Kibele Permakultur - Rapor

Kibele
Permakültür
28.04.2021
Proje Ekibi
Asena Gürpınar
Dilek Kaya Atalay
Funda Ölçer
Melike Tütüncüoğlu
Miray Sözeri
Nurgül Baltacıoğlu
Selime Apeliğan
Yağmur Ünal
Yüksel Dinçer
İçerik
1. Yönetici Özeti
a. Proje Özeti 3
b. Kibele 4
c. Tarihçe 5
d. Coğrafya 6
2. Saha Bileşenleri
a. Su 7
b. Toprak 14
c. Arazi 18
d. İklim 23
e. Bitki ve Hayvan sistemleri 26
3. Enerji Bileşenleri
a. Teknoloji 32
b. Yapılar 40
c. Kaynaklar 60
d. Bağlantılar 67
4. Soyut Bileşenler
a. Zaman Planlaması 68
b. Data 70
c. Etik Hususlar 71
5. Sosyal Bileşenler
a. Yasal Destekler 75
b. Bireyler ve Topluluk 76
c. Kültür 81
d. Bütçe ve Mali Kaynaklar 82
6. Ekler
a. Referanslar 85
b. Özgeçmişler 87
c. Sunum 92
Proje Özeti
Manisa, Yunusemre, Çamlıca köyü yakınında bulunan 1.000 dönümlük arazide ‘Permakültür Etik ve İlkeleri’ne
uygun olarak kendine yeterli, fonksiyonel ve estetik bütünlük arz eden, birbiriyle uyumlu birliktelik içinde olacak
şekilde; bir Doğayla Uyumlu Yaşam Permakültür Akademisi, 200 kişi, yaklaşık 50 hanelik bir Doğayla Uyumlu
Yaşam Köyü ve Doğayla uyumlu bir tarım işletmesi tasarlanmıştır.
Sürdürebilirlik için bütünsel bir bakış açısı ile sistem tasarımı yapılmıştır. Ekolojik ögelerin yanı sıra sosyal,
ekonomik ve kültürel ögeler de tasarım içinde değerlendirilmiştir.
Proje kapsamındaki tüm yapılarda araziden çıkan taşlar kullanıma alınmıştır ve diğer malzemelerin de doğa ile
uyumlu olması sağlanmıştır. Proje; arazi şartları, rüzgar, iklim gibi tüm etkenler düşünülerek bölgeye hem bitki
hem de hayvan sistemleri açısından uyumlu olarak tasarlanmıştır. Korunması gereken bitki ve hayvan türlerine
özellikle dikkat edilerek geleceklerinin korunması amaçlanmıştır.
Bölgede yaşayan insanların tüm gıda ihtiyaçlarının araziden karşılanması amaçlanmıştır. Ayrıca elde edilen
tarımsal ve hayvansal ürünler ile ilave gelir getirecek katma değerli farklı ürünler yapılmasına da önem
verilmiştir. Elde edilen gelir, topluluğun diğer ihtiyaçlarının karşılanması için düşünülmüştür. Ayrıca takas ve
armağan ekonomisi ile de ihtiyaçların tamamlanması öngörülmüştür.
Kültürel alanda topluluğun ihtiyaçlarını karşılamak adına arazide bulunan Akademi’de kültür, sanat, spor, eğitim
konularında yoğun bir program düşünülmüştür. Eğitimde toprak ve ilgili konuların yanı sıra kişisel gelişim ve
çağa uygunluk için de programlar tasarlanmıştır. Ayrıca bölgenin mevcut kültürel zenginliklerinin
desteklenmesi ve ilerletilmesi için de taş işçiliği, tahta oyuncak yapımı, halıcılık, şarapçılık, vb gibi sahalara özel
önem verilmiştir.
Topluluğun şiddetsiz iletişim alanında global örnek olması da amaçlanarak doğa ile uyumlu, etik temelli ve
sürdürülebilir bir insan yerleşimi tasarlanarak kalıcı olacak şekilde tüm insan faaliyetlerini ve ilgili yerleşimleri
kapsayan bir proje yaratılması amaçlanmıştır.
Kibele
Kibele, Kybele.
Ana Tanrıça ya da Tanrıların Anası.
Anadolu kökenli Tanrıça.

Çeşitli kültürlerde farklı isimler alır. Yunan’da Rhea, Mısır’da Isis gibi.
Doğurganlık ve bereketle ilişkilidir.
Anadolu’da yapılan kazılarda Ana Tanrıça figürünün M.Ö. 5000 ile M.Ö. 7000 yıllarına
kadar dayandığı ortaya çıkmıştır. Çatalhöyük’te, Kültepe anıtlarında Kubaba olarak
anılır.
Anadolu’da verimli toprakların, güzel iklimin, tabiatın cömert davrandığı bitki örtüsü ile
üretgenliğin sembolü olarak görülüp tapınılan kadın.
Analığı, üremeyi, dişiliği, hayatın sürmesi ve dolayısı ile bereketi simgeleyen Tanrıça,
çeşitli kazılarda farklı pozisyonlarda görülür. Ayakta, oturarak veya doğum yaparken.
Frigler zamanında daha çok önem kazanmıştır.
Spil dağında tam büstlü Kibele bulunmaktadır.
Tarihçe
Manisa’nın tarihi yontma taş devrine kadar

dayanmaktadır. Yunanistan’ın Taselya bölgesinden
gelen Mangetler, Siplyos Dağı eteklerindeki
Magnesia’yı kurmuşlardır. Yanık ülke olarak Kula
yakınlarındaki Peri bacaları 1,1 milyon yıl ile 12 bin
yıl arası süreçte gerçekleşen volkanik patlamalar
nedeni ile oluşmuştur. Yapılan araştırmalarda
Yontma taş döneminden kalma 15 bin ile 25 bin yıl
öncesine dayanan ayak izleri bulunmuştur.
Manisa tarih boyunca Hititler, Firigler, İyonyalılar,

Lidyalılar, Persler, Romalılar, Bizans, Saruhanlılar
ve Osmanlıların hâkimiyetinde kalmıştır. Hitit
döneminde Arzova adı ile anılmıştır. Bölgenin en
önemli eseri Kibele Kaya anıtıdır. M.Ö. 13. yy
sonrası Firigler ve yine M.Ö. 6. yüzyıla kadar Lidya
krallığının başkenti Salihli ilçesi yakınlarındaki
Sardes kenti olmuştur. Aynı zamanda tarihte ilk
parayı kullanan bu medeniyet altın ve gümüş
karışımı olan elektrum madenine basmışlardır.
Büyük İskender Bizans ve Saruhanlılardan sonra
Osmanlı imparatorluğu döneminin önemli merkezi
olarak Manisa Şehzadeler şehri olarak anılır.
Coğrafya
Yunt dağı, Yamanlar dağı kuzeyde ve doğuda
Simav Dağları ile çevrili olan Manisa ilinde,
Akdeniz iklimi ile beraber karasal iklim özellikleri
hakimdir. Ovalar ve onları çevreleyen vadilerde
karasal nitelikli Akdeniz iklimi görülürken yüksek
dağlık bölgeler ve platolar, kuzey ve
kuzeydoğusundaki dağlar ve platolarda İç
Anadolu’nun karasal nitelikli iklim özellikleri
görülür. Sipil Dağı Milli Parkı, Gediz ve Bakırçay
Akarsuları önemli zenginlikleri arasında sayılabilir.
Kurşunlu ve Sard Kaplıcaları jeotermal su
kaynakları bakımından şifalı sular yerli ve yabancı
turistlerin ilgisini çekmektedir.
Manisa’nın tarımsal çeşitliliği çok fazladır: Akhisar

zeytinleri, kaliteli tütünler, kiraz, kavun, karpuz,
şeftali, kayısı, badem, armut, ceviz, kestane ve nar
meyveleri ile meşhur kehribar kırmızısı renginde
kurutulan üzümleri sayılabilir (Türkiye üretiminin
%85’i). Manisa’da 41 tane baharat karışımı ile
yapılan “Mesir Macunu” şifa kaynağı olarak her yıl
şenliklerle halka dağıtılmaktadır.
El işçiliği olarak ise bakır, semer, demircilik, halı

dokuma, tahta oyuncak yapımı sayılabilir.
Manisa, nüfusu kalabalık şehirlerimiz arasındadır

ve sıralamada 14. şehrimizdir.
Saha Bileşenleri - Su
Tarım ve Orman Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre Manisa ili yağışlı gün sayısı yılda
94 gündür ve aylık ortalama 7,8 güne denk gelmektedir. Bununla beraber Temmuz ve Ağustos ayları
başta olmak üzere Haziran-Eylül aylarının kurak olduğu söylenebilir. Yıllık toplam 744 mm olan yağış
miktarı ortalama aylık 62 mm miktara denk gelse de özellikle Temmuz-Ağustos aylarındaki miktarın
azlığı öne çıkmaktadır. Bir bölgenin kurak kabul edilmesi için yılda metrekareye düşen yağış miktarının
500 mm’den az olması gerekirken, B. Mollison’ın tavsiyeleri üzerine 800 mm altına dikkat edilmesi
gerekeceği bilinci ve gezegenimizin içinde olduğu global ısınma etkilerini düşünerek arazimizde su
kaynaklarının çok iyi değerlendirilmesi gerekliliği kritik bir nokta olarak ortaya çıkmaktadır.
Su sistemini tasarlarken daima Ayrıca aşağıdaki stratejiler göz önünde bulundurularak tasarım
hatırlanması gereken altın planlanmıştır:
kurallara odaklanılmıştır: • Araziyi planlarken su kaynakları için hep yokuş yukarı bak
• Yavaşlat • Suyu tutabileceğin en yüksek yerde tut
• Yay • Mümkün olan tüm durumlarda yerçekimi ivmesini kullan
• Emdir • %40’dan fazla killi toprakları su tutan yapılar için kullan
• Biriktir • Yıllık buharlaşma yağıştan fazlaysa toprak içi veya kapalı
• Olabildiğince çevrimde depolama kullan
kalmasını sağla, • Yüzey akımlarını yavaşlatmak için ekolojik sistemler kullan
defalarca kullan. • Buharlaşmayı azaltmak için gölgeleme, malç ve rüzgar
kıranlardan faydalan
Yıllık
MANISA* Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık Yıllık Ort.
Toplam
Ortalama Yağışlı
13,6 11,6 10,8 9,7 7,9 4 1,4 1,1 3,1 6,8 10,1 13,6 7,8 93,7
Gün Sayısı
Aylık Toplam
Yağış Miktarı 127 107,1 77,7 55,6 39,7 19,6 9,9 9,3 19,8 51,8 89,2 137,7 62,0 744,4
Ortalam ası (mm)
* https://mgm.gov.tr/veridegerlendirme/il-ve-ilceler-istatistik.aspx?m=MANISA
Yağmur suyundan azami yararlanabilmek için öncelikle yağmur suyu

hendekleri, yönlendirme kanalları, göletler planlanmıştır. Bunun için
öncelikle eş yükselti eğrileri analiz edilmiştir. Eş yükselti eğrileri takip
edilerek suyun en yüksek yerde toplanması için hendekler oluşturulması
öngörülmüştür. Sonrasında açılacak kanallar ile suyun farklı
yükseklikteki diğer hendeklere iletilmesi ve böylece sudan olabildiğince
fazla yararlanılması amaçlanmaktadır.
Hendek ve kanalların büyüklükleri ve derinlikleri, toprak analiz sonuçları

ve yağış miktarları düşünülerek hesaplanacaktır. Hendek ve kanallar
açılırken üst bölümdeki verimli toprak kaybedilmeyecek ve hendeğin yan
tarafında değerlendirilecektir. Buradaki toprağın bitkilendirilerek suyun
toprak tarafından emmesi sağlanacaktır. Su yollarında zemine çakıl ve
diğer malç malzemesi ile bir katman yaratılacaktır.
Gölet tasarımında kenar etkisini artırmak için Chinampa

uygulamasından da yararlanılacaktır. Ayrıca eğimden ve arazide bollukla bulunan taşlardan daha fazla
yararlanabilmek içi bumerang sistemi ile ağaçların çevresinde suyun toplanması ve değerlendirilmesi
planlanmaktadır. Negarim olarak da adlandırılan, alçak toprak seddeleri tarafından çevrelenmiş küçük elmas
veya dikdörtgen şekilli ızgara toprak setleri de kullanılacaktır. Negarimler yağmur sularını yüzey akışa
geçirerek, bitkinin yerleştirildiği köşe noktasına doğru yönlendirirler. Negarim yüzey akış suyunun, bitkinin
ihtiyaç duyduğu yerde havzanın en alt köşesinde toplanmasını sağlar.
Su hasadı için evlerin çatı alanlarından da yararlanılacaktır. Yağmurdan
elde edilen su, öncelikle yaprak, vb. malzemelerden ayrıştırılarak ayrı bir
depoya aktarılacaktır. İklim şartları ve özellikle kurak aylardaki yüksek
sıcaklıklar nedeni ile hasad edilen suların toplandığı depoların kapalı
olması planlanmıştır.
Ayrıca gri su sistemlerinin de efektif olarak kullanılması planlanmaktadır.

Köydeki evlerde, akademide ve arazideki tüm yaşam alanlarınsa çevreye
zararlı olmayan deterjan, sabun, vb malzemelerin kullanılması esas
olacaktır. Böylece yerleşim alanlarından ve akademiden temin edilecek
gri suyun, dağıtım boruları kanalı ile bitki sulanmasında kullanılması
düşünülmektedir.
Yerleşim alanlarından, akademiden temin edilecek gri suyun dağıtım

boruları yardımıyla yapılarda kullanım suyu olarak kullanılması da
amaçlanmıştır.
Su ihtiyacı hesaplanması:
• Bölgenin Yıllık Yağış Ortalaması (Yağışsız mevsimin toplam gün olarak süresi): Yılda toplam
olarak 298,9 gün yağışsız geçmektedir. Özellikle Temmuz ve Ağustos ayları kurak geçmektedir.
Haziran ve Eylül’de yaklaşık 4 gün yağış alınmaktadır. Bu nedenle yağışsız mevsim için gün sayısı
112 gün olarak alınmıştır.
• Evin çatısının yüzey alanı: 100 m2 alarak alınmıştır. 50 adet ev olacağı düşünülmüştür. Akademi
için kullanılacak bina da kullanılacaktır. Burada çatı alanı 500 m2 alarak alınmıştır. Toplam alan
5.500 m2 olarak düşünülmüştür.
• Su Deposunun Hacmi, «Evin Su İhtiyacı x En Uzun Kurak Dönem

(gün)» formülü ile hesaplanmıştır: 400 x 112 = 44.800 lt
• Senelik Hasat Miktarı ise «Çatı Alanı(m2) x Kayıp Faktörü x Yağış Miktarı (mm)» formülü ile
bulunmuştur. Kayıp faktörü olarak 0,8 katsayısı kullanılmıştır.
Bir ev için: 100 x 0,8 x 744 = 59.520 lt.
50 evlik köy için: 50 x 59.520 = 2.976.000 lt
Akademi için: 500 x 0,8 x 744 = 297.600 lt
Toplam: 3.273.600 lt
Atıksu Arıtımında Doğal Sulak Alanlar
Çevredeki doğal malzeme ve bitkiler kullanılarak ihtiyaç
büyüklüğünde hazırlanan havuzlarda atıksuyun filtre edilmesi ve
yetiştirilen sulak alan bitkileriyle suyun arıtılması esasına
dayanan bu sistem, doğal yapının küçük taklitleri olarak ifade
edilir. Yapay Sulak alanlar, ortamdaki güneş enerjisini
kullanabilme ve kendi kendini yenileyebilme kapasitesine
sahipler. Birçok canlı türüne yaşam alanı sağlayarak yabani bir
hayat oluşturuyorlar. Organik maddeyi, askıda katı maddeyi,
besinleri, toksik maddeleri, ağır metalleri giderebilmesinden
dolayı yüksek arıtım kapasitesine sahipler. Bu alanlarda
karşılaşılması öngörülen en önemli sorun sivrisinektir. Sivrisinek
balığının (Gambia ofinis‟in) kullanılmasıyla kontrol edilecektir.
Atık Su Hesabı
1 Kişinin Kullandığı Su Miktarı *: 262 L. (2019 TÜİK Verisi)
Tuvalet Kaynaklı Su : 262*0,26= 68 L/kişi
Oluşacak Atıksu Miktarı : Günlük max. 100 misafir gelirse ve köydeki 200 kişinin bulunması
durumunda (200+100)*68=20400 L
İçme ve Kullanma Suyu Hesabı
İçme suyu kaynağı olarak, yer altı depolarında bekletilerek filtre edilen yağmur suyu
kullanılacaktır. Diğer alanlardaki kullanma suları (çamaşır makinası, klozet vb.) çatıdan hasat
edilen yağmur suyundan kullanılacaktır. Tuvaletlerde ise sulak alanlardan arıtılarak gelen su
ile kullanım sonucu oluşan gri su (makine, lavabo, duş vb. alanlardan çıkan) kullanılacaktır.
Kullanma suyu hesabı:
1 kişinin günlük su tüketimi: 190 L. (2019, Yarının Suyu Belgeseli) kabulü yapıldığında;
4 kişilik bir hanenin yıllık su ihtiyacı: 4* 365 * 190= 278.000 L = 278 ton
Çamaşır Makinası: 278*0.22= 61 Ton
Duş, banyo,musluk: 278*0.19= 97 ton
Diğer (içme suyu) = 8 ton
https://sutema.org/
Arazimizde mevcut bir su kaynağı bulunmamaktadır. Bu nedenle yağmur suyu bizim en büyük
hazinemizdir; bir damlasını bile ziyan etmeden toplamak ve depolamak mecburiyeti bulunmaktadır.
Bundan dolayı yapıların çatı sistemlerini (evler, Akademi binası ve çevresi her türlü yapılar) suları
toplayacak şekilde inşa etmek ve suyun en sağlıklı şekilde depolanmasını ve fazla gelen suyun diğer depo
alanlarına aktarıcı kanalları oluşturmak büyük önem teşkil etmektedir. Ayrıca eş yükselti eğrileri haritasına
göre, su hendekleri, su kanalları, gölet ve barajlar oluşturmak (sırt barajları, dönüm noktası barajları gibi)
ve atık su sistemleri (gri su, siyah su) planlamak kritiktir.
Su tutucu kanallarımızın, hendeklerimizin, gölet ve barajlarımızın zemin kısmının suyu tutabilecek

kabiliyette olması için zeminde killi toprak, su tutucu bitkiler ya da memran gibi malzemeler kullanılması
planlanmıştır. Ayrıca yazın sıcak havada buharlaşmayı azaltmak, su kaybına engel olmak için
üzerlerine gölge yapıcı bitkiler ve güneş enerjisi sistemleri yerleştirmek yapmayı planladığımız başka
bir çözüm olarak öne çıkmaktadır. Üzüm bağı, gıda ormanı, zeytinlik gibi üretim alanlarına suyun
hendekler aracılığı ile eriştirilmesi, köklerine çekebilecek suyun tutturulması ve fazlasının aktarma kanalı
ile yönlendirilmesi, yeterli kadar gölet ve baraj sayısına ulaşılması seyesinde sudan maksimum fayda
sağlanması amaçlanmaktadır çünkü tüm yaz boyunca yağmurlu günlerin sayısı çok az olarak
gözlemlenmektedir.
Gri su, lavabo, mutfak ve banyo sularından çıkan suyu ayrıca toplayarak büyük ağaçlara, çiçek ve
otların su ihtiyacı karşılanabilecektir. Siyah su ve atıkları ormana terk edilecek yerlerde kullanabilecektir.
Arazimizde su bileşeni için yapılan çalışmalar, aşağıdaki çalışmada gösterilmektedir. Detaylar Sunum
ekinde bulunmaktadır. Aşağıda su sistemlerini gösteren bir görsel bulunmaktadır.
Saha Bileşenleri - Toprak
Öncelikle arazinin farklı yerlerinden toprak örnekleri alarak toprağın analizi yaptırılacaktır. Analiz
sonucuna göre toprağın gereksinim duyduğu minerallerin nasıl sağlanacağı düşünülerek toprak
ıslah planlaması yapılacaktır. PH seviyesi dengelemesi, gübre takviyesi de bu aşamada
düşünülecektir.
%18’den fazla eğime sahip olan alanlar ormana bırakılacaktır. Böylelikle toprak erozyona
karşı korunacaktır. Ayrıca özellikle kuzey yönlü esen rüzgarlar için korunma sağlanacaktır.
Sıkışmış toprak, geleneksel anlamda sürülmeden, sadece çizel pulluk (Wallace Saban) ile
gevşetilerek tarıma hazır hale getirilecektir.
Ayrıca toprak malç ile kaplanacaktır. Böylece güneşten, rüzgardan, vb. çeşitli etkilerden
korunacak olan toprağın nemi belirli seviyede muhafaza edilecektir.
Solucan gübresi, kompost ve kompost çayı gibi çözümler ile toprak zenginleştirilecektir.
Hayvanlardan da toprağın ıslahı ve zenginleşmesi için yardım alınacaktır. Hayvanlar gübrelerini

bırakarak, kendi yiyeceklerini ararken toprağı temizleyerek ve toprağı havalandırarak toprak
sistemine büyük bir fayda sağlamaktadır.
Toprağımızın kısa zamanda sağlığına kavuşması için eş yükselti eğrileri planı ile eğimin olanak verdiği yerlerde
yağmur hendekleri oluşturulmasına, gölet, baraj yerlerinin ayarlanmasına, hazırlanmasına ve yağan yağmurun
tutulması ve biriktirilmesine önem verilecektir. Çıkan toprak kenarlara alındıktan sonra yaban hayatının oluşması
için asma yayıcı bitkiler karakafes otu, yabani bezelye, bakla, kulkas gibi yüzey örtücüleri ve akasya türevi
ağaçlarla toprağı tutucu hale getirmek ve kısa zamanda malç yapma olanağı oluşturmak planlanmıştır.
Ayrıca aşağıdaki maddelere de öncelik verilecektir:

1. Malç yapmak (eski halı, gazete kağıdı,
kartonlar, kurumuş otlar, saman, talaş) ve ara ara
mümkünse ıslatmak
2. Arazinin büyük olması sebebi ile ilk etapta
yüzeydeki kuru ve yaban otlarını toplayarak ve
köylerden temin edilebilen özellikle tavuk gübresi
veya koyun, keçi gübresi ile kısa zaman içinde
sıcak kompost yapmak
3. Bokaşi kompostuna geçmek
4. Solucan gübresi için solucanlardan
faydalanmak ve çoğalmalarına olanak sağlamak
5. Köyde çıkan sebze, meyve ya da diğer
şekillerde ortaya çıkan yiyecek atıklarını büyük
çukurlar açarak doğada kendi kendine gübreli
toprak oluşmasına fırsat tanımak
Gangamma Mandala bahçeleri, şifalı bitki spiralleri ve çoklu kültür uygulama alanları Permakültür
tasarımının özel unsurlarındandır ve projemizde yer verilecektir.
Gangamma Mandala Bahçeleri: Birbiri içine geçen anahtar deliği temelli bahçelerdir. 3-4 katmanlı
farklı bitkilerin yer aldığı görsel olarak keyifli ve işlevsel olarak ta verimli bahçelerdir. Çocukların
permakültürle tanışmaları temelli çalışmalarda kullanılabilir.
Çoklu Kültür Uygulamaları: Eşyükselti eğrileri boyunca yağmur hendekleri, sulama hatları,
bitki/sebze yatakları yerleştirilerek, birbiri destekleyen ve yerele uygun ürünler seçilerek, mono
kültürden uzak, verimli bir tarım alanı oluşturulacaktır.
Şifalı Ot Spiralleri: Permakültür, doğaya karşı değil doğayla birlikte çalışma felsefesidir. Bu
anlamda, yenebilen bitki spiralleri, permakültürün bazı kavramlarını anlamaya başlamak için
mükemmel bir alıştırmadır; çünkü ot spirali çeşitli doğal fonksiyonları tek bir elementte bir araya
getirerek onları daha verimli ve sağlıklı kılar. Biz de arazimizde farklı alanlarda şifalı ot spiralleri
uygulayarak bölgeye en uygun çözümleri bulmaya çalışacağız. Özellikle evlere yakın alanlarda
konumlandırarak enerji tasarrufu yapılması da planlanmaktadır.
Saha Bileşenleri - Arazi
Arazimiz oluşturulmak istenen proje kapsamında ortaya çıkan gereksinimler, yerel şartlar, doğa, iklim
özellikleri, vb göz önüne alınarak değerlendirilmiş, dilim analizi yapılmış ve mıntıka yerleşimi bu analiz
esas alınarak yapılmıştır. Sunum ekinde detaylı bilgiler sunulmaktadır. Aşağıda genel değerlendirmeyi
gösteren görseller bulunabilir.
Toplam yüzölçümü 1000 dönüm olan

arazimizin orman vasfını yitirmesi ile uzun
yıllar boyunca güneşin korumasız kalan
toprağın nemini almış olduğu, rüzgar ve
yağmur sularının etkisi ile yüzeydeki verimli
toprak tabaksının erozyona uğradığı, arazinin
görsellerinden görülmektedir. Buna bağlı
olarak da toprağın dengesinin bozulduğu,
mikroorganizmaların da yeterince
bulunamayabileceği ön kabul olarak
değerlendirilmektedir.
Ayrıca, yüzey üzerindeki taş ve kayaçların

varlığı, toprak oluşturmak için başlangıçta
engel olacağı için kayaçların bu amaçla
toplanıp biriktirilerek onlardan aşağıdaki
şekilde yararlanılması düşünülmüştür:
1. Set taraçaları oluşturmak
2. Arazi kenarlarının kapanmasına yardımcı olmak
3. Bina yapımında duvar malzemesi olarak
kullanmak
4. Yürüme yollarına zemin oluşturmasına olanak
sağlamak
Diğer şekillerde ortaya çıkan yiyecek
atıklarını büyük çukurlar açarak doğada
kendi kendine gübreli toprak oluşmasına
fırsat tanımak da kritik önemdedir.
Saha Bileşenleri - İklim
Meteoblue verilerine göre Manisa Yunusemre Yörenin bulutlu, güneşli ve yağışlı günleri ile
Çamlıca bölgesinin sıcaklık, rüzgar ve yağış ilgili dataya bakıldığında, tüm yıl boyunca
hakkındaki bilgileri aşağıdaki şekildedir. güneşli günler olduğu ve yaz aylarının
Ortalama sıcaklık ve yağış miktarlarına bakıldığında, çoğunlukla güneşli geçtiği gözlemlenmektedir.
aylar bazında ortalama günlük azami sıcaklıklar kırmızı Yağışlı günlerin ayda maksimum 9 günü
çizgi, ortalama günlük asgari sıcaklıklar ise mavi çizgi ile geçmeyecek şekilde daha çok kış ve bahar
gösterilmektedir. Kış aylarında düşen, yaz aylarında aylarında olduğu görülmektedir. Tüm yıl
artan bir grafik bulunmaktadır. Yaz aylarında yağış süresince her ay bulutlu gün gözlemlenmekte
alınmadığı, bahar ve kış aylarında ise değişen ve sayıları yaz aylarında azalmaktadır.
miktarlarda yağış alındığı görülmektedir. Bu nedenle
özellikle kış ve bahar aylarında elde edilen yağmur
suyunun iyi bir şekilde tutulması ve saklanması önem
teşkil etmektedir. Ayrıca özellikle yaz aylarındaki yüksek
hava sıcaklıkları düşünüldüğünde su toplanan alanların
güneşten korunması da gerekecektir.
Azami sıcaklıklara bakıldığında yörenin yazın Yağış miktarına bakıldığında, yılda toplam olarak
30 derecenin üzerinde, kışın ise ortalama 10 298,9 gün yağışsız geçmektedir. Göreceli olarak
derece civarında olduğu gözlemlenmektedir. Kasım-Nisan aylarında yağış ayda 8-9 güne
Kasım-Nisan ayları arasında donlu günler çıkmaktadır. Yağıştan maksimum faydalanabilmek için
olduğu önem arz etmektedir. Ürünlerin yağmur hendeklerinin iyi planlanması gerekmektedir.
korunması için planlamada dikkate alınması
gereklidir.
Rüzgar hızına ve yönüne gelindiğinde, bölgede 38 km/s hızından daha sert rüzgara çok ender
rastlanmaktadır. Yaz aylarının daha sert rüzgarlara ev sahipliği yaptığı görülmektedir. Genelde en yüksek
hız 28-38 km/s arasındadır ve çoğunlukla yaz aylarında alınmaktadır. Rüzgarın ise daha çok kuzey ve
kuzey doğudan alındığı gözlemlenmiştir. Bu nedenle gerek tarım gere ise de yerleşim planlamalarında bu
veriye dikkat edilmiştir.
Saha Bileşenleri – Bitki ve Hayvan Sistemleri
Manisa ilimiz %46 oranında orman ve makilerle kaplıdır. Bu orman

alanlarının az olduğu gerçeğini göstermektedir. Bu amaçla yaşam
alanlarının üst bölgelerinde, arazimizin yerleşim mıntıka alanlarının 5 veya 6
bölgelerini ormanlaşmaya terk etmeyi öngörüyoruz. Özellikle yüksek
kesimlerden esen rüzgarın hızını kesmek için uzun gövdeli fıstık çamı, keçi
boynuzu, akasya, iğde badem ağaçları dikilmesi ve altlarda yüzey örtücüler,
geniş yapraklı yeşillikler, baklagiller, sarmaşıklar, karakafes otu ile dip
bölgelerin yeşil tutulması amaçlanmıştır.
Aramizde bitki sistemleri aşağıdaki şekilde planlanmıştır:
• Mıntıka 1’de; evlere yakın bölgelerde sebze bahçeleri, ayrıca aralarda
günlük meyve ihtiyaçları için bölgenin şartlarına uygun meyve ağaçları
(kiraz, incir, elma gibi)
• Tıbbi ve aromatik bitkiler olmazsa olmazımız. Lavanta, melisa, kekik,
melek otu, nane, ısırgan altın otu, gül gibi.
• Mıntıka 2 ve 3’de ekonomik getiri için oluşturulacaktır;
• Gıda ormanı (çeşitli meyvelerin bir arada olduğu ve tüm köyün
ihtiyacını karşılamak üzere )
• Üzüm bağları (Kuru üzüm ile şarap ve şıra için üzüm çeşitleri)
• Zeytin ağaçları (yemeklik zeytin ve zeytinyağı için)
• Burada alanları oluştururken mono kültüre engel olmak için ağaç dikimleri
enlemler şeklinde olmak üzere 2 veya 3 sıra üzüm, sonrasında çeşitli
meyve ağaçları, sonrasında birkaç sıra zeytin ağaçları gibi düşünülebilir.
Ayrıca malç malzemesi için yüzey örtücüler, soğuk rüzgardan ve dondan

etkilenecek meyve ve sebzeler için seralar yapmak, erken dikim yapmak
için fideler hazırlamak ve bunlar için seralar oluşturmak gerekecektir.
Hayvanlarımızın bizim için anlamları ve görevleri kritik:
1- Toprak işleyicilerimiz
2- Tohum taşıyıcılarımız
3- Gübre oluşturucularımız
4- Besin kaynağımız
5- Koruyucumuz , yoldaşımız, can dostumuz
Yaşamımızın olmazsa olmazı olan hayvanlar için,

planladığımız köyümüzde arazimizin büyüklüğü de uygun
olduğundan, her türlü hayvana kucak açacak yerimiz
bulunmaktadır.
1. Kümes hayvanları
2. Ördekler
3. Arılar
4. Solucanlar
5. Koyun ve keçiler
6. İnekler
7. Atlar
1. Kümes hayvanları: İki şekilde olabileceği düşünülmektedir. Her evin yanında
soğuk kış aylarında kalabilecekleri kapalı kümesler ile kışı geçirmek, sıcak yaz
aylarında ekili alanların içine çevrelenmiş tel örgülerle oluşturulan sahada toprağı
havalandırma görevi yapacak şekilde gezici kümesler yaratmak.
2. Ördekler: Küçük su göletleri yanında kapalı küçük geceleme noktalar yapılabilir.
Böylece gölette oluşan gübreli su, besin suyu olarak sebze bahcelerinde kullanılabilir.
3. Arılar: Permakültür köyünde arıların kendilerine yakışacak şekilde çalışacaklar. Pek çok ağacı, çiçeği,
sebzeyi, meyveyi, çoğaltma işlevi, onların olacak. Gıda ormanı ve diğer ormanlık alanlara kovanlar
koyarak çoğalıp üremelerine olanak sağlanacak. Bunun için çok rüzgar ve soğuk olmayan noktalar bulunarak
planlama yapılacaktır.
4. Solucanlar: Toprağımızın baş aktörleri olarak çeşitli yerlerde oluşturulacak küvetlerde yaşamlarına olanak
sağlayarak çıkan gıda atıklarımızla beslenerek çoğalıp gübre üretmelerine olanak sağlanacaktır.
5. Koyun ve Keçiler: Böyle büyük bir arazide kendilerine otlak bulabilecekleri yerlerde özgürce yaşam
Sürdürebileceklerdir. Ancak sabah çıkış akşam dönüş yapabilecekleri yol güzergahları hazırlanacaktır.
6. İnekler: Köyün süt, yoğurt ve peynir gereksinimi için ihtiyaç duyulacaktır. İşletme anlamında ele alınması
planlanmıştır. Bu anlamda ormanlaşmaya ayırdığımız bölgeye ve meyve bahceleri yakınlarında ahırlar süt
sağım yerleri, buzağı odalarını yapılandırılacaktır. Aynı zamanda gezinti yapmak ,güneşlenmek, hava almak
ve yeşil ot yemeleri için çevre alan ile birlikte değerlendirilecektir.
7. Atlar: Hem yük ve kişi taşıma amaçlı hem de terapi amaçlı olarak projemize dahil olacaklardır. İnek
ahırlarına yakın yere atların ahırlarını inşaa etmek uygun olacaktır. At bakım alanları, açık ve kapalı ahırlar ve
hara olarak düşünülmektedir.
Flora & Fauna Değerlendirme
Flora fauna raporu incelenmiş olup aşağıdaki çalışmaların yapılması kararlaştırılmıştır:
- Flora: Alan içerisinde nesli tükenme tehlikesi olan endemik bir tür bulunmadığı için flora ile ilgili bir
koruma çalışması yapılmayacaktır.
- Fauna: Alan içerisinde nesli tükenme tehlikesi olan endemik bir tür bulunmadığı için fauna ile ilgili
bir koruma çalışması yapılmayacaktır. Ancak, zarar görebilir nitelikte olan yaygın tosbağa, küçük
kerkenez, tepeli pelikan ile tehdit altına girebilir türlerden olan gökkuzgun ve aladoğan için sahada
gerekli işaretlemeler yapılacaktır.
Arazimizde kullanılması planlanan bitkilerden örnekler aşağıda verilmektedir. Dikimde birbirleriyle
uyumlulukları gözetilecek ve toprak ve bitkiler için fayda ile toplam semere artırılacaktır.
Enerji Bileşenleri – Teknoloji
Permakültürün kurucularından David Holmgren’in kitabında bahsettiği 12 temel prensipten

biri de yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması ve değerlendirilmesidir.
Projemizde bölgedeki kaynaklar gözden geçirilerek kullanılacak enerji türleri ve

teknolojileri olarak güneş, rüzgar ve biyogaz kullanımını öngörülmüştür.
Arazimizde inşa edilecek yapıların çatılarına, yazın buharlaşmayı önlemek amacıyla

göletlerin üzerine ve gölgelendirme ihtiyacı olan bitkilerin üzerine güneş panelleri
yerleştirilmesi planlanmıştır.
Bunun yanında iklim bölümündeki rüzgar raporu, rüzgar enerjisi kullanımına da oldukça
elverişli olan bölgede yüksek noktalara yerleştirilecek tribünlerin gereken noktalarda su
pompası çalışması için gereken enerjileri sağlaması tasarlanmıştır.
Biyogaz tesisi ise mutfak gazını organik atıklardan üretmek üzere kullanılacaktır.
1. Güneş enerjisi ve projede kullanım şekli

İklim raporu dahilinde yoğun güneş alan arazimizde güneş ışığı, PV güneş panelleri
kullanılarak elektrik üretmek için kullanılacaktır. PV güneş panelleri oldukça yaygın,
erişilebilir teknolojisi ve bakım kolaylığı açısından projemizde ana enerji kaynağı olarak tercih edilmiştir.
Elbette temiz enerji kaynağı olması ve fosil yakıtlar gibi çevreye zarar vermemesi en önemli
kriterimizdir.
PV hücreler denen yarı-iletken malzemeler güneş ışığını doğrudan elektriğe çevirirler. PV güneş pilleri,
güneş ışığını doğrudan elektrik enerjisine dönüştüren düzeneklerdir. PV piller, güneş hücreleri ve güneş
pilleri olarak da adlandırılan cihazlar, algıladıkları foton
enerjisinden eşit sayıda pozitif ve negatif yükler oluşturarak güneş enerjisini doğrudan kullanılabilir
yararlı elektrik enerjisine dönüştürürler.
Güneş pilleri pek çok farklı maddeden yararlanılarak üretilebilir. Günümüzde en çok kullanılan yarı
iletken maddeler; kristal silisyum, amorf silisyum, galyum arsenit, kadmiyum tellürid, bakır indiyumdur.
Doğada en yaygın olarak bulunan silisyum, ticari ortama girmiş güneş pillerinin en yaygın kullanılanıdır.
PV pillerini kullanarak enerjimizi depolamayı ve güneş olmayan günlerde ve gecelerde enerji ihtiyacının
pillerden sağlanması amaçlanmaktadır.
PV, arazimizde çok çeşitli uygulamalarda kullanılacaktır. En önemli uygulama alanlarımız; yaşam alanlarındaki
temel elektrik ihtiyaçlarının karşılanması, aydınlatma, soğutma, sulama, tarımsal ürünlerin saklanması,
tahılların öğütülmesi, elektrikli çit, hayvan barınaklarının aydınlatması ve ısıtılması bulunmaktadır.
PV panel sistemlerinin arazimizde ikincil kullanım alanı da gölgelendirme olarak tasarlanmıştır. Gölgelendirilmesi
gereken bitkilerin üzerine ve gölet ve sulama kanallarının üzerinde yazın sıcak günlerinde buharlaşmayı minimize
etmek için yerleştirilecektir.
2.Rüzgâr enerjisi ve projede kullanım şekli
Yapısı gereği temiz bir enerji kaynağı olan rüzgâr, yeryüzünde sürekli hareket
halinde olan ve büyük enerji potansiyeline sahip ancak coğrafi etkenler
nedeniyle dağınık nitelikte bir kaynaktır.
Ekonomik olmasının yanında rüzgâr enerjisi, temiz enerji teknolojisi özelliğiyle

çevreye sağladığı katkılar nedeniyle permakültür çiftliklerinde de önemli bir
enerji kaynağı olmaktadır.
Rüzgâr enerjisi, projemizin bölgesinde orta yoğunlukta olması ve süreklilik arz

eden bir nitelik taşımaması nedeniyle ikincil enerji kaynağı olarak
tasarlanmıştır. Elbette bu sistemin bize sunacağı avantaj; gündüz veya gece,
elektrik üretiminin devamı olacaktır. Teorik olarak, gece elektrik üretemeyen
PV sistemlerinin aksine, rüzgâr sistemleri 24 saat elektrik üretebilmektedir.
Her ne kadar bugün sıkça görmeye başladığımız rüzgâr türbinleri ya da birden

çok türbinin bir arada olduğu rüzgâr enerjisi santralleri (RES) son 15-20 yılda
gelişmiş olsa da rüzgârın enerjisinden yararlanma fikri oldukça eskidir.
Rüzgar pompaları, tarımsal süreçleri iyileştirmek için doğanın gücünü kullanan ilk uygulamalardan biridir.
Zaten 9. yüzyılda tarlaları sulamak veya toprağı kurutmak için kullanılıyorlardı. Günümüzde teknoloji
çoğunlukla bir şebeke bağlantısının çok uzak olduğu ve rüzgar koşullarının güvenilir bir pompalama
çözümü sağlayacak kadar sabit olduğu yerlerde kullanılmaktadır.
Rüzgar pompasının tasarımı her zaman uygulamaya bağlıdır. İlk olarak, mekanik ve elektrikli rüzgar
pompaları arasında bir ayrım yapılmalıdır. Elektrikli rüzgar pompaları normalde daha düşük verimlilik
dezavantajına sahiptir, ancak pompalar rüzgar türbininin bulunduğu yerden uzağa yerleştirilebilir. Doğru
rüzgar türbini seçmek için, istenen pompalama teknolojisi ve ekstraksiyon derinliği ile ilgili hususlar
önceden yapılmalıdır. Santrifüj pompalar genellikle daha hızlı dönen rüzgar türbinlerinde daha iyi
çalışırken, pistonlu ve diyaframlı pompalar yavaş dönen türbinlerde daha iyi çalışır.
Yeterli rüzgarın (> 5 m / s) ve su kaynaklarının ya da planlanan göletlerin olduğu şebekeden bağımsız

alanlarda, rüzgar pompaları genellikle evsel ve yerel su temini, küçük ölçekli sulama ve hayvan suyu
kullanımı için uygun maliyetli ve temiz bir yöntem sunar.
Uygun bir rüzgar pompası seçmek için aşağıdaki bilgilere ihtiyaç vardır:
• ortalama rüzgar hızı, toplam pompalama yüksekliği, günlük su ihtiyacı, kuyu çekme, su kalitesi
ve depolama gereksinimleri.
Bu detayların ışığında rüzgar pompalarımızın seçimi yapılarak alana yerleştirilecektir.
3. Biyogaz enerjisi ve projede kullanım şekli:
Biyogaz, hayvan ve mutfak atıkları gibi organik maddelerin ve ayrıca mahsul kalıntılarının oksijensiz
ortamda sindirilmesi sırasında üretilen ağırlıklı olarak metan ve karbondioksit karışımıdır.
Anaerobik bakteriler biyolojik olarak parçalanabilir maddeyi metan (% 40-70), karbondioksit (% 30-60),
hidrojen (% 0-1) ve hidrojen sülfit (% 0-3) fermente eder. Fermantasyon işlemi için ideal süreç sıcaklığı
yaklaşık 35 ° C'dir, bu da günlük veya mevsimsel sıcaklık dalgalanmalarının olduğu bölgelerde
çürütücünün ilave ısı veya izolasyonunu gerektirebilir. Yemek pişirme için biyogaz üretimi, mutfak
kullanımı için uygun ölçekte uygun fiyatlı ve uygun bir çürütücüye bağlıdır. Herhangi bir çürütücüde atık su
ile karıştırılarak bakterilerin biyokütleyi ayrıştırması için doğru ortamı oluşturur. Bu anaerobik bir işlem
olduğundan, bu, hava geçirmez bir tankta oksijen olmadan gerçekleşmelidir. Biyogaz, toplandığı ve boru
ile kullanıcıya alındığı tankın tepesinde birikir. Bulamaç tanktan düzenli olarak çıkarılmalıdır. Bu bulamaç
tarımsal gübre olarak kullanılabilir. Bu prensibe dayanarak bir dizi tasarım ortaya çıkmıştır. Çürütücüler,
tipik bir çiftlik fabrikası için yaklaşık 10 m3'e ve büyük bir kurulum için 1.000 m3'ten fazla olabilen birçok
şekil ve boyutta üretilmektedir. 10 m3lük bir kurulum, bu projede uygun görülmüştür.
Çiflik kullanımı için orta-küçük ölçekli bir biyogaz sistemi tipik
olarak aşağıdaki bileşenlerden oluşacaktır:
• Toplama alanı: ham, sıvı, bulamaç, yarı katı ve katı
hayvan, insan veya tarımsal atık
• Anaerobik çürütücü
• Bulamaç depolama
• Gaz işleme: boru tesisatı; gaz pompası veya üfleyici;
gaz sayacı; basınç düzenleyici; ve yoğuşma suyu
tahliyeleri.
• Son kullanım cihazı: ocak, kazan veya aydınlatma
ekipmanı
Biyogaz çok temiz yanar ve pişirme sırasında elektrik dışındaki

diğer yakıtlardan havayı daha az kirletir. Biyogaz, tutuşma
anında ısı sağlar, ön ısıtma veya bekleme süresi gerekmez.
Çoğu biyogaz brülörü, ateş gücünü kaynatmak için yüksek
ısıdan küçük düşük ısıya düşürmek için akış hızını
düzenleyebilir.
Biyogaz aydınlatma için de kullanılabilir.
Çürütücünün yan ürünü (bulamaç) gübre olarak kullanılabilir.

Biyogaz, 'karbon negatif' olan yenilenebilir bir yakıttır:
Sistemde sızıntı olmadığı sürece, bir ocakta biyogaz yakılması,
gübrenin doğal olarak ayrışması için yerde bırakılmasına
kıyasla daha az sera gazı açığa çıkarır.
Projemizde ayrıca ısı pompası kullanılması da planlanmıştır. Toprak kaynaklı ısı pompası, toprağı enerji kaynağı olarak
kullanır. Toprağın büyük ısıl kapasiteye ve kararlı işletme koşullarına sahip olması, ısı kaynağı veya çukuru olarak
kullanılmasını cazip hale getirir. Kış mevsiminde ısı pompaları için ısı kaynağı olarak kullanılan toprak, yaz mevsiminde
ise mahal içindeki ısının atıldığı bir ısı çukuru görevi görür.
Şekillerde de görüldüğü gibi bu ısı pompalarında ilk devre toprakaltı devresidir. Toprak ısı değiştiricisi doğrudan
genleşmeli veya ikincil akışkanlı olabilir. Genellikle doğrudan genleşmede kullanılacak soğutucu akışkan miktarı
artacağından ve soğutucu akışkan nispeten pahalı olduğundan tercih edilmemektedirler.
Toprak altı devresinde dolaşan ikincil akışkanın sıcaklığı, topraktan aldığı
enerjiyle artar ve ısı pompası devresinin evaporatör kısmına girer.
Evaporatör ünitesinde ikincil akışkan enerjisini ısı pompası devresinde
dolaşan soğutucu akışkana verir ve soğutucu akışkanın sıcaklığı artmış halde
ve gaz fazında kompresöre giderken, ikincil akışkan sıcaklığını kaybetmiş
halde tekrar yeni döngü yapmak üzere toprak altı borularına gider.
Daha sonra da soğutucu akışkan enerjisini kondenserde primer devre olarak
da bilenen ısıtma tesisatı devresinde dolaşan akışkana aktarır. Soğutucu
akışkan sıcaklığını kaybederek sıvı faza geçer. Böylece topraktan alınan
enerji ısıtmak istediğimiz ortama taşınmış olur.
Kaynak: Uğur ÜNAL1, Dilek Eren AKYÜZ, Manisa/Türkiye’de Yeraltı Isı Değiştiricisi Uygulamaları İçin Toprak Sıcaklıklarının Tahminlenmesi, 1İstanbul Üniversitesi, Mühendislik
Fakültesi, İnşaat Müh. Bölümü, İstanbul, Türkiye
Enerji Bileşenleri – Yapılar
1.000 dönümlük aramizde ‘Permakültür Etik ve İlkeleri’ne uygun olarak kendine yeterli, fonksiyonel ve
estetik bütünlük arz eden, birbiriyle uyumlu birliktelik içinde olacak şekilde;
- Doğayla Uyumlu Yaşam Permakültür Akademisi,
- 50 hanelik, yaklaşık 200 kişilik bir Doğayla Uyumlu Yaşam Köyü
- Doğayla uyumlu bir tarım işletmesi tasarlanmıştır.

Enerji Bileşenleri – Yapılar – EkoKöy
Yerleşimi
200 kişi, yaklaşık 50 hanelik bir Doğayla Uyumlu Yaşam Köyü olan Ekoköy Kibele, yaşamın ruhsal,
sosyal, ekolojik ve ekonomik yönleri arasındaki bağlantıların somut bir gösterimi ve insan habitatları
hakkındaki mevcut en iyi düşüncelerin bazılarının bir sentezi olarak planlanmıştır.
Çeşitli üniversite ve okul gruplarının yanı sıra dünya çapındaki profesyonel kuruluşlar ve belediyeler
tarafından bir öğretim kaynağı olarak kullanılan, sürekli gelişen bir modeldir. Küresel Ekoköy Ağının
(GEN) üyesidir. Dünya çapında çok çeşitli özerk ekoköyler hareketini ve 42 ülkede gezegen sınırları
içinde gelişen toplulukları teşvik eden sürdürülebilirlik eğitimi sağlayıcısı Gaia Education'ın Türkiye
temsilcisi olarak kar amacı gütmeyen bir kuruluşuz.
Ekoköy Kibele, "Karşılaşma ve bilinç yeri" olarak oluşturulmuştur. Toplumu tüm boyutlarıyla öğrenmek
ve çalışmak için bir yerdir. Odak noktası, kişinin kendiyle ve diğerleriyle iletişimdir. Ortak
uygulamalarımız şarkı söylemek, sessiz kalmak, haftalık paylaşımlarımızda çember halinde bir araya
gelmek, günlük sabah sohbet çemberi, yıllık toplantılar, aylık kararlar, eğitimler ve partiler, Yeni Yıl,
bahçede çalışmak ve geri bildirim çemberleri gibi çeşitli etkinliklerdir.
Aileler olarak müstakil evlerde ve paylaşımlı apartmanlarda yaşıyoruz. Mesleğimiz ve çocuklarımızla

birlikte yaşamak günlük hayatımızın büyük bir bölümünü oluşturuyor. Avrupa Birliği Projeleri ve
WWOOF/TaTuTa ile okulda ve bahçede bizi destekleyen gönüllü gelen yetişkinler için
yemek/konaklanma imkanları sunuyoruz. Her yıl farklı eğitimler tasarlarken hedefimiz; büyük bir
uluslararası grubun topluluk içinde "yargılanarak" yaşamamasına, şiddetsiz iletişim prensipleriyle
ekoköyler ve topluluklar inşa etmek için gerekli araçları tanımasına olanak tanımaktır. Bu eğitimleri
sürdürürken gönlümüzden geçen kardeş topluluklarla tanışıp işbirliği yaparak yaşadığımız dünyayı
kirletmeden güzelleştirmek, çoğaltmak ve parlatmak. Burada yarattığımız kültür, büyük ölçüde
yerleşimcilerin yanlarında getirdikleri ve burada geliştirdikleri tutku ve inançlara bağlı olacak, hayata
geçirdiğimiz yasal ve fiziksel yapılar bilinçli olarak gezegenimiz için yeni bir kültüre öncülük etmek için
verimli bir zemin olacak şekilde tasarlandı.
Yerleşimi
Kibele Permakültür Yaşam Merkezi’nin kurucuları ve yerleşik öncüleri aşağıdaki kavramlara bağlılık
gösterirler:
 Özgüven
 Yenileyici ve Sürdürülebilir Tarım
 Sağlıklı Yiyecek
 Uygun Teknoloji
 Sosyal İlişkileri Güçlendirmek
"Gerçek" gıdanın kişisel sağlığımız üzerindeki etkisinin farkındayız. Bu farkındalık çok güçlendiricidir ve
hedeflerimizi ilerletmek için bize daha fazla güven aşılar.
Bu hedefler şunları geliştirmeyi içerir:

- Çevre koşullarımıza uygun gıda oluşturmak için tohum koruma programları ve bitki çeşitleri
- Fosil yakıt gerektiren sistemleri değiştirmek için rejeneratif yöntemler
- Esnek bir yüksek kaliteli gıda kaynağına sahip olduğumuzdan emin olmak için Topluluk Destekli
Tarım (CSA)
- Büyük ölçüde yerel kaynaklı doğal malzemelerden enerji tasarruflu ev yapımı
- Yerel enerji kaynakları, ör. biyoyakıtlar, güneş ve rüzgar hasadı
- "Yüksek teknoloji" endüstrilerinden gelen girdilere dayanmayan uygun teknolojiler
- Yerel para birimleri ve finansal destek sistemleri
- Köy ekonomimizi ve Kibele topluluğunu / biyo-bölgesini destekleyen ve onlar tarafından
desteklenen köy içinde herkes için geçim kaynakları
Yerleşimi
Kültür:
Ekoköy Kibele’de topluluk ve doğanın birbirine bağımlı olmasını istiyoruz. Ekoköy Kibele, bir ara
bağlantı ağı örüyor. Yemekler, kolaylaştırılmış toplantılar, bahçecilik, işbirliğine dayalı işler, anlaşmazlık
çözümü, şarkılar, festivaller, tiyatro, çocuk bakımı, ekolojik bina projeleri, topluluk çalışma günleri ve
daha fazlası.
Farkı yaratan küçük, pratik şeylerin yanı sıra büyük olduğunu da öğreniyoruz: Kamusal alanlarda cep
telefonu kullanıyor muyuz? Ne sıklıkla birlikte yiyoruz? ve nasıl kolaylaştırılır? Çamaşırlarımızı nerede
ve nasıl yıkıyoruz? Aramızdaki hangi ticaret durumlarında TL ya da kendi para birimimiz olan «EKO» yu
kullanıyor veya sadece birbirimize hediye veriyoruz? Ne sıklıkla birlikte çalışıyoruz? Nasıl bir bina inşa
ederiz? ve neyle? Nasıl permakültür bahçesi yaparız? Birbirimizle nasıl konuşuruz? ve anlaşmazlığı
çözebiliriz? Bu sorular (ve daha pek çok benzer soru) Ekoköy Kibele'nin özünü özetliyor.
Değerlerimizi ve etiğimizi korurken, yeni bir kültürü, yeni bir yaşam biçimini, burada ve oradanın, eski ile
yeninin, vahşi ve uyumlunun, bireysel ve toplumsalın, gezegen ve bizin bir karışımı olan yeni bir yaşam
biçimini nasıl bir araya getirebiliriz? Bu, aynı anda hem zorlu hem de heyecan verici bir süreç.
Eğitim:
Eko-köy modeli, destekleyici bir sosyal-kültürel çevre ile düşük etkili bir yaşam tarzını birleştirirken,
kendisini yoksulluğun ortadan kaldırılması ve çevrenin bozulmaması için ilham verici ve uygulanabilir bir
çözüm olarak sunuyor. Kampüsümüz, bir dizi üniversite ve okul grubu ile profesyonel kuruluşlar
tarafından bir öğretim kaynağı olarak kullanılmaktadır.
Yerleşimi
Vakıf Kibele:
Kibele Permakültür Yaşam Merkezi, günlük yaşamın ruhun iç sesi tarafından yönlendirildiği, doğanın
zekası ile birlikte yaratma içinde çalıştığımız ve daha iyi bir dünya vizyonumuza yönelik ilham verici
eylemlerde bulunduğumuz dinamik bir deneydir. Gelişen bir topluluk ve ekoköyde gerçekleşen
deneyimsel atölye çalışmaları, konferanslar ve etkinliklerde öğrenimimizi ve yaşam tarzımızı
paylaşıyoruz.
Programlar:
- Uygulamalı Ekoköy Yaşamı
- Permakültür Tasarım Kursu
- Ekoköy Tasarım Eğitimi
- Ekoköy Deneyim Haftası
Kibele Permakültür Yaşam Merkezi, Birleşmiş Milletler Kamu Enformasyon Departmanı ile bağlantılı bir
STK'dır. WWOOF, TaTuTa, Küresel Ekoköy Ağı ve Bütünsel Merkezler Ağının üyelerinden biridir. Vakıf,
her gün kendilerinden başlayarak daha iyi bir dünya yaratma vizyonunu destekleyen ve dünyanın her
yerinden gelen gönüllüler ve ziyaretçilerle birlikte 200'den fazla kişiden oluşan bir topluluğun kalbinde yer
almaktadır.
Enerji Bileşenleri – Yapılar – Akademi
Doğayla Uyumlu Yaşam Permakültür Akademisi
Permakültür temel direktifi “Kendimizin ve çocuklarımızın varlığının ve geleceğinin sorumluluğunu
almak”tır. Bu nedenle “Kalıcılık” ve “Sürdürülebilirlik” odağı ile “İnsan faaliyetleri ve yerleşimi ile ilgili
herşey” düşünüldüğünde öncelikle hem yetişkinlerin hem de geleceğin yetişkinlerinin geleceğe
hazırlanılması çok kritik bir nokta olarak öne çıkmaktadır.
Permakültür Akademisi'nde katılımcıların uygulamalı, aksiyona yönelik ve hem kendi hem

çevresindekilerin hayatlarına ve çevrelerine dokunabilecekleri bir deneyim yaşamaları hedeflenmektedir.
Bu amaçla kapsam, dünyamızın karmaşık sorunlarını anlamak ve bunlara kendi ölçeğimizde nasıl
yaklaşacağımızı öğrenmek, işbirliğine dair çözümler tasarlamak, bu tasarımların uygulamalarını hayata
geçirmek temelleri üzerine kurulmuştur. Kaynakların verimli kullanılması, temiz ürünler elde edilmesi ve
yeryüzü ile barışçıl yaşamanın yanı sıra topluluk yaşayanlarının eforlarını farklı alanlara kaydırmasına
olanak sağlayarak çağdaş bilim ve teknolojiye hakim, bilinçli ve vicdanlı anlayışla şekillenmiş bir sistem
içinde kültürel zenginliğe de önem verilmektedir.
Akademi’de öğrettiğimiz tasarım ilkeleri ve uygulama becerileri, kentlerdeki balkon ve çatı bahçelerinden,
köylerdeki geniş alan tarım faaliyetlerine, sosyal girişimcilik prensiplerinden, bilimsel yaklaşımlara kadar
bölgemizdeki her şeyin daha iyi işlemesini sağlamaya yardımcı olacaktır. Çünkü permakültür, herhangi bir
ortam veya proje için en etik ve sistemik olarak sağlam çözüme nasıl ulaşacağınızı öğreten bir tasarım
metodolojisidir.
Şartnameyle uyumlu olarak, Akademi bünyesinde, bir araştırma enstitüsü, bilim, sanat ve spor
merkezi yeralacaktır.
Masanobu Fukuoka'nın dediği gibi, "Düşüncesizce çalışmak yerine doğayı iyice gözlemleyin."
Dolayısıyla hazırlıklar kapsamında öncelikle mevcut bilgilerin, gözlemle edinilen, raporlarla ve
istatistiklerle var olan, hem de mevcutta yerel halkta bulunan değerli deneyimlerin biraraya getirileceği
bir üs oluşturulması gerekmektedir. Akademi kanalı ile bu bilgilerin erişilebilir olması, tasarımlarda ve
uygulamada bütünün faydası için kullanılması ve gelecek nesillere aktarılması sağlanacaktır.
Öncelikle arazideki ve yöredeki endemik ve koruma ihtiyacındaki türlerin tespiti üzerinde çalışılacak,
bölgenin flora ve faunası hakkında detaylı bilgiler içeren bir rapor hazırlanacaktır. Takiben söz konusu
türlerin korunması ve devamlarının sağlıklı bir şekilde sağlanması için gereklilikler hakkında strateji ve
bir aksiyon planı oluşturulacaktır.
Bu hizmet sadece bağlı eko köy yaşayanları için değil aynı zamanda çevre köyleri de kapsayacak
şekilde düşünülmüştür. Böylelikle sadece planlanan eko köy değil aynı zamanda toplamda tüm
bölgeye fayda sağlanması amaçlanmaktadır.
Buna ilave olarak yapılacak danışmanlıklar ve rehberlik sayesinde bilgilerin Akademi tarafından
organize edilecek eğitimler, çalıştaylar vb vasıtası ile öncelikle Türkiye’de, sonrasında da global
olarak açılım sağlanması planlanmaktadır. Kendi kendine yetebilen, bunu başkaları ile de paylaşan
bir topluluk oluşturmak ve bunun bir örnek olarak alınmasını sağlamak konusunda sadece yöre değil,
tüm ülke ve hatta global düşünülmektedir.
Akademi yerleşimi araziye dört ana birim halinde konumlandırılacak ve aşağıdaki faaliyetleri
yürütecektir.
Araştırma Enstitüsü ve Bilim Merkezi
Toplam 1.250 m2lik kapalı alana konumlandırılacak olan Araştırma Enstitüsü ve Bilim Merkezinde
mikrobiyoloji laboratuvarı, tohum bankası, eğitimler ve seminerler için derslikler, kütüphane, teknoloji odası
ve yerel kültürü koruma birimi yer alacaktır.
Bu alanda toprak ve su analizleri yapılacağı bir mikrobiyoloji laboratuvarı bulunacak, şifalı ve tıbbi bitkiler
üzerine çalışmalar yapılacak ve yerel tohumların üretilmesi ve korunması adına aktiviteler yürütülecektir.
Tohum bankası ve tohum ve fide yetiştiriciliği proje kapsamındaki tarım işletmesi ile birlikte yürütülecektir.
Aynı zamanda bölgenin fora ve faunasını koruyacak, destekleyecek çalışmalar da bu çatı altında
yönetilecektir.
Permakültür öğretilerinin paylaşılacağı dersliklerde su, toprak, arazi, bitki ve hayvan sistemine yönelik bilgiler
verilecektir. İşlenecek eğitim konuları, yerel kültürün sürdürülebilirliğini de kapsayacak şekilde taş işçiliği,
halıcılık, tahta oyuncak yapımı gibi konuları da kapsayacaktır. Bu şekilde lokal kültürün desteklenmesi,
geleceğe iletilebilmesi ve bir ekonomik değere dönüştürülebilmesi için mevcut durumdaki kültürel mirasa
yoğunlaşılmış olacaktır. Tarım ürünlerinin kullanımına yönelik eğitimler, hasadı yapılan ürünlerin
değerlendirilmesine yönelik eğitimlerle ilave değerler yaratılması, kaynaklardan azami şekilde yararlanılması
ve yeterliliğin artırılması ya da takas yoluyla değiş tokuş yapılabilecek ürünler oluşturulması
amaçlanmaktadır. Kuru üzüm, şarap, zeytinyağı, sabun, esensiyal yağlar ve benzeri ürünlerin
markalaştırılması ve pazarlanması faaliyetleri de burada tasarlanacaktır. Bölgedeki nüfusun bireysel
gelişimin hedefleyecek şekilde yabancı dil eğitimleri ve farklı klüp çalışmaları de planlanacaktır. Burası aynı
zamanda yöredeki üniversiteler ve tarım işletmeleriyle olan ilişkilerin yürütüldüğü, networking
organizasyonlarının yapıldığı ana bina olacaktır.
Sanat Merkezi
Toplam 1.500 m2lik kapalı alana ve 2.500 m2lik açık alana konumlandırılacak sanat merkezinde sanat
atölyeleri için derslikler, müzik dersleri ve ekipmanlar, depo alanları, kayıt salonları ve gösteriler için
kapalı ve açık konser salonları ile amfitiyatro planlanmıştır.
Akademinin bu biriminde müzik ve dans atölyelerinin yanı sıra resim, heykel, seramik ve sahne
sanatlarına yönelik çalışmalar, sergiler ve gösteriler düzenlenecektir.
Spor Merkezi
1.000 m2 kapalı alan ve 2.000 m2 açık alana konumlandırılacak spor merkezinde açık ve kapalı
yüzme havuzları, basketbol, tenis, voleybol, atletizmin maraton dahil tüm branşları ve diğer spor
üniteleri bulunacaktır. Bir mini futbol stadyumu ve açık tenis kortlarına ilaveten 2 basketbol sahası
inşa edilecektir.
Destek faaliyetleri için bulunacak alanlar ise, mutfak, cafe, lobi, fuaye alanı, misafirhane, eğitmen
lojmanları, depo alanlarıdır.
Ayrıca projeye yönelik olarak tasarlanacak özel hediyelik eşyalar ve proje kapsamında üretilenlerin
satışının yapılacağı bir satış noktası da düşünülmüştür.
Enerji Bileşenleri – Yapılar – Tarım İşletmesi
DOĞAYLA UYUMLU TARIM İŞLETMESİ
Bir tarım işletmesi; bitkisel ve hayvansal ürünlerin bir bütün olarak ele alınarak üretildiği ve işlendiği
birimlerdir. Kibele Tarım İşletmesinde bulunacak birimler;
1-Yönetim Binası
İşletme yönetim binası kaynakların etkin kullanımı ve doğal ortamı ile uyumluluk prensipleri doğrultusunda
arazimizden edinilen taşlarla inşa edilecektir. Binada; ofis odaları, kafeterya, küçük toplantı salonları,
laboratuvar, kantin ve mini sergi alanları, tuvaletler, dış alanda ise otopark ve dinlenme alanı olacaktır.
Binanın enerjisi çatıya yerleştirilecek güneş panelleri ile karşılanacak ve yağmur suyu hasadı yapabilmek
için sistemler kurulacaktır.
2-Tohumhane
Tohumhane işletmenin en hayatı bölümlerinden biridir, tarımsal hayatın temel unsuru olan tohumlar özenle
bu alanda depolanır ve korunur. Alanın kuru, serin ve ışık almamasına dikkat edilir. Tohumların her biri
ihtiyaç duyduğu şartlar sağlanarak depolanır. Yapılan çalışmalar sonucu en uygun tohum saklama
sıcaklığının 0-5 derece aralığında, tohumlardaki nem oranının ise %3-10 arasında olması gerektiği
bilinmektedir. Saklama kabı olarak cam veya polietilen tercih edilecektir. Atalık tohumların dikkatle
toplanması ve yeniden doğal ortamında üretime başlanması için tohumhanede çalışmalar yapılacaktır.
Tohumhane Akademi bünyesindeki Tohum Deposu ile ortaklaşa çalışacaktır.
3-Seralar ve Fidelikler
İşletmemizde farklı amaçlar için hazırlanacak cam, fiberglass veya plastik malzemeden oluşturulacak
seralar yer alacaktır:
- Çimlenme dönemini daha kontrollü ortamda geçirmesi gereken tohumlarımız için kullanılacak seralar
- Çoğaltmak istediğimiz ve ekoköy sakinlerinin bahçeleri ve hatta diğer çiftçiler için hizmet verecek fide
çoğaltma seraları
- Yeşillik ve hassas bitki seraları
- Gelir getirici amaçlı yetiştirilecek tıbbi ve aromatik bitkilerin seraları
Seraların hemen yanında seradan çıkma zamanı geldiğinde kullanılacak fidelikler de yer alacaktır.
4- Kompost İstasyonu
Kompost; bitkisel ve hayvansal atıkların nemli-oksijenli ortamda bozunarak dönüştüğü organik gübredir.
Ekoköy yerleşim alanı ve tarım işletmesi tarafında ortaya çıkacak tüm gıda atıkları, yapraklar, kağıt/kartonlar
ve biyolojik arıtma tesisi çamuru bu anlamda kullanılacak ve ortaya çıkacak kompost toprağa geri
kazandırılarak, toprağın zenginleşmesi sağlanacaktır. Bu şekilde doğadan aldığımızı tekrar doğaya vereceğiz.
Kompostun başta gelen faydası toprak yapısını ve özelliğini iyileştirmesidir. Faydalarını şu şekilde
sıralamak mümkündür;
- Topraktaki (Zeminin) boşluk hacmini arttırır.
- Zeminin kolay havalanmasını sağlar,
- Zor işlenen toprakların kolay işlenmesini sağlar,
- Toprağın su tutma kabiliyetini arttırarak kurak mevsimlerde tuzlanmayı önler.
- Yüksek oranlarda mineral gübrelemeye karşı tampon etkisi gösterir.
- Besin maddelerinin bitkilerce daha iyi kullanılmasını sağlar.
Tecrübeler, kompostun bilhassa kendi kendine yeterli humus üretmeyen bahçe, meyve, üzüm yetiştirilen
tarım çeşitlerinde faydalı olduğunu göstermiştir.
5-Solucan Çiftlikleri
Vermicompost oarak da bilinen Solucan Gübresi, içeriğinde kimyasal hiçbir madde bulundurmayan sebze,
meyve, çay posası, yumurta kabuğu ve hayvan gübresi gibi bitkisel ve hayvansal atıkların özel cins solucanlar
(California solucanı) tarafından sindirilmesiyle ürettikleri organik gübreye denmektedir.
Kompost alanımızla birlikte planlanacak Solucan çiftlikleri ile tarım ürünlerinin sağlıklı, verimli, kaliteli
yetiştirilmesi için önemli bir adım atılmış olacaktır.
Solucan gübresinin faydaları;
-Toprağın gerekli besin maddelerini sağlanması
-Hava geçirgenliğini artırması
-Su tutma kapasitesini artırması
-Sebze ve meyvelerin sağlıklı gelişip büyümesine yardımcı olması
-Yabani ot üremisine engel olması
Bütün bu nedenlerden dolayı Tarımsal saha içinde yer alacak şekilde solucan çiftliği planlanmıştır.
6-Soğuk Hava Deposu
Soğutma bir yerdeki ısının başka bir yere nakledilerek o yerdeki sıcaklığın, ortam sıcaklığının altında
olacak bir sıcaklıkta tutulmasıdır.
Manisa ilinde yaz ayları uzun bir dönem sürmekte ayrıca sıcaklık ortalamaları bir hayli yüksek
seyretmektedir. Bu amaçla işletme içinde soğuk hava deposu gerekli yapılarımızdan bir tanesidir.
Sıcağa karşı hassas olan ve dolayısı ile tazeliği çabuk bozulan tarım ürünlerimizin uzun süre bozulmadan
dayanıklı kalması, üretilecek tıbbi ve aromatik yağların saklanması, üretilecek hayvansal ürünlerin tazeliğini
korunması ve hatta bazı tohumlarımızın doğru şartlarda saklanması amaçlanarak soğuk hava deposu
oluşturuldu.
7- Gıda Saklama ve İşleme Atölyesi
İşletmemiz bünyesinde bitkisel ve hayvansal ürünlerin farklı alanlarda işlenmesi amacıyla 2 adet atölyemiz
olacaktır.
 İşletmemizdeki hayvanların sütünün işlenip tereyağ, peynir, kaymak gibi süt ürünlerinin üretileceği
atölyeler
 Bitkisel ürünlerin kurutma, paketleme ve saklama işlemlerinin yapılacağı atölyeler. Burada gerek yiyecek,
gerekse de tıbbi ve aromatik ürünlerin üretimine dair çalışmalar yapılacaktır.
Bu atölyeler, işletmemizin gelir elde edecek çalışma alanlarıdır. Bu atölyelerde Ekoköy’de yaşayanlar gönüllü
veya profesyonel çalışabileceklerdir.
8 - Zeytinyağı Atölyesi
Atölye çalışmaları içinde en önem verdiğimiz konulardan bir tanesi Zeytinyağı atölyesi olacaktır. Tarım
İşletmemizin önemli bir ürünü olacak Zeytin, bu zeytinlerin işlenmesi ile daha da önemli hale gelecektir.
Tamamen geleneksel ve yöreye özgü yöntemler kullanılarak üretilecek zeytinağı işletmemize önemli bir katma
değer yaratacaktır. Ek bir atölye çalışması olarak planlanacak Zeytinyağı Sabunu Atölyesi de planlamalar
içindedir.
Zeytinin işlenmesi sürecinde ortaya çıkacak atıklar değerlendirilecektir. Rumca bir kelime olan “piri'na”
zeytinin, sıkıldıktan sonra yağ bakımından zenginliğini yitirmeyen, gübre veya hayvan yemi olarak kullanılan
küspesidir. Yağı kalmayan pirina, artık tam bir posadır. Elde edilen pirina yağı, daha çok sabun yapımında
kullanılmaktadır. Ayrıca Pirina, katı yakıt olarak (pelet pirina) özellikle Ege bölgesinde kullanılan
bir yakıt türüdür. Ekolojik olması, 5000kcal/kg olması ve daha az kül içermesi kömür gibi diğer yakıtlara oranla
fiyatının uygun olması bakımından tercih edilmektedir. Pirina yakıtı için özel hazırlanmış kazanlar
bulunmaktadır.
9- Şırahane – Şaraphane
Üzümün ezilerek suyunun çıkarıldığı ve dinlenme havuzunda dinlendirildiği özel üretim mekanlarına şırahane
denilmektedir. Tarım işletmemiz içinde yer alacak ve kendi topraklarında yetişecek üzümlerin işlenip şarap
üretileceği Şırahane ve Şaraphane ileriki dönemde katma değeri yüksek bir konu başlığı olacaktır.
Şarap üretimi yanısıra şarap tadım etkinlikleri, bağbozumu festivalleri de planlanmaktadır ve bu etkinlikler
esnasında Kibele şarabının, yine işletmemizde üretilen peynirler ve meyvelerle birlikte servis edilmesine
önem verilecektir.
Şarap üretimi sırasında oluşacak atıklar (posa), kompost alanlarında ve hayvan yemi olarak
değerlendirilecektir.
10 -Makine parkı ve tarım işletmesi için gerekli aletler
Permakültür prensipleri ile işletmeyi planladığımız çiftliğimizde toprağımızın sağlıklı olması ve sağlıklı
kalması için gerekli makine ve aletler planlanmıştır.
1-Çizel pulluklar
2-Yeomans sabanı
3-Çeşitli el aletleri(kürekler, budama makası vb)
4-İlaçlama pompaları( bunlar zaman zaman ihtiyaç duyulduğunda kullanılan bitkisel bazlı ilaçlar için)
5-Arazide taşıma amaçlı kullanılmak için -Traktör ve romörkler
6-Sebze ve meyve kurutma makinaları
7-Paketleme ve vakumlama makinaları
8-Çeşitli boylarda tartılar
11 – Hayvan sistemleri entegrasyonu
Kibele Tarım İşletmemizde tamamlayıcı hayvan sistemleri de bütüne entegre edilecektir. Hem gübre
hem yakıt olarak kullanılacak hayvansal atıklar da kaynakların verimli kullanılması prensibiyle geri
dönüşüme katkıda bulunacaktır.
Büyük ve küçük baş hayvanların otlatma alanları sürekli değiştirilerek, arazinin verimli toprak oluşumuna
katkıda bulunulacaktır. Arılar ve kanatlı hayvanlar da çifliğimizin önemli bir parçasını oluşturmaktadır.
Bill Mollison’un kitabındaki gibi ideal arı çifliği iki noktaya konacaktır. Bahçelere ve gıda ormanına yakın
olan noktalar kenar etkisi açısından zengin bitkileri içerecektir.Planlanan keçi mandırası, keçisütünden
peynir üretimini sağlayacak ve soğuk hava deposuna komşu olacaktır.
Mıntıka 3teki gölet alanımızda yine kenar etkisi arttırılmış bir su kültürü sistemi hedeflenmektedir. Su
bitkileri, balıklar ve ördeklerin yaşadığı birbiriyle bağlantılı sürdürülebilir bir su ekosistemi kurulacaktır.
Enerji Bileşenleri - Kaynaklar
EKOLOJİK YAPI
Sıfır karbonlu binaların inşası ve mevcut binaların güçlendirilmesi, iklim değişikliğine yanıt olarak en uygun maliyetli ve en acil
stratejilerden bazılarını sunuyor. Yıllar içerisinde, çevreye duyarlı ve enerji açısından verimli benzersiz bir yapı sistemi
geliştirmek istiyoruz. Doğal ve toksik olmayan malzemeler kullanarak, bir binanın dokusunun, nemi ve hava kalitesini ılımlı hale
getirmek için insanlarla yararlı bir şekilde etkileşime girmesini sağlayan bir 'nefes alan duvar' yapısı geliştirdik. Geri
dönüştürülmüş araba lastikleri kullanan 'Earthship' sistemi olan saman balya yapımını da denedik ve yapılı çevre için daha
fazla yeni ve yenilikçi ekolojik çözümlere açık kaldık. Kendi araştırma ve deneyimlerimize dayanarak Türkiye’nin ilk ekolojik
konut teknik kılavuzu «Basit Yeşil Yapı» 'nın yayınlanması, ekoköyün yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde çevre eğitimi için
önemli bir kaynak haline gelmesini hedefliyoruz.
Müze kalitesinde sergi alanı ve çeşitli stüdyolar ile bölgeye hizmet veren ’Kibele Sanat Merkezi, tüm ısıtmayı sağlayan elektrik
ve toprak kaynaklı ısı pompaları ile yerel malzeme ve işçilikte bir örnek olarak kabul ediliyor. Kendi biyokütle bölgesel ısıtması
ile süper-yalıtımlı evleri tasarlarken tüm binalarda üçlü cam kullandı. Ortak konut, 425 mm kalınlığındaki yalıtımlı bloğu
kullanarak Türkiye'de bir ilk olmayı hedefliyor.
Binalarımızda öne çıkan ekolojik detaylar şunları içerir:
»Mümkün olan yerlerde yönlendirme ve pencere düzeni yoluyla pasif güneş enerjisi özelliklerinin kullanılması.
»Kullanım sıcak suyu ısıtması için güneş panellerinin kullanılması.
»En yüksek yakıt verimliliği için bir gaz yoğuşmalı kazanı kullanan bir bölgesel ısıtma sistemi.
»Süper verimli yalıtım (çatıda, duvarlarda ve döşemelerde 0,2 watt / m2 C U değerleri).
»Düşük enerjili ampuller.
»Üçlü cam (U = 1,65 watt / m2 C).
»Selüloz izolasyon (geri dönüştürülmüş kağıttan yapılmıştır).
»Toksik olmayan organik boyalar ve ahşap koruyucuları.
»Zehirli yapıştırıcılar veya reçineler kullanılmadan üretilen bordürler.
»Yönetilen ormanlardan yerel olarak yetiştirilen ve hasat edilen kereste.
»Süpürgelik, teras ve patikalar için yerel taş.
»Doğal kil kiremitli çatı kaplama.
»Kontrollü hava ve buhar değişimine izin veren ve geleneksel bir buhar bariyeri ihtiyacını ortadan kaldıran yenilikçi 'nefes alan
duvar' yapısı.
»Olası herhangi bir radon gazı oluşumunu önlemek için zemin altı hava sirkülasyonu için asma ahşap zeminler.
»Elektromanyetik alan stresini azaltmak için elektrik devrelerinin yalıtılması.
»Su tasarrufu (duşlar, sifonlu tuvaletler ve kendiliğinden kapanan musluklar).
»Bahçe kullanımı için yağmur sularının toplanması ve geri dönüştürülmesi.
»Gereksiz tekrarlardan kaçınan ortak tesisler (çamaşırhane, mutfaklar, salonlar).
»Self Building için uygun basit ahşap çerçeve konstrüksiyonu ve detaylandırma
ORGANİK GIDA ÜRETİMİ
Kurucuların mütevazı aile bahçelerinde son derece büyük sebzeler yetiştirdikleri ilk günlerden, Park'ın iç bölgelerine uzanan
bugünkü orman bahçesine kadar, doğa ve tarımsal olarak verimli ekosistemlerle birlikte yaratmak her zaman Kibele
yaşamının merkezinde yer almıştır.
Organik ve biyodinamik tarım yöntemlerine dayanan «EarthShare» adlı Topluluk Destekli Tarım (CSA) programı, yerel
ürünlerin bulunabilirliğini artırmak ve gıdamızın kalitesini artırmak için oluşturulmuştur. Türkiye'de bir ilk. Proje, Kibele
Vakfı'nın pazar bahçesi «Şifa Kibele» ile işbirliği de dahil olmak üzere günden güne genişlemeyi hedefliyor. Topluluğun
ılıman sebzelerinin çoğu Vakfın mutfaklarına sağlanıyor. Yerel ve organik yiyecekler sağlamak için başka girişimler de
ortaya çıktı.
Bir kutu planı projesi: «Kökler ve Yapraklar» Bir dizi yerel yetiştiriciden meyve ve sebzeleri alıp, ürünlerini çevrimiçi
mağazamızda satıyoruz. Program, Salı gününe kadar mevcut olan ürünlerin haftalık siparişlerini alır ve Perşembe günleri
sağlıklı beslenmek isteyen bilinçli tüketiciye
teslim eder.
Şifa Bahçeleri, esas olarak Kibele Vakfı mutfaklarına giden yiyecekler yetiştirmeye devam ederken; bununla birlikte, yerel
sakinlerin bağış yoluyla satın almaları için Park'taki pistin tepesinde bol miktarda sebze bulunan büyük bir araba sıklıkla
bulunuyor.Ortak yaşam alanları ortak bahçelere sahipken, birçok bölge sakini de evlerinin etrafında yiyecek yetiştiriyor.
YENİLENEBİLİR ENERJİ SİSTEMLERİ
Çok sayıda ev ve topluluk binasında sıcak su ısıtması için güneş panelleri bulunuyor. Güneye bakan pencereler ve kış
bahçeleri, kuzey duvarlarında minimum duvar açıklıkları gibi bina ısıtma ihtiyaçlarını azaltmak için pasif güneş radyasyonunu
davet eden tasarım özelliklerini içerir. Sürdürülebilir şekilde hasat edilen odun, evler için alan ısıtması sağlar. Topluluğa ait
rüzgar türbinimiz, topluluğun elektrik ihtiyacının %100'ünden fazlasını karşılıyor. Türbinlerin ürettiği elektrik, akışları ölçen,
iletim voltajlarını değiştiren ve anahtarlama istasyonu görevi gören bir trafo merkezine gönderilir. Rüzgar estiğinde elektrik
yerinde kullanılır. Üretim talebi aşarsa, fazlalık şebekeye ihraç edilir. Genel olarak net elektrik ihracatına önem veriyoruz. Yeşil
elektrik üretimi, topluluğumuzun başarılı işlerinden biridir. Dünyada şimdiye kadar ölçülen herhangi bir topluluk içinde en düşük
ekolojik ayak izine sahip olmak istiyoruz. Bu konuda öncelikle Türkiye’de bir ilk olmak öncelikli hedefimiz. Teknoloji bölümünde
de anlatıldığı üzere diğer yenilenebilir enerji sistemlerini de kullanıyoruz.
EKOLOJİK ATIK SU ARITMA
İyileştirme sistemleri gibi ekolojik su arıtma sistemleri, biyolojik teknolojiye yönelik 'bütün sistemler' yaklaşımına dayalı olarak
atık suyu arıtıyor. Güvenilir, sağlam ve estetik açıdan hoş olan uygun maliyetli projelerde yöntem ileri standartlara alınabilir. Bu
yaklaşım, yüksek enerji tüketimi ve kimyasal olarak yoğunluk barındıran bir sistemden, ekolojik mühendislik ilkelerinin
benimsenmesine bir geçişi temsil eder.
Çevredeki doğal malzeme ve bitkiler kullanılarak ihtiyaç büyüklüğünde hazırlanan havuzlarda atıksuyun filtre edilmesi ve
yetiştirilen sulak alan bitkileriyle suyun arıtılması esasına dayanan bu sistem, doğal yapının küçük taklitleri olarak ifade edilir.
Yapay Sulak alanlar, ortamdaki güneş enerjisini kullanabilme ve kendi kendini yenileyebilme kapasitesine sahipler. Birçok canlı
türüne yaşam alanı sağlayarak yabani bir hayat oluşturuyorlar. Organik maddeyi, askıda katı maddeyi, besinleri, toksik
maddeleri, ağır metalleri giderebilmesinden dolayı yüksek arıtım kapasitesine sahipler. Sonuç olarak ortaya çıkan araştırma,
modern malzemelerin, biyomimikrinin ve tasarım yeniliğinin akıllıca kullanılmasının, kentsel su kirliliği ve su habitatının
bozulması sorunlarına etkili bir çözüm sağladığını göstermektedir.
İzmir/ Manisa Bölgesi Geri Dönüşüm Plan ve Projelerimiz
İzmir kenti, altyapısı, olanakları, üniversitelerindeki bilgi birikimi ve gelişmiş sanayisi ile sürdürülebilir kalkınma modeline geçiş
için önemli bir potansiyeli içinde barındırmaktadır. Bu potansiyeli değerlendirip, ürüne dönüştürmede kent yönetimlerine büyük
görevler düşmektedir. Sürdürülebilir kent modelini kendine misyon edinen şehirlerde enerji kullanımına ve kent planlamasına
yönelik yapılabilecek çalışmalardan en önemlilerinden biride «Sürdürülebilir bir kentsel atık yönetimi ve atıklardan enerji
kazanımı» modelidir.
Bizde Kibele Permakültür olarak İzmir ve Manisa’nın lokasyon ve bölgesel faaliyetlerini baz alarak geri dönüşümden avantaj
sağlamak adına atıklarımızdan faydalanmak ve yaşadığımız evreni yeşil ve temiz havaya dönüştürmek için elimizden geleni
yapmak istiyoruz. Bu noktada Manisa’nın tarımda en çok ürettiği ürünlere ve bu ürünlerin fabrikalarda işleyiş sürecine
odaklandık. Fabrikalardan çıkan atıkları nasıl geri dönüştürebiliriz? Gübre ya da yakıt üretimimize nasıl katkı sağlayabiliriz? Bu
noktada sürdürülebilirlik kapsamında fayda sağlayacağını düşündüğümüz Manisa’nın başlıca değerlerinden Tütün, Üzüm ve
Pamuk konusuna odaklandık.
Tütün: Atıktan Toprağa, Sigara fabrikası tütün atıklarının gübre olarak değerlendirilmesi
Yapılan akademik araştırmaları baz alarak değerlendirmek istediğimiz ’Tütün Atığı’ uygulamaları sonucu test bitkilerinde
yüksek tohum verimi ve protein oranları sağlanmış ve toprak verimliliği artmıştır. Ayrıca, atıkların TMV( tütün mozaik virüsü) ile
bulaşık olmasına karşın, yetiştirilen bitkilere taşınmadığı saptanmıştır. Bu noktada bölgede faaliyet gösteren Imperial Tobacco
şirketini yaratıcısı olduğumuz sürdürülebilir ve sosyal sorumluluk projesi kapsamında çevreye katkıya davet ederek lokal
kalkınma adına iş birliğinde yeni bir sayfa açabileceğimizi öngörüyoruz. Imperial Tobacco Türkiye, dünyanın önde gelen tütün
şirketlerinden biri olan Imperial Tobacco Grubu'nun bir kuruluşudur. Imperial Tobacco Grubu, dünya çapında 160 ülkede,
sigara, tütün ürünleri, sigara sarma kâğıtları, filtre tüpleri ve puro üreten, pazarlayan ve satan dünyanın önde gelen uluslararası
tütün şirketlerinden biridir. Grup, 2005 yılından beri de Türkiye'de, İstanbul'daki merkez ofisi, Manisa'daki fabrikası ve ülke
çapına yayılmış ekibi ile faaliyetlerini sürdürmektedir. Imperial Tobacco Manisa fabrikası son teknoloji ürünü makine parkıyla
donatılmış ve dünyada grubun en önemli stratejik uluslararası markasının üretildiği 5 fabrikadan biridir. Ayrıca, fabrika Imperial
Tobacco'nun sıfırdan inşa ettiği en modern üretim merkezlerinden biri olma özelliğini de taşımaktadır. Fabrikada üretilen
uluslararası ve yerel markalar ile Imperial Tobacco, Türkiye piyasasına verdiği önemin ve gelişme potansiyelinin zeminini
oluşturmaktadır. 2007 yılı itibarı ile Manisa fabrikasında yapılan üretimle Imperial Tobacco Türkiye, KKTC, Tayvan, Sırbistan,
Irak, Fas ve Lübnan'a ihracat yapmaya başladı. 29.000 m2 kapalı alanı bulunan, toplam 60.000 m2 alana sahip Imperial
Tobacco Manisa Fabrikası, tamamen Türk ve AB çevre mevzuatına uygun şekilde kurulmuştur. Tütün tozu: Tütün işleyen
fabrikalarda ince toz, yaklaşık olarak yüzde 6 potasyum ve oldukça az miktarda da azot (yüzde 2) içerir. Tütün tozu, kompost
yapımında kullanılır.
Üzüm: Atıktan Gıdaya
Biliyoruz ki, üzüm Manisa'nın en önemli tarımsal gelir kaynağıdır üzümün kabuğu ve çekirdeği de ekonomiye kazandırılıyor.
Büyük miktarlarda üzüm atığının çevreye zararlı olabilir, bu yüzden üzüm atıkları gübre olarak kullanılabilir ve geri
kazandırılabilir. Tesislerde işlenen üzümün yüzde 25'inin atık olarak çıktığını, bu atıkların yeniden değerlendirilmesiyle tasarruf
sağlanabileceğini araştırma ve gözlemlerimize dayanarak öğrendik. Posaları güneş altında kuruttuktan sonra çekirdek ve
kabuğu ayrılabliyor. Üzüm çekirdeği özellikle fenolik maddeler, antioksidan maddeler, anti kanserojen maddeler acısından çok
zengin bir gıda. Eskiden bunlara üzüm atığı olarak bakılıyordu. Bizde yaptığımız çalışmalara dayanarak üzüm çekirdeğini elde
etmeyi, heba etmemeyi amaç edindik. Ayrıca Kibele Vakfı ve ortaklarla yapılan projeler bünyesinde faaliyet gösterecek olan
tesiste üzüm suyu, pekmez, sirke gibi birçok ürün elde edebilir; ekoköyün sürdürülebilir ekonomisine katkı ve istihdam
sağlanabilir. Enstitümüzde ufak bir kurutma düzeneği kurmayı planlıyoruz. Üzüm suyu ve pekmeze işlenen ürünlerin posaları
yaş olarak muhafaza etmek kolay olmadığından bozulmalarını engellemek adına kurutmaya alarak süreci daha pratik
ilerletebileceğimizi öngörüyoruz.
Pamuk: Atıktan Yakıta

Pamuk çiğidi küspesi ve diğer endüstri artıkları: Yağı çıkarılmak üzere preslenmiş pamuk çiğidi küspesi, hayvan yemi olarak
değerlendirildiği gibi gübre olarak da kullanılabilir. Topraktaki etkisi oldukça yavaş olan pamuk çiğidi küspesi toprağa verildiğinde
yapısındaki bitki besin maddelerinin çoğu, bitkiye yararlı şekle dönüşür. İkinci ve üçüncü senelerde de ürün artışına etkisi
görülebilir. Daha çok, elde edildiği bölgede gübre olarak değerlendirilmesi, ekonomik olması bakımından yararlıdır. Diğer bitkisel
yağ elde edilen fabrika artıkları da gübre olarak değerlendirilmekle beraber, daha çok hayvan yemi olarak kullanılmaktadır.
Türkiye’de oldukça geniş alanlarda üretimi yapılan ve ekonomik değeri oldukça fazla olan pamuk ve susam bitki saplarının
peletlenerek katı yakacak formunda değerlendirilmesi amacıyla yürütülen çalışmada elde edilen sonuçlar ve öneriler aşağıda
verilmiştir:
 Peletlenmiş ürünün kalorisi ortalama 4200 Kcal'dir. Bu oran kaloriferik değerler açısından yüksek kalite sınıfındadır.
 Yapılan ön denemelerde kurutulup-öğütülmüş pamuk ve susam sapları farklı nem içeriklerinde mevcut pelet makinesinde
yüksek kalitede peletlenememiştir.
 Yapıştırıcı madde olarak %7.5 oranında sıvı melas kullanılarak yapılan peletleme çalışmalarında %10 ve %15 materyal nem
içeriklerinde her iki materyalden de yüksek kaliteli pelet üretilmiştir.
 Pamuk ve susam saplarının peletlenmesinde mevcut peletleme makinesi için en uygun nem içeriği %10-15 arasında
olmalıdır.
 Pamuk ve susam saplarından elde edilen peletlerin hacim ve parça yoğunlukları oldukça yüksek bulunmuştur.
 Materyal nem içeriğinin artması pelet yoğunluklarını olumsuz olarak etkilemiştir.
 Fiziksel testler sonunda peletlerin oldukça yüksek kaliteli olduğu görülmüş ve materyal nem içeriğinin yüksek olması pelet
kalitesini olumsuz etkilemiştir.
 Peletler depolama süresince çevre şartlarından çok az etkilenmiştir.
 Depolama ortamının nem içeriğinin artması peletlerin nem alma hızını artırmıştır.
 Düşük nem koşullarında peletler oldukça yüksek kalitede depolanabilecektir.
 Peletlerin iyi bir şekilde ambalajlanması ile yakılmasına kadar geçen sürede herhangi bir olumsuz durumla karşılaşmadan
oldukça yüksek kalitede taşıma, nakliye ve depolama işlemleri gerçekleştirilebilecektir.
 Peletler evsel ve sera ısıtmasında, merkezi ısı ve güç santrallerinde doğrudan ya da kömür ile birlikte katı yakıt olarak
kullanılabilecektir.
 Pamuk ve susam saplarının herhangi bir yapıştırıcı madde kullanmadan doğrudan
peletlenmesine yönelik çalışmalar farklı kalıp özelliklerinde tekrarlanmalı ve en uygun peletleme parametreleri belirlenmelidir.
 Peletleme işleminde otomtik materyal besleme sistemi kullanılarak elle beslemenin neden olduğu olumsuz özellikler ortadan
kaldırılmalıdır.
 Peletleme işlemi öncesi materyale ön ısıtma ve sıcak buhar uygulamalarının pelet kalitesi, makine kapasitesi ve enerji
tüketimi üzerine etkileri belirlenmelidir.
 Peletlerin depolama koşullarından nasıl etkilendiğinin belirlenmesi amacı ile belirli aralıklarla pelet kalitesi ile ilgili testler
tekrarlanarak depolama koşullarının pelet kalitesine etkisi belirlenmelidir.
 Peletlerin pelet sobalarında yakılmaları sonucu atmosfere salınan emisyon değerleri belirlenmeli, en uygun yakma koşulları
tespit edilmelidir.
 Bu tür tarımsal artıkların oldukça fazla çıktığı bölgelere peletleme tesisleri ivedilikle kurulmalı ve bu tür biyokütle enerji
kaynakları ekonomiye kazandırılmalıdır.
Aynı zamanda hasat sonrası mısır ve pamuk saplarının bertaraf edilmesinin çiftçiler açısından ek maliyet getirdiğini, çiftçilerin
bunları tarlada yakarak toprağa ve biyolojik çeşitliğe zarar verdiği görülmüştür. Mısır ve pamuk atıkları ile kereste tozlarından
üretilecek peletlerle alternatif yakıt elde etmeye karar vermiş ve bir tesis kurma girişiminde bulunan ortaklarla işbirlikleri bu
alanlardaki ana hedeflerimizden.
Enerji Bileşenleri - Bağlantılar
Projemizin tüm elemanları hem kendilerini hem de diğer proje elemanlarını destekleyecek şekilde
planlanmıştır. Doğa örnek alınmış ve birden fazla fayda sağlama mantığı gözetilerek tasarım yapılması
amaçlanmıştır.
Bu nedenle bitki sistemleri, hayvan sistemleri, su sistemi, enerji kaynakları, atık sistemleri, mıntıka analizi,
ulaşım yolları, yapılar bütüncül bir bakış açısı ile değerlendirilmiş ve özenle bu bağlantıları gözetecek
şekilde tasarlanmıştır.
Soyut Bileşenler – Zaman Planlaması
Projenin tamamlanma için 10 yıllık süresi bulunmakla birlikte özellikle fonlama ihtiyacının yurtiçi ve yurtdışı kaynaklar,
hibeler ile karşılanacağı varsayımı ile yapılan ideal temel zaman planlaması aşağıdaki şekildedir.
Proje başında detaylı bir proje planı çıkartılması gereklidir. Birbirini etkileyen, tetikleyen işlerin ilerleme durumuna göre
proje süresi boyunca güncelleme yapılacaktır. Burada danışılacak uzmanlar ile beraber arazi üzerinde gözlemler ile proje
tasarımına son hali verilecektir. Hazırlık aşamasında işletme için uygun görülecek yönetim şekli ve organizasyona da karar
verilecektir. İlk aşamada yapı ve diğer işlerde beraber çalışılacak olan kuruluş, şirketlere de karar verilerek toplam yatırım
bütçesi oluşturulacaktır.
Toprak rehabilitasyonu için gerekli adımların belirlenmesi adına öncelikle bir toprak analizi yapılacak, sonrasında da ıslah
çalışmalarına başlanacaktır. Bu arada alt yapı için gerekli hazırlıklar yapılacak ve en kritik noktalardan olan su kanalları,
göletlere başlanacaktır. Sonrasında bitki ve hayvan sistemlerinin entegrasyonu ile devam edilecektir. Yaşam alanların
inşaatına başlanarak ilk yerleşimcilerin yerleşmesi için yuvalar hazırlanacaktır. Akademinin projenin bir sonrasında
aşamasında faaliyete geçmesi planlanmaktadır.
Faaliyete ilk aşamada tarım işletmesi ile başlanması, tarım ürünlerinden ve hayvan ürünlerinden bazılarının (ör. yumurta)
satışı ile gelir elde edilmesi planlanmıştır. İkinci aşamada, bitkisel ve hayvansal ürünlerin işlenmiş hallerinin (peynir, kuru
üzüm, vb) üretilmesi ve satışı bulunmaktadır. Üçüncü ve son aşamada ise Akademi’nin açılması planlanmaktadır. Akademi
fazlar halinde tamamlanacaktır. Bilim ve araştırma bölümüne öncelik verilmiştir. Onu spor ve sanat bölümleri takip
edecektir. Böylelikle öncelikle gelir sağlayıcı eğitimler, danışmanlıklara başlanacak, sonrasında da spor ve sanat aktiviteleri
ile bütüncül bir sisteme ulaşılacaktır.
Soyut Bileşenler – Zaman Planlaması
Yapılacaklar Yıl 1 Yıl 2 Yıl 3 Yıl 4 Yıl 5

Hazırlıklar
 Arazi gözlemi X
 Toprak analizi X
 Yasal süreçler; izinlerin temini X
 Uzman danışmanların seçimi X
 Tasarım çalışmasının finalize edilmesi X
 Organizasyonun kurulması X
Altyapı
 Su sistemleri X
 Atık su ve katı atık sistemleri X
 Kompost sistemleri X
 Ulaşım yolları X
 Enerji altyapı X X
Bitki / Hayvan Sistemleri
 Toprak rehabilitasyonu, hazırlığı, malçlama X X X X X
 Yüzey örtücü bitkiler X X X X X
 Fide/tohum ekimi X X X X X
 Hayvanların entegrasyonu X X X X X
Yapılar
 Ahırlar, vb X
 Köy X X
 Ürün işleme tesisleri X X
 Akademi Faz 1 – Araştırma ve Bilim Merkezi X X
 Akademi Faz 2 – Spor ve Sanat Merkezi X X
Yerleşim ve faaliyete geçiş
 Yerleşimcilerin girişi X
 Gönüllülerin kabulü X X X X
 Ürünlerin hasadı, satış X X X X X
 Bitki/hayvan ürünlerinin işlenmesi, satışı X X X X
 Eğitimlerin verilmesi X X X
 Bütünsel eğitimlere, aktivitelere geçilmesi X
Soyut Bileşenler – Data
• Permakültür kitapları ve kaynakları:
• Permaculture: A Designer's Manual (Permakültür: Tasarımcının El Kitabı)
• Permaculture Two (Permakültür 2), Bill Mollison
• Introduction to Permaculture (Permakültüre Giriş), Bill Mollison
• Permakültür Bahçeleri, Toby Hemenway
• Eğitim sırasında paylaşılan sunumlar
• Araziye dair paylaşılan bilgiler
• Proje şartnamesi
• İzohips işlenmiş haritalar
• 23.03.2020 tarihli 7310 sayılı Orman Genel Müdürlüğü Ağaçlandırma Tamimi,
• http://permacultureturkey.org/
• 1:1.000 / 1:5.000’lik haritalar
• Meteorolojik Veriler
• MeteoBlue
• Tarım ve Orman Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü
• ÇED raporları, bölgesel fauna ve flora raporları
Soyut Bileşenler – Etik Hususlar
Sürdürülebilir Düşünme Etik Prensiplerimiz
Yeryüzüne özen, insana önem ve adil paylaşım permakültür tasarımının temelini oluşturur ve çoğu gelenek-sel toplumda da
bulunur. Etik, kişisel çıkarı düzenleyen, bize iyi ve kötü sonuçları daha iyi anlamamızı sağla-yan kültürel olarak geliştirilmiş
mekanizmalardır. İnsanların gücü ne kadar büyükse, uzun vadeli kültürel ve biyolojik hayatta kalma için etik de o kadar kritik
hale gelir.
Permakültür etiği, araştırmalardan topluluk etiğine kadar damıtılır, çevresi ile daha yeni uygarlıklardan çok daha uzun
süredir göreli denge içinde var olan kültürlerden öğrenilir.
Biz de, bu modern zamanların büyük öğretilerini görmezden gelmeden, ancak sürdürülebilir bir geleceğe geçişte, mevcut
sosyal normların dışındaki değerleri ve kavramları dikkate alarak ahlaki ve etik seçimler yapmak için bir çerçeve belirledik.
Biliyoruz ki, sürdürülebilir düşünce ve sürdürülebilir bir dünyaya doğru yönelim, kesin ve açık bir doğru/yanlış sonucu
olmayan zor seçimler ve ikilemlerle dolu olacaktır. Ekolojik ve sosyal ihtiyaçların sürdürülebilirlik temellerini destekleyen etik
bir çerçeve, yolumuzdaki sürdürülebilirlik düşüncesi hatalarından kaçınmamıza yardımcı olur.
Bu bakış açısıyla çözümlere odaklanırken bize ilham veren bir fütürist gözümüze ilişti. Kendisi aynı zaman-da Amerikalı bir
mimar, sistem teorisyeni, yazar, tasarımcı, mucit olan Richard Buckminster Fuller. Bu etik yolculuğumuza Fuller’ın şu
sorusundan yola çıktık:
“Bu gezegenin ve insanların başarısı veya başarısızlığı nasıl olduğuma ve ne yaptığıma bağlı olsaydı ...nasıl
olurdum? Ne yapardım?"
Bazı seçimler "doğruya karşı yanlıştır" ve çoğu insan doğru karara varmak için yalnızca bir an düşünür. Bazı seçimler daha
karmaşıktır ve "doğruya karşı doğru" olarak görülebilir.
Etik prensiplerimizi belirlerken yüzlerce yıldır var olan 3 ilke açısından durumların artılarını ve eksilerini ele alabileceğimiz
"Altın kural"ı değerlendirdik.
1. En fazla sayıda insan için en iyisini yapın. Bu, "amaçlara dayalı" bir düşüncedir.
2. Benzer durumlarda diğer kişilerin uymasını istediği yasalara göre hareket edin. Bu, "kurallara dayalı" bir düşüncedir.
3. Başkalarının yapmasını istediğiniz şeyi yapın. Bu "bakıma dayalı" bir düşüncedir.
Bu «Altın Kural» ile birlikte sürdürülebilirlik perspektifinden, karar verme sürecimize rehberlik eden altı değerimiz:
1. Birey yerine topluluk.

2. Küresel yerine lokal.
3. Kanun yerine hakikat.
4. Kısa vadeli yerine uzun vadeli.
5. Toksik olan yerine toksik olmayan.
6. Adalet yerine merhamet.
Yeryüzüne özen, insana önem ve adil paylaşım yaklaşımıyla ulaştığımız çözüm önerilerimiz:
 Doğal sermayeyi yeniden inşa et

Dünya yaşayan, nefes alan bir varlıktır. Devam eden bakım ve yetiştirme olmadan, görmezden gelinemeyecek kadar
büyük sonuçlar olacaktır.
Genç bitkinin simgesi, dünyadaki yaşamın sürdürülmesinde önemli bir bileşen olan organik büyümeyi temsil ediyor.
Yeryüzü Bakımı, canlı toprağa bakmak anlamına gelir. Toprağın durumu, genellikle toplumun sağlığı ve refahı için en iyi
ölçüdür. Toprağa bakmak için birçok farklı teknik vardır, ancak toprağın sağlıklı olup olmadığını anlamanın en kolay yolu,
orada ne kadar yaşam olduğunu görmektir.
Ormanlarımız ve nehirlerimiz, Dünya'nın yaşamasına ve nefes almasına yardımcı olan ve birçok farklı yaşam formunu
destekleyen gezegenimizin akciğerleri ve damarlarıdır.
Tüm yaşam formlarının kendi içsel değerleri vardır ve gerçekleştirdikleri işlevler için saygı duyulmaları gerekir; onları
ihtiyaçlarımız için yararlı görmesek bile.
"Eşya" tüketimimizi azaltarak, tüm canlılara özen göstermenin en iyi yolu olan çevre üzerindeki etkimizi azaltıyoruz.
 Kendine, ailene ve topluma iyi bak

İnsanların ihtiyaçları şefkatli ve basit yollarla karşılanırsa, onları çevreleyen ortam zenginleşecektir.
İki kişinin birlikte simgesi, değişimi etkilemek için arkadaşlık ve işbirliği çabalarına duyulan ihtiyacı temsil eder.
İnsanları önemsemek kendimizle başlar ve aileleri, komşularımızı ve daha geniş toplulukları kapsayacak şekil de genişler.
Zorluk, kendine güven ve kişisel sorumluluk yoluyla büyümektir. Gereksiz maddi kaynakları üretmeden veya tüketme-den
kendimize ve başkalarına baktığımızda, maddi olmayan iyiliğe odaklandığımızda özgüven daha uygulanabilir hale gelir.
Başkalarını suçlamak yerine durumumuz için kişisel sorumluluğu olabildiğince kabul ederek kendimizi güçlendiririz. Bir
grup insanda daha büyük bir bilgeliğin yattığını anlayabilirsek, dahil olan herkes için en iyi sonuçları elde etmek için
başkalarıyla birlikte çalışabiliriz.
Bizce permakültür yaklaşımı, en çaresiz durumlarda bile engellerden çok pozitiflere, var olan fırsatlara odaklanmaktır.
Sınırları belirleyin ve fazlayı yeniden dağıtın

Başkalarıyla paylaşmamızı sağlayan bolluk zamanları sağlanır.
Turtanın simgesi ve bir dilim, ne kadar verebileceğimizin ve ne kadar alabileceğimizin sınırları olduğunu kabul ederken,
ihtiyacımız olanı almayı ve bilmediğimizi paylaşmayı temsil eder.
Kurulmuş meyve ağaçları, muhtemelen birden fazla kişinin yiyebileceği üretme eğilimindedir. Hasadı toplamak ve
muhafaza etmek zaman alır ve ne kadar meyve kullanabileceğimizin de sınırları vardır. Topluluğumuzdaki diğerlerine
ödülden adil bir pay vermekten faydalanmanın birçok yolu vardır.
İnsan tüketimindeki büyüme ve türlerin giderek artan yok oluşu, sürekli büyümenin imkansızlığını açıkça ortaya koy-
maktadır. Bazen zor kararlar vermemiz ve neyin yeterli olduğunu düşünmemiz gerekir.
Başkalarının yapması gerekenler yerine bizim için uygun olana odaklanmalıyız. Kendi yaşamlarımızda doğru dengeyi
bularak, başkalarına kendi dengelerini bulabilmeleri için olumlu örnekler sunuyoruz.
Sosyal Bileşenler –Yasal Destekler
• 23.03.2020 tarihli 7310 sayılı T.C. Orman Genel Müdürlüğü Ağaçlandırma Tamimi
• Özel Ormanlarda ve Hükmi Şahsiyeti Haiz Amme Müesseselerine Ait Ormanlarda yapılacak İş ve
İşlemler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
• 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanunu
• 1/1000 ölçekli onaylı mevzii imar planı
• 1/1000 veya 1/2000 ölçekli Orman Mühendisleri Odasınca onaylı ağaç röleve planı (hükmi şahsiyeti haiz
amme müesseselerine ait ormanlarda bölge müdürlüğü onayı yeterlidir.)
• 1/1000 ölçekli onaylı yerleşim planı ve mimari proje
• Çevresel Etki Değerlendirme belgesi
• SİT alanı içerisinde kalması halinde SİT kurulu kararı
• Özel çevre koruma bölgesi sınırları içerisinde kalması halinde, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı
görüşü
• Orman sayılan alanlarda verilecek izinler hakkında yönetmelik
• Orman arazilerinin tahsisi hakkında yönetmelik
• Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Yönetmelikleri
Ayrıca ve güncel olarak takip edilecek kaynaklar:

• T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı
• T.C. Enerji Bakanlığı
• T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
• Manisa Belediyesi
• KOSGEB
• Avrupa Birliği Destekleri
• Tarım Kredi Kooperatifleri
Sosyal Bileşenler –Bireyler ve Topluluk
Ekoköy Kibele, kâr amacı gütmeyen kuruluşlar; kooperatifler ve sosyal girişimler olmak üzere canlı ve yaşayan bir yerel ekonomi
modelini benimsemektedir. Birçok işletmenin Türk Lirası yerine kabul ettiği kendi yerel para birimi olan «Eko» ya sahiptir. En
büyük ve en orjinal organizasyon; yıl boyunca devam eden atölye, konferans ve etkinliklerin çoğunu düzenleyen ve yılda yüzlerce misa firi
ağırlayan bir eğitim kuruluşu olan Kibele Vakfı'dır. Kibele Vakfı’nın organizasyonları yıl boyunca yüzlerce misafiri ağırlaya n, çalıştayların,
konferansların ve etkinliklerin çoğunun yapıldığı eğitim amaçlı hizmet kurumu tarafından düzenlenir.
Döngüsel ekonomiye ve varoluş prensiplerimize katkıda bulunan diğer önemli unsurlar ve topluluk işletmeleri şunları içerir:
 Kibele Vakfı, her yıl yaklaşık 1000 misafir için programlar yürüten uluslararası bir eğitim merkezi
 Kibele Topluluk Şirketi - etik tedarikçilerle ticareti teşvik ederek yerel ürünleri desteklemek için satın alma politikaları
başlatır
 Ekono - toplum temelli etik yatırımlar sağlayan bir Geliştirme Fonu
 Naco, altyapı yönetimi sağlar
 Duno Limited - koruma, yenileme ve ekolojik insan yerleşimi ile çalışan arazi sahibi şirket
 Gaia Education, dünya çapında sürdürülebilir topluluk tasarımı için müfredat geliştiriyor
 Bizim Fırın - organik fırıncılar ve yavaş yemek kafesi
 Bizim Okul, ileri ve yüksek öğrenim sürdürülebilirlik programları sunar
 Kibele Sanat Merkezi, yerel olarak görsel sanatlar çalışmalarını teşvik ediyor
 Bizim Park, tatil amaçlı konaklama imkanı sunar
 Kibele Çömlekçilik
 Kibele Çiçek Özleri, çiçek remedileri üretir
 Büyük Gökyüzü Baskı Hizmetleri - grafik tasarım ve baskı hizmetleri
 Ağaçtan Düşler Orman Okulu, 3-16 yaş arası çocuklara Waldorf Temelli Orman Okulu Eğitimi veriyor
 Şimdi Evi, inziva ve atölye merkezi
 WWOOF: Organik Çiftliklerde Dünya Çapında Fırsatlar
 Hayat Ağacı - Ekolojik restorasyon projesi
 WorkAway: Üyelerin aile yanı konaklama ve kültürel değişim düzenlemesine olanak tanıyan platform
 HelpX: Bireylerin günlük birkaç saat üzerinde çalışarak anlaşmaya varılan görevleri yerine getirmeler karşılığında
konaklama ve yemek dahil olmak üzere aile yanında konaklama teklif ettiği veya aldığı bir takas platformudur.
 World Wide Helpers: Dünya çapında gönüllüler ve hayır kurumları arasındaki ortaklıkları geliştirmek için
oluşturulmuş kar amacı gütmeyen bir arama motorudur.
 AGH(EVS): Avrupa Birliği tarafından desteklenen ve uluslararası projeler vasıtasıyla gençlerin hareketliliğini
amaçlayan ERASMUS+ Programı'nın bir parçasıdır.
 IVPA: Kendini farkındalık yaratmaya ve yurtdışındaki kaliteli gönüllü programlarına erişimi teşvik etmeye adamış,
kâr amacı gütmeyen bir akreditasyon kuruluşudur.
Türkiye’den ve dünyanın her yerinden, her kesiminden bireyler, topluluklar; prensiplerimizle ortak paydada buluşmayı
benimseyen tüm STKlar, Devlet Kurumlarına bağlı eğitim birimleri, belediyeler, bakanlıklar vb. oluşumlarla çalışmaya
Kibele Akademi ve Yaşam Merkezi olarak açık ve hazırız.
Kibele At Terapi Merkezi
Biz insanların, bedensel güven deneyimleriyle geliştirilen dünyada yeni bir varoluş biçimine ihtiyacımız var. Ve insanların kalp
ritmini değiştirmek için devasa elektromanyetik alanına sahip bir at gibisi yoktur. Vizyonumuz, atlar ve insanlar ile birlikte en
yüksek noktada güveni beslemek, iyileştirecek ve şifalandıracak bir terapi alanı yaratmaktır. Bu, yazmaya karar verdiğimiz bir
rüya. Güven, şifa ve öz sorumluluk üzerine inşa edilmiş yeni bir ilişkiye ilham veren bir toprak, at ve insan sığınağı hayal
ediyoruz.
Kibele Vakıf üyelerinin amacı, yaşam boyu iyileşme taahhüdünde deneyimli olmak, temel becerileri ve finansal varlıkları
sağlamak ve kendilerini finansal olarak destekleyebilmelidir. Ayrıca, açıkça iletişim kurmaya; atlarla ve insanlarla etkileşimde
baskın olmayan yaklaşımları öğrenmeye kararlı olmalıdırlar. Bir vakıf üyesi için uzmanlık değil, at sevgisi gereklidir. Önemli
olan, kendi kendini yansıtma, öz sorumluluk, yeni beceriler öğrenme, şeffaf farkındalık, özgüvene aidiyetle birlikte güçlü bir
topluluk için uzun süreli bir bağlılıktır. Bu noktada ulusal ve uluslararası fonlar, gönüllü hizmetleri ve projelerden destek alarak
etki alanımızı büyütme bilincine ulaştık.
Uluslararası bir ekoköy olmamızın getirdiği avantajları fırsata çevirerek Avrupa Birliği projelerinden biri olan Erasmus +
kapsamında kendimize bir «sister community» seçme yoluna giderek bu konuda tecrübeli, vizyon ve misyonuyla organik
olarak birlikte daha çok yeşerip, büyüyebileceğimiz ve daha çok kişiye şifa dağıtabileceğimizi düşündüğümüz İspanya’daki
«Camino Recovery» at terapi merkeziyle iş birliğine gittik.
At Terapisi nedir?
At Destekli Psikoterapi, atları ve insanları bir araya getirir. Psikoterapist, insan ve at arasındaki etkileşimi çeşitli aktivitelerde
inceleyerek, bir hastanın başkalarıyla nasıl etkileşime girdiği hakkında çok fazla bilgi toplayabilir.
Bu terapi şekli büyük ölçüde sözlü değildir ve hastadan büyük miktarda duygusal girdi gerektirir. Duyguları hakkında
konuşamayan ve başkalarıyla iletişim kuramayanlar için oldukça etkili olan deneysel bir şekilde gerçekleştirilir. At, hastanın
duygusal durumuna tepki verecek ve psikoterapiste rehabilitasyon sırasında geliştirmesi için içgörü ve farkındalık sunacaktır.
Atlar av hayvanlarıdır. Bir sürüde birlikte çalışmak için evrimleştiler ve bu nedenle atlar etraflarındakilerle ilişki kurmayı ve bağ
kurmayı öğrendiler. Pratik amaçlar için (yani hayatta kalma) bir ata güvendiğinizde, sürünün bir parçası olursunuz - hayatta
kalmak için size bağlıdırlar ve siz de onlara bağlısınız. Sürünün bir üyesi şaşırırsa, sürünün tamamı aynı şekilde yanıt verir.
Hayvan için bu bir ölüm kalım meselesi.
Sonuç olarak, atlar sözlü iletişime ihtiyaç duymadan insanların duygusal durumuna tepki verebilirler. Korkuyu, kaygıyı ve
saygıyı hissedebilirler ve insan etkileşiminde var olan önyargılar olmadan buna göre tepki verirler. Bu duyarlılık nedeniyle, At
Destekli Psikoterapi, hastaların önce kendilerini düşünmeden, başkalarının ihtiyaçlarını anlamasına ve karşılamasına yardımcı
olur. Çoğu zaman, bağımlılığı olan insanlar kendi arzularını düşünme ve yerine getirme eğilimindedir.
At Destekli Psikoterapi, insanların öz farkındalık kazanmalarına ve eylemlerinin başkalarını nasıl etkileyebileceğine dair bir içgörü
kazanmalarına yardımcı olur. Başkalarının sözlü olmayan dilini anlamak ve yorumlamak için ihtiyaç duydukları becerileri
geliştirmelerine yardımcı olur. Kalp merkezli çatışma çözümünü başarımızın merkezinde ve iyileşmek için bir fırsat olarak
görüyoruz. Bireyler, taraf tutmak yerine, şifa için güvenli bir kap sağlamada "rol alırlar". Çatışma iyileştiğinde kararlar akar ve
güveni derinleştiririz.
Programlarımız:
At ile Kolaylaştırılmış Psikoterapi
Ruh sağlığı uzmanı ve danışan tarafından belirlenen psikoterapi hedeflerini ele almak için lisanslı bir akıl sağlığı uzmanının veya uygun
şekilde yetkilendirilmiş bir at uzmanı olarak, uygun at (lar) ile ortak çalıştığı etkileşimli bir süreci kullanmak.
At Destekli Öğrenme
Bu deneyimsel öğrenme yaklaşımı, at destekli faaliyetler aracılığıyla eğitimsel, mesleki ve kişisel hedefler için yaşam becer ilerinin gelişimini
destekler.
Kardeş Bağı - OSB Ailelerinde Uzmanlaşma

Özel ihtiyaçları olan kardeşleri olan çocuklar için kombine dersler veriyoruz. Bu yaklaşımın bağ kurmaya, paylaşılan deneyime izin ver diğine
ve birbirimizi teşvik etmek için daha iyi iletişim oluşturduğuna inanıyoruz.
Terapötik Sürüş
Terapötik atçılık, bireylerin bilişsel, fiziksel, duygusal ve sosyal refahına olumlu katkıda bulunmak amacıyla at destekli aktivitelerd en
yararlanarak sağlık, eğitim, spor, rekreasyon ve boş zaman alanlarında faydalar sağlar.
Bağımlılık Koçluğu
Bu program, bireylerin kendilerini fark edebilecekleri, sağlıklı sınırları ve iletişim becerilerini keşfedebilecekleri, saygı duyulabilecekleri,
güçlenebilecekleri ve kendilerine güvenebilecekleri güvenli ve etkileşimli bir doğal ortam sağlamayı amaçlamaktadır
Şimdi atlı dostlarımızın bilgeliğini ve yardımını kabul ederken, toprağı ve zarar görmüş sinir sistemimizi iyileştirme sorumluluğun u alma
zamanı.
Sosyal Bileşenler – Kültür
Anadolu, tarih boyunca uygarlıklar beşiği olmuştur. Ege Bölgesi milat öncesinden kalan kültürel zenginlikleri
ile göz önündedir. Şimdi permakültür ideolojisi ile bu zenginliğe, köklerinden yararlanarak yeni bir bakış
açısı getirilmesi ve tüm dünya ile paylaşılması düşünülmektedir. Anadolu’nun bereketli topraklarında,
felsefenin, mantığın beşiğinde yeni bir oluşuma ev sahipliği yapacak olan bu proje ile öncelikle proje
kapsamı, sonrasında çevre köyler, sonrasında Türkiye ve en son aşamada da global ölçekte önderlik
edilmesi amaçlanmaktadır.
Bu noktada Akademi ve bu çatı altında sunulacak olan eğitimler, kurslar, çalıştaylar, sağlanacak olan
bilimsel, kültürel aktivitelerin yanı sıra sanat, spor ve bireysel gelişim faaliyetleri öne çıkacaktır. Böylece
hem proje kapsamında yaşayan kişiler, sağlanılan çeşitli aktiviteler nedeniyle gelen ziyaretçiler hem de
çevre yörelerde yaşayanlar ile web bazlı uygulamalar ile dünyanın farklı yerlerinden kişiler arasında bir
kültürel köprü oluşturulması amaçlanmaktadır.
Sosyal Bileşenler – Bütçe ve Mali Kaynaklar
Projede planlanan akademi, tarım işletmesi ve eko köy için 10 yıllık dönemde yapılacak yatırımlar aşağıdaki
şekilde öngörülmüştür. Proje onaylandıktan sonra teknik uzmanlarla detaylı bir bütçe çalışması yapılacaktır.
Kalıcı bir tarım ve permakültür akademisi ve sürdürülebilir bir yaşam için amacımız, ilk yatırım maliyetlerinden
sonra iç kaynaklara dayanan bir sistem yaratılmasıdır. Böylece dış kaynaklardan temin edilen ürün ve
hizmetlerin azalması, iç kaynaklar ile yaratılan ürün ve hizmetler ile proje kapsamında yaşayan ve ziyaret eden
kişilerin ihtiyaçlarının karşılanması ve/ya üretilenlerin satışı/takası yoluyla iç kaynaklar ile oluşturulamayanlar
için fon sağlanması amaçlanmaktadır.
Ayrıca gerek işletmede üretilen bitkisel ve hayvansal ürünlerin satışı, bu ürünlerin işlenmiş hallerinin üretimi ve
satışı ve ayrıca Akademi kanalıyla verilecek eğitimler, danışmanlıklar vb ile yaratılacak mali kaynakların ve
dolayısı ile semerenin aşama aşama artırılması hedeflenmektedir. Bu aşamada olası kamu ve uluslararası
fonlar ve hibeler için üretilecek proje başvurularıyla mali kaynakların da artırılması hedeflenmektedir. Özellikle
kendi kendine yeten sürdürebilir bir yaşam alanı misyonu gerçekleştirildikten sonra bunun global ölçekte bir
örnek haline gelmesi amaçlanmaktadır.
Kaynak ihtiyacı, temel olarak projenin hayata geçirilmesi, yapıların oluşturulması, su sistemlerinin kurulması,
toprağın ıslahı, bitki ve hayvan alımı, araç-gereç ve alet alımı ve sonrasında ürün ve hizmetlerin satışı,
pazarlamasında ortaya çıkacaktır. Sonrasında gelirler tarım işletmesi ürünlerinden elde edilen gelirler ve
akademi gelirleri olarak öne çıkacaktır.
Yatırım bütçesi ile gelir ve gider hesaplamaları, bazı varsayımlara dayanılarak ve eldeki kesin olmayan
bilgilere göre yapılmıştır. Final değildir, yön gösterici olarak da doğru sonuç vermeyebilir. Çalışmanın
uzmanlarına danışılarak yeniden detaylı olarak yapılması gerekmektedir. Burada sadece gösterimsel olarak
bulunmaktadır.
Yatırım Bütçesi Y1 Y2 Y3 Y4 Y5 Y6 Y7 Y8 Y9 Y10 Toplam
Akademi 0 100.000 3.000.000 2.400.000 600.000 20.000 20.000 20.000 20.000 20.000 6.200.000
- İnşaat 2.500.000 2.000.000 4.500.000
- Ekipman/Donanım/Mobilya, vb 500.000 400.000 100.000 1.000.000
- Havuz, vb 500.000 500.000
- Bakım, izin, tasarım, diğer 100.000 20.000 20.000 20.000 20.000 20.000 200.000
Köy 2.550.000 3.750.000 10.000 10.000 10 10.000 10.000 10.000 10.000 10.000 6.370.010
- İnşaat 2.500.000 2.500.000 5.000.000
- Mobilya/Eşya 1.250.000 1.250.000
- Bakım, izin, tasarım, diğer 50.000 10.000 10.000 10 10.000 10.000 10.000 10.000 10.000 120.010
Tarım İşletmesi 1.570.000 354.000 354.000 4.000 4.000 352.000 4.000 4.000 4.000 4.000 2.654.000
- Tohum depolama merkezi 150.000 150.000 300.000
- Soğuk hava deposu 250.000 250.000 500.000
- Hayvan barınakları 50.000 50.000 100.000
- Kompost merkezi 30.000 30.000
- Sulama sistemleri 30.000 2.000 2.000 2.000 2.000 2.000 2.000 2.000 2.000 2.000 48.000
- Malç malzemesi alanı/uygulamaları 10.000 10.000
- Aletler, araçlar, ekipman 350.000 2.000 2.000 2.000 2.000 350.000 2.000 2.000 2.000 2.000 716.000
- Bitkiler, tohumlar 200.000 50.000 250.000
- Hayvanlar 500.000 500.000
- Ürün işleme tesisleri 100.000 100.000 200.000
Genel 7.785.000 51.000 1.000 14.112.000 53.000 13.000 2.000 1.000 1.000 1.000 22.020.000
- Su göleti/ yönledirme
400.000 50.000 50.000 500.000
kanalları/hendekler
- Atık su ve katı atık sistemi 100.000 1.000 1.000 2.000 1.000 1.000 1.000 1.000 1.000 1.000 110.000
- Ulaşım yolları 140.000 10.000 150.000
- Çatı üstü yağmur suyu sistemi 50.000 100.000 150.000
- Kapalı depolar / tanklar 20.000 10.000 30.000
- Çitler 75.000 2.000 2.000 1.000 80.000
- Güneş enerjisi 7.000.000 7.000.000
- Rüzgar enerjisi 14.000.000 14.000.000
Diğer 500.000 20.000 20.000 20.000 20.000 20.000 20.000 20.000 20.000 20.000 680.000
TOPLAM 12.405.000 4.275.000 3.385.000 16.546.000 677.010 415.000 56.000 55.000 55.000 55.000 37.924.010
Y1 Y2 Y3 Y4 Y5 Y6 Y7 Y8 Y9 Y10 Toplam
İşletme Giderleri
Personel 1.200.000 1.200.000 1.200.000 1.200.000 1.200.000 1.200.000 1.200.000 1.200.000 1.200.000 1.200.000 12.000.000
Bakım /Tamir 150.000 150.000 150.000 150.000 150.000 150.000 150.000 150.000 150.000 150.000 1.500.000
Sarf Malzeme 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 1.000.000
Satış/Pazarlama giderleri 150.000 180.000 265.000 372.500 487.500 582.500 707.500 823.000 983.000 1.154.000 5.705.000
Diğer 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 100.000 1.000.000
Toplam 1.700.000 1.730.000 1.815.000 1.922.500 2.037.500 2.132.500 2.257.500 2.373.000 2.533.000 2.704.000 21.205.000
İşletme Gelirleri
Tarım ürünleri satışı 500.000 600.000 700.000 1.000.000 1.250.000 1.500.000 1.800.000 2.000.000 2.300.000 2.500.000 14.150.000
Hayvansal ürün satışı 250.000 300.000 375.000 450.000 550.000 650.000 800.000 1.000.000 1.250.000 1.500.000 7.125.000
İşlenmiş ürünler satışı 250.000 300.000 375.000 450.000 550.000 650.000 800.000 1.000.000 4.375.000
Akademi gelirleri 100.000 250.000 300.000 375.000 450.000 550.000 750.000 2.775.000
Hediyelik ürün satışı 12.500 12.500 12.500 12.500 15.000 15.000 20.000 100.000
Toplam 750.000 900.000 1.325.000 1.862.500 2.437.500 2.912.500 3.537.500 4.115.000 4.915.000 5.770.000 28.525.000
Ekler - Referanslar
o Zaytuna Farm; https://www.zaytunafarm.com/
o Koanga Institude; https://www.koanga.org.nz/
o Borusan Sanat; https://www.borusansanat.com/tr/
o Boğaziçi University;
http://www.boun.edu.tr/en_US/Content/Campus_Life/Arts/Albert_Long_Hall_Classical_Music_Events_
o MeteoBlue; https://www.meteoblue.com/
o Tarım ve Orman Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü; https://www.mgm.gov.tr/
o Uğur ÜNAL, Dilek Eren AKYÜZ, Manisa/Türkiye’de Yeraltı Isı Değiştiricisi Uygulamaları İçin Toprak Sıcaklıklarının
Tahminlenmesi, 1İstanbul Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Müh. Bölümü, İstanbul, Türkiye
o TUIK; https://www.tuik.gov.tr/
o Tema; https://sutema.org/
o Yarının Suyu Belgeseli, 2019
o https://www.archdaily.com/
o https://www.arkitera.com/
o https://manisa.tarimorman.gov.tr/Belgeler/Brifing%202018/KURAKLIK%20EYLEM%20PLANI%20MAN%C4%B0SA
%202018-2022.pdf
o Permakültür kitapları ve kaynakları:
 Permaculture: A Designer's Manual (Permakültür: Tasarımcının El Kitabı)
 Permaculture Two (Permakültür 2), Bill Mollison
 Introduction to Permaculture (Permakültüre Giriş), Bill Mollison
 Permakültür Bahçeleri, Toby Hemenway
o Eğitim sırasında paylaşılan sunumlar
o Permaculture Research Institute
o The Global Ecovillage Network (GEN)
o Permaculture: A Designer's Manual, Bill Mollison
o Permaculture Two, Bill Mollison
o Introduction to Permaculture, Bill Mollison
o Permakültür Bahçeleri, Toby Hemenway
o Türkiye Permakültür Araştırma Enstitüsü
o https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/409647
o Tolay M, 2012. Katı Atıklardan ve Biyokütleden Enerji Üretimi Teknolojileri ve Entegre Katı Atık Yönetiminde Yatırım
Fizibilite Çalışmaları. TOLAY Energy, İstanbul.
Ekler - Referanslar
o Yıldırım A E, 2008. Şarap üretim atıklarının kompostlaştırılması. Ulusal Bağcılık ve Şarap Sempozyumu ve Sergisi, 6-8
Kasım 2008, Denizli
o Dinuccio E, Balsari P, Gioelli F, Menardo S, 2010. Evaluation of The Biogas Productivity Potential of Some Italian Agro-
Industrial Biomasses. Bioresource Technology, 101: 3780–3783.
o https://manisa.ktb.gov.tr/TR-151849/manisadan-yetisenler.html
o https://core.ac.uk/download/pdf/276630883.pdf
o Sürdürülebilir Tarımda Tütün Atığı Kullanım Olanakları
o Melis Çerçioğlu, Dumlupınar Üniversitesi, Organik Tarım Programı Makalesi
o Pilanalı, N. 2001. Tezek Bir Yakıt Değildir, O Toprak İçin Bir Kandır. Hasad Dergisi Yıl:16 Sayı: 190, 16–18.
o Okur, B., Mordoğan, N., Sekin, S., Erkan, S., 1999. Ege Bölgesindeki Bazı Tütün İşletmelerinin Tütün Atık Ve Tütün
Tozunun Kimyasal İçerikleri, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi Cilt No:36 Sayı:1-2-3.
o Baran, A., Çaycı, G. ve İnal, A., 1995. Farklı Tarımsal Atıkların Bazı Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri. Pam. Üniv. Müh. Fak.
Mühendislik Bilimleri Dergisi,1 (2-3): 169-172.
o https://www.tr.undp.org/content/turkey/tr/home/stories/at_ktan-yak_ta.html
o http://www.bugday.org/portal/haber_detay.ph
o https://kavipelet.com.tr
o https://manisa.tarimorman.gov.tr/Menu/32/Manisa-Uzumu
o https://permacultureprinciples.com/principles/_6/
o http://www.tutuneksper.org.tr/files/ders-notlari/Ege_Bolgesi_ve_Denizli_linde_Tutunculuk_2009.compressed.pdf
o https://www.chemlife.com.tr/bir-kozmetik-ve-besin-maddesi-olarak-uzum-atigi-
o https://www.ic.org/directory/equine-sanctuary-cohousing/
o https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6917924/
o Araziye dair paylaşılan bilgiler
o Şartname
o İzohips işlenmiş haritalar
o Ağaçlandırma Tamimi
o Flora / Fauna Raporu
o Meteorolojik Veriler
o 1.000 / 1::5.000’lik haritalar
Ekler - Özgeçmişler
Asena Gürpınar Dilek Kaya Atalay
1998 doğumluyum. Mimarlık fakültesi 3. sınıf 1987 Ankara doğumluyum. Sakarya Üniversitesi
öğrencisiyim. Çevre Mühendisliği Bölümü mezunuyum. Çevre
Permakültür ile mimari yarışmaya hazırlandığım danışmanlığı, geri dönüşüm, atık yağ geri kazanımı
süreçte tanıştım. Mimarlığın ve Permakültürün birlikte gibi farklı sektörlerde görev yaptıktan sonra
kullanıldığında birçok soruna çözüm olabilecek rafineride görev yapmaya başladım. Yaklaşık 10
nitelikte çalıştığına inanıyorum. yıldır rafineride çevre mühendisi olarak görev
Dünyadaki birçok sorunu bu birliktelik ile çözebiliriz. yapıyorum. Üniversite ve sonrasında farklı STK’larda
Ve ben bu birlikteliği profesyonel meslek hayatımda (TOG, TEMA, TEGEV, AÇEV VB.) gönüllü
sürdürülebilir mimarlık alanına taşıyıp bu alanda çalışmalara dahil oldum. Toprağı sevdiğim ve
çalışmalar yapmak istiyorum. insanın çevreye verdiği zararın ne denli büyük
Bu hedefimi gerçekleştirmede ise kursun katkısının olduğunu en çıplak haliyle gördüğüm için ciddi bir
çok olacağına inanıyorum. vicdan azabı çekmeye başladığım bir dönemde
permakültürle tanıştım. Permakültürün çevreye
sağladığı fayda, kaynakların tüketiminde gözettiği
hakkaniyet ve içindeki derin felsefeyi gördükçe
içimdeki vicdan azabı yerini kendini yenileyen yapıcı
bir güce dönüştü. Amacım, uzun vadede çevre
mühendisi etiketimi bir kenara koyup, hamakta
sallanan bir permakültür tasarımcısı olmak.
Funda Ölçer Melike Tütüncüoğlu
1974 İstanbul doğumluyum. Boğaziçi Üniversitesi 1989, İzmir doğumluyum. Uluslarası İlişkiler ve Siyaset
İşletme Fakültesi mezunuyum. Bilimi ve Felsefe bölümlerinde Lisans; Sanat ve
Tasarım; Belgesel bölümünde Yüksek Lisans öğrenimi
Türkiye’de 22 yıl boyunca kurumsal çalışma hayatında
çeşitli görevler aldıktan sonra eşimin eşi nedeniyle gördüm. Uzun yıllar İzmir Kültür Sanat ve Eğitim
taşındığım Dubai’de danışmanlık yapıyorum. Vakfında tercümanlık yaptım. Ağırlıklı olarak Avrupa Caz
Festivali ve Uluslararası İzmir Festivalinde uluslararası
Bodrum’daki arsamızda bir ev yapmayı ve tarım ile sanatçılar, dansçılar ve caz müzisyenleriyle çalıştım.
uğraşmayı istiyorum. Şanslı bir günümde Detmold Uluslarası Kısa Film
Dubai’de yenilebilir bahçecilik konusunda eğitim aldım Festivaline davet edildim. Almanya’nın en eski ve en
ve bu konuda deneyler yaparak öğreniyorum. büyük film üniversitesi Konrad Wolf Film University of
Permakültür eğitimi ile Bodrum’daki isteğimize daha Babelsberg profesörleri ve film ekibiyle tanışarak bazı
yakınlaştığımı ve donanım kazandığımı hissediyorum. konsept kısa film festivallerinde belgesel yönetmenliği
Bununla birlikte öğrendikçe daha ne kadar çok yaptım. Kısa bir süre Sonsuz Sekiz Sanat ve Tasarım
öğrenmem gerektiğinin de farkına varıyorum. Bu Merkezin’de Sanat Direktörlüğü yaptıktan sonra
konuya gönül vermiş herkese, deneyim ve bilgi HUAWEI ve TATA’da sosyal medya alanında çalışmak
paylaşımı için şimdiden teşekkür ederim. üzere Budapeşte/Macaristan’a taşındım. Şu an sakin ve
dingin yin yoga ve sade nefes egzersizlerini
deneyimlemek isteyenlerle paylaşıyorum. Varolan
yaşam pramidim boyunca bale, yoga, meditasyon, tai
chi, capoeira ve bodyart gibi çeşitli beden pratiklerime
farklı ülkelerden farklı yollar, yolculuklar ve yol
arkadaşları eşlik etti. Bu yolculuklar sayesinde
duyabildiğim iç sesim beni organik olarak İsviçre’ye bir
ekoköye gönderdi ve bugüne kadarki varolma
yolculuğumdaki puzzlemın tüm parçaları tamamlanmış
oldu. Sonrası Permakültür.
Miray Sözeri Nurgül Baltacıoğlu
2000 yılında İzmir’de doğdum. İlkokulda tiyatro ve 1975 yılında İstanbul’da doğdum. İstanbul Teknik
halk oyunlarıyla ilgilendim ve basketbol kursuna Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği
gittim. Orta okulda bir sene keman kursu eğitimi bölümünden mezun oldum. Türkiye’de, Birleşik Arap
aldım, iki sene boyunca okulun resim kursuna ve iki Emirlikleri’nde ve Almanya’da Siemens bünyesinde
sene de lisanslı olarak voleybol kursuna gittim. orta ve üst düzey yönetici olarak farklı görevler yaptım.
2019 yılında Pamukkale Üniversitesi Peyzaj Almanya, Fransa, Amerika, Çin ve birçok ülkede
Mimarlığı Bölümü' nde okumaya başladım. Birinci liderlik, iş ve değişim yönetimi, dijitalizasyon
sınıfta Paü TOG topluluğunun Denizli / Merkezefendi konusunda eğitimler aldım. Dünyada 100’den fazla
Aşağışamlı İlkokuluna yaptığı hobi sınıfında gönüllü ülkeyi gezdim, onlarca ülkede çalıştım ya da projeler
olarak çalıştım. yaptım. İyi düzeyde İngilizce ve Almancanın yanında
Permakültür eğitimi ile meslek hayatıma başladığım Hintçe, Urduca ve Arapça öğrendim. Dubai’de
zaman yapmış olduğum tasarımlarda hem farklılık yaşadığım sürede otizmli bireylerin tanı ve tedavisi için
yaratmayı hem de doğaya zarar vermemeyi çalışmalar yaptım ve birçok okulda engelli çocuklar için
hedefliyorum. ebeveyn destek grubu yöneticisi olarak gönüllü
çalıştım. Massachusettes Otizm Tedavi Merkezi’nde ve
Houston Otizm Merkezi’nde oyun ve davranış terapisti
olarak eğitim gördüm.
Türkiye’de ve yurtdışında katıldığım konferanslar ve
okuduğum çalışmalar ışığında otizm ve benzeri kronik
hastalıkların temelinde gıda ve gıdamızın kirlenmesi
olduğunu farkettiğim günden bu yana toprağın ve
doğanın korunması benim için hayat amacı haline
geldi. Bundan sonraki hayatımda permakültür
eğitiminde öğrendiklerimi çoğaltarak, uygulayarak
geniş kitlelere yaymak için çalışmalarda bulunmak
istiyorum.
Selime Apeliğan Yağmur Ünal
Samsun - Bafra;
Doğduğum ev,çocukluğumun ve gençliğimin
şekillendiği yer.Lise hayatımın sonunda Ünüversite .
için İstanbul'a geldim .40 küsür yıldır bu şehirde
yaşıyorum.
Evliyim,iki çocuk annesi ve birde Anneanne kimliğim
var. Uzun yıllar kendi firmamızın ithalat ve ihracaat
departmanında çalıştım.Bu sebeple nerede ise beş
kıtayı görme imkanım oldu elbette çok şey gözlemleyip
yaşadım
2015 yılında emekli oldum, ve 2013 ile 2019 yılları
arası Boğaziçi Ünüversitesinde açılan' İkinci bahar'
akademisiine ilk kayıt olan öğrenci grubunda yer
aldım.Siyaset, Tarih,Dinler tarihi ,Sanat tarihi, Müzik,
Sinema Uzak doğu kültürleri gibi bir çok konularda
derslere katılıp sertifika aldım.Halen bu akademinin
oluşturduğu korada koristlik yapıyorum,ve öğrenci
temsilciliğim devam ediyor .Ayrıca 2015 yılında
Ünüversiteye girdim 4 yıl sosyoloji okudum 2019
yılında mezuniyet diplamamı aldım.
Şimdi artık her türlü kaygıyı bir yere bırakıp doğduğum
ilçeye hayatımın başlangıç noktasına, bu güne kadar
öğrendiklerimle, bir şekilde sahip olduğum tarlada,
permakültültür aracılığı ile ne katkıda bulunabilirim
onun yolundayım
25 Nisan 2021
Yüksel Dinçer
1972 Mersin doğumluyum. Hacettepe Üniversitesi İktisat
Bölümü mezunuyum. Son 20 yıldır İstanbul’da uluslararası
bir ilaç firmasında finans bölümünde görev yapmaktayım.
Emeklilik günlerimiz için eşimle birlikte hayalimiz köy
yaşamına karışmak ve İstanbul’dan ayrılıp kendi kendine
yeten, doğa ile içiçe bir yaşam kurmaktı. Pandeminden
önce Yalova’nın bir köyünde aldığımız arazideki evimizi
pandemi sürecinde hızla tamamladık ve evden çalışma /
eğitim uygulamaları sayesinde de yarı zamanlı yaşamaya
başladık bile.
Bir tesadüf olmadığını düşündüğüm Permakültürle

tanışmam ise, aynı hafta içinde Permakültürle ilgilenen ve
her ikisinin de Murat hocanın farklı zamanlarda öğrencisi
olmuş oldupunu öğrendiğim iki arkadaşımla görüşmem ile
başladı. Okudukça, araştırdıkça aradığımız ancak adını
koyamadığımız kavramlarla karşılaştım. Oldukça yoğun,
keyifli ve dolu dolu geçen bu eğitimin hayatımda yeni
birsayfa açtığını hissediyorum. Eğitim sürecince birbirinden
değerli eğitmenlerin sunumları, deneyim paylaşımları ve
aynı zamanda grupta birlikte yol aldığım arkadaşlarımın
katkıları çok değerli idi.
Aynı yolu yürüdüğümüz ve dünyaya dair benzer dertleri

paylaştığımız kişilerin olması güzel. Permakültür iyiliktir ve
iyilik bulaşıcıdır. Bizler de, inanıyorum ki bu iyiliği daha
geniş kitlelere birlikte bulaştıracağız.
Ekler – Sunum
Projeye yerleşimi, haritaları, çizimleri, planları ve modelleri gösteren sunum ekte bulunabilir.
Sunum, raporun ayrılmaz bir parçasıdır.

Kibele Permakultur - Rapor

Uploaded by

Document Information

Original Title

Copyright

Available Formats

Share this document

Share or Embed Document

Sharing Options

Did you find this document useful?

Is this content inappropriate?

Copyright:

Available Formats

Kibele Permakultur - Rapor

Uploaded by

Copyright:

Available Formats

Kibele

Ana Tanrıça ya da Tanrıların Anası.

Anadolu kökenli Tanrıça.

Manisa’nın tarihi yontma taş devrine kadar

Manisa tarih boyunca Hititler, Firigler, İyonyalılar,

Manisa’nın tarımsal çeşitliliği çok fazladır: Akhisar

El işçiliği olarak ise bakır, semer, demircilik, halı

Manisa, nüfusu kalabalık şehirlerimiz arasındadır

Yağmur suyundan azami yararlanabilmek için öncelikle yağmur suyu

Hendek ve kanalların büyüklükleri ve derinlikleri, toprak analiz sonuçları

Gölet tasarımında kenar etkisini artırmak için Chinampa

Ayrıca gri su sistemlerinin de efektif olarak kullanılması planlanmaktadır.

Yerleşim alanlarından, akademiden temin edilecek gri suyun dağıtım

• Su Deposunun Hacmi, «Evin Su İhtiyacı x En Uzun Kurak Dönem

Su tutucu kanallarımızın, hendeklerimizin, gölet ve barajlarımızın zemin kısmının suyu tutabilecek

Hayvanlardan da toprağın ıslahı ve zenginleşmesi için yardım alınacaktır. Hayvanlar gübrelerini

Ayrıca aşağıdaki maddelere de öncelik verilecektir:

Toplam yüzölçümü 1000 dönüm olan

Ayrıca, yüzey üzerindeki taş ve kayaçların

Manisa ilimiz %46 oranında orman ve makilerle kaplıdır. Bu orman

Ayrıca malç malzemesi için yüzey örtücüler, soğuk rüzgardan ve dondan

Yaşamımızın olmazsa olmazı olan hayvanlar için,

Flora fauna raporu incelenmiş olup aşağıdaki çalışmaların yapılması kararlaştırılmıştır:

Permakültürün kurucularından David Holmgren’in kitabında bahsettiği 12 temel prensipten

Projemizde bölgedeki kaynaklar gözden geçirilerek kullanılacak enerji türleri ve

Arazimizde inşa edilecek yapıların çatılarına, yazın buharlaşmayı önlemek amacıyla

1. Güneş enerjisi ve projede kullanım şekli

2.Rüzgâr enerjisi ve projede kullanım şekli

Ekonomik olmasının yanında rüzgâr enerjisi, temiz enerji teknolojisi özelliğiyle

Rüzgâr enerjisi, projemizin bölgesinde orta yoğunlukta olması ve süreklilik arz

Her ne kadar bugün sıkça görmeye başladığımız rüzgâr türbinleri ya da birden

Yeterli rüzgarın (> 5 m / s) ve su kaynaklarının ya da planlanan göletlerin olduğu şebekeden bağımsız

Biyogaz çok temiz yanar ve pişirme sırasında elektrik dışındaki

Çürütücünün yan ürünü (bulamaç) gübre olarak kullanılabilir.

- Doğayla Uyumlu Yaşam Permakültür Akademisi,

- 50 hanelik, yaklaşık 200 kişilik bir Doğayla Uyumlu Yaşam Köyü

- Doğayla uyumlu bir tarım işletmesi tasarlanmıştır.

Aileler olarak müstakil evlerde ve paylaşımlı apartmanlarda yaşıyoruz. Mesleğimiz ve çocuklarımızla

Bu hedefler şunları geliştirmeyi içerir:

Permakültür Akademisi'nde katılımcıların uygulamalı, aksiyona yönelik ve hem kendi hem

DOĞAYLA UYUMLU TARIM İŞLETMESİ

6-Soğuk Hava Deposu

7- Gıda Saklama ve İşleme Atölyesi

10 -Makine parkı ve tarım işletmesi için gerekli aletler

11 – Hayvan sistemleri entegrasyonu

ORGANİK GIDA ÜRETİMİ

Pamuk: Atıktan Yakıta

Yapılacaklar Yıl 1 Yıl 2 Yıl 3 Yıl 4 Yıl 5

1. Birey yerine topluluk.

 Doğal sermayeyi yeniden inşa et

 Kendine, ailene ve topluma iyi bak

Sınırları belirleyin ve fazlayı yeniden dağıtın

Ayrıca ve güncel olarak takip edilecek kaynaklar:

Kardeş Bağı - OSB Ailelerinde Uzmanlaşma

- İnşaat 2.500.000 2.000.000 4.500.000

- Ekipman/Donanım/Mobilya, vb 500.000 400.000 100.000 1.000.000

- Havuz, vb 500.000 500.000

- İnşaat 2.500.000 2.500.000 5.000.000

- Mobilya/Eşya 1.250.000 1.250.000

- Tohum depolama merkezi 150.000 150.000 300.000

- Soğuk hava deposu 250.000 250.000 500.000

- Hayvan barınakları 50.000 50.000 100.000

- Kompost merkezi 30.000 30.000