leiden, 2000.

289
KürĢat Yıldırım

GÖKALP, C. (1973). Göktürk Devletinin KuruluĢundan Çingiz‟in Zuhuruna Kadar


Altaylarda ve Ġç Moğolistan‟da Kabileler, Ankara
GUMĠLEV, L., ―Dinlinskaya Problema‖, Ġzvestiya VGO, 1, 1959.
GUMĠLEV, L. (2004). Eski Türkler, Çev. D. A. Batur, Ġstanbul.
GUMĠLEV, L. (2006). ―Kıpçaklar‘ın Uzak Ataları Ting-lingler‖, Avrasya‟dan
Makaleler-1, Haz. ve Çev., D. A. Batur, Ġstanbul, ss. 159-176.
HALĠKOV, A. H. (1978). Proishojdeniye Tatar Povoljya i Priuralya, Kazan,
HALĠKOV, A. H. (1994). Mongolı, Tatarı, Zolotaya Orda i Bulgariya, Kazan,
HOLMGREN, J. (1982). Annals of Tai Early T‟o-pa History According to the First
Chapter of the Wei-shu, Canberra.
Hudud al-Alam, Trans. and Expl., V. Minorsky, London, 1937.
ĠZGĠ, Ö. (1985). ―Tatar Adı Hakkında‖, Emel, 147.
JÄSCHKE, G., ―Zur Geschichte des Namens ―Tatar‖‖, ReĢid Rahmeti Arat Ġçin,
Ankara, 1966.
KAFESOĞLU, Ġ. (1953). ―Türk Tarihinde Moğollar ve Cengiz Meselesi‖, Tarih
Dergisi, V, 8, ss. 105-136.
KAFESOĞLU, Ġ. (2005). Türk Millî Kültürü, Ġstanbul.
KALKAN, M. (1996). ―Türk-Moğol Kavimleri Arasında Tatarlar ve MenĢei
Meselesi‖, Türk Kültürü, XXXIV/393, Ankara.
KAMALOV, Ġ. (2007). ―Tatar Adının Tarihçesi‖, Avrasya Fatihi Tatarlar, (Haz.
Ġlyas Kamalov), Ġstanbul
KARĠMULLĠN, A. (1988). Tatarı: Etnos i Etnonim, Kazan.
KARLGREN, B. (1923). Analytic Dictionary of Chinese and Sino-Japanese, Paris.
KLAPROTH, J. (1831). Asia Polyglotta, Paris, 1831.
KOÇ, D. (2010). Rus Kaynaklarına Göre Ġlk Müslüman Türk Devleti Ġtil Bulgarları,
Ġstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü YayınlanmamıĢ Doktora Tezi,
Ġstanbul.
KYUNER, N. V. (1961). Kitayskiye Ġzvestiya o Narodah Yujnoy Sibiri, Tsentralnoy
Azii i Dalnego Vostoka, Moskova.
MARQUART J. (1914). Über das Volkstum der Komanen, Berlin, 1914.
MORĠ, Masao (1976). ――Böklü‖, ―Büklü‖ ġeklinde Transkripsiyon Edilen Kelime
Üzerine‖, VIII. Türk Tarih Kongresi, 11-25 Ekim 1976 Ankara Bildiri Özetleri,
Ankara, ss. 40-42.
OLBRĠCHT, P. (1954). ―Prolegomena zu einer Geschichte der Jou-jan‖, Ural-
Altaische Jahrbücher, XXVI, 1-2, ss. 90-101.
ÖGEL, B. (1979). ―Tatar‖, ĠA, XII/1, Ġstanbul.
ÖGEL, B. (1981). Büyük Hun Ġmparatorluğu Tarihi, II, Ankara.
PELLĠOT, P. (1920). ―À Propos des Comans‖, Journal Asiatique, XV.
POTAPOV, L. P. (1963). ―O Narode Bökliyskoy Stepi‖, Tyurkologiçeskiye
Ġssledovaniya, Moskva-Leningrad.
PULLEYBLANK, E. G. (1991). Lexicon of Reconstructed Pronunciation in Early
Middle Chinese, Late Middle Chinese, and Early Mandarin, Vancouver,
RAMSTEDT, G. J. (1951) ―Alte türkische und mongolische Titel‖, Journal de la
Société Finno-ougrienne, no. 55, Helsinki.
SCHUESSLER A. (2007). ABC Etymological Dictionary of Old Chinese, Honolulu.
SERTKAYA, O. F. (1979). ―Muss es Çölgi (A) zeri oder Çöl[l] (ü) g iz (e) ri
heissen?‖, Journal of Turkish Studies, Cambridge, III, ss. 291-294.

290
Doğudaki Ġlk Tatarlar Ormancı mıydılar?

Sravnitelnıy Slovar Tunguso-Mançujurskih Yazıkov, II, Leningrad, 1975.


TASKĠN, V. S. (1984). Materialı po Ġstorii Drevnih Koçevıh Narodov Gruppı
Dunhu, Moskva. .
TATARI, Ed. R. K., Urazmanova-S. V. ÇeĢko, Moskva, 2001.
TEMĠR, A. (1971)., ―Tatar Sözünün MenĢei Hakkında‖, Kazan, III, Ġstanbul,
The Contemporary Chinese Dictionary, Beijing, 2002.
THOMSEN, V., Inscriptions de L‘Orkhon Déchiffrées, Helsingfors, 1896
TOGAN, A. Z. V. (1981). Umumî Türk Tarihine GiriĢ, C. I, Ġstanbul.
VLADĠMĠRTSOV, B. Y., ―Eski Türkçedeki Ötüken YiĢ Kelimesi Üzerine‖, Çev. R.
Adzhumerova-E. Atmaca, Türk Dünyası Ġncelemeleri Dergisi, X, 1.
WANG Kuo-wei, Kuan-t‟ang-chi-lin, II, Chong-hua Shu-ju Yay., Beijing, 1959.
WĠTTFOGEL, K. A. -Feng Chia-sheng, History of Chinese Society Liao (907-
1125), Philadelphia, 1949.
YILDIRIM, K. (2010). Türk Tarihi Ġçin Eski Çince Türkçe Sözlük, Ġstanbul,
__________ (2012). ―Çin'in Bozkırlı Kavimlerle Mücadele Siyaseti ve Stratejisi:
Juan-juanlar Misâli (Milâdî III-VI. Yüzyıl) ‖, Türk Dünyası AraĢtırmaları
Dergisi, 199, s. 226-228.
__________ (2012). ―Erken Tabgaç (T‘o-Pa) Tarihinin Ana Hatları (Wei Shu‘nun
Ġlk Bölümüne Göre) ‖, Turkish Studies, VII/3, s. 2711-2738.
__________ (2010). ―Juan-juan Adı Üzerine‖, Türk Kültürü Ġncelemeleri Dergisi,
28, s. 1-10.
__________ (2013). ―Juan-juan Devleti‘nde ve Eski Türk Devletlerinde Kullanılan
MüĢterek Unvanlar‖, VIII. Milletlerarası Türkoloji Kongresi, Ġstanbul, 1-4 Ekim
2013 (baskıda).
__________, ―An Opinion on the Meaning of the Name of ―Ruanruan‖‖, Central
Asiatic Journal, 56 (baskıda).
ZEKĠYEV, M. Z. (2006). Türklerin ve Tatarların Kökeni, Çev. D. Ahsen Batur,
Ġstanbul.

291

You might also like