Kardiyovasküler Hastalıklar

Kalp hastalıklarını da içeren kardiyovasküler hastalıklar dünya çapında önde gelen ölüm nedenleridir.
Kardiyovasküler hastalıkların çoğu bulaşıcı değildir ve yaşam tarzı ve diğer faktörlerle ilişkilidir,
yaşlanmayla birlikte daha sık görülürler. Kalp hastalıkları, 2008 yılında dünya genelindeki ölümlerin
ortalama %30'unu oluşturan başlıca ölüm nedenlerinden biridir Bu oran yüksek gelirli ülkelerde en
düşük %28 ve en yüksek %40 olmak üzere değişiklik gösterir. Kalp hastalıklarında uzmanlaşan
doktorlara kardiyolog denir.
Teşhis
Kalp hastalıklarının teşhisi, hastanın tıbbi geçmişi alınması, kardiyak muayenesi ve kan testleri,
ekokardiyogramlar, elektrokardiyogramlar, görüntüleme dahil olmak üzere ileri tetkiklerle konur. Kalp
kateterizasyonu gibi diğer invaziv prosedürler de teşhiste rol oynayabilir.
Muayene
Kardiyak muayene, hastayı inceleme, göğsü el ile hissetme (palpasyon) ve stetoskopla dinlemeyi
(oskültasyon) kapsar. Muayene hastanın ellerindeki (kıymık kanamaları gibi) eklemlerindeki ve diğer
bölgelerinde görülebilecek bulguların değerlendirilmesini içerir. Hastanın nabzı ritmini ve gücünü
değerlendirmek için, genellikle bileğe yakın olan radyal arterden, alınır.. Tansiyon, manuel veya
otomatik tansiyon aleti kullanarak ya da arter içinden daha invaziv bir ölçüm yaparak, ölçülür. Juguler
venöz nabızdaki herhangi bir yükselme not edilir. Hastanın göğsü kalpten aktarılabilecek titreşimler
için hissedilir ve sonra bir steteskop kullanarak dinlenir.
İskemik Kalp Hastalığı
İskemik kalp hastalığı olarak da bilinen koroner arter hastalığına ateroskleroz, yani arterlerin iç
duvarları boyunca yağlı materyal birikmesi neden olur. Aterosklerotik plaklar olarak bilinen bu yağ
depozitleri koroner arterleri daraltır ve ileri safhalarda ise kalbe giden kan akışını azaltabilir. Eğer
daralma (veya stenoz) nispeten küçükse hasta herhangi bir semptom yaşamayabilir. Bu durumda bir
pıhtı veya trombüs oluşarak arteri tıkayabilir ve kalp kasının bir bölgesine kan akışını kısıtlayarak
miyokard enfarktüsüne (kalp krizi) veya anstabil anjinaya neden olabilir. En kötü durumda bu, kalbin
ani ve tamamen durması anlamına gelen kalp krizine neden olabilir. Obezite, yüksek tansiyon, kontrol
altına alınmamış diyabet, yüksek kolesterol ateroskleroz ve koroner arter hastalığı gelişme riskini
artırabilir.
Kalp Yetmezliği
Kalp yetmezliği, kalbin vücudun ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli miktarda kan pompalayamadığı
bir durum olarak tanımlanmaktadır. Kalp yetmezliği olan hastalar özellikle düz yatarken nefes darlığı
ile birlikte periferik ödem olarak bilinen ayak bileği şişmesi yaşayabilir. Kalp yetmezliği kalbi
etkileyen bir çok hastalığın sonucu olsa da genellikle iskemik kalp hastalığı, kalp kapak hastalığı veya
yüksek tansiyon ile ilişkilendirilir. Daha az yaygın nedenler arasında çeşitli kardiyomiyopatiler yer
alır. Kalp yetmezliği sıklıkla ventriküllerdeki kalp kasının zayıflığı ile ilişkilendirilir (sistolik kalp
yetmezliği), ancak kalp kası güçlü ancak sert olan hastalarda da görülebilir (diyastolik kalp
yetmezliği). Kalp yetmezliği olan hastalarda tehlikeli kalp ritmi bozuklukları veya aritmiler gelişme
riski daha yüksektir.
Kardiyomiyopatiler
Kardiyomiyopatiler kalbin kaslarını etkileyen hastalıklardır. Bazıları kalp kasının anormal
kalınlaşmasına (hipertrofik kardiyomiyopati), bazıları kalbin anormal şekilde genişlemesine ve
zayıflamasına (dilate kardiyomiyopati), bazıları kalp kasının sertleşmesine ve kasılmalar arasında tam
olarak gevşeyememesine (restriktif kardiyomiyopati) ve bazıları da kalbin anormal kalp ritimlerine
yatkın olmasına (aritmojenik kardiyomiyopati) neden olur. Bu koşullar genellikle genetiktir ve kalıtsal
olabilir, ancak dilate kardiyomiyopati gibi bazıları alkol gibi toksinlerin verdiği hasardan da
kaynaklanabilir. Hipertrofik kardiyomopati gibi bazı kardiyomiyopatiler, özellikle sporcularda daha
yüksek ani kalp ölümü riskiyle bağlantılıdır Birçok kardiyomiyopati, hastalığın ilerleyen aşamalarında
kalp yetmezliğine yol açabilir.
Kardiyak aritmiler
Anormal kalp ritimleri veya aritmiler belirti vermeyebilir veya çarpıntı, bayılma veya nefes darlığına
neden olabilir. Atriyal fibrilasyon gibi bazı aritmi türleri uzun vadede inme riskini artırır. Bazı aritmiler
kalbin anormal derecede yavaş atmasına neden olur ve bradikardi veya bradiaritmi olarak adlandırılır.
Bunun nedeni anormal derecede yavaş bir sinüs düğümü veya kalp iletim sistemindeki hasar olabilir.
Diğer aritmilerde kalp, taşikardi veya taşiaritmi olarak adlandırılan anormal derecede hızlı atabilir.

Congenital Heart Disease

Some people are born with abnormal hearts and these abnormalities are known as congenital heart
defects. These can range from relatively minor abnormalities to serious life-threatening abnormalities.
Common abnormalities include abnormalities affecting the heart muscle that divides the heart into two
sections, such as a ventricular septal defect. The abnormality commonly known as a "hole in the heart"
is an example of congenital heart disease. Some congenital heart defects cause oxygen-poor blood
that would normally be returned to the lungs to be pumped to the rest of the body. These are known as
cyanotic congenital heart defects and are usually more serious. Large congenital heart defects are often
recognized in childhood, shortly after birth or even before the child is born, and cause shortness of
breath and a slower growth rate. More minor forms of congenital heart disease can remain undetected
for years and only become apparent in adulthood.