Professional Documents
Culture Documents
Unite13
Unite13
Unite13
KAPANMASI
• İflas Tasfiyesi
İCRA VE İFLAS HUKUKU
İÇİNDEKİLER
gerçekleştiğini öğrenebilecek,
•İflas tasfiye türlerini tanıyıp
hangi usulün neye göre
uygulandığını belirleyebilecek,
•Sıra cetvelinin düzenlenmesi ve
sıra cetveline karşı hukuki
başvuru yollarını
kavrayabilecek,
•İflas tasfiyesi sonlandıktan
sonra iflasın nasıl
kapatılabileceğini
anlayabileceksiniz. ÜNİTE
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
13
İflas Tasfiyesi ve İflasın Kapanması
Adi Tasfiye
Tasfiyenin Tatili
Tasfiye Usulünün
Belirlenmesi
Basit Tasfiye
GİRİŞ
İflasın açılmasına karar verildikten sonra tasfiye işlemlerine başlanması
gerekliliği doğar. Öncelikli olarak iflas masasının mevcudu belirlenmeli ve bunlar
muhafaza altına alınmalıdır. Masa mallarının belirlenmesi iflas tasfiyesi için büyük
öneme sahiptir. Çünkü iflas dairesi tasfiye usulünü masa mevcudunu ve iflas
alacaklarını bildiği takdirde belirleyebilir.
Tasfiye usulü belirlendikten sonra, iflas masasının yönetimi için bazı
işlemlerin yerine getirilmesi ihtiyacı doğar. Bu konuda yetkili organ tasfiye usulüne
göre belirlenir. Basit tasfiyede iflas dairesi, adi tasfiyede ise iflas idaresi tasfiye
işlemlerini yapacaktır. Genel itibarıyla iflas alacağı ve istihkak iddialarının karara
bağlanması, sıra cetvelinin düzenlenmesi ve ikinci alacaklılar toplantısı sonrasında
paraya çevirme işlemlerinin tamamlanması aşamaları izlenerek tasfiye işlemleri
tamamlanmalıdır. Masa mallarının satışı sonrasında iflas alacaklılarına elde edilen
paranın paylaştırılması aşamasına geçilir.
Paraların paylaştırılması öncesinde sıra cetveli bakımından bazı başvurular
gerçekleşebilir. Eğer bir alacaklı kendisine sıra cetvelinde gösterilen sıraya karşı
koymak isterse şikâyet yoluna başvurmalıdır. Şikâyet başvurusunun icra
mahkemesine yapılması gerekir. Buna karşın, bir alacaklının kendi alacağının kabul
edilmesi veya başka bir alacaklının alacağının silinmesi için yapacağı başvuru sıra
cetveline itiraz niteliğindedir. Birinci durum için kayıt kabul; ikinci durum için ise
kayıt silme başvurusu yapılmakta olup bunun ticaret mahkemesine yapılması
gerekir.
İflas tasfiyesinin sonlandırılması üzerine iflasın kapanması lüzumlu hâle
gelir. İflasın kapanması ile müflis olma sıfatı iflasın kaldırılmasından farklı olarak
sona ermemektedir.
İFLAS TASFİYESİ
Masa Malları İçin Gerekli Tedbirlerin Alınması
İflasın açılması sonrasında masa mallarının teşkili için bazı tedbirlerin
alınması gerekir. Bu tedbirler alınabilmesi için müflis için de bazı yükümlülükler
doğacaktır.
Müflisin yükümlülükleri
İflasın açılması sonrası müflis tarafından yerine getirilmesi gereken bazı
yükümlülükler öngörülmüştür. Müflis, iflas dairesinin defter tutabilmesi ve
muhafaza tedbirleri alabilmesi için hazır bulunmalıdır. Defter tutulması ve
İflas dairesi müflisin muhafaza tedbirlerinin alınması için lüzumlu bilgiler (masaya girmesi gereken mal
malvarlığının ve hakların bildirilmesi gibi) müflis tarafından iflas dairesine verilmelidir. İflas
muhafazası için lüzumlu dairesinin emri altında hazır bulunmaktan imtina edinen müflis, zorla getirilebilir.
tedbirleri almaya Yine bu düzenlemeye göre hazır bulunan müflise belirli miktarda yardımda
yetkilidir. bulunulabilir. Yardım miktarı masa mallarına ve müflisin bulunduğu duruma göre
tayin edilmelidir.
Basit tasfiye
Masa malları adi tasfiye giderlerini karşılayabilecek durumda değil ise basit
tasfiye usulüne karar verilmelidir. Basit tasfiyeye karar verildiğinde bunun ilan
edilmesi zorunludur. İflas dairesi yaptığı bu ilanda alacakların hem alacaklarını
Adi tasfiye giderlerini
hem de iddialarını bildirmeleri gerektiğini belirtir. Buna ilaveten, bir süre
karşılayacak değerde
öngörülerek tasfiye giderlerinin bu süre içinde peşin olarak ödenmesi durumunda
mal ve hak bulunmadığı
adi tasfiye usulünün uygulanacağı bildirilir. Öngörülecek süre, yirmi günden az iki
takdirde masadaki mal
aydan fazla olamaz. Artık alacaklıların tavrına göre hangi tasfiye usulüne müracaat
ve haklar basit tasfiye
edileceği belirlenmelidir. Adi tasfiye işlemleri için lüzumlu giderler ödenmediği
usulü tabi tutulmalıdır.
takdirde basit tasfiye uygulanmalıdır.
Basit tasfiyenin uygulanabileceği diğer bir olasılık ise adi tasfiyenin 6 (altı) ay
içinde bitirilememiş olmasıdır. Alacaklılar bunun üzerine basit tasfiye usulünün
uygulanmasına karar verebilirler. Bu yönde karar alınamadığı takdirde icra
mahkemesi, gerektiği kadar süreyi uzatır.
Adi tasfiye usulünün Basit tasfiye işlemlerini yapmaya iflas dairesi yetkilidir. Alacaklılar toplantısı
uygulanmasında birinci yapılmadığı için ve iflas idaresi oluşturulmadığı için tasfiye giderleri buna bağlı
alacaklılar toplantısı olarak düşmektedir. İflas dairesi, masa mallarını paraya çevirir ve bundan
yapılması ve bu alacaklılara ödeme yapar. Alacağını tam olarak alamayan alacaklılara aciz belgesi
toplantıda iflas idaresi verilir. Tasfiye işlemleri tamamlandıktan sonra iflasın kapanması için iflas dairesi,
üyeleri belirlenmelidir. iflasın açılmasına karar vermiş ticaret mahkemesine bu yönde bir talep ile
başvuruda bulunmalıdır.
Adi tasfiye
Masa malları mevcudu itibarıyla adi tasfiye giderlerini karşılayabilecek
durumda ise adi tasfiye uygulanmalıdır. Asıl olan adi tasfiye usulünün
uygulamasıdır. İflas dairesi, adi tasfiyeye karar verdiğinde genel itibarıyla aşağıdaki
aşamalar izlenerek tasfiye tamamlanacaktır.
İlk olarak ilanda bulunulması ve ilanın şu kayıtları içermesi gerekir:
bunların alacak tutarı bilinen alacakların yarısı olmalıdır. Kararlar ise alacak
tutarının çoğunluğu ile verilir.
İflas idaresinin üyeleri alacaklılar toplantısında gösterilen 6 (altı) adaydan 3
(üç)’ü seçilerek belirlenir. Alacak tutarına göre çoğunluğu oluşturan alacaklılar 4
(dört) aday gösterir ve bunlardan ikisi iflas idaresi üyesi olarak atanır. Diğer iki
aday ise alacaklıların çoğunluğu tarafından belirlenir ve bunlardan yalnızca biri
Birinci alacaklılar iflas idaresi üyesi olur. Böylece, iflas idaresinin 3 (üç) üyesi belirlenir. Alacaklılar
toplantısında iflas iflas idaresi üyesi olabileceği gibi üçüncü kişiler de üye olarak atanabilir. Fakat
idaresi oluşturulamadığı müflis veya iflas dairesi çalışanları iflas idaresi üyesi olamazlar.
takdirde iflas dairesi
Bir şekilde alacaklılar toplantısı yapılamaz veya karar yeter sayısı
lüzumlu işlemleri
yapmalıdır. sağlanamaz ise ikinci alacaklılar toplantısına kadar iflas idaresinin yapması gereken
işlemler iflas dairesi tarafından yerine getirilir.
İstihkak davası
Haciz yoluyla takipte haczedilmiş mal hakkında istihkak iddiasında
bulunulabildiği gibi iflas yoluyla takipte de aynı yönde bir iddia gündeme gelebilir.
Temel mantık aynı olmak ile birlikte iflasta istihkak iddiası belirli farklıklar arz
etmektedir. İflasta üçüncü kişi yalnızca mülkiyet hakkına dayanarak istihkak
iddiasında bulunabilir. Söz gelimi, rehin hakkı sahibinin istihkak iddiasında
bulunması düşünülemez. Böyle bir durumda (rehin hakkı iddiasında
bulunulduğunda) sıra cetveline itiraz yoluna başvurularak rehin hakkı iddia
edilmelidir.
Hakkında istihkak iddiasında bulunulan malın iflas masasında mı yoksa
üçüncü kişide mi bulunduğuna göre bir ayrım yapılmalıdır. İİK m. 228 anlamında
istihkak davası, üzerinde hak iddia edilen malın iflas masasında yer alması hâlinde
söz konusu olur. Malın üçüncü kişide olduğu ve iflas masasına dâhil edilmesi
gerektiği düşünülüyorsa, iflas idaresi, genel hükümlere göre istihkak davası
açmalıdır. Bu hâlde görevli ve yetkili mahkeme HMK’ye göre belirlenir. İflas idaresi
bu davayı kazandığı takdirde, o mal masaya girer ve tasfiyeye tabi tutulur.
Gerçekten üçüncü bir kişiye ait olmasına rağmen iflasın açılmasından önce
borçlunun elinde olan bir malın iflas masasına ait olduğu düşüncesiyle hareket
edilebilir. Çünkü borçlu hakkında iflasa karar verildikten sonra borçlunun elinde
bulunan bütün mallar iflas masasını oluşturur. Bu durumda, üçüncü kişiye ait
malın masadan çıkarılması istihkak iddiasında bulunulması ile mümkün olabilir.
Müflisin malvarlığı hakkında defter tutulurken istihkak iddiaları da deftere
kaydedilir. İflas idaresi istihkak iddiasını uygun bulur ise malı masadan çıkarıp
üçüncü kişiye verebilir. Bu hâlde, istihkak davası açılmasına gerek kalmayacaktır.
İddianın kabul edilmemesi hâlinde ise istihkak davası açılması için üçüncü kişiye
süre verilmelidir. Bu süre istihkak iddiasının reddedildiğinin bildirildiği tarihten
itibaren 7 (yedi) gündür. Sürenin geçirilmesi hâlinde istihkak iddiasından
vazgeçildiği sonucu doğar. İstihkak davası icra mahkemesinde açılır ve basit
yargılama usulüne tabidir. Yetkili icra mahkemesi ise iflasın açılmasına karar
vermiş olan ticaret mahkemesinin yargı çevresindeki icra mahkemesidir.
İstihkak davasının kabulü dava konusu malın iflas masasından çıkacağı
anlamına gelir. Davanın reddi hâlinde ise doğal olarak tam tersi bir durum söz
konusu olur. Zaten iflas masasında bulunan mal, iflas idaresi tarafından paraya
çevrilir.
Acele satışlar
Normal şartlarda iflas masasındaki mal ve hakların paraya çevrilmesi ikinci
alacaklılar toplantısından sonra gerçekleşir. Acele hâllerde ise İİK m. 229/2
uyarınca iflas idaresinin masa mallarını paraya çevirmesi mümkündür. İflas
masasının menfaatini gözetmesi gereken iflas idaresinin acele satışlara karar
verebilmesi olağandır. Zamanla kıymeti düşecek malların satılması şüphesiz ki
masanın menfaatinedir. Keza muhafazası masraflı mallar da aynı sebeple kısa
sürede elden çıkarılmalıdır. İİK m. 229/2’de bu acele satışların yapılabileceği açıkça
öngörülmüştür. Bunlara ilaveten, borsa ve piyasa fiyatı bulunan şeyler de derhâl
paraya çevrilebilir.
Üzerine rehin tesis edilmiş malların satışı için ise her hâlükârda ikinci
alacaklılar toplantısını beklemeye lüzum yoktur. Zaten İİK m. 185’te rehinli malın
en yakın ve münasip zamanda paraya çevrilmesi öngörülmüştür.
İflas idaresinin kabul etmediği bir alacak veya istihkak iddiası sıra cetveline
yazılırken ret sebebi de gösterilmelidir. Ayrıca iddialarının tamamı veya bir kısmı
reddedilen veyahut istediği sıraya kabul edilmeyen alacaklılara doğrudan haber
verilmesi gerekir. Sıra cetvelinin bir sureti de eklenerek yazılı bildirimde
bulunulmalıdır.
Sıra cetveli tamamlandıktan sonra iflas dairesine verilir. İflas dairesi bu sıra
cetvelini ilan eder ve aynı ilanda iflas alacaklıları ikinci alacaklılar toplantısına
davet edilir. Bunun üzerine, sıra cetvelinin hatalı düzenlendiğini düşünen hak
sahipleri cetvele karşı öngörülmüş başvuru yollarına gidebilirler. Sıra cetveline
karşı şikâyet yoluna başvurulabilir veya sıra cetveline itiraz davası açılabilir.
Takip hukuku kurallarına aykırı olarak sıra cetveli düzenlendiği takdirde
şikâyet yoluna başvurulur. Sıra cetveline karşı birçok konuda şikâyette
bulunulması gündeme gelebilir. Mesela, kabul edilmiş bir alacağa sıra cetvelinde
hiç yer verilmemiş olması veya alacak iddiasında bulunulmasına rağmen bunun
hakkında hiçbir değerlendirmede bulunulmamış olması gibi sebeplere dayanılarak
şikâyet başvurusunda bulunulabilir. Bir iflas alacaklısının başvurusunda
Sıra cetvelinde iflas
dayanabileceği en önde gelen şikâyet sebebi ise kendi sırasını kabul etmemesi
alacaklarına yer
hâlinde söz konusu olur. İddia edilmiş alacak kısmen kabul edilmiş ve alacaklı buna
verilmelidir.
itiraz etmek istiyor ise şikâyet yoluna başvuramaz. Nitekim alacağın esas ve
miktarını ilgilendirmeksizin yalnızca sıraya itiraz edilmesi, şikâyet sebebi olarak
öngörülmüştür.
Şikâyet başvurusu icra mahkemesine yapılır. Başvuru süresi ise süresiz
şikâyeti haklı kılan bir durum mevcut olmadığı takdirde, sıra cetvelinin ilanından
itibaren 7 (yedi) gündür. Menfaati olan herkes şikâyette bulunabilir. Şikâyet
konusuna göre başvuruda bulunulmasında kimin menfaatinin olduğu
belirlenebilir. Kendi sırasına itiraz eden alacaklı şikâyet yoluna başvurabileceği
hususunda hiçbir tereddüt yaşanmaz. Zira böyle bir durumda başvuruda
bulunanın menfaatinin olduğu açıktır.
Sıra cetveline itiraz davası, iflas idaresinin kararlarına maddi hukuk
bakımından karşı çıkılması hâlinde söz konusu olur. İtiraz davasını, yalnızca iflas
alacaklıları açabilirler. Davanın konusu itirazda bulunanın alacağına veya diğer bir
alacaklının alacağına ilişkin olabilir. İflas alacaklısının kendi alacağı hakkında
verilmiş ret veya kısmen kabul kararına veya başka bir alacaklının alacağına
veyahut sırasına itirazı hâlinde itiraz davası açılmalıdır.
İtiraz davası, iflasın açıldığı yerdeki ticaret mahkemesinde açılabilir. Dava
açma süresi sıra cetvelinin ilanından itibaren 15 (on beş) gündür. Sıra cetveline
karşı itiraz davası basit yargılama usulüne tabidir.
İtirazın konusuna göre davanın kime karşı açılacağı değişmektedir. Kendi
alacağı hakkında iflas idaresinin kararını uygun bulmayan alacaklı, iflas idaresine
karşı bu davayı açmalıdır. Davayı açan alacaklı ispat yükü altında olup alacağı ispat
etmelidir. Başka alacaklının alacağını konu edinen itiraz davasında ise husumet o
cetvelinde gösterilir. Pay cetveli ve son hesap iflas dairesinde 10 (on) gün süre ile
kalır. Her alacaklı bundan haberdar edilir. Bu süre sonrasında şikâyet söz konusu
olmaz ise dağıtıma başlanabilir. Alacaklıların pay cetvelindeki hatalardan dolayı
pay cetvelinin bildirilmesi tarihinden itibaren 7 (yedi) gün içinde icra mahkemesine
şikâyet yoluna başvurması mümkündür. Başvuru hâlinde şikâyet sonuçlanana
kadar dağıtım yapılmaz.
Rehinle güvence altına Eğer masada rehinli bir mal varsa bu malın satış bedelinden öncelikle rehin
alınmamış alacaklarda hakkı sahibine ödeme yapılır. Daha sonra rehinli malın satışı üzerine doğan kamu
alacağın niteliğine göre alacakları için pay ayrılır. Bütün bu ödemelere rağmen para artarsa, geriye kalan
sıraya konulması kısım masaya kalır. Son olarak masadaki mevcut para alacaklılara paylaştırılmadan
gerekir. önce, masanın borçları ödenmelidir. Artık masada kalan paranın alacaklılara
ödenmesi mümkün hâle gelir.
Rehinle güvence altına alınmamış alacaklarda alacağın imtiyazlı olup
olmamasına göre bir sıra öngörülmüştür. İİK m. 206/4’te zikredilen ve imtiyazlı
kabul edilen ilk üç sıradaki alacaklar karşılandıktan sonra dördüncü sırada yer alan
imtiyazsız alacak sahiplerine ödeme yapılır. İlk üç sırada yer alan alacaklar genel
olarak şu şekildedir:
Birinci Sıra: İşçi alacakları, nafaka alacakları
İkinci Sıra: Velâyet ve vesayet süresince bu ilişkiden doğmuş alacaklar
Üçüncü Sıra: Özel kanunlarda imtiyazlı olduğu belirtilen alacaklar
Haciz yoluyla takipte olduğu gibi iflasta da alacağını tam olarak alamayan
alacaklılara aciz belgesi verilir. Hatta iflasta aciz belgesi verilmesi ihtimali daha
yüksektir. Zira masa mallarının bütün iflas alacaklarını karşılayamaması durumu
sıklıkla ortaya çıkar. Aciz belgesi, iflas idaresi tarafından düzenlenir. İflasta kesin
dağıtma sonucu ödeme yapılamayan kısım için aciz belgesi verildiği için geçici aciz
belgesi uygulaması yoktur.
Müflisin aciz belgesi verilmesine dayanak alınan alacağı kabul edip etmediği
de önemlidir. Yalnızca müflis tarafından kabul edilmiş bir alacak için verilen aciz
belgesi, İİK m. 68 anlamında borç ikrarını içeren belge niteliğinde sayılır. İflas
kapandıktan sonra elindeki aciz belgesi ile müflis aleyhine takip yapılmak
istenebilir. Bu ihtimalde müflisin yeni mal iktisap etmiş olması takip yapılması için
şarttır. Yoksa müflis ödeme emrine karşı itiraz edebilir. Son olarak bu aciz belgesi
ile hacze iştirak edilebileceğini söyleyebiliriz. Hacze iştirak için zaman bakımından
öncelik şartının sağlanıp sağlanmadığında iflasın açılma anı esas alınır. Aciz belgesi
ile iflas alacaklısı, müflisin önceden yapmış olduğu tasarrufları hükümsüz kılmak
için doğrudan iptal davası açamaz. Alacaklıya bu yetkinin devredilmiş olması
gerekir.
İFLASIN KAPANMASI
İflas tasfiyesi belirli nedenlerle son bulabilir. Bunun üzerine, iflasın
kapatılması aşamasına geçilmelidir. İflasın kapanması sıklıkla iflasın kaldırılması ile
karıştırılmaktadır. İçerikleri itibarıyla birbirinden farklı olan iflasın kapanması ve
iflasın kaldırılmasında ortak olan husus, genel itibariyle iflas sürecinin
sonlandırılmasına yönelik olmalarıdır.
İflasın kapanmasında, masadan elde edilen paralar alacaklılara dağıtıldıktan
sonra iflas idaresi, bir rapor sunmalıdır. Masa yönetimi çerçevesinde yapılan
işlemler hakkında bilgi vermek üzere böyle bir raporun hazırlanması
öngörülmüştür. Bu rapor, iflasa karar vermiş olan ticaret mahkemesine verilir ve
iflasın kapanması talep edilir. Ticaret mahkemesi tasfiyenin bittiğine kanaat
İflas sonrası yeni mal getirdiği takdirde iflasın kapanmasına karar vermelidir. Eğer sunulan raporun
iktisap etmediği hatalı veya eksik olduğu tespit edilir ise bu durum, icra mahkemesine
takdirde müflis aleyhine bildirilmelidir. İcra mahkemesi hata veya eksikliğin giderilmesi için iflas dairesine
icra takibi yapılamaz. talimat verir. Yapılan hata düzeltildikten veya noksanlık tamamlandıktan sonra icra
mahkemesi, bu durumu ticaret mahkemesine bildirir. Bunun üzerine, ticaret
mahkemesi iflasın kapanmasına karar verir.
Paraların dağıtılması ile fiilen sona eren iflas tasfiyesi, iflasın kapanmasına
karar verilince hukuken de biter. Müflise karşı bundan sonra yeni takipler
yapılabilir. Zira takip yapılamaması iflas tasfiyesi hukuken devam ettiği sürece
mümkün değildir. Ancak iflasın kaldırılmasından farklı olarak müflis olma sıfatı
iflasın kapanmasından etkilenmez. Her ikisi için ortak olan özellik ise tasfiye
işlemlerinin bitmesidir.
Bireysel Etkinlik
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Masa malları için defter tutulması hakkında aşağıda verilen bilgilerden hangisi
yanlıştır?
a) Defter tutulması tasfiye usulünün belirlenmesine yardımcı olur.
b) Masa mallarının kıymeti defter tutulurken takdir edilmelidir.
c) Defter tutulurken haczi kabil olmayan mal ve haklara yer verilmez.
d) Deftere kaydedilen mal ve haklara göre tasfiye usulü belirlenir.
e) Masa malları için defter tutulması iflas dairesine ait bir yetkidir.
3. İflasa karar verildikten sonra iflas masasına ait mal ve haklar hakkında defter
tutulması görevi ilk olarak aşağıdaki organlardan hangisine aittir?
a) Birinci Alacaklılar Toplantısı
b) Ticaret Mahkemesi
c) İflas İdaresi
d) İflas Dairesi
e) İkinci Alacaklılar Toplantısı
5. İflas masası mallarının paraya çevrilmesi ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
a) Pazarlıkla satışa ticaret mahkemesi tarafından karar verilir.
b) Muhafazası masraflı mallar acele satış yapılmasını gerektirir.
c) Birinci alacaklılar toplantısı sonrası masa mallarının satışına başlanır.
d) Borsa fiyatı belirli bir masa malı yalnızca ikinci alacaklılar toplantısı
sonrası paraya çevrilebilir.
e) Asıl olan masa mallarının pazarlık usulüyle paraya çevrilmesidir.
Cevap Anahtarı
1.c, 2.a, 3.d, 4.d, 5.b, 6.d, 7.b, 8.c, 9.d, 10.d
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Akil, C. (2017). Genel Haciz Yoluyla Takipte Ödeme Emrine İtiraz. Ankara: Yetkin
Yayınları.
Arslan, R. ve Yılmaz, E. ve Taşpınar Ayvaz, S. ve Hanağası, E. (2018). İcra ve İflâs
Hukuku (4. Baskı). Ankara: Yetkin Yayınları.
Arslan, R. ve Yılmaz, E. ve Taşpınar Ayvaz, S. ve Hanağası, E. (2018). Medeni Usul
Hukuku (4. Baskı). Ankara: Yetkin Yayınları.
Atalı, M. ve Ermenek, İ. (2018). İcra ve İflâs Hukuku. İstanbul: Seçkin Yayınları.
Budak, A. C. (2019). Karşılaştırmalı İcra ve İflas Kanunu (9. Baskı). Ankara: Adalet
Yayınevi.
Budak, A. C. ve Karaaslan V. (2018). Medeni Usul Hukuku, (2. Baskı). Ankara:
Adalet Yayınevi.
Karslı, A. (2014). İcra ve İflas Hukuku (3. Baskı). İstanbul: Alternatif Yayıncılık.
Kuru, B. (2013). İcra ve İflas Hukuku El Kitabı (2. Baskı). Ankara: Adalet Yayınevi.
Muşul, T. (2013). İcra ve İflas Hukuku C. 1-2 (Güncellenmiş Genişletilmiş 6. Baskı).
Ankara: Adalet Yayınevi.
Özbay, İ. ve Yardımcı, T. E. (2018). Tebligat Hukuku. Ankara: Adalet Yayınevi.
Özekes, M. (2009). İcra Hukukunda Temel Haklar ve İlkeler. Ankara: Adalet
Yayınevi.
Pekcanıtez, H. ve Atalay, O. ve Özekes, M. (2015). Medenî Usûl Hukuku (3. Baskı).
Ankara: Yetkin Yayınları.
Pekcanıtez, H. ve Atalay, O. ve Sungurtekin Özkan, M. ve Özekes, Muhammet
(2015). İcra ve İflas Hukuku. Ankara: Yetkin Yayınları.
Pekcanıtez, H. ve Atalay, O. ve Sungurtekin Özkan, M. ve Özekes, M. (2015). İcra
ve İflas Hukuku Temel Bilgiler (11. Bası). Ankara: Yetkin Yayınları.
Üstündağ, S. (2004). İcra Hukukunun Esasları (8. Baskı). İstanbul: Yaylacık
Matbaacılık.
Yıldırım, M. K. ve Deren Yıldırım, N. (2016). İcra ve İflas Hukuku (7. Baskı). İstanbul:
Beta Yayınevi.
Yılmaz, E. (2016). İcra ve İflas Kanunu Şerhi. Ankara: Yetkin Yayınevi.