Burdon Için

You might also like

Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 102

T.C.

KARAMANOĞLU MEHMETBEY ÜNİVERSİTESİ


SOSYAL BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
BEDEN EĞİTİMİ ve SPOR ANABİLİM DALI

FİZİKSEL AKTİVİTENİN ORTAÖĞRETİMDE ÖĞRENİM GÖREN


ÖĞRENCİLERİN DİKKAT VE BİLİŞSEL SÜREÇLERİNE ETKİSİ

FİKRİ ELİTOK

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Danışman: Prof. Dr. MURAT TEKİN

KARAMAN- 2023
ETİK BEYAN METNİ

Enstitünüz tarafından Uygulama Esasları çerçevesinde alınan Benzerlik Raporuna göre


yukarıda bilgileri verilen tez çalışmasının benzerlik oranının herhangi bir intihal
içermediğini; aksinin tespit edileceği muhtemel durumda doğabilecek her türlü hukuki
sorumluluğu kabul ettiğimi ve Etik Kurul Onayı gerektiği takdirde onay belgesini
aldığımı beyan ederim.

Etik kurul onay belgesine ihtiyaç var mıdır?

Evet ☐

Hayır ☐

(Etik Kurul izni gerektiren araştırmalar aşağıdaki gibidir:

 Anket, mülakat, odak grup çalışması, gözlem, deney, görüşme teknikleri


kullanılarak katılımcılardan veri toplanmasını gerektiren nitel ya da nicel
yaklaşımlarla yürütülen her türlü araştırmalar,
 İnsan ve hayvanların (materyal/veriler dahil) deneysel ya da diğer bilimsel
amaçlarla kullanılması,
 İnsanlar üzerinde yapılan klinik araştırmalar,
 Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar,
 Kişisel verilerin korunması kanunu gereğince retrospektif çalışmalar.)

Fikri ELİTOK

Savunma Tarihi

27.07.2023
T.C.
KARAMANOĞLU MEHMETBEY ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

FİZİKSEL AKTİVİTENİN ORTAÖĞRETİMDE ÖĞRENİM GÖREN


ÖĞRENCİLERİN DİKKAT VE BİLİŞSEL SÜREÇLERİNE ETKİSİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Fikri ELİTOK

Enstitü Anabilim Dalı: Sosyal Bilimler Enstitüsü


Enstitü Bilim Dalı : Beden Eğimi ve Spor Anabilim Dalı

“Bu tez 27/08/2023 tarihinde yüz yüze olarak savunulmuş olup aşağıdaki isimleri
bulunan jüri üyeleri tarafından oybirliği ile kabul edilmiştir.”

JÜRİ ÜYESİ KANAATİ


Prof. Dr. Murat TEKİN Başarılı
Doç. Dr. Veysel TEMEL Başarılı
Doç. Dr. Mehmet GÜLLÜ Başarılı

ii
ÖNSÖZ

Bu çalışma; fiziksel aktivitenin, lise düzeyinde öğrenim gören öğrencilerin dikkat ve


bilişsel süreçlerine etkisinin incelenmesi ve bu gelişimin tespit edilmesi amacıyla
yapılmıştır.
Bu araştırmanın tasarlanması ve uygulamasında en büyük desteği veren, bilgisini,
tecrübesiyle her an yolumu aydınlatan, öğrencisi olmaktan her zaman gurur duyacağım
danışmanım Sayın Prof. Dr. Murat TEKİN hocama, hayatım boyunca bana hep inanan,
destekleyen anneme, babama ve bütün dostlarıma sonsuz teşekkür ederim.

i
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ..............................................................................................................................i
İÇİNDEKİLER...............................................................................................................ii
KISALTMALAR............................................................................................................v
TABLO LİSTESİ...........................................................................................................vi
ŞEKİL LİSTESİ...........................................................................................................viii
ÖZET...............................................................................................................................ix
ABSTRACT....................................................................................................................x
GİRİŞ................................................................................................................................1
1. BÖLÜM: GENEL BİLGİLER..........................................................................4
1.1. Fiziksel Aktivite..........................................................................................................4

1.1.1. Fiziksel Aktivite Tipleri.........................................................................................6


1.1.1.1. Anaerobik Egzersiz...................................................................................6
1.1.1.2. Aerobik Egzersiz.......................................................................................6
1.1.1.3.Egzersiz......................................................................................................7

1.1.1.4. Egzersiz Aşamaları....................................................................................9


1.1.2. Fiziksel Aktiviteyi Etkileyen Faktörler..................................................................9
1.1.3. Fiziksel Aktivite ve Dünya Sağlık Örgütü….........................................................9
1.1.4. Fiziksel Aktivitenin Ruhsal ve Sosyal Sağlığımız Üzerine Etkisi.......................10
1.1.5. Fiziksel Aktivitenin Dikkat Üzerine Etkisi..........................................................10
1.1.6. Fiziksel Aktivitenin Bilişsel Süreçlere Üzerine Etkisi.........................................11
1.1.7. Fiziksel Aktivite Seçilirken Dikkat Edilecek Unsurlar..........................................12
1.1.8. Çocuk ve Ergenlerde Fiziksel Aktivite..................................................................12

1.1.9.Ortaöğretim Öğrencileri İçin Fiziksel Aktivite Önerileri.......................................13


1.1.10. Fiziksel Aktivitenin Yaraları................................................................................14

1.1.11. Fiziksel Okuryazarlık...........................................................................................15

1.1.11.1. Gelişim Dönemlerine Göre Fiziksel Okuryazarlık................................16


1.1.11.2. Ergenlik Döneminde Fiziksel Okuryazarlık..........................................16

1.1.11.3. Fiziksel Okuryazarlık ve Fiziksel Aktivite İlişkisi................................17

i
1.1.11.4. Dünyada Fiziksel Okuryazarlık.............................................................17
1.1.11.5. Fiziksel Okuryazarlık ve Beden Eğitimi Dersi.....................................18

1.2. Bilişsel Süreçler ve Dikkat.......................................................................................18

1.2.1. Bilişsel Süreçler...................................................................................................18


1.2.1.1. Bilişsel Gelişimin Aşamaları..................................................................20
1.2.1.2. Bilişsel Performansa Fiziksel Aktivite Faydaları...................................21
1.2.1.3. Bilişsel Süreçlere Fiziksel Aktivitenin Faydaları...................................22
1.2.1.4. Fiziksel Aktivitenin Bilişsel İşlevlerinin Neden Olduğu Uyarılma
Durumu…............................................................................................................22
1.2.2. Dikkat Nedir?.......................................................................................................23
1.2.2.1.Dikkat Türleri......................................................................................................25
1.2.2.2. Odaklı (Odaklanmış) Dikkat...................................................................25
1.2.2.3. Sürekli (Sürdürülen) Dikkat....................................................................25
1.2.2.4. Bölünmüş Dikkat....................................................................................26
1.2.2.5. Değişken Dikkat.....................................................................................26
1.2.2.6. Edilgen Dikkat........................................................................................27
1.2.2.7. Etkin (Aktif) Dikkat................................................................................27
1.2.2.8. Seçici Dikkat...........................................................................................27
1.2.3. Dikkat Gelişiminde Fiziksel Aktivitenin Önemi.................................................27
1.2.4. Dikkati Etkileyen Değişkenler.............................................................................28
1.2.5. Lise Dönemindeki Bireyin Gelişim Özellikleri...................................................29
1.2.6. Yurtiçinde ve Yurtdışında Yapılan Çalışmalar....................................................30
1.2.6.1. Yurtiçinde Bilişsel Süreçler Üzerinde Yapılan Çalışmalar....................30
1.2.6.2. Yurtiçinde Dikkat Üzerine Yapılan Çalışmalar......................................30
1.2.6.3. Yurtdışında Bilişsel Süreçler Üzerine Yapılan Çalışmalar.....................32
1.2.6.4. Yurtdışında Dikkat Üzerine Yapılan Çalışmalar....................................33
1.2.6.5 . Yurtdışında Fiziksel Aktivite Üzerine Yapılan Çalışmalar...................35
2. BÖLÜM: MATERYAL ve YÖNTEM....................................................................37
2.1. Tezin Amacı ve Önemi.............................................................................................37

2.2. Araştırma Grubu.......................................................................................................37

i
2.3. Araştırma Modeli......................................................................................................38

2.4. Sayıltılar....................................................................................................................38

2.5. Çalışmanın Varsayımları ve Kısıtlılıkları..................................................................38

2.6. Araştırmanın Hipotezleri..........................................................................................39

2.7. Veri Toplama Araçları ve Veri Toplama Yöntemi...................................................39

2.8. Burdon Dikkat Testi.................................................................................................40

2.9. Biliş Ötesi Öğrenme Stratejileri Ölçeği....................................................................40

2.10. Veri Toplama Süreci...............................................................................................41

2.11. Verilerin Analizi.....................................................................................................43

3. BÖLÜM: BULGULAR.............................................................................................44

4. BÖLÜM TARTIŞMA SONUÇ................................................................................54


4.1. Genel Sonuç...................................................................................................70

4.2. Öneriler..........................................................................................................71

4.2.1 Genel Öneriler.............................................................................................71


4.2.2 Araştırma Sonucuna Göre Öneriler............................................................71
KAYNAKÇA.................................................................................................................73
EK...................................................................................................................................84

i
KISALTMALAR

N : Kişi Sayısı
Ort : Ortalama
Ss : Standart Sapma
P : Anlamlılık Değeri
T : T Değeri (Iki Grubun Verileri Arası Belirgin Farkı)
F : Varyans
R : Kolerasyon Değeri
Who : Dünya Sağlık Örgütü

v
TABLO LİSTESİ

Tablo1.Fiziksel Aktivite İçin Hazırlanmış Etkinlikler Tablosu......................................42

Tablo2. Deney Grubunda Yer Alan Ortaöğretim Öğrencilerinin Kişisel Bilgi Formunu
Gösteren Frekans Sonuçları.............................................................................................44

Tablo3. Kontrol Grubunda Yer Alan Ortaöğretim Öğrencilerinin Kişisel Bilgi Formunu
Gösteren Frekans Sonuçları.............................................................................................45

Tablo 4.Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat ve Bilişsel


Düzeylerini Gösteren Normallik Dağılımı Analiz Sonuçları...........................................46

Tablo5 Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat ve Bilişsel


Düzeylerini Gösteren Normallik Dağılımı Analiz Sonuçları..........................................46

Tablo6. Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat Düzeylerini Gösteren


Paried Samples t Testi Ön Test ve Son Test Sonuçları
………………………………………………………………………………….………47

Tablo 7. Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel Düzeylerini


Gösteren Paried Samples t Testi Ön Test ve Son
Test Sonuçları..................................................................................................................48

Tablo 8. Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat Düzeylerini


Gösteren Paried Samples t Testi Ön Test ve Son
Test Sonuçları..................................................................................................................49

Tablo 9. Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel Düzeylerini


Gösteren Paried Samples t Testi Ön Test ve Son Test
Sonuçları..........................................................................................................................50

Tablo10. Deney ve Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat


Düzeylerini Gösteren İndependent Samples t Testi Sonuçları
………………………………………….……………….…………………………...…50

v
Tablo11. Deney ve Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel
Düzeylerini Gösteren İndependent Samples t Testi Sonuçları
………………………………………….……………………………...……………….51

Tablo 12. Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat ve Bilişsel


Düzeylerini Gösteren Korelasyon Ön Test ve Son Test Sonuçları..................................52

v
ŞEKİL LİSTESİ

Grafik 1 Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat Düzeylerini


Gösteren Analiz Sonuçları...............................................................................................47

Grafik 2 Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel Düzeylerini


Gösteren Analiz Sonuçları...............................................................................................48

Grafik 3 Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat Düzeylerini


Gösteren Analiz Sonuçları...............................................................................................49

Grafik 4 Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel Düzeylerini


Gösteren Analiz Sonuçları...............................................................................................50

Grafik 5. Deney ve Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat


Düzeylerini Sonuçları......................................................................................................51

Grafik 6. Deney ve Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel


Düzeylerini Gösteren Analiz Sonuçları...........................................................................52

v
ÖZET
Başlık: Fiziksel Aktivitenin Ortaöğretimde Öğrenim Gören Öğrencilerin Dikkat ve
Bilişsel Süreçlerine Etkisi
Yazar: Fikri Elitok
Danışman: Prof. Dr. Murat Tekin
Kabul Tarihi: 27.07.2023 Sayfa Sayısı:92

Bu çalışmanın amacı; fiziksel aktivitenin ortaöğretimde öğrenim gören öğrencilerin dikkat ve bilişsel
süreçlerine etkisinin incelenmesidir. Araştırma grubu Hakkâri-Derecik İMKB Çok Programlı Anadolu
Lisesi 9-10-11. Sınıf düzeyinde öğrenim gören;15 deney grubu (15 erkek)15 kontrol grubu (15 erkek)
olmak üzere toplam 30 öğrenciden oluşmaktadır.
Araştırmanınamacına ulaşmak için; araştırmacı tarafından hazırlanankişisel bilgi formu, Burdon (1955)
tarafında geliştirilen ve Karaduman, (2004) tarafından Türkçeye uyarlanan Burdon Dikkat Testi ve
Öğrencilerin biliş ötesi öğrenme düzeylerinizi belirleyebilmek amacıyla (Namlu,2004) tarafında
geliştirilen Biliş Ötesi Öğrenme Stratejileri Ölçeği kullanılmıştır.
Veri toplama süreci deney ve kontrol grublu deneysel desen şeklinde yapılmış ve iki aşamadan
meydana gelmiştir.
Verilerin çözüm ve yorumlanmasında araştırma bulguları önce Skewness ve Kurtosis değerlerine göre
normallik dağılımları yapılmış (p >0.05) standart sapma değerlerinin -1,96<X>1,96 arasında olduğu
için verilerin normal dağıldığı söylenebilir. Buna göre ilişkili örneklemler için Paired Samples Testi,
Independent Samplest t testi, Basit Korelasyon Testi ayrıca Tanımlayıcı İstatistik Testi, Frekans
Analizi ve etki değerlerini ölçmek için de cohen’s kullanılmıştır. Buna göre Cohen (1988) tarafından
önerilen kriterler kullanılarak bu kriterler; 0,01 küçük etki, 0,06 orta etki, 0,14 büyük etki olarak kabul
edilmiştir. Bu çalışmanın sonucunda fiziksel aktivitenin lise öğrencilerinin bilişsel süreçler ve dikkatini
olumlu yönde etkilediği belirlenmiş olup deney ve kontrol grupları arasında anlamlı farklılıklar
bulunmuştur. Bu farklılık sonucunda deney grubunda yer alan lise öğrencilerinin, dikkat düzeylerinin
ve bilişsel süreçlerinin geliştiği gözlemlenmiştir. Bu gelişimin sadece bilişsel süreçlere ve dikkatlere
değil aynı zamanda sosyal, kültürel ve dinamik yönlere de katkı sağladığı belirlenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Bilişsel Süreçler, Dikkat, Fiziksel Aktivite, Lise Öğrencileri

i
ABSTRACT
Title of Thesis: The Effect of Physical Activity on Attention and Cognitive Processes
of Students in Secondary Education
Author of Thesis: Fikri Elitok
Supervisor: Prof. Dr. Murat Tekin
Accepted Date: 27.07.2023 Number of Pages:92
The aim of this study is to examine theeffect of physical activityon the attention andcognitive processes
of secondary school students. The research group studied at Hakkari-Derecik İMKB Multi-Program
Anatolian High School in the 9.10.11th grade level; It consists of a total of 30 students, 15 of which are
in the experimental group (15 male) and 15 in the control group (15 male).
In order to achieve the purpose of the research; The personal information form prepared by the
researcher, the Burdon Attention Test developed by Burdon (1955) and adapted to Turkish by
Karaduman (2004), and the Metacognitive Learning Strategies Scale developed by Namlu, 2004 were
used to determine the metacognitive learning levels of students.
The data collection process was carried out in the form of an experimental design with experimental
and control groups and consisted of two stages.
In the analysis and interpretation of the data, the normality distributions were made according to the
Skewness and Kurtosis values (p >0.05). Since the standard deviation values are between -
1.96<X>1.96, it can be said that the data are normally distributed.
Accordingly, Paired Samples t Test, Simple Correlation test, Independent Samples t test for related
samples, descriptive statistics test, frequency analysis and cohen's were used to measure effect values.
Accordingly, using the criteria proposed by Cohen (1988), these criteria are; 0.01 was considered as a
minor effect, 0.06 as a medium effect, and 0.14 as a major effect.
Accordingly, using the criteria proposed by Cohen (1988), these criteria are; 0.01 was considered as a
minor effect, 0.06 as a medium effect, and 0.14 as a major effect.
As a result of this study, it was determined that physical activity positively affected the cognitive
processes and attention of high school students, and significant differences were found between the
experimental and control groups. As a result of this difference, it was observed that the attention levels
and cognitive processes of the high school students in the experimental group impr oved.
It has been determined that this development contributes not only to cognitive processes and attention,
but also to social, cultural and dynamic aspects.

Keywords: Cognitive Processes, Attention, Physical Activity, High School Students

x
GİRİŞ

Fiziksel aktivite bireylerin doğumundan itibaren ailesi tarafından başlatılıp yaşam sona
erinceye kadar devam etmesi gereken bir süreçtir. Spor yapmaktan ayrı olarak fiziksel
aktivite de bir rekabet, seyir zevki gibi sporun içinde bulunan kavramlardan yoktur.
Fiziksel aktivenin zihni bedeni zinde tutmak sağlıklı bir yaşam devam ettirmeyi
amaçlanarak yapılmaktadır. Fiziksel aktivite vücudumuzda birçok şeyi olumlu yönde
etkilemektedir. Bu etkilediği alanlardan birisi de dikkattir. Dikkatimizi daha iyi
yönetmemize, sıklıkla bozulmasını engellemekte fiziksel aktivite oldukça önemli bir
araçtır.

Fiziksel aktivitenin birçok faydası olduğu gibi dikkat üzerine de faydaları


bulunmaktadır. Dikkatin tanımını yapacak olursak; öğrenmenin gerçekleştiği vakit
diliminde uyarıcıların fark edilmesi ve bu süreçteki son derece önemli kavramların bilgi
işleme bölümüne gönderilmesindeki en büyük pay dikkate aittir. Dikkat sağlandığı süre
boyunca etraftaki uyanlar ve bireyin kendi psikolojik ve ruhsal durumu önemlidir. Bir
şeyleri öğretme görevinde olan kişiler, bireylerdeki gelişim özelliklerine son derece iyi
hâkim olmalıdır ve süreci bu gelişim özelliklerine göre yönlendirmelidir.

Dikkatin etkin olarak gerçekleştirilemeyeceği olaylarda, dışarıdan gelen uyaranların


sadece belli bölümü işleme durumuna getirilecek, önemli bir bölümü
kullanılmayacaktır. Ayrıca verilen uyaranların tamamı, amaca götüren davranış ortaya
çıkarmakta aynı güçte olamazlar. Algılanan farklı uyaranlar içinden amaçlara götüren
önemli olanların algılanması ve kısıtlı işleme durumu bu bilgilerin gönderilmesi de
önemlidir. Önemsiz olanlar işleme sürecinde aksaklıklar oluşturarak gerekli bilginin
seçilmemesi amaçlara ulaşılmasında ve zamanın kullanılmasında sorunlar çıkarabilir.
Dikkatin işlenmesi algılanmasında bilişsel süreçler fazlaca önem taşımaktadır (Öztürk,
2005).

Dikkatten ayrı olarak bilişsel süreçleri tanımı; "bilmek" anlamına taşımakta olan ve
kökeninin Latinceden almış cognoscere sözcüğünden gelmektedir. Bilişsellikten
öğrenmeyle, yaşantıyla, tecrübeyle kazanılan birikim ve bilginin tamamı olarak
açıklanabilir. Ayrıca dikkat bilişsel süreçler içeresinde bir parça olarak
değerlendirilebilir (Demirel, 2003).

1
Bilişsel süreç herhangi bir zihinsel ürün ortaya çıkartmak için gerçekleştirilen fazlasıyla
karmaşık bir süreçtir. Ortaya koyduğumuz bilişsel süreçlerin hepsi sosyal çevremizde ve
hayatımızı idame ettirebildiğimiz süre boyunca, davranışlarımızla uyum için temel bir
yapı taşıdır. Bilişsel alan, zihinsel becerilerin işlendiği veya zihinsel yönü ağırlıkta olan
öğrenmeler şeklinde açıklanabilir. Bebekliğimizden itibaren hayıtımızı idame ettirirken
her olayda bilişsel süreçlerle iç içeyiz. Dikkat, algı, tekrar, otomatikleştirme, kodlama,
geri getirme, unutma, bozulma, karışma, yanlış yerleştirme ve bilgiyi değiştirme bilişsel
süreçler içerisinde tanımlanan kavramlardır. Bilişsel süreçleri güçlü olan bireylerin
problem çözme, hipotetik düşünme gibi becerileri de üst seviyelerde olmaktadır. Bilişsel
olarak güçlü olmanın bir yolu da fiziksel aktiviteden geçer. Egzersiz sırasında beyin
fonksiyonlarımızın da çalışması bilişsel olarak bireyleri daha güçlü bir kişilik haline
getirebilmektedir (Demirel, 2003).

Bilişin araştırmalar konu olduğu zamanlar 19.yy’ın son dönemleridir. Modern anlamda
ilk laboratuvar ise 1780li yıllarda Almanya’da kurulmuştur. Laboratuvarda ilk
çalışmaları ise Wilhem Wundt yapmıştır. Wundt çalışmalarında bilinç kavramının
derinliklerine inmeye çalışmış ve bilincin doğasını idrak edebilmek için araştırmalar
yapmıştır (Smith ve Kosslyn, 2014).

Hill ve diğerleri sedanter kişiler üstünde (1993) yılında yaptığı çalışmada, aerobik
kapasitesi yüksek olan bireylerin bilişsel performansının yüksek olduğunu tespit etmiş
etmiştir (Hill ve diğerleri; Akt. Tekin 2018).

Avanoğlu’nun 2010 yılında yapmış olduğu ‘Çocukların Okuma Alışkanlıklarında


Dikkat ve Bilişsel Süreçler, Belleğin Rolü, Bölünmüş Dikkat ve Tepki Engellemesi’
adlı çalışmasında dikkat sorunu yaşayan çocukların bilişsel süreçlerindeki eksikliklerini
tespit etmeye çalışmıştır. Bu durumun okuma alışkanlığıyla alakasına bakmak için
tesadüfi yolla 123 çocukla çalışmasını gerçekleştirmiştir. Çalışmanın sonuçlarına göre
okuma alışkanlığı olan çocuklarda bilişsel süreçlerin ve dikkat becerilerinin daha güçlü
olduğunu tespit etmiştir.

Atakurt (2017)’un yaptığı çalışmada oryantiring sporunun bireylerinin dikkatini ve


belleğini ne düzeyde etkilediği konusunda çalışmalar yapmıştır. Yaptığı çalışmaların

2
sonucunda oryantiring sporunun dikkati ve bellek seviyesi pozitif yönde geliştirdiği
anlamıştır (Atakurt, 2017).

Avanoğlu ve diğerlerinin (2020) de yaptığı bu çalışma da amaç 12-14 yaş aralığındaki


öğrencilerde fiziksel aktivite düzeyinin dikkati nasıl etkilediği yönünde çalışmalar
yapmıştır. Düzenli fiziksel aktivite yapan kişilerin dikkat seviyelerinin daha yüksek
olduğu, fiziksel aktivite yapmayan kişilerin ise dikkat seviyesinin diğerlerine göre daha
düşük olduğu tespit ediştir.

Yapılan bu çalışmamızda fiziksel aktivitenin dikkat ve bilişsel süreçlere etkisinin olup


olmadığını anlamak ve gözlemlemek amacı ile yapılmaktadır. Günümüzde ilerleyen
teknolojiyle ve çağımızdaki şartlar nedeniyle bireyler fiziksel aktiviteyi göz ardı
etmektedir. Bu çalışmada fiziksel aktivitenin, hayatsal önem taşıyan bilişsel süreçler ve
dikkat faktörlerine etkisinin düzeyini görmek açısından oldukça önemlidir.

Bu çalışmada fiziksel aktivite yapan ve yapmayan bireylerin dikkatini, bilişsel süreçleri


incelenmiş ve bu konu hakkında fikir sahibi olmak amaçlanmıştır (Avanoğlu ve
diğerleri, 2020).

3
1. BÖLÜM: GENEL BİLGİLER

1.1. Fiziksel Aktivite

Kişilerin yaşamsal kalitesini arttırmak, uzun yaşamak için fazlasıyla çaba harcar hale
gelmiştir. Sağlıklı olarak yaşlanmak ve yaşlılıktan dolayı yaşayacağımız problemleri
farklı tekniklerle daha düşük seviyelere getirebilmek için en önemli şeylerin başında
beslenme ve fiziksel aktivite gelmektedir. Bütün insanlık için uygun olan fiziksel
aktivite şiddeti diye bir olgu yoktur fakat günde ortalama otuz dakika fiziksel aktivite
vücut sağlığımız için önemli olduğu konusunda bilim insanları hemfikirdir. Gençler için
bu sürenin uzaması ve fiziksel aktivite şartlarının zorlaştırılması sağlıkları açısından
daha faydalı olduğu bilinmektedir. Fiziksel aktivite yorucu aktiviteler yapılması
anlamına gelmez. Örneğin; rekabet sporları veya maraton bunlar fiziksel aktivite olarak
görmek pek doğru değildir. Bireylerin iş yerlerine veya okullara yürüyerek gitmesi, boş
zamanlarda yürüyüş parkurlarında yürümek, merdivenleri kullanmak, ineceğimiz
duraktan birkaç durak önce inmek fiziksel aktivite olarak değerlendirilmektedir.

Fiziksel aktivite vücudumuzun dinlenmiş seviyenin üzerinde enerji sarf ettiren,


vücudumuzdaki kaslarının kasılmasıyla meydana gelen vücut etkinlikleri olarak
açıklanabilir. Bireylerin efor sarf ettiği bütün aktiviteleri fiziksel aktivite kategorisine
almak mümkündür. Fiziksel aktivite sırasında ne kadar çok kas grubu etkileniyorsa o
kadar fazla enerji harcanıyor demektir (Öztürk, 2005).

Birbiriyle sıkça karşılaştırılan fiziksel aktivite ve spor kavramında sporu açıklayacak


olursak; kelime kökeni olarak spor dis ve porture kelimelerinde türemiştir. Kelime
anlamı olaraktan işten uzak olma anlamı taşımaktadır. Günümüzde seyir sevgi bulunan
genelde kazanç elde edilen vücut faaliyetleriyle bireylerin veya takımların mücadele
ettiği bir alan olarak tanımlanabilir (Ersoy, 1986; Akt. Bora, 2013).

Yaşantımızda bireyleri fiziksel aktiviteye iten neden hareket etme iç güdüsünden öte
başkalarıyla ilişki kurma, sosyal çevre edinmedir. Fiziksel aktiviteye yapan bireyler
iradesinin kontrolü, başarma azmi, sağlıklı olma durumu fiziksel aktiviteye ile olan
bağlılıklarını arttırmaktadır. İnsanlardaki yıkıcı, kırıcı, saldırgan olma gibi kötü dürtüleri
olumlu hale çevirerek toplumda bireylerin kişilik kazanmasında da son derece etkilidir.

4
Spor; kişileri doğal çevresinden beşerî çevreye çevirirken kazandığı kabiliyetlerine
katkıda bulunan, belirli kuralları olan takım olarak veya bireysel olarak
gerçekleştirilebilen, amatör veya profesyonel olarak yarı veya tam zamanlı olarak ruhen
ve fiziken sosyalleştiren mücadele ettiren bir olgudur (Erkal, 1982; Akt. Şahan, 2017).

Kültürel ve sosyal kalkınmada insan gücü başlıca unsurdur. Ruh sağlığını, bedeni
koruyucu ve bütünüyle geliştirilmesi yarışmaya dönüştürülmüş olması olarak
açıklanabilir. Toplumda spora katılma biçimi, düzeyi gibi sorular sadece bireyin beceri
ve ilgisine bağlı değildir. Toplumda sporun yeri yönetimi gibi konular büyük önem
taşımaktadır. Global dünya şartlarında toplumlar spora son derece önem vermekte ve
dünya sporuna yön veren ekoller çıkarmak için ciddi mücadeleler vermektedir. Fakat bu
konuda yön verenler, başı çekenlerden daha çok kaybedenler olmaktadır bu durum ise
sporun yadsınamaz bir parçasıdır.

Fiziksel aktivite sağlıklı nesiller yetiştirmek için kullanılan ana eğitim aracıdır.
Bireylerin ruh sağlığı, beden sağlığı gibi olguların tam olması refahını yükseltmektedir.
Bireyler yaşamlarını bu bahsettiğimiz konularda sağlam sürdürebilmesi için sporun yeri
son derece önemlidir.

Fiziksel aktiviteye bedenimizdeki sistemlerin de olumlu gelişesine katkıda bulunur.

1) Hareket sistemimize katkısı; yumuşaklık ve esneklik,

2) Sinir sistemimize katkısı; sürat, çeviklik, koordinasyon denge vb.

3) Dolaşım sistemimize ve kalbe katkısı; süratte devamlılık ve aerobik dayanaklığını


gelişmesi,

4) Zihin sistemimize katkısı; reaksiyon zamanlaması, oyunu analiz edebilme,

5) Endokrin sistemimize katkısı; hormonların dengesini sağlama ve uyum içinde


çalışmasını destekleme,

6) Psikomotor sistemine katkısı; uyum yeteneğinin gelişilmesi, öğrenme hızında artış


(Ataman, 1974; Akt. Bora, 2013).

5
1.1.1. Fiziksel Aktivite Tipleri

Egzersiz ve fiziksel aktivite kavramları günümüze kadar sürekli birbirine eş anlamlı


olarak kullanılmaktaydı. Fakat günümüzde artık egzersiz fiziksel aktiviteden ayrı olarak
bir alt basamak olarak literatüre girmeye başlamıştır. Egzersiz, fiziksel aktiviteden daha
hafif olarak fiziksel uygunluğun korunmasını amaçlayan aktivitelerdir (Tekkanat,
2008).

1.1.1.1. Aerobik Egzersiz

Aerobik egzersiz vücudumuzdaki büyük kas gruplarında gerilimde değişiklik meydana


getirmeden veya küçük minimal uzama ve kısalmasını sağlayan nefes alışverişimizde
değişiklik meydana getiren egzersizlerdir. Koşmak, yüzmek, bisiklete bitmek aerobik
egzersiz olarak değerlendirilecek aktivitelerdir.

Aerobik egzersiz;

*Kalbin düzenli çalışmasını sağlayarak kan pompalamasını daha düzenli hale getirir.

*Metabolizmamızı uygun düzeye getirir ve bağışıklığımızı güçlendirir.

*Zararlı kolesterolü düşürürken yararlı kolesterolü arıttır.

*Zorlu işlere karşı vücudumuzda direnci artırır ve yorgunluk sınırımızı daha iyi
seviyelere getirir.

*Kan basıncımızı düşürür.

*Kan şekerimizi düzenler.

*Uykumuzun düzenli olmasına yardımcı olur.

*Stresi yenmemiz için destek olur.

*Duygusal olarak dengeli olmamıza yardımcı olur (Kozanoğlu, 2004).

1.1.1.2. Anaerobik Egzersiz

Vücudun anaerobik egzersizde oksijen borçlanmasına girilerek hücrelerde oksijen


alışverişinin düşük olduğu aktivite türüdür. Büyük kas gruplarının kullanıldığı
anaerobik

6
egzersizde kalbimizin maksimal atım sayısının yaklaşık %80’i bu aktiviteler bu grupta
değerlendirilebilir.

Çoğunlukla daha kısa kas topluluklarında, kas uzunluğunda herhangi bir fark olmadan
veya çok küçük değişiklik oluşturan, gerilimin oldukça fazla olduğu egzersiz tipidir.
Vücudun oksijensiz olarak çalıştığı bir sistemdir. Anaerobik egzersizler genelde
patlayıcı kuvvetle devam eden kısa süreli egzersizler olarak tanımlanabilir. Halter
kaldırma, 100 - 200 metre koşuları gibi aktivitelerde anaerobik olaylar fazladır (Olgun
ve diğerleri, 2006).

Anaerobik egzersiz;

*Kasın kuvvetini artırırken tendon ve bağlarında gelişimine katkıda bulunur.

*Kemik minerallerimizdeki yoğunluğunun artışına katkıda bulunur.

*Vücudumuzdaki yağlanma azalır.

*Vücudumuzda genel dayanıklılığını arttırır (Artal ve diğerleri, 1998; Akt. Tekkanat


2008).

1.1.1.3. Egzersiz

Egzersiz; Planlı ve düzenli olarak fiziksel uygunluğun alt basamaklarının da geliştirilmesi


maksadıyla yapılan fiziksel aktivitelerdir.

Fiziksel aktivitenin faydaları Fiziksel aktivite 3 ana balık altında toplanabilir

1.Bedensel Sağlık

2. Ruhsal ve Sosyal Gelişime Etkileri

3.Gelecekteki Yaşam Üzerine Etkileri

Bedensel Sağlık Üzerine Etkileri;

*Kasların kuvvetlenmesi ve gücünün korunması,

*Vücut kasları arasında dengenin korunması,

*Eklemlerin kontrolü ve korunması,

7
*Tepki süremizin gelişmesi,

* Yorgunluğa karşı direncin artırılması,

*Vücut dayanıklılığın artırılması,

*Vücut hormon dengesinin düzenlenmesine katkı sağlaması,

*Kemik ve kas kuvvetinin arttırılarak yaralanmalara karşı koruma geliştirilmesi,

*Kalp atım sayısında düşüş,

* Düzenli kan basıncı,

*Solunum kapasitesinde artış,

*İnsülin seviyesinin düzenlenmesi,

*Düzensiz kilo kaybı ve kilo alımının metabolizmanın düzenlenmesiyle önüne geçilmesi,

Ruhsal ve Sosyal Gelişime Etkileri,

*Bilişsel süreçlerin güçlendirilmesi,

*Kişilerarası iletişimin gelişmesi,

*Seratonin hormonunu tetikleyerek daha mutlu hissetme,

*Optimist düşünce yapısının desteklenmesi,

Yaşlılık Üzerinde Etkisi

*Yaşlanmanın etkilerini azaltmak,

*Yaşlılıkta sedanter yaşam tarzını ortadan kaldırmak,

*Kemik ve kas dokusunu güçlendirerek yaşlılığın etkileriyle oluşabilecek sakatlıkların


önüne geçmek (Biddle ve diğerleri, 2011).

8
1.1.1.4 Egzersiz Aşamaları

Isınma: Fiziksel egzersize başlamadan önce vücudumuzdaki sistemleri aktif edip hazır
hale getirmek maksadıyla ısınma, esnetme gibi aktivelerin yapılıp kalp atım düzeyinin
hafif yükseltecek bir aşama olarak tanımlamak mümkündür

Yüklenme: Bu aşamada egzersizin en yoğun olduğu dönem olarak tanımlamak


mümkündür. Vücut sistemlerimiz bu aşamada yoğun bir şekilde çalıştığını söylemek
mümkündür.

Soğuma: Yüklenme aşamasında nabız yüksek seviyelere çıkmaktadır bu aşamada nabzı


kademeli olarak düşürüp vücudumuzu normal kalp atım sayısına dönmesi açısından
oldukça önemlidir (Biddle diğerleri, 2011).

1.1.2. Fiziksel Aktiviteyi Etkileyen Faktörler

Fiziksel aktivite birçok şeyden etkilenebilir ana başlıklar psikolojik, çevresel ve fiziksel
faktörler olarak söylemek mümkündür. Bu başlıkları açıklamaları ise:

*Biyolojik nedenler: Eğitim durumu, kişinin yaşı, kalıtımsal özellikler.

*Psikolojik ve duygusal nedenler: Ruhsal olgularda bozukluk, zaman yetersizliği,


özgüven, motivasyon.

*Davranışsal özellikler: Yaşantı boyunca fiziksel aktivite düzeyinde edinilen


alışkanlıklar, beslenme kültürü, spor düzeyi.

*Sosyal ve kültürel faktörler: İnsanlarla iletişim kurma düzeyi, ailesinin sosyokültürel


durumu.

*Fiziksel çevre faktörleri: Yaşanılan çevre, güvenlik boş zamanları değerlendirme


özelliği (Öztürk, 2005).

1.1.3. Fiziksel Aktivite ve Dünya Sağlık Örgütü

İnsanların hayat kalitesini artırma, sağlığını iyileştirme, yaşam süresinin uzatılmaya


çalışması ve kaliteli bir hayat sunarak sağlıklı bir toplumun oluşturulması
amaçlanmıştır. Bu durumum kısa sürede sağladığı fayda sağlımıza kötü yönde
etkileyecek risk

9
faktörlerinin azalmasıdır, orta sürede sağladığı fayda ise insan sağlığının geliştirilmesi
yaşam kalitesinin üst düzeylere çıkmasını amaçlamıştır. Sağlıklı bir toplumu oluşturma
maksadıyla eğitim ve yasal süreçlerde düzenlemeye gidilmelidir. Günümüzde
yetişkinlerde ve çocuklarda obezite ile mücadelede fiziksel aktivite olmazsa olmaz yapı
taşlarından biridir. Fiziksel aktivite sadece bireyleri fiziken değil ruhen de iyi konuma
getirip sosyal ilişkileri güçlendirme konusunda son derece önemlidir. Fiziksel aktiviteyi
sadece spor salonlarında değil insanların yaşantısının geçtiği her yerde okulda, işte, evde
kısaca özetlemek gerekirse insanın bulunduğu her yerde devam edebilir (Özdil, 2011).

1.1.4. Fiziksel Aktivitenin Ruhsal ve Sosyal Sağlığımız Üzerine Etkisi


Fiziksel aktivite zamanlarında bireyler şahsına ayırdığı zamanlardan ötürü hayata karşı
isteğinin artar. Bireyler daha zinde hisseder ve mutluluk hormonunun salgılanmasına
yardımcı olur. Vücudumuzda ağırlığın korunmasında son derece önemli etkileri
nedeniyle fiziksel aktivite bireyler için oldukça önemlidir. Vücut postürümüze
kaslarımıza kemiklerimize olan pozitif yöndeki katkılarıyla hem fiziken hem de ruhen
sağlıklı bir birey olmamız konusunda fiziksel aktivitenin rolü yadsınamaz. Kişiler
arasındaki iletişimi olumlu yönde etkiler. Pozitif düşünmemizi sağlar ve hayatımızda
karşılaştığımız stres sorunları ile mücadele ederken güçlü bir benlik olmamıza katkıda
bulunur (Ören,2020).

1.1.5. Fiziksel Aktivitenin Dikkat Üzerine Etkisi

Bireylerin fiziksel aktivite yapmaları, özellikle büyüme çağında daha sağlıklı ve olumlu
alışkanlıklar kazanması yönünde etkiler, aktif yaşantı tarzıyla sağlıklı bir hayatımız
olması konusunda gerekenler yapılmış olur. Bireyin fiziksel etkinlerde bulunması
yönünde bilinçlendirildiğinde zihinsel, duygusal ve bedensel olarak sağlıklı olmak
amacıyla sadece ilerleyen yaşlarda görülecek geri dönütler değil okul ve iş
performanslarında olumlu etkileyecek son derece önemli faydaları görecektir.

Fiziksel aktiflik bireyin kalbini güçlendirir, damarlar tıkanmalarının önüne geçer, kan
şekerimizi ve kilomuzu daha dengeli düzeyde tutmamıza yardımcı olur. Bütün bu
faydalar obezite, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kalp hastalıkları gibi oldukça
sakıncaları sağlık sorunlarının ortaya çıkma ihtimalini azaltır. Fiziki yönden aktif olan
bireyin ileri yaşlarda birçok hastalık ihtimalinden koruyabilmektedir. Sadece fiziki

1
faydaları değil psikolojik faydaları da oldukça önemlidir, fiziksel aktivite düzeyi yüksek
olan bireyler kendilerini daha iyi hissederler.

Bütün bunların yanı sıra fiziksel olarak aktif olan bireyler zihinsel yönden gelişmesi için
de birçok faydalı yanları vardır. Fiziksel aktivite düzeyleri yüksek olan bireyler beynin
büyüme hormonlarını uyarır ve zihinsel olarak zihni canlandırır. Bireylerin bir konu
üzerinde odaklanmasında, yeni bilgiler öğrendiği süreçte uğraştıkları herhangi bir
konuda optimal düzeyde başarılı olmalarına yardımcı olur. Gerçekleştirilen birçok
çalışmada bireylerin konsantre olmalarını gerektiren gereksinimler olduğunda aerobik
olarak zinde olan bireylerin daha iyi, daha başarılı ve akranlarına göre birçok yönden
daha hızlı olduğunu tespit etmişlerdir. Bilim insanları Chaddock ve Heyman (2014)
yılında yaptığı bir çalışmaya göre insan beyninin hafızadan sorumlu kısmı olan
hipokampüste beyin hacmi fiziksel olarak aktif olan çocuklarda yaşıtlarına göre daha
büyük olduğunu gözlemlemiştir.

Bireylerin zihinsel olarak sağlıklı olmasıyla ilgili çağımızın en önemli sorunlarından


birisi dikkat süresinin kısa olmasıdır. İnsanlık tarihi düşünüldüğünde çocuklarımız için
dikkat dağıtan unsurların en yoğun olduğu dönem çağımız olarak değerlendirilebilir.
Illinois Üniversitesinde Hillman ve diğerlerinin yaptığı araştırmada fiziksel aktivite ile
uğraşan çocukların yaşıtlarına göre zihinsel kontrolünün daha güçlü olduğunu ve
akademik anlamda daha başarılı olduğunu tespit etmiştir (Ören,2020).

1.1.6. Fiziksel Aktivitenin Bilişsel Süreçlere Etkisi


Yetişme çağındaki çocuklar ve yetişkin bireylerde fiziksel aktivitenin zihin
fonksiyonlarında olumlu gelişmeler gözlenmiştir. Fiziksel aktivitenin getirdiği bilişsel
getiriler uzun yıllar insan vücudundaki etkisini devam ettirmektedir. Bu bulgular bütün
yaş grubunda bireylerin fiziksel aktivite yapması için neden olabilir. Anne baba ve
eğitimcilerin çocukları fiziksel egzersiz için teşvik etmeleri önemlidir.
Bilim insanları fiziksel aktivite yapanların bu durumdan beyinlerinin nasıl etkilendiğiyle
alakalı çok çeşitli araştırmalar yapmıştır. Uzun yıllardır yapılan bu araştırmalarda ortak
sonu fiziksel aktivitenin beyimizdeki dolaşımı güçlendirdiğini göstermiştir. Beynimizde
bilişsel yeteneklerimizi etkileyen nörotransmiterleri olumlu yönde etkilediği
gözlemlenmiştir.

1
Yapılan çeşitli çalışmalarda ise vücut dayanıklılığı yükselmiştir. Aktivitenin
kaslarımızdaki protein (FNDC5) salgısını olumlu yönde etkilediği gözlemlenmiştir. Bu
proteinin zihnimizdeki öğrenme ve hafızaya etkilerinin olumlu olduğunu söylemek
mümkündür.
Egzersiz yapmanın faydaları gelişim dönemlerinde de çok önemlidir. Yapılan
çalışmalarda, otuz dakika aerobik egzersiz yapan bireylerin, aerobik egzersiz
sonrasında, egzersiz yapmayan kişilere göre tepki sürelerinin daha iyi olduğu
gözlemlenmiştir.
Fiziksel olarak aktif olmanın yararları, yıllar boyu süren çalışmalar ve araştırmalar
sonucunda anlaşılmıştır. Bir çalışmaya göre genç yetişkinlik döneminde (18-25) aerobik
egzersiz yapan kişilerin orta yaşlılık dönemlerinde (43-55) yaşıtlarıyla
karşılaştırıldığında bilişsel yeteneklerinin daha iyi düzeyde olduğu gözlemlenmiştir
(URL:1).

1.1.7. Fiziksel Aktivite Seçilirken Dikkat Edilecek Unsurlar

Bireylerin ruh ve beden sağlığının korunmasında fiziksel aktivenin rolü yadsınamaz bir
olgudur. Fakat bireyler fiziksel aktivite seçerken bireysel ve çevresel bazı nedenleri göz
önünde bulundurması oldukça önemlidir. Bu nedenler;

* Gönüllü olma,

* Fiziksel çevre,

* Fiziksel uygunluk,

* Vücut ağırlığı,

* Yaş,

* Uygulanabilirliğinin yüksek olması,

* İhtiyaçlara göre düzenlenmiş bir fiziksel aktivite planı,

* Devamlı yapılabilecek bir planın olması, (Taylor, diğerleri 2004).

1.1.8. Çocuk ve Ergenlerde Fiziksel Aktivite

Çağımızda değişen yaşam biçimlerinde etkisiyle birçok yeni hastalık biçimi ortaya

1
çıkmıştır. Bunların etkisiyle çocuk ve ergen bireylerde de bu hastalıklar görülmeye

1
başlamıştır. Özellikle tip 2 diyabet ve obezite çocuk ve ergenlerde hızla arttığını
söylemek mümkündür.

Hastalıkların oluşmasında birçok faktör vardır. Genetik, biyolojik ve çevresel durumlar


dışında bu hastalıkları tetikleyen iki büyük neden vardır. Bunlar sedanter yaşam biçimi
ve kötü beslenme alışkanlıkları olduğunu söylemek mümkündür.

Fiziksel aktivite kavramı genetik, biyolojik ve çevresel durumların kötü etkisini azaltıp
olumlu yöne çevirmesi açısından oldukça önemlidir. Fiziksel aktivite kavramı bu
etkileri pozitif yöne çevirmenin yanı sıra kas ve iskelet sistemi, kardiyovasküler sistem,
sinir sistemi, psikososyal gelişim açısından da birçok faydası olduğunu günümüze kadar
yapılan çalışmalarda da görmek mümkündür.

Bireyler yaşamının ilk yıllarından itibaren hareketli olmaları gerekmektedir ve bu


hareketliliğin desteklenmesi oldukça önemlidir. Çocuklar hareket yeteneklerini
geliştiren aktivitelerde 60 dakikadan az olmayacak şekilde enerjilerini
harcayabilecekleri aktivitelere yönlendirilmedir

5-11 yaş çocuklarda fiziksel aktivite açısında oldukça önemli olan bir dönemdir. Bu
dönemde fiziksel aktivitenin yoğunluğu ve şiddeti artırılmadır. Düzenli olarak hafta 3
defadan az olmayacak şekilde minimum 60 dakika fiziksel aktivite yapmalarının
oldukça önemli olduğunu söylemek mümkündür.

Ergenliğe geçiş ile beraber 12-18 yaş grubundaki bireylerin de fiziksel aktivite
yapmaları oldukça önemlidir. 60 dakikadan az olmayan orta ve yüksek şiddette ki
fiziksel aktiviteler ergenlik dönemindeki bireylerin kas ve kemik kuvvetleri açısından
önemlidir. Ayrınca fiziksel ve ruhsal denge açısından da fiziksel aktivitenin tercih
edilmesi önerilir (Biddle diğerleri, 2011).

1.1.9. Ortaöğretim Öğrencileri İçin Fiziksel Aktivite Önerileri

Bu dönemdeki bireylerin gelişim özellikleri oldukça hızlıdır. Vücut ağırlığı, boy, kas ve
kemik yapısı artmaktadır. Cinsiyet farkından gelişimsel özelliklerinden ötürü bu
dönemde kuvvet, dayanıklılık, esneklik gibi özellikler kızlar ve erkek arasında farklı
aşamalarda gelişir.

1
Bu dönemde kuvveti ve gücü hızla artan bireylerin kendi ağırlıklarını kullanarak
seçtikleri fiziksel aktivite programları kas ve kemik gelişiminde önemli katkılar
sağlayacaktır. Özellikle koşu, bisiklet, binicilik gibi aktivitelerin yapılması bu yaş grubu
için oldukça önemli olduğunu söylemek mümkündür.

Bu dönemde ağırlık kaldırarak yapılan sporlar sağlık açısında riskler getirebilir. Gelişim
dönemindeki bu bireylerin postürlerinin düzgün olması açısından her gün aktif bir
yaşam biçimi benimsenmesi gerektiğini söylemek mümkündür.

Bireylerin fiziksel aktivite yaparken dikkat etmeleri gereken önemli noktalar vardır
bunlar;

*Egzersiz mutlaka düşük şiddette başlanmalı ani yüklenmeler yapılmamalı,

* Orta şiddette egzersizler haftada birkaç kez yapılmalı,

*İlerleyen aşamalarda daha uzun süreli ve yüksek şiddette fiziksel aktivitelerle devam
edilmeli,

* Kemik ve kas yapısını destekleyecek aktiviteler tercih edilmeli,

Hareketsizliğin Sonucu: Bireyler için uygun fiziksel aktivite şiddeti aynı değildir. Bu
durum kişin yaşı, kilosu, bulunduğu iklim, çevresel faktörler gibi birçok değişkenden
etkilenmektedir. Fakat her birey kendine uygun bir çalışma biçimini bulabileceği
söylemek mümkündür. Fiziksel aktivite bedenimizi çok yoracak rekabete dayalı spor
yapmak olarak tanımlamak oldukça yanlıştır. Gündelik yaşantımızda asansör yerine
merdiven kullanmak, araç yerine yürüyüş tercih etmeyi fiziksel aktivite olarak
değerlendirmek mümkündür (Choudhury ve diğerleri, 2005).

1.1.10. Fiziksel Aktivitenin Yaraları

Düzenli fiziksel aktivite sağlıklı beslenme alışkanlığı ile desteklendiğinde birçok


hastalığın önlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Sadece bireysel olarak değil halk
sağlığının korunmasında da oldukça önemlidir. Toplumda alkol, tütün, uyuşturucu gibi
kötü alışkanlıkların azaltılmasında ve sosyal ilişkilerin daha olumlu bir yere gelmesinde
fiziksel aktivitenin rolü büyüktür. Günümüzün en yaygın hastalıklarından birisi olan
kanserin önlenmesi ve mücadelesinde olukça önemli bir yere sahiptir.

1
Sedanter yaşam biçimi son yılların en büyük sorunlarından birisi olarak karşımıza
çıkmaktadır. Bu hareketsizliğin beraberinde getirdiği hem fizyolojik hem de psikolojik
rahatsızlıkla hem kişilere hem de toplumlara ağır maliyetler olmaktadır.

Fiziksel aktivitenin metabolizma ve hormonsal döngümüz üzerinde pozitif yönde


etkileri bulunmaktadır. Düzenli fiziksel aktivite yapmak iskelet ve kas sisteminde
oluşacak rahatsızlıklarında önüne geçtiğini söylememiz mümkündür. Özellikle kemik
erimesi, eklem, vücut ağrıları, sırt ağrılarına faydalı olduğunu söyleyebiliriz. Genel
sağlığımızı korumak ve bu konuda giderlerimizi azaltmaya da faydası olduğunu
söyleyebiliriz (Taylor ve diğerleri 2004).

1.1.11. Fiziksel Okuryazarlık

Fiziksel okuryazarlık kişinin belirli hedeflerle beraber fiziksel aktiviteye katılmak için
bireylerin içsel motivasyona, fiziksel olarak uygun olmaya, yeterli bilgi ve beceriye
sahip olup bu durumlar altında sorumluluk alabilmesi olarak tanımlamak mümkündür.
Bireyler bu bilgi birikimine sahip olduklarında fiziksel aktivite aşamasında neler
yapacağını nelerin fayda sağlayacağını bilir. Bu bilginin yanı sıra kişi sedanter yaşam
tarzından kurtulmak için istekli bir ruh hali içerisinde bulunacağını söylemek
mümkündür.

Fiziksel okuryazarlık kişisel gelişimlerde yarar sağlamak maksadıyla bireylerin hareket


edebilme becerileri olarak yorumlamak mümkündür. Fiziksel okuryazarlık kişilerin
bütün bir ilerleme göstermesi ve bu yeteneğinin yaşam boyu devam ettirme alışkanlığını
elde etmesi olarak açıklanabilir. Bütün bu açıklamalardan yola çıkarak, fiziksel
okuryazarlığın kişinin kendini tanıması fiziksel aktivitelere neden katılması gerektiğinin
bilincinde olması ve bütün bu süreçte içsel motivasyonunun yüksek olması beklenir.

Fiziksel okuryazarlığı 4 alt başlıkta incelemek mümkündür bunlar;

*Bilgi ve Anlama; Kişilerin katılım göstereceği fiziksel aktivite hakkında genel bilgi
sahibi olmasıdır.

*Fiziksel yeterlilik; Kişinin fiziksel aktiviteyi uygulayabilme kapasitesi olarak


tanımlanabilir.

1
* Motivasyon ve kendine güven; Kişinin fiziksel aktiviteyi gerçekleşebilmek için içsel
ve dışsal motivasyonunu ve kendine olan inancı ifade eder.

*Yaşam boyu fiziksel Aktivite; Kişilerin fiziksel aktiveye katılma konusunda bilinçli
olup ömür boyu katılım gösterme alışkanlığını ifade eder (Dudley ve diğerleri, 2015).

1.1.11.1. Gelişim Dönemlerine Göre Fiziksel Okuryazarlık

Bireylerin sportif beceri seviyeleri fark etmeksizin kendi potansiyelleri doğrultusunda


fiziksel okuryazarlık becerisini geliştirebilir. Fiziksel okuryazarlığın asıl hedefi üst
düzey sporcu yetiştirmeyi amaçlamaktan ziyade ömürleri boyunca fiziksel aktiviteye
katılma alışkanlığı elde edebilen bireyleri desteklemektir.

Bireylerin tecrübelerini birikimiyle ortaya çıkan fiziksel okuryazarlık kavramının çok


daha önemli dönemini 2 yaşından başlayıp ergenlik döneminin sonuna kadar olan süreç
olarak tanımlamak mümkünüdür. Temel fiziksel okuryazarlık becerilerinin kazanıldığı
ve yaşam boyu ilgi duymanın temellerinin atıldığı bu dönemde bireyler temek hareket
ve becerilere sahip olmalıdır (Whitehead ve diğerleri, 2010).

1.1.11.2.Ergenlik Döneminde Fiziksel Okuryazarlık

Ergenlik döneminde fiziksel okuryazarlığının geliştirilmesi olukça önemlidir. Bu


dönemde bireylere sorumluluk ve fırsatlar verildiği zaman gençler aktif yaşam tarzını
fark etmeye başlar ve kendi fiziksel aktivite kalıplarını hazırlayabilir. Bu dönemde
güven ve yeterliliklerini desteklemek ömür boyu fiziksel okuryazarlık becerilerine katkı
sağlayabilir (Maude ve diğerleri, 2013).

Günümüzde fazlasıyla yaygın hale gelen sedanter yaşam tarzından ötürü fiziksel
aktiviteye katılım hızla düşmektedir. Bu sebepten dolayı fiziksel okuryazarlığın önemi
de artmaktadır. Özellikle ergenlik dönemindeki bireylerin gününün çoğunu okulda
geçirmesinden dolayı beden eğitimi derslerine katılım sağlamalarını desteklemek ve
fiziksel okuryazarlık bilincini oluşturmak oldukça önemlidir. Bu destekler günümüzde
yaygınlaşan sedanter yaşam tarzını yıkmakta ve bireylere temel hareket becerilerini
kazandırmak için oldukça önemlidir.

1
Ergenlik döneminde psikomotor gelişimini sağlıklı olarak geçiren bireylerin fiziksel
okuryazarlık becerileri yaşamları boyu devam ettirme olasılığının yüksek olduğu
düşünülmektedir. Çünkü bireyler nispeten daha önemli olan bu dönemde kazandığı
yetenekleri ilerleyen yıllarda daha nitelikli bir şekilde sergileyebilirler (McKean ve
diğerleri 2013).

1.1.11.3. Fiziksel Okuryazarlık ve Fiziksel Aktivite İlişkisi

Fiziksel aktivite ve fiziksel aktivitenin temelleri yanlış anlaşılmakta ve iki kavram sık
sık birbiriyle karıştırılmaktadır. Bu iki kavramın ilişki derecesi yüksek olsa da aynı
şeyler olduğunu söylemek doğru olmayacaktır. Fiziksel aktivite enerji harcanan,
bedensel olarak fiziki bir çaba koyarak gerçekleştirilen hareketler bütünüyken fiziksel
okuryazarlık bu sürecin mental kısmı diyebiliriz. Fiziksel okuryazarlıkta bilgi ve
beceriye sahip olma, fiziksel aktiviteye yaşam boyu katılma isteği gibi kavramlar
içermektedir (Giblin ve diğerleri, 2017).

Sedanter yaşamın olumsuzluklarını azaltmak ve bireyleri fiziksel aktiveye teşvik etmek


için fiziksel okuryazarlık bilincini aşılamak oldukça önemlidir. Özellikle son dönemde
bilgisayar ve televizyon gibi teknolojik aletlerin kullanımından oluşacak zararları spor,
beden eğitimi gibi faaliyetlere katılımlar önerilmektedir.

Günümüze kadar yapılan birçok çalışmada fiziksel aktivite, fiziksel okuryazarlık için
çok önemli bir öncül olduğunu söylemek mümkündür. Bireyle r fiziksel aktiviteye
katılsa bile bu katılımdan ne gibi bir fayda göreceğini bilmesi, ne gibi kazanımlar elde
edeceği hakkında bilgi sahibi olması açısından fiziksel okuryazarlık bu durumlara
zemin hazırlayacaktır. Fiziksel aktiviteye katılımın teşvik edilmesinde fiziksel
okuryazarlık bütün bu sebeplerden ötürü en önemli öncüllerden birisi olarak görmek
mümkündür (Tremblay ve diğerleri, 2016).

1.1.11.4. Dünyada Fiziksel Okuryazarlık

Kişilerin fiziksel aktivite sürecini organize etme, öz saygısı yüksek, yetenekli bireyler
yetiştirmek maksadıysa fiziksel okuryazarlık birçok ülkenin eğitim müfredatında
bulunmaktadır.

1
Fiziksel okuryazarlık ABD ve Kanada başta olmak üzere Avrupa ve Asya’da birçok
ülkede benimsenmiştir. Özellikle ABD okulöncesi dönemden başlayarak yüksek
öğretime kadar bütün kademelerde fiziksel okuryazarlıkla yaşam boyu fiziksel
aktiviteye teşviği ön plana çıkarmaktadır. Diğer ülkeler de fiziksel okuryazarlık bilinci
için bütçelerinden maddi kaynaklar ayırmaya başlamıştır (Choi ve diğerleri, 2020).

1.1.11.5. Fiziksel Okuryazarlık ve Beden Eğitimi Dersi

Çocuklarda fiziksel aktivite bilincinin gelişmesi için önemli beden eğitimi derslerinin
teşvik edici şekilde planlanması özellikle ortaöğretim öğrencileri üzerinde son derece
faydalı olacağı düşünülmektedir.

Fiziksel okuryazarlığı beden eğitimi dersinin temel yapı taşları ve kazanım hedefleri
arasına almak bireyleri daha bilinçli bir yapı içerisinde tutacağını söyleyebiliriz. Beden
eğitimi derslerinde sadece spor içerikli müfredattan fiziksel okuryazarlığı temele alan
bir müfredata geçiş yapıldığında kişiler kendilerinin daha fazla farkına varacağı ve
yeteneklerinin sınırlarını kendi başına keşfedebileceği ve sürekli fiziksel aktiviteye
katılım alışkanlığı kazanacağı düşünülmektedir.

Beden eğimi öğretmenlerinin ders sırasında kullandığı çalışmalar ile yöntem teknikleri
fiziksel okuryazarlığın öğrencilerde gelişmesi açısında oldukça önemlidir. Öğrencileri
hem okul hem de okul dışı yaşantısında bilinçli, öz saygısı yüksek bireyler olması
açısından uygulanan programlar heyecan verici, ödüllendirici olması oldukça önemlidir
(Sum ve diğerleri, 2020).

1.2. Bilişsel Süreçler ve Dikkat


1.2.1. Bilişsel Süreçler

Sharan, Lazarowitz ve Ackerman (1980) işbirlikli öğrenmede öğrencilere sorduğu


sorularda özgünlük ve üst düzey düşünebilme yeteneğinin gerektiği cevaplar aramıştır.
Sharan ve diğerlerinin analiz tartışma ve sentez süreçlerinin üst düzey düşünmeye
olumlu katkıda bulunduğunu ortaya koymuştur (Açıkgöz,1992; Akt. Tunçel 2006).

Beden eğitimi alanındaki akademisyenler ve öğretmenler öğrencilerini psikomotor,

1
bilişsel ve duyuşsal alanda gelişmesinde büyük bir pay sahibidir. Öğrencileri bu
alanlardaki hedeflere ulaştırabilmek için eğitimcilerin son derece yetkin olmaları
gerekmektedir. Öğrencilerin psikomotor, bilişsel ve duyuşsal süreçlerini harekete
geçiren beden eğitimi alanı bu amaca hizmet eder. Beden eğiminin bilişsel alanı, bilgi
ve zihinsel beceriler olarak ikiye ayrılmaktadır bunlar:

Bilgi;

1. Oyunun kuralları,

2. Emniyet için uyulacak tedbirler,

3. Oyunda etiği,

4. Kavramlar,

5. Vücut fonksiyonları,

Zihinsel Beceriler;

1. Strateji kullanma,

2. Bireyin oyun içeresinde toplu veya topsuz alanda yapacağı hareketlere karar vermesi,

3. Oyun içeresindeki problemlerle baş edebilme,

4. Oyunun vücut fonksiyonlarıyla olan ilişki konusunda doğru adımlar atabilme,

5. Fiziksel etkinlikte ilerleyişe uygun kararlar alabilme,

6. Fiziksel etkinlikte değerlendirme yapabilme.

Brodtman’a (1979) göre, bütün spor faaliyetinde motorsal ve fiziksel uygunluktan öte
bilişsel yönleri de vardır. Bu durum fiziki performansla birlikte bilişsel performansında
ortaya çıkmasına neden olur. Aynı zamanda sportif anlamda bağlı ve bütün olması
noktasında da önemli olduğu bilinmektedir (Stadler,1993; Akt.Tunçel 2006).

Beden eğitimi dersi öğrencilere sadece fiziksel olarak değil sosyal bilişsel anlamda da
gereksinimlere öğrenme fırsatı sunmaktadır. Geleneksel eğitim öğretmen merkezlidir,
neyin nasıl yapılacağına sadece öğretmen karar verir. Bireysel farklılıklar
gözetilmeksizin

2
tekdüze bir eğitim vardır kuralları öğretmen belirler karar verici mekanizma sadece
öğretmendir. Geleneksel eğitimde yargılayıcı ve ceza verici kişi de öğretmendir.
Kurallar öğretmene öznel olduğu için suçlarda öznel olarak kabul edilmektir. Çağdaş
eğitimde ise bireysel gereksinimle ön planda tutulur merkeze öğrenci alınır. Kurallar
birlikte belirlenir. Eğitim süresince tek taraflı değil aktif katılım gözetilerek etkinlikler
düzenlenir. Öğrenciler tek bir alanda değil fiziksel, psikomotor, zihinsel alanda da en
yüksek verim almasını sağlayacak şekilde öğrenme ortamı dizayn edilir. Öğretmenler
bütün bu sürece tam anlamıyla hâkim olabilmeleri için çağdaş eğitim gereksinimlerine
ve bireylerin gelişim özelliklerine son derece hâkim olmalıdır (Stork, 2001).

Eğitim programlarının bütün bölümlerinde var olduğu gibi beden eğitiminde de bilginin
toplamı ve içsel süreçler ile meydana gelir. Bilgi öğrenilirken doğru iç görü, kazanıp
analiz edilmesi oldukça önemli bir konudur. Bu kavramlar düşünme, analiz etme,
değerlendirme gibi konularda sağlıklı sonuçlar alınması açısından önemlidir. Eğitimli
bir insan düşünebilen ve değerlendirebilen, çıkarımlar yapabilen insandır. Günümüzde
hızla ilerleyen teknolojinin de etkisiyle birlikte bilim, düşünebilme becerisine sadece
zihinsel bir işlev olarak değil, bütün bedenin dahil olduğu bir işlev şeklinde
bakmaktadır. Beden eğitiminde farklı aktiviteler yoluyla insan, sağlık kuralları ve
hareket etmenin hayatındaki önemini anlar. Birey hareketin amacını, büyüme ve
gelişimde ki yerini, duru ve saflığın, hastalıklardan kaçınma, düzenli ve yeteri kadar
beslenme, doğru sağlık alışkanlıkları gibi konularda bilgi edinir. Bu şekilde bilgilerin
elde edilmesiyle yapılacak olan hareketler daha anlamlı ve sağlıklı bir yaşamın
sürdürülmesine olanak sağlayacaktır (Holoğlu, 2006).

Bloom ve diğerleri 1956 yılında ortaya koyduğu bilişsel alan sınıflaması kavramı
dünyanın farklı ülkelerinde öğretim programı geliştirirken bir referans olarak alınmıştır
(Anderson ve diğerleri, 2001; Akt. Kablan,2013).

1.2.1.1. Bilişsel Gelişim Aşamaları

Biliş; yaşantımızdaki gözlemlerimiz veya olgularımızın beynimizde bıraktığı anlamsal


çağrışımlar ya da zihinsel depomuzda olan bilginin anlamlandırılması, yorumlanması
gibi süreçler olarak tanımlanmaktadır.

2
Bilim insanları önceki yıllardan günümüze kadar uzanan süreçte zihin ile alakalı fazlaca
kuram ortaya koymuştur. Örnek verecek olursak Plato zihni ‘bal mumu tabletlerine
kazınmış yazılar’ olarak tasvir etmiştir.

Descartes ise beden eğitimi ve zihinsel süreçlerle ilgili yaptığı çalışmalardan sonra; ısı
ve ışık nasıl farklıyla zihinde bedensel ve niteliksel açıdan farklı olduğu fikrini
savunmuştur.

Bilişsel anlamdaki çalışmalar 1789 yılında Almanya’da Wilhen Wuntun önderliğinde


başlamıştır. 20. yy’da ortaya çıkan davranışçı yaklaşım süreçleri Amerikalı bil im
insanlarını etkilenmiştir. Fakat bilişsel gelişim için devrim olarak tanımlanabilecek yıl
1950li yıllardan sonradır. Devrim olarak tanımlayabileceğimiz bu süreçte zihinsel
süreçlerin fonksiyonları ve bilginin yorumlanıp işlenmesi üzerine çalışmalar yapılmıştır
(Tekin, 2018).

1.2.1.2. Bilişsel Performansa Fiziksel Aktivitenin Faydaları

Neurıtransmitter seviyesindeki artışlar serebal yapılarda değişiklik meydana


getirmektedir. Bunun sonucu olarak sedanter ve fiziksel aktivite düzeyi yüksek olan
bireylerin karşılaştırılmasına imkân tanımaktadır.

Bilişsel yönümüzde hafızamızın düzeylerinin geliştirmektedir. Fiziksel egzersiz genç ve


yaşlı bireylerin dikkat seviyelerinin ve bilişsel düzeylerinin artırılmasında etkilidir
(Antunes ve diğerleri, 2006).

Yüksek yoğunluktaki anaerobik egzersizler üzerinde yapılan çalışmalarda maksimum


talepler karakterize edildiği için bilişsel anlamda azalmaya sebep olur. Bu türdeki
antrenmanlar kısa süreli ve şiddeti yüksek olduğu için bilişsel olarak değerlendirme
aşamaları fiziksel aktiviteden hemen sonra olur. Bu durumda anaerobik egzersizin
bilişsel sürecimize etkisi olmadığı anlaşılmaktadır. Anaerobik egzersiz bilişsel
performansın azalması gibi tepkilerin kontrol edildiği bir süreçtir. Fakat anaerobik
egzersizin bireylerdeki bir takım bilişsel süreçleri de olumlu etkilediği yönünde de
teoriler vardır (Tekin,2018).

2
1.2.1.3. Bilişsel Süreçlere Fiziksel Aktivitenin Faydaları

Fiziksel egzersiz bilişsel süreçlere direkt veya dolaylı olarak faydalı olabilir. Bilişsel
süreçlerimizdeki hızı arttıran mekanizmalardaki aksaklıkları en aza indirmektedir.
Fiziksel aktivitenin kan basıncını azaltmasından ötürü stres ve dikkat becerimizde
bozulmalar olmadan bilişsel süreçlerimize işlenmektedir. Bilişsel süreçlerimizde
beynimize ve organlarımıza giden kan ve oksijen miktarının fiziksel aktivite ile arttığı
yapılan araştırmalar neticesinde anlaşılmıştır.

Fabre ve diğerlerinin 2002 yılında yaptığı bir çalışmada 60-76 yaş grubundaki bireyleri
dört gruba ayırmış ve ilk gruba aerobik antrenman ikinciye mental antrenman üçüncüye
hem mental hem aerobik antrenman ve son grubu sedanter bırakmıştır. Yaptığı bu
araştırmanın sonuncunda aerobik antrenmanın bilişsel gelişim fonksiyonları pozitif
yönde etkilediğini tespit etmiştir (Fabre ve diğerleri 2002).

1.2.1.4. Fiziksel Aktivitenin Bilişsel İşlevlerinin Neden Olduğu Uyarı Durumu

İnsan beyni sürekli hareketli ve yaşantılarımızla şekillenebilen bir yapıya sahiptir.


Yaşantımız boyunca bilişsel olarak yeteneklerimizi olumlu veya olumsuz anlamda
birçok faktör etkilemektedir. Bu faktörlerden biriside fiziksel aktivitedir. Dünya Sağlık
Örgütü’nün (WHO) tanımladığı gibi orta şiddetteki fiziksel aktiviteler bilişsel ve
akademik başarımızı olumlu yönde etkilemektedir. Bu bağlamda 3 temel ilkeden söz
etmek mümkündür (Tekin, 2018).

Fiziksel aktivite, beyne şekil verebileceğimiz en etkili yöntemlerdendir. İkinci olarak,


fiziksel aktivite biliş ve beyin üzerinde gösterdiği etkiler tek çeşit değildir.
Beynimizdeki bazı bölümler fiziksel aktivite sonucu bilişsel olarak daha fazla
etkilenmektedir.

Üçüncü özellik fiziksel aktivite periferik ve merkezi fizyolojiye pozitif yöndeki


katkılarından ötürü bilişsel yönümüzü iyileştirmektedir. Fiziksel aktivitenin beyin ve
biliş üzerinde çocukluk dönemiyle alakalı çalışmalar önceki yıllarda yapılan çalışmalar
ışığında tekrardan çalışılmaktadır (Hillman ve diğerleri,2005).

2
Çocuklarda, fiziksel aktivitenin beyin yapısına etkisi üzerine yapılan araştırmalar sınırlı
sayıdadır. Yapılan sınırlı sayıdaki spesifik araştırmaların sonuçlarında fiziksel
aktivitenin insan beyninde merkezi sinir sistemimizi ve algılarımızı olumlu etkilediği
anlaşılmıştır.

Beynin beyaz dokuları yapısal bütünlük üstüne çakılmalar için kullanılmaktadır. Bu


beyaz dokuları merkezi sinir sistemimizin bölümleri olarak tanımlanabilmektedir. Beyaz
dokular öğrenmemizin ve bilişsel fonksiyonlarımızı yönetmemizde etkilidir ve beyin
içindeki bilgi alışverişini sağlamaktadır (Tekin,2018).

Yapılan araştırmalar doğrultusunda fiziksel aktivite ile uğraşan çocuklarda unsinat


fasikülünde (beynimizdeki temporal lobda hipokampus ve amigdala gibi limbik sistemin
parçalarını orbitofrantal korteks gibi frontal alanlara birleştiren beyaz cevher ilişkisi)
Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında bütünlük olarak daha fazla olan medial
longitudinal faskülde artışlar olmuştur.

Kesitsel çalışmalar, aerobik dayanıklılığın beyaz maddenin bütünlüğüyle öğrenme


olgusunda ve hafıza için önemli subkortikal parçalar araştırılmaktadır (Ericson ve
diğerleri, 2015; Akt. Tekin, 2018).

1.2.2. Dikkat Nedir?

Zihinsel anlamda canlı ve uyanık olma durumu dikkat olarak tanımlanmaktadır. Dikkat,
belirli bir duruma beynimizin odaklandığı durumlarda ortaya çıkar. Herhangi bir
kavramı öğrenmek için zihinsel emek sarf etmek olarak değerlendirmektedir. Dikkat,
öğrenme sürecinin vazgeçilmez bir bölümüdür. Bu nedenle dikkat verilmeden
öğrenmenin gerçekleşmesinden söz edilemez. Ayrıyeten herhangi bir konuda yeni
şeyler öğrenmek için tek önemli olan nokta dikkati vermek değil, dikkati belli bir
noktaya toplamakta gereklidir (Polatoğlu, 2011).

Günümüzden 110 yıl önce James tarafından tanımı yapılan dikkat kavramı aynı anda
birkaç uyarandan birine odaklanabilme yetisi olarak tanımlanabilir. Dikkat, rastgele bir
uyarana tepki verebilmek için, duyu organlarının gerçekleştirdiği süreçler olarak
açıklanabilir (Tunç, 2013). Dikkat bir amaç için istendik olarak bir yere odaklanma
olduğu gibi bilinci belli bir noktada toplamak olaraktan tanımlanabilir (Soysal ve
diğerleri 2008).

2
Literatürdeki diğer tanımlara göre dikkat ve zihinsel sürecin bir olgu üzerinde
yoğunlaştırılmasıdır. Bilgiyi işleme sürecinde kişi duyu organları birden fazla uyarıcıyla
karşılaştırılmaktadır. Bu uyaranlardan önemli olanın seçiminde ileri gelen etken
dikkattir. Dikkat, uyarıcının farkında olma durumu olarak tanımlanabilir. Bireyin,
uyarıcıların tamamını isteyerek içinde tutması durumu pek mümkün değildir. Bu
sebepten ötürü dikkat, duyusal mekanizmalarla gelen uyarıcıları süzerek ayıklamaktadır.
Bu doğrultuda beyin belli başlı değişkenlerin baskısı altında kalan uyaranların birkaçını
ayıklayarak algılar (Karaduman, 2004).

Dikkat; uyaranların başka uyaranlarla karıştırılmaması, daha iyi anlamlandırılması ve


uyarılma süresinin istemli olarak uzun tutulabilmesi olarak tanımlanabilir (Irak ve
Karakaş, 2002).

Dikkat; odağımızın istediğimiz süre boyunca odaklanmamız gereken yere odaklanması


ve dışardan gelen uyaranlara karşı algımızı kapatabilme durumu olarak tanımlanabilir.
Dikkat birçok uyaran arasından odaklandığımız olguyu ayırt edebilme yeteneğimizdir.
Her bireyin dikkat yeteneği vardır, karmaşık tanımlardan öte konuşurken, yürürken
veya günlük herhangi bir rutinimizi gerçekleştirirken de dikkat yeteneğimizi
kullanmaktayız (Meriçli, 2010).

Zihinsel becerilerimizle dış dünyadaki uyaranları algılayıp kavramaya ve bunları ayırt


etmeye dikkat denmektedir. Dikkatimiz zihnimizin nereye ne kadar odaklanacağını
kontrol eder ve yoğunlaşacağımız konu üzerine bize destek sağlar. Duygularımızı ve
düşüncelerimizi bir konu üzerinde toplama gücümüz ve uyanıklık halimiz dikkat
gücümüz olarak tanımlanabilir. Dikkat bileşenleri kullanarak sonuca ulaşmaya çalışır.

a. Uyanık kalma, aktif olma,

b. Belirli bir işe başlayabilme,

c. Belirli bir işi sürdürme konusunda kendini kontrol edebilme,

d. Öncelik belirleme,

e. Önemli olanı seçebilme,

f. Sıraya koyma,

2
g. Planlama, düzenleme yapabilme,

h. Zamanı ayarlama.

Dikkat, yeni bir bilgi öğrenmek, analiz etmek veya anlamlandırmak amacıyla zihinsel
çaba olarak tanımlanabilir. Öğrenmelerde etkin olmak ve kalıcılığı sağlamak için dikkat
becerisi son derece önemlidir. Dikkatimizi bir yere yöneltmeden çalışmalar yapmak
zaman kaybından öteye gidemez çünkü dikkatimizi toplamadan verim almak mümkün
değildir. Bu durumdan öte yaptığımız işte bıkkınlık, isteksizlik gibi kavramları da
ortaya çıkarır (Polatoğlu, 2011).

1.2.2.1. Dikkat Türleri

Beynimizdeki en karışık fonksiyonlardan birisi olan dikkat, insanı uyaran, bilgileri


işlemesini sağlayan, yaptığımız işe odaklanmamızı sağlayan, bilgileri işlememize
yarayan fonksiyonel bir yapıdır. Bireyler bu bahsedilen bütün işlemleri sinir sistemi
vasıtasıyla frontal loblar sayesinde yapar. Dikkat süreci kişinin yaşına, fiziksel aktivite
düzeyine, sağlık durumu gibi birçok değişik faktörler doğrultusunda farklı seviyelerde
gerçekleşmektedir. Bireyler günlük yaşantısında her işe aynı dikkati gösteremez, dikkat
ederken bile dikkat etmemiz gerekir. Dikkat türleri ise şunlardır:

1.2.2.2. Odaklı (Odaklanmış) Dikkat

Bireyin algısını temel bir uyarana yönlendiren, geri yanıt verebilme kabiliyetini merkeze
alan bir dikkat türüdür. Bu dikkat türünde, dikkat gösterilen birey, olay, ses vb. gibi
şeylerin dışında kalan dikkatini dağıtacak veya odaklandığı olguya karşı dikkatini
azaltacak her şeyi göz ardı etmesidir. Odaklı dikkati üst seviyelerde olan kişi yüksek
derecede harekete geçme eğimline sahiptir ve bu kişiler harekete geçme ve eylemi
gerçekleştirme ihtiyacı duyarlar. Odaklanmış dikkatte kişiler, yüksek derecede hareketli
olma ve yüksek derecede dikkatli olmalarından ötürü yorgun düşmüş olabilir (URL: 2).

1.2.2.3. Sürekli (Sürdürülen) Dikkat

Zaman olarak daha fazla dikkatimizi vermemiz gereken durumlarda kullanılan bir
dikkat çeşitlidir. Bu dikkat türünde kararlılığımızı ve bilişsel dayanıklılığımızı da ortaya
koymuş oluruz. Sürekli dikkat uzunca sürece odağımızı vermemiz gereken durumlar
olarak da

2
tanımlanabilir. Sürekli dikkat bazı durumlarda gerekli olsa da uzun sürede bizi yıpratır
ve yorar bundan dolayı sürekli dikkat ile farklı problemlerimiz ortaya çıkabilir. Bunları
listeleyecek olursak bazı engeller ve sorunlar;

-Motivasyonumuzun düşmesi sonucunda yaşadığımız isteksizlik.

-Dikkatimizi sürekli açık tutmamızdan dolayı hissettiğimiz aşırı yorgunluk durumu ve bir
sonraki görevde ilgisizlik.

-Bir şeylere sürekli dikkat göstermekten dolayı hissedilen bıkkınlık ve görevi


tamamlamakta çekilen zorluk.

-Dikkatimizi sürekli ve yoğun olarak gösterdiğimizden ötürü çabuk yorulma ve


akabinde uzun görevlerde başarılı olamama hissi (URL: 2).

1.2.2.4. Bölünmüş Dikkat


İnsan beyni son derece sistematik ve mükemmel bir yapıyla çalışmaktadır ki, kişi aynı
anda birçok işle meşgul olmasına imkân sağlamaktadır. Birçok işi aynı anda yapabilmek
ve bu yaptığımız işlerde başarılı olabilmek için dikkat yönetimine son derece hâkim
olmalı ve uygulama konusunda yetkin olmalıyız. Çünkü birden fazla uğraşta dikkatimizi
tek bir işle uğraştığımız zamanlar kadar verimli kullanamayız, bu sebeple dikkatimizi
ayrı konulara vermek zorundayız. Bundan ötürü bu dikkat türünde diğerlerine nispeten
daha verimsiz işler ortaya çıkabilmektedir (URL: 2).

1.2.2.5. Değişken Dikkat


Mental esnekliğin en bilinen yönü, odak noktasının değiştirilmesi ve farklı görevler
arasında gidip gelme olarak bilinmektedir. Bu konuya yönelik çok belirgin bir örnek,
oldukça karmaşık bir yemek hazırlarken farklı zamanlarda farklı malzemeleri kullanma
ihtiyacını verebiliriz. Bunu yapabilmek için, daha önceki görevi unutmadan başka bir
göreve geçmemiz gerekir. Çünkü birkaç saniye içerisinde ilk göreve geri dönmek
durumunda kalırız (URL: 2).

2
1.2.2.6. Edilgen Dikkat

Birden ortaya çıkan yüksek derecede uyaran içeren, şiddetli bir patlama veya güçlü bir
ışık gibi, bizi doğrudan uyarıcıya odaklanmamızı sağlayan dikkat türüdür. Bu gibi
durumlarda kişi uyarıcıya istemsiz olarak dikkatini verir, uyarıcıya dikkatini vermek
için ekstra bir çaba sarf etmez (URL: 2).

1.2.2.7. Etkin (Aktif) Dikkat

Fiziksel veya psikolojik uğraşlar ile gerçekleştirdiğimiz dikkattir. Örnek verecek olursak
kalabalık içinde birini aramak, kitap okumak gibi dikkatimizi belirli bir noktaya
isteğimiz doğrultuda toplamamız durumudur. (URL: 2).

1.2.2.8. Seçici Dikkat

Kişilerin belirli zamanlarda belirli bir alanda bir ya da birkaç uyarana yönelmesi
durumudur. Seçici dikkat ilgimizi çekmeyen uyarıcılara tepki vermeden ilgimizi çeken
uyarıcılara yönelmeyi tercih etme anlamı taşır.

Algı yeteneğimizde duyu organları bütün uyaranları sentezlemeden algılasaydı hiçbir


konuyu tam olarak algılayamazdı. Çünkü her birey kendi ihtiyaçları doğrultusunda algı
mekanizmasını devreye sokar. İhtiyacımız olan konularda algımızı açarız, ihtiyacımız
olan uyaranı sentezler duruma göre anlamlandırırız. İhtiyacımız olamayan uyaranlar ise
zihnimizde bulanık olarak kalır ve işlenmeden unutulur (Baymur, 1984; Akt. Yönal,
2019).

1.2.3. Dikkat Gelişiminde Fiziksel Aktivitenin Önemimi

Çocukların psikolojik ve sosyal alandan gelişmelerinde fiziksel aktivitenin etkisi çok


büyüktür. Çünkü bu etkinliklere katılım gösterildiğinde hareket etmeyi, kazanmayı
kaybetmeyi, toplum kurallarına uymayı öğrenir. Bu etkinliklerden öte çocuk kendine
güven duymayı öğrenir. Bundan ötürü sportif faaliyetler bütün bu değişkenler göz
önünde bulundurularak çocuklar için olumlu şekilde hazırlanır. Daha önce yapılan
birçok araştırıma fiziksel aktivitenin beyne daha fazla kan gitmesini sağladığını bu
nedenden ötürü de dikkati üst seviyelere çıkardığını gözler önüne sermiştir. Ayrıca
düzenli fiziksel

2
aktivite yapmak stres gibi olumsuz faktörleri azalttığı için gerek çocuklarda gerekse
yetişkinlerde dikkati olumlu anlamda etkilemiştir (Orhan, 2019).

Hareketin etmenin bireylerin gelişimindeki önemi ve eğitimdeki yeri, özellikle


günümüzdeki teknoloji çağıyla ile yadsınamaz düzeye gelmiştir. Çağımızdaki sosyal ve
kültürel anlamdaki gelişmeler bizlerin yaşantısını her ne kadar kolaylaştırmış olsa da
bununla beraber hareket etmeyen tembelleşen bir insan portföyü meydana getirmiştir.
Modern çağ ile birlikte çok hareket etmeyen, rekreasyon olarak daha çok evde oturmak,
internet ortamında vakit geçirmek veya her türlü yere ulaşım araçları kullanıp erişen bir
nesilde henüz çocukluk yıllarında dahi sağlık sorunları ortaya çıkabilmektedir. Oysa ki
Çocuklarımızın sağlıklı olarak büyüyebilmesi için hareket etmesi son derece önemlidir
ve hareket etmek hayatlarının bir rutini olmalıdır (Orhan, 2019).

Fiziksel aktivitenin bir faydası ve belki de en az bilinen tarafı ise, fiziksel aktivite ile
uğraşmak bireylerde odaklanma, aşırı hareketlilik ve dikkat sorunlarının önüne geçmesi
konusunda oldukça faydalı bir etkinliktir. Özellikle çocukluk döneminde gelişim
özellikleri gereği ortaya çıkan fazla enerjiyi harekete dönüştürdüğü zaman fiziksel
aktivite yapmayan akranlarından daha sağlıklı bir çocukluk geçirmektedir. Çocukluk
döneminde atılan doğru adımlarla hem spor başarısı hem de akademik başarı
artmaktadır.

Sporun kazandırdığı bu faydalı disiplin yadsınamaz bir gerçektir. Ayrıyeten hangi spor
dalıyla uğraşıldığı fark etmeksizin bireyde özgüven, özsaygı, grup içinde rol alabilme
gibi birçok davranışı olumlu yönde etkiler (URL: 3).

1.2.4. Dikkati Etkileyen Değişkenler

Dikkat birçok faktörden etkilenebilir. Bunlar dışarıdan gelen uyarılar veya bizim
zihinsel süreçlerimiz olabilir. İçsel veya dışsal faktörler dikkatimizi olumlu yönde veya
olumsuz yönde de etkileyebilir.

Dışsal Sebepler: Bulunduğumuz ortamdaki telefon, bilgisayar, yüksek müzik, düşük


veya yüksek ortam ısısı ve ışığı.

İçsel Sebepler:

*Yorgunluk, açlık gibi sebepler,

2
*İlgimizin olmadığı konularda çalışmak,

*Bireysel kaygılanmalar,

* Hayal kurma,

*Çalışılacak konunun zor olduğu düşüncesi ve çalışmaya başlayamama (URL: 2).

1.2.5. Lise Dönemindeki Bireylerin Gelişim Özellikleri

Bu dönem özellikle erkek çocuklar için büyümenin ve gelişmenin hızlı olduğu


dönemdir. Bu gelişim döneminin başında genel olarak kızlar daha gelişkindir.
Ergenliğin verdiği etkiyle gelişimin sonlarına doğru erkekler büyüme anlamında kızları
geçer ve geçiş arasındaki fark bir daha kapanmaz. Kızlar gelişimini tamamlamanın son
aşamalarındadır vücutlarında denge neredeyse sağlanmıştır. Bu dönemde bireyler genel
olarak uyumsuz ve ütopik bir düşünce yapısını benimsemiştir. Bu nedenden dolayı da
bireyler arası farklılıklar oldukça üst düzeydedir. Bu dönemde yönelim arkadaş grubuna
olduğu için sosyal bağlar arkadaşlık grubu içerisinde kuvvetlidir. Yine bu dönem
içeresinde karşı cinsten arkadaş edinme isteği, erkek ve kızların birlikte sosyal bir grup
olma isteği artmaktadır.

Kız çocuklarının erkeklerle ergenliğe giriş dönemlerinin farkından ve cinsiyetin


getirdiği özelliklerden ötürü boy ve kilo artışı aynı zamanda değildir. Erkeklerin boyu
kızlara göre çok daha belirgin şekilde artar ve ağırlık olarak da kassal bir yapı oluşur ve
deri sertleşir. Kızlarda ise yağ dokusu artar. Her iki cinste de aşırı kilo alımı belli başlı
problemlerden bir tanesidir.

Ergenlikle beraber sadece fiziken değil ruhsal özelliklerimizde de önemli değişimler


olur. Ergenlik dönemi ruhsal olarak biraz sancılı geçse de bu sürecin sonunda
benliğimizi tamamlamış ve kendimize has bir kimlik kazanmamız beklenir. Lise
dönemindeki bireylerden zihinsel düzeylerinde pick yapması beklenir. Düşüncelerin çok
yönlü olması beklenir. Kendimizi aradığımız dönem olan lise çağında öznel bir o kadar
da mantık çerçevesinde fikirler geliştirebilmektedir. Bu dönemde empati yapma
yeteneğimiz gelişir. Ergenlikte bireylerin aile ilişkileri sorunlu geçmektedir. Bireyler
ailelerinden sonsuz hoşgörü beklemekle beraber zenginlik, güçlülük gibi kavramlarında
üst düzeye olmasını beklerler. Bireyler otoriteden kurulma ve özgür olma çabası içine
girer (Koç, 2004)

3
1.2.6. Yurtiçinde ve Yurtdışında Yapılan Çalışmalar
1.2.6.1. Yurtiçinde Bilişsel Süreçler Üzerinde Yapılan Çalışmalar

Tuzcuoğlu ve diğerlerinin (2014) yılında yaptığı bu çalışmada lisanslı olan ortaokul


öğrencileriyle daha önce spor yapmamış öğrencilerin üst farkındalık düzeyini
belirlemeyi amaçlamıştır. 2012-2013 döneminde Ankara’nın Çankaya ilçesindeki bir
ortaokulda 6. 7. ve 8. sınıf seviyesindeki lisanslı olarak takım sporlarıyla uğraşan 87
öğrenci ve bireysel sporlarla uğraşan 44 lisanlı öğrenci ve sedanter 115 öğrenciyle
toplan 246 öğrenci katılmıştır. Tarama modelinin kullanıldığı bu çalışmada,
araştırmacının geliştirdiği kişisel bilgi formu ve Sperling, Howard, Miller, Murphy
(2002) geliştirdiği ve Türkçe uyarlaması Karakelle ve Saraç (2007) tarafından yapılan
‘Çocuklar için Üst Bilişsel Farkındalık Ölçeği B formu’ ile veriler toplanmış. Toplanan
veriler SPSS programı aracıyla analiz edilmiştir. Bu araştırma sonucunda üst bilişsel
farkındalıkla cinsiyetin arasında bir ilişki bulunmamıştır. Lisanslı öğrenciler ile hiç
lisanslı spor yapmayan öğrenciler arasında ise üst bilişsel farkındalıkta anlamlı
farklılıklar bulunmuştur. Bu farklılıklar lisanslı öğrencilerin üst bilişsel
farkındalıklarının daha iyi olduğunu göstermiştir.

Yurdakul ve diğerlerinin (2012) yaptığı çalışmalarda, ilköğretim dönemindeki bireylere


12 hafta boyunca fiziksel aktivite ve hareket eğitimi programı uygulanmıştır. Öntest ve
sontest yapılarak haftada 120 dakikayı geçmeyecek bir programla yürütülen bu
çalışmada istatiksel verilerin ışığında, fiziksel aktivite ve hareket eğitimi programı
ilköğretim dönemindeki bireyler hafızasını geliştirmekte pozitif yönde katkılar
sunmuştur (Yurdakul ve diğerleri, 2012).

1.2.6.2. Yurtiçinde Dikkat Üzerine Yapılan Çalışmalar

Tunç’un (2013) yılında yapmış olduğu çalışmada golf sporunun dikkati ne düzeyde
etkilediği araştırılması amaçlanmıştır. Araştırmada çalışılan grup Konya’nın Selçuklu
ilçesinde bulunan Mehmet Halil İbrahim Hekimoğlu Ticaret Meslek Lisesinde öğrenim
gören 14 ve 15 yaşındaki 60 öğrenci ile çalışılmıştır. Çalışmaya katılan kontrol
grubunda yaş ortalaması 14,90 ve denek grubunda ise yaş ortalaması 14, 80dir. Bourdon
dikkat testinin kullanıldığı çalışmada 8 haftalık sürecin öncesi ve sonrasında bu test
uygulanmıştır. One- Sample Kolmogorov Smriov testi ile verilerin dağılımı incelenmiş

3
ve normal dağılımda olduğu gözlemlenmiştir. Normal dağılım gösteren bu teste farkı
daha iyi anlayabilmek için Independed Sample Testi kullanılmıştır. Paried Samples t
Testi ise gurubun ön ve son testini karşılaştırmak için kullanılmıştır ve çalışmanın hata
seviyesi 0,05 olarak tespit edilmiştir. Çalışmada katılan kontrol ve deney gurubunda son
testin ardından anlamlı farklılıklar olduğu saptanmıştır. Ön ve son test
karşılaştırıldığında son test değerlerinin daha yüksek bulunduğu tespit edilmiştir. Bu
çalışmanın sonucuna baktığımızda ise deney gurubundaki bireylerde golf sporunun
olumlu anlamda etkileri gözlemlenmiştir. 14-15 yaşındaki bireylerin bu sporla
uğraşmaları dikkatlerini pozitif yönde etkilemiştir.

Kartal ve diğerlerinin (2016) yılında yapmış olduğu bu çalışmada 10-12 yaşındaki


bireylerde eskrim sporunun dikkat üzerinde ne düzeyde bir etkisi olacağı araştırılmıştır.
Bu çalışmada örneklem grup Göztepe Spor Kulübü Eskrim Şubesi ve Aydın Efeler
Ortaokulunda okuyan bireyler tercih edilmiştir. 20 kişiden oluşan iki gurup olarak
çalışma gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmaya katılan kontrol ve deney gurubuna dikkat
düzeylerini tespit edebilmek için Bourdon Dikkati Testi uygulanmıştır. Elde edilen
veriler SPSS programı ile analiz edilmiştir. Verilerden yola çıkarak çalışmaya katılan
kontrol ve deney grubunun arasında istatiksel olarak anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir.
Bu çalışmanın sonucuna bakacak olursak 10-12 yaşında eskrim sporu ile uğraşan
bireylerin yaşıtlarına göre dikkat becerilerinin daha güçlü olduğu tespit edilmiştir.

Yurdakul ve diğerlerinin (2012) yaptığı çalışmalarda, ilköğretim dönemindeki bireylere


12 hafta boyunca fiziksel aktivite ve hareket eğitimi programı uygulanmıştır. Öntest ve
sontest yapılarak haftada 120 dakikayı geçmeyecek bir programla yürütülen bu
çalışmada istatiksel verilerin ışığında, fiziksel aktivite ve hareket eğitimi programı
ilköğretim dönemindeki bireyler hafızasını geliştirmekte pozitif yönde katkılar
sunmuştur (Yurdakul ve diğerleri, 2012).

Asan’ın (2011) yılında yaptığı bu çalışmada masa tenisiyle uğraşan bireylerin dikkat
düzeyinin ne derecede etkilendiği tespit etmeyi amaçlamaktadır. Bu araştırmada
örneklem olarak Marmaris’in Bayır Köyü İlköğretim Okulu’nda öğrenim gören 9-13 yaş
arasın 80 çocuk tercih edilmiştir. Bu araştırma da 8 haftalık sürecin öncesinde ve
sonrasında dikkat seviyelerinin tespiti için Bourdon Dikkat Testi deney ve kontrol
grubuna uygulanmıştır. Testten elde edilen veriler SPSS programı ile
değerlendirilmiştir.

3
Verilerin dağılımları hakkında bilgi sahibi olmak için One-Sample Kolmogorov-
Smirnov Testi ile bağımsız değişkenler arasındaki ilişki için Independent t Testi ve
bağımlı değişkenler için Paired Sample t Testi kullanılmıştır. Çalışmanın hata düzeyi
0.05’dir. Çalışmaya katılan kontrol ve deney grubunun son testinde istatiksel olarak
anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Çalışmada son test değerleri ön test değerlerine göre
daha yüksektir. Çalışmaya katılan kız çocuklarında deney ve kontrol grubunun ön testi
ve son testi ve erkek çocuklarda ön test ve son test bakımından istatiksel olarak anlamlı
farklılıklar tespit edilmiştir. Bu araştırmanın amacı olan masa tenisi egzersizinin dikkate
etkilerini; masa tenisi egzersizlerinin dikkati olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir.

Atakurt’ın (2017) de yaptığı çalışmada oryantiring sporunun bireylerinin dikkatini ve


belleğini ne düzeyde etkilediği konusunda çalışmalar yapmıştır. Yaptığı çalışmaların
sonucunda oryantiring sporunun dikkati ve bellek seviyesi pozitif yönde geliştirdiği
anlamıştır (Atakurt, 2017). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma
bulguları ile paralellik göstermektedir.

Avanoğlu ve diğerlerinin (2020) de yaptığı bu çalışma da amaç 12-14 yaş aralığındaki


öğrencilerde fiziksel aktivite düzeyinin dikkati nasıl etkilediği yönünde çalışmalar
yapmıştır. Fiziksel aktivite düzeyleri yüksek olan kişilerin dikkat seviyelerinin daha
yüksek olduğu, fiziksel aktivite yapmayan kişilerin ise dikkat seviyesinin diğerlerine
göre daha düşük olduğu tespit ediştir (Avanoğlu ve diğerleri, 2020). Yapılmış olan bu
çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile paralellik göstermektedir.

1.2.6.3. Yurtdışında Bilişsel Süreçler Üzerine Yapılan Çalışmalar

Robert Savage’nin (2010) yılında yapmış olduğu çocukların okuma alışkanlıklarında


dikkat ve bilişsel süreçler, belleğin rolü, bölünmüş dikkat ve tepki engellemesi) dikkat
sorunu yaşayan çocukların bilişsel süreçlerindeki eksikliklerini tespit etmeye çalışmıştır.
Bu durumun okuma alışkanlığıyla alakasına bakmak için tesadüfü yolla 123 çocukla
çalışmasını gerçekleştirmiştir. Çalışmanın sonuçlarına göre okuma alışkanlığı olan
çocuklarda bilişsel süreçlerin ve dikkat becerilerinin daha güçlü olduğunu tespit etmiştir.
Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile paralellik
göstermektedir.

3
Chien- Yu Pan ve diğerleri (2016) çalışmasında 12 hafta boyunca masa tenisi egzersizi
yaptırdığı dikkat eksikliği bulunan bireylerin yürütücü işlevlerdeki etkisini inceledi. 16
çocuk ile gerçekleştirdiği bu çalışmada bilişsel süreçlerin güçlendiği kaydedildi (Chien-
Yu Pan ve diğerleri, 2016). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma
bulguları ile paralellik göstermektedir.

Tomporowskinin (2003) yılında yapmış olduğu bir çalışmada koşu bandında yapılan
egzersizlerde kişilerin küresel olarak kabul gören bilgileri bilişsel süreçlerden
geçirmesinde bir etki yarattığını ortaya koymuştur. Bu durumla beraber kısa süreli
bellek üzerinde de farklılıklar meydana gelmiştir. Aerobik egzersizlerin düzeyi fark
etmeksizin bilişsel işlem sürecimizi farklı etkilediği ortaya koyulmuştur
(Tomporowski, 2003).

Janssen ve diğerinin (2014) yılındaki çalışmasında bilişsel görevlerde fiziksel


aktivitenin nasıl bir etkisi olduğunu incelemeyi amaçlamıştır. Orta seviyeli egzersizlerin
tercih edildiği çalışmada top sektirme, top sürme gibi hareketlere yer verilmiştir.
Araştırmacı fiziksel aktivite molasının bireylerin seçici dikkatlerini geliştirdiğini
gözlemlemiştir ve bilişsel performansına katkılarını kanıtlamıştır (Janssen ve diğerleri,
2014). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile
paralellik göstermektedir.

Etnier ve Sibley’in (2013) yılında yaptığı çalışmasında amaç küçük bireylerde fiziksel
aktivite ve biliş kavramları arasındaki ilişkiyi incelemeyi amaçlamıştır. Nicel olarak
sonuçlar ortaya koymaya çalışan bu çalışmada literatürdeki verilerin ışığında fiziksel
aktivitenin biliş üzerinde olumlu anlamda etkisi olduğu anlaşılmıştır (Etnier ve Sibley,
2013). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile
paralellik göstermektedir.

1.2.6.4. Yurtdışında Dikkat Üzerine Yapılan Çalışmalar

Taylor ve Berka’ın (2009) yılında yaptığı çalışmasında küçük bireylerin huzursuz ve


dikkatsiz davranışları dürtüsel olarak gerçekleştirdiğini ortaya koymuştur. Bu dürtüsel
olarak ortaya çıkan dikkat bozuklukları erken dönemden itibaren orta şiddetteki fiziksel
aktivitelerle engellemek mümkündür (Taylor ve Berka, 2009). Yapılmış olan bu
çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile paralellik göstermektedir.

3
Egmond ve diğerlerinin (2012) yılında yaptığı ergenlik dönemindeki bireyleri birçok
değişken ve parametre üzerinden incelemiştir. Çalışmayı dikkat boyutunda inceleyecek
olursak sedanter yaşam tarzı bilişsel süreçlerimizi ve dikkat becerilerimizi olumsuz
etkilemektedir. Fakat düzenli fiziksel aktivite dikkat eksikliğinin düzeltilmesinde
önemli bir rol oynamaktadır (Egmond ve diğerleri, 2012). Yapılmış olan bu çalışma,
bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile paralellik göstermektedir.

Hoza ve diğerlerinin (2015) çalışmasında anaokulu düzeyindeki küçük bireylerin dikkat


eksikliğini inceledi. 12 hafta boyunca yürütülen bu çalışmada Hoza her okul gününde 30
dakika boyunca fiziksel aktivite yaptırarak çalışmasını devam ettirdi. Beklenenden daha
öte bu çalışma dikkat eksikliği gösteren bireylerdeki semptomların engellenmesinde
büyük fayda sağlamıştır. Bu çalışmanın ışığında fiziksel aktivite dikkatin toplanması ve
kontrol edilmesi noktasında büyük bireylerde olduğu gibi küçük bireylerde de oldukça
etkili bir yöntem olduğu anlaşılmaktadır (Hoza ve diğerleri, 2015). Yapılmış olan bu
çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile paralellik göstermektedir.

Booth ve diğerlerinin (2013) yılında yaptığı çalışmada ergenlik dönemindeki bireylerin


dikkat ve fiziksel aktiviteleri arasındaki ilişkiyi incelemeyi amaçlamıştır. Küçük
bireylerin dikkat yetenekleri ve fiziksel aktivite düzeylerini inceleyen araştırmalarda
genel sorun kontrol eksikliği nedeni zaman zaman sağlıklı sonuçlar alınamamaktadır.
Booth ve arkadaşlarının yaptığı bu çalışmada hem kesitsel hem de boylamsal analizler
yapılarak daha objektif veriler elde edinilmesi amaçlanmıştır. 11 yaşındaki bireylerin
tercih edildiği bu çalışmada 12 hafta boyunca toplamda 17 gün egzersiz yapılmıştır.
Erkeklerde 29 dakika kadınlarda ise 18 dakika olarak egzersiz programı yürütülmüştür.
Çalışmanın sonunda bireylerdeki dikkat becerileri neredeyse iki katına çıkmıştır.
Fiziksel aktivite kavramının özellikle ergenlik dönemindeki bireylerde faydalı olacağı
düşünülmektedir. Yönetici, aile ve okullar çocukların dikkat gelişimi, bilişsel süreçleri
gibi olguları geliştirmek için fiziksel aktiviteden faydalanabilir (Booth ve diğerleri,
2013). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile
paralellik göstermektedir.

Gallota ve diğerlerinin (2014) ‘İlkokul Öğrencilerinde Fiziksel Aktivite ve Dikkat


Gecikmesi’ isimli çalışmasında beden eğitimi dersi ve karma fiziksel aktivite programı
ile çocukların dikkat düzeyini incelemeyi amaçlamıştır. Beden eğitimi dersinin ve
fiziksel

3
aktivitenin küçük bireylerin dikkat seviyesini arttırdığı gözlemlenmiştir (Gallota ve
diğerleri, 2014). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları
ile paralellik göstermektedir.

1.2.6.5. Yurtdışında Fiziksel Aktivite Üzerine Yapılan Çalışmalar

Binder ve diğerlerinin (1999) yılında yaptığı çalışmada; yaşlılarda psikometrik test


performansı ve fiziksel performans arasındaki korelasyonu inceleyen araştırmada
bilişsel işlem hızının yaşlılıkla beraber azaldığı durumlarda fiziksel aktivite sayesinde
bilişsel kaybın en asgari düzeye indirilebileceğini ortaya koymuştur.

Antunes ve diğerlerinin 60-70 yaş arasında 23 kadın üzerinde 6 ay süren çalışmada,


haftada 3 kez 60 dakika hafif tempoda fiziksel egzersiz yaptırılmıştır. 6 ay süren bu
çalışmanın sonunda 17 sedanter katılımcının bellek, çeviklik ve duygu durumunda
pozitif yönde gelişimler tespit etmiştir. Sonuç olarak aerobik egzersizin bireylerin
bilişsel gelişimini olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir (Antunes ve diğerleri; Akt.
Tekin, 2018).

Perrig ve diğerlerinin tarafından (1988) yılında yapılan araştırmada 46 erkek katılımcıya


8 hafta boyunca anaerobik egzersizler yaptırılmıştır. Bu egzersizler sonucunda
psikolojik olarak daha güçlü hissettiği tespit edilmiş ve bilişsel fonksiyonları olumlu
yönde artığı tespit edilmiştir (Tekin, 2018).

Hollanda’da öğrenciler üzerinde yapılan bir çalışmada yirmi dakikalık fiziksel aktivite
çalışmasının bireylerin dikkat seviyelerinde pozitif yönde artışlar için faydalı olduğu
gözlemlenmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir diğer çalışmada ise
öğrencilerin okul saatlerinde sonra bir spor sınıfı kurulmuş ve bu sınıf bir yıl boyunca
belirli fiziksel aktiviteler yaptırılmıştır. Bu çalışmanın sonucunda araştırmacılar sporun,
öğrencilerin bilişsel anlamdaki düzeylerini olumlu yönde geliştirdiği öte yandan bilgiyi
anlama, kavrama gibi kavramlarda da etkili olduğu gözlemlemiştir. Ayrıca kısa süreli ve
eğlenceli koordinasyon çalışmalarına bireylerin dikkatini verdiği gözlemlenmiştir
(Vanpraag ve Diğerleri, 1999; Orhon,2014; Akt; Tekin, 2020). Yapılmış olan bu
çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile paralellik göstermektedir.

3
Yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda fiziksel aktivitenin beyni güçlendirdiği sonucuna
varılmıştır aynı zamanda öğrenme üzerinde de pozitif anlamda etkileri olduğu karşımıza
çıkmaktadır. Ratlar ile yapılan bir çalışmada, ratlara 6 hafta boyunca koşma egzersizi
yaptırılmıştır. Bu aktivitenin sonucunda ratların öğrenme seviyesinde yükseliş
gözlemlenmiştir

Çalışmada özellikle göze çarpan yer ise beynin hipokampus bölümünde pozitif anlamda
gelişmeler kaydedilmiştir. Beyin hücreleri doğuştan itibaren değişken bir yapıdadır.
Hayat boyunca beyin hücrelerinde artışlar gözlenir. Bu durum bireyin içinde bulunduğu
sosyal çevre durumuna göre hücreler arası yardımlaşma ve sonucunda öğrenme ortaya
çıkar (Orhon, 2014). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma
bulguları ile paralellik göstermektedir.

Fedewa ve diğerlerinin (2020) çocuklarda fiziksel aktiviteni davranışları ve dikkati


üzerine etkisini incelemiştir. Bu çalışmada fiziksel aktivitenin çocuklardaki bilişsel
süreçleri pozitif yönde gelişmesin sağlayan birçok bulgu elde edilmiştir. 16 haftalık bu
çalışmada tipik olarak dikkat eksikliği yaşayan çocuklar hızlı gelişimler
gözlemlenmiştir. Bu çalışma bizlere fiziksel aktivite ile yürütücü kontrol arasında
pozitif anlamda bir ilişki olduğunu göstermiştir (Fedewa ve diğerleri, 2020). Yapılmış
olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile paralellik
göstermektedir.

Gall ve diğerlerinin (2018) yılındaki çalışmanın amacı, bulunduğu bölge itibari ile
aktiviteden yoksun olan çocukların fiziksel aktivite programı ile dikkat becerilerini ve
akademik performansını üst düzeye çıkartmayı amaçlamıştır. 8-13 yaş aralığındaki
çocuklara 20 hafta boyunca okul tabanlı fiziksel egzersiz yaptırmıştır. Çalışmasından
elde ettiği sonuçlar; fiziksel olarak aktif olan bireyler daha zinde olduğu için dikkat
becerilerinin ve akademik performansının daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir (Gall ve
diğerleri, 2018).

Calitri ve diğerlerinin (2009) yılında yaptığı çalışma fiziksel aktivitenin görsel dikkatini
tutum ve davranışlar üzerine olan etkisi incelemiştir. Bu çalışmada tercih edilenler
sedanter bireylerdir. Çalışma bireylerin örtük tutum ve görsel dikkatinin fiziksel aktivite
ile beraber arttığı gözlemlenmiştir (Calitri ve diğerleri, 2009). Yapılmış olan bu çalışma,
bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile paralellik göstermektedir.

3
2. BÖLÜM: MATERYAL ve YÖNTEM

2.1. Tezin Amacı ve Önemi

Bu çalışmanın amacı; fiziksel aktivitenin ortaöğretimde öğrenim gören öğrencilerin


dikkat ve bilişsel süreçlerine etkisinin incelenmesidir.

Günümüzde ilerleyen teknolojinin etkisiyle de çocukların hareket etmekten kaçındığı


yadsınamaz bir gerçektir. Fiziksel aktivite düzeyi düşük olan bireylerin dikkat ve bilişsel
yetenekleri olumsuz etkilenmektedir. Bu araştırma ile fiziksel aktivitenin dikkati ve
bilişsel süreçleri nasıl etkilediği hakkında fikir sahibi olmak ve bu konuda düzenlemeler
yapmak açısından önemlidir.

Bu çalışmanın önemi ise fiziksel aktivitenin ortaöğretimde öğrenim gören öğrencilerin


dikkat ve bilişsel süreçlerine etkisini inceleyerek, öğrencilerin fiziksel aktivite
ortamlarını düzenlemek, bundan sonra yapılacak çalışmalara referans olmak amacı
taşınmaktadır.

2.2. Araştırma Grubu

Hakkâri-Derecik İMKB Çok Programlı Anadolu Lisesi 9. 10. ve 11. Sınıf düzeyinde
öğrenim gören;15 deney grubu (15 erkek) 15 kontrol grubu (15 erkek) olmak üzere
gönüllülük esasına göre rastgele seçilen 30 öğrenciden oluşmaktadır. Öğrencilerden
gönüllük formu ve veli izin belgeleri alınmıştır.

Araştırma grubumuzun sadece erkeklerden oluşmasının nedenleri;

Hakkâri Derecik bölgesi ulaşım yönünden kısıtlı bir bölgede olması, okulda yer alan
öğrencilerin yaklaşık % 90’ı taşımalı olarak dağlık köylerden gelmesi sebebiyle okul
saatleri dışında ulaşımın sağlanamayacağından dolayı deney ve kontrol grubunda yer
alan bütün öğrencilerin Derecik İMKB Çok Programlı Anadolu Lisesi Erkek
Pansiyon’unda kalan gönüllü öğrencilerden seçilmiştir.

3
2.3. Araştırma Modeli

Deney Grubu Deney Grubu

Ön Test S Ön Test

15 Lise Öğrencisi 15 Lise Öğrencisi


Fiziksel Aktivite yaptırılmıştır

Kontrol Grubu Kontrol Grubu


Ön Test Son Test
15 Lise Öğrencisi 15 Lise Öğrencisi

Fiziksel Aktivite Yaptırılmamıştır

2.4. Sayıltılar

1. Öğrenciler tarafından doldurulacak ölçeklerin doğru ve samimi olarak cevaplanacağı


düşünülmektedir.

2. Fiziksel aktivitenin bilişsel süreçlere ve dikkate etkisinin yeterli olacağı


düşünülmektedir.

2.5. Çalışmanın Varsayımları ve Kısıtlar

Varsayım, doğru olarak kabul edilen bir fikri temsil eden bir ifadedir.

Bu araştırma için hazırlanan fiziksel aktivitelerin ve Burdon dikkat testi ve bilişsel ötesi
öğrenme stratejileri ölçeğinin geçerli ve güvenilir olduğu kabul edilir.

Ortaöğretim öğrencilerinin, soruları doğru ve samimi olarak cevapladıkları kabul


edilmiştir.

Sorulara verilecek cevapların doğruyu yansıttığı kabul edilmiştir.

3
Araştırmanın grubunu oluşturan ortaöğretim öğrencilerinin araştırmaya gönüllü
katıldıkları ve test sorularına objektif yanıt verdikleri varsayılmıştır.

Çalışmamızın kısıtları ise şu şekildedir;

Hakkâri-Derecik İMKB Çok Programlı Anadolu Lisesi 9. 10. ve 11. sınıf erkek
öğrencileri ile kısıtlandırılmıştır.

Fiziksel aktiviteler programı ile çalışma 10 hafta ile sınırlandırılmıştır.

Bölgenin ulaşım ve iklimsel şartları araştırma grubunu oluşturma aşamasını


zorlaştırmıştır.

Bölgenin sosyo-kültürel yapısı, kontrol- deney grubunun cinsiyet ve kişi sayısı yönünden
dağılımını etkilemiştir.

Hakkâri-Derecik bölgesinin coğrafi şartlarından çalışmada çeşitli zorluklar oluşmuştur.

2.6 Araştırma Hipotezleri

- H0. Fiziksel aktivitenin bireylerin dikkat düzeylerine göre deney ve kontrol


gruplarına göre anlamlı bir farklılık yoktur.

- H1. Fiziksel aktivitenin bireylerin dikkat düzeylerine göre deney ve kontrol


gruplarına göre anlamlı bir farklılık vardır.

- H2. Fiziksel aktivitenin bireylerin bilişsel gelişim düzeylerine göre deney ve


kontrol gruplarına göre anlamlı bir farklılık vardır.

- H3. Deney grubuna göre bilişsel gelişim ve dikkat düzeyleri arasında anlamlı ilişki
vardır.

2.7. Veri Toplama Araçları ve Veri Toplama Yöntemi

Veri toplama süreci deney ve kontrol gruplu deneysel desen şeklinde yapılmış olup iki
aşama şeklinde düzenlenmiştir. İlk aşamada ön test olarak Burdon Dikkat Testi ve Biliş
Ötesi Öğrenme Stratejileri Ölçeği kullanılmıştır.

4
2.8. Burdon Dikkat Testi

Her satırda (407) harf bulunur. Her sayfada da (20) satır vardır. Bu yapraktaki her harfin
sayısı bilinir. Deneme için hazırlanan yaprakta 150 tane (a), 75 tane (g) 50 tane (b) ve
25 tane (d) harfi vardır. Öğrencilere şu şekilde yönerge verilir: “Önünüzdeki sayfada
bulunan bütün a, b, d ve g harflerinin altlarını kurşun kaleminizle çizeceksiniz. Bir satırı
gözden geçirirken önce yalnız bir harfi işaretleyemeyeceksiniz. Satırdaki tüm ‘a, b, d,
g’lerin altını çizeceksiniz. Testler bireysel olarak yorumlanır. Yapılan yanlış
işaretlemeler hesaplanır. Öğrencinin test kağıdında ilk başlarda yanlış sayısı az iken
sayfanın ortasından sonra hata artmakta ise öğrencinin dikkati çabuk bozuluyor. Sürekli
olarak dikkatini bir yere toplayamıyor diyebiliriz. Başka bir öğrencinin test kağıdında,
ilk satırlarda yanlış fazlayken ilerleyen satırlarda gittikçe azalmışsa ve aşağılarda
iyileşmiş ise öğrenci için testin ilk aşamaların uyum sorunu çekiyor, fakat bir süre sonra
uyumlu ve verimli olabiliyor denilebilir (URL: 4).

Dikkat testinin sonuçlarına objektif olarak ulaşabilmek maksadıyla doğru-yanlış olarak


toplam puanlar ele alınmış olup test doğru yanlış sayısına göre yorumlanmıştır.

2.9. Biliş Ötesi Öğrenme Stratejileri

Öğrencilerin biliş ötesi öğrenme düzeylerinizi belirleyebilmek amacıyla (Namlu, 2004)


tarafında geliştirilen biliş ötesi öğrenme stratejileri ölçeği kullanılmıştır. Dörtlü likert
tipinde olan bu ölçekte maddeler; (ters ifade edilmiş olan 1,2 ve 5 numaralı sorular dahil
değil) ‘hiçbir zaman’, ‘bazen’, ‘sık sık’, ‘her zaman’ biçiminde tasarlanmıştır. Bu ölçek
dört faktörden oluşmaktadır bunlar; örgütleme stratejileri, planlama stratejileri,
denetleme stratejileri ve değerlendirme stratejileridir. Test toplamda 21 sorudan oluşup
alınabilecek en yüksek puan da 21’dir.

Birinci faktörde altı madde bulunmaktadır. Maddelerin içeriği irdelenecek olursa


öğrenmeye yönelik planlama stratejilerinden oluştuğunu söyleyebiliriz. Bundan ötürü bu
faktöre planlama stratejileri denilmiştir. Ölçekte 6. Soruya kadar olan kısım planlama
stratejisi ile alakalı durumu ölçme amacı taşımaktadır.

4
İkinci faktörde de ilk faktörde olduğu gibi 6 soru bulunmaktadır. Bu sorular öğrenme
etkinliğini düzenlemede yapılacak ön düzenlemeleri içermektedir. 7. Maddeden 12.
Madde dahil olmak üzere bu bölüme denetleme stratejileri denebilir.

Üçüncü faktörde ise beş maddeden oluşmaktadır. Bu maddeleri tanımlayacak olursak;


öğrencilerin öğrenmesine yönelik denetim ve kontrol stratejileri denebilir. Bundan
ötürü
13. Ve 17. Soru arasında kalan bu bölüme denetleme stratejileri denebilir.

Dördüncü faktörde ise değerlendirme stratejileri toplanmıştır ve beş sorudan


oluşmaktadır. 18. sorudan 21. soruya kadar olan bu bölümde kendilerini değerlendirip
eksik yönlerini ortaya çıkaracak soru maddeleri bulunur.

Fiziksel aktiviteler içeren uygulamalar 10 hafta süreyle katılımcılara yaptırılmıştır.


Burdon (1955) tarafında geliştirilen ve Karaduman (2004) tarafından Türkçeye
uyarlanan Burdon Dikkat Testi ve Öğrencilerin biliş ötesi öğrenme düzeylerinizi
belirleyebilmek amacıyla Namlu, (2004) tarafında geliştirilen Biliş Ötesi Öğrenme
Stratejileri Ölçeği ön test ve son test olarak kullanılmıştır. (Namlu, 2004)

Biliş Ötesi Öğrenme Stratejileri Ölçeğinin sonuçlarına objektif olarak ulaşabilmek


maksadıyla toplam puanlara göre değerlendirmeye alınmıştır.

2.10. Veri Toplama Süreci

Veri toplama süreci deney ve kontrol grubu deneysel desen şeklinde yapılmış ve iki
aşamadan meydana gelmiştir. Bu aşamada fiziksel aktivite kullanılarak uygulama
yapılmıştır. Uygulamada yer alan katılımcılar Hakkâri-Derecik İMKB Çok Programlı
Anadolu Lisesi’nde öğrenim gören öğrenciler olup, uygulamaya başlamadan önce
gerekli izinler alınmıştır. Sonrasında uygulama yapılacak okulda heterojen gruplar
belirlenmiştir. Çalışma ön test uygulaması ile başlayıp deney grubunda yer alan
öğrencilere 10 haftalık fiziksel aktivite programı yaptırılmıştır. 10 hafta sonunda kontrol
ve deney grubuna son test olarak Burdon dikkat ölçeği ve biliş ötesi öğrenme stratejileri
ölçeği uygulanmıştır. Deney grubuna yaptırılan fiziksel aktivite programında; dikkat ve
bilişsel süreçlerin gelişimine katkı sağlamak için çeşitli faaliyetlere yer verilmiştir. Bu
faaliyetler bireylerin dikkat, algılama, tekrar, kodlama ve geri getirme olarak
sınıflandırılan alt basamakları geliştirmek maksadıyla nesne bulma, stretching, sos
oyunu, hız testi oyunlarıdır.
4
Tablo 1. Fiziksel Aktivite İçin Hazırlanmış Etkinlikler Tablosu

Pazartesi Çarşamba Cuma

10dk Stretching 10dk Jog 10dk Jog


20dk Jog 10dk Stretching 10dk Stretching
1. Hafta 20dk İstasyon 20dk Futbol
Süre: 40-60 dk (Kasalara top (100’den geriye
yerleştirme) sayarak slonomda
top sürme)
10dk Jog 10dk Jog 10dk Jog
10dk Stretching 10dk Stretching 10dk Stretching
2. Hafta 20dk Merdiven 20dk Çeşitli 20dk Hentbol ile
Süre: 40-60 dk Antrenmanı (Yasaklı Şekillerde İp Fiziksel aktivite
yere basmadan Atlama
hareket)
10dk Jog 10dk Jog 10dk Jog
10dk Stretching 10dk Stretching 10dk Stretching
3. Hafta 20dk On Pas 20dk Basketbol 20dk Sinyal Oyunu
Süre: 40-60 dk Oyunu (3’er 3’er ritmik
sayarken top sürme
ve şut)
10dk Jog 10dk Jog 10dk Jog
10dk Stretching 10dk Stretching 10dk Stretching
4. Hafta 20dk Sırt Sırta Top 20dk Nesne Bulma 20dk SOS Oyunu
Süre: 40-60 dk Taşıma
10dk Jog 10dk Jog 10dk Jog
10dk Stretching 10dk Stretching 10dk Stretching
5. Hafta 20dk Hız testi oyunu 20dk İp atlama 20dk Çemberden
Süre: 40-60 dk Geçme
10dk Jog 10dk Jog 10dk Jog
10dk Stretching 10dk Stretching 10dk Stretching
6. Hafta 20dk Çember 20dk İçerde 20dk Futbol (2’şer
Süre: 40-60 dk Taşıma Dışarda Oyunu ritmik sayarak
slonomda top sürme
ve şut)
10dk Jog 10dk Jog 10dk Jog
10dk Stretching 10dk Stretching 10dk Stretching
7. Hafta 20dk Merdiven 20dk Hentbol 20dk Çeşitli
Süre: 40-60 dk Antrenmanı (Yasaklı (Şarkı veya Şekillerde İp Atlama
yere basmadan tekerleme
hareket) söyleyerek top
sürme ve şut)

4
10dk Jog 10dk Jog 10dk Jog
10dk Stretching 10dk Stretching 10dk Stretching
8. Hafta 20dk Sinyal Oyunu 20dk İstasyon 20dk Nesne Bulma
Süre: 40-60 dk (Kasalara top
yerleştirme)
10dk Jog 10dk Jog 10dk Jog
9. Hafta 10dk Stretching 10dk Stretching 10dk Stretching
Süre: 40-60 dk 20dk Futbol ile 20dk Sinyal Oyunu 20dk Çember
fiziksel aktivite Taşıma
10dk Jog 10dk Jog 10dk Jog
10. Hafta 10dk Stretching 10dk Stretching 10dk Stretching
Süre: 40-60 dk 20dk Merdiven 20dk Nesne Bulma 20dk Çeşitli
Antrenmanı (Yasaklı Şekillerde İp Atlama
yere basmadan
hareket)

2.11. Verilerin Analizi:

Verilerin çözüm ve yorumlanmasında araştırma bulguları Skewness ve Kurtosis


değerleri testine göre normallik dağılımları yapılmış (p>0.05) standart sapma
değerlerinin - 1,96<X>1,96 arasında olduğu için verilerin normal dağıldığı söylenebilir.
Buna göre ilişkili örneklemler için Paired Samples t Testi, Independent Samplest t Testi,
basit korelasyon testi, ayrıca tanımlayıcı istatistik testi, frekans analizi ve etki
değerlerini ölçmek için de cohen’s kullanılmıştır. Buna göre Cohen (1988) tarafından
önerilen kriterler kullanılarak bu kriterler; 0,01 küçük etki, 0,06 orta etki, 0,14 büyük
etki olarak kabul edilmiştir

4
3: BÖLÜM: BULGULAR

Tablo 2. Deney Grubunda Yer Alan Ortaöğretim Öğrencilerinin Kişisel Bilgi


Formunu Gösteren Frekans Sonuçları
N %
Yaş 14 yaş 1 6,7
15 yaş 5 33,3
16 yaş 2 13,3
17 yaş 7 46,7
Toplam 15 100,0

Düzenli Spor Yapma Yapıyorum 5 33,3


Alışkanlığı Yapmıyorum 10 66,7
Toplam 15 100,0
Spor Branşı Branş yok 13 86,7
Takım Sporu 2 13,3
Toplam 15 100,0
Öğrencinin Beden Eğitimi Dersin İçeriği 6 40,0
Dersine İlgisinin Nedeni Öğretmen 4 26,7
Dersin İşleyişi 5 33,3
Toplam 15 100,0
Baba Eğitim Durumu Okuma Yazma 9 60,0
Bilmiyor
İlkokul Mezunu 3 20,0
Ortaokul Mezunu 3 20,0
Toplam 15 100,0
Anne Eğitim Durumu Okuma Yazma 1 66,7
Bilmiyor
İlkokul Mezunu 3 20,0
Ortaokul Mezunu 2 13,3
Toplam 15 100,0

Tablo 2. incelendiğinde; deney grubunda yer ortaöğretim öğrencilerinden %6,7’si 14


yaşında, %33,3’ü 15 yaşında, %13,3’ü 16 yaşında, %46,7’si 17 yaşında, öğrencilerden
%33,3’ü düzenli spor yaptığını belirtmiş, %66,7’si düzenli spor yapmadığını belirtmiş,
öğrencilerin %86,7’si spor branşı olmadığını belirtmiş, %13,3’ü ise takım sporları ile
uğraştığını belirtmiştir, öğrencilerin beden eğitimi dersine ilgi duymasını sağlayan
değişkenlerde %40,0’ı dersin içeriğiyle alakalı olduğunu, %26,7’si öğretmenle alakalı

4
olduğunu,% 33,3 ise dersin işleyişi ile alakalı olduğunu belirtmiş, öğrencilerin baba
eğitim durumu ise %60,0’ının okuma yazma bilmediğini, %20,0’si ilkokul mezunu,
%20,0 ise ortaokul mezunu olduğunu belirtmiştir, öğrencilerde anne eğitim durumunda
ise % 66,7’sinin okuma yazma bilmediğini, %20,0’sinin ilkokul mezunu olduğunu, %
13,3’ünün ise ortaokul mezunu olduğunu belirtmiştir.

Tablo 3. Kontrol Grubunda Yer Alan Ortaöğretim Öğrencilerinin Kişisel Bilgi


Formunu Gösteren Frekans Sonuçları

N %
Yaş 15yaş 3 20,0
16yaş 9 60,0
17yaş 2 13,3
18yaş 1 6,7
Toplam 15 100,0
Düzenli Spor Yapma Yapıyorum 5 33,3
Alışkanlığı Yapmıyorum 10 66,7
Toplam 15 100,0
Spor Branşı Branş yok 11 73,3
Takım Sporu 4 26,7
Toplam 15 100,0
Öğrencinin Beden Eğitimi Dersin İçeriği 11 73,3
Dersine İlgisinin Nedeni Öğretmen 2 13,3
Dersin İşleyişi 2 13,3
Toplam 15 100,0
Baba Eğitim Durumu Okuma Yazma 3 20,0
Bilmiyor
İlkokul Mezunu 8 53,3
Ortaokul Mezunu 3 20,0
Lise Mezunu 1 6,7
Toplam 15 100,0
Anne Eğitim Durumu Okuma Yazma 9 60,0
Bilmiyor
İlkokul Mezunu 5 33,3
Ortaokul Mezunu 1 6,7

Tablo 3. incelendiğinde; deney grubunda yer ortaöğretim öğrencilerinden %20,0’si 15


yaşında, %60’ı 16 yaşında, %13,3’ü 17 yaşında,%6,7’si 18 yaşında öğrencilerden
%33,3’ü düzenli spor yaptığını belirtmiş, %66,7’si düzenli spor yapmadığını belirmiş,

4
öğrencilerin %73’ü spor branşı olmadığını belirtmiş, %26,7’si ise takım sporları ile
uğraştığını belirtmiştir, öğrencilerin beden eğitimi dersine ilgi duymasını sağlayan
değişkenlerde %73,3’ü dersin içeriğiyle alakalı olduğunu, %13,3’ü öğretmenle alakalı
olduğunu,% 13,3’ü ise dersin işleyişi ile alakalı olduğunu belirtmiş, öğrencilerin baba
eğitim durumu ise %20,0’sinin okuma yazma bilmediğini, %53,3’ünün ilkokul
mezunu,
%20,0 ise ortaokul mezunu olduğunu, %6,7’sinin ise lise mezunu belirtmiştir,
öğrencilerde anne eğitim durumunda ise % 60,0’ının okuma yazma bilmediğini,
%33,3’ünün ilkokul mezunu olduğunu,% 6,7’sinin ise ortaokul mezunu olduğunu
belirtmiştir.

Tablo 4. Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat ve Bilişsel


Düzeylerini Gösteren Normallik Dağılımı Analiz Sonuçları

Skewness Kurtosis
Statistic Std Error Statistic Std Error
Burdon Dikkat Ön Test -1,529 0,580 3,0760 1,121
Burdon Dikkat Son Test -1,068 0,580 2,432 1,121
Bilişsel Ön Test -0,627 0,580 -0,234 1,121
Bilişsel Son Test -0,507 0,580 -0,831 1,121

Tablo 4. incelendiğinde; ortaöğretim öğrencilerinin dikkat ve bilişsel düzeylerine göre


normallik dağılımları hesaplanmış buna göre verilerin parametrik bir dağılım gösterdiği
bulunmuş olup buna göre; normal dağıldığı söylenebilir (p>0.05). Skewness ve Kurtosis
değerlerine göre; standart sapma değerlerinin / standart eror) 1,96<X>1,96 arasında
olduğunu görmekteyiz bu sonuçlara göre de verilerin normal dağılım gösterdiğini
söyleyebiliriz.

Tablo 5. Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat ve Bilişsel


Düzeylerini Gösteren Normallik Dağılımı Analiz Sonuçları

Skewness Kurtosis
Statistic Std Error Statistic Std Error
Burdon Dikkat Ön Test -0,73 0,58 0,03 1,12
Burdon Dikkat Son Test -0,70 -0,58 -0,12 1,12
Bilişsel Ön Test 1,28 0,58 3,5 1,12
Bilişsel Son Test 0,11 0,58 -1,02 1,12

4
Tablo 5. incelendiğinde; ortaöğretim öğrencilerinin dikkat ve bilişsel düzeylerine göre
normallik dağılımları Skewness ve Kurtosis değerlerine göre baktığımızda; standart
sapma değerlerinin/standart error) 1,96<X>1,96 arasında olduğunu görmekteyiz. Buna
göre verilerin parametrik bir dağılım gösterdiği bulunmuş olup normal dağıldığı
söylenebilir.

Tablo 6. Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat Düzeylerini


Gösteren Paried Samples t Testi Ön Test ve Son Test Sonuçları

Ort N Ss t P Cohen’s d (etki


büyüklüğü)
Burdon Dikkat Ön Test 70,33 15 20,82 -6,55 0,00 0,11
Burdon Dikkat Son Test 93,06 15 18,01

Tablo 6. İncelendiğinde; deney grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin dikkat


düzeylerinin gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan
ortaöğretim öğrencilerin toplam dikkat puanları arasında anlamlı farklılık bulunmuştur (
t: -6,55, p: 0,0) Bu farklılık sonucunda dikkat ön test puan ortalamaları 70,33 iken son
test ortalamaları 93,06 dür. Etki büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d) deney grubunda
yani fiziksel aktivitenin ortaöğretim öğrencilerinin dikkat düzeylerini büyük derecede
etkilediğini söyleyebiliriz.

Grafik 1 Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat Düzeylerini


Gösteren Analiz Sonuçları

4
Tablo 7. Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel Düzeylerini
Gösteren Paried Samples t Testi Ön Test ve Son Test Sonuçları

Ort N Ss t P Cohen’s d (etki büyüklüğü)


Bilişsel Ön Test 45,53 15 4,15 -8,60 0,00 0,31
Bilişsel Son Test 62,73 15 6,62

Tablo 7. İncelendiğinde; deney grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel


düzeylerinin gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan
ortaöğretim öğrencilerin bilişsel puanları arasında anlamlı farklılık bulunmuştur (t: -
8,60, p: 0,00) Bu farklılık sonucunda bilişsel ön test puan ortalamaları son test
ortalamaları farklıdır .Etki büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d) deney grubunda yani
fiziksel aktivitenin ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel düzeylerini büyük derecede
etkilediğini söyleyebiliriz.

Grafik 2 Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel Düzeylerini


Gösteren Analiz Sonuçları

4
Tablo 8. Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat Düzeylerini
Gösteren Paried Samples t Testi Ön Test ve Son Test Sonuçları

Ort N Ss t P Cohen’s d (etki


büyüklüğü)
Burdon Ön Test 69,06 15 17,37 1,82 0,089 0,34
Burdon Son Test 65,13 15 18,38

Tablo 8. İncelendiğinde; kontrol grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel


düzeylerini gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan ortaöğretim
öğrencilerin bilişsel puanları arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır (t: 1,82, p: 0,089).
Etki büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d) kontrol grubunda yani fiziksel aktivitenin
ortaöğretim öğrencilerinin dikkat düzeylerini küçük derecede etkilediğini söyleyebiliriz.

Grafik 3 Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat Düzeylerini


Gösteren Analiz Sonuçları

5
Tablo 9. Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel Düzeylerini
Gösteren Paried Samples t Testi Ön Test ve Son Test Sonuçları

Ort N Ss t P Cohen’s d (etki büyüklüğü

Bilişsel Ön Test 52,33 15 8,94 1,19 0,25 0,02


Bilişsel Son Test 54,20 15 9,29

Tablo 9. İncelendiğinde; kontrol grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel


düzeylerini gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan ortaöğretim
öğrencilerin bilişsel puanları arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır (t: 1,19, p: 0,25).
Etki büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d) kontrol grubunda yani fiziksel aktivitenin
ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel düzeylerini küçük derecede etkilediğini
söyleyebiliriz.

Grafik 4 Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel Düzeylerini


Gösteren Analiz Sonuçları

Tablo 10. Deney ve Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat


Düzeylerini Gösteren Independent Samples t Testi Sonuçları

Ort N Ss t P Cohen’s d (etki


büyüklüğü)
Burdon Deney Grubu 93.06 15 18.01 3.98 0.001 0.21
Burdon Kontrol Grubu 65.13 15 18.38

5
Tablo 10. İncelendiğinde; deney ve kontrol grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin
dikkat düzeylerinin gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan
ortaöğretim öğrencilerin toplam dikkat puanları arasında anlamlı farklılık bulunmuştur
(t:
3.98 p: 0,001). Bu farklılık sonucunda deney grubu puan ortalamaları 93,06 iken kontrol
grubu puan ortalamaları 65,13’dür. Bu farklılık sonucunda deney grubu puan
ortalamalarının kontrol grubu puan ortalamalarına göre yüksek çıkmıştır. Etki
büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d) deney grubunda yani fiziksel aktivitenin
ortaöğretim öğrencilerinin dikkat düzeylerini büyük derecede etkilediğini söyleyebiliriz.

Grafik 5. Deney ve Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat


Düzeylerini Gösteren Analiz Sonuçları

Tablo 11. Deney ve Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel


Düzeylerini Gösteren Independent Samples t Testi Sonuçları

Ort N Ss t P Cohen’s d (etki


büyüklüğü)
Bilişsel Deney Grubu 62.73 15 6.62 2.39 0.03 0.05
Bilişsel Kontrol Grubu 54.20 15 9.29

5
Tablo 11. İncelendiğinde; deney ve kontrol grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin
bilişsel düzeylerinin gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan
ortaöğretim öğrencilerin toplam bilişsel puanları arasında anlamlı farklılık bulunmuştur
(t: 2.39 p: 0,03) Bu farklılık sonucunda deney grubu puan ortalamaları 62.73 iken
kontrol grubu puan ortalamaları 54.20’dür. Bu farklılık sonucunda deney grubu puan
ortalamalarının kontrol grubu puan ortalamalarına göre yüksek çıkmıştır. Etki
büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d) deney grubunda yani fiziksel aktivitenin
ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel düzeylerini küçük derecede etkilediğini
söyleyebiliriz.

Grafik 6. Deney ve Kontrol Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Bilişsel


Düzeylerini Gösteren Analiz Sonuçları

Tablo 12. Deney Grubuna Göre Ortaöğretim Öğrencilerinin Dikkat ve Bilişsel


Düzeylerini Gösteren Korelasyon Ön Test ve Son Test Sonuçları

Burdon Burdon Bilişsel Ön Bilişsel


Dikkat Ön Dikkat Test Son Test
Test Son Test
Burdon Dikkat r 1 ,770** -,055 -,071
Ön Test p ,001 ,846 ,801
N 15 15 15 15

5
Burdon Dikkat r ,770** 1 ,060 -,121
Son Test p ,001 ,833 ,668
N 15 15 15 15
Bilişsel Ön Test r -,055 ,060 1 ,024
p ,846 ,833 ,933
N 15 15 15 15
Bilişsel Son Test r -,071 -,121 ,024 1
p ,801 ,668 ,933
N 15 15 15 15
**. Correlation is significant at the 0.01 level (2-tailed).

Tablo 12. incelendiğinde Deney grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin dikkat ve


bilişsel düzeylerini gösteren korelasyon ön test ve son test sonuçları incelendiğinde;

Fiziksel aktivite yapan ortaöğretim öğrencilerinin dikkat ön test ile son test arasında
pozitif bir korelasyon vardır (r=0,770, p=0,001).

Fiziksel aktivite yapan ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel ön test ve dikkat ön test


arasında ilişki yoktur (r=-0,055, p=0,846).

Fiziksel aktivite yapan ortaöğretim öğrencilerinin dikkat ön test ve bilişsel son test
arasında ilişki yoktur (r=-0,071, p=0,801).

Fiziksel aktivite yapan ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel ön test ve bilişsel son test
arasında ilişki yoktur (r=0,024, p=0,933).

5
TARŞTIŞMA SONUÇ

Bu araştırmada, fiziksel aktivitenin dikkat ve bilişsel süreçlere etkisinin belirlenmesi


amaçlanmıştır. Elde edilen veriler, araştırmadan önceki hipotezler öncülüğünde tartışılıp
kuramsal boyutta yorumlanmıştır.

Tablo 6. İncelendiğinde; deney grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin dikkat


düzeylerinin gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan
ortaöğretim öğrencilerin toplam dikkat puanları arasında anlamlı farklılık bulunmuştur
(p<0,05). Bu farklılık sonucunda deney grubunda yer alan öğrencilerin son test puan
ortalaması ön test puan ortalamasına göre yüksek çıkmıştır. Bu verilerin ışığında;
uygulamaya başlamadan önceki ve sonraki dikkati düzeyinde büyük derecede
farklılıklar gözlemlenmiştir. Bulgulara göre fiziksel aktivitenin bireylerin bilişsel
yapısını ve buna bağı olarak hipokampüsü etkilediği söylenebilir. Bu çalışmanın
sonucunda alınan veriler yöntemdeki hipotezimizle paralellik göstermektedir. Etki
büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d) deney grubunda fiziksel aktivitenin ortaöğretim
öğrencilerinin dikkat düzeylerini büyük derecede etkilediğini söyleyebiliriz.

Fiziksel aktivitenin yararlarına bakıldığında ilk olarak hafızaya etkileri göz önüne
alınmaktadır.; beynin fiziksel aktivitelere özellikle aerobik aktivitelere cevap veren
bölüm hipokampüstür. Günümüze kadar yapılan birçok çalışmada çocukluktan
yetişkinliğe bütün insan hayatı boyunca fiziksel aktivitenin insan yaşamını olumlu
yönde etkilediği görülmüştür. Beyindeki fiziksel aktivitelere cevap veren bu kısım,
beynin merkezinde olduğu için kardiyovasküler yapıdaki sistemlerde önemli etkileri
vardır. Yapılan birçok araştırmanın sonucunda yürümek, bisiklet sürmek gibi gayet basit
egzersizlerin bireylerin öğrenme seviyesinde pozitif yönde artışların olduğunu
göstermiştir. Fiziksel aktivitenin konsantrasyona etkileri; kişilerin uğraştıkları işlere ve
sorumluluklarına odaklanmasında fiziksel aktivite önemli bir rol oynar. Hollanda’da
öğrenciler üzerinde yapılan bir çalışmada yirmi dakikalık fiziksel aktivite çalışmasının
bireylerin dikkat seviyelerinde pozitif yönde artışlar için faydalı olduğu
gözlemlenmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir diğer çalışmada ise
öğrencilerin okul saatlerinden sonra bir spor sınıfı kurulmuş ve bu sınıf bir yıl boyunca
belirli fiziksel aktiviteler yaptırılmıştır. Bu çalışmanın sonucunda araştırmacılar sporun,
öğrencilerin bilişsel anlamdaki düzeylerini olumlu yönde geliştirdiği öte yandan
bilgiyi anlama,

5
kavrama gibi kavramlarda da etkili olduğu gözlemlemiştir. Ayrıca kısa süreli ve
eğlenceli koordinasyon çalışmalarına bireylerin dikkatini verdiği gözlemlenmiştir
(Vanpraag ve Diğerleri, 1999; Orhon,2014; Akt; Tekin, 2020). Fedewa ve diğerlerinin
(2020) çocuklarda fiziksel aktiviteni davranışları ve dikkati üzerine etkisini incelemiştir.
Bu çalışmada fiziksel aktivitenin çocuklardaki bilişsel süreçleri pozitif yönde
geliştirdiğini sağlayan birçok bulgu elde edilmiştir. 16 hafta boyunca yapılan bu
çalışmada tipik olarak dikkat eksikliği yaşayan çocuklarda hızlı gelişimler olduğu
gözlemlenmiştir. Yapılan çalışma bizlere fiziksel aktivite ile yürütücü kontrol arasında
pozitif anlamda bir ilişki olduğunu göstermiştir. Yürütücü kontrolü geliştirme de fiziksel
aktivitenin önemli bir rolde olduğunu söylemek mümkündür (Fedewa ve diğerleri,
2020). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ile
paralellik göstermektedir.

Grineski beden eğitimi alanında bilişsel, duyuşsal ve psikomotor alanlara karşılık olacak
yönelimleri şu şekilde açıklamıştır;

Bilişsel hedefler, fiziksel aktivitelere düzenli olarak katılım sağlamanın sağlığımız


açısından olumlu etkileri yüksektir. Psikomotor hedefler, kesitsiz aerobik etkinliklere
belirli zamanlarda katılım gösterebilme kabiliyeti olarak açıklanabilir. Aktivite öncesi
ve esnasında hem nabız hem de solunum takibi ile kaslarımızdaki dayanıklılık, esneklik
ve kuvveti korumak yanı sıra daha iyi seviyelere taşıyabilmek için etkinlikleri belirli
kurallar ölçüsünde açıklamak psikomotor alanın tam karşılığıdır. Duyuşsal hedefler,
fiziksel etkinliklere katılım sağlayıp başkalarıyla rekreasyon zamanını pozitif geçirme,
bireyin ve diğerlerinin başarılarını tebrik edebilme, fiziksel etkinliklere katılımda oluşan
doğal duyguların farkına varabilme olarak açıklamak mümkündür.

Chien- Yu Pan ve diğerleri (2016) çalışmasında 12 hafta boyunca masa tenisi egzersizi
yaptırdığı dikkat eksikliği bulunan bireylerin yürütücü işlevlerdeki etkisini inceledi. 16
çocuk ile gerçekleştirdiği bu çalışmada bilişsel süreçlerin güçlendiği kaydedildi (Hoza
Yu Pan ve diğerleri, 2016). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz
çalışmanın bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Atakurt’ın (2017) de
yaptığı çalışmada oryantiring sporunun bireylerinin dikkatini ve belleğini etkilerini
belirlemek maksadıyla çalışmalar yapmıştır. Yaptığı çalışmaların sonucunda oryantiring
sporunun dikkat ve bellek seviyesi üzerinde pozitif yönde geliştirdiği anlaşılmıştır
(Atakurt, 2017). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları

5
ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Hoza ve diğerlerinin (2015) çalışmasında
anaokulu düzeyindeki küçük bireylerin dikkat eksikliğini inceledi. 12 hafta boyunca
yürütülen bu çalışmada Hoza her okul gününde 30 dakika boyunca fiziksel aktivite
yaptırarak çalışmasını devam ettirdi. Beklenenden daha öte bu çalışma dikkat eksikliği
gösteren bireylerdeki semptomların engellenmesinde büyük fayda sağlamıştır. Bu
çalışmanın ışığında fiziksel aktivite dikkatin toplanması ve kontrol edilmesi noktasında
büyük bireylerde olduğu gibi küçük bireylerde de oldukça etkili bir yöntem olduğu
anlaşılmaktadır (Hoza ve diğerleri, 2015). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Booth ve
diğerlerinin (2013) yılında yaptığı çalışmada ergenlik dönemindeki bireylerin dikkat ve
fiziksel aktiviteleri arasındaki ilişkiyi incelemek amaçlanmıştır. Booth ve arkadaşlarının
yaptığı bu çalışmada hem kesitsel hem de boylamsal analizler yapılarak daha objektif
veriler elde edinilmesi amaçlanmıştır. 11 yaşındaki bireylerin tercih edildiği bu
çalışmada 12 hafta boyunca toplamda 17 gün egzersiz yapılmıştır. Erkeklerde 29 dakika
kadınlarda ise 18 dakika olarak egzersiz programı yürütülmüştür. Çalışmanın sonunda
bireylerdeki dikkat becerileri neredeyse iki katına çıkmıştır. Fiziksel aktivite kavramının
özellikle ergenlik dönemindeki bireylerde faydalı olacağı düşünülmektedir. Yönetici,
aile ve okullar çocukların dikkat gelişimi, bilişsel süreçleri gibi olguları geliştirmek için
fiziksel aktiviteden faydalanabilir (Booth ve diğerleri, 2013). Yapılmış olan bu çalışma,
bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir.
Calitri ve diğerlerinin (2009) yılında yaptığı çalışma fiziksel aktivitenin görsel dikkatini
tutum ve davranışlar üzerine olan etkisi incelenmiştir. Bu çalışmada tercih edilenler
sedanter bireylerdir. Çalışma bireylerin örtük tutum ve görsel dikkatinin fiziksel aktivite
ile beraber arttığı gözlemlenmiştir (Calitri ve diğerleri, 2009). Yapılmış olan bu çalışma,
bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları bulguları ve hipotezimiz ile paralellik
göstermektedir. Robert Savage’nin 2010 yılında yapmış olduğu çocukların okuma
alışkanlıklarında (dikkat ve bilişşel süreçler, belleğin rolü, bölünmüş dikkat ve tepki
engellemesi) dikkat sorunu yaşayan çocukların bilişsel süreçlerindeki eksikliklerini
tespit etmeye çalışmıştır. Bu durumun okuma alışkanlığıyla alakasına bakmak için
tesadüfi yolla 123 çocukla çalışmasını gerçekleştirmiştir. Çalışmanın sonuçlarına göre
okuma alışkanlığı olan çocuklarda bilişsel süreçlerin ve dikkat becerilerinin daha güçlü
olduğu tespit edilmiştir. Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma
bulguları

5
ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Kartal ve diğerlerinin (2016) yılında
yapmış olduğu bu çalışmada 10-12 yaşındaki bireylerde eskrim sporunun dikkat
üzerinde ne düzeyde bir etkisi olacağı araştırılmıştır. Bu çalışmada örneklem grup
Göztepe Spor Kulübü Eskrim Şubesi ve Aydın Efeler Ortaokulunda okuyan bireyler
tercih edilmiştir. 20 kişiden oluşan iki gurup olarak çalışma gerçekleştirilmiştir. Bu
çalışmaya katılan kontrol ve deney gurubuna dikkat düzeylerini tespit edebilmek için
Burdon Dikkati Testi uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS programı ile analiz
edilmiştir. Verilerden yola çıkarak çalışmaya katılan kontrol ve deney grubunun
arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Bu çalışmanın
sonucunda ise 10-12 yaşında eskrim sporu ile uğraşan bireylerin yaşıtlarına göre dikkat
becerilerinin daha güçlü olduğu tespit edilmiştir (Kartal ve diğerleri, 2016). Yapılmış
olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile
paralellik göstermektedir. Asan’ın (2011) yılında yaptığı bu çalışmada masa tenisiyle
uğraşan bireylerin dikkat düzeyinin ne derecede etkilendiğini tespit etmeyi
amaçlamıştır. Bu araştırmada örneklem olarak Marmaris’in Bayır Köyü İlköğretim
okulunda öğrenim gören 9-13 yaş arasın 80 çocuk tercih edilmiştir. Bu araştırma da 8
haftalık sürecin öncesinde ve sonrasında dikkat seviyelerinin tespiti için Bourdon Dikkat
Testi deney ve kontrol grubuna uygulanmıştır. Testten elde edilen veriler SPSS
programı ile değerlendirilmiştir. Verilerin dağılımları hakkında bilgi sahibi olmak için
One-Sample Kolmogorov-Smirnov testi ile bağımsız değişkenler arasındaki ilişki için
Independent T testi ve bağımlı değişkenler için Paired Sample T testi kullanılmıştır.
Çalışmanın hata düzeyi 0.05’dir. Çalışmaya katılan kontrol ve deney grubunun son
testinde istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Çalışmada son test
değerleri ön test değerlerine göre daha yüksektir. Çalışmaya katılan kız çocuklarında
deney ve kontrol grubunun ön testi ve son testi ve erkek çocuklarda ön test ve son test
bakımından istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Bu araştırmada masa
tenisi egzersizinin dikkate etkilerini; masa tenisi egzersizlerinin dikkati olumlu yönde
etkilediği tespit edilmiştir (Asan, 2011). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Tunç’un
(2013) yılında yapmış olduğu çalışmada golf sporunun dikkati ne düzeyde etkilediği
hususunda araştırma yapılması amaçlanmıştır. Araştırmada çalışılan grup Konya’nın
Selçuklu ilçesinde bulunan Mehmet Halil İbrahim Hekimoğlu Ticaret Meslek Lisesinde
öğrenim gören 14 ve 15 yaşındaki 60 öğrenci ile yapılmıştır. Çalışmaya katılan kontrol

5
grubunda yaş ortalaması 14,90 ve denek grubunda ise yaş ortalaması 14,80’dir. Bourdon
dikkat testinin kullanıldığı çalışmada 8 haftalık sürecin öncesi ve sonrasında bu test
uygulanmıştır. One- Sample Kolmogorov Smriov testi ile verilerin dağılımı incelenmiş
ve normal dağılımda olduğu gözlemlenmiştir. Normal dağılım gösteren bu teste farkı
daha iyi anlayabilmek için independed sample testi kullanılmıştır. Paried samples t testi
ise gurubun ön ve son testini karşılaştırmak için kullanılmıştır ve çalışmanın hata
seviyesi 0,05 olarak tespit edilmiştir.

Çalışmada katılan kontrol ve deney gurubunda son testin ardından anlamlı farklılıklar
olduğu saptanmıştır. Ön ve son test karşılaştırıldığında son test değerlerinin daha yüksek
bulunduğu tespit edilmiştir. Bu çalışmanın sonucuna baktığımızda ise deney
gurubundaki bireylerde golf sporunun olumlu anlamda etkileri gözlemlenmiştir. 14-15
yaşındaki bireylerin bu sporla uğraşmaları dikkatlerini pozitif yönde etkilemiştir (Tunç,
2013 ). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve
hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Avanoğlu ve diğerlerinin (2020) de 12-14 yaş
aralığındaki öğrencilerde fiziksel aktivite düzeyinin dikkati nasıl etkilediği yönünde
çalışmalar yapmıştır. Fiziksel aktivite düzeyleri yüksek olan kişilerin dikkat
seviyelerinin daha yüksek olduğu, fiziksel aktivite yapmayan kişilerin ise dikkat
seviyelerinin diğerlerine göre daha düşük olduğu tespit edilmiştir (Avanoğlu ve
diğerleri, 2020). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları
ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Taylor ve Berka’ın (2009) yılında yaptığı
çalışmasında küçük bireylerin huzursuz ve dikkatsiz davranışları dürtüsel olarak
gerçekleştirdiğini ortaya konulmuştur. Bu dürtüsel olarak ortaya çıkan dikkat
bozuklukları erken dönemden itibaren orta şiddetteki fiziksel aktivitelerle engellemek
mümkündür (Taylor ve Berka, 2009). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir.

Tablo7. İncelendiğinde; deney grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel


düzeylerini gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan ortaöğretim
öğrencilerinin bilişsel puanları arasında anlamlı farklılık bulunmuştur (p<0,000). Bu
farklılık sonucunda bilişsel ön test puan ortalamaları 45,53 iken son test ortalamaları
62,73’ dür. Etki büyüklüğüne bakıldığında ( cohen’s d) deney grubunda yani fiziksel
aktivitenin ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel düzeylerini büyük derecede etkilediğini

5
söyleyebiliriz. Bulgular incelendiğinde, fiziksel aktivite programının, ortaöğretim
öğrencilerinin bilişsel düzeylerinde son teste, ön test verilerinden olumlu sonuçlar
alındığı gözlemlenmiştir. Belirtilen hipotezlerle uyumlu sonuçlar alındığı söylemek
mümkündür. Bu araştırmanın sonucu olarak bilişsel düzeylerin artmasını isteyen
öğretmenlerin, öğrencilere fiziksel aktivite yaptırmasının olumlu sonuçlar ortaya
koyabileceğini ifade edebiliriz. Yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda fiziksel
aktivitenin bilişsel süreçleri güçlendirdiği sonucuna varılmıştır aynı zamanda öğrenme
üzerinde de pozitif anlamda etkilerinin olduğu karşımıza çıkmaktadır.

Ratlar ile yapılan bir çalışmada, ratlara 6 hafta boyunca koşma egzersizi yaptırılmıştır.
Bu aktivitenin sonucunda ratların öğrenme seviyesinde yükseliş gözlemlenmiştir.
Çalışmada özellikle göze çarpan yer ise beynin hipokampus bölümünde pozitif anlamda
gelişmelerin yüksek düzeyde kaydedilmiş olmasıdır. Beyin hücreleri doğuştan itibaren
değişken bir yapıdadır. Hayat boyunca beyin hücrelerinde artışlar gözlenir. Bu durum
bireyin içinde bulunduğu sosyal çevre durumuna göre hücreler arası yardımlaşma
sonucunda öğrenme ortaya çıkar (Orhon,2014; Akt; Tekin,2020). Yapılmış olan bu
çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik
göstermektedir. Etnier ve Sibley’in (2013) yılında yaptığı çalışmasında amaç küçük
bireylerde fiziksel aktivite ve biliş kavramları arasındaki ilişkiyi incelemeyi
amaçlamıştır. Nicel olarak sonuçlar ortaya koymaya çalışan bu çalışmada literatürdeki
verilerin ışığında fiziksel aktivitenin biliş üzerinde olumlu anlamda etkisi olduğu
anlaşılmıştır (Etnier ve Sibley, 2013). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Yurdakul ve
diğerlerinin (2012) yaptığı çalışmalarda, ilköğretim dönemindeki bireylere 12 hafta
boyunca fiziksel aktivite ve hareket eğitimi programı uygulanmıştır. Öntest ve sontest
yapılarak haftada 120 dakikayı geçmeyecek bir programla yürütülen bu çalışmada
istatiksel verilerin ışığında, fiziksel aktivite ve hareket eğitimi programı ilköğretim
dönemindeki bireyler hafızasını geliştirmekte pozitif yönde katkılar sunmuştur.
(Yurdakul ve diğerleri, 2012). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz
çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir.

Janssen ve diğerinin (2014) yılındaki çalışmasında bilişsel görevlerde fiziksel


aktivitenin nasıl bir etkisi olduğunu incelemeyi amaçlamıştır. Orta seviyeli
egzersizlerin tercih

6
edildiği çalışmada top sektirme, top sürme gibi hareketlere yer verilmiştir. Araştırmacı
fiziksel aktivite molasının bireylerin seçici dikkatlerini geliştirdiğini gözlemlemiştir ve
bilişsel performansına katkılarını kanıtlanmıştır (Janssen ve diğerleri, 2014). Yapılmış
olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile
paralellik göstermektedir. Düşünme ve öğrenmeyi düzene koymak için kullandığımız
biliş, insanların kendi bilişsel süreçlerini, tecrübelerini ve farkındalıklarını barındırır.
Bundan ötürü insanlar hangi durumda nasıl bir öğrenme stratejisi kullanacağını belirler
(Balcı,2007). Biliş kavramının ‘farkındalık ve düşünme’ anlamı taşıyan yapı taşları 15.
Yüzyıla uzanan bir olgu olarak tanımlamak mümkün. Bilişsel süreçler tarihsel açıdan
incelenecek olursa Aristoles’in günümüzden yaklaşık 1800 yıl önce, zihnimizin içinin
işleyişine olan ilgisi ve deneyimlerimizi nasıl etkilediği ile başlamıştır. Aristoles’in algı,
zihinsel süreçler ve biliş kavramlarına odaklandığını görmek mümkündür.
Çalışmalarında genel olarak gözlem yöntemine önem verildiğinden dolayı, bilişsel
süreçler kavramlarını incelediğinde çalışmalarından iki bin yıl sonra da atıflar bulmak
mümkün (Şardağ,2013). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma
bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir.

Eğitim süreci düşünüldüğünde hedeflere en verimli yoldan ilerlemek, en faydalı çıktılar


için çalışmak oldukça önemlidir. Bu süreçlerin tamamında bilişselliğin önemi oldukça
fazladır. Eğitimdeki bilişsel süreçlerin amacı irdelendiğinde, kariyer alanına bilgi ve
becerileri aktarmayı hedeflediği söylemek mümkündür. Beden eğitimi alanını bilişsel
süreçler ile ilişkilendirecek olursak, antrenörler uzun yıllar hedefleri doğrultusunda
sporcularını profesyonel yolda geliştirmeyi düşünür. Eğitim ve bilişsel süreçlerin ortak
noktası ise ileriye dönük planlardır (Juan,2009.) Yapılmış olan bu çalışma, bizim
yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir.
Solmon’un (2013) yılında yaptığı ‘Beden Eğitimi Sınıflarında Bilişsel Süreçleri
Değerlendiren Bir Araç Geliştirilmesi’ isimli araştırmasında öğrencilerin
sorumluluklarına yönelik bir hedef açısı ve başarılı olmaları için motivasyona bağladığı
inançları bilişsel anlamda alt boyutları arasında anlamlı bir ilişki olduğunu ortaya
koymuştur. Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve
hipotezimiz ile paralellik göstermektedir (Solmon, 2013).

6
Gün’ün (2019) yılında yaptığı ‘Taktiksel Oyun Yaklaşımının Ortaöğretimde Öğrenim
Gören Öğrencilerin Zihinsel Süreçlere Etkisi’ isimli çalışmasında taktiksel oyun
modelinin bilişsel süreçleri pozitif yönde etkilediğini tespit etmiştir (Gün, 2019).
Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile
paralellik göstermektedir. Ergün’ün (2020) yılında ‘Yönlendirilirmiş Buluş Yöntemi ile
İşlenen Beden Eğitimi Dersinin Lise Öğrencilerinin Bilişüstü Becerilerinin Etkisi’ isimli
çalışmasında, yönlendirilmiş buluş yönteminin lise öğrencilerinin bilişüstü becerilerini
pozitif yönde etkilemiştir (Ergün, 2020). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Oylum’un
(2020) yaptığı, işbirlikli öğrenme modelinin bilişsel yetenekleri pozitif yönde etkilediği
görülmektedir (Oylum, 2020). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış olduğumuz
çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Sracho ve diğerlerinin
(1984) yılında yapmış olduğu ‘Bilişsel Süreçler ve Çocukların Öğrenimi: Bilişsel
Süreçlerde Bireysel Varyasyon’ isimli çalışmasında; eğitimin öğrencilere sunduğu
kaynaklar ve öğrencilerin bu kaynaklardan yararlanabilme becerisini geliştirmek
maksadıyla bilişsel becerilere daha çok önem verilmesi kanısına varmıştır. Yapılmış
olan bu çalışma alan dışı olmasına rağmen bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları
ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir (Sracho ve diğerleri,1984; Akt; Üçal,2020).
Peterson’un (1978) yılında yaptığı ‘Öğrenme Sırasında Öğretmenlerin Bilişsel Süreçlere
İlişkin Raporları’ isimli araştırmasında öğrencilerinin yeterliliklerinin farkına varma
geliştirme ve planlamada bilişsel süreçler ve öğrenci başarısı arasında olumlu yönde
ilişki tespit etmiştir. Yapılmış olan bu çalışma alan dışı olmasına rağmen bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir (Peterson,
1978; Akt; Üçal,2020). Woltz tarafından (2010) yılından yapılan ‘Öğrenmeye Yönelik
Örtük Bilişsel Süreçler’ isimli çalışmada, bireysel farklılıkların kanıtı olarak tekrarlama
hazırlanması, örtük süreçlerde bilişsel becerilerinin kazanılmasının altında yatan
olguları temsil edeceğini düşünmüştür. Bu düşünceler Richard Snow öğrencilerin
yetenekleri geliştirme anlamında faydalı teorisiyle paraleldir. Yapılmış olan bu çalışma
alan dışı olmasına rağmen bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile
paralellik göstermektedir (Woltz, 2010). Gün tarafından (2012) yılında yapılan ‘Stresle
Başa Çıkma, Bilişsel Süreçler ve Dindarlık Üzerine Bir inceleme’ isimli çalışmada;
yaşamımızın her anında bizi pozitif ve negatif yönde etkileyen ve tetikleyen duygulara

6
ihtiyaç vardır. Bu duyguların ortaya çıkma aşamasında en doğru yol bilişsel süreçler
aracılığıyla ortaya çıkmasıdır (Gül, 2012). Yapılmış olan bu çalışma alan dışı olmasına
rağmen bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik
göstermektedir. Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Anabilim Dalında Antoine Bilin
(2017) tarafından yapılan Anksiyetenin Dikkat ve Bilişsel Süreçler ile İlişkinin
İncelenmesi isimli çalışmasında elde edilen verilere göre bilişsel yanlılığın, tehdit,
hatırlama performansına anlamlı bir farklılık olmadığı, genel anlamda tehdit anlamı
içeren cümleler anksiyeteyi etkilemediği görülmüştür (Bilgin, 2017). Yapılmış olan bu
çalışma alan dışı olmasına rağmen bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve
hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Kılıç Tarafından Van Yüzüncü Yıl
Üniversitesinde (2011) Yılında yapılan Sağlıklı Kişilerdeki Uyku Eksikliği Sonrasında
Oluşan Duyguların ve Bilişsel Süreçlerdeki Değişiklikler ve Biyokimyasal Değişiklikler
Arasındaki İlişkiyi İncelemek isimli çalışmasında 32 kişinin gönüllü olarak katıldığı
çalışmada veriler ışığında uykusuzluk durumunun depresyon ve yorgunluğu tetiklediği
görülmüştür (Kılıç, 2011). Yapılmış olan bu çalışma alan dışı olmasına rağmen bizim
yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Ülger
tarafından Ufuk Üniversitesi Psikoloji Anabilim Dalı’nda (2019) yılında yapılan ‘Şiddet
Mağduru Kadınların Bilişsel Süreçlerin Nöropsikolojik Testlerde Değerlendirilmesi
Şiddetin Bellek ve Dikkate Etkisi’ isimli çalışmada 40 tane şiddet mağduru kadına
TSBB geliştirilmiş ve kontrol deney grubu arasında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır.
Ülger (2019). Yapılmış olan bu çalışma alan dışı olmasına rağmen bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Dilmaç ve
Yılmaz’ın (2019) yılında yaptığı ‘Öğretmen Adaylarına Bilişsel Farkındalık Düzeyleri,
Öznel Mutluluk ve Sıkıntıyı Tolere Etme Arasındaki Yordayıcı İlişkiler’ adlı çalışmada
öğretmen adaylarının problemler tolere etme ve mutluluk seviyeleri arasındaki ilişkileri
incelemiştir. Elde edilen veriler doğrultusunda mutluluğun stresi tolere ettiği
gözlemlenmiştir (Dilmaç ve Yılmaz, 2019). Yapılmış olan bu çalışma alan dışı olmasına
rağmen bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik
göstermektedir. Mayoral tarafında (2015) yılında yapılan ‘Okul Öncesi Çocuklarda
Bilişsel Süreçlerinin İyileştirilmesi’ adlı çalışmaya 97 öğrenci katılmıştır. Çalışmalarda
elde edilen veriler doğrultusunda bilişsel süreçler verimli kullanıldığı zaman çocuklarda
matematiksel zekâ ve iletişim becerilerinin pozitif yönde geliştiği tespit edilmiştir
(Mayoral,2015). Yapılmış olan bu çalışma alan dışı

6
olmasına rağmen bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile
paralellik göstermektedir. Bayraktar’ın (2018) yılında yapmış olduğu bu araştırmada
kubaşık öğrenme modelinde öğrencilerin eğitim hayatına etiklerini ortaya koymayı
amaçlamıştır. Çalışmadan elde alınan veriler doğrultusunda veriler meta analiz yöntemi
ile araştırılması hedeflenmiştir. 1995-2017 yılları arasında 173 tez ve 97 deneysel
çalışma incelenmiştir. Çalışmada elde edilen veriler doğrultusunda kubaşık öğrenme
modelinin öğrencilerin başarılarını arttırdığı gözlemlenmiştir (Bayraktar, 2018).
Yapılmış olan bu çalışma alan dışı olmasına rağmen bizim yapmış olduğumuz çalışma
bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Eğitim programlarının tüm
alanlarda olduğu gibi beden eğitiminde de bilginin toplanması içsel süreçlerle sağlanır.
Bu esaslar bir konu hakkında doğru yorum yapabilme, o konuda doğru kararlar
verebilme gibi kavramları içerir. Birey hareketin amacını, büyüme ve gelişmedeki yerini
doğru sağlık alışkanlıklarıyla pekiştirir. Bu şekilde bilgilerin elde edilmesiyle yapılacak
olan hareketler daha anlamlı ve sağlıklı bir yaşam sürdürmesine olanak sağlayacaktır
(Haloğlu, 2007). Yapılmış olan bu çalışma alan dışı olmasına rağmen bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Tunçel’in
2006 yılında yaptığı çalışmasında kubaşık öğrenme modelinin beden eğitimine, zihinsel
süreçlere ve sosyal davranışlara olan etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Kubaşık
öğrenme modelinin ilköğretimde okuyan 2. kademede yer alan 7. sınıf öğrencilerinin
beden eğitimine sosyal davranışlarına zihinsel süreçlerine olan etkisinin cinsiyetle
arasında ki bağ ele alınmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre sosyal davranışları
önemli ölçüde etkilediği ve genişlettiği ortaya konmuştur (Tunçel, 2006). Yapılmış olan
bu çalışma alan dışı olmasına rağmen bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve
hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Callado’nun 2012 yılında yapmış olduğu
çalışmasında ‘Beden Eğitimi derslerinde yapılandırılmış bir işbirlikli öğrenme
programının ilköğretim 5. ve 6. sınıf öğrencilerine, bu metodolojiyle daha önce
deneyime sahip olan ve olmayan etkilerini test etmeye yöneliktir. İkinci aşamada,
öğrencilerin bir süre sonra alınan dersleri nasıl algıladıklarını belirlemeye çalıştıkları ve
uygulama sırasında toplanan verileri, iki öğretim biriminin işbirlikçi öğrenmesi yoluyla
toplam altı öğrenci grubunda analiz ettik; ek olarak, bir ila beş yıl önce okuldan ayrılan
toplam 10 eski öğrenciye beş bireysel ve bir toplu olarak yapılan bir dizi görüşme
yapılmıştır. Sonuç olarak iş birlikli öğrenmenin öğrencilerin motor performansı
üzerindeki olumlu etkilerini ve öğrencilerin öğrenme sürecine daha

6
fazla özerklik etmesi, sosyal davranışlarda artış ve özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilerin
katılımı gibi bazı sosyal başarıları göstermektedir. Diğer taraftan, zaman geçtikçe,
öğrenciler alınan dersleri işbirlikçi, katılımcı, eğlenceli ve yararlı olarak değerlendirmiş
ve akran desteğini Beden Eğitimi alanında öğrenmelerini sağlayan önemli bir faktör
olarak vurgulamıştır’ (Callado, 2012). Yapılmış olan bu çalışma alan dışı olmasına
rağmen bizim yapmış olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik
göstermektedir. Quinn’ in 2002 yılında yaptığı çalışmada genç erkeklerde meydana
gelen antisosyal davranışların değişikliğini sağlamak ve uygun olan davranışı
kazandırabilmek için planlanmış kubaşık öğrenme modelinin etkisi araştırılmıştır. Bu
araştırmada antisosyal davranışlar devamlı olarak karşı tarafa saldırgan davranma,
çevreye zarar verme ve izin almadan bir şeyleri kullanma olarak açıklanmıştır. Bu
açıklamaya uygun olan, 357 öğrenci içerisinden 42 erkek ve 5 kız olarak öğretmenleri
tarafından belirlenmiştir. Öğrenciler kontrol ve deney grubu olarak ikiye bölünmüştür.
Deney grubunda yer alan öğrencilere zihinsel ve davranışsal yöntemleri kullanmak için
düzenlenmiş kişiler arası problem çözme yeteneklerini öğretmek için pozitif öğrenci
modelleri kullanılarak altı hafta boyunca yapılandırılmış kubaşık öğrenme modeli
kullanılmıştır. Uygulamadan elde edilen sonuçlara göre ise, öğrencilerin akademik
sürece katılım oranlarında artış olmakla beraber, yapılan müdahale öğrencinin
antisosyal davranışını ve olumsuz iletişimini anlamlı derecede azalttığı görülmemiştir
(Quinn, 2002). Yapılmış olan bu çalışma alan dışı olmasına rağmen bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ve hipotezimiz ile paralellik göstermektedir. Bilişsel
süreçler: Dikkat; herhangi bir uyarıcıya bireyin odaklanma yeteneğidir. Başka bir
deyişle de uyarılma esnasında uyarana odaklanma durumu olarak tanımlanabilir.
Algılama; çevreden gelen uyaranların tanımlanma yapılma sürecidir. Algılamada
geçmiş öğrenmeler oldukça önemlidir ve bireysel farklılıklar ön plana çıkar. Tekrar;
elde edilenle bilgileri kısa süreli bellekte daha uzun süre kalma maksadıyla tekrarlar
yapmak gereklidir. Uzun süreli bellekte depolamak için gereklidir (Çeliköz ve diğerleri,
2012).

Tablo8. İncelendiğinde; kontrol grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin dikkat


düzeylerini gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan ortaöğretim
öğrencilerin bilişsel puanları arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır (p<0,089). Etki
büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d) kontrol grubunun yani fiziksel aktivitenin
ortaöğretim öğrencilerinin dikkat düzeylerini küçük derecede etkilediğini söyleyebiliriz.

6
Çalışmadan elde edilen bulgular doğrultusunda bireylerin ön test ve son testleri arasında
anlamlı bir farklılık bulunmamıştır. Veriler ışığında değerlendirme yapacak olursak
ortaöğretim öğrencilerinin günlük yaşamlarını herhangi bir fiziksel değişiklik olmadan
devam ettirmeleri durumunda dikkat düzeylerinde gelişim olmayacaktır. Bu nedenden
ötürü öğrencilerin dikkat seviyesi yükseltmek isteyen öğretmenler için fiziksel aktivite
oldukça önemlidir.

Dikkat, beynimizde yer alan bilgilerden gerekli olanların alınıp bir yere yönlendirilmesi
olarak tanımlamak mümkündür. Bu süreç sinir sistemimizin görevleri arasındadır.
Dikkatin yapı taşları, odak, bilinçli olma durumu ve konsantre olabilme yeteneği olarak
tanımlamak mümkündür. Bedenimiz günlük hayatta ve fiziksel aktivite sırasında birden
çok işlemi aynı anda yapabilme kapasitesine sahiptir. Bu kapasite de yönlendirici olgu
dikkattir. Sinir sistemi ile beraber ihtiyaç duyulan bilgileri yönlendirirken ihtiyaç
olmayan bilgileri süzerek dikkati bir konuya verme sürecini tamamlayabilmekteyiz
(Yenidünya, 2023).

Tablo9. İncelendiğinde; kontrol grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel


düzeylerini gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan ortaöğretim
öğrencilerin bilişsel puanları arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır (p<0,253). Etki
büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d) kontrol grubunun yani fiziksel aktivitenin
ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel düzeylerini küçük derecede etkilediğini
söyleyebiliriz. Sedanter yaşam tarzında olan bireyler beden eğitimi dersine maruz
kalsalar dahi bilişsel düzeylerinde de gelişim olmadığı görülmektedir.

Çalışmada elde edilen bulgular doğrultusunda fiziksel aktivite yapmayan ortaöğretim


öğrencilerinin bilişsel düzeylerinde herhangi bir değişim gözlenmemiştir. Özellikle
yetişme çağında olan bireylerin bilişsel yeterlilik düzeyleri oldukça önemlidir.
Çalışmamızdan elde ettiğimiz veriler doğrultusunda da fiziksel aktivite bu konuda
büyük bir önem taşımaktadır.

Tablo10 İncelendiğinde; deney ve kontrol grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin


dikkat düzeylerinin gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan
ortaöğretim öğrencilerinin toplam dikkat puanları arasında anlamlı farklılık bulunmuştur
(p<0,001). Bu farklılık sonucunda dikkat ön test puan ortalamaları 65.13 iken son test
ortalamaları

6
93.06’dır. Etki büyüklüğüne bakıldığında ( cohen’s d) deney grubunda fiziksel
aktivitenin ortaöğretim öğrencilerinin dikkat düzeylerini büyük derecede etkilediğini
söyleyebiliriz. Fiziksel aktivitenin birçok olumlu etkisinin yanı sıra dikkat yeteneğimiz
ve alt boyutları hakkında oldukça önemli bir yerde olduğunu söylemek mümkündür.
Dikkat yeteneğimizi geliştirmek maksadıyla fiziksel aktivite tercih edilebilir.

Dikkat, çevremizdeki birçok uyarana rağmen bireyin algılarını belirli bir noktaya ve
diğer uyaranlara kapalı olma durumu olarak tanımlanabilir. Dikkat olmadan gelişimin
ve öğrenmenin mümkün olduğunu söyleyemeyiz çünkü insan zihni gelen uyaranları
süzmek mecburiyetindedir. Dikkat, sporda yüksek performanslar ortaya koyulmasına ve
bunun sonuca yansımasında yani başarı için büyük bir olgudur. Sınırsız şekilde uyaranı
en iyi şekilde süzüp analiz etmek ve bireyin kendinde bulundurduğu kaynakları etkili bir
şekilde yapabilmesi dikkat yeteneği ile alakalıdır. Dikkat, kişilerin duyu organlarıyla
ulaştığı ve farkına vardığı fenomenal çevresinden gelen uyaranlara karşı zihnini
yönlendirmesi olarak tanımlanabilir. Dikkat, çevredeki çok sayıda uyaranın karşısında o
anki ihtiyaçlar doğrultusunda ne ile ilgilenmesi gerektiğine karar veren olgudur
(Sürücü,2016). Dikkat, günümüzden bir asır önce William James’in aynı anda birkaç
uyarandan birinin zihnimizde belirgin bir şekilde algılanması şeklinde açıklamıştır.
Diğer tanımlara göre de dikkat belli olguların daha keskin ve etkin olarak zihnimizde
seçilmesini ifade eder (Orhan, 2018). Dikkat, seçici bir filtre görevi göstermektedir. Bu
bahsi geçen filtre, zihnin gelen uyarıları nasıl eleyeceğine, neyi alacağına karar veren bir
olgudur. Gelen bilginin kısa süreli belleğe mi yoksa uzun süreli belleğe mi
aktarılacağına karar vermek bu filtrenin görevidir (Aydın,2017). Dikkat, etrafımızdaki
bilgeleri tamamıyla işleyemeyen insanoğlunun sınırlı kapasitesine birçok bilgi sağlamak
için gereklidir (Dewey, 1989; Akt. Karaduman, 2004). Okul çağındaki bireylerin
yetenekleri doğrultusunda yönlendirilmeleri oldukça önemlidir. Spor alanı için, diğer
alanlarda olduğu gibi dikkat unsuru oldukça önemlidir. Dikkatin önemi, öğrenmenin
artmasında ve ilerlemesi için etkili bir unsurdur. İnsanın kendi doğasını iç dünyasını
keşfetme sürecinde de dikkatin büyük bir önemi vardır. Kişilerin başarılı insanlar
olabilmesi için dikkat becerilerinin yüksek olması gerekir (Gözalan, 2013). Dikkat,
kalabalıkta yürüme, rutin ev işleri veya okul yaşantısı ve bilişsel fonksiyonlar için en
önemli yapı taşlarındandır. Çevredeki sayısız uyarıları duyularımızla algılarız fakat
işlemeyiz. Dikkat bu uyarıcılardan hangisinin işleneceğine karar vermek anlamında
oldukça önemlidir (Karaduman, 2004).

6
Gallota ve diğerlerinin (2014) çalışmasında beden eğitimi dersi ve karma fiziksel
aktivite programı ile çocukların dikkat düzeyini incelemeyi amaçlamıştır. Beden eğitimi
dersinin ve fiziksel aktivitenin küçük bireylerin dikkat seviyesini arttırdığı
gözlemlenmiştir (Gallota ve diğerleri, 2014). Yapılmış olan bu çalışma, bizim yapmış
olduğumuz çalışma bulguları ile paralellik göstermektedir. Gall ve diğerlerinin (2018)
yılındaki çalışmanın amacı, bulunduğu bölge itibari ile aktiviteden yoksun olan
çocukların fiziksel aktivite programı ile dikkat becerilerini ve akademik performansını
üst düzeye çıkartmayı amaçlamıştır. 8-13 yaş aralığındaki çocuklara 20 hafta boyunca
okul tabanlı fiziksel egzersiz yaptırmıştır. Çalışmasından elde ettiği sonuçlar; fiziksel
olarak aktif olan bireyler daha zinde olduğu için dikkat becerilerinin ve akademik
performansının daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir (Gall ve diğerleri, 2018). Egmond
ve diğerlerinin (2012) yılında yaptığı ergenlik dönemindeki bireyleri birçok değişken ve
parametre üzerinden incelemiştir. Yapılan bu çalışmayı dikkat ve dikkatin alt boyutunda
inceleyecek olursak sedanter yaşam tarzı bilişsel süreçlerimizi ve dikkat becerilerimizi
olumsuz etkilemektedir. Fakat düzenli fiziksel aktivite dikkat eksikliğinin
düzeltilmesinde önemli bir rol oynamaktadır (Egmond ve diğerleri, 2012).

Tablo 11. İncelendiğinde; deney ve kontrol grubuna göre ortaöğretim öğrencilerinin


bilişsel düzeylerini gösteren ön test ve son test sonuçlarına göre araştırmaya katılan
ortaöğretim öğrencilerinin toplam bilişsel düzey puanları arasında anlamlı farklılık
bulunmuştur (p<0,031). Bu veriler sonucunda bilişsel düzey ön test puan ortalamaları
62.73 iken son test ortalamaları 54.20’dir. Etki büyüklüğüne bakıldığında (cohen’s d)
deney grubunda fiziksel aktivitenin ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel düzeylerini küçük
derecede etkilediğini söyleyebiliriz. Deney ve kontrol grubumuz aynı yerde yaşayıp
aynı yemekler ile beslenip benzer düzeyde sınıflarda olsalar da 10 haftalık fiziksel
aktivite programına maruz kalan öğrencilerin bilişsel düzeylerinin yapılan fiziksel
aktiviteyle geliştiğini söylemek mümkündür.

Bayındır tarafında yapılan (2006) ‘Öğrenme Stratejilerinin Öğretim ve Bilişsel


Süreçlere Yansıması’ adlı çalışma İstanbul ilinde 2004-2005 yıllarında çalışan 260
öğretmen ve 500 öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Çalışma verilerine göre
öğretmenlerde öğretim stratejilerinin öğrenme ihtimallerinden daha düşük olduğu tespit
edilmiştir, stratejiler öğrencilere açıklandığında ise öğretme olasılıkların düşük,
katılım oranının

6
yüksek olduğu tespit edilmiştir (Bayındır, 2006). Üçal’ın (2019) ‘Geleneksel Yaklaşım
ve Doğrudan Öğretim Modelinin Ortaöğretimde Öğrenim Gören Öğrencilerin Bilişsel
Süreçlere Etkisi’ adlı çalışmasında doğrudan öğretim ile öğrencilerin bilişsel
yeteneklerini arttırmayı planlamıştır (Üçal,2019). Maroya’nın (2015) yılında yaptığı
‘Okul Öncesi Çocuklarda Bilişsel Süreçlerin İyileştirilmesi’ isimli çalışmada çocukların
bilişsel süreçlerini etkin kullandığı taktirde ardışık iletişim becerilerinin ve matematiksel
zekanın pozitif yönde geliştiği gözlemlemiştir (Maroya, 2015). Bireyin bilgiyi
öğrenmesi ve bunu içselleştirmesi, karşılaştığı problemlere çözüm bulabilmesi,
öğrendiklerini günlük yaşantısına ve okul ortamına adapte etmesi mümkündür. Bilimsel
süreçlerle alakalı bu beceriler, bireylere sorumluluklar verip aktif öğrenenler durumuna
getirmektedir. Biliş kelimesinin anlamı hatırlama, algılama, düşünme, sezme, problem
çözme ve geri getirme gibi zihinle yapılan işlemler bütünü olarak tanımlanabilir
(Şardağ, 2013). Bilişsel süreçler, bilginin kazanımı, saklanması, yorumlanması ve
ortaya çıkarılmasında rol oynayan zihinsel işlemlerden birisidir. Bu süreçlerde dikkat,
algı, öğrenme ve problem çözme gibi etkinlikler bulunur. Beyine verilen görevler
doğrultusunda zihinsel süreçlerde bilişsel süreçler eş anlamlı olaraktan kullanılmaktadır
(Dan, 2010). Ergenlik öncesinde kişilerde fiziksel gelişim dursa bile kişiliğin gelişmesi,
ruhsal ve sosyal yönde devam eder. Bilişsel performansın üzerine yapılan araştırmalar,
hafif ve orta şiddetteki egzersizlerin bilişsel performansı geliştirdiği düşünülmektedir
(Başoğlu, 1995).

Tablo 12. incelendiğinde fiziksel aktivite yapan ortaöğretim öğrencilerinin dikkat ön test
ile son test arasında pozitif bir korelasyon vardır (r=0,770, p=0,001). Bu analiz
sonucunda fiziksel aktivitenin ortaöğretim öğrencilerinin dikkat düzeylerini geliştirdiği
anlaşılmaktadır. Günümüz teknolojik gelişmeleriyle özellikle ortaöğretim düzeyindeki
bireylerin dikkat süresi kısalmıştır. Bu olumsuz etkilerin azaltılması maksadıyla fiziksel
aktivite yapmanın olumlu etkilerinin olduğu söylemek mümkündür.

Tablo 12. incelendiğinde fiziksel aktivite yapan ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel ön


test ve dikkat ön test arasında ilişki yoktur (r=-0,055, p=0,846). Sedanter yaşam
tarzındaki bireylerin herhangi bir aktivite yapmadan önce bilişsel süreçlerinin ve dikkat
becerilerinin arasında bir ilişkinin olmadığını söylemek mümkündür. Daha önce fiziksel
aktivite yapmayan öğrencilerin bilişsel düzeyleri ve dikkat seviyeleri arasında fark
olmamasının

6
sebebi olarak öğrencilerin yaşam biçimleri ve bölgenin şartlarından kaynaklanan
olumsuz etkilerin olduğunu söyleyebiliriz.

Tablo 12. incelendiğinde fiziksel aktivite yapan ortaöğretim öğrencilerinin dikkat ön test
ve bilişsel son test arasında ilişki yoktur (r=-0,071, p=0,801). Fiziksel aktivite hem
bilişsel süreçlerimizi hem de dikkat yeteneğimizi olumlu yönde geliştirmektedir. Fakat
bu yapılan çalışmada dikkat becerileri ve bilişsel süreçleri arasında doğrudan bir
ilişkinin olduğunu söylemek mümkün değildir. Bunların sebebi olarak test aşamasında
öğrencilerin bulundukları ortamdan kaynaklı çevresel faktörlerin etkisinin olduğunu
söyleyebiliriz. Kontrol ve deney grubunda bulunan öğrencilerin aynı yerde
konaklamaları, aynı okulda eğitim görmeleri nedeniyle gelişim süreçlerinin olumsuz
etkilendiğini söylemek mümkündür. Olumsuzluklar neticesinde, yapılmış olan bu
çalışmada öğrencilerin bilişsel süreçleri ve dikkat seviyelerini etkileyen nedenler
arasında bulunan çevresel faktörler, sosyo-kültürel yaşam ve bireysel farklılıkların
önemli bir yere sahip olduğu görülmektedir.

Tablo 12. incelendiğinde fiziksel aktivite yapan ortaöğretim öğrencilerinin bilişsel ön


test ve bilişsel son test arasında ilişki yoktur (r=0,024, p=0,933). Fiziksel aktivitenin
bireylerin bilişsel süreçlerini güçlendirdiğini yapılan birçok çalışmanın sonucunda
söylemek mümkündür. Bu çalışmada ise fiziksel aktivite yapmadan önceki bilişsel
süreçler ile fiziksel aktivite sonrası bilişsel süreçler arasında bir ilişki olduğunu
söylemek mümkün değildir. Bunun sebebi olarak çalışmanın fiziki şartlar açısından zor
bir bölge de yapılmış olması öğrencilerin bilişsel süreçlerini etkileyen çevresel faktörler
ve aynı okulda bulunmuş olmalarının etkisi vardır.

7
4.1. Genel Sonuç

Genel bir sonuca varacak olursak fiziksel aktivitenin, çalışma grubumuz olan
ortaöğretim öğrencilerinin dikkat ve bilişsel süreçlerini pozitif yönde etkilediğini
söylemek mümkündür.

Kişiler yaşam standartlarını etkili bir biçimde organize ederek davranışlarını fiziksel
aktiviteye yönelik olarak pozitif yönde ilerletmelerini sağlıklı yaşam biçimi olarak
tanımlamaktadır. Bireylerin fiziksel aktiviteyi, yaşam rutinleri içersine koyması bilişsel
süreçlerinin verimliliğinin artması konusunda önemli olduğu söylenebilir (Gözeltik,
2023) Bu çalışma bizim hipotezimiz ile paralellik göstermektedir.

Dikkat; bir duruma konsantre olabilme, zihni istenilen duruma yönlendirebilme yeteneği
olarak tanımlayabiliriz. Yapılan çalışmalarda dikkat yeteneğimizin doğumdan hemen
sonra kısa sürede gelişmeye başladığı görülmektedir. Gelişmeye başlayan dikkatle
birlikte çevreye olan uyumda pozitif anlamda artmaktadır (Gezen, 2022).

Eğitim süreci düşünüldüğünde hedeflere en verimli yoldan ilerlemek, en faydalı çıktılar


için çalışmak oldukça önemlidir. Bu süreçlerin tamamında bilişselliğin önemi oldukça
fazladır. Eğitimdeki bilişsel süreçlerin amacı irdelendiğinde, kariyer alanında bilgi ve
becerileri aktarımını artırmak hedeflenmektedir. Beden eğitimi alanına bilişsel süreçler
ilişkilendirilecek olursak, antrenörler uzun yıllar hedefleri doğrultusunda sporcularını
profesyonel yolda geliştirmeyi düşünür. Eğitim ve bilişsel süreçlerin ortak noktası ise
ileriye dönük planlardır (Juan,2009).

Kişilerin bilgiyi öğrenmesi ve bunu içselleştirmesi, alt boyutlarına inebilmesi


karşılaştığı problemlere çözüm bulabilmesi, öğrendiklerini günlük yaşantısına ve okul
ortamına adapte edebilmesi oldukça önemli bir husustur. Bilişsel süreçlerle alakalı bu
beceriler, bireylere sorumluluklar verip aktif öğrenenler durumuna getirmektedir. Belli
zaman dilimlerinde yaptırdığımız fiziksel aktivite programı öğrenciler üzerinde gelişim
göstermiştir. Fiziksel aktivitenin bilişsel süreçlerin basamakları olan; bilme, anlama,
kavrama, analiz, sentez ve değerlendirme süreçlerinin hepsine olumlu yönde katkı
sağladığını söyleyebiliriz. Fiziksel aktivitenin birçok olaya faydası olduğu gibi dikkat
becerisine de faydası vardır. Dikkatin birçok türü bulunmaktadır. Bunlardan bazıları;
odaklanmış dikkat, sürdürülen dikkat, seçici dikkat, bölünmüş dikkat vb. Fiziksel
aktivite

7
öğrencilerin bütün dikkat becerileri üstüne de olumlu katkılar sağlamıştır. Dikkat,
sporda yüksek performanslar ortaya koyulmasına ve bunun sonuca yansımasında yani
başarı için büyük bir olgudur. Sınırsız şekilde uyaranı en iyi şekilde süzüp analiz etmek
ve bireyin kendinde bulundurduğu kaynakları etkili bir şekilde yapabilmesi dikkat
yeteneği ile alakalıdır (Şardağ, 2013).

4.2.Öneriler

4.2.1 Genel Öneriler

1. Beden eğitimi dersleri genel olarak pasif olarak işlenmekte olup, öğrencilerin bilişsel
düzeylerini ve dikkat seviyelerini üst düzeye çıkarmak için fiziksel aktiviteye yer
verilmeli.

2. Ortaöğretimde öğrenim gören öğrencilerin bilişsel düzeyleri ile dikkat becerilerinin alt
boyutları incelenmeli.

4.Fiziksel aktivite, bilişsel süreçler ve dikkatin önemi ortaöğretim öğrencileri dışında


üniversite de öğrenim gören öğretmen adaylarına da bu kavramlarının ne kadar önemli
olduğu bilgisi verilmeli.

4. Beden eğitimi dersleri fiziksel aktivite programları için yönlendirici olmalı.

5. Eğitsel anlamda fiziksel aktivite ile kazanımlar oluşturulmalı ve ortaöğretim


öğrencilerinin pedagojik (zihinsel, duygusal ve sosyal) olarak gelişimleri desteklenmeli
ve her sınıf düzeyindeki öğrenciye fiziksel aktivite fırsatı tanınmalı.

6. Yapılan bu çalışma farklı okullarda ve daha geniş örneklem gurubu ile tekrar yapılmalı.

4.2.2. Araştırma Sonuçlarına Göre Öneriler

1. Bilişsel düzeyleri yükseltilmek istenen öğrencilere fiziksel aktivite programları


uygulanmalı.

2. Dikkat becerileri yükseltilmek istenen öğrenciler fiziksel aktivite programlarına


yönlendirilmeli.

7
3. Fiziksel aktivite kullanılarak öğrencilerin bilişsel performansı düzeyleri
geliştirilebilmeli.

4. Ortaöğretimde öğrencilerin yetenekleri geliştirilmeye açık olduğu için fiziksel


aktivite programları daha fazla uygulanmalı.

7
KAYNAKÇA

Açıkgöz, Ü. K. (1992). İşbirlikli Öğrenme: Kuram, Araştırma ve Uygulama. Uğurel Matbaası,


Malatya.

Adsız, E. (2010). İlköğretim Çağındaki Öğrencilerde Düzenli Yapılan Sporun Dikkat Üzerine
Etkisinin Araştırılması. Ege Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Sporda Psiko-
Sosyal Alanlar Anabilim Dalı Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Antunes, H. K.M, Santos, R. F., Cassilhas R, Santos, R. V.T. Bueno O. F.A and Mello M. Túlio
De, (2006). Reviewing on Physical Exercise and The Cognitive Function, Rev Bras Med
Esporte 12(2): Avanoğlu108-114.

Arı, R, Üre, Ö. Ve Yılmaz, H. (1999). Gelişim ve Öğrenme Psikolojisi, Eğitimin Psikolojik


Temelleri. Mikro Yayınları,2, Konya.

Artal, M., Sherman, C. (1998). Exercise Against Depression. The Physician and Sports
Medicine, 26(10): 57-61.

Asan, R. (2011). Sekiz Haftalık Masa Tenisi Egzersizinin 9-13 Yaş Arası Çocuklarda Dikkat
Üzerine Etkisi. Selçuk Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Beden Eğitimi ve Spor
Anabilim Dalı, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi.

Aydın, S. Ü. (2017). Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğunda Mir-124-3p, Mir-4447, Mir-


107, Mir-Let-7d ve Mir-5692b Mirnalarının Ekspresyon Profilleri

Atakurt, E., Şahan, E. Ve Erman. K. A. (2017). Oryantiring Eğitiminin Dikkat ve Bellek


Üzerine Etkisinin İncelenmesi Spormetre,15 (4):127-134.

Avanoğlu, A., Karakaya, F. Ve Hazar S. (2020). Fiziksel Aktivite Düzeyi ile Dikkat Seviyesi
Arasındaki İlişkinin İncelenmesi. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Spor Bilimleri Dergisi
1(1):10-16.

Aydın A. (1999). Gelişim ve Öğrenme Psikolojisi. Anı Yayıncılık, Ankara.

Baymur, F. (1984). Genel Psikoloji. İnkılap Kitabevi, 9, İstanbul.

7
Baykal, S., Nalbantoğlu, A., Yıldız, T., & Meriçli, M. (2018). Dikkat Eksikliği Hiperaktivite
Bozukluğunda Prenatal ve Postnatal Özellikler. Zeynep Kâmil Tıp Bülteni.

BALCI, E., & Burcu, S. E. L. (2017). İlkokul Türkçe Ders Kitaplarında Yer Alan Çocuk
Edebiyatı Ürünlerinde Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliğini Besleyen Düşünme
Biçimleri. Türkiye Sosyal Araştırmalar Dergisi, 21(3), 723-740.

Bayındır, N. (2006). Öğrenme Stratejilerinin Öğretimi ve Bilişsel Süreçlere Yansıması


(Doctoral Dissertation, Marmara Universitesi (Turkey)).

Büyüktaşkapu, S., Çeliköz, N., & Akman, B. (2012). Yapılandırmacı Bilim Eğitimi
Programı’nın 6 Yaş Çocuklarının Bilimsel Süreç Becerilerine Etkisi. Eğitim ve Bilim,
37(165).

Bulut, G. Y. (2023). Çocuklarda Bazı Fiziksel Uygunluk Parametreleri ile Dikkat ve Akademik
Başarı Arasındaki İlişkinin İncelenmesi (Master's Thesis, Bursa Uludağ Üniversitesi).

Bora, M.V. (2013). Beden Eğitimi Öğretmeni ve Sporcu Öğrenciler Arasındaki İletişimin,
Sportif Başarı Motivasyonuyla İlişkisi. Harran Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü,
Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Booth, VM, Rowlands, Av ve Dollman, J. (2015). Çocuklar ve Ergenler Arasında Fiziksel


Aktivite Zamansal Eğilimleri. Sporda Bilim ve Tıp Dergisi, 18 (4), 418-425.

Cornelius, C., Fedewa, A. ve Toland, M. (2020). Ergenler İçin Sınıf Temelli Bir Fiziksel
Aktivite Müdahalesi: Öz-Yeterlik, Fiziksel Aktivite ve Görev Davranışı Üzerinde Bir
Etkisi Var Mı? Sağlık Psikolojisi Raporu, 8 (4), 408-427.

Chang, Y. K., Pan, C. Y., Chen, F. T., Tsai, C. L., & Huang, C. C. (2012). Effect Of Resistance-
Exercise Training On Cognitive Function in Healthy Older Adults: A Review. Journal
of Aging & Physical Activity, 20(4).

Chang, YK, Chi, L., Etnier, JL, Wang, CC, Chu, CH ve Zhou, C. (2014). Akut Aerobik
Egzersizin Bilişsel Performansa Etkisi: Kardiyovasküler Uygunluğun Rolü. Spor ve
Egzersiz Psikolojisi, 15 (5), 464-470.L

7
Cornelius, C., Fedewa, A., & Toland, M. (2020). A Classroom-Based Physical Activity
İntervention For Adolescents: is There and Effect On Self-Efficacy, Physical Activity,
and on-Task Behavior? Health Psychology Report, 8(4), 408-427.

Calitri, R., Lowe, R., Eves, F. F., & Bennett, P. (2009). Associations Between Visual Attention,
İmplicit And Explicit Attitude and Behaviour For Physical Activity. Psychology And
Health, 24(9), 1105-1123.

Camnalbur, M., & Mutlu Bayraktar, D. (2018). İşbirlikli Öğrenmenin Akademik Başarı Üzerine
Etkisi: Bir Meta-Analiz Çalışması. Itobiad: Journal of The Human & Social Science
Researches, 7(2).

Choi SM., Sum RKW., Wallhead T., Sit CHP., Ha ASC., Shy DY., Wei FM. (2020). Preservice
Physical Education Teachers'perceived Physical Literacy and Teaching Efficacy.
Journal of Teaching İn Physical Education. 40(1), 146-156.

Choudhury A, Lip GYH. Exercise and Hypertension. Journal of Human Hypertension.


2005;19: 585-587.

Çeliköz, N. (2018). İlkokul Öğretmenlerinin Üst-Bilişsel Okuma Stratejilerini Kullanabilme


Düzeyleri. International Online Journal of Educational Sciences, 10(2).

Çelebi, F. (2000). 12-14 Yaş Grubu Puberte Dönemi Spor Yapan ve Sedanter Öğrencilerin
Posturel ve Biyomotor Özelliklerinin Karşılaştırılması. Muğla Üniversitesi, Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Yüksek
Lisans Tezi.

Çolakoğlu, M. Tiryaki, Ş. Ve Moralı, S. (1993). Konsantrasyon Çalışmalarının Reaksiyon


Zamanı Üzerine Etkisi. Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri Dergisi, 4(4): 32-47.

Çolakoğlu, M., Tiryaki, S. Ve Moralı, S. (1993). Konsantrasyon Çalışmalarının Reaksiyon


Zamanı Üzerine Etkisi Hacettepe Spor Bilimleri Dergisi, 4(4):32-47.

Daki, J., & Savage, R. S. (2010). Solution-Focused Brief Therapy: Impacts on Academic and
Emotional Difficulties. The Journal of Educational Research, 103(5), 309-326.

7
Demirel, Ö. (2003). Kuramdan Uygulamaya Eğitimde Program Geliştirme. Pegema Yayıncılık,
5, Ankara.

Doymuş, K, Şı̇ mşek, Ü. Ve Şı̇ mşek, U. (2005). A Review On Cooperative Learning Method: I.
Cooperative Learning Method And Studies Releated With This Method. Erzincan
Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 7(1): 59-83

Dilmaç, B., & Yılmaz, M. (2019). Öğretmen Adaylarında Bilişsel Farkındalık Düzeyleri, Öznel
Mutluluk ve Sıkıntıyı Tolere Etme Arasındaki Yordayıcı İlişkiler. Opus International
Journal of Society Researches, 10(17), 1125-1155

Dudley DA. (2015). A Conceptualmodel Of Observed Physical Literacy. The Physical


Educator. 72(5), 236-260.

Erickson K, Hillman K.C ve Kramer A. F (2015). Physical Activity, Brain, and Cognition,
Current Opinion İn Behavioral Sciences 4(1):27–32.

Ellen, F., Storandt, M. Ve Birge, S. (1999) The Relation Between Psychometric Test
Performance and Physical Performance İn Older Adults. Journals Of Gerontology
Series A: Biomedical Sciences And Medical Sciences 54(8):428-432

Erkal, M., Güven, Ö. Ve Ayan, D. (1998). Sosyolojik Açıdan Spor, Der Yayınları, 3, İstanbul.

Ergün, F. (2020). Yönlendirilmiş Buluş Yöntemi ile İşlenen Beden Eğitimi Dersinin Lise
Öğrencilerinin Biliş Üstü Becerilerine Etkisi (Master's Thesis, Sosyal Bilimler
Enstitüsü).

Ersoy, G. (1986). Spor ve Beslenme. Milli Eğitim Basımevi, 6, Ankara.

Fabre, C., Chamari, K., Mucci, P., Masse-Biron, J. Ve Prefaut, C. (2002). Improvement Of
Cognitive Function By Mental and/or İndividualized Aerobic Training in Healthy
Elderly Subjects. International Journal Of Sports Medicine23(6):415-421.

Gün, E. (2012). Stresle Başa Çıkma Bilişsel Süreçler ve Dindarlık Üzerine Bir
İnceleme (Master's Thesis, Uludağ Üniversitesi).

7
Gallotta, M. C., Emerenziani, G. P., Iazzoni, S., Iasevoli, L., Guidetti, L., & Baldari, C. (2017).
Effects of Different Physical Education Programmes On Children’s Skill-And Health-
Related Outcomes: A Pilot Randomised Controlled Trial. Journal of Sports
Sciences, 35(15), 1547-1555

Geboers, B., De Winter, AF, Luten, KA, Jansen, CJ ve Reijneveld, SA (2014). Yaşlı
Erişkinlerde Sağlık Okuryazarlığının Fiziksel Aktivite ve Beslenme Davranışı ile İlişkisi
ve Sosyal Bilişsel Aracıları. Sağlık İletişimi Dergisi, 19 (Sup2), 61-76.

Gözalan, E. (2013). Oyun Temelli Dikkat Eğitimi Programının 5-6 Yaş Çocuklarının Dikkat ve
Dil Becerilerine Etkisinin İncelenmesi. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Çocuk Gelişimi ve Ev Yönetimi Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Giblin S., Collins DJ., Button C., Macnamara A. (2017). Practical Precursors To Reconsidering
Objective For Physical Activity in Physical Education. British Journal of Sports
Medicine. 51(21), 1572-1572.

Gezen Bölükbaş, M., Vatansever, Ş., & Güngör, A. K. (2022). Okul Öncesi Çocukların Fiziksel
Aktivitelere Katılımının Bazı Fiziksel Uygunluk Parametrelerine ve Dikkat Toplama
Becerisine Etkisi. Turkiye Klinikleri Journal Of Sports Sciences, 14(1).

Gözeltik, M., Keskin, B., & Cengizoğlu, İ. C. Konya İlinde Bulunan Beden Eğitimi
Öğretmenleri, Antrenör ve Sporcuların Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışlarının
Değerlendirilmesi. Yalova Üniversitesi Spor Bilimleri Dergisi, 2(2), 17-28.

Helvacı, M.A. (2002). Performans Yönetimi Sürecinde Performans Değerlendirmenin Önemi.


Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi, 35(1–2): 155–169.

Hoza, B., Smith, AL, Shoulberg, EK, Linnea, KS, Dorsch, TE, Blazo, JA, ... & Mccabe, GP
(2015). Küçük Çocuklarda Aerobik Fiziksel Aktivitenin Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite
Bozukluğu Semptomları Üzerindeki Etkilerini İnceleyen Randomize Bir
Çalışma. Anormal Çocuk Psikolojisi Dergisi, 43 (4), 655-667.

Hill, R.D., Storandt, M. ve Malley, M. (1993). The İmpact of Long-Term Exercise Training On
Psychological Function İn Older Adults. Journal of Gerontology 48(1):12-17.

7
Hillman, C.H., Castelli DM ve Buck SM. (2005). Aerobic Fitness and Neurocognitive Function
in Healthy Preadolescent Children. Medicine and Science in Sports and Exercise
37(11):1967-1974.

Holoğlu, O, G. (2006). İlköğretim İkinci Kademede Öğrenim Gören Kız Öğrencilerin Beden
Eğitimi Dersine Karşı Tutumları. Uludağ Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü
Eğitim- Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.
Bursa

Kablan, Z., Baran, T. Ve Hazer, Ö. (2013). İlköğretim Matematik 6-8 Öğretim Programında
Hedeflenen Davranışların Bilişsel Süreçler Açısından İncelenmesi. Ahi Evran
Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi, 14(1): 347-366

Karaduman BD. (2004). Dikkat Toplama Eğitim Programının İlköğretim 4. Ve 5. Sınıf


Çocuklarının Dikkat Toplama Düzeyi, Benlik Algısı ve Başarı Düzeylerine Etkisi.
Ankara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı,
Yayınlanmamış Doktora Tezi.

Kartal, R., Dereceli, Ç. Ve Kartal A. (2016) Eskrim Sporu Yapan ve Yapmayan 10-12 Yaş
Arası Çocukların Dikkat Düzeylerinin İncelenmesi. Sportif Bakış Spor ve Eğitim
Bilimleri Dergisi, 3 (2):82-88

Karakas, S., Yalin, A., Irak, M., & Erzengin, Ö. U. (2002). Digit Span Changes From Puberty
To Old Age Under Different Levels of Education. Developmental
Neuropsychology, 22(2), 423-453.

Koç, M. (2004). Gelişim Psikolojisi Açısından Ergenlik Dönemi ve Genel Özellikleri, Erciyes
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 1(17): 231-238.

Krathwohl, D.R. (2002). A Revision of Bloom's Taxonomy: An Overview. Theory İnto


Practice, 41(4): 212-218

Kılıç, S. N. (2020). Obezitenin Kadınlarda Sebep Olduğu Hormonal Bozukluklar ve Yol Açtığı
Sorunlar. Sağlık ve Yaşam Bilimleri Dergisi, 2(2), 57-65.

Levin, ME, Hayes, SC ve Waltz, T. (2010). Uygulamalı Araştırmaya Daha Uygun Örtük Bir
Biliş Ölçüsü Oluşturma: Karma Deneme- Örtülü İlişkisel Değerlendirme Prosedürü
(MT- IRAP) Testi. International Journal of Behavioral Consultation and Therapy , 6
(3), 245.

7
Mutlu, O., & Aydın, G. (2017). Fen Bilimleri Öğretmenlerinin Ters Yüz Sınıf Modeline İlişkin
Görüşleri. Uluslararası Uzaktan Öğrenme ve Yenilikçi Eğitim Teknolojileri Konferansı,
219-227.

Mckean M. (2013). Physical Literacy in Children -The Underpinning Competencies


Sports Medicine & Doping Studies. 3, 2.

Maude P. (2013). Growing Physical Literacy in The Young Child. International Council
of Sport Science and Physical Education. 65, 109-114.

Millî Eğitim Bakanlığı. (2014). Çocuk Gelişimi ve Eğitimi: Bilişsel Gelişim. Millî Eğitim
Bakanlığı Yayınları, Ankara

Mayoral-Rodríguez, S., Timoneda-Gallart, C., Pérez-Álvarez, F., & Das, J. P. (2015).


Improving Cognitive Processes İn Preschool Children: The COGEST Programme.
European Early Childhood Education Research Journal, 23(2), 150-163

Morya, A. K. (2018). Commentary On: “Tribal Odisha Eye Disease Study# 4: Accuracy and
Utility of Photorefraction For Refractive Error Correction in Tribal Odisha (India)
School Screening”. Indian Journal of Ophthalmology, 66(7), 934.

Olgun, H., Özer, S. (2006). Doğumsal ve Edinsel Kalp Hastalıkları, Genç ve Çocuklarda Spor.
Hacettepe Tıp Dergisi. 37(1):149-158

Orhan, R. (2019). Türkiye’deki Ortaokul Öğrencilerinin Beden Eğitimi ve Spor Alışkanlıkları.


Kırıkkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 9(1):157-176

Ören, G. (2020). Fokal Epilepsi Bireylerde 8 Haftalık Aerobik Egzersiz Eğitimin Nitelikleri.
Pamukkale Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon
Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Özmutlu İ. (2018). Bilimin İlkeleri Işığında Spor, Gece Kitaplığı, Ankara

Özerkan, K.N. (2004). Spor Psikolojisine Giriş. Nobel Yayın Dağıtım, Ankara.

8
Öztürk, M. (2005). Üniversitelerde Eğitim-Öğretim Gören Öğrencilerde Uluslararası Fiziksel
Aktivite Anketinin Geçerliliği ve Güvenirlik ve Fiziksel Aktivite Düzeylerinin
Belirlenmesi. Hacettepe Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi

Özdil, G., & Aktaş (2011), S. Fiziksel Aktivite ve Dünya Sağlık Örgütünün Bakış Açısı 34-38

Perrig-Chiello, P., Perrig. WJ., Ehrsam. R., Staehelin. HB ve Krings F. (1998). The Effects of
Resistance Training On Well-Being and Memory in Elderly Volunteers. The Effects of
Age Ageing 27(4):469-475.

Polatoğlu, M. (2011). En Etkili Dikkat Geliştirme ve Konsantrasyon Teknikleri. Erbain


Yayınları, 1, İstanbul.

Papathomas, A., Williams, T. L., & Smith, B. (2015). Understanding Physical Activity
Participation İn Spinal Cord İnjured Populations: Three Narrative Types For
Consideration. International Journal of Qualitative Studies On Health and Well-
Being, 10(1), 27295.

Petruska, A. J., Ruetz, F., Hong, A., Regli, L., Sürücü, O., Zemmar, A., & Nelson, B. J. (2016,
May). Magnetic Needle Guidance For Neurosurgery: Initial Design and Proof of
Concept. In 2016 IEEE International Conference On Robotics And Automation (ICRA)
(Pp. 4392- 4397). IEEE.

Savage, R., Cornish, K., Manly, T., & Hollis, C. (2006). Cognitive Processes İn Children's
Reading and Attention: The Role of Working Memory, Divided Attention, and
Response İnhibition. British Journal of Psychology, 97(3): 365-385.

Solmon, M. A., & Garn, A. C. (2014). Effective Teaching İn Physical Education: Using
Transportation Metaphors to Assess Our Status and Drive Our Future. Research
Quarterly For Exercise and Sport, 85(1), 20-26.

Smith, E.E. & Kosslyn, S.M. (2014). Bilişsel Psikoloji Zihin ve Beyin. Nobel Yayınevi. Ankara.

Stadler, R., Sayın, M. (1993). Beden Eğitiminde, Motorsal ve Bilişsel Öğrenmenin Bağlanması.
Eğitim Kurumlarında Beden Eğitimi ve Spor II. Ulusal Sempozyumu (16-18 Aralık)
Manisa.

8
Stork, S. (2001). Space For Cognitive and Social Development. Teaching Elemantary Physical
Education. September 71(7): 279-282

Salvini, M., Gall, S., Müller, I., Walter, C., Du Randt, R., Steinmann, P., ... & Gerber, M.
(2018). Physical Activity and Health-Related Quality of Life Among School Children
From Disadvantaged Neighbourhoods İn Port Elizabeth, South Africa. Quality of Life
Research, 27(1), 205-216.

Sum RKW., Wallhead T., Ha ASC.,Sit CHP. (2018). Effects of Physical Education Continuing
Professional Development On Teachers'physical Literacy and Self-Efficacy and
Students'learning Outcomes. International Journal of Educational Research. 88,1-8

Şahan, H. (2007). Üniversite Öğrencilerinin Sosyalleşme Sürecinde Spor Aktivitelerinin Rolü.


Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Halkla İlişkiler ve Tanıtım Anabilim
Dalı, Yayınlanmamış Doktora Tezi.

Sürücü, A., Ünal, A., & Ünal, E. (2018). Göreceli Yaş Etkisi Dikkat Eksikliği/Hiperaktif
Davranış Riskini Artırıyor Mu? İlkogretim Online, 17(2).

Taylor RS, Brown A, Ebrahim S, Et Al. Exercise-Based Rehabilitation For Patients With
Coronary Heart Disease: Systematic Review and Meta-Analysis of Randomized
Controlled Trials. Am J Med 2004; 116:682-92

Tekkanat, Ç. (2008). Öğretmenlik Bölümünde Okuyan Öğrencilerde Yaşam Kalitesi ve Fiziksel


Aktivite Düzeyler. Pamukkale Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Sporda Psiko-
Sosyal Alanlar Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Tekin, M. (2018) Fiziksel Aktivitenin Bilişsel Gelişim Süreçlerine Etkisi, İlker Özmutlu,
Bilimin İlkeleri Işığında Spor, Gece Akademi, Ankara.

Tomporowski PD. (2003). Effects of Acute Bouts of Exercise On Cognition. Acta


Psychiatr;112(3):297-324.

Tunç, A. (2013). Golf Sporu Yapan Çocukların Dikkat Düzeylerinin İncelenmesi. Selçuk
Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı,
Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi.

8
Tunçel, Z. (2006). İşbirlikli Öğrenmenin Beden Eğitimi Başarısı, Bilişsel Süreçler ve Sosyal
Davranışlar Üzerindeki Etkileri. Dokuz Eylül Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Eğitim Programları ve Öğretim Anabilim Dalı.

Tremblay MS., Carson V., Chaput JP., Connor Gorber S., Dinh T., Duggan M., Zehr L. (2016).
Canadian 24-Hour Movement Guidelines For Children and Youth: An İntegration of
Physical Activity, Sedentary Behaviour, and Sleep. Applied Physiology, Nutrition, and
Metabolism. 41(6), 311-327

Tuzcuoğlu, S., Özcan, G. (2004). Lisanslı Olarak Spor Yapan ve Spor Yapmayan Ortaokul
Öğrencilerinin Üst Bilişsel Farkındalık Düzeyleri. Uluslararası Avrasya Sosyal Bilimler
Dergisi 5(16):158-175

Tekin, M., & Gün, H. (2020). Taktiksel Oyun Yaklaşımının Ortaöğretimde Öğrenim Gören
Öğrencilerin Zihinsel Süreçlere Etkisi. Journal of International Social Research, 69(1).

Tremblay, M. S., Warburton, D. E., Janssen, I., Paterson, D. H., Latimer, A. E., Rhodes, R. E.,
... & Duggan, M. (2011). New Canadian Physical Activity Guidelines. Applied
Physiology, Nutrition, and Metabolism, 36(1), 36-46.

Üçal, G. (2020). Geleneksel Yaklaşım ve Doğrudan Öğretim Modelinin Ortaöğretimde


Öğrenim Gören Öğrencilerin Bilişsel Süreçlere Etkisi (Master's Thesis, Karamanoğlu
Mehmetbey Üniversitesi).

Ülger Z. (2019) Şiddet Mağduru Kadınların Bilişsel Süreçlerinin Nöropsikolojik Testlerle


Değerlendirilmesi: Şiddetin Bellek ve Dikkate Etkisi, Ufuk Üniversitesi Sosyal 89
Bilimler Enstitüsü Psikoloji Anabilim Dalı Psikoloji Programı Yayınlanmamış Yüksek
Lisans Tezi, İstanbul.

Van Egmond, M. E., Dikkers, F. G., Boot, A. M., Van Lierop, A. H. J. M., Papapoulos, S. E., &
Brouwer, O. F. (2012). A Rare Cause of Facial Nerve Palsy in Children: Hyperostosis
Corticalis Generalisata (Van Buchem Disease). Three New Pediatric Cases and A
Literature Review. European Journal of Paediatric Neurology, 16(6), 740-743.

Yönal, M. (2019). Dart Sporunun Dikkat Düzeyine Etkisinin İncelenmesi. Bartın Üniversitesi,
Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı, Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi.

8
Yar, E. B. (2019). Farklı Dikkat Türlerinin Yaşa ve Cinsiyete Göre Değişiminin
İncelenmesi (Master's Thesis, Ufuk Üniversitesi).

Yılmaz, M. Dilmaç, B. (2019). Öğretmen Adaylarında Bilişsel Farkındalık Düzeyleri, Öznel


Mutluluk ve Sıkıntıyı Tolere Etme Arasındaki Yordayıcı İlişkiler. Uluslararası Toplum
Araştırmaları Dergisi, 10(17) :1125-1155.

Whitehead ME. (2010). Physical Literacy: Throughout The Lifecourse. UK. Routledge

Wang, C. H., Chang, C. C., Liang, Y. M., Shih, C. M., Chiu, W. S., Tseng, P., ... & Juan, C. H.
(2013). Open Vs. Closed Skill Sports and The Modulation of İnhibitory Control. Plos
One, 8(2), E55773.

URL:1https://www.fuatcancaliskan.com/post/bilin%C3%A7li-fark%C4%B1ndal%C4%B1kla-
egzersiz-yapmak Erişim Tarihi: 18.06.20202

URL2: https://www.cognifit.com/tr/cognition Erişim Tarihi:25.07.2022.

URL3:https://www.hurriyet.com.tr/aile/sporun-gencler-uzerindeki-faydasi-41520095 Erişim
Tarihi: 09.08.2022.

URL:4https://kamberguluzardemir.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/68/01/703503/dosyalar/2017
_07/21112244_BURDON_DYKKAT_TESTY.pdf Erişim Tarihi:16.06.2022

8
EK

BURDON DİKKAT TESTİ

Adı, Soyadı :

Sınıf ve No :

Yaş : Cinsiyet: Tarih:....../......../.......

a e p z s u a h v k l a s i b i o u o u o e

r v b p m i b i r b s m n t d a u f c f k a

c k a h s e y p h b p s d g y z d v r i f g

y d v c o y e r z h e z s e g m k f z d a y

fsd y ib td h mln iemtg tb d fu

k c i c k o k o s t l u z ug m a f l v u t

i z r f o u d v h y p n b pm v h n n g r y

p v k l n t y o r z n c p h temzioim
r a l y g s o i v a i n a r c h o d b f p h

k u b s y g u e m k l t c g v g r i p c t e

c i t e l r n z f u d b m s h d k u f d s m

s i v e t c p l r g v g c t l r m e u g y e

b o k e h b u k o p f u d o h o r a n i a v

i o s g y l a r m i f b z m e l h t z n z r

o y t n a k v p y k g v n n h v m p b n p y h

v d u o frh itu v lu amfacu lts

o k o k c i c k u f s b t g t m e i n i z h

d tb iy asfy n d zfk mg eszeh z

r e n e o c v d y f f l r v d z y g d z p b e

p y caascg cah tn mp b rib ik p

8
a f n p v d m t o y m i l g d e o t o c n t

l u p z n k r h p u c b o y g u d v y a o l

s z o a p f f t c v k i r b p m n e r g e s

b a h v i h s c k z r f d r a c g y n m h y

t d s v c g z y f m p t r o g e u u b b y h

i u a n y a d u m f a p y z e b k d b o l z

elzh ead ztclp ry fmsn v icv

s b i v m z g p s m r k b k r e h c u v n s

flsleio lg lk th zo k td earh

f m i ı c f t i b s g k m k n p h v b g u

Çizilmemiş :...............

Yanlış çizilmiş:..............

Zaman............................dk

8
Ek-1- Bilişötesi Öğrenme Strateji Ölçeği

Değerli öğrenci arkadaşlarım; bu anketi yapmaktaki amacımız, sizlerin biliş ötesi


öğrenme düzeylerinizi belirleyebilmektir. Şimdiden vereceğiniz cevaplardan dolayı
teşekkür ederim.

Cinsiyetiniz: Erkek ( ) Kadın( ) Yaşınız:...............................

Düzenli Olarak Spor Yapıyor musunuz: Evet ( ) Hayır( )

Cevabınız Evet İse Spor Branşınız :………………..

Beden eğitimi dersine ilgi duymanızı sağlayan unsur nedir?

( ) Dersin İçeriği ( )Öğretmen ( )Dersin İşleyişi

Babanızın Öğrenim Düzeyi ( )Okur Yazar değil ( ) İlkokul mezunu ( ) Ortaokul


mezunu ( )Lise mezunu ( ) Lisans mezunu( ) Lisans Üstü mezunu( ) (yüksek
lisans, doktora)

Annenizin Öğrenim Düzeyi ()Okur Yazar değil,( ) İlkokul mezunu ( ) Ortaokul


mezunu

( )Lise mezunu ( ) Lisans mezunu( ) Lisans Üstü mezunu (yüksek lisans,

doktora)

8
Her zaman
Sık sık
zaman
Hiçbir

Bazen
Haftalık ders çalışma programı hazırlamakta güçlük
çekerim
Ödevlerimi son anda yaparım
Derse girmeden önce işlenecek konuya ilişki hazırlık
yaparım
Çalışma planı hazırlarken en verimli çalışma saatlerini
dikkate alırım.
O gün derste işlenecek konudan ancak ders başladıktan
sonra haberim olur
Derse gelmeden önce dersin konusundan haberim
vardır
Ödevlerimi hazırlamadan önce çalışmamın ana taslak
planlamasını yaparım
Sözlü anlatım ödevlerime hazırlanırken içeriği tam
oluşturmadan önce konubaşlıklarını belirlerim.
Ders çalışırken öncelikle çalışacağım konunun ana
temalarına göz atarım.
Ders için yapacağım okumalara geçmeden önce metni
hızla gözden geçirim, sonraesas okumaya geçerim.
Çalışacağım konunun temel kilit kavramlarını
çalışmadan önce belirlerim.
Ders öncesi çalışacağım konunun genel şemasını
kafamda oluştururum.
Dersi dinlerken anlayıp anlamadığı mı kendi kendime
sorarım.
Bir konuyu dinlerken veya okurken anlayıp anlamadığı
mı kontrol ederim.
Dinlediğim veya okuduğum bilginin doğruluğunu
önceki bilgilerimle kontrolederim.
Konuya ilişkin bilgileri öğrenirken tutarlığına dikkat
ederim.
Çalıştığım konunun üst bilgisini ve alt bilgilerini ayırt
edebilirim.
Ders çalıştıktan sonra ne kadar iyi öğrendiği mi ancak
sınavda çıkan sorularaverdiğim cevaplardan sonra
anların.
Her ders çalıştıktan sonra çalıştığım konudan kendi
mi sınav yaparım.
Çalıştığım dersin sınavından aldığım sonuçları bir
sonraki sınav içindeğerlendirmeye alırım.
Sınavda bilemediğim soruların nedenlerini araştırarak
analiz ederim.

8
T.C. HAKKÂRİ VALİLİĞİ
İl Millî Eğitim Müdürlüğü

Sayı : E-86409179-10.06.01-
28418802 16.07.2021

Konu : Anket Çalışması İzni

MÜDÜRLÜK MAKAMINA

İlgi : Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi Rektörlüğü'nün 30/06/2021


tarih ve 20206 sayılı yazısı.

Araştırma ve veri toplama araçlarının (anket, görüşme-gözlem formları)


içeriğinin Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, taraf olunan uluslararası anlaşmalar
ve sözleşmeler başta olmak üzere, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması
Hakkındaki Kanun ile yürürlükte olan tüm yasal düzenlemeler ve Türk Millî
Eğitiminin genel ve özel amaçlarına uygun olacak şekilde hazırlanması,
planlanması ve uygulanması sağlanacak denilmektedir.
Yukarıda belirtilen genelge kapsamında Karamanoğlu Mehmet Bey
Üniversitesi Rektörlüğü'nce Müdürlüğümüze bağlı Derecik İMKB Çok
Programlı Lisesin'de Fiziksel Aktivite adı altında anket çalışması yapılması
Müdürlüğümüzce uygun görülmektedir.
Makamlarınızca da uygun görülmesi halinde olurlarınıza arz ederim.

Kazım GÜR
Milli Eğitim Şube Müdürü

OLUR
Bilal GÜR
İl Milli Eğitim Müdürü
Bu belge güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.

You might also like