Ekonomi Rehberi Ekonomi Hakkında Size Söylenenler Ve Söylenmeyenler 2nd Edition Ha Joon Chang Full Chapter Download PDF

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 57

Ekonomi Rehberi Ekonomi Hakk■nda

Size Söylenenler ve Söylenmeyenler


2nd Edition Ha Joon Chang
Visit to download the full and correct content document:
https://ebookstep.com/product/ekonomi-rehberi-ekonomi-hakkinda-size-soylenenler-v
e-soylenmeyenler-2nd-edition-ha-joon-chang/
More products digital (pdf, epub, mobi) instant
download maybe you interests ...

Ekonomi Peradaban Ekonomi Politik Pendidikan dan


Keagamaan H Apridar S E M Si

https://ebookstep.com/product/ekonomi-peradaban-ekonomi-politik-
pendidikan-dan-keagamaan-h-apridar-s-e-m-si/

Ekonomi Pasca Perang Prof Dr Apridar S E M Si

https://ebookstep.com/product/ekonomi-pasca-perang-prof-dr-
apridar-s-e-m-si/

Ekonomi Syariah Islam Kajian Akademisi untuk


Implementasi Sukmayadi S E M M

https://ebookstep.com/product/ekonomi-syariah-islam-kajian-
akademisi-untuk-implementasi-sukmayadi-s-e-m-m/

Sejarah Pemikiran Ekonomi Barat dan Islam Kemal Budi


Mulyono S Pd M Pd

https://ebookstep.com/product/sejarah-pemikiran-ekonomi-barat-
dan-islam-kemal-budi-mulyono-s-pd-m-pd/
MSDM Artificial Intelligence dan Ekonomi Kreatif Dr
Muhammad Alkirom Wildan S E M Si Chrmp

https://ebookstep.com/product/msdm-artificial-intelligence-dan-
ekonomi-kreatif-dr-muhammad-alkirom-wildan-s-e-m-si-chrmp/

Hukum Asuransi Kajian Filosofis dalam Pembangunan


Ekonomi Dr Dra Siti Nurbaiti S H M Hum

https://ebookstep.com/product/hukum-asuransi-kajian-filosofis-
dalam-pembangunan-ekonomi-dr-dra-siti-nurbaiti-s-h-m-hum/

Model Ekonomi Syariah Fondasi Sistem Ekonomi Apridar


Rita Meutia

https://ebookstep.com/product/model-ekonomi-syariah-fondasi-
sistem-ekonomi-apridar-rita-meutia/

Ekonomi Uma Penerapan Adat dalam Dinamika Ekonomi


Berbasis Kekerabatan Jacqueline Vel

https://ebookstep.com/product/ekonomi-uma-penerapan-adat-dalam-
dinamika-ekonomi-berbasis-kekerabatan-jacqueline-vel/

K■z■mla Ekonomi Sohbetleri Kapitalizmin K■sa Tarihi 2nd


Edition Yanis Varoufakis

https://ebookstep.com/product/kizimla-ekonomi-sohbetleri-
kapitalizmin-kisa-tarihi-2nd-edition-yanis-varoufakis/
Ekonomi Rehberi
Ha-Joon Chang
Güney Kore doğumlu iktisatçı Ha-Joon Chang kalkınma ekonomisi uzmanı­
dır ve Cambridge Üniversitesi'nde Kalkınma Siyasal Ekonomisi bilim dalın­
da okutman olarak görev yapmaktadır. Chang 2005 yılında Wassily Leonti­
ef Ekonomik Düşüncenin Ufkunu Genişletme Ödülü'ne layık görülmüştür.
Yazarın Türkçe'de Kalkınma Yeniden: Alternatif İktisat Politikaları Elkitabı,
Kalkınma Reçetelerinin Gerçek Yüzü, Kapitalizm Hakkında Size Söylenmeyen 23
Şey ve Sanayileşmenin Gizli Tarihi adlı dört kitabı bulunmaktadır.

Mihriban Doğan

Denizli'de doğdu. Bornova Anadolu Lisesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi En­


düstri Mühendisliği Bölümü'nden mezun oldu. Özel sektörde çeşitli firma­
larda çalışh. 2010 yılından beri çeviri yapmaktadır. Cari Sagan'ın Cennetin
Ejderleri, Robert Winston'un Baş Belası İcatlar, Susan Wise Bauer'in Dünya
Tarihi adlı eserlerini dilimize kazandırmıştır.
Ekonomi Rehberi
Ekonomi Hakkında
Size Söylenenler ve Söylenmeyenler...

Ha-Joon Chang

İngilizceden çeviren:
Mihriban Doğan
Say Yayınlan
Radikal Düşünce

Ekonomi Rehberi / Ha-Joon Chang


Özgün adı: Economics: The User's Guide

© 2014, Ha-Joon Chang

Türkçe hakları Anatolialit Ajans aracılığıyla© Say Yayınları


Bu eserin tüm hakları saklıdır. Tanıhm amacıyla, kaynak göstermek şarhyla
yapılan kısa alıntılar hariç yayınevinden yazılı izin alınmaksızın alınh yapı­
lamaz, hiçbir şekilde kopyalanamaz, çoğalhlamaz ve yayımlanamaz.

ISBN 978-605-02-0493-3
Sertifika no: 10962

İngilizceden çeviren: Mihriban Doğan


Yayın koordinatörü: Levent Çeviker
Editör: Sinan Köseoğlu

Baskı: Lord Matbaacılık ve Kağıtçılık


Topkapı-İstanbul
Tel.: (0212) 674 93 54
Matbaa sertifika no: 22858

1. baskı: Say Yayınları, 2016


2. baskı: Say Yayınları, 2017

Say Yayınlan
Ankara Cad. 22/ 12 • TR-34110 Sirkeci-İstanbul
Telefon: (0212) 512 21 58 • Faks: (0212) 512 50 80
www.sayyayincilik.com • e-posta: say@sayyayincilik.com
www.facebook.com/ sayyayinlari • www.twitter.com/ sayyayinlari

Genel Dağıtım: Say Dağıtım Ltd. Şti.


Ankara Cad. 22/ 4 • TR-34110 Sirkeci-İstanbul
Telefon: (0212) 528 17 54 • Faks: (0212) 512 50 80
İnternet sahş: www.saykitap.com • e-posta: dagitim@saykitap.com
İÇİNDEKİLER

Teşekkür• 9

Giriş
NE GEREGİ VAR?• 13
Neden Ekonomi Öğrenmeniz Gerekiyor?

Aral
BU KİTABI NASIL OKUYABİLİRSİNİZ?• 19

Kısım 1: AŞİNA OLMAK• 23

Birinci Bölüm
YAŞAM, EVREN VE HER ŞEY• 25
Ekonomi Bilimi Nedir?

İkinci Bölüm
PİN'DEN PİN'E• 37
Kapitalizm 1 776 ve 2014

Üçüncü Bölüm
BURAYA NASIL GELDİK?• 51
Kapitalizmin Kısa Tarihi
Dördüncü Bölüm
BIRAKIN, YÜZ ÇİÇEK AÇSIN• 1 05
Ekonomi Bilimi Nasıl "Yapılır'

Beşinci Bölüm
OYUNDAKİ KARAKTERLER• 159
Ekonomik Aktörler Kimlerdir?

Ara II
İLERLEMEK...• 185

Kısım II: EKONOMİ BİLİMİNDEN YARARLANMAK• 189

Alhncı Bölüm
SİZ KAÇ OLMASINI İSTERDİNİZ PEKİ?• 191
Hasıla, Girdi ve Mutluluk

Yedinci Bölüm
BAHÇENİZ NASIL BÜYÜR?• 217
Üretim Dünyası

Sekizinci Bölüm
VEFA-GÜVEN BANKASINDA SORUN VAR• 249
Finans

Dokuzuncu Bölüm
BORİS'İN KEÇİSİ ÖBÜR DÜNYAYI BOYLASIN• 283
Eşitsizlik ve Yoksulluk

Onuncu Bölüm
ÇALIŞAN BİRKAÇ KİŞİ TANIYORUM• 309
Çalışma ve İşsizlik
On Birinci Bölüm
LEVİATHAN MI YOKSA FİLOZOF KRAL MI? • 335
Devletin Rolü

On İkinci Bölüm
"HER ŞEY ÇOK BOL" • 361
Uluslararası Boyut

Sonsöz
YA ŞİMDİ? • 399
Ekonomimizi İyileştirmek İçin
Ekonomi Biliminden Nasıl Yararlanabiliriz

Notlar• 411

Dizin• 435
TEŞEKKÜR

Olabildiğince geniş okur kitlesine hitap eden bir ekonomiye


giriş kitabı yazma fikrini Ağustos 201 1' de, Penguin' de o sıra­
lar editörüm olan Will Goodlad ortaya attı. Will sonra başka
işlere geçti, fakat yeni bir girişim başlatmakla yoğun bir şekil­
de meşgul olduğu sıralarda bile bu kitabın şekillenmesine ve
yazılmasına yardımcı oldu.
Editörüm Laura Stickney olmasa bu kitabı yazmam müm­
kün olmazdı. Sessizlik dönemlerime ve önceki bölümleri tek­
rar tekrar elden geçirmeme katlanmak zorunda kalmak Laura
için herhalde güç olmuştur. Ama bana inandı ve kitabın ya­
zılma sürecinde hem genel hem de editöryel anlamda kibar­
lığı, teşvik edici tutumu ve harika tavsiyeleriyle bana destek
oldu. Ona nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum.
Telif ajansındaki temsilcim lvan Mulcahy her zaman ol­
duğu gibi çok önemli katkılarda bulundu. Özellikle, yazım
süreci ivmesini kaybettiği sırada ben kitaba olan inancımı yi­
tirme tehlikesiyle karşı karşıya kalmışken, kitabın taslağıyla
ilgili önerileri bana çalışma şevki aşıladı.
Amerika Birleşik Devletleri'ndeki editörüm Peter Ginna
da özellikle kitabın son aşamasına ilişkin bana birçok önemli
bilgi verdi.
Çok sayıda arkadaşım bana yardım etti, cesaret verdi,
fakat üç tanesinden özellikle söz etmek istiyorum. Duncan
Green, William Milberg ve Deepak Nayyar bütün bölümleri
(hatta bazılarının birkaç versiyonunu) okuyup son derece ya­
rarlı yorumlarda bulundular. Ayrıca projenin (sayısı hiç de az
olmayan) zor aşamalarında bana moral verdiler.
10 1 Ekonomi Rehberi

Felix Martin kitabın henüz salt bir plandan ibaret olduğu


aşamadan itibaren, şekillenmesine yarayan çok önemli bilgi­
ler temin etti. Ayrıca kitabın birkaç bölümünü okuyarak çok
yararlı yorumlarda bulundu. Milford Bateman kitabın nere­
deyse bütün bölümlerini okudu ve çok yararlı yorumlarını
sundu. Finlay Green de bölümlerin çoğunu okudu, üslubu­
mu geliştirmemi ve yazı dilimi anlaşılması daha kolay hale
getirmemi sağlayacak birçok yöntem önerdi.
Ayrıca kitap planının birkaç versiyonunu veya bazı bö­
lümleri okuyarak yararlı yorumlarda bulunan birçok kişiye
de teşekkür etmek istiyorum: (Alfabetik sırayla) Jonathan
Aldred, Antonio Andreoni, John Ashton, Roger Backhouse,
Stephanie Blankenberg, Aditya Chakrabortty, Hasok Chang,
Victoria Chick, Michele Clara, Gary Dymski, ilene Grabel,
Geoffrey Hodgson, Adriana Kocornik-Mina, David Kucera,
Costas Lapavitsas, Sangheon Lee, Carlos Lopez-Gomez, Tia­
go Mata, Gay Meeks, Seumas Milne, Dimitris Milonakis, Brett
Scott, Jeff Sommers, Daniel Tudor, Bhaskar Vira ve Yuan
Yang.
Doktora öğrencim ve araşhrma asistanım Ming Leong
Kuan kitap için gerekli verilerin elde edilmesi ve işlenmesin­
de son derece etkili, yarahcı ve yardımcı oldu. Bu kitaba "ger­
çek yaşamdaki rakamları" eklemenin ne kadar önemli oldu­
ğunu düşünürsek, Ming Leong'un yardımı olmasa bu kitap
hazırlanamazdı.
Kitabı yazmakla geçen iki yıl boyunca, eşim Hee-Jeong,
kızım Yuna ve oğlum Jin-Gyu çok sıkınh çekseler de benden
sevgi ve desteklerini hiç esirgemediler. Ayrıca Hee-Jeong ve
Yuna da kitabın birçok bölümünü okuyup çok yararlı yorum­
larda bulundular. Jin-Gyu bana sürekli olarak hayatta, Dr
Who, Hercule Poirot and Harry Potter gibi, ekonomi bilimin­
den daha önemli şeyler olduğunu hahrlatıp durdu.
Kore' deki büyük ailemin sevgisi olmasa, İngiltere' deki kü­
çük ailem o metanete sahip olamazdı. Kayınvalide ve kayın-
Teşekkür l ıı
pederim bize sevgilerini ve desteklerini sundular. Kendi anne
babam da bizim için sürekli bir sevgi ve teşvik kaynağı oldu.
Her şeyden önemlisi, onların fedakarlığı ve bana verdikleri
terbiye olmasa ben bugünkü ben olamazdım. Kitabımı onlara
adıyorum.
Neden İnsanlar Ekonomiyle Pek İlgilenmezler?

Bu kitabı elinize aldığınıza göre, büyük ihtimalle, geçici de


olsa ekonomiye bir ilgi duyuyorsunuz demektir. Gene de şu
an bu sahrları biraz kaygı duyarak okuyor olabilirsiniz. Eko­
nomi, fizik kadar olmasa da, çaba isteyen, zor bir alan gibi
görülür. İçinizden bazılarınız, radyoda bir ekonomistin tar­
hşmalı gibi görünen bir sav öne sürdüğünü, ancak yine de
o savı kabullenmiş olduğunuzu hatırlıyor olabilirsiniz; ne de
olsa o uzmandır ve siz ise ekonomi hakkında doğru düzgün
tek bir kitap bile okumamışsınızdır.
Peki, ekonomi gerçekten o kadar zor mudur? Eğer basit
ifadelerle açıklanırsa zor olması gerekmez. Hatta bir önceki
kitabım, Kapitalizm Hakkında Size Söylenmeyen 23 Şey' de, ken­
dimi riske atarak, ekonominin %95'inin sağduyuya dayandı­
ğını; matematik ve jargon kullanımı yüzünden zor gibi göste­
rildiğini ifade ettim.
Ekonomi, meslekten olmayanlara zor görünen tek disiplin
değildir. Biraz teknik yeterlilik isteyen herhangi bir meslekte
(ister ekonomi, ister tesisatçılık, ister hp olsun) meslek içeri­
sindeki iletişimi kolaylaştıran jargonlar meslekten olmayan­
larla iletişimi zorlaştırır. Biraz alaycı bir dille ifade edecek
olursak, bütün teknik mesleklerin, mensuplarının hizmetleri
için talep ettikleri yüksek ücretleri haklı gösterebilmeleri için,
kendilerini olduklarından daha karmaşık gösterme güdüleri
vardır.
Tüm bunları göz önüne aldığımızda bile, ekonomi, halkın
bu alanla uğraşmaya isteksiz olmasını sağlama konusunda
diğer disiplinlerle kıyaslanmayacak ölçüde başarılı olmuştur.
Ekonomi Rehberi

İnsanlar uzman olmasalar da, iklim değişimi, eşcinsel evlili­


ği, Irak Savaşı, nükleer santraller gibi her tür konuda kesin
görüşlerini açıklarlar. Ancak iş ekonomik meselelere gel­
diğinde, birçok kişi kesin bir görüş bildirmek bir yana, ilgi
dahi duymaz. En son ne zaman avronun geleceği, Çin' deki
eşitsizlik veya Amerikan imalat sanayinin geleceği hakkında
tartıştınız? Nerede yaşıyor olursanız olun, bu meseleler, sizin
iş imkanlarınız, maaşınız ve hatta emekliliğiniz üzerindeki
pozitif veya negatif etkileri dolayısıyla, yaşamınız üzerinde
muazzam bir tesire sahip olabilirler, fakat siz muhtemelen
bunlar hakkında ciddi biçimde düşünmemişsinizdir.
Bu ilginç durumun belli bir kısmının açıklanması ekono­
mik meseleleri içgüdüsel olarak sevgi, ayrılık, ölüm ve savaş
kadar cazip bulmamamızdan dolayı olabilir. Bunun nedeni
ise, daha çok, özellikle son yıllarda insanların ekonominin fi­
zik veya kimya gibi bir "bilim" olduğuna inandırılmalarıdır;
yani ekonomide de her şeyin tek bir doğru cevabı vardır ve
dolayısıyla uzman olmayanlar "profesyonel mutabakatı" ka­
bul edip, konu hakkında düşünmekten vazgeçmelidirler. En
popüler ekonomi ders kitaplarından birinin yazarı olan, Har­
vard ekonomi profesörü Gregory Mankiw şöyle der: "Ekono­
mistler kendilerine bilim insanı süsü vermekten hoşlanırlar.
Biliyorum, çünkü genellikle ben de öyle yaparım. Üniversite
öğrencilerine ders verirken, ekonomi dalını bilinçli olarak bir
bilim olarak tanımlarım ki derse başlarken hiçbir öğrencinin
kafasında tanımı net olmayan akademik bir uğraşa giriştiği
düşüncesi olmasın."1
Oysa kitabın ilerleyen bölümlerinde biraz daha açıklığa
kavuşacağı gibi, ekonomi asla fizik veya kimya cinsinden bir
bilim olamaz. Her biri karmaşık realitenin farklı yönlerini
vurgulayan, farklı ahlaki ve politik değer yargıları oluşturan
ve farklı sonuçlara ulaşan çok sayıda ekonomi teorisi var. Üs­
telik ekonomi teorileri odaklandıkları alanlarda dahi, gerçek
dünyadaki gelişmeleri tahmin etmekte sık sık başarısız olur-
Ne Gereği Var?

lar, çünkü kimyasal moleküllerin ve fiziksel nesnelerin aksi­


ne, insanların kendi özgür iradeleri vardır.2
Eğer ekonomide tek bir doğru yanıt yoksa o zaman ekono­
miyi sadece uzmanlara bırakamayız. Bu da her sorumlu vatan­
daşın biraz ekonomi öğrenmesi gerektiği anlamına gelir. Bura­
da kastettiğim şey, kalın bir ders kitabını alıp ekonomideki belli
bir görüşü öğrenmek değil. Ekonomi öğrenirken gerekli olan,
farklı ekonomi savlarını öğrenmek ve belli bir ekonomik koşul­
da, hangi ahlaki değerler ve politik amaçların ışığı altında, han­
gi savın en mantıklısı olduğunu değerlendirecek eleştiri yetisini
geliştirmek. ("Hangi savın doğru olduğunu" demediğime dik­
kat edin.) Bu da ekonomiyi daha önce denenmemiş bir şekilde
ele almayı gerektirir ki kitabımda bunu yaphğıma inanıyorum.

Bu Kitabın Nesi Farklı?

Bu kitabın diğer ekonomiye giriş kitaplarından ne gibi fark­


lılıkları var?
Farklılıklardan biri benim okuyucularımı ciddiye almamdır.
Ve bunda da samimiyim. Bu kitap çetrefilli bir ebedi hakikatin
özeti değildir. Okuyucularımın farklı yaklaşımları mükemmel
biçimde değerlendirebilecekleri inancıyla, ekonomiyi analiz et­
menin farklı yöntemlerini anlatacağım. Ekonominin bir bilim
olup olmadığı veya ekonomide hangi ahlaki değerlerin rol oy­
nadığı (ve oynaması gerektiği) gibi en önemli yöntemsel me­
seleleri ele almaktan kaçınmadım. Olabildiğince, okuyucuları­
mın farklı ekonomi teorilerinin gerçekçilikleri ve olabilirlikleri
hakkında kendi değerlendirmelerini yapabilmeleri amacıyla,
altlarında yatan varsayımları açığa çıkarmaya çalışhm. Ayrı­
ca okuyucularıma, ekonomide rakamların nasıl tanımlanıp bir
araya getirildiklerini de açıklayarak, rakamları bir filin ağırlığı
veya bir çaydanlık suyun sıcaklığı* gibi nesnel bir şey olarak

* Ancak bilimcilere sorduğunuzda, size bu rakamların bile tamamen nes­


nel olmadığım söyleyeceklerdir.
Ekonomi Rehberi

görmemeye teşvik ettim. Özetle, okuyucularıma, ne düşüne­


ceklerinden çok, nasıl düşüneceklerini anlatmaya çalışhm.
Bununla beraber, okuyucunun en derin analiz seviyesine
maruz bırakılması, kitabın zor olduğu anlamına gelmez. Or­
taokul mezunu bir okuyucu, bu kitapta anlahlan her şeyi ra­
hatlıkla anlayabilir. Okuyucularımdan istediğim tek şey, ger­
çekte neler olup bittiğini keşfetme merakı ve birkaç paragrafı
sonuna kadar okuyacak sabır.
Kitabımın diğer ekonomi kitaplarından önemli bir farkı
da gerçek dünya hakkında birçok bilgi içermesidir. "Dünya"
derken gerçekten dünyayı kastediyorum. Kitapta birçok ülke
hakkında bilgi var. Bu, bütün ülkelerin eşit olarak yer aldığı
anlamına gelmiyor. Ancak ekonomiyle ilgili çoğu kitabın ak­
sine, bilgiler bir veya iki ülke veya bir ülke çeşidiyle (örneğin
zengin veya yoksul ülkeler gibi) sınırlı değil. Bilgilerin çoğu
sayı içeriyor: Dünya ekonomisinin büyüklüğü, ne kadarının
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) veya Brezilya tarafından
üretildiği, Çin veya Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin ha­
sılalarının ne kadarıyla yalının yaptıkları, Yunanistan veya
Almanya' daki insanların kaç saat çalıştıkları gibi. Ancak bu,
kurumsal düzenlemeler, tarihi arka plan, normal politika ve­
saireye ilişkin niteliksel bilgilerle tamamlanıyor. Umudum,
bu kitabı kapattıktan sonra okuyucunun ekonominin gerçek
dünyadaki işlevi hakkında biraz fikir sahibi olduğunu söyle­
yebilmesidir.
Bütün okuyucuların bu kitaba çok zaman ayırmaya, en
azından ilk başlarda, hazır olmadıklarının farkındayım. Bu
yüzden, ne kadar zaman ayırabileceğinize bağlı olarak, size
farklı yöntemler önerebilirim.
On dakikanız varsa: Bölüm başlıklarını ve her bölümün ilk
sayfasını okuyun. Bu on dakikanın sonunda, eğer şanslıysam,
birdenbire birkaç saat daha ayırabileceğinizi düşünebilirsiniz.
Birkaç saatiniz varsa: Birinci ve İkinci Bölümlerden sonra
son sözü okuyun, diğer bölümlere de bir göz atın.
Yarım gününüz varsa: Sadece başlıkları, bölüm başlıkları­
nı ve birkaç paragrafta bir yer alan italikle yazılmış özetleri

okuyun. Eğer hızlı bir okuyucuysanız, giriş bölümünü ve her


bölümdeki sonuç tespitlerini de araya sıkıştırabilirsiniz.
Baştan sona okuyacak zaman ve sabrınız varsa: Lütfen öyle ol­
sun. En çok böyle etkili olur. Beni de çok mutlu edersiniz. An­
cak bu takdirde bile fazla ilginizi çekmeyen parçaları atlayıp,
sadece bu parçalardaki başlıkları okuyabilirsiniz.
Ekonomi bilimi nedir?
Konuya aşina olmayan bir okuyucu, ekonomi biliminin eko­
nomiyi incelediğini sanabilir. Ne de olsa, kimya kimyasalları,
biyoloji canlıları, sosyoloji de toplumu incelediğine göre, eko­
nomi de ekonomiyi inceliyordur herhalde.
Ancak günümüzdeki en popüler ekonomi kitaplarından
bazılarına göre, ekonomi biliminin işi hiç de ekonomiyi ince­
lemekle sınırlı değildir. Onlara göre, ekonomi bilimi "Yaşam,
Evren ve Her Şey" ile ilgili En Büyük Soru'ya yanıt arar; tıpkı
2005'te filmi de çekilen, başrolde "Hobbit" Martin Freeman'ın
oynadığı, Douglas Adams'ın kült komedi bilim kurgusu
Otostopçunun Galaksi Rehberi'nde olduğu gibi.
Görünmeyen Ekonomist adında başarılı bir kitap yazmış
olan, Financial Times yazarı Tim Harford' a göre ekonomi bili­
mi yaşamla ilgilidir. Harford ikinci kitabına da Hayatın Man­
tığı adını vermiştir.
Hiçbir ekonomist ekonomi biliminin evreni açıklayabildiği­
ni henüz iddia etmemiştir. Evren şimdilik, yüzyıllardır alanla­
rını gerçek bir bilim yapma arzusu içindeki çoğu ekonomistin
örnek aldığı fizikçilerin çöplüğü olarak kalmışbr.* Ancak bazı
ekonomistler biraz yaklaşarak, ekonomi biliminin "dünya" ile
ilgili olduğunu iddia etmişlerdir. Örneğin Robert Frank'in po­
püler Economic Naturalist serisinin ikinci kitabı How Economics
Helps You Make Sense of Your World (Ekonomi Bilimi Dünyanızı
Anlamlandırmanıza Nasıl Katkıda Bulunur) adını taşır.
Sonra bir de Her Şey kısmı var. Hayatın Mantığı'nın alt baş­
lığı Her Şeye Dair Yeni Ekonomi Biliminin Ortaya Çıkışı' dır. Ste-

* Bu fizik kıskançlığı olarak bilinir.


2s I E konomi Reh beri

ven Levitt ile Stephen Dubner'in yazdığı Görünmeyen Ekonomi


(muhtemelen zamanımızın en çok tanınan ekonomi kitabı) alt
başlığına bakılacak olursa dünyada işlerin nasıl yürüdüğüne
ilişkin bir araştırmadır. Robert Frank de iddiasında çok daha
alçakgönüllü olmasına rağmen aynı fikirdedir. Economic Na­
turalist serisinin ilk kitabına, sadece Neden İktisat Hemen He­
men Her Şeyi Açıklar alt başlığını koymuştur (sözcüklerin altı­
nı ben çizdim).
İşte, bunun gibi şeyler. Ekonomi (hemen hemen) Yaşam,
Evren ve Her Şey ile ilgilidir.*
Şöyle bir düşünün: Bu, ekonomist olmayan kişilerin çoğu­
nun, ana işi olarak gördüğü bir şeyde, yani ekonomiyi açık­
lamakta ilginç bir biçimde başarısız olmuş bir alandan gelen
bir iddiadır.
2008 mali krizi yaklaşırken, ekonomistlerin çoğunluğu,
dünyaya, piyasaların nadiren hata yaptıklarını ve modem eko­
nominin piyasalarda olabilecek bu birkaç pürüzü giderecek
yöntemleri bulduklarını açıklıyorlardı; 1995 Nobel Ekonomi
Ödülü'nü** kazanmış Robert Lucas, 2003'te, "bunalım önleme
sorununun çözüldüğünü" ilan etmişti.1 Öyle ki çoğu ekonomist
2008 küresel mali krizine tamamen hazırlıksız yakalandı.*** Sa­
dece bu da değil, bu krizin süregelen sonuçlarına doğru düz­
gün çözümler bulmakta da başarısız oldular.

* Aklıma gelmişken, bunun ekonomistlerin işini gerçekte kolaylaşhrması


gerekir, çünkü En Büyük Soru'nun yanıtım biliyoruz: 42. Ancak bu ko­
nuyu şu an için bir tarafa bırakalım.
** Nobel Ekonomi Ödülü gerçek bir Nobel ödülü değildir. On dokuzuncu
yüzyıl sonunda İsveçli sanayici Alfred Nobel'in başlathğı orijinal No­
bel Ödüllerinin (Fizik, Kimya, Fizyoloji, Tıp, Edebiyat ve Barış) aksine,
ekonomi ödülünü, 1968'de İsveç Merkez Bankası (Sveriges Riksbank)
başlattı; dolayısıyla resmi olarak Alfred Nobel Anısına Ekonomi Bilim­
leri Sveriges Riksbank Ödülü olarak anılır.
*** Ancak bu da, bir zamanlar "ekonomik tahminlerin tek fonksiyonunun
astrolojiye itibar kazandırmak" olduğunu söyleyen merhum John Ken­
neth Galbraith'i (1908-2006) pek şaşırtmazdı.
Yaşam, Evren ve Her Şey

Bütün bunlar dikkate alındığında, ekonomi bilimi ciddi


bir megalomani vakasından mustarip gibidir. Bir disiplin
kendi alanını bile doğru dürüst açıklayamazken nasıl olur da
(hemen hemen) her şeyi açıkladığını iddia edebilir?

Ekonomi Bilimi Akılcı Tercihleri İnceler...

Benim haksızlık ettiğimi düşünüyor olabilirsiniz. Bütün bu


kitaplar büyük bir pazara arz edilmiyor mu? Yayıncılar, okur­
ları çekmek için kıran kırana rekabet etmiyor ve bu nedenle
abarhlı reklamlar yapmıyorlar mı? Kuşkusuz, diye düşüne­
bilirsiniz, ciddi akademik söylemler ekonomi biliminin "her
şey" hakkında olması gibi büyük bir iddiada bulunmazlar.
Bu kitapların reklamı yapılır. Ancak mesele bunların rek­
lamının belli bir şekilde yapılmasıdır. Reklamın mesajı "eko­
nomi bilimi ekonomiyle ilgili her şeyi açıklar" gibi bir şey
olabilirdi, ama değildir, daha çok "ekonomi bilimi sadece
ekonomiyi değil her şeyi açıklar" gibi bir şeydir.
Yanıltıcı reklamların bu şekilde olmasının nedeni, şu anda
baskın ekonomi ekolü olan neoklasik ekolün ekonomiyi ta­
nımlama biçimidir. Değişik varyasyonlarının halen kullanıl­
dığı klasik neoklasik ekonomi tanımı Lionel Robbins'in 1932
tarihli An Essay on the Nature and Significance of Economic Sci­
ence (Ekonomi Biliminin Doğası ve Önemi Üzerine Bir Dene­
me) adlı kitabında yapılmıştır. Bu kitapta, Robbins ekonomi
bilimini, "amaçlar ile alternatif kullanım alanları olan az bu­
lunur araçlar arasındaki bir ilişki olarak, insan davranışlarını
inceleyen bilim" şeklinde tanımlamıştır.
Bu görüşte, ekonomi bilimi amacından çok teorik yakla­
şımıyla tanımlanır. Ekonomi bilimi akılcı tercihleri, yani az
bulunur araçları kullanıp azami sayıda amaca ulaşmayı sağ­
layacak, bilinçli, sistematik hesaplama temeline dayanan ter­
cihleri inceler. Hesaplamanın konusu, ekonomist olmayan­
ların tanımlayacağı şekliyle, iş, para veya uluslararası ticaret
gibi sadece "ekonomik" meseleler değil, herhangi bir şey ola-
Ekonomi Rehberi

bilir. Bunlar 1992 Nobel Ekonomi Bilimi Ödülü sahibi ünlü


Chicagolu ekonomist Gary Becker'in yazmış olduğu gibi,
evlilik, çocuk sahibi olma, suç veya ilaç bağımlılığı olabilir.
Becker 1976 tarihli kitabına The Economic Approach to Human
Behaviour (İnsan Davranışlarına Ekonomik Yaklaşım) adını
vermekle, gerçekte ekonomi biliminin her şeyle ilgili olduğu
mesajını veren yanıltıcı reklama başvurmadan fikrini belirti­
yordu.
Eleştirenler tarafından "ekonomi emperyalizmi" adı veri­
len, bu ekonomiyi her şeye uygulama trendi, son zamanlarda
Görünmeyen Ekonomi gibi kitaplarda zirveye ulaşmıştır. Gö­
rünmeyen Ekonomi'nin çok az bir kısmı, çoğu insanın gerçekte
tanımlayacağı şekliyle ekonomik meseleler hakkındadır. Ki­
tapta Japon sumo güreşçileri, Amerikalı öğretmenler, Chica­
go' daki uyuşturucu çeteleri, televizyon bilgi yarışması En Za­
yıf Halka' daki yarışmacılar, emlakçılar ve Klu Klux Klan' dan
bahsedilir.
Çoğu insan, emlakçılar ve uyuşturucu çeteleri hariç, bu
karakterlerin ekonomiyle hiçbir alakaları olmadığını düşünür
(ve ayrıca yazarlar da bunu kabul ederler). Ancak günümüz­
deki çoğu ekonomistin bakış açısına göre, Japon sumo gü­
reşçilerinin birbirlerine yardım etmek için dolap çevirmeleri
veya Amerikalı öğretmenlerin kendilerini daha başarılı gös­
termek için öğrencilerinin notları üzerinde tahrifat yapma­
ları gibi şeyler, Yunanistan'ın avro bölgesinde kalıp kalma­
ması gerektiği, akıllı telefon pazarında Samsung ile Apple'ın
kavgaları veya İspanya' daki genç işsizlerin oranını (şu anda
%55'in üzerinde) nasıl düşürebileceğimiz gibi meseleler ka­
dar ekonomi biliminin meşru meseleleridir. Ekonomistler açı­
sından, söz konusu "ekonomik" meseleler, ekonomi bilimin­
de ayrıcalıklı konuma sahip değildir; bunlar, sadece ekonomi
biliminin açıklayabileceği birçok şeyin bir kısmıdır (pardon,
her şeyin bir kısmı diyecektim), çünkü ele aldıkları konuları,
ana fikrinden çok teorik yaklaşım yönünden açıklarlar.
Yaşam, Evren ve Her Şey

... Yoksa Gerçekten Ekonomiyi mi İnceler?


Ekonomi biliminin, şu ana kadar zımnen ifade etmekte oldu­
ğum bariz bir alternatif tanımı da ekonomiyi incelediğidir.
Ancak, ekonomi nedir?

Ekonomi parayla ilgilidir. Gerçekten öyle midir?


Çoğu okuyucu için en sezgisel tanım şu olabilir: Ekonomi
parayla ilgili her şeydir (parasız olmak, para kazanmak, para
harcamak, tüketmek, para biriktirmek, borç almak ve öde­
mek). Bu pek doğru olmasa da ekonomi ve ekonomi bilimi
hakkında düşünmek için iyi bir başlangıç noktasıdır.
Ekonomi parayla ilgilidir dediğimizde, aslında bahsettiği­
miz fiziksel para değildir. Fiziksel para (ister banknot ister
altın akçesi ister eskiden bazı Pasifik adalarında para yerine
kullanılan ve hareket ettirilmesi neredeyse mümkün olmayan
devasa taşlar olsun) yalnızca bir semboldür. Para, toplumu­
nuzda yaşayan diğer insanların size borçlu oldukları şeylerin
bir sembolü veya toplumun kaynaklarının belli bir miktarı
üzerinde sizin iddia ettiğiniz haktır.2
Para ve diğer finansal hak iddialarının (sonraki bölüm­
lerde açıklayacağım şirket hisseleri, türev ürünler ve birçok
karmaşık finansal ürünün) yaratılması, satılması ve satın alın­
ması, ekonomi biliminin devasa bir alanı olan finansal ekono-
.
'

miye girer. Günümüzde finans sektörünün birçok ülkedeki


baskın konumu dikkate alındığında, birçok insanın ekonomi
bilimini finansal ekonomiyle bir tutması anlaşılır bir şeydir,
fakat aslında bu, ekonominin sadece küçük bir bölümüdür.
Para yaratmanın (ya da kaynaklar üzerinde hak iddia et­
menin) birkaç yolu vardır. Ve ekonomi biliminin büyük kısmı
bununla ilgilidir.

Para elde etmenin en bilinen yolu bir iş bulmaktır


Para elde etmenin en bilinen yolu, eğer paralı bir ailede
doğmadıysanız, bir iş bulup (ya da bir iş kurup) bundan para
Ekonomi Rehberi

kazanmaktır. Bu yüzden ekonomi biliminin çoğu, işler ile


ilgilidir. Meslekler hakkında farklı perspektiflerden derinle­
mesine düşünebiliriz.
İşler, çalışanın bakış açısından anlaşılabilir. İşinizin olup
olmaması ve bu işten ne kadar para kazandığınız, sahip ol­
duğunuz becerilere ve bu becerilere ne kadar talep olduğuna
bağlıdır. Futbolcu Cristiano Ronaldo gibi çok nadir becerile­
riniz olduğu için çok yüksek ücret alabilirsiniz. Birileri sizin
yaptığınız işi 100 kat daha hızlı yapan bir makine icat etti­
ği için (Roald Dahl'ın eserinden uyarlanan 2005 yılı yapımı
Charlie'nin Çikolata Fabrikası* adlı filmde, Charlie'nin babası,
diş macunu kapağı takıcısı Bay Bucket'ın başına geldiği gibi)
işinizi kaybedebilirsiniz (yani işsiz kalabilirsiniz). Ya da ör­
neğin Çin' den yapılan ucuz ithalatlar yüzünden şirketinizin
para kaybetmesi nedeniyle, düşük bir ücreti veya kötü çalış­
ma koşullarım kabul etmek zorunda kalabilirsiniz. Yani bi­
reysel seviyede dahi meslekleri anlayabilmek için, beceriler,
teknolojik yenilikler ve uluslararası ticaret hakkında bilgi sa­
hibi olmamız gerekir.
Ücret ve çalışma şartları, ayrıca emek piyasasının alanım
ve özelliklerini değiştiren "politik" kararlardan da derin­
den etkilenir (sonuçta ekonomi bilimi ile politika arasında­
ki sınır belirsiz olduğu için "politik" kelimesini tırnak içine
aldım, ancak bu ileriki bölümlerin konusu; Bölüm l l'e ba­
kın) . Doğu Avrupa ülkelerinin Avrupa Birliği'ne girdikten
sonra, emek piyasalarındaki işçi arzının aniden artmasının,
Batı Avrupalı işçilerin ücret ve davranışları üzerinde mu­
azzam etkileri olmuştur. On dokuzuncu yüzyılın sonları ile
yirminci yüzyılın başlarındaki çocuk işgücü kısıtlamasının
tam tersi bir etkisi olmuş, işgücü piyasasının sınırları da­
ralmıştır; birdenbire potansiyel işçilerin büyük bir kısmı
işgücü piyasasının dışında kalmıştır. Çalışma saatlerinin,

* Romanda, Bay Bucket'ın işini kaybetmesinin nedeni, onun yerine geçe­


cek bir makine alınması değil, fabrikanın iflas etmesidir.
Yaşam, Evren ve Her Şey

çalışma koşullarının ve asgari ücretlerin düzenlenmesi,


mesleklerimizi etkileyen daha az çarpıcı "politik" kararlara
örnek olarak verilebilir.

Ayrıca ekonomide süregelen çok miktarda para transferi de vardır


İş sahibi olmanın yanı sıra, transferler yoluyla da (yani
size verilmesiyle) para elde edebilirsiniz. Bu nakit veya "ayni
olarak", yani belli malların (örneğin yiyecek) veya hizmetle­
rin (örneğin ilkokul eğitimi) doğrudan temini şeklinde olabi­
lir. İster nakit ister ayni olsun, bu transferler çok farklı şekil­
lerde yapılabilir.
Bir de "tanıdığınız insanların" yapbkları transferler var­
dır. Bunlar, anne-babaların çocuklarına desteği, yaşlı aile üye­
lerinin bakımı, yerel topluluk üyelerinin, örneğin kızınızın
düğünü için verdikleri hediyeler olabilir.
Ayrıca, yabancılara gönüllü yapılan transfer olan hayırse­
ver bağışları vardır. İnsanlar, bazen bireysel bazen de toplu
olarak (kurumlar veya dernekler aracılığıyla) başkalarına
yardım eden hayır kurumlarına bağışta bulunurlar.
Miktar açısından, bağışta bulunmak, insanlara para yar­
dımında bulunmak için bazı insanlardan vergi alan devletin
yapbğı transferlerin kat kat gerisinde kalır. Bu yüzden ekono­
mi biliminin çoğu, doğal olarak, bu şeylerle veya kamu eko­
nomisi olarak bilinen ekonomi bilimi alanlarıyla ilgilidir.
En yoksul ülkelerde dahi, kötü durumda olanlara (örneğin
yaşlılar, engelliler ve yoksullara) para ve ayni yardım yapıl­
masına (örn. bedava tahıl verilmesine) yönelik devlet prog­
ramları vardır. Ancak zengin toplumlarda, özellikle Avrupa
ülkelerinde, çok daha geniş kapsamlı ve miktar yönünden
çok daha cömert transfer programları vardır. Bu refah dev­
leti olarak bilinir ve kademeli vergilendirmeye (daha çok
kazananların gelirlerinin daha büyük bir oranını vergi olarak
ödemeleri) ve genel yararlara (sadece en yoksullar veya en­
gelliler değil, herkesin asgari bir gelire sahip olması ve sağlık
Another random document with
no related content on Scribd:
The Project Gutenberg eBook of Suomen historia
This ebook is for the use of anyone anywhere in the United States
and most other parts of the world at no cost and with almost no
restrictions whatsoever. You may copy it, give it away or re-use it
under the terms of the Project Gutenberg License included with this
ebook or online at www.gutenberg.org. If you are not located in the
United States, you will have to check the laws of the country where
you are located before using this eBook.

Title: Suomen historia


Koetteeksi kerrottu lyhykäisessä järjestyksessä

Author: Juhana Fredrik Cajan

Release date: February 29, 2024 [eBook #73076]

Language: Finnish

Original publication: Helsinki: G. O. Wasenius, 1840

Credits: Jari Koivisto

*** START OF THE PROJECT GUTENBERG EBOOK SUOMEN


HISTORIA ***
SUOMEN HISTORIA

Koetteeksi kerrottu lyhykäisessä järjestyksessä

Kirj.

J. F. KAINONEN [Juhana Fredrik Cajan]

Helsingissä, G. O. Vaseniuksen präntistä, 1839-1840.

Präntättäköön: J. M. af Tengström.

Suomalainen sananlasku:

Jumalalla onnen ohjat,


Luojalla lykyn avaimet;
Vaan ei Kateen kainalossa,
Pahansuovan sormen päässä.
Esipuhet.

Tässä annetaan nyt Suomen rakkaille asujamille ensimmäinen


yritet kotimaan muinaisten asiain kertomiseen omalla kielellä ja
vähän pitemmässä järjestyksessä. Ennen ei ole tiettävästi
kotohistoriallisessa aineessa Suomalaisille Lukijoille kirjoitettu
muuta, kun aivan vaillinaisia Ajantietoja, joita Virsikirjoissa ja joskus
erittäinki on präntätty, paitsi sitä lyhykäistä osotusta entisissä Turun
Viikko-sanomissa.

Syy tähän koetteeseen oli seuraava. Kun Mehiläisen toimittaja,


Herra Tohtori Lönnroti, kuukauskirjassaan tahtoi antaa Suomalaisille
maanmiehillensä tietoja kotimaan tapahtuneista asioista,
ensimmäisistä ajoista ja nykyiseen aikaan asti, eikä ollut hänellä
itsellään, muilta Suomen kielen ja muinaistiedon karttumista
tarkoittavilta teiltänsä, tähän tilaa ja joutoa, niin vaati hän minua
asiaan ryhtymään. Samalla antoi hän valmiiksi kirjoitettuna avuksi,
mitä Historiassa sivv. 1-12 ja 65-71 löytyy luettavana, joka siis on
hänen tekoa, paitsi muutamia muutoksia sanain kirjoittamisen
laadussa. Alkutarkoituksena oli suomentaa v. 1832 Turussa
präntättyä ruotsinkielistä opetuskirjaa, nimellä: Lärobok i Finlands
Historia och Geografi, ja siihen lisäillä muista kirjoista, mitä olisi
asiaan sopivaista ja maanmiehille tietä tarpeellista. Alakirjoitettu,
joka ei katsonut voimainsa määrää, rupesi työhön. Mutta työn alla
havaitsi hän, kuinka oli vaikeata solmeta yhteen muista kirjoista
otetuita tietoja suomennettavan kirjan kanssa, ja hänen täytyi
melkein kokonaan poiketa mainitun kirjan kerrontalaadusta ynnä
ruveta tavallaan uutta umpitietä puhkomaan. Turun pispat pantiin
kokoonpitäväksi perusteeksi, ja Ruotsin ynnä Venäjän Historian
päätapahtumat ylisen Maanhistorian kanssa yhdistäväksi siteeksi,
niinkuin senlaista Suomen Historian kirjoituslaatua jo kotvan onki
pidetty asianomaisimpana. Paitsi kirjan sisässä nimitetyitä lähteitä,
joista Porthaani, Tengströmit ja Hippinki erittäin ovat mainittavat, ovat
kerrotut tiedot Reinin, Arvidssonin, Ryhsin, Lehnbergin ynnä
muittenki tänne koskevista kirjoituksista keksityt ja kootut. Niin on
tämä historiallinen koetet syntynyt, aina joka kuukauden Mehiläis-
osaksi kokoonajateltu ja valmistettu, eikä ole pitemmän ajan mietintä
hänellä ollut osana. Sentähden onki siinä epätasaisuus ja horjuva
järjestyksen hakeminen tavattava, jota olemme kirjoituksessa
Suomen Historian Pääkappaleista kokeneet oikasta, osottain siinä
samalla, alkavaisen hyväksi, lyhykäisen silmänteen koko Historian
sisälläpidosta. Muuten on tämä Historia loppupuolella, jossa sen
pitäisi olla pisimmän, kuitenki lyhykäisimmästi kerrottu, johonka on
syynä, että tahdoimma viimmevuodella lopettaa koko Historian ja
että aika ja sia ei pitempätä lausetta suvannut eikä sietänyt.

Valmistaissa tätä tekoamme ovat, niin asiain tutkiminen ja


järjestäminen, kun kielenki taintumattomuus tämänlaisiin kirjoituksiin,
ja vielä lisäksi osaamattomuus ja tottumattomuus kirjoittajan
puolelta, ottaneet valistä hyvinki kovaan, eikä ole tässä voitu kun
asioita vähän sinnepäin suunnitella. Virheitä nimein
suomentamisessa, pränttivirheitä ja muita vikoja on monta, ja niistä
ovat tähdellisimmät työn lopulla parannetut, sitä myöten kun ne ovat
silmään pystyneet. On ehkä muitaki tähdellisiä, joit'ei ole havattu.
Edellämainituista ja muistaki syistä emme pidä tätä Historiata vielä
tässä tilassaan aivan soveliaana Suomen yhteiselle kansalle
luettavaksi; vaan olkoon hän paremman, soveliaamman
edelläkävijänä. Minkä olisimma mielellämme suoneet on, että ne
vaikutukset ja uudistukset, kun Jumalan Henki on
evangeliumillisessa Seurakunnassansa tuon tuostaki aina
matkaansaattanut, ja jonka ainoastaan ennättäväiset vaikutukset
pakanaisen ja paavilaisen ajan pimeydessä ovat tavattavat,
paremmin olisivat tulleet silmäin eteen pannuksi. Ne, ja niiltä siitetty
sisällinen Seurakunta, ovat Historian ytimeksi luettavat; niistä on
kaikki laitokset, tapahtumat, kansalliset menestykset ja rasitukset
ymmärrettävät; ne ovat ne, kun elähyttävät koko Historian ja antavat
sille oikian arvonsa. Mutta niitä asioita ei ole tässä kun
lyhykäisimmästi viittailtu, sillä niihin tarvittaisiin suuri valo ja tarkka
tutkiminen, eikä ole meissä ollut sen täyttäjätä, ja olemme sentähden
ennemmin vaikenneet, kun niin korkioista asioista pahasti ja
ikääskun tuulta pieksäin puhuneet. Sen vaan tiedämmä, että missä
Seurakunnassa Kristinusko puhtaana elää ja vaikuttaa, sen
Historiasta, jos se oikein kirjoitettaisiin, olisi määrättömästi oppia
saatavana.

Lopuksi tulee mainita, että Suomen Historiassa oppineimpia


miehiä on tarpeellisten kirjain lainaamisella, joskus neuvoillansaki,
tätä yritystä edesauttaneet, josta heille tässä sydämellisen kiitoksen
kannamme.

Helsingissä Kesäkuulla v. 1840.

J. F. Kainonen.
SUOMEN HISTORIAN
PÄÄKAPPALEET.

Johdatus (Muistutus).

Pakanaisuskon Aika.

Tietämättömiltä ajoilta ennen Vapahtajan syntymätä niin vuoteen


1157 jälkeen Vapahtajan. Usko on pakanainen ja seisoo Luonnon
jumaloittamisessa. Suomalaisten muutot ja asettaumiset. Heidän
ensimmäiset tapaukset ja elämänlaatu.

1. Suomalaisten perisuku ja muutto nykyisille asunmaillensa.

Suomalaisia kansoja peittää aikanansa koko Pohjais-Aasian


lakeuden. Mitenkä niitten oli laita muitten Aasialaisten kansain
suhteen. Mitenkä ne arvattavasti levesivät, joko itäänpäin Amerikaan
(e. m. Gröönlannilaiset), eli länteenpäin Euroopaan, elikkä myös jäi
heistä joukkoja Siperiaan. Syy heidän eroamiseen. Mitenkä nämät
kansat Hunnein, Avarein, Hunkarilaisten ja Suomalaisten nimellä
kulkevat kunne kuki Euroopassa, ja mitenkä Lappalaiset ynnä
varsinaiset Suomalaiset, jotka asuskelivat pohjaisimpina kaikista,
nykyisen Venäjän maan läpi lähenevät nykyisiä asunmaitansa,
jättäin Uralitunturin ja Volkajoen seuduille pienempiä lahkokansoja
jälellensä.

2. Suomalaisten asettauminen maassansa ja heidän ensimmäiset


vaiheet.

Varsinaiset Suomalaiset, joista Lappalaiset alusta pitäin jo


näyttävät olleen eroitettuna, jakautuivat kahtehen joukkoon,
Hämäläisiin ja Karjalaisiin. Hämäläisten laumaan kuuluivat nykyisen
Turun puolessa asuvat Suomalaiset eli Sumit, ja myskin luultavasti
Virolaiset alkuperäsin. Karjalaisille näyttävät Permiäläiset ja
Kainulaiset (ynnä myöhemmäiset Savolaiset) olleen lähimpiä
kansalaisia. Mitenkä nämät nimitetyt kansalahkot asettautuivat. Ketä
ennen esivanhempaimme tännetuloa asui Suomen niemellä.
Permiäläisten tila.

a) Hämäläiset.

Hämäläiset (Jämit) ynnä Suomalaiset (Sumit) ja heidän


ensimmäiset sodat, enimmiten Novgorodin kanssa.

b) Karjalaiset.

Heidän ystävällisyys Venäläisten kanssa ja sodat niitä vasten.

c) Kainulaiset.

Heidän maata kutsuttiin ulkokansoissa Kväänlanniksi. Eriäminen


Karjalaisista ja asettuminen kahdenpuolen Pohjanlahta. Sodat
Ruotsia
(ja Norjaa) vasten Karjalaisten kanssa, sittä Karjalaisia vasten
Norjalaisten kanssa. Faravidi. Thuorolfi Kveldulfssoni. Anundi
sodittaa
Kainulaisia.

3. Suomalaisten pakanainen usko.

Sen lyhykäinen osotus. Mitenkä se meihin asti säilyneistä loihtu-,


tarina- ja laulurunoista ynnä muistaki tiedon lähteistä on tutkittava ja
saatava.

4. Suomalaisten pakanaisaikaset tavat ja laitokset.

Mitenkä ne olivat heidän senaikuisen uskonsa kanssa


yhtäpitäväiset. Monesta nykyisen Suomen kansan tavasta voipi
taappäin päättää heidän senaikuisehen elämänlaatuun. Mistä muut
tiedot tähän tutkintoaineeseen ovat saatavat. Kauppa
Skandinavilaisten ja Slavjanein ynnä muittenki kanssa.

Paavinuskon Aika.

Tämä aika kestää vuodesta 1157 vuoteen 1523, niinmuodoin 366


vuotta.
Kristinusko tulee Suomeen, ehk'ei vielä puhtahassa muodossansa.
Ruotsi
panee Suomen allensa ja tuopi sinne oman maansa lait ja asetukset.
Paavinusko muodostaa kaikki luontonsa mukaan.

1. Suomen valloittamisen aika (v. 1157-1323, eli 166 vuotta).

Mitenkä pakanallisuus vielä on vallallansa, jota vastaan


Kristinusko sotii. Suomalaisten nimi alkaa tulla yhteiseksi kansan
nimeksi. Ruotsin tila kun lätee Suomea valloittamaan.
a) Ensimmäisestä Ruotsalaisten valloitusretkestä Thuomas
pispaan saakka (v. 1157-1209.)

Ruotsin Kuninkaat: Sverkerin ja Erikin sukukunnat. Erikki IX Pyhä


(k. 1160)

Suomen pispat ja heidän ajan päätapahtumat:

1. Pyhä Henrikki.

Hän on pispa Upsalasta ja tulee Suomeen Kuningas Erikki IX


kanssa, joka valloittaa osan maastamme sekä rakentaa Turun
linnan. Erikki muuttaa tänne Ruotsalaisia. Henrikki saarnaa
Kristinuskoa ja murhataan v. 1158.

Kaarle Sverkerssoni (k. 1168) Voitti Danskan Prinssin Maunus


Henrikssonin, Erikki IX tappajan, joka jo oli vähän aikaa ollut
hallituksissa. Knuuti Erikssoni (k. 1195). Löi Kaarle Sverkerssonin
ynnä Vastakuninkaat Kolin ja Burislefin.

2. Rudolphi.

Novgorodin ruhtinas Sviatoslava lyöpi Ruotsalaiset vuonna 1164


Voronajoen luona. Novgorodilaiset yllyttävät pakanoita Suomen
kristiseurakuntaa hävittämään. Paavi Aleksanderi III:nen bulla.
Rudolphi tapetaan v. 1178 Kuureilta (Karjalaisilta).

3. Folkviinus.

Viissata Vasileivitsa käypi v. 1186 Jämein maata hävittämässä.


Heti perästä Karjalaiset Määlarijärven seuduilla Ruotsia rosvomassa.
Tappavat pääpispan Johanneksen. Tukhulmia aletaan rakentaa
tämänlaisten rosvomisten esteeksi.
Sverkeri Kaarlssoni (k. 1210).

Novgorodilaiset hävittävät hirmuisesti Suomensa v. 1191 (eli


1198), polttavat vastaperustetun Turun kaupungin ja sortavat pian
kokonaan sen vielä heikon kristiseurakunnan maassamme.

b) Thuomas pispasta Ruotsalaisten toiseen valloitusretkehen


saakka Suomeen (v. 1209-1249.)

Erikki X Knuutssoni (k. 1216). Johani Sverkerssoni (k. 1222).

Erikki XI Erikssoni (Sammalkieli ja Nilkku). — Vastakuningassa:


Knuuti Johanssoni (Pitkä). Folkungein kapina lakkaa v. 1248. Erikki
XI kuolee v. 1250.

4. Thuomas,

Englannista, oli ennen jo työskennellyt Suomessakun saapi Paavi


Innocentius III:lta v. 1109 vahvistuksen pispanvirkaan. Paavi
Honorius III:nen v. 1221 kirjoitetusta bullasta nähdään, mitenkä
pakanat jo heti alusta väijyvät Suomen seurakuntaa. Vasilei
Vsevolodovitsa Novgorodista käypi v. 1227 Suomea hävittämässä.
Hämäläiset puoleltansa karkaavat 3000:nen miehen kanssa
Venäjälle Issadya ja Aunusta vasten, mutta meneytyvät sillä
matkalla. Thuomas levittää innolla Kristinuskoa ja perustaa sen
uudestansa Suomessa. Paavi Gregorius IX:nen bullat. Ne osottavat,
mitenkä pakanat väijyvät Suomen kristiseurakuntaa ja mitenkä Paavi
piti sen asioista huolta. Pispanistuin muutetaan Nousiosta
Räntämäelle. Gregorius kehoittaa ensistä Kalpaveljejä Virosta, sittä
Skandinavian asujamia, ristisotaan Suomen pakanoita vasten. V.
1240 karkaaki Ruotsalaisia, Norjalaisia, Suomalaisia ja Hämäläisiä
Venäjälle, mutta Ruhtinas Aleksanderi lyöpi heidät Nevajoella ja
saapi siitä Nevskin kunnianimen. Saksan Ritarit perustavat Koporin
linnan. Thuomas saapi anottuansa päästön pispanvirasta v. 1245,
pakenee Venäläisten ja Karjalaisten käsistä Gotlanniin ja kuolee v.
1148 Visbyyssä.

5. Beero I.

Viholliset ahdistavat häntä Suomessa, mutta hän saapi apua


Ruotsista.

c) Ruotsalaisten toisesta valloitusretkestä Suomeen niin


kolmantehen saakka (v. 1249-1293.)

Folkungein sukukunta. Valdemari (k. 1302.) Hänen isä Birgeri


Jaarli, Riikin hallitsijana kuolemaansa asti v. 1266, jakaa
Herttuakuntia muille pojillensa.

Ennen Beeron aikoja oli sisällinen heikkous estänyt Ruotsin


Kuninkaita Suomea auttamasta. Nyt tulee v. 1249 Birgeri Jaarli
Suomeen, perustaa Hämeenlinnan ja jättää Ruotsalaisia
Uusmaahan asumaan. Hämäläiset tunnustavat Kristinuskon. V. 1256
käypi sotajoukko Suomesta ja alkaa rakentaa linnaa Nevajoen
suulla; mutta Aleksanderi Nevski ajaa heidät matkoinsa ja lähtee
vielä seuraavana talvena Hämeeseen, jota hävittää. Beero antaa
osan tuloistansa Ruotsin Kuninkaalle ja kuolee noin v. 1258.

6. Ragvaldi I.

Suomalaisten täytyy antaa ruvanapua (maatskottia) papistollensa.


Ragvaldi kuolee v. 1266.

Maunus Laduloosi (k. 1290.) Nosti kapinan veljeänsä Valdemaria


vasten.
Kuningas Svealaisten yli v. 1276 ja koko Ruotsin vallassa v. 1279.

7. Katillus.

Pohjassa käyvät Karjalaiset ja Kainulaiset sotia Norjalaisten


kanssa. Pirkkalaiset saavat v. 1277 Kuningas Maunus Laduloosilta
luvan panna Lappalaiset Pohjanmaalla allensa. Samaan aikaan
tulee myös Pohjanmaa Turun hiippakunnan alle, s.o. täytyy ottaa
Kristinuskon ja antauta Ruotsin alamaiseksi. Karjalaisiaki ruvettiin
nyt Ruotsin alle saamaan. Paavi Gregorius X:nes kehoittaa syntein
anteella ristisotaan niitä vasten. Katillus rupeaa ystävyydessä heitä
houkuttelemaan, joka onnistaaki niin, että Venäläiset vihastuvat
Karjalaisiin ja alkavat heitä sodittaa. V. 1284 tulee Ruotsalaisia
Suomesta Karjalata varsin allensa panemaan, mutta ajetaan pois
Novgorodilaisilta. Samaan aikaan tule Bengtti, Birgeri Jaarlin poika,
Suomen Herttuaksi. Katilluksen loppu v. 1286.

8. Johannes I.

Hän ja hänen jälkeenseuraajat valittiin Suomen Tuomiokapitulilta.


Ennen olivat Kuninkaat asettaneet pispoja maahamme. Johannes
muutettin v. 1290 pääpispaksi Upsalaan.

Birgeri Maunussoni (k. 1321.) Marski Thorkeli Knuussoni


Siahallitsijana v:teen 1303. Birgeri, v. 1306 veljestensä Erikin ja
Valdemarin vankina, jakaa v. 1310 heidän kanssa valtansa, ottaa
heidät vankeiksi ja surmaa v. 1318; ajetaan Kuningasvallasta.

9. Maunus I.

Tämä on ensimmäinen Suomesta kotoperäinen pispa.


Ennemmäiset olivat enimmästi Vestgööthiläisiä. Novgorodilaiset
käyvät v. 1292 Hämeessä ja hävittävät Aksporin linnan. Samana
vuonna karkaa 800 Ruotsalaista Venäjälle, jossa tulevat
meneytymään. Hämäläisten veroa helpotetaan. Karjalan valloitus
tulee nyt tapahtumaan.

d) Ruotsalaisten kolmannesta valloitusretkestä Suomeen rauhaan


saakka Pähkinäsaaressa (v. 1293-1323). Maunuksen ollessa
pispana lähtee Thorkeli Knuutssoni v. 1293 Karjalata valloittamaan.
Pispa Petrus Vesteroosista on hänen seurassa. Thorkeli rakentaa
Viipurin linnan. Panee Ruotsin alle 14 Karjalaisten kihlakuntaa ja
kääntää ne Paavinuskoon. Novgorodilaiset tulevat v. 1294
Ruotsalaisia Viipurista poisajamaan, ehk'ei heidän yritys menesty.
Ruotsalaiset ottavat Venäläisiltä Käkisalmen. Sigge Laaka. V. 1295
ottavat Venäläiset Käkisalmen takasin ja tappavat Ruotsalaiset siinä.
Thorkeli Knuutssoni lähtee v. 1300 uudellensa Karjalaan suurella
laivastolla. Rakentaa Landskruunan. Novgorodilaisten kanssa sota.
Haraldi. Matti Kättilmundssoni. Ruotsalaiset palaavat laivoillansa,
jättäin Steenin linnanhaltijaksi Viipuriin. Hävittävät mennessään
Inkerinmaata. Pääruhtinas Andrei Aleksandrovitsa tulee ja hävittää
Landskruunan v. 1301. Pispanistuin on v. 1300 muutettu
Räntämäeltä Turkuun. Valdemari Suomen Herttuana. Suomi jaetaan
noin v. 1306 Turun, Hämeen ja Viipurin linnojen välillä. Maunus pispa
kuolee noin 1308.

10. Ragvaldi II.

Venäläiset tahtovat saada Karjalata jällensä. Rakentavat


Käkisalmen
uudestansa ja uudelle paikalle v. 1310. Ruhtinas Dmitrei
Aleksandrovitsan retki Jämein maahan v. 1311. Ruotsalaiset
polttavat
Laatokankaupungin. Karjalaiset tulevat v. 1314 Käkisalmeen ja
tappavat
Venäläiset, jotka vuorostansa tulevat ja tappavat siellä olevat
Karjalaiset. Ruotsalaiset hävittävät Laatokkajärven seuduilla v. 1317.
Seuraavana vuonna hävittävät Venäläiset Turun kaupungin
(Lyderevin).
Kuusiston vasta rakennettu hovi poltetaan. Ragvaldi kuolee v. 1321.

Maunus Erikssoni (Liehakko, k. 1374). Valittu kolmivuotiassa


Kuninkaaksi v. 1319; samana vuonna Norjassaki. Matti
Kättilmundssoni
Siahallitsijana vuoteen 1333.

11. Benediktus.

Ruotsalaiset piirittävät v. 1322 Käkisalmea ja Juri Danilovitsa


Viipuria; ehk'eivät tuumat kummankaan puolen menestyneet.
Mainittu ruhtinas Juri rakentaa v. 1323 Pähkinälinnan
Pähkinäsaarelle. Siellä saapi, 8:na p. Syyskuuta, ensimmäinen
rauha Ruotsin ja Venäjän välillä aikaan, jonka kautta Karjala
enimmäksi osaksi joutuu Ruotsin alle ja valloittamisen sodat
päätyvät. Rajaksi tulee Rajajoki. Rauhan ehdot.

2. Paavinuskon kukoistamisen aika Suomessa (v. 1323-1490, eli


167 vuotta).

Benediktuksen aikana aletaan Suomen maata raivata. Hän rupeaa


myös papiston voimaa ja rikkautta varsin kartuttamaan. Narimontti
Lithoviasta on v. 1333 saanut Nevajoen ympäristöt allensa. Riitoja
rajalla Paavin- ja Greekanuskoisten Karjalaisten välillä. V. 1337
Karjalaiset Venäjätä hävittämässä, ja Novgorodilaiset seuraavana
vuonna sitä kostamassa. Sen perästä käyvät Ruotsalaiset ja
Venäläiset vuorotellen toistensa maata hävittämässä. Maunus
Liehakko estää nämät rajasodat ja uudistaa Novgorodin kanssa
Pähkinäsaaren rauhan. Benediktus kuolee v. 1339.

12. Hemminki.

Pyytää lyödä, minkä voipi, papiston ja kirkon alle. Edesauttaa


loistavaisuutta jumalanpalveluksessa. Viipurilaiset menevät v. 1343
Viron talonpoikia auttamaan. Ruotsalaiset asukkaat Pohjanmaalla
saavat v. 1348 luvan käydä kappaa koko Pohjanmaan rantamailla.
Samana vuonna lähtee Kuningas Maunus Venäjätä Paavinuskoon
käännyttämään. Kastaa Issorilaisia uskoonsa. Ottaa Pähkinälinnan,
jonka Venäläiset seuraavana vuonna saavat ryntämällä takasin.
Novgorodilaiset käyvät v. 1351 Viipurissa, hävittävät maata. Maunus
kulkee Viroon. Lahjoittaa Porvon pitäjän, Pernon ja Sipoon kanssa,
Paadisten luostarille. Tekee 23:ksi vuodeksi rauhan Dorpatissa
(Tartolinnassa) v. 1351. Kauhia rutto hävittää maata (Suuri kuolema).
Bengti Algotssoni, jolla Suomi on ollut läänityksenä ja tullut häneltä
kovasti rasitetuksi, menettäa sen veromaansa. Kuningas Erikki,
Maunuksen poika, panee Niilo Thuuressoni Bjelken hallitusmieheksi
maahamme. Kuningas Hookani antaa v. 1362 Suomelle saman
oikeuden Kuningasvaaleissa, kun muillaki Ruotsin maanosilla on
ollut. Tästä seurasi yhtäläinen oikeus Riikin kokouksissa, ja on se
Suomen ensimmäiseksi perustuslaiksi luettava. Albrekti
Meklenburista piirittää Turun kaupungin ja saapi Niilo Thuuressonin
ynnä pispa Hemmingin puolellensa. Pispa saapi siitä moninaisia
etuja. Ulvilalle (Porille) annetaan v. 1365 kaupunkioikeus. Hemminki
kuolee v. 1365.

Maunus Erikssonin vanhin poika, Herttua Erikki, ottaa väkisellä v.


1350 kruunun isältänsä. Kuolee v. 1359. Toinen poika Hookani,
Kuningas Norjassa, tulee v. 1362 Ruotsissakivalituksi. Lasketaan
isänsä kanssa v. 1363 pois vallasta.

Kuninkaita vieraista sukukunnista omakansaisten seassa: Albrekti


Meklenburista (k. 1412). Kuningas Maunus Erikssonin sisaren poika.
V. 1363 Kuninkaaksi. Vankina v. 1389. Irtaalla v. 1395.

13. Henrikki II Hermanninpoika.

Saapi Paavilta huostakirjan Suomen kirkolle. Kokemäessä


rakennetaan linnaa, vaan se tulee Kuninkaan käskystä puretuksi.
Henrikki kuolee noin v. 1368.

14. Johannes II Petrinpoika.

Lyöpi Viipurin linnanhaltijan Suuno Hookanssonin pannaan.


Kuolee v. 1370. Sivu 82.

15. Johannes III Vestfaali.

Suomi on (sitte vuoden 1369) Boo Jönssoni Griipillä läänityksenä.


Mainittu mies rakentaa v. 1371, elikkä seuraavana vuonna,
Raaseporin, jonka linnan alle maata määrätään kuuluvaksi. Boo
Jönssoni lähtee v. 1374 Viipuriin Dorpatin rauhaa pitentämään.
Paavi Urbani VI:nen bulla vuodelta 1378 näyttää, että vihollisuuksia
Venäjän kanssa ainaki oli heti noussut. Riita pispa Johanneksen ja
Upsalan Pääpispan Birgeri Gregorinpojan välillä hiippakuntansa
rajoista. Kuningas Albrekti tuomitsee asian Pääpispan eduksi, mutta
Turun pispa voittaa kuitenki Boo Jönssonin avulla. Johannes pispa
kuolee v. 1384.

Margareta (k. 1412) Valittu Ruotsissa v. 1388. Tekee


Kalmariyhdistyksen v. 1397. Erikki XIII Pommerista (k. 1459). Valittu
Ruotsissa v. 1396. Margaretan kanssahallitsija.

16. Beero II Balkki.

Enimmästi rauha Venäjän puolelta. Simeoni Olgerdovitsalla ja Juri


Sviatoslavitsalla ovat, Patrikei Narimantonvitsan perästä, Narimontin
perintömaat. Suomi otetaan pois Boo Jönssonin perillisiltä, jotka
siaan saavat Viipurin lääninensä. Ulkomaalaisten sotamiesten ja
Vitaliveljein rasitukset Suomessa. Kirkon ja pappissäädyn voimat
aina kasvamassa. Beero Balkki laittaa Arkhidiakonin viran
tuomiokapitulissa. Kuninkaalliset ovat hyväntahtoiset Suomen pispaa
ja kirkkoa vasten. Nunnaluostarin rakentaminen Koroisissa on
tuumassa. Tämä pispa kuolee v. 1412.

17. Maunus II Tavasti.

Tämä on paavinajan paraimpia pispoja. Hänen kautta tehdään


jumalanpalvelu ja muu kirkon kohta sen ajan vaatimuksia myöten
täysinäiseksi. Ostaa Paadisten luostarilta v. 1428 Porvon pitäjän
jällensä Turun hiippakunnalle. Kuusiston hovi rakennetaan kivestä.
Porvon kaupungin alku näiltä ajoilta. Sen kivikirkko rakennetaan v.
1418. Rauma saapi v. 1441 kaupunkioikeuden. Naantalin luostari
perustetaan v. 1443 ja sen vierellä syntyy kaupunki. Maunus
Tavastin toimesta saapi Suomi Kuninkaallisilta moninaisia etuja,
samalla ajalla kun Ruotsissa on suurin kurjuus. Erikki XIII jakaa
maamme Eteläis-Suomen ja Pohjais-Suomen Lakikuntaan. Turkuun
asettaa hän Maanoikeuden. Erikki Puuke Korsholmasta kapinoipi
Pohjanmaalaisten kanssa v. 1433 ja yhdistäypi Engelbrektin kanssa.
Kaarle Knuutssoni saapi v. 1440 läänitykseksi koko Suomen, jota
hänen läänitystä sittä aina vähennellään. Kuningas Kristopherin
Lakikirja annetaan v. 1442. Sinä vuotena käypi miehiä Suomesta

You might also like