Piyasada işlem yapmak senin için nedir? Yaklaşımın nasıldır?

-Piyasada işlem yapmak, ticaret yapmakla eşdeğerdir. Ucuza al, üstüne kar marjını koy,
KDV'sini ekle ve sat. Yaklaşımım tüccar gibi düşünen bir yatırımcı olamaya yakındır. Evet
ben bir tüccarım, yatırımcıyım ama oyuncu asla değilim. Oyuncuları finansal piyasalarda
bulamazsınız, bulsanızda onlar bugün vardır, yarınki varlıkları ise şüphelidir. Yatırımcı ve
oyuncu arasındaki farkı aynı soruya verdikleri farklı cevaplar ile belirlemeye çalışayım.

Soru : Piyasa nereye kadar yükselir?(piyasalar yükseliştedir)

Yatırımcı Cevabı : Piyasa gidebileceği yere kadar yükselir

Oyuncu Cevabı : Piyasa en fazla şu dirence kadar yükselir ve ordan satışlar gelir, zaten
bu kadar yükselmesinin de bir anlamı yoktu, bu yükselişin altı boş.

Sizde yatırımcının verdiği cevaba gülüyorsanız, bu cevapla alay eden içsel konuşmalarınız
var ise muhtemelen işlemlerinizde zarar eden bir OYUNCUSUNUZ.

Ama içinizde trader olma arzusu var ise işte bu kavram ve trader dünyası hakkında kişisel
görüşlerim.
Bu yazı çeşitli kaynakları okurken, aldığım notlar ve bu notların bende yarattığı
çağrışımlar ın bütünüdür. Umarım kendinizden bir şeyler, ya da kendinize dair ilham
bulabilirsiniz.

Trading aldatıcı şekilde insana kolay ve eğlenceli gelir. "Hergün 50 pipten 20 gün 1000
pip eder. Bunu kendime iş haline getirebilirim. Ne varki hergün 50 piplik bir yükselişi
yakalamakta." İşte çoğu oyuncu buna benzer hesaplarla girer piyasaya. Ama atalarımızın
söylediği bir söz onlara o an için çok uzaktır; Davulun sesinin uzaktan kulağa hoş geldiği
gibi.

İşlem yapmaya ilk başlayan kişi başlangıçta kazanır ise kendinin çok zeki ve bu konuda
kabiliyetli olduğunu düşünecektir. Böyle durumlarda kişi kendi yeteneği konusunda aşırı
iyimser olacak ve bu durum verdiği alım ya da satım kararlarına aşırı güven duymasını
beraberinde getirecektir. Bir an olsun, piyasa kavramının önüne geçebileceğini ve bu
piyasayı yenebileceği konusunda oldukça iyimser görüşleri olacaktır. Artık ağzına bir
parça bal çalınmıştır ve gözünü arı kovanındaki bala dikmiştir.

İnsanlar rasyonel olan ya da olmayan bir çok sebepten dolayı trade yapmaktadır. Kısa
zamanda çok para kazanma fırsatı sunması bu sebepler arasında en yaygın olanıdır. Para
bir çok insan için özgürlüğü temsil eder fakat aynı insanların bu tür bir özgürlükle ne
yapacakları konusunda basit bir kaç düşünce dışında pek fikirleri yoktur.
Trade olayını ilgi çekici kılan bence en önemli özelliği; dünyanın her yerinde(internet
bağlantısı olması şartıyla) özgürce seçtiğiniz iş saatleriniz olan bir mesleğiniz olmasıdır.
Eğer iyi bir trader iseniz, dünyanın heryeri sizin ofisiniz ve günün herhangi bir saati sizin
mesainizdir. Yani büyük patron sizsiniz.

Trading çekici, akla ve zekaya dayanan bir hobi, meşgale gibidir; aynı satranç, poker gibi.
Bir belgeselde görmüştüm diyordu ki; eğer poker bir kumar ve sadece şansa bağlı bir oyun
ise, önemli poker turnavalarında neden final masalarında genelde aynı oyuncuları
görüyoruz? Yoksa onlar doğuştan şanslı mı!... Bunun şansla alakası yok bunun işle alakası
var. Bu insanlar yaptıkları şeyi kumar olarak değil bir iş olarak görüyorlar ve kendi işinin
patronu olma sorumluluğu içinde işini şansa bırakmayacak şekilde çalışıyorlar. İşte trader
mantığı da bu da benzer olmalıdır. Para kazanmak şansa bağlı değildir, heleki finansal
piyasalarda. Bu şans eseri para kazanamayacağınız anlamına gelmemektedir. Eğer öyle bir
durumla karşılaşır iseniz bu seferde atalarımızın "Haydan gelen huya gider" sözünü
hayatınızın bir döneminde söyleyecek olma ihtimalinizi unutmayın.
Sonuçta insanın hobisinin aynı zamanda işi olması kanımca güzel birşeydir. Çünkü severek
çalışılan bir işten kazanılan para severek harcanacaktır.

Trading risk almayı seven insanları çekerken, riskten kaçınanları kendinden

uzaklaştırmaktadır. Çalışan ortalama bir insan ne yapar? Sabah erken kalkar, işe gider,
çalışır, öğle yemeği yer, gene çalışır, eve gelir, akşam yemeği, bira, çay, televizyon, dizi,
flim, maç ve sonra yatak, uyku. Sonraki gün gene aynı döngü. Harcamak için zaman
bulamadığından biriktirdiği bir kaç kuruşuda vadeli mevduatta değerlenmektedir. Trader
ise saatlerini seçer, birikimlerini risk alarak değerlendirir, paraya para kazanmaya çalışır.
Birçok trader şu anın belirliliğinin yaratmış olduğu monotonluktan kendini soyutlamış,
bilinmezliğin yaratmış olduğu değişen bir devinim içine balıklama kendini atmıştır.

Başarılı bir trader realisttir. Limitlerinin ve yeteneklerinin farkındadır. Piyasayı bilmeden

önce kendini bilir. Piyasada neler olup bittiğini görür ve sonra nasıl davranacağını bilir.
İşleme girdikten sonra piyasa düşer mi düşmez mi gibi gülüç sorular sormaz kendine.
Gemisinin kaptanıdır, yelkenine dolan rüzgarı kendi koordiatları doğrultusunda nasıl
kullanacağını bilir. Beklenmedik durumlarda, sükünetle olayı ele alarak, bir çözüm
üretebilir. Çıktığı yolculukta haşin dalgalarla karşılaşacağını bildiği için bu zorluklar onu
yıldırmaz tam tersi her geride bıraktığı dalga sonrasında yeni tecrubeler ve savunma
stratejileri öğrenmiştir.

Ve yolculuk devam eder...

Herkese iyi işlemler