Professional Documents
Culture Documents
Okul Yönetimi Vize Sonrası Ders Notları
Okul Yönetimi Vize Sonrası Ders Notları
Millî Eğitim Bakanlığının temel görevi bakanlığa bağlı her kademe ve öğretim
kurumlarının çalışanlarına ve öğrencilerine ilişkin hizmetleri planlamak, uygulamak,
denetlemek ve değerlendirmektir (Şişman, 2004). Öğrencileri bedenî, zihnî, ahlakî, manevî,
sosyal ve kültürel nitelikler yönünden geliştiren ve insan haklarına dayalı toplum yapısının ve
küresel düzeyde rekabet gücüne sahip ekonomik sistemin gerektirdiği bilgi ve becerilerle
donatarak geleceğe hazırlayan eğitim ve öğretim programlarını tasarlamak, uygulamak,
güncellemek; öğretmen ve öğrencilerin eğitim ve öğretim hizmetlerini bu çerçevede yürütmek
ve eğitim ve öğretimin her kademesi için ulusal politika ve stratejileri belirlemek, uygulamak,
uygulanmasını izlemek ve denetlemek, ortaya çıkan yeni hizmet modellerine göre
güncelleyerek geliştirmek Milli Eğitim bakanlığının görevleri arasında yer almaktadır.
Milli Eğitim teşkilatının en üst amiri olan Bakan, Bakanlık icraatından ve emri
altındakilerin faaliyet ve işlemlerinden Cumhurbaşkanına karşı sorumlu olup aşağıdaki görev,
yetki ve sorumluluklara sahiptir:
Milli Eğitim Bakanına bağlı olarak Bakana ve Bakanlığa verilen görevlerin yerine
getirilmesinde yardımcı olmak üzere Bakan Yardımcısı atanabilir. Bakan Yardımcıları bu
görevlerin yerine getirilmesinden Bakana karşı sorumludur. Bakan Yardımcıları bakanın
görev süresiyle sınırlı olarak görev yapar; Bakanın görevi sona erdiğinde, Bakan
Yardımcılarının görevi de sona erer. Bakan Yardımcıları gerektiğinde bakanın görev süresi
dolmadan da görevden alınabilir.
Hizmet birimleri
Milli Eğitim Bakanlığı hizmet birimleri arasında yer alan Teftiş Kurulu Başkanlığının
önemli görevleri bulunmaktadır. Daha önceki dönemlerde doğrudan bakana bağlı olan bu
birim 2011 yılında çıkarılan 652 sayılı kanun hükmünde kararname ile hizmetler birimleri
arasında yer almıştır.
Bakanlık teşkilatında yer alan kurum ve kuruluşlar ile Bakanlığın denetimine tabi
kurumlara yönelik denetim, rehberlik, araştırma, inceleme, soruşturma ve ön inceleme
işlemlerini yürütmek Teftiş Kurulu Başkanlığının görevleri arasında yer almaktadır.
b) Müdürler Kurulu,
Milli eğitim şuralarının organizasyon görevini bakanlık adına Talim ve Terbiye Kurulu
Başkanlığı yürütmektedir. Millî Eğitim Şûrasının teşkili ile çalışma esas ve usulleri Milli
Eğitim Şurası Yönetmeliği ile belirlenmiştir. Bu Yönetmeliğe göre: Bakan, Şûranın tabii
üyesi ve başkanıdır. Şûra, tabii üyeler ile davetli üyelerden oluşmaktadır. Tabii üyeler;
Türkiye Büyük Millet Meclisi Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı ve
üyeleri, Bakanlıktan; Bakan Yardımcısı ve Bakanlık merkez teşkilatı birim amirleridir.
Milli eğitim şuraları paydaşların katılımı açısından günümüzde de eğitimle ilgili konuların
görüşüldüğü demokratik katılımlı en önemli toplantı özelliğini taşımaktadır.
b. Müdürler Kurulu
Müdürler Kurulu, Bakan tarafından verilen konularla, sorumlu birimlerce
çözümlenmesinde güçlük çekilen ve uygulamada koordinasyonu gerektiren konularda tavsiye
niteliğinde kararlar almak üzere Bakanlık merkez teşkilatını oluşturan birimlerin en üst
amirlerinden meydana gelir.
Mesleki ve teknik eğitim programlarının uygulandığı her tür ve derecedeki örgün, yaygın
ve çıraklık eğitimi, mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumları ile işletmelerde yapılacak
mesleki eğitimin; planlanması, geliştirilmesi ve değerlendirilmesi konularında kararlar almak
ve Bakanlığa görüş bildirmek üzere, Bakanlıkta Mesleki Eğitim Kurulu yer almaktadır. Bu
Kurulun kararları Bakanlık ve ilgili meslek kuruluşlarınca yürütülür.
Olağanüstü durumlarda suç işleyen orta öğretim kurumları öğrencilerinin okul disiplin
kuruluna sevki hususunda gerekenin ilgili dairece yapılması yolunda karar vermek, Üst
Disiplin Kurulu kararlama karşı öğrenci velileri veya onsekiz yaşını tamamlamış öğrenciler
tarafından yapılacak örgün eğitim dışına çıkarına cezası ile ilgili itirazları incelemek; bu yolda
verilmiş karartan bozmak, değiştirmek veya itirazı reddetmek,
İl millî eğitim müdürü, ilçe millî eğitim müdürü veya okul müdürlerinin örgün eğitim
dışına çıkarma cezası ile ilgili olarak Üst Disiplin Kurulu kararlarına karşı yaptıkları itirazları
inceleyerek daha önce verilmiş bulunan kararı bozmak, değiştirmek veya onaylamak, Orta
Öğretim kurumları disiplin kurullarınca, ilçe öğrenci disiplin kurullarınca veya üst disiplin
kurulunca verilen kararları gerekli gördüğü durumlarda incelemek; bu kurullarca verilmiş
bulunan "örgün eğitim dışına çıkarma" cezalarını değiştirmek veya kaldırmak.
Öğretim özgürlüğü, can güvenliği veya kamu düzeni yönünden zorunlu görüldüğü
durumlarda valilerin uygun gördükleri teklifleri karara bağlamak. Her öğretim yılı sonunda
toplanarak orta öğretim kurumu öğrencilerinin bir yıllık disiplin durumunu incelemek, bu
konu ile ilgili önerilerini de içeren bir rapor hazırlayarak Bakanlık Makamına sunmak.
B. Taşra teşkilatı
Milli Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatı İl Milli Eğitim Müdürlükleri, İlçe Milli Eğitim
Müdürlükleri ve Okul Müdürlüklerinden oluşur. Her ilde ve ilçede bir millî eğitim müdürlüğü
bulunmaktadır. İlçe millî eğitim müdürlükleri, görev ve hizmetleri yürütürken il millî eğitim
müdürlüklerine karşı da sorumludur.
Şube Müdürleri
Hukuk hizmetleri biriminde görev yapan avukatlar, Millî Eğitim Bakanlığı Hukuk
Müşavirliği mevzuatı çalışma hükümlerine göre görevlerini yerine getirir.
Hizmetler
hizmetleri ile doğrudan millî eğitim müdürüne bağlı birimler/bürolar eliyle millî eğitim
hizmetlerini yürütür.
Kurullar
İl millî eğitim müdürlüklerinde, il istihdam ve meslekî eğitim kurulu ile il millî eğitim
disiplin kurulu oluşturulur.
Okul Müdürlükleri
Okul içinde ve dışındaki birey ve grupları, okulun amaçlarına dönük olarak eyleme
geçirebilmesi için, eğitim yönetiminde olduğu kadar, davranış bilimlerinde de iyi yetişmiş
bulunması gerekir. Böyle bir okul yöneticisi, problemleri deneme ve yanılma yöntemi yerine,
bilim yoluyla çözmeyi seçecek ve başaracaktır (Bursalıoğlu, 2005).
Müdür yardımcısı
Öğretmen
Mevzuat incelik ve dikkat isteyen bir husus olup mevzuatın kaliteli olması, ülke
yönetimini de etkilemekte ve mevzuat karmaşası ve kalitesizliği olan ülkelerin yönetimlerinde
bir düzensizlik yaşanmaktadır (Bıçkıcı, 2007). Mevzuat dilinin sade ve anlaşılır olması
önemlidir.
yasama ve yürütme organlarınca yürürlüğe konulmuş metinler şeklinde 2 başlık altında ele
alacak olursak:
Türkiye’nin de taraf olduğu bazı uluslararası andlaşmalarda eğitim ile ilgili önemli
bağlayıcı kararlar yer almaktadır.
Eğitim hakkı ile ilgili evrensel düzeyde ilk düzenleme 10 Aralık 1948 günü Birleşmiş
Milletler Genel Kurulu’nca kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirisinde yer almıştır. Bu
bildiri bundan sonraki bağlayıcı nitelikteki belgelere örnek teşkil etmiştir (Terzioğlu, 2007).
Türkiye İnsan Hakları Evrensel Bildirgesini 6 Nisan 1949’da onaylamıştır.
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin ilgili 26. maddesine göre eğitim hakkı şu şekilde
düzenlenmiştir (BMEM, 2017).
1. Herkes eğitim hakkına sahiptir. Eğitim, en azından ilk ve temel eğitim aşamasında
parasızdır. İlköğretim zorunludur. Teknik ve mesleksel eğitim herkese açıktır. Yüksek
öğretim, yeteneklerine göre herkese tam bir eşitlikle açık olmalıdır.
Avrupa devletleri, kendi aralarında hukuken bağlayıcı nitelikte olan, Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesini 4 Kasım1950’de Roma’da imzalamışlardır. Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesi 3 Eylül 1953 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, Türkiye 10 Mart 1954 tarihinde
sözleşmeye taraf olmuştur. Sözleşmede taraf olan tüm devletler bu sözleşme ile tanınmış olan
bütün haklara sahiptirler (Çallı,2009; Ülker, 2010).
Eğitim hakkı
Hiç kimse eğitim hakkından yoksun bırakılamaz. Devlet, eğitim ve öğretim alanında
yükleneceği görevlerin yerine getirilmesinde, ana ve babanın bu eğitim ve öğretimin kendi
dini ve felsefi inançlarına göre yapılmasını sağlama haklarına saygı gösterir (Madde 2).
Eğitim Hakkı
1. Bu Sözleşme’ye Taraf Devletler, herkesin eğitim görme hakkına sahip olduğunu kabul
eder- ler.Taraf Devletler, eğitimin, insanın kişiliğinin ve onur duygusunun tam olarak
gelişmesine yönelik olacağı ve insan hakları ile temel özgürlüklere saygıyı
güçlendireceği hususunda mu- tabıktırlar. Taraf Devletler, ayrıca, eğitimin, herkesin
özgür bir topluma etkin bir şekilde katıl- masını sağlayacağı, tüm uluslar ve tüm
ırksal, etnik ve dinsel gruplar arasında anlayış, hoşgö- rü ve dostluğu geliştireceği ve
Birleşmiş Milletler’in barışın korunmasına yönelik faaliyetlerini güçlendireceği
hususlarında mutabıktırlar.
2. Bu Sözleşme’ye Taraf Devletler, bu hakkın tam olarak gerçekleştirilmesi amacı ile aşağıda-
ki hususları kabul ederler:
(b) Teknik ve mesleki eğitim de dahil olmak üzere, ortaöğretimin çeşitli biçimlerinin, her
türlü uygun yöntemle ve özellikle parasız eğitimin tedricen yaygınlaştırılması yoluyla herkes
için açık ve ulaşılabilir olması sağlanacaktır.
(c) Yükseköğretimin, özellikle parasız eğitimin tedricen geliştirilmesi yoluyla, kişisel yetenek
temelinde herkese eşit derecede açık olması sağlanacaktır.
(d) İlköğretim görmemiş ya da ilköğretimi tamamlamamış olanlar için temel eğitim elden
geldiğince teşvik edilecek veya yoğunlaştırılacaktır.
(e) Her düzeyde okullar sisteminin geliştirilmesi aktif bir şekilde yürütülecek, yeterli bir burs
sistemi yerleştirilecek ve öğretim personelinin maddi koşulları sürekli olarak iyileştirilecektir.
3. Bu Sözleşme’ye Taraf Devletler, ana-babaların veya -bazı durumlarda- yasal yoldan tayin
edilmiş velilerin çocukları için, kamu makamlarınca kurulmuş okulların dışında, devletin
koyduğu ya da onayladığı asgari eğitim standartlarına uygun diğer okulları seçme
özgürlüğüne ve çocuklarına kendi inançlarına uygun dinsel ve ahlaki eğitim verme
serbestliklerine saygı gös- termekle yükümlüdürler.
1924 yılında Milletler Cemiyeti tarafından kabul edilen Cenevre Çocuk Hakları
Bildirisi, 20 Kasım 1959 tarihinde Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Beyannamesi olarak
güncellenmiştir. Bu Beyanname’den daha geniş kapsamlı olan 20 Kasım 1989 tarihli
Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girmiştir
(Akar, 2013).
1. Taraf Devletler, çocuğun eğitim hakkını kabul ederler ve bu hakkın fırsat eşitliği temeli
üzerinde tedricen gerçekleştirilmesi görüşüyle özellikle:
a) İlk öğretimi herkes için zorunlu ve parasız hale getirirler;
b) Ortaöğretim sistemlerinin genel olduğu kadar mesleki nitelikte de olmak üzere çeşitli
biçimlerde örgütlenmesini teşvik ederler ve bunların tüm çocuklara açık olmasını sağlarlar ve
gerekli durumlarda mali yardım yapılması ve öğretimi parasız kılmak gibi uygun önlemleri
alırlar;
c) Uygun bütün araçları kullanarak, yükseköğretimi yetenekleri doğrultusunda herkese açık
hale getirirler;
d) Eğitim ve meslek seçimine ilişkin bilgi ve rehberliği bütün çocuklar için elde edilir hale
getirirler;
e) Okullarda düzenli biçimde devamın sağlanması ve okulu terk etme oranlarının düşürülmesi
için önlem alırlar.
2. Taraf Devletler, okul disiplininin çocuğun insan olarak taşıdığı saygınlıkla bağdaşır
biçimde ve bu Sözleşmeye uygun olarak yürütülmesinin sağlanması amacıyla gerekli olan
tüm önlemleri alırlar (Madde, 28). (20 Kasım 1959 tarihli Resmi Gazete, md. 7).
ANAYASA
Madde 15 – Emri tedris serbesttir. Muayyen olan kanuna tebaiyet şartile her Osmanlı umumi
ve hususi tedrise mezundur.
1924 Anayasası
Hükümetin gözetimi ve denetlemesi altında ve kanun çerçevesinde her türlü öğretim serbesttir
(Madde 80).
1961 Anayasası
1961 Anayasasında eğitim ile ilgili maddeler bir önceki anayasa metinlerine göre daha
ayrıntılı yer almıştır. Eğitim ile ilgili yer alan maddeler:
Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme ve öğretme, açık- lama, yayma ve bu alanlarda her
türlü araştırma hakkına sahiptir.
Eğitim ve öğretim, Devletin gözetim ve denetimi altında serbesttir. Özel okulların bağlı
olduğu esaslar, Devlet okulları ile erişilmek istenen seviyeye uygun olarak kanunla
düzenlenir. Çağdaş bilim ve eğitim esaslarına aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz.”
(Madde, 21).
Devlet, maddî imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin, en yüksek öğ- renim derecelerine
kadar çıkmalarını sağlama amacıyla burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar.
Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime ihtiyacı olanları, topluma ya rarlı kılacak tedbirleri
alır.
Devlet, tarih ve kültür değeri olan eser ve anıtların korunmasını sağlar” (Madde, 50).
1961 Anayasasının eğitimle ilgili bir diğer maddesi de Din eğitim ve öğretimine ilişkin 19.
maddenin 4 fıkrasında yer alan maddedir. Bu maddeye göre “Din eğitim ve öğrenimi, ancak
kişilerin kendi isteğine ve küçüklerin de kanûnî temsilcilerinin isteğine bağlıdır.” (Anayasa,
1961).
1982 Anayasası
1982 Anayasasında eğitim ile ilgili konular farklı başlıklar altında düzenlenmiştir.
Anayasada eğitim denildiğinde ilk bilinmesi gereken temel madde Sosyal ve Ekonomik
Haklar ve Ödevler kısmında yer alan Eğitim ve Öğrenim Hakkı ve Ödevi başlıklı 42.
Maddedir. Din ve Vicdan Hürriyeti başlıklı 24. maddede din ve ahlâk eğitiminin ve
öğretiminin nasıl yapılacağı 27. Maddede bilim ve sanat hürriyeti, 62.maddede yabancı
ülkelerde çalışan Türk vatandaşlarının eğitimleri, 130-131 ve 132 maddelerde
yükseköğretimin kuruluşu yapısı ve işleyişi, 174. maddede Tevhidi Tedrisat kanunun inkılap
kanunları kapsamında koruma altına alındığına dair maddeler yer almaktadır.
Özel ilk ve orta dereceli okulların bağlı olduğu esaslar, Devlet okulları ile erişilmek istenen
seviyeye uygun olarak, kanunla düzenlenir.
Eğitim ve öğretim kurumlarında sadece eğitim, öğretim, araştırma ve inceleme ile ilgili
faaliyetler yürütülür. Bu faaliyetler her ne suretle olursa olsun engellenemez.
Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına ana dilleri
olarak okutulamaz ve öğretilemez. Eğitim ve Öğretim kurumlarında okutulacak yabancı diller
ile yabancı dille eğitim ve öğretim yapan okulların tabi olacağı esaslar kanunla düzenlenir.
Milletler arası andlaşma hükümleri saklıdır (Madde, 42).
Din ve ahlak eğitim ve öğretimi Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve
ahlak öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır.
Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanunî
temsilcisinin talebine bağlıdır (Madde, 24).
Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme ve öğretme, açıklama, yayma ve bu alanlarda her
türlü araştırma hakkına sahiptir (Madde, 27).
Devlet, yabancı ülkelerde çalışan Türk vatandaşlarının aile birliğinin, çocuklarının eğitiminin,
kültürel ihtiyaçlarının ve sosyal güvenliklerinin sağlanması, anavatanla bağlarının korunması
ve yurda dönüşlerinde yardımcı olunması için gereken tedbirleri alır (Madde, 62).
Yükseköğretim kurumları ve üst kuruluşları
Çağdaş eğitim-öğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin ihtiyaçlarına
uygun insan gücü yetiştirmek amacı ile; ortaöğretime dayalı çeşitli düzeylerde eğitim-
öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapmak, ülkeye ve insanlığa hizmet etmek
üzere çeşitli birimlerden oluşan kamu tüzelkişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip üniversiteler
Devlet tarafından kanunla kurulur.
Kanunda gösterilen usul ve esaslara göre, kazanç amacına yönelik olmamak şartı ile vakıflar
tarafından, Devletin gözetim ve denetimine tabi yükseköğretim kurumları kurulabilir.
Üniversiteler ile öğretim üyeleri ve yardımcıları serbestçe her türlü bilimsel araştırma ve
yayında bulunabilirler. Ancak, bu yetki, Devletin varlığı ve bağımsızlığı ve milletin ve
ülkenin bütünlüğü ve bölünmezliği aleyhinde faaliyette bulunma serbestliği vermez.
Üniversiteler ve bunlara bağlı birimler, Devletin gözetimi ve denetimi altında olup, güvenlik
hizmetleri Devletçe sağlanır.
Kurulun teşkilatı, görev, yetki, sorumluluğu ve çalışma esasları kanunla düzenlenir (Madde,
131).
Yükseköğretim kurumlarından özel hükümlere tabi olanlar
Anayasının 174. Maddesi gereği Tevhid-i Tedrisat Kanunu, koruma altına alınan
İnkılap kanunları arasında yer almaktadır.
KANUNLAR
Kanunlar, soyut, genel ve objektif kurallara dayanan, yasama organı T.B.M.M tarafından
hazırlanan metinlerdir. Kanunlar anayasaya aykırı olamazlar.
Eğitim kanunu olarak isimlendirilen ve sadece eğitim alanı ile ilgili yayınlanmış özel bazı
kanunlar vardır. Bu kanunlar eğitim hizmetlerinin yürütülmesi sürecinde anayasada yer alan
ilgili maddelerle beraber Türk Milli Eğitim Sisteminin hukuki dayanağını oluşturan mevzuat
kaynakları arasında yer almaktadırlar.
Geçmişten günümüze Türk Milli Eğitim Sisteminde hayata geçirilen uygulamaların her
birinin yasal dayanağını oluşturan önemli kanunlar yer almaktadır. Eğitim ve öğretim birliği
430 sayılı Tevhid-i Tedrsiat Kanunu ile, Milli Eğitim Sisteminin genel çerçevesi 1739 sayılı
Milli Eğitim Temel Kanunu, Kesintisiz sekiz yıllık eğitim uygulaması 4306 sayılı kanunu ,
kamuoyunda 4+4+4 olarak isimlendirilen 12 yıllık kesintisiz eğitim uygulamasına da 6287
sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu yasalaştıktan sonra geçilebilmiştir.
.
3 Mart 1924’de T.B.M.M tarafından kabul edilen ve 6 Mart 1924’de 63 sayılı Resmi Gazetede
yayımlanmasıyla beraber yürürlüğe giren anayasada güvence altına alınan inkılap kanunları
arasında yer alan bu kanun aşağıdaki maddelerden oluşmaktadır.
Madde 1 - Türkiye dahilindeki bütün müessesatı ilmiye ve tedrisiye Maarif Vekaletine
merbuttur.
Madde 2 - Şer'iye ve Evkaf Vekaleti veyahut hususi vakıflar tarafından idare olunan
bilcümle medrese ve mektepler Maarif Vekaletine devir ve raptedilmiştir.
Madde 5 - Bu kanunun neşri tarihinden itibaren terbiye ve tedrisatı umumiye ile müştegil
olup şimdiye kadar Müdafaai Milliyeye merbut olan askeri rüşti ve idadilerle Sıhhiye
Vekaletine merbut olan darüleytamlar, bütçeleri ve heyeti talimiyeleri ile beraber Maarif
Vekaletine raptolunmuştur. Mezkür rüşti ve idadilerde bulunan heyeti talimiyelerin ciheti
irtibatları atiyen ait olduğu Vekaletler arasında tahvil ve tanzim edilecek ve o zamana kadar
orduya mensup olan muallimler orduya nispetlerini muhafaza edecektir.
Mektebi Harbiyeden menşe teşkil eden askeri liseler bütçe ve kadrolariyle Müdafaai
Milliye Vekaletine devrolunmuştur.
1. Tüm eğitim ve öğretim kurumları eğitim bakanlığına bağlanmakla, eğitim işlerinin tek
elden yürütülmesi mümkün olmuştur ( Askeri okullar 1925’te tekrar Milli Savunma
Bakanlığı’na bağlanmıştır).
2. Türk eğitim tarihinde en uzun süre yaşamış öğretim kurumları olan medreseler
kapatılmıştır. Bu kapatma Eğitim Bakanı Vasıf ÇINAR’ın 11 Mart 1924 tarihli bir
genelgesi ile gerçekleşmiştir. O sırada mevcut 16 bin kadar medrese öğrencisi,
bulundukları yerlerin ilk, orta okul, lise ve öğretmen okullarına aktarılmış,
hocalarının da isterlerse okullarda din dersi öğretmenliklerine atanabilecekleri
belirtiliştir.
3. İmam Hatip Mektepleri de 6 yıl sonra kapatılmıştır.
4. Eğitimde laiklik ilkesine doğru önemli bir adım atılmıştır.
5. İlahiyat fakültesi de 1933 Üniversite Reformunda, Edebiyat Fakültesine bağlı bir
araştırma enstitüsüne dönüştürülmüştür.
Türk Milli Eğitim Sisteminin genel çerçevesinin çizildiği kanundur. Türk milli
eğitiminin genel ve özel amaçları ile temel ilkeleri 14 Haziran 1973’te kabul edilen 1739
Sayılı “Milli Eğitim Temel Kanunu” ile belirlenmiştir. Kanunun kapsamının açıklandığı 1.
Maddede :“Bu Kanun, Türk milli eğitiminin düzenlenmesinde esas olan amaç ve ilkeler,
eğitim sisteminin genel yapısı, öğretmenlik mesleği, okul bina ve tesisleri, eğitim araç ve
gereçleri ve Devletin eğitim ve öğretim alanındaki görev ve sorumluluğu ile ilgili temel
hükümleri bir sistem bütünlüğü içinde kapsar.”denilmektedir.
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nda Türk Milli Eğitimi’nin amaçları genel ve
özel amaçlar olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
I – Genel amaçlar:
Türk Milli Eğitiminin genel amacı, Türk Milletinin bütün fertlerini,
1. Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine
bağlı; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen,
koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan
haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal
bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve
bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek;
2. Beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş
bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip,
insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan;
yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek;
3. İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş
görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu
kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak;
Böylece bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu
artırmak; öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı
desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı,
seçkin bir ortağı yapmaktır (Madde 2).
II – Özel amaçlar:
Türk eğitim ve öğretim sistemi, bu genel amaçları gerçekleştirecek şekilde düzenlenir ve
çeşitli derece ve türdeki eğitim kurumlarının özel amaçları, genel amaçlara ve aşağıda
sıralanan temel ilkelere uygun olarak tespit edilir (Madde 3).
Türk Milli Eğitiminin Temel İlkeleri
I – Genellik ve eşitlik:
Eğitim kurumları dil, ırk, cinsiyet, engellilik ve din ayırımı gözetilmeksizin herkese açıktır.
Eğitimde hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz (Madde 4).
III – Yöneltme:
Fertler, eğitimleri süresince, ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve doğrultusunda çeşitli
programlara veya okullara yöneltilerek yetiştirilirler.
Milli eğitim sistemi, her bakımdan, bu yöneltmeyi gerçekleştirecek biçimde düzenlenir. Bu
amaçla, ortaöğretim kurumlarına, eğitim programlarının hedeflerine uygun düşecek şekilde
hazırlık sınıfları konulabilir.
Yöneltmede ve başarının ölçülmesinde rehberlik hizmetlerinden ve objektif ölçme ve
değerlendirme metotlarından yararlanılır (Madde 6).
IV – Eğitim hakkı:
İlköğretim görmek her Türk vatandaşının hakkıdır.
İlköğretim kurumlarından sonraki eğitim kurumlarından vatandaşlar ilgi, istidat ve
kabiliyetleri ölçüsünde yararlanırlar (Madde 7).
IX – Laiklik :
Türk milli eğitiminde laiklik esastır. Din kültürü ve ahlak öğretimi ilköğretim okulları
ile lise ve dengi okullarda okutulan zorunlu dersler arasında yer alır (Madde 12).
X – Bilimsellik:
Her derece ve türdeki ders programları ve eğitim metotlarıyla ders araç ve gereçleri, bilimsel
ve teknolojik esaslara ve yeniliklere, çevre ve ülke ihtiyaçlarına göre sürekli olarak geliştirilir.
Eğitimde verimliliğin artırılması ve sürekli olarak gelişme ve yenileşmenin sağlanması
bilimsel araştırma ve değerlendirmelere dayalı olarak yapılır (Madde 13).
Bilgi ve teknoloji üretmek ve kültürümüzü geliştirmekle görevli eğitim kurumları gereğince
donatılıp güçlendirilir; bu yöndeki çalışmalar maddi ve manevi bakımından teşvik edilir ve
desteklenir.
XI – Planlılık :
Milli eğitimin gelişmesi iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınma hedeflerine uygun olarak eğitim
- insan gücü - istihdam ilişkileri dikkate alınmak suretiyle, sanayileşme ve tarımda
modernleşmede gerekli teknolojik gelişmeyi sağlayacak mesleki ve teknik eğitime ağırlık
verecek biçimde planlanır ve gerçekleştirilir.
Mesleklerin kademeleri ve her kademenin unvan, yetki ve sorumlulukları kanunla tespit
edilir ve her derece ve türdeki örgün ve yaygın mesleki eğitim kurumlarının kuruluş ve
programları bu kademelere uygun olarak düzenlenir.
Eğitim kurumlarının yer, personel, bina, tesis ve ekleri, donatım, araç, gereç ve
kapasiteleri ile ilgili standartlar önceden tespit edilir ve kurumların bu standartlara göre
optimal büyüklükte kurulması ve verimli olarak işletilmesi sağlanır (Madde 14).
Türk Eğitim Sisteminin yasal dayanaklarını oluşturan diğer bazı önemli kanunlar
bulunmaktadır. Bu kanunlara aşağıda kısaca değinilmiştir.
Bir diğer önemli kanun özel öğretim kurumlarının kuruluş ve işleyişinin dayanaklarını
oluşturan 14 Şubat 2007 tarihinde yürürlüğe giren 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları
Kanunu’dur. Bu kanun ile Türkiye Cumhuriyeti uyruklu gerçek kişiler, özel hukuk tüzel
kişileri veya özel hukuk hükümlerine göre yönetilen tüzel kişiler tarafından açılacak özel
öğretim kurumlarına kurum açma izni verilmesi, kurumun nakli, devri, personel çalıştırılması,
kurumlara yapılacak malî destek ve bu kurumların eğitim-öğretim, yönetim, denetim ve
gözetimi ile yabancılar tarafından açılmış bulunan özel öğretim kurumlarının; eğitim-öğretim,
yönetim, denetim, gözetim ve personel çalıştırılmasına ilişkin usûl ve esaslar düzenlenmiştir
(Madde 1).
Rehber öğretmenler, diğer öğretmenlerle birlikte ders kesimi tarihinden temmuz ayının
ilk iş gününe, eylül ayının ilk iş gününden ders yılının başlama tarihine kadar geçen sürelerde
de mesleki çalışmalarını sürdürürler. Ancak yükseköğretime yönlendirme ve tercihle ilgili iş
ve işlemler için ihtiyaç duyulması halinde tatil dönemlerinde de görevlendirilebilir.
Kaynaştırma Uygulaması
Kaynaştırma yoluyla eğitim; özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin eğitimlerini, destek eğitim
hizmetleri de sağlanarak yetersizliği olmayan akranları ile birlikte resmî ve özel; okul öncesi,
ilköğretim, orta öğretim ve yaygın eğitim kurumlarında sürdürmeleri esasına dayanan özel
eğitim uygulamalarıdır.
Okul yöneticileri, öğretmenler ve veliler ile onsekiz yaşını geçmiş kursiyer, çıraklık,
kalfalık ve ustalık eğitimine devam eden kişiler birliğin tabii üyesidir.
Okul yaptırarak Bakanlığa bağışta bulunan hayırseverler, yaptırdığı okulun okul aile
birliğinin tabii üyesidirler.
Okul aile birliği yönetim kurulu, sadece anne veya baba olan veliler ile istemeleri
halinde okul yaptırarak Bakanlığa bağışta bulunan hayırseverler arasından seçilen beş üyeden
oluşur. Yönetim kurulunun görev süresi bir yıldır.
Yönetim kurulu, seçimden sonraki ilk hafta içinde okulda toplanarak üyeleri arasından
bir başkan, bir başkan yardımcısı, bir muhasip ve bir sekreter seçerek görev ve iş bölümü
yapar. Yönetim kurulu üyelerinden üyeliği sona erenlerin yerine yedeklerin çağrılmasıyla
oluşan yeni yönetim kurulu bir hafta içinde toplanarak aralarında görev dağılımı yaparlar.
Okul aile birliği yönetim kurulu başkan ve üyeleri en fazla üç defa seçilebilir. Başkan ve
yönetim kurulu üyeleri aynı anda birden fazla birlik yönetiminde görev alamazlar.
Kurullar
Öğretmenler kurulu
Öğretmenler kurulu, ders yılı başlamadan önce, ikinci dönem başında ve ders yılı
sonunda toplanır. Ayrıca okul müdürünün gerekli gördüğü zamanlarda ve kurul üyelerinin salt
çoğunluğunun yazılı isteği doğrultusunda da kurul toplantısı yapılır. Toplantı günleri ve
gündemi, ilkokul ve ortaokullarda en az iki gün önceden, ortaöğretim kurumlarında bir hafta
önceden imza karşılığı ilgililere duyurulur ve gündemin bir örneği öğretmenler odasına asılır.
Kurul toplantısına başlamadan önce, gerekli görülen diğer konular da oy çokluğuyla kurul
gündemine alınabilir.
Zümre öğretmenler kurulu; okul öncesi eğitim kurumlarında okul öncesi eğitimi
öğretmenlerinden, ilkokullarda aynı sınıfı okutan sınıf öğretmenleri ve varsa alan
öğretmenlerinden, ortaokul, imam-hatip ortaokulları ve liselerde ise aynı alanın
öğretmenlerinden oluşur. Mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında ayrıca uzman, usta
öğretici, eğitici personel ve atölye teknisyenleri de zümre öğretmenler kuruluna katılır.
Ortaöğretim kurumlarında tek öğretmen bulunması hâlinde toplantı okul müdürünün
görevlendireceği müdür yardımcısı ile yapılır. Kurul, ilk toplantısında o eğitim ve öğretim yılı
için kendi aralarından birini başkan seçer.
İlkokul ve ortaokullarda ise aynı sınıfı okutan bir sınıf öğretmeni veya aynı dersi
okutan yalnızca bir alan öğretmeni olması durumunda zümre öğretmenler kurulu toplantısı
yapılmaz. Ancak bu öğretmenler kurul kapsamında yapacakları çalışmalara yıllık çalışma
programında yer verirler. Zümre öğretmenler kurulu, öğretmenler kurulunda yapılacak
çalışma planına uygun olarak eğitim ve öğretim yılı başında, ortasında, sonunda ve ihtiyaç
duyuldukça toplanır. Toplantılar, zümre öğretmenleri arasından seçimle belirlenen öğretmenin
başkanlığında yapılır.
Kurullar, ders yılı başlamadan önce ve ders yılı sonunda toplanır. Kararlar oy
çokluğuyla alınır ve ilçe müdürünün onayından sonra okullara ve ilgili kurullara duyurulur.
İlçe zümre başkanları kurullarında; İlçe düzeyinde uygulama birliği, zümreler arası bilgi
paylaşımıyla öğrenci başarısının artırılması, eğitim ve öğretimde niteliğin yükseltilmesi ile iş
sağlığı ve güvenliği koşullarının iyileştirilmesine yönelik görüş ve önerilerin değerlendirilerek
gerekli önlemlerin alınması ve benzeri konular görüşülür.
Şube öğretmenler kurulu, aynı şubede ders okutan öğretmenler ile okul rehber
öğretmeninden oluşur. Kurula, gerek görülürse veliler ile öğrenciler arasından seçilen
temsilciler de çağrılabilir.
Okul öğrenci meclisi, okul öncesi eğitim kurumları ile birleştirilmiş sınıf uygulaması
yapılan ilkokulların dışındaki ilkokul, ortaokul ve imam-hatip ortaokullarında kurulur.
Çalışma Takvimi
Ders yılı iki döneme ayrılır. Ders yılının başlaması, birinci yarıyıl ikinci yarıyıl ve yaz
tatilleriyle ders kesimi tarihleri Bakanlıkça belirlenir. Ders yılının 180 iş gününden az
olmaması esastır. Ancak 180 inci iş gününün hafta arasına rastlaması durumunda ders yılının
bitim tarihi, haftanın son iş gününe kadar uzatılır. Ders yılının süresi, derslerin başladığı
günden kesildiği güne kadar okulun açık bulunduğu günlerle öğrencilerin törenlere
katıldıkları resmî ve mahallî bayram günleri sayılarak hesaplanır. Bu tarihler göz önünde
bulundurularak millî eğitim müdürlüklerince hazırlanacak çalışma takvimi valilik onayı ile
yürürlüğe konur.
Nöbet Uygulaması
Müdür yardımcıları, okulda kendilerine verilen nöbet görevini yerine getirir, nöbetçi
öğretmen ve öğrencileri izler, nöbet raporlarını inceler, varsa sorunları müdür başyardımcısına
veya müdüre bildirir. Müdür yardımcısı ve öğretmen sayısı yeterli olmayan okullarda müdür
yardımcısı ve öğretmenlere haftada birden fazla nöbet görevi verilir. Öğretmen sayısı iki ve
daha az olan uygulama sınıflarında bölüm şefi de nöbet tutar.
Hamile öğretmenlere, doğuma üç ay kala ve doğumdan itibaren bir yıl süre ile nöbet
görevi verilmez. Nöbet görevi, ilköğretim kurumlarında ilk ders başlamadan 30 dakika önce
başlar, son ders bitiminden 30 dakika sonra sona erer. Ancak bu süre, okulun özelliğine göre
öğretmenler kurulu kararıyla 15 dakikadan az olmamak kaydıyla kısaltılabilir. Ortaöğretim
kurumlarında ise nöbet görevi, ilk dersten 15 dakika önce başlar, son ders bitiminden 15
dakika sonra biter.
Nöbet görevine özürsüz olarak gelmeyen öğretmen hakkında, derse özürsüz olarak
gelmeyen öğretmen gibi işlem yapılır. Nöbetlerde uyulması gereken esaslar öğretmenler
kurulunda görüşülerek okul yönetimince nöbetçi öğretmen görev talimatnamesi hazırlanır. Bu
talimatname, öğretmenlere yazılı olarak duyurulur.
Özel eğitim sınıflarında görev yapan özel eğitim öğretmenleri ile çocuk gelişimi
alanına ait uygulama ana sınıflarında görev yapan okul öncesi öğretmenleri nöbet görevinden
muaf tutulur. Engelli çocuğu bulunan öğretmenlerin nöbetlerinin belirlenmesinde tercihlerine
öncelik verilerek düzenleme yapılır.
YURTDIŞI TEŞKİLATI