Professional Documents
Culture Documents
Hece Karl Marx 1 Cilt 1st Edition Kolektif Full Chapter Free
Hece Karl Marx 1 Cilt 1st Edition Kolektif Full Chapter Free
Hece Karl Marx 1 Cilt 1st Edition Kolektif Full Chapter Free
Kolektif
Visit to download the full and correct content document:
https://ebookstep.com/product/hece-karl-marx-1-cilt-1st-edition-kolektif/
More products digital (pdf, epub, mobi) instant
download maybe you interests ...
https://ebookstep.com/product/hece-karl-marx-2-cilt-1st-edition-
kolektif/
https://ebookstep.com/product/lapsus-sayi-4-yeniden-karl-
marx-1st-edition-kolektif/
https://ebookstep.com/product/hece-sayi-253-sabahattin-ali-1st-
edition-kolektif/
https://ebookstep.com/product/hece-sayi-241-ahmet-has-im-1st-
edition-kolektif/
Il Capitale Karl Marx
https://ebookstep.com/product/il-capitale-karl-marx/
https://ebookstep.com/product/fransa-da-ic-savas-1st-edition-
karl-marx/
https://ebookstep.com/download/ebook-54694396/
https://ebookstep.com/product/bruno-bauer-ve-karl-marx-1st-
edition-zvi-rosen/
https://ebookstep.com/product/karl-marx-politik-in-eigener-
sache-1st-edition-wolfgang-schieder/
270/271/272
HAZİRAN
ÖZEL SAYI: 38
T E M M U Z
AĞUSTOS
2 0 1 9
AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL:23 SAYI:270/271/272 HAZİRAN/TEMMUZ/AĞUSTOS 2019
270/271/272
KARL MARX ÖZEL SAYISI
ÖZEL SAYI: 38
Yayın Kurulu
Âtıf Bedir, Cafer Haydar, Faruk Uysal, Hayriye Ünal, İbrahim Demirci
Yönetim Yeri
Konur Sk. No: 39/1 Kızılay/Ankara
İletişim
Tel: (312) 419 69 13 Fax: (312) 419 69 14
P.K. 79 Yenişehir/Ankara
İnternet Adresi: www.hece.com.tr
e-mail: hece@hece.com.tr
twitter.com/hecedergi
facebook.com/hecedergisi
Kapak: www.sarakusta.com.tr
Baskı: www.dumat.com.tr
IV BÖLÜM: KAVRAMLAR
James Luchte/Marx ve Kutsallık 273
Ahmet Demirhan/Bir “Hristiyan Sorunu” Olarak Kapitalizm:
Marx’ın Yahudi Sorunu ve Venedik Taciri 295
Faruk Karaarslan/Karl Marx’ta Şark Meselesi 336
Mahmut Çeliker/Marx’ta Yabancılaştırıcı Bir Faktör Olarak Din 343
Ali Öztürk/Batı Düşüncesinin Epistemik Paradoksu Bağlamında Marx ve Metafizik 361
Mustafa Orçan/Büyüsü Bozulmuş Modern Dünyanın Büyücüsü Marksizm
-Din, Eşitlik, Adalet ve Özgürlük- 372
X. BÖLÜM: TÜRKİYE
Çiğdem Yaramışlı/Türkiye’de Marksizm: 1960-1980 805
Enes Ateş/Marksizm ve Ulusal Sorun 821
Adem Palabıyık/Marx ve Kürtler 843
Mücahit Gündoğdu/Türkiye’de Marksizmin Önde Gelen Fikri ve Siyasi Aktörleri 849
Bahattin Cizreli - Alkan Üstün/Türkiye Sosyalist Sol Müzik Gruplarının
Eserlerinde Kutsal Temalar 858
Hakan Soydaş/Milliyetçi Muhafazakâr Dava Dergisi Fedai ve Marksizm Aleyhtarlığı 872
7
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
Ülkemiz Marx ve onun öncülleri olan Kant ve Hegel ile henüz yüzleşmesini
layıkıyla başlatmamış durumdadır. Bu üçüyle yüzleşmekte düşün dünyamız geç
kaldı.
Alfred North Whitehead ‘bütün bir Batı felsefe tarihi Platon’a düşülmüş dip-
notlarından ibarettir’, diyordu. Biz de ona bakarak şöyle söyleyebiliriz: Kant’tan
bu yana bütün bir Batı felsefesi tarihi genelde Kant’a, özeldeyse Hegel’e ve Marx’a
muvafakat veya muhalefet ederek düşülen dipnotlarından ibarettir.
Kierkegaard’dan başlayarak Husserl, Nietzsche, Heidegger, bütün bir Va-
roluşçu kuşağı (Sartre, Camus, Jaspers, Gabriel Marcel, Maurice Merleau-Ponty
vb.), bir başına Bergson, Frankfurt Okulu mensupları, Viyana Okulu (Viyana
çevresi) mensupları, Popper, dilbilimciler, yorumsamacılar, yapısalcılar, bütün
bu felsefe ve düşünce akımları Kant, Hegel ve Marx ile ciddi biçimde yüzleşme,
dahası hesaplaşma savaşımının ürünü olarak ortaya çıkmıştır.
Marx’ı anlamak diyalektik düşünce biçimini anlamaktan geçer.
Bu düşünme biçiminin (veya mantığının veya yönteminin) mahiyetini an-
lamak bizim için özellikle önem taşır. Diyalektik düşünme biçimi (veya mantı-
ğı, yöntemi) vahiy mantığına nüfuz etmenin de yolunu açar. Başka biçimde ifade
edersek, diyalektik mantık, bu mantığı kullananlar ve sistem haline getirenler
farkında olmasa da, temelde vahiy mantığının bir izdüşümü olarak kabul edile-
bilir.
Öyleyse kabaca da olsa diyalektik mantığı anlamaya çalışmak gerekiyor.
8
KARL MARX ÖZEL SAYISI
9
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
10
KARL MARX ÖZEL SAYISI
11
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
12
KARL MARX ÖZEL SAYISI
13
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
*
Değerli Hece okuru,
Elinizde tuttuğunuz Özel Sayı iki yıldan beri hazırlıkları süren yoğun bir
emeğin ürünüdür. Bu Özel Sayıda yer alan yazılarda Marx ve Marksizm konu-
sunda alanında yetkin, her kesimden yazar, şair ve düşün adamının konuyla
ilgili görüşleri yer almaktadır. Doğal olarak kimi yazılarda Marx ve Marksizm
savunusu, kimi yazılarda eleştiri yer alırken kimi yazılarda da durum saptaması
yapılmaktadır.
Dergimiz bu özel sayı ile Marx ve Marksizm konusunda yerli ve yabancı
yazarların her türlü bakış açısına yer vererek konunun tüm yönleri ile anlaşıl-
masına katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda yukarıda
belirttiğimiz: “Ülkemiz Marx ve onun öncülleri olan Kant ve Hegel ile henüz
yüzleşmesini layıkıyla başlatmamış durumdadır. Bu üçüyle yüzleşmekte düşün
dünyamız geç kaldı.” tespitinden hareketle bu yüzleşmenin gerçekleştirilmesine
başlangıç olmak üzere durumun bir fotoğrafının çekilmesini sağlamaya çalıştık.
Yazılarda yer alan görüş ve düşüncelerin her birinin yazarını bağlayacağı,
Hece’nin bu görüş ve düşüncelere ortam oluşturduğu söylenmeden de malum-
dur. Bahsi geçen yüzleşmenin gerçekleştirilebilmesi farklı perspektiflerden gö-
rüşlere açık olmakla sağlanır. Bu çabamızın düşün dünyamızda yeni açılımlara
fırsat oluşturmasını ummak istiyoruz.
Gelecek özel sayımız Ocak 2020’de M. Akif İnan olacaktır. Haziran 2020’de
ise Türk Edebiyatında Deneme Özel Sayısı ile karşınızda olacağız.
İyi okumalar dileğiyle.
14
BİRİNCİ KISIM
Karl Marx
Ramazan Yelken
SUNUŞ
O işçilerin gözyaşlarını görmüştü önce. Onu dindirmek için görevli hissetti ken-
dini. Onun için ayarladı elindeki asayı. Tıpkı, asırlar önce ırkdaşı Musa’nın fira-
vunun üstüne fırlattığı gibi fırlatacaktı asasını tüm kapitalistlerin üstüne. Ama
O’nun gönlünde Musa değil, antik Yunan mitoloji kahramanı Prometheus vardı.
Doktora tezinde öve öve bitiremediği Prometheus. Musa bir ulusu kurtarmış-
tı firavunların elinden O, kahramanı gibi tüm insanlığı kurtaracaktı. Onun için
artı değer = gözyaşı dedi. Oysa, gözyaşından önce, “alın teri” aşaması vardı artı
değerin. Yani artı değer = alın teri + gözyaşı şeklinde yazılmalıydı. Marx, belki
heyecandan belki de bilemediği için atlamıştı alın teri aşamasını.*
Geçen yıl, yani 5 Mayıs 2018 günü Karl Marx’ın doğumunun 200. yıl dönü-
mü idi. Gazetelerde, bir takım akademik, entelektüel ve politik mahfillerde bu
haber ironik bir şekilde “Marx 200 yaşında” olarak geçti. Buradaki ironi yaygın
kabule inat Marx’ın hâlâ yaşadığına yapılan vurgu idi. Çünkü bu cılız fakat iddi-
alı 200. yaş vurgusundan önce defalarca Marx’ın ölümü ilan edilmiş ve bu artık
yaygın bir kabule dönüşmüştü. Dünyayı Değiştirmek Üzerine adlı eserinin önsö-
zünde Michael Löwy, “Son yıllarda olup bitenlerden sonra, günümüzde Karl
Marx ve sosyalizm hakkında yazmak hâlâ mümkün müdür? Marksizm ünlü bir
düşünürün dediği gibi, insanlık için kesinlikle ölmüş müdür?” diye sorarak gi-
rer bu tartışmaya. Bazıları soruyu daha şaşırtıcı bir biçimde sorarlar: Ölen Marx
mıdır, Marksizm midir, Sosyalizm midir? Yaygın kabul hepsinin birden tarihin
derinliklerine gömüldüğüdür. Fakat bu yaygın kabule rağmen 200. doğum günü
vurgusuyla birlikte Marx’ın hayaletinin hem entelektüel düşünce hem de reel
politika üzerinde yeniden belirdiğini kabul etmemiz gerekir.
İşte bu hayaletin yeniden belirmesi ihtimali bile aslında Marx’ı yeniden tar-
tışmanın bir zorunluluğu olarak önümüze bu dosyayı getirdi. Hepimiz biliyo-
ruz ki, sürekli yenilenen ölüm ilanlarına rağmen Marx ve Marksizm en azından
“dünyayı değiştirmek isteyen” iflah olmaz ısrarcılar açısından hiçbir zaman öl-
medi ve ölmeyecek. Sadece dünyayı değiştirmeyle ilgili aktif politik hareketler
açısından değil, düşünsel olarak da Marx ve Marksizm gerek entelektüel dün-
yada gerekse akademik dünyada hâlâ üretici bir esin kaynağı olmaya devam
ediyor. Bu süreklilik kendisini bazen Marx’ın umudu can çekişen proletaryanın
17
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
18
KARL MARX ÖZEL SAYISI
şekilde okumaya itiraz ederek ortodoksiye karşı oluşmaktadır. Bu kapıyı ilk açan
Frankfurt Okulu’dur. Aslında genelde Avrupa Marksizm’inin, özelde Frankfurt
Okulu’nun açtığı en önemli yol Marx metinlerinin yeniden yorumu üzerine he-
terodoksinin önünü açmaktadır. Onu halen orijinal kılan ise ilk defa bir üniver-
site içinde yani bilimin kalbinde, “Aydınlanmanın” ve “Modern Düşüncenin”
köklü bir eleştirisini klasik Marx kavramlarının ötesine geçerek “kültür endüst-
risi”, “akıl tutulması”, “tek boyutlu insan” gibi yeni temalar eşliğinde tartışıyor
olmasıdır. Kuşkusuz tüm bu eleştiri ve kavramlar günümüz entelektüel düşün-
cesine ilham vermiş olsa da değişimin eleştirel gücüne yenik düşmüşlerdir. O
halde şu söylenebilir: Fikri ayakta tutan şey ortodoksi ve heterodoksi arasındaki
sıkı diyalektik ilişkidir. Bu nedenle Marksizmi heterodoks yorumların zengin-
liği ayakta tutmaktadır. Yine aynı şekilde ortodoksinin egemenliği söz konusu
olursa ve değişen dünya karşısında anakronik bir direnç sergilerse, o zaman da
fikir gündemin dışına atılarak, “Marksizmin öldüğü” gibi sloganlar yaygınlaşır
ve ölüm ilanları daha da güçlenir. Sonuçta, ortada ne kadar değişse ve farklı bir
yüz ile görünse de kapitalizm gibi bir gerçek var. Bu durumda Marx, ancak ka-
pitalizmin ölümünün ilanı ile ölecek, aksi halde kapitalizm yaşadığı sürece Marx
da yaşayacaktır. Ya da tam tersi bir şekilde ile ifade edecek olursak; kapitalizmin
erken bir ölümünü ilan etmiş olduğu ve buna karşılık kapitalizm hâlâ yaşadığı
için Marx ve Marksizmlerin ölüm ilanları sürekli yenilenecektir.
Günümüz Marx yorumlarındaki en dikkate değer durum, klasik Marksiz-
min dünyayı değiştirme pratiği olarak teorinin önüne koyduğu “devrim” ve
“proletarya” kavramlarının feda edilmiş olmasıdır. Fakat buna karşılık teorinin
yeni kavramlarla sürekli zenginleştirilmesi yoluyla da entelektüel saygınlığın
sürdürülme çabası dikkat çekmektedir. Aslında dünyayı değiştirme umudu ve
çabası, dünya bugünkü haliyle devam ettiği sürece kendini sürekli yenileyerek
var olacaktır. Sorun dünyayı değiştirme umut ve beklentisinde değil, Marksiz-
min dünyayı değiştirme yöntemi olarak devrim ve proletarya dışında zamanın
ruhuna uygun güçlü ve sivil öneriler ortaya koyamamasındadır. Yeni Marksist
yorumların ve arayışların önünde duran en önemli problem belki de bu sivil
arayışlardır. Çünkü dünya savaşlarının yorduğu bir çağdan sonra, onların yerini
alan terör ve düşük yoğunluklu yaygın çatışmaların, bir politik araç olarak kalıcı
hale getirildiği ve yeni teknolojiler ile bir endüstriyel piyasa olarak sürekli kendi-
ni yeniden ürettiği yaşadığımız dünyada, düzeni değiştirme hareketlerinin terör
ve şiddetle yan yana algılanması söz konusudur. Bu algı, ideolojilerin sonunun
ilanı ile başta Marksizm olmak üzere bütün kurtuluş ideolojileri için geçerlidir.
“İdeolojinin sonu” tezleri yeni bir fikir değildir. 1950’lerde Raymond Aron “En-
telektüellerin Afyonu”nu, Daniel Bell “İdeolojilerin Sonu”nu yazmıştır. Seymour
M. Lipset, sınıf mücadelesinin gerilediğini “Kızıl Bayraksız” ve ideolojisiz müca-
deleye dönüştüğünü ifade etmiştir.
19
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
20
KARL MARX ÖZEL SAYISI
runlu olmuştur. Bu sorun sadece Marksist metinlerin uzun yıllar yasaklı yayın-
lar arasında sayılmasıyla ilgili değildir. Diğer yandan bu zorluğu sadece çeviri
problemlerine de bağlayamayız. Metinlerin bizzat kendisiyle, yani zor okunan/
anlaşılan yapısı ve içeriği ile ilgilidir. Althusser’in Kapitali Okumak adlı eseri bu
nedenle Kapital’i farklı okumanın âdeta giriş kapısı olmuştur. Aynı şey Marx me-
tinleri gibi birçok klasik metin için de söylenebilir. Bu nedenle sıradan insanlar
için normal kabul etsek de, ülkemizde esas okumasını beklediğimiz düşünce ile
uğraşanlar için de okuma tembelliğinin söz konusu olduğu söylenebilir. Bu yüz-
den karşıtlıklar ve tartışmalar derin ve yerinde fikir tartışmalarından çok, günde-
lik politikanın etkisi altında yürümektedir. Karşıtların okumadığı gibi kendisini
Marksist olarak niteleyen birçok kişinin de Kapital’i okumadığına şahit olabilir-
siniz. Temel metinleri okumadan fikir bayan etme konusunda bir başka örnek;
Kur’an ve İslami metinler konusunda, hem onu savunan muhafazakâr dindar
kesim için hem de karşıtları için söylenebilir. Bu durum sıradan halk ve konuyla
doğrudan ilgisi olmayanlar için makul görülebilir. Fakat az çok okumuş yazmış
ve bu konularda fikir üreten ve beyan eden kesim için söz konusu olursa, Türki-
ye’deki entelektüel seviye açısından bize bir fikir verir.
Bu özel sayıyı hazırlamanın bir gerekçesi de; düşünce dünyasının temel biri-
kimlerinin, kaynak metinlerinin okunmasında gösterilen dikkatsizliği bir nebze
olsun ortaya koyma çabası olarak değerlendirilebilir. Farklı kesimler, çoğu za-
man sahiplendikleri metinleri karşıtlarının okuma biçimlerini merak etmektedir.
Aslında metinler üzerinde buluşma ve tartışmayı gündelik algıların basit slogan-
ları üzerinden değil gerçek metinler üzerinden yapmayı sağlayacak çabalara, ara
kamusal alanlara ihtiyaç vardır. Bu ara kamusal alanlar farklı kesimlerin buluşup
müzakere etmeleri ve düşüncelerini paylaşmaları açısından önemlidir. Bu özel
sayı Marx ve Marksizmin farklı okuma ve algı biçimlerinin ortaya koyulması
açısından bu amaca az da olsa hizmet ederse, tartışmalar kendini ara kamusal
alanlara taşıyacaktır.
Bütün bu tartışmaların ötesinde Marx neden bu kadar önemlidir ya da ha-
len önemini yitirmemiştir? Elbette bu soruya farklı bakış açıları farklı cevaplar
verecektir. Fakat soruyu şöyle soralım: Yaygın bir kabul olarak; insanlığın en çok
ürettiği bu çağda yine en büyük sorunun adaletsiz paylaşım ve bunun sonucu
ortaya çıkan “çıplak acımasız sömürü” ve yaygın anlamıyla “yoksulluk” olduğu
fikrine odaklanan ve bunun bilimsel nedenlerinin analizine odaklanmakla kal-
mayıp, çözüm arayışına da giden ve ömrünü tamamen bunun için harcayan kaç
filozof, düşünür vardır? Marx, bu yöndeki çabası, donanımı ve bu performan-
sıyla kendisinden önceki filozoflar gibi dünyayı değiştirmeyi değil yorumlama-
yı seçseydi zaten bir Kant bir Hegel olamaz mıydı? Marx gençliğinden itibaren
hep dünyayı değiştirmeyi seçti. Bunun için kavga verdi. Birçok şeyden vazgeçti.
Marx’ı farklı ve ilginç kılan bir o kadar da kolayca kenara itilmesini sağlayan en
21
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
kritik nokta burasıdır. Dünya döndükçe ve bu gerçek var oldukça Marx ve Mark-
sizmler var olmaya devam edecektir. M. Löwy’nin dediği gibi onu öldürme, sil-
me girişimleri hep boşa çıkacaktır.
Marx’ın hayatı ilginçliklerle doludur. Bunlardan birisi de damadı Paul
Lafargue’dır. Bir baba olarak kızına talip bu adama yazdığı mektup çok ilginçtir.
İşin garip tarafı Lafargue Tembellik Hakkı: Çalışma Hakkının Çürütülmesi adlı ki-
tabını 1848’de yazarken aynı tarihte Marx da Komünist Manifesto’yu yazıyordu.
Aslında her ikisinin de ilgi alanında emek vardı. Emek en kolay ve acımasızca
sömürülen, sahibi tarafından teklifsiz ve kolayca sunulan şeydir. Emek gerçekte
insanın ta kendisidir. Düşünce tarihi insanı çeşitli yönleriyle tanımlayan fikirlerle
doludur. Fakat hiç kimse Marx kadar emeğin sömürüsünü öne çıkarmamıştır.
Marx, Gotha Programının Eleştirisi’nde, “burjuvaların emeğe sahte doğaüstü ya-
ratıcı güç” atfetmelerine vurgu yaparak, emeği kutsallaştırmanın burjuvaca bir
şey olduğuna vurgu yaparak sömürüye dikkat çeker. Emek ve emeğin biçimleri
insanın bir parçası olduğu sürece ve Marx bunu yazdığı için değerli olacaktır;
ancak ürettiği çözümler zaman içinde gerçekçi olmadığı için eleştirilecektir.
Öte yandan bütün kurtuluş ideolojilerinde olduğu gibi Marx ve ondan türe-
yen Marksizmlerin entelektüel dünyadaki algıların ötesinde, masum olmayan bir
başka algı biçimi ve cephesi de vardır. Eric Hoffer’in “kesin inançlar” dediği bu
algı, fikirleri politik bir silaha dönüştürerek dünyayı kana bulayan karanlık bir
cephe oluşturmaktadır. Ülke olarak bir dönem kahramanlaştırılmış kült liderler
eşliğinde bu hikâyeyi yaşadık. Bir metnin kimde nasıl etki bırakacağı bilinmez.
Bu durum Marx ve Marksist metinler için söz konusu olabileceği gibi, üstelik adı
barış anlamına gelen bir din olan İslam ve onun kutsal olduğuna inanılan metni
Kur’an için de geçerli olabilir. Bugün 60 ve 70’lerde bütün dünyaya yayılan Mark-
sist-Leninist olarak adlandırılan terör örgütlerinin yerini âdeta “İslami” olarak
adlandırılan terör örgütleri” almıştır. Kuşkusuz buradaki durumu devletler, is-
tihbarat örgütleri ve uluslararası çıkar çevrelerinin bilinçli manipülasyonlarını
atlayarak salt “metnin yanlış yorumuna” indirgeyerek okumak doğru değildir.
Burada tartıştığımız kritik nokta, metnin tartışılmaz kesin doğrular olarak kut-
sallaştırılması ve bunun karşısında olan herkesin düşman ilan edilmesidir. Tar-
tışılabilen ve konuşulabilen metin zihin açar, fakat tartışılmaz olan yara açar ve
yalnızca ya kabul ya ret mantığıyla en önemli özelliğimiz olan düşünme yetene-
ğimizin yolunu tıkar. Bu bakımdan insan olarak her zaman farklı düşünebiliriz
ve farklı fikirlerimiz ve ideolojilerimiz olabilir. Fakat fikirlerimizin militanı değil
entelektüeli olmayı tercih edersek tartışabiliriz. Bu nedenle bu özel sayı düşün-
cenin yolunu açmayı hedeflemektedir.
Öte yandan Türkiye’de Marx’ın tanınması, algılanması ve okunup yorum-
lanması hep tartışmalı olagelmiştir. Türkiye’de Marksizm genellikle Marx’ın
ideolojisi ve ütopyası ile girilen bir ilişkiyi yansıtır. Türk siyasal hayatında sol
22
KARL MARX ÖZEL SAYISI
düşünce, Marksizmin özel pek çok biçimini yansıtan bir çeşitliliğe sahip olagel-
miştir. Marksizm, belirli dönemlerde entelektüel kesimlerde ve akademide yay-
gın olmasına rağmen dünya Marksist literatürüne Türkiye’den katkılar sınırlı
düzeyde kalmıştır. Dolayısıyla Türkiye’de Marksizm bütüncül olarak algılana-
mamış, ağırlıklı olarak pratik siyasal bir hadise olarak ele alınmış ve düşünsel
boyutları bir ölçüde ihmal edilmiştir.
İşte bu tartışmaların ortasında Marx’ın 200. Doğum yıldönümüne yaklaşır-
ken, 2017 Temmuz’unda Hece dergisi sahibi Ömer Faruk Ergezen’i Çankaya’daki
ofisinde ziyaret ettiğimde ilginç bir teklif aldım. 22 yıldır kesintisiz bir şekilde
yayın dünyamızda göz dolduran dergi, kitap ve özel sayıları ile bilinen Hece
dergisinin yeni yayınlarını ve yeni özel sayılarının konusunu merak ediyordum.
Ömer Faruk Bey merakımı gidererek Haziran 2019 sayısının konusunun Marx
olacağını bildirdi ve bu sayı için editör olup olamayacağımı sordu. Her çalışma-
nın uzun emeklere dayanan bir hikâyesi olduğu gibi Hece dergisinin bu özel sayı-
sının hikâyesi de böyle başladı. Böyle bir sayının editörü olmak kuşkusuz onurlu
olduğu kadar uzmanlık isteyen de bir sorumluluktur. Bu nedenle bu sorumlu-
luğu tek başıma almak yerine bu konuda nitelikli destekler verebilecek, konuya
hâkim akademisyen ve yazar dostları da çalışmaya dahil etmek gerektiğini ifade
ettim. Yaptığımız toplantılar neticesinde 4 kişilik bir “Editör Kurulu” ve bu ku-
rula fikirleriyle destek verecek olan bir “Danışma Kurulu” oluşturulmasına karar
verildi. Ayrıca sayının Edebiyat Kısmı’nın konuya hâkim ayrı editörler deneti-
minde yürütülmesine karar verildi. Sonuçta sadece burada isimleri yer alanlar
değil birçok kişinin desteği ile bu çalışma ortaya çıktı. Bu bakımdan öncelikle
künyede isimleri olan editör ve danışma kuruluna yoğun emekleri için teşekkür
etmemiz gerekiyor. Buna mukabil isimleri olmasa da önemli katkıda bulunmuş
olan dostlara ve derginin mutfağındaki görünmez emekçilere de yürekten teşek-
kür ediyoruz. Elbette bu özel sayıya yazılarıyla katkıda bulunan yazarlarımız
her şeyin üstünde bir teşekkürü baştan hak etmektedirler. Bu dosyada yazısını
görmek istediğiniz ve neden yok diye soracağınız isimler olabilir. Geniş duyuru-
lar ve ilanlar yapılmış ve bazen bizzat her kesimden isimler aranarak yazmaları
istenmiştir. İsimleri olmayanlar mazeretlerini bildirmişlerdir.
Bütün yazılar editörler tarafından okunarak sayıya dahil edilmiştir. Dosya-
nın ana amacı farklı Marx ve Marksizm algılarını, yorumlarını, bakış açılarını
ortaya koyarak nitelikli bir tartışmanın yolunu açmaktır. Bu nedenle dosyada
birbiriyle çelişen farklı bakış açıları yan yana sergilenmiştir. Dosyada yer alan
bütün yazılar daha önce başka bir yerde bütünüyle yayımlanmamış yazılardan
oluşmaktadır. Öncelikle salt akademik bir kaygı gütmediğimiz için yazarlarımı-
zın yazım biçimi ve içeriklerine müdahale etmedik. Bu nedenle yazıların yazım
format ve biçimleri de birbirinden farklıdır. Akademik stilde yazılar olduğu gibi
deneme biçiminde yazılar da mevcuttur. Yazıların hepsi akademisyen olan dört
23
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
editörün kontrolünden geçtiği için bu sayı hakemli bir sayıdır ve akademik for-
matta yazılan yazılar hakemli statüsünde değerlendirilebilir. Kısaca, buradaki
temel amaç etik kurallara uymak kaydıyla yazarın kendisini en iyi şekilde ifade
etmesini sağlamaktır. Yine özel sayıyı zenginleştirmek ve yurtdışı yeni bakış açı-
larını görmek açısından, ilk defa burada yayımlanacak olan seçkin çevirilere de
yer verildi. Ayrıca Almanya’da yaşayan ve bu sayıya yazı, gezi ve fotoğraflarıyla
önemli katkılar vermiş olan Alaattin Diker dostumuz Hece adına çeşitli etkinlik-
lere katıldı, Marx’ın doğduğu yer olan Almanya Trier’e ve Köln’e gitti ve Marx
Müzesini ziyaret etti. Marx’la ilgili birtakım etkinliklere katılarak bu gözlemlerini
fotoğraflar eşliğinde bir gezi yazısına dönüştürdü.
Sonuç olarak uzun ve yorucu bir maratonun sonunda elinizdeki özel sayı
ortaya çıktı. Kuşkusuz elimizden gelen titizliği göstermemize rağmen birtakım
hatalar, eksikler yer alacak ve bazı yazılar tamamen bazıları kısmen tartışmaların
konusu olacaktır. Amaç zaten nitelikli bir entelektüel tartışmaya yol açmaktır.
Her zaman daha iyisinin olabileceği bilinciyle eksik ve hatalarımızdan dolayı
şimdiden özürlerimizi sunuyor, iyi okumalar diliyoruz.
24
I. BÖLÜM
Biyografi, Anı
Robert C. Trucker
MARX VE ENGELS’İN YAŞAMLARI*
* Trucker, Robert C., (Editör), Marx Engels Reader Second Edition, W. W. Norton&Company, New York-
London, 1978, ss. V-VII.
** Doç. Dr. ODTÜ Felsefe Bölümü
*** Bu biyografi 1972’de yazıldığı için Batı Almanya diyor. Olduğu gibi bıraktık.
25
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
1843 (17 Mart) Prusya hükümetinin gazete üzerinde katı bir sansür
uygulamasını takiben Marx Rheinische Zeitung’un editörlüğün-
den istifa etti.
26
KARL MARX ÖZEL SAYISI
27
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
1851 Marx New York Daily Tribune’a düzenli olarak makale gönder-
diği onbir yıllık bir döneme girdi.
28
KARL MARX ÖZEL SAYISI
29
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
30
Tirier Şehir Müzesi Çıkış
HECE AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ YIL: 23 SAYI: 270 / 271 / 272 HAZİRAN / TEMMUZ / AĞUSTOS 2019
Alaattin Diker*
Seyahate çıkarken insanın mutlu olması için asgari koşullar nelerdir, acaba hiç dü-
şündünüz mü? Trafik yoğun olmayacak; doğa güzel, insanlar yaşamlarından hoş-
nut ve birbirlerine saygılı olacak; alışverişlerinizde kazıklanma korkusu yaşama-
yacak ve günleri değerlendirebilecek uğraşılar bulabileceksin. Almanya’nın Trier
şehrinde bütün bu önkoşullar ve fazlası mevcut. Kaldığımız Biewer semti ve ya-
nıbaşında uzanan Mosel nehri muhteşem güzellikte. Airbnb’den bulduğumuz ev
rahat, konforlu, uygun fiyat. İnternete bağlanamadığımızda bize kendi evini açan
ev sahibemiz Monika Ebel ve ailesi harika insanlar. Kıvrıla kıvrıla akıp giden Mo-
sel Nehri’nin her iki yakasındaki dik yamaçlar, üzüm bağları ve tarih kokan taş
evlerle donanmış. Trafik derdi yok ama dağ yollarında çok dikkatli olmak lazım...
Bölgedeki en büyük kent Trier bir Orta Çağ kenti. Romalılar tarafından 2000 yıl önce
kurulmuş ve II. Roma olarak anılıyor. Ömrümün 5 yılını öğrenci olarak bu şehirde
geçirdim. Aynı zamanda benim için unutulmaz hatıralar ile dolu. Ancak bu gezimizi
yalnızca Karl Marx’a ayırdık. 19. yüzyılın büyük düşünürlerinden Karl Marx bu şe-
hirde doğup büyümüş çünkü. Bu yıl doğumunun 200. yılı kutlanıyor. Bu çerçevede
ulusal ve uluslararası nitelikte yüzlerce toplantı ve tören düzenlenmiş. Müzelerde
sergiler açılmış. Gerçek bir Roma kenti olan Trier, geçmişin anıtları bakımından da
zengin. Roma kalıntıları, kente Orta Çağ görüntüsü kazandırıyor. 6. yüzyıldan beri,
altı metre uzunluğunda bir granit sütun olan “Domstein”, bir yangının ardından Ka-
tedral kapısının önüne dikilmiş. Yine İmparator Konstantin heykeli, 2007’de Kons-
tantin onuruna düzenlenen ulusal sergiden bu yana şehir manzarasına eşlik ediyor.
Şimdi Trier anıt bakımından daha zengin ve bu kez heyecan daha büyük.
Simeonstiftplatz’da, Porta Nigra’dan biraz uzakta, 5.50 metre yüksekliğinde bir
Karl Marx heykeli, Trier’de doğan filozofun 200. doğum günü vesilesiyle 5 Mayıs
2018’de açıldı. Heykel, Çin Halk Cumhuriyeti’nden Trier kentine bir armağan.
Yerel kamuoyunda ve ulusal medyada, hediyenin Pekin rejimine bir imtiyaz sağ-
ladığına dair sayısız tartışma oldu. Uzun bir müzakereden sonra, Belediye Mecli-
si nihayet Mart 2017’de Çin Halk Cumhuriyeti’nin doğum günü hediyesini kabul
etti. Trier Belediye Başkanı Wolfram Leibe ve Rheinland-Pfalz Başbakanı Malu
Dreyer (her ikisi de Sosyal Demokrat) yaptığı konuşmalarda, Marx Anıtı’nın
32
Another random document with
no related content on Scribd:
Pigrum Mare 101
A. Plautius Legatus 106
Plinius Philosophus 84, 89
Ad Pontem Statio 97
Plumbum album 85
Pluto Deus 83
Prima Provincia, K. g. L. d. e. f. 85, 86, 88
Portus Anderida 97
Felix, G. g. 91, 97
Magnus 87, 97
Rhutupis 79, 86
Sistuntiorum, G. f. 96
Præfectus Prætorii Galliæ 86
Præsides Prov. ib.
Prasutagus Rex 91
Prætentura, i. e. Vallum 92
Præturia Statio 96
Præturium id.
Ptolemæus Geographus 80, 90, 95, 100
Ptoraton, C. h. Metrop. Lat. j. don. 93, 95, 96
Pyrenæus Mons, N. b.
R.
Racina Insula, D. E. d. 101
Ragæ Civitas Stipend. H. g. 91, 95
Ratiscorion Urbs 97
Regentium Urbs 87
Regia Urbs, G. b. & L. a. 99
Regiminis Forma
apud Britones 82
in Provinciis Roman. Britann. 86
Regnum Brigantiæ 91
Cantiorum 87
Cassium 90
Icenorum 91
Silurum 89
Regnum sive Regentium, Urbs 87, 97
Regulbium, K. h. 86, 97
Reguli 86
Religio Brittonum 82, 83
Rerigonum Urbs sive Rerigonium, E. e. 91, 96
Rerigonus Sinus, D. e.
Reuda Rex 105
Rheba Metropolis, H. b.
Rhebius Fluvius, H. b. 99, 100
Rhebius Lacus, G. b. ib.
Rhemi Pop. vide Bibroci.
Rhenus Fluv. 87
Rhobogdii Populi, F. d. c. b. 99
Rhobogdium Urbs ib.
Rhobogdium Prom. E. d. ib.
Rhodanus Fluv. 91
Rhutupi Col. & Metrop. K. h. 86
Rhutupina Littora ib.
Ostrea ib.
Rhutupis Colonia 86, 95
Portus 79, 86, 97
Ricardus monachus Westmonasteriensis 103
Ricnea Insula, vide Racina
Roma Urbs 82, 103, 106
Romana Insula, i. e. Brittania 90
Romani Populi, passim
Rufina Urbs, M. b. sive Rhufina 99
Rutunium Statio 96
S.
Sabrina Æstuar. K. f.
Sabrina Fluvius 85, 87, 88, 89, 90
Sabrinæ Fretum 88
Ad Sabrinam Statio 97
Sacrum Extremum 99
Sacrum Prom. I. d. ib.
Salinæ Urbs. I. f. 90, 96
Sariconium Urbs, vide Ariconium
Sarmatæ Pop. 94
Sarna Insula 101
Saturninus Præf. Class. 107
Saxones Pop. 105
Scotti Pop. G. c. H. b. 93, 99, 100
Scotia insula 100
Secunda Prov. H. f. I. e.
Segontiaci Pop. K. g. 87
Segontium Civitas Stipend. H. e. 89, 96
Selgovæ Pop. F. f. 92
Regio ib.
Ad Selinam Statio 96
Sena Fluvius, L. a. 99, 100
Senæ Fons, H. c.
Sena Insula, N. e. 101
Senæ Sacerdotes ib.
Senæ desertæ Insulæ, L. a.
Senones Pop. 87, 103
C. Sentius Legatus 106
Senus Fluvius, vide supra Sena
Septemtriones 79, 80, 85, 98
Sepulchra Brittonum 82
Sequana Fluvius, M. h.
Seteia Fluvius, H. f. 91
Severus Imperator 105, 108
S. Severus Legatus 107
Sexta Colonia, Eboracum 91, 95, 96
Sicilia Insula 79, 108
Sigdiles Insulæ, vide supra Cassiterides
Silimnus Insula 101
Silures Pop. I. f. e. 80, 85, 88, 89, 90
Sinus Aquatanici pars, N. d.
Sistuntii Pop. F. G. f.
Sistuntiorum Portus 96
Sitomagus Statio 96
Sorbiodunum Civitas, Lat. jure don. K. f. 87, 95, 97
Solinus Polyhistor 81, 88, 98, 100, 101
Sotheamptona 87
Spinæ Statio 97
Stannum 81, 88
Stilicho Dux 105
Stuccia Fluvius, I. a.
Straba Fluvius, B. h.
Strabo Philosophus 82
Status Belgicus 86
Cantianus ib.
Damnonicus ib.
Ad Sturium Amnem Statio 96
Sturius Fluvius 87
Suetonius Historicus 104
Suetonius Paulinus Legatus 91, 104, 107
Sulomagus Statio 96
Surius Fluvius, I. h. 90, K. h. 87
Sygdiles Insulæ, vide supra
Sylva Caledonia, H. g. 87, 91, 94
T.
Tabulæ veterum Geogr. 79, 80
C. Tacitus Historicus 80, 81, 90, 100, 106
Taixali Populi 93
Taixalorum Angulus 80
Prom. C. i. 93
Tamara Fluvius, M. d. 88
Tamara Urbs ib.
Tamarus Fl., ut supra
Tamea Urbs, D. g. 93, 97
Tamesis Statio 96
Ad Tavum Statio 96
Tavus Fluvius, D. g. 87, 92, 93
Termolum Urbs, K. e. 88
Termolus idem.
Teutones Populi in Hybernia 99
Texalii Pop. D. h. vide Taixali
Thamesis Fluvius, K. g. 85, 87, 88, 89, 90, 96
Thanatos Insula, K. h. 101
Theodosia Civitas, Latio Jure don. E. f. 93, 95
Theodosius Imp. 92, 93, 105
Thermæ Colonia, K. f. 87, 104
Cognom. Aquæ Solis 95
Thetis Dea pro Oceano 86, 106
Thule Insula ultima, A. i. 100, 101
Provincia 93
Tiberius Imperator 106
Tibia Fluvius 97
Tibius, I. e. idem.
Tina Fluvius, E. h. & F. g. 92, 93
Ad Tinam Statio 96
Tinctura coccinei Coloris mirifica 85
Tisa Fluvius, G. g. 96
Ad Tisam Statio ib.
Titius Fluvius, N. f.
Tobius Fluvius, I. e.
Tosibus Fluvius 89
Traditiones 90, 92
Trajanus Imperator 89, 106
Trajectus Statio 97
Trebellius Legatus 107
Trebellius Maximus Legatus ib.
Trimontium Urbs 92, 96
Trinobantes Pop. I. h. 90
Trinobantum Regio ib.
Trinovantum Urbs ib.
Tripontium Statio 96, 97
Trisanton Fluvius, L. g.
Trivona Fluvius, H. f. 91
Ad Trivonam Statio 97
Trophæum, vel Ara quædam, E. g.
Tueda Fluvius, E. f. 92, 96
Ad Tuedam Statio ibid.
Tuerbius Fluvius, I. e.
Tuessis Fluvius, D. h. 93
Urbs, ibid.
Ad Tuessim Statio 96
Turpilianus Legatus 107
U.
Vaga Fluvius, I. f.
Vagnaca Statio 97
Valentia Provinc. sive Valentiana, E. f. g. F. f. g. 85, 89, 92
Vallum Antonini, E. f. 96
Severinum, F. g.
Ad Vallum Statio 96, 97
Vacomagi Populi, D. g. 93
Vanduaria Urbs, E. f. 92
Varæ Statio 96, 97
Varar Æstuarium, D. h.
Fluvius 86, 94
Varionius Legatus, rectiùs Verannius 106
Vataræ Statio 96
Vecta sive Vectis Insula, L. g. 101, 104, 106
Vecturones Populi, E. g. 93
Vedræ Fluvius, F. g.
Velaborii sive Velatorii Populi, L. a. 99
Venetæ sive Veneti Populi, N. f. 80
Venicniæ Pop. 99
Insulæ ib.
Venicnium Caput ib.
Venisnia Insula, F. a. 99
Vennonæ Urbs, vide Bennonæ & Benonæ supra
Vennicnii Populi, G. a. vide Venicniæ Pop.
Vennicnium Prom. v. Venicnium Caput.
Venricones Populi, E. g. 93
Venromentum Statio 97
Venta Urbs, K. f. 97
Belgarum, K. g.
Civit. Stipend. 87
Cenom. I. h. Civit. Stipend. 90, 95, 96
Silurum, K. f. Civ. Stip. 88, 95, 97
Ventageladia Statio 97
Venutius Rex 89
Verannius Legatus, vide supra.
Vergivus Oceanus, v. supra Oceanus.
Vericonium Urbs, H. f. 89
Verlucio Statio 97
Verolamium Municipium, I. g. 90, 95, 96
Verubium Promont. 94
Verulamium Mun. vide supra.
Vespasiana quæ et Thule Prov. D. f. g. h. 86, 92, 93, 105, 107
Vespasianus Imperator 88, 104, 106, 107
Vestigia Authorum 86
Vetera Monumenta 87
Veterum Traditiones vide Traditiones. ib.
Via Guethelinga, v. supra in G.
Julia 97
Vicarius Brittaniæ 86
Victoria Dea 83, 90
Victoria, E. g. Civitas Lat. J. don. 93, 95, 96, 97
Vidogara Fluvius, E. e.
Vidua Fluvius, F. b. 99
Ad Vigesimum Statio 97
Vindelia Insula, L. f. sive Vindelios 101
Vindelis Prom. L. f.
Vinderus Fluvius, F. d. 99
Vindomora Statio 96
Vindomum sive Vindonum, &c. K. g. Civitas Stipend. 87, 95, 97
Vinovium Urbs, F. g. 91, 96
Vindovium idem.
Vinvedrum Prom. 94
Virgilius Maro 79, 100
Viriconium, & Virioconium, vide supra Vericonium.
Virvedrum Prom. A. i. v. Vinvedrum.
Verubrium Prom. B. h. v. Verubium.
Visci Æstimatio 83
Vitucadrus, Mars Brit. 83
Ulysses in Brittania 93
Ulyssis Ara, vide in A.
Vodiæ Populi, L. b. 99
Vodium ib.
Volantii Pop. 91, 99
Volsas Sinus, B. g. 94
Voluba Urbs, M. d. 88, 97
Voluntii Pop. F. G. f. & G. d. v. Volantii.
Vorreda Statio 96
L. Urbicus Legatus 107
Uriconium, vide supra Vericonium Urbs.
Urioconium, idem
Urus Fluvius 91
Uxaconia Statio 96
Uxella Fluvius, K. e. 88, 92
Uxella Mons, E. e. 92
Uxella Urbs, L. f. 88
Ad Uxellam Amnem 97
Uxellum Urbs, F. f. 92
W.
Wantsua Æstuarium 101
Wallia Regio 88
West-Chestur 90
T H E
P L A T E S
I N
V O L U M E I.
Page
1 Monument of Littlebury in Holbeach Church 20
2 Holbeach Cross 23
3 Boston Cross 32
4 View of Croyland Abbey 33
5 Prospect of Alcester, Alauna 40
6 Alauna, another View 40
7 Tamese, Tame 43
8 Branavis, Banbury 48
9 Præsidium, Warwick 49
10 Spinæ, Newbury 63
11 Cunetio, Marlborough 63
12 Glevum, Gloucester 67
13 Durobrivis, Caster in Northamptonshire 82
14 Brig-Casterton 84
15 Ancaster 86
16 Abontrus, Wintringham 95
17 Aquis, Aukborough 96
18 Thornton College Gate-house 100
19 Caster in Lincolnshire 101
20 Syser Spring there, a Roman work 102
21 Crocolana, Brough 103
22 Vernometum, Burrow hill 108
23 Roman Building at Leicester 109
24 Rawdikes, a British Cursus near Leicester 109
25 View of Rawdikes
26 Another of the same
27 Another View
28 Benavona, Weedon on the Street 114
29 Durocobrivis, Berghamstead 116
30 Roman Wall at Rochester 120
31 Prospect of Kit’s-Coty House, Kent 120
32 Ditto to the North-east
33 View from Kit’s-Coty House
34 Another View of it
35 Portus Rutupia, from Sandwich 124
36 Amphitheatre at Richborough 125
37 Prospect towards Deal, from a Barrow near Walmer
Castle
38 Roman Dubris 127
39 Prospect of Dover 128
40 Appearance of Dover when Cæsar landed
41 Roman Monuments found at Bath 148
42 Pars Brigantia, a Map 6
43 Silchester Amphitheatre 178
44 Caleva Atrebatum, Farnham 202
45 Roman Camp at Bere Regis 189
46 Regnum, Ringwood 190
V O L U M E I I.
47 Cæsaromagus, Chelmsford 12
48 Camulodunum, Colchester
49 Profile of Julius Cæsar, from a Marble of Dr. Mead’s
50 The Carpentry of Cæsar’s Bridge over the Rhine
51 Side View of Cæsar’s Bridge
52 Cæsar’s Camp at Deal
53 Cæsar’s Passage over the Stour near Chilham
54 Cæsar’s Camp on Barham Downs 7
55 View from a Roman Tumulus on Barham Downs
56 Julaber’s Grave
57 Another view of Julaber’s Grave from Chilham
58 Cæsar’s Camp at Shepherton 2
59 Cæsar’s Camp on Greenfield Common 7
60 Cæsar’s Camp on Hounslow Heath 2
61 Cæsar’s Camp at Pancras 1, 8
62 Cæsar’s Camp at Kingsbury 2
63 Roman Camp at Ravensbury
64 Roman Inscriptions (Vol. I.) 67, 91
65 Roman Gate at Chester 31
66 Roman Altars found at Chester 32
67 Carving on a Rock near Chester 33
68 A Sculpture found at Rissingham
69 Roman Monuments in Durham Library 71
70 Roman Altar found at Elenborough 49
71 Back View of the Altar found at Elenborough 49
72 Basso Relievo’s found at Elenborough 49
73 Roman Inscriptions found at Elenborough 49
74 Inscriptions found near the Picts Wall 61
75 Prospect of Chester on the Wall, and the Picts Wall 60
76 Antiquities at Housteeds near the Wall 60
77 Track of the Wall towards Newcastle 66
78 Cove at Stanton Drew 172
79 Two Views at Stanton Drew 173,
176
80 Druid Temples
81 Druid Temples
82 View of the Giant’s Castle in Glenbegg, Scotland
83 Celtic Temples
84 British Circus near Penrith 43
85 Six Barrows near Stevenage, Herts
86 Celtic Monuments in Germany
87 Celtic Monuments in Ireland
88 Celtic Monuments in Zeeland
89 Celtic Monuments in Ireland
90 Devil’s Arrows near Burrowbridge 74
91 Druid Temple and Grove at Trerdrew, Anglesey
92 Druid Temple at Winterburn
93 Kromlechen
94 Celtic Sepulchres
95 Celtic Sepulchres
96 Brass Celts
97 View of Malling Abbey
98 South Arch of York Choir
99 Kirkley’s Abbey, Yorkshire
100 Religious Ruins
101 Temple of the Winds at Athens (Vol. I.) Pref.
102 Temple of Minerva at Syracuse (Vol. I.) Pref.
103 Bust of Marcus Modius at Wilton (Vol. I.) 185
Mappa Brittaniæ Faciei Romanæ, secundùm Fidem
Monumentorum perveterum depicta.
T H E E N D.
E R R A T A.
Vol. I. Page 185. for TAB. XLIV. read TAB. CIII. 2d Vol.
202. for TAB. XLVI. read TAB. XLIV. 2d Vol.
Vol. II. Page 49. Iter Boreale, for TAB. LXIII, read TAB. LXXIII.
71. ————— for TAB. LXXIV. read TAB. LXIX.
177. Last line, for of nature, read, of this nature.
FOOTNOTES:
[1] Covinus Cimbricus, sicut hodie utuntur.
[2] In one of the carved monuments Venus stands in an apartment of a
building, seeming to be combing her hair; perhaps from a bath. However,
at Rome was a statue of Venus holding a comb, not an improper utensil
for the goddess of beauty, not a little of which consists in the hair. Thus
says Claudian,
Thessalico roseos nectebat pectine crines.
So Juno, when dressing herself to recover the love of her husband, is
represented by the father of the poets combing her hair: Il. ξ. depexos
nitide nodo substricta capillos. But the reason of the statue before
mentioned was thus: there was a cutaneous distemper among the
Roman women, injurious to their hair; for they were forced to cut it all off:
therefore they dedicated a statue to Venus Pectinigera, upon which their
hair came again as fine as ever. This story is told in Suidas.
[3] Solinus cap. XXII. de mirabilibus Britanniæ. Mela de Situ Orbis lib. III.
cap. V.
[4] Iliad Σ. v. 606. & Ξ. v. 200. Florus Histor. Rom. lib. I. cap. XIII. Rutilii
Numat. Itin.
[5] Strabo de Geogr. lib. I. p. 4, 9, &c.
[6] Exodus cap. III. v. 3.
[7] Stromat. lib. VI. p. 658.
[8] Aristoteles lib. de Mundo c. III. Plinius Nat. Hist. lib. II. c. LXVI. LXVII.
LXVIII. &c. M. Capella lib. VI. &c. &c.
[9] Strabo Geogr. lib. passim. Dionysius Characenus passim. Mela de
Situ Orbis lib. I. c. 1. & III. c. 1. Æthicus, Rufus Festus Avienus de Ora
Marit. v. 390, &c. &c.
[10] Johannes Tzetza variæ Histor. Chiliad. 8. Philostratus L. apud
Photium, p. 1011.
[11] Orpheus, Homerus, Cointus Smyrnæus, &c. fere omnes.
[12] Fere omnes, uno ore.
[13] Cosmas Ægyptus Cosmogr. Christian. lib. II. p. 131, &c. &c.
[14] Vide infra N. 45. & Ricard. p. 12. XII. &c.
[15] Æneid. lib. VIII. v. 727. B. Hieronymus ad Gerontiam sub fin. Plinius
N. H. lib. XIX. c. I. Julius Celsus in vita Cæsaris, p. 44.
[16] Servius Honoratus, ad loc. cit. Virgilii.
[17] e XII. Panegyricis unus p. 265. Edit. Stephani.
[18] Æthicus Cosmogr. p. 705. Isidorus Hisp. Orig. lib. XIV. c. VI.
[19] Catullus in Cæsarem epigr. 30. v. 13.
[20] Vet. Epigram. apud Scaligerum.
[21] Apud Jornandem de Rebus Geticis.
[22] XII. Panegyr. p. 258.
[23] Sed vide Cæsar de Bello Gal. lib. V. c. XIII.
[24] Pag. 1.
[25] Caput de Brit.
[26] In Cæsarem epigr. XXX. v. 4.
[27] Ad Furium & Aur. epigr. XI. v. 12.
[28] Ode XXXV. ad Fortunam.
[29] Tom. V. p. 848.
[30] Hegessipus lib. II. c. IX.
[31] Ricard. p. 25.
[32] Hegessipus.
[33] De Bello Pharsal. lib. VIII. v. 442.
[34] Lib. X. v. 456.
[35] De Malii Theodosii Cons. v. 51.
[36] Solinus Cap. de Britannia.
[37] Vet. Poet. apud Scaligerum.
[38] Isidorus Hisp. orig. lib. XIV. c. VI. e Virgilio Ecl. I. v. 67.
[39] Alfredus apud Higdenum.
[40] Vet. Poet. apud Scalig.
[41] Ibid.
[42] Lib. III. c. X.
[43] Appianus in Præf. vide & Isidorum Hisp. vel potius Solinum apud
Ricardum p. 101. XXI.
[44] L. Florus lib. III. cap. X.
[45] De Secundo Cons. Fl. Stilichonis v. 149.
[46] Cosmogr. Christ. p. 113.
[47] Lib. LX. p. 957.
[48] Vet. Poet. apud Scalig.
[49] Hegessipus.
[50] Maximiano & Constantino dictus p. 258.
[51] Ibid.
[52] Vellejus Paterculus Histor. Rom. lib. II.
[53] Panegyr. supra-laudatus p. 262.
[54] Cap. II. p. 98. editionis Havn.
[55] Lib. de Mundo. c. III. Plinius Nat. Hist. lib. III. cap. I.
[56] Tacitus vita Agricolæ c. XXXVIII.
[57] Dio Cassius Hist. Rom. lib. XXXIX. pag. 114.
[58] Nat. Hist. lib. IV. cap. XVI.
[59] Cap. de Britannia.
[60] Lib. VI.
[61] Lib. I. cap. II.
[62] Cosmogr. p. 730.
[63] Cap. I. p. 67.
[64] Hist. Eccl. lib. I. cap. I.
[65] Cap. II. p. 97.
[66] Hist. Rom. lib. LXXVI. p. 867.
[67] De rebus Geticis.
[68] Elphinstone’s new correct Map of North Britain.
[69]
° ´
Joh. Speed in Theatre, p. 131. ad 60 25
Herm. Moll in Tour through G. B. vol. III. 59 20
Rob. Gordon Atl. Blavian. vol. VI. 59 18
Joh. Senex General Atlas, p. 233. 59 13
Rob. Mordon in Cambd. Brit. 59 8
De Wit and Danckert’s Maps 59 2
Tim. Pont. Atl. Blav. vol. VI. 58 57
Jos. Kelly Navig. p. 91. 58 47
J. Seller’s Tables, p. 292. 58 37
J. Elphinstone’s Map, 1745. 58 31
[70] Secundum pag. 94. LIV.
[71] Solinus cap. de Brit.
[72] Observationes ad P. Melam Hagæ comitis 1658. 4.
[73] Johannis, Jacobi & Abrahami Gronovii Editiones Pompon. Melæ,
Julii Honorii, Æthic. &c. Lugd. Bat. 1685. 8. 1696. 8. & 1722. 8. Maj.
[74] Primitus hæc insula vocabatur Albion ab Albis rupibus circa littora
maris a longe apparentibus. R. Higdeni Polychron. lib. I. p. 191.
[75] Pag. 157.
[76] Aristoteles lib. de Mundo cap. III. Plinius H. N. lib. IV. c. XVI.
Ptolemæus Geogr. lib. II. c. III. &c. Buchananus eam Albium appellat.
[77] Diodorus Siculus Biblioth. Hist. lib. II. c. III. è Hecatæo, &c.
[78] Platonis Timæus.
[79] Plin. N. H. lib. VII. cap. LVI. Κασσίτερα apud Steph. Byzant. de
urbibus.
[80] Vopiscus in Floriano. Prosper Aquitanus apud Cambd. Brit. p. XXVII.
Gildas de excid. Brit. cap. V. X. & XIV. Ricardus Corin. lib. I. cap. VI. 29.
&c.
[81] Silius Italicus lib. XVII. v. 421. Ricardus Corin. lib. I. cap. VI. 50. e Cl.
Claudiano de IV. cons Honorii v. 32. Arnsgrimus Jonas Specim. Island.
Hist. parte II. pag. 120. Sir Robert Sibbald apud Cambdenum edit.
Gibsoni, p. 1089, &c.
[82] Cambd. Brit. pag. 27. Seldenus in Polyolbion, p. 20.
[83] Cambdenus, ut supra.
[84] Lhuydii Archæolog. Brit. pag. 219. col. 4.
[85] Histor. Rom. lib. LXII. pag. 702.
[86] Plin. N. H. lib. IV. cap. XVI.
[87] Perottus, Lilius Gyraldus, Cambdenus, &c.
[88] Lib. de Mundo c. III.
[89] Vide Notes on Cambden’s Brit. Edit. Gibs. p. 18. (X).
[90] Bocharti Canaan, lib. I. c. XXXIX.
[91] Strabo Geogr. lib. II. p. 191.
[92] N. H. lib. XXXIV. cap. XVI.
[93] Ut supra pag. 721.
[94] a Brith, Britannica voce, addita Græca terminatione tania pag. 28,
29, 30. Edit. Gibsoni.
[95] Glossarium Antiq. Britann. voce Alvion, p. 13.
[96] A littoribus ferventibus, & mari vel oceano circumfluo tam mire
semper æstuoso. Glossarium ad X. Scriptores voce Britannia.
[97] Consulas omnino Daviesium, Lhuydium & Boxhornium, qui Lexica
Britannicæ ling. scripserunt.
[98] History of the World, lib. I. cap. VIII. § 5. nec non & Robinson Annal.
Mundi, pag. 97.
[99] Hist. ut supra. l. c.
[100] De Situ Orbis, lib. III. cap. I.
[101] Ptolemæus Geogr. lib. II. c. II.
[102]
Transiit (D. Paulus) Oceanum & qua facit insula portum,
Quasque Britannus habet terras, quasque ultima Thule.
Venantius Fortunatus, &c.