Professional Documents
Culture Documents
Öğreti̇m İlke Ve Yöntemleri̇ Öğrenme Kurami Hafta 6
Öğreti̇m İlke Ve Yöntemleri̇ Öğrenme Kurami Hafta 6
Davranışçılık
Amaç Kullanışlılık
Azaltıcı Hakikat Kuramı (Deflationary Theory of Truth) Yararcı
Hakikat Kuramı (Pragmatist Theories of Truth)
Hakikat Kuramı
ÖNEMLİ ARAŞTIRMACILAR
• Sigmund Freud, Carl Gustav Jung ve Alfred Adler’in bilinçaltını inceleyen derinlik
psikolojisi ekolüne tepki olarak doğmuştur.
• Önemli araştırmacılar:
– 1897 : I. Pavlov
– 1905 : E. Thorndike
– 1924 : J. B. Watson
– 1930 : B. F. Skinner
DAVRANIŞ
• Davranışçılar psikolojinin pozitif bir bilim olarak gelişmesi için gözlenebilir, ölçülebilir
ve bilimsel yöntemlerle incelenebilir davranışlara odaklanılması gerektiğini öne sürmüşlerdir.
• Davranış herhangi bir organizmanın belli bir durumda ortaya çıkardığı tepki ya da
devinime verilen addır.
• Davranış sözü, daha çok gözlenebilen devinimlerdir.
• Davranışçılığın birincil amacı organizmanın davranışlarının ne olacağını önceden
belirleyerek onları denetim altına alabilmektir.
DAVRANIŞIN ÖZELLİKLERİ
• Organizmanın gerçekleştirdiği basit, gözlemlenebilir ve ölçülebilir bir olaydır.
• Öğrenilir.
• Öğrenilir ancak devinime dönüştürülemeyebilir.
• Gelecekte nasıl olacağı öngörülebilir.
• Onu başlatan uyarıcıların ya da sonuçlarının kontrolü altında ortaya çıkar.
• Açık ya da gizli olabilir.
• Sıklığı azaltılabilir ya da büsbütün ortadan kaldırılabilir.
DAVRANIŞÇILIK
• Temel ilkeleri John B. Watson (1878-1958) tarafından oluşturulmuştur.
• Watson’a göre tüm davranışlar duyumsal devinimsel bir tablo içinde incelenebilir.
• Davranışı açıklayan uyarıcı-tepki birlikleri vardır.
• Uyarıcı-tepki birlikleri, duyu organlarına uygulanan bir uyaranla başlar, kas ya da
duyumsal bir tepki ile son bulur.
• Watson’a göre çoğu korku davranışı koşullanma ile kazanılmıştır.
• Watson’a göre insanlar arasındaki ayrılıklar kalıtımın değil çevrenin
ürünüdür.
KOŞULLANMA
• İki temel koşullanma:
– Klasik Koşullanma (Pavlov)
– Edimsel Koşullanma (Skinner)
• Klasik koşullanma
– Koşullanma, uyarıcılar arasında oluşur
• Birey edilgen
• Önce uyarıcı sunulur
• Reflekse yönelik
• Edimsel koşullanma
– Koşullanma, edim ile elde edilen sonuç arasında oluşur
• Birey etkin
• Önce tepki
• Bilinçli davranışa yönelik
KLASİK KOŞULLANMA
• Koşulsuz uyarıcı
– Et
• Koşulsuz tepki
– Salya
• Nötr uyarıcı
– Etle ilişkili olmayan Zil sesi
• Koşullu tepki
– Et + Zil sonrası yalnızca Zil çalınca salgılanan Salya
• Koşullu uyarıcı
– Zil
Klasik Koşullanma
• Bitişiklik (Uyarıcıların yakınlığı)
• Bilgilendiricilik (Önce koşullu uyarıcı)
• Pekiştirme (Koşulsuz uyarıcının oluşturduğu etki)
• Sönme (Uzun süre koşulsuz uyarıcı olmaması)
• Genelleme (Benzer uyarıcılara aynı tepki)
• Ayırt etme (Benzer uyaranlardan birisini seçme)
• Kendiliğinden Geri Gelme
EDİMSEL KOŞULLANMA
• Tepkisel davranış (Koşullu tepki, Salya),
– Uyarıcı tarafından oluşturulur (Zil)
– Refleksiftir
• Edimsel Davranış:
– Uyarıcı tarafından oluşturulmaz
– Bireyin bir ürettiği davranıştır
– Kendiliğinden ortaya çıkar
– Sonuçlarından etkilenir
• Davranışın ardından uyarıcı verilerek yapılan koşullanmadır.
• Davranıştan sonra gelip organizma üzerinde hoşa gidici etki yaratarak o davranışın
yinelenme olasılığını artıran uyarıcıya pekiştireç denir.
• Davranıştan sonra gelip organizma için hoşa gitmeyen bir durum yaratan uyarıcılara
da ceza denir.
• Pekiştirme, tepkiye bağlı olarak gerçekleşir
• Tepki istendik olduğunda pekiştirici uyarıcı verilir
• Tepkiler, pekiştirici uyarıcı aldığında, yinelenme eğilimindedir
• PEKİŞTİREÇLER
– Olumlu Pekiştireç (Eklenmesi tepkiyi artırır)
– Olumsuz Pekiştireç (Çıkarılması tepkiyi artırır)
• CEZALAR
– 1. Tip Ceza (Olumsuz Pekiştireç)
– 2. Tip Ceza (Olumlu pekiştirecin kaldırılması
OLUMLU PEKİŞTİREÇ
• Tepki sıklığını artırmayı amaçlar
• Yineleme & ısrar gerektirir
• İstenilenin yapılmasının ödüllendirilmesidir
– Parmak kaldıran öğrenciye söz vermek
– Ödevini yapan öğrenciye yıldız / kurdele vermek
• İlkokulda çok kullanılır
• İçsel güdülenimi desteklemez
OLUMSUZ PEKİŞTİREÇ (CEZA)
• Öfke, utanç, intikam gibi olumsuz duygular genellenebilir
• Hayvanı ve bireyi saldırganlaştırır
• Örnek:
– AVM’de kendisini yere atıp bağırıp çırpınan çocuk
• Ceza yerine:
i. Görmezden gelme
ii. Bağlam, ortam değiştirme (Çocuğu başka bir sınıfa almak)
iii. Time out (Çocuğu başka bir odaya alıp başka bir işle uğraşmasını istemek)
DAVRANIŞÇILIĞIN EĞİTİMDE KULLANIMI
• Dil eğitiminde yararsızdır
• Karmaşık kavramların öğrenilmesinde yararsızdır
• İçsel güdülenimi geliştirmez
• Tutumların geliştirilmesinde yararlanılabilir
• Tepkiler yaratılabilir ancak pekiştirilmediğinde unutulabilir
• Öğrencinin doğal olarak yapması gereken davranışlar (kitap okumak, ödev yapmak,
temizlik yapmak) ceza aracı olarak kullanılmamalıdır