Professional Documents
Culture Documents
Mtu 2
Mtu 2
ERCİYES ÜNİVERSİTESİ
MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ
HAZIRLAYANLAR
1030110231 EMRE ARDIÇ
1030110196 KEMAL FARUK ŞAHİN
1030110259 ŞABAN ÖVÜÇ
DANIŞMAN
Prof.Dr. SELAHADDİN ORHAN AKANSU
MAYIS 2024
KAYSERİ
1
İÇİNDEKİLER
SAYFA NUMARASI
1.1 Rüzgâr Enerjisinin Tarihsel Gelişimi 6
1.2 Türkiye’de Rüzgâr Enerjisi 7
1.3 Rüzgâr Enerjisinin Dünya’da Yeri 8
2.2.5 Jeneratör 13
2.2.6 Konvertör 13
2.2.8 Hub 13
2.2.9 Rotorlock 13
2
TABLO VE ŞEKİL LİSTESİ
SAYFA NUMARASI
Şekil 1.1 Rüzgâr türbinlerinin tarihsel gelişimi. 6
Şekil 1.2 Türkiye’de Rüzgâr Enerjisi 7
Şekil 1.3 Türkiye Rüzgâr Enerjisi Potansiyeli Haritası 7
Şekil 1.4 Yenilenebilir Enerjinin Küresel Elektrik Üretimindeki Payı 8
Şekil 1.5 Küresel Ölçekte Yenilenebilir Enerji Türlerinin Elektrik Üretimindeki Payı 8
Şekil 1.6 Ülkere Göre Rüzgâr Enerjisinden Elektrik Üretim Kapasitesinin Değişimi 9
Şekil 2.1 Rüzgâr Türbini Bileşenleri 9
Şekil 2.2 Rüzgâr Türbini Kanadı 10
Şekil 2.3 Dişli Kutusu (Gear Box) 10
Şekil 2.4 Kule (Tower) 11
Şekil 2.5 Yaw Mekanizması 11
Şekil 2.6 Rüzgâr Türbini Çalışma Prensibi 13
Şekil 3.1 Rüzgâr türbinlerinin sınıflandırılması 14
Şekil 3.2 Rüzgâr Türbinlerinin Salınım Eksenlerine Göre Hareketlerin Gösterimi 15
Şekil 3.3 Yatay Eksenli Rüzgâr Türbini 15
Şekil 3.4 Dikey Eksenli Rüzgâr Türbini 16
Şekil 3.5 Eğik Eksenli Rüzgâr Türbini 16
Şekil 4.1 Tek Kanatlı Rüzgâr Türbinleri 17
Şekil 4.2 Kanat Sayılarına Rüzgâr Türbini 18
Şekil 4.3 Büyük ile Küçük Rüzgâr Türbinleri Karşılaştırılması 19
Şekil 4.4 Rüzgâr Alış Yönüne Göre Türbinlerin Karşılaştırılması 19
Şekil 4.5 Kanat Çeşitlerine Göre Türbinlerin Karşılaştırılması 20
Şekil 4.6 Onshore ve Offshore Rüzgâr Santrallerinin Karşılaştırılması 20
Şekil 4.7 Rüzgâr Türbini 22
Şekil 5.1.1-5.1.3 Wall Mesh ve Air Mesh 23-24
Şekil 5.2.1-5.2.2 Total Pressure 24
Şekil 5.3 Velocity 25
Şekil 5.4 Turbulance Kinetic Energy 26
Şekil 5.5.1-5.5.2 Eddy Viscosity 26-27
Şekil 5.6 Velocity Streamline 1 27
3
TABLO VE ŞEKİL LİSTESİ
SAYFA NUMARASI
Şekil 5.7 Velocity Vector 1 28
Şekil 6.1.1-6.1.3 Wall Mesh ve Air Mesh 28-29
Şekil 6.2.1-6.2.2 Pressure 30
Şekil 6.3.1-6.3.2 Total Pressure 31
Şekil 6.4.1-6.4.2 Eddy Viscosity 32
Şekil 6.5.1 Velocity 33
Şekil 6.5.2-6.5.3 Velocity Streamline 1 33-34
Şekil 6.6.1 Velocity Vector 1 34
Şekil 6.6.2 Velocity Vector 1 Animation 35
Şekil 7.1.1-7.1.3 Wall Mesh ve Air Mesh 36-37
Şekil 7.2.1-7.2.2 Pressure 37
Şekil 7.3.1-7.3.2 Eddy Viscosity 38-39
Şekil 7.4.1-7.4.2 Total Pressure 39-40
Şekil 7.5.1-7.5.2 Turbulance Kinetic Energy 40
Şekil 7.6 Velocity 41
Şekil 7.7.1-7.7.2 Velocity Streamline 1 42
Şekil 7.8.1 Velocity Vector 1 43
Şekil 7.8.2-7.8.3 Velocity Vector 1 Animation 44
Şekil 8.1.1-8.1.3 Wall Mesh ve Air Mesh 44-45
Şekil 8.2 Pressure 46
Şekil 8.3.1 46-47
Şekil 8.4.1 Eddy Viscosity 47
Şekil 8.5.1-8.5.2 Turbulance Kinetic Energy 48
Şekil 8.6.1 Velocity 49
Şekil 8.6.2-8.6.3 Velocity Streamline 1 49-50
Şekil 8.6.4 Velocity Vector 1 Animation 50
4
ÖZET
Kanat sayısının rüzgâr türbinlerinin performansına etkisi oldukça önemlidir. Genel olarak, daha fazla
kanat sayısı genellikle daha yüksek bir enerji üretim potansiyeli sunar. Çünkü daha fazla kanat,
rüzgârın kinetik enerjisini daha etkili bir şekilde yakalar. Bu, daha yüksek güç çıkışı ve daha verimli
elektrik üretimi anlamına gelir. Ancak, çok fazla kanat sayısıyla birlikte artan maliyetler ve daha
karmaşık bir yapı dikkate alınmalıdır. Her kanat ekstra malzeme ve işçilik gerektirir, bu da kurulum ve
bakım maliyetlerini artırabilir. Ayrıca, fazla kanat sayısı aerodinamik performansı da etkileyebilir; aşırı
kanatlar arasındaki etkileşim, türbinin verimliliğini azaltabilir veya titreşimlere neden olabilir.
Optimum kanat sayısı, belirli bir projenin ihtiyaçlarına, rüzgâr koşullarına ve ekonomik faktörlere
bağlı olarak belirlenmelidir. İdeal kanat sayısını belirlemek için genellikle rüzgâr türbininin tasarımı
ve simülasyonları kullanılır. Bu, maksimum enerji üretimiyle birlikte maliyet etkinliğini de sağlar,
böylece türbinin uzun vadeli sürdürülebilirliği artar. Bu ödevde, bu faktörlerin belirlenmesi için
Solidworks programında çizmiş olduğumuz 3, 5 kanatlı dikey rüzgâr türbini ve 3, 5 kanatlı yatay
rüzgar türbininin bu faktörler göz önünde alarak ANSYS programı CFD arayüzünde aynı dış etkenler
göz önüne alınarak, analizimizi gerçekleştirdik. Bu analizin sonunda rüzgâr türbinleri hakkında çok
fazla farkındalık kazandık. Araştırmalarımızın bir sonucu olarak, bir rüzgâr türbininin nasıl
oluştuğunu, verimliliğinin ne olduğunu ve nereye yerleştirilmesi gerektiğini öğrendik. Bu ödevde,
Solidworks programında tasarlama, ANSYS programında analiz becerilerimizi geliştirme fırsatı
bulduk. Bu ödevde yaptığımız çeşitli araştırmaların sonucunda iyi sonuçlar elde ettik, ki bu da bizim
için çok faydalı oldu.
5
1.1 RÜZGAR ENERJİSİN TARİHSEL GELİŞİMİ
Rüzgâr, yeryüzünün eşit olmayan ısınması ve soğuması sonucu ortaya çıkan kuvvetlerin etkisi
ile oluşan hava hareketleridir. Rüzgâr enerjisi ise rüzgârı oluşturan hava akımının sahip
olduğu hareket enerjisidir. Havanın dünya yüzeyi üzerinde hareket edebilmesini sağlayarak
rüzgârı meydana getiren ve rüzgârın hızına etki eden atmosfer içindeki belli başlı kuvvetler
ise; basınç gradyan kuvveti, Coriolis kuvveti, merkezkaç kuvveti ve sürtünme kuvvetidir.
Basınç gradyan kuvveti, havayı yüksek basınçtan alçak basınca doğru akıtmaya çalışacak
şekilde etki eden kuvvettir. Coriolis kuvveti ise, yer dönmesinin saptırıcı kuvveti olarak
bilinmektedir. Rüzgârlar, genel olarak bir merkez etrafında dolanırlar. Bu hareketin neticesi
olarak da, kendilerini dolanım merkezlerinden uzaklaştırmak isteyen bir kuvvet etkisi altında
bulunurlar. Bu kuvvete, merkezkaç kuvveti denilmektedir. Rüzgârın meydana getirilmesinde
etkili olmayan, rüzgâr hızını yavaşlatmaya çalışan kuvvete ise sürtünme kuvveti denir. Bu
kuvvet, yer yakınında en büyüktür ve türbülanslar tarafından yukarıya taşınır. Rüzgârın
sürtünmesinden doğan bu kuvvet, yer üstünde 450-600 m yüksekliğe kadar rüzgârı
yavaşlatmaktadır.
Milattan önceki yıllarda kullanılmaya başlanılan rüzgâr enerjisi, denizlerde yelkenli gemilere,
karalarda ise, yel değirmenlerine ve rüzgâr millerine ana güç kaynağı olmuştur. Özellikle
buğday, mısır öğütme ve su pompalama gibi gereksinmeler uzun yıllar bu yolla çözülmüştür.
Rüzgâr enerjisi kullanımı, M.Ö. 2800’lü yıllarda Orta Doğu’da başlamıştır. M.Ö. 17. yüzyılda
Babil Kralı Hammurabi döneminde Mezopotamya’da sulama amacıyla kullanılan rüzgâr
enerjisinin, aynı dönemde Çin’de de kullanıldığı belirtilmektedir. Yel değirmenleri ilk olarak
İskenderiye yakınlarında kurulmuştur. Türklerin ve İranlıların ilk yel değirmenlerini M.S. 7.
yüzyılda kullanmaya başlamalarına karşın, Avrupalılar yel değirmenlerini ilk olarak haçlı
seferleri sırasında görmüşlerdir. Fransa ve İngiltere’de yel değirmenlerinin kullanılmaya
başlaması ise, 12. yüzyılda olmuştur. Tarımsal ürünleri öğütmek, su pompalamak, hızar
çalıştırmak gibi amaçlarla geliştirilen yel değirmenleri; Avrupa’da Endüstri Devrimi’ne kadar
hızla yayılmışlardır. 18. yüzyılın sonunda yalnızca Hollanda’da 10.000 yel değirmeni
bulunuyordu. Buhar makinesinin yapılması ve odun, kömür gibi yakıtlardan kesintisiz enerji
üretimine başlanması ile rüzgâr enerjisi önemini yitirmeye başlamıştır. Bununla beraber,
rüzgâr türbini denilen ve elektrik üretiminde kullanılan ilk makineler, 1890’ların başlarında
6
Danimarka’da yapılmıştır. Rüzgâr enerjisinden elektrik üreten ilk türbin ise 1891’de modern
aerodinamiğin önemli mühendisi olan Paul la Cour tarafından Danimarka’da inşa edilmiştir.
Ülkemiz coğrafi konumu sebebiyle; dünya petrol ve gaz rezervlerinin büyük bir bölümünün bulunduğu
6oldukça önemli bir bölgede yer almaktadır. Bu önemli bölgede; Doğu ile Batı, Güney ile Kuzey arasında
enerji köprüsü oluşturur. Yalnızca enerji köprüsü olmakla kalmayan Türkiye, aynı zamanda kendi enerjisini
de üretmektedir. Türkiye’de rüzgâr enerjisi ise günden güne gelişen bir yenilenebilir enerji kaynağıdır.
Kutuplar arası enerji köprüsü oluşturan ülkemizin ihtiyacının büyük bir kısmı ithal kaynaklardan
karşılanmaktadır. İthal kaynaklardan elde edilen enerjinin yüzde yetmiş beşi ise fosil yakıtlardan elde
edilmektedir. Fosil yakıtlar, Türkiye’de ekonomi ve sağlık açısından büyük zararlı etkiler yaratan bir
kaynaktır. Türkiye, bünyesindeki artan enerji ihtiyacını karşılamak için kolları sıvamış ve enerji arz-talep
dengesini sağlamak amacıyla, 2000 yılından itibaren rüzgâr enerjisi üretim santralleri kurmaya başlamıştır.
Rüzgâr enerji santrallerinin ardından 2014 yılı itibarıyla da güneş enerjisine dayalı elektrik üretim
santralleri kurarak, çevre kirliliği yaratan fosil enerji kaynaklarının kullanım oranını büyük ölçüde
azaltmıştır. Böylelikle; yerli, temiz ve yenilenebilir enerji çoğu açıdan ülkemizde olumlu etkiler sağlamıştır
İthal edilen fosil enerjinin ülke ekonomisine verdiği zarar düşünüldüğünde; oluşabilecek çevre kirliliği ve
meydana gelebilecek enerji kıtlığı gibi pek çok olumsuz etken yer almaktadır. Tüm bu etkenler
doğrultusunda ülkemiz; jeotermal ve güneşe dayalı üretim tesislerini, özellikle rüzgar enerjisi tesisini, her
geçen gün arttırmaktadır.
7
Şekil 1.2 Türkiye’de Rüzgar Enerjisi
Yenilenebilir enerjinin küresel elektrik üretimindeki payı 2010-2021 yılları arasında %19’dan
%28’e çıkmış ve bu süre boyunca ikinci sıradaki yeri değişmemiştir (Şekil 2). Sürdürülebilir
bir gelecek için fosil yakıtların yerini alabilmesi adına yenilenebilir enerji kaynaklarından
enerji üretim şekilleri zenginleştirilmelidir.
Rüzgâr enerjisi, dünyada en hızlı büyüyen ilk üç yenilenebilir enerji kaynağı arasında yer
almaktadır. Dünyada rüzgâr enerjisi küresel yenilenebilir enerji üretim kapasitesi
sıralamasında son 10 yılda ikinciliğini korumuştur. IRENA verilerine göre rüzgâr enerjisinin
kara ve denizdeki küresel enerji üretim kapasitesi toplamı 2000-2021 yılları arasında yaklaşık
49 kat artarak 1.823 TWh’a çıktığı görülmektedir (Şekil 3)
8
Şekil 1.5 Küresel Ölçekte Yenilenebilir Enerji Türlerinin Elektrik Üretimindeki Payı
Dünya geneli rüzgâr enerjisinden elektrik üretme kapasitesi sırasıyla en fazla enerji elde eden
ilk 10 ülkenin son üç yıla ait verileri Şekil 4’te görülmektedir. Son üç yıldaki toplam kapasite
artış miktarı gelişmiş Avrupa ülkeleri incelendiğinde 2021 yılında bir azalma olduğu
gözlenmiştir. Bu azalmanın başlıca nedeni COVİD-19’un daralan talep üzerine enerji
üretimini sekteye uğratmasından kaynaklanmaktadır. Bu tür olumsuzluklara rağmen Çin,
Amerika gibi enerji devi ülkeler rüzgâr enerjisinde kapasite artışına devam etmiştir. Farklı
türbin tasarımları ile optimum enerji elde etme üzerine kapasite artışlarını desteklemişlerdir.
Şekil 1.6 Ülkere Göre Rüzgar Enerjisinden Elektrik Üretim Kapasitesinin Değişim Miktarı
9
Şekil 2.1 Rüzgar Türbini Bileşenleri
10
Şekil 2.2 Rüzgâr Türbini Kanadı
2.2.2. DİŞLİ KUTUSU (GEAR BOX)
Rüzgâr türbininin en ağır ve en pahalı parçasıdır. Rotor milinin düşük dönme hızını
jeneratörün ihtiyaç duyduğu yüksek hıza dönüştürür. Rüzgâr türbinlerinin dişli kutuları
genellikle planet dişli sistemi kullanır. Doğrudan sürücülü türbinlerde dişli kutusu yoktur.
İçerisinde 500 litre”x-optic gear” yağ bulunur. 2 yılda bir boroskopi yapılıp dişliler kontrol
edilir. Her yıl filtre değişimi yapılır. (İsteğe göre 2. bir filtre de yerleştirilir.) Türbin boyutuna
göre dişli kutusu markası ve boyutu değişir.
2.2.3. KULE(TOWER)
Sistemin mekanize bölümlerinin tümünü üzerinde bulunduran platform, çelik
konstrüksiyondan ve gürültü kirliliğini azaltmak amacıyla ses izolasyonlu olarak imal
edilmektedir. Platformun kütlesi üzerindeki akşamlarla birlikte 12-82 ton arasında
değişebilmektedir. Platform bir mil vasıtası ile konik veya bilyeli radyal rulmanlarla kuleye,
çevresinde dönebilecek şekilde yaltaklandırılır. Kule yüksekliği rüzgâr hızında etkili bir faktör
olduğundan tasarımının hem çevrim sisteminin gücüne hem de mukavemetine göre yapılması
gerekmektedir. Kule, sistem büyüklüğüne göre çelik koni boru, çelik kafes, çelik silindir,
beton konik boru ya da silindir biçiminde imal edilebilmektedir Kimi kule tiplerinde hibrit
kullanılmaktadır. (Beton ve çelik). Göbek (hub) yüksekliğine bağlı olarak 3 veya 5 bölüme
(section) kadar da çıkabilmektedir.
11
Şekil 2.4 Kule (Tower)
2.2.4 YAW MEKANİZMASI (YAW DRİVE)
Kulenin üzerindeki anemometre, yön sensörü, ultrasonik vasıtasıyla gelen rüzgâr yönü ve
şiddetine göre türbinin rüzgâr ile yüzleşmesini veya tam tersi şekilde türbinin durması istenen
durumlarda rüzgârın kanatları döndüremeyecek duruma gelmesini sağlar. Genellikle nasele
monte edilmiş elektrik veya hidrolik motorların kontrolünü içermektedir. Nordex firmasının
tüm türbin modellerinde kullanılan yaw sistemleri aşağıdaki gibidir.
2.2.6 KONVERTÖR
Rotor mili, rotor dönüşünü ve torkunu dişli kutusuna iletir. Rotor milinin içi boştur. Kablolar
şaftın içerisinden geçer.
2.2.8 HUB
12
Hub rüzgâr türbin kanatlarının birleştiği ortak noktadır. İçerisinde kanat dişlileri yağlama
hattı, pitch dişli kutusu ve motorları ve central box denilen bilgilerin ve enerjinin dağıtıldığı
toplanma noktasını barındırır. Yaklaşık 27 ton ağırlığındadır. Rotorlock yapılarak sabitlenir ve
bu sayede içerisinde çalışma yapılır.
2.2.9 ROTORLOCK
Rotor kilitleri rüzgâr türbini endüstrisinde kullanılır ve tipik olarak türbinin ana rotor şaftına
monte edilen güvenlik elemanıdır. Bakım çalışmalarında, örneğin; kanat, göbek veya güç
aktarma sistemindeki çalışmalar öncesi; istenmeyen dönmeye karşı rotor kilidi aracılığıyla
rotor kilitlenir. Bu sistem; hidrolik, elektriksel veya mekanik olarak rotor diskine doğru
uzatılan bir kilitleme mekanizmasından oluşur.
Rüzgâr türbini, basit olarak bir rüzgâr gülü gibi çalışır. Rüzgârın sağladığı itme gücü ile bir
pervane döndürülür ve mekanik enerji, açığa çıkar. Üreteçlere yönlendirilen mekanik enerji
ile elektrik üretimi sağlanır. Rüzgâr türbinleri, verimliliği artırmak amacıyla birçok bileşenden
oluşur. Genel olarak bir rüzgâr türbini; kule, pervane ve makine dairesi bölümünden oluşur.
Üreteç, kontrol üniteleri ve millerden oluşan makine bölümü, kulenin üstünde bulunur.
Pervaneden alınan mekanik enerji, bir mil yardımı ile makine bölümüne aktarılır.
13
Şekil 2.6 Rüzgâr Türbini Çalışma Prensibi
14
3.1 RÜZGAR TÜRBİNLERİNİN SINIFLANDIRILMASI
Rüzgâr türbinleri dönme eksenlerine, devirlerine, güçlerine, kanat sayılarına, rüzgâr etkisine,
dişli özelliklerine ve kurulum konumlarına göre sınıflandırılırlar.
15
3.1.2 YATAY EKSENLİ RÜZGAR TÜRBİNİ
Bu türbinlerde; dönme ekseni rüzgâr yönüne paralel, kanatlar rüzgâr yönüne diktir. Bu türbinlerde
rotor kanatların sayısı azaldıkça rotor daha hızlı dönmektedir. Bu türbinlerin verimi yaklaşık %45’dir.
YERT genel olarak yerden 20-30m yüksekte ve çevredeki engellerden 10m yüksekte olacak şekilde
yerleştirilmelidir. Rüzgâr hızının, rotor kanadı uç hızına bölünmesi ile elde edilen orana kanat uç hız
oranı (λ) denir. Eğer;
16
Şekil 3.4 Dikey Eksenli Rüzgar Türbini
17
Tek kanatlı rüzgâr türbinlerinin kullanımının temel amacı, pervanelere etkiyen yüksek rotasyonel hızın
düşürülmesidir. Diğer yandan, tek kanatlı rüzgâr türbini aerodinamik olarak dengesizdir ve bu
durumda ek hareketler ile istenmeyen bazı yüklere sebep olur. Bu mekanizmayı kontrol etmek için,
göbek kısmına ek yapılar yapmayı gerektirir. Diğer dezavantajlarından birisi de yüksek aerodinamik
gürültü seviyesidir. Üç hız oranı, 120 m/s civarındaki üç kanatlı pervanelerle kıyaslandığında, üç hızı 2
kat daha yüksektir. Dolayısı ile üç kanatlı rüzgâr türbinlerinden daha gürültülüdür.
19
Şekil 4.3 Büyük ile Küçük Rüzgâr Türbinleri Karşılaştırılması
Büyük rüzgâr türbinleri merkezi şebekeye bağlı rüzgâr çiftlikleridir. Bakım masrafları ve
kurulum masrafları bulunmaktadır. Küçük rüzgâr türbinleri kişisel olarak kullanılan
türbinlerdir. Bu türbinlerde üretilen enerjiler aküye depolanmaktadırlar. Su pompalama, sera
ısıtma, çiftlik evlerinin elektriği için kullanılırlar. Kapalı şebeke ya da ayrılmış şebeke olarak
da iki çeşidi mevcuttur.
Rüzgârı önden alan rüzgâr türbinlerde rüzgâr önce kanatlara geldiğinden dolayı üretim daha
fazladır. Bu nedenle rüzgârı önden alan rüzgâr türbinleri, rüzgârı arkadan alan rüzgâr
türbinlerine göre daha yaygın bir kullanıma sahiptir. Rüzgârı arkadan alan rüzgâr
türbinlerinde yaw mekanizmasının olmaması ve kuleye binen yükün hafif olması avantajları
olsa da rüzgâr türbine verdiği zararın fazla olmasından dolayı da kullanımı azdır.
20
Şekil 4.5 Kanat Çeşitlerine Göre Türbinlerin Karşılaştırılması
Tek kanatlı ve çift kanatlı rüzgâr türbinleri estetik görünümlerinin kötü, gürültü oranlarının
yüksek olması ve maliyetlerinin de fazla olmasından dolayı kullanılmamaktadır. Üç kanatlı
rüzgâr türbinleri düşük maliyetli, estetik görünümlerinin iyi olması, düşük gürültü düzeyinde
çalışması ve yüksek çalışma hızlarından dolayı günümüzde en çok tercih edilen türbin
çeşididir. Çok kanatlı rüzgâr türbinleri, Savonius ve Darrierus rüzgâr türbinleri ise düşük
çalışma hızlarından dolayı günümüzde kişisel kullanımlarda (çiftliklerde elektrik üretimi ya
da su pompalama) kullanılmaktadır.
Kara üstü rüzgâr santralleri, deniz üstü rüzgâr santrallerine göre kurulum ve işletme
maliyetinin düşük olması ve kullanılan türbinlerin maliyetinin çok daha düşük olmasından
dolayı yaygın bir kullanımı vardır. Ancak gün geçtikçe deniz üstü rüzgâr santrallerinin
kurulumunun artacağı bilinmektedir. Özellikle Avrupa kıtasında onshore rüzgâr santrallerinin
kurulum yerlerinin azalması ve verimlerinin düşük olmasından dolayı offshore rüzgâr
santrallerinin kurulumuna hız verilmiştir.
21
4.3 RÜZGAR TÜRBİNİNDE KANAT SAYILARININ RÜZGAR
TÜRBİNİNİN PERFORMANSINA ETKİSİ
Rüzgâr türbinlerinin performansı, birçok faktörden etkilenir ve kanat sayısı bu faktörlerden
biridir. Rüzgâr türbinlerinde genellikle 1, 2, 3 veya daha fazla kanatlı tasarımlar kullanılır ve
her birinin avantajları ve dezavantajları vardır. Kanat sayısının rüzgâr türbinlerinin
performansına etkisini anlamak için birkaç önemli noktayı göz önünde bulundurmak gerekir:
22
--BAŞLAMA VE ÇALIŞMA HIZI—
23
Şekil 4.7 Rüzgâr Türbini
ANALİZLER
3 KANATLI YATAY EKSENLİ TÜRBİNİN ANALİZİ
24
Şekil 5.1.2 Wall Mesh
25
Şekil 5.2.2 Total Pressure
Kanat uçlarında yüksek basınç (turuncu ve kırmızı) gözlemlenirken, gövdeye doğru basınç değerleri
düşmektedir (yeşil ve mavi), bu da aerodinamik yüklerin uçlarda yoğunlaştığını ve gövdede daha stabil
bir akış olduğunu gösterir.
26
Şekil 5.3 Velocity
Bu görüntüde, rüzgar türbini kanadının hız dağılımı gösterilmektedir. Kanat uçlarında yüksek hızlar
(kırmızı ve turuncu) görülürken, gövdeye doğru hız değerleri düşmektedir (yeşil ve mavi), bu da
uçlarda daha yüksek aerodinamik yüklerin olduğunu ve gövdede daha stabil bir akışın mevcut
olduğunu gösterir.
27
Şekil 5.5.1 Eddy Viscosity
28
Şekil 5.6 Velocity Streamline 1
Bu görüntüde, rüzgar türbini kanadının etrafındaki hız akım çizgileri gösterilmektedir. Kanat
uçlarında hızın daha yüksek olduğu (kırmızı ve sarı) ve kanat boyunca ilerledikçe hızın
29
azaldığı (mavi ve yeşil) gözlemlenmektedir. Bu durum, kanat uçlarında akışın daha hızlı ve
enerjik olduğunu, kanat gövdesine doğru ise akışın yavaşladığını ve daha stabil hale geldiğini
göstermektedir.
30
Şekil 6.1.2 Wall Mesh
31
Şekil 6.2.1 Pressure
32
Şekil 6.3.1 Total Pressure
33
bölgelerde akışın daha yüksek basınç altında olduğunu, gövdeye doğru ise akışın daha düşük basınç
altında ve daha stabil olduğunu göstermektedir.
34
Bu görüntüde, rüzgar türbini kanadının etrafındaki eddy viskozitesi (girdap viskozitesi) dağılımı
gösterilmektedir. Kanat uçlarında yüksek eddy viskozitesi (kırmızı ve turuncu) gözlemlenirken,
gövdeye doğru bu değerler düşmektedir (yeşil ve mavi). Bu durum, kanat uçlarında türbülanslı akışın
daha yoğun olduğunu ve gövdeye doğru akışın daha stabil hale geldiğini göstermektedir.
35
Şekil 6.5.2 Velocity Streamline 1
36
Şekil 6.6.1 Velocity Vector 1
37
Şekil 6.6.3 Velocity Vector 1 Animation
38
Şekil 7.1.1 Wall Mesh
39
Şekil 7.2.1 Pressure
Yapının üst kısımlarında yüksek basınç (kırmızı ve turuncu) gözlemlenirken, alt kısımlara
doğru basınç değerlerinin düştüğü (mavi ve yeşil) görülmektedir.
40
Şekil 7.3.1 Eddy Viscosity
41
Yapının ortasında yüksek eddy viskozitesi (kırmızı ve turuncu) gözlemlenirken, kenarlara doğru
viskozite değerlerinin düştüğü (mavi ve yeşil) görülmektedir.
42
Şekil 7.4.2 Total Pressure
Bu görüntüde, yapının belirli bölgelerinde yüksek basınç (kırmızı ve turuncu) gözlemlenirken, diğer
bölgelerde daha düşük basınç değerlerinin (mavi ve yeşil) görüldüğü toplam basınç dağılımı
gösterilmekte olup, bu durum yapı üzerinde basınç dağılımının dengesiz olduğunu ve belirli
bölgelerde yüksek basınç birikimi meydana geldiğini göstermektedir.
43
Şekil 7.5.2 Turbilance Kinetic Energy
Bu grafikteki türbülans kinetik enerjisi dağılımı, yapının ortasında yer alan yatay elemanda yüksek
türbülansın mevcut olduğunu ve bu bölgede akışın daha enerjik ve türbülanslı olduğunu, kenar ve
dikey elemanlarda ise daha stabil bir akışın olduğunu göstermektedir.
44
Şekil 7.6 Velocity
Bu grafikteki hız dağılımı, yapının üst ve alt bölgelerinde yüksek hızların mevcut olduğunu ve bu
bölgelerde akışın daha hızlı olduğunu, ortasında ve kenarlarında ise daha yavaş bir akışın olduğunu
göstermektedir
45
Şekil 7.7.2 Velocity Streamline
46
Şekil 7.8.2 Velocity Vector 1 Animation
47
5 KANATLI DİKEY TÜRBİNİN ANALİZİ
48
Şekil 8.1.3 Air Mesh
49
Şekil 8.3.1 Total Pressure
Bu grafikteki basınç dağılımı, yapının sol üst kısmında yüksek basıncın mevcut olduğunu ve bu
bölgelerde akışın daha yoğun olduğunu, sağ alt kısımlarında ise daha düşük basıncın olduğunu
göstermektedir.
50
Şekil 8.4.1 Eddy Viscosity
Bu grafikteki eddy viskozitesi dağılımı, yapının sol alt kısmında ve merkezde yüksek viskozitenin
mevcut olduğunu ve bu bölgelerde türbülanslı akışın daha yoğun olduğunu, kenar ve üst kısımlarda
ise daha düşük viskozitenin olduğunu göstermektedir.
51
Şekil 8.5.2 Turbulence Kinetic Energy
Bu grafikteki türbülans kinetik enerjisi dağılımı, yapının merkezinde yüksek kinetik enerjinin mevcut
olduğunu ve bu bölgelerde türbülanslı akışın daha yoğun olduğunu, kenar ve üst kısımlarda ise daha
düşük kinetik enerjinin olduğunu göstermektedir.
52
Bu grafikteki hız dağılımı, yapının belirli bölgelerinde yüksek hızların mevcut olduğunu ve bu
bölgelerde akışın daha hızlı olduğunu, diğer bölgelerde ise daha düşük hızların ve daha stabil akışın
olduğunu göstermektedir.
53
Şekil 8.6.3 Velocity Streamline 1
54
SONUÇ VE ÖNERİLER
Yaptığımız çalışmalarda, 5 kanatlı yatay bir rüzgar türbininin 3 kanatlı yatay bir rüzgar
türbininden daha verimli olduğunu gördüm. Bunun nedeni, hava akışındaki kanatlara çarpan
havanın daha fazla kanat yüzeyiyle temas etmesi, böylece dönmenin daha hızlı olması ve bu
nedenle çok kanatlı rüzgâr türbinlerinde verimliliğin her zaman daha yüksek olmasıdır.
Ancak, çok kanatlı rüzgâr türbinlerinde verimlilik daha yüksek olsa da bu durum beraberinde
birçok olumsuzluğu da getirir. 3 kanatlı yatay rüzgâr türbinlerine göre kurulum maliyeti daha
yüksektir. Kanatlar uzunluk ve ağırlık açısından tek bir göbeğe bağlı olduğundan, bağlantı
noktalarında daha fazla kanat olduğunda stresler de o kadar büyük olacaktır. Bu kanatların
ağırlığını da düşündüğümüzde, kule üzerindeki yük artacağından, türbinin bakım ve onarım
maliyetleri artacak ve dönmede bazı dengesizlikler oluşabilir. Bu nedenlerle, 5 kanatlı bir
türbinin ömrü 3 kanatlı bir türbinden daha kısa olacaktır. Analizlerimiz sonucunda, aynı
yükseklik ve aynı konumda, aynı rüzgâr hızında, 5 kanatlı yatay ve 3 kanatlı yatay türbinler
arasında çok küçük bir fark olduğunu da gözlemledik. Bu nedenle, maliyet ve bakım
maliyetlerini dikkate aldığımızda, 3 kanatlı yatay türbinler genellikle tercih edilir. Çünkü 3
kanatlı türbinlerin ömrü 5 kanatlı türbinlerden daha uzundur. Burada verimliliği etkileyen en
önemli parametre, kanatların kapladığı alandır. Kanat çapına bağlı olan bu parametre, yarıçap
ile değiştirilerek daha fazla güce ulaşmamızı sağlar. Sonrasında ise 5 kanatlı dikey rüzgâr
türbini ve 3 kanatlı dikey rüzgâr türbinlerini aynı özellikler bakımından analiz edip aynı
koşullarda etkilerini analiz programı üzerinden gözlemledik. Analiz sonuçlarını göz önüne
aldığımızda 3 kanatlı dikey rüzgâr türbinlerinin, dayanıklılığının ve verimliliğinin 5 kanatlı
dikey rüzgar türbinine göre daha yüksek olduğunu belirledik ve bu analiz sonuçları ile
yaptığımız araştırmalar akabinde 3 kanatlı dikey rüzgar türbininin genellikle daha çok tercih
edildiğini gözlemledik. Fakat 5 kanatlı türbinler, belirli koşullarda daha yüksek verimlilik
sunabilir, ancak daha yüksek kurulum ve bakım maliyetleri ile mekanik stresin artması gibi
dezavantajlara sahiptir. Uygun türbin tipi, spesifik proje gereksinimlerine ve rüzgâr
koşullarına bağlı olarak seçilmelidir.
55
KAYNAKÇA
56
ÖZGEÇMİŞ
EĞİTİM
E-POSTA: 1030110259@erciyes.edu.tr
EĞİTİM
E-POSTA: 1030110231@erciyes.edu.tr
EĞİTİM
E-POSTA: 1030110196@erciyes.edu.tr
57