ÜRİNER

You might also like

Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 1

ÜRİNER SİSTEM

Sayfa 158-159

Homeostazinin Sağlanmasında Böbreklerin Rolü

Böbreklerin düzenli çalışması, kan ve doku sıvılarındaki su ve tuz miktarının dengede tutulmasını,
kanın pH değerinin düzenlenmesini ve metabolik atıkların dışarı atılmasını sağlar. Böylece kararlı ve
dengeli iç çevrenin oluşturulmasında böbrekler önemli rol oynar.

Kanın pH Değerinin Dengelenmesi

a) Kanda H+ iyonu yoğunluğu artarsa;

1-Asidik değer artar ve kan pH’ı düşer.


2-Proksimal ve distal tüpün epitel hücrelerinden salgılanan amonyak (NH3), süzüntüde bulunan
hidrojen iyonları (H+) ile birleşerek amonyum iyonunu (NH4 +) oluşturur.
3-Amonyum tekrar hücre içine giremez ve idrarla dışarı atılır.
4-Kan pH’ı normale döner.

b) Kanda bikarbonat iyonları (HCO3)– artarsa;

1_Bazik değer artar ve kan pH’ı yükselir.


2_Bu durumda geri emilen Na+ iyonları bikarbonat iyonları ile birleşir.
3_Sodyum bikarbonat (NaHCO3) oluşur.
4_Sodyum bikarbonat idrarla dışarı atılarak kan pH’ı düşürülür.

⇒ İç salgı bezlerinden salgılanan hormonlar da böbreklerle birlikte homeostazinin sağlanmasında rol


oynar. Hipofiz bezinden kana verilen ADH, boşaltım kanallarından suyun geri emilimini sağlayarak
kandaki su miktarını ayarlar ve idrar yapımını kontrol eder.

⇒ Böbrek üstü bezlerinden salgılanan aldosteron hormonu ile vücut sıvılarının mineral miktarı
dengede tutulur. Aldosteron hormonu sodyumun geri emiliminde, potasyumun idrarla dışarı
atılmasında rol oynar. Böylece ADH ve aldosteron hormonlarının birlikte çalışması ile vücut
sıvılarının su ve iyon dengesi korunarak kanın ozmotik basıncı düzenlenir.

You might also like