HTS Teolojik Çalışmalar/Teolojik Çalışmalar

ISSN: (Çevrimiçi) 2072-8050, (Baskı) 0259-9422

Sayfa 1 / 10MenşeiAl Araştırma

Verryn'in Çocuğu müdahalelerine dayanan,

refakatsiz mülteci küçüklere yönelik entegre
bir Afrika pastoral bakım yaklaşımı
bağlamında pastoral bakım açısından sonuçlarıyla ilişkili olarak
Afrikalı kadın teolojisinin merceğinden tartışılıyor.
Yazar:
Sinenhlanhla S. Chisale1 Anahtar Kelimeler:Afrika Değerleri; Pastoral Bakım;
Üyelik:
Uygulamalı Teoloji; Göç; Refakatsiz Mülteci Küçükler; Paul
1
Pratik İlahiyat Bölümü, Pretoria Üniversitesi, Pretoria, Verryn; Afrikalı Kadınların Teolojisi; Merkezi Metodist Kilisesi;
Güney Afrika Zimbabve; Güney Afrika.

Araştırma Projesi Kaydı: Proje Lideri:Y. Dreyer Proje numarası:2546930

Proje Açıklaması: giriiş

Dr Chisale, 'Cinsiyet Çalışmaları ve Uygulamalı Araştırma Projesi'ne katılıyor Afrika değerleri ve normları herkesi çocukların yetiştirilmesi ve
Pretoria Üniversitesi İlahiyat ve Din Fakültesi, Uygulamalı İlahiyat Bölümü'nden
Prof. Dr. Yolanda Dreyer tarafından yönetilen Teoloji Teorisi Oluşumu'.
yetiştirilmesine katılmaya teşvik eder. Bununla birlikte, 2007 ile
2013 yılları arasında Refakatsiz Mülteci Küçüklerin (URM'ler)
Sorumlu yazar:Sinenhlanhla Chisale, Zimbabwe'den Güney Afrika'ya göçü, Afrika'nın çocuk bakımı
sinengwenya@gmail.com değerleri ve normlarına bireyciliği teşvik eden Batı değerlerinin
nasıl sızdığını ortaya çıkardı. Refakatsiz çocuk veya göçmen
Tarih:
Gönderim Tarihi: 27 Mart 2019 Kabul Tarihi: 19 Haziran 2019 Yayınlanma küçükler yerine URM'leri bilinçli olarak kullanıyorum çünkü
Tarihi: 17 Ekim 2019 bunların göç politikasında farklı anlamları var. Göçmen, bir
ülkeden diğerine geçme seçeneği olan kişidir; mülteci ise
Bu makaleden nasıl alıntı yapılır:Chisale, S.S., 2019,
şiddet, zulüm ve savaş gibi yaşamı tehdit eden durumlardan
'Entegre bir Afrika'
Refakatsiz mülteci küçüklere Verryn'in Çocuk müdahalelerine dayalı pastoral kaçmak zorunda kalan kişidir (Birleşmiş Milletler Mülteciler
bakım yaklaşımı,HTS Teolojik Çalışmalar/ Yüksek Komiserliği (UNHCR) 2007). Mülteciler, vatandaşlara
Teolojik Çalışmalar75(1), a5478. https://doi.org/ 10.4102/hts.v75i1.5478 eşdeğer temel haklara sahip olma gibi yasalarca korunmaktadır
ve sınır dışı edilemezler (BMMYK 2007). Zimbabveli çocuklar,
Telif Hakkı:
hükümetin muhalefet partisi Demokratik Değişim Hareketi'ni
© 2019. Yazarlar.
Lisans Sahibi: AOSIS. Bu çalışma şu lisans kapsamındadır: (MDC) destekleyenlere zulmettiği ülkede hüküm süren siyasi
Genel yaratıcı ve ekonomik istikrarsızlıktan kaçmak zorunda kaldı.
Atıf Lisansı. Zimbabwe'den kaçmak zorunda kalan çocuklar sığınmak için
Güney Afrika'ya göç etti; ancak göç öncesinde, sırasında ve
sonrasında çeşitli şekillerde duygusal ve fiziksel acı yaşadılar.
Bu çocukların karşılaştığı gözle görülür zorluklar arasında,
Çevrimiçi okuyun: onları tecavüz, İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü (HIV)
Çevrimiçi okuyun: enfeksiyonu, suç, cinayet, yabancı düşmanlığı, insan kaçakçılığı
Bu QR'yi tarayın
Bu QR'yi tarayın ve maruz kaldığı diğer birçok hastalık gibi çeşitli risklere maruz
ile kodlayın bırakan ebeveyn veya yetişkin bakımı ve rehberliği eksikliği yer
ile kodlayın
akıllı telefon veya
alıyor. refakatsiz çocuklar savunmasız durumdadır (SABC Özel
akıllı telefon veya Görevi Mart 2009). Literatür ve medyaya göre Güney Afrika
mobil cihaz göç politikası, her türlü istismar ve şiddete karşı savunmasız
mobil cihaz
Afrika atasözü "Bir çocuğu büyütmek için bir köy gerekir", olmalarına rağmen URM'leri göz ardı etmektedir (SABC Özel
Refakatsiz Mülteci Küçüklerin (URM'ler) Zimbabve'den Güney Görevi Mart 2009; bkz. Mahati 2011; Save the Children 2010).
Afrika'ya göçüyle tehlikeye atıldı ve açığa çıktı. Afrikalı Üstelik bu şiddetin bir kısmı polis ve içişleri personeli gibi
kadınların bakış açısıyla yazılan bu makale, Piskopos Paul güvenlik görevlileri tarafından uygulanıyordu (Hlobo
Verryn'in URM'lere tepkisini ve yaklaşımını araştırıyor. Makale, 2010:79-80).
Verryn'in URM'lere verdiği tepkiyi, özellikle Zimbabve Ndebele
bağlamından ve Afrika'nın 'Bir çocuğu büyütmek için bir köy Zimbabve'nin Güney Afrika'da demokratik ve bağımsız bir
gerekir' deyişinin merceğinden, çocuk bakımıyla ilgili Afrika devlet olarak bilinmesi nedeniyle Güney Afrika'daki refakatsiz
değerleri, temaları veya deyişleriyle ilgili teolojik olarak ele Zimbabveli çocukların durumu karmaşıktır. Dolayısıyla bu
alıyor. Bulgulara göre, Verryn'in yanıtından benim üç C olarak ülkedeki istikrarsızlık, bu durumun siyasi ya da iç savaş olarak
adlandırdığım üç önemli sosyo-dini tema ortaya çıkıyor: sınıflandırılmasını gerektirmiyordu. Sonuç olarak, Zimbabveli
işbirliği, istişare ve bağlamsallık. Bunlar, Afrika'nın çocuk çocuklardan URM'ler yerine ya 'ekonomik göçmen çocuklar' ya
bakımı değerleri ve bu değerlerin yerinden edilmiş çocuklar ve da 'eğitim arayan göçmen çocuklar' olarak bahsediliyordu
refakatçili veya refakatsiz küçükler (göçmen çocuklar) (Chisale 2014:51). Bunun nedeni, Güney Afrika'ya refakatsiz
 göç eden çocukların çoğunluğunun, kardeşlerinin evde Johnson & Juska 2010:623–624; cf. Ingrid 2007), yanı sıra eğitim
desteklenmesine yardımcı olmak için para kazanmak amacıyla arayışı içindedir (Chisale 2014:173).
Güney Afrika'ya göç ettiklerini doğrulamalarıdır (Fritsch,
çevrimiçi okumak için.Not:Çocuklarla Teoloji Yapmak: Özgürleştirici Metodolojileri Keşfetmek, Stephan de Beer (UP Bağlamsal Araştırmalar Merkezi) tarafından alt düzenlendi.
çevrimiçi okumak için. Üniversitesi).
Bakanlık) ve Hannelie Yates (Kuzey-Batı
http://www.hts.org.zaAçık Erişim
Sayfa 2 / 10MenşeiAl Araştırma
Bu göç başlangıçta Güney Afrika'nın Gauteng eyaletinde ne
kilise ne de devlet tarafından ciddiye alınmadı. Merkezi
Metodist Kilisesi'ne akın eden URM'ler, paydaşların bazı
endişelerini dile getirdi.1 Johannesburg'un iç kesimlerinde,
medyanın ve kamuoyunun geniş ilgisini çekti. İnsan hakları
aktivistleri, o zamanki Piskopos Paul Verryn'in URM'leri bir
kilise binasına yerleştirme hareketini eleştirdi ve kınadı.
Verryn'in kendisini eleştirenlere tepkisi teolojikti; kendisini
motive eden şeyin 'insan eylemi ve insan hukukundan
ziyade insan onuruna saygı' olduğuna olan inancı olduğunu
doğruladı (Chisale 2016:3; Hankela 2014). Bu, acilen ilgili
teolojik düşünceyi gerektiriyordu çünkü Verryn'in yanıtı
URM'lerin çektiği acının sosyo-dini bir sorun olduğunu öne
sürüyor2 meydan okumak. Çektikleri acı, sosyal alan ile
inanç alanı arasında var olan kargaşayı ve kopukluğu açığa
çıkarıyor. URM'lerle ilgili olan bu alanlar benim teoloji
geliştirmem açısından çok önemlidir çünkü URM'ler hem
sosyal hem de manevi varlıklardır ve bu onların göç
söylemindeki varlığını tanımlar. Toplumla ve Tanrı ile
ilişkileri kesişiyor çünkü Afrika felsefesinin özü olan sosyal
ve manevi bağımlılık yoluyla hayatta kalıyorlar. Bu
makalede teolojikleştirme, Verryn'in URM'lere yönelik
tepkisini bağlamsal teolojik bir perspektiften teorileştirmeye
atıfta bulunmaktadır.
Afrika felsefesi ve etiği, insanlığın onurunu koruyan
toplumsal değerleri vurgular. Güney Afrika'daki diğer
ülkelerdeki, özellikle de Zimbabwe'deki URM'lerin içinde
bulunduğu kötü durum, bu toplumsal değerlerin, özellikle
de çocuk bakımı ve yetiştirmenin ortadan kalkmasa bile
kötüleştiğini gösteriyor. Herkesin kendi biyolojik aile
meseleleriyle meşgul olması nedeniyle Afrikalı çocukların
artık ortak bakımdan faydalanmadığı görülüyor. Magezi
(2018) bunu şu şekilde doğrulamaktadır:
[TAkrabalık ve cemaat etrafında şekillenen geleneksel aile
hayatı, ekonomik değeri nedeniyle istihdam ve gelir etrafında
kurgulanan yeni hayatla birlikte, henüz yok olmamışsa da yok
oluyor. (s.5)
Bu, çocukların göç etmelerine yol açan acıların, Afrika'daki
yerli akrabalıkların ve ortak çocuk bakımının ölümünün bir
sonucu olduğunu gösteriyor.
Bu makale, 2011-2014 döneminde doktora araştırma projem
için yürüttüğüm saha çalışmasından yola çıkarak
hazırlanmıştır (bkz. Chisale 2014). Araştırma, keşifsel bir
tasarıma dayalı nitel bir yaklaşım izledi ve URM'ler, onların
bakıcıları ve Rahip Paul Verryn ile yürütüldü. Makalenin
verileri, Paul Verryn'in Güney Afrika'daki göçmen
topluluğa, özellikle de URM'lere verdiği tepkiyi inceleyen
yarı yapılandırılmış, derinlemesine görüşmelerden ve
katılımcı gözlemlerinden elde edildi. Afrikalı kadın
teolojisinden yazılan bu makalenin amacı, Rahip Verryn'in
URM'lere verdiği tepkinin, Afrika URM'leri için pastoral
bakımı bilgilendirebilecek Afrika'nın çocuk bakımı
değerlerini onaylayan önemli yaşamın yeniden
canlandırılması için nasıl bir çağrı ve 'sessiz' bir çığlık
olduğunu eleştirel bir şekilde tartışmaktır. Makale dört
bölüme ayrılmıştır. Afrikalı kadınların görüşlerini sunarak
başlıyorum
1. Merkezi Metodist Kilisesi'ni Merkezi Metodist Misyonu ile birbirinin yerine
kullanıyorum. 2. Sosyo-dini derken, sosyal ve teolojik konuların bütünleşmesini
kastediyorum.
Makalenin teolojik yaklaşımı olarak teoloji ve bunun, göç
bağlamında çocuk bakımına ilişkin yaşamı onaylayan Afrika
değerlerine yönelik kampanyalardaki önemi. İkinci olarak,
Muhterem Verryn'in, göç bağlamlarında çocuk bakımıyla
ilgili yaşamı onaylayan Afrika değerlerinin kurtarılmasına
yönelik çığlığı vurgulayan URM'lere yönelik tepkisini
araştırıyorum. Üçüncü olarak, Muhterem Verryn'in cevabına
dayanarak, Afrikalı kadınların teolojik yaklaşımından
hareketle, göç bağlamında Afrika değerlerine çağrı öneren
sosyo-dini temaları ele alıyorum. Dördüncü olarak, Rahip
Verryn'in Afrika'nın çocuk bakımı değerleri ve bunun göç
bağlamında pastoral bakım bakanlığı açısından önemi ile
bağlantılı olarak verdiği yanıttan ortaya çıkan sosyo-dini
temaları teolojik olarak açıklayacağım. Son olarak son
sözlerimi sunuyorum.
Afrikalı kadınların teoloji yaklaşımı
ve çocuk bakımına yönelik Afrika
değerleri
Afrikalı kadınların teolojisi, Afrikalı kadın ilahiyatçılar,
özellikle de feminist teolojiyi destekleyenler tarafından
geliştirilen bir teoridir. Bu teoloji, Mercy Amba Oduyoye
tarafından geliştirildi ve daha sonra toplumdaki cinsiyet
eşitsizliklerini ele alma çabasıyla Afrikalı kadınların din ve
kültür konusundaki deneyimleri hakkında kapsamlı
yayınlar yapan Endişeli Afrikalı Kadın İlahiyatçılar Dairesi
(bundan sonra Çember olarak anılacaktır) tarafından
kavramsallaştırıldı. kültür ve kilisedeki eşitsizlikler (Phiri
2003). Phiri'ye (2003) göre:
Afrikalı kadınların, Afrika bağlamında Afrikalı kadınları
etkileyen sorunları ele alan kendi teolojileri yoktu. Afrikalı
kadın ilahiyatçıların bu endişesi, feminist teolojiyi suçladıkları
için ortaya çıkmadı, ancak kendi bağlamlarına hitap eden kendi
teolojilerine olan ihtiyacın farkına varmalarını sağlamada
feminist teolojinin önemini kabul ettiler. (s.4)
Her ne kadar Afrikalı kadın ilahiyatçılar göç ve çocuklar
üzerine kapsamlı bir araştırma yapmamış olsalar da, teori
yine de Afrika bağlamlarında çocuk bakımı konularını ele
alma açısından anlamlıdır. Afrikalı kadınlar kuyunun iyi
olduğunu anlıyor
topluluğa ve geniş aileye ait olmak ataların onlara yüklediği
temel sorumluluklardan biridir (Kasomo ve Masemo
2011:158). Afrika topluluklarında kadınların, geniş aileye
 mensup olanlar da dahil olmak üzere tüm çocukların ve
yaşlıların refahının sorumluluğunu üstlenmesi bekleniyor.
Sonuç olarak her kadın toplumdaki her çocuğun annesi, her
yaşlının kızıdır. Üstelik Afrikalı kadın ilahiyatçıların toplum
anlayışına göre her erkek, her çocuğun babası, yaşlıların
oğludur (Kasomo ve Masemo 2011). Afrikalı kadın
ilahiyatçılar, kültürün olumlu, yaşamı onaylayan yönlerini
http://www.hts.org.zaAçık Erişim
Sayfa 3 / 10MenşeiAl Araştırma
URM'lerin ebeveyn veya yetişkin bakımı ve rehberliği
eksikliğinin bir sonucu olarak çektikleri acıya yönelik
eleştirisi çünkü onlar için çocuk bakımı bir topluluk
görevidir (Amos 2013). Ataerkil, baskıcı kültürel ve dini
geleneklere yönelik eleştirileri, Afrika toplulukları için temel
olan toplumsal ebeveynliğin veya yetişkin rehberliğinin
zayıflamasının neden olduğu URM'lerin acılarını incelemek
için bir başlangıç ​noktasıdır. URM'ler gibi savunmasız ve
dışlanmış kişileri insanlıktan çıkarmaya çalışan sosyal ve
dini öğretileri eleştiriyorlar. Afrika topluluklarında
çocukların çektiği acılar toplumun başarısızlığı olarak
görülüyor. Sonuç olarak Afrikalı kadınların teolojisi,
kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve engelliler de dahil olmak üzere
tüm savunmasız topluluk üyelerinin acılarını sürdüren
sistemleri eleştirmektedir.
'Bir çocuğu büyütmek için bir köy gerekir' atasözü, Güney
Afrika'daki URM'lerin çektiği acılar karşısında çürütülüyor.
Göç bağlamında yetişkinlerin veya çocuklara eşlik eden
vasilerin yokluğu, Afrikalı kadınların toplumsallığı teşvik
eden teolojileriyle çelişiyor;ubuntugerçek bir bakım
kaynağıdır. Afrikalı kadın ilahiyatçılar, kampanyalarında
diğer Afrikalı filozoflarla aynı fikirdeubuntuprensipler.
Afrikalıların son derece toplum odaklı olduklarını ve
başkalarının ihtiyaçlarına ve tüm toplumun refahına duyarlı
olduklarını ileri sürüyorlar (Kasomo ve Maseno 2011;
Oduyoye 2001:17; Tamale 2006). Afrika değerlerine göre
çocuklar, biyolojik olarak hayatta kalmaları ve buna bağlı
olarak gelişmeleri için tamamen topluluğa bağımlı olarak
dünyaya gelirler. Bu, iyileşmeyi gerektirirubuntuBatının
varoluşsal değerleri tarafından yok oluyor ve bunalmış gibi
görünüyor.
Bu aynı zamanda Afrika'daki Çocuk İlahiyat Hareketi (CTM)
tarafından da desteklenmektedir. Bu hareketin amacı ortada
bir çocukla teoloji yapmaktır (White 2019:20). Bu nedenle
Afrika'daki çocuk teolojisinin odak noktası Afrikalı kadın
teolojisiyle yankılanıyor çünkü teoloji yapmak çocuklukta
yaşanan deneyimlerden başlıyor, tıpkı Afrikalı kadın
ilahiyatçıların teolojiye kadınlığa dair yaşanmış
deneyimlerden başlaması gibi. Böylece, Afrikalı kadın
ilahiyatçılar çocukluk teolojisini annelik teolojilerinin içine
yerleştiriyorlar (Oduyoye 1999; Siwila 2015).
Bu, Afrika'daki çocuk teolojisinin, diğer savunmasız
toplulukları hariç tuttuğunda Afrikalı kadın teolojisinin
eksik olduğu kadar eksik olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
Mercer, feminist teolojinin çocukları hoş karşılayan teolojileri
reddettiğini ve kadınların (Mercer 2005:17) ve diğer
savunmasız grupların daha fazla baskı altına alınmasına
katkıda bulunduğunu söylüyor. Sonuç olarak bu çalışma,
çocukların yaşanmış deneyimlerinin teolojikleştirilmesinde
çocuk teolojisinin önemini kabul etmektedir. Bu nedenle, bir
arayarak aile ve toplumun önemine öncelik veriyorlar ve
böylece çocuklara ve topluluğa bakmak gibi Afrika'nın yerli
yaşam tarzlarını sömürgecilikten kurtarıyorlar. Oduyoye
(1995:88) şunu ileri sürmektedir: 'Afrikalı kadınlar sorun
hakkında konuşmak yerine, soruna karşı hareket
etmektedirler. Geleneklerinde bulunan saygınlığı
hatırlamak, uygulamak ve geliştirmek için aralıksız çaba
harcıyorlar. Afrikalı kadınların teolojisi önemlidir
yandan teolojik argümanımı doğrulamak için CTM'nin
Kutsal Yazıları kullanma metodolojisini ödünç alıyorum.
Çocuk İlahiyat Hareketi ilahiyatçıları, çocukların teolojideki
önemine dair güçlü bir argüman oluşturmak için teolojik
doğrulama arayışına girecek temaları ortaya çıkarmak için
Kutsal Yazıları kullanır (Willmer & White 2013). Öte yandan,
hem Kutsal Yazıları hem de kültürü kullanan Afrikalı
kadınların teolojilerini, yaşadıkları deneyimlerle ilgili
teolojiler oluşturmak için kullanıyorum.
Rahip Verryn'in refakatsiz küçük
mültecilere tepkisi ve yaşamı
onaylayan ortak bakım kampanyası
Rahip Verryn, URM'ler tarafından Piskopos Verryn olarak
anılıyordu. URM'ler ve mülteci topluluğunun geri kalanı
tarafından Güney Afrika'daki tek kurtarıcı olarak tanınan,
tanınmış bir kişi haline geldi. Johannesburg'daki CMC,
neredeyse 56'dan fazla URM'nin de aralarında bulunduğu
binlerce mülteciye barınak sağladı (Skelton 2010).
Yabancıların ve mültecilerin kiliseye göçü 2008'deki yabancı
düşmanı saldırılar sırasında başladı. Onları korumak
amacıyla, o zamanın Merkezi Metodist Misyonu'nun
Piskoposu olan Rahip Verryn, her şeye rağmen onlara kilise
binasında barınak sağladı. Rahip Verryn, hizmet vermeye
gönüllü olan farklı kuruluşların, toplulukların ve bireylerin
yardımıyla kilise binasını diğer Afrika ülkelerinden gelen
binlerce evsiz mülteciye ve Johannesburg'da ülke içinde
yerinden edilmiş Güney Afrikalılara bir yuva sağlamak için
kullandı. Janet Smith'in gerçekleştirdiği bir
röportajdaYıldızGazete, Rahip Verryn, kilisenin hastaneye
kaldırıldıktan sonra evde bakıma ihtiyaç duyan insanlar için
bir sevk yeri haline geldiğini doğruladı. Ayrıca Güney Afrika
Polis Hizmetleri ve Sosyal Kalkınma, barınma ve evde bakım
hizmetlerine ihtiyaç duyanları kiliseye yönlendirdi (Smith
2015). GöreCuratrix AD Litem'in RaporuAnne Skelton'a göre
bazı mülteciler, özellikle de URM'ler, kendilerine HIV,
tüberküloz, zatürre ve bilharzia gibi farklı hastalıkların
teşhisi konulduğu için danışmanlık hizmetlerine ve sağlık
hizmetlerine ihtiyaç duyuyorlardı (Skelton 2010:38). Bu
zorluklar toplumsal bakımın başlatılmasını gerektiriyordu.
Verryn kilise binasındaki URM'lerin koruyucusu oldu.
Danışmanlık sağladı ve ciddi olanları, Sınır Tanımayan
Doktorlar veya Sınır Tanımayan Doktorlar gibi gönüllü
olarak hizmet veren sağlık profesyonellerine
yönlendirdi.Sınırsız Doktorlar(MSF) ve Johannesburg şehir
merkezinde mültecilere yönelik müdahale projeleri açan
diğer sivil toplum kuruluşları (STK'lar). Daha iyi bir refah
için kampanya yürüterek ve kolaylaştırıcılık yaparak
savunmasız durumdakilere ebeveyn rolü oynadı. Refakatsiz
mülteci çocuklar, Güney Afrika'ya gelmeden önce Rahip
Verryn'in adını duyduklarını ve ülkeye gelme amaçlarının
ondan yardım istemek olduğunu doğruladılar (Skelton
2010). Dolayısıyla veriler, Verryn'in URM'lere verdiği yanıtın
 aşağıdaki eylemleri içerdiğini gösteriyor.
Sınır Tanımayan Doktorlar ve
danışmanlarla çalışın
Verryn, URM'lerin sıradan bir çocuk veya insanın
yaşayabileceğinden çok daha kötü şeyler yaşadığını ve
bunlara tanık olduğunu doğruladı. Bu tür deneyimlerin
ardından birçok URM, sağlık ve danışmanlık hizmetlerine
http://www.hts.org.zaAçık Erişim
Sayfa 4 / 10MenşeiAl Araştırma
göç sürecinde yaşanan ve görülen, düşünülemez ve sizin ve
benim gördüğümüzden daha kötü, kırılmış, haksızlığa uğramış
ve en kötü şekillerde ihlal edilmişlerdir. MSF ve diğer gönüllü
kuruluşların yardımıyla bu çocukların iyileşmesi ve iyileşmesi
için çok çalıştık. Bazıları şu anda üniversitelere kayıtlı, bazıları
ise hâlâ okula devam ediyor. Bütün bunlar onların bütünsel
iyileşmesi ve restorasyonu açısından kritik öneme sahiptir.
(Rahip Paul Verryn ile derinlemesine röportaj, 14 Haziran 2012)
Verryn, atanmış bir papaz olarak toplumsal ve bütünsel
iyileşmeye öncelik verdi. URM'lere çorba ve ekmek
sağlamadı, ancak yukarıdaki ifadeye göre, çocuğun tüm
varlığının onarılması ve iyileştirilebilmesi için tüm hizmet
sağlayıcılar topluluğunun hizmetlerini kanalize etmeye
odaklandı. Refakatsiz mülteci küçüklerin hayırseverlikten
daha fazlasına ihtiyaçları var ve empati ve anlayışa
ihtiyaçları var.dokunaklı
(tutku, acı ve derin duygu) (Lartey 2018:np) bu onları
bütünsel iyileşme ve restorasyon yolunda yönlendirecektir.
Kilise binasından Soweto toplum
merkezine taşınma
Johannesburg CBD'deki CMC ile o zamanki Piskopos Paul
Verryn'i URM'leri uygun evlere ve barınaklara taşımaya
çalışan sosyal hizmet uzmanlarıyla işbirliği yapmayı
reddetmekle suçlayan Gauteng hükümeti arasında
gerginlikler ve anlaşmazlıklar ortaya çıktı. Bu durum daha
sonra Yasal Kaynaklar Merkezi (LRC), Aids Hukuk Projesi
(ALP), İnsan Hakları Avukatları (LHR) ve Piskopos Verryn'i
yasal bir kayyım atanması için mahkemeye başvurmaya
zorladı. Güney Afrika Metodist Kilisesi sonuç olarak
Verryn'in başvuruyu başlatırken tek taraflı hareket ettiğini
ileri sürerek mahkemeye başvurma hareketinden uzaklaştı
(Kuljian 2013). Kilisenin Piskopos Verryn'den bu şekilde
uzaklaşması, onun çocukların refahını önemseyenlerin
yardımıyla çocukların tarafını tutmasını engellemedi.
Verryn'e göre,
[AÇocuk hakları avukatı Dr. Anne Skelton'ın Güney Gauteng
Yüksek Mahkemesi tarafından kilisede (CMC) ikamet eden 56
URM'yi temsil etmek üzere atanmasından sonra bu benim için
bir rahatlama oldu. Dr Skelton, hükümetle müzakerelerde
çocukların çıkarlarını yasal olarak temsil edecek ve mevcut en
iyi seçenekleri araştıracak en iyi adaydı… önerdiği her konuda
işbirliği yaptık, bize çok yardımcı olan yapıları, kontrol ve
dengeleri uygulamaya koydu, o burada işleri düzene
sokmamıza yardımcı oldu… onun tavsiyeleri üzerine çocukları
Sowe'ye, toplum merkezimize taşımaya karar verdik. (Rahip
Paul Verryn ile derinlemesine röportaj, 14 Haziran 2012)
URM'lerin kilise binasından Soweto toplum merkezine
taşınması, onları koruma ve Güney Afrika'nın da imzaladığı,
yerinden edilmiş çocukların haklarını bir aile birimi veya
ihtiyaç duydu; Verryn, MSF ve diğer STK'ların yardımıyla
bu hizmetleri sağladı. Derinlemesine görüşmelerde Verryn,
MSF'nin genel mülteci nüfusu ve özellikle de URM'lerle
mücadelede yardımcı olduğunu doğruladı. Verryn şunları
söyledi:
MSF ve diğer kuruluşlar, çocukların normal hallerine
döndürülmesinde kritik bir rol oynadı. Bu çocuklar ne
alternatif bakım ortamlarına yerleştiren uluslararası çocuk
yasalarını uygulama çabasıydı. Güney Afrika, çocuk
haklarını korumaya yönelik tüm BM uluslararası
belgelerinin ve AU belgelerinin imzacısıdır. Egemen bir ülke
olarak Güney Afrika, Güney Afrika Anayasası da dahil
olmak üzere, ülkenin çocukları korumak için kullandığı
kendi araçlarına sahiptir. Böylece Verryn'in çocukları kilise
binasından Soweto'ya taşıma tepkisi
toplum merkezi araçların hiçbiriyle çelişmedi. Chisale'ye
(2016) göre Verryn
URM'lerin onuruna yönelik pastoral bakım yaklaşımında bu
araçları dokudu. Yanıtını dikkatli bir şekilde ülkenin
anayasasına bağladı ve mültecilere yönelik yanıtını yalnızca
İncil perspektifinden değil, aynı zamanda anayasal ve insan
hakları perspektifinden de savundu. (s.4)
Afrikalı çocuklar geleneksel norm ve değerlerle
korunmaktadır ve her bakıcının bu norm ve değerlere
uyması beklenmektedir. Verryn'in çocukları korumaya
yönelik uluslararası, bölgesel ve ulusal yasal belgelere ilişkin
bilgisi, her çocuk bakıcısının sahip olması gereken bir
değerdir.
Bu daha geniş araçlar çocuğun geleneksel kültürel normları
ve değerleri ile uyumludur çünkü bunlar bir boşlukta değil,
kültür ve insanlık çeşitliliği göz önünde bulundurularak
geliştirilmiştir. Çocuk hakları konusunda hukuk uzmanı
olan Skelton'ın da dahil edilmesi, Afrika bağlamlarında
çocuk koruma ve bakım vermenin toplumsal yönünü ortaya
koyuyor. Böylece Verryn'in URM'lere verdiği yanıttan 'bir
çocuğu büyütmek için bir köy gerekir' gibi sözler çıkıyor. Bu
söz, Afrika toplulukları tarafından çocukların onurunu ve
eylemliliğini korumak için geliştirildi ve topluluk üyelerinin
bir çocuğa en iyi nasıl bakılacağı konusunda birbirlerine
danışmalarının öneminin altını çiziyor. Çocuklar genellikle
toplumun geleceği olarak görülmektedir. Verryn tarafından
alınan tüm kararlar diğer paydaşlar ve mülteci topluluğuyla
istişarede bulunularak alındı; dolayısıyla her zaman 'ben'
yerine 'biz'den bahsediyor. Sonuç olarak, çağırmak ve
yükseltmekubuntutoplumsallık kavramı,bir kişi insanlar
tarafından bir kişidir(bir insan, diğer insanlar nedeniyle
insandır) veya John Mbiti'nin, Ben biz olduğumuz için varım
ve biz olduğumuz için bu yüzden varım (1978) ifadesi,
Verryn'in herkesin birbirinin iyiliği için bir rol oynayacağı
cevabını bildirmiş gibi görünüyor. -Çocukların varlığı ve
refahı. Bir Afrika atasözü vardır: 'Dünyada tüm bilgeliğe
sahip olabilecek tek bir kişi olmadığı için hayat istişarelerden
ve rehberlik arayışından ibarettir'. Herkesin toplumun
refahında paylaşacağı bir şey vardır ve dolayısıyla topluluk
ilkesine vurgu yapılır.
Verryn'e göre, tepkisinde insan onuruna saygı temel
önemdeydi; bu nedenle, yasal araçları da kullanma ısrarıyla
Afrika değerlerini yaratıcı bir şekilde birleştirdi. Hem yasal
 belgeler hem de Afrika değerleri, insanlığın Tanrı ile sahip
olduğu ilahi ilişki nedeniyle insan onurunun, insan
saygısının ve ilgisinin temeli olduğunu vurgulamaktadır.
İnsanlar Tanrı'nın benzerliğinde ve benzerliğinde
yaratılmıştır (Yaratılış 1-26-27). Mültecilere, özellikle de
URM'lere yanıt vermek ve onları korumak, en üst düzeyde
Tanrı imajına saygıyla yapılır. İmaj, Tanrı'nın kendisi
tarafından enkarne olmuş, çarmıha gerilmiş, dirilmiş ve
http://www.hts.org.zaAçık Erişim
Sayfa 5 / 10MenşeiAl Araştırma
Kişinin haklarına insan hukukundan daha fazla saygı
gösteren pastoral bakım uygulamalarını geliştirir.
Zimbabwe'den gönüllü bakıcıların işe alınması
Verryn'e göre ebeveynliğin önemi çok önemlidir. Kendisinin
URM'lerden farklı bir bağlamdan geldiğini kabul ederek bu
çocuklarla aynı kültürel geçmişi paylaşan gönüllülerden
hizmet aldı. Dedi ki:
Ben beyazım... ve aynı zamanda bir erkeğim, dürüst olmak
gerekirse bilmediğim ve anlamadığım bazı şeyler var, özellikle
de Zimbabvelilerin kültürel gelenekleri ve çocuk bakımında
kritik olan normları, bu yüzden bu çocukların devamlılığa,
kendi durumlarını anlayan birine ihtiyaçları var. gelenek, kültür
ve çocukların Zimbabwe topluluklarında sosyalleştiği her türlü
şey… onların büyüyeceğini ve topluluklarına geri döneceklerini
unutmayın, bu yüzden onların topluluklarında yabancı
olmayacaklarından emin olmalıyız… dolayısıyla Ulusal Çocuk
Bakım Çalışanları Derneği (NACCW), Zimbabwe'den gelen
mülteciler arasından URM'lere bakıcı olarak görev yapacak
gönüllüleri işe aldık ve eğitim NACCW tarafından sağlandı.
(Rahip Paul Verryn ile derinlemesine röportaj 14 Haziran 2012)
Verryn, işe aldığı çocuk bakıcılarının deneyimli bakıcılar
olduğunu, çoğunun anne, baba, öğretmen veya hemşire
olduğunu kabul etti; ayrıca dernek onların bakım verme
becerilerinin güçlendirilmesine de yardımcı oldu. Yerli
Afrika'da bakım vermenin yabancı olmadığını, çünkü
annelik ve babalık becerilerinin farklı şekillerde bakım
vermeyi içerdiğini önemli ölçüde kabul ediyor. Yerli
Afrikalılar, bu tür insanlar var olduğu sürece savunmasız ve
muhtaç çocuklara ve yetişkinlere bakım hizmeti sunmaya
devam ediyor. Özellikle Verryn, URM'lerin kendi
topluluklarıyla entegrasyona hazırlanmaları gerektiğini
çünkü tüm hayatlarını URM olarak geçirmeyeceklerini kabul
ediyor. Bu durum, yatılı bakımdaki çocukların hayatlarının
geri kalanını bu tür bir bakımda geçirmeyecekleri için, çıkışa
ve gelecekle yüzleşmeye hazırlıklı olmaları gerektiğini
açıklayan Shumbamhini (2008:87) ile örtüşmektedir. Verryn,
anlamlı bir şekilde, çocukların çıkarlarını gözetmesine
rağmen, çocuğun gelişiminde önemli olan gelenekleri,
kültürü, normları ve değerleri hakkında her şeyi bilmediğini
kabul etti. Çocukların geleneklerini bilenleri onların
bakımına dahil etmenin önemini kabul etti. Amaç, çocukları
doğdukları kişilerle çelişen geleneklerle karıştırmamaktı. Bu,
Margret Mead'in, kültürel açıdan farklı bağlamlarda
ergenlerin gelişiminde ve istikrarında hangi sosyal
kurumların ve kültürel faktörlerin önemli olduğu açısından
ergen gelişimi teorisiyle örtüşmektedir (1928:235).
Çocukların göçü bağlamında
Verryn'in sosyo-dini temaları
yüceltilmiş bir bedende cennete yükseltilmiş olarak ortaya
çıkar. Bu somutluk, göç statüsüne bakılmaksızın herkes için
insan hakları beyanında önemli bir teolojik unsurdur.
Dolayısıyla benim için karşılık gelenubuntuve yasal insan
hakları çerçeveleri, örtülü ve açık bir şekilde insanların
katılımı için güvenli bir alan geliştirir ve sosyo-dini bakım
kalıplarını bilgilendirir. İnsanı bu şekilde algılamak
Makalenin bu bölümünde, göç bağlamında Afrika'nın çocuk
bakımı değerlerine yönelik bir çağrı öneren sosyo-dini
temalar veya eleştirel pratik teolojik temalar
vurgulanmaktadır. Afrikalı kadın ilahiyatçıların,
özgürleştirici olanı baskıcı olandan ayırarak yaşamı
onaylayan teolojiler kampanyası.
Bu, Verryn'in URM'lere yönelik bakanlığının boşluklarını ve
zayıflıklarını belirlemek ve tartışmak yerine, yaşamı
onaylayan olumlu temaları vurguladığım ve bunları
Afrika'nın çocuk bakımına ilişkin yaşamı onaylayan
değerleriyle bağlantılı olarak tartıştığım sosyo-dini temaları
hakkındaki tartışmamı bilgilendiriyor. Afrika'nın çocuk
bakımı değerleri hem refakatli hem de refakatsiz çocuk
göçmenler için geçerlidir. Çocuk bakımında işbirliği,
danışma ve bağlamsallık gibi sosyo-dini temalar Verryn'in
URM'lere verdiği yanıttan ortaya çıkıyor. Bu temalara çocuk
bakımının üç C'si adını veriyorum.
İşbirliği
Bakımın çocuklara yaygınlaştırılmasının bireysel bir çaba
olamayacağı açıktır. Yerinden edilmiş çocuklar hem içeride
hem de dışarıda kırılıyor ve yaralanıyor. İyileşmenin
gerçekleşmesi için Verryn, yardım edebilecek kaynaklara
sahip herkesin memnuniyetle karşılandığı toplumsal
yaklaşımı uyguladı. Rahip Verryn, bütünsel bir iyileşme için
MSF ve diğer paydaşların hizmetlerinden yararlandı. Afrika
değerleri, Hankela'ya (2015:372) göre 'kapsayıcı insanlık'
anlamına gelen toplumsallığa değer verir. Toplumsallık,
toplumsal bakımın ilkesini gerektirir.ubuntuAfrika
bağlamında. Çocuk yetiştirme ve yetiştirmede iyi insan
ilişkilerini, birbirlerine karşı nezaketi, dil ve atasözleri
üzerine düşünmeyi içerir. Çocuğun yetişkinlere ve topluluğa
bağımlılığı, çocuğun kendi ihtiyaçları doğrultusunda
topluluğu birleştirdiğini gösterir. Toplumun çocuk için en
iyisinin ne olduğu konusunda söz hakkı vardır ve toplumun
sorumluluğu çocuğun hem sözlü hem de sessiz seslerini
dinlemek ve bunlara yanıt vermektir. Swart ve Yates (2012)
pratik teoloji yorumlama sürecinde çocukları dinlemenin
yorumbilimine yönelik kampanya. Şunu iddia ediyorlar:
[LPratik teolojik yorumlama sürecinde çocukları dinlemek,
Hıristiyan teolojisine ve kiliseye, yerel, ulusal, kıtasal ve küresel
bir kamu sorunu olarak çocukların refahına katkıda bulunmak
için yeni bulunan fırsatlar sunacaktır. Çocukların sesini
dinlemek yalnızca sosyal adalet, çocukların katılım hakları ve
çocukların toplumdaki aktif aktörler olarak konumlarıyla ilgili
soruları ele almakla kalmıyor; Çocukları dinleme eylemi aynı
zamanda çocukların hayatta kalması ve gelişmesi, onlarla
ilgilenmek ve onları insanlıktan çıkaran yaşam koşullarından
korumakla da ilgilidir; bu, her insandaki Tanrı imgesi olarak
çocukların insanlık onurunu geliştirmenin bir yoludur. Ve
sonuncu ama bir o kadar da önemlisi, yetişkin-çocuk alanlarında
destekleyici ve arkadaşça etkileşimler gerçekleştirmek için
çocuklarla iletişim kurmak ve ilişki içinde olmak. (Swart ve
Yates 2012:1)

Çocukların hem sessiz hem de yüksek seslerini dinlemek,
paydaşların uygun kolektif çabalarını gerektirir.
Bakımın çocuklara yaygınlaştırılmasında işbirliği, çocukların
yaşamlarını yorumlamanın ve seslerini dinlemenin toplum
ilişkileri ve etiği ile iç içe olduğu gerçeğiyle teşvik
http://www.hts.org.zaAçık Erişim
Sayfa 6 / 10MenşeiAl Araştırma
(Ackermann 1991:107; Kasomo ve Masemo 2011). Bu,
toplumun refahı için geleneksel ağları hariç tutmadan, tüm
Afrika ağları ve yapıları arasındaki işbirliğini teşvik
etmektedir. Zimbabwe'den Ndelele şöyle diyor:bir el çocuğu
korumaz(tek el bir çocuğu emziremez). Sonuç olarak, bir
toplumdaki herkesin çocuğun yetiştirilmesi ve bakımı
konusunda işbirliği yapması gerekir. Çocuk yetiştirmede
birlikte çalışan sağlıklı bir toplum, çocukların durumuyla da
fark edilir. Afrikalı kadın ilahiyatçılar, işbirliğinin ve ağ
kurmanın kadınların ve çocuklarının hayatta kalmasında
önemli bir unsur olduğunu savunuyorlar (Kasomo 2010).
Phiri'ye (2008:76) göre, Afrikalı kadınların teolojisi kapsayıcı
ve işbirlikçidir; kapsayıcı olmanın dört 'ethos'u veya 'ethos'u
arasında, onların 'Afrikalı erkek ilahiyatçılarla işbirliğini
teşvik etmeye yönelik açık çabalarının uzun bir yol kat
ettiğini' öne sürer. Çember'in sıkı bir şekilde topluluk
kavramı üzerine inşa edildiğini göstermenin bir yolu.
İşbirliği, çocuk bakımında toplumsallığı geliştirir ve
çocuklarda eşit değerleri teşvik eder ve aşılar. Çocukların
bakımında işbirliği onların fiziksel sağlıklarını, bilişsel ve dil
becerilerini, sosyal ve duygusal gelişimlerini destekler.
Çocuk bakımında işbirliği, çocuğun bütünsel varlığını hedef
alan faaliyetlere odaklanır. Bu, daha geniş bir topluluğun
sosyo-dini alanlardaki çocuklara ahlaki davranışları
öğretmesiyle mümkün olmaktadır.
Danışma
Rahip Verryn, çocukların ihtiyaçlarına yanıt verirken tüm
paydaşlara danıştı çünkü çocuk için en iyisinin ne olduğu
konusunda farklı sesleri dinlemenin önemini kabul etti.
Çocuk bakımının Afrika'daki toplumsal yönü, topluluğun bu
konudaki bilgisine değer verir. Afrika bağlamlarında çocuk
bakımı, eşikteki kişilikte derinden kök salmıştır. Sonuç
olarak Afrikalılar, yaşlıların çocuk yetiştirme ve yetiştirme
konusundaki bilgeliğine değer veriyor. Afrika
topluluklarında yaşlılar yerli bilginin koruyucularıdır
(Keane 2017) ve onların hayata dair bilgileri toplumun refahı
için bir değerdir. Verryn'in çocuk hakları konusunda hukuk
uzmanları da dahil olmak üzere diğer paydaşlarla yaptığı
istişareler, çocuk bakımı konusunda diğer insanların
bilgisine, özellikle de yaşlıların bilgeliğine değer veren
Afrika dünya görüşüyle ​örtüşüyor. Afrika bağlamlarında
çocuklara annelik ve babalık, tüm topluluk üyeleri
tarafından yapılır; dolayısıyla Afrika dünya görüşüne göre
her çocuk topluluğa aittir. Buna göre her yetişkinden çocuğu
disipline etmesi ve düzeltmesi beklenir.
Afrikalılar için bütünsel bir yaşam istişare ve sözlerle
gerçekleşir.Yol önden sorulur(Daha önce o yolda
yürüyenlerden sorun veya yolu bilenlerden yol göstermesini
isteyin). Afrika toplulukları ağlara ve yaşlıların bilgi ve
bilgeliğine değer verir. Çocuk bakımı her zaman çocuklara
nasıl bakılacağı konusunda bilgisi olan yaşlılar tarafından
edilmektedir. Bunun nedeni çocukların sosyalleşmesinin
geleneklerin ve değerlerin yerleştiği, aktarıldığı ve
uygulandığı bir toplulukta gerçekleşmesidir. Afrikalı kadın
ilahiyatçılar, 'herkes için adalet, barış, şifa ve bütünlük'
mücadelesinde her topluluğun bir rolü olduğunu
savunuyorlar
yönlendirilir. Verryn'in gözetimi altındaki URM'ler için
kontrol ve dengeyi tesis etmede Skelton'ın oynadığı rol, genç
ebeveynleri tavsiye istemeye ve toplumdaki yaşlıların
bilgeliğinden öğrenmeye teşvik eden Afrika dünya
görüşüyle ​paralellik gösteriyor. Afrikalı kadın ilahiyatçılar
istişarenin önemini vurgulayarak
Kültürün yaşamı onaylayan olumlu yönlerinin
araştırılmasında istişarelerde bulunun ve ardından bunları
teolojikleştirmelerinde teşvik edin (Kasomo ve Masemo
2011:159–161). Afrikalı kadın teolojisi, Afrikalı kadın
ilahiyatçılar ve diğer paydaşlarla birlikte ekümenik
toplulukla yapılan istişareler ve çalıştaylar yoluyla
geliştirildi ve kavramsallaştırıldı. Danışma ve dilekçe verme,
dini ve sosyal topluluklar arasında yaşayan ve var olan
Afrikalılar için çok önemlidir. Çocuk bakımı, çocukluğun
tüm önemli yönlerini kapsayacak şekilde her şey dahil
danışmanlığın ardından gelir.
Bağlamsallık
Çocukların kültürel geleneklerinin ve normlarının çocuk
bakımında kritik öneme sahip olduğunu ve benimsenmesi
gerektiğini savunan Rahip Verryn için çocuğun kültürünün
devamı önemliydi. Verryn'e göre bu, çocuğun kültürel ve
varoluşsal sürekliliği deneyimlemesine olanak tanıyor.
Çocuğun kültürel sürekliliği yaşayabilmesi için bakım
verenlerin çocuğun kültürel gelenek ve normları hakkında
bilgi sahibi olması gerekir. Bağlamsal olarak ilgili bakım,
çocuğun aile geçmişini ve geleneksel ve kültürel normlarını
göz ardı etmez; çünkü bunlar çocuğun varlığının bir
parçasıdır.
Bu nedenle çocukların geleneklerini ve kültürünü anlayan
bakıcıların işe alınması çok önemlidir. Verryn'in çocuklarla
aynı bağlamlardan Afrikalı mültecileri işe almaya yönelik
bakım modeli, Afrika'daki bakım verme yöntemlerini geri
alıyor. Çocuk, kendi sosyal ve inançsal gerçekliğinin bir
parçasını oluşturduğu için, geleneksel ve kültürel dünya
görüşlerinden ayrılmamalıdır. Her ne kadar çocuklar göç
etmiş ve yaşadıkları toplulukları terk etmiş olsalar da,
hayatlarının ilerleyen dönemlerinde aile topraklarına geri
dönüp 'ontolojik gerçekliklerine' sahip çıkmak isteyecekleri
tartışmasız bir gerçektir.
Güney Afrika'da, Güney Afrika Yayın Birliği (SABC)
tarafından televizyonda yayınlanan, Güney Afrikalıların
kayıp akrabalarının izini sürmeye çalıştıkları bir program
var.Evde hatırla(evi hatırla). Bu, kavgalar, olumsuz koşullar
veya göç nedeniyle ayrılan aileleri yeniden bir araya getirme
ve barıştırma çabasıdır. Bu program her Çarşamba saat
21:00'da yayınlanmaktadır..Ayrıca Dijital Uydu
Televizyonu'nun (DSTV) 161 numaralı kanalında, insanların
genetik geçmişlerinin izini sürebilecekleri, bulunmayan
babalarla ilgili bir belgesel gerçeklik programı da
bulunmaktadır. Belgesel realite şovunun sunucusu, cevaplar
arayan kişiyle birlikte yolculuk yapıyor ve DNA'yı
 kullanarak babalığı belirliyor. Bu belgesel realite şovları,
siyah Afrikalılar için kimlik ve aidiyetin manevi anlamlara
sahip olduğunu vurguluyor. Bu gösteriler, kayıp akrabaları
aramanın veya birinin genetik geçmişinin izini sürmenin
çoğunlukla, kayıp bir akrabayı aramayı veya kişinin genetik
geçmişiyle bağlantı kurmayı da içeren yanlışları düzelterek
http://www.hts.org.zaAçık Erişim
Sayfa 7 / 10MenşeiAl Araştırma
Çocukları cevapları aramak için bir yolculuğa çıkmaya
zorluyor. Chisale (2016:7), Verryn'in URM'lere yönelik
bağlamsallaştırılmış yaklaşımının kutsal metinlerin radikal
bir yorumunu benimsediğini, Piskopos Verryn'in 'Kutsal
Yazıları URM'lere uygulamak' yerine Kutsal Yazıları ve
URM'leri dikkate aldığını' savunur.sosyo
dinibirlikte deneyimler” (vurgu eklenmiştir). Bu, kutsal
metinlerin bağlamsal olmasına ve sosyo-dini yaşamlarını
bilgilendiren URM'lerin gerçekliğine yanıt vermesine olanak
sağladı. Afrikalı kadın ilahiyatçılar, kutsal metinlerin Afrikalı
kadın ve çocukların gerçekliklerindeki bağlamsallığını
vurguluyor. Okuyucuyu zamanı ve bağlamı kabul etmeye ve
bunların farkında olmaya çağırırken, kutsal yazılar, din ve
kültürde mevcut olan ve gömülü olan ataerkil önyargıların
farkındalığını vurgularlar (Kanyoro 2002).
Çocuk bakımına ilişkin Afrika
değerlerinin
teolojikleştirilmesi ve
pastoral bakımın etkileri
Bu makalenin temel amacı, göç bağlamında çocuklara
yönelik pastoral bakım yaklaşımını bilgilendirmek amacıyla
Afrika'nın çocuk bakımı değerlerini teolojikleştirmektir.
Rahip Paul Verryn'in URM'lere verdiği yanıttan ortaya çıkan
üç C'yi, Afrika'nın çocuk bakımı değerlerine dayalı bir
pastoral bakım yaklaşımını savunmak için kullanıyorum.
Bunu, Rahip Verryn'in URM'lere verdiği yanıtla paralel olan,
çocuk bakımıyla ilgili Afrika temalarını arayarak yapıyorum.
Çocuğun refahı ve özgürlüğü için yaşamı onaylayan kültürel
değerlerin desteklenmesi konusunda Afrikalı kadınların
yaratıcı teolojisi hakkında bilgi sahibiyim. Amaç, hem sosyal
hem de dini açıdan üç C'yi (işbirliği, istişare ve bağlamsallık)
kucaklayan ilgili ve bağlamsal pastoral bakımı genişleterek,
müjdeye sadık kalarak çocuğun kimliğini ve onurunu
koruyan Afrika bilgi sistemlerine katkıda bulunmaktır. uzay.
Çocuk bakımında teolojik işbirliği
Afrika'da çocuk, tüm sosyal ve dini topluluğu kapsayan
geniş ailenin sorumluluğundadır. Hamileliğin erken
döneminde çocuk toplum tarafından tanınmadığında, çocuk
çekirdek aileye ait olur, ancak hamilelik görünür hale
geldiğinde, hamileliğin isteklerini beslemek için bir araya
gelen tüm toplum tarafından beslenir. bebek (Chisale 2018).
Afrika'nın çocuk bakımı değerleri, toplumun çocuğu
hamilelikten doğuma ve gelişim aşamalarına kadar
destekleyen bir ortaklık kurmasını gerektirir (Amos 2013).
İşbirliği çocuğun refahı için çok önemlidir; herkes, çocuğun
dolu bir yaşam sürmesini sağlamak için mümkün olan her
yerde katkıda bulunur. Bebek İsa, kendisini öldürmek
isteyen Kral Hirodes'ten (Mt 2:13-23) kurtulmasının ortak bir
çabanın sonucu olduğu iyi bir örnektir. Bebek İsa, Rab'bin
çözülebilecek bir çıkmazdan kaynaklandığını vurguluyor.
Verryn'in URM'lerle geleneksel ve kültürel geçmişi paylaşan
Zimbabveli mültecileri işe alması, gelecekte gelişebilecek
kimlik krizlerini engellemeye yönelik bir çabadır.
Meleği (Mt 2:13), ebeveynleri ve kendisinin (İsa'nın) Kral
Hirodes tarafından aranan oğul olduğunu bilen bazı
Mısırlılar ve Yahudiler tarafından işbirliği içinde korundu.
Mısır'a sığınmak istiyor. Matta İncili, Hz. İsa'nın çocukluk
yıllarının bir kısmını
Kral Hirodes'in ölümüne kadar mülteciydi (Mt 2:19–21).
İsa'nın yeryüzündeki hizmeti sırasında çocuklarla daha çok
ilgilenmesinin nedeni bu olabilir.
Çocukların bakımında işbirliğini teşvik eden İsa, hizmetinde
dünyaya 'bunlardan en azını' sağlaması konusunda meydan
okuyor ve dünya bunu onlar için ne kadar yaparsa, onlar da
Mesih'i karşılıyor olacaklar (Mt 25:31ff.).
Göç bağlamında, çocuk İsa ve URM'lerden başka 'bunlardan
en küçüğü' kim olabilir? Bu müjde, 'bunlardan en azını'
önemsemek ve sağlamak için ortak ve işbirlikçi bir çabanın
ön koşul olduğu 'bir çocuğu büyütmek için bir köy gerekir'
Afrika atasözünü desteklemektedir. Afrika atasözleri ve
atasözleri şöyledir:Çocuk hepimizindir(Zimbabwe Ndebele
atasözü 'Bir çocuk tüm topluluğa aittir' olarak tercüme edilir)
bu, bir çocuğun biyolojik ebeveyni/ebeveynleri olsun veya
olmasın, onun yetiştirilmesinin topluluğun sorumluluğunda
olduğu anlamına gelir.
Diğer Zimbabwe Ndebele atasözü,O zaten rahimdeyken
senindir(“Bir çocuk hâlâ rahminizdeyken sizindir” şeklinde
tercüme edilir), çocukların iyiliğiyle ilgilenmenin yalnızca
biyolojik ebeveynlerin değil, tüm toplum üyelerinin
sorumluluğunda olduğu anlamına gelir. Göbek kodunun
kesilmesi ve gömülmesi (göbek), plasenta ve topluluktaki
yeni doğmuş bir bebeğin bazı saçları, Afrika
topluluklarındaki kesintisiz çember ve yaşam ağı tarafından
tasvir edilen çocuk bakımı ve yetiştirmedeki toplumsal
karşılıklı bağımlılığı simgelemektedir (Chisale 2018). Önde
gelen feminist pastoral ilahiyatçı Bonnie Miller-McLemore
(1996), 'yaşayan insan ağı' imajıyla toplumsal bakım verme
konusunda yararlı bir perspektif sunuyor. Yaşayan insan ağı,
bireyi, aileleri, inancı ve sosyal toplulukları vb. birbirine
bağlayan farklı bağlantı biçimlerini kapsar. Bireysel pastoral
terapötik yaklaşımları eleştirmek için yaşayan insan web
görüntüsünü kullanıyor. Onun pastoral bakıma bakış açısı,
Afrika dillerinde, atasözlerinde, ritüellerde ve vücut bulmuş
Tanrı'nın karakterini yansıtan sembollerde ifade edilen
Afrika bakım ve yaşam değerleriyle yankılanıyor. Varlığı,
lütufkar ve şefkatli ilgisi ve savunmasızlara ve 'bunların en
küçüğüne' gösterdiği ilgiyle vücut bulan Tanrı, 'bunların en
küçüğü' olan çocukların Tanrı'nın Krallığında (Katolik
Eğitimi Güney Avustralya) özel bir yeri ve rolü olduğunu
bildirdi. 2015:6). Tanrı'nın Krallığının önemli varlıkları
olarak, kendilerini korumak ve onlarla ilgilenmek için
dünyaya birleşmeye meydan okuyorlar; Bunu yaparak,
dünya bunu enkarne olan Tanrı için yapıyor olacak.
Çocuk bakımında ilahiyat danışmanlığı
Yol önden soruluryaşlılara 'her şey' hakkında danışmayı teşvik
 eden bir Afrika deyişidir. Bu söz, ilk kez ebeveyn olanların
ebeveynlik bilgisine sahip kişilerden rehberlik almasının
beklendiği çocuk bakımının değerlerini bildirir. Lartey
(2003:65) rehberlik ilkesini 'insanların inanç ve sevgi yoluyla
http://www.hts.org.zaAçık Erişim
Sayfa 8 / 10MenşeiAl Araştırma
Bu konuda başvurulması gereken İncil'de yer almaktadır.
İsa'nın takipçilerine İncil'de çocuklar hakkında bilgi verdiği
birçok durum vardır (Dillen 2011). Çocuğu, bir çocuğa bakım
vermenin neden önemli olduğu konusundaki teolojik
tartışmanın ortasına yerleştirerek açıkça bir çıkış noktası
olarak kullandı; örneğin, küçüklerin günah işlemesine neden
olmama konusunda uyardı (Mt 18:6). Luka 9:42; Tanrı'nın
Krallığının çocuklara ait olduğunu (Matta 19:14; Markos
10:14; Luka 18:16) ve çocuğun gerçek büyüklüğün imgesi ve
simgesi olduğunu (Markos 9:33–37) öğretmişti. Malherbe'ye
(2004:4) göre İsa, hizmetinde çocuklara özel zaman ayırmıştı.
Sonuç olarak O'nun çocuklara yönelik öğretileri ve
davranışları, çocuk bakımı tartışmalarında Kutsal Kitabı
önemli kılmaktadır. Afrikalılar çocuk bakımı konusunda
yaşlılardan bilgelik aradığı kadar, Hıristiyanlar da bu
bilgeliği İncil'de İsa'dan ararlar. Bu, bilginin sorunsuz bir
şekilde akması ve bir nesilden diğerine geçmesi için danışma
ve dilekçe vermenin önemli olduğunu vurgulamaktadır.
Afrika bağlamında istişare, bilgi arayanların gerçek hayattaki
örneklerden faydalanmasına olanak tanır. Bu nedenle,
Afrika'daki geniş aile ve topluluk önemlidir çünkü
gerektiğinde danışma ve örnekleme tabanını genişletirler.
Teolojik olarak istişare önemlidir çünkü Kutsal Üçlü'nün
(Üçlü Tanrı) işi birbirleriyle istişare halinde toplulukçudur.
Hıristiyan topluluğu Kilisenin günlük uygulamalarında
Teslis Tanrısına danışır. Grobbelaar (2016:147) şunu ileri
sürer: '[c]Tanrı'nın suretinde yaratıldığımızdan, bunun
anlamı bizim Üçlü Birliğin ilişkiselliğini paylaştığımızdır. Bu
nedenle, yaptığımız her şeyde Tanrı'nın ilişkiselliğini
yansıtmak bizim çağrımızdır.
İlişkisellik, toplumda var olan bağın gücü nedeniyle çocuk
bakımı konusunda istişareyi uygulanabilir kılar. Afrika'daki
çocuk bakımı danışmanlığı bağlamı, bir çocuğun
yetiştirilmesinin mümkün olan en iyi yolları konusunda
diyaloğa izin vererek, bilgi arayanlarla bilgi sahibi olanlar
arasındaki mevcut engelleri ortadan kaldırır. Danışma, çocuk
bakımında var olabilecek 'kör noktaları' ortaya çıkarır ve
büyüyünce ahlaklı, saygılı ve sorumlu yetişkinler olacak
saygılı ve sorumlu çocuklarla birlikte, ahlaki bir toplum
yaratmak için Afrika'nın uzun zamandır kayıp olan yerli
çocuk bakımı yöntemlerinin yeniden canlandırılmasına
olanak tanır.
Çocuk bakımında teolojik bağlamsallık
Afrikalı ilahiyatçılar, özellikle de pastoral bakım
akademisyenleri, bakım arayan kişiye yanıt vermeden önce
pastoral bakım arayan kişinin dünya görüşünü anlamanın
önemini vurgulamışlardır (Lartey 2003; Ma Mpolo 1990:12).
Pastoral bakıcıların kültürel açıdan duyarlı olması
gerektiğini savunan sesler giderek artıyor; Bu, Verryn'in
URM kültürünü bilmediğini iddia ederken verdiği yanıttan
ortaya çıkıyor; dolayısıyla Zimbabwe'den gelen yetişkin
mültecilerin bilgi ve becerilerini talep ediyor. Afrika'nın
çocuk bakımı değerleri, çocukların bakımında tutarlılığı
içlerinde yatanı ortaya çıkarmalarına olanak sağlamak'
olarak açıklamaktadır. Bu, bilgi paylaşımının, fikir ve görüş
sunulmasının reddedilmesi anlamına gelmez'.
Hıristiyanların çocuklara rehberlik etme yaklaşımı
korur. Mead (1928:234-235) gibi ergen teorisyenleri, çatışan
değerlerden, beklentilerden ve utanç verici tabulardan
arınmış bir toplumda kültürel istikrarın, çocuklar için
dengeli bir yaşam tarzı sağladığını ve
ergenler. Çocuk bakımının uygunluğu ve bağlamsallığı
URM'ler için hayati öneme sahiptir çünkü onlar,
geçmişlerinde ve geçmişlerinde norm ve değerleri olan bir
toplulukta var olan, var olmuş ve var olmaya devam edecek
olan ve gelecekte de norm ve değerleri olan bir topluluğa
geri dönecek olan insanlardır. . İlahiyatçılar, kutsal
kitaplarda kaydedilen tarih deneyimleri ve mevcut
deneyimler gibi iki gerçekliğin eleştirel diyalogla
bütünleştirilebileceği şekilde İncil'i okumayı ve
yorumlamayı vurgularlar (Bevans 2009:9). Botha (2013:107),
Kutsal Yazılar ile yaşanan deneyimler arasında düz bir çizgi
çizen bağlamsal teolojiyi eleştirmek için pastoral döngüyü
kullanır çünkü böyle bir teoloji, göç bağlamında uygun bir
teolojik yansımayı bilgilendirmekten acizdir. Alıcıları
açısından bağlamsal olmayan teoloji işe yaramaz ve
cansızdır. Bu nedenle, bazı Afrikalı ilahiyatçılar, teolojinin
bağlamsal ve Afrika halkına duyarlı olması için 'Afrika
tenceresinde pişirilmesi' gerektiğini savunuyorlar (Fiedler,
Gundani & Mijoga 1997).
Afrika bağlamında çocuk bakımında çocuğun geçmişi,
bugünü ve geleceği dahil olmak üzere birçok faktör dikkate
alınır. Topluluk ve geniş aile, hikaye anlatımı, şarkı, dans,
ritüeller ve semboller yoluyla çocukların şekillendirilmesine
ve yetiştirilmesine katılarak önemli bir rol oynamaktadır.
Bunlar geçmiş olayların anısını ve yaşam deneyimlerini
çocukların yaşamlarını şekillendirmeye yardımcı olacak
şekilde korur. Çocuğun davranışı aileden, geniş aileden ve
toplumdan şekillenir ve etkilenir. Afrika'da çocuk bakımı
konusunda bilgi vermek için kullanılan yerel sözler vardır.
Deyimlercilt ıslakken katlanır(bir hayvanın derisi ancak hala
ıslakken katlanabilir),buzağı yağıyla birlikte büyüyor(bir buzağı
alışkanlıklarıyla birlikte büyür; başka bir deyişle bebek
davranışı ergen ve yetişkin davranışlarını şekillendirir)
vediken hala büyüyor(“dikenli bir ağaç hâlâ çiftleşme
aşamasındayken batar” ya da bir bebeğin davranışının
ergenlik ve yetişkinlik dönemi davranışlarıyla doğrudan
bağlantılı olduğu anlamına gelir) (bkz. Chisale 2014:202). Bu
Afrika deyişleri, bağlamsal olarak çocuğun geleceğiyle
alakalı olan ve Afrika ağırlıklı olarak kırsal ve tarıma dayalı
olduğundan doğa ve tarımla bağlantılı olan, çocukları
sosyalleştirme konusunda yetişkin topluluğuna rehberlik
etmek için kullanılır.
İsa, tarıma dayalı bir Yahudi topluluğunda doğmuştu ve
sonuç olarak, Tanrı'nın Krallığını öğretmek için
benzetmelerinde sık sık doğayı kullanmıştı çünkü bunlar
bağlamsal olarak o toplulukla alakalıydı. Ayrıca topluluk,
çiftçi, çoban, geleneksel kadın ve erkek oldukları için doğayı
ve tarımsal bağlamı anlıyordu.
Teolojik olarak, Kutsal Yazıların veya İncil'deki İsa
öyküsünün bağlamsallaştırılması önemlidir çünkü
Hıristiyanların tamamı tarımcı ve Yahudi değildir;
dolayısıyla Kutsal Yazılarda kayıtlı olan İsa'nın Yahudi
 kültürü, çocukların yaşamlarını ciddiye alacak ve onların
geleneksel topluluklardan gelen siyah Afrikalı çocuklar
olarak gerçeklikleriyle temas halinde olacak şekilde
yorumlanmalıdır. Bevans (2002:70) Kutsal Yazıları
http://www.hts.org.zaAçık Erişim
Sayfa 9 / 10MenşeiAl Araştırma
Bu araştırma kamu, ticari veya kar amacı gütmeyen
sektörlerdeki herhangi bir finansman kuruluşundan özel bir
Kendilerine verilen bakıma yönelik bağlamsal tepkiyi
hibe almamıştır.
şekillendiren geçmişlerine, şimdiki zamanlarına ve
geleceklerine aracılık etme.
Çözüm
Bu makale, Afrika bağlamlarında çocuklara yönelik pastoral
bakımı bilgilendirmek için Afrika'nın çocuk bakımı
değerlerini yeniden canlandırmanın önemini vurguladı. O
zamanki Piskopos Paul Verryn'in URM'lere verdiği yanıtı
kullanırsak, üç C, yani:işbirliği,danışmaVebağlamsallıkçocuk
bakımının önemli temaları olarak ortaya çıktı.
Bu temalar, yaygın olarak tekrarlanan 'bir çocuğu büyütmek
için bir köy gerekir' atasözünü besleyen Afrika'nın çocuk
bakımı değerleri ile bağlantılı olarak tartışıldı. Bu makalenin
özü Verryn'in verdiği
yanıttır.işbirliği,danışmaVebağlamsallıkbu atasözünü yeniden
canlandırıyor ve sosyo-dini alanlardaki URM'lere yönelik
ortak bakımı teşvik ediyor. Onun yanıtı makalede,
çocukların yerinden edilmesi veya göçü (refakatli ve
refakatsiz) bağlamında pastoral bakımı bilgilendirmek için
kavramsallaştırılmıştır. Temaların teolojikleştirilmesinde,
Rahip Verryn'in URM'lere tepkisine paralel olan Zimbabwe
Ndebele perspektifinden Afrika temaları veya çocuk
bakımına ilişkin sözler vurgulandı ve tartışıldı. Bunun
amacı, üç C'yi (işbirliği, istişare ve bağlamsallık) kucaklayan
ilgili ve bağlamsal pastoral bakımı genişleterek müjdeye
sadık kalarak çocukların kimliğini ve onurunu koruyan
Afrika bilgi sistemlerine katkıda bulunmaktı.
Teşekkür
Bu araştırma, Prof. Dr. Yolanda Dreyer'in yönettiği, Tıp
Fakültesi Uygulamalı İlahiyat Bölümü, 'Cinsiyet Çalışmaları
ve Pratik Teoloji Teorisi Oluşumu' araştırma projesine
katılan, doktora sonrası araştırmanın bir bölümünü
oluşturan doktora çalışması için yapılan araştırmadan
oluşmaktadır. İlahiyat ve Din, Pretoria Üniversitesi.
Rekabet eden çıkarlar
Yazar, bu makaleyi yazarken kendisini uygunsuz şekilde
etkilemiş olabilecek herhangi bir mali veya kişisel ilişkisinin
olmadığını beyan eder.
Yazar katkıları
S.S.C. bu makalenin tek yazarıdır.
Etik hususlar
Temelde hiçbir etik husus yoktur; Bu makale yazarın
2012-2014 yıllarında yaptığı doktora araştırmasından
alınmıştır.
Finansman bilgileri
bağlamsallaştırmanın amacının Tanrı'nın kültürdeki, insanlar
arasındaki, tarih ve eylemdeki varlığını ifade etmek
olduğunu doğrular. Müjdenin URM'lerle alakalı olması için
Verryn şunları söyledi:
Veri kullanılabilirliği bildirimi
Bu makaledeki tartışmalar, usulüne uygun olarak kabul
edilen, yazarın kendi çalışmalarından elde edilen mevcut
verilere dayanmaktadır.
Sorumluluk reddi beyanı
Bu makalede ifade edilen görüş ve düşünceler yazara ait
olup, yazarın bağlı olduğu herhangi bir kurumun resmi
politikasını veya pozisyonunu yansıtmaz.
Referanslar
Ackermann, D.M., 1991, 'Feminist bir pratik teologun yazısı', J.R. Cochrane, J.W. De
Gruchy ve R. Peterson (ed.),Sözde ve eylemde. Toplumsal dönüşüm için pratik bir
teolojiye doğru, s. 106–111, Küme Yayınları, Pietermaritzburg.
Amos, P.M., 2013, 'Ebeveynlik ve kültür: Bazı Afrika topluluklarından kanıtlar', M.L.
Seidl-De-Moura (ed.),Güney Amerika ve Afrika Bağlamında Ebeveynlik, InTech, 10
Nisan 2018'de http://www.intechopen.com/books/parenting
in-south-american-and-african-contexts/parenting-and-culture-evidence-from
some-african-communities adresinden görüntülendi.
Bevans, S., 2002,Bağlamsal teoloji modelleri, Gözden geçirilmiş ve genişletilmiş
baskı, Orbis Books, Maryknoll, NY.
Bevans, S., 2009,21. yüzyılın Kilisesine bağlamsal teolojinin sunabileceği şeyler
nelerdir??, Mission Lecture 15 Ekim, Church Mission Society Oxford, 11 Kasım
2011'de görüntülendi,
http://www.cmsuk.org/DesktopModules/Bring2mind/DMX/
Download.aspx?DMXModule=410&Command=Core_Download&language=en
US&EntryId=2390&PortalId=2&TabId =81.
Botha, N.A., 2013, 'Güney Afrika Kalkınma Topluluğu'na (SADC) odaklanan göçmenler
ve göç üzerine teolojik bir bakış açısı',Misyonerler41(2), 104–119.
Katolik Eğitimi Güney Avustralya, 2015,Çocuklar: Tanrının gizemine yakın: CESA teşvik
belgesi, 28 Eylül 2018'de https://online.cesa'dan görüntülendi.
catholic.edu.au/docushare/dsweb/Get/Document-25799.
Chisale, S.S., 2014, 'HIV ve AIDS bağlamında çocuklarla manevi bakım:
Johannesburg'daki Metodist Kilisesi Toplum Merkezinde Zimbabwe'den
Refakatsiz Mülteci Küçükler (URM'ler) ile bağlamsal bir manevi bakım modeline
doğru', Yayınlanmamış DTh tezi, University of Güney Afrika, Pretoria.
Chisale, S.S., 2016, 'Piskopos Paul Verryn'in refakatsiz mülteci küçüklere yönelik
pastoral tepkisi',HTS Teolojik Çalışmalar/Teolojik Çalışmalar72(2), a3411.
https://doi.org/10.4102/hts.v72i2.3411
Chisale, S.S., 2018, ‘Afrika toplumunda “Engelli” annelik: Afrikalı bir kadın engellilik
teolojisine doğru’,Kutsal Yazıların ışığında52(1), a2375. https://doi.
org/10.4102/ids.v52i1.2375
Dillen, A., 2011, 'Çocuklar için iyi haber mi? Terör Metinlerinin İncil'deki
Hermenötiğine Doğru',İrlanda Teolojik Üç Aylık Dergisi76(2), 164–182.
https://doi.org/10.1177/0021140010396414
Fiedler, K., Gundani, P. & Mijoga, H., 1997.Afrika Tenceresinde Pişirilen Teoloji, ATISCA
Bülteni No. 5/6, Özel cilt, Assemblies of God Press, Limbe.
Fritsch, C., Johnson, E. & Juska, A., 2010, 'Güney Afrika'daki Zimbabveli refakatsiz
mülteci küçüklerin durumu: Kapsamlı bir eylem çağrısı',Denver Uluslararası
Hukuk ve Politika Dergisi38(4), 623–658.
Grobbelaar, J., 2016, “Bütünsel Çocuk Bakanlığı: Tarih ve zorluklar', J. Grobbelaar & G.
Breed (eds.),Afrika'nın çocuklarını hoş karşılamak: Teolojik ve bakanlık
perspektifleri, s. 115–163, AOSIS, Cape Town. https://www.doi.org/
10.4102/aosis.2016.waccs13.04.
Hankela, E., 2014,Ubuntu, göç ve hizmet: Johannesburg Kilisesi'nde insan olmak, Brill,
acı çekiyor.
Hankela, E., 2015, 'Johannesburg şehir içi kilisesinde ubuntu üzerine ayrıntılı
inceleme',Din ve Yemek, Donnerian Aboensis Enstitüsü Yazıları26, 366–378.
https://doi. org/10.30674/scripta.67462
Hlobo, R., 2010, 'İnsan onurunun ihlali: Güney Afrika'da yabancı düşmanlığı ve
mülteciler',Zarafet ve Hakikat: Güney Afrika için Katolik Düşüncesi Dergisi27(2),
77–89.
Ingrid, M., 2007,Zorunlu göç çalışmaları, refakatsiz küçükler araştırması,
 Witwatersrand Üniversitesi, Johannesburg.
Kanyoro, M.R.A., 2002,Feminist kültürel yorumbilime giriş: Afrika perspektifi,
Sheffield Academic Press, Londra.
Kasomo, D., 2010, 'Afrika'da Kilisede Kadınların Rolü',Uluslararası Sosyoloji ve
Antropoloji Dergisi2(6), 126–139.
Kasomo, D. & Maseno, L.M., 2011, 'Afrika Feminist teolojisinin eleştirel bir
değerlendirmesi',Uluslararası Güncel Araştırmalar Dergisi2(1), 154–162.
http://www.hts.org.zaAçık Erişim
P10/10 yaşMenşeiAl Araştırma
Lartey, E.Y.A., 2018,21. yüzyıl Afrika'sında kişiler, ilişkiler ve topluluklar için manevi
bakım, Pretoria Emmanuel Lartey Kamu Konferansı Üniversitesi, İlahiyat ve Din
Fakültesi'nde sunulan bir makale, 19 Nisan.
Magezi, V., 2018, 'Aile örüntülerinin kırdan kente değişmesi ve kırsalda
yaşama
arasında: Afrika'da kamuya açık, pratik, teolojik duyarlı bir bakanlık
yaklaşımı',HTS Teolojik Çalışmalar/Teolojik Çalışmalar74(1), 5036.
https://doi.org/10.4102/ hts.v74i1.5036
Mahati, T.S., 2011, 'Bir Güney Afrika Sınır Kasabasında geçim kaynakları için pazarlık
yapan refakatsiz çalışan göçmen erkek çocukların temsilleri', M. Bourdillon & A.
Sangare (ed.), içindeAfrika'nın kentsel alanlarındaki çocukların ve gençlerin geçim
kaynaklarının müzakere edilmesi, s. 67–85, CODESRIA, Dakar.
Malherbe, J., 2004, 'Afrika'da Çocuk Teolojisi mi?',Ağlama Konferansını Duyun,
Nairobi, 17–21 Mayıs 2004.
Ma Mpolo, M., 1990, 'Afrika Pastoral Bakım Hareketi', R.J. Avcı (ed.),Pastoral bakım
ve danışmanlık sözlüğü, s. 11–12, Abingdon Press, Nashville, TN.
Mercer, J.A., 2005,Çocukları hoş karşılamak: Çocukluğun pratik bir teolojisi, Chalice
Press, St Louis, MI.
Mbiti, J.S., 1978,Afrika dininin duaları, Camelot Press, Southampton.
Mead, M., 1928,Samoa'da reşit olmak: Batı uygarlığı için ilkel gençliğin psikolojik bir
incelemesi, W. Morrow & Company, New York.
Yüzyıl', J.S. Moessner
Miller-McLemore, B., 1996, 'Yaşayan insan ağı: Pastoral teoloji
(ed.),Kadınların gözünden: Pastoral anlayışlar
bakım, s. 9–26, Fortress Press,
Minneapolis, MN.
Oduyoye, M.A., 1995, Anowa'nın Kızları: Afrikalı kadınlar ve ataerkillik, Orbis
Kitapları, Maryknoll, NY.
Oduyoye, M.A., 1999, 'Kendime dönüş evi', M.A. Farley & S. Jones (ed.),Özgürleştirici
eskatoloji: Letty M. Russell onuruna yazılan yazılar, s. 105–120, Westminster John
Knox, Louisville, KY.
Oduyoye, M.A., 2001, Afrikalı kadınların teolojisine giriş, Sheffield Academic Press,
Sheffield.
Phiri, I.A., 2003, 'HIV/AIDS döneminde Afrikalı inançlı kadınlar seslerini yükseltiyor',
B. Haddad ve M. Masenya (ed.),Afrikalı kadınlar, HIV/AIDS ve inanç
I.A. Phiri,
Keane, M., 2017, 'Sömürgecilikten kurtulma metodolojisi: Yerli bilgi
araştırmalarından kim yararlanır?',Toplumsal Değişime Yönelik Eğitim
Araştırmaları6(1), 12–24. https://doi.org/10.17159/2221-4070/2017/v6i1a2
Kuljian, C., 2013,Kutsal Alan: Şehir içindeki bir kilise kaldırıma nasıl döküldü?, Jacana
Media (Pty) Ltd., Auckland Park.
Lartey, E., 2003,Canlı renkte: Pastoral bakım ve danışmanlığa kültürlerarası bir
yaklaşım, 2. baskı, Jessica Kingsley, Londra.
toplulukları,
s. 3–20, Küme Yayınları, Pietermaritzburg.
Phiri, I.A., 2008, 'Afrikalı Kadın İlahiyatçıların İlahiyat Eğitiminde Başlıca Zorlukları
(1989–2008)',Kilise Tarihi Çalışmaları34(2), 63–81.
SABC 3, Özel Görev Belgeseli, 03 Kasım 2009, 21:00.
Çocukları Kurtarın Raporu, 2010,Sınırları aşan çocuklar: Güney Afrika'ya seyahat
eden refakatsiz küçüklere ilişkin rapor, 6 Eylül 2010 tarihinde
http://resourcecentre.savethechildren.se/library/children-crossing-borders
report-unaccompanied-minors-who-have-travelled-south-africa adresinden
görüntülendi.
Shumbamhini, M., 2008, 'Mary Ward çocuk evinde çocuklarla anlatımlı ve katılımcı
pastoral bakım ve terapi', DTh yayınlanmamış tezi, Güney Afrika Üniversitesi,
Pretoria.
Siwila, L.C., 2015, 'Afrikalı Kadınların annelik ve anne sağlığını anlama teolojisinde
yerli bilginin rolü',değişiklik14, 61–76.
Skelton, A., 2010,Başvuru Bildirimi: Curatrix AD Litem Raporu, Aids Yasası Projesi -
Sosyal Kalkınma Bakanı ve Diğerleri Güney Gauteng Yüksek Mahkemesi
(52895/09) Curatrix Ad Litem'in Raporu 08 Şubat 2010'da Johannesburg'da
sunuldu.
Smith, J., 2015, 'Kilise mültecilere kapandıktan sonra efsane yaşamaya devam
ediyor',Yıldız, 02 Ocak 2015, 12 Şubat 2018'de
https://www.iol.co.za/the-star/legend-lives
on-after-church-closes-to-refugees-1800846 adresinden görüntülendi.
Swart, I. & Yates, H., 2012, 'Pratik teolojik yorumlama sürecinde Afrika'nın çocuklarını
dinlemek: Bir Güney Afrika uygulaması',HTS Teolojik Çalışmalar / Teolojik
Çalışmalar68(2), Mad. #1310, 12 sayfa. https://doi.org/10.4102/hts. v68i2.1310.
Tamale, S., 2006,'Afrika feminizmi' kültür dönüşümüne giriyor, Afrika Feminist
Forumu Lansmanında sunulan bildiri, Accra, Gana, 28 Ağustos 2014'te www.
africanfeministforum.org/v3/files/African_Feminism_Taking_Cultural_Turn.pdf.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), 2007,Mülteci koruması
ve karma göç: 10 maddelik eylem planı, 22 Aralık 2013 tarihinde
https://www.unhcr.org/afr/4742a30b4.pdf#zoom=95 adresinden görüntülendi.
White, K.J., 2019, ‘Teoloji olarak çocuk teolojisi’,Örs: İlahiyat ve Misyon Dergisi35(1),
13–20, 10 Nisan 2017'de https://churchmissionsociety.org/sites/
default/files/wysiwyg/Anvil_35_1_Child-theology-as-thelogy_Keith-J-White.pdf
adresinden görüntülendi.
Willmer, H. & White, K.J., 2013,Giriş noktası: Matta 18 ile çocuk teolojisine doğru,
WTL Yayınları, Londra.
http://www.hts.org.zaAçık Erişim