Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 39

TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİNİN TEŞKİLAT YAPISI

Türk Milli Eğitim Sistemi, organizasyonel yapılanması itibariyle merkezden


yönetilmektedir. Eğitim ve öğretim faaliyetleri ile ilgili sorumlulukların nihai olarak
dayandığı makam Milli Eğitim Bakanlığı’dır. Yurt Genelinde eğitim sisteminin etkili bir
şekilde işlemesine yönelik reform çalışmaları, yeni politikalar ve kararlar bakanlık tarafından
oluşturulur. Daha alt düzeydeki yöneticiler ise bakanlık tarafından oluşturulan politikaları,
alınan kararları uygulamakla yükümlüdür. Bu hiyerarşik yapıda yetki ve sorumluluklar yukarı
doğru çıktıkça artmaktadır (Erdoğan, 2000).

Millî Eğitim Bakanlığının temel görevi bakanlığa bağlı her kademe ve öğretim
kurumlarının çalışanlarına ve öğrencilerine ilişkin hizmetleri planlamak, uygulamak,
denetlemek ve değerlendirmektir (Şişman, 2004). Öğrencileri bedenî, zihnî, ahlakî, manevî,
sosyal ve kültürel nitelikler yönünden geliştiren ve insan haklarına dayalı toplum yapısının ve
küresel düzeyde rekabet gücüne sahip ekonomik sistemin gerektirdiği bilgi ve becerilerle
donatarak geleceğe hazırlayan eğitim ve öğretim programlarını tasarlamak, uygulamak,
güncellemek; öğretmen ve öğrencilerin eğitim ve öğretim hizmetlerini bu çerçevede yürütmek
ve eğitim ve öğretimin her kademesi için ulusal politika ve stratejileri belirlemek, uygulamak,
uygulanmasını izlemek ve denetlemek, ortaya çıkan yeni hizmet modellerine göre
güncelleyerek geliştirmek Milli Eğitim bakanlığının görevleri arasında yer almaktadır.

A. Milli Eğitim Bakanlığı Merkez Teşkilatı

Bakanlık merkez teşkilatı; Bakanlık Makamı, Bakan Yardımcıları, Talim ve Terbiye


Kurulu ile Hizmet Birimlerinden oluşmaktadır.

Milli Eğitim teşkilatının en üst amiri olan Bakan, Bakanlık icraatından ve emri
altındakilerin faaliyet ve işlemlerinden Cumhurbaşkanına karşı sorumlu olup aşağıdaki görev,
yetki ve sorumluluklara sahiptir:

Bakanlığı, Anayasaya, kanunlara, belirlenen politika ve stratejilere uygun olarak


yönetmek. Bakanlığın görev alanına giren konularda politika ve stratejiler geliştirmek,
bunlara uygun olarak yıllık amaç ve hedefler oluşturmak, performans ölçütleri belirlemek,
Bakanlık bütçesini hazırlamak, gerekli kanunî ve idarî düzenleme çalışmalarını yapmak,
belirlenen stratejiler, amaçlar ve performans ölçütleri doğrultusunda uygulamayı koordine
etmek, izlemek ve değerlendirmek.

Bakanlık faaliyetlerini ve işlemlerini denetlemek, yönetim sistemlerini gözden


geçirmek, teşkilat yapısı ve yönetim süreçlerinin etkililiğini gözetmek ve yönetimin
geliştirilmesini sağlamak. Faaliyet alanına giren konularda diğer bakanlıklar ile kamu kurum
ve kuruluşları arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlamak.

Milli Eğitim Bakanına bağlı olarak Bakana ve Bakanlığa verilen görevlerin yerine
getirilmesinde yardımcı olmak üzere Bakan Yardımcısı atanabilir. Bakan Yardımcıları bu
görevlerin yerine getirilmesinden Bakana karşı sorumludur. Bakan Yardımcıları bakanın
görev süresiyle sınırlı olarak görev yapar; Bakanın görevi sona erdiğinde, Bakan
Yardımcılarının görevi de sona erer. Bakan Yardımcıları gerektiğinde bakanın görev süresi
dolmadan da görevden alınabilir.

Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı

Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı, Bakanlığın bilimsel danışma ve inceleme


organıdır. Kurul, eğitim sisteminin tüm kademelerini temsil edecek nitelikte bir Başkan ile on
üyeden oluşur. Kurul Başkan ve üyeleri dört yıllık süreyle atanır. Bu süre her defasında bir yıl
olmak üzere en fazla üç defa uzatılabilir. Kurul Başkanı ve üyeleri, en az dört yıllık eğitim
veren yükseköğretim kurumlarından mezun olmuş, eğitim alanında yaptığı çalışma ve
yayınlarla temayüz etmiş; Eğitim ile ilgili alanlarda öğretim üyeleri, En az on yıl süreyle
öğretmenlik veya okul yöneticiliği yapmış olanlar, Kamu görevlileri, arasından seçilir.

Milli Eğitim Bakanlığı Hizmet birimlerinin amirleri oy kullanmamak şartıyla, kendi


birimlerini ilgilendiren konuların görüşülmesi sırasında kurula katılır. Kurul kararları, Bakan
onayı ile yürürlüğe girer. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının çalışma usûl ve esasları,
Başkan ve üyelerin diğer nitelikleri, görev, yetki ve sorumlulukları ile diğer hususlar
yönetmelikle düzenlenir. Talim ve Terbiye Kurulu, evrensel değer ve standartları gözönünde
bulundurarak, kalite, eşitlik ve etkililik ilkeleri ile millî ve toplumsal değerlere dayalı bir
eğitim sistemi oluşturmak amacıyla aşağıdaki görevleri yerine getirir:

Eğitim sistemini, eğitim ve öğretim plan ve programlarını, ders kitaplarını hazırlatmak,


hazırlananları incelemek veya inceletmek, araştırmak, geliştirmek ve uygulama kararlarını
Bakan onayına sunmak.
Bakanlık birimlerince hazırlanan eğitim ve öğretim programları, ders kitapları, yardımcı
kitaplar ile öğretmen kılavuz kitaplarını incelemek, inceletmek ve nihaî şeklini vererek
Bakanın onayına sunmak.

Yurtdışı eğitim ve öğretim kurumlarından alınmış, ilköğretim ve ortaöğretim diploma


ve öğrenim belgelerinin derece ve denkliklerine ilişkin ilke kararlarını Bakanın onayına
sunmak.

Eğitim ve öğretimle ilgili konularda Bakanlığın diğer birimleri tarafından oluşturulacak


politika ve stratejilerin belirlenmesinde işbirliği yapmak.

Millî Eğitim Şûrasının sekreterya hizmetlerini yürütmek.

Hizmet birimleri

Milli Eğitim Bakanlığın hizmet birimleri şunlardır:

a) Temel Eğitim Genel Müdürlüğü.

b) Ortaöğretim Genel Müdürlüğü.

c) Meslekî ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü.

ç) Din Öğretimi Genel Müdürlüğü.

d) Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü.

e) Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü.

f) Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü.

g) Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü.

ğ) Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü.

h) Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü.

ı) Teftiş Kurulu Başkanlığı


i) Strateji Geliştirme Başkanlığı.

j) Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü

k) Personel Genel Müdürlüğü.

l) Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü.

m) Bilgi İşlem Grup Başkanlığı.

n) İnşaat ve Emlak Grup Başkanlığı.

o) Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği.

ö) Özel Kalem Müdürlüğü.

Milli Eğitim Bakanlığı hizmet birimleri arasında yer alan Teftiş Kurulu Başkanlığının
önemli görevleri bulunmaktadır. Daha önceki dönemlerde doğrudan bakana bağlı olan bu
birim 2011 yılında çıkarılan 652 sayılı kanun hükmünde kararname ile hizmetler birimleri
arasında yer almıştır.

Bakanlık teşkilatında yer alan kurum ve kuruluşlar ile Bakanlığın denetimine tabi
kurumlara yönelik denetim, rehberlik, araştırma, inceleme, soruşturma ve ön inceleme
işlemlerini yürütmek Teftiş Kurulu Başkanlığının görevleri arasında yer almaktadır.

1. Milli Eğitim Bakanlığı Sürekli Kurulları

Milli Eğitim Bakanlığındaki sürekli kurullar şunlardır:

a) Milli Eğitim Şurası,

b) Müdürler Kurulu,

c) Çıraklık ve Mesleki Eğitim Kurulu,

d) Öğrenci Disiplin Kurulları,

e) Özel İhtisas Komisyonları,

a. Milli Eğitim Şuraları


Millî Eğitim Şûraları, Türk millî eğitim sistemini geliştirmek, niteliğini yükseltmek için
eğitim ve öğretimle ilgili güncel konuların, sorunların görüşüldüğü ve kararların alındığı;
Millî Eğitim Bakanlığı’nın en üst düzey danışma organıdır. Milli eğitim şuralarında alınan
kararlar kesin olmayıp tavsiye niteliğindedir. Şûranın, Bakanın daveti üzerine 4 yılda bir
toplanması esastır. Bakan, gerektiğinde Şûrayı olağanüstü toplantıya çağırma yetkisine
sahiptir. İlk Milli Eğitim Şurası 1939 yılında Hasan Ali Yücel’in Milli Eğitim Bakanlığı
döneminde ´eğitim ve öğretimin plan ve esaslar, çeşitli öğretim kademelerine ait
talimatnamelerin ve bütün müfredatların incelenmesi``gündemiyle toplanmıştır. Özellikle bazı
şuralar gündem maddeleri ve alınan kararlar açısından dikkat çekmektedir. XII. Milli Eğitim
Şurasında öğretmen eğitimi ve uzamanlığıyla ilgili detaylı kararlar alınmıştır. Son dönemlerin
en dikkat çeken şurası XVII. Milli Eğitim Şurası olmuştur. Katılım çeşitliliği ve alınan
kararlar açısından yankı uyandırmıştır. Bu şurada alınan kararlar eğitim politikalarının
yeniden yapılandırılmasının önemli dayanağını oluşturmuştur. Uzun süre tartışma konusu
olan yükseköğretime geçişte kat sayı uygulamasının kaldırılması kararı bu şurada alınmıştır.
Son şura Aralık 2014’de toplanan 19. Milli eğitim şurasıdır. Bu şuranın gündem maddelerini
"Öğretim Programları ve Haftalık Ders Çizelgeleri", "Öğretmen Niteliğinin Arttırılması",
"Eğitim Yöneticilerinin Niteliğinin Arttırılması" ve "Okul Güvenliği" konuları oluşturmuştur.

Milli eğitim şuralarının organizasyon görevini bakanlık adına Talim ve Terbiye Kurulu
Başkanlığı yürütmektedir. Millî Eğitim Şûrasının teşkili ile çalışma esas ve usulleri Milli
Eğitim Şurası Yönetmeliği ile belirlenmiştir. Bu Yönetmeliğe göre: Bakan, Şûranın tabii
üyesi ve başkanıdır. Şûra, tabii üyeler ile davetli üyelerden oluşmaktadır. Tabii üyeler;
Türkiye Büyük Millet Meclisi Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı ve
üyeleri, Bakanlıktan; Bakan Yardımcısı ve Bakanlık merkez teşkilatı birim amirleridir.

Davetli üyeler; Bakanlık, bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler,


üniversiteler ile yurtiçi ve yurtdışından meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, özel sektör,
basın ve yayın kuruluşları, öğrenci ve veli temsilcileri ile eğitim alanında Şûra konusuyla
ilgili çalışmalarıyla tanınmış uzmanlar arasından Genel Sekreterlikçe belirlenerek Bakan
onayına sunulur.

Milli eğitim şuraları paydaşların katılımı açısından günümüzde de eğitimle ilgili konuların
görüşüldüğü demokratik katılımlı en önemli toplantı özelliğini taşımaktadır.
b. Müdürler Kurulu
Müdürler Kurulu, Bakan tarafından verilen konularla, sorumlu birimlerce
çözümlenmesinde güçlük çekilen ve uygulamada koordinasyonu gerektiren konularda tavsiye
niteliğinde kararlar almak üzere Bakanlık merkez teşkilatını oluşturan birimlerin en üst
amirlerinden meydana gelir.

c. Çıraklık ve Mesleki Eğitim Kurulu

Mesleki ve teknik eğitim programlarının uygulandığı her tür ve derecedeki örgün, yaygın
ve çıraklık eğitimi, mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumları ile işletmelerde yapılacak
mesleki eğitimin; planlanması, geliştirilmesi ve değerlendirilmesi konularında kararlar almak
ve Bakanlığa görüş bildirmek üzere, Bakanlıkta Mesleki Eğitim Kurulu yer almaktadır. Bu
Kurulun kararları Bakanlık ve ilgili meslek kuruluşlarınca yürütülür.

d. Öğrenci Disiplin Kurulları

Bakanlık Öğrenci Disiplin Kurulu, bakan yardımcısının başkanlığında Teftiş Kurulu


Başkanı veya görevlendireceği yardımcısı, ilgili öğretim dairesinin amiri veya
görevlendireceği yardımcısı ile Baş Hukuk Müşaviri veya görevlendireceği bir hukuk
müşavirinden kurulur.

Bakanlık Öğrenci Disiplin Kurulunun görevleri şunlardır:

Olağanüstü durumlarda suç işleyen orta öğretim kurumları öğrencilerinin okul disiplin
kuruluna sevki hususunda gerekenin ilgili dairece yapılması yolunda karar vermek, Üst
Disiplin Kurulu kararlama karşı öğrenci velileri veya onsekiz yaşını tamamlamış öğrenciler
tarafından yapılacak örgün eğitim dışına çıkarına cezası ile ilgili itirazları incelemek; bu yolda
verilmiş karartan bozmak, değiştirmek veya itirazı reddetmek,

İl millî eğitim müdürü, ilçe millî eğitim müdürü veya okul müdürlerinin örgün eğitim
dışına çıkarma cezası ile ilgili olarak Üst Disiplin Kurulu kararlarına karşı yaptıkları itirazları
inceleyerek daha önce verilmiş bulunan kararı bozmak, değiştirmek veya onaylamak, Orta
Öğretim kurumları disiplin kurullarınca, ilçe öğrenci disiplin kurullarınca veya üst disiplin
kurulunca verilen kararları gerekli gördüğü durumlarda incelemek; bu kurullarca verilmiş
bulunan "örgün eğitim dışına çıkarma" cezalarını değiştirmek veya kaldırmak.

Öğretim özgürlüğü, can güvenliği veya kamu düzeni yönünden zorunlu görüldüğü
durumlarda valilerin uygun gördükleri teklifleri karara bağlamak. Her öğretim yılı sonunda
toplanarak orta öğretim kurumu öğrencilerinin bir yıllık disiplin durumunu incelemek, bu
konu ile ilgili önerilerini de içeren bir rapor hazırlayarak Bakanlık Makamına sunmak.

e. Özel İhtisas Komisyonları

Eğitim ve öğretimle ilgili özel ihtisas gerektiren alanlarda, bilim ve meslek


kuruluşlarının iştirakini de sağlayacak şekilde araştırma, inceleme ve geliştirme
faaliyetlerinde bulunmak üzere, özel ihtisas komisyonları kurulabilir. Bu komisyonlarda;
diğer kamu kuruluşlarının memurları, kurumlarının muvafakatı ile en çok üç ay süreyle
kadroları ve her türlü hakları kurumlarında kalmak üzere görevlendirilebilir.

B. Taşra teşkilatı

Milli Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatı İl Milli Eğitim Müdürlükleri, İlçe Milli Eğitim
Müdürlükleri ve Okul Müdürlüklerinden oluşur. Her ilde ve ilçede bir millî eğitim müdürlüğü
bulunmaktadır. İlçe millî eğitim müdürlükleri, görev ve hizmetleri yürütürken il millî eğitim
müdürlüklerine karşı da sorumludur.

İl Milli Eğitim Müdürlüklerinin yapılanmasına baktığımızda en tepede bakanlığın


taşradaki temsilcisi konumunda yer alan il milli eğitim müdürü yer almaktadır. İl Milli Eğitim
Müdürlüklerinin organizasyon şemasını oluşturan birimler kısaca şunlardır:

İl Milli Eğitim Müdürü

Millî eğitim müdürleri, Bakanlığın eğitim politikaları ve stratejik planlarını, mevzuat


ve programlar doğrultusunda yönetmek, yönlendirmek, denetlemek ve koordine ederek etkin
ve verimli bir şekilde yerine getirmek ile görevli ve sorumludurlar. Millî eğitim müdürleri, bu
görevlerini il ve ilçe yöneticileri arasında yapacakları iş bölümü çerçevesinde yürütür.

İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları

İl millî eğitim müdür yardımcıları, sorumluluklarına verilen görevleri yapmak,


hizmetler arasında uyumlu işbirliği ve çalışma düzenini sağlamak, il müdürlüğü adına
toplantılara katılmak, yazışmaları ve belgeleri il müdürü adına imzalamak, il müdürlüğüne
vekâlet etmek ve millî eğitim müdürü tarafından verilen diğer görevleri yürütmekle görevli ve
sorumludurlar.

Şube Müdürleri

Şube müdürü, sorumluluğuna verilen hizmetleri yürütmek millî eğitim müdürlüğü


adına toplantılara katılmak, doğrudan millî eğitim müdürüne bağlı birimler/bürolar hariç,
birimlerle/bürolarla ilgili yazışmaları ve belgeleri millî eğitim müdürü adına imzalamak, ilçe
millî eğitim müdürlüğüne vekâlet etmek ve millî eğitim müdürü tarafından verilen diğer
görevleri yürütmekle görevli ve sorumludurlar.

Hukuk hizmetleri birimi

Hukuk hizmetleri biriminde görev yapan avukatlar, Millî Eğitim Bakanlığı Hukuk
Müşavirliği mevzuatı çalışma hükümlerine göre görevlerini yerine getirir.

Sivil savunma hizmetleri bürosu

Sivil savunma hizmetleri yetkilisi; Sorumluluğuna verilen hizmetleri yürütmek, birimi


ile ilgili konularda millî eğitim müdürü adına toplantılara katılmak, yazışmaları ve belgeleri
imzalamak ve millî eğitim müdürü tarafından verilen diğer görevlerin yürütülmesinden,

Birimde görevlendirilen sivil savunma uzmanı ve büro personelinin görevlerini


dengeli bir şekilde dağıtılmasından, çalışma usul ve esaslarının belirlenmesinden yetkili ve
sorumludur.

Hizmetler

Millî eğitim müdürlükleri;


a) Temel Eğitim,
b) Ortaöğretim,
c) Mesleki ve Teknik Eğitim,
ç) Din Öğretimi,
d) Özel Eğitim ve Rehberlik,
e) Hayat Boyu Öğrenme,
f) Özel Öğretim Kurumları,
g) Bilgi İşlem ve Eğitim Teknolojileri,
ğ) Ölçme, Değerlendirme ve Sınav,
h) Yükseköğretim ve Yurt Dışı Eğitim,
ı) Strateji Geliştirme,
i) İnsan Kaynakları Yönetimi,
j) Destek,
k) İnşaat ve Emlak,

hizmetleri ile doğrudan millî eğitim müdürüne bağlı birimler/bürolar eliyle millî eğitim
hizmetlerini yürütür.

Kurullar

İl millî eğitim müdürlüklerinde, il istihdam ve meslekî eğitim kurulu ile il millî eğitim
disiplin kurulu oluşturulur.

İl millî eğitim danışma komisyonu

İl millî eğitim danışma komisyonu, valinin veya vali tarafından görevlendirilen


eğitimden sorumlu vali yardımcısının başkanlığında, il millî eğitim müdürü, belediye başkanı,
il özel idaresi genel sekreteri, rektör, varsa eğitim fakültesi dekanı, bir il millî eğitim müdür
yardımcısı, (maarif müfettişleri başkanı, ilçe millî eğitim müdürlerinin kendi aralarından
seçecekleri bir temsilci, il genel meclisince seçilen iki üye, il idare şube başkanlarından vali
tarafından seçilecek iki müdür, ilde en fazla üyeye sahip işçi ve kamu çalışanları
sendikalarının başkanları, en fazla üyeye sahip meslek ve sanayi odaları başkanları, dışarıdan
bitirme sistemine kayıtlı öğrenciler hariç öğrenci sayısı en fazla olan ilkokul, ortaokul ve lise
düzeyindeki iki okulun müdürleri ve öğretmenler kurulunca seçilecek ikişer öğretmen, aynı
okulların okul disiplin kurulunca seçilecek ikişer öğrenci ve okul aile birliği yönetim
kurulunca seçilecek ikişer öğrenci velisi, bir halk eğitim merkezi müdürü, rehberlik ve
araştırma merkezi müdürü, öğrenci sayısı en fazla olan özel ilkokul, özel ortaokul ve özel lise
düzeyindeki birer okulun müdürü ve bu okulların öğretmenler kurulunca seçilecek birer
öğretmen, aynı okulların okul disiplin kurulunca seçilecek birer öğrenci ve okul aile birliği
yönetim kurulunca seçilecek bir öğrenci velisinden oluşur. Seçimle belirlenen üyeler, her
öğretim yılı için Eylül ayında belirlenir. Üyeliği sona erenler, yeni üye seçilinceye kadar
görevlerine devam ederler. Komisyon, üye tam sayısının yarıdan bir fazlası ile toplanır, oy
çokluğu ile karar alır ve kararları tavsiye niteliğindedir.

İl millî eğitim danışma komisyonu, eğitim ve öğretim hizmetlerinin il düzeyinde


sürdürülmesinde karşılaşılan sorunlar hakkında millî eğitimin genel amaç ve temel ilkeleri
doğrultusunda çözüm önerileri hazırlar ve eğitim ve öğretim hizmetlerinin toplumsal
ihtiyaçlara cevap vermek üzere geliştirilmesine esas olacak ilke ve yöntem önerilerinde
bulunur.

İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri

İlçe milli eğitim müdürlüklerinin organizasyon şeması il milli eğitim müdürlüğü


şemasıyla büyük benzerlik göstermektedir. İlçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde illerden
farklı olarak ilçe milli eğitim müdür yardımcısı kadrosu bulunmamaktadır.

Okul Müdürlükleri

Okul yönetiminin önemi aslında, yönetimin görevinden doğmaktadır. Yönetimin


görevi, örgütü amaçlarına uygun olarak yaşatmaktır. Okul Yönetiminin görevi, okulu
amaçlarına uygun olarak yaşatmaktır. Okul yönetiminin önemini ayrıca, okul yöneticisinin
yetki ve sorumluluğu da belirler. Yönetimin çok yönlü tanımları, yöneticiye çok yönlü yetki
ve sorumluluklar yüklemiş bulunmaktadır. Bunlar okul yönetiminin değerini yükselttiği
kadar, önemini de artırmaktadır (Bursalıoğlu, 2005).

Okul yönetiminin ve okul yöneticiliğinin ülkemizde mesleki açıdan belirli bir


çerçeveye oturduğunu söylemek zordur. Çünkü okul yöneticiliği için bürokratik işlemlerin
dışında uzmanlığı yansıtan bir gereklilik söz konusu değildir (Erdoğan, 2008).

Örgütü amaçlarına uygun olarak yaşatmak, örgütteki insan ve madde kaynaklarını en


verimli biçimde kullanmakla gerçekleşir. Okul yöneticisinin böyle yapabilmesi, okul yönetimi
kavram ve süreçlerini iyi bilmesiyle olanaklıdır. Bu kavram ve süreçleri davranışa
çevirebilmesi için, okul yöneticisinin bu alanda akademik bir eğitim görmüş olması
zorunludur.

Okul içinde ve dışındaki birey ve grupları, okulun amaçlarına dönük olarak eyleme
geçirebilmesi için, eğitim yönetiminde olduğu kadar, davranış bilimlerinde de iyi yetişmiş
bulunması gerekir. Böyle bir okul yöneticisi, problemleri deneme ve yanılma yöntemi yerine,
bilim yoluyla çözmeyi seçecek ve başaracaktır (Bursalıoğlu, 2005).

Okul müdürünün görev, yetki ve sorumluluğu:

Eğitim kurumları, ilgili mevzuat hükümleri doğrultusunda diğer çalışanlarla birlikte


müdür tarafından yönetilir. Müdür, Türk millî eğitiminin genel amaçlarına ve temel ilkelerine
uygun olarak Anayasa, kanun, tüzük, yönetmelik, yönerge, genelge ve diğer ilgili mevzuat
hükümleri doğrultusunda okulun amaçlarını gerçekleştirmek üzere tüm kaynakların etkili ve
verimli kullanımından, ekip ruhu anlayışıyla yönetiminden ve temsilinden birinci derecede
sorumlu eğitim ve öğretim lideridir. Müdür, okulu bünyesindeki kurul, komisyon ve ekiplerle
işbirliği içinde yönetir.

Müdür yardımcısı

Müdürün ve müdür başyardımcısının olmadığı zamanlarda müdüre vekâlet eder.


Müdür yardımcısı, görev tanımında belirtilen görevler ile müdür tarafından verilen görevleri
yerine getirir. Müdür yardımcısı sayısı ilgili yönetmelik doğrultusunda okulun öğrenci
mevcuduna göre belirlenir.

Müdür yetkili öğretmen

Bağımsız müdürlüğü bulunmayan ilkokullarda sınıf öğretmenlerinden biri müdür


yetkili öğretmen olarak görevlendirilir. Müdür yetkili öğretmen, müdürün görev, yetki ve
sorumluluklarını üstlenir. Müdür yetkili öğretmenlik uygulaması genelde köy okullarında
uygulanmaktadır.

Öğretmen

Öğretmenler kendilerine verilen grup/sınıf/şubede eğitim ve öğretim faaliyetlerini,


eğitim ve öğretim programında belirtilen esaslara göre planlamak ve uygulamak, ders dışında
okuldaki eğitim ve öğretim işlerine etkin bir biçimde katılmak ve bu konularda mevzuatta
belirtilen görevleri yerine getirmekle yükümlüdür. Öğretmen çağın bilgi ve teknolojik
gelişmelerine bağlı olarak, toplumun ihtiyaçları doğrultusunda bireyin yetiştirilmesi,
geliştirilmesi, değerlerine bağlı nitelikli bir insan olarak topluma kazandırılmasına yönelik
çalışmalar yaparak toplumsal kalkınmada belirleyici ve öncü bir rol üstlenir.

Sınıf düzeninden ve yönetiminden sorumlu olan öğretmen, eğitim ve öğretimin


gerektirdiği fiziksel ve psikolojik ortamı hazırlar. İzleyeceği programı, yöntem ve teknikleri
öğrenciye açıklar. Öğrencilerin araştırarak, yaparak ve yaşayarak öğrenmelerini sağlayacak
eğitim ve öğretim teknikleri ile teknolojik kaynakları kullanır.

Öğretmenler yaz ve dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar. Hastalık ve diğer mazeret


izinleri dışında ayrıca yıllık izin verilmez.
Öğretmenlere, eğitim, öğretim ve yönetim görevlerinden başka bir görev verilemez.
(Öğretmenler, komisyon üyesi ve gözcü olarak görevlendirildikleri sınav komisyonlarında,
okulda yapılan her türlü resmî toplantılar ve mahallî kurtuluş günleri ile millî bayramlarda
bulunmak zorundadırlar. Öğretmenlere görevlendirme ve toplantıların zamanı, en az iki gün
önceden yazı ile duyurulur. Toplantının gündemi öğretmenlerin de görüşü alınarak hazırlanır.
Toplantılar, dersleri aksatmamak üzere çalışma günlerinde yapılır.

TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNİN YASAL TEMELLERİ


Eğitim açık sistemdir. Dinamik olan bu alanda çağın şartlarına uygun reformlar
yapılmakta, yeni uygulamalar hayata geçirilmektedir. Siyasi otoriteler veya karar vericiler
eğitimle ilgili politikalarını yasal dayanak olmadan tek başına hayata geçirme şansına sahip
değillerdir. Nitekim Türk Eğitim Sisteminde yapılan değişiklikler ancak ilgili mevzuat
hazırlandıktan sonra uygulamaya geçebilmektedir.

Devletler, toplum düzenini, refahını sağlamak için çeşitli ekonomik ve sosyal


düzenlemeleri içeren metinleri yürürlüğe koymuşlardır. Kısaca mevzuat olarak isimlendirilen
bu metinlerde eğitim ile ilgili önemli düzenlemelerde yer almaktadır.

Mevzuat incelik ve dikkat isteyen bir husus olup mevzuatın kaliteli olması, ülke
yönetimini de etkilemekte ve mevzuat karmaşası ve kalitesizliği olan ülkelerin yönetimlerinde
bir düzensizlik yaşanmaktadır (Bıçkıcı, 2007). Mevzuat dilinin sade ve anlaşılır olması
önemlidir.

Türkiye’de eğitim mevzuatını hazırlayan kanun koyucular, kurum ve kişiler zaman


zaman ciddi eleştirilere maruz kalabilmektedirler. Hazırlanan metinler beklentileri
karşılamaktan uzak, farklı yorumlamalara açık olabilmekte bir kısmı da üst yargı organları
tarafından usul ve esaslara aykırılıktan iptal edilmektedir.

1921’ de cumhuriyet ilan edilmeden yapmış olduğu bir konuşmasında Atatürk


mevzuat yapımının önemini belirterek ”Konunun uzmanlarınca bilinmelidir ki kanun koyucu
olan insanlar birtakım üstün niteliklere sahip olmak zorundadır. O niteliklerden birincisi şudur
efendiler: Kanun teklif eden, kanun yapan, kanun koyan bir insan, insanlığın tüm duygularına,
tüm aşırı isteklerine, bunlardan ayırma güç ve yeteneğine sahip olmalıdır. Bu üstün özelliğe
sahip olmayan insanlar toplum için kanun yapmak hak ve yetkisinden yasaklanmalıdır.
Efendiler, kanun duygulara dayanarak ve uyularak yapılamaz.” Sözleri, bir uyarı olduğu
kadar, mevzuat yapmanın bir sanat olduğunu da vurgulaması yönünden anlamlıdır
(Merdanoğlu,1993).
Eğitim - öğretim hizmetlerini yürüten ve bu hizmetlerden yararlanan paydaşların yasal
düzenlemeler çerçevesinde belirlenmiş olan haklarını, ödev ve sorumluluklarını bilmeleri
önem arz etmektedir. Eğitim kurumlarında gerçekleşen tüm faaliyetler yasal düzenlemelerin
çizmiş olduğu sınırlar doğrultusunda uygulamaya geçmektedir.

Türk Milli Eğitim Sistemi’nin yasal dayanaklarını uluslararası mevzuat ve Türkiye’de

yasama ve yürütme organlarınca yürürlüğe konulmuş metinler şeklinde 2 başlık altında ele

alacak olursak:

ULUSLARARASI MEVZUATTA EĞİTİM

Uluslararası hukukun en önemli kaynağı “andlaşmalar” dır. andlaşmalar, “ahde vefa


(pacta sunt servanda)” ilkesi gereği taraf devletleri bağlar. Keza andlaşmalar, aynı zamanda
iç hukuk bakımından da bağlayıcı işlemlerdir. Bu önemleri nedeniyle, uluslararası andlaşma
yapma yetkisine ilişkin bazı konular anayasalar tarafından düzenlenmektedir (Gözler, 2001).

T.C. Anayasasının 90 ıncı maddesinde , ‘’usulüne göre yürürlüğe konulmuş


milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası
ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve
özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler
içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır
‘’ denilmektedir.

Türkiye’nin de taraf olduğu bazı uluslararası andlaşmalarda eğitim ile ilgili önemli
bağlayıcı kararlar yer almaktadır.

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi

Eğitim hakkı ile ilgili evrensel düzeyde ilk düzenleme 10 Aralık 1948 günü Birleşmiş
Milletler Genel Kurulu’nca kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirisinde yer almıştır. Bu
bildiri bundan sonraki bağlayıcı nitelikteki belgelere örnek teşkil etmiştir (Terzioğlu, 2007).
Türkiye İnsan Hakları Evrensel Bildirgesini 6 Nisan 1949’da onaylamıştır.

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin ilgili 26. maddesine göre eğitim hakkı şu şekilde
düzenlenmiştir (BMEM, 2017).

1. Herkes eğitim hakkına sahiptir. Eğitim, en azından ilk ve temel eğitim aşamasında
parasızdır. İlköğretim zorunludur. Teknik ve mesleksel eğitim herkese açıktır. Yüksek
öğretim, yeteneklerine göre herkese tam bir eşitlikle açık olmalıdır.

2. Eğitim insan kişiliğini tam geliştirmeye ve insan haklarıyla temel özgürlüklere


saygıyı güçlendirmeye yönelik olmalıdır. Eğitim, bütün uluslar, ırklar ve dinsel
topluluklar arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu özendirmeli ve Birleşmiş Milletlerin
barışı koruma yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir.

3. Çocuklara verilecek eğitimin türünü seçmek, öncelikle ana ve babanın hakkıdır


(Madde 26).

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

Avrupa devletleri, kendi aralarında hukuken bağlayıcı nitelikte olan, Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesini 4 Kasım1950’de Roma’da imzalamışlardır. Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesi 3 Eylül 1953 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, Türkiye 10 Mart 1954 tarihinde
sözleşmeye taraf olmuştur. Sözleşmede taraf olan tüm devletler bu sözleşme ile tanınmış olan
bütün haklara sahiptirler (Çallı,2009; Ülker, 2010).

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin Ek 1 Protokolün 2. maddesinde, eğitim ve


öğretim hakkı şu şekilde düzenlenmiştir:

Eğitim hakkı
Hiç kimse eğitim hakkından yoksun bırakılamaz. Devlet, eğitim ve öğretim alanında
yükleneceği görevlerin yerine getirilmesinde, ana ve babanın bu eğitim ve öğretimin kendi
dini ve felsefi inançlarına göre yapılmasını sağlama haklarına saygı gösterir (Madde 2).

BM Ekonomik Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi


Uluslararası mevzuat acısından eğitim ilgili en kapsamlı düzenleme olarak kabul
edilen bu sözleşme, taraf olan devletlerce herkesin eğitim – öğretim görme hakkına sahip
olduğunu ortaya koymaktadır.

Eğitim Hakkı

1. Bu Sözleşme’ye Taraf Devletler, herkesin eğitim görme hakkına sahip olduğunu kabul
eder- ler.Taraf Devletler, eğitimin, insanın kişiliğinin ve onur duygusunun tam olarak
gelişmesine yönelik olacağı ve insan hakları ile temel özgürlüklere saygıyı
güçlendireceği hususunda mu- tabıktırlar. Taraf Devletler, ayrıca, eğitimin, herkesin
özgür bir topluma etkin bir şekilde katıl- masını sağlayacağı, tüm uluslar ve tüm
ırksal, etnik ve dinsel gruplar arasında anlayış, hoşgö- rü ve dostluğu geliştireceği ve
Birleşmiş Milletler’in barışın korunmasına yönelik faaliyetlerini güçlendireceği
hususlarında mutabıktırlar.

2. Bu Sözleşme’ye Taraf Devletler, bu hakkın tam olarak gerçekleştirilmesi amacı ile aşağıda-
ki hususları kabul ederler:

(a) İlköğretim herkes için zorunlu ve parasız olacaktır.

(b) Teknik ve mesleki eğitim de dahil olmak üzere, ortaöğretimin çeşitli biçimlerinin, her
türlü uygun yöntemle ve özellikle parasız eğitimin tedricen yaygınlaştırılması yoluyla herkes
için açık ve ulaşılabilir olması sağlanacaktır.

(c) Yükseköğretimin, özellikle parasız eğitimin tedricen geliştirilmesi yoluyla, kişisel yetenek
temelinde herkese eşit derecede açık olması sağlanacaktır.

(d) İlköğretim görmemiş ya da ilköğretimi tamamlamamış olanlar için temel eğitim elden
geldiğince teşvik edilecek veya yoğunlaştırılacaktır.

(e) Her düzeyde okullar sisteminin geliştirilmesi aktif bir şekilde yürütülecek, yeterli bir burs
sistemi yerleştirilecek ve öğretim personelinin maddi koşulları sürekli olarak iyileştirilecektir.

3. Bu Sözleşme’ye Taraf Devletler, ana-babaların veya -bazı durumlarda- yasal yoldan tayin
edilmiş velilerin çocukları için, kamu makamlarınca kurulmuş okulların dışında, devletin
koyduğu ya da onayladığı asgari eğitim standartlarına uygun diğer okulları seçme
özgürlüğüne ve çocuklarına kendi inançlarına uygun dinsel ve ahlaki eğitim verme
serbestliklerine saygı gös- termekle yükümlüdürler.

4. Bu maddenin hiçbir hükmü, bireylerin ve kuruluşların eğitim kurumları kurma ve yönetme


özgürlüklerini kısıtlayacak şekilde yorumlanamaz; Bu özgürlüğün kullanılması daima, bu
mad- denin 1. fıkrasında ortaya konmuş olan ilkelere uyulmasına ve böyle kurumlarda verilen
eğitimin Devlet tarafından belirlenebilecek asgari standartlara uygun olması gereğine bağlıdır
(Madde 13), (BMEM, 2017).

Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme

1924 yılında Milletler Cemiyeti tarafından kabul edilen Cenevre Çocuk Hakları
Bildirisi, 20 Kasım 1959 tarihinde Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Beyannamesi olarak
güncellenmiştir. Bu Beyanname’den daha geniş kapsamlı olan 20 Kasım 1989 tarihli
Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girmiştir
(Akar, 2013).

1. Taraf Devletler, çocuğun eğitim hakkını kabul ederler ve bu hakkın fırsat eşitliği temeli
üzerinde tedricen gerçekleştirilmesi görüşüyle özellikle:
a) İlk öğretimi herkes için zorunlu ve parasız hale getirirler;
b) Ortaöğretim sistemlerinin genel olduğu kadar mesleki nitelikte de olmak üzere çeşitli
biçimlerde örgütlenmesini teşvik ederler ve bunların tüm çocuklara açık olmasını sağlarlar ve
gerekli durumlarda mali yardım yapılması ve öğretimi parasız kılmak gibi uygun önlemleri
alırlar;
c) Uygun bütün araçları kullanarak, yükseköğretimi yetenekleri doğrultusunda herkese açık
hale getirirler;
d) Eğitim ve meslek seçimine ilişkin bilgi ve rehberliği bütün çocuklar için elde edilir hale
getirirler;
e) Okullarda düzenli biçimde devamın sağlanması ve okulu terk etme oranlarının düşürülmesi
için önlem alırlar.
2. Taraf Devletler, okul disiplininin çocuğun insan olarak taşıdığı saygınlıkla bağdaşır
biçimde ve bu Sözleşmeye uygun olarak yürütülmesinin sağlanması amacıyla gerekli olan
tüm önlemleri alırlar (Madde, 28). (20 Kasım 1959 tarihli Resmi Gazete, md. 7).

ULUSAL MEVZUATTA EĞİTİM

ANAYASA

Anayasa, devletin dayandığı temel değerleri ve gerçekleştirmek istediği amaçları


başka bir ifade ile ideolojisini açıklayan, devlet teşkilatını, temel hakları ve özgürlükleri,
sosyal ve ekonomik hakları belirten, yasama, yürütme ve yargı fonksiyonlarını ve aralarındaki
ilişkileri düzenleyen, kamu kuruluşlarını gösteren ve devletin en soyut ve genel normlarını
içine alan ve normlar hiyerarşisinin en üstünde yer alan yasa metnidir (Güriz, 1996).

Eğitimle ilgili çıkarılacak kanun, kanun hükmünde kararname, tüzük ve yönetmelikler


anayasaya aykırı olamazlar. Anayasaya aykırılıktan dolayı açılan iptal davaları neticesinde
eğitim ile ilgili yasama organı tarafından hazırlanmış olan bazı kanunlar veya kanun
maddeleri iptal edilmiştir. Geçmişten günümüze anayasalarımızda eğitim ile ilgili yer alan
maddeler aşağıda belirtilmiştir.

Kanuni Esasi (1876)

İmparatorluk döneminde yayımlanan ve ilk anayasamız olma özelliğini taşıyan 1876


tarihli Kanuni Esasi de eğitim ile ilgili metinler yer almıştır. Bu metinler anayasanın 15, 16 ve
114. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu maddelere göre mevcut kanunlara aykırı olmamak
koşuluyla eğitim ve öğretim serbestliği ve özel eğitim hakkı tanınmıştır. Anayasada, tüm
okulların devletin gözetimi altına alınacağı, milletlerin inançlarına ilişkin hususlar dışında
eğitimde birliğin sağlanması için gerekli tedbirlerin alınacağı bu maddeler ile düzenlenmiştir.
Ayrıca ilköğretim kademesinin zorunluluğu Kanuni Esaside düzenlenmiştir.

Madde 15 – Emri tedris serbesttir. Muayyen olan kanuna tebaiyet şartile her Osmanlı umumi
ve hususi tedrise mezundur.

Madde 16 - Bilcümle mektepler Devletin tahtı nezaretindedir. Tebaai Osmaniye’nin terbiyesi


bir sıyakı ittihat ve intizam üzere olmak için iktiza eden esbaba teşebbüs olunacak ve mileli
muhtelifenin umuru itikadiyelerine müteallik olan usulü talimiyeye halel getirilmeyecektir.
Madde 114 -“Osmanlı efradının kafesince tahsili maarifin birinci mertebesi mecburi olacak
ve bunun derecat ve teferruatı nizamı mahsus ile tayin kılınacaktır”. (Kanuni Esasi, 1876).

1921 Anayasası (Teşkilatı Esasiye Kanunu)

1921 Anayasası Kurtuluş Savaşının devam ettiği olağanüstü koşullarda hazırlanmıştır.


Tamamı 24 maddeden oluşan kısa bir anayasadır. Bu anayasa da eğitimle ilgili bir madde yer
almamaktadır.

1924 Anayasası

1924 Anayasasında eğitim ile ilgili 2 madde yer almaktadır. Bunlar:

Kadın, erkek bütün Türkler ilköğretimden geçmek ödevindedirler. İlköğretim Devlet


okullarında parasızdır (Madde, 87).

Hükümetin gözetimi ve denetlemesi altında ve kanun çerçevesinde her türlü öğretim serbesttir
(Madde 80).

Maddelerden anlaşılacağı üzere 1924 anayasasında öğretim serbestliği vurgulanmış,


ilköğretim zorunlu ve parasız, hak olmaktan çok ödev şeklinde düzenlenmiştir.

1961 Anayasası

1961 Anayasasında eğitim ile ilgili maddeler bir önceki anayasa metinlerine göre daha
ayrıntılı yer almıştır. Eğitim ile ilgili yer alan maddeler:

Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme ve öğretme, açık- lama, yayma ve bu alanlarda her
türlü araştırma hakkına sahiptir.

Eğitim ve öğretim, Devletin gözetim ve denetimi altında serbesttir. Özel okulların bağlı
olduğu esaslar, Devlet okulları ile erişilmek istenen seviyeye uygun olarak kanunla
düzenlenir. Çağdaş bilim ve eğitim esaslarına aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz.”
(Madde, 21).

Halkın öğrenim ve eğitim ihtiyaçlarını sağlama Devletin başta gelen ödevlerindendir.


İlköğrenim, kız ve erkek bütün vatandaşlar için mecbûridir ve Devlet okullarında parasızdır.

Devlet, maddî imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin, en yüksek öğ- renim derecelerine
kadar çıkmalarını sağlama amacıyla burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar.

Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime ihtiyacı olanları, topluma ya rarlı kılacak tedbirleri
alır.

Devlet, tarih ve kültür değeri olan eser ve anıtların korunmasını sağlar” (Madde, 50).

1961 Anayasasının eğitimle ilgili bir diğer maddesi de Din eğitim ve öğretimine ilişkin 19.
maddenin 4 fıkrasında yer alan maddedir. Bu maddeye göre “Din eğitim ve öğrenimi, ancak
kişilerin kendi isteğine ve küçüklerin de kanûnî temsilcilerinin isteğine bağlıdır.” (Anayasa,
1961).

1982 Anayasası

1982 Anayasasında eğitim ile ilgili konular farklı başlıklar altında düzenlenmiştir.

Anayasada eğitim denildiğinde ilk bilinmesi gereken temel madde Sosyal ve Ekonomik
Haklar ve Ödevler kısmında yer alan Eğitim ve Öğrenim Hakkı ve Ödevi başlıklı 42.
Maddedir. Din ve Vicdan Hürriyeti başlıklı 24. maddede din ve ahlâk eğitiminin ve
öğretiminin nasıl yapılacağı 27. Maddede bilim ve sanat hürriyeti, 62.maddede yabancı
ülkelerde çalışan Türk vatandaşlarının eğitimleri, 130-131 ve 132 maddelerde
yükseköğretimin kuruluşu yapısı ve işleyişi, 174. maddede Tevhidi Tedrisat kanunun inkılap
kanunları kapsamında koruma altına alındığına dair maddeler yer almaktadır.

Eğitim ve Öğrenim Hakkı ve Ödevi

Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.

Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir.

Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve İnkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim


esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve
öğretim yerleri açılamaz.

Eğitim ve öğretim hürriyeti, Anayasaya sadakat borcunu ortadan kaldırmaz.


İlköğretim kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır.

Özel ilk ve orta dereceli okulların bağlı olduğu esaslar, Devlet okulları ile erişilmek istenen
seviyeye uygun olarak, kanunla düzenlenir.

Devlet, maddî imkanlardan yoksun başarılı öğrencilerin, öğrenimlerini sürdürebilmeleri amacı


ile burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar. Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime
ihtiyacı olanları topluma yararlı kılacak tedbirleri alır.

Eğitim ve öğretim kurumlarında sadece eğitim, öğretim, araştırma ve inceleme ile ilgili
faaliyetler yürütülür. Bu faaliyetler her ne suretle olursa olsun engellenemez.

Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına ana dilleri
olarak okutulamaz ve öğretilemez. Eğitim ve Öğretim kurumlarında okutulacak yabancı diller
ile yabancı dille eğitim ve öğretim yapan okulların tabi olacağı esaslar kanunla düzenlenir.
Milletler arası andlaşma hükümleri saklıdır (Madde, 42).

Din ve Vicdan Hürriyeti

Herkes, vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.

Din ve ahlak eğitim ve öğretimi Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve
ahlak öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır.
Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanunî
temsilcisinin talebine bağlıdır (Madde, 24).

Bilim ve Sanat Hürriyeti

Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme ve öğretme, açıklama, yayma ve bu alanlarda her
türlü araştırma hakkına sahiptir (Madde, 27).

Yabancı Ülkelerde Çalışan Türk Vatandaşları

Devlet, yabancı ülkelerde çalışan Türk vatandaşlarının aile birliğinin, çocuklarının eğitiminin,
kültürel ihtiyaçlarının ve sosyal güvenliklerinin sağlanması, anavatanla bağlarının korunması
ve yurda dönüşlerinde yardımcı olunması için gereken tedbirleri alır (Madde, 62).
Yükseköğretim kurumları ve üst kuruluşları

Yüksek Öğretim Kurumları

Çağdaş eğitim-öğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin ihtiyaçlarına
uygun insan gücü yetiştirmek amacı ile; ortaöğretime dayalı çeşitli düzeylerde eğitim-
öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapmak, ülkeye ve insanlığa hizmet etmek
üzere çeşitli birimlerden oluşan kamu tüzelkişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip üniversiteler
Devlet tarafından kanunla kurulur.

Kanunda gösterilen usul ve esaslara göre, kazanç amacına yönelik olmamak şartı ile vakıflar
tarafından, Devletin gözetim ve denetimine tabi yükseköğretim kurumları kurulabilir.

Kanun, üniversitelerin ülke sathına dengeli bir biçimde yayılmasını gözetir.

Üniversiteler ile öğretim üyeleri ve yardımcıları serbestçe her türlü bilimsel araştırma ve
yayında bulunabilirler. Ancak, bu yetki, Devletin varlığı ve bağımsızlığı ve milletin ve
ülkenin bütünlüğü ve bölünmezliği aleyhinde faaliyette bulunma serbestliği vermez.

Üniversiteler ve bunlara bağlı birimler, Devletin gözetimi ve denetimi altında olup, güvenlik
hizmetleri Devletçe sağlanır.

Kanunun belirlediği usul ve esaslara göre; rektörler Cumhurbaşkanınca, dekanlar ise


Yükseköğretim Kurulunca seçilir ve atanır.

Üniversite yönetim ve denetim organları ile öğretim elemanları; Yükseköğretim Kurulunun


veya üniversitelerin yetkili organlarının dışında kalan makamlarca her ne suretle olursa olsun
görevlerinden uzaklaştırılamazlar.

Üniversitelerin hazırladığı bütçeler; Yükseköğretim Kurulunca tetkik ve onaylandıktan sonra


Milli Eğitim Bakanlığına sunulur ve genel ve katma bütçelerin bağlı olduğu esaslara uygun
olarak işleme tabi tutularak yürürlüğe konulur ve denetlenir.

Yükseköğretim kurumlarının kuruluş ve organları ile işleyişleri ve bunların seçimleri, görev,


yetki ve sorumlulukları üniversiteler üzerinde Devletin gözetim ve denetim hakkını kullanma
usulleri, öğretim elemanlarının görevleri, unvanları, atama, yükselme ve emeklilikleri,
öğretim elemanı yetiştirme, üniversitelerin ve öğretim elemanlarının kamu kuruluşları ve
diğer kurumlar ile ilişkileri, öğretim düzeyleri ve süreleri, yükseköğretime giriş, devam ve
alınacak harçlar, Devletin yapacağı yardımlar ile ilgili ilkeler, disiplin ve ceza işleri, mali
işler, özlük hakları, öğretim elemanlarının uyacakları koşullar, üniversitelerarası ihtiyaçlara
göre öğretim elemanlarının görevlendirilmesi, öğrenimin ve öğretimin hürriyet ve teminat
içinde ve çağdaş bilim ve teknoloji gereklerine göre yürütülmesi, Yükseköğretim kuruluna ve
üniversitelere Devletin sağladığı mali kaynakların kullanılması kanunla düzenlenir.

Vakıflar tarafından kurulan yükseköğretim kurumları, mali ve idari konuları dışındaki


akademik çalışmaları, öğretim elemanlarının sağlanması ve güvenlik yönlerinden, Devlet
eliyle kurulan yükseköğretim kurumları için Anayasada belirtilen hükümlere tabidir (Madde,
130).

2. Yükseköğretim üst kuruluşları

Yükseköğretim kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek,


yükseköğretim kurumlarındaki eğitim - öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini
yönlendirmek bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını,
geliştirmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını
sağlamak ve öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile
Yükseköğretim Kurulu kurulur.

Yükseköğretim kurulu, üniversiteler, Bakanlar Kurulu ve Genelkurmay Başkanlığınca seçilen


ve sayıları, nitelikleri ve seçilme usulleri kanunla belirlenen adaylar arasından rektörlük ve
öğretim üyeliğinde başarılı hizmet yapmış profesörlere öncelik vermek sureti ile
Cumhurbaşkanınca atanan üyeler ve Cumhurbaşkanınca doğrudan doğruya seçilen üyelerden
kurulur.

Kurulun teşkilatı, görev, yetki, sorumluluğu ve çalışma esasları kanunla düzenlenir (Madde,
131).
Yükseköğretim kurumlarından özel hükümlere tabi olanlar

Türk Silahlı Kuvvetleri ve emniyet teşkilatına bağlı yükseköğretim kurumları özel


kanunlarının hükümlerine tabidir (Madde, 132).

İnkılap Kanunlarının Korunması

Anayasının 174. Maddesi gereği Tevhid-i Tedrisat Kanunu, koruma altına alınan
İnkılap kanunları arasında yer almaktadır.

KANUNLAR

Kanunlar, soyut, genel ve objektif kurallara dayanan, yasama organı T.B.M.M tarafından
hazırlanan metinlerdir. Kanunlar anayasaya aykırı olamazlar.

Eğitim kanunu olarak isimlendirilen ve sadece eğitim alanı ile ilgili yayınlanmış özel bazı
kanunlar vardır. Bu kanunlar eğitim hizmetlerinin yürütülmesi sürecinde anayasada yer alan
ilgili maddelerle beraber Türk Milli Eğitim Sisteminin hukuki dayanağını oluşturan mevzuat
kaynakları arasında yer almaktadırlar.

Geçmişten günümüze Türk Milli Eğitim Sisteminde hayata geçirilen uygulamaların her
birinin yasal dayanağını oluşturan önemli kanunlar yer almaktadır. Eğitim ve öğretim birliği
430 sayılı Tevhid-i Tedrsiat Kanunu ile, Milli Eğitim Sisteminin genel çerçevesi 1739 sayılı
Milli Eğitim Temel Kanunu, Kesintisiz sekiz yıllık eğitim uygulaması 4306 sayılı kanunu ,
kamuoyunda 4+4+4 olarak isimlendirilen 12 yıllık kesintisiz eğitim uygulamasına da 6287
sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu yasalaştıktan sonra geçilebilmiştir.
.

Tevhid-i Tedrisat Kanunu

3 Mart 1924’de T.B.M.M tarafından kabul edilen ve 6 Mart 1924’de 63 sayılı Resmi Gazetede
yayımlanmasıyla beraber yürürlüğe giren anayasada güvence altına alınan inkılap kanunları
arasında yer alan bu kanun aşağıdaki maddelerden oluşmaktadır.
Madde 1 - Türkiye dahilindeki bütün müessesatı ilmiye ve tedrisiye Maarif Vekaletine
merbuttur.

Madde 2 - Şer'iye ve Evkaf Vekaleti veyahut hususi vakıflar tarafından idare olunan
bilcümle medrese ve mektepler Maarif Vekaletine devir ve raptedilmiştir.

Madde 3 - Şer'iye ve Evkaf Vekaleti bütçesinde mekatip ve medarise tahsis olunan


mebaliğ Maarif bütçesine nakledilecektir.

Madde 4 - Maarif Vekaleti yüksek diniyat mütehassısları yetiştirilmek üzere


Darülfünunda bir İlahiyat Fakültesi tesis ve imamet ve hitabet gibi hidematı diniyenin ifası
vazifesiyle mükellef memurların yetişmesi için de aynı mektepler küşat edecektir.

Madde 5 - Bu kanunun neşri tarihinden itibaren terbiye ve tedrisatı umumiye ile müştegil
olup şimdiye kadar Müdafaai Milliyeye merbut olan askeri rüşti ve idadilerle Sıhhiye
Vekaletine merbut olan darüleytamlar, bütçeleri ve heyeti talimiyeleri ile beraber Maarif
Vekaletine raptolunmuştur. Mezkür rüşti ve idadilerde bulunan heyeti talimiyelerin ciheti
irtibatları atiyen ait olduğu Vekaletler arasında tahvil ve tanzim edilecek ve o zamana kadar
orduya mensup olan muallimler orduya nispetlerini muhafaza edecektir.

Mektebi Harbiyeden menşe teşkil eden askeri liseler bütçe ve kadrolariyle Müdafaai
Milliye Vekaletine devrolunmuştur.

Madde 6 - İşbu kanun tarihi neşrinden muteberdir.

Madde 7 - İşbu kanunun icrayı ahkamına İcra Vekilleri Heyeti memurdur.


Yukarıdaki maddelerden anlaşılacağı üzere, Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile ya da sonuçları olarak
eğitime aşağıdaki değişim ve yenilikler getirilmiştir (Akyüz, 2013).

1. Tüm eğitim ve öğretim kurumları eğitim bakanlığına bağlanmakla, eğitim işlerinin tek
elden yürütülmesi mümkün olmuştur ( Askeri okullar 1925’te tekrar Milli Savunma
Bakanlığı’na bağlanmıştır).
2. Türk eğitim tarihinde en uzun süre yaşamış öğretim kurumları olan medreseler
kapatılmıştır. Bu kapatma Eğitim Bakanı Vasıf ÇINAR’ın 11 Mart 1924 tarihli bir
genelgesi ile gerçekleşmiştir. O sırada mevcut 16 bin kadar medrese öğrencisi,
bulundukları yerlerin ilk, orta okul, lise ve öğretmen okullarına aktarılmış,
hocalarının da isterlerse okullarda din dersi öğretmenliklerine atanabilecekleri
belirtiliştir.
3. İmam Hatip Mektepleri de 6 yıl sonra kapatılmıştır.
4. Eğitimde laiklik ilkesine doğru önemli bir adım atılmıştır.
5. İlahiyat fakültesi de 1933 Üniversite Reformunda, Edebiyat Fakültesine bağlı bir
araştırma enstitüsüne dönüştürülmüştür.

Milli Eğitim Temel Kanunu

Türk Milli Eğitim Sisteminin genel çerçevesinin çizildiği kanundur. Türk milli
eğitiminin genel ve özel amaçları ile temel ilkeleri 14 Haziran 1973’te kabul edilen 1739
Sayılı “Milli Eğitim Temel Kanunu” ile belirlenmiştir. Kanunun kapsamının açıklandığı 1.
Maddede :“Bu Kanun, Türk milli eğitiminin düzenlenmesinde esas olan amaç ve ilkeler,
eğitim sisteminin genel yapısı, öğretmenlik mesleği, okul bina ve tesisleri, eğitim araç ve
gereçleri ve Devletin eğitim ve öğretim alanındaki görev ve sorumluluğu ile ilgili temel
hükümleri bir sistem bütünlüğü içinde kapsar.”denilmektedir.

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nda Türk Milli Eğitimi’nin amaçları genel ve
özel amaçlar olmak üzere ikiye ayrılmıştır.

I – Genel amaçlar:
Türk Milli Eğitiminin genel amacı, Türk Milletinin bütün fertlerini,
1. Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine
bağlı; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen,
koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan
haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal
bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve
bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek;

2. Beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş
bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip,
insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan;
yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek;
3. İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş
görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu
kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak;
Böylece bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu
artırmak; öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı
desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı,
seçkin bir ortağı yapmaktır (Madde 2).

II – Özel amaçlar:
Türk eğitim ve öğretim sistemi, bu genel amaçları gerçekleştirecek şekilde düzenlenir ve
çeşitli derece ve türdeki eğitim kurumlarının özel amaçları, genel amaçlara ve aşağıda
sıralanan temel ilkelere uygun olarak tespit edilir (Madde 3).
Türk Milli Eğitiminin Temel İlkeleri

Millî eğitimin temel ilkeleri eğitim politikasını şekillendiren önemli kanun


maddelerindendir. İlkelerin bazıları millî eğitimin dayandığı felsefeyle bazıları hedeflenen
pratik çözümlerle ilgilidir. Örneğin milliyetçilik ilkesi eğitim felsefesine işaret ederken
planlılık ilkesi istihdam sorunlarına çözüm bulma hedefi ile ilgilidir. Söz konusu ilkeler
kanunlaştığı günden bu güne kadar bir çok hükümet değişikliği olmasına rağmen ağırlıkla
korunmuş̧ önemli bir oranda değişikliğe gidilmemiştir (Kükey, 2015). Hızlı siyasi değişimlere
rağmen temel ilkelerde ciddi sayılabilecek düzenlemelere gidilmemesi bu ilkelerin günümüz
milli eğitim sistemi içinde önemini koruduğunu göstermektedir. Türk milli eğitiminin temel
ilkeleri şunlardır:

I – Genellik ve eşitlik:
Eğitim kurumları dil, ırk, cinsiyet, engellilik ve din ayırımı gözetilmeksizin herkese açıktır.
Eğitimde hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz (Madde 4).

II – Ferdin ve toplumun ihtiyaçları:


Milli eğitim hizmeti, Türk vatandaşlarının istek ve kabiliyetleri ile Türk toplumunun
ihtiyaçlarına göre düzenlenir (Madde 5).

III – Yöneltme:
Fertler, eğitimleri süresince, ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve doğrultusunda çeşitli
programlara veya okullara yöneltilerek yetiştirilirler.
Milli eğitim sistemi, her bakımdan, bu yöneltmeyi gerçekleştirecek biçimde düzenlenir. Bu
amaçla, ortaöğretim kurumlarına, eğitim programlarının hedeflerine uygun düşecek şekilde
hazırlık sınıfları konulabilir.
Yöneltmede ve başarının ölçülmesinde rehberlik hizmetlerinden ve objektif ölçme ve
değerlendirme metotlarından yararlanılır (Madde 6).

IV – Eğitim hakkı:
İlköğretim görmek her Türk vatandaşının hakkıdır.
İlköğretim kurumlarından sonraki eğitim kurumlarından vatandaşlar ilgi, istidat ve
kabiliyetleri ölçüsünde yararlanırlar (Madde 7).

V – Fırsat ve imkan eşitliği:


Eğitimde kadın, erkek herkese fırsat ve imkan eşitliği sağlanır.
Maddi imkanlardan yoksun başarılı öğrencilerin en yüksek eğitim kademelerine kadar
öğrenim görmelerini sağlamak amacıyla parasız yatılılık, burs, kredi ve başka yollarla gerekli
yardımlar yapılır.
Özel eğitime ve korunmaya muhtaç çocukları yetiştirmek için özel tedbirler alınır (Madde 8).
VI – Süreklilik:
Fertlerin genel ve mesleki eğitimlerinin hayat boyunca devam etmesi esastır.
Gençlerin eğitimi yanında, hayata ve iş alanlarına olumlu bir şekilde uymalarına yardımcı
olmak üzere, yetişkinlerin sürekli eğitimini sağlamak için gerekli tedbirleri almak da bir
eğitim görevidir (Madde 9).
VII – Atatürk İnkılap ve İlkeleri ve Atatürk Milliyetçiliği:
Eğitim sistemimizin her derece ve türü ile ilgili ders programlarının hazırlanıp
uygulanmasında ve her türlü eğitim faaliyetlerinde Atatürk inkılap ve ilkeleri ve Anayasada
ifadesini bulmuş olan Atatürk milliyetçiliği temel olarak alınır. Milli ahlak ve milli kültürün
bozulup yozlaşmadan kendimize has şekli ile evrensel kültür içinde korunup geliştirilmesine
ve öğretilmesine önem verilir.
Milli birlik ve bütünlüğün temel unsurlarından biri olarak Türk dilinin, eğitimin her
kademesinde, özellikleri bozulmadan ve aşırılığa kaçılmadan öğretilmesine önem verilir;
çağdaş eğitim ve bilim dili halinde zenginleşmesine çalışılır ve bu maksatla Atatürk Kültür,
Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile işbirliği yapılarak Mili Eğitim Bakanlığınca gereken
tedbirler alınır (Madde 10).

VIII – Demokrasi eğitimi:


Güçlü ve istikrarlı, hür ve demokratik bir toplum düzeninin gerçekleşmesi ve devamı için
yurttaşların sahip olmaları gereken demokrasi bilincinin, yurt yönetimine ait bilgi, anlayış ve
davranışlarla sorumluluk duygusunun ve manevi değerlere saygının, her türlü eğitim
çalışmalarında öğrencilere kazandırılıp geliştirilmesine çalışılır; ancak, eğitim kurumlarında
Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine aykırı siyasi ve ideolojik telkinler
yapılmasına ve bu nitelikteki günlük siyasi olay ve tartışmalara karışılmasına hiçbir şekilde
meydan verilmez (Madde 11).

IX – Laiklik :
Türk milli eğitiminde laiklik esastır. Din kültürü ve ahlak öğretimi ilköğretim okulları
ile lise ve dengi okullarda okutulan zorunlu dersler arasında yer alır (Madde 12).

X – Bilimsellik:
Her derece ve türdeki ders programları ve eğitim metotlarıyla ders araç ve gereçleri, bilimsel
ve teknolojik esaslara ve yeniliklere, çevre ve ülke ihtiyaçlarına göre sürekli olarak geliştirilir.
Eğitimde verimliliğin artırılması ve sürekli olarak gelişme ve yenileşmenin sağlanması
bilimsel araştırma ve değerlendirmelere dayalı olarak yapılır (Madde 13).
Bilgi ve teknoloji üretmek ve kültürümüzü geliştirmekle görevli eğitim kurumları gereğince
donatılıp güçlendirilir; bu yöndeki çalışmalar maddi ve manevi bakımından teşvik edilir ve
desteklenir.

XI – Planlılık :
Milli eğitimin gelişmesi iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınma hedeflerine uygun olarak eğitim
- insan gücü - istihdam ilişkileri dikkate alınmak suretiyle, sanayileşme ve tarımda
modernleşmede gerekli teknolojik gelişmeyi sağlayacak mesleki ve teknik eğitime ağırlık
verecek biçimde planlanır ve gerçekleştirilir.
Mesleklerin kademeleri ve her kademenin unvan, yetki ve sorumlulukları kanunla tespit
edilir ve her derece ve türdeki örgün ve yaygın mesleki eğitim kurumlarının kuruluş ve
programları bu kademelere uygun olarak düzenlenir.
Eğitim kurumlarının yer, personel, bina, tesis ve ekleri, donatım, araç, gereç ve
kapasiteleri ile ilgili standartlar önceden tespit edilir ve kurumların bu standartlara göre
optimal büyüklükte kurulması ve verimli olarak işletilmesi sağlanır (Madde 14).

XII – Karma eğitim:


Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır. Ancak eğitimin türüne, imkân ve
zorunluluklara göre bazı okullar yalnızca kız veya yalnızca erkek öğrencilere ayrılabilir
(Madde 15).
XIII – Eğitim kampüsleri ve okul ile ailenin işbirliği:
Aynı alan içinde birden fazla örgün ve/veya yaygın eğitim kurumunun bir arada bulunması
halinde eğitim kampüsü kurulabilir ve bunların ortak ihtiyaçlarını karşılamak üzere eğitim
kampüsü yönetimi oluşturulabilir. Eğitim kurumlarının amaçlarının gerçekleştirilmesine
katkıda bulunmak için okul ile aile arasında işbirliği sağlanır (Madde 16).
XIV – Her yerde eğitim:
Milli eğitimin amaçları yalnız resmi ve özel eğitim kurumlarında değil, aynı zamanda evde,
çevrede, işyerlerinde, her yerde ve her fırsatta gerçekleştirilmeye çalışılır.
Resmi, özel ve gönüllü her kuruluşun eğitimle ilgili faaliyetleri, Milli Eğitim amaçlarına
uygunluğu bakımından Millî Eğitim Bakanlığının denetimine tabidir (Madde 17).

5378 Sayılı Engelliler Hakkında Kanun


Özel gereksinimli bireylerin eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılmamaları için
mevzuatta bazı düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemelerin temel dayanağını oluşturan en
önemli yasal düzenleme 1 Temmuz 2005 yılında kabul edilen 5378 Sayılı Engelliler
kanunudur. Kanunun 15. maddesinde özel gereksinime ihtiyacı olan bireylerin hakları
aşağıdaki şekliyle düzenlenmiştir.

Hiçbir gerekçeyle engellilerin eğitim alması engellenemez. Engelliler, özel durumları ve


farklılıkları dikkate alınarak, yaşadıkları çevrede bütünleştirilmiş ortamlarda, eşitlik
temelinde, hayat boyu eğitim imkânından ayrımcılık yapılmaksızın yararlandırılır.
Genel eğitim sistemi içinde engellilerin her seviyede eğitim almasını sağlayacak
bütünleştirici planlamalara yer verilir.
Örgün eğitim programlarına farklı nedenlerle geç başlamış engellilerin bu eğitime dâhil
edilmesi için gerekli tedbirler alınır.
Üniversite öğrencilerinden engelli olanların öğrenime etkin katılımlarını sağlamak
amacıyla Yükseköğretim Kurulu koordinasyonunda, yükseköğretim kurumları bünyesinde,
engellilere uygun araç-gereç ve ders materyallerinin, uygun eğitim, araştırma ve barınma
ortamlarının temini ile eğitim süreçlerinde yaşadıkları sorunların çözümü gibi konularda
çalışma yapmak üzere Engelliler Danışma ve Koordinasyon Merkezleri kurulur.
Engelliler Danışma ve Koordinasyon Merkezinin çalışma usul ve esasları Aile ve
Sosyal Politikalar Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulunca müştereken
çıkarılan yönetmelikle belirlenir.
İşitme engellilerin eğitim ve iletişimlerinin sağlanması amacıyla Türk işaret dili sistemi
oluşturulur. Bu sistemin oluşturulmasına, geliştirilmesine ve uygulanmasına yönelik
çalışmaların esas ve usulleri Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının koordinatörlüğünde,
Millî Eğitim Bakanlığı ve Türk Dil Kurumu Başkanlığınca müştereken çıkarılan yönetmelikle
belirlenir.
Engellilerin her türlü eğitim, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını karşılamak üzere kabartma
yazılı, sesli, elektronik kitap; alt yazılı, işaret dili tercümeli ve sesli betimlemeli film ve
benzeri materyal temin edilmesine ilişkin gerekli işlemler Millî Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve
Turizm Bakanlığınca yürütülür (Madde, 15).

Türk Eğitim Sisteminin yasal dayanaklarını oluşturan diğer bazı önemli kanunlar
bulunmaktadır. Bu kanunlara aşağıda kısaca değinilmiştir.

Yükseköğretim sistemimizle ilgili mevcut en önemli kanun 6 Kasım 1981’de


yürürlüğe giren 2547 sayılı Yükseköğretim Yasasıdır. Bu yasa ile yükseköğretimle ilgili amaç
ve ilkeleri belirlenmiş ve bütün yükseköğretim kurumlarının ve üst kuruluşlarının
teşkilatlanma, işleyiş, görev, yetki ve sorumlulukları ile eğitim - öğretim, araştırma, yayım,
öğretim elemanları, öğrenciler ve diğer personel ile ilgili esasları bir bütünlük içinde
düzenlenmiştir (Madde 1).

Bir diğer önemli kanun özel öğretim kurumlarının kuruluş ve işleyişinin dayanaklarını
oluşturan 14 Şubat 2007 tarihinde yürürlüğe giren 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları
Kanunu’dur. Bu kanun ile Türkiye Cumhuriyeti uyruklu gerçek kişiler, özel hukuk tüzel
kişileri veya özel hukuk hükümlerine göre yönetilen tüzel kişiler tarafından açılacak özel
öğretim kurumlarına kurum açma izni verilmesi, kurumun nakli, devri, personel çalıştırılması,
kurumlara yapılacak malî destek ve bu kurumların eğitim-öğretim, yönetim, denetim ve
gözetimi ile yabancılar tarafından açılmış bulunan özel öğretim kurumlarının; eğitim-öğretim,
yönetim, denetim, gözetim ve personel çalıştırılmasına ilişkin usûl ve esaslar düzenlenmiştir
(Madde 1).

İlk ve ortaokul kademelerinin işleyişleri, yetki ve sorumlulukları, kayıt ve kabul


işlemleri 12 Ocak 1961’de yürürlüğe giren 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile
düzenlenmiştir.
Okul rehberlik servisi

Resmî ve özel eğitim-öğretim kurumlarında rehberlik ve psikolojik danışma


hizmetlerini yürütmek üzere, rehberlik ve psikolojik danışma servisi kurulur. Bu servise
öğrenci sayısına göre yeterli eleman atanır. Hizmetin özellikleri açısından uygun fizikî ortam
ve gerekli donatım sağlanır.

Rehberlik ve psikolojik danışma servisi rehberlik ve araştırma merkeziyle koordineli


çalışır. Psikolojik danışmanı bulunmayan eğitim-öğretim kurumları sınıf rehber
öğretmenliğine ilişkin rehberlik hizmetleri kapsamında, yürütme kurulu aracılığıyla rehberlik
ve araştırma merkezleriyle iş birliği içinde çalışır.

Rehber öğretmenler, diğer öğretmenlerle birlikte ders kesimi tarihinden temmuz ayının
ilk iş gününe, eylül ayının ilk iş gününden ders yılının başlama tarihine kadar geçen sürelerde
de mesleki çalışmalarını sürdürürler. Ancak yükseköğretime yönlendirme ve tercihle ilgili iş
ve işlemler için ihtiyaç duyulması halinde tatil dönemlerinde de görevlendirilebilir.

Rehber öğretmenler, öğrencilerle birlikte yapacakları grup çalışmalarını herhangi bir


nedenle ders öğretmenlerinin bulunmadığı ders saatlerini de değerlendirerek yaparlar.

Kaynaştırma Uygulaması

Kaynaştırma yoluyla eğitim; özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin eğitimlerini, destek eğitim
hizmetleri de sağlanarak yetersizliği olmayan akranları ile birlikte resmî ve özel; okul öncesi,
ilköğretim, orta öğretim ve yaygın eğitim kurumlarında sürdürmeleri esasına dayanan özel
eğitim uygulamalarıdır.

Şube rehber öğretmeni

Okul müdürlüğünce eğitim ve öğretim yılı başında ortaokul ve imam-hatip


ortaokullarının her şubesinde bir şube rehber öğretmeni görevlendirilir. İlkokullarda bu görevi
sınıf öğretmenleri yürütür.

Şube rehber öğretmenleri, Millî Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Psikolojik Danışma


Hizmetleri Yönetmeliğinde sınıf rehber öğretmeni için belirtilen görevleri yaparlar.

Şube rehber öğretmeni, müdür ve ilgili müdür yardımcısına karşı sorumludur.


Okul Aile Birliği

Okulöncesi, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim kurumlarında okul ile aile arasında


bütünleşmeyi gerçekleştirmek, veli ile okul arasında iletişimi ve iş birliğini sağlamak, eğitim
ve öğretimi geliştirici faaliyetleri desteklemek, okulun ve maddi imkânlardan yoksun
öğrencilerin eğitim ve öğretimle ilgili zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak üzere okullar
bünyesinde okul aile birliği adıyla birlikler yer almaktadır.

Okul yöneticileri, öğretmenler ve veliler ile onsekiz yaşını geçmiş kursiyer, çıraklık,
kalfalık ve ustalık eğitimine devam eden kişiler birliğin tabii üyesidir.

Okul yaptırarak Bakanlığa bağışta bulunan hayırseverler, yaptırdığı okulun okul aile
birliğinin tabii üyesidirler.

Okul aile birliği yönetim kurulu, sadece anne veya baba olan veliler ile istemeleri
halinde okul yaptırarak Bakanlığa bağışta bulunan hayırseverler arasından seçilen beş üyeden
oluşur. Yönetim kurulunun görev süresi bir yıldır.

Yönetim kurulu, seçimden sonraki ilk hafta içinde okulda toplanarak üyeleri arasından
bir başkan, bir başkan yardımcısı, bir muhasip ve bir sekreter seçerek görev ve iş bölümü
yapar. Yönetim kurulu üyelerinden üyeliği sona erenlerin yerine yedeklerin çağrılmasıyla
oluşan yeni yönetim kurulu bir hafta içinde toplanarak aralarında görev dağılımı yaparlar.
Okul aile birliği yönetim kurulu başkan ve üyeleri en fazla üç defa seçilebilir. Başkan ve
yönetim kurulu üyeleri aynı anda birden fazla birlik yönetiminde görev alamazlar.

Kurullar

Aşağıda temel eğitim ve ortaöğretim kademelerinde eğitim-öğretim faaliyetlerinin


yürütüldüğü okullarda, oluşturulması zorunlu kurullarla ilgili bilgiler verilmiştir.

Öğretmenler kurulu

Öğretmenler kurulu, okul müdürünün başkanlığında varsa müdür başyardımcısı ve


müdür yardımcıları ile öğretmenlerden oluşur. Okulun özelliğine göre gerektiğinde ilgili
sektör temsilcileri, eğitici/öğretici personel, usta öğretici, proje uzmanı, proje koordinatörü,
atölye teknisyeni, öğrenci temsilcisiyle okul-aile birliği başkanı da kurul toplantısına çağrılır.
Müdürün bulunmadığı zamanlarda öğretmenler kuruluna varsa müdür başyardımcısı,
yoksa görevlendireceği müdür yardımcılarından biri başkanlık eder.

Kurul çalışmaları ile ilgili olarak;

Öğretmenler kurulu, ders yılı başlamadan önce, ikinci dönem başında ve ders yılı
sonunda toplanır. Ayrıca okul müdürünün gerekli gördüğü zamanlarda ve kurul üyelerinin salt
çoğunluğunun yazılı isteği doğrultusunda da kurul toplantısı yapılır. Toplantı günleri ve
gündemi, ilkokul ve ortaokullarda en az iki gün önceden, ortaöğretim kurumlarında bir hafta
önceden imza karşılığı ilgililere duyurulur ve gündemin bir örneği öğretmenler odasına asılır.
Kurul toplantısına başlamadan önce, gerekli görülen diğer konular da oy çokluğuyla kurul
gündemine alınabilir.

Kurul toplantılarında belirtilen görüşler ve alınan kararlar, kurulca seçilen yazman


tarafından tutanak altına alınır ve imzalanır. Kararlar oy çokluğuyla alınır ve alınan kararlar,
karar defterine yazılarak uygulanmak üzere toplantıya katılamayanlar da dâhil yönetici ve
öğretmenler tarafından imzalanarak dosyasında saklanır. Normal eğitim yapılan okullarda
toplantılar ders saatleri dışında yapılır. İkili eğitim yapılan okullarda ise tüm öğretmenlerin
aynı anda toplanmalarına gerek duyulduğunda, okul yönetimince bağlı bulunduğu millî eğitim
müdürlüğüne bilgi vermek şartıyla, yarım gün öğretim yapılır.

Zümre Öğretmenler Kurulu

Zümre öğretmenler kurulu; okul öncesi eğitim kurumlarında okul öncesi eğitimi
öğretmenlerinden, ilkokullarda aynı sınıfı okutan sınıf öğretmenleri ve varsa alan
öğretmenlerinden, ortaokul, imam-hatip ortaokulları ve liselerde ise aynı alanın
öğretmenlerinden oluşur. Mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında ayrıca uzman, usta
öğretici, eğitici personel ve atölye teknisyenleri de zümre öğretmenler kuruluna katılır.
Ortaöğretim kurumlarında tek öğretmen bulunması hâlinde toplantı okul müdürünün
görevlendireceği müdür yardımcısı ile yapılır. Kurul, ilk toplantısında o eğitim ve öğretim yılı
için kendi aralarından birini başkan seçer.

İlkokul ve ortaokullarda ise aynı sınıfı okutan bir sınıf öğretmeni veya aynı dersi
okutan yalnızca bir alan öğretmeni olması durumunda zümre öğretmenler kurulu toplantısı
yapılmaz. Ancak bu öğretmenler kurul kapsamında yapacakları çalışmalara yıllık çalışma
programında yer verirler. Zümre öğretmenler kurulu, öğretmenler kurulunda yapılacak
çalışma planına uygun olarak eğitim ve öğretim yılı başında, ortasında, sonunda ve ihtiyaç
duyuldukça toplanır. Toplantılar, zümre öğretmenleri arasından seçimle belirlenen öğretmenin
başkanlığında yapılır.

Zümre öğretmenler kurulunda; öğretim programı, ders planlarının düzenlenmesi,


öğretim yöntem ve teknikleri, ölçme değerlendirme araçları, öğrenci başarı düzeyi, okulun
fiziki mekânlarının ve ders araç gereçlerinin kullanımı gibi hususlar görüşülerek okulun çevre
imkânları analiz edilir ve iş birliği oluşturulur. Ders yılı sonunda yapılan zümre öğretmenler
kurulunda; daha önce yapılan zümre öğretmenler kurulu kararlarının izleme-değerlendirme
raporu hazırlanır ve okul müdürlüğüne sunulur.

İlçe Zümre Başkanları Kurulları

İlçe zümre başkanları kurulları, zümre öğretmenler kurulu başkanlarından oluşur.


Kurullar, ilk toplantılarında o eğitim ve öğretim yılı için kendi aralarından birini ilçe zümre
başkanı seçer. Toplantılar ilçe millî eğitim müdürü, uygun gördüğü bir şube müdürü veya bir
okul müdürü başkanlığında yapılır.

Kurullar, ders yılı başlamadan önce ve ders yılı sonunda toplanır. Kararlar oy
çokluğuyla alınır ve ilçe müdürünün onayından sonra okullara ve ilgili kurullara duyurulur.

İlçe zümre başkanları kurullarında; İlçe düzeyinde uygulama birliği, zümreler arası bilgi
paylaşımıyla öğrenci başarısının artırılması, eğitim ve öğretimde niteliğin yükseltilmesi ile iş
sağlığı ve güvenliği koşullarının iyileştirilmesine yönelik görüş ve önerilerin değerlendirilerek
gerekli önlemlerin alınması ve benzeri konular görüşülür.

Şube Öğretmenler Kurulu

Şube öğretmenler kurulu, aynı şubede ders okutan öğretmenler ile okul rehber
öğretmeninden oluşur. Kurula, gerek görülürse veliler ile öğrenciler arasından seçilen
temsilciler de çağrılabilir.

Şube öğretmenler kurulu, okul yönetimince yapılacak planlamaya göre birinci


dönemin ikinci ayında, ikinci dönemin birinci veya ikinci haftasında ve yıl sonunda okul
müdürü ya da görevlendireceği müdür yardımcısı veya şube rehber öğretmeninin
başkanlığında toplanır. Ayrıca, gerektiğinde şube rehber öğretmeni veya okul rehber
öğretmeninin önerisinin okul yönetimince uygun görülmesi hâlinde de toplanabilir.

Şube öğretmenler kurulunda; şubedeki öğrencilerin kişilik, beslenme, sağlık, sosyal


ilişkilerinin yanı sıra başarıları ile ailenin ekonomik durumu değerlendirilerek alınacak
önlemler görüşülür ve alınan kararlar, uygulanmak üzere şube öğretmenler kurulu karar
defterine yazılır. Sınıf veya şube öğretmenler kurulu toplantıları ders saatleri dışında yapılır.

Okul Öğrenci Meclisi

Okul öğrenci meclisi, okul öncesi eğitim kurumları ile birleştirilmiş sınıf uygulaması
yapılan ilkokulların dışındaki ilkokul, ortaokul ve imam-hatip ortaokullarında kurulur.

Çalışma Takvimi

Ders yılı iki döneme ayrılır. Ders yılının başlaması, birinci yarıyıl ikinci yarıyıl ve yaz
tatilleriyle ders kesimi tarihleri Bakanlıkça belirlenir. Ders yılının 180 iş gününden az
olmaması esastır. Ancak 180 inci iş gününün hafta arasına rastlaması durumunda ders yılının
bitim tarihi, haftanın son iş gününe kadar uzatılır. Ders yılının süresi, derslerin başladığı
günden kesildiği güne kadar okulun açık bulunduğu günlerle öğrencilerin törenlere
katıldıkları resmî ve mahallî bayram günleri sayılarak hesaplanır. Bu tarihler göz önünde
bulundurularak millî eğitim müdürlüklerince hazırlanacak çalışma takvimi valilik onayı ile
yürürlüğe konur.

Nöbet Uygulaması

Müdür yardımcıları, okulda kendilerine verilen nöbet görevini yerine getirir, nöbetçi
öğretmen ve öğrencileri izler, nöbet raporlarını inceler, varsa sorunları müdür başyardımcısına
veya müdüre bildirir. Müdür yardımcısı ve öğretmen sayısı yeterli olmayan okullarda müdür
yardımcısı ve öğretmenlere haftada birden fazla nöbet görevi verilir. Öğretmen sayısı iki ve
daha az olan uygulama sınıflarında bölüm şefi de nöbet tutar.

Öğretmenlere, dersinin en az bulunduğu gün veya günlerde nöbet görevi verilir.


Birden fazla okulda ders görevi bulunan öğretmenlere kadrosunun bulunduğu okulda,
kadrosunun bulunduğu okulda dersi yoksa en çok ders okuttuğu okulda nöbet görevi verilir.
Okuldaki öğretmen sayısının yeterli olması durumunda, bayanlarda 20, erkeklerde 25 hizmet
yılını dolduran öğretmenlere nöbet görevi verilmez. Ancak ihtiyaç duyulması hâlinde bu
öğretmenlere nöbet görevi verilebilir.

Hamile öğretmenlere, doğuma üç ay kala ve doğumdan itibaren bir yıl süre ile nöbet
görevi verilmez. Nöbet görevi, ilköğretim kurumlarında ilk ders başlamadan 30 dakika önce
başlar, son ders bitiminden 30 dakika sonra sona erer. Ancak bu süre, okulun özelliğine göre
öğretmenler kurulu kararıyla 15 dakikadan az olmamak kaydıyla kısaltılabilir. Ortaöğretim
kurumlarında ise nöbet görevi, ilk dersten 15 dakika önce başlar, son ders bitiminden 15
dakika sonra biter.

Nöbet görevine özürsüz olarak gelmeyen öğretmen hakkında, derse özürsüz olarak
gelmeyen öğretmen gibi işlem yapılır. Nöbetlerde uyulması gereken esaslar öğretmenler
kurulunda görüşülerek okul yönetimince nöbetçi öğretmen görev talimatnamesi hazırlanır. Bu
talimatname, öğretmenlere yazılı olarak duyurulur.

Özel eğitim sınıflarında görev yapan özel eğitim öğretmenleri ile çocuk gelişimi
alanına ait uygulama ana sınıflarında görev yapan okul öncesi öğretmenleri nöbet görevinden
muaf tutulur. Engelli çocuğu bulunan öğretmenlerin nöbetlerinin belirlenmesinde tercihlerine
öncelik verilerek düzenleme yapılır.

YURTDIŞI TEŞKİLATI

Yurtdışı Teşkilatı Eğitim Ataşelikleri ve Eğitim Müşavirliklerinden oluşmaktadır.


Milli Eğitim Bakanlığına bağlı 29 ülkede 50 temsilcilik bulunmaktadır. Yurtdışında bulunan
vatandaşlarımızın ve çocuklarının; öncelikle millî ve kültürel kimliklerini koruyucu,
yaşadıkları toplumla uyum içinde olmalarını sağlayıcı ve eğitim düzeylerini yükseltici
önlemleri alarak, bulundukları ülkenin eğitim imkânlarından verimli bir şekilde
yararlanmaları bakımından gerekli eğitim ve öğretim hizmetlerini yürütmek, yurda
dönüşlerinde eğitim sistemimize uyumlarını sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri sağlamak bu
birimlerin temel görevleri arasında yer almaktadır.
YAZILI SÖZLÜ KISA D-Y EŞLEŞTİRM ÇOKTAN
CEVAPLI E SEÇMELİ
GEÇERLİK Sıkıntılı
GÜVENİRLİK Sıkıntılı
KAPSAM Dar Dar Geniş Geniş Dar Geniş
DUYARLILIK Düşük Düşük Yüksek Yüksek Düşük Yüksek
ŞANS BAŞARISI Düşük Düşük Düşük Yüksek %50 Düşük %20-25
HAZIRLANMASI Kolay Zor Kolay Kolay Orta Zor (aynı
sınavdan
birkaç tane
olmalı
PUANLANMASI Zor Zor Kolay Kolay Orta Kolay
SORULAR VE Önceden Önceden Önceden Önceden Önceden Önceden
CEVAP detaylı hazırlanmalı
ANAHTARI
ÜST DÜZEY + + - - - -
BECERİ ÖLÇME
OBJEKTİF/ Sübjektif Sübjektif Nispeten Objektif Objektif Objektif
SUBJEKTİF objektif

You might also like