Professional Documents
Culture Documents
Deli Deli Kpeli Alma 2 3
Deli Deli Kpeli Alma 2 3
Kelime Sayısı;2109
HACI karakterinin İslami çıkışlarıyla dikkat çeken Milli Nizam Partisi genel
başkanı Necmettin ERBAKAN’ ı, EŞKIYA YILANOĞLU 1980 öncesi bütün faili
meçhul cinayetlerin sorumluluğu üzerine yüklenen milliyetçilerin başı olan
Alpaslan TÜRKEŞ’ i, KARAMURATOĞLU ise Türk siyasetinin KARAOĞLAN’ ı
Bülent ECEVİT’ i temsil eder. Filmde ağırlıklı eleştiri ise Süleyman DEMİREL’ e
dir. Bu deli hastanesinin ağzından doğrudan verilir aslında;
-Merhaba. Ben akıl ve sinir hastalıkları hastanesinin müdürü Süleyman DEMİR.
Ayrıca halkın “Kurtar bizi baba!” diye feryatta bulunduğu isim kuşkusuz yine
odur. Film de ufak bir detay daha göze çarpmaktadır; Demirel’i filmde temsil
eden karakter Şeref HAKTANIR’ dır. Hak-hukuk denilince akla doğrudan adalet
kavramı gelir ki Demirel’in kapatılan partisi; Adalet Partisi’dir. Bu dört lider
filmde çıkarcı, istifçi ve ahlaksız olarak yansıtılmış, onların bu vaziyetleri halkın
ezilmişliğine neden olarak gösterilmiştir.
Öncelikle; Kenan EVREN, askerin yönetimde kaldığı sürece her türlü problemin
çözülmeye çalışılacağını ancak bunun için halkın askere sahip çıkmasının ve
kendisinden istenileni şartsız olarak yerine getirmesinin zorunlu olduğunu
savunur;
Sakın ola ki, Atatürk’ün heykelinden daha azametli olmasın bir, fazla para
verilmesin iki. (Heykelinin açılış töreni için gittiği Alaşehir’de hemşerilerine)
Şimdi tüm Türk erkeklerine hitap ediyorum; çocuklarınızı okutunuz. (28 Mart
1981-Manisa)
-“Kız daha ufak. Oğlan ilkokuldan sonra okuyamadı. Aylak aylak dolaşıyor.
-Olur mu öyle şey! Bundan sonra gündüzleri otelde ayak işlerine bakıp para
kazanacak, gece de oturup ders çalışacak. Sene sonunda da ortaokul
imtihanlarına girecek!” denilerek eğitim konusuna temas edilmiştir.
Biz onu dilekçe suistimali olmasın diye yaptık. Her önüne gelen iki satır yazıp
gönderiyor. Birde bakıyorsunuz 500 imzalı dilekçe. (15 Ocak 1981-Konya)
-Aman efendim bunlar köyün resmi belgeleri! Bütün köyün dilekçeleri bunun
içinde.
Boş oturmaktan büyük kabahat mi olur? Herkes eline kazma kürek alsın. Boş
oturacağınıza kasabanın içindeki yolları açacaksınız. Bari kasabamızın yolları
temiz olsun.
Geçen gün gözümü bağışladım. Birkaç gün sonra da bir aşı kampanyası
başlatmak ve kötü alışkanlıklardan vazgeçme seferberliği ilan etmek
istiyorum. (15 Aralık 1985-Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi)
-“Evet çocuklar aşı çok lüzumlu bir şeydir. Aşı olmayan ne olur? Hasta olur. O
yüzden herkesin aşı olması lazım. Aşı kampanyasını başlatıyorum. Buyurun. Hiç
acımayacak korkmayın.”
EVREN’ in, “Bırakalım bu politikacılar biraz daha batsın! (31 Aralık 1979)”
anlayışı filmde çok defa işlenmiştir;
-Valla bilmem.
-Batarım!
-Battım!
-Geber!
-“Sus! Götürün bunu. Bunlar menfaatleri için her türlü haltı yerler.”
Adam geliyor bir minibüs dolusu insanı tarrrr diye tarıyor bu nu asmayalım da
besleyelim mi? (28 Nisan 1985)
Bir adam tasavvur ediniz ki, eline silah alacak, sekiz kişiyi, on kişiyi, yirmi kişiyi
hayvan boğazlar gibi boğazlayacak, öldürecek, sonra da ben onu idam
etmeyeceğim. İdam etmek bizim dinimizde de, Hristiyanlık dininde de vardır.
(1 Mayıs 1981-Ordu Denetleme)
Filmde de Kemal SUNAL gördüğü her haksızlık karşısında çözüm olarak idamı
savunmuştur;
Aynı şekilde “işkence” konusu da hem içeriden hem de dışarıdan yoğun tepkiye
sebebiyet vermiştir;
Bir an için işkence yapıldığı kabul edilse bile, işkence sanıktan doğru cevap
almak için yapılmaktadır. Eğer doğru olmayan uydurma cevaplar verilirse,
işkencenin gayesi doğru cevap almak olduğuna göre, işkencenin dozu
arttırılacaktır. (Erzincan 3.Ordu 2 No’lu Sıkıyönetim Mahkemesi, 24 Ocak 1984
tarih ve Esas 982/160, Karar 984/5)
Filmde tam olarak “işkence” adı telaffuz edilmemesine rağmen bu konuya
değinilmiştir;
-“Hâkimcim bunların üçünü de al götür. Sabah 20, öğlen 20 yok 30, akşam
yemekten önce 40 sopa atılsın. Çok bağırırlarsa 10 sopa daha attır.”
Ben başkan olarak kanun teklifini okutuyorum, tümü üzerinde söz almak
isteyen var mı diye soruyorum. Olmuyor. O halde maddelere geçilmesini
vazediyorum, kabul edenler etmeyenler, kabul edilmiştir! (1982 Anayasası’nın
hazırlanma süreci-25 Eylül 1980)
Filmde ise;
Buna rağmen EVREN Paşa her şeyi usule uygun yapmış, yargıyı mahkemeye
bırakmıştır;
Onun için bizden evvel yapılan işlerin hesabını biz sormuyoruz. Hesabını
mahkemelere verdik. Mahkemelerin tutukladıklarına ses çıkarmıyoruz.
Şeriatın kestiği parmak acımaz derler. O halde mahkemelerin verdiği karara
biz uyarız. (14 Ekim 1980-Diyarbakır)
-“Halkın acısını dindirmek için yapamayacağım şey yoktur. İcap ederse canımı
bile veririm.”
Hudutsuz ve sınırsız hak ve hürriyet olamaz. Eğer böyle bir hak ve hürriyet
anlayışı kabul edilirse, kalkmış insanlar arasında eşitlik ortadan kalkmış olur.
Çünkü gerek kendisinin, gerek mensup olduğu bir zümrenin kaba kuvveti veya
ekonomik gücü sayesinde birtakım insanlar, diğerlerinin hak ve hürriyet
sahalarına girerler. (30 Ekim 1982-Erzurum)
12 Eylül 1980 tarihinde yapılan askeri darbe ile ülke yönetimine el konulması ve
Türkiye'deki bütün özgürlükler askıya alınmasından sonra yasama ve yürütme
yetkilerini kullanmak üzere Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren başa
geçmiştir. Bu bütün güçlerin tek kişide toplanması durumu filmde belirtilmiştir;
“Yarın öbür gün buzlar çözülür, yollar açılır, bana da gitmek düşer.”
Sonuç olarak 1986 çekimi “Deli Deli Küpeli” filmi, 12 Eylül 1980 “Bayrak
Harekâtı” nin zaruriyetini ve getirilerini halka tasdik ettirebilmek maksadıyla
çekilmiştir. Filmde müdahaleyle siyasi yasağa maruz kalan dört lideri; Necmettin
ERBAKAN, Alpaslan TÜRKEŞ, Bülent ECEVİT ve Süleyman DEMİREL, halkı
yönetmek yerine dört bir yandan sömüren birer ağadır. Dönemin tartışmasız
tek hâkimi Orgeneral Kenan EVREN ise filmin başrolüdür. EVREN, bir
kahramandır çünkü , askeri müdahale yapılmadan önceki dönemde devletin
başındakiler, halka hizmet götürmemiş, onları cehaletin karanlık odalarına
hapsetmiş, ve kendi kaderleriyle baş başa bırakmıştır. Siyasi çatışmalar
Anadolu’yu yangın yerine çevirmiştir. Dışarıdan, EVREN’ in elinin değmesiyle; bu
lavlar zamanla soğuyup katılaşacaktır.
Sevde
23.01.2010
18.41
Kaynaklar
“Kenan EVREN’ in Yazılmamış Anıları”-Baskın ORAN (Bilgi Yayınevi-Eylül
1990)
“Tank Sesiyle Uyanmak”-Hasan CEMAL (Ankara Bilgi Yayınevi,1986)
“12 Eylül Öncesi ve Sonrası”-Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreterliği (Haz.)
(Ankara, TTK Basımevi, 1981)
“Türkiye Cumhuriyeti Devlet Başkanı Orgeneral Kenan EVREN’ in Söylev ve
Demeçleri” (Ankara Başbakanlık Basımevi,1982)
Vikipedia-Vikisöz