Yazarlar:

Nevzat BOLAT • Abdullah CEBECİ • İdris İŞBAKAN

 İmtiyaz Sahibi
Analiz Yayıncılık Ltd. Şti.
Şirket Müdürü
Murat SONSÖZ
Genel Yayın Yönetmeni
Gencal SAĞLAM
Genel Redaksiyon
Mehmet BOZDAĞ
Dizgi - Grafik - Tasarım
Analiz Dizgi Servisi
Baskı
Ayrıntı Basımevi
(Matbaa Sertifika No: 13987)

Ankara
ISBN 978-605-2331-88-0

Yüksel Cad., Nu,: 44-7 Kızılay / ANKARA Tel: 0.312 434 34 14 • Fax: 0.312 435 31 38
www.analizyayin.com.tr
e-mail: analizyayin@hotmail.com

Akıllı tahta uygulamalarına analizogretmen.com adresinden ulaşabilirsiniz.

Bu kitabın tüm hakları Analiz Dergisi Yayıncılık Eğit. Basın Bsm. Dağ. ve Tic. Ltd. Şti. ne aitir.
Her ne amaçla olursa olsun tamamı veya bir kısmı elektronik, mekanik, fotokopi,
manyetik ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz.
 AÇ GÖZLÜ ASLAN
Aslan her gün olduğu gibi ormanda dolaşmaya çıkmış. Arada bir kükreye-
rek etrafta bulunan hayvanları korkutup kaçırıyormuş. Bundan büyük bir zevk
duyuyormuş. Kendi kendine, ben ne heybetli bir hayvanım herkes benden kor-
kuyor, diye söyleniyormuş. Ormanda dolaşırken karnı yavaş yavaş acıkmaya
başlamış. Akşama daha çok var. Nasılsa karnımı doyuracak bir av bulurum,
diye düşünmüş. Ormanda dolaşmaya devam etmiş.
Dolaşırken ilk olarak karşısına bir ceylan yavrusu çıkmış. Epey bir mücadele-
nin arkasından ceylan yavrusunu yakalamış. Ceylan yavrusu, aslana yalvarma-
ya başlamış. “Ben daha küçücüğüm. Senin dişinin kovuğunu bile doldurmam.
Senin gibi heybetli bir krala daha büyük avlar layık.” demiş. Aslan daha büyük
bir av bulurum ümidiyle ceylan yavrusunu bırakmış.
Aslan bir ara susadığını hissetmiş. Su içmek için yakınlarında bulunan neh-
re doğru hareket etmiş. Nehrin kıyısında su içmekte olan yaşlı bir yaban öküzü
görmüş. Aslan, yaban öküzünü tam yakalamak üzereyken etrafında bulunan
yaban öküzleri boynuzları ile aslana saldırmışlar. Bakmış ki kendi canı tehlikede
hızlıca oradan ayrılmış. Ayrılmış ama karnı da epeyce acıkmış. Açlıktan yorgun
ve bitkin düşmüş. Bir an önce yiyecek bir şeyler bulmalıyım, diye aklından geçir-
miş.
Akşam olmak üzereyken bir zürafayla karşılaşmış. Boylu poslu, bu tam ağ-
zıma layık bir av, diye düşünmüş. Sinsice yaklaşmış zürafaya. Yakalamak için
atlamış zürafanın bacaklarına. Atlamasıyla tekmeyi yemesi bir olmuş. Zavallı
aslan, oracıkta bayılmış.
Kendine geldiğinde her tarafın karardığını görmüş. Aç ve bitkin bir halde
kendi kendine “Aaah, senin neyine! Azla yetinmedin, çoğu da bulamadın. Çoğa
göz dikerken az daha kendi canından olacaktın. Bu, bana ders olsun” demiş.
3
ETKİNLİK-1 ÇOKTAN SEÇMELİ SORULARI CEVAPLAYALIM
1. Masala göre, aslan için hangisini
söyleyemeyiz?
A) Hayvanları korkutmaktan büyük
zevk alıyormuş.
B) En son zürafaya saldırmış.
C) Karşısına ilk çıkan av ile karnını
doyurmuş.
D) Çok heybetli bir hayvan olduğu-
nu düşünürmüş.
3. Masalda aşağıdaki sorulardan
hangisinin cevabı yoktur?
A) Nehrin kıyısında hangi hayvanla
karşılaşmış?
B) Aslan neden bayılmış?
C) Aslan hangi hayvanı yakalaya-
rak karnını doyurmuş?
D) Aslan en son hangi yavana sal-
dırmış?

2. Aşağıdakilerden hangisini aslanın 4. Bu masalın ana düşüncesi aşağı-

ormanda dolaşırken karşısına çı- dakilerden hangisidir?
kan hayvanlar arasında sayama- A) Aza kanaat etmeyen çoğu bula-
yız? maz.
A) Yaban öküzü B) Aslan azla yetinmeyen bir hay-
B) Geyik vandır.
C) Ceylan yavrusu C) Aslanlar ormanda dolaşarak
D) Zürafa vakitlerini geçirirler.
D) Ormanların en güçlü hayvanı
aslandır.

ETKİNLİK-2 DOĞRU İSE ‘D’, YANLIŞ İSE ‘Y’ YAZALIM

1. ( ) Aslan, etrafta bulunan hayvanları korkutmaktan büyük zevk alıyormuş.
2. ( ) Aslan ceylan yavrusunu afiyetle yemiş.
3. ( ) Aslan, su içmek için yakınlarında bulunan göle gitmiş.
4. ( ) Akşam olmak üzereyken aslanın karşısına zürafa çıkmış.
5. ( ) Aslan, zürafayı boynundan yakaladığı gibi yere yıkmış.

ETKİNLİK-3 CÜMLELERİ OLUŞ SIRASINA GÖRE NUMARALANDIRALIM

Ceylan yavrusu aslana yalvarmaya başlamış.

Aslan, ormanda dolaşırken karşısına ilk ceylan yavrusu çıkmış.

Aslan, ceylan yavrusunun yalvarması karşısında serbest bırakmış.

Epey bir kovalamacadan sonra ceylan yavrusunu yakalamış.

4
 YARDIMLAŞMA
Sebzeci Yunus Amca, öğleden sonra pazar yerinde sebze satarken fenalaş-
mış. Hemen hastaneye kaldırılmış. Sebze tezgâhı öylece ortada kalmış. Pazarcı
arkadaşları tezgahını toplayıp eve getirmişler. Akşam babam eve geldiğinde
duyduğu bu haberlere çok üzüldü. “Komşularla bir konuşalım bakalım, neler
yapabiliriz? Eğer sebzeler satılmazsa bozulur.” dedi. Yüzüne baktığımda çok
üzüldüğü belli oluyordu.
Annem ile babam, Yunus Amca’yı ziyarete gittiler. Babam ziyaretten gelince
daha da düşünceliydi. Ameliyat olmalıymış Yunus Amca. Ameliyat sonrası da
bir süre evde dinlenmeli ve ağır işlerde çalışmamalıymış. Babam, salona geçti
ve kapıyı kapattı. Meraklanmıştım. Annem de “Baban telefonla konuşuyor, ra-
hatsız etmeyelim.” dedi.
Hafta sonuydu ve ben babamla kahvaltı yapacaktım. Hafta içi babam kah-
valtı yaparken ben uyuyordum. Babam işe erkenden gittiği için onunla kahvaltı
yapamıyordum. Babamla kahvaltı yapacağım için neşeliydim. Sabah kalktığım-
da babamı göremedim. Annem erkenden çıktığını ve cumartesi pazarına gitti-
ğini söyledi. Ben de merak ettim. Anneme, “Babamın erkenden pazarda ne işi
olabilir ki?” dedim. Annem de gülerek;
– Komşularla bugün pazarcı oldular. Yunus Amca’nın sebzelerini satacak-
larmış.
– Anne, babam şimdi pazarcılar gibi mi bağırıyor, dedim.
– Evet kızım, baban pazarcı oldu, deyince annemle gülüştük.
Babam, akşam eve yorgun geldi. Yorgundu ama mutluydu. Bütün sebzeleri
satmışlar. Annem, babamla gurur duyduğunu söyledi. Bugün pazarda yaptık-
larını anlatınca babama sımsıkı sarıldım. Babamın davranışı, bana yardımlaş-
manın önemini anlatmaya yetmişti.
5